#özel yapım motosiklet
Explore tagged Tumblr posts
Text
"Bu Sporcuların Çok Daha Fazla Sahiplenilmesi Gerekiyor"
Red Bull TV'de yayına giren KNN54 Riders belgeselinin yönetmenleri Altuğ Gültan ve Burak Aksoy ile proje üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Motor sporları tutkunları için hazırlanan ve Red Bull TV'de yayına giren KNN54 Riders belgeseli, kariyeri boyunca 5 kez Dünya Supersport Şampiyonu olan Kenan Sofuoğlu'nun mentörlüğünde yola çıkan Red Bull sporcularını konu alıyor. Motosiklet dünyasına Toprak Razgatlıoğlu, Deniz Öncü, Can Öncü ve Bahattin Sofuoğlu gibi isimlerin kazandırıldığı "KNN54 Riders" çatısı altında olup bitenleri anlatan belgeseli yönetmen ikilisi Altuğ Gültan ve Burak Aksoy ile konuştuk. Belgeseli RedBullTv izleyebilir RedBull sitesinde yayınlanan özel röportajı aşağıdan okuyabilirsin.
KNN54 Riders© Red Bull KNN54’e geleceğiz ama önce kaseti biraz geri saralım. Belgesel yönetmenliğine nasıl yöneldiniz? Altuğ Gültan: Ben aslında belgesel kanalı çıkışlıyım. Daha önce yabancı bir belgesel kanalının Türkiye’deki yapımlarından sorumluydum. 2015 senesinde oradan ayrıldım. Tabii orada çekim için yurt dışından bir ekip gelmek zorundaydı ve bu hem maliyetliydi hem de lojistik olarak zor oluyordu. Biz de oradan ayrılıp "Cornerman" isminde bir yapım şirketi kurduk. Hâl böyle olunca Cornerman olarak o belgesel kanalının Türkiye’deki yapım ortağı olduk. İş işi getirdi diyebiliriz. Sonra zaten Red Bull ile yollarımız kesişti. Ekstrem Anadolu’yu yaptık birlikte. Burak’la da Ankara’dan tanışıyorduk ve ben onun gözüne çok güveniyordum. Orada da Burak Aksoy ile birlikte çalıştık. Ekstrem Anadolu öncesinde Burak’ı aradım ve yollarımız orada birleşmiş oldu. Belgesel içinde gerçek bir olay varken, az ama çok faydalı bir ekip olmak gerekiyor. Mesela önceki belgesel projelerinde hep tek yönetmen çalıştım. Sahneye müdahale edemediğin için biraz bölünmen gerekiyor. Ben de yurt dışındaki iyi işlere bakıyordum, hep ikili yönetmen vardı. Bu sinerjiyi yaratmak da çok kolay değil bu arada. Ama bizimki biraz da şans. Ekstrem Anadolu’da Burak’la ilk defa çalıştık ve onun yönetmenliğini yaptığı bir proje oldu. Sonraki işlerde ise ikili yönetmen olabiliyor muyuz demeye başladık ve bu şekilde çok keyif alıp çok hızlı çalışmaya başladık. Burak Aksoy: Ben başladığım ilk yıllarda düğün filmleri hazırlıyordum. İngiltere’de, ABD’de, İtalya’da ya da dünyanın farklı yerlerinde düğün filmleri çekiyorduk. Bu iş dallanıp budaklandı ama bu da belgesele çok yakın bir formattı. Çünkü bir gün yaşanıyor ve onu takip ediyorsunuz, tamamen gözlemci gibisiniz. Sürece hiç müdahale etmiyorsunuz. O zaman da insanlara poz verdirmeyi sevmiyorduk. Akışında bırakalım her şeyi ve onu en iyi şekilde gözlemleyelim, ufak tefek dokunuşlarımız olsun diyorduk. 2016’da Kadir Köymen ile beraber “Başka Bir Şey” diye bir mini belgesel serisi başlattık. İyi geri dönüşler aldık. Belgeselde aslında işin en heyecanlı noktası, ortada bir şey olmaması ve önden bazı şeyleri öngörseniz de asıl sürecin içine dahil olduğunuzda keşfediyor olmanız. Anlık refleksler çok önemli oluyor. Belgeselle ilgili olarak tüm bunlar hoşuma gitmeye başlamışken Altuğ ile yollarımız kesişti. Ankara’da birbirimizi görüyorduk ama ne işler yaptığımızla ilgili karşılıklı olarak pek haberimiz yoktu. Ekstrem Anadolu öncesinde Burak’ı aradım ve yollarımız orada birleşmiş oldu. Sonraki işlerde ise ikili yönetmen olabiliyor muyuz demeye başladık ve bu şekilde çok keyif alıp çok hızlı çalışmaya başladık.Altuğ Gültan Red Bull ile çalışmaya başladığınız sürecini anlatabilir misiniz? Altuğ Gültan: Red Bull önceki çalıştığım yerlerden biraz farklıydı ama onlar başka konuların temsilcileriyken Red Bull sporun, kültürün ve daha pek çok alanın temsilcisi gibi görünüyordu. Örneğin, Red Bull çok yetenekli sporculara sahip. Çok iyi isimler var. Ortada hem bir ürün hem de çok büyük bir marka var. Diğer yandan Red Bull TV gibi platformu olan bir yapı. Daha dinamik, daha hızlı. Süreçler burada daha hızlı ilerliyor mesela.
