#Ömer Şan
Explore tagged Tumblr posts
afrodit-mavisii · 3 months ago
Text
' Unutma beni, unutama beni...'
şans çiçeği
Tumblr media Tumblr media
318 notes · View notes
nevzatboyraz44 · 7 months ago
Text
Tumblr media
Resûl-i Ekremin (sallallahü aleyhi ve sellem) yüzük taşında üç satır yazılıydı: Muhammed, Resûl, Allah
“Resûlullah Efendimiz, gümüş bir hâtem edindi. O, ömrü boyunca mübarek elinde idi.” Abdullah bin Ömer (radıyallahü anh)
“Fahr-i âlem, Habeşî bir yüzük takınmıştı. Yüzüğün kaşını avucu tarafına alırdı. Sağ eline takardı.” Enes bin Mâlik’den (radıyallahü anh) Sahihayn Habeşî’den murad, akik yahut cez’ denilen alaca taştır. İkisinin de menşei Habeş diyarından.
Yüzük, küçük parmağa veya yanındaki parmağa takılır. Üzerinde yazı bulunan yüzüğü, halâya girerken sol elden sağ ele geçirmek müstehabdır.
Nu’mân bin Beşîr, Resûlullahın yanına gelir. Parmağında altın yüzük vardır. “Cennete girmeden, niçin Cennet ziyneti kullandın” buyururlar.
Demir yüzük takmaya başlar “Niçin Cehennem eşyası taşıyorsun” derler bu defa.
Onu da çıkarıp tunçtan yüzük takar. “Senden neden put kokusu geliyor?”
Bu defa o sorar: Nasıl bir yüzük takayım, yâ Resûlallah?
- Gümüş yüzük kullanabilirsin. Ağırlığı bir miskali geçmesin, sağ eline tak!
1 miskal (= 1,5 dirhem = 24 kırat = 96 buğday), günümüz hesabıyla 4,8 gram civarında.
Bazıları diyor ki: Eshâb-ı kiram fakirdi de altın ondan yasaklandı.
Hayır; fakire zengine herkese yasak, içlerinde büyük tüccarlar vardır istisna tutulmazlar. Hanımlar fakir de olsa takar.
Efendimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” yüzük taşında üç satır yazılıdır. Aşağıdan yukarıya doğru Muhammed, Resûl, Allah.
Müminler arasında zikrolunan mührü yüzüğüne işletmek isteyenler olur. Efendimiz izin vermez neyhederler. İslâm devletinin alâmetidir zira. (İbn-i Hanbel)
Server-i Kâinat Hakka yürüyünce o yüzük Hazreti Ebû Bekr’e verilir, sonra Hazreti Ömer’e. Hazreti Osmân halife olunca yüzüğü takma şerefine nail olur ancaak.
Ancaak kutlu emanet kazaen Erîs Kuyusuna düşer, kaybolur.
Osman-ı Zinnureyn aratır, taratır, hayli mal sarf eder bu uğurda. Lakin bulunamaz, çok üzülür bu hususta.
Hazreti Ebû Bekrin yüzüğünde, “Ni’mel kādir Allah” (Allahın gücü her şeye yeter) yazılıdır.
Hazreti Ömerin yüzüğünde “Kefâ bi’l-mevt vâ’ızan yâ Ömer” (sana vaiz olarak ölüm yetişir)
Hazreti Osmânın yüzüğünde “Le-nasbirenne” (elbette sabredeceğiz)
Hazreti Alî’nin yüzüğünde “El-mülkü lillah” (Mülk Allahındır) Celle celalüh
Hazreti Hasenin yüzüğünde, “El-izzetü lillah” (Şan şeref Allahü teâlâya mahsustur)
Hazreti Mu’âviyenin yüzüğünde “Rabbiğfir-lî” (Beni bağışla günahlarımı ört)
İmam-ı Ali Rıza’nın yüzüğünde, “Hasbiyallah” (Allahü teala bana kâfidir).
İbni Ebî Leylâ’nın yüzüğünde “Ed-dünyâ garûrün” (Dünya aldatıcıdır)
İmâm-ı a‘zam Ebû Hanîfenin yüzüğünde “Kuli’l-hayr ve illâ feskût” (ya hayr söyle ya sus).
İmâm-ı Ebû Yûsüfün yüzüğünde “Men amile bi-re’yihî nedime” (dan��şmadan- kendi reyi ile- hareket eden pişman olur)
İmâm-ı Muhammedin yüzüğünde “Men sabere zafire”(sabreden muradına erer)
İmâm-ı Şâfi’înin yüzüğünde “El-Bereketü fil kanâ’a” (bereket kanaattedir) yazılıdır.
O devirde nişan nikâh yüzüğü yoktur. Yüzüğü daha ziyade hâkimler, melikler ve ulema takar. Fermanları, fetvaları, mühürler bir nevi imza atarlar.
Yani? Yani üzerindeki yazılar terstir, filmin negatifi gibi âdeta.
Bayramlarda herkes yüzük takabilir, müstehabdır hatta.
Ama gösteriş için, övünmek için takmak asla.
“Peygamber Efendimiz, Rum, Acem ve Habeş padişahlarına mektuplar yazdırdı. Sahabeler “Ya Resûlallah” dediler, “Onlar mühürsüz mektuplara itibar etmezler.”
Onun üzerine gümüş bir yüzük edinip kaşına “Muhammed Resûl Allah” nakşını kazıttılar.
Hemen birer yüzük yaptırıp takınmaya başladık. Hatta taşının akik olmasına dikkat ettik bilhassa.
Sonra baktık ki Efendimiz sürekli parmaklarında tutmuyor, biz de çıkardık. Belki de şer’an gerekli bir şey olduğu sanılmasın diye öyle yaptılar. Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)
Zaman zaman müzayedelere düşen Emevi, Abbasi ve sonraki dönemlere ait yüzük başları hep mühür şeklinde. Kâğıda basılınca düz okunsun diye yazılar ters kazınmış.
