#yirmibirinciyıl
Explore tagged Tumblr posts
Text
Sesli Meram #438 - Yersiz Yurtsuz (11.12.2023)
"Yoksunluğu lafta değil doğrudan var edilmiş bir eylem sonucu olarak suna gelir devletli. O yeni yüzyıl şablonu zikredilirken, bir asırlık gelenekselleşmiş kılınan öcü / korkutucu olagelen tüm bileşenlerin gözetiminde yoksunluk kısıtlamalarla birlikte var edilir. Sıradan insanın hayatına konulan gözün, geleceksizliği bir laf değil sonuç olarak var eden cürüm hemhal memleketin tahayyülü artık ulu ortadadır. Ekonomik yoksunluğun biçarelik dolu sahnesinde nefes alın buyrulur. Günlerdir sulandırılan, bir gün şöyle yükselecek bir gün de böyle yükseltilecek, halkımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz, yedirmeyeceğiz lafzının bir sakız gibi çiğnendiği o asgari ücret zammının belirsizliği içerisinde misal yoksunluk ortak paydaya dönüştürülür. İnsanların umutlarının yerle bir edildiği, buna çabalanan bir yerde o iki gıdım maaş artışının dahi çok görülmesi mesel edilmesin istenir. Zaten başlı başına en kestirmeden devletlinin kendi kendisine var ettiği yeniden değerlendirme oranı ve benzeri olagelen vergilendirme / tahsilat / yenileme vakalarındaki artışla bir başına konulup, cebine ortak olunan insanlara iki gıdım nefes alma hakkı dahi çok görülür. Her durumda yüzde otuz, kırk, elli gibi rakamlar telaffuz olunurken ele geçmeden o paranın bir biçimde hiç edilmesinin zemini çoktan kotarılır. Daha rakam telaffuzuna girişilmeden bir kere daha karavana vuracak olan sıradan insanlara umut pazarlanır. Sonuç daimi bir hal ile hüsran! Sonuç her zamanki gibi martaval okunurken, canı daha da fazla yakılacak biraz daha yoksun / yoksul kılınacak bir halk.
Genel geçer değil hayatlarımızın tam da ortasından geçen bu asgari ücret tahayyülünün her ne olacağının belirsiz bir geleceği işaret etmesinin yanında bir de sosyal / politik ola gelen tahayyüllerin yekunda müştereklerimizi eksiltmesi söz konusudur. Aleni bir halde kuşatmanın lafta değil doğrudan imalinin yamacında hayatın her ne şekilsiz hallere terki diyar edildiği meseledir. Gündelik şartların zora koşulduğu, kimsenin yarınına dair kısa, kesin bir ifadeyle umudunun kalmadığı / bırakılmadığı bir zeminde yoksunluk sadece ve sadece maddi değildir." sesli meram
podcast image credit: untitled:::olga karlovac:::street photography
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
2 notes
·
View notes
Text
Sesli Meram #432 - Yersiz Yurtsuz (30.10.2023)
"İzler kalıyor geriye, onca zamandır var edilmiş ve kapsamı, derinliği hiçbir zaman tam olarak kestirilemeyen acının çetelesi derinleşiyor. Karabağ’da Ermeni, Rojava’da Kürd, Ezidi, Mıhellemi, Süryani, Libya’da ve İsrail’de Arap, Filistin’de Arapların kıyısında kalakalan Hristiyan halklar her durumda muktedir olduğunu varsayan temsili devletlerin insafına terk olunmuş bir hayat memat mücadelesi sürünceme taşımaksızın var ediliyor. Birer yaraya dönüşmüş olan mücadelenin, var olma hakkının ta kendisinin bir türlü kanla bağlantısı kesilmiyor. Hayata yer bırakılmıyor. Düpedüz derin, kalıcı, bir sulhun yerine ikame edilmiş olagelen her türden tahakkümle yaşam dümdüz ediliyor. Yer adları, zulme uğrayanların kimlikleri, cinsiyetleri, aidiyetleri değişse de sonucun her dem aynı yıkımlara çıktığı kesintisiz bir hakikate dönüşüyor. Türkiye’nin şimdisinin yüzüncü yıl vurgusunun kıyısında her nasıl cürümlere çıktığı mesel olunmuyor misal. Her halükarda yok edicilik / sınırlandırma ve inkardan vazgeçip ikrara dökülen tahakküm halleriyle birlikte düzeltilemeyecek yepyeni izler ortaya çıkıyor, derin boşluklar. Karanlık çağının orta yerinde bir ülkenin içinden bir zamanlar söz hakkı sahibi olduğu yerlerdeki faaliyet ve icraatlarına her şekilde çürümüşlükten payımıza düşeni can kırıklarıyla, ödenen ve daha ödenecek nice bedel / diyetlerle var ediyor. İstikametin hep karanlık kılınmaya çaba sarf edildiği bir zeminde bütün o yıkım / yıldırı / tahakküm bir cehennemi sahnelemenin ta kendisini imliyor. Demokrasiden, eşitlikten, sulh ve insan haklarından bahis açılamayan bir zemin zaten ondan ötesini de bildirmeyecektir, biliyoruz değil mi? Yol nereye?" sesli meram