KNN54 Riders© Red Bull KNN54 için süreç nasıl gelişti? Altuğ Gültan: Biraz da yoğun olduğumuz bir dönemdeyken bu proje bize Red Bull tarafından geldi. Çok değerli bir konuydu ve kaçırmak istemedik. Toprak’ın başarısı, Can’ın ve Deniz’in performansları... Ben bunu Marvel’ın X-Men yapımlarına benzetiyorum. Süper yetenekli bir grubun bir hub’ın içinde Kenan Sofuoğlu tarafından eğitilmesi çok keyifli bir konu olur diye düşündük. O dönem başka bir iş daha vardı elimizde. Ben sete gidip çekimlere dahil oldum, tabii hep Burak’la iletişim halindeydik. Görsel dili, duyguyu hep beraber oluşturuyoruz biz. Benim yaptığım şey, orada sete gidip kurgusunu çekmek oldu. Sonra Burak’la oturduk ve kurguyu yine Burak yaptı. Ama en başta fikir bize Red Bull’dan geldi tabii. Ben bunu Marvel’ın X-Men yapımlarına benzetiyorum. Süper yetenekli bir grubun bir hub’ın içinde Kenan Sofuoğlu tarafından eğitilmesi çok keyifli bir konu olur diye düşündükAltuğ Gültan Bir belgesel projesine başladığınızda hangi karakteri ya da hangi hikayeyi öne çıkaracağınızı nasıl belirliyorsunuz? Burak Aksoy: Bir senaryo olmasa da bir akış çıkarıyorsunuz. Yine bir çerçevenin olması gerekiyor sonuçta. Tamamen serbest dolaşamıyorsunuz. Orada aslında karakterleri biraz tanıdıkça kimin üzerinde hangi hikayelere odaklanmak gerektiği belli oluyor. Mesela Can'ı ve Deniz’i tanıdıktan sonra hikâye evrildi. İkisinin kendi aralarındaki sürtüşmeler, Kenan Sofuoğlu ile aralarındaki iletişim... Bunlar kendini belli edince ona göre rota çiziliyor. Altuğ’un orada çok güzel bir hazırlığı oluyor. Her şeyi ince ince düşünüp tartınca daha güzel bir kılavuz oluyor. Altuğ Gültan: Biz bir varsayım üzerinden gidiyoruz. Sıfırdan bir araştırma yapıyoruz ama çok da derinlemesine araştırmıyoruz. Çünkü etki tepki olayı vardır. Biz hiçbir zaman soruları önden vermeyiz mesela. Diğer yandan röportajlarda bizim de merak etmemiz gerekiyor. Çünkü bir konuyu çok bildiğin zaman istediğin etkiyi, bu belgeseli izleyecek olan ve hiçbir şey bilmeyen insanlara geçiremeyebilirsin. Yeri geldiğinde "fren ne demek" ya da "günde ne kadar lastik değiştiriyorsunuz" diye sormak bile gerekebilir. Yani önce akış hazırlıyoruz ama bu akış değişiyor hep, sonra röportaj yapıyoruz. Orada zaten kim öne çıkacak belli olmaya başlıyor. Kurguda aslında röportajda sanki birbirleriyle konuşuyorlarmış gibi oluyorlar. En son kurguya giderken epey bir fark oluyor. Ama tabii biz artık Burak’la hiç konuşmadan bile anlaşabiliyoruz. Hayal edilen hep daha ileridedir normalde ama Burak kurguda benim hayal ettiğimi geçebilecek ürünü veriyor. Bu konuda ben çok şanslıyım aslında. Post prodüksiyon bizim işimizde çok uzun sürüyor çünkü hikaye kurguda oturuyor. Bizim en basit işimizin kaba kurgusu en az üç ay sürüyor. Bir konuyu çok bildiğin zaman istediğin etkiyi, bu belgeseli izleyecek olan ve hiçbir şey bilmeyen insanlara geçiremeyebilirsinAltuğ Gültan Peki sizin sporcularla bire bir ilişkileriniz nasıldı? Mesela belgeselde Can Öncü ekibin en hareketli ve komik karakteri gibi görünüyor. Kenan Sofuoğlu ve Toprak Razgatlıoğlu ise daha sakin ve ciddi gibiler. Gerçek hayatta da durum böyle miydi? Altuğ Gültan: Biz de bu oyunun içine girdik aslında. Biz mesela bazen tanışmıyoruz, direkt kamera önünde başlıyoruz konuşmaya. Can ve Deniz çok farklı karakterler. Deniz daha net anlatıyor. Can’da bir hiperaktivite de var. Bu ona yaptığı işte yardımcı oluyor aslında. Bu tarz sporcuların kafa yapısı ve ruh hali çok farklı. Düşünsenize, “En büyük korkunuz ne?” diye soruyorum ve gelen