#yerdeuyumak

[saglikadresin]

Yerde uyumak sırtımız için daha mı iyi?

Bugünlerde çoğu insan, yolculukta, iş yerinde ya da evde bilgisayar başında saatlerini oturarak geçiriyorlar. Akşam eve gelip yatağına yattıkları zaman günün tüm yorgunluğu kaslarda olan ağrılarla hissediyorlar. Ertesi güne enerjik bir şekilde başlamak için iyi bir uyku almak şart. İnsanların geneli yatak ve yastığını en rahat edebileceği şekilde alıp, konforu sonuna kadar hissetmek istiyorsa da bazı insanlar yerde, sert zeminde yatmayı tercih ediyorlar. Yer uykusuna artan ilgiye rağmen, faydalarını ve dezavantajlarını öğrenmek için çok az araştırma yapılmıştır. Dünyada insanların uyku pozisyonlarını inceleyen fizyoterapist Michael Tetley tarafından yapılan antropolojik analizlerden biri. Çeşitli farklı kültürlerdeki ormanda yaşayanların, göçebelerin ve aşiret halklarının tipik olarak yerde,  yatak, yastık olmadan uyumakta ve batılı yatak sevenlere oranla daha az sayıda kas-iskelet problemi yaşadıklarını gözlemlemiştir. Tetley ayrıca, farklı eklemleri tedavi etmek için bazı yer uykusu pozisyonlarının kullanıldığını da not etti. Örneğin, bir kolun bir yastık olarak kullanılması, omuz, dirsek ve el bileği rehabilitasyonuna yardımcı olduğu söylemiştir. Tetley’in teorileri büyüleyici olsa da, henüz bilimsel olarak test edilmeli veya kültürler ve uyku düzenleri arasında karşılaştırılmalar yapılması gerekiyor.  

Yerde uyumak gerçekten iyi mi? Bakalım uzmanlar ne diyor.

Yerde uyumak ve potansiyel riskler Evdeki halıyı, zemini yatmak için kullanmaya karar verenler için potansiyel sağlık zararları hakkında daha fazla bilgi edinmek için, All Chiropractic, LLC firmasının masörlerinden Amber Langmeier' e sormuşlar. Yerde uyumanın uzun vadede sırt ağrısını azaltacağına ikna olmamış. Langmeier, “Farklı omurga eğrileri nedeniyle, zemine sırtüstü yatmanın kas spazmlarına ve zorlukların artmasına neden olabilir” diyor. Yan tarafına dönerek uyuyanlar için daha fazla sorun olabilir. ��Yan uyuyan bireyler için, yerde yatarken, tüm bireysel eğrileri yeterince destekleyemediği için daha fazla rahatsız edici olabilir” diye itiraf etmiş Langmeier. “Basınç noktaları, sert yüzeylerde uzun süreli yatma da ileriye dönük sorun yaratabilir.” Yere yatmayı savunanlar olabilir, "Ama ben hep yatıyorum bir sıkıntı olmuyor" diyenler olabilir. Langmeier, buna da cevap olarak "Şuanda yattığımız zeminler ile eskilerin yattığı zeminler arasında oldukça fark var. Günümüzde yerde yatanlar, halı yada düz zemini tercih ediyorlar. Eskilerin yüzlerce yıl önce yattığı zemin ise toprak zemindi. Bu yüzden bu kıyaslama şuan ki şartlarda yapılamaz." cevabını veriyor.   Yerde uyumaktan kesinlikle vazgeçmemiz mi gerekiyor? Açıkçası, yerde yatarak uyuyan ve bunun yaşam kalitesini arttırdığını söyleyen insanların sayısı da azımsanacak gibi değildir. Langmeier, herkesin anatomisinin farklı olduğunu ve bazı insanlar için işe yarayacağını itiraf ediyor. “Kişinin omurga yapısına göre farklılık gösterebilir. Vücudunun rahatlığını, konforunu ve yapısını dikkate almalıyız. ” Santa Monica, Kaliforniya'daki The Spine Institute'de çalışan sırt cerrahları, yerde uyumak, kronik bel ağrısından muzdarip insanlar için uygun olabileceğini öne süren ek bir kontrpuan sunuyor. Her ne kadar iddiaları araştırmayla desteklenmiyor gibi gözükse de, zemin gibi mükemmel düz bir yüzeyde uyumanın vücut ağırlığını destekleyen küçük stabilizatör kaslarına fayda sağladığını söylüyorlar. Ayrıca, yerde uyumanın omurgaya basınç uygulamasıyla nötr bir pozisyonda kalmasına yardımcı olduğunu, doğal uyku hareketlerini engelleyebilecek yastıklamayı en aza indirdiğini ve doku onarımını destekleyen ve iyileşmeye izin veren, daha huzurlu bir uyku sağladığını ileri sürmektedirler.   Peki tüm bu yazılanlar sonucunda ne yapacağız? Görüyoruz ki kişiden kişiye değişebilecek bir durum. Bu nedenle en iyisi bir yada iki  gece yerde uyumayı deneyin ve ertesi gün nasıl uyandığınızı gözlemleyin. Size yaradığını düşünüyorsanız devam edin. Belki de yattığınız yatak bile size uygun olmayabilir. Bu yazının altına yorum yazarak deneyimlerinizi bize bildirin! Read the full article