#Cemil Çiçek
Explore tagged Tumblr posts
Text
DENİZ GEZMİŞ VE ABDULLAH GÜL. ‼️
Yıllar önce yolları İstanbul'da kesişti.
Karşıtgörüşteydiler..
Biri dinci, diğeri devrimciydi..
Ya sonra..
BİRİ İDAM SEHPASINDA ÖLDÜ,
DİĞERİ CUMHURBAŞKANI OLDU
İki genç insan..
Birinin adı Deniz Gezmiş'ti.. Ankara'dan..
Diğerinin Abdullah Gül.. Kayseri'den.
1960lı yılların sonralarında yolları İstanbul Üniversitesi'nde kesişti..
Hukuk Fakültesinde okuyan Deniz Gezmiş sol görüşlüydü..
Öğrenci lideriydi..
Fikir Kulüplerinin önde gelen isimlerinden..
İktisad Fakültesinde okuyan Abdullah Gül ise sağ görüşlü..
Amerikancı Milli Türk Talebe Birliği üyesi...
İslamcı grubun Akıncılar cephesinden..
Yıl 1968 idi..
Temmuz sıcağı..
Amerikan 6. Filosu İstanbul boğazındaydı..
Savaş gemileri Dolmabahçe açıklarına demir atmıştı..
Amerikan askerleri karaya çıkmış, İstanbul genelevlerinde cirit atıyordu.
Yanki, Yüksek Kaldırım'da ve Beyoğlu Abanoz sokakta zevk alemleri yaparken, polisin dışarda onların güvenliğini alması bardağı taşırmıştı.
Tepki büyüktü..
Sol görüşlü öğrenciler "6.Filo Defol" mitingleri yapıyordu..
Dinci İslamcılar ise buna karşı çıkıyordu..
İki grup sürekli kavga ediyordu..
Gazeteler linç manşetleri atıyordu..
"Kızılları boğmanın vakti geldi"
"Ya susturacağız, ya kan kusturacağız"
Genelkurmay kışlalarda broşür dağıtıyordu.
"Amerika'yı sevmeyen komünisttir.". ‼️
İstanbul Teknik Üniversitesi barut fıçısı gibiydi..
Birgün Deniz Gezmiş ve Abdullah Gül'ün içinde bulunduğu gruplar karşı karşıya geldi..
Bir yanda Nazım Hikmet'in çocukları..
Diğer yanda Necip Fazıl'ın..
Taşlar, sopalar, tekme, tokat..
Fikirler değil yumruklar konuştu..
Zaman zaman da silahlar..
Ertesi gün Deniz Gezmiş ve arkadaşları, Abdullah Gül ve arkadaşlarının fotoğraflarını okulun duvarlarına astılar..
Altına da tek cümle yazdılar.
"Faşistler giremez"
Abdullah Gül o günden sonra 6 ay okula ara vermek zorunda kalmıştı.. ‼️
Yıllar geçti..
Amerikan Emperyalizmine hayır diyen devrimci öğrenciler bir bir yok edildi..
Fikir Kulüplerinde yetişenlerin önü kesildi.
Kimi kahpe bir pusuda öldürüldü..
Kimi işkencede son nefesini verdi...
Kimi de Denizler gibi darağacına gönderildi..
Bazıları onlarca yıl hapis yattı..
Bazıları da köşesine çekildi..
Peki ya DİNCİLER . ⁉️
Abdullah Gül devletin zirvesine, Cumhurbaşkanlığına kadar yükseldi.‼️
Ve diğer Amerikancı Milli Türk Talebe Birliği üyeleri...‼️
Recep Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç, Mehmet Ali Şahin, Cemil Çiçek, Beşir Atalay, Abdülkadir Aksu, Hüseyin Çelik, Ahmet Davutoğlu, Numan Kurtulmuş, Fehmi Koru, Abdurrahman Dilipak, Kadir Topbaş ve daha niceleri.
Hepsi önemli yerlere geldi..
Devlet onlara teslim edildi..‼️
Tarih 6 Mayıs 1972..
51 yıl önce..
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan darağacında can verdiler..
İşlerini cellada bırakmadılar..
Sehpalarını kendileri tekmelediler.
Onların mahkeme salonunda söyledikleri bir söz bugün bile unutulmadı..
"Türkiye'de gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunanlar varsa, bunlar ancak Amerikan emperyalizmi ile iş yapan çıkarcılardır.”‼️
2 notes
·
View notes
Text
Cemil Çiçek: 'Türkiye ticareten, dinen ve siyaseten kandırılmış insanlar ülkesidir'
1 note
·
View note
Text
( dilan çiçek deniz + ciswoman + she/her ) 🠒 mad woman by taylor swift is something that resonates with cemile karadaş. the news caster at glen ellen news station is glen ellen's very own warrior princess, who has been in town for ten years. while they are only twenty eight, they can be very pretentious but if their friends mentioned them, you'd think they were more dependable. in a town where every one knows everyone, it's hard to keep a secret, but i think the killer knows that [ REDACTED ], and it's bound to get out sometime soon. i wonder if the killer also thinks of prettying your petals and desperately longing to connect, drawing blood with your thorns from anyone who tries to know you, the ache for someone to take you from your glass cage, knowing deep down you are only to be looked at and never to be loved like i do, when i think of them.
ㅤ۪ㅤ۫ㅤ੭ STATISTICS
FULL NAME: cemile karadaş PRONUNCIATION: first & last NICKNAME(S): cem DATE OF BIRTH: june 27th, 1994. ZODIAC: cancer sun, aquarius moon, taurus rising AGE: twenty-eight.
HOMETOWN: glen ellen, california. RESIDENCE: a house down the street from her adoptive parents. OCCUPATION: news caster at glen ellen news station, position held for two years now.
ORIENTATION: bisexual. GENDER: cis female, she/her. FACE CLAIM: dilan cicek deniz. HEIGHT: 5’10.
