algosvaliente
rotasını kaybeden kuş.
56 posts
Bir çift güzellik ki parlar sanki her biri kutup yıldızı.
Don't wanna be here? Send us removal request.
algosvaliente · 2 months ago
Text
Ama kim kimi kurtarabilmişti şimdiye kadar? Beni kim kurtaracaktı? "Kurtuluş" dedim. "Ankarada bir mahalle." Fazlası değil. Belki bir de Bob Marley'in en iyi şarkısı. Daha fazla düşünmeye gerek yok. Adı her yerde, kendisi yok! Kurtulmaya gelmiyoruz dünyaya. Daha da saplanmak için buradayız. Dibine kadar. Onun için çürüyor bedenlerimiz ölünce.
2 notes · View notes
algosvaliente · 3 months ago
Text
Bazı şeylerin hiç değişmediğini görmek güzel. Aynı dünyada yaşadığımızı hatırlatıyorlar bana. Dünyadaki tek değişmeyen olmak büyük yalnızlık çünkü. Ve böyle birkaç destek iyi geliyor. Yalnızlık denizinin o pürüzsüz, akıntısız yüzeyi biraz da olsa bulanıyor. Çok uzaklarda biri sanki yüksek bir kayadan kendini bu suya bırakmış gibi oluyor. Böylece o kadar da yalnız olmadığını düşünüyorsun. Küfrediyorsun kendine. Tırnaklarınla elde ettiğin yalnızlığının bozulacağını düşünerek yaşamak en büyük ihanet. Ama sonra kendini düşünüyorsun. İhanet edilecek kadar var mısın?
2 notes · View notes
algosvaliente · 3 months ago
Text
Yanımda olmanı istiyorum diyemediğim için bu yağmur içimi ıslatıyor dediğimi nasıl anlamaz? Düpedüz, sarıl bana dedikten sonra, sarılmanın ne anlamı kalır?
1 note · View note
algosvaliente · 3 months ago
Text
Yara bandı ıslandığında tekrar tutmaz diye bir söz duymuştum zamanında. Başta mantıksız gelmişti, her ne olursa olsun biri senin yarana çare olduysa, hiçbir şey bunu değiştiremezdi. Sonrasında zaman geçti, ben değiştim, yaralarımdan bazıları iyileşti ama hiç geçmeyecek o yaranın bandı bir daha geri gelmedi. Tutmadı.
3 notes · View notes
algosvaliente · 3 months ago
Text
Yaşanması mümkünken yaşanmaması, yaşanırsa çok mutlu olabilecekken tercih edilmemesi, iki kişi birbirini bulmuşken başkalarına koşmaları...
5 notes · View notes
algosvaliente · 4 months ago
Text
Hepimiz çukurdayız ama aramızdan bazıları yıldızlara bakıyor.
4 notes · View notes
algosvaliente · 4 months ago
Text
Bu yüzden, belki de, az çoktan fazladır. Belki de az, hayat ve ölüm kadardır! Belki de, seni az tanıyorum, demek, seni kendimden çok biliyorum, demektir. Bilmesem de, öğrenmek için her şeyi yaparım, demektir. Belki de az, her şey demektir. Ve belki de benim sana söyleyebileceğim tek şeydir.
21 notes · View notes
algosvaliente · 4 months ago
Text
Ne istediğim sorulduğu anda hiçbir şey istemez olurdum.
Ne olursa fark etmez, nasıl olsa beni mutlu edecek bir şey yok düşüncesi hâsıl olurdu. Aynı zamanda, bir şeyi ne kadar az istesem de bana sunulan hiçbir şeye hayır diyemezdim. Sevmesem bile hiçbir şeyi reddedemezdim. Gerçekten istediğim bir şey teklif edilseydi, ona ancak çekine çekine el uzatabilirdim -tıpkı bir hırsızın yakalanmaktan korkması gibi, ağzımda acı bir tat ve tarifsiz bir korkuyla. İki şey arasında seçim yapacak gücüm bile yoktu.
23 notes · View notes
algosvaliente · 4 months ago
Text
Bu hayatta kimseye hiçbir şeyi tam olarak anlatamayacağını anlamıştı. Biri için ölüm kalım meselesi olan, diğerinin gözünde toz kadardı.
457 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
Gittiğinden beri yedi milyon kırk sekiz bin sekiz yüze kadar saydım. Bu kadar zamanda saklanabilmiş olmalısın. Her tarafı arıyorum. Bulamıyorum, ümidimi kaybediyorum. Saklambaç oynamak çok uzun sürüyor. Tamam, hadi, kazandın, çık artık saklandığın yerden. Artık oynamak istemiyorum. Çık neredeysen, kazandın. Çık ne olur, kaybettim, her şeyi kaybettim.
25 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
Kabul etmen gereken ilk gerçek de, doğumunda gözlerinin kapalı olduğudur. Hayata karanlıktan geldiğini bilmelisin. Anavatanın karanlıktır. Karanlığın kuralları yoktur. Karanlığın tarihi yoktur. Gözlenebilen tek hareket, karanlığın dışına düşendir. Sadece karanlığın dışı kurallara sahiptir. Doğumundan birkaç saat sonra gözlerini açmanın nedeni, ışığın seni beklediğini bilmendir. Kurallar, buluşmaların gecikmesini yasaklar.
25 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
Başımda hâlâ bir ağırlık ve dönme vardı. Fakat ortalık yavaş yavaş kararınca düşüncelerim değişmeye, birbirine karışmaya başladı. Ruhumun, vicdanımın derinliğinde bir türlü sakinleşmeyen, bütün varlığımın yakıcı bir hüzünle dolmasına sebep olan bir köşe vardı.
17 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
Anıların düşmanı, dostu olur mu?
23 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
O zamanlar hâlâ bir umudum vardı. Bedeli karşılığında mutlu olabileceğimi düşünüyordum. Ancak büyüdüm artık. Dünyayı versem Tanrı'ya, damlasını vermez bana.
62 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
Eğer kış, "Bahar yüreğimdedir." deseydi, ona kim inanırdı?
18 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
Kendime yakın gördüğüm şarkılar vardı, tekrar tekrar dinledim. Bazı cümleler vardı, tekrar tekrar okudum. Defalarca baktığım fotoğraflar vardı benim. Bilmem kaç bin defa geri sardığım filmler. Anlamadığım için değildi bu tekrarlamalar.
Fazla iyi anlatıyorlardı, fazla yakındılar.
49 notes · View notes
algosvaliente · 5 months ago
Text
Ve asla unutma; yaşayacağın hiçbir dert bir insanın yaşayabileceği en büyük dert değildir. Dünyanın, ülkenin, hâtta mahallenin bir yerinde birinin o anda senden çok daha dayanılmaz bir acısı, çok daha amansız bir yokluğu, yoksunluğu vardır. Ölüm hariç, karşısında çaresiz kalacağın hiçbir sıkıntı olmamalı. Üstelik, bazı şeyleri ölüm dahi öldüremiyor, bilesin. Anılar gibi, aşk gibi şeylerin karşısında beceriksiz kalıyor; içindeki güzeli, tutkuyu, coşkuyu, heyecanı, aşka âşık kadını öldüremiyor ölüm. Sevdiğini senden alıp götürebiliyor ama yeniden sevmeni, yüreğinde yeni bir aşk nişi açmanı engelleyemiyor.
18 notes · View notes