وقد كتب على حجر خاتم النبي محمد (صلى الله عليه وسلم) ثلاثة أسطر: محمد، رسول، الله.
"لقد حصل نبينا على حاقد من فضة. "وكان بين يديه المباركة طوال حياته". عبدالله بن عمر (رضي الله عنه)
«كان فهر العالم يرتدي خاتمًا حبشيًا. وكان يضع حاجب الخاتم على جهة الكف. وكان يلبسه في يده اليمنى». والمراد بالصحيحين الحبشي عن أنس بن مالك رضي الله عنه: حجر متعدد الألوان يسمى العقيق أو الجاز. وكلاهما أصلهما من أرض الحبشة.
يتم ارتداء الخاتم على الإصبع الصغير أو الإصبع المجاور له. ويستحب تمرير الخاتم المكتوب عليه من اليد اليسرى إلى اليد اليمنى عند دخول الصلاة الحلال.
يأتي النعمان بن بشير إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم. هناك خاتم ذهبي في إصبعه. فيقولون: لماذا كنت تستخدم زينة الجنة قبل دخول الجنة؟
يبدأ بارتداء خاتم حديدي، هذه المرة يسألونه: "لماذا تحمل أشياء الجحيم؟"
يخلعها ويضع خاتمًا من البرونز. "لماذا رائحتك مثل المعبود؟"
فيسأل هذه المرة: أي خاتم ألبس يا رسول الله؟
- يمكنك استخدام خاتم من الفضة. ولا يزن أكثر من مثقال، واحمله في يدك اليمنى!
1 المشكال (= 1.5 درهم = 24 قيراط = 96 قمح) يساوي حوالي 4.8 جرام بحساب اليوم.
ويقول البعض: كان الصحابة فقراء ومنعوا عنهم الذهب.
لا؛ فهو محرم على الجميع، فقيرا أو غنيا، لكن بينهم تجار كبار، لا يستثنى منهم. ترتديه السيدات حتى لو كن فقراء.
ثلاثة أسطر مكتوبة على حجر خاتم نبينا صلى الله عليه وسلم. من الأسفل إلى الأعلى محمد رسول الله.
وهناك من المؤمنين من يريد أن يضع الختم المذكور على خاتمه. ربنا لن يسمح بذلك مهما قالوا. لأنه من علامات الدولة الإسلامية. (ابن حنبل)
عندما يمشي خادم الكون نحو الله، يُعطى هذا الخاتم لأبي بكر، ثم لحضرة عمر. فقط عندما يصبح حضرة عثمان خليفة سيكون له شرف ارتداء الخاتم.
ومع ذلك، فإن الآثار المقدسة تقع بطريق الخطأ في بئر إيريس وتضيع.
يقوم عثمان زينورين بالبحث والمسح الضوئي وإنفاق الكثير من المال لهذه القضية. ولكن لا يمكن العثور عليه، ويشعر بحزن شديد بسبب ذلك.
""نمل قادر الله"" (قدرة الله كافية لكل شيء) مكتوب على خاتم حضرة أبي بكر.
"Kefâ bi'l-mevt vâ'ızan yâ Ömer" (سيكفيك الموت كواعظ) على خاتم حضرة عمر.
"النصبيرين" (طبعا سنصبر) على خاتم حضرة عثمان
"الملك لله" على خاتم حضرة علي Celle celalüh
"العزَّة لله" مكتوبة على خاتم حضرة الحسن.
"Rabbiğfir-lî" (اغفر لي واستر ذنوبي) على خاتم حضرة معاوية.
"حسبي الله" (حسبي الله تعالى) مكتوبة على خاتم الإمام علي رضا.
"الدنيا غرور" على خاتم ابن أبي ليلى
""Kuli'l-hair ve illa feskût"" (إما أن تقول خيرًا أو تصمت) على خاتم الإمام الأعظم أبو حنيفة.
خاتم الإمام أبو يوسف مكتوب عليه "Men amile bi-re'yihi nedime" (من عمل برأيه دون استشارة فسوف يندم).
خاتم الإمام محمد مكتوب عليه "أنا صابر زافير" (من صبر سيحقق هدفه).
"البركة في الرضا" مكتوبة على خاتم الإمام الشافعي.
ولم تكن هناك خواتم خطوبة في تلك الحقبة. الخاتم يرتديه في الغالب القضاة والملوك والعلماء. الفتاوى والفتاوى والأختام هي نوع من التوقيع.
حسنًا؟ بمعنى آخر، الكتابات الموجودة عليه معكوسة، تقريبًا مثل الصورة السلبية للفيلم.
يمكن لأي شخص ارتداء الخاتم أثناء العطلات، بل يوصى به.
ولكن لا ترتديه أبدًا للتباهي أو التباهي.
"كان لنبينا رسائل كتبها إلى سلاطين اليونان والفارس والحبشة. فقال الصحابة: يا رسول الله، لا يعظمون الكتاب المختوم.
واشتروا له خاتماً من فضة ونقش على حاجبه نقش "محمد رسول الله".
لقد صنعنا خاتمًا على الفور وبدأنا في ارتدائه. لقد أولينا اهتمامًا خاصًا لحقيقة أن الحجر كان عقيقًا.
ثم أدركنا أن نبينا لم يكن يمسكه في أصابعه طوال الوقت فخلعناه. وربما فعلوا ذلك حتى لا يعتقد أنه أمر ضروري في الشريعة. أنس بن مالك (رضي الله عنه)
الرؤوس الدائرية من العصر الأموي والعباسي والفترات اللاحقة التي تظهر أحيانًا في المزادات تكون دائمًا على شكل ختم. تم نقش الكتابات رأسًا على عقب بحيث يمكن قراءتها بشكل مسطح عند طباعتها على الورق.