podcast image credit: street art by hijack ::: keep doing what you love :::street art utopia
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
2 notes
·
View notes
Text
Sesli Meram #442 - Yersiz Yurtsuz (15.01.2024)
"Tümüyle kalıcı bir nobranlık içerisinde akla seza her ne varsa bunun gerçek kılındığı saha ve yerde o tükettirme hali daimi bir yıkımı imgeliyor. Yaralarıyla bir başına konulanların tüm yalanlara inanıp / biat edip / yoluna devam gündelik yıkımdan payına düşmesini salık veriyor muktedir. Erk, muktedir, iktidar ve payandası olagelen temsillerin sunduklarıyla bir ve beraberce bütün o sebat ettirme hali bir direnç olarak var ediliyor artık. Tükenişi en kestirmeden tüketimi tetikleyerek, sonsuz bir oburlukla hemhal kılarak, aralıksız öneriler hanesinin en başına demirbaş ilan ederek bir ülkenin yeni yüzyılı, geçmişinin karanlığına demirliyor bir kez daha. Ülke tahayyülünün zehir zemberek bir hale konulmasının tüm bu afaki yarılmalar, eksiksiz çürütme ve bitimsiz tükettirme hallerinden mülhem olduğu bir kere daha kendiliğinden ortaya çıkar. İsmi isme, cismi cisme, noktası virgülüne dokunma ihtiyacı hissetmeden varılan ülkenin nasıl bir gam toplamından mürekkep olduğu hazırda her bir sıradan yurttaşın güncesinde kendiliğinden karşılığını bulandır. Türk kimliğinden gayrısını bilmeyen / görmeyen bir zevatın dahi yurttaşını ayrıştırmaya devam olmasının da meselidir o tüketme hali, kesin bilgi." sesli meram
podcast image credit: do not open until 2023 ::: millo ::: collateral magazine
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
1 note
·
View note
Text
Sesli Meram #441 - Yersiz Yurtsuz (08.01.2024)
"Bir menzilin çürüten / tüketen / yok eden bir sahneye dönüşümü nihayete erdiriliyordu. Tümüyle yaşamın yerle yeksan edildiği bir menzilin güncellemesi konusunda ilerlemeye devam diyordu muktedir, o meşum meselle durmak yok yola devam! Sesli meramın sınırlı sayfalarına sığmayacak kadar afaki yıkımların var edildiği bir güncellikte yaşam her nasıl muhafaza olunacaktır? Tümüyle bariz belirgin bir biçimde arasız, eksiksiz, hiç bitimsiz sınamalar yeniden ve yeniden imal olunurken bundan sonrası neyi getirir ki bariz bir kıyametten öte. Umut verilip durulurken hemen ardından çıkagelen yıkıcılığa, aşağılama ve hakaretlere eşlikçi olarak devam olunan tehditlerle bir biçimde yaşama eylemi kepaze edilirken nedir ki yani gelecek, neyi getirecektir? Tümden dönüşümünü sağlama alan bir iktidar mefhumu, geleceği bu şimdi içerisinde çürütürken, tüketirken, yok etmenin eşiğine taşırken hamasi nutuklar, atıldı mı mangalda kül bıraktırmayan vaat ve imlemeler / yönlendirmeler hangi hayatı / hayatları kurtarabilecektir, sahiden düşünür müydünüz? Ezdirmedik, yedirmedik derken herkese hapı yutturmaya bir yanılsama içinde dört bir yanda küçük kıyametlerle ilerlemeye devam mıdır? 2024 ne getirecektir sahiden, düşünür müsünüz? İlginize…" sesli meram
podcast image credit: death to fascism:::salomée souag:::type 01
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #440 - Yersiz Yurtsuz (25.12.2023)
