#MeslekHastalığı
Explore tagged Tumblr posts
karaca2508-blog · 1 year ago
Text
Meslek Hastalığı Nedir?
Tumblr media
Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal engellilik halleridir.
Meslek Hastalığı Nedir?
Meslek Hastalığı Kapsamında Bulunan Sigortalılar Kimlerdir? - Hizmet akdi ile çalışanlar (4/a) - Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar ile köy ve mahalle muhtarları (4/b) - Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevlerinde çalışanlar - Aday çırak, çırak ve stajyerler, - Harp Malulleri ile Vazife Malullüğü aylığı bağlanmış malullerden Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında çalışanlar - Türkiye İş Kurumu kursiyerleri - Sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri - İntörn öğrenciler - Tarım ve orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışan sigortalılar - Ek 9 uncu maddede belirtilen şartlarda ev hizmetlerinde çalışan sigortalılar Bir Olayın Meslek Hastalığı Sayılabilmesi için Hangi Unsurları Taşıması Gerekmektedir? Sigortalının çalıştığı işten dolayı meslek hastalığına tutulduğunun; Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları tarafından usulüne uygun olarak düzenlenen sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgelerin incelenmesi sonucu Kurum Sağlık Kurulu tarafından tespit edilmesi zorunludur. Hizmet Akdine Tabi Çalışan Sigortalılarının (4/a) Meslek Hastalığı Durumları Kim Tarafından, Nasıl Bildirilmelidir? Hizmet akdine tabi çalışan sigortalıların meslek hastalığı hallerinin bildirimi işverenleri tarafından yapılmalıdır. İşverenlerin meslek hastalığını;  SGK'ya durumun öğrenildiği günden başlayarak üç işgünü içerisinde bildirmeleri gerekmektedir. Örneğin, Pazartesi günü meslek hastalığına tutulduğu öğrenilen sigortalının, işvereni tarafından Kuruma yapılacak meslek hastalığı bildiriminin en geç Çarşamba günü yapılması gerekir. Meslek Hastalığı bildirimleri; e-sigorta uygulaması ile (uygulama için tıklayınız: http://uyg.sgk.gov.tr/IsvBildirimFormu/welcome.do) veya  “İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirgesi”   ile doğrudan ya da posta yoluyla sosyal güvenlik il müdürlüğü /sosyal güvenlik merkezine gönderilerek yapılabilir. Belirtilen form, http://www.sgk.gov.tr/wps/portal/sgk/tr/calisan/form_ve_dilekceler/formlar adresinden  “SGK-032-İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirim Formu” linki tıklanarak excel formatında bilgisayara indirilebilir. Kendi Adına ve Hesabına Bağımsız Çalışanlar ve Köy ve Mahalle Muhtarlarının (4/b) Meslek Hastalığı Durumları Kim Tarafından, Nasıl Bildirilmelidir? Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan sigortalıların meslek hastalığı hallerinin bildirimi kendileri tarafından yapılmalıdır. (4/b) sigortalıları meslek hastalığını; SGK'ya durumun öğrenildiği günden başlayarak üç işgünü içinde bildirmeleri gerekmektedir. Meslek hastalığı bildirimleri; e-sigorta uygulaması ile (uygulama için tıklayınız: http://uyg.sgk.gov.tr/IsvBildirimFormu/welcome.do) veya  “İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirgesi”  ile doğrudan ya da posta yoluyla sosyal güvenlik il müdürlüğü /sosyal güvenlik merkezine gönderilerek yapılabilir. Belirtilen form, http://www.sgk.gov.tr/wps/portal/sgk/tr/calisan/form_ve_dilekceler/formlar adresinden  “SGK-032-İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirim Formu” linki tıklanarak excel formatında bilgisayara indirilebilir. Tarım veya Orman İşlerinde Hizmet Akdiyle Süreksiz Olarak Çalışanların Meslek Hastalığı Durumları Kim Tarafından, Nasıl Bildirilmelidir? Tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışan sigortalıların meslek hastalığı hallerinin bildirimi kendileri veya işverenleri tarafından yapılmalıdır. Kendisinin/işverenlerin iş kazasını; SGK'ya durumun öğrenildiği günden başlayarak üç işgünü içerisinde bildirmeleri gerekmektedir.  Meslek hastalığı bildirimleri; “İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirgesi”   ile doğrudan ya da posta yoluyla sosyal güvenlik il müdürlüğü /sosyal güvenlik merkezine gönderilerek yapılabilir. Belirtilen form, http://www.sgk.gov.tr/wps/portal/sgk/tr/calisan/form_ve_dilekceler/formlar adresinden  “SGK-032-İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirim Formu” linki tıklanarak excel formatında bilgisayara indirilebilir. Tarım veya Orman İşlerinde Hizmet Akdiyle Süreksiz Olarak Çalışanların Meslek Hastalığı Sigortasından Yararlanması için Şartlar Nelerdir? Tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışanların, meslek hastalığı sigortasından sağlanan yardımlardan yararlanabilmeleri için prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması gerekmektedir. Meslek Hastalığının Bildirim Süresine Uyulmazsa Ne Olur? Meslek hastalığı bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyen işverene ve 4/b sigortalılarına, Kurumca bu durum için yapılmış bulunan masraflar (genel sağlık sigortası giderleri dahil) ile ödenmişse geçici iş göremezlik ödenekleri rücu edilir. Ayrıca bildirimi süresinde yerine getirmeyen işverenlere, 2018 yılı için 3.092 TL ile 9.276 TL arasında değişen tutarlarda idari para cezası uygulanmaktadır. Söz konusu idari para cezaları, işyerinde çalışan sigortalı sayısı ve işyerinin az tehlikeli, tehlikeli, çok tehlikeli sınıfta yer alması durumuna göre farklılaştırılmış olup her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanmaktadır. Meslek Hastalığı Sigortasından Sağlanan Haklar Meslek hastalığı sigortasından doğan haklardan yararlanabilmek için herhangi bir prim günü sınırı bulunmamakta olup, meslek hastalığı sigortasından sağlanan haklar şunlardır: Geçici İş Göremezlik Ödeneği Sürekli İş Göremezlik Geliri Ölüm Geliri Evlenme Ödeneği Cenaze Ödeneği Geçici İş Göremezlik Ödeneği Nedir? Geçici iş göremezlik; sigortalının iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurulu raporlarında belirtilen istirahat süresince geçici olarak çalışamama halidir.  Geçici iş göremezlik ödeneği; sosyal sigortacılık bakımından, iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık sigorta kollarından istirahatlı bulunan sigortalıya işten kaldığı günler için Kurumca ödenen parasal yardımdır. Geçici iş Göremezlik Ödeneğinden Ne Kadar Ödeme Yapılmaktadır? Geçici iş göremezlik ödeneği; Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için ödenir. İş kazası- meslek hastalığı halinde verilecek geçici iş göremezlik ödeneği, Yatarak tedavilerde günlük kazancının yarısı, Ayaktan tedavilerde ise günlük kazancın üçte ikisidir. Ancak, 4/b sigortalılık statüsüne tabi sigortalılara, iş kazası ve meslek hastalığı halinde geçici iş göremezlik ödeneği yatarak tedavi süresince veya yatarak tedavi sonrası bu tedavinin gereği olarak istirahat raporu aldıkları sürede ödenir. Geçici İş Göremezlik Ödeneğinden Faydalanmak İçin Şartlar Nelerdir? Meslek hastalığı sonucu ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin yararlanma koşulları arasında belli bir sigortalılık süresi, prim ödeme gün sayısı ve yaş gibi faktörler yer almaz. Sigortalılık niteliği devam eden sigortalının meslek hastalığı sonucu iş göremez hale gelmesi durumunda Kurumca geçici iş göremezlik ödeneği ödenir. Ancak, 4/b sigortalıları ile tarım ve orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışan sigortalılarının geçici iş göremezlik ödeneği hakkından yararlanabilmeleri için genel sağlık sigortası dahil prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması gerekmektedir. Sigortalılık Niteliği Ne Zaman Sona Erer? Meslek hastalığı açısından sigortalılık niteliği; Hizmet akdine tabi çalışan sigortalılar için hizmet akdinin sona erdiği tarihten, Kendi nam ve hesabına çalışan sigortalılar için terk tarihinden itibaren sona erer. Sigortalılık niteliğinin sona erdiği tarihten sonra meslek hastalığı nedeniyle alınan istirahat raporlarına, ilk istirahat raporu ya da devam raporu olup olmadığına bakılmaksızın geçici iş göremezlik ödeneği ödenmez. Geçici iş Göremezlik Ödemeleri Nereden Yapılmaktadır? Geçici iş göremezlik ödenekleri anlaşmalı banka şubeleri aracılığı ile yapılmaktadır. Geçici İş Göremezlik Ödeneğinin Miktarı Ne Kadardır? 4/a ve 4/b sigortalılık statüsüne sahip sigortalılar “İş Göremezlik Ödeme” durumlarını https://www.turkiye.gov.tr/4ab-isgoremezlik-odemesi-gorme linkine tıklayarak sorgulayabilirler. Yapılan yeni düzenleme ile sigortalılara ait geçici iş göremezlik ödenekleri banka hesaplarına gönderildiğinde, kişilere cep telefonları üzerinden SMS mesajı yollanması sağlanmıştır.
Tumblr media
Geçici iş Göremezlik Ödeneğinden Faydalanmak İçin Nasıl Müracaat Edilir? 4/a ve 4/b sigortalılık statüsüne tabi sigortalıların geçici iş görmezlik ödeneğine ilişkin işlemleri e-ödenek programı ile elektronik ortamda yapılmaktadır. 4/b sigortalılık statüsüne tabii sigortalıların istirahat süresince çalışmadıklarına dair beyanı yazılı olarak Kuruma beyan etmeleri gereklidir. 4/a sigortalılarının istirahatli olduğu dönemde işyerinde çalışıp çalışmadığının işverenlerince Kuruma elektronik ortamda bildirilmesi gerekmektedir. Ancak 4/a sigortalılarının geçici iş göremezlik ödeneklerini alabilmeleri için işyerinde çalışmadıklarına dair işverenlerince bildirimde bulunulması şartı aranmaz. İstirahatin bitim tarihi itibariyle gerekli işlemler yapılarak sigortalının hak ettiği geçici iş göremezlik ödeneği, anlaşmalı bankanın herhangi bir şubesinden çekilebilecek şekilde hesaba aktarılır. (Çalışılmadığına dair bildirim ekranına ulaşmak için. (  http://uyg.sgk.gov.tr/vizite/welcome.do  ) Sürekli İş Göremezlik Geliri Nedir? Sürekli iş göremezlik geliri, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve engellilik nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az % 10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya bağlanmaktadır. Sürekli İş Göremezlik Geliri Nasıl Hesaplanır? Sürekli iş göremezlik geliri sigortalının; - Tam iş göremezliği halinde; Günlük kazanç  x 30 x % 70 , - Kısmi iş göremezliği halinde ise Günlük kazanç  x 30 x % 70 x SİD (sürekli iş göremezlik derecesi), formüllerine göre hesaplanmaktadır. Sürekli İş Göremezlik Geliri Ne Zaman Başlar? Kanuna göre bağlanacak sürekli iş göremezlik geliri; Geçici iş göremezlik ödeneğinin sona erdiği tarihi, Geçici iş göremezlik tespit edilemeden sürekli iş göremezlik durumuna girilmişse, buna ait Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporun tarihini, takip eden ay başından başlatılmaktadır. Read the full article
0 notes
mansetmalatya · 4 years ago
Text
Ağbaba Covid 19 Meslek Hastalığı Sayılmalı
Tumblr media
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, emekçilerin pandemi sürecinden olumsuz etkilendiğini kaydederek “Ekonomik tedbirlerin yetersizliği ve yönetiminin başarısızlıkları enflasyon, vergi ve zam olarak emekçinin cebine yansıdı. Büyük şirketlere vergi muafiyeti sağlanırken emekçinin payına sömürü ve yoksulluk düştü” ifadelerini kullandı. Ağbaba, CHP Emek Büroları’nın emekçiler adına 15 talebini sıralayarak “Tüm işçiler aşılanmalı, Covid-19 meslek hastalığı sayılmalı, asgari ücretten vergi alınmamalı” dedi. CHP’li Ağbaba, pandemi sürecinin yarattığı ekonomik sorunların en çok emekçileri etkilediğini belirterek “Kod-29’dan işten atılmalar, ücretsiz izin uygulaması, sağlıksız çalışma koşulları, gelir kaybı, işsizlik ve artan yoksulluk milyonlarca emekçiyi olumsuz etkiledi. Ekonomik tedbirlerin yetersizliği ve yönetiminin başarısızlıkları enflasyon, vergi ve zam olarak emekçinin cebine yansıdı. Anlık tedbir ve yasaklama kararlarıyla iktidar emekçiyi hiçbir şekilde umursamadığını tekrar ve açıkça gösterdi” diye konuştu. Ağbaba, büyük şirketlere sağlanan vergi muafiyetleri ve destekleri anımsatarak “Pandemide emekçinin payına daha fazla sömürü ve yoksulluk düştü. 128 milyar doları yok edenler, milyonlarca emekçinin ve yurttaşın yoksullaşmasından ve gelir kaybı yaşamasından birinci derece sorumlu. Bu para işçilerin ve emekçilerin alın teri ve çocuklarının geleceği” dedi. Ağbaba, yaklaşan 1 Mayıs öncesinde CHP Emek Büroları’nın emekçiler adına 15 talebini de şöyle sıraladı: - Zorunlu üretim ve hizmeti sürdüren tüm işçilere öncelikli aşı hakkı tanınmalı. - Covid-19, çalışanlar için meslek hastalığı olarak kabul edilmeli. - İşten çıkarma yasaklarında istisnalar kaldırılmalı, KOD-29 yasaklanmalı. - Ücretsiz izin köleliğine son verilmeli. - Faaliyetleri etkilenen işyerleri için kısa çalışma ödeneği pandemi sonrasına kadar devam etmeli. - Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma koşulu olan son 3 yıl, 450 gün prim ödeme ve son 60 gün kesintisiz hizmet şartı ortadan kaldırılmalı. Tüm çalışanlar ödenek kapsamına alınmalı, ödeneğin alt limiti 2 bin 825 TL olarak belirlenmeli. - Kısa çalışma ve ücretsiz izin desteği kapsamındaki işçilerin emeklilik sigorta primleri merkezi bütçe tarafından karşılanmalı. ‘SÖMÜRÜ ARACI OLMAMALI’ - Asgari ücretten vergi kesintisine son verilmeli. - İşsizlik Sigorta Fonu’nun maddi kaynakları sadece işçiler için kullanılmalı, işverenlere yönelik teşvik ve desteklere son verilmeli. - Sendika ve toplusözleşme hakkının önündeki tüm engeller kaldırılmalı. - Uzaktan çalışmada işçilerin hakları belirlenmeli, sömürü aracına dönüşmesine izin verilmemeli. - Kayıt dışı çalışan işçiler bu süreçte korunmalı ve kayıt altına alınarak desteklenmeli. - Tüm temel tüketim ve ihtiyaçlar üzerindeki vergiler kaldırılmalı. - Düzensiz ve keyfi sosyal yardımlar yerine asgari gelir desteği sağlanmalı. - En düşük emekli aylığı en az 2 bin 825 TL’ye yükseltilmeli, emekli ikramiyeleri bu yıl için en az 1500 TL olmalı. Read the full article
0 notes
altanalkan · 4 years ago
Photo
Tumblr media
#williamshakespeare #okuduğumkitap #altıçizilicümleler #hastalık #idrar #şapka #fötrşapka #moda #meslekhastalığı #civa https://www.instagram.com/p/CBEn2DUA3PD/?igshid=8fsmgetx8kq
0 notes
isgisbul · 4 years ago
Photo
Tumblr media
Mesleki risklere maruziyet sonucu ortaya çıkan hastalığa "meslek hastalığı" denlir. #MeslekHastalığı #işhastalığı #işgüvenliği #isgsözlük (isgisbul.com) https://www.instagram.com/p/CA98uErlOhj/?igshid=1rqmuh79kk2p2
0 notes
unludenetimsmmm · 5 years ago
Photo
Tumblr media
COVİD-19 a yakalanan sigortalının #işkazası #meslekhastalığı #hastalık olarak değerlendirilmesi hakkında #sgk genelgesi https://www.instagram.com/p/CABWd2onXqz/?igshid=1ltd1mxg6gcb2
0 notes
sagliklicalisan-blog · 5 years ago
Text
Kulak Koruyucular-KKD
Tumblr media
İşitme duyumuz kulak koruyucu kullanılmadığı takdirde işyerinde ki gürültüden dolayı zarar görmekte ve zamanla işitme kaybı gelişmektedir. İşyerinde çalışanların işitmelerinin korunabilmesi için maruz kaldıkları gürültü şiddetinin ölçülmesi gerekmektedir. Ölçülen gürültü şiddeti 80dB i geçmiş 85dB geçmemiş ise işveren kulak koruyucu hazır bulundurulur,85 dB geçmiş ise çalışanların kulak koruyucuyu takmaları zorunludur. Kulak koruyucu Standartları
Tumblr media
EN Standartları Sesin siddeti desibel (dB) olarak ölçülür.İnsan üzerinde olumsuz etkiler meydana getiren ve istenmeyen sesler gürültü olarak tarif edilir. Gürültü, insan kulağında meydana getirdiği basıncın referans basınca oranının logaritmik ifadesi olan desibel (dB) ile ölçülür. Ses, katı, sıvı ve havada dalgalar halinde yayılan bir enerji şeklidir. İnsan kulağının ilk uyum yaptığı ses şiddeti 0 (sıfır) dB’ dir ve bu değere ‘işitme eşiği ’adı verilir. 140 dB ise ‘acı eşiği ’dir ve kulak daha fazla ses şiddetine dayanamaz. Ses frekansı 16 hertz ile 20.000 hertz olan sesler insan kulağının ‘işitebilir frekans’ aralığıdır. İnsan kulağı çok düşük ve çok yüksek şiddette sesleri duyabilme yeteneğine sahiptir. İnsan kulağının algılayabileceği en düşük ses şiddeti eşik şiddet olarak bilinir. Kulağa zarar vermeden işitilebilen en yüksek sesin şiddeti ise eşik şiddetinin yaklaşık bir milyon katı kadardır. İnsan kulağının şiddet algı aralığı bu kadar geniş olduğundan şiddet oluşumu için kullanılan ölçek de 10’un katları, yani logaritmik olarak düzenlenmiştir. Buna desibel ölçeği denir. Sıfır desibel mutlak sessizliği değil. işitilemeyecek kadar düşük ses şiddetini (ortalama 1.10-12 w/m²) gösterir. Eşik şiddetindeki ses, “sıfır” desibeldir ve 1.10-12 w/m² değerine eş değerdir.10 kat daha şiddetli ses, 1.10-11 w/m²,yani 10 dB iken 100 kat daha şiddetli ses 20 dB’ dir. Frekans Düzeyinde Ortalama Koruma Değerlendirilmesi • NRR-Noise Reduction Ratio (NRR): Ses önleyicilerin gürültülü bir ortamda sağlayacağı potansiyel koruma hakkında bazı kurallar sağlamak için geliştirilmiş bir değerlendirme sistemidir. • SNR-Simplified Noise Reduction or Single Noise Rating (SNR): AB tarafından ses önleyiciler için oluşturulmuş değerlendirme sisteminin bir parçasıdır. • NRR ve SNR de desibel olarak ifade edilir. Farklı ses önleyicilerin potansiyel gürültü azaltma kapasitelerini karşılaştırmak üzere kılavuz olarak kullanılır. Read the full article
0 notes
yunuscan-atik · 7 years ago
Photo
Tumblr media
#derby #meslekhastalığı #plastic is love, #plastic is life. 💛💙
0 notes
karaca2508-blog · 1 year ago
Text
Çalışma Hayatı ve Meslek Hastalıkları
Tumblr media
Çalışma Hayat içerisinde, bir hastalığın mesleki mi, yoksa işle ilgili mi, ya da ikisi de olmayan genel bir hastalık mı olduğunun ayrımını yapmak gerekli midir?
Çalışma Hayatı ve Meslek Hastalıkları
Meslek hastalığı denildiği zaman; “zararlı bir etkenle bundan etkilenen insan vücudu arasında, çalışılan işe özgü bir neden-sonuç, etki-tepki ilişkisinin net olarak ortaya konabildiği hastalıklar grubu” anlaşılmalıdır. Meslek hastalıklarını toplumda görülen diğer benzerlerinden ayırt etmek zordur. Bunun için, özelliklerini hatırda tutmak gereklidir. Meslek hastalıkları “nedeni belli” ve işyerinden kaynaklanan hastalıklardır. Nedeni bilindiğine göre, tamamen “önlenebilir” hastalıklardır. Tanınmaz ve önlenmezlerse, “ilerleyici” hastalıklardır. Tedavi edilmezlerse, “tekrarlanabilir” hastalıklardır. Aynı kişide farklı zamanlarda aynı hastalık tekrarlayabileceği gibi, bir işyerinde birden çok kişide aynı hastalık görülebilir. “Maluliyete neden olabilirler”. “Bildirimi zorunlu” hastalıklardır ve tazminat gerektirirler. Bu özelliklerine rağmen, maalesef tüm tarafların duyarsızlıkları nedeniyle, meslek hastalıklarımızı tanıma konusunda başarılı olduğumuz söylenemez. Meslek hastalıklarını mesleki olmayan genel hastalıklardan ayırt etmek için ne yapmalıyız? Üç temel özelliğini tekrarlamakta fayda var; - Nedensellik: Hastalıkla spesifik bir iş ortamı ya da mesleki maruziyet arasında doğrudan nedensel ilişki. Akü işçilerindeki kurşun zehirlenmeleri ya da kumlamacılık mesleklerinde silikozis gibi. - Kümelenme: Hastalığın belli bir meslek grubunda, genel topluma göre daha yüksek oranda görülmesi. - Sessiz Dönem: Bugün başlanan bir işte yarın ortaya çıkan bir hastalık meslek hastalığı değildir. Maruziyetin başlangıcı ile hastalığın ortaya çıkması arasında bir süre vardır. Bu süre haftalar, aylar, yıllar, hatta on yıllar olabilir. Kişi işten uzaklaştıktan, hatta emekli olduktan sonra bile ortaya çıkabilir. İşle ilgili hastalıklar Çalışanın Sağlık Kayıtlarına İlişkin Veriler Eski İşverenden Alınabilir mi? Yapılan iş, meslek hastalıklarında olduğu gibi her zaman hastalığa doğrudan neden olmayabilir. Bundan daha çok, kişide var olan bir hastalığı ağırlaştırabilir, hızlandırabilir, alevlendirebilir, çalışma kapasitesini azaltabilir. Yani kişide var olan bir hastalık, doğrudan iş yerinden kaynaklanmasa bile, işyerindeki faktörlerden etkilenir ve hastalığın seyri değişir. Bu hastalık grubuna işle ilgili hastalıklar diyoruz. Sigara içimine bağlı olarak KOAH’ı olan bir hastanın yakınmalarının, çalıştığı tozlu bir ortamda artması buna örnek olarak gösterilebilir. Bir hastalığın mesleki mi, yoksa işle ilgili mi, ya da ikisi de olmayan genel bir hastalık mı olduğunun ayrımını yapmak gerekli midir? Gerekliyse bunun önemi nedir? sorusu akla gelebilir. Öncelikle bilinmesi gereken şudur; meslek hastalıklarının tedavisinin birinci şartı, kişinin hastalığına neden olan mesleksel faktörlerden uzaklaştırılmasıdır. Yoksa, tedavide başarı sağlanamaz. Diğer yandan, kesin olarak meslek hastalığı tanısı alan durumlarda, bildirim, maluliyet, tazminat gibi yasal hak ve süreçler söz konusudur. İşle ilgili hastalıklarda ise, işyeri dışında daha birçok nedensel faktörler rol alabildiği için, bu yasal süreçler ne ülkemizde, ne de dünyada pek uygulanmaz. Bir başka boyutu da; meslek hastalıklarında maruziyetin tamamen sonlandırılması, yani kişinin yapmakta olduğu işinden uzaklaştırılması gerekirken; işle ilgili hastalıklarda, maruziyet koşullarının gözden geçirilerek düzeltilmesi çoğu zaman yeterli olmaktadır. Başka bir işyerinde görevlendirilen çalışanların iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri nasıl sağlanır? Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından, birbirine benzeyen meslek hastalıkları listeleri yayınlanmaktadır. Bizim de Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kullanılmakta olan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Tesbit İşlemleri Yönetmeliği”mizde meslek hastalıkları listemiz mevcuttur. İnternetten kolaylıkla ulaşılabilecek olan bu yönetmeliğin bazı özelliklerini gözden geçirelim; Yönetmelikte meslek hastalıkları beş gruba ayrılmıştır; - Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları - Mesleki deri hastalıkları - Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları - Mesleki bulaşıcı hastalıklar - Fizik etkenlerle olan meslek hastalıkları Yönetmeliğin Ek-2 bölümünde yukarıdaki beş başlığın altındaki hastalıklar ve belirtileri, yükümlülük süreleri ve hastalık tehlikesi olan başlıca işler sıralanmıştır. Yükümlülük süresi, bir hastalığın mesleki olarak kabul edilebilmesi için kişinin o işten uzaklaştıktan en geç ne kadar zaman sonra meslek hastası sayılabileceğini ifade eden bir süredir. Örneğin kurşunun erken etkileri için bu süre 1 ay, geç etkileri için 3 yıl olarak tanımlanmıştır. Pnömokonyozlar için ise 10 yıldır. Ancak, bu süreler bağlayıcı değildir. Yönetmelikte tanımlanan SGK Yüksek Sağlık Kurulu’nun, Hastane sağlık Kurulları tarafından düzenlenen raporla meslek hastalığı saptanmış olan olgularda bu süreleri uzatma yetkisi vardır. Aynı Yüksek Kurulun, listede yer almayan bir hastalığı meslek hastalığı olarak tanıma yetkisi de vardır. Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları 25 alt başlıktan oluşan uzun bir listedir. Sadece birkaç örnek vermekle yetinelim; arsenik, berilyum, kadmiyum, krom, nikel, manganez, kurşun, civa gibi metallere, birçok gazlara, asit buharlarına, çözücülere bağlı olarak gelişen çeşitli organ hastalıkları meslek hastalığı olarak kabul edilmektedir. Bu hastalıklar karaciğer, böbrek, kalp, akciğer, sinir sistemi, cild hastalıkları, kanserler ve daha bir çoğu olabilir. Sağlık gözetimi kapsamında yükümlülükler nelerdir, muayeneler hangi periyotlar ile yapılmalıdır? Mesleki deri hastalıkları İki alt grupta değerlendirilmiştir; deri kanserleri ve kanser öncüsü hastalıklar ile(Kurum, zift, katran, asfalt, antrasen, mineral yağlar, parafin ve benzeri maddelerle), kanserleşmeyen deri hastalıklar. Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları Bu grupta pnömokonyozlar (Silikoz ve silikotüberküloz, Asbestoz, Silikatozlar, Sideroz..), Aluminyum ve bileşiklerine bağlı akciğer hastalıkları, kobalt gibi sert metallerin tozlarına bağlı akciğer hastalıkları, Mesleki bronşial astım ve Bissinoz sayılmıştır. Mesleki bulaşıcı hastalıklar Bu grupta bazı parazitlere bağlı hastalıklar, tropikal hastalıklar, hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar, bulaşıcı sarılık ve tüberküloz sayılmıştır Fizik etkenlerle olan meslek hastalıklar Oldukça geniş bir gruptur. İyonlaştırıcı olan ve olmayan radyasyon hastalıkları, gürültüye bağlı işitme kaybı, hava basıncındaki değişmelerle olan hastalıklar, titreşim sonucu kemik-eklem zararları ve damarsal bozukluklar, kemik ve eklemlerin sürekli baskı, aşırı yükleme, tekrarlanan hareketler gibi mekanik zorlanmalara bağlı çeşitli hastalıkları sayılmıştır Solunum sistemi hastalıklarında, deri hastalıklarında, işitme problemlerinde, bel ve eklem rahatsızlıklarında, kanserlerde ve sinirsel- psikolojik hastalıklarda mesleki nedenlerle daha sık karşılaşılmaktadır. Toplumda görülen her 100 astım ve KOAH hastasının 15’i mesleğe bağlıdır. Erkeklerde görülen kanserlerin % 11’i mesleğe bağlıdır. Akciğer kanserinde bu oran % 20’lere kadar çıkmaktadır. Deri hastalıklarının % 14’ü, kalp ve damar hastalıklarının % 10-15’i, sırt ve bel ağrılarının % 37’si, yetişkinlerde görülen işitme kayıplarının % 16’sı, hatta intiharların % 4’ü mesleğe bağlıdır İş_Kazası Kapsamına Giren Durumlar Bazı mesleklerde ve işlerde diğerlerine göre meslek hastalıklarının görülme riski daha yüksektir. Akü fabrikaları, tersaneler, lastik ve boya sanayi, plastik sektörü, maden ocakları, dökümhaneler, demir-çelik endüstrisi, petrol sanayi, yapıştırıcı gibi kimyasalların kullanıldığı işler, marangozluk, mobilyacılık vb. ahşap işleri, tekstil sektörü, röntgen ışınlara maruz kalınan meslekler, laborantlık, aşırı gürültülü ortamda yürütülen işler bunlara örnek olarak gösterilebilir. Diğer taraftan, kadınlar, çocuklar, yaşlılar, engelliler ve kronik sağlık sorunu olan işçilerin meslek hastalıkları gelişmesi açısından daha duyarlı oldukları bilinmektedir. Çalışanların sağlık gözetiminde bu hassas gruplara özel önem vermek gerekmektedir. Mesleki Akciğer Hastalıkları Yukarıdaki tabloda da görüldüğü gibi, meslek hastalıkları önem sıralamasında akciğer hastalıkları en başta yer almaktadır. Dünya Sağlık Örgütü, 2020’de dünyada mesleki akciğer hastalıklarının en sık üçüncü ölüm nedeni olacağını tahmin etmektedir. Erişkinlerde görülen akciğer hastalıklarının - 25’i mesleğe bağlı olarak gelişmektedir. Nedenlerine bakıldığında da bu gerçek daha iyi anlaşılacaktır; İnorganik veya mineral tozlar: Asbest, silika, kömür tozu, kaynak dumanları, talk, kadmiyum, krom, vanadyum, flor, aluminyum, nikel gibi Organik tozlar: Küflü ot, saman, mantar, yün, pamuk, keten, kenevir, tahıllar gibi. İrritan gazlar ve kimyasallar: Azot oksitleri, kükürt dioksit, güçlü asitler, amonyak, klor gazı, ozon, fosgen, hidrokarbonlar, boyalar, reçineler, vernikler gibi. Çalışma hayatının pek çok alanında bu maddelerden bir veya birkaçıyla karşılaşmak adeta kaçınılmazdır. Beri tarafta, sigara gibi akciğer sağlığını tehdit eden çok önemli bir risk faktörü daha vardır ki, solunum yollarını burundan en uç hava keseciklerine kadar etkileyerek her türlü hastalığa zemin hazırlar. Sigara ve iş ortamı solunum zararlılarının birlikteliği, her birinin bağımsız etkisinden daha fazla zarar oluşturur. Dahası, sigara içen birinde görülen bir akciğer hastalığının mesleki olduğuna hükmetmek de çoğu zaman imkansız hale gelir. Kamu Kurumlarında İş Sağlığı ve Güvenliği Pnömokonyozlar Akciğerlerde inorganik veya mineral toz birikimine bağlı olarak gelişen hastalıklardır. Sinsi hastalıklardır. Hastalık yıllarca ilerlemesine rağmen kişide önemli bir yakınmaya neden olmayabilir. Tozlu işlerde çalışanların düzenli aralıklarla akciğer filmlerinin alınarak değerlendirilmesi, erken teşhis için son derece önemlidir. Mesleksel maruziyetin başlangıcı ile hastalığın gelişmesi arasındaki sessiz dönem yılları, hatta on yılları bulabilir. Hastalık bir kez başladıktan sonra, çoğu zaman ilerler. Hatta işten uzaklaşılsa bile ilerlemeye devam eder. Bu nedenle, erken tanı ve işten uzaklaştırma önemlidir. Birçoğunun geri dönüşü yoktur. Etkili tedavileri de yoktur. Başlıca nedenleri silika(kuvars), kömür tozu, maden tozları, asbest, kaynak dumanı, metal dumanları, talk ve daha birçok mineral tozdur. Ancak son yıllarda, doğada yıllarca bozulmadan kalabilen naylon, PVC gibi sentetik plastik malzeme dumanlarının ve tozlarının da ağır pnömokonyozlara neden oldukları gösterilmiştir. Pnömokonyozların tipik örneği silikozisdir. Silika, yer kabuğunda en yaygın olarak bulunan maddedir. Yer kabuğunu, taşın, kayanın delindiği, kırıldığı, parçalandığı, öğütüldüğü, püskürtüldüğü pek çok meslek, silikozis riski taşımaktadır. Maden ve taşocakları, kuvars değirmenleri, kum püskürtme, tünel kazma, dökümcülük, taş kesme, cilalama, yontma işleri, cam, seramik,vitray, çimento, çanak çömlek, kiremit, tuğla üretimi gibi meslekler bunlardandır. İşverenin iş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri ile İlgili Yükümlülükleri Nelerdir? Kömür madenlerinde silika ve kömür tozuna birlikte maruz kalınır ve birlikte kömür işçisi pnömokonyozlarına neden olurlar. Metallere Bağlı Akciğer Hastalıkları Sanayide madencilik, metalurji, dökümcülük, kaynakçılık, metal kaplama, lehimleme, metal işleme, metal hurdacılığı, bileyleme gibi pek çok meslekte çeşitli metallerin toz ve dumanlarına maruz kalınmaktadır. Bunlardan akciğer hastalıklarına neden oldukları bilinen başlıcaları şunlardır: alüminyum, kobalt, tungsten, molibden, krom, nikel, kadmiyum, çinko, bakır, manganez, civa, vanadyum, platin, berilyum, demir, baryum. Akciğerlerde pnömokonyoz, sert metal akciğeri, astım, kimyasal pnömoni ve bronşit, amfizem, kanser, metal dumanı ateşi gibi hastalıklara neden olurlar. Akciğer dışındaki organlarda da başka hastalıklara neden olabilirler KOAH Müzmin, ilerleyici, geri dönüşü olmayan ve nefes darlığı ile seyredip, solunum yetmezliğine neden olan bir akciğer hastalığıdır. Sigarayla birlikte iş ortamındaki gözle görülen her türlü toz ve konusu alınan pek çok kimyasal, KOAH’a neden olabilir. Sigara içmeyen ve mesleksel maruziyeti olan bir kişide KOAH tanısı konulmuşsa ya da sigara içen KOAH’lı bir olguda yıllık solunum fonksiyon kaybı (FEV1) beklenenden fazla ise, sigara bırakılmasına rağmen bu kayıp devam ediyorsa mesleki KOAH akla gelmelidir. Astım Akciğerlerin hava yollarının geri dönüşü olabilen daralması ve nefes darlığı, hırıltılı solunum gibi yakınmalarla seyreden bir hastalığıdır. Riskli iş kolları ve mesleksel etkenler saymakla bitmez. Aşağıdaki tabloda bazı örnekleri gösterilmektedir; İş Güvencesi ve İşe İade Davalarında Hukuki Süreç! Mesleki astımın sık görüldüğü iş kolları Kağıt üretimi işçileri Hastane çalışanları Buğday öğütücüler İlaç üretenler Değirmenciler Lehimciler Fırıncılar Elbise üretenler Ağaç işçileri Elektrik-elektronik endüstrisi Veterinerler Kaynakçılar Hayvan besleyicileri Platin arıtanlar Çiftçiler Metal işçileri Laboratuvar çalışanları Kürk imal edenler Kozmetikçiler Boya imali Bitkisel yağ üretenler Kauçuk endüstrisi Gıda katkı maddesi Dökümcüler Kahve üretim işçileri İzolasyon endüstrisi Tekstil üretim işçileri Çalışma yaşamına başlayana kadar astımı, alerjisi olmayan bir kişide, işe başladıktan sonra, aylar yıllar içerisinde ortaya çıkan bir astımın mesleki olma olasılığı güçlüdür. Astımlı bir kişi, hastalığının yaptığı işe ilişkisinden kuşkulanıyorsa, bu anlamlıdır. İş değişikliğinden sonra başlayan veya ağırlaşan olguların da meslekle ilişkili olabileceği düşünülmelidir. İşle ilgili veya işle kötüleşen astım ise, astımı olan bir kişinin, işe başladıktan sonraki herhangi bir zamanda astım yakınma ve bulgularının artmasıdır. Hava kirleticilerinin gözle görüldüğü veya kokusunun duyulduğu, ya da solunum maskesi kullanmayı gerektiren mesleklerde astım ve KOAH daha sık görülür. Kimyasal duman ve buharlarına, çoğu zaman iş kazası şeklinde yüksek miktarlarda ve tek seferde maruz kalınan bazı durumlarda da astım benzeri şikayetler gelişir ve kalıcı da olabilir. NACE Kodu Nedir? Solunum ateşi İşyerlerinde bazı dumanların solunmasından 3-10 saat sonra ortaya çıkan grip benzeri bir durumdur. Ateş, titreme, baş ağrısı, kas ağrıları, kırgınlık, göğüste sıkıntı hissi, öksürük gibi yakınmalar vardır. Genellikle mesai sonrası başlar ve 1-2 günde kendiliğinden düzelir. Çinko, bakır, kadmiyum, manganez, aluminyum oksit dumanları, klima sistemlerinde beklemiş kirli su, küflü mantar, ot, pamuk, kendir, kenevir, tahul tozu ve çeşitli polimer plastiklerin dumanları başlıca nedenleridir. Çoğu zaman tedavi gerektirmeden kendiliğinden düzelen bu tablonun önemi, işyerindeki korunma tedbirlerinin yetersizliğini göstermesi ve düzeltmeler yapılmazsa gelişebilecek kalıcı ve ciddi akciğer hastalıklarının erken habercisi olmasıdır. Mesleki akciğer kanseri Mesleğe bağlı kanserler arasında en sık görülenidir. Aluminyum üretimi, asfaltlam, koktan havagazı elde etme, bakır eritme, madencilik, demir çelik üretimi, boyacılık, kok üretimi, nikel arıtma, kaynakçılık gibi meslekler akciğer kanseri açısından yüksek riskli işlerdir. Bu işlerde karşılaşılan kanser nedenleri ise; arsenik, asbest, benzpiren, berilyum, kadmiyum, krom, kömür katranı ve ziftleri, dizel egzoz dumanları, kaynak dumanı, radyasyon, mineral yağlar, nikel, radon, silika, güçlü organik asit dumanları (sülfürik asit içeren) gibi maddelerdir.
Tumblr media
Solunum zehirlenmeleri Genellikle kazalar sonucu zehirli gaz, duman ve buharların aşırı miktarda solunması ile oluşan ve ciddi dramatik sonuçlar doğuran durumlardır. Çoğu zaman çok sayıda kişi birlikte etkilenir. Solunum yetmezliği ve ölüme kadar giden sonuçları olabilir. Organik çözücülere bağlı beyin ve sinir sistemi hasarları Çabuk etkileri; uyum bozukluğu, sersemlik, baş dönmesi, sarhoşluk, bilinç bulanıklığı ve kaybı, felç, kasılmalar ve solunum veya kalp durması sonucu ölümdür. Sürekli maruziyetle yavaş gelişen geç etkileri ise baş ağrısı, yorgunluk, uyku bozuklukları, denge bozukluğu, uyuşma, karıncalanma davranış değişiklikleri, unutkanlık, kronik yorgunluk, el ve ayaklarda uyuşma, ağrı, kuvvet kaybı,yürüme güçlüğü gibi belirtilerdir. Bunlardan Hekzan; Ayakkabı, çanta, top imalatı, endüstriyel temizlik ve yağ giderme, boya, mürekkep, tutkal ve vernik çözücü, plastik sektöründe hammadde olarak sık kullanılır. Sinir sisteminde çeşitli hastalıklara neden olmaktadır. Etkileri başlangıçta sarhoşluk vericidir. Başağrısı, başdönmesi bulantı, uyuşukluk, devamında güçsüzlük, bilinç bulanıklığı ve kaybı, bazen komaya kadar giden sonuçlar doğurur. Sürekli maruziyet ise kol ve bacaklarda kuvvet ve duyu kaybı, kalıcı ve ilerleyici beyin hasarına kadar gidebilir. İşyeri Sağlık Ve Güvenlik Birimi Beyin hastalıkları Kurşun buharları, karbonmonoksit, klorlu çözücüler, iyonlaştırıcı ışınlar, sürekli yüksekte veya maden, sualtı işleri gibi derinde çalışmak ve bazı bakteri ve virüslere mesleki olarak maruz kalmak, beyin hasarına neden olabilir Mineral asitlere bağlı hastalıklar Sülfürik, Hidroklorik, Nitrik, Fosforik asitler sanayide metal yüzey temizliği, elektrokaplama, metalurjide cevher zenginleştirme ve arıtma, cevherden uranyum elde etme, demir, çelik üretimi, patlayıcı üretimi gibi işlerde yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Cildde kuruma, yara ve kimyasal yanıklara, gözlerde yanma, sulanma, hapşırma, boğazda yanma, öksürük, solunum sıkıntısı, nefes darlığı, kan tükürme, bronş aşırı duyarlılığı, gastrit, tat alma duyu bozukluğu, çürüme, sarı-kahverengi lekelenmeler, yürüme zorluğu, güçsüzlük ve KOAH gibi birçok hastalığa neden olabilirler Kurşun Akü imalatı ve hurdacılığı başta olmak üzere, çeşitli iş kollarında karşılaşılabilir. Read the full article
0 notes
selimworld · 6 years ago
Text
Hangi Mesleklerde Böbrek Taşı Daha Sık Görülür? https://t.co/WSPcmhHdal #Meslek #Hastalık #MeslekHastalığı #Dr #TokatPazar https://t.co/l5ZAlFA92M
0 notes
nedenisguvenligi · 4 years ago
Text
Meslek Hastalıklarında Yükümlülükler
Tumblr media
Meslek Hastalıklarında Yükümlülükler, çalışanlar, işverenler, işyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarının görev ve sorumluluklarını kapsar. Meslek Hastalıklarında Yükümlülükler Meslek Hastalıklarında Çalışanların Yükümlülükleri - İşyerindeki makine, cihaz, araç, gereç, tehlikeli madde, taşıma ekipmanı ve diğer üretim araçlarını kurallara uygun şekilde kul­lanmak, bunların güvenlik donanımlarını doğru olarak kullan­mak, keyfi olarak çıkarmamak ve değiştirmemek, - Kendilerine sağlanan kişisel koruyucu donanımı doğru kullan­mak ve korumak, - İşyerindeki makine, cihaz, araç, gereç, tesis ve binalarda sağlık ve güvenlik yönünden ciddi ve yakın bir tehlike ile karşılaştıkla­rında ve koruma tedbirlerinde bir eksiklik gördüklerinde, işvere­ne veya çalışan temsilcisine derhal haber vermek, - Teftişe yetkili makam tarafından işyerinde tespit edilen noksan­lık ve mevzuata aykırılıkların giderilmesi konusunda, işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmak, - Kendi görev alanında, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmaktır. - Tehlikenin Fark Edilmesi : Çalışanlar bir şeylerin yolunda gitmediğini fark ettiğinde onu iz­lemeli ve bilgi edinmeli. İşletmelerde bazı tehlikeler kolay fark edilebilir, fakat her zaman her tehlikenin kolay fark edilmesi mümkün olmayabilir. Çalışanlar kendilerine yanlış bir şeylerin ol­duğunu hissettiren tüm olası tehlikeleri işverene ve iş güvenliği uzmanına rapor etmelidir. Read the full article
0 notes
isgisbul · 5 years ago
Photo
Tumblr media
🎯 4. Uluslararası Mesleksel ve Çevresel Hastalıklar Kongresi, Biyosidal İş ve Çevre Sağlığı Derneği ve Uluslararası İş Sağlığı Komisyonu tarafından T.C Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın destekleri ile 5-8 Mart 2020 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecektir. 📌 Detaylar https://t.me/isgakademi/867 adresinde ve hikayelerde. #MeslekHastalığı #isgkongre #işgüvenliği (isgisbul.com) https://www.instagram.com/p/B7nb24ZFf4z/?igshid=1dn7moilmee2q
0 notes
sagliklicalisan-blog · 5 years ago
Text
Karpal Tünel Sendromu
İş hayatında tekrarlayan hareketlere bağlı olarak ortaya çıkan ve görülme sıklığı yüksek olan bir hastalıktır Karpal Tünel Sendromu.. Karpal tünel sendromu elin tenar kısmında parestezi, ağrı, muskuler atrofi, güçsüzlük, median sinir sahasmda his kusuru ile karakterize klinik bir tablodur. Median sinirin karpal tunel içinde sıkışması sonucunda oluşur. Tarihçe Paget ilk kez 1854 Yılında el bilegi travması sonrası median sinirin kompresyonunu gozlemlemiş klinik tablo ilk kez 1911' de Ramsey Hunt tarafmdan tariflenmiştir, Marie ve Foix (17) 1913'de otopsi çalışması ile median sinir kompresyonunu göstermişler ancak hastalığın klinik seyrinin aydınlatılması ve cerrahi prensiplerin ortaya konmasl Phalen'in çalışmaları ile ortaya konmuştur. El ve el bileğinin tekrarlayıcı hareketleri ile ilişkili meslek grupları hastalığın hedef kitlesidir. Genelde 30–60 yaş civarında görülür. Kadınlarda erkeklerden 2–5 kat daha sıktır. Bu durum hormonal değişiklikler ve kadınlarda anatomik olarak karpal tünel genişliğinin daha küçük olması ile açıklanmaya çalışılmıştır Güç kaybının başlaması, saç taramak, su içmek ya da telefonla konuşmak gibi gündelik aktiviteleri zorlaştırabilir Karpal tünel sendromunu tamamen bir meslek hastalığı olarak tanımlamak doğru değildir. Çünkü elini aşırı kullanan, zorlayan ve tekrarlayan hareketleri yapan kişilerde daha fazla görülmesinin yanında pek çok hastada neden tam olarak ortaya konulamayabilmektedir. Çalışma Ortamının Etkisi Nesneleri kavramak için çok fazla kas gücünün kullanılmasını gerektiren durumlar, örneğin çok büyük nesneleri kavramak için elleri açmak ya da küçük nesneleri kavramak. Bükülü pozisyonlarda bileklerle yapılan işler. Örneğin eller bilekten içe doğru ya da dışa doğru bükülüyken çalışmak; Aynı bilek hareketlerini tekrarlamak. Meslek Hastalıkları Önlenebilir Karpal Tünel sendromu çalışma hayatında el bileğini zorlayan ve el bileğinin tekrarlayan hareketlerinde sıklıkla ortaya çıkmaktadır. Tehlikeye karşı önlem alabilmek için işyerinde yapılan işlerden hangilerinde el bileğinin zorlanmasını gerektiren işler olduğu ve el bileğinin tekrarlayan şekilde hareketini gerektiren işler olduğu belirlenmelidir. Tehlikeli işler belirlendikten sonra bu işlerin nasıl yapıldığı gözetilmelidir. Riskler belirlenmeli ve alınması gereken aksiyonlar kayıt altına alınmalı ilgililere bildirilmeli ve takip edilmelidir. Tedavi El-bilek hastalığı, diğer sinirleri etkileyen hastalıklar ile karışabilir. Özellikle boyun fıtıkları belirtileri ile karışır. Ayrıca sinir sistemini etkileyen başta şeker hastalığı olmak üzere diğer metabolik hastalıklarda da benzer sorunlar olur. Bu nedenle el-bilek hastalığının tedavisinin başarılı olması için teşhisin tam olarak konulması gereklidir. Karpal tünel sendromu kalıtsal bir hastalık değildir. Ancak oluşan bozuklukların düzelmesi gecikir ve ileri derecede sinir hasarı olursa tedavi ile iyileşmede sıkıntılar yaşanır ve kalıcı sakatlıklar meydana gelir. Sağlıkla Kalın Read the full article
0 notes
karaca2508-blog · 1 year ago
Text
Meslek Hastalığı Tanısı Nasıl Konulur?
Tumblr media
Meslek Hastalığı Tanısı konulması için gereken en önemli şart; hastalıkla çalışmanın veya çalışma ortamı arasında zorunlu nedensellik bağının olmasıdır. Sanayileşmeye ve teknolojik ilerlemelere paralel olarak değişen ve gelişen çalışma yöntemleri ve çalışma ortamları, çalışanlar açısından birçok sağlık ve güvenlik tehdidini beraberinde getirmiştir. Hayatının sağlıklı bir şekilde devamlılığını sağlamak için çalışan insan, çalışırken sağlığını kaybetmeye başlamıştır. Ancak bilinmesi gereken hastalığın yapılan işten dolayı değil o işin nasıl yapıldığıyla ve iş yapılırken ne gibi önlemler alındığıyla ilgili olarak  ortaya çıktığı gerçeğidir.
Meslek Hastalığı Tanısı Nasıl Konulur?
- Hastalıkla çalışmanın veya çalışma ortamının arasında zorunlu nedensellik bağı olması, - Kişinin SGK’lı olması, - Hastalığın; - Meslek hastalığı listesinde yer alması, (Meslek Hastalıkları Listesi) - Kişinin ilgili hastalık maruziyet değerinin üstünde maruziyeti olması, - Hastalığın yükümlülük süresi içinde çıkması, - Meslek hastalığının yetkili hastanelerde hekim raporuyla belirlenmesi, - Kurum Sağlık Kurulu tarafından onaylanması, - Aynı şartlar altında deneysel olarak meydana getirilebilen hastalıklar olması İstisnalar; SGK YSK listede olmayan bir hastalığı inceleyip meslek hastalığı kabul edebilir, maruziyet değerleri vakaya göre değiştirebilir.
Meslek Hastalıkları Tıbbi ve Yasal Tanı Süreci
- İş-Meslek Hastalığı İlişkisinin Kurulması; - Meslek Hastalığı tanısında ilk adım klinik değerlendirmelerdir. - Klinik değerlendirme, - Çalışma Öyküsünün alınması, - Fizik muayene ve Laboratuvar değerlendirmeleri - İşyeri Ortam Ölçümleri - Doktor tarafından sorulması gereken soru: Ne İş Yapıyorsun? - Çalışanın Çalışma Öyküsü, Meslek Hastalığı Tanısında Çok Önemlidir! Çalışma Öyküsü Neleri İçermektedir? - Bütün İşlerin Tanımlanması: Hastanın bugüne kadar çalıştığı bütün işlerin öğrenilmesi gerekir. Çalıştığı işyerlerinde yaptığı asıl işler ve maruziyet miktarı öğrenilmelidir. Çalıştığı işyerlerinde ne tür koruyucu önlemler alındığı ve hangi kimyasallarla çalışıldığı araştırılmalıdır. - Belirtilerin Zamanla İlişkisi: Çalışmanın yapıldığı dönemlere ve çalışma temposuna bağlı olarak ha stalık belirtilerindeki artış ve azalış takip edilmelidir. Hastanın şikâyetlerinin mesai saatlerine göre farklılık gösterip göstermediği takip edilmelidir. - Benzer Belirtilerin Başka İşçilerde Gözlemlenmesi: Hastada görülen belirtilerin, kendisiyle aynı ortamda çalışan işçilerde de görülmesi hastalık-meslek ilişkisinin kurulması açısından önemlidir. - İş dışı etkenlerin varlığı: Kişinin çalıştığı iş dışında yaptığı diğer faaliyetleri meslek hastalığı üzerinde etkili olabilir. Bazı hobiler ve alkol sigara alışkanlıklarının da çalışma ortamındaki maruziyetlerin kişi üzerindeki etkisinin daha fazla ortaya çıkmasına sebep olabilir. Meslek Hastalığı Ön Tanı Süreci Meslek hastalığına yakalanıldığına dair işyeri hekimi veya sağlık hizmeti sunucuları ön tanı koyabilir. Ön Tanı Sonrası Meslek Hastalığının Bildirimi Ön kanı koyulduğu takdirde 6331 sayılı İş sağlığı ve güvenliği kanuna göre işveren, bu durumu Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularına sevk etmekle yükümlüdür. (3 işgünü içerisinde) Meslek Hastalığı Kesin Tanı Süreci 5510 sayılı kanuna göre Sigortalının çalıştığı işten dolayı meslek hastalığına yakalanması; - S.B meslek hastalıkları hastaneleri - Eğitim ve araştırma Hastaneleri - Devlet üniversite Hastaneleri tarafından düzenlenecek sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmektedir. Kesin Tanı Sonrası Meslek Hastalığının Bildirimi Yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucuları meslek hastalığı tanısı koydukları vakaları en geç on gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirir. İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirimi İş Kazası Meslek Hastalığı Bildirimi, elektronik ortamda yapılabileceği gibi, internet erişiminin bulunmadığı yerlerde kağıt ortamında da Kuruma gönderilebilecektir. Bildirim Formu’na www.sgk.gov.tr adresinden, E-SGK başlığı altında yer alan diğer uygulamalar menüsü içinde bulunan Çalışılmadığına Dair Bildirim Girişi alt menüsünden Hizmet Akdi İle Çalışanlar başlığı altındaki İşveren Bildirim İşlemleri ekranından ulaşılabilecektir. Meslek Hastalığı Dosyasında Bulunması Gerekenler - İlk işe giriş sağlık raporu, - Sigortalının çalışma süre ve koşullarını belirleyen mesai listesi ya��da listeleri, - Daha önce meslek hastalığı tespit edilmiş, kontrol muayenesi ya da hastalığında artma sebebi ile müracaat eden sigortalıda; daha önce meslek hastalığı tespitinin yapıldığı Meslek Hastalıkları Hastanesine ait hasta arşiv dosyası ile yeni sağlık kurulu raporu aslı ile dayanağı tıbbi belgeler, - İlk tespit ise yeni açılmış dosyası ve yeni sağlık kurulu raporu aslı ve dayanağı tıbbi belgeler, - İşyerinde yapılmış olan periyodik muayene raporları, - Dosya içerisinde mevcut belgelere dair kontrol listesi,
Hangi Hastalıklar Meslek Hastalığıdır?
- Hangi hastalıkların meslek hastalığı sayılacağı Meslek Hastalıkları Listesine göre tespit ve tayin edilir. - Bir hastalığın Meslek Hastalığı sayılabilmesi için o hastalığın yükümlülük süresi içerisinde meydana gelmiş olması gerekmektedir. - Yükümlülük Süresi; Sigortalının meslek hastalığına sebep olan işinden fiilen ayrıldığı tarih ile meslek hastalığının meydana çıktığı tarih arasında geçen en uzun süreyi ifade eder. - Bazı durumlarda ise hastalığın meslek hastalığı olduğunun tespiti için kişinin o işte belirli bir süre hastalık yapıcı etkenlere maruz kalması gerekmektedir. - Maruziyet Süresi; Sigorta mevzuatının bir hastalığı meslek hastalığı olarak kabul etmesi için gerekli olan asgari etkilenme süresini ifade eder. Yönetmelikte tespit edilmiş olan hastalıklar dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmayacağına, Yüksek Sağlık Kurulu karar verir. Ayrıca Yüksek Sağlık Kurulu yükümlülük süresini uzatabilir ve maruziyet süresini de kısaltabilir.   Yazının tüm hakları www.nedenisguvenligi.com‘a ve yazarlara aittir. Telif hakları kanunu gereğince kopyalanamaz ve/veya farklı bir yerde kullanılamaz. Ancak alıntı yapıldığında link ve adres verilmek zorundadır. Read the full article
0 notes
karaca2508-blog · 1 year ago
Text
Hangi hastalıklar meslek hastalığı sayılıyor?
Milyonlarca çalışan, iş kazası veya meslek hastalığı kapsamında "geçici iş göremezliği ödeneği, sürekli iş göremezlik geliri, ölen sigortalının hak sahibine gelir bağlanması, cenaze ödeneği" başta olmak üzere bir dizi sosyal haktan yararlanabiliyor. Kazada meslekte kazanma gücünü yüzde 10 veya daha fazla kaybedenlere "iş göremezlik geliri" sağlanıyor.
Hangi hastalıklar meslek hastalığı sayılıyor
Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından, birbirine benzeyen meslek hastalıkları listeleri yayınlanmaktadır. Bizim de Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kullanılmakta olan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Tesbit İşlemleri Yönetmeliği”mizde meslek hastalıkları listemiz mevcuttur. İnternetten kolaylıkla ulaşılabilecek olan bu yönetmeliğin bazı özelliklerini gözden geçirelim; Yönetmelikte meslek hastalıkları beş gruba ayrılmıştır; - Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları - Mesleki deri hastalıkları - Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları - Mesleki bulaşıcı hastalıklar - Fizik etkenlerle olan meslek hastalıkları Yönetmelite yukarıdaki beş başlığın altındaki hastalıklar ve belirtileri, yükümlülük süreleri ve hastalık tehlikesi olan başlıca işler sıralanmıştır. Yükümlülük süresi, bir hastalığın mesleki olarak kabul edilebilmesi için kişinin o işten uzaklaştıktan en geç ne kadar zaman sonra meslek hastası sayılabileceğini ifade eden bir süredir. Örneğin kurşunun erken etkileri için bu süre 1 ay, geç etkileri için 3 yıl olarak tanımlanmıştır. Pnömokonyozlar için ise 10 yıldır. İşyerinde geçirilen, dıştan gelen etken olmadan meydana gelen kalp krizi, kadın sigortalının bebeğini emzirmek için eve giderken silahla yaralanması da iş kazası sayılıyor. Sosyal Güvenlik Kurumu, iş göremezlik gelirinin kapsamı, vaka türlerine göre kimlere ödeneceği konusunda merak edilen sorulara yanıt verdi. İşte, merak edilen 20 sorunun yanıtı: Kısa vadeli sigorta kolları neler, geçici iş göremezlik ödeneği nasıl ödeniyor? İş kazası, meslek hastalığı, hastalık, analık sigortaları kısa vadeli sigortalar. Geçici iş göremezlik, geçici olarak çalışmama haline deniliyor. Raporlu olunan dönemde yaşanan gelir kaybı geçici iş göremezlik ödeneği (rapor parası, istirahat raporu ücreti) karşılanıyor. Hesaplama, ödeme işlemeleri Sosyal Güvenlik Kurumu'nca yürütülüyor. Meslek hastalıkları sıralı tam listesi için TIKLAYINIZ Geçici iş göremezlik ödeneği kimlere ödeniyor? Hizmet akdi ile çalıştırılanlar, muhtarlar, ticari ve tarımsal faaliyette bulunanlar, esnaf iş kazası geçirmesi, meslek hastalığına tutulması durumunda çalışmadıkları her gün için ödenek alabilir. Çırak, staj yapan, mesleki eğitim gören öğrenciler, harp malulleri sigortalı olarak işyerinde çalıştığında iş kazası, meslek hastalığı sigortası kapsamında. Ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışanlar iş kazası ve meslek hastalığı sigortası, hastalık ve analık sigortasından yararlanabiliyor. Ödeneğe hak kazanan sigortalılar, ne kadar sürede alabilir? Sigortalının ödeneği hak etmesi durumunda, istirahat raporuna ait ödeme işlemleri, sosyal güvenlik il ya da merkez müdürlüğünce rapor bitiş tarihini takip eden günden itibaren en kısa süre içerisinde yapılıyor. Ödeme işlemi gerçekleştiğinde bankaya yatırıldığına dair SMS gönderiliyor, e-devletten de takip edilebiliyor. Devam eden bir istirahat raporu varken işten ayrılan sigortalıya, geçici iş göremezlik ödeneği ödenir mi? Devam eden bir istirahat raporu varken işten ayrılan bir sigortalıya iş kazası ve meslek hastalığı durumunda işten ayrıldığı tarihe kadar, hastalık ve analık durumunda işten ayrıldığı tarihi takip eden ilk 9 gün gün için geçici iş göremezlik ödeneği ödeniyor. İş göremezlik ödeneği hangi hallerde ödenmez? Kısa vadeli sigorta kolları açısından, sigortalılığın sona ermemesi gerekiyor. Hizmet akdinin sona ermesini takip eden 10'uncu gün sigortalılık niteliği sona ermiş oluyor. Rapora ait ödeneğin yatması için raporun başlangıç tarihinin ya hizmet akdinin devam ettiği süre içerisinde ya da hizmet akdinin sona erdiği günü takip eden 9 gün içerisinde olması gerekiyor. Raporluyken işe gelenin ödeneği kesilir mi? Sigortalı, rapor süresince işyerinde çalışmışsa, ödenek ödenmiyor. Kurum kayıtlarından elektronik ortamda sigortalının işyerinde çalışıp çalışmadığının kontrolü en geç rapor bitim tarihini takip eden ay sonuna kadar yapılıyor. Sigortalının rapor süresi boyunca işyerinde çalıştığının tespit edilmesi halinde, geçici iş göremezlik ödeneği kesiliyor, eğer ödenmişse yasal faizi ile birlikte sigortalıdan tahsil ediliyor. Hekimin tavsiyesine uymayanların da ödeneğinde kesinti yapılıyor. Emziren kadın sigortalının çocuğunu emzirmek için ayrılan zamanda evine gidip gelirken, yolda saldırı sonucu yaralanması olayı iş kazası sayılır mı? İş kazası, emziren kadın sigortalının iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda meydana geldiği için iş kazası kapsamında bulunuyor. Ödenek için prim gün sayısı şartı aranıyor mu? Sigortalının hastalık sebebiyle iş göremezliğe uğraması halinde, iş göremezliğin başladığı tarihten önceki bir yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli sigorta kolları primi bildirilmiş olması gerekiyor. Sigortalının iş kazası geçirmesi ya da meslek hastalığına tutulması durumunda prim ödeme gün sayısı şartı aranmıyor Uzun süreli istirahatlerde geçici iş göremezlik ödenekleri nasıl ödeniyor? Uzun süreli istirahat, 10 günden fazla süre için düzenlenen sağlık kurulu raporu olanları kapsıyor. Sağlık kurulunun ilk vereceği istirahat süresi sigortalının tedavi altına alındığı tarihten başlamak üzere altı ayı geçemiyor. Ödenek için istirahat süresinin bitimini beklemek gerekmiyor. Ödenek nasıl hesaplanıyor, işe başladığı gün kaza geçiren de alıyor mu? Günlük kazanç, rapor başlangıç tarihinden önceki son üç aya ait toplam kazancın aynı üç aydaki prim ödeme gün sayısına bölümü ile bulunuyor. Yatarak tedavilerde günlük kazancın yarısı, ayaktan tedavilerde ise üçte ikisi alınarak rapor gün sayısı ile çarpılıyor. İşe girdiği gün kaza geçirenlerin ödemesinde iş kolundaki emsal kazanca bakılıyor. SGK açısından iş kazaları neler? Bir olayın iş kazası sayılması için, kazayı geçirenin sigortalı olması, işyerinde veya işyerinden sayılan yerlerde bulunması, olayın işvereninyürüttüğü iş nedeniyle meydana gelmesi, kaza sonucu sigortalının bedenen ya da ruhen engelli hale gelmesi gerekiyor. Oto tamircisinde çalışan bir sigortalının, yolda arızalanan bir aracı tamir ederken, oradan geçen bir aracın çarpması sonucu uğradığı kaza olayı iş kazası sayılır mı? Kaza işin yürütümü sırasında meydana geldiğinden iş kazası hükümleri uygulanır. İşyerine gitmek için evden çıkan, belediyeye ait toplu taşıma aracına binmek için için durakta bekleyen sigortalıya motosiklet çarparsa, iş kazası sayılır mı? Sigortalının işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş geliş sırasında meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen engelli hale getiren olay iş kazası olarak tanımlanıyor. Söz konusu hüküm, işverence sağlanan bir taşıtla gidip gelme esasına dayandığından belediye otobüsüne binerken meydana gelen kaza iş kazası kabul edilmiyor. Tarlada traktörün devrilirse kaza kapsamda yer alıyor mu? Tarlada çalışan sigortalının traktörün devrilmesi sonucu yaralanması, beyaz eşya tamiri yapan sigortalının gittiği işte dengesini kaybederek düşmesi, işlerin yürütümü sırasında meydana geldiğinden iş kazası sayılması gerekiyor. İş kazasının bildirimi kaç gün içinde ve nasıl yapılmalıdır? İş kazasının, sigortalıların işvereni tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal Sosyal Güvenlik Kurumu'na ise en geç kazadan sonraki üç iş günü içerisinde bildirilmesi gerekmektedir. Ücretli izinli iken, işyerinde ziyarete giden sigortalı, merdivenlerden kayıp bacağının kırarsa kaza olur mu? Sigortalı izinli de olsa işyeriyle olan hizmet akdi devam ettiğinden dolayı yaşanan olay iş kazası sayılır. İşyerinde geçirilen kalp krizi kaza sayılabilir mi? Sigortalı işyerinde ve işini yaparken dış etkenlerden kaynaklanan bir neden sonucu kalp krizi geçirirse, kalp krizinin sonucu (ölüm veya rahatsızlıklar) işyeri dışında gerçekleşse bile bunun bir iş kazası sayılması gerekiyor. Şoför, şirket aracıyla işverenin yazlık evine onun şahsi eşyalarını götürürken kaza yaparsa ödenek alır mı? İşveren tarafından başka bir yere gönderildiği için, asıl işini yapmaksızın geçen zamanda olduğundan iş kazasına girer.   SGK HANGİ RAHATSIZLIKLARI MESLEK HASTALIĞI OLARAK KABUL EDİYOR? Hastalık veya engelliliğin yürütülen işin sonucu olarak ortaya çıkması, sigortalının hastalanması, bedence veya ruhça bir engele uğraması, hastalığın mevzuatta yer alması ve mevzuatta belirtilen süre içinde meydana çıkması ile hastalığın hekim raporu ile tespit edilmesi unsurlarının bir arada gerçekleşmesi gerekiyor. Kuruma bildirilen iş kazasıyla ilgili karara varılması için nasıl soruşturma yapılıyor? Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya bakanlık İş Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabilir. Alt işverenin sigortalısı iş kazası geçirirse, asıl ve alt işveren birlikte sorumlu. İSG Karikatürleri   Read the full article
0 notes
karaca2508-blog · 1 year ago
Text
Mezotelyoma Farkındalık Günü