Three lines were written on the ring stone of the Prophet Muhammad (peace be upon him): Muhammad, Messenger, Allah.
“Our Prophet acquired a silver hatem. "He was in his blessed hands throughout his life." Abdullah bin Omar (radiyallahu anh)
“Fahr-i alem was wearing an Abyssinian ring. He would place the eyebrow of the ring on the palm side. He wore it on his right hand.” What is meant by Sahihayn Habeshî from Enes bin Malik (radıyallahu anh) is a multicolored stone called agate or jaz'. Both of them originate from the land of Abyssinia.
The ring is worn on the little finger or the finger next to it. It is recommended to pass the ring with writing on it from the left hand to the right hand while entering the halal prayer.
Nu'man bin Bashir comes to the Messenger of Allah. There is a gold ring on his finger. They say, "Why did you use the ornaments of Heaven before entering Heaven?"
He starts wearing an iron ring. This time they ask, "Why are you carrying Hell's items?"
He takes it off and puts on a bronze ring. “Why do you smell like an idol?”
This time he asks: What kind of ring should I wear, O Messenger of Allah?
- You can use a silver ring. Let it not weigh more than a miskal, wear it in your right hand!
1 miskal (= 1.5 dirham = 24 carats = 96 wheat) is around 4.8 grams in today's calculation.
Some say: The Companions were poor and gold was banned from them.
No; It is forbidden to everyone, poor or rich, but there are great merchants among them, they are not excluded. Ladies wear it even if they are poor.
Three lines are written on the ring stone of our Prophet "sall-Allâhu 'alaihi wa sallam'. From bottom to top, Muhammad, Messenger, Allah.
There are some believers who want to put the mentioned seal on their ring. Our Lord will not allow it, whatever they say. Because it is a sign of the Islamic state. (Ibn Hanbel)
When the Server of the Universe walks towards God, that ring is given to Hazrat Abu Bakr, then to Hazrat Omar. Only when Hazrat Osman becomes caliph will he have the honor of wearing the ring.
However, the sacred relic accidentally falls into the Well of Eris and is lost.
Osman-ı Zinnureyn searches and scans and spends a lot of money for this cause. But he cannot be found, and he becomes very sad about this.
"Ni'mel kadir Allah" (Allah's power is sufficient for everything) is written on the ring of Hazrat Abu Bakr.
"Kefâ bi'l-mevt vâ'ızan yâ Ömer" (Death will be enough for you as a preacher) on Hazrat Ömer's ring.
"Le-nasbirenne" (of course we will be patient) on the ring of Hazrat Osman
"Al-mulku lillah" (Property belongs to Allah) on Hazrat Ali's ring Celle celalüh
"El-izzetu lillah" (Glory and honor belong to Allahu ta'ala) is written on Hazrat Hasan's ring.
"Rabbiğfir-lî" (Forgive me and cover my sins) on Hazrat Mu'aviye's ring.
"Hasbiyallah" (Allahu ta'ala is sufficient for me) is written on Imam-i Ali Rıza's ring.
"Ed-dunya garurun" (The world is deceptive) on the ring of Ibn Abi Layla
"Kuli'l-hayr ve illa feskût" (either speak good or remain silent) on the ring of Imam-i azam Abu Hanifa.
Imam-i Abu Yusuf's ring reads "Men amile bi-re'yihi nedime" (He who acts with his own opinion without consulting will regret it).
Imam Muhammad's ring reads "I am sabere zafire" (He who is patient will achieve his goal).
"El-Bereketü fil kanâ'a" (Blessings are in contentment) is written on Imam-ı Şâfi'î's ring.
There were no engagement rings in that era. The ring is mostly worn by judges, kings and scholars. Edicts, fatwas and seals are a kind of signature.
Well? In other words, the writings on it are reversed, almost like the negative of the film.
Everyone can wear a ring during holidays, it is even recommended.
But never wear it to show off or to boast.
“Our Prophet had letters written to the Greek, Persian and Abyssinian sultans. The companions said, “O Messenger of Allah,” “They do not respect unsealed letters.”
They bought a silver ring for him and had the inscription "Muhammad, Messenger of Allah" engraved on his eyebrow.
We immediately had a ring made and started wearing them. We even paid special attention to the fact that the stone was agate.
Then we realized that our Prophet was not holding it in his fingers all the time, so we took it off. Maybe they did so so that it would not be thought that it was a necessary thing in Sharia. Enes bin Malik (radiyallahu anh)
Ring heads from the Umayyad, Abbasid and later periods that occasionally appear at auctions are always in the shape of a seal. The writings are engraved upside down so that they can be read flat when printed on paper.