"Bugün alışılageldik deneyimlerin laf kılındığı bir zeminde, gerçekliğin bunca yalın, afaki ve doğrudan cürümlerle ilerlediği bir zeminin hakikatinden kim bahis açacaktır ki! Kısa, kestirmeden gündelik bir yıkıcılık ekseninde yol yürünürken olmakta olanın cehennemin ta kendisine evriminden kim bahis açacaktır. Günbegün var edilenlerle yaşam ihtimalinde onarılması imkansız yaraların gedikleri açılırken cürüm hayatı, kötülük tüm anlamlarıyla bedenleri sarıp sarmalarken var edilmiş olanın korkunç sureti temsilinin ayırtına kim nasıl varacaktır? Gündelik olan bir mefhum, düzenli kullanılan ilaçların zamlanacak olmasının bildirilmesinin hemen ardından çıkagelen ilaç yok lafzı misal bir örnek olarak var edilebilir. Avrupa Para Biriminin çarpanının yeniden belirlenmesi neticesinde 25 Aralık tarihinde yüzde 25 civarında zamlanacak ilaçlar haftası öncesinden sırra kadem bastırılırken ne gibi bir imge var edilebilir çürüten yerden gayri. Aspirin’den, antibiyotik ya da kimi hayat memat meseli olagelen düzenli kullanılması elzem ilaçların yok denile gelmesinin utancını, hastalara kim anlatabilecektir? İnsanlarının canının paradan çok daha elzem / önem atfettiği bir düzlemi sormak / görmek, halen imkansız mıdır? Uzak bir hal midir, bunca yalın kepazeliklerle birlikte bir imge var edilirken, devlet insanını da mı gözden çıkartır, çıkartmıştır, nedir yani?" sesli meram
podcast image credit: 2020_1225_15481500:::emir sevim:::flickr
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #439 - Yersiz Yurtsuz (18.12.2023)
"Bütünüyle yaşam mahvın eşiğine taşınırken, cürüm cürümleri kovalarken, yarınsız bir hal ve temsiliyet içinde debelenirken umut kalmış gibi davranılıyor. Muktedirin avaz avaz bir hışım savunur göründüğü söylemlerinin kenarında bir iyileşme söz konusu değildir. Yalın ve gerçek bir iyileştirme mevzu değildir. Kötülüğü bir normatif kılıp, istikametini hep bet, daima fecaatten mülhem kılan bir aklın suna geldiği her şey o tortunun her nasıl biçimsiz bir hali muştuluyor olduğunu örneklemektedir. Binbir türlü yıldırının, aralıksız bir biçim ve istençle sunulagelen cerahat toplamının gözetiminde bir yerdeki yaşama ihtimallerinin her nasıl sıfırlanmaya devam olunduğu mesel olunmasın istenir. İyi de müşterek hiçbir ses, sözün / eylemin üstüne düşülmeyen bir yerde, bunlardan da feragat edilecekse hayat neye tam olarak tekabül etmektedir. Ağır, kesif bir kokuşmanın bağrında savunulanlarla birlikte ortaya çıkan cerahat imgesinin yaşama gailesini nasıl sekteye uğrattığı meselesidir az biraz da o tortu, yapış yapış dibine çekildiğimiz bataklığın yeni ülkesi. Ülkeyse şayet o sahne!" sesli meram
podcast image credit: double climb:::pascal colin:::flickr
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #437 - Yersiz Yurtsuz (04.12.2023)
"Binbir badire sağanağı altında hem yolunu, hem yönünü kaybeden bir ülkenin hakikati karşılıyor herkesi, her birimizi. Düzeni var eden temsilin gözden çoktan çıkarttığı nasılsa elleri mahkum bize verecekler yine oylarını kabulünde, dairesinde ensesinde boza pişirilmeye devam ediliyor bir halkın. Akçeli işlerin, yüze göze bulaştırılan bir kazan, kazan sarmallarının ortasında iki gıdım yaşam hakkını lütfen dahi çok gören bir yönetimin sahiden bu ülkeye dair bir gelecek var etmesi söz konusu olabilir mi? Tahakküm ve tehdit dilinin ortasında çıkagelen bu ekonomik bozgunculuk, geleceksizliği tescil edilmek istenen milyonlarca yurttaşın karşısında hangi tavırlar var ediliyor. Hangi müthiş kararların altına imza atılıyor gerçekten görmüyor musunuz? Asgari ücretin ülke sınırları içerisinde bir