Tumgik
#22 Ekim 2017 Pazar
aykutiltertr · 2 months
Video
youtube
Kaderimin Oyunu - Hande Yener ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Nihavend ...  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ✩ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/akHtn_TrxCU ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Kaderimin Oyunu - Hande Yener ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Nihavend Sofyan Disko Arabesk) Eser Adı:Kaderimin Oyunu           Bestekarı:Orhan Gencebay Söz Yazarı:Orhan Gencebay Bm Ne sevenim var ne de soranım Em            Bm öyle yalnızım ki çilesiz günüm yok dert araasan çok Em             Bm öyle dertliyim ki           Bm bana kaderimin bir oyunumu bu A              G           A aldı sevdiğimi verdi zulumu Bm dünyaya doymadan göçüp gideceğim A              G yoksa yaşamanın kanunumu bu A              G         Em                  Bm bıktım artık yaşamaktan çekmekle biter mi bu hayat yolu oooooooooff bu yalnızlık bu dertler Bm                          Em           Bm bekleyeceğim bekleyeceğim  geri dönmese bile Bm                            Em             Bm alıştım kaderin zulmune artık bana gülmese bile nakarat tekrar edilir Bm   Em    A    Bm Diskografi Ana madde: Hande Yener diskografisi 2000: Senden İbaret 2002: Sen Yoluna... Ben Yoluma... 2004: Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor 2006: Apayrı 2007: Nasıl Delirdim? 2008: Hipnoz 2009: Hayrola? 2010: Hande'ye Neler Oluyor? 2011: Teşekkürler 2012: Kraliçe 2014: Mükemmel 2016: Hepsi Hit Vol. 1 2017: Hepsi Hit Vol. 2 2020: Carpe Diem 2023: Afrodizyak Filmografi Ayrıca bakınız: Hande Yener videografisi 2008: Kraliçe Fabrika'da Turneleri 2015: Sebastian 2015 Tour İşletmeleri 2008: TPA Production 2015: Sebastian 2017: VIP Room 2017: Neo Ayrıca bakınız Dans-pop sanatçıları listesi Klasik Türk müziği şarkıcıları listesi Türk arabesk müziği şarkıcıları listesi Türk halk müziği ses sanatçıları listesi Türk pop müziği kronolojisi Türk pop şarkıcıları listesi Kaynakça ^ a b "Hande Yener'den Yıllar Sonra Gelen İtiraf!". beyazgazete.com. 11 Haziran 2012. 24 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Haziran 2014. ^ a b c d e f g Süsoy, Yener (16 Ekim 2000). "Sezen'in karşısında zangır zangır titredim". Hürriyet. 4 Ocak 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mayıs 2012. ^ a b Gence, Hakan (8 Haziran 2008). "Elektronik rakipler". Hürriyet Pazar. s. 3. 17 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Haziran 2014. ^ "Hande Yener". Türk Telekom Müzik. 3 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ocak 2017. ^ Yılmaz, Mesut (5 Şubat 2015). "Hande'nin zor günleri". Milliyet. 17 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Şubat 2015. ^ Aydınlık (17 Mart 2024). "Hande Yener'i yıkan ölüm! 'Dünyamı kaybettim bu sabah'". Aydınlık. 17 Mart 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Mart 2024. ^ "Oray ile Hande'nin Makbule kavgası". Habertürk. 20 Kasım 2010. 17 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Haziran 2014. ^ Sarıipek, Mustafa; Berme, Doğuş Esat (30 Aralık 2012). "Hande Yener'in acı günü!". Marmaris, Muğla. Doğan Haber Ajansı. 17 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mart 2015. ^ Gence, Hakan (29 Mart 2015). "Aşksız seks bana göre değil (sayfa 11)". Hürriyet. 31 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2015. ^ Süsoy, Yener (17 Ekim 2000). "Dul kadın psikolojisine girmem". Hürriyet. 17 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Eylül 2012. ^ "Beni annem büyüttü". Hürriyet. 28 Haziran 2007. 17 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Haziran 2014. ^ a b "Hande Yener sevgilisi Ozan Öğüt'le evleniyor". Sabah. 18 Ocak 2015. 17 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Mart 2015. ^ Savaş, Doğan (30 Ekim 2017). "Oğlunu 'ev'lendirdi". Takvim. 30 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Ekim 2017. ^ "Kim bu yakışıklı?". Number One Türk. 19 Eylül 2014. 24 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Mart 2015. ^ Sunucu: Cem Özer; Konuklar: Levent Yüksel, Sezen Aksu ve Sertab Erener (28 Ekim 1994). Laf Lafı Açıyor. Mecidiyeköy, İstanbul. Show TV. ^ Altuntaş, Birsen (5 Temmuz 2000). "Avşar'la tanıştı hayatı değişti". Milliyet. 13 Ocak 2005 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Mart 2015.
0 notes
f1turkiye · 2 years
Text
Kalle Rovanperä'nın WRC rekor kitaplarını nasıl yeniden yazdı
Tumblr media
Yeni Zelanda Rallisi'ndeki zafer, 22 yaşındaki sporcunun şimdiye kadarki en genç şampiyon olarak tarihe geçti.
Kalle Rovanperä, Pazar günü 2022 Yeni Zelanda Rallisi'nde rekor kitaplarını yeniden yazdı ve sadece 22 yaşındayken en genç FIA Dünya Ralli şampiyonu oldu. Uçan Finli, FIA Dünya Ralli Şampiyonası Roadshow'u Yeni Zelanda'ya taşınmadan önce beş zafer kazandı ve tarih kitaplarına bir rekor daha eklemek için sinirini korudu. WRC yarış galibi Harri'nin oğlu olan Kalle, bir ralli aracının direksiyonunda büyüdü ve şimdi rahatlayabiliyor ve İspanya ve Japonya'daki 2022 sezonunun son iki yarışının tadını çıkarabiliyor. Finlandiya Rallisi'nin ev sahibi şehri Jyväskylä'nın hemen dışındaki Puuppola'da büyüyen Kalle, Harri ve efsanevi Fin sürücüler Marcus Grönholm, Tommi Mäkinen ve Juha Kankkunen'in ayak izlerini takip etmeye kararlıydı. Kalle, üç yaşında motosiklet ve araba sürmeye başladı, sonra altı yaşında araba kullanmayı öğrendi ve sekizde, pedallara ulaşabilmek için babasının uyarladığı arabalarla ormanların etrafında yarıştı. - Harri, 1993-2006 yılları arasında WRC'de yarıştı ve SEAT, Peugeot, Mitsubishi ve Red Bull destekli Škoda takımı için yarıştı. 2001 İsveç Rallisi'nin galibi, saygın bir çakıl uzmanıydı. Kalle, çocukluğuna dönüp baktığında şunları söyledi: "O benim ilk öğretmenimdi. Bana arabanın direksiyonu, gaz pedalı ve debriyajı olduğunu öğretti ve sonra ona devam etmemi söyledi." Tıpkı Formula 1 dünya şampiyonu Max Verstappen'in babası Jos tarafından akıl hocalığı yapması gibi, Kalle de çakıl üzerinde güç kayarak ve gaz kelebeğini yumuşatarak büyüdü. Rahibe Tiina ekledi: "Nasıl konsantre olunacağını öğrenmek zor. Ya onunla doğarsın ya da değilsin. Kalle, dışarıdaki şeylerin onu rahatsız etmesine izin vermiyor ve önceki olayları hızlı bir şekilde sıfırlayabilir." Rovanperä, ilk olarak 2009 yılında, karlı ormanlarda Toyota Starlet'le yarışan yetenekli sekiz yaşındaki bir çocuğun WRC padokunda viral hale geldiği bir YouTube klibinde erken fark edildi. - 15 yaşındayken, Kalle Letonya'da R2 şampiyonu olarak taçlandırıldı, ardından ertesi yıl güçlü bir Škoda Fabia R5 ile donatılmış, dünyanın en genç ulusal ralli şampiyonu oldu ve 2017'de onu korudu. - Mäkinen, Kalle'yi Toyota Gazoo Racing'e transfer etti ve Mäkinen, Kankkunen ve Harri'nin kariyerlerini yöneten efsanevi sürücü menajeri Timo Jouhki, 16 yaşına geldiğinde onu devraldı. 17. doğum gününden bir gün sonra Kalle, sürüş testini geçti ve kısa süre sonra Rally GB'de Malcolm Wilson'ın M-Sport Takımı ile yarıştı ve burada yardımcı pilot Jonne Halttunen ile verimli ortaklığına başladı. Avustralya'daki sezonun son rallisinde Kalle, WRC2'de bir tur kazanan en genç sürücü oldu ve ardından beş WRC2 Pro zaferi sayesinde 2019'da bir WRC unvanının en genç galibi oldu. Ekim 2019'da zorunlu askerlik hizmetinin 10 gününü hizmet ettikten sonra Kalle, Toyota Gazoo ile tam zamanlı olarak yarışmak için yaptığı bir sözleşmenin ardından WRC'deki ilk çıkışını yapmaya geri döndü. 2020'de en genç WRC sürücüsü olmak için ilk yarışına çıktı ve İsveç'teki ikinci yarışında WRC tarihinde podyuma çıkan en genç sürücü oldu �� sadece 19 yıl 139 günde. - Kısaltılmış sezonu beşinci sırada bitirdi ve 2021 sezonuna Arctic Rally ikinciliğinin ardından FIA Dünya Ralli Şampiyonası sıralamasında lider olan en genç sürücü olarak başladı. - Estonya Rallisi'nde ilk WRC galibiyetini, lider Ott Tänak'a karşı delinmelerden yararlanarak İrlandalı Craig Breen'i 20 yıl 290 günde en genç yarış galibi olmak için geride bırakarak kazandı. - Akropolis Rallisi'ndeki bir başka zafer de genel klasmanda dördüncü olduğunu ve İsveç, Hırvatistan ve Portekiz'de üç erken yarış zaferi kazanarak 2022'ye hızlı bir başlangıç yaptığını gördü. Kenya ve Estonya'daki diğer galibiyetleri, Tänak'ın arkasında ikinci olduğu Finlandiya Rallisi'ndeki ev yarışına yol açtı ve şimdiye kadarki en büyük zaferi ve sadece 22 yaşında ilk WRC unvanı için platform sağladı. Önceki rekor, 27 yaşındaki Colin McRae tarafından şimdiye kadarki en başarılı iki sürücü olan Sébastien Loeb ve Sébastien Ogier ile belirlendi ve sırasıyla 30 ve 29'da ilk unvanlarını kazandılar. Kalle Rovanperä'nın dünya rekorları En genç ulusal ralli şampiyonu İlk WRC2 Pro dünya şampiyonu En genç WRC sürücüsü En genç WRC etap galibi Podyuma çıkacak en genç WRC sürücüsü WRC sıralamasında lider olan en genç sürücü En genç WRC ralli galibi En genç motor sporları şampiyonları En Genç F1 Dünya Şampiyonu: Sebastian Vettel, 2010, 23 yaşında En Genç MotoGP Dünya Şampiyonu: Marc Márquez, 2013 , 20 yaşında En genç WRC şampiyonu: Colin McRae, 1995, yaş 27 En genç 24 Saat Le Mans galibi: Alexander Wurz, 1996, yaş 22 En genç Dünya RX şampiyonu: Timmy Hansen, 27 yaşında Read the full article
0 notes
Text
Rehine — 2
Avrupa medeniyetinin en büyük ülkesinde, Almanya şansölyesinin yaptığı Türk pazarında Alver yapmanın kötü bir kopyasıydı. Ancak Schröderi Kürtlerin acıları üstüne yaptığı bu Türkvari ticareti bile kurtaramadı.
