#Düdük
Explore tagged Tumblr posts
Text
SON İSTEK
Bitki olacaksam
Çayır çimen olayım
Aman baldıran değil
Yol altında kalacaksam
Gelin arabaları geçsin üstümden
Çelik paletler değil
Üstümde çocuklar koşuşsun
Ne kaçan ne kovalayan
Askerler değil
Kerpiç yapacaksanız beni
Okullarda kullanın
Cezaevlerinde değil
Soluğum tükenmez de kalırsa
Islık öttürsünler
Aman ha düdük değil
Kalem yapın beni kalem
Şiirler yazan sevi üstüne
Ölüm kararı değil
Ölünce yaşamalıyım defne yapraklarında
Sakın ola ki
Silahlarla değil
Azîz NESİN
108 notes
·
View notes
Text
Hâlim, açık denizde düdük çalan bir gemi;
Kim duyar, ötelerden haber veren bestemi...
| Necip Fazıl
46 notes
·
View notes
Text
Ben ufak istasyon da düdük çalmam...
Teğet geçerim.. 😉
...
46 notes
·
View notes
Text
Ne zormuş dayanmak; yokluğuna akşamları
Çekilip, için için ağlamak bir kenarda
Hatırlamak gözlerini, dalgın ve sevdalı
Özlemek sonra deliler gibi şarkılarda
Ansızın çarpar kalbim bir vapur düdük çalsa
Sanırım ki geleceksin her zamanki gibi
Gözlerin duygularını ne kadar saklasa
Taşacak ellerinden alabildiğine sevgi
Hep bu aldatmaca kahreden beni; bu yokluk
Anılarımın bir bir nefes alıp verişi
Sonra apansız üstüme çöken o yorgunluk
Özlemek bir ömrün ağır ağır eriyişi
Karışması akıp giden zamana herşeyin
Susun anılarım susun! Beni kahretmeyin
~Ümit Yaşar Oğuzcan
#papatya#ümit yaşar oğuzcan#alıntı#şiirheryerde#şiir#geceye bir söz bırak#edebiyat#kitap#kitap alıntısı#quotes#quoteoftheday#book quote#poem#poetry
13 notes
·
View notes
Text
gercekten bu erkek beyni cok komik calısıyo aq ya cocuk sabah istek atmıs onayladık 10 dakika sonra yakın arkadaslara alıp stori atıyo bilerek st acmıyorum az önce de merhaba yazıyo. düdük herif
8 notes
·
View notes
Text
28 Ekim 2024 Galatasaray Beşiktaş Maçı
*Ali Sami Yen Spor Kompleksi Rams Park'ta saat 20:00'de başlayacak olan Trendyol Süper Lig 10. Hafta kapanış maçı. Mücadelede Arda Kardeşler düdük çalacak.
*Bein Sports 1'den naklen yayınlanacak olan maç.
*13. dakikada Davinson Sanchez'in kafa golüyle Galatasaray 1-0 öne geçti.
*İlk devreyi Galatasaray 1-0 üstün bitirdi.
*67. dakikada Victor Osimhen de kafayla ağları buldu ve 2-0 oldu.
*90+4. dakikada Ernest Muçi güzel vuruşla Beşiktaş'ı umutlandırdı ve skoru 2-1 yaptı.
*Galatasaray 2-1 galip ayrılarak 28 puana yükseldi. Beşiktaş ise 20 puanda kaldı.
#spor arşivi#maç arşivi#trendyol süper lig#süper lig#galatasaray#beşiktaş#futbol#football#spor#sport
5 notes
·
View notes
Text
Annem sarmayı hep düdüklüde pişirir, son pişirmelerinde dakikayı ayarlayamayıp dibini tutturuyordu, bugün de bir ara banu saatini kur demiş ben de duymadım. Sonra noldu ya düdük öttü mü dedim, saatini kur demiştim kurmadın mı dedi, bir miktar da sinirlendi nasıl duymadın diye. Bunu yazarken alarm ayarlamaya saat kurma demek çok analog geldi, neyse o andan itibaren bir 10 dk zaman verdim, az önce de açmış düdüklüyü sarma inanılmaz ayarında pişmiş. Demek ki içgüdülerimizle ayarlamamız gerekiyormuş zamanı dedim, anacığım ters ters bakıp ortamı terk etti. Ama bence son derece haklıyım. Napacaksın bu çocuğun da bir miktar gevşekse atsan atılmaz.
21 notes
·
View notes
Text
Soğuğu düşleri terleten yurdumun en güney doğusunda esmer suretim değdi dünyaya
Yıldızlara aşinalığım hatta aşka sıcaklığımın varisi
Yaşlılığımın çocuk olma hevesi Çocukluğum ise yaşlılığımın ertesi
Koynumdaki goncaların nefesi toprak damlı evlerinde bir çay molası
Annemin yaprak sarması
İçli köfte ve salata arası
Çocukluğum kıyamet yarası
Sonra daha büyümenin çaresi bulunmadan hayal edilen, hayallerle dolu, hayaller ülkesi
Ah ulan İstanbul …
Ne de güzeldir adı
Hiçbir şey dokunmaz insana dalgasız bir deniz kadar İstanbul da
Korna sesleri arasında yakası sararmış önlükler içinde mavi çocuklar
İstanbul ’un hüviyetidir sisli havalar sonra bir aşk telaşı büyüme hazzı
Kadıköyün ıssız sokaklarında devrimci yazıları defter arkası kıyak cümleler
Hiçbir resim o kadar fiyakalı olmayacak bir daha çünkü megapixeller arttıkça, azalacaktır gülüşlerin sadeliği
Raylar üzerinde kısa uykular geleceği durağa kadar saf kalanlar
Ve mesai başlar
Pembe rüyalar biter
Bir düdük ile son bulur kısa bir arada yaşananlar şakaklarında kar
Amaç biletsiz öğrencilerle bir heyecan yaşamak değil
Ay sonu bakkalın borcunu kapatmak olan biletçi amcalar…
Ve kara gözlerine umut misafir etmiş yorgunluğun yanı sıra misafirperver
100 simidi bitirmek niyetiyle sabahçı, elleri bereket nasırlı
Çoğu esmer, çoğu doğuştan buralı aslında
Aslını unutmuş ne çocuk olma nede büyüme telaşı
Çocuklar…
İstanbul ’un hüviyetidir sisli havalar
Herkesin cebinde bir tutam umut biraz tütün kırıntısı yüzler utangaç, hayaller safran sarı
Ve hiçbir şey eritemeyecek çocukluğumuzda bu koca şehre yağmış olan karı
Sonra aşk telaşı, şiirler yazılmış olmamış sevdalara
Avuçlarına hohlayan üşümekten ziyade
Tutulacak diye bir ay parçası tarafından
Sıcak olsun eller hesabı,
Arkadaşıyla ortak kullandığı ağır parfüm kokusuyla emanet olmasına rağmen kıyak bir ceket ile parkta çok önceden rezerve edilmiş kıç donduran bank üzerinde elele tutuşmuş, üşümelerini birbirlerinde saklayan Sevdalılar…
İstanbul’un hüviyetidir sisli havalar
Ağız dolusu yalanlar
Umut edenler öldü umutsuzdur geriye kalanlar kızgın, ağzında küfür dolu naralar
Yine de bilmeyene ağır gelir İstanbul’a duyulan aşklar
Ülkemin dağlarından doğdu bu cümleler
Belki bir daha hiç güneydoğusu olmayacak ömrümün
Lakin İstanbul kadar fiyakalıdır sevdası gönlümün
Ve gönlümden süzülür bu yazılar
Bilirim İstanbul’un hüviyetidir sisli havalar
Biraz sis, biraz aşk, biraz sitem, biraz telaş, biraz İstanbulludur bütün yazılarım …
116 notes
·
View notes
Text
Ben iyiyim işte..😉
ne olsun ..👈
Allah seni😎
benim elime..👍
düşürsün diye‼
bekliyorum😁
Sen nasılsın, 😜
düdük makarnası 😂
4 notes
·
View notes
Text
Çok uzun zamandır hasta olmamıştım. Ayakta atlattığım bir iki gribi saymıyorum. Ama şimdi o kadar kötüyüm ki ateşim düştü, vücudumun ağrısı da daha iyi ama şimdi de nefes aldıkça düdük sesi geliyor sanki içimden. Öksürük çok fena, hırıltı, nefes alamamak. Ama yine de dün kalkıp evi toparladım, yemek yaptım. Şöyle bir iki gün yataktan çıkmasam daha iyi olurdum ama mümkün değil. Hasta olmak zor ama annenin hasta olması çok çok zor. Hüma gece 12:30da uyudu 1 saat sonra uyandı tekrar uyuttum ve 4 de kesin kalkış yaptı. Ben yine de uyur diye salladım ve o arada çok fenalaştım. Şimdi ikimiz de battaniyenin altında çizgi film izliyoruz. Hüma bazen çok sinirlendiğini ya da zorlandığımı anladığı anlarda sürekli öper, sarılır, yüzüme bakarak şirinlik yapar. Çocuk meşakkatli ama öyle lezzetli öyle tatlı bir şey ki Allah isteyenlere nasip etsin.