BUILD: lean and athletic. HAIR COLOR: brown, with highlights. HAIR STYLE: naturally wavy, down to her elbows. usually worn up in a ponytail out of habit. EYE COLOR: brown.
DOMINANT HAND: right. SCARS: n/a. TATTOO(S): a little naked baby angel pictured here on her upper left arm and a set of dice with hearts pictured here on the nape of her neck. PIERCING(S): multiple ear piercings, at least five on each ear.
FINANCIAL STATUS: upper class. EDUCATION: degrees for journalism and minor in business.
PARENTS: biological parents ( deceased ), georgia callahan ( adoptive mother ), zachariah callahan ( adoptive father ) SIBLINGS: younger sister ( deceased ) RELATIONSHIP STATUS: single. CHILDREN: n/a. PET(S): a small yorkie named bear. SPOKEN LANGUAGES: english, turkish.
ㅤ۪ㅤ۫ㅤ੭ PERSONALITY
cemile seems like your typical snobby, rich asshole, but that assumption couldn't be more wrong. she has a mysterious air to her, and is incredibly hard to get to know, but once you have her friendship you'll find that she's a dedicated friend with unwavering loyalty. she's charming and funny to those close to her, and though she has some major trust issues, she wants desperately to love and be loved and accepted in return - it's just hard for her to let herself get close enough to others for that to happen.
ㅤ۪ㅤ۫ㅤ੭ BACKGROUND
unlike the people she surrounds herself with, cemile wasn't brought up in the lap of luxury. quite the opposite, she was raised in a poor household, her family barely scraping by. however, when she was six, her parents and younger sister passed tragically in a house fire when she was spending the night at a friend's house, leaving her to be an orphan. luckily, it didn't take long for her to be adopted, and by an extremely wealthy family who couldn't have children of their own. she was extremely grateful to them, and in turn, did everything in her power to make herself appear to be the perfect child for them. they kept her birth name to not erase her identity, and ensured she was raised speaking both english and turkish.
when she was seventeen, her entire world changed. a girl claiming to be her younger sister came into her life, and said that she had somehow escaped the fire, giving cemile a sob story on how she'd been adopted as well and wanted to look for her their entire lives but wasn't able to until then. she reluctantly believed her, ecstatic that she hadn't lost her sister, and wanted to have a relationship with her. it turned out that she was lying, after her adoptive parents hired a private investigator to look into the shady individual, finding out that she was nothing more than a con artist; someone who heard the story on the news and decided to use their likeness to take advantage of cemile's wealth.
cemile was completely devastated, and has had a difficult time trusting people following the incident. in the years since, she's found it extremely difficult to open up to people, afraid that they'll take advantage of her and has learned to use her snobbery and pretentious mask as a way to keep people at an arm's length. her and her adoptive parents moved to glen ellen for a fresh start as soon as she graduated from high school, and she's been in town for the past ten years.
5 notes
·
View notes
Text
Bursa Gemlik'te TSM Korosu'ndan Cumhuriyet şarkıları
https://pazaryerigundem.com/haber/190144/bursa-gemlikte-tsm-korosundan-cumhuriyet-sarkilari-2/
Bursa Gemlik'te TSM Korosu'ndan Cumhuriyet şarkıları
Bursa’da Gemlik Belediyesi Sanat ve Kültür Derneği, Cemil Meriç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdiği Cumhuriyet Konseri’nde Atatürk’ün sevdiği şarkıları seslendirdi.
BURSA (İGFA) – Bursa’nın Gemlik ilçesinde şef Zeynep Yüksel yönetiminde sahne alan koro, birbirinden güzel eserleri solo ve koro olarak seslendirirken, Meltem Güneş ve Sadettin Çiçek’in sunuculuğuyla izleyenlerin seyir zevkini arttırdı.
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren’in eşi Hacer Deviren ile birlikte katıldığı konser, Halk oyunları ve Can Parlak’ın zeybek gösterisiyle sona erdi.
Konserde duygularını dile getiren Gemlik Sanat Kültür Derneği Başkanı Fatih Mehmet Eryılmaz, “Bizlere bu imkânı sağlayan Belediyemize teşekkür ediyorum” dedi.
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren de Cumhuriyet’in önemine vurgu yaparken, Gemlik Belediyesi Kültür ve Sanat Derneği’nin 1995 yılında kurulduğu ve yaşatılması sürdürülmesi kolay bir dernek olmadığını belirterek, “Öncelikle emektarlara ve sizlere çok teşekkür ediyorum. Bu konser günlerce ortaya koyulan bir emekten sonra ortaya çıktı” dedi. Konuşmalar sonrasında Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren Gemlik Sanat Kültür Derneği Başkanı Fatih Mehmet Eryılmaz çiçek takdim etti.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Link