35 notes · View notes
aykutiltertr · 5 months ago
Video
youtube
Aykut ilter - Fondip  Aykut ilter - Fondip Söz - Müzik: Aykut ilter ARANJÖR      : TANER DEMiRALP SIRRI DERYA DOĞU KILIÇ DÜZENLEME  : VOLKAN ATEŞ AKYILMAZ GİTAR            : SERHAN YASDIMAN BAS GİTAR    : ESER ÜNSAL YAYLILAR      : GRUP ATLANTİS PERKiSYON   : ŞENER YOLAL SAXSAFON    : GÖKSUN ÇAVDAR GERi VOKALLER    : VOLKAN ATEŞ AKYILMAZ,DEMET TUĞCU, FERHAT KÖSE, CİHAN KONUK ÇOCUK GERi VOKALLER    : BAŞAK TUNCEL,PETEK HOŞGÖR, ÖZNUR GELİŞ, AYŞE BİLGİÇ, DİKRİS KAZAZOĞLU,MERVENUR DEMİR, NİLÜFER ÇAKMAK, SABİHA KÜÇÜK TÜFEKÇİ, FERİZE KURT KAAN KAFADAROĞLU, SEHAN BENGÜL, MEHMETALİ AYDEMİR,DOGUKAN GEZGİN, AHMET ONUR SÖZEN, BARET KAZAZOĞLU,ÖNDER ARPACI EDİT              : SIRRI DERYA KILIÇ, İLKER BAYRAKTAR, EMİN MECNUNBEYOV MiKS             : VOLKAN ATEŞ AKYILMAZ STÜDYO       : ATON  MUSIC PRODUCTION STÜDYO       : LİMON SES KAYIT ve MÜZİK YAPIM MASTERiNG : ULAŞ FONDİP EL BEBEK GÜL BEBEK KRAL GİBİ YAŞATIRIM EVLENELİM SEN DEMEK YALAN DEMEK OLMAZ BU İŞ EN İYİSİ EYLENELİM TEKİLA ŞARAP RAKI BİRA HAYDİ KADEHLER HAVAYA SON Kİ ÜÇ DÖRT FONDİPPP OOOOOH DANE DANE DASTANA KARNIM TOK BU LAFLARA GİT ANLAT BU MASALI SEN ( BAŞKALARINA ) BENİ UYUTMA                                           Aykut ilteR                                                                                                                                                                                                                                                                 Böcek Müzik Yapım Pentagram albümlerinin ardından şimdi de Türk Pop Müziğine güçlü ve iddialı bir isim kazandırıyor; İ.T.Ü  Türk Müziği Konservatuarı Şan Bölümü mezunu olan Aykut İlter, 2003 yılının ilk aylarında Böcek Müzik’le anlaşarak müzik serüvenine yepyeni bir sayfa açtı ve ilk albümünün hazırlıklarına start verdi. Titiz bir çalışmanın sonunda tamamladığı albümü “Çoook Yandı Yürek” ile 31 Mayıs 2004’de tüm müzik marketlerde yerini aldı.Albüme ismini veren “Çoook Yandı Yürek”  Türk Sanat Müziği severlerin ilk dinleyişlerinde hemen ayırt edebilecekleri Hüzzam makamında bir parça. Bu anlamda popüler müzikte bir ilk olma özelliğini de beraberinde taşıyor. Gürcan Keltek yönetiminde çekilen videosuyla da gösterime girdiği ilk günden bu yana müzikseverlerin ilgisini çeken  “Çoook Yandı Yürek” önümüzdeki günlerin dillerden düşmeyen parçaları arasında daha şimdiden yerini almışa benziyor. “Çook Yandı Yürek” dahil olmak üzere albümdeki 7 parçanın söz ve müzikleri Aykut İlter’e ait. Bu parçalar içinde albüm yayınlamadan önce gerçekleştirilen üniversite dinletilerinde ve Aykut İlter’in sahne aldığı mekanlarda gösterilen ilgiyi dikkate aldığımızda  iki parça daha ön plana çıkıyor: “Canına Yandığım” ve “Ah Kurnaz”. Yerli bir beste olmasına rağmen, Türkçe sözler yazarak müziğimize uyarladığımız Grek parçalara adeta taş çıkaran “Ah Kurnaz” çalındığı andan itibaren dinleyenleri hep bir ağızdan söylemeye davet ederken ritme kapılmayıp da yerinde oturanların sayısıysa oldukça az görünüyor.  Bunun yanısıra “İstanbulsun” şarkısının söz ve müziklerini yazan Nur Ekesan  ve  “Elveda”, “Sonuncu Gün” parçalarının yazarı Can Tosun’da müzikle amatör olarak ilgilenen ancak yaşadıkları duygu birikimlerini şarkılara olağanüstü bir başarıyla taşıyan iki genç isim.                                   SANATCININ BiYOGRAFiSİ          Mersin doğumlu ve yay burcuyum, babamın memuriyetinden dolayı  Anadolu’nun değişik illerinde bulundum. İlkokulu Uşak Eşme Şehit Alibey İlköğretim Okulu’nda, ortaokulu Mersin Ortaokulu’nda  okudum. Orta okuldayken 2.sınıfta Ağaç Bayramı dolayısıyla yapılan şiir yarışmasında birinci oldum. İçel Valisi Ferruh GÜVEN’den kalem hediye aldım. İlk şiirimdi. Liseyi  Mersin Tevfik Sırrı Gür Lise’sinde okudum.       Lise yıllarında katıldığım Mersin Türk Musikisi Cemiyeti’nden  sonra   İ.T.Ü  T.M. Konservatuarı sınavını kazanarak Konservatuarın Şan Bölümüne girdim, Alaaddin YAVAŞÇA, Bekir Sıdkı SEZGİN, Tülin KORMAN, Tülin YAKARÇELİK, CAN ETİLİ, Neriman TÜFEKÇİ, Belkıs ARAN, Güher GÜNEY gibi değerli hocalardan ders alarak eğitimimi sürdürürken bir yandan da profesyonel sahne çalışmalarımı bugüne kadar sürdürdüm. Çocuk klübünün trafik rap yarışmasında benim yazdığım sözler istanbul 2.ligini kazandı…      Askerliğim sırasında Tuzla’da Beşinci Bölük Marşı’nı besteledim. Jandarma Asteğmen olarak Foça’ya eğitime gittim. Şırnak’taki 23.Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı’nda   Tümen Komutanı Tüm General ÖMER KEÇECİGİL ile Şırnak Valisi HALİL ULUSOY’dan TAKTİR VE TEŞEKKÜR belgeleri alarak teskeremi aldım. İki albüm sahibi Aykut ilteR oyunculuk yönüylede önümüzdeki yıllarda birde kitap hazırlığında olup sürekli kendisini yenileyerek geliştirmektedir…
0 notes
tferyal · 6 months ago
Text
Tumblr media
BATI'NIN NESİNİ ALALIM...