8 notes
·
View notes
Text
Bizi neyin bulacağını bilemeyiz. Olası şehrinizde deprem ihtimaline karşı haberleşmek için şarjlarınızı doldurun. Yiyecek su ve yardım anında kullanmak için düdük vb içeren bir çanta hazırlayın lütfen ne zaman başımıza ne geleceği belli değil
53 notes
·
View notes
Note
anonim hayırdır sen düdük
Olm durun sana noluyor dldşfşgp
4 notes
·
View notes
Text
bugün bir yalnızlığa düştüm yine... başımı ellerimin arasına aldım, sessizce ağlamaya başladım. önümde yarıya gelmiş bir konyak şişesi, "beni iç." diye fısıldıyordu. "beni iç." sonra yalvarmaya başladı: "ne olur," dedi. "ne olur, haydi iç beni." bir bardak doldurdum, tepeme diktim. şişe rahatladı, sustu. hani ellerimiz birbirine değince nasıl oluyorduk? işte öyle oldum. hani bakışlarımız buluştuğu zaman, bir başka türlü atması vardı yüreklerimizin, onu hatırladım. sonra bir tren hareket etti. sabahtı. karşı karşıyaydık. konuşuyorduk. ben sevmek diyordum durmadan. gözlerim gözlerine soruyordu. "seviyor musun?" diye. hep evet diyordu gözlerin, ellerin, dudakların hep evet diyordu. oysa ki bir çok hayır diyen insanlar vardı çevremizde. örneğin: bir çocuk hayır, diyordu, bir kadın, bir adam, bir başkası hayır diyordu. "hayır"lar arasında ezilmeye mahkumdu "evet"lerimiz. tren ilerliyordu. gözlerin gözlerime soruyordu, ne olacak, diye. sigara üstüne sigara yakıyordum, kadeh kadeh içki içiyordum; fakat bilmiyordum ben de ne olacağını. bizi sürükleyen bir akıntıydı. durduramazdık onu, hükmedemezdik ona. bir anafora rastlayıp yok oluncaya kadar akıp gidecektik işte. peki anafor nerdeydi? uzak mıydı? belki çok yakındı, kim bilir. biz onu göremeyecektik. o gözlerimizi kör ettikten sonra saracaktı bizi buz gibi kollarıyla. tren ilerliyordu. pencereden deniz görünüyordu. denize akşam güneşi vurmuştu. renk renk kayıklar gördük kıyılarda. denize taş atan çocuklar gördük. uzakta bir balıkçı ağlarını topluyordu ve tren ilerliyordu. kadere yaklaşıyorduk. bir alacakaranlık bastı zamanı. gözlerim gözlerindeydi. ellerini tuttum. titredin. acı acı bir düdük öttü. bir şeyler koptu içimizden. sonra tren durdu, indik, yollarımız ayrı ayrıydı. şimdi o gün verdiğin yalnızlığı yaşıyorum...
altıncı m.
15 notes
·
View notes
Text
SESİNİ KAYBEDEN ŞEHİR
Adedi devir
sıfır.
Şehir
sustu.
Kenetlendi nokta nokta şehrinin
asfalt – beton çenesi:
bin dokuz yüz nokta nokta senesi
nokta nokta
ayında..
Cadde boş.
Bir uçtan bir uca koş.
Cadde boş
bomboş
cebim gibi…
Kesildi akmıyor su…
Ne bir motor uğultusu
ne dönen bir tekerlek var.
Rüzgâr:
sürüklüyor asfaltta Mister Ford’un adını:
duvarlardan kopan renkli bir ilân kâadını
kaldırımda savuruyor…
Üç adam.
Üç adam duruyor:
Birincinin kolunda kırık bir
keman var,
ikincinin başında silindir
sırtında frak,
üçüncü kıllı bir maymun gibi çıplak..
Sokak.
Sokakta ıslık çalarak
enseni kaşıya kaşıya.
geç karşıdan karşıya.
Yok ezilmek korkusu..
Ne bir motor uğultusu
ne dönen bir tekerlek var..
Rüzgâr:
çatıyor git gide kara kaşlarını.
Kesmiş düdük sesleri köşe başlarını.
Üç adam…
Üç adam duruyor
ve bir sarhoş türküsünü söyliyerek
topuklarını yere vuruyor..
Caddenin ortasında bağırıp durmayın,
topuklarınızı yere vurmayın,
NAFİLE
asfaltı getiremezsiniz dile!!
NAFİLE
konuşmaz sesini kaybeden şehir:
okşamazsa eğer
ONLARIN
ceplerinde kilitlenen elleri
bakır telleri..
Üç adam
Üç adam duruyor:
birincinin kolunda kırık bir
keman var,
ikincinin başında silindir
sırtında frak,
üçüncü kıllı bir maymun gibi çıplak..
Üç adam
kayboluyor karanlıkta sallanarak….
Nâzım Hikmet
2 notes
·
View notes