"Şimdi bir şey yapılacaksa, TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş 'Yeni bir anayasa mı?' diyor onun netleşmesi lazım. Anladığım kadarıyla 'yeni anayasa' denilince başlangıçtan son maddesine kadar sıfır km bir araba mı yoksa zaman içerisinde eskimiş maddeler var değişiklikler yapıldı o değişikliklere rağmen yine de değişmesi gereken maddeler olabilir, kısmı bir değişiklik mi arzu ediliyor netleşmesi lazım. Yapılan açıklamalara bakarsanız yeni bir anayasa gözükmüyor. Bazıları 'ilk 4 madde ve 66. Madde değişmez' diyor. Bununla ilgili farklı görüşleri olan da var. Daha işin başında yeni bir anayasa konusu tam netleşmiş olmuyor. Meclis başkanının önce bunu netleştirmesi lazım. Bazıları 'Biz onu çözdük, Artık bu meclis yeni bir Anayasa yapabilir. Artık kurucu meclis safhası geride kaldı. Bu tartışmalar akademik olarak yapılabilir ama fiilen bir karşılığı yok' diyor. Bu değişiklikler nerede yapılacak?1921 ve 1924 anayasalarının ismi Anayasa değil, Teşkilat-ı Esasiye Kanunu. Yani devletin esas teşkilatı, anayasada yer alacak organları, bunların görev yetki ve sorumluluklarını belirleyen bir düzenleme. Halbuki günümüzdeki bir kısım anayasalarda teşkilatlarla ilgili bölümün dışında bir de hak ve özgürlüklerle, temel haklarla ilgili hükümler var. Dolayısıyla bu anayasanın değiştirilmek istenen kısmı, kısmi bir değişiklikse hak ve özgürlüklerle ilgili kısmı mı, erkler arasındaki ilişkilerle ilgili kısmı mı yeniden ele alınacak? Meclistir, yasamadır, yürütmedir, yargı kısmı mı ele alınacak. Evet, birinci bölümü anladık temel ilkler, değiştirilemez maddeler, hak ve özgürlükler. Ondan sonra işte esas teşkilat kısmı geliyor. Anayasanın yani meclisin görev, yetki ve sorumluluğu, icra organı, yürütme organı sonra da yargı ile ilgili maddeler var. "Orta sahada top çevirirler" Şimdi işin bu kısmına gelince bir taraftan 'yeni anayasa' diyoruz ama öbür taraftan da yapılan açıklamalara baktığımızda seçim öncesi ve sonrası cumhur ittifakı dışında olanlar 'Doğru olanı parlamenter sistem' diyor. Cumhur ittifakı ise Sayın Devlet Bahçeli'nin bu konuda yazdığı metin de ortada. 100 maddelik bir anayasa taslağı var. Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Başkanı Mehmet Uçum'un yaptığı açıklamalar var. Onlara bakarsanız 'Bu iyi bir sistem. Sadece aksayan yönleri var' diyor. Dolayasıyla teşkilat kısmında çok ciddi görüş farklılığı var. 'Parlamenter sistem' diyenler, 'Başkanlık sistemini düzeltelim biz ona evet mi diyoruz' diyorlar, yoksa cumhurbaşkanı hükümet sistemi diyenler 'Tamam eksiklikleri var ama biz parlamenter sistemi de konuşabiliriz mi?' diyorlar. Bu soru netleşmeden sadece orta sahada top çevirmek bir yere götürmez. Çünkü parlamenter sistem veya cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi dediğinizde hangisini tercih edecekseniz en az 30-40 madde ona göre yazılacak. Öyle bir tek madde değil. 'Onu anayasaya koymasak da olur' diyebilirsiniz ama meclisin görev, yetki ve sorumlulukları, yürütme organının görev, yeki ve sorumlulukları, yargı ve yargının yönetimi bu sisteme göre şekilleneceği için en az 30-40 maddeyi yazmayacaksınız demektir. Daha baştan ihtilaf var. O zaman nasıl bir anayasa olacak? 'Yeni' demekle, yeni olmaz, içeriğine bakarak yeni demek lazım. Önce bunların bir netleşmesi gerekiyor." 'Siyasi partiler ciddi itibar kaybeder' Çiçek, "42 senedir konuşup konuşup yine sonunda anlaşamadılar yine bu iş olmadı" tarzında bir sonuca varılırsa, parlamentonun, siyasi partilerin ciddi bir itibar kaybına uğrayacağını, darbecileri bir manada haklı çıkaracak bir sonuca götüreceğini belirtti. Nasıl bir usulle bu değişiklik ya da yeni bir Anayasa yapılacağının önemli olduğunu hatırlatan Çiçek, "Başkanlığım döneminde '4 parti bir araya gelecek, her madde ittifakla çıkacak'. Daha bunu derken baştan bu işin yapılma şansı çok zorlaştı. 60 maddede anlaşılabilmesi için göbeğimiz çatladı. Çünkü, A partisinin 'Evet' dediğine, B partisi 'Hayır' dedi. Yalnız partiler arasında değil, aynı partinin temsilcileri arasında da köklü görüş ayrılıkları çıkıyordu. O yüzden komisyonda görev alacak aynı parti mensuplarının da birbiriyle uyumlu olması son derece önemli. Şimdi her maddeye 6 partinin temsilcisinin 'evet' demesiyle mi, yoksa çoğunluk oyuna göre mi karar verilecek? Bunların netleşmesi gerekir" dedi. 6 parti anayasanın tümüyle ilgili genel bir onay vermedikçe maddeler üzerindeki mutabakatın bir anlamı yok. Anayasayı değiştirmek öyle sanıldığı kadar kolay bir şey değil. Emin olun Erciyes dağını taşımaktan daha zor. Kimse kolay gösterip de o fiyakalı laflara bakarak bu işin kolay olacağını zannetmesin. Gerçekçi olmak lazım. İnşallah şeytanın bacağını bu sefer kırarız." Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Anayasayı değiştirmek öyle sanıldığı kadar kolay bir şey değil. Kimse de kolay gösterip, o fiyakalı laflara bakarak bu işin kolay olacağını zannetmesin. Gerçekçi olmak lazım. İnşallah şeytanın bacağını bu sefer kırarız" açıklamasını yaptı.