ortalama ücretin ta kendisine dönüştürüldüğü zeminde her iyileştirme tahayyülünün ardılı dağ gibi zamlarla çıkagelirken sahiden hayat nasıl devam olunacaktır. Bütünüyle bir girdap halini alan güncelliğin sınırlarında yaşama tutunmanın bunca zora koşulup, bunun bir de müjde gibi duyurulduğu bir zeminde kaybedilen ülkenin o hakkaniyeti nasıl onarılacaktır? Ücretler yitirilip dururken, ele geçenin alım gücü her gün erimeye devam ederken, anskiyete, depresyon ve şiddetin ta kendisine rehinelik bir hakikate dönüştürülürken sahiden nasıl olacaktır, kendi normalini hatırlayacak şu ülke! Normali kaldıysa şayet…" sesli meram
podcast image credit: la barberia dels maleïts i dels elegits:::antoni tàpies:::fundació antoni tàpies
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #436 - Yersiz Yurtsuz (27.11.2023)
"Bilinmezliğin içerisinde bir o yana bir bu yana savrulmaya devam ediyor muktedirin yeni ülkesi. Maniple edebildiği kadarıyla bir algı oluştururken, bütünüyle sosyal medyasından o yaygın sarayın medyası ile suna geldiği perspektif dahilinde her şey olağan halde diye bildirilirken bunca vahamet neyin nesidir? “Birleşik Kamu İş Konfederasyonu’nun yayımladığı ‘Halkın Enflasyonu’ araştırmasına göre gıda fiyatları son beş ayda toplam yüzde 41,8 yükseldi.” Tek satırda ortaya dökülen onlarca yıkımdan bir başkası olaraktan şu bahis de mi bir şeyleri izah ettirmez? Nicelik, nitelik, anlamsal dönüşüm, hakikatin ta kendisi günbegün alaşağı edilip durulurken birçok tahakküm halinin, birbirine tutunmuş tehdit dilinin kıyısında ne edecektir ki sıradan insan, nasıl edecek? Yeni yüzyıl şakımasını aralıksız var ederken bir devletli pratiği gündelik / norm yıkımlara terk edilirken hayat tahayyülü delik deşik olunurken istikamet nedir, karanlıktan gayrı! Bir dönüşüm hali ki hangi yana bakarsanız bakın yıkımın kalıcılığını onca örtbasa rağmen ulu orta ver ediyor. Bir yenilikten ziyade eldekini de tarumar eden, cürmün pençesine düşürülen sıradan insanın hayat hakkının mahvedildiği bir devinim süreğen kılınıyor. Cürüm eylem kılınıyor. Hayatın kuşatılması icraat. Nefes alıp vermeyi bile satmaya çalışacak olmaları mütemadiyen gelişme. Böyle bir zeminde hayatın hali nice olur ki, ne olur yani…" sesli meram
podcast image credit: eleanor:::harry callahan:::laurence miller gallery
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #435 - Yersiz Yurtsuz (20.11.2023)
"Bir biçimde Ermeni kimliğinin bu ülkeden kazınması haline devamlılık olarak görüldü bu cinayet ve sonrası. Suskun kalındığı, adaletin gelmediği bir zemin var edilebildiği için Sevag Şahin Balıkçı, bir Nisan 24 günü, kışlada zorunlu askerlik görevi sırasında katledildi! Şakacıktan çıkan kurşunlar eliyle canı çalındı bir başka asker tarafından. Maritsa Küçük nedeni kestirilemeyen bir cinayete kurban edildi, sorumlularından tek satır haber alınmadı, cinayet bir şeyleri tasarlamaktan aciz olan bir yurttaşa ihale edildi, kapatıldı. Keldani çift Hurmüz – Şimuni Diril, Mehre köyünde 7 Ocak 2020 tarihinde kaybedilir. Şimuni Diril’in naaşı evlerine yakın bir sahada 70 gün sonra bulunurken, Hurmüz Diril’den bin dört yüz on gündür haber alınamamaktadır. Bir cinayete kurban edilen, ardılı bırakılan kaçıncı yaraydı, akıbetleri muamma bildirilen kaçıncı yaraydı şimdi kimseler sormuyor artık. Bir biçimde Bakur Kürdistan’ında katledilmiş Gevriye Sarı, daha yakın zamanda iki haftayı geçmemiş, Gevriye Akgüç Eğo cinayetleri de mi hiç bahsedilmeyeceklerdendir. Bütünleşik bir mahvın orta yerine demirliyor ülke. Demokrasi, eşitlik, adalet, hürriyet kavramlarının dibinde kibrit suyu. Hiçbir