yanıt şu: “Yavaş gidip geride kalmak.” Toprak mesela çok daha farklı bir karakter. Onları etkileyen şeyler de farklı. Birini biraz daha ittirmek gerekiyor, diğerini serbest bırakmak gerekiyor. Burada Kenan Sofuoğlu’nun mentörlüğü çok kıymetli tabii. O her sporcusuna ayrı bir yaklaşımla gidiyor. Hepsinin birbirinden ne kadar farklı olduğunu çok iyi biliyor. O, aynı yoldan da geçmiş ama o tek başına geçmiş. Bu ekibe bütün tecrübesini aktarması ve onları Sakarya’ya götürmesi harika. Çünkü çocukların orada pistleri var ve her gün birbirleriyle yarışıyorlar. Çok ilginç bir yapı bu. Burak Aksoy: Kenan Sofuoğlu onlara hem bir yol açıyor, hem de rol model olmakla kalmayıp hepsiyle birer birer ilgileniyor. Ergenlikleri, eğitimleri, sponsorluk anlaşmaları, aileleriyle yapılan konuşmalar... Çok değerli. Altuğ Gültan: Can 15 yaşında dünya rekoru kırıyor. Gelen başarıyı göğüslemek kolay bir şey değil. Kenan gibi birisi yanında olduğu zaman sana yol gösterebiliyor. Onun yaptığı iş kolay değil. Genç sporcuları hiç yanlış yöne saptırmadan hedefe doğru götürmek, destek olmak kolay bir şey değil.
KNN54 Riders© Red Bull Motosiklet dünyasıyla ilgili miydiniz? Burak Aksoy: Benim biraz arabalara ilgim vardı. Altuğ Gültan: Ben hiç ilgili değildim. Şimdi takip ediyor musunuz? Altuğ Gültan: Bu bence bizim mesleğimizin en güzel kısmı. Bir konuya başlarken, başta konuya bilinçsiz başlıyorsun. Her projenin sonunda belki çeyrek bir uzmanlığın oluyor konuya dair. Motor sporlarıyla hiçbir ilgin yokken bu ülkede bu sporu en üst seviyede yapmış insanlarla bir yola çıkma şansın oluyor. Birinci ağızdan her şeyi dinliyorsun. Çok şanslıyız bu konuda. Burak Aksoy: Bu konuda belgeseller çok faydalı oluyor zaten. Red Bull’un bu konudaki içeriklere yaptığı yatırımlar ve verdiği önem çok kıymetli. Motor sporlarıyla ilgili olarak işte böyle hikayelerle insanların dikkatini çekebilirsin. Bunlar çok etkiliyor insanları. Altuğ Gültan: Hepsinin yarışlarını da takip ediyoruz tabii artık. Eskiden hiç yarış izlemeyen biri olarak şimdi nabzımız epey yüksek şekilde izliyoruz. Ben bu kadar büyük sporcuların Türkiye’de bu kadar az tanınmasını anlayamıyorum. Toprak belki İspanya’da olsa göreceği ilgiden yolda rahat yüreyemeyebilirdi. Toprak, Superbike’ta bir dünya şampiyonu. Türkiye’deki en üst seviye sporculardan biri ama ilgi az bence. Çok daha fazla sahiplenilmesi gerekiyor. Ben bu kadar büyük sporcuların Türkiye’de bu kadar az tanınmasını anlayamıyorum. Toprak belki İspanya’da olsa göreceği ilgiden yolda rahat yüreyemeyebilirdiAltuğ Gültan Motor sporları belgeseli çekmek ile daha farklı bir spor belgeseli çekmek arasında ne gibi farklar var? Burak Aksoy: Aslında süreçler farklı sadece. Altuğ Gültan: Bizim stilimizde biz hep karakter hikâyesine odaklı ilerliyoruz. Bakış açıları değişiyor, karakterler değişiyor. Bir yolculuğa çıkıyorsun ve o yolculukta öğreniyorsun, ortaya bir şey çıkarıyorsun. Metodoloji aynı. Biz izleyicinin görmediği kısımlara odaklanıyoruz, alışkın olmadıkları açıları vermeye çalışıyoruz onlara. İzleyici pisti geniş açıdan görmeye alışkındır, bizim denediğimiz şey senin izlerken görmediğin yerleri ve açıları göstermeye çalışmak. Bu her zaman olmuyor tabii. Bazen süreci takip edersin. Mesela Toprak’ın şampiyonluğa giden yolculuğu... O zaman tüm yarışlarına gidersin, Toprak’ı adım adım takip edersin. Bir de bitmiş bir hikâye vardır, onu anlatırsın. Bizim çektiğimiz Toprak’ın şampiyonluğu sonrası ama biz o günlere nasıl geldiğini anlatıyoruz. Hepsi farklı aslında. Peki bu beş karakterin