0 notes
Video
youtube
Sevilde Sevme - Hakan Peker ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Nihavend 2/... ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın 👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ✩ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 https://youtu.be/FwnS4zqfsQs ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Sevilde Sevme - Hakan Peker ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Nihavend 2/4 TSM) Eser Adı:Sevil neş'elen sevme yanarsın Makamı:Nihavend Bestekarı:Sâdettin Öktenay Söz Yazarı:Turgut Yarkent Formu:Şarkı Usulü:Nim Sofyan Bm Em Bm Sevil neşelen, sevme yanarsın Em Bm Sevil neşelen, sevme yanarsın Bm A Em Bir sarı saçı, okşar kanarsın Em A Bm O bir gölgedir, varlık sanırsın Bm A Em Bir sarı saçı, okşar kanarsın Em A Bm O bir gölgedir, varlık sanırsın N Bm Em Bm ) Sevil de sevme, ağlama ağlat )2 Bm F# Bm ) Yoksa zehir olur, bu tatlı hayat Sevda çölünden, geçerse yollar Bütün bir ömür, ah ile dolar İnan ki gençlik, gülden tez solar Sevilde sevme, ağlama ağlat Yoksa zehir olur, bu tatlı hayat Nihavend Saz Eserleri Mini Mini Bir Nihavend Peşrev (Hüseyin Sadettin Arel) Nihavend Longa (Kemanî Kevser Hanım) Nihavend Saz Semaisi (Mesud Cemil Bey) Nihavend Saz Semaisi (Gönlümün Melâli) (Ömer Altuğ) Nihavend Saz Semaisi (M. Reşat Aysu) Nihavend Saz Semaisi (Vecdi Seyhun) Nihavend Sirto (Hasan Özçivi) Nihavend Şarkılar Acelem var güzelim aylar yıllar pek hızlı Acıyaydı bana bir kerrecik ol gonca femim Affetmem asla seni Ağlamakla inlemekle ömrüm gelip geçiyor Ah İstanbul İstanbul olalı Ahımı hicranımı sakladım gizli tuttum Ahter-i düşkün garib-i aşık-ı âvâreyim Aklımda sen fikrimde sen kalbimde rûhumda sen (Nihavend Tango) Aldatmadığın kalmadı hâlâ da kaçarsın Aman avcı vurma beni (Nihavend Türkü) Anla artık, anla beni (Son Mektup) Aşk böyledir, aşk böyledir, âşıkı sevda söyletir (Nihavend Tango) Aşk bu değil yapma güzel Aşka gönül vermem, aşka inanmam Aşkım bahardı ümitler vardı Aşkımın ilk baharı, ilk heyecanım benim Aşk nedir nasıldır bilen var mı Ayrıldı gönül şimdi yine bir tek eşinden Ayrılmak ne kadar zor, unutulmak çok acı Bağ gölgelenir güller açar bülbül öterken Bahar bitti, güz bitti artık bülbül ötmüyor Bahar geldi gül açıldı Bahar gelmiş neyleyim neyleyim baharı yazı Bahar meltemidir başımda esen Baharda bu yıl bir melâl var hüzün gibi Bahçemde açılmaz seni görmezse çiçekler Bakışların derin derin (Nihavend Tango) Bakmıyor çeşm-i siyâh feryâde Baktım da hazan akşamının ufkuna dalgın Bana bir zâlimi Leylâ diye sevdirdi felek Bekledim de gelmedin Ben bûy-i vefâ bekler iken sûyi çemenden Ben de gönül çektim eskiden (Nihavend Tango) Beni hicrânlara terk eyleyerek gitti o yâr Benim gönlüm bir kelebek dolaşıyor çiçek çiçek Ben solmuş bir yaprak gülün dalında (Nihavend Tango) Beni bir lâhza dinle ey kara gözlü kuzu Benim gönlüm sarhoştur yıldızların altında Bilmem bu gönülle ben nasıl yaşayacağım Bilmem hatırlar mısın bir liseli kız vardı Bilmezdim özüm gamzene meftûn imişim ben Bin gül çıkarırdım sana kalbimdeki külden Bin reca vü bin niyazla kokladım güllerini Bir alev bir ışık senin bakışın Bir âşık-ı dil-hastayı dil-şâd edecek yok Bir ben sevdim gönülden bir de Mecnun ben kadar Bir beyaz gül gibisin Bir demet yasemen, aşkımın tek hâtırâsı Bir deniz ki gözlerin ölürcesine derin Bir dert gibi akşam suların koynuna indi Bir gonca-i terdir o peri çehre nigârım Bir güneş doğuyor karanlıklardan (Nihavend Tango) Bir gün o güzel şâd edecek ruhumu sandım Bir ihtimâl daha var, o da ölmek mi dersin Bir serapsın gözlerimde koşarım yetişemem Bir sevgi istiyorum Biraz kül, biraz duman o benim işte (Avni Anıl) Biraz kül biraz duman o benim işte (Münir Nurettin Selçuk) Bir neş'e umdu gönül serâpâ keder oldum Bir kere bakanlar unutur derdi günahı Bir tatlı yalan olsa bile sevmeyi vâd et Bir yaz günü tanışmıştık Bugün yine gönlümün bahçesinde gezindim Bu şarkı senindir dinle sevgili Bu yağmur ah bu yağmur seni bana getirsin Bülbül âşıkmış güle gül naz eder bülbüle Cevr-i canandan usanmazsın gönül Çamlarda şafak rengi gibi gönlüme aktın Çamlıca yolunda âşığı kolunda Çok zamandır sevdiğim mehcûr-ı hüsnün olalı Çözülme zülfüne ey dil-rûbâ dil bağlayanlardan Daldan dala uçarım (Çalıkuşu) Dem bezm-i visâlinde hebâ olmak içindir Denizde akşam Dil seni sevmeyeni sevmede lezzet mi olur Dinle sevgili dinle (Nihavend Tango) Diz çöksem önünde ah niyaz etsem Doymadım sana ağlarım âh ederek yana yana Dün gece saz meclisine neden geç geldin
0 notes
Text
CHP Taraklı’da Başkan Cemile Karabıyıkoğlu