anlamda, hiçbir biçimde bir doğrunun esamesi okunmuyor varsa yoksa kötülüğün bayrak direğinde dalgalanması. Bunca açık kepazelik, bir gıdım kalakalmış olagelen ötekilerin hayatlarının hiçe sayılması geçmişin karanlığından, Hrant Dink’e, Sevag Şahin Balıkçı’ya, Hürmüz – Şimuni Diril’e, Gevriye Akgüç Eğo’ya nicesine uzanan bir katran karanlığı sarmal içinde sıradan insana o hiçlik reva görülüyor. Yaşam yağmalanırken, hayat geçip giderken, bunlar gelip geçiciymiş gibi davranılıyor. Her anlamda adalet, eşitlik, hürriyet kavramları boşa düşürülüp dururken bir yarın söz konusu edilebilir mi? Ümit perişan, hakkaniyet kavramı zehirlenmiş, adaletin terazisi hep kötülüğü ağır çekerken, sahiden sıradan insanın farkına varılabilecek midir? İtirazınızı duyurabiliyor musunuz, duyuyor musunuz?" sesli meram
podcast image credit: shadows on the street:diego cambiaso::flick.r
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #434 - Yersiz Yurtsuz (13.11.2023)
"Hakkaniyet kavramı yerle bir edilirken, henüz yirmilerinin ortasında onlarca lüks ev, bir o kadar standart ev, helikopter, bir yüz adet kadar iş yeri olan bir temsilin ucubelik sahnesi ile gündem sulandırılır. Sanrılar, zannedilenler değil, doğrudan milletin gözünün içine ta içine bakarak söğüşlenmiş milyonlarca dolarlık soygunun esamesi okunmasın istenir. Tik Tok bilmem ne ekranlarından şaklabanlıklar var edilirken, misal o tutuklanmış polat çifti gibi onlarca ismin daha bu para aklama / bahis oynatma / çökme, indirme, kaldırma hamle ve ayak oyunları ile yer altı memleketini, mafya düzeninin ta kendisini büyüklerinin izin verdiği kadarıyla var ettiği bir ülke gerçeğe kavuşturulur. Şulemsiler, Tayyargiller, kimin neyi olduğu meçhul tiplemelerin servet transferlerine aracılık ettikleri bir zeminde onca emeklerinin(!) karşılığında sözüm ona yaşadıkları güllük gülistanlık hayatlardan taşanlar zaten sanrılar coğrafyasında sıradana sukut, sabır telakki edilirken, hırsız, yağmacı, belli bir biçimde düzenin esas neferi olagelen rantiyecilere her şeyin serbest kılınması zaten o menzildeki çürümeyi bildirir. O sırada bunca sanrının ortasında bir hakikat bahsi sökün eder; “Euronews’te yer alan habere göre, Legatum 2023 Refah Endeksi'ne göre dünyanın en müreffeh ülkelerinin üçte ikisi Avrupa'da yer alıyor, ancak gelir eşitsizliği Avrupa genelinde oldukça yaygın. AB'ye aday ülkeler listedeki en düşük kullanılabilir hanehalkı gelire sahip ülkeler oldu. Arnavutluk (4 bin 385) en alt sırada yer alırken, bu ülkeyi Kuzey Makedonya (5 bin 988) ve Türkiye (6 bin210) takip etti. Euro bazında kullanılabilir hanehalkı geliri düştüğü tek ülke Türkiye oldu. 2016-2021 yılları arasında Türkiye’de gelir bin Euro (yüzde 27) düştü.” Yok edilmiş, tırpanlanmış, bu maaşlarla hem geçim, hem gönlünüzü eğlendirir, bir de birikim yaparsınız denilenlerle Avrupa’da ancak sondan ikinci olunabildiği bildirilir. Terennüm edilenler ile hakikatin bağır çağır hali arasındaki onarılması imkansız eşikler zaten ortadadır, görene, görmeye çalışana! Ver mehteri!" sesli meram
podcast image credit: untitled:::aris sfakianos:::instagram
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #433 - Yersiz Yurtsuz (06.11.2023)