Avrupa, Demokrasinin Alma Mater’i olarak algılanır ve dünyaya böyle sunulur; demokrasinin bu ana vatanında. Ama ne zaman bir Kürt suçlanırsa, gözaltına alındığında veya tutuklandığında ya da bir Kürt örgütü veya örgütleri yasaklandığında, Kürtlere acı çektirmek pahasına kapalı kapılar arkasında Kürtlerin acısı üzerine ticaretin olması kural olmuştur demokrasinin ana vatanı Avrupa’da; Kürtlere işkenceli fatura çıkarma kuralı.
18 Eylül 2005’te Almanya’da federal seçimler yapılmadan önce, Şansölye Schröder gelecek dönem için de adaydı, yenilgiden korkuyordu ve Almanya’da yaşayan çifte vatandaşlı ‘’Türklerin’’ oylarına ihtiyacı vardı.
Almanya’nın Frankfurt kentinde, Avrupa’da yaşayan Türkler için onlarca yıldır günlük çıkan bir gazete ve bu gazetenin sahibi çok tartışmalı Aydın Doğan’dı. O ünlü pragmatik sosyalistimiz Schröder Aydın Doğan’la tanıştı, buluştu… Peki ya sonra? Akabindeki Aydın Doğan’ın gazetesinin sayfalarında Schröder’e desteğinin koşulları nelerdi? Görüşmelerin içeriğini tam olarak bilmiyoruz, ancak Gerhard Schröder liderliğindeki o günlerdeki Alman hükümetinin, Alman hukuku çerçevesinde kurulmuş bazı Kürt gazetelerini, örgütlerini, derneklerini bu görüşmeden sonra yasakladığını iyi hatırlıyoruz.
Avrupa medeniyetinin en büyük ülkesinde, Almanya şansölyesinin yaptığı Türk pazarında Alver yapmanın kötü bir kopyasıydı. Ancak Schröderi Kürtlerin acıları üstüne yaptığı bu Türkvari ticareti bile kurtaramadı. Schröder buna rağmen seçimleri kaybetti ve “pragmatist” olarak Moskova’ya gitti; Putin’e ekonomik bir danışman olarak görev üstlendiği iddia edildi (siyasi danışmanlıkta mı vardı acaba işin içinde?) Bazı bilgilere göre ekmeğini yediğine her konuda hizmet, onun pragmatizminin bir parçasıydı. Tabi Rus Gazpromun danışmalığında. Onun seçimlerde yenilgisinden sonra Alman mahkemeleri, Almanya’da faaliyet gösteren Kürt gazeteleri ve derneklerine düşen Schröder hükümetinin uyguladığı yasakları ne hikmetse derhal kaldırdı!
Erdoğan Türkiyesi’nin elindeki Alman rehinelerin sayısı arttıkça, Almanya tekrar rehine ticaretindeki eski ustabaşı Schröder’e yöneldi. Yaşlı tilki, Ekim 2017'de Alman tutsak rehineleri serbest bırakması için, önünde secdeye gelmek ve ticari nimetlerini almak için Sultan’a uçtu. Schröder bu kez de hayal kırıklığına uğratmadı ve Alman gazeteci Deniz Yücel dışındaki tüm rehineleri geri aldı ve ülkesi için hemen bir kutsal mesaj verdi: “Moskova ve Ankara ile uzlaşın!” Peki, Demokrasi nerede kaldı? Ya yüceltilen İnsan Hakları? Erdoğan zindanlarında binlerce Kürt ve Türk’ü rehine olarak tutarken Schröder ülkesine Sultan’la uzlaşmasının nasihatini yapıyordu!
Pragmatist Schröder mesajında yanlış anlaşılmaya yer bırakmayacak kadar berraktı: “Bu saçmalıklarla uğraşmayın (kastı insan hakları olsa gerek) ve hemen Erdoğan’la uzlaşın!”
Gördüğünüz gibi, Sigmar Gabriel ustasının tavsiyelerini itaatkâr bir şekilde dinledi, ne de olsa birbirlerini on yıllardır “yakinen” tanıyorlardı. Nihayette ikisi de Niedersachsen (Aşağı Saksonya) eyaletindendi. İkisi de Niedersachsen’deki yerel yönetimin başbakanlığını yapmışlardı. Evet Schröder’in bu itaatkâr öğrencisi, Niedersachsen’in başbakanı olarak da görev yaptı. Ama dikkat! Bu iki zatın Başbakanlık yaptıkları eyalet Federal Almanya’nın öyle sıradan bir eyaleti değil, söz konusu bu eyalet VW’nin karargâhının bulunduğu Niedersachsen! Eyalet hükümetinin VW’nin en büyük hissedarının olduğu eyaletten bahsediyoruz!
Sigmar Gabriel’in VW ile ilişkisi, buraya sığmayacak kadar geniş bir konudur ancak bir şey aşinadır. Peter Hartz’ın VW skandalı patladığında; Peter Hartz, VW için en seçkin özel yetenekli fahişelerin seçici konukları mutlu edebilmeleri için lüks bir villa satın almıştı. Onlar zengin Arap misafirlerin gözlerinde gördükleri ve hissettikleri her şeyi yerine getirmeye her zaman hazırlardı… …Mahkeme tarafından bulunan o fahişelerin faturası, sıradan fahişelerden kat kat yüksekti. Katarlı bazı Arapların da bu özel misafirler arasında olup olmadığını daha bilmiyoruz. Ama şu anda Qatar VW’nin üçüncü en büyük hissedarı olduğunu bilmeyen mi var artık? Bu ortaklık nasıl gerçekleşti? Bunu hiç düşünmemeyi tercih ediyorum….
S. Gabriel’in hakkını yememek lazım çünkü sadece Schröder de değil, aynı zamanda Türk olan eski karısı ile de yetenekli öğretmenlerle dolu inanılmaz bir hayat okuluna sahip olduğu inkâr edilemez.
Gerek Türk Dışişleri Bakanı ve gerekse Sultan’ın sarf ettiği her cümlenin Alman siyasileri olabildiğince aşağılayıcı , küçük düşürücü olduğu bir dönemde, seçkin ve “seçilmiş “Alman siyasilerinin hakkında Türkiye havuz medyası lanet yağdırırken Gabriel, Mevlut Çavuşoğlu’nu Goslar’daki evinde (5 Ocak 2018) ağırladı ve tek başına ilk Türk karısı-hocasından öğrendiği üzere eliyle çay servisi yaptı. Birkaç hafta önce şu anki karısı, dünya medyasına çaresizlik içinde sığınmış ve Türkler tarafından tehdit altında olduğunu, kendisini tehlikede hissettiğini, korkuyla yaşadığını haykırmıştı… Bu acılı gerçek bile, kocasının pragmatik ve “medeni” siyaset dünyasında, önemsiz bir detaydı. Hemen unutulmuştu… Ama neyse ki o kadın, Mevlut Çavuşoğlu’nu evinde ağırlamayı, hizmet etmeyi ret etmiş olacak ki hiç değilse onurunu korudu ve o görevini cani gönülden üstlenecek uluslararası ün yapmış siyaset ustası eşine bıraktı…
Bunun böyle olduğunu aşikar , çünkü onların evinden çıkan bir kişi, iki beyefendinin dostlukla dolu çay sefasının fotoğrafını çekmesini başarmıştı. Sigmar Gabriel’in Mevlut Çavuşoğlu için nasıl Oryantal tarzla çay servisi yaptığının fotoğrafını dünya kamuoyuna ulaşmasını sağlayan da yine o kişiydi… Bu acaba onun o onurlu karısı mıydı? Bilmiyoruz. Ama şunu sormadan da edemiyoruz: karısından başka kim bu kadar cesarete ve intikam alma arzusuna sahip olabilirdi? Ve ondan başka kim aile ortamında bu kadar özgürce dolaşabilir, o anın fotoğrafını çekip servis edebilirdi ki?
Muhafazakâr bir politikacı ve savunma bakanı olan Ursula von der Leyen de Niedersachsen’den ve babası da yine bu eyaletin bir dönem tutucu başbakanıydı, yani sosyaldemokrat Schröder ve Gabriel’in başbakanlık yaptıkları eyalette onun babası da başbakanlık yapmıştı. Ursula von der Leyen Güney Kürdistan’a son ziyaretinden sonra Savunma Bakanı olarak federal hükümetin Kürtlere daha çok destek vermesini talep etti. Ancak, sosyalistlerin, iktidardaki Türk siyasilerle karşılıklı yandaş medyanın küfürlerinin gölgesinde gizemli dostluk ziyaretlerinden sonra, öfkelenip ve Kürtlere desteğin “ayarlanması” ya da kısaltılmasındaki ısrarlarıyla ortağı oldukları koalisyon hükümetini zora soktular! Ursula von der Leyen’in onlar gibi aynı eyaletin insanı olması, nesiller boyu birbirlerini tanımaları ve onlar gibi onun da babası Erst Albrecht’in de o ülkenin bir dönem başbakanı olduğunun onların ahlak anlayışında anlamı yoktu. Tüm bu insanı insan yapan bağları göz ardı ederek bu asil kadının Kürtlere yardım için kabineye sunduğu teklifi pervasızca kısıtladılar! Bu sosyalist “tilkilerde” dünyanın en büyük ezilen ulusu olan Kürtler için sempatinin bile mümkün olmayacağını görmezden gelmeyi tercih ediyoruz. O DAİŞ’e karşı aç, susuz, ilkel silahlarla cepheden cepheye koşan yiğit halka onlardan sempati veya empati beklemek onların varlığını yüceltmek olur. Ama hiç değilse insan olan bu asilzade ve de asilzade ünvanlı kadına yani von der Leyen’e biraz saygı göstermez mi? Onu yapmadılar, ama hiç değilse insan kendi hemşerisi bir kadın bakana da mı saygı duymaz? Ona da duymadılar, peki ya insan o kadının babasına -yani o eyaletin başbakanıyken Sigmar Gabriel daha bir toy hovardayken- de mi saygı duymaz? Öyle bir onurlu siyasetçinin onurlu kızına ve kızının hükümette bakan olarak sunduğu tekliflere babasının hatırı için de olsa saygı göstermez mi?
