#çingeneler

[dipnotski]

Michael Jan de Goeje – Çingenelerin Asya’dan Göçleri (2023)

Günümüzde Romanlar olarak adlandırılan Çingeneler, kendilerine has yaşam tarzları ve kültürleriyle ilgileri üzerlerine çekseler de tarih boyunca dışlanan ve ötekileştirilen toplumlardan biri olmuşlardır. Kapı gıcırtısına oynayan, sevgililere çiçek satmaya çalışan ve serkeşçe bir hayat süren kişiler olarak yaftalanan Çingeneleri aslında ne kadar tanıyoruz? İşte bu kitapta; Çingenelerin göçleri,…

[kayra-derda-selim-hatta-hikmet]

"Kendime yalan söylemeye başladığımdan beri kimseye inanmıyorum."

[yinedemeliha]

[insanzee]

Çingenenin birine çıkışmışlar;

Ne biçim yürüyorsun? diye.

Yürümüyorum ki,

Demiş,

Dans ediyorum.

Müziksiz dans mı olur?

BEYNİN varsa! Olur...

Aleksandr Puşkin (Çingeneler)

[bukowskili]

Bazı gerçeklikleri görmek istemeyiz hayatta.Bizi umutsuzluğa sürüklediği için belki.Belkide sadece o hayal üzerine kurduğumuz dünyanın yıkılmasından korktuğumuz için.

Bana en sevdiğim film sorulduğunda,kendimi şu cevapları vermek zorunda hissediyorum;Yeşil yol,Çingeneler Zamanı,Esaretin Bedeli,Dövüş Klubü,Ölü Ozanlar Derneği...

Ben Paul'un haksızlığa uğrayıp öldürülmesini kabul etmek istemiyorum.

Perhan'nın güvensizlikleri yüzünden onu seven kızı görmezden gelmesini kabul etmek istemiyorum.

Andy'nin haksız yere o hapishanede kaldığı yılların asla geri gelmeyeceğini kabul etmek istemiyorum.

Tyler'ın hayattan kopacak kadar kendini kaybedip benim gözümde delirmesini kabul etmek istemiyorum.

Neil'ın içinde olan oyunculuk tutukusunu babası yüzünde içine atıp,sanki olmak istediği şeyi(doktorluk için çalışma)yapıyormuş gibi yapıp,ama bunun ona kendini iyi hissedirmediğini anladığı an bu dünyadan yok olmasını kabul etmek istemiyorum.

Bu yüzden bana en sevdiğim film sorulduğunda cevabım Ejderhanı Nasıl Eğitirsin,Shrek,Mulan,Kutup Eksperis olduğu için üzgünüm.Ama ben tüm bu dünyadan uzak hayali bir dünyayı düşlemeyi tercih ediyorum.Bizi mutlu hissettiren düşünceyle yaşamalıyız ya.Tam olarak onu yapıyorum.Belkide yanlış.En azından sonucunda yaşamayı katlanabilir kılıyorsa gerisi önemli değildir dimi ?

[aynodndr]

Ne güzel şehirdin sen,

Ahh! Güzel İstanbul..

Bölüne bölüşe,

Kalmadı ne 7 Tepelerin..

Ne yandan Çarklı Vapurların, Martılarla bölüştüğüm simitlerim..

Neylersin ki..

Adına manzumeler düzen,

Sana tutkulu, sevdalı şairlerin,

Bir Hoş Seda.. Nağmelerde gezen

İlham mı..

Kanalın Sızılı Suların'da,

Vurgun yedi, yediveren...

Ben bir ceviz ağacıydım

Ya hanii

Gülhane parkın'da..

Pera-İstiklal de..

Kibar Hanımlar- beyler

Zerafetle yürürdü kolkola,

Eğlencenin kalbi Sıraselviler..

Arnavut kaldırımlı

Taş sokakların...

Cumbalı evlerin..

Çengelköy'de bostanların..

Sen ne güzel şehirdin..

Sinemalar..

Matine - Suare,

Kapalı gişe oynar.

Tiyatrolar.. Seyirciyle şenlenirdi..

Gazinolar..

Sahnelerinde, Ünlü Ses'ler inletirdi.

Çingeneler

Ne mutluydu

Bir çalıp üç söylerdi..

Ahh !.. İstanbul..

Kara Sevdam..

Candan öte Toprağım..

Avrasya Anavatanım..

Yine..

Rucü eder miyiz

Bir gün aslımıza !..

Bülbülderesin'de,

Şakır mı kuşlar ?..

Yahya Kemal ve Kanlıca...

Sahilinde dinlenip, seyre dalıp,

Yoğurtu kaşıklar mı İhtiyarlar..

Çocuk olsam ya !..

Geri dönsem

Anam'dan..

Bir daha doğsam..

Bakırköy'deki Çamlıca Mahallemde,

Top sektire sektire

Seksek oynasam..

Kavak ağacına

Yine kargalar konsa..

Cehaletten

Uğursuz diye kovsa

Elleri Kınalı Annem..

Sahil boyun da

Yürüsem

Salacak'da..

Alibeyköy mısır yesem..

T. Fikret'in Aşiyan'ında

Dolunayı seyretsem,

Mehtap uyanmasa..

Amma ben..

Hafız Burhan'ın muhteşem Ezan'ıyla

Üsküdar'da uyansam,

Ertesi sabaha..

Ahh, Ahhh.....

Alıntı

[san4rt]

Bugün, 14 şubat Sevgililer Günü

Yani burada bizim taklitlerimizi yapıyoruz gün

Ne saçma bir gün!

Dışarıda bu günü kutlayan insanları gördükçe sinirleniyorum

Ama en çok sana kızıyorum

Çünkü ben seni dışarıdaki sevgilisini bekleyen adamdan

Daha fazla özlemle beklerdim

senden de fazla

Hâlâ seni o özlemle bekliyorum

Ama gelmeni istemiyorum

aslında bana "Sevgilim" demeni çok kaybetmedim

Ama bana "Keşke seni tanımamıştım " söylediğim günü yaşamak istemiyorum!

Bugün dışarıda tüm gün sevgililerin gözlerine baktılar

Hangisinde benim gözlerimdeki aşk var diye

Onlar gözlerini kaçırsa da ben ayırmalarının

mutluluğu bizimki gibi değil

Muhtemelen bugün onları kıskandım

çünkü bizim baktığımız martılar

artık onlara baktığını görüyordu

Güneşle bulutlar onlar için poz veriyordu vadilere

Artık bana çingeneler güllerini standardına uygun görmüyorlardı sen yokken

Yani sen gittin bana herkes küstü

Bir tek alkolle aram iyi bu aralar

Bir yanda fotoğrafların

Bir yanda müzikler

dışarıda sahte taklitlerimiz

Gözyaşlarımdaki umutsuzluk

Dört bir anında hatırlarsın kendini bana

yaşadığım mutluluklar

Çektiğim özlem

Gözlerimdeki yalnızlık

Senin eserin

Her gün sensizliği daha iyi tanıdığım bittiğimiz günden beri

Daha çok savaşıyorum kendimle

Daha çok özlüyorum seni

Daha çok ağlıyorum

Tükeniyorum

Bugün bana acı veriyor

Onlar sevgilerini bize inat içinde birlikte olduklarında

Daha fazla kızıyorum sana

Ne saçma bir gün!

[birserceningozyaslari]

Hayırsız ada ( sivri ada) vakası 1910,

100 bine yakın sokak köpeklerinin ölüme terkedilmesi..

Siyasi bir neden, batılıların kınamalarından, bir ingilizi ısırdıklları için...

Sonrasında köpekler korunaklı varlıklar bilinmesi ama sonra bu olay olmuş.

