#Fırat Nehri
Explore tagged Tumblr posts
dilfiruzz · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media
Bir adım dahi atmadan
Yolun sonundan korkar olmuşuz.
Zamana bırakmışız
Ama zaman korkuyu geçirmezmiş daha da büyütürmüş.
Çünkü zaman her şeyin ilacı değilmiş.
10 notes · View notes
birkahveicimikadar · 11 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
03.03.2023 // pazar 🌼 sabah bulutlu bir güne uyandık ama öğleden sonra müthiş bir güneş açtı. planımıza uyup yola düştük. yeni yerler keşfettik. oturup manzarada çayımızı, kahvemizi içtik. sonra yakınlardaki tarihi yerleri gezdik. İki gündür biraz fazla hareketliyim bu da ekstra yorulmama neden oluyor. eskiden olsa benim için çok kısa olan yürüme mesafeleri bu aralar/bir süredir coook uzun geliyor. İnşallah şifaya kavuşup çok daha iyi olacağım.🤲🏻💖
6 notes · View notes
rayhaber · 4 months ago
Text
Deyrizor'daki ABD Üslerine Yapılan Saldırılar
Deyrizor’daki Askeri Tesislere Saldırılar Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre, 22.30 sularında Suriye’nin Deyrizor bölgesinde, Fırat Nehri’nin doğusunda bulunan Ömer petrol sahasındaki ABD üssü, aidiyeti henüz belirlenemeyen bir kamikaze insansız hava aracı (İHA) ile hedef alındı. Saldırının ardından üs bölgesinde alarm sirenlerinin çaldığı duyulurken, ABD’ye ait savaş uçakları bölge…
0 notes
enfes-kanal · 10 months ago
Text
#enfeskanal 💖
Fırat Dicle Nehirleri.. Beğenilerle, yorumlarla kanalıma destek olun. Kalıcı tâkip lütfen 🙏💖 https://youtu.be/GGnivb8a5uQ?feature=shared
youtube
0 notes
saidaslan1 · 1 year ago
Text
Tumblr media
Özellikle masonların hiç sevmediği merhum Üstad Kadir Mısıroğlu şöyle anlatmıştı o sapkın zihniyeti;
“Yahudi inancını tanımalı.
Bu inancın kendi hayatları ile başkalarının hayatları arasındaki farkı bilmeli.
Özet şu; kendilerini bütün insanlıkla kardeş kabul etmiyorlar. Onlara göre, Hazreti Âdem efendimiz ile Havva annemizin münasebetinden ‘goyim’ler (yahudi olmayanlar) dünyaya geldi.
Onlar (hâşâ) Havva annemiz ile şeytanın münasebetinden Yahudilerin dünyaya geldiğine inanıyor.
İnançlarına göre; ilk Yahudi Habil’i öldüren Kabil’dir. İnsanlık tarihinin ilk cinayetini işleyen, kardeşini öldüren Kabil’le iftihar ederler.
Şeytan’a ise “nur-i ziya” derler.
Mason derneğinin Beyoğlu’nda bulunduğu sokağın adı Nur-i Ziya Sokağı’dır.
Çoğu kimse bunun şeytan olduğunu bilmez.
Hâlbuki bu Yahudilerce şeytan demektir.
Şeytan’ı ataları görürler.
Ataları gördükleri şeytan cin soyundandır.
Ateşten yaratılan şeytanı topraktan yaratılan Âdem’den (aleyhisselam) üstün görürler.
Bütün insanlığın kendilerine hizmet için yaratıldığına inanırlar.
Dünyadaki bütün mallar Yahudi için yaratılmıştır, dolayısıyla onun gasp edilmiş malıdır, nasıl alırsa alsın, çalınmış malını kurtarmış olarak görürler.
Çalma, öldürme onların kendi arasında günahtır, diğer insanlar için hak bilirler.
Ellerindeki bozuk Tevrat (İki nehri ‘Fırat ile Nil arası’ alacaksın, orada yaşayan yedi kavmi yok edeceksin ‘Arz-ı Mevud’. Nefes alan veren hiçbir varlık bırakmayacaksın) diyor. Onların inancı bu emri veriyor.