Muhafazakâr Ursula von der Leyen’in babasının aksine, Sigmar Gabriel’in babası, ölünceye kadar Hitler’e sadık kaldı! Acaba genetiğin kişilik yapısındaki etkisi sosyo-pedagojik etkiden daha mı güçlü, bilemiyorum, genetik uzmanı değilim!
Erdoğan, 5 Şubat 2018'de Vatikan’daki Eminence Papa Francis’i ziyarete gitti ve bir otelde konakladı. Ve Sultan’ını ziyaret etmek için gece yarısı Roma’ya uçan kimdi biliyor musunuz? Sigmar Gabriel! Bu kez de esir ticareti Hristiyan aleminin kutsal saydığı Vatikan’da Türk İslam Pazar ruhu içinde yapıldı. Orada Türkiye’de rehin tutulan Alman gazeteci Deniz Yücel’in muhtemelen satın alındığını düşünebiliriz. Deniz Yücel tutuklandıktan sonra Erdoğan, herhâlde “Ben varken o ışık yüzü görmeyecek!” demişti. Vatikan ziyaretinden on bir gün sonra, 16 Şubat 2018 tarihinde Sigmar Gabriel, Alman milletine büyük bir kurtarıcı edasıyla, gazeteci Deniz Yücel’i serbest bıraktırdığını ilan etti. Ve böylece bir Kürt liderin katilini bir Alman iş adamıyla takas eden ustası Schröder’in çırağı olarak kendisini artık usta bir rehin taciri olarak -ustası gibi- tarihe geçirdi! Erdoğan’la yaptığı bu etik dışı ticaretin bedelini sorma hakkına sahip değiliz. Bütün bunlar tüm dünya için, insan etiği, daha adil ve sosyal devlet düzeniyle öğünen, dünyaya örnek ve model olma vizyonunu taşıyan demokratik — hukukun ana vatanı Avrupa kıtasında yaşanılıyor…
Yekta Uzunoğlu09.02.2019, Cts | 22:51
1 note · View note
TARİHİN YÜZ KIZARTAN KÖPEK SÜRGÜNÜ: HAYIRSIZ ADA’DA ÖLÜME TERK EDİLEN 80 BİN KÖPEĞİN HİKAYESİ...
Tumblr media
Gözyaşlarınıza hakim olamayacağınız bir sürgün… Sivriada’da ya da diğer adıyla Hayırsız Ada’da ölüme terk edilen 80 bin köpeğin acı dolu hikayesi...
Tumblr media
Yıllardan 1910. Dönemde sadece Türk topraklarında değil, tüm Avrupa ülkeleri İstanbul’un ve Türk halkının hayvanlara olan sevgisini konuşuyor. İstanbul’a ziyarete gelen İngiliz, Fransız gazeteciler, yazarlar; kitaplarında sokak aralarındaki köpeklerin hikayelerine yer veriyor. “Hayatımda o köpekler kadar bakışları yüreğime işleyenini görmemiştim.” diyenlerden; gebe köpeğin doğum yapması için ot ve samandan yuva yapan insanlara kadar… Hatta Bizans dönemindeki bir inanışa göre köpekler bu topraklara Türklerle birlikte gelmişti. Bizans’ta kedi yoğunluğu varken Osmanlı’da köpek popülasyonu yüksekti. Fakat dönemin siyasileri hem sokakları ‘Avrupaileştirmek’ hem de para kazanmak için iğrenç ve katliamın temelini oluşturan bir anlaşmaya imza attılar.
Tumblr media
1900’lü yılların başında Avrupa’daki parfüm ve kimya sanayisi için denek olarak köpeklerin kullanılması, o bölgelerde köpek sayısının ciddi bir şekilde düşmesine sebep olmuştu.
Tumblr media
Bu nedenle Osmanlı’da bol olan köpeklerin toplatılıp kendilerine satılması teklifiyle geldi Fransızlar. Ve aralarında bu konuda anlaşma imzalandı.
Tumblr media
Fakat Türk halkı köpeklerini vermek istemedi. Katledilmelerine göz yummayacaklardı, onlar da mahallenin birer sakiniydiler.
Tumblr media
Köpek toplamaları sürüp Tophane’deki bir gemide biriktirilirken, hayvanseverler tarafından yapılan baskınla masum canlar o anlık kurtarılmışlardı.
Tumblr media
O anlık diyoruz, çünkü ardından bu toplama işini paraya ihtiyaç duyan kişilere ve serserilere görev edindirerek devam edeceklerdi. Bu sefer geminin başında askerler de nöbet tutuyorlardı.
Tumblr media
Kısa sürede 80 binden fazla köpeği toplatıp Fransa’dan talimat bekleyen devlet, gelmeyen yanıt üzerine fiyatı daha da aşağılara çekmeye başlamıştı.
Tumblr media
Aç susuz, dehşet verici şartlarda ölmeye başlayan köpeklerden kurtulmak için ücretsiz vermeyi de teklif etti fakat hala yanıt yoktu.
Tumblr media
Bunun üzerine köpeklerden kurtulmak adı altındaki katliamın ilk adımı atıldı 3 Haziran 1910 tarihinde. 80 binden fazla köpek Sivriada’ya kaderlerine terk edildi.
Tumblr media
Fransa’dan yanıt gelene kadar bir süre daha adada bakıldı köpeklere fakat sözleşmenin fesh edildiği haberi gelince köpeklerin bir daha yüzünü gören olmadı.
Tumblr media
Halk kendi imkanlarıyla yiyecek götürmeye çabaladığında bunun için de önlemler almaya başladılar.
Tumblr media
Bir ada dolusu köpek, açlıktan ve susuzluktan can veren kardeşlerinin cesetleri arasında ölümü bekleyerek yalvarırcasına havladılar günlerce, aylarca…
Tumblr media
İddialara göre ölen köpeklerin ceset kokuları 2-3 sene boyunca Anadolu yakasındaki sahil şeridinden her daim hissedilmeye devam etti. Halk bu katliamdan dolayı çok üzgün ve çaresizdi.
Tumblr media
“Sivriada’nın burunlarından birinin açığından geçiyorduk. O anda da köpek havlamaları duyulmaya başladı. Yüz değil, bin değil, sayılamayacak kadar çoktular!”
Tumblr media
Ekim 1975 tarihli Hayat Tarih Mecmuasında “Sürgün Köpekler” başlığıyla 1910 yaz aylarında Sivriada köpek katliamını gören Fransız yazar Robert Gillon, anılarını anlatıyordu…
“Kıyıdaki çakıllı kumsal üzerinde birbirlerini ezercesine itişip kakışarak koşuşuyorlar, etlerinden et kopartılıyormuş gibi havlıyor, uluyor, haykırıyorlardı!”
“Az sonra rüzgârla birlikte burnumuza dayanılması imkânsız pis bir koku geldi. Daha doğrusu kendimizi bu kokunun içinde bulduk. Kitleler halinde ölen köpeklerin kokuşmaya başlayan cesetlerinin kokusuydu bu!
Dediklerine göre adada bekçiler vardı ve bu köpeklerle bir arada yaşıyorlardı. Adamlar ölen köpekleri kireç kuyularına atıyorlardı ama yine de bu pis kokuya engel olunamıyordu.”
“Dostum anlatıyor, bizlere bilgi veriyordu. Söylediğine göre, köpekler adaya çıkar çıkmaz, bir tatlı su kuyusu keşfetmişler ve hep birlikte kuyuya atlamışlardı.”
“Bu öylesine ani olmuş ve o kadar çok köpek kuyuya atlamıştı ki, kısa zamanda kuyu köpeklerle dolmuş, hiçbiri kuyudan çıkamamış, sonunda bağıra bağıra ölmüşlerdi!”
“Bir ara garip bir şey oldu. Köpeklerden biri cesaretle denize atlayarak bize doğru yüzmeye başladı. Biz de bu cesaretini, onu istimbota almakla mükâfatlandırdık.”
“Ona teneke bir kap içinde biraz su verdik. Haftalardan beri kireçli sudan başkasını içmemiş olan zavallı hayvan, verdiğimiz suyu kana kana içti.
Onu gören bir başkası da bulunduğu kayalıktan kendini denize attıysa da bize kadar yüzemedi. Buralarda sular çok kuvvetliydi, akıntıyla birlikte sürüklendi, gitti.”
Tumblr media
Halk, bu katliamın üstlerine büyük bir lanet bıraktığına inanıyordu. Ve o lanetin 1912 yılındaki büyük depremle geldiğini düşünüyorlardı. Binlerce köpeğin çığlığıydı…
Tumblr media
Kaynaklar: https://listelist.com/hayirsiz-ada-sivriada/ https://www.ajanimo.com/tarihin-yuz-kizartan-kopek-surgunu-hayirsiz-adada-olume-terkedilen-80-bin-kopegin-hikayesi/ https://bianet.org/bianet/dunya/138837-hayirsiz-ada-da-bir-katliam-aniti http://bianet.org/bianet/hayvan-haklari/197802-hayirsizada-sokak-kopegi-surgununun-108-yili https://onedio.com/haber/gozyaslariniza-hakim-olamayacaginiz-gercek-bir-surgun-18-maddede-hayirsiz-ada-katliami-714817 https://timur34.wordpress.com/2012/05/22/hayirsiz-ada-istanbulun-kopekleri-sergeyi-avedikian-belgesel-video/ http://www.dunyabulteni.net/tarih-dosyasi/230393/istanbul-kopekleri-hayirsiz-adaya-nicin-gonderildi- https://www.sabah.com.tr/yazarlar/pazar/sancar/2017/11/19/hayirsiz-ada-niye-hayirsiz http://haber.sol.org.tr/toplum/utancin-eski-adi-hayirsiz-ada-106364 http://www.adalargercek.com/adalar/hayirsiz-ada-katliamini-unutmayacagiz/16336 https://www.youtube.com/watch?v=_NnLH1sDGSY https://www.youtube.com/watch?v=FVwiFOABg8M https://www.youtube.com/watch?v=1Gp2YpnY7GE
80 notes · View notes
oguzhanahmetkara · 7 years
Text
TL'nin Değer Kaybı Önemli mi?
TL’nin Değer Kaybı Önemli mi?
Mahfi Eğilmez – 22.11.2017
TL, son birkaç gün içinde hızlı bir değer kaybıyla karşılaşınca piyasalarda ciddi bir telaş ve karamsarlık dalgası oluştu. Bu telaş ve karamsarlık haksız değildi. Çünkü TL’nin dış değeri ya da döviz kurları denildiğinde Türkiye ekonomisinin iki sıkıntısı gündeme geliyor: (1) Bugünden başlayarak önümüzdeki bir yıl içinde bulmamız gereken döviz tutarı 210 milyar dolar (170’i vadesi gelecek olan borçlar, krediler, döviz mevduatları vb, 40 milyarı da muhtemel cari açık miktarı.) (2) Türkiye’nin uluslararası net yatırım pozisyonu açığı (döviz açığı) 440 milyar dolar. Bu iki göstergenin büyüklüğü “TL dış değer kaybına uğruyor, ihracatımız artacak, ithalatımız düşecek” gibi klasik söylemleri anlamsız kılıyor. TL’nin her kuruş değer kaybı dış borçları, açık pozisyonlarını, finansman imkânlarını bozarak dengeleri alt üst ediyor.