Kuduz vakası azmış ve yok denecek kadarmış.

Evsizler ile köpekler toplanılmış..

Yerli halk, cemaatlerin direnişinden dolayı belediye çalışanları, zabıtalarında bunu yapmak istemeyişlerinden direnip kafesleri kırmışlar..

Onun dışında bu işleri onlar yapmayınca romanlar, çingeneler, eski mahkumlar ve işsizlere cuzzi miktarda para verip yaptırıyorlar..

O zaman da halk ve sakinler ses çıkariyorken ve bu duruma direnemiyorlar..

Tam 6 ay boyunca koku ve ses asla bitmemiş.. çünkü açlıktan ölmüşler.

Konunun özeti şu;

Sonuç itibariyle bu yaptıkları bir hezimet olmuş. Bir şey yapmaya çalışırken maalesef şiddet aşılanmış

Genel bir bakış ile yaklaşırsak şuanki duruma bir örnek hikayedir..

[nebiya]

"benim ruhum özgür bir kuş gibi özgür. yükseklere çıkıp sonra aşağıya iner. bazen göz yaşı döker, bazen de şarkılar söyleyip kahkahalar atar…“

Time of the Gypsies / Çingeneler Zamanı

[kendimihissetmiyorum]

Alev almış bir genç kızın portresi

Van Gogh sonsuzluğun kapısında

Sonsuzluk ve Bir gün

Çingeneler Zamanı

Ters Yüz (bin kere izleyebilirim)

Soul

neredeyse hepsi sanat filmleri oldu ama belki bakarsın

çingeneler zamanı.. ederlezi... gece gece naptın be.. ama teşekkür ederim

[theheartofmuses]

Wikipedia doğruysa (genelde doğru değildir çok hacklaniyor), ibrani dinler öncesi baal zamanlarından gelinlerin düğün töreninde kına yaktığı söyleniyor.

Ama hindistanda falan da var iranda,( çingeneler zaten hint kökenli )vs, arap ülkeleri vb kavimlerde falan. balkanlarada yaymışsın osmanlıda galiba

Söylendiği gibi Etrüsk de de varsa iyiymiş en azından

[doriangray1789]

ÇİNGENELER Çingeneler ; Kuzey Hindistan kökenli göçebe bir halktır. Hindistan'ın Pencap-Sind (Pakistan, Karaçi) nehir havzası boyunca Pakistan ve Afganistan'ın da içinde bulunduğu bölgelerden 1050 civarında İran ve Anadolu üzerinden dünyaya yayılmış bir Hint-Avrupa halkıdır. Bu halkın neden topraklarını terkettiği sorusu; hala güncelliğini korumaktadır. Çingene sözcüğü bir teoriye göre Eski Türkçe yoksul mânasina gelen çıgan sözcüğünden gelir. Zamanla sözcüğün Farsça formu (çingane) Türkiye Türkçesinde benimsenmiştir. (Çıgan müziği adında bir müzik türü de bulunur. Tarihte en eski kaynak: Çingâne "Roman" [ Yazıcıoğlu Ahmed Bîcan, Dürr-i Meknûn (1465) ], çingen [ PiriR (1521) ] Orta Yunanca tsingános (aynı anlamda) bugünkü anlamıyla ilk 1378'de kaydedilmiştir. Kayda geçmiş bazı Çingene kavimleri ; Rom (Roman), Dom, Lom, Abdal, Ashkal, Mugat . Romanlar ; Çingene kavimlerinden sadece birisidir. Roman kelimesi; Çingenece, Roma sözcüğünden türetilmiştir. Bu sözcük Çingenece (Roma) rom "çingene (erkek)" sözcüğünün çoğuludur. Bu sözcük Sanskritçe ḍomba डोम्ब "aşağı kasttan çalgıcılara verilen bir isim" sözcüğünden alıntıdır. Her dönem toplumun en alt katmanı olmaya itilmiş bu toplumun temcilcileri en son İkinci Dünya Savaşı sonrası; 8 Nisan 1971 tarihinde Londra’da toplanan Birinci Uluslararası Roman Kongresi'nde bir araya gelerek katledilen yüz binlerce Roman’ın anısını yaşatmak adına yılın her 8 nisanını, Dünya Çingeneler Günü olarak kabul etti. Yazı ve görsel: Arkeo Tarih Dünya