arasındaki iletişim nasıldı? Altuğ Gültan: Hani İngilizce'de "brotherhood" denir ya, "kardeşlik" anlamında. Takım olma durumları çok iyi bence. Kendi aralarında bir hiyerarşileri olduğuna da inanıyorum ben bu arada. Toprak onların abisi, Kenan Sofuoğlu zaten mentorları. Hepsinin amacı Toprak’ı geçmek ama Toprak da kendini hep yukarıda tutuyor. Deniz ile Can’a çok yardımcı oluyor. Bahattin ikizlerle yarışıyor. İkizlerin kendi aralarında ayrı bir yarış var... Tatlı ve eğlenceli bir dilleri var. Birbirlerini çok iyi taşıyorlar. Kenan Sofuoğlu piste girene kadar "Kenan ağabey" olarak görülüyor ama piste girdikleri anda kimse kimseyi tanımıyor. Kenan Sofuoğlu’nun söylediği bir söz var, onu düstur edinmişler: “Pistte abi olmaz.” Setten anlatabileceğiniz eğlenceli anılar var mı? Altuğ Gültan: Ben Zayn’e yenildim. O enteresandı. Yani yenildim derken, avans verilmesine rağmen fark yedim. Read the full article
0 notes
Text
Ustalara Saygı: Wrenchmonkees Vintage
Ustalara Saygı: Wrenchmonkees Vintage Custom Motosiklet Atölyesi
Özel motosikletler yapmak hayalinizdeki iş gibi görünüyor olabilir, ancak gerçekler acıdır… Hayatını sanat ya da zanaattan kazanan çok az sayıda insan var ve övgüyü hak ediyorlar. The Wrenchmonkees de bu ender örneklerin müstesna olanlarından. Gelin, kendilerini biraz daha yakından tanıyalım.
Wrenchmonkees efsane olmuş, uluslararası üne sahip bir atölye. Giderek ivme kazanan vintage, özel…
View On WordPress
#custom motosiklet#kawasaki motosiklet#konsept motosiklet#motosiklet modifiye#özel tasarım motosiklet#özel yapım motosiklet#vintage motor#vintage motosiklet
0 notes
Photo
Karayolları Trafik Yönetmeliği 100. Madde https://www.trafiksozluk.com/karayollari-trafik-yonetmeligi-100-madde/612
Karayolları Trafik Yönetmeliği 100. Madde
Hız sınırları
Karayolları Trafik Kanununda ve bu Yönetmelikte yazılı kayıt ve şartlar dışında ve aksine bir işaret bulunmadıkça yol durumlarına göre römorksuz araç cinsleri için saatteki asgari ve azami hız sınırları aşağıda gösterilmiştir.
ARAÇ CİNSİ
YERLEŞİM
YERİ
İÇİNDE
YERLEŞİM YERİ DIŞINDA
OTOYOLLARDA
ŞEHİRLERARASI
ÇİFT YÖNLÜ
KARAYOLLARINDA
BÖLÜNMÜŞ
YOLLARDA
Otomobil (M1), (M1G),
50
90
110
120
Minibüs (M2),
50
80
90
100
Otobüs (M2-M3),
50
80
90
100
Kamyonet (N1), N1G)
50
80
85
95
(Ek satır:RG-21/3/2012-28240)
Panelvan (N1)
50
85
100
110
Kamyon (N2-N3),
Çekici (N2-N3)
50
80
85
90
Motosiklet (L3)
50
80
90
100
Motosiklet (L4, L5, L7)
50
70
80
80
Motorlu bisiklet (L1, L2, L6)
Motorsuz bisiklet
30
45
45
Giremez
(Değişik satır:RG-17/4/2015-29329)Tehlikeli madde taşıyan araçlar (Belgelerinde aksine bir hüküm yoksa)
30
50
60
70
(Ek satır:RG-17/4/2015-29329) Özel yük taşıma izin belgesi veya özel izin belgesi ile karayoluna çıkan araçlarda (Belgelerinde aksine bir hüküm yoksa)
30
50
50
60
Lastik tekerlekli traktörler
20
30
40
Giremez
Arızalı bir aracı çeken araçlar
20
20
30
40
İş makineleri
20
20
20
Yolun yapım, bakım veya işletilmesinden
sorumlu kuruluştan
izin alınmadan
giremez
kilometredir.
(Değişik ikinci fıkra:RG-19/2/2014-28918) Hız sınırlayıcı cihaz bulundurma ve kullanma zorunluluğu olan araçlarda; yol ayrımı yapılmaksızın M2 ve M3 sınıfı otobüs ve minibüslerde hız sınırı ayarlaması 110 km/s, N2 ve N3 sınıfı kamyon ve çekicilerde ise 99 km/s’tir. Bu araçlar şehir içi yollarda ise diğer araçların tabi olduğu azami hız sınırlarına uymak zorundadırlar.
Zorunlu haller dışında şehirlerarası karayolunu kullanan motorlu araçlarda araç cinsi gözetilmeksizin asgari hız sınırı 15 km/s, otoyollarda ise 40 km/s’tir.