Son birkaç gün içinde yaşanan hızlı değer kaybı, yarattığı bu etkilerin dışında ortaya çıkardığı oynaklık nedeniyle öngörülebilirliği de alıp götürüyor. Bu da yatırımcıların, iş insanlarının karamsarlığını artırarak iş yapmalarını engelliyor. Arabamıza koyduğumuz benzin ya da dizelden, evimizi ısıtmak, ocağımızı yakmak için kullandığımız doğalgaza kadar pek çok malı ithal ettiğimiz bir dünyada “bize ne dolardan biz TL’ye bakalım” demek ne yazık ki konuyu hiç anlamamış olmak demektir. Benzini, dizeli, doğalgazı TL ile ödüyoruz ama memlekete girişi dolarla olduğu için TL değer kaybettikçe sürekli cebimizden daha fazla para çıkıyor.
TL 2013’den Beri Değer Kaybediyor
TL, aslında 5 yıldır değer kaybediyor. Aşağıdaki tablo TL’nin son beş yılda dolar karşısında yaşadığı değer kayıplarını gösteriyor.
Yıllar USD TL Kuru Değişim (%) Yıllık Enflasyon (%) 2013 2,1549 7,4 2014 2,3187 -7,6 8,2 2015 2,9172 -25,8 8,8 2016 3,5235 -20,8 8,5 22.11.2017 3,9500 -12,1 11,9 2017 / 2013 -83,3
Bu son beş yıldaki değer kaybı yüzde 83 düzeyinde gerçekleşmiş. Tabloya göre en büyük kayıp 2015 ve 2016 yıllarında yaşanmış. Tablonun son sütunu TL’nin yaşadığı iç değer kayıplarını (enflasyonu) sergiliyor. Buna göre TL, son beş yıldır sürekli olarak dış ve iç değer kaybı yaşıyor. Yine tabloya bakılacak olursa 2015 ve 2016 yıllarında yaşanan dış değer kaybı iç değer kaybının 3 – 4 katına ulaşmış görünüyor.
İleri sürülen iddialardan birisi TL’nin içinde bulunduğu gelişme yolundaki ekonomiler – yükselen pazar ekonomileri grubunun tümünün dolara karşı benzer değer kayıpları yaşadığı şeklindedir. Bunun doğru olup olmadığını görebilmek için aşağıdaki tabloda TL’nin dolara karşı değer kaybını bu grupta yer alan ve bizimle karşılaştırmaya tabi tutulan ülkelerin para birimlerinin dolara karşı değer kayıplarıyla karşılaştırmaya tabi tutalım.
1 USD = 2013 22.11.2017 Değişim (%) Hindistan 61,845 64,9212 -5,0 Çekya – Korona 19,9468 21,6951 -8,8 Endonezya – Rupi 12,261 13,523 -10,3 Polonya Zloti 3,0167 3,5872 -18,9 G. Afrika – 10,5304 13,9323 -32,3 Brezilya – Real 2,3765 3,2507 -36,8 Meksika – Pezo 13,0563 18,817 -44,1 Rusya – Ruble 32,5794 58,8491 -80,6 Türkiye – TL 2,1549 3,9500 -83,3 TL Hariç Ortalama -29,6
Tabloya göre bu ekonomiler arasında 2013 yılından bu yana en büyük değer kaybını yaşayan para birimi yüzde 83,3 kayıpla TL olmuş görünüyor. TL’yi yüzde 80,6 kayıp ile Ruble ve yüzde 44,1 kayıpla Pezo (Meksika) izliyor.
TL’nin son beş yıldaki değer kayıplarının birçok nedeni var. Bunların içinde ekonomik nedenler olduğu kadar siyasal nedenler, dış politika nedenleri ve jeopolitik nedenler de var. Bunların bir bölümü Türkiye’nin kendi yaklaşımlarından, tavırlarından ve hatalarından kaynaklanıyor bir bölümü de bizim dışımızdaki nedenlere dayanıyor.
TL’nin Son Birkaç Gündeki Değer Kaybının Nedenleri
Bundan bir ay önce 22 Ekim 2017’de USD / TL Kuru 3,71 idi. Bu yazıyı kaleme aldığım sırada kur 3,95’in üzerinde seyrediyordu. Yani son bir aydaki değer kaybı yüzde 6,5’e ulaşmış bulunuyor. Yılbaşından bu yana oluşan yüzde 12 dolayındaki değer kaybının yarıdan fazlası son bir ayda ortaya çıkmış görünüyor.
Son beş yıldaki değer kaybını yapısal reformların yapılmaması, cari açığın yeniden yükselişe geçmesi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) para politikasını bağımsız olarak yürütememesi, kamu açıklarının yeniden artmaya başlaması, enflasyonun düşürülememesi, işsizliğin çözülememesi, dış dünyayla olumsuz bir dış politika ilişkisine girilmiş olması gibi nedenlerle açıklamamız mümkün. Bunlara ek olarak son bir ayda öteden beri gündemde olan bir olayda önemli gelişmeler olduğuna ilişkin söylentilerin ortaya çıkması da değer kaybında etkili olmaya başladı. ABD’de, tutuklu bulunan işadamı Reza Zarrab’ın sanıklıktan çıkarılarak tanık konumuna getirildiği, bu çerçevede İran’a uygulanan ambargonun delinmesine yol açan işlemlerde Türkiye’de işbirliği yaptığı kişi ve kurumlarla ilgili ifade verdiği ve bazı Türk bankalarına bu işlemlere aracılık ettikleri için yaptırımlar uygulanacağı bu söylentilerin en önemlilerini oluşturuyor. TL’nin son günlerdeki değer kaybının ardında asıl olarak bu söylentiler yatıyor.
TCMB’nin Aldığı Önlemler ve Yeterliliği
Son günlerde TL’de ortaya çıkan hızlı değer kaybı karşısında TCMB beş önlem aldı. İlk olarak yabancı para zorunlu karşılıklarda uygulanan rezerv opsiyon mekanizmasında bütün dilimlerde 5’er puanlık indirim yaptı. TCMB bu yolla 5,3 milyar TL’yi piyasadan çekerek 1,4 milyar doları bankaların kullanımına bırakacak kapıyı açmış oldu. Böylece piyasada dövizi bollaştırarak kurları bu yolla denetlemeyi hedefledi.
İkinci olarak Şubat 2018’e kadar vadesi dolacak olan ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetlere ilişkin reeskont kredilerinin geri ödemelerinin, Dolar için 3,70, Euro için 4,30, Sterlin için 4,80 kuru kullanılarak Türk lirası olarak yapılabilmesine olanak tanıdı. Bu yolla bir çeşit kur garantisi vermiş oldu.
Üçüncü olarak TL uzlaşmalı vadeli döviz satım ihaleleri açmaya başladı. TCMB, bu yolla vade tarihinde oluşacak kurla işlem tarihi arasındaki kurun farkını TL cinsinden ödeyeceğini (ya da duruma göre tahsil edeceğini) açıklayarak bir çeşit garanti kur garantisi sağlamış oldu.
Dördüncü olarak TCMB, Bankalararası Para Piyasası’nda bankaların borç alabilme limitlerini 22 Kasım 2017 tarihinden geçerli olmak üzere gecelik vadede yapılan işlemler için sıfıra düşürdüğünü açıkladı. TCMB, aynı tarihten geçerli olmak üzere gün içi limit işlemleri için bankalara tanınan limitleri iki katına yükseltti. TCMB, bu yolla bankaların likidite ihtiyaçlarını gün içinde gidermelerini sağlamaya yönelik bir düzenlemeyle likiditeyi denetim altına almayı hedefledi.
Son olarak TCMB, 22 Kasım 2017’den başlamak üzere, yüzde 9,25 faiz oranlı gecelik borç verme uygulamasını sıfırlayarak askıya aldığını ve bundan böyle bankaları fonlamada yalnızca yüzde 12,25 faiz oranlı geç likidite penceresinden borç vermek imkânını kullanacağını açıkladı. Bu durumda TCMB’nin ortalama faizi ile geç likidite penceresi faiz oranı yüzde 12,25 oranında buluşmuş ve faiz tek faize inmiş oldu.
TCMB’nin aldığı bu önlemler kur üzerinde bir miktar etkili olsa da bu etki yeterli düzeyde olmadı. Daha önemlisi bu önlemlere karşın gösterge faiz artmaya devam etti.
TCMB Ne Yapmalı?
TCMB, dünyadaki benzerlerinden farklı olarak uzunca bir süredir heterodoks para politikası diyebileceğimiz bir politika uyguluyor. Bu politikanın zorunlu karşılıklara rezerv opsiyon mekanizması uygulamak, farklı yaklaşımlar altında kur garantisi vermek, geç likidite penceresi imkânını normal bir imkân gibi kullanmak gibi alışılmış para politikası araçlarından farklı parçaları var. Buna karşılık bu politikanın en önemli parçası faiz politikası. Ortodoks para politikası uygulayan merkez bankalarının genellikle politika faizi olarak adlandırılabilecek bir faizi varken TCMB uzunca bir zaman önce başlattığı bir uygulama ile birden fazla faiz uygulayarak bankalara fon sağlama yolunu seçti. Bu uygulamada gecelik, haftalık borç verme imkânları ve faizleri söz konusuydu. Bunların yanı sıra bir de merkez bankacılığında günlük olarak çeşitli nedenlerle hesaplarını denk duruma getiremeyen bankalara gecelik olarak borç vermeyi sağlayan geç likidite penceresi vardı. TCMB, bu yıl, geç likidite penceresini normal fonlama mekanizması olarak kullanmaya başladı ve zaman içinde bu mekanizma temel fonlama mekanizması halini aldı. Düne kadar gecelik borç verme imkânıyla birlikte kullandığı geç likidite penceresi imkânını bugünden başlayarak artık tek fonlama imkânı haline getirmiş bulunuyor. Yani bugünden itibaren TCMB’nin politika faizi artık geç likidite penceresi imkânını kullanarak verdiği borcun faizi olan yüzde 12,25’dir.
TCMB heterodoks para politikası uyguladığına göre faizi daha esnek bir araç olarak kullanmalı ve böyle bir çerçeveyle politika faizi uygulamasına geri dönmelidir. Para Politikası Kurulu kararıyla halen yüzde 9,25 olan politika faizini yüzde 9,25 ile yüzde 15 arasında belirlemeli ve bu aralıkta gelişmelere göre günlük faiz uygulamalıdır. Bu yapılırsa geç likidite penceresi uygulamasını da geleneksel işlevine döndürmek mümkün olacaktır.