[cninzihni]

Haklısın aslında birkaç konum var mesela suç ve ceza ile tutunamayanlar hakkında bir yazı dizisi yazmıştım bir de çingeneler hakkında yazmıştım , sadakatsiz sadakat adında bir yazım var yani ama istediğim şey sohbet havasında olması rabarbar var mesut süre biliyor musun bilmiyorum o nun podcast lerini çok beğeniyorum senin podcastlerini hepsini dinleyemedim ama en kısa zamanda dinleyeceğim..

Evet öyle şeyler de olabilir. Bir arkadaşını alıp Müebbet Muhabbet tadında bir şey de yapabilirsiniz. Ya da her bölüme başka bir arkadaşını çağırabilirsin vb. Sohbet havasında istiyorsan böylesi daha iyi olabilir

[analogdialogue]

Hiç çiçek satmazmış çingeneler

Orospuları o yağmur ıslatmazmış

Sen geçerken

[psikopatyazars]

Artık bana çingeneler güllerini layık görmüyor sen yokken

[aynodndr]

Ne güzel şehirdin sen,

Ahh! Güzel İstanbul..

Bölüne bölüşe,

Kalmadı ne 7 Tepelerin..

Ne yandan Çarklı Vapurların, Martılarla bölüştüğüm simitlerim..

Neylersin ki..

Adına manzumeler düzen,

Sana tutkulu, sevdalı şairlerin,

Bir Hoş Seda.. Nağmelerde gezen

İlham mı..

Kanalın Sızılı Suların'da,

Vurgun yedi, yediveren...

Ben bir ceviz ağacıydım

Ya hanii

Gülhane parkın'da..

Pera-İstiklal de..

Kibar Hanımlar- beyler

Zerafetle yürürdü kolkola,

Eğlencenin kalbi Sıraselviler..

Arnavut kaldırımlı

Taş sokakların...

Cumbalı evlerin..

Çengelköy'de bostanların..

Sen ne güzel şehirdin..

Sinemalar..

Matine - Suare,

Kapalı gişe oynar.

Tiyatrolar.. Seyirciyle şenlenirdi..

Gazinolar..

Sahnelerinde, Ünlü Ses'ler inletirdi.

Çingeneler

Ne mutluydu

Bir çalıp üç söylerdi..

Ahh !.. İstanbul..

Kara Sevdam..

Candan öte Toprağım..

Avrasya Anavatanım..

Yine..

Rucü eder miyiz

Bir gün aslımıza !..

Bülbülderesin'de,

Şakır mı kuşlar ?..

Yahya Kemal ve Kanlıca...

Sahilinde dinlenip, seyre dalıp,

Yoğurtu kaşıklar mı İhtiyarlar..

Çocuk olsam ya !..

Geri dönsem

Anam'dan..

Bir daha doğsam..

Bakırköy'deki Çamlıca Mahallemde,

Top sektire sektire

Seksek oynasam..

Kavak ağacına

Yine kargalar konsa..

Cehaletten

Uğursuz diye kovsa

Elleri Kınalı Annem..

Sahil boyun da

Yürüsem

Salacak'da..

Alibeyköy mısır yesem..

T. Fikret'in Aşiyan'ında

Dolunayı seyretsem,

Mehtap uyanmasa..

Amma ben..

Hafız Burhan'ın muhteşem Ezan'ıyla

Üsküdar'da uyansam,

Ertesi sabaha..

Ahh, Ahhh.....

Alıntı