Avrupa’yı ziyaret eden ilk ve son padişah olan Abdülaziz’in 1867 yılındaki bu gezisi 47 gün sürer.
Avrupa’da geçen günler heyettekiler için heyecan vericidir.
Heyette yer alan Hafız Ömer Faiz Efendi son derece samimi, cesur, açık sözlü biridir.
Dönüşte Sadrazam ve paşaların da yer aldığı bir toplantıda Avrupa seferi ve “Batı’nın nesini alalım...” konusu tartışılırken Ömer Faiz Efendi söze: "Paşa hazretleri bu memleketlerden her şeyi alalım, hatta Müslümanlığı bile alalım," diye girer...
Sadrazam dahil herkesi şaşırtan sözlerine Faiz Efendi şöyle devam eder: "Evet Paşa hazretleri, evet efendimiz. Müslümanlığı da bu memleketlerden alalım, çünkü onlar ilim irfan medeniyet çalışkanlık, adalet, müsavatları ile Müslümanlığın asıl emirlerini Hristiyan oldukları halde tatbik ediyorlar, yani bilmeden hidayete mazhar olmuşlar...
Cehaleti bırakıp ilmi, iptidailiği bırakıp medeniyeti, tembelliği bırakıp çalışkanlığı, el emeği biçareliğini bırakıp makineyi, şehirlerde ve köylerde pisliği bırakıp temizliği, üfürüğü bırakıp ilacı, deveyi bırakıp treni, yelkeni bırakıp uskurlu gemiyi alır, kadın erkeğimizle birlikte hem dinin hem devletimizin bekasını ve izzü şan ile devamını temin ederiz.”
(Sultan Aziz’in Avrupa Günlüğü - Cemal Kutay, s.113)
1 note · View note
haber71net · 1 year ago
Link
14 Mayıs'ta yapılan genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisinden Kırıkkale Milletvekili adayı olan Ömer Eldemir sabah saatlerinde kaza yaptı. Kazada şans eseri yalanmayan Eldemir kazayı sosyal... ---------------------------- Haberin devamı haber71.net'te.
0 notes
apartmandakisakin · 1 year ago
Text
Bi arkadaşım bana real Madrid forması aldı canım benim be yaşa şan Ömer Furkan
0 notes
sondakikahaberleri101 · 1 year ago
Link
#Gündem
0 notes
guncelhaber1 · 1 year ago
Link
#Gündem
0 notes
gelmeyenegidensahis · 2 years ago
Text
Tumblr media
Şah İsmail ve Yavuz Sultan Selim'in hikayesini anlatacağım sizlere.
Şah İsmail ki nuru ile anılan ,devlete 14 yaşında sahip olan, hiçbir şeyi olmayan devlete mal mülk,şan şöhret katan...İnsafsız eziyet yöntemleri ile Sünnileri inançları yüzünden kazanlarda kaynattıran,annesini öldürten,ismi Ayşe,Ebubekir,Ömer,Osman olanları ad değiştirmeye zorlayan,ezanı değiştiren ve ezanı 5 vakitten 3 vakite indiren,hutbelerde Hz. Aişe'ye ve ilk üç halifeye beddualar okutan, buna itiraz edenleri kazanlarda kaynattıran hükümdardır.İnsanlar Müslümanı Müslümana kırdıran bu yönetime karşı isyan etse de Şah'tan duydukları korku ve onun nuruna olan inançları ile bu düzeni sürdürmeye devam ediyorlardı. Şah'ın askerleri yağmalanan köylerdeki kadınların namusuna el sürüyor ve bunu örtbas ediyorlardı.Bu konuda cezalandırma yapılmasına rağmen insafsızlık ve katliam devam ediyordu.
Yavuz Sultan Selim...Babasına karşı savaşan ve 38 yaşında tahta çıkan hükümdar.Aslanla dövüşen cengaver,9 yılda topraklarına toprak katan,Halifelik makamını kazanan,insanların inancına ve dinine karışmayan,insanı insan olduğu için kabul eden hükümdar.Bu dediklerime rağmen Kızılbaş olanlara yapılan eziyetlerin,yıkılan ailelerin katili olan Sultan.Çaldıran'da Müslüman'ı Müslüman'a kırdıran Sultan.
Bu kadar suçu ve kanına girilen insanları dini bir savaş niteliğinde görüyorum.Fakat kitapta da belirtildiği üzere "Bu iki Müslüman hükümdar birleşip neden Haçlılar ile savaşmadı?" sorusu takıldı aklıma.Bu iki yüce hükümdar,birlikte olamazdı. İki büyük güçten birisinin galip gelmesi gerekirdi.Bu iki gücün çarpışmasının mağlupları ölen Müslümanlar,yönetici sınıfındaki başarılı devlet adamları ve Müslüman askerlerdir. Sonuç olarak bu kadar güç kimseye kalmamış Sultan babasının bedduasındaki gibi bir hastalığa yakalanmış ve 47 yaşında vefat etmiştir.Şah ise Taçlı'nın aşkının yasından kurtulamamış ve fazla bade içmekten iç kanama geçirip 38 yaşında ölmüştür.Bu olanlara karşı arada kalan ve sevdiği herkesi kaybeden Taçlı akli dengesini kaybetmiş ve Kamber tarafından kendi isteği üzerine kimsesizler mezarlığına gömülmüştür.
Kitap boyunca "Sevgi nedir?"sorusu Kamber tarafından dile getirilmiştir.Her olay sonucunda cevaplar değişmiştir.
Bu kitap beni çok etkiledi,okumanızı tavsiye ederim.