İZZETTİN KÖMÜRCÜ – 2 listenin yarıştığı CHP Taraklı İlçe kongresinde Cemile Karabıyıkoğlu CHP Taraklı İlçe Teşkilatının yeni başkanı oldu. Taraklı Belediyesi Düğün Salonu’n daki kongreye CHP Sakarya milletvekili Ayça Taşkent, CHP Sakarya İl Başkanı Cengiz Çiçek, CHP li İlçe Başkanları, delegeler ve partililer katıldı Divan Başkanlığını Kamil Özkan’ın yaptığı kongrede seçimlere iki liste girdi 61…
View On WordPress
#Ayça Taşkent#Aysun Akkulakoğlu#Cemile Karabıyıkoğlu#CHP Taraklı#İsmail Doğan#İzzettin Kömürcü#Marmara#Sakarya#Taraklı#Ünal Doğan
0 notes
Text
Üsküdar’ı Kitap Coşkusu, Kitap Kokusu Sardı
Hayata geçirdiği etkinliklerle Üsküdar’ı İstanbul’un kültür sanat merkezi haline getiren Üsküdar Belediyesi tarafından her sene geleneksel olarak düzenlenen Kitap Fuarı’nın 8.’si başladı. Türk tarihçi, yazar, akademisyen Prof. Dr. İlber Ortaylı tarafından açılışı yapılan fuar, 9 gün süresince kültür- sanat, tarih, bilim ve kitap dünyasının en çok takip edilen isimlerini İstanbullularla buluşturuyor. 120 yayınevi ile 500 yazarın katılımıyla 840 sempozyum ve etkinliğin düzenleneceği fuarın en güzel fotoğrafını çekene de sürpriz hediyeler verilecek. Türk tarihçi, akademisyen ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın onur yazarı olduğu 8. Kitap Fuarı, 29- Nisan- 7 Mayıs tarihleri arasında 120 yayınevi, tarih, kültür sanat, bilim dünyasının öne çıkan isimleri ile Türkiye’nin en sevilen 500 yazarını İstanbullularla buluşturuyor. Türkiye'nin önde gelen yayınevlerinden yüzlerce eserini okurların beğenisine sunan fuarda başta Cemil Meriç, Cengiz Aytmatov olmak üzere Mim Kemal Öke’den Beşir Ayvazoğlu’na, İskender Pala’dan Nabi Avcı’ya onlarca yazar ve ünlü isimlerin katıldığı 840 sempozyum ve söyleşi etkinlikleri düzenleniyor. Üsküdar 8. Kitap Fuarının açılışına eski bakanlardan Nabi Avcı, Cevdet Yılmaz, MEB Bakan Yardımcısı Osman Sezgin, yazarlar İskender Pala, Beşir Ayvazoğlu, Prof. Dr. Uğur Derman, Çiçek Derman’ın yanı sıra çok sayıda Üsküdarlı katıldı.
İlber Ortaylı: ‘’Üsküdar’da yaşamak bir imtiyazdır’’ Açılışta Üsküdar’ı anlatan İlber Ortaylı Üsküdar’da yaşamanın bir ayrıcalık olduğunu söyledi: ‘’Üsküdar, Yahya Kemal'in de söylediği gibi ilk Osmanlı Türk toprağıdır. İstanbul'un beşiğidir. Bu vasfını da korumuştur. Bu vasfı daima muhafaza etmiştir. Hanım sultanlar bunu daha iyi anlamışlardır. Büyük valide, Banu Sultan, Haseki Sultan, Valide Sultan, Kösem Sultan, Mihrimah Sultan.. Dolayısıyla İstanbul bir sükunet semti ve on beşinci asırdan beri bir yandan da ticaret semti. Bütün on sekizinci asır binalarının en tipik olanları burada. Dergahların da öyle. Demek ki kendi içinde bir sanat şehri, bir izolasyon şehri bir güzelliği var, bir rengi var. Hakikaten son göçlere kadar İstanbulluların gerçek anlamdaki İstanbulluların en sevdiği noktaydı zannediyorum. Cemil Meriç üstadın da burayı seçmesi… Ve kızı, sevgili meslektaşımız. Ümit'in de burada doğmuş olması. Bu olayı izah ediyor. Yani Üsküdar başı dinç olan insanların memleketiydi. Üsküdar’da yaşamak b,ir imtiyazdır.’’ İlber Ortaylı, Üsküdar’ın tarihte aynı zamanda b,r sanat şehri olduğunu da söyledi: ‘’Üsküdar’da bir yandan da inanılmaz derecede sanat vardı. eskiden bilhassa karşıya kayıkla geçerken motorla yani kimlere rastlardın? Yarım saate yakın geçiyorsun. Herkes herkesle ahbap oluyor veya kulak misafiri oluyor. Bir sürü şehir tiyatrosu sanatçısı burada oturur. Bir sürü orkestra üyesi burada otururdu. Alaturka Musik'imizin en önemli insanları Üsküdarlıydı yakın çevredeydi ve Üsküdar Türk musikisi cemiyetinin yani tarihimizin en önemli alaturka musiki kurumunun burada yeşerip yaşaması bugün bile tesadüf değildir önemli okulların hepsi buradaydı. Sayın Başkanımız haklı olarak kütüphanelerin sayısının artışından bahsetti. Bu iyi bir mirasçılıktır Çünkü biliyorsunuz İstanbul'da kütüphane dediğimiz nesne sarayın içinde bile Topkapı'da bile hususi kütüphane yoktur. Üsküdar'da bir değil birkaç tane böyle kitaplık vardır. Çoğu da bu devre kadar gelmiştir. Bunların hepsi kullanılıyor’’
Hilmi Türkmen: ‘’Üsküdar tarih boyunca bir kitap şehri oldu’’ ‘’Nevmekan Kandilli ve Nevmekan Kuzguncuk hizmete açılacak’’ 8. Üsküdar Kitap Fuarında konuşan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ‘’Üsküdar’ın taşı toprağı kitap’’ dedi: ‘’Üsküdar eski, büyük ve gelenekleri güçlü bir şehir. Güzel olan her fikir, her iş ona çok yakışıyor. Üsküdar asırlardır kitapların hem çok okunduğu hem de çok yazıldığı bir şehir. Bu yıl sekizincisini düzenlediğimiz Üsküdar kitap Fuarlarımız bu yüzden hem büyük bir enerjiyle sürüyor hem de toplamda milyonlarca kitapseverin kitap sayfalarında buluşmasına vesile oluyor. Bu yıl deprem nedeniyle tarihini biraz ertelemiş olsak da başta kitabın gücünü, kitap sevgisini afetlerin panzehiri olarak görerek fuarımızı buruk bir heyecanla, büyük bir coşkuyla düzenlemeye karar verdik. Yayıncılar, okurlar, yazarlar, kitap dünyasının emekçileri için bu fuar yeni dayanışma biçimleri üretmek için isabetli bir adres olacaktır. Buna yürekten inanıyorum. Üsküdar artık kütüphane şehri... Nevmekan’lara yenileri de geliyor. Nevmekan Kandilli ve Nevmekan Kuzguncuk yakında hizmete girecek’’’’ Hilmi Türkmen: ‘’Tüm İstanbul’u fuara bekliyoruz’’ ‘’Her yıl olduğu gibi bu yıl da yine yüz binden fazla kitapseveri yani sizleri fuarımıza bekliyoruz. Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nin stantlarında bu yıl da sürpriz kitaplarla, sevdiğimiz yazarlarla karşılaşacağız. Sevdiğimiz yazardan imzalı kitap almak, bir dergi standında eski bir dostumuzla denk gelmez gibi anlarımız, anılarımız olacak. Fuarımızın onur yazarı ise Türk tarihçiliğinin büyük ismi Prof. Dr. İlber Ortaylı. Kitapları, bilgeliği, dünyayı kapsayan bakış açısı, mukayeseli yaklaşımları ile Türk tarihçiliğinde önemli bir yeri olan ve büyük okur kitlesiyle tarihi birden fazla kuşağa sevdiren İlber Ortaylı Hoca açılışımızda yer alıyor. Bu yıl fuarımızda, cumhuriyetimizin 100. yılına yakışan bir zenginlik var. Türkiye’nin büyüklüğünü, farklılıklarını, yayın dünyamızın sahip olduğu dinamizmi yansıtan fuarımızda 120 yayınevi, 500 yazar ve 850 etkinlik yer alıyor. Üsküdar’ın kalbi dokuz gün boyunca kitaplarla atacak. Baktığımız her yerde kitaplar olacak. Her fuar döneminde söylediğim gibi, okumanın gücüne, erdemine inanan yediden yetmişe herkesi kitapların etrafında buluşturmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. İyi ki kitaplar var.’’ 9 Gün Boyuna Sayısız etkinlik Fuar, tüm İstanbulluları kültür ve edebiyat dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Fuarın ilk günü Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın Tarih Boyunca Üsküdar adlı söyleşisi gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da yine 6 Mayıs Cumartesi günü özel söyleşide kitapseverlerle buluşacak. Fuarı en iyi yansıtan fotoğraf ödüllendirilecek Fuarın en dikkat çekici etkinliklerinden biri de Fotoğraf Yarışması olacak. Fuarı en güzel yansıtan fotoğrafı çeken kitapseverleri çok özel hediyeler bekliyor. Yarışmanın 1.’si 25 adet kitap ile Nevmekan Selimiye’de 2 kişilik kahvaltı, 2.’si 100 adet kitap, özel tasarım Üsküdar Kitaplığı ile Nevmekan Selimiye’de 2 kişilik akşam yemeği, 3.’sü 50 adet kitap, Nevmekan Selimiye’de 2 kişilik akşam yemeği ödülü kazanacak. Read the full article
0 notes
Text
Nasıl bir mühür ile mühürlenmiş bir mektub; o mühür, o mektubun sahibini gösterir. Öyle de; şu çiçek, bir mühr-ü Rahmanîdir. (Risale-i Nur; Sözler)
Ya Cemil ya Allah (c.c)
#çiçek#video#tefekkür#risaleinur#bediüzzaman#rnk#ilim#risaleinurkülliyatı#saidnursi#Allah#subhanallah#mümin
0 notes
Text
İZKARDER ve BBP Buca İlçe başkanlığı işbirliğinde 1000 kişilik İftar verildi
İZKARDER ve Büyük Birlik Partisi Buca ilçe başkanlığı iş birliğiyle Buca'da 1000 kişilik iftar yemeği verildi. Önceki dönem Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy, AK Parti Buca ilçe yöneticileri İlyas Gündüz, Arif Güneyli, -Buca Belediyesi Meclis Üyeleri ve vatandaşların katıldığı, Acarlar düğün salonunda gerçekleşen iftar yemeğine ilahiler ve dualar okunarak başlandı.
İZKARDER Derneği Başkanı Mustafa Çiçek yaptığı konuşmada Ramazan ayının tüm islam alemine barış ve huzur getirmesini belirtiken iftar yemeğini şehit Muhsin Yazıcıoğlu anısına gerçekleştirdiklerini belirterek iftara gelen gelen gelemeyen herkese teşekkür etti. Büyük Birlik Partisi Buca ilçe başkanı Mehmet Turan "tüm islam aleminin ramazan ayının birlik beraberlik huzur getirmesini dilerken. BBP genel başkanı şehit Muhsin Yazıcıoğlu 'nuda bir kez daha saygıyla anıyoruz. dedi
https://www.youtube.com/watch?v=0C0cB_G9wVk Read the full article
0 notes
Text
Galip Tahiroğlu,11
Semada ışıktan çiçek demetleri açılıyor ve bir yıldız yağmuru halinde ışıl ışıl sulara dökülüyordu. Sanki bir kaleydoskopun içindeydim. Birden yan başımızda kuğu gibi süzülen muhteşem bir saltanat kayığı belirdi; Sultan Üçüncü Selim küpeşteye dayanmış gökyüzünde iri, altın bir top gibi salınan mehtap ve yıldızları seyrediyordu. Karşımda oturan ve beni müstehzi bir ifadeyle süzen adam birden kayboldu ve soluk yüzü, çökük yanakları ve melal dolu bakışlarıyla onun yerini alan Cemil Bey, paltosunun sol iç cebindeki düğmeye iliştirdiği küçük torbadan Andelib isimli kemençesini alıp bir taksime başladı. O anda Üçüncü Selim' in yüzü bir projektör tutulmuş gibi aydınlandı; elini uzatmış Cemil Bey’i tutmaya çalışıyordu. Fakat saltanat kayığı aynı anda hızlanıp uzaklaşmaya başlamıştı. Cemil Bey kemençesini çalarken onu gözleriyle derin bir ümitsizlikle takip etti. Şedaraban taksiminin nağmeleri adeta bir çığlık olmuştu ve bütün kainat susmuş, dinliyordu. Kayığımız ayın sularda çizdiği gümüş yolda ilerlemeye başladı.