Tehlikeli madde taşımaya mahsus olup, boş olarak trafiğe çıkan araçlar yukarıda belirtilen kendi sınıfına giren araçlara ait hızla sürülebilirler.
(Değişik beşinci fıkra:RG-19/2/2014-28918) Römorklu veya yarı römorklu araçlarda (Römork takmış LTT ile tehlikeli madde taşıyan araçlar ve özel yük taşıma izin belgesi veya özel izin belgesi ile karayoluna çıkan araçlar hariç) en çok hız sınırı aynı cins römorksuz araçlara ait en çok hız sınırından saatte 10 km daha düşüktür.
Servis freni bozuk araçları çeken araçlar saatte 15 km.’nin üstünde bir hızla sürülemez.
İçişleri Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığının görüşünü alarak, yerleşim yeri dışındaki şehirlerarası çift yönlü karayolları ile bölünmüş yollarda ve otoyollarda otomobiller için hız sınırını 20 km/s’e kadar artırmaya yetkilidir.
(Değişik sekizinci fıkra:RG-19/2/2014-28918) İl ve ilçe trafik komisyonları ile ulaşım koordinasyon merkezleri, yerleşim yeri içinden geçen bölünmüş devlet ve il yolları ile belediyelerin yapım ve bakımından sorumlu olduğu taşıma kapasitesi yüksek, can ve mal güvenliği açısından gerekli tedbirlerin alındığı, yaya geçişlerinin alt ve üst geçişlerle sağlandığı bölünmüş karayollarında araç cinsleri için ayrı ayrı olmak üzere hız sınırlarını 32 km/s’e, yerleşim yeri içinde bulunan diğer bölünmüş karayollarında ise 20 km/s’e kadar artırmaya yetkilidir. Yerleşim yeri içinden geçen ve Karayolları Genel Müdürlüğünün sorumluluğunda bulunan devlet ve il yollarında yapılacak hız artırımlarında, Karayolları Genel Müdürlüğünden yola ilişkin alınması gerekli tedbirler ile yolun işletim hızına ilişkin bilgiler alınarak göz önünde bulundurulur.
Karayolları Trafik Yönetmeliği 100. Madde Trafik Sözlük
0 notes
Text
Tarzını Konuşturan Motosiklet Botları
Motosiklet ekipmanları dikkat çekici görselleri ile Motoenvanter içerisinde ki yerini almıştır. Örneğin eldivenler, montlar ve botlar arka arkaya sıralanmıştır. Hepsine dair:
· Görsellere yer verildiği için tercihte bulunmanız uzun sürmez.
· Yapım aşamasına kullanılan materyaller sıralanmıştır.
· Fiyat bilgileri de yol gösterici olacaktır.
Bu detaylar üzerine istediğiniz modeli seçebilir ve güvenli sürüş keyfine varabilirsiniz.
Korumalara Sahip Motosiklet Botları
Motosiklet botları ultra koruma içerir ve güvenlik sağlar. Örneğin iç ve dış ayak bileğine özel olarak ayrı koruma sistemlerinin devreye girmesi bunu gözler önüne serer.
Aynı zamanda kauçuk koruma üst kısımda kendini gösterir. Topuk ve arka kısımlarda da yine kauçuk malzeme temin edilmiştir. Böylece optimum dayanıklılık ve koruma sağlanmıştır.
Kilitli Motosiklet Bot Modelleri
Motosiklet botları için kilitleme sistemlerine yer verilir. Tokalar sayesinde ayağa sabitlenmesine özen gösterilir. Bu sayede:
· Ultra kontrol sağlamanız mümkün.
· Olası kaza anlarında ayağı tam kavrar.
Tam kavrama sayesinde darbelere karşı koruma sunar. Bundan dolayı özel kilitleme alanlarına sahiptir.
En Konforlu Motosiklet Botları
Botlarda ki konfor iç astar ile elde edilir. Süper kuru olan astarlar sayesinde rahatlık sağlanır. Yine Motoenvanter tarafından kuru ve rahat modeller gözler önüne serilmiştir.
Gerek iç gerekse dış tasarımda kullanılan materyaller göz önünde bulundurulmalı. Bu şekilde hem sağlam hem de konforlu modelleri tercihte etmeniz mümkün olacaktır.
0 notes
Text
Motobike İstanbul fuarı açıldı
http://giresunhaberci.com/motobike-istanbul-fuari-acildi/
Motobike İstanbul fuarı açıldı
İSTANBUL (AA) – 11. Motobike İstanbul fuarı bugün ziyaretçilere kapılarını açtı.
Messe Frankurt İstanbul tarafından düzenlenen ve Ekonomi Bakanlığı, Bisiklet Endüstrisi Derneği (BİSED), Motosiklet Endüstrisi Derneği (MOTED) ve Motosiklet Sanayicileri Derneği (MOTODER) tarafından desteklenen "Motobike İstanbul 2019" fuarı, İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen törenle başladı.