Biz, katiyen yolumuzdan dönmeyeceğiz. Ülülemre itaat edenlerle, kastettiğimiz yere kadar gideriz. Kalpleri zayıf olanlar, ehlü iyâllerini düşünenler ve yol zahmetini bahane edenler, kendileri bilirler. Dönerlerse dîn-i mübîn yolundan dönerler. Eğer bahane, ‘düşman gelmedi’ ise, düşman daha ileridedir. Er iseniz benimle beraber gelin ve illâ ben tek başıma da giderim!”
0 notes
sonmuzik · 2 years ago
Text
Ömer 15. Bölüm 1. Fragmanı Yayında!
Tumblr media
Ömer 15. Bölüm 1. Fragmanı Yayında! Ömer İle Gamze Resmen Evleniyor!
Ömer, 14. bölümüyle ekrana geldi. Dizinin yayınlanan yeni bölümünde; Ömer'in, nişanı atmasıyla aile büyük bir kaosun içine giriyor. Gamze, sözünden dönemeyip Erdal'la sözleniyor. Süreyya, Ömer'den ayrılmamak için her yolu deniyor. And son, Ömer'le birlikte olduğunu babasına söylüyor. İşler iyice karışırken Ömer Gamze'yi, nikah masasına oturtuyor. Ömer 15. bölüm 1. fragmanı yayınlandı. Omer ile Gamze, resmen evleniyor. Ömer İle Gamze Resmen Evleniyor! Ömer 15. bölüm 1. fragmanında; Süreyya babasına, Ömer'in kendisiyle zorla birlikte olduğunu söylüyor. Ömer, Hüsnü'nün karşısına çıkıp ona, kızına asla dokunmadığını söylüyor. Hüsnü ise ona, onu da babasını da bu mahallede barındırmayacağını söyleyip tehdit ediyor. Reşat, büyük bir bunalıma giriyor. İnsanların kendisine güvenmemesinden korkuyor. Gamze Ömer'e, kendisini kandırdığını söylüyor. Ömer 15. bölüm 1. fragmanı… https://www.youtube.com/watch?v=tib-T5LHonE ÖMER 14. BÖLÜMDE NELER OLDU? Ömer, Gamze'nin kapısına dayanıp kaçmak istediğini söyledikten sonra Gamze, Nisa'dan yardım istiyor. Ondan, kardeşine sahip olmasını istiyor. Nisa Ömer'i, eve alıp onunla konuşuyor. Fatih ise onların konuştuklarını dinliyor. Gamze, içeri girip kahveleri ikram ediyor. İkilinin söz yüzüklerini Reşat hoca kesiyor ve Gamze ile Erdal sözleniyor. Süreyya, Ömer'le konuşmaya gidiyor. Ömer, kararının kesin olduğunu ve onunla evlenmeyeceğini söylüyor. Süreyya, daha sonra Reşat hocanın yanına gidiyor. Ona Ömer'i sevdiğini söylüyor. Oda, oğlu ile onun hakkında hayırlısının olacağını oğlunun bu evliliği istemediğini söylüyor. Bunun üzerine Süreyya, Figen'in söylediklerini aklının bir ucuna koyup Tuna'nın doğum gününe gidiyor. Orada Ömer'in yanına oturup ondan bir şans daha istiyor. Ama Ömer, onu sevmediğin yineleyince Süreyya Ömer'e, onunla birlikte olduklarını babasına söylemekle tehdit ediyor. Süreyya ile Figen, konuşurken annesi durumu öğreniyor. Hüsnü'de durumu öğrenince Reşat hocanın karşısına çıkıp ona, oğlunun kızını kirlettiğini haykırıyor. Bunlardan habersiz Ömer, Gamze'nin kendisini sevdiğinden emin bir şekilde onun Erdal'la evlenmesini istemiyor ve Gamze'yle evlenmek için gizli bir plan yapıyor. Ömer 14. Bölüm 2. Fragmanı Yayında! Gamze İle Ömer Gizlice Nikah Masasına Oturuyor! Bu arada Hakan, Ömer'in Gamze'yle ilişkisini öğrenip Nisa'yı bu gerçeği ailesine söylemekle tehdit etmeye başlıyor. Gamze ile Erdal, romantik bir akşam geçirmek için sözleşiyor. Erdal, bir yat kiralayıp onunla unutulmaz bir gece geçirmek istiyor. Ömer, Gamze'yi arayıp arkadaşının nikahı olduğunu onunda, kendisiyle birlikte nikah şahidi olmak istediğini söylüyor. Gamze Ömer'i, kıramıyor ve o nikah törenine hazırlanıyor. Hatta, gelinin yüzüğünü ve kolyesini birlikte seçiyor. Gamze, nikah töreninin yapılacağı yere gittiğinde, nikaha şahitlik yapacağını zannederken kendisini nikah masasında buluyor. Gamze, Ömer'le evlenmeyi kabul ediyor ve ikili resmen evleniyor. Read the full article
0 notes
faeranduil-like-a-faruk · 2 years ago
Text
Uzun zaman önce yazmak istemiştim sanırım. Kimsenin aramayacağı bir yere. Sonra kendi kendimi yargılamışım senin ne haddine. Aile, arkadaş vesairenin değil, kişinin kendi arkasında durması gerekiyormuş ilk. Başka yapbozlarda yer bulmak için kendisini bozmaması gerek insanın. O büyük ve güzel yapbozlar hoş geliyor gözümüze. Ona katmak istiyoruz kendimizi. Oysa bizler daha büyük ve güzel bir yapbozun kaybolmuş parçalarıyız. Birbirimizi aramıyoruz, şans vermiyoruz. Kendimize ait olan yapbozun neye benzediğini bilmediğimiz için o riske girmeyi reddediyoruz. Başka yapbozlarda ne kadar güzel gözükeceğimize inanıyoruz. Başkasının hayalinin peşinden gidiyoruz. Çizili bir yolu takip etmek daha kolay oluyor. Kendinle konuşmuyorsan eğer herşey daha da basit oluyor zaten. İnsanı en kolay kendisi aldatıyor. Kendi yalanlarını çürütmüyor.