0 notes
Photo
Güçlü bir Ordu Lobisi neden yok? Hep bunu tartışıyor bir türlü sağlanamayan birlikteliğin nedenlerini eleştiriyoruz. Oysa yıllar önce dönemin TBMM Başkanı Cemil Çiçek tüm Türkiye’ye Mesudiye’yi örnek göstermiş, siyaset üstü birlikteliği Mesudiye iklimi olarak nitelemişti. İşte Mesudiye’de yıllar önce Türkiye’ye örnek olan sevgi, saygı iş birliği iklimine Ordu’nun bugünlerde çok ihtiyacı var. Mesudiye Belediye Başkanı İsa Gül, deprem afetiyle birlikte sahada oluşan gönül birlikteliğini anımsattı. 'Mesudiye iklimi' siyaset üstü birlikteliği, memleket sevdasını ifade ediyor. Bu tabir ilk kez dönemin TBMM Başkanı Cemil Çiçek tarafından kullanıldı. Mesudiye'de yıllar önce Türkiye’ye örnek olan sevgi, saygı iş birliği iklimine Ordu’nun bugünlerde çok ihtiyacı var. Öyle ki uzun süredir siyasi bir kutuplaşma kara bulut gibi çöktü şehre. Yeni bir seçim atmosferi yaşanırken Mesudiye Belediye Başkanı İsa Gül ise açıklamalarıyla dikkat çekti. Kullandığı üslup Ordu’nun özlemle beklediği söylemlerle bütünleşti. ; Deprem afetiyle birlikte sahada oluşan hem sivil hem siyasi gönül birlikteliğini anımsatan Başkan Gül Ordulu gücüne değindi. Türkiye siyasetinin önemli Ordulu isimlerini sıraladı. ‘Her biri değer’ dedi ve ‘fikirler ayrı olabilir ama amaç aynı ise aynı masada oturulur konuşulur paylaşılır Ordu için bir araya her zaman gelinir, gelinmeli’ dedi. https://www.instagram.com/p/CpW7vBlsINO/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
Text
Külliye'de Yüksek İstişare toplantısı! Açıklama yapıldı
Külliye’de Yüksek İstişare toplantısı! Açıklama yapıldı
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki toplantıya, Kurul üyeleri Cemil Çiçek, İsmail Kahraman, Köksal Toptan, Mehmet Ali Şahin ile Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı ve Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan katıldı. Basına kapalı yapılan toplantı 3 saat sürdü. Cumhurbaşkanlığı…
View On WordPress
0 notes
Text
Bursa Gemlik'te TSM Korosu'ndan Cumhuriyet şarkıları
https://pazaryerigundem.com/haber/190143/bursa-gemlikte-tsm-korosundan-cumhuriyet-sarkilari/
Bursa Gemlik'te TSM Korosu'ndan Cumhuriyet şarkıları
Bursa’da Gemlik Belediyesi Sanat ve Kültür Derneği, Cemil Meriç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdiği Cumhuriyet Konseri’nde Atatürk’ün sevdiği şarkıları seslendirdi.
BURSA (İGFA) – Bursa’nın Gemlik ilçesinde şef Zeynep Yüksel yönetiminde sahne alan koro, birbirinden güzel eserleri solo ve koro olarak seslendirirken, Meltem Güneş ve Sadettin Çiçek’in sunuculuğuyla izleyenlerin seyir zevkini arttırdı.
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren’in eşi Hacer Deviren ile birlikte katıldığı konser, Halk oyunları ve Can Parlak’ın zeybek gösterisiyle sona erdi.
Konserde duygularını dile getiren Gemlik Sanat Kültür Derneği Başkanı Fatih Mehmet Eryılmaz, “Bizlere bu imkânı sağlayan Belediyemize teşekkür ediyorum” dedi.
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren de Cumhuriyet’in önemine vurgu yaparken, Gemlik Belediyesi Kültür ve Sanat Derneği’nin 1995 yılında kurulduğu ve yaşatılması sürdürülmesi kolay bir dernek olmadığını belirterek, “Öncelikle emektarlara ve sizlere çok teşekkür ediyorum. Bu konser günlerce ortaya koyulan bir emekten sonra ortaya çıktı” dedi. Konuşmalar sonrasında Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren Gemlik Sanat Kültür Derneği Başkanı Fatih Mehmet Eryılmaz çiçek takdim etti.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Link
0 notes
Video
youtube
Gecenin Matemini - Muazzez Ersoy ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Hüzzam... Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: ( Join this channel to enjoy privileges.) ✩ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join Şarkının Orijinal Versiyonunu Linkten Dinleyip Ritim Karaokesiyle Çalışabilirsiniz. ✩ https://youtu.be/O7qjKBVDwvw Aykut ilter Ritim Karaoke Kanalıma Abone Olun Beğenip Paylaşın. Gecenin Matemini - Muazzez Ersoy ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Hüzzam - Curcuna - TSM KORO) Beste: Selahattin Pınar Güfte: Mustafa Nafiz Irmak Makam: Hüzzam Usûl: Curcuna Seslendiren: Elif Güreşçi, Muazzez Ersoy Gecenin, matemini Aşkıma örtüp, sarayım Gittin artık ah, seni ben Nerde bulup yalvarayım Gittin artık, seni ben Nerde bulup, yalvarayım Şimdi ben tıpkı şifâsız Kanayan bir yarayım Şimdi ben tıpkı şifâsız, ah, ah Kanayan bir yarayım Gittin artık, seni ben Nerde bulup yalvarayım Gittin artık, seni ben Nerde bulup, yalvarayım CURCUNA USÜLÜ Curcuna Usulü Curcuna: Bu usul on zamanlıdır. 