#EdebiyatSever
Explore tagged Tumblr posts
savasbitti · 5 months ago
Text
Tumblr media
🎉 ÇEKİLİŞ ZAMANI! 🎉
Merhaba kitap severler! 😊
Sizlere harika bir hediye vermek istiyorum. Bu çekilişimizde Mustafa Kutlu'nun "Tirende Bir Keman" adlı kitabını hediye edeceğiz! 📚🎻
Katılmak için yapmanız gerekenler çok basit:
@trendebirkitap sayfasını takip edin. Bu gönderiyi beğenin. En az 3 arkadaşınızı yorumlarda etiketleyin. Çekiliş 16 Haziran 2024 tarihinde sona erecek ve kazananı aynı gün duyuracağız. Kazanan şanslı kişi Mustafa Kutlu'nun "Tirende Bir Keman" kitabını kazanacak! 🎁📖
Bol şans! 🍀
Herkese keyifli okumalar dilerim! 📚✨
4 notes · View notes
tripuck · 7 months ago
Link
0 notes
ozanvesesler · 4 years ago
Text
Tumblr media
Yanlış trenden indin seni şehrin aynasından geçirdiler
Sana baktım yıllarca hep aynı özlem penceresinden
Yürüyen ve kaçan yalın ve çocuksu özlem penceresinden
Denize karsı küçüle küçüle giden evleri
İnce ince karşılardın olağan karşılardın
Şen dünya içinde sen dünya içinde bir avuç şen dünyaydın sen
Bahar bilgisi güneş rengi at soluğu ve sen
Seni çağırıyorum geç gel ağlayan son bakireler içinden
Kadınlar taş heykeller gibi gelip gecer sarı kayalardan
Hangisine baksam sen kımıldar sen seslenirsin içerlerden
Çekil karşımdan sultanı cariyelerde aramak körlügü diyorum
Körlük güneşe ve gözlerime doğru gelen
Sen bir el uzanışıyla aydınlanan yeni ay mısın
Geyik resimleriyle kabarık her köşen
Geyik derisinde akan ilk nehir
Bir el uzanışıyla
İlk sokağın ağzında kaybolursan ağlayacağım
Leylaklarla akrepler gözlerine bakıp insan olurlarsa
Çocuk cennetinde günahların ilkini sen işliyorsun demektir Suna
Parlayan denizler gürültüsüz şiirler kapanan kapılar sana
gök taşlarını getiriyorlar
Seni sayıklıyor
Denemesi yanlış yapılmış ilk ok
Sezai Karakoç // İlk
9 notes · View notes
hcagla · 3 years ago
Photo
Tumblr media
Codex Cumanicus (Kodeks Kumanikus), Karadeniz’in kuzeyindeki Kıpçak Türklerinden (Kumanlar) İtalyanlar ve Almanlar tarafından 14. yüzyılda derlenmiş iki bölümlük bir eserdir. Sözlük ve metin derlemeleridir. Eser içerisinde 143 tane Türk bilmecesi yer alır. Kesit yayınları, meraklısına eseri bir bütün halinde yayımlamıştır. . . . #edebiyatdefteri #edebiyatgunlugu #edebiyatbirlesiyor #edebiyatsozler #edebiyatklubu #edebiyatkulubu #edebiyatsokakta #edebiyatsever #edebiyatvehayat #edebiyatcihatun #edebiyatist #edebiyatfakültesi #edebiyatöabt https://www.instagram.com/p/CS6KmyADSX6/?utm_medium=tumblr
1 note · View note
sanatkarnavali · 4 years ago
Text
Her Haftaya Bir Deneme: "Bazen"
Her Haftaya Bir Deneme: “Bazen”
Sessizlik…  Çakmağın sesini duyduğunuza eminim. Saat 03 ‘e geliyor; son nefesi çekip bahçeye fırlattım izmariti, pencereyi kapatıp kulaklığı taktım ve hiçbir şey olmamış gibi çay demledim. Bu ve önceki beş  saatlik süre boyunca çakılan her çakmağın sesi, sevişme sesleri, öksürme sesleri, bir yaprağın dalından kopup  kaldırıma çarpmasının sesi, şiddete uğrayan bir kadının sesi, Akakiyeviç’in ayak…
Tumblr media
View On WordPress
3 notes · View notes
sozvari · 4 years ago
Photo
Tumblr media