"Duraksamadan, ikiletmeksizin var edilmiş tahakküm nesnelliğinin ayrımcılık ve nefret edimi ile birlikte kurgudan gerçeğe dönüştürüldüğü zeminde sıradan insanların hayattaki hakları ne olacaktır ki! Biteviye bir yeni yüzyıl şablonu zikredilirken daha ekonomik hali perişanlık olan bir ülkenin yönelimi ne olacaktır misal? Sadaka kültürü gibi, çalışmayan o emekliye vaat edilmiş cumhuriyet ikramiyesi 5000 liranın bugünün şartlarında bir kişinin üst başını tamamlamaya dahi kafi gelmediği bir zeminde müşterek nasıl savunulabilir. Ya o tek maaşla geçimini var etmeye mecbur olanlar ne edecektir, 7500 lira ya da asgari olan 11 bin dört yüz iki lira neye merhem olur misal? Masallar anlatılırken, itibardan tasarruf mu olur canım diye geçiştirilip, baş efendi kendi maaşına kırk küsur bin lira dokunuş, bir biçimde gırtlak gırtlağa düştükleri zikredilen meclisteki vekillerin / vekil emeklilerinin de maaşlarına iyileştirmeler apar topar var edilirken, o makam bu mevkideki seçilmişler tüm o yozlaşmış sermayenin kan emici sülükleri gibi / onlar kadar açık bir yağmaya devam edip dururken müştereken, sıradan insanların çektiklerinden kim nasıl bahis açacaktır sahi ama sahiden? Noksansız bir biçimde sıradan insanın hakkaniyetsizce haklılığının üstünde çizikler atılmaya devam ediliyor daha bu bir tek konu, yaralar, bereler hep ortada, hep ayan beyan gün yüzü görmeye devam ediyor. Düzenin, düzeneği kendi sabık yolunda ilerlemeyi muteber bir meseleymiş gibi duyururken her şey alt üst edilmeye devam olunurken hayatın / elden kaçırılanın meselesi ne olacaktır, sahi ne olacak?" sesli meram
podcast image credit: "war".graphite and gouache.:::1991:::sue cole
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #431 - Yersiz Yurtsuz (23.10.2023)
"Hiçbir biçimde sonlanmayacak bir ihtilaflar düzeninde, yaşamsal olanın artık tastamam hep bir biçimde çarçur edilmesinin yolu ve zeminidir güncellenen. Dur durak bilmeden, esareti, tahakkümü, yıldırıyı ve tecridi imal eden aksiyonun tastamam bir iyilik değil ol kötülüğü eksiksiz var ettiği bir düzlem bugün yöneten katlarını işgal ediyor. Türkiye’nin doğal / endirekt müttefiği olarak bildirilen Azerbaycan’dan son birkaç haftada çıkagelen her türlü şiddet pratiğini bu bağlamda örnekleyebiliriz. Ata toprağı olarak bellenmiş olan bir sahada, gel gelelim bugünün Azerbaycan’ı sınırları içerisinde kalakalmış olan ve hiç aralıksız otuz iki yıldır bir ihtilafa dönüşmüş olan Artsakh / Nagorno Karabağ’dan tehcir olunan 120 bin insan sonrasında bomboş kalan kentleri, çevresini tekrar Azeri’nin kılma halini bir yıldırı, şiddet güzellemesine dönüştüren bizatihi Aliyev efendinin var ettikleri misal bir örnektir. Türettiği, yeniden güncellediği düşman, hain, ayrılıkçı vesair anlamlar, yaftalamaları neticesinde duraksamadan bir cenderenin sineye çekilmesini vaz eder. Hiç ama hiçbir hakkını tanzim etmeyecek olduğu insanlara burada yaşarlar, onlar bizim de vatandaşımızdır diye bildirirken, suç ortakları Avrupa Birliğinden vonderleyen, kendisini var eden Rusputin! Efendiye ol baş amire gerçek yüzünü esirgemeden var eder, binlerce yıllık Stepanakert’i bir kerede Xankendi’ne dönüştürerek. İhtilaf çözümünü, aldığı gazla, pardon arkasında bulduğu devletlerin işbirliği, göz yummasıyla var edebilen bir diktatör için yirmi yıllık iktidarının devamı / daimiliği için Ermenilere saldırmak, onları tehcir edip, kentleri talan ederek, bu defa beşli çete nam en büyük uluslararası şebekelerden birisi olan Türk sermayesine peşkeş çekerek sakil bir iyilik zikredilirken, cerahatle bir kere daha bir menzil kuşatılır. Alın size barış, alın size muteber ülke, yönetim, hayat!" sesli meram
podcast image credit: street art by banksy in gaza ::: street art utopia
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
1 note
·
View note
Text
Sesli Meram #430 - Yersiz Yurtsuz (16.10.2023)