3 tane 10 zamanlı usul vardır. Bunların vuruşları aynı, yürüklükleri farklıdır. Curcuna usulünün 10/16’lık mertebesi vardır. Ancak 10/8’lik olarak da yazılır. Şarkılarda, türkülerde, ilahilerde, oyun havalarında ve saz semailerinin dördüncü hanelerinde kullanılmıştır. Acaba şen misin kederin var mı (Hicaz) Açmazsan eğer kalbime sen yâre-i hicran (Hicaz) Akşam olunca yârelerim sızlar (Muhayyerkürdî) Anladım sevmeyeceksin beni sen nazlı çiçek (Hicaz) Anlatılmaz bin dert ile geçiyor çileli ömrüm (Hicaz) Aşkınla sürünsem yine aşkınla delirsem (Hüzzam) Bahar geldi gül açıldı aşka geldi bülbül şimdi (Hicazkâr) Beni ateşlere salan o kapkara siyah gözler (Şehnaz) Bir güneş bahtıma bir gün doğacaktır sanırım (Uşşak) Bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul'un (Kürdilihicazkâr) Derdimi anlatırdım ıssız geceler aya (Uşşak) Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım (Hüzzam) Geçti ömrüm yine hâlâ ben o bin dert ileyim (Nihavent) Göze mi geldim sen mi unuttun (Nihavent) Hançer-i aşkınla ey yâr gönlüm üzre vurma hiç (Hicaz) İçime hep hüzün doluyor (Rast) Kimseye etmem şikâyet ağlarım ben hâlime (Nihavent) Ne müşkülmüş seni sevmek sana yâr olmak (Suzinâk) Senelerce aşkı anmış mahzun kalpler hep aldanmış (Hicazkâr) Selahattin Pınar (22 Ocak 1902, Denizli - 6 Şubat 1960, İstanbul), klasik Türk müziği bestecisi, udi ve tanburidir. Eserleri genelde melankolik bir havaya sahiptir. Hayatı Aslen Denizli'nin, Çal ilçesinden olup, babası Denizli Mebusu Sadık Bey'in görevi nedeniyle henüz 3 yaşındayken Denizli'lerin yoğun olarak yaşadığı İstanbul'un Altunizade semtine taşınmışlardır. Babasının karşı çıkmasına rağmen 12 yaşında ud çalarak musikiye başladı. Dönemin önemli bestekârlarından ders alan Selahattin Pınar ileriki yıllarda tanbur sazına geçti. "Üsküdar Musıkî Cemiyeti" adını alacak olan "Darü'l-Feyz-i Mûsıkî"nin kurucuları arasında bulundu. Burada Telgrafçı Ata Bey, Udî Sami Bey, Tanburî Cemil Bey'in öğrencilerinden Kadıköylü Fuad Bey gibi kimselerle ciddi çalışmalar yapılırdı. Üsküdar Mûsıkî Cemiyeti olduktan sonra bu çalışmalara Necati Tokyay, Emin Ongan, Şükrü Tunar, Hâfız Burhan ve daha nice isim yapmış ve yapacak olan sanatkârlar katılmıştı. Bestenigâr Ziya Bey, Mızıkalı Celâl Bey, Udî Sami Bey, Hanende Hüsameddin Bey, Kâzım Uz ve Ali Rifat Çağatay hoca olarak görev yapıyordu. Selâhaddin Pınar bütün bu hocaların çeşitli yönlerinden yararlandı. Selahattin Pınar Doğum 1902 Çal, Denizli, Osmanlı İmparatorluğu Ölüm 6 Şubat 1960 (58 yaşında) Kadıköy, İstanbul, Türkiye Ölüm sebebi Kalp krizi Milliyet Türk Meslek Bestekâr Etkin yıllar 1923-1960 Evlilik Afife Jale (e. 1929; b. 1935) Seyyare Atıfet Pınar (?) Hatice Yıldız Levent ya da sahne adıyla Muazzez Ersoy (d. 9 Ağustos 1958; Uzunköprü, Edirne) klasik Türk müziği sanatçısıdır. 33. Türkiye Hükûmetinde Kültür Bakanlığının tavsiyesiyle verilmeye başlanan Devlet Sanatçısı ünvanına 1998'de[1] layık görülen sanatçı, seslendirdiği nostaljik şarkılardaki başarısından dolayı "Nostalji Kraliçesi"[2] olarak da[3] bilinir. Sanatçı 2006 yılında Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütünün “iyi niyet elçisi”[4] seçilmiştir.[5] Hayatı Çocukluğu ve gençlik yılları İstanbul'un Kasımpaşa semtinde geçen[6] sanatçının müzikle ilgilenmesinde en büyük etken, annesinin müziğe olan ilgi ve sevgisi oldu. Annesinin bu tutkusu sanatçıyı gençlik yıllarında etkisi altına aldı ve ortaokulu bitirdikten sonra öğrenimini müzik dersleri alarak sürdürmeye karar verdi. İrfan Özbakır ve Baki Duyarlar gibi müzik hocalarından dersler aldı. Sanatçı "tezgâhtarlık" yaparak[7][8] kazandığı birikimlerini müzik dersleri için harcadı. 1974 yılında küçük yaşta evlendi ve iki yıl evli kaldı. Bu evlilikten Ender isminde bir oğlu oldu. Eşinden ayrıldıktan sonra müzik dersleri almaya devam etti. HÜZZAM هزّام Türk mûsikisinde bir birleşik makam. Müellif: İSMAİL HAKKI ÖZKAN Dizisi, yerindeki hüzzam beşlisine eviç perdesinde bir hicaz dörtlüsünün eklenmesinden meydana gelmiştir: Yukarıdaki dizide aynı zamanda nevâ perdesi üzerinde bir hicaz dörtlüsünün de mevcudiyeti dikkati çekmektedir.
0 notes