Daha fazlası için sayfamızı takip edebilirsiniz.⁣⠀ོ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ @sozvari🥀⁣⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ Beğeni ve yorumlarınız için teşekkür ederim.⁣⠀ོ⁣⠀ Paylaşımlarımızı kaydederek de destek olabilirsiniz.⁣⠀ོ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ #edebiyat #edebiyatnotları ⁣#sözünözü #edebiyatöğretmeni #gününsözü #sözheryerde #edebiyatgünlüğü #güzelsöz #edebiyatdefteri #edebiyatsever #edebiyatduragi #edebiyatadair #edebiyatkulubü #sözünbittiğiyer #özlüsöz #sözduvarda #edebiyatçı #şiirheryerde #şiirsever #anlamlisozler #sözvari #menekşekokulucümleler #MescidiAksa #Kudüs #Kudus #teravih #teravihnamazı (Gebze, Kocaeli) https://www.instagram.com/p/COodn1lnu_D/?igshid=1my6jdmk1wpu7
1 note · View note
eliifaltun · 4 years ago
Photo
Tumblr media
Vazgeçme Değerli olan hiçbir şey hayatta mücadelesiz kazanılmaz #edebiyat #şiir #aşk #şiirsokakta #şiirheryerde #edebiyatdefteri #edebiyatsozler #edebiyatgunlugu #edebiyatsokakta #edebiyatçı #edebiyataşkı #edebiyatnotlari #edebiyatheryerde #edebiyatduragi edebiyatdünyası #edebiyatsever #edebiyatci #edebiyati #edebiyatadair #edebiyataski #edebiyatsokağı #edebiyattanparcalar #edebiyatciyazar #edebiyatsozleri #edebiyattansecmeler #edebiyatsayfasi #edebiyatdansözler #edebiyatokulu (La Maisonnette Evler) https://www.instagram.com/p/CJqz1zvrRsmBLwbs9S4M39j-9B9e3gC9eLSV-I0/?igshid=1e40xk4pzgf44
1 note · View note
devrimakturk · 5 years ago
Photo
Tumblr media
Türkiye'nin en ünlü biyografisi sitesinde hayatımız, çalışmalarımız ve projelerimiz yer aldı... 👇👇👇 #edebiyatdefteri #edebiyatsozler #edebiyatsokakta #edebiyatçı #edebiyataşkı #edebiyatı #edebiyatnotlari #edebiyatheryerde #edebiyatduragi #edebiyatsever #edebiyatci #edebiyati #edebiyatsokağı #edebiyatciyazar #edebiyatsozleri #edebiyatsayfasi #edebiyatokulu #edebiyatdergileri #edebiyatruhu #edebiyatulkem #edebiyattutkunu #edebiyatistdergisi #edebiyatyazari #edebiyatduvarım #edebiyat #edebiyatkulübü #edebiyatklubu #edebiyat #edebiyatfakültesi #edebiyatnotları #edebiyattabugün https://www.instagram.com/p/B_ldX_QArGE/?igshid=c2ubtwowi9ut
1 note · View note
mehmetyerebakan07 · 5 years ago
Photo
Tumblr media
#edebiyatdefteri #edebiyatsozler #edebiyatgunlugu #edebiyatbirlesiyor #edebiyatsokakta #edebiyatçı #edebiyataşkı #edebiyatı #edebiyatcihatun #edebiyatnotlari #edebiyatheryerde #edebiyatduragi #edebiyathasreti #edebiyatdünyası #edebiyatsever #edebiyat_rehberim #edebiyatci #edebiyati #edebiyatöabt #edebiyatadair #edebiyataski #edebiyatsokağı #edebiyattanparcalar #edebiyatciyazar #edebiyatbirleşti #edebiyatsozleri #edebiyattansecmeler #edebiyatsayfasi #edebiyatdansözler #edebiyatokulu https://www.instagram.com/p/B3IP1wGhXFk/?igshid=6k17mpvvqooo
0 notes
cartcurtgiller-blog · 7 years ago
Photo
Tumblr media
🐾Takip etmeyi unutmayın. Sayfanın büyümesi için🌼 ⤵⤵ 🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸 🌸 @siyirmisfeylosof🌸 🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸 . .#cemalsüreya #şiirsokakta #şair #instagood #şiirler #siirsepeti #şiirsokağı #franzkafka #orhanvelikanık #nazimhikmet #necipfazılkısakürek #oğuzataytehlikelioyunlar #soz #söz #edebiyat #edebiyatsever #felsefe  #tumblr
1 note · View note
fbeverlastingg-blog · 7 years ago
Text
Ne ben sezarım .. Ne de sen Brütüs ... Ne ben sana kızarım ... Ne de zatın zahmet edip bana kızsın .. Senle ben artık .. Düşman bile değiliz ...
2 notes · View notes
ozanvesesler · 4 years ago
Text
Tumblr media
Gülerken yüzün
Dem çeken bir güvercinin sesini
İçin için büyüyen çimenleri
Baharda lunaparkı, bayramyerini
Ve alışkanlıklar dışında her şeyi
Gülerken yüzün
Aşıyor geçmişin acılarını
Kendini yarına değiştiriyor
Gülerken yüzün
Sanki çarmıhını kırmışsın
Senin ve ardından geleceklerin
Aylası alnına düşmüş gecenin
Oturmuş ağlıyor kendisi
Bunu öyle candan öyle yürekten
Öyle bir tutkuyla istiyorum ki
Aklımda hep öyle kalmalısın
Gülten Akın // Gülerken Yüzün
6 notes · View notes
yurekbali · 3 years ago
Text
Tumblr media
BEHÇET NECATİGİL / Oktay Akbal (16 Nisan 1916, İstanbul - 13 Aralık 1979, İstanbul) Daha belki ben Ordayımdır, girmeyin “Ben gidince bir renk uçar Albümlerinizden Kendince bir ses erir havada Bir eksiklik kalan fotoğraflarda Ama gene olurum Aranızda. Sizinle kendimi sayarak Ben de varım hâlâ boşlukta Bir dayanak aramalarınızda.” İlk karşılaşmamız. Cennet bahçesi. Sıcak bir ilkyaz günü. Masada şairler, dostlar. Sessiz, utangaç. Zonguldak’tan yeni mi gelmişti? Kabataş Lisesi’nde edebiyat öğretmeni. Öğrenim gördüğü lisede... O gün pek az konuşmuştu. Daha çok yeni tanıştığı bizleri dinlemişti, Şakalarımızdan, takılmalarımızdan pek hoşlanmamış gibiydi. Bir çeşit yadırgama içindeydi. Yıl 1945. Son karşılaşmamız. Cerrahpaşa Hastanesi. Cahit Külebi, Sami Karaören’le beraberiz. Bir koğuş yatağı. İlaçlar, kâğıtlarla dolu bir masacık. Kitaplar elbet. Şiirler... Kaç gün daha yaşayacak? Bunu biliyor mu? Gülüyor, her zamanki gibi konuşuyor bizimle. En eski arkadaşı Külebi... Ta, Yüksek Muallim’den bu yana. Kaç yıl? Altmış yıl m��, daha mı fazla? Eski yazılarla çiziktirilmiş o satırlar yeni şiirleri miydi? Ardında bıraktığı, sonra ‘Söyleriz’ başlıklı kitapta toplanan şiirler mi? Zordur söz bulmak böyle anlarda. Yine de bir şeyler anlatılır. Gülerek. Gülmeye çalışarak... Sonra yatağından kalkıp bizi dış kapıya kadar geçirmesi bir sonsuz ayrılmanın belirtisiydi elbet. * Bir Boğaz vapurundaydık. Yaz dinlencesinin başlangıcı. Püfür püfür esen rüzgâr. İlle de Sarıyer’e gelmemi istemişti. Bir süre için Sarıyer Ortaokulu’nda ders veriyordu. O gün okulda ilkyaz töreni varmış. Bir iki güne dek okullar dinlenceye girdi girecek. Ne güzel yerdeydi bu okul! Öğrenciler, öğretmenler bir bayram günü havasındaydı. Şarkılar, kaynaşma, arkadaşlık... Öğretmenlerle tanıştık. Necatigil’in en çok ilgilendiği bir bayan öğretmen vardı. Yanımızdaydı, bizimle ilgileniyordu o da. Edebiyatsever, şiirsever bir Türkçe öğretmeni. Limonatalar, pastalar. Okulun bahçesi kademe kademe yükseliyordu. Geziyorduk birlikte. Bir ara onları yalnız bıraktım. Bile bile yaptım. Bir ilgi vardı çünkü karşılıklı. Dönüşte vapurda Necatigil günün havasını veren taşlamalar söylüyordu. Mutluluğu okunuyordu. Çok geçmedi, o bayan öğretmen, Bayan Necatigil oldu. Nikâh tanığıydım. Beşiktaş Vişnezade’deki kocaman ahşap evdeydik. Nikâh memuru gelmişti. Necatigil’in tanığı olmanın sevincini hep duyarım. Bir süre sonra taşındığı başka bir ahşap evde kutlamaya gidişimi... Tekli yaşamdan, şair yalnızlığından, o hep bir suç işlemiş gibi durmalardan kurtulup, bir ev, bir eş, daha sonra da bir çocuk, iki çocuk sorumluğunu yükleniş. Kabataş, Beşiktaş arası gidip gelme. Haftada bir gün bizlerle Suna Pastanesi’nde, Haylayf’da, Elit’te birlikte olma. Sait Faik, Salâh Birsel, Dağlarca, Naim Tirali, Fahir Onger ve öteki yazar, şair dostlarla... O günlerde bana piket oynamayı öğretmişti. Dostlar bezikte vido çekerken biz bir yanda piket oynardık. Nasıl oyundu o? Kırk beş yıl önceden kalan anılar işte böyledir yarım yamalak... * Şiirine en yakışan şairlerin başında gelir Necatigil... Duyarlıdır, ama bunu göstermekten kaçınır. İçinde fırtınalar kopar, ama bunu göstermez. 45’li yıllardan kalan bir şiirinde söylediği gibi. “Ölüsünü göstermeyen cins kediler gibi uzağında Hayalimde ufacık bir yuva kuruyorum Sonra yaşamak zorluğu geliyor akla - Dikkat, kapılma aşka.. diyen sesler duyuyorum.” Saklı sudur o, bir şiirinde yazdığı gibi! Gözlere görünmek istemeden akar. Güzel çiçeklerin dibinden... İçten içe. Sizi kendi dünyasına götürür. Her şairin, daha doğrusu duyarlı her insanın içinde kördüğümlenmiş bir korkusu vardır, bir umudu vardır bu korkunun içinde. Ölümle şöyle eğlenir: “Uzayacağa benzer, Tutuştuğumuz lâdes. İşi gücü bırakıp Mezarlığa bakan bir tuttum. Ölüm, sen beni aldatamazsın, Aklımda!” * Anılar üşüşür birbirini iterek. Kırk yıla yaklaşan bir dostluğun sararmış yapraklarında inci tanesi gibi parlar o birliktelikler. İşte Zonguldak gezisi, Bedri Rahmi, Özdemir Asaf, Necatigil... İşte edebiyat matineleri. İşte Kabataş Lisesi’ndeki sınıfı. Öğrencileri, Hasan Pulur, Hilmi Yavuz. Daha ötekiler. Yüzlerce, belki binlerce... Bir şiiri vardır, hep yinelerim gökyüzüne, yıldızlara baktığım geceler: “Seni karanlıkta yatırıyorlar - Korkuyorsun geceden - Bakıp bakıp pencereden - Yatağına sokuluyorsun” diye seslenir gökyüzündeki yıldızlar. Avutur, yüreklendirir. “Ben hep eski yerimdeyim biliyorsun - Hava açık olduğu zamanlar - Beni seyrediyor - Seviniyorsun” der. Zaman akıp geçecektir, hani o eski ünlü şarkıdaki gibi ‘Sevişmek ah ne hoştur yıldızların altında’. Hoştur, güzeldir, ama çocuklar büyüyecektir, gelecek bambaşka bir biçim alacaktır. Ama yatağında büzülüp pencereden parlayan yıldızları seyreden çocuk yine de umutsuz olmamalıdır. Necatigil o gökyüzündeki yıldızlar adına konuşur çocukla, belki kendisiyle: “Seneler geçip gider, büyürsün. Bir gün olur, hepsi biter; Endişeler, o çocuk üzüntün Hepsi biter. Aydınlanır senin için geceler, Güneş gibi görünürsün. Biraz sabır küçük çocuk, biraz sabır, Ama, Allahın koyduğu yerde, Yıldızlar her zaman yalnızdır.” * Sigarası düşmezdi dudağından. Biri söner sönmez, bir yenisi yakılırdı. Şu sigarayı bir türlü sevemedim. Ne tad alırlar bilemedim. Gençliğimde ben de bir süre dadanmıştım. Dudağımda, elimde sigarayla çekilmiş resimlerime bakarken ‘Acaba bir oyun muydu, bir gösteri miydi?’ diye düşünürüm. Necatigil de, Reşat Nuri gibi sigarayı dost sayanlardandı. Ama o dost zamanla öldürücü düşman kesildi. Yedi bitirdi akciğerini... * Bir güzel an. Karaören’in evinde bir dost sofrası. Sabahattin Kudret, Lütfi Özkök, Behçet Necatigil elinde yine sigarası, yüzünde alaycı mı, hüzünlü mü, mutlu mu olduğu anlaşılmayan bir gülüş... Zamandan çalınmış anlardır fotoğraflar. Solsalar da, kararsalar da o anları yaşatırlar. Başka bir resim de Taksim anıtı önünde, Necatigil, Tirali ve Alp Kuran... Nedense hiç değişmez Necatigil’in fotoğraf duruşları. Hep kendisidir. Kimseye benzemez. Oysa çoğu kişi fotoğraftan fotoğrafa başka bir kişilikle görünür, ama o değil. Bilmem Behçet Necatigil sokağından geçtiniz mi? Beşiktaş’ta bir yer. Şair orda bir ahşap evde birkaç yılını geçirdi. Yoksul bir sokaktır. Oysa adı Beşiktaş’ta bir caddeye, bir meydana da verilebilirdi. Ama o sokaktı, o evdi Necatigil’in şiir dünyasına yakışan, şairin kimliğinde yer eden. * Ölümünden sonra yayınlanan ‘Söyleriz’ adlı kitabında Necatigil’in kişiliğini en doğru belirten şu dizeler: “Biz de gittik önemli mi Bizim de şiirlerimiz Çevrildi Batı dillerine. Bir Batılı geçtiğim çizgilerden Geçmedikçe Ne kadar anlar beni Sirklerde zebra. Eğlencelik arar gibi Okuyacaksa beni Kalsın istemem ondan gelecek Hayır. Ben kendi yurttaşlarıma Anlatamıyorsam derdimi, Kalsın Batı Kalsın daha iyi!” Her dostun gidişi bir boşluk açar yüreğimizde. Hele günler geceler geçirdiğimiz, yazdıkları yaşadıklarıyla özdeşleşmiş olduklarımız. Anılar birbirini itiyor. Bir savaş! Ben öne çıkmalıyım diyen diyene! Bir yaşam boyu sürecek bu içimdeki savaş... * Size seslenmiş son şiirlerinden birinde. Size, bize, kendine... Şairler hep seslenirler bir boşluğa. O boşluklar ancak böyle dolacaktır. Bir anlam kazanarak. “Ölümümde odaya doluşmayın İçeriye girmeyin! Ne olacak gireceksiniz de Gitsin, bekleyin! Daha belki ben ordayımdır, girmeyin! Tozlansın hele her şey Görülsün istemem nelerim varmış! Merakınız zaten geçer, üzülmeyin! Yanlış yerde bir kitap Rastgele konmuştur Yeri orası mıydı Hemen not düşmeyin! Sağken öğrettikleri Bir mendil bir yerde Ele verir birinizi Ölümü de bir derstir unutmayın!” - Oktay Akbal, Behçet Necatigil (Şairlere Ölüm Yok) - Tipografik Portre: Y. Canberk Tan (Behçet Necatigil)
26 notes · View notes
sanatkarnavali · 4 years ago
Text
Her Hafta Bir Deneme: "Kül"
Her Hafta Bir Deneme: “Kül”
-kül- Platon kitapları için ebedi çocuklarım demişti, ben öyle düşünmüyorum. Hoş Platon’da ne düşündüğümü umursamıyor zaten. Kaşınmaya başladım, sineklerden (öldüremediklerimden biri) kolumu ısırdı sanırım, şişti biraz. Bir güne iki ölü çok fazla, ona karışmayacağım. Henüz diğerinin acısını atamadım üstümden. O kolumu ısıradursun ben de müzik seçeyim. Evrilip gidelim, ben işime  o …
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
sozvari · 3 years ago
Photo
Tumblr media
Daha fazlası için sayfamızı takip edebilirsiniz.⁣⠀ོ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ @sozvari🥀⁣⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ Beğeni ve yorumlarınız için teşekkür ederim.⁣⠀ོ⁣⠀ Paylaşımlarımızı kaydederek de destek olabilirsiniz.⁣⠀ོ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ #sözünözü #dokunaklısözler #laedri #reşatnurigüntekin #edebiyatnotlar #edebiyatöğretmeni #edebiyatveşiir #tolstoy #ümityaşaroğuzcan #siirsokagi #ülkütamer #edebiyatgünlüğü #edebiyatnotlari #edebiyatseverler #edebiyatsever #edebiyatduragi #edebiyatadair #edebiyatkulubü #sozunozu #sözünbittiğiyer #özlüsöz #sözduvarda #edebiyatçı #oguzatay #siirlerdenparcalar #şiircenneti #şiirsever #siirsensin #sözvari (Gebze, Kocaeli) https://www.instagram.com/p/CRrkYJViDKQ/?utm_medium=tumblr
0 notes
yallah-arabistana · 4 years ago
Text
edebiyatsever tüm annelerin anneler günü kutlu olsun💔💔
Tumblr media
10 notes · View notes