Açılış töreni AK Parti Sakarya Milletvekili ve Dünya Supersport Şampiyonası'nda 5 kez şampiyonluğa ulaşan eski motosikletçi Kenan Sofuoğlu, Messe Frankfurt Istanbul Genel Müdürü Tayfun Yardım, Aytemiz Genel Müdürü Ahmet Eke, MOTED Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Kılıçer ve sektör temsilcilerinin katılımıyla kurdele kesilerek gerçekleştirildi.
– "250 cc altındaki motosikletlerde ÖTV indirimine gidildi"
Sofuoğlu, burada yaptığı konuşmada, fuarın motosikletçiler açısından sezon açılışı anlamına geldiğini söyledi.
Uzun yıllar aktif sporculuk kariyerinden dolayı bu tarz fuarlara katılamadığını aktaran Sofuoğlu, "Motosiklet fuarı, motosikletçiler için kış uykusunun bitmesi ve sezonun açılması anlamına gelir. Kariyerim boyunca bu fuarlara katılamıyorum. Çünkü Dünya Şampiyonasının ilk yarışı hemen hemen her yıl fuara denk geliyor. Bu hafta sonu Dünya Şampiyonasının ilk yarışı Avustralya'da. Mecliste önemli görüşmeler olduğu için yarışa gidemiyorum. Avustralya'ya gidememem buraya katılabilmem açısından bir yandan da iyi oldu." diye konuştu.
Hem sporculuğunda hem de milletvekilliğinde motosiklet sektörüne faydalı olmaya çalıştığını anlatan Kenan Sofuoğlu, şunları kaydetti:
"Kariyerim boyunca motosiklet sektörüne aldığım başarılarla katkılar sağladım. Kariyerimi tamamladıktan sonra bana bir görev verildi. Artık milletvekiliyim. Bir yıldan kısa sürede geldiğim sektöre faydalı olmak için güzel adımlar attık. Motorcu dostu bariyer projesini başlattık. Türkiye'de bundan sonra yapılacak bütün yollarda motorcu dostu bariyerler olacak. Bu, bizim için bir milat. Artık motosikletçilerin kazaları ufak hasarlarla atlatması için güzel bir adım atıldı."
Kenan Sofuoğlu, yıl başında motosikletteki ÖTV indiriminin sektörü canlandırdığını aktararak, "Birkaç ay önce motosiklet sektörünün önde gelenleriyle toplantı yaptık. Sektörde bir sıkıntı olduğu tespitinde bulunduk. Stokların çok fazla olduğunu ve bunların eritilmesi gerektiğini söyledik. Adeta sektöre bir can suyu gerekliydi. Maliye Bakanımıza ilettik. Bu talebimiz yıl başında onaylandı. 250 cc altındaki motosikletlerde ÖTV indirimine gidildi. Süreci yakından takip ettim. Bazı modellerde yok satılır duruma geldi. Bu beni çok mutlu etti." ifadelerini kullandı.
– "Bu sektörü dünyadaki diğer oyuncularla büyütmemiz gerek"
MOTED Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Kılıçer ise vizyonlarını Türkiye'de sağlıklı bir motosiklet kültürü oluşturmak adına kurguladıklarını dile getirdi.
Yapılan bir araştırmaya göre 2030’lu yıllara doğru insanların çoğunluğunun şehirlerde yaşayacağını ve mobilitenin bu dönemlerde çok önemli olacağını vurgulayan Kılıçer, şunları söyledi:
"Bu yüzden motosiklet sektörüne ciddi işler düşüyor. Bizim mutlaka bu sektörü dünyadaki diğer oyuncularla büyütmemiz gerek. Türkiye’de önemli problemlerden bir tanesi algıdır. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de her 4 kişiden biri maalesef motosikleti tehlikeli olarak görüyor. Bu yüzden önemli adımlardan bir tanesi geçen yıl başlattığımız, 'Biz trafikte de aileyiz' sloganıdır. Motorsikletin tehlikeli olmadığı algısını tüm kamuoyuyla paylaşıyor olduk, bundan sonraki dönemde de devam edeceğiz."
– 24 ülkeden 255 katılımcı
Messe Frankfurt İstanbul Genel Müdürü Tayfun Yardım da fuarın geçen yıl 100 bini aşkın ziyaretçi ve 260 katılımcı ile hem sektörün önde gelen markalarından hem de motosikletseverler tarafından büyük bir ilgi gördüğünü dile getirdi.
Fuarın bu rakamlarla sadece Türkiye'de değil, bölgenin de lider motosiklet, bisiklet ve aksesuarları fuarı olarak 11. yılında konumunu daha da sağlamlaştırdığına dikkati çeken Yardım, "Takdir edersiniz ki böyle sürekli bir başarı öyküsü yalnız başına gerçekleşmiyor. Bu nedenle fuarın başarısında, desteği olan başta Ticaret Bakanlığımız olmak üzere, sektörün temsilcisi değerli derneklerimize ve diğer sponsorlarımıza, tüm destekçilere teşekkür etmek istiyorum. Bu sene de 26 bin metrekare alanda, 24 ülkeden 255 katılımcıya ev sahipliği yapan fuarda sezonun yeniliklerini yakından inceleme fırsatı bulacağız."
– "Hep beraber bir farkındalık süreci başlattık"
Aytemiz Genel Müdürü Ahmet Eke ise 2 yıl önce Türkiye'de 3 milyonu aşan motosikletler için yakıt ihtiyacının oluştuğu alanlarda, daha güvenli ve konforlu dolum yapabilmeleri için onlara özel alanlar oluşturmak konusunda "motorcu dostu istasyon" isimli bir proje başlattıklarını dile getirdi.
Aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri yaptıklarını anlatan Eke, "Sektörümüzün, motosiklet kullanıcılarının, sivil toplum kuruluşlarının ve federasyonun katkısıyla hep beraber bir süreç başlattık. Buradaki amacımız aslında motosiklet kullanıcılarının diğer sürücüler tarafından dikkate alınması ve trafikte onlara saygı duyulmasını sağlamaktı." ifadelerini kullandı.
– 140 stantta 260 uluslararası marka
Türkiye'nin lider motosiklet, bisiklet ve aksesuarları fuarı olan Motobike İstanbul 11. yılında 140 stantta 260 uluslararası markayı ağırlıyor. Söz konusu fuar; 9, 10 ve 11. salonlar ve etkinlik alanlarıyla toplam 16 bin 500 metrekare alanda gerçekleşiyor.
2018 yılında, Güneydoğu Avrupa, Ortadoğu, Kuzey Afrika, Rusya ve Orta Asya,Türkiye ve komşu ülkelerden 100 binden fazla ziyaretçiyi ağırlayan fuara bu yıl da rekor sayıda ziyaretçi bekleniyor.
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ziyaretçiler "Motobike Academy” kapsamında gerçekleşecek motosiklet ve bisiklet dünyası ile ilgili keyifli söyleşi, etkinlik ve atölye çalışmalarına katılma şansı yakalayacak.
Gösteri alanında Birkan Polat ve Onur Duva motosiklet gösterileri ile ziyaretçilere yine heyecan dolu anlar yaşatacak. Özel yapım ya da kişiselleştirilmiş motosiklet ve bisikletlerin sergileneceği "custom” alanı ise yine meraklılarını bekliyor.
Dünyanın önde gelen motosiklet ve bisiklet markalarının yer aldığı fuar, 24 Şubat'ta sona erecek. En yeni modelleri görme şansını yakalamak isteyen kadın ve öğrenci ziyaretçiler perşembe – cuma günleri yüzde 50 indirimli bilet fiyatlarından yararlanabilecek.
0 notes
Photo
Beyazıt Öztürk'e özel yapım motosiklet (Motosiklet tutkunu ünlü isimler) http://bit.ly/2CbvopT
0 notes
Text
Honoring The Icon: Ton-up Garage’s Honda CB500 Four
Honoring The Icon: Ton-up Garage’s Honda CB500 Four
Honda CB Four modelleri özel yapım (custom) motosiklet camiasında çok revaçta evet. Lakin bu ağır abi olan CB750 ‘yi unutmamızı gerektirmiyor. Evrensel Japon Motosikletlerinin ilk örneği, superbike etiketinin yine ilk sahibi olan CB 750’yi hatırlamak ve onurlandırmak için Portugal’s Ton-up Garage—CB Four ailesi adına bu 500’ü hazırlamış…
“750 ailenin büyük abisi evet ama elimizde…
View On WordPress
0 notes
Text
Özel Yapım Triumph: Jerolamo
Özel Yapım Triumph: Jerolamo
Triumph benim sevdiğim bir marka. Custom özel yapım işleri de seviyorum biliyorsunuz 🙂 Special Mr. Martini serisi buldum geçenlerde
Special Mr. Martini biraz kaçık bir İtalyan ve aşmış… İşte dükkan! Sanat galerisi gibi değil mi? 🙂
İşte böyle bir bekleme odası var 🙂 Daha dışarıdan, girişten ve içeri girer girmez gördüklerinizden etkilenmemek mümkün mü?
“Yahu dükkan böyleyse, bu adamların…
View On WordPress
0 notes
Text
Enduro Jawa Projesi
Jawa Arazi Motosikleti
Daha önce hiç enduro Jawa gördünüz mü?
Yan tarafta 1960 yılından bir motosiklet dergisi sayfasını görüyorsunuz.
Yazıda hayli ilginç bilgiler var. 250 ve 350 cc.’lik Jawa’lardan bahsediyor ve 1959 yılı Avrupa Motokros Şampiyonasındaki Jawa’nın aldığı üçüncülük, dördüncülük ve beşinciliğe atıf yapıyor. Teknik bilgilerin de yer aldığı sayfa standart modellere göre…
View On WordPress
0 notes
Text
Savic C-Serisi Elektrikli Motosikl
Savic C-Serisi Özel Yapım Elektrikli Motosiklet
Savic elektrikli motosiklet tasarımı ve performansıyla öne çıkıyor
Savic elektrikli motosiklet dünyasına hızlı bir giriş yaptı: C-Series.