"Bir mahvetme sarmalıdır enine boyuna hayatımızı kuşatıyor. Bahse konu mahvetme hali, Filistin’den, Tigray’a, şimdi tümden temizlenmiş Artsakh’tan halen insandan arındırma çabasına tutunulan Rojava’ya bir süreklilik içerisinde devam olunuyor. Birbirlerinden hiç de farkları olmayan / kalmamış yöneten katının, savaş tiranlarının, mühimmat imal eden genel geçer değil doğrudan hayata kastın mimarlarının elinde bir kere daha yıkıcılık bir kere daha insan eliyle cehennemin binası sürdürülüyor. Ötesi berisi olmadan müştereken bir yaşam idesini savunmadan, bütün o kötülük kümesine karşı yetti artık demeden bir ve beraberce hiçbir gelecek tahayyülüne yer konulmayacak olduğu artık belirgindir. İkinci dünya savaşının sonrasındaki en kırılgan, en yıkıcı, en kötücül hallerin ortasında ya insani olanı, hakkı, hukuku savunacağız ya da her gün bir yerlerde, birilerinin tahayyülleri / paşa gönülleri öyle istediği için kurban kılınmaya devam edeceğiz. Mesele bu kadar keskin bir hattın üstünde her gün bambaşka yaraların var edilmesiyle güncelleniyor. Umursuyor musunuz sahiden?" sesli meram
podcast image credit: mourning:::francisco seco:::ap
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #429 - Yersiz Yurtsuz (09.10.2023)
"İnsani olanın tarumar edilmesi meselinin kökeni daim bir biçimde 1915’e çıkıyor. Öncesi ve sonrasıyla bir kırılma halini süreğen kılan, onunla yol / yön açan bir temellendirme hal ve istemiyle zaten var olan açmazlar artık kalıcı bir kördüğüm kılınır. Bilindik şeyleri hep baştan, en baştan, ta ilk cümlesinden anlatmaya gerek kalmıyor. Bunca yaşanmışlık içinde her defasında kendini tekrarlayan bir hayata kasıt sürekliği bilinse yeterlidir. Demokrasiyi hiçbir zaman kendisine uygun görmeyen bırak sorunları konuşabilmeyi, yaralarla yüzleşip onları bir kere daha var etmeme için çabalamayı her şekilde kendini yeniden imal eden bir fasit döngünün esiriyiz. Hissiyatın zayi edildiği, bir video oyunu gibi her şeyin paldır küldür imal edildiği, geçilip gidilecek sanıldığı bir zeminde “game over” hepimizi kuşatmaya devam ediyor. Dipsiz bir karanlığın sularında ilerlerken bu ülkenin yönetim katı, ne sağına, ne soluna, ne içine ne dışına tek bir hayat imgesi bırakmıyor. Umut yerle bir edilmek istenirken bir kere daha, hedefin sadece Rojava olmadığı artık açıktır. Alenen biteviye bir tarumar etme hevesinde yol / yön aranmaktadır. Bunca badire, bu kadar eza hep ama her dem yıkımın kıyısında sahiden bir yaşam ihtimali söz konusu edilebilir mi? İnsani olan zayi edilirken, yerlere çalınıp, ezilip geçilirken dostluk neyi / kimi / ne şekilde kapsar. Herkese hayatı dar ettirirken her anlamda, ana karanın yaşamının iyiye gidebilecek olduğu sanrısından uyanmak ne zamandır, sahiden ne zaman?" sesli meram
podcast image credit: rojava, syria:in the land of the kurds:::fabio bucciarelli:::time
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #428 - Yersiz Yurtsuz (02.10.2023)
"Stepanakert’ten ayrılmak için benzin almaya çalışanların bulunduğu sahadaki patlamada en son bildirilene göre yüz doksan insan canından olur. Karşılaştırılan şeyin hazin sureti şu sağda solda gördüğümüzdür: “Xoçalinin gisasini Baki nefti aldı, Allah böyükdü” Bir biçimde birbirinden ilelebet ayrıştırılmaya devam ediliyor iki halk. Yaratılan yalnızlaştırma, iş işten geçtikten sonra çıkagelen birleşmiş milletler heyetleri, yaşatılan savaş ikliminin ne Ermeni, ne azeri için tek bir iyi gün getirmeyeceği muhakkak iken halen havanda sular dövülsün isteniyor. Stepanakert, Martuni, Askeran, İvanyan, Şoğ, Martakert, Aygestan, Haçen nice yer bugün artık Ermeni’den azade kılınır. Azerbaycan kendine zafer naraları ile avuturken aslında tümden elinden kaçırdığı bir ikilemle baş başa kalır. Ayrımcılığı gemiye azıya almış nefretle birlikte sulandırılmış bir milliyetçi hezeyan silsilesi ile birlikte yaşama iradesi toprak olur, kendi deyimleriyle gorbagor kılınır ilelebet bir kere daha. Durduğumuz eşik, sözüm ona sınırların kaldırıldığı, kişisel özgürlüklerin ve kimliksel tahayyüllerin daha açık savunabildiği bir zemini işaret ederken, dünya artık o eski dünya değil denilip durulurken 2020’den bu yana başlayan süreç, yepyeni bir 120 bin kişilik bir mülteciyi var eder. Haymatlos, köklerinden uzak ve bir biçimde bitmeyecek olan travmalarla birlikte var edilecek bir yaşam bahsi. Bütünüyle her şey ortada. Zaferlerin ardılı / sonrası hep aynı karanlıklara çıkıyor. Sahiden gören, anlayan kalmış mıdır ki? Kafkasların bir kere daha kanayacak kadar dermanı kalmış mıdır? Düşünür müydünüz." sesli meram
podcast image credit: free artsakh:::gareggin:::mirror spectator
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes
Text
Sesli Meram #427 - Yersiz Yurtsuz (25.09.2023)
"Bir dönüşüm içerisinde mutlak, kati, kesin yıkımın dönemeçleri arşınlanıyor. Temel yaşam hakları, barınma ve beslenme gibi konuların toptan taca atıldığı, yaygın medyanın her Ermeni’yi, ister sınır içinde burada kalan, ister Artsakh, Nagorno Karabakh’da kalan isterse de bilfiil Azerilerin yeni icadı Batı Azerbaycan söylemine kurban edilmek istenen o Ermenistan’da olsun hayattan kazılmasının gerektiğine dair yorumlar varken hangi sorun tükenir, hangi yıkıma dur denilebilir ki? Xocalı kırımının onlarca katı insanın can verdiği, Bakü / Sumgayit pogromunun Ermeni kimliğini misal toptan Azerbaycan’dan silip attığı bir zeminde onca yaşanmışlık, toprağa düşen Ermeni’yi saymadan binlerce öz Azeri, Taliş vesair halktan olanın ölümlerini bilmeden, sayıları göz ardı edip, Turancılık hayalleriyle kime ne iyilik getirilebilecektir? Baş efendinin zıvanadan çıkmış gibi saydırıp döktürdüğü Artsakh Ermenilerine yönelik düşmanlaştırıcı tavır, açık aleni Ermeni kimliğine yönelik “çeteci”, “çapulcu” benzeri yakıştırmalarla şuralarda kapı komşunuz olanlar da dahi ötekileştirilirken kim sonlandıracaktır yıkımın parametrelerini nasıl?
Bırak Ermeni’yi bir kenara, Azerbaycan’da savaşa karşı çıktıkları için otuz gün gözetim / tutsak kılınan “Amrah Tahmazov, Nurlan Gahramanli, Afiaddin Mammadov, Nemat Abbasov, Emin Ibrahimov’da” mı bir şeyler anlattırmaz. Halen mi anlaşılmaz. Yönelimin, bir gelecek tahayyülünün toptan çürümeye teslim edildiği zamanlardayız yine, yeniden. Modern ülkenin yeni yüzyılı derken 1915’in karanlığını bir kere daha imal ederek, aynı hattın üstünde yürüyerek bir yarın bina etmeye çalışılıyor. Ahlar biriktirmiş bir coğrafya, bir kere daha kanla, canla sınansın isteniyor. Küçük tefek, yoksun ama bir biçimde modern olanın kıyısında kendi ritmini yakalamış olan bir hayat imecesinin köküne kibrit suyu döküldü, dökülüyor. Amaras Manastırı gibi beşinci yüzyıldan bu yana varlığını sürdüren bir kalıt, yapıt, okulun, Ermeni dilini var eden Mesrop Maştots’un izlerini / var ettiği onca değeri kim sahiden talan edebilir ki? Böyle açık bir kırım / imha tahayyülü karşısında hayatı Türkçe, Ermenice savunamadıkça hiçbir yarın iyilik getirmeyecektir sahiden bunu anlıyor musunuz? Bu da sizlere bir şey ifade etmiyor mu…" sesli meram
podcast image credit: stepanakert ::: marut vanyan ::: x
#sesli meram#durum#günce#hayat ne olacak#söz#demokrasi101#türkiye gerçeği#biyopolitika#anlamak#demokrasi#adalet#özgürlük#akp#yirmibirinciyıl#iktidar#tahakküm etme#yıldırı#zor#güç#sınav#azınlıklar#tehdit#karabasan#düşmanlaştırma#politikmeram#anlam#anarşizan#unutmayacağız#affetmeyeceğiz#nefret söylemi
0 notes