#uzaktan öğretim

[rayhaber]

AUZEF Ara (Vize) Sınav