C-Series geçmişin klasik çizgileriyle el yapımı custom tarzını birleştiriyor. Elektirkli motosikletlerin yüksek performanslarına artık alışmış olsak da, bu tür kendine has tarzı ve farklı görünümleri takdir ediyoruz tabii ki.
C Series içinde için üç…
View On WordPress
#custom elektrikli motosiklet#elektrikli motosiklet#özel yapım elektrikli motosiklet#savic motosiklet
0 notes
Text
Özel Yapım Motosiklet Nasıl Tasarlanmalı?
Özel Yapım Motosiklet Nasıl Tasarlanmalı?
Özel yapım motosikletlere çok önem veriyorum hatta sitede bu konuda özel bir kategori bile var. Bike EXIF ise motosiklet konusunda hazine gibi bir site ve Kahve Yarışçısı için özel bölümü var; bu yazı da az bulunur rehber niteliğinde.
mustafaat, mat
Vakti zamanında çok yakın bir arkadaşım da eski bir Honda’dan CF02 adında bir kahve yarışçısı yapmıştı (yazısını burada görebilirsiniz). Biz…
View On WordPress
#cafe racer#custom#custom motosiklet#imalat#kafe reysır#kendin yap#konsept#modifiye#motorsiklet#motosiklet#nasıl yapılır#özel tasarım#özel yapım#özel yapım motosiklet
0 notes
Text
Rolls-Royce Uçak Motorlu Motosiklet: TMC Dumont
Rolls-Royce Uçak Motorlu Motosiklet: TMC Dumont
Devasa ve tam çember tekerlekler, uçak motoru: “TMC Dumont”
TMC, Tarso Marques Concept demek. Kendisi eski bir F1 sürücüsü, hıza alışkın yani 🙂 Atölye özel yapım (custom)motosikletler yapıyor. Fakat bu defa Dumont adındaki modeliyle konuğumuz. Dumont da Brezilya’nın efsane pilotlarından birisi, motosikletin adı oradan…
View On WordPress
0 notes
Text
"Martin 70"
"Martin 70" Özel Yapım (Custom) Motosiklet
“Martin 70” Özel Yapım BMW Motosiklet
VTR Customs tarafından yapılan açıklama şöyle:
“Martini Racing” tarzı görünümüyle şık bir scrambler. NineT’nin arazi için uyarlanmış bir hali daha!
Görsellik, boya ve verniklemeye özel önem verilmiş bu çalışmada. Fakat teknik olarak da çok iş yapılmış: çapraz gidon takviyesi, özel üretim VTR Spezial marka sele, Akrapovic High Version ve daha da bir dünya ek…
View On WordPress
#bmw custom#custom motosiklet#modifiye#motosiklet modifiye#ninet#özel yapım bmw#özel yapım motosiklet#rninet
0 notes
Text
Yeni BMW Motor Mu O?
Yeni BMW Motor Mu O?
Bir sonraki BMW gezinti (touring) modelinin öncüsünü mü görüyoruz?
Geçen Aralık ayında Japonya’daki fuarda ortaya çıkan Custom Works Zon atölyesinin yeni bir tür BMW boksör motorla yaptığı çalışmayı görüyorsunuz.
Biliyoruz ki markalar bazen böyle çalışmalar ile “sızma” işleri yapıyorlar ve piyasanın tepkisini ölçüyorlar. Bu defa ilginç olan ise bu motosikletin BMW desteğiyle yapılmış olması.
View On WordPress
#bmw boksör#bmw cruiser#bmw heritage#bmw motor#bmw motosiklet#bmw touring#bmw turing#custom motosiklet#özel yapım motosiklet
0 notes
Text
BMW R1200R LC "Eddie 21"
BMW R1200R LC “Eddie 21”
VTR Customs’dan devam ediyoruz ve bu defa büyük kısmı el yapımı parçalardan oluşan Eddie 21 ile birlikteyiz.
Fotoğraf yüksek çözünürlüklü, ayrıntılara dikkat ediniz.
[foogallery id=”9296″]
Görüldü: www.vtr-customs.com
View On WordPress
#BMW#bmw r1200 r#custom motosiklet#motosiklet modifiye#özel yapım motosiklet#r1200 modifiye#r1200r lc
0 notes
Text
BMW R1200 R LC "Veneno Blanco"
BMW R1200 R LC “Veneno Blanco”
Yine VTR Cstoms, yine el yapımı özel bir araç: BMW R1200 R LC “Veneno Blanco”!
Veneno Blanco, Beyaz Kan demek. Ve yine muhteşem denecek kadar çarpıcı ayrıntılar var…
[foogallery id=”9240″]
View On WordPress
#bmw motosiklet#bmw r1200 rc#custom motosiklet#modifiye#motosiklet modifiye#özel yapım motosiklet#r1200rc
0 notes