tarielda

[tarielda]

Kimine göre bi korkuluğum depresif bi son durumum

Kendi başıma takılıyorum bu aralar usluyum.

Gündüzüm de yoktu zaten sensiz gece bitiyodu.

Kendime zarar verdiğimden bulmuşumdur yarı yolu

[tarielda]

Bana neden gülmedin beni neden sevmedin..

[tarielda]

"Kimsenin vakti yok, durup ince şeyleri anlamaya. "

[tarielda]

[tarielda]

Bileklerimden sızan sıcak kanlar var ama sen halının kirleniyor olmasına ağlıyor gibisin ...🍷

[tarielda]

[tarielda]

senden nefret ediyorum. Yazdığım her şeye yazık.

[tarielda]

Seni kaybetmekten korkmaktan öylesine sıkıldım ki, sanırım senden soğuyorum.

[tarielda]

"Bu yüzden öldü," dedi bana.

"Bizlerden daha sağlıklıydı; ama insan onun göğsünü dinleyince yüreğinin içinde fokurdayan gözyaşlarını duyabiliyordu."

* Kırmızı Pazartesi-Gabriel García Márquez

[tarielda]

“Tanrı biliyor! çokça bir daha uyanmamak dileğiyle, hatta umuduyla yatağa uzanıyorum ve sabahleyin gözlerimi açıp, yine güneşi görünce, perişan oluyorum.”

Goethe/ Genç Werther’in Acıları (s.102)

[tarielda]

;)

[tarielda]

[tarielda]

Bir Gün Anlarsın

Uykuların kaçar geceleri,

Bir türlü sabah olmayı bilmez, Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya

Deli eden uğultudur başlar kulaklarında,

Ne çarşaf halden anlar, ne yastık

Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık,

Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın,

Onun unutamadığın hayali, Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine, Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu,

Şerefin, faziletin, iyiliğin güzelliğin.

Gün gelir de, sesini bir kerecik duymak için,

Vurursun başını soğuk, taş duvarlara,

Büyür gitgide incinmişliğin, kırılmışlığın

Duyarsın ta derinden acısını çaresiz kalmışlığın.

Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin niçin yaratıldığını.

Bu iğrenç dünyaya neden geldiğini

Uzun uzun seyredersin aynalarda güzeliğini

Boşuna geçip, giden yıllarına yanarsın.

Dolar gözlerin, için burkulur Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın tadını sevilen dudakların

Sevilen gözlerin erişilmezliğini O hiç beklenmeyen saat geldi mi Düşer saçların önüne ama bembeyaz

Uzanır gökyüzüne ellerin

Ama çaresiz

Ama yorgun

Ama bitkin

Bir zaman geçmiş günlerin uykusuna dalarsın

Sonra dizilir birbiri ardınca gerçekler acı

Sevmek ne imiş bir gün anlarsın Bir gün anlarsın hayal kurmayı Beklemeyi

Ümit etmeyi

Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir

Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi

Lanet edersin yaşadığına Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın

O zaman bir çiçek büyür kabrimde kendiliğinden

Seni sevdiğimi bir gün anlarsın.

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

[tarielda]

duyduğum kırıcı laflar beni her geçen gün daha çok yalnızlaştırıyor kendi içime kapanıyorum bir derdim var biliyorum ama kimseye o derdi tanimlayabilecek sözcükleri bulup cümle kurup anlatamıyorum bu kendi içimde de çözemediğim bir sorun oldu mutsuzum üzgünüm kırgınım tekrar eskisi gibi olmak istemiyorum yanlış şeylerin farkındayım ama uzak kalamıyorum toparlayamıyorum kendi içimde ölüyorum çok sık dalıyorum uzaklaşıyorum neye yakınlaştığımı ve neyden uzaklaştığımı da bilmiyorum. Eskisi gibi çok rahat yazı da yazamıyorum üstelik ya da tek dileğim ölüm olmuyor bir şeylerin farkında olmak daha yaralayıcı olabilir miydi ? Bir şeyleri bilmeden önce yapılan her şey en dogru ve en kolaydır eğer öyle değilse bile sonrasında fark edilir ve pişmanlık duygusu yaşanılır ya da belki bunu bile yaşamazsınız ya peki bu tek dogrunun da yanlış olduğunu hissettigin ve tüm doğrularını kaybettiğin an... tam o andayım hiçbir doğrum yok çünkü tüm yanlışların farkındayım ve bu kez de bilerek yanlışı seçemiyorum tam bu noktada yanlış yapmış ve pişman olmayı dilerken buluyorum kendimi çünkü kötü bir şey hissetmek hiçbir şey hissetmemekten daha tercih edilebilir bir opsiyon. En azından bir duygun bir deneyimin ve sana ait bir seçenek var. Bunun aksi ise şu an yaşadığım boşluktalık hissi. Bu hissi yenemiyorum. Yalnız olduğum her birkaç dakikadan sonra içinden çıkamadığım bir karadelik haline geliyor büyüyor büyüyor ve günün sonunda kendimi büyük oranda kaybolmuş hissediyorum.

[tarielda]

[tarielda]

[tarielda]

sana demek istediğim şeyler duymanı istediğim seslenişler var.