Bahsettikleri hudut Kayseri’ye kadar dayanıyor.
     ***
Yahudi görünmez bir dünya devletidir. Gördüğünüz bayraklar milletlerin, ancak güç yahudilerindir.
Cihan hâkimiyeti kurmak için nüfusları yeterli değil. Bunun için Masonluğu kurmuşlar.
Milletlerin zayıf karakterli insanlarını mason yapıp menfaatlendirerek, kendilerine hizmetkâr yaparlar. İhanet edeni öldürürler. Avrupa’da, Amerika’da gazetelere, borsalara, sendikalara, bankalara nasıl hâkimdirler, bilseniz aklınız durur.
Bu anlatılanları okuyan kişi ümitsizliğe düşer.
Oysa Yahudi’nin geleceği nedir? Hadis’te bildiriliyor; o gün gelecek ve her taş, arkasına saklanan Yahudi’yi haber verecek, sadece Gargat Ağacı müstesna.
O yüzden hem inanmazlar, hem de her Yahudi evinin bahçesine bu ağacı diker.
Unutmayın ki, yahudinin asıl hedefi biziz.
Ama dayağı da bizden yiyecekler. Biiznillah!
- Mehmet Önder
21 notes · View notes
nefretim-kazand · 1 year ago
Text
Tumblr media
Erzincan'ın Düşman İşgalinden Kurtuluşunun Yıldönümü Kutlu Olsun.
ERZİNCAN 🇹🇷
Soğuk Fırat nehri hırçın akarken
Doğuya batıya cansın Erzincan
Çiçekler çalılar dağa bakarken
Karasu nehri bal sunsun Erzincan
İpek yol üzeri kültür harsıyla
Roma,Bizans ve Pers'lerin hırsıyla
Mücadele veren Türk ordusuyla
Mutlu Türk'üm diyen bensin Erzincan
"Eriza" ,"Erzingan" dilde dolaşmış
Sonra " can Aziriz" sözü oluşmuş
Tekerleme derken özü oluşmuş
Velhasıl,işte bu sensin Erzincan
Erenler diyarı,türkü otağı
Tarihi kokarken taşı toprağı
"Otlukbeli" yiğit destan yatağı
Olmuşsa, Türk'lere hânsın Erzincan
"Ekşisu"dan içen Kemâl Atatürk
Sivas, Erzurum'a geçen Atatürk;
Selâm halkım derken, selâm sana Türk
Sen ki ; yurtta açan tân'sın Erzincan
Sen şühedâ ruhu,mübarek makam
Bu makamda kimse kesmesin ahkâm
Haine intikam dedin intikam!
Namus borcuna ayânsın Erzincan
Vatanseverliğin sözünde duran
Konukseverliğin özünde duran
Şair,ozanların sazında duran
Gönül tellerine yönsün Erzincan
Bir kara haberle çöktü sineler
Depremle yaşları döktü sineler
Nice mezarlarda koktu sineler
Feleğin tokadı dönsün Erzincan
Can otağı derken yıkıldı hanlar
Çöküntüde kaldı meskenler, canlar
Yüreklerde halen vâhlar,amanlar
Olmasın, yaralar dinsin Erzincan
Sevdalı yürekler sanki bir sebil
Bakır bakraçlara dolarken il ,il
lebiyle yudumlarken, bil !
Kür-Şâd'ın nurları konsun Erzincan
🇹🇷
17 notes · View notes
sonbaharpapatyasi · 1 year ago
Text
Hadi onlara Arap diyorsunuz ki çok önemli bir şey söylicem. Bizim 100.yılımızda Fenerbahçe-Galatasaray maçı için Suudi Arabistan'da maç yapılıcaktı sonrasında bir şeyler dediler dediler dediler iptal ettirdiler maçı bakın o zaman buraya hiçbir şey yazmadım, yazdığımda bazıları saçma sapan bir yerlere çekiceklerdi çünkü. Ama sırf Suudi Arabistan bunu yaptı diye Araplardan nefret etmeye başlayanlar var. Sırf Suudi Arabistan böyle bir şey yaptığı için Suudlardan nefret edilir ki bende bazıları hariç Suudlardan nefret ediyorum ama Araplardan etmiyorum. Bu ayrımı yapamıyorsunuz ve sırf Suudi Arabistan yüzünden size hiçbir şey yapmayan çocuklardan sırf Arap oldukları için nefret ediyorsunuz. Ya da zamanında Araplar Türklere bunları bunları yapmış diye nefret ediyorsunuz. Sen büyük büyük büyük dedenle aynı kişiliğe mi sahipsin. Annen babanla bile tamamen aynı kişiliğe sahip değilsindir. Geçmişteki insanlar yüzünden şimdikilerden nefret etmek saçma. He kan aynı kan, ondan ona geçmiştir diyeniniz de varsa eğer. Nerden biliyorsun? Ne yaptı sana? Sadece ülkesini savunan bir çocuk sana ne yapmış olabilir? O çocuk sana hiçbir şey yapmadı. Ama o çocuğa şu an zarar verenler zamanı gelince sanada zarar vericekler. Bunu anlayabilmek için zeki olmana, tarih coğrafya bilmene gerek yok. Bu pisliklerin amacı ne? Güya kendilerine vaad edilmiş toprakları almak. Peki o vaad edilmiş topraklar sandıkları sınırlar nereler? Dicle ve Fırat nehri arası. Peki o Dicle ve Fırat nehri arasında kiminde toprakları var? Senin ülkeninde toprakları var. Bu kadar. Yani şimdi onlara bunu yapan sana geldiğinde neler yapmaz. Senin ülkenin her yerini istiyorlar haberin var mı? Senin ülkenin her yerini düşünemiyorsan bile İstanbul onlar için ne kadar önemli haberin var mı?
Bak bi düşün, boykot edilen markalar zaten kendi vatanının markaları değil. Evet bazı şeylerde boykot mallarından başka güzel, kaliteli bir şey yok haklısın ama bi düşün. Tüm ülke olmasa bile ülkenin çoğu boykot yaparsa bu malları satamazlarsa satıcılar o zaman ülkede bu ürünün üretimi de biter satışı da biter ve ülke kendi ürününü üretmeye başlar. Veya ülkenin ürününe olan ilgi artarsa ülke de gelişir. Elin milletine değil kendi milletine katkın olsun.
3 notes · View notes
eminsoydandogru · 27 days ago
Text
İshak Şan, "Fırat Nehri Havzası" Projesi Hayata Geçiyor
0 notes
cengish05 · 1 month ago
Text
Münbiç'te terör örgütü PKK/YPG'nin saldırılarında 3 kişi hayatını kaybetti
Münbiç PKK/YPG’li teröristlerin, 20 Aralık’tan bu yana Fırat Nehri üstündeki Tişrin Barajı çevresine saldırıları sürüyor. Teröristlerin, baraj civarındaki Köşke köyüne düzenlemiş olduğu havan topu saldırısı sonucu bir bayan ve bir çocuk yaşamını yitirdi. Öte taraftan, Tişrin Barajı çevresinde PKK/YPG’nin yerleştirdiği mayının patlaması sonucu seyir halindeki bir aracın şoförü öldü. Özgürlük…
0 notes
tripuck · 5 months ago
Link
0 notes
sehrikesfet · 5 months ago
Text
0 notes
elazigsurmanset · 5 months ago
Text
Bir Başarı Hikayesi: Artuğ Su Ürünleri
Tumblr media
Türkiye'de alabalık üretiminde ilk sırada yer alan Elazığ'ın Keban ilçesinde Fırat Nehri üzerinde yetiştirilen Türk somonu ve alabalık, ihraç edildiği 30 ülkede lezzetiyle talep görüyor. 2009 yılında iki ortaklı olarak kurulan Artuğ Su Ürünleri 4 Bin ton üretim kapasitesiyle Elazığ’ın sektörde ki sayılı firmaları arasında yer alıyor. Fırat Nehri'nin, su kalitesi, soğukluğu, oksijen miktarı ve debisinden dolayı son derece kaliteli ve lezzetli alabalık ve somon yetiştirilmesine imkân sağladığını vurgulayan firma ortaklarından Su Ürünleri Mühendisi Fatih Yüksel gazetemize yaptığı açıklamada Elazığ’da üretim için çok özel su kaynakları olduğunu belirterek; “Sektör olarak Alabalık ve Somon üretiminde Dünyada önemli bir yere sahibiz. Elazığ’ımız da proje ve üretim bazında Türkiye’de ilk sırada yer alıyor. Bu gururla hareket ediyoruz” dedi.
Tumblr media
Elazığ'ın Keban ilçesinde, Fırat Nehri üzerinde yetiştirilen alabalık ve Türk somonu, dünya çapında büyük bir talep görüyor. Artuğ Su Ürünleri, 2009 yılında iki ortaklı olarak kurulmuş ve bugün 4 bin ton üretim kapasitesine ulaşarak Elazığ’ın önde gelen firmaları arasında yer alıyor. Su Ürünleri Mühendisi Fatih Yüksel, Fırat Nehri'nin su kalitesi, soğukluğu, oksijen miktarı ve debisinin, kaliteli ve lezzetli alabalık ve somon yetiştirilmesine olanak sağladığını belirtti. Yüksel, Elazığ’ın alabalık ve somon üretiminde Türkiye’de ilk sırada yer aldığını ve bu başarıyla gurur duyduklarını ifade etti. Artuğ Su Ürünleri, özellikle alabalık ve somon üretimi üzerine yoğunlaşmış ve sürdürülebilir, kalite odaklı planlamalarla üretim kapasitesini her geçen gün artırmayı başarmıştır. Şirket, Türk somonu üretimine yavru somon yetiştirerek katkıda bulunuyor ve yatırımlarını uzun vadeli planlarla sürdürmeyi hedefliyor.
Tumblr media
Su Ürünleri Mühendisi Fatih Yüksel, özel sektörün üniversitelerle yeterli düzeyde iş birliği yapmadığını ve bu alanda daha fazla koordinasyonun gerekli olduğunu vurguladı. Yüksel, sektörün en büyük sorunları arasında yetişmiş iş gücünün eksikliği ve tesislerin şehirlerden uzak konumları nedeniyle yaşanan altyapı problemlerinin yer aldığına değinerek Su ürünleri fakültelerinin mezun vermemesi ve işçi bulmada yaşanan zorluklarında sektörün karşılaştığı diğer önemli sorunlar olarak öne çıktığını söyledi.
Tumblr media
ÜRETİMLERİNDE ALABALIK VE SOMON ÜRETİMİ BAŞTA YER ALIYOR 2009 yılında iki ortaklı olarak kurulan Artuğ Su Ürünleri, üretimine 30 Tonla başlayıp şu anda 4 Bin ton üretim gerçekleştirerek Elazığ’ın sektörde ki sayılı firmaları arasında yer alıyor. Firma ortaklarından Su Ürünleri Mühendisi Fatih Yüksel; “Sürdürülebilir ve kalite odaklı planlamalar uygulayarak üretim kapasitesini her geçen gün artıran firmamızın gerçekleştirdiği üretimlerinde Alabalık ve Somon üretimi başta yer alıyor. Çiftliklerde yapılan üretim yılın 12 ayı boyunca aralıksız devam ediyor. Karadeniz’de ve iç sularda gerçekleştirilen Türk somonu üretimine somon yavruları yetiştirerek katkıda bulunan firmamız yatırımlarına kalite odaklı ve uzun soluklu planlamalarla devam etme arzusundadır” ifadelerini kullandı.
Tumblr media
ÜNİVERSİTEYLE BAĞLANTILI OLARAK ÇALIŞMIYORUZ Özel sektörün Üniversiteyle bağlantılı olarak çalışmadığına da değinen Yüksel; “Özel sektör balık üretimi noktasında her geçen yıl kendisini katlayarak ilerliyor. Üniversite de bu konuda özel sektörle ortak hareket ederse belli bir zaman aralığında daha büyük hedeflere ulaşmak çokta zor değil. Aktif olarak üniversitelerle özel sektör koordineli çalışıyor, projeler üretiyor dersek çokta bu konuda doğru söylemiş olmayız” dedi. EN BÜYÜK PROBLEMİMİZ YETİŞMİŞ İŞ GÜCÜ Sektörün sıkıntılarına da değinen Yüksel; “Tesislerimizin çoğu şehirden uzak. Yol, su, elektrik problemleri halen devam eden tesislerimiz var. En büyük problemlerden biride yetişmiş personel. Uzun bir zamandır Su ürünleri fakültemiz mezunda veremiyor zaten. İşçi konusunda da çeşitli problemler yaşanıyor. En büyük problemimiz insan” diye konuştu.
Tumblr media
Read the full article
0 notes
elazighaber23 · 9 months ago
Text
Tumblr media
Fırat Nehri üzerinde erkek cesedi bulundu http://dlvr.it/T78s2P
0 notes
rayhaber · 4 months ago
Text
Fırat Nehri'nde ABD ve İran Destekli Gruplar Arasındaki Tansiyon Artıyor
Fırat Nehri’nde Tansiyon Yükseliyor Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre, Fırat Nehri’nin batı yakasında konuşlanmış olan İran destekli gruplar, yerel saatle 22.00 civarında, nehrin karşı tarafında bulunan ABD güçlerinin konumlandığı Koniko Gaz Tesisi’ne roketli saldırıda bulundu. Saldırı sırasında ABD üssünden gelen güçlü patlama sesleri bölgeden duyulurken, saldırıda herhangi bir zayiat…
0 notes
onderkaracay · 9 months ago
Text
Tumblr media
🎯 ANADOLU İNSANI DEVRİM YAPMAYI GECİKTİRİR ZULMÜ BİTİRME SÜRESİNİ UZATIR İSE YETİŞMİŞ BETON ÇIBANLAR İBRETİN BİR PARÇASI OLARAK PATLAYACAK 🎯
Gökyüzünü kendine çadır ve yeryüzünde yuvasının çatısı yapmış bir ulus Anadolu da ibret oldu!
Şeytani bir planın parçası olarak Anadolu'nun topraklarına beton döktürerek bunun karşılığında ki maddi değeri tefeci bankalara aktaranlara göz yumdu.
Anadolu üzerinde din sandıkları saldırı kültürü ile Türklüğünü ve insanlığını paranın peşinde helak olarak kaybetmişler yüzünden.
İnsanlığın akıllara durgunluk veren o ibreti işte bunu son darbe vurulmasın diye elli yıl emek vererek layık olduğu sır ile zulmü bir tufana gömdü.
6 Şubat depremi ilk yok edişti.
Fırat nehri zulmü ile toprak ikinci mesajı devinim ile verdi.
Üçüncüsü töre devrimi kararlılığı geçikir ise beton çıbanlar patlayacak.
İbretlik bir tufan boşa yaşanmadı.
Gaflet, delalet, ihanet ne yapacağını bilemez duruma düşer.
Oradan bunu beklemek bu toplumu perişan eder.
Sorunun sebebi sorun çözebilir mi?
Sorunun sorun olmasına çıkarı için destek olanlar insanlık nedir bilebilir mi?
Kendini satan vatanını ve ulusunu da satar.
Şeytanın kör ettikleri bunu görebilir mi?
Önder Karaçay
0 notes
saphiraarya1903 · 1 year ago
Text
İliç
Tumblr media
4 yıl görev yaptığım, köylerine kadar gittiğim, ikinci memleketim dediğim yer.
Merkeze 120 km, nüfusu bilinen ilçelere oranla nispeten daha az, Erzincan’a çok benzemeyen bir iklimi var. Dolmuş, otobüs mantığı da yoktur mesela taksi kullanırsınız ulaşım için. Her hafta Doğu Ekspresini kullanmak zorunda olup trenden bıktığım yer. Çok güzel kanyonu, yaylaları vardır. Trenle Erzincan’a giderken fantastik film çekimleri için yaratılmış gibi duran kayaların arasından geçiyorsunuz. Eşgin, üvez, alıç gibi hiç bilmediğim şeyleri öğrendiğim yer. Ben denedikçe her öğrencim bir şeyler toplayıp getirirdi. Bir ağacın dikenlerini bile yemişliğimiz var. Yeniliyor Öğretmenim dediler, yedik. Karasu Nehri kıyısında yer alır ve Karasu Nehri’nin onlarca tonu var. Divriği’nin dağları Erzincan’dan yakındır. Bir bahar günü siz sıcaktan patlarken o dağlardaki karın esintisini alırsınız. Bol bol keklik görürsünüz yol kenarlarında. Bir dönem av yasağı gelmişti ve sayıları iyice artmıştı ben ayrılırken. İlçede Şişli Belediyesi banklarını ve ilçenin tek çay bahçesi olan Mustafa Sarıgül Parkı’nı görünce çok şaşırmıştım 1200km uzaktaki Şişli ne alaka diye. Sonradan öğrendim ki Mustafa Sarıgül de İliçliymiş.
İki yıl kaymakamlık proje ekibinde yer aldım. İlçenin ileri gelenleriyle her hafta toplanırdık ilçeye neler yapılabilir diye. Bu toplantılara katıldıkça maden hibe projelerinin kimlere gittiğini, neden okuluma yazdığım projelerle hibe alamadığımı, neden ilçenin bir kısmı çok zenginken bir kısmının hala nispeten daha zor hayat sürdüğünü ,çıkarılan altın gramının ilçeye ne kadar gelir sağladığını, madenin ilçeye, kendini ilçeyi düşünüyormuş gibi gösterme çabasını öğreniyorsun.
Göreve ilk başladığımda her sarsıntı bittikten sonra aşağı inerdim ve doğru dürüst kimseyi göremezdim halbuki 120 daireden oluşan bir sitede oturuyorum. Sonra öğrendim ki maden sık sık dinamit patlattığı için insanlar alışıkmış bu yüzden sarsıntıda dışarı çıkmıyorlarmış çok.
Şimdi 4 yıl sınıf öğretmenliğini yaptığım, evlerine misafirliğe gittiğim iki öğrencimin babaları, iki öğrencimin ise dayı ve amcaları yığın altında. Arayıp durumu sormaya bile çekiniyorum artık. Çaresiz olduklarını ve her gün öğrencilerimin o toprağa bakıp bir yerlerinde babalarının olduğunu düşünerek yaşadığını biliyorum. Bir yerlerde anne babalar, öğretmenler yani bizler bir şeyleri eksik yaptığımız için bugünü yaşıyoruz. Vicdan, ahlak, etik nedir bilmeyen insanlar yetiştirdik, yetiştiriyoruz. Gözü doymayan, insana, doğaya, canlıya saygısı olmayan insanlar yetişiyoruz.
Bir de yığından sızma olmadığı söyleniyor. Gerçi açık havuz sistemiyle çalışıp zararlı gaz salınımı yapmıyoruz diyen, tahliye borusu vanası kırılıp sıvıyı toprağa akıttığında yine sızma olmuyor diyen de aynı madendi. O yığının altında membran yok yağmur aldıkça -ki İliç’e baharda yağmur güzel yağar, mart da kar yağdığı bile olmuştur- o ağır metaller önce toprağa sonra Karasu’ya ordan da Fırat’a ulaşır. Munzur suyu gelir İliç’e Munzur çayından. Çeşmeden su içtiğim Dünya üzerindeki tek yer İliç.Yazları bile buz gibi. Ve Munzur Çayı Keban’a ordan da Karasu gibi Fırat’a dökülür.
Fırat daha fazla kirlenirse ne olur, sulama yapılan toprak ölür, o suyla sulanan bitki örtüsü ölür, bitki örtüsü ve toprak ölürse bugün var olan canlı olan her şey ölür.
Çernobil gibi her şey olup bitiyor ve öyle duyuluyor ya bazı şeyler. Korkuyor insan olacaklardan.
Bugün 12. Gün. Ne yığındakiler çıkarıldı ne yığın koruma alanına toplanabildi. Ve biz nükleer santral istiyoruz bir de.
0 notes