Böyle bir düzenlemenin kuru da piyasa faizini de ciddi biçimde denetim altına alacağını düşünüyorum.
#mahfieğilmez
1 note · View note
mehmetkali · 6 years
Text
Kaan Air Orman Yangınlarıyla Mücadele sezonuna hazırlanıyor https://ift.tt/2CTOrqd
Kaan Air, 2018 model Kamov KA32 tipi helikopterler ile Orman Yangınlarıyla Mücadele sezonuna hazırlanıyor
Rus helikopterleri Türkiye’de ilk kez Türk bayraklı ve Türk tescili ile uçacak
Kaan Air distribütörü olduğu Russian Helikopters’in 3 adet Kamov KA32 modelini helikopter filosuna kattı. Türkiye’de ilk kez Türk tescili ile uçuş gerçekleştirecek olan helikopterler yangın söndürme, ağır yük taşıma gibi önemli operasyonlarda kullanılacak.
Kamov’lar bu yıl içinde Kaan Air filosuna katılıyor. Dünyada ağır yük taşıma ve orman yangınlarıyla mücadele görevlerinde kullanılan Kamov KA32’ler güçlü performansları ile Türkiye’de de aynı amaçlarla kullanılacak.
Kaan Air, dünyanın önde gelen helikopter üreticilerinden Russian Helicopters ve Leonardo Helicopters’in Türkiye münhasır distribütörü olup, aynı zamanda ABD’li iş jeti üreticisi Gulfstream’in de Türkiye Ticari Satışlar Temsilciğini yürütmektedir.
Kamov KA32’ler ile ilgili Kaan Air Genel Müdürü Kemal Süler şunları söyledi: “Bugüne kadar yangın söndürme operasyonlarında kullanılan helikopterlerimiz yurtdışından kiralanarak tedarik ediliyordu. Kaan Air olarak filomuza kattığımız 3 adet 2018 model Kamov KA32 helikopteri ile birlikte KA32’ler Türkiye’de ilk kez Türk bayraklı ve Türk tescilli olarak uçuyor olacaklar. Ekim ayı sonunda gerçekleşecek olan ilk teslimatın ardından diğer helikopterlerin teslimanı en kısa zamanda tamamlanacak ve Orman Yangınlarıyla Mücadele operasyonlarında kullanılmaya başlanacak. Helikopterlerin Türkiye’ye gelişlerinin ardından halen birçok farklı tip helikoptere bakım hizmeti verme yetkisine sahip olan KAAN AIR çok yakın zamanda Kamov KA32’lerin bakımlarını da kendi bakım tesisinde yapabiliyor olacak. Şirketimizin bu girişimiminin ülkemiz havacılığına ve yangınla mücadelede sağlayacağı faydalardan ötürü büyük mutluluk duyuyoruz.”
Yangınla mücadelede etkin rol oynayacaklar
Ka-32A11BC tipi helikopterler, şehir şartlarında, ulaşması zor dağlık arazilerde ve ormanlarla kaplı alanlarda etkili bir şekilde faaliyet gösteriyor. Ayrıca bu helikopterler ile kara yolu olmayan ulaşılması zor noktalara iniş yapılabiliyor.
Ka-32А11ВС tipi helikopterler, orman yangınları ve ağır yük taşıma amacıyla kullanımlarının yanı sıra şehir yangınlarıyla mücadelede de çok etkin olarak kullanılmaktadırlar. Helikopter, gökdelenlerin son katlarında, petrol ve doğalgaz sanayi tesislerinde çıkan yangınlara müdahale edebiliyor.
Arama-kurtarma çalışmalarında kullanılan Ka-32А11ВС tipi helikopter her türlü hava şartlarında uçuş yapabiliyor. Ka-32А11ВС tipi helikopterlere modern yoğun bakım tıbbi modüller de yerleştirilebiliyor. Bu sayede yaralılar taşıma esnasında da yoğun bakıma alınabiliyor. Polis ve özel servislerin çalışmalarını desteklemek amacıyla Ka-32А11ВС tipi helikopterlere gözetleme ve takip sistemleri takılabilmekte.
Kaan Air Hakkında
2000 Yılında Başarı Holding bünyesinde kurulan Kaan Havacılık Sanayi ve Ticaret A.Ş., Dünyanın en büyük helikopter üreticilerinden; İtalyan Leonardo Helicopters, ve Russians Helikopter/ Kamov’un Türkiye Distribütörlüklerini yürütmektedir.
Leonardo Helicopters’in Türkiye’deki pazar payını hızla arttıran Kaan Air, 2017 yılında da ABD’li iş jeti imalatçısı Gulfstream’in Türkiye Ticari Satışlar Temsilcisi oldu.
Kaan Air’in, İstanbul Ayazağa ‘da 22 dönümlük bir alan üzerine kurulmuş olan tesisi; yaklaşık 16 helikopter hangarlama kapasitesine sahip olup tesis aynı zamanda Türkiye’nin tescilli en büyük heliportu olma özelliğini taşımaktadır. Kaan Air aynı zamanda Leonardo Helicopters’in  -Bölgesel yetkilendirilmiş bakım ve onarım merkezidir.
Kaan Air müşterilerine   helikopter satışının yanı sıra kiralama, VIP taşımacılık, hava taksi, helikopter turları, havadan fotoğraf ve film çekim faaliyetleri dışında, hangarlama, heliport, yedek parça desteği, uçuş planlama (dispatch) servisi, yakıt desteği gibi alanlarda da geniş bir hizmet yelpazesi sunmaktadır.
Kaan Air, dünyanın önde gelen farklı kategorideki helikopter üreticilerinin “exclusive” distribütörlüğünün yanı sıra orman yangınları ile havadan mücadele, elektrik iletim hatlarının havadan takibi, offshore ve EMS gibi devlet ve özel sektöre gerçekleştirdiği önemli projelerle pazardaki varlığını her geçen gün büyütmeye devam etmektedir
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2ySaPvD via IFTTT
0 notes
haberznet-blog · 7 years
Photo
Tumblr media
Sitemize "Günlük Burç Yorumu 22 Ekim 2017 Pazar, Astroloji, Burçlar" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz. http://www.haberz.net/gunluk-burc-yorumu-22-ekim-2017-pazar-astroloji-burclar/
0 notes
kredimemur · 7 years
Link
Oda ile borsalar içerisindeki seçim yarışı nisan ayı itibari ile başlıyor.
İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa başta olmak üzere 81 ilde ticaret ve sanayi odaları ile borsalarda başkanların büyük bölümü yeniden aday.
Oda ve borsalarda ekim ayında yapılması gereken ancak Bakanlar Kurulu kararıyla nisan ayına ertelenen seçimler nedeniyle iş dünyası hareketli. Birçok oda ve borsada seçim takvimi belirlendi. Mevcut başkanlardan birçoğu yeniden aday olurken, yarışa yeni isimlerin yanı sıra, platform oluşturarak mevcut yönetimlerin karşısına çıkan adaylar da var. Toplam 365 oda ve borsa yeni başkanını seçmek için gün sayarken, adaylar da bir taraftan seçim çalışmalarına başladı. İstanbul Ticaret Odası (İTO) son dönemlerinin en bol adaylı seçimine hazırlanırken, İstanbul Sanayi Odası tek adayla seçime gidiyor. İzmir’de ise Ticaret Odası’nda mevcut başkan Ekrem Demirtaş 2 aday ile yarışacak. Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda ise Ender Yorgancılar adaylığını henüz açıklamazken, karşısına yeni bir isim de aday olarak henüz çıkmadı. Başkent Ankara’da da tek yarış Ankara Ticaret Odası’nda olacak. Mevut Başkan Gürsel Baran, Erhan Kızılmeşe ile yarışacak. Ankara Sanayi Odası’nda ise başkan Nurettin Özdebir’in karşısına şu ana kadar herhangi bir aday çıkmadı.
İTO'da 5 aday yarışacak
İTO’da başkanlık için 5 adayın adı konuşuluyor. 420 bin üyesiyle dünyanın en büyük odalarından olan İTO’ya mevcut meclis başkanı Şekib Avdagiç, TEBPLAST’ın sahibi Abdullah Teber ve İTO Meclis Üyesi Ender Yazıcıoğlu resmi olarak adaylıklarını açıkladılar. İTO’nun mevcut başkanı Öztürk Oran ile İTO Başkan Yardımcısı Murat Kalsın’ın da adı adaylık için konuşuluyor. İTO’da 2 yıl faal olan şirketlerin oy kullanabilecek olması nedeniyle, bu şartı taşıyan 380 bin şirketin olduğu ifade ediliyor. İTO’da komite seçimleri Yeşilköy’deki İstanbul Fuar Merkezi’nde 9 Nisan’da, başkanlık seçimi ise 14 Nisan’da yapılacak.
İSO tek adayla seçime gidiyor
İstanbul Sanayi Odası (İSO) ise tek adayla seçime hazırlanıyor. 18 binin üstünde üyesi olan İSO’da mevcut başkan Erdal Bahçıvan’ın şimdilik rakibi görünmüyor. 2 Nisan’da Elmadağ’daki Convention Center’da komite seçimlerini gerçekleştirecek olan İSO, yönetim kurulu seçimini ise 7 Nisan’da yapacak.
İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) da 14 Nisan’da komite seçimini gerçekleştirecek. Kurumdaki tek başkan adayı mevcut İSTİB Başkanı Ali Kopuz olarak görülüyor.
İstanbul Deniz Ticaret Odası’nda ise 2 aday bulunuyor. Mevcut Başkan Metin Kalkavan tekrar başkanlık için aday olacak. 8 Nisan’da Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek komite seçimlerinin ardından başkanlık için Tamer Kıran, Kalkavan’ın rakibi olacak.
İZTO'da 3 aday yarışacak
İzmir Ticaret Odası’nda ise 1992 yılından bu yana başkanlık görevini sürdüren Ekrem Demirtaş’ın yanı sıra eski Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener ve Kemalpaşa Sanayici ve İşadamları Derneği (KESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Yöndem adaylığını açıklayan 3 isim oldu. İZTO meclis üyeliği seçimleri 9 Nisan Pazartesi günü yapılacak.
EBSO'da henüz aday yok
Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda ise 6 yıldır başkanlığını sürdüren Ender Yorgancılar’a karşı aday çıkmadı. Ender Yorgancılar da adaylığını açıklamadı ancak, tekrar aday olması bekleniyor. İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uğurtaş’ın adı da kulislerde aday olarak geçse de Yorgancılar’ın aday olması halinde Uğurtaş’ın aday olmayacağı ifade ediliyor. EBSO seçimleri ise 4 Nisan Çarşamba günü yapılacak.
İzmir Ticaret Borsası ise 1 Nisan Pazar günü seçime gidecek. İzmir’de tek kadın oda başkanı olan Işınsu Kestelli’nin tek aday olarak seçime girmesi bekleniyor.
İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi’nde ise mevcut başkan Yusuf Öztürk ile Gökalp Erim başkanlığa aday olduğunu açıkladı.
Ankara'da tek yarış ATO'da olacak
Ankara Ticaret Odası seçimlerinde mevcut Başkan Gürsel Baran’ın karşısına şu ana kadar tek aday çıktı. Beyaz eşya sektörüne faaliyet gösteren ve 32 mağazası bulunan Erhan Kızılmeşe, adaylığını düzenlediği bir basın toplantısıyla açıkladı. Halen 150 bini aşkın üyesiyle Türkiye’nin en büyük odalarından birisi olan ATO’da 68 tane de meslek komitesi bulunuyor. Gürsel Baran, Salih Bezci’nin istifasıyla boşalan başkanlık görevine olağanüstü seçimle gelmişti.
ASO'da Özdebir'in karşısına aday çıkmadı
Üye sayısı 8 bin civarında olan Ankara Sanayi Odası’nda başkan Nurettin Özdebir’in karşısına şu ana kadar herhangi bir aday çıkmadı. ASO’da başkanlık yarışından ziyade, muhalif grupların komite ve meclis üyeliğinde yönetimi zorlaması bekleniyor. Toplam 32 meslek komitesinin bulunduğu ASO’da seçimlerin ilk aşaması 4 Nisan’da yapılacak ve bu tarihte komite ve meclis üyeleri belirlenecek. 11 Nisan’da yapılacak ikinci turda ise 11 yönetim kurulu üyesiyle birlikte, disiplin kurulu üyeleri, meclis başkanı ve TOBB delegeleri seçilecek.
Ankara Ticaret Borsası'nda Faik Yavuz tek aday
Ankara Ticaret Borsası seçimlerinde, aynı zamanda TOBB Yönetim Kurulu Üyeliği de yapan Faik Yavuz’un tek başına seçime katılması bekleniyor. 5 Nisan’da komite seçimleri yapılacak, 12 Nisan’da yönetim kurulu başkanı, asil ve yedek üyeler seçilecek. 18 Nisan’da sonuçlar kesinleşecek. Toplam 10 komitenin bulunduğu ATO’da bin 200 civarında üyenin 900’ünün oy kullanması bekleniyor.
Bursa'da İbrahim Burkay 2 aday ile yarışacak
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda şu ana kadar 3 aday adaylığını açıklarken, henüz bu konuda açıklama yapmayan ancak aday olmasına kesin gözüyle bakılan isimler de bulunuyor. Başkanlık için yeniden aday olan mevcut Başkan İbrahim Burkay, seçimlerin 3 Nisan Salı günü yapılacağını açıklamıştı. Yeni dönem projelerini de düzenlediği basın toplantısıyla anlatan Burkay, Bursa OSB’de oluşturulan seçim ofisinde çalışmalarına başladı. Geçmiş dönem Meclis Başkanı İlhan Parseker ile İl Sanayi eski Müdürü Mahmut İnan da BTSO Başkanlığı için adaylığını resmen açıklayan isimler oldu. Bu yıl yapılacak seçimlerde meclis üye sayısı 128’den 133’e, komite sayısı da 51’den 63’e çıkıyor. 38 bin 600 üyesi bulunan BTSO’da 28 bin faal üyenin yaklaşık 22 bininin oy kullanması bekleniyor. 94 yıllık geçmişe sahip olan Bursa Ticaret Borsası’nda da 750 üye 1 Nisan’da oy kullanacak. Borsa’da mevcut başkan Özer Matlı yeniden aday.
Samsun'da ağızları bıçak açmıyor
Samsun’da yaklaşan oda seçimleriyle ilgili şu ana kadar ne mevcut Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu ne de üyeler arasından bir isim resmi olarak adaylığını açıkladı. Ancak, TOBB’un da yönetiminde görev alan Murzioğlu’nun aday olacağı belirtiliyor. Murzioğlu gibi inşaat sektöründe faaliyet gösteren Meclis Üyesi Abdullah Şahin’in de kendi meslek grubunda Başkanlığa getirilmek istendiği söyleniyor. Ayrıca, geçen aylarda kayyum atanan Samsunspor’un yönetiminde yer alan ve tekstil sektöründe faaliyet gösteren Suat Çakır’ın da aday olacağı konuşuluyor.
Ordu'da seçimler kıran kırana geçecek
Ordu Ticaret ve Sanayi Odası’nın Eczacı Yönetim Kurulu Başkanı Servet Şahin, önümüzdeki ay yapılması planlanan seçimlerde aday olacağını açıkladı. Diğer taraftan odanın Meclis Başkanı Ufuk Ünal’ın da bu dönem başkanlığa aday olacağı belirtiliyor. Şahin başkanlığında odada bu dönem ihracatı geliştirmeye yönelik 3 milyon dolarlık bir Ur-Ge projesi ve yine 3 milyon dolarlık inşaat sektöründeki imalatçılarına yönelik yeni bir proje hayata geçirilirken, 32 derslikli bir Endüstri Meslek Lisesi’nin de temeli atıldı.
Sinop'ta mevcut başkan aday değil
Beş dönemden beri Sinop Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüten Erol Derici ise yeniden bu göreve aday olmayacağını, ancak Meclis Başkanlığı için aday olduğunu açıklarken, Sinop TSO için henüz resmi olarak adaylık açıklayan isim çıkmadı.
Eskişehir Sanayi Odası'nda 2, Ticaret Odası'nda 3 aday yarışacak
Eskişehir’de oda ve borsa seçimleri nisan ayının ilk haftasında yapılacak.4 Nisan’da yapılacak olan Eskişehir Sanayi Odası (ESO) seçimlerinde 700 üye oy kulanacak. 16 meslek komitesi başkan ve üyelerinin de belirleneceği seçimlerde mevcut başkan Savaş Özaydemir dana önce aday olmayacağını açıklamıştı. Seçimlerde Küpeliler AŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nadir Küpeli ve Lande, Lava, Alfafonet gibi firmaların Yönetim Kurulu Başkanı Celalettin Kesikbaş’ın listeleri yarışacak.
Eskişehir Ticaret Odası’nda (ETO) ise 3 aday bulunuyor. Seçime mevcut başkan Metin Güler’in yanı sıra Erdoğan Tekgöz ve Ayhan Sezer katılıyor. Seçimlerde 16 bin 500 ETO üyesi 40 meslek grubunda temsilcilerini belirleyecek.
Eskişehir Ticaret Borsası’nda (ETB) 1 Nisan’da yapılacağı duyurulan seçimlere mevcut başkan Ömer Zeydan yenidan aday olduğunu açıkladı.
Adana'da Zeki Kıvanç ve Atila Menevşe yeniden aday
Adana’da ise 5 Nisan tarihinde Sanayi Odası seçimleri yapılacak. Seçimde 2013 yılından beri başkanlık görevini yürüten Zeki Kıvanç tek aday olarak görülüyor. ASO seçimlerinde başka bir adayın çıkması beklenmiyor.
Adana Ticaret Odası’nda ise 1 Nisan’da meslek komitesi ve meclis üyeliklerinin seçimleri yapılacak. 8 Nisan tarihinde de yönetim kurulunun seçimi gerçekleştirilecek. Seçimde 2013 yılından beri başkanlık görevini yürüten Atila Menevşe ile 2001-2011 yılları arasında başkanlık yapan Şaban Baş şimdilik adaylığını açıklayan iki isim. Ertelenen Ekim 2017 seçimleri için Mehmet Şahbaz ve Tarkan Kulak’ın da aday olacağı konuşulmuştu. Şu anda bu isimler henüz resmen adaylık açıklaması yapmadı.
ATB'de 3 aday yarışacak
Adana Ticaret Borsası’nda ise 3 Nisan tarihinde yapılacak seçimlerde 3 aday yarışacak. 2015 yılından beri borsa başkanlığını yürüten Şahin Bilgiç, Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamüller İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Can Yamanyılmaz ile işadamı Orhan İlhan adaylığını açıkladı.
Diyarbakır'da Ahmet Sayar aday değil, 3 yeni aday var
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nda 14 Nisan’da yapılacak seçimlerde mevut Başkan Ahmet Sayar’ın aday olması beklenmiyor. Oda seçimleri için Diyarbakır Platformu olarak işadamı Suat Önen ‘beyaz liste’ ile Mehmet Kaya da ‘’yeşil liste’ ile seçime gireceğini açıkladı. Henüz basın duyurusu yapılmasada da Abdulkadir Karavil’in de 'sarı liste' ile seçime gireceği öğrenildi.
Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Engin Yeşil de 1 Nisan’da yapılacak seçimler için yeniden aday olduğunu açıklayan isimler arasında yer aldı.
Kocaeli'de Zeytinoğlu'nun yeniden aday olması bekleniyor
Kocaeli Sanayi Odası’nda ise 15 Nisan’da yapılacak seçimler için henüz kimse adaylığını resmen açıklamadı. Ancak mevcut başkan Ayhan Zeytinoğlu’nun yeniden aday olması bekleniyor. Kocaeli Ticaret Odası’nda (KOTO) ise seçim tarihi de adaylar da henüz netleşmedi. Ancak mevcut başkan Necmi Bulut’un yeniden aday olacağı konuşuluyor. Körfez Ticaret Odası (KTO) mevcut başkan Sibel Moralı aday olmayacağını açıklarken, Recep Öztürk, 5 Nisan’da yapılacak seçimler için adaylığını duyurdu. Gebze Ticaret Odası’nda (GTO) ise mevcut başkan Nail Çiler yeniden aday olacak.
Elazığ'da İdris Alan yeniden aday
Seçim takvimi belli olan Elazığ TSO’da ise seçimler 1 Nisan tarihinde yapılacak. Yönetim Kurulu Başkanı İdris Alan yeniden başkanlık için aday olurken, odada 14 meslek grubunda 2 ayrı listenin yarışacağını açıkladı. Alan, seçilmesi halinde Elazığ 2. OSB başta olmak üzere ilin kalkınma ve gelişmesi noktasında çok önemli projelerini hayata geçireceklerini söyledi.
Erzurum'da 2 isim kesinleşti
Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nda ise nisan ayında yapılacak seçimlerde iki adayın ismi ön plana çıktı. Mevcut başkan Lütfü Yücelik ile Erzurum Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Ergüney başkanlık için yarışacak. Bu iki adayın dışında adaylığını açıklayan olmadı.
Kastamonu'da mevcut başkan yeniden aday
Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası’nda ise mevcut Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Arslan seçimler için adaylığını açıkladı. Bazı adayların da seçimlerin ertelenme ihtimaline karşı beklediği, ancak nisanda yapılması durumunda 2 adayın daha yarışa katılacağı belirtiliyor.
Gaziantep Sanayi Odası'nda Adil Konukoğlu tek aday
Gaziantep Sanayi Odası’nda mevcut başkan Adil Konukoğlu’nu tek aday olarak başkanlığa tekrar seçilmesi bekleniyor. Aynı şekilde Gaziantep Ticaret Borsası’nda da şu ana kadar başkan Ahmet Tiryakioğlu haricinde herhangi bir aday ortaya çıkmadı. Gaziantep Ticaret Odası seçimlerinin de her zaman olduğu gibi çok çekişmeli geçmesi bekleniyor.
Yönetim Kurulu Başkanı Beyhan Hıdıroğlu’nun tekrar aday olmayacağını açıklamasından sonra kulislerde Beyhan Külekçi ile eski Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Rıdvan Köksüzer’in adı adaylık için geçiyor. Uzun süredir isimleri gündemde olan Taner Özdurak ile Gökhan Çeliktürk ise aday olmadıklarını açıkladı. Kulislerde adaylık için ismi geçen diğer işimler ise Tuncay Yıldırım, Fatih Güllüoğlu, Melih Meriç, Tayfun Aygın, Necmettin Ay, Mahmut Yıldırım, Sıtkı Severoğlu, Ökkeş Tabur, Taner Özdurak, Erhan Özmen. Henüz resmi olarak açıklamasa da Gaziantep Ticaret Odası’nda esas sürprizi hala meclis üyeliği görevini sürdüren Tuncay Yıldırım’ın yapacağı iddia ediliyor.
Burdur'da mevcut başkan dahil 3 aday yarışacak
Burdur’da 2013 yılından beri Ticaret Borsası Başkanlığını yürüten Yılmaz Başar 15 Nisan’da yapılacak borsa seçimleri için üyelerin talep ve istekleri doğrultusunda yeniden göreve talip olduğunu açıklarken, bir önceki dönem Borsa Başkanı Baki Varol ile Ömer Faruk Gündüzalp’in de seçim yarışına katılacağını söyledi.
ITSO'da Şükrü Başdeğirmen yeniden aday
Isparta Ticaret ve Sanayi Odası (ITSO) Başkanı Şükrü Başdeğirmen 7 Nisan’da yapılacak seçimlerde yeniden göreve talip olduklarını açıkladı.
Kahramanmaraş'ta Serdar Zebun tekrar aday
Kahramanmaraş’ta ise seçim takvimi henüz belli olmayan Ticaret ve Sanayi Odası’nda mevcut başkan Serdar Zabun tekrar aday olduğunu açıklarken, karışına başka bir adayın çıkıp çıkmayacağı henüz bilinmiyor. Kahramanmaraş Ticaret Borsası’nda ise mevcut başkanı Ahmet Duran Balsuyu yeniden aday.
Artvin'de iki aday yarışacak
Artvin Ticaret ve Sanayi Odası’nda ise 3 dönemdir başkanlık yapan Kurtul Özel’e rakip çıktı. Adaylığını açıklayan Seçkin Kurt, 1 Nisan’da yapılacak seçimler için kendisini şanslı gördüğünü ve bilinçli adımlar attığını söyledi.
Gümüşhane ve Balıkesir'de mevcut başkanlar aday
Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası’nda ise mevcut başkan İsmail Akçay, Bartın Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Halil Balık, 7 Nisan’da yapılacak seçimlerde aday olduğunu açıkladı.
SATSO'da Kösemusul yeniden aday
Sakarya Ticaret ve Sanayi ve Sanayi Odası (SATSO) ise 2 Nisan’da seçime gidiyor. Mevcut Başkan Mahmut Kösemusul, seçimlerde tekrar aday olduğunu açıklarken, şu ana kadar adaylık açıklamasında bulunan başka bir üye çıkmadı.
ATSO'da Davut Çetin, ATB'de Ali Çandır aday
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ATSO) ise şu ana kadar mevcut başkan Davut Çetin 7 Nisan’da yapılacak oda seçimleri için yeniden aday olduğunu açıkladı. 21 bin üyenin olduğu ATSO’da 269 meslek komitesi ve 111 meclis üyeliği için seçim yapılacak. Antalya Ticaret Borsası’nda ise mevcut başkan Ali Çandır, iş dünyasının birikmiş sorunlarının çözümü için aynı ekiple yeniden aday olduğunu açıkladı.
Çorlu'da 3, Çerkezköy ve Kırklareli'de 2'şer aday yarışacak
Trakya bölgesinde en çok adaya sahip oda Çorlu TSO oldu. Oda için mevcut başkanı İbrahim Gönül’ün yanı sıra, İzzet Volkan ve Engin Adıgüzeloğlu adaylığını açıkladı. İsmi adaylar arasında geçen Mehmet Diktaş’ın ise çekildiği konuşuluyor. Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası’nda ise mevcut başkan Süleyman Kozuva ile Rahmi Yılmaz yarışacak.
Kırklareli TSO’da Başkan Ertuğrul Ziya Çetintaş tekrar aday olurken, karşısına Soner Ilık da aday olarak çıktı.
Tekirdağ ve Edirne TSO'da tek aday
Tekirdağ TSO’nun mevcut Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Günay da yeniden aday olan başkanlar arasında yer aldı. Adı adaylık için geçen Mustafa Yurdanur’un henüz başvuru yapmadığı öğrenildi.
Lüleburgaz TSO’da İlhami Cebelli adaylığını açıklamıştı. Mevcut başkan Ergin Okandeniz de tekrar aday oldu. Edirne TSO’da ise mevcut başkan Recep Zıpkınkurt yeniden aday olacağını açıklayan isemler arasında yer aldı. Keşan TSO Başkanı Mustafa Helvacıoğlu tekrar aday. Bunun dışında Necmettin Balcı’nın da aday olacağı konuşuluyor. İpsala Ticaret Borsası’nda Başkan İbrahim Girgin ile Keşan Ticaret Borsası’nda Başkan Yusuf Yörük yeniden adaylıklarını açıklayan isemler oldu.
Denizli'de seçimler tek adaylı görünüyor
Denizli Sanayi Odası’nın iki dönemdir başkanlığı yürüten Müjdat Keçeci 4 Nisan’da yapılacak oda seçimlerinde tekrar adaylığını açıkladı. Keçeci’nin karşısında şu anda başka aday bulunmuyor. Denizli Ticaret Odası’nda ise Necdet Özer’in ardından başkan olan Uğur Erdoğan tek aday görünüyor. Erdoğan’ın Özer’den sonra geldiği başkanlık koltuğunda 2 Nisan’da yapılacak seçimlerde tekrar güven tazelemesi bekleniyor.
Konya'da mevcut başkan tek aday
Konya Ticaret Odası’nda mevcut başkan Selçuk Öztürk ise tek liste olarak seçime gidecek. Niğde Ticaret Borsası’nda mevcut başkan Zafer Uyanık yeniden aday olurken, henüz başka bir isim aday olarak çıkmadı. Niğde Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şevket Katırcıoğlu, ekip olarak seçimde yeniden yer alacaklarını ifade etti.
Manisa'da adaylar sessizliğini koruyor
Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı için adaylığını açıklayan ilk isim, Manisa Genç İş Adamları Derneği Başkanı Ayberk Aloğlu oldu. Mevcut başkan Adnan Erbil henüz bir açıklama yapmazken, başkanlık için MTSO Yönetim Kurulu Üyesi Ali Bankoğlu’nun da adı da geçiyor.
Manisa Ticaret Borsası’nda henüz adaylığını açıklayan isim yok. Mevcut başkan Sadık Özkasap’ın göreve devam edeceği düşünülüyor. Aydın Sanayi Odası’nda da henüz adaylık açıklaması yapılmazken, mevcut Başkan Mehmet Yunus Şahin’in yeniden aday olması bekleniyor.
Van'da adaylar çok sıkı çalışıyor
Van, seçimin en hareketli geçeceği yerlerin başında geliyor. Başkanlık görevini yürüten Necdet Takva, göreve yeniden aday oldu. Takva’nın karşısında Doğu Şirketler Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı Zahir Kandaşoğlu olacak. Bu iki ismin haricinde adaylığı resmiyet kazanan kimse yok. Hem Takva hem de Kandaşoğlu çok ciddi şekilde seçim hazırlıklarını sürdürüyor. Van’da seçim ofisi kuran adaylar, bölgede ziyaretler gerçekleştiriyor. Zahir Kandaşoğlu daha önce 2 dönem başkanlık yapmıştı. Necdet Takva son dönemde Van’a kazandırdığı 2 çağrı merkeziyle 750 kişilik istihdama öncülük etti.
Trabzon'da Hacısalihoğlu yeniden aday
Trabzon’da ise mevcut Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Suat Hacısalihoğlu dışında adaylığını açıklayan olmadı. Ancak kulislerde TTSO Meclis üyesi Temel Kofoğlu ile işadamları Ekrem Çapkınoğlu, Erkut Çelebi ve Ahmet Sarı’nın aday olması bekleniyor. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nda 5 Nisan’da yapılacak seçimlere kadar adayların resmi olarak adaylıklarını duyurması bekleniyor.
Tokat'ta 4 adaylı seçim
Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Arat, nisan ayında yapılacak seçimlerde tekrar aday olacağını açıkladı. Ahmet Arat’ın haricinde Ahmet Sami Ülkü, Fatih Gökdere ve Ali Çelik de resmi olarak göreve talip oldu. Adaylar seçim çalışmaları kapsamında ziyaretlere başladı. 4 adayın yarışacağı seçimin, hareketli geçmesi bekleniyor. Alınan bilgilere göre adaylara destek verenlerin sayısı eşit dağılmış durumda.
Mersin'de 3 adayın adı geçiyor
Mersin’de ise Ticaret ve Sanayi Odası ile Tarsus Ticaret Borsası’nda 1 Nisan’da, Mersin Ticaret Borsası’nda 2 Nisan’da, Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası’nda 3 Nisan’da, Mersin Deniz Ticaret Odası’nda ise 4 Nisan’da seçimler yapılacak.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut, 20 Temmuz 2017 tarihinde yaptığı açıklamada yeni dönemde aday olmayacağını açıklamıştı, ancak kulislerde Aşut’un yeniden aday olacağı konuşuluyor. Eğer Aşut yeniden aday olur ve seçilirse, 2006 yılından bu yana oturduğu başkanlık koltuğunda üçüncü dönemi olacak. Adaylık için ismi ön plana çıkan isimler arasında eski MESİAD Başkanı Mehmet Deniz ile işadamı Sabahattin Kılıççıoğlu da bulunuyor.
Mersin Deniz Ticaret Odası’nda mevcut başkan Cihat Lokmanoğlu’nun yeniden aday olacağı konuşulsa da, Lokmanoğlu “Aday olup olmayacağım Meclis seçimlerinden sonra belli olacak” diyor. Mersin Ticaret Borsası’nda da mevcut başkan Abdullah Özdemir bir dönem daha başkanlık için aday olacak. Özdemir 1995 yılından bu yana Borsa’da başkanlık görevini yürütüyor. Tarsus Ticaret Odası’nda mevcut başkan Ruhi Koçak da yeniden adaylığını açıklayan isimler arasında yer aldı. Koçak “Bir dönem daha başkanlık için aday olacağım” derken; TASİAD Başkanı Yakup Ateş de Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı’na adaylığını açıklayan bir diğer isim oldu. Tarsus Ticaret Borsası’nda da Başkan Murat Kaya yeniden aday olacak. Kaya, yarım kalan projeleri tamamlamak üzere bir dönem daha başkanlık yapmak istediğini söyledi.
Aksaray'da 2 aday çekişecek
Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası’nda ise 1 Nisan’da yapılacak seçimlerde iki aday yarışacak. Mevcut Başkan Ahmet Koçaş ile Meclis Başkanı Fatih Tekin adaylıklarını açıkladı. Aksaray Ticaret Borsası’nda ise şu ana kadar adaylığını açıklayan tek isim mevcut başkan Hamit Özkök oldu.
7 Nisan’da yapılacak Karaman Ticaret Borsası seçimlerinde ise mevcut başkan aday olmayacağını açıklarken, Ali Armutlu ve Ekrem Çavaş aday listelerini açıkladı. Karaman Ticaret ve Sanayi Odasında Meclis Üyesi Mustafa Sarı adaylığını açıkladı. Mevcut Başkan Mustafa Tokyay ise Meclis Başkanı Mustafa Gökhan Alkan’ı destekleme kararı aldı.
Yalova'da mevcut başkan aday
Yalova Ticaret ve Sanayi Odası’nda (YTSO) 2013’ten beri yönetim kurulu başkanlığı görevini yapan Tahsin Becan 12 Nisan’da yapılacak seçimlerde aday olduğunu açıkladı.
The post 365 Tane Odayla Beraber Borsanın Yeni Başkanı Seçilecek appeared first on Kredi Memur.
0 notes
adhaberoku · 7 years
Text
Okullar ne zaman kapanacak sorusu yanıt buldu - 2018 tatil günleri
New Post has been published on https://damhaber.com/2018/03/19/okullar-ne-zaman-kapanacak-sorusu-yanit-buldu-2018-tatil-gunleri/
Okullar ne zaman kapanacak sorusu yanıt buldu - 2018 tatil günleri
Okullar ne zaman kapanacak sorusunun yanıtı birçok öğrenci tarafından büyük bir merakla araştırılan konular arasında gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Yoğun sınav temposu ve derslerden yorulan öğrenciler bir an önce yaz tatilinin geleceği zamanı bekliyorlar. Peki, okullar ne zaman kapanacak? Yaz tatili ne zaman başlayacak?
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından her yıl yayımlanan iş takvimine göre okulların ne zaman kapanacağı belli oldu. Milyonlarca öğrenci bir an önce güzel bir yaz tatili yapmayı bekliyor. Öğrenciler 5 Şubat tarihinde başladıkları yeni dönemin ardından üstlerindeki yorgunlukları atmak istiyorlar. Peki, okullar ne zaman kapanacak? İşte cevabı.
OKULLAR NE ZAMAN KAPANACAK?
18 Eylül’de ilk ders gününe başlayan öğrenciler, 2017-2018 eğitim öğretim yılının yarıyıl tatiline 19 Ocak Cuma günü girmiş ve yarıyıl tatili 4 Şubat 2018 tarihine kadar tatil yapmıştı. Öğrenciler 5 Şubat tarihinde başladıkları yeni dönemin ardından 8 Haziran 2018 tarihinde karne alacak ve üç ay sürecek olan yaz tatiline girecek. Tatilin bitmesinin ardından okullar Milli Eğitim Bakanlığının açıklamasına göre, 17 Eylül 2018 pazartesi günü eğitim ve öğretim faaliyetlerine kaldığı yerden devam edecek.
2018 RESMİ TATİL GÜNLERİ
Milyonlarca memur, çalışan ve öğrenciyi ilgilendiren 2018 resmi tatiller takvimi belli oldu. İşte 2018 yılında yapılacak resmi tatiller;
01 OCAK 2018 PAZARTESİ – YILBAŞI
23 NİSAN 2018 PAZARTESİ – ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI
01 MAYIS 2018 SALI – EMEK VE DAYANIŞMA GÜNÜ
19 MAYIS 2018 CUMARTESİ – ATATÜRK’Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI
RAMAZAN BAYRAMI TATİLİ
14 HAZİRAN 2018 PERŞEMBE – RAMAZAN BAYRAMI AREFESİ
15 HAZİRAN 2018 CUMA – RAMAZAN BAYRAMI 1 GÜN
16 HAZİRAN 2018 CUMARTESİ – RAMAZAN BAYRAMI 2 GÜN
17 HAZİRAN 2018 PAZAR – RAMAZAN BAYRAMI 3 GÜN
15 TEMMUZ 2018 PAZAR – 15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ
KURBAN BAYRAMI TATİLİ
20 AĞUSTOS 2018 PAZARTESİ – KURBAN BAYRAMI AREFESİ
21 AĞUSTOS 2018 SALI – KURBAN BAYRAMI 1. GÜN
22 AĞUSTOS 2018 ÇARŞAMBA – KURBAN BAYRAMI 2. GÜN
23 AĞUSTOS 2018 PERŞEMBE – KURBAN BAYRAMI 3. GÜN
24 AĞUSTOS 2018 CUMA – KURBAN BAYRAMI 4. GÜN
30 AĞUSTOS 2018 PERŞEMBE – ZAFER BAYRAMI
29 EKİM 2018 – CUMHURİYET BAYRAMI
Kaynak: Hürriyet
0 notes
masyas35 · 7 years
Text
Trabzonspor: 2 - Galatasaray: 1 | MAÇ SONUCU
Trabzonspor: 2 – Galatasaray: 1 | MAÇ SONUCU
Trabzonspor: 2 – Galatasaray: 1 | MAÇ SONUCU…
29 Ekim 2017 Pazar, 18:17:06 Güncelleme: 22:08:15
Süper Lig’in 10. haftasındaki dev maçta Trabzonspor evinde Galatasaray’ı 2-1 yendi. Maçı Galatasaray 9, Trabzonspor ise 10 kişi tamamladı. Trabzonspor-Galatasaray maçının dakika dakika özeti HTSPOR ARENA’da
Süper Lig’in 10. haftasındaki dev maçta Trabzonspor evinde Galatasaray‘ı 2-1 yendi. Galatasaray…
View On WordPress
0 notes
nobetcieczane-blog · 7 years
Text
Kartal Nöbetçi Eczane 26 Ekim 2017
Kartal Nöbetçi Eczane 26 Ekim 2017
Kartal NÖBETÇİ ECZANE 26 Ekim 2017 İstanbul KARTAL NÖBETÇİ ECZANE ilçesindeki nöbetçi eczanelerin listesi eklenmiştir. KARTAL NÖBETÇİ ECZANE nöbetçi eczaneler listesi ve Kartal NÖBETÇİ ECZANE 26 Ekim 2017 listesine ulaşabilirsiniz. İstanbul KARTAL NÖBETÇİ ECZANE nöbetçi eczaneleri.
CEMİL ECZANESİ
Adres : Orta Mahallesi, Yavuz Selim Caddesi, 22/B, Soğanlık, Kartal
Adres Tarifi: Pazar Sokağında 5…
View On WordPress
0 notes
mehmetkali · 7 years
Text
Bakan Ahmet Arslan Rize-Artvin Havalimanı’da incelemelerde bulunacak  http://ift.tt/2GSwWEi
Bakan Ahmet Arslan 1 Mart 2018 tarihinde Rize-Artvin Havalimanı’da incelemelerde bulunacak
Temeli 3 Nisan 2017’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı törenle atılan, dolgu çalışmaları ise 16 Eylül’de başlayan Rize-Artvin Havalimanı’nda geçen 6 ayda deniz dolgusu için 9 milyon ton taş kullanıldığı belirtildi.
Rize’nin Pazar ilçesi Yeşilköy sahilinde 266 hektarlık alanda 88.5 milyon ton taş dolgu kullanılarak yapılacak olan proje sahasında dolgu çalışmaları sürüyor. Dolgu çalışmaları için yakın mesafedeki Hisarlı, Kanlımezra ve Kuzeyce köylerindeki taş ocaklarından ve bu taş ocaklarına ilave olarak aynı bölgede özel firmalara tahsisli iki ocaktan bölgeye taş nakli yapılıyor. Havalimanı deniz dolgusu için 6 ayda 9 milyon ton taş kullanılırken, dolgu çalışmalarının yüzde 10’luk kısmı tamamlandı. Öte yandan Türkiye’nin deniz dolgusuna inşa edilecek ikinci havalimanı olacak Rize-Artvin Havalimanı için en derin yeri 22 metre olmak üzere 17 metrelik bir dolgu oluşturulacak. Havalimanı, terminal binası ve diğer üst yapı tesisleriyle yılda 2 milyon yolcuya hizmet verecek. 3 bin metre uzunluğunda piste sahip olacak havalimanı tamamlandığında Türkiye’nin 56. havalimanı olacak. Rize-Artvin Havalimanı inşaatı 1 milyar 87 milyon 434 bin liraya mal olacak ve Cengiz İnşaat-Aga Enerji İş Ortaklığı ile gerçekleştirilecek. Havalimanının 29 Ekim 2020 tarihinde tamamlanması hedefleniyor.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2owz3ao via IFTTT
0 notes
televizyondizisi · 7 years
Photo
Tumblr media
22 Ekim 2017 Pazar Reytingleri (TNS) http://dlvr.it/Px6xYD
0 notes
silverpirceant-blog · 7 years
Text
PERİNÇEK: TÜRKİYE'Yİ LAİKLİK BİRLEŞTİRİR
PERİNÇEK: TÜRKİYE’Yİ LAİKLİK BİRLEŞTİRİR
– HİÇBİR ŞEYİ HALKIMDAN GİZLEMEM – NAMUSLU AHLAKLI BİR İNSANIM – KARANFİL DEĞİL, GELİNCİK Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ezberleri bozarak 22 Ekim 2017 Pazar günü Akit TV’de Fatih Dağıstanlı’nın sunduğu Pazar Manşeti adlı programa katıldı. Canlı yayında hem önemli açıklamalar yaptı hem algı operasyonlarına yanıt verdi.…
View On WordPress
0 notes
belestepenet-blog · 7 years
Text
Real Salt Lake - Sporting Kansas City Maçı Canlı İzle 22.10.2017 Pazar
https://www.belestepe.net/mac-yayinlari/real-salt-lake-sporting-kansas-city-22-ekim-2017/
0 notes
spikersunucu · 7 years
Video
youtube
22 Ekim 2017 Pazar Ana Haber Bülteni
0 notes