Bugün 26 Eylül Mezotelyoma Farkındalık Günü. Türkiye'de yapılan araştırmalara göre ülke genelinde her 100 bin kişiden 2'sinde, çevresel etkilenme olan yerlerde ise her yüz bin kişiden 60'ında mezotelyoma yani akciğer zarı kanseri görülüyor. Mezotelyoma Farkındalık Günü Mezotelyoma ölümcül bir hastalık ve sadece asbest maruziyeti ile ortaya çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre "birinci derece kanserojen" olan asbestin bir tek lifi bile mezotelyoma oluşumuna yol açabiliyor. Çevresel etkilenmeler mezotelyoma riskini 30 kattan fazla artırırken, uzmanlar kentsel dönüşüm ve deprem bölgesinde asbeste karşı önlem alınmazsa gelecek 30 yıl içinde vaka sayılarının artacağı konusunda uyarıyor. Mezotelyomaya dikkat çekmek ve bu konuda farkındalığı artırmak için dünyada 19 yıldır anılan Mezotelyoma Farkındalık Günü, Türkiye'de ilk kez 2021'de bir asbest mağdurunun girişimiyle gündeme geldi. Bu asbest mağduru, babası Erol Yıldız'ı mezotelyomadan yitiren çevre mühendisi Çiğdem Yıldız. Malatya Hekimhan'da asbeste maruz kalarak mezotelyomadan vefat eden babası Erol Yıldız'ın ardından Türkiye Asbest Mağdurları Grubu'nu kuran Yıldız, uzun yıllardır babasının yaşadığını başkaları yaşamasın diye mücadele ediyor. Hastalık teşhisinden sonra 19 ay yaşadı Türkiye'de sanayi ve inşaatlarda kullanılan asbest dışında, kırsal alanda asbest bulunduran kayaçlar üzerine kurulu köyler bulunuyor. Buralarda halk arasında "beyaz toprak" da denilen asbest, 1930'lardan 1970'li yıllara kadar evlerin sıva ve badanasında, damlarında izolasyon maddesi olarak yaygın kullanıma sahipti. DW Türkçe'ye konuşan Yıldız, "Hekimhanlıyız biz. Babam 9 yaşına kadar burada yaşamış. Sonra yatılı okulda okumak için köyden çıkmış. Anladığımız kadarıyla asbeste net olarak 0-9 yaş arasında maruz kalmış. Babam öğretmendi, sonra ilköğretim müfettişi oldu. Yıllar sonra 65 yaşındayken tanı koyuldu. Dördüncü evredeydi ve hastalık başka organlara da yayılmıştı. Dönüşü yoktu. 19 ay yaşadı" diyor. Bacak ağrısı şikayetiyle hastaneye gittiklerini ve hastalığın çekilen tomografi ile anlaşıldığını anlatan Yıldız, "Babama nereli olduğu soruldu. Tomografide asbest liflerine rastlandı ve tanı o şekilde kondu. İnanılmaz ağrılı bir hastalık. Hasta morfin türevi ilaçlarla ayakta durabiliyor, ki durabiliyor diyemem. Hekimlerimiz çok ilgiliydi. Babamı kaybedeceğimi de bana ifade ettiler açıkçası. Ben bunu kabullendim ama babamın çaresizliği karşısında çok çaresiz kaldım. Ve bizim gibi olan insanlara ulaşmak istedim" diye konuşuyor. Çiğdem Yıldız ve kaybettiği babası Erol YıldızFotoğraf: Privat Bugün kentlerde asbest soluyan çoğu insanın bunun farkında olmadığını dile getiren Yıldız, yıkılacak milyonlarca binayı düşününce daha çok kentsel dönüşüm tarafında farkındalık yaratmaya çalıştığını söylüyor: "İnsanlar yakınlarını kaybediyorlar, ‘kader' diyorlar ve kenara çekiliyorlar. Kentsel dönüşümle birlikte milyonlarca bina yıkılacak, milyonlarca insan asbest solumaya başladı. Bugünkü çocuklar maalesef yirmi, yirmi beş yaşında mezotelyoma hastası olabilir. Herkesin haklarını bilmesi gerekiyor. Bunun için de uzman desteği gerçekten çok önemli. Bizlerin yalnız bırakılmaması çok önemli. Ben onlarca hasta yakınıyla görüştüm. Herkes çaresiz." Haydar Yıldız öldüğünde 49 yaşındaydı Asbeste bağlı mezotelyoma hastalığı nedeniyle ölen Haydar Yıldız'a ise 2012 yılında 44 yaşındayken tanı konuluyor. DW Türkçe'ye konuşan eşi Yeter Yıldız, "Yedikule Göğüs Hastalıkları Araştırma Hastanesi'nde uzun yıllar tedavi gördü. Kırkın üzerinde kemoterapi aldı. Altı sene sürdü. Yedinci seneden gün aldı, eşimi kaybettik. Öldüğünde 49 yaşındaydı. Çok eziyet çekti" diyor. Hadımköy'de bir demir fabrikasında çalışan Yıldız'ın, uzun yıllar farklı fabrikalarda çalıştığını söyleyen Yıldız, hastanede tanı koyulduğu sırada doktorların eşinin nereli olduğunu sorduğunu ve Erzincan'da memleketle ilgili çevresel maruziyetin söz konusu olabileceğini ifade ettiklerini anlatıyor: "İki yıl önce görümcemi de aynı hastalıktan biz kaybettik. Kendisi hiç fabrikada çalışmamıştı, Hollanda'da yaşıyordu. Asbestle ilgili tedavi görüyordu. 65-66 yaşındaydı. Çocukları beyaz topraktan öldüğünü söyledi." Haydar Yıldız'ın yeğeni Kenan Yıldız ise amcasına mezotelyoma teşhisi konulduktan sonra asbest mücadelesine başlıyor. "Amcam sigara kullanmaz, içki kullanmaz, kahveden içeri girmez, hatta çayda radyasyon var diye çay bile içmezdi. Çok da sağlıklıydı. 2012 yılında mezotelyoma teşhisi konulunca mezotelyomanın asbest ile ilgili bir hastalık olduğunu öğrendim ve asbest nedir araştırmaya başladım" diyen Yıldız, süreç içerisinde bu konudaki farkındalığının arttığını, önce iş güvenliği uzmanı, ardından asbest söküm uzmanı olup Türkiye'nin ilk asbest laboratuvarını kurduğunu anlatıyor. Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği Başkanı Kenan YıldızFotoğraf: Serdar Vardar/DW Laboratuvar işine hem ailesinden başka insanların asbeste maruz kalıp kalmadığını hem de hangi ürünlerde asbest olup olmadığını öğrenmek ve bunu insanlara aktarmak için girdiğini ifade eden Yıldız, Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği üzerinden de bilinçlendirme kampanyaları yapıyor. Meslek hastalığı kabul edilen tek vaka: Zafer Genç Türkiye'de asbestin zararları çevresel ve endüstriyel maruziyet şeklinde ortaya çıkıyor. Asbestin kullanıldığı başlıca endüstriyel alanlar, tekstil, filtreler, gemi yapımı, uçak yapımı, çimento üretimi, otomobil yapımı, izolasyon ürünleri, su boruları yapımı, petrokimya endüstrisi, gaz maskelerinin yapımı, yer karoları ve kaplama levhaları diye sıralanıyor. Endüstriyel asbest maruziyetine ilişkin ise mezotelyomanın meslek hastalığı kabul edildiği tek bir vaka var. Emekli olduktan 19 yıl sonra kansere yakalanan, 2012 yılında ise yaşamını yitiren elektrik kaynakçısı Zafer Genç'in meslek hastalığından öldüğü, ailesinin uzun yıllar boyunca verdiği adalet mücadelesi sonucu 2022 yılında kabul edildi. Emekli olmasının üzerinden 19 yıl geçtikten sonra Ağustos 2009'da 'sol yan ağrısı ve nefes darlığı' şikayeti ile İstanbul Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne giden Zafer Genç'e yapılan testlerin ardından mezotelyoma teşhisi konuldu. Genç, mezotelyomanın meslek hastalığı olduğuna ilişkin 2012 yılında İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesinden heyet raporu aldı. Eşi Aysel Genç, meslek hastalığı sebebiyle iş göremezlik aylığının bağlanması için Beyoğlu Sosyal Güvenlik Merkezi ve ardından Yüksek Sağlık Kurulu'na başvursa da iki başvurusu da reddedildi. Zafer Genç, Mayıs 2012'de yaşamını yitirirken eşinin hukuk mücadelesi devam etti. Aysel Genç, 2016 yılında, eşinin meslek hastası olması sebebiyle ölümünün ve meslek hastalığı maluliyet oranının tespitine ilişkin İstanbul 20. İş Mahkemesi'nde dava açtı. Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda, "Hastalığın meslek hastalığı olduğu ancak hastaneden taburcu olunduktan birkaç gün sonra ölümün gerçekleşmesi sebebiyle hastalık ile ölüm arasında illiyet bağı kurulamamıştır" ifadesine yer verildi. Bunun üzerine dosya Adli Tıp Genel Kurulu'na gitti. Kurul, ölümün meslek hastalığından kaynaklı olduğuna kanaat getirdi. Yerel mahkemenin ölümün meslek hastalığından kaynaklı olduğu tespit etmesinin ardından, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ve Deniz İşletmeleri AŞ istinaf yoluna başvurdu. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi tarafların talebi reddetti. Bunun üzerine taraflar temyiz talebiyle Yargıtay'a başvurdu. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, 2022'de yerel mahkemenin kararını onadı ve mezotelyoma Türkiye'de ilk kez, ailesinin hukuk mücadelesi sonucu meslek hastalığı olarak kabul edilmiş oldu. "Sıfır yaşında etkilenmeler göreceğiz" Uzun yıllar İstanbul ve Ankara meslek hastalıkları hastanelerinde çalışan İş ve Halk Sağlığı Bilimi Uzmanı Dr. Özkan Kaan Karadağ, "Aslında deneyimlerimiz ya da bilimsel yayınlar genellikle işçiler üzerinde kurulu, ilk kez işçiler etkilendiler ve işçilerde bu hastalıkla karşılaşıldı. Yapılan çalışmalar ve izleme yöntemlerine göre asbestli işlerde çalışan işçilerde yüzde 5 oranında mezotelyoma gelişimiyle karşılaşılıyor" diyor. İş ve Halk Sağlığı Bilimi Uzmanı Dr. Özkan Kaan KaradağFotoğraf: Ethem Tosun/DW İşçilerde 30'lu yaşlarında etkilenmeler görülüp 70'li yaşlarında mezotelyomadan ölümlerle karşılaşıldığını ifade eden Karadağ, "İzlenen işçilerin bir kısmı da doğal nedenlerle yaşlanmaya bağlı öldüler. Ülkemizde bugün beklenilen ya da bugün yaşanılan etkilenme biçimi ise genç insanlarda kanserle ortaya çıkacağı için bu rakam yüzde 5'in çok üstünde de çıkabilir. Sıfır yaşında etkilenmeler göreceğiz. Kentsel dönüşümle önümüzdeki 40 yıl içerisinde 40 yaşlarında, 30 yaşlarında, 50 yaşlarında genç insanların ölümleriyle karşılaşacağız" uyarısı yapıyor. Çevresel etkilenmelerin mezotelyoma riskini 30 kattan fazla artırdığına işaret eden Karadağ, "Özellikle de şunu ifade etmek lazım. Kentsel dönüşümü plansız gerçekleştirmek, önümüzdeki dönemde asbest etkilenmesinin yanı sıra çok yüksek miktarlarda maliyetlerle de karşılaşmamıza yol açacaktır. Bu maliyetleri ekonomik olarak da alabilirsiniz, sosyal anlamda da alabilirsiniz. Babasız, annesiz kalan çocuklardan bahsedeceğiz bundan 40 yıl sonra. Asbest etkilenmesinin bu açıdan farklı değerlendirilmesi de gerekiyor" diye ekliyor. Read the full article
0 notes