24 yaşına geldim. Onlarca yapboz gördüm. Çoğusuna yakışacağımı inandım. Bazen önemli bir parça olacağıma. Ama hala tek başına kaybolmuş parça olarak yaşıyorum. Birkaç şekile uyunca bütün tamamlanacak mı diye bakıyorum. Parçaların sayısı arttıkça resmimin uymadığını farkediyorum. Bazen bunu ilk farkeden olup kendi başıma uzaklaşıyorum, bazense bir bakıyorum artık yapboz beni çıkarmış içinden. Sanırım hayat diye basit bir kelimeyle yazdığımız şey bu doğru yapbozu bulmak geçirdiğimiz zamanın kendisi. 
Diğer yandan şöyle birşey var. Yapbozda herşeyin bir sırası ve zamanı var. Birbirinden alakasız parçalar araya giren bir kaç parçayla beraber bir bütün oluyor. Sonrasında insan şunu düşünüyor; Benim yapbozumun bir parçası olacak insanları ne zaman terkettim. Zaman ve diğer parçalar olsaydı aslında bizde bir bütün olabilirdik. Çok mu aceleci davrandım. Bir yere uymak için koşuşturup durmak doğru şey miydi? 
Düşünmek insana çok şey katar derler. Ben düşündükçe kayboluyorum. Düşünmeyi bırakıp arayışımı boşluğa salıyorum artık. Umarım bir gün bu yazıya döndüğümde hala tek parça olmam.
Kendini sev Ömer.
0 notes
guzelhaber · 2 years ago
Text
Anadolu Efes, Manisa Büyükşehir Belediyespor'a şans tanımadı
Anadolu Efes, Manisa Büyükşehir Belediyespor’a şans tanımadı
Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nin 8. hafta maçında Anadolu Efes, deplasmanda Manisa Büyükşehir Belediyespor‘u 95-74 mağlup etti. İlk 5 dakikaya 10-6 önde giren Anadolu Efes, Micic ve Ahmet Buğrahan Tuncer’in etkili oyunuyla ilk periyodu 31-16 önde tamamladı. Anadolu Efes, Ömer Can İlyasoğlu, Zizic ve Ahmet Buğrahan Tuncer’in sayılarıyla müsabakanın ilk 15 dakikasını 40-25 önde geçti.…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
aykutiltertr · 7 months ago
Video
youtube
Bu Aşkın Katili Sensin - Fettah Can ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Kür...  Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: ( Join this channel to enjoy privileges.) ✩ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join Şarkının Orijinal Versiyonunu Linkten Dinleyip Ritim Karaokesiyle Çalışabilirsiniz. ✩ https://youtu.be/C9QWjVf0S4M Aykut ilter Ritim Karaoke Kanalıma Abone Olun Beğenip Paylaşın. Bu Aşkın Katili Sensin - Fettah Can ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Kürdi 4/4 Türkçe Pop) BU AŞKIN KATİLİ SENSİN Söz Müzik: Fettah Can - Alper Narman Seslendirenler: Fettah Can - Levent Yüksel           C             Bm Dur dedim, döndün C          Bm            Em Seni yolda gördüğüm o gün ne güzel gündü        C               Bm Öyle büyük sevdim ki C        Bm                Em Yürek böyle karlı dağı ilk kez gördü        Am        Bm          C        Bm            Em                B Dalmışım gözlerine, uyumuşum sözlerinle, yazık, kısa sürdü                            Em Bu aşkın katili sensin                                   Am Teslim ol, suçlusu sensin D                                     Bir sen var senin içinde of C                   D               Em Hem bıçak, hem yara sensin Fettah Can Madde Tartışma Oku Değiştir Kaynağı değiştir Geçmişi gör Araçlar Vikipedi, özgür ansiklopedi Fettah Can Fettah Can, 2018 yılında Tolgshow'da. Doğum 12 Ekim 1975 (48 yaşında) Bursa, Türkiye Meslek Şarkıcı-şarkı yazarı Evlilik Cansu Kurtçu (e. 2014) Çocuk(lar) 2 Müzikal kariyeri Tarzlar Poparabesk Çalgılar Gitarud Etkin yıllar 1994-günümüz Müzik şirketi ÇınarDSMCF Resmî site fettahcan.com.tr Fettah Can (d. 12 Ekim 1975; Karacabey, Bursa), Türk şarkıcı-şarkı yazarı. Hayatı ve kariyeri Fettah Can 12 Ekim 1975 tarihinde Bursa Karacabey'de dünyaya geldi. Arnavut kökenlidir.[1] Çocukluğu İnegöl'de geçti. Müziğe bıçak imalatçısı babasının yönlendirmesiyle başladı. Fettah Can o yıllarda gelecekteki mesleğiyle ilgili hayaller kurmadığını söylüyor: “Ben o yaşlarda şarkı söylemekten bile utanırdım. Ama babamın isteği üzerine, gündüzleri tezgâhtarlık yaparken akşamları belediye konservatuvarında şan dersleri almaya başladım. Bir yandan da ud ve gitar çaldım. Şarkı yazma isteğim de çoktu. Ve o yıllarda söz yazıp besteler yaptım. Bir yandan da dışarıdan liseyi bitirdim ama üniversiteye gitmedim. Kendimi müzik dersleriyle eğittim. Barlarda şarkı söyleyip hayatımı kazandım." [2] Bir albümde yer alan ilk şarkısını 1994 yılında Ömer Danış seslendirdi.[3] Zeynep, Bora Gencer gibi isimlere şarkılarını verdi.[4][5] Bu dönemde İstanbul'a yerleşen Fettah Can, hazırladığı ilk albümünü içine sinmemesi nedeniyle yayınlamadı.[3] İlk olarak Emel Müftüoğlu'na verdiği Ara Ara isimli şarkısıyla ses getirdi. Bursa'dan müzisyen arkadaşı Alper Narman ile birlikte Hande Yener'in 2002 yılında yayınlanan Sen Yoluna... Ben Yoluma... isimli albümüne 11 şarkı birden yazdılar. Bu albümün başarısının ardından Levent Yüksel, Gülben Ergen, Sibel Can, Murat Boz gibi isimlerle çalışmaya başladı. Gülben Ergen'in kendi ismini taşıyan 2006 tarihli albümünde söz ve müziği Fettah Can ve Alper Narman'a ait olan Yalnızlık şarkısında geri vokal yapması kendi albümünü çıkarması konusunda Fettah Can'ı düşündürmeye başladı. Bunu da; "Ben iyi şarkı söyleyen biriyim. Sahnede olmayı da çok seviyorum. Yıllardır şarkı yazıyorum. Söylemek keyifli olacak diye düşündüm. Gülben Ergen’e verdiğim "Yalnızlık" şarkısında sesimi kullanmaları bu kararımda etkili oldu. Ergen, Açıkhava konserinde beni sahneyi çağırd��. Şarkıyı söyledik, insanlar yine dinlemek istedi. Oradaki o olumlu tepki beni kamçıladı. Sesimi beğeniyorum ve kimseyi bu sesten mahrum bırakmak istemedim." sözleriyle dile getirmiştir.[2] Fettah Can 2010 yılının Temmuz ayında Hazine isimli ilk albümünü çıkardı. Albümden ilk klipler Hazine ve Kahpe Diller isimli şarkılara çekildi. Albüm listelerde üst sıralara yükseldi. Fettah Can, 2010 yılında ünlü Yunan şarkıcı Giorgos Mazonakis'in Ta Isia Anapoda albümüne üç bestesini verdi. Albüm Yunanistan müzik listelerinde üst sıralara çıkmış, albüm bu şarkılarla Yunanistan'da Platin Plak Ödülü'ne layık görülmüştür.[6] 2011 yılının Mayıs ayında Sana Affetmek Yakışır isimli teklisini çıkaran Fettah Can, Kasım 2011'de Boş Bardak isimli teklisini piyasaya sürdü. 19 Mart 2012'de Aklımda Kalanlar albümüyle müzik kariyerine devam etti. Bu albüm özellikle daha önce Işın Karaca'nın seslendirdiği "Mandalinalar" şarkısıyla beğeni kazandı. Diskografisi Albümleri Yıl Albüm adı Yapımcı 21 Temmuz 2010 Hazine Çınar Müzik Yapım 19 Mart 2012 Aklımda Kalanlar Dokuz Sekiz Müzik 12 Eylül 2013 Yalanlar Cumhuriyeti Dokuz Sekiz Müzik 28 Nisan 2016 Sen En Çok Aşksın Dokuz Sekiz Müzik Teklileri Yıl Single adı Yapımcı 24 Şubat 2011 Yanan Ateşi Söndürdük (Demet Akalın ile) Seyhan Müzik Mayıs 2011 Sana Affetmek Yakışır Dokuz Sekiz Müzik Kasım 2011 Boş Bardak Dokuz Sekiz Müzik Ekim 2012 Rüzgâr Ektim Fırtına Biçeceğim Dokuz Sekiz Müzik Ağustos 2015 Delirme Dokuz Sekiz Müzik Kasım 2015 Yalan Bu Dünya Dokuz Sekiz Müzik Ocak 2018 Kalakaldın mı? CF
0 notes
malumatfurusorg · 3 years ago
Text
Kafka'ya Ait Sanılan "Beyinlerimiz Savaşsın İsterdim Ama Görüyorum Ki Silahsızsınız" Sözü
Kafka’ya Ait Sanılan “Beyinlerimiz Savaşsın İsterdim Ama Görüyorum Ki Silahsızsınız” Sözü
“Beyinlerimiz Savaşsın İsterdim Ama Görüyorum Ki Silahsızsınız” Sözünün Franz Kafka’ya Ait Olduğu İddiası Doğru Değil   “Beyinlerimiz savaşsın isterdim ama görüyorum ki silahsızsınız bayım” sözünün yaygın şekilde Franz Kafka’ya (3 Temmuz 1883 – 3 Haziran 1924) ait olduğu iddiasıyla paylaşıldığına şahit oluyoruz. Bu iddiayı içeren son günlerden bir örnek: Ahmet Şık: “”Beyinlerimiz savaşsın…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
ayazblog · 3 years ago
Text
Neden hepiniz ikinci bi şans için yalvarıyosunuz birincisini düzeltmek varken
20 notes · View notes
altinovaguncel · 3 years ago
Text
Milli kürekçilerden 3 altın, 2 gümüş madalya
Milli kürekçilerden 3 altın, 2 gümüş madalya
Genç ve yıldız milli kürekçiler, Hırvatistan’da düzenlenen Uluslararası Zagreb Yarışları’nda 3 altın, 2 gümüş madalya kazandı. 9-10 Nisan tarihlerinde düzenlenen Uluslararası Zagreb Kürek Yarışlarında (Croatia Open) Türkiye Kürek Milli Takımı, Genç ve Yıldız kategorilerinde 3 Altın ve 2 Gümüş Madalya kazandı. Katıldıkları 14 yarıştan toplam 5 madalya ve derecelerle dönen Kürek Milli Takımı,…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes