#yakınız
Explore tagged Tumblr posts
Text
وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Biz ona şah damarından daha yakınız.
Uzaklarda aramam ..
Kalbim , Allah'ın mülküdür . Zü, lâl ..
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/a349de7244ff52d2fd0676d360582c6e/7754a9adb88ee630-8f/s540x810/39588b721358b4da03307f01572eb57f9ee98981.jpg)
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/8419c702c07a46916a065661950aa899/7754a9adb88ee630-d9/s540x810/e1c375ea08b428365b4e18aa4e6de8d4171fa0ba.jpg)
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/aa30a7ac967806bd28a36529b757f2cd/7754a9adb88ee630-6a/s540x810/7454a07a0f79150f74062f63ad6a69c4e9e54fc4.jpg)
Biraz mola ,Allah'a emanet olun, hakkınızı , helal edin.. inşa'Allah görüşürüz ..her şey yolunda sadece biraz ara vermek istiyorum.
Sevgilerimle Zülâl ..🙋🏼♀️
603 notes
·
View notes
Text
BALİKESİROTOKURTARMA - DEVASA+ (2)
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/372b0f9c23da4719b47c30510825e5cd/6743d72107edbab4-2d/s540x810/d6cac5518687f242b209c365a359257d5a491e0e.jpg)
Balıkesir Oto Kurtarma ve Çekici Hizmeti: Güvenli Yolculukların Teminatı Balıkesir Oto Kurtarma, araç sorunlarına anında müdahale ederek sürücülerin güvenli yolculuklarını sağlayan profesyonel bir çekici hizmetidir. Balıkesir ve çevresinde, Susurluk çekici ve yol yardımı ihtiyaçlarınızı karşılamak için güvenilir bir partnerdir. Hizmetlerimiz: Balıkesir Oto Çekici: Balıkesir Oto Kurtarma, şehir içi ve şehirlerarası oto çekici hizmeti sunarak aracınızın güvenli bir şekilde taşınmasını sağlar. Eğitimli personeli ve özel ekipmanları ile hızlı ve güvenilir bir çözüm sunar. Susurluk Çekici: Susurluk ve çevresinde oto kurtarma ve çekici hizmeti almak istediğinizde Balıkesir Oto kurtarma, bölgedeki en güvenilir tercihinizdir. Acil durumlarınızda anında yardım için bir telefon kadar yakınız. Balıkesir Yol Yardım: Yolda kaldığınızda, lastik arızası yaşadığınızda veya yakıtınız bittiğinde Balıkesir Oto Kurtarma'nın profesyonel yol yardım hizmetinden faydalanabilirsiniz. Hızlı ve etkili çözümlerle yola devam edin. Uygun Fiyat Politikası: Balıkesir Oto Kurtarma, müşteri memnuniyetini ön planda tutarken uygun fiyatlarla kaliteli hizmet sunmayı ilke edinir. Eğitimli ve Profesyonel Ekip: Sektörde uzun yıllara dayanan deneyime sahip eğitimli ve profesyonel bir ekiple hizmet verir. Her türlü duruma etkili bir şekilde müdahale eder. Neden Balıkesir Oto Kurtarma? Hızlı ve Güvenilir Hizmet: Acil durumlarda anında müdahale ederek hızlı ve güvenilir bir çözüm sunarız. Uygun Fiyat Politikası: Balıkesir Oto Kurtarma, uygun fiyatlarla kaliteli hizmet sunmayı ilke edinir. 7/24 Hizmet: Aracınızın başına gelebilecek sorunlara karşı 7 gün 24 saat hizmet veren bir firma olarak her an yanınızdayız. Çağrı Merkezi Desteği: Sorularınız veya acil durumlar için çağrı merkezimizden destek alabilirsiniz. Balıkesir Oto Kurtarma, güvenli ve konforlu bir yolculuk için yanınızda! Balıkesir çekici, Susurluk çekici, Balıkesir yol yardım gibi konularda sorun yaşadığınızda balikesirotokurtarma.com adresini ziyaret ederek hemen destek alabilirsiniz.
514 notes
·
View notes
Text
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/4eda480ad7c2b1ba45c73e021c6e5b49/c5d104a6632dde0c-7b/s640x960/c379aa486fc5ed8070e5e0f0565e552e6dd97320.jpg)
"Kaybolduğumuzu düşündüğümüz anlarda bile, aslında kendimizi bulmaya bir adım daha yakınız."
-Gece Yarısı Kütüphanesi, Matt Haig
110 notes
·
View notes
Text
Kendimi Zorla Üvey Abime Siktirdim! (İrem 18 Y., Adana)
Merhaba, ben İrem, 18 yaşındayım. 1.68 boyunda, siyah saçlı ve beyaz tenliyim. Herkes bana çok güzel olduğumu söyler, hatta beni Merve isimli sanatçıya çok benzetirler. Annemi hiç tanımıyordum, ben daha bebek iken trafik kazasında kaybetmişiz. Babam da benimle kala kalmış, bir süre sonra başkasıyla tekrar evlenmişti. Üvey annem Selda aslında tek tanıdığım annemdi. Onu da hiç üvey olarak görmezdim, bana anne sevgisini yaşatmıştı. Babamla evlendiklerinde bir oğlu vardı, adı Kerem. Benden 10 yaş büyüktür kendileri. Kerem abimle çok yakınız ve o benim ilk aşkım. Bana hep 'prensesim' diye seslenirdi ve bu benim çok hoşuma giderdi.
Yaşım 16 olduğunda cinsel yönden de isteklerim artmaya başlamış ve üvey abime karşı artık farklı duydular beslemeye başlamıştım. Abimle ne zaman yanyana gelsek, ne bileyim film izlemek olur, yada şakalaşmak olur, şakadan dalaşmak olur, birbirimizi gıdıklamak olur, sürekli ellerini bacaklarımda hissederdim. Arada sırada durduk yere gelip beni yanaklarımdan ��perdi. Belki bilerek yada bilmeyerek beni sever ve okşardı. Bizimkiler de bu kadar yakın olmamızı normal olarak karşılardı, çünkü normal abi-kardeş gibi büyümüştük. Beni azdıran da abimle yaşadığım bu olaylardı.
Sınıf ve aynı zamanda en yakın arkadaşım Didem, okuldan biriyle çıkmaya başlamıştı. Bana sürekli aralarında geçen ilişkinden bahseder, "Bugün öpüştük..." yada, "Amımı ellettim!" gibi özelini anlatırdı. Ben de ona bir ara, dershaneden biriyle çıkarken birkaç kez onunla öpüşüp, sakso çektiğimden bahsetmiştim. Didem bir gün beni kenara çekip, "Onunla yattım!" dedi. Ben, "Anlamadım, nasıl yattın? deyince, "Kızım anla işte, götümü verdim!" dedi. Ben de, "Hemen anlat!" deyince, en ince detayına kadar herşeyi anlattı. Önce çok ağrılar çektiğini, ama sonra çok zevk aldığını söyledi. Sonra bana, "Sen de denemelisin, pişman olmayacaksın!" dedi. O gün aklıma koydum ve götümü biricik üvey abim Kerem'e verecektim. Üvey abim 26 yaşında, üniversiteden yeni mezun ve yaşıtları gibi işsizler tayfasına mensup biriydi ve halen bizimle yaşıyordu. Ama eve gidip direkt abime, "Götümü sik!" diyemeceğimden, sürekli planlar yapmaya başladım. Önce onu iyice azdırırıp kıvama getirmem gerekliydi.
Eve gittim. Kerem abim evde tek başına TV izliyordu. Sırt çantamı yere attım, eteğimi yukarı doğru katladım ve direk üstüne atlayıp, "Canım abicimmm!" deyip onu gıdıklamaya başladım. Eteğim sürekli açılıyor ve külodum ortaya çıkıyordu. Kerem abim beni yere düşürüp üstüme çıktı ve tek zayıf noktam olan göbeğimi gıdıklayarak beni güldürmeye çalışıyordu. Ben de bacaklarımı iyice açtım, artık tamamen altında kalmıştım. Abim durumu farketmişti, "Yeter, yoruldum!" deyip geri çekildi. Eteğim tamamen açık şekilde halen yerde uzanıyordum. Bana, "Hadi kalk üstünü değiştir, herşeyin ortada!" diye kızdı. Koltuğa otururken sikini düzeltirken yakaladım kendisini. İlk adımı atmıştım.
İçeri gittim ve en kısa şortumu giydim ve geri döndüm. Yanına uzanıp bacaklarımı kucağına attım. Aslında bunu sürekli yapardım, yeni birşey değildi, o da arasıra ellerini ayaklarıma koyar okşardı. Bu sefer hiç kıpırdamıyor, gözlerini TV'den ayırmıyordu. Ama ben nedenini biliyordum, bacaklarımın altında sürekli hareketlenen yarağını hissediyordum. Bana, "Hadi abine su getir bakayım!" diyerek bacaklarımı yere attı. "Peki!" dedim ve mutfağa su almaya gittim. Geldiğimde odada yoktu. "Abiii, suuu!" diye seslendim. O da banyodan, "Bırak oraya, birazdan gelir içerim!" diye seslendi. Hemen yavaş ve sesiz adımlarla banyonun önüne gidip kulağımı dayadım (Bizim banyonun kapısı baya eskiydi, gerçi evdeki bütün kapılar öyle, hiç birinin kilidi bile yoktu!) ve dinlemeye başladım. Kerem abim telefonundan pørnø açmış olacak ki, az da olsa kadın inleme seslerini duyar gibiydim. Sanırım içeride otuzbir çekiyordu.
Ben hemen odama geçtim. Kendi kendime (Aferin kız sana, bu gidişle çok beklemeden götünü siktireceksin!) diyordum. Acaba onu daha fazla azdırmak için başka ne yapabilirim diye düşünürken, dış kapı açıldı ve annem eve geldi. Normalde annemle babam akşam 7 gibi evde olur, ben de 4-5 arası evde olurdum. Kerem abimse sürekli evde zaten. Hayallerim yıkılmıştı. Anneme, "Hayırdır, erkencisin?" dedim. O da, "Bugün öyle oldu, işim erken bitti!" diye cevap verdi. O akşam öyle geçmişti.
Ertesi gün okuldan sonra koşarak eve gittim. Evden içeri girdim. Kerem abimi bulamayınca çok üzülmüştüm. O sırada banyodan gelen su sesini duyunca, içerde duş aldığını fark ettim. Hemen banyo kapısını açtım. Kerem abim, "Oha, kim o?" deyince, "Abi benim, çok sıkıştım, altıma işeyeceğim!" diyerek içeri girdim. Külodumu ayak bileklerime indirip, eteğimi yukarı sıyırdım ve klozete oturdum. Kerem abimin duşa kabinin içinde sadece omuzlarından yukarısı gözüküyordu, aşağısı buzlu camdı. Zaten o da, "Çabuk ol!" dedi ve sırtını döndü.
İçimden (Ne yapabilirim?) diye düşünürken aklıma bir fikir geldi. Ayak bileklerimde duran külodumu tamamen çıkardım, yerde bırakıp çıktım ve kapının önünde beklemeye başladım. Amacım, duştan çıkarken külodumu yerde görmesini sağlamaktı, ben de hemen girip (Külodumu unutmuşum!) diyerek yerden alacaktım. Suyun sesi kesildi ve duşa kabinin kapısının açıldığını duydum. İçimden 10'a kadar sayıp içeri daldım. Ama içeride gördüğüm manzara karşınında donup kaldım, Kerem abim donumu yerden almış ve kokluyordu. Beni görünce hemen indirdi elini ve "Ne yapıyorsun sen?" diye bağırdı. Ben parmağımla halen elinde duran külotumu işaret edince, külotu bana doğru fırtlattı ve "Hemen çık!" dedi.
Benimse çıkmaya hiç niyetim yoktu. Ona doğru birkaç adım attım ve "Külodumu mu kokluyordun sen?" dedim. Utancından kızardı ve "Sana çık dedim!" diye bağırdı. Artık çok azmıştım, amım ıslanmaya başlamıştı ve ayaklarım geri adım atmıyordu. Ona iyice yaklaştım ve "Sorun değil, hatta çok sevindim!" diyerek eline külodumu tutuşturdum. Hemen sonra da diğer elini tutup eteğimin altından amıma götürüp, "İstersen bunu kokla!" dedim. Her şey o kadar hızlı gerçekleşmişti ki, günlerce plan yapsam bu kadar olmazdı. Parmakları amıma değince amım iyice sulanmıştı. Fakat hemen elini çekip, "Ne yapıyorsun sen? Delirdin mi?" dedi. Ben de, "Evet, delirdim. Senin için deliriyorum, anlasana be, kaç gündür yapmadığım şey kalmadı! (Elimi havludan belli olan kalkık yarağına götürerek) Hem sen de istiyorsun, biliyorum!" dedim.
Kerem abim, "Olmaz, biz kardeşiz!" deyince, "Üveyyy!" dedim hemen. O da, "Üvey müvey, birlikte büyüdük!" dedi. Ben de, "Tabi tabi! Peki o beni okşamalar, öpmeler neydi? Hatta beni koklayarak öpüyordun beee! Hadi saklama, beni istiyorsun, ben de seni çok istiyorum!" dedim ve elini zorla amıma götürdüm. O bu sefer sesiz kaldı ve elini amımdan çekmedi. Ben de belindeki havlusunu indirdim ve onun muhteşem yarağıyla göz göze geldim. Kocamandı. Elimi attım ve ilk defa bir yarağı elleyip okşamaya başladım. Bir yandanda dudaklarını öpmeye başladım. İlk başta öpücüklerime karşılık vermiyordu, ama sonradan dayanamadı ve çılgınca öpüşmeye başladık. Hemen kucağına atlayıp, ayaklarımı belime doladım. Yarağı amıma değiyordu ve bu durum beni çıldırtmıştı.
Kucağında beni öperek odama götürdü. Beni yatağa uzatıp, bir çırpıda okul gömleğimin önünü düğmelerini kopartarak açtı. Sütyenimin üstünden taşan memelerimi öpmeye başladı. Sonra yavaş yavaş aşağılara inip, göbeğimi, bacaklarımı ve ayaklarımı öpmeye başladı. Ben de hemen gömleğimi ve sütyenimi çıkardım. Kerem abim bacaklarımdan yukarıya yönelmiş, eteğimin altından amımı öpmeye ve yalamaya başlamıştı. Aldığım zevk inanılmazdı. Çok geçmeden inleye inleye orgazm oldum. Onun da yüzü benim zevk sularımla sırılsıklam olmuştu. Gömleğimi alıp ağzını yüzünü silerken, ben de o ara eteğimi çıkarıp kenara attım.
Rahatça yalaması için bacaklarımı ayırıp amımı ona sunduğumda, Kerem abim, "Bu yaptığımız yanlış, durmalıyız!" dedi. Ama benim durmaya hiç niyetim yoktu, hiç birşey söylemeden yataktan imdim ve önüne çömelip yarağını ağzıma alıp saksoya başladım. Sakso konusunda tecrübeliydim ve ona hayatının en iyi saksosunu çekiyordum. Aslında götümü siktirecektim, ama o kadar zevk alıyordum ki, acı çekmek istemedim. Bu nedenle ona bakireliğimi bozdurmaya karar verdim. Kendi isteğiyle yapmazdı, bunu biliyordum. O yüzden onu göğsünden itip onu yatağa yatırdım. Üstüne çıkıp, amımı yarağına sürtmeye başlayınca, "Bakire değil misin?" diye sordu. Ben cevap vermeden, yarağını elimle amımın girişine yerleştirip üstüne orturdum. Aman Tanrım! Gözlerimin önü kararmış, canım çok acımış ve çığlık atmıştım. Kerem abim beni üzerinden kaldırıp yana attı ve yarağını kanlar içinde görünce, "Ne yaptın sen!?!" dedi. Ben de, "Artık karın oldum!" dedim.
Amımdan bacaklarıma kan süzülüyordu. Çekmecemden ıslak mendil aldım ve sildim kan olan yerleri. Kerem abim hala yatakta buz keşmiş duruyordu. Onun yarağındaki kanı da ıslak mendille temizledim ve "Olan oldu, artık seninim!" deyip tekrar üzerine çıkıp, dudaklarına yapıştım. Kerem abim de artık hiç birşeyi umursamıyor, beni delice öpüyordu. Biraz öpüştükten sonra beni altına aldı ve yarağını amıma yavaşca sokup beni sikmeye başladı. Artık istediğimi almıştım ve üvey abimin altında inleye inleye kendimi ona siktiriyordum. Beni sadece o pozisyonda yaklaşık 10 dakika sikip göbeğime boşaldı. Biraz dinlendikten sonra tekrar öpüşmeye başladık. Ben ona, "Artık senin sevgilinim, beni sürekli sikmeni istiyorum aşkım!" dedim. O da, "Tamam aşkım!" diyerek heryerimi öpüyordu. Beni domaltarak, amımı bir posta daha sikti. Sonra sırayla duşa girdik. Ben duştan çıktığımda annem de gelmişti...
Son iki senedir neredeyse her gün beni sikti ve halen sikmeye devam ediyor!
[İrem]
198 notes
·
View notes
Text
kendini iyi hissetmeyen insanlara dışarı çık, hava al benzeri cümleler kurmak kadar sıradan her şey. sorun zaten dışarı çıkmayı istememek oluyor benim için. hiçbir şey yapmak istemiyorum. bazen aslında “canını sıkma”, “kafana takma” diyen herkesten soğuyorum. yani problem bu ve bu yüzden her şeye karşı buz kesildim. ben bu buzun konuşarak çözüleceğine hiç inanmadım. ama biliyorum o boktan tavsiyelerle iyileşmeyecek hiç kimse. çünkü aslında aynı cümleleri yüzlerce insanda kullanmış olduğunuzu hissediyor, daha çok itiyorum kendimi sizden. sonra da elinizden geleni yapmış olduğunuz hissine kapılmanızı tanıyorum. insan kendini açtığı herkesten uzaklaşmıştır bugüne kadar. dinlenmiş bitmiş bir konu her şey. inlenmiş bitmiş bir gece kadar sıradan. aslında hiç konuşmadıkça birbirimize daha yakınız. öyle kalalım mı. bence kalalım.
110 notes
·
View notes
Text
Kâf Suresi - 16-35 . Ayet Tefsiri
Bismillahirrahmanirrahim
﴾16-17﴿
İnsanı biz yarattık ve elbette içinden geçenleri biliriz; sağında solunda oturmuş iki alıcı (yaptıklarını) alıp kaydederken biz ona şah damarından daha yakınız.
﴾18﴿
O hiçbir söz söylemez ki yanında çok dikkatli bir gözetleyici olmasın!
﴾19﴿
Bu durumda iken ölüm sarhoşluğu kaçınılamaz bir gerçek olarak çöküverir. (Ona şöyle denir:) “İşte bu, senin kendisinden kaçıp durduğun şeydir!”
﴾20﴿
Derken sûra üfürülür; işte bu, ceza uyarısı yapılmış olan gündür.
﴾21﴿
Her şahıs, yanında bir sürüp götüren görevli, bir de tanıkla gelir.
﴾22﴿
(Ona şöyle seslenilir:) “Sen bu konuda tam bir gaflet içindeydin, artık gözünden perdeni kaldırdık, şimdi gözün keskindir.”
﴾23﴿
Arkadaşı (melek), “İşte hep beraber olduğum şahıs burada” der.
﴾24-26﴿
(Ve şu emir gelir:) “Atın cehenneme her inatçı kâfiri! İyiliği engelleyen, hak tanımayan, insanları şüpheye düşüren, Allah’ın yanına başka bir tanrı daha koyan kimseyi, atın onu dayanılmaz azaba!”
﴾27﴿
Yandaşı (şeytan), “Rabbim! Onu ben azdırmadım, o kendisi apaçık bir sapkınlık içinde idi” der.
﴾28﴿
Allah şöyle buyurur: “Huzurumda tartışmayın, sizi daha önce uyarmıştım.
﴾29﴿
Bende söz değişmez ve ben asla kullara zulmetmem.”
﴾30﴿
O gün cehenneme “Doldun mu?” diyeceğiz; cevap verecek: “Daha yok mu?”
﴾31﴿
Allah’a itaatsizlikten sakınanlar için de cennet, iyice yakınlarına getirilecek.
﴾32-33﴿
Ve kendilerine şöyle denecektir: “İşte sizlere; daima Allah’a yönelen, O’nu aklından çıkarmayan, görmediği halde Rahmân’dan çekinip korkan ve samimi bir kalp ile gelen kimseye vaad edilen cennet!
﴾34﴿
Oraya esenlikle girin, bu sonsuza kadar sürecek gündür.”
﴾35﴿
Orada istedikleri her şey onlarındır, üstelik katımızda fazlası da vardır.
24 notes
·
View notes
Text
Bak güneş batıyor işte, bir gün daha yakınız.
20 notes
·
View notes
Text
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/efacd1b139c5578df972cf076fd7431e/e2d42e4a7df7191f-32/s540x810/66808c525e1e4fbc3f3bdfe402c492cb5cca5b7b.jpg)
Yakınım yok diye yakınma ve asla başka yakın da arama:
Biz, insana şah damarından daha yakınız.
Kâf, 16
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/7f61a8e0783a15977d59cb28e4a27d69/e2d42e4a7df7191f-76/s540x810/ccbaf1e8fc56fdf0465474b559a5864d71b856e8.jpg)
24 notes
·
View notes
Text
annemin hiç küçük adımı yok. biraz rahatsızlanmış evvelki gece bugün ona yemek yaptım getirdik hep birlikte yedik toparlanmış çok şükür ama küçük bir salgın hastalıkta bile insan ne kadar tedirgin oluyor çok şükür ki şu an yakınız. şimdi bahçede salıncakta sallanırken onu izliyorum adımları hep hızlı ve kocaman. Allah ondan razı olsun. iyi ki benim annem, dünyaya binlerce kez gelsem annemin başka bir insan olmasını, değişmesini, dönüşmesini hiç istemezdim.
37 notes
·
View notes
Text
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/7056ea24b238cfadc0702e20271b2247/b35bd684976b3485-e3/s540x810/e8d2104a272184631848a69f7244b148dd1aaefa.jpg)
⭐⭐⭐⭐⭐
İbn Receb e-Hanbelî (rahimehullah) der ki:
"Güzel ölüm, gizlisi güzel olan kuldan başkasında vukû bulmaz. Çünkü ‘ölüm anı’, yapmacıklığın mümkün olmadığı bir andır. İşte bu yüzden o anda, ancak kalbin sakladığı şey ortaya çıkar."
Hangimiz böyle bir ölümü istemez ki? Her geçen gün her geçen saat ömrümüzden çalarken bizi biraz daha ölüme yaklaştırırken bizler onun için ne yapıyoruz? Hangi hazırlıklarımız var?
Namazlarımızı gereği üzere kılıyor muyuz? Tesettürümüze dikkat ediyor muyuz?
Salih amellerimizde ihlası gözetiyor ibadeti yalnızca Rabbimiz razı olsun diye yapıyor muyuz?
Yoksa birileri bizi görürken kıldığımız namazımızdaki özen yalnız kaldığımızda kıldığımızdan daha mı çok?
Rabbimiz c.c' ya ne kadar yakınız?
O'nu razı etmek için gayretimiz ne boyutta? Yalnız anlarımızda Rabbimizle irtibatımız nasıl? İşte bunların hepsi ölüm anımızdaki durumumuzda belirleyici olacak. O halde ölümü güzel olanlardan olabilmek için yaklaşalım Rabbimize. Her işimizde Rabbim ne der bundan razı olur mu diye düşünelim O'nu dikkate alalım.
Abdullah Bin Mesud (radiyallahu anh) dedi ki:
"Rabb'ine Karşı İhlâslı Olan Kimse, Kumda Yürüyen Kimse Gibidir. Ayak Seslerini Duymazsın Ancak İzini Görürsün."
📚Câmi'ul Ulumi ve'l Hikem (308)
Son an hakikatimiz ortaya dökülecek. Rabbimizle olan münasebetimizin seviyesi işte o an çıkacak ortaya Rabbim rezil etme bizi. O an Sensiz kalırsak kim sahip çıkar kim kurtarır bizi!
Rabbim dünya hayatına aldanıp son anında hüsranı yaşayanlardan kılma güzel ölümle bitir ömrümüzü.
____________°🌺💞🌸°______________
🎀
24 notes
·
View notes
Text
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/bfab99ea4d209a19f624f875b3738980/25d0779df18d95f9-f0/s540x810/cee519e62bb1e7d5ecba9301a22929f252f8de7a.jpg)
Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız.
-Kaf Suresi 16. ayet
69 notes
·
View notes
Text
Çok Yakınız ama Bir o kadar da uzak.
#kırık kalpler#sevgi#yorgunum#aşk#acı#sarılalım#sarılmak#keşkeler#gözlerim#gözler yalan söylemez#gözler kalbin aynasıdır#gözlerin#gözyaşı#beyzalkoç#beyzaalkoc#kalp muhafızı#kitap alintilari#kitap sevgisi#kitaplar
8 notes
·
View notes
Text
MİRACIN SIRRI
Miraç kendini tanıma yolculuğudur.
Aslını anlama yolculuğudur.
Nereden geldi, nereye gidiyor bilme yolculuğudur.
Miraç, Allah’a rücû etmektir.
Nice makamlara erişmektir.
Ten boyutundan cân boyutuna...
Makam makam mânâ yolculuğudur.
İnsan, Allah’ın mânâ evidir.
İnsan vücûdu Allah’ın şehridir.
O şehirde nice sırlar vardır.
O şehirde şehrin Sultanı vardır.
Miraç mânâ evine dalmak…
Nice sırlara yolculuk yapmaktır.
Âdem’den Muhammed’e…
Nice resûl nebiyi bir vücûdda bulmaktır.
Vücûdun Zâtına vücûdda şâhit olmak…
O Zâtta fâni olmaktır.
Miraç aslını bilme yolculuğudur.
Aslı olan Allah’a erme yolculuğudur.
O’nun deryasında...
Bir damla olduğunu görme yolculuğudur.
Kul olduğunu bilme yolculuğudur.
Miraç kendini bilmenin irfânî yolculuğudur.
Miraç, varoluşu ve var edeni anlamanın Ulvî yolculuğudur.
Miraç, Allah hakikatine erişme yolculudur.
Miraç; vücûdun sahibiyle buluşma yolculuğudur.
Fenâfillah ve Bekâbillah yolculuğudur.
Miraç, iki kısımdır.
Bedenli olan ve bedensiz olan.
Beden boyutundaki Miraç;
Bedendeki tecellileri anlamanın yolculuğudur.
Yâni bedenin var oluşunu...
İşleyişini anlama yolculuğudur.
Bu makamda; vücûdda tecelli eden…
Zikir, Fiil, Sıfat, Zât boyutları idrak edilir.
Beden boyutunda, Zâkir'in zikri…
Fâil'in fiili, Mevsûf'un sıfatları...
Vücûdun Zâtı idrak edilir.
O’nun Zâtında fenâfilah olunur.
Bedensiz olan yolculuk…
Bedenin geldiği Ulvî boyuttur.
Bu mertebelerde;
Rûh, Nûr, Hû, Ehâd, Âmâ boyutları zevk edilir.
Bu mertebelerde beden, akıl, tefekkür yoktur.
Bu mertebeler zevk-i ilâhi boyutudur.
Meâric Sûresi 3: "Minallâhi zîl meâric."
"Ulvî makamların sahibi Allah’tır."
“Miraç Allah’ın Zâtına şahitlik yolculuğudur.”
Fecr Sûresi 28: "İrciî ilâ rabbike"
“Sadece Rabbine miraç et.
“Aslın olan Rabbine rücû et”
Kâf Sûresi 16: "Nahnu akrebu ileyhi min hablil verîd".
"Biz ona şah damarınızdan daha yakınız."
İşte Miraç...
Bize şah damarından yakın olan...
Allah'a kendimizde şahit olma yolculuğudur.
Miraç yolculuğunda olanların miracı mübarek olsun.
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/6b2e69aaa6d77fc31a939a9c6a5a5810/bbe1a42f389be70d-c9/s640x960/c72a1fbc6c746f6f5b664f0abe9d50ed2b1f1c92.jpg)
9 notes
·
View notes
Text
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/70536b705304693b13eeaaa648a12e7f/c1e71fb1b8556576-5c/s540x810/d3f3623d2c2cf102a4a71a651ec1105d9bf721db.jpg)
Kendi Hayal Dünyamdan sizlere aktarıyorum umarım begenirsiniz karakterler supriz ama sizinde bildiginiz karakterler hikayeden zevk alcaksin
bir zamanların en acımasız en kanlı savaşlarının Olduğu şu dönemde açlık Ve Sefalet İçerisinde Olan İnsanlar Karınlarını Doyurmak İçin Yüksek Ve Diken Gibi Olan Sarp Kayalıkların Arkasında Bir Tarım Bölgesi Olduğunu İkda Eder Hatta Riyavetlere Göre Kayaklıkları Aşan Sonsuz Bir Yiyecek Zenginliğine Ulaşir Fakat Bırakın Kayaları Aşmayı Dibinden Bakıldığında Ucu Bucağı Gözükmüyordu Bölgede yerleşke Sağlamış İnsanlar Doğan Genç Yaştaki Çocukları Eğitmek İçin 16 Yaşına Geldiklerinde dağın Ulaşılması Kolay Olan Yerlerine Tırmanma Dersi Verdirip Bir Gece -45 derece Kalma Dersi Veriyorlardı Fakat Başarılı Olan kimse
Olmadı Bu İnsanlar Hem Azimle Calışırlar hemde Yer Altından Kazı Yaparak Dağı Geçmeye Çalışırlar Fakat Yerin Altından Dağın Topragın Altına Kadar İşlemiş Olan Kısmını İnsanlar Aşamaz Daha Derine İnecek Kapeste ve İnsan Ciğeri Yoktur İnsanlar Uzun Bir süredir Dağın Arkasına Ulaşıp Sınırsız yiyeceklere Ulaşcaklarının Hayalini Kurar Bir Yandan Da Uğraşırlar
BÖLÜM2
Fakat Her Geçen Gün Umut Azalır Ve İnsanlar Arasında İsyan Çıkmaya Başlar Kralice tamara herkesin Duya Bileceği Bir Yere Çıkar Ve Söyle Bir Konuşma Yapar Yıllardır Bu Kayaları Aşmaya Calışıyoruz Ve Hergecen Gün Dahada Yakınız Simdi Pes Edip Ömür Boyu Umutsuzmu Yaşamak İstersniz Yoksa Devam Edip Sınırsız Yiyeceklere Ulaşmayımı İsyan Eden Herkese Sesleniyorum Burda Vazgecip Dönen Veya Bırakan Herkes Yarının Daha Umutlu Olacağınımı Düşünüyor Bizlerin Burda Denemekten Veya Çalışmaktan Başka Umudumuz Yok Peki Simdi Hangi Yolu Seçiyorsunuz Vazgecip Yarınları Öldürmeyimi Yoksa Devam Edip Yarına Daha Umutlu Uyanmayımı Dedikten Sonra İsyancılar Kendi Arasında Evet evet Doğru Söylüyor Gidecek Tek Yerimiz Burası Kaldı Diyip Herkes İşinin Başına Döner İsyanı Bir Süre Daha Bastıran Kralice Sarayında Oturup Sarabını Yarım Pismis Olan Geyik Etini Yer Kral markusa Bakarak Bir Süre Daha Oyaladık Bundan Sonra Ne Olucak Diye Sorar Kral Markus Biz Bu İnsanlara Çalısarak Zengin ve Sınırsız Yiyecek İçecek Sahibi Olacaklarına İnandırdık Hayatları Boyunca Bu Umutla Bu boş Kayalıkları Aşmak İçin Çalışıp Hayal Kuracaklar Bizlerde Onların Ektiği Tuttugu Avları Yiyip Onlara Hergün Umut Yedircez Krallık Böyle Yönetilir diyip Kahka atar.
Bölüm3
İkinci Günde 16 yaşına Gelmis Bir Genç Çocugu Turnuvalarla Alkışlarla Daga Tırnanmaya Gönderirler Çocuk Kolay Ulaşılan Yerleri Geçmis Artik Gözden Kaybolucak Kadarda Yükseğe Ulaşmıştir bir süre Sesizlik Çokmüş Nefesler Tutulmustur düşen Birseyler Yok Ses Solukda Yok Kralice tamara Halka Haydi Herkes İşinin Başına Umarım Başarır Artık Ona Dua etmekten başka Birsey Yapamayız diyip Halkı işinin Başına Yollar
Dağa Çıkan Çocuk Saatler Sonunda Tepenin Sonuna Ulaşır Fakat Ona Vadedilen Yiyecekler Yoktur DaĞın Üst Tepesinde Geceyi Geçirmek İcin Giren Çocuk Bu Magra Ne kadarda Sıcak Demesinin Ardından Devam Eder Sıcaklık Artık Dayanılmazdır Tam O Sırada Kukreme Sesi Duyan Çocuk İlkilerek Geri Kaçmam İster Tam O Sırada Bir Ejderin Ona Geldiğini Görürür Bu Mümkün olamaz Diyen Çocuk Şaskınlık İçinde Kaçar dağdan geri Aşsağıya inerek Buradan Gitmemiz Gerek Yukarıda ayiyecek Yok Ateş Saçan Yaratıklar Var Desede Kralice Hemen Saçmalıyor yiyecekleri buldu Sizi Gönderip Kendi Tek Yemek İstiyor Diyerek Halkı Tekrar Galyana Getiren Kralice Halkın Çocuğu Darp Ettirerek Konusamaz Hatta Yemek Yiyemez Hale Gelmesine sebep olur
#exotic animals#wild animals#animals#kesfet#reptiles#wildlife#venom#belgesel#discover#ant#kitap#kitaplar#kitap alintilari#kitap alıntısı#kitap alıntıları#sozler#sarki sozu#hikaye#alıntı#sözler#siir#art#postlarım#text post#my post#post#post tag#post tumblr#post traumatic growth#like
31 notes
·
View notes
Text
bak, güneş batıyor işte. bir gün daha yakınız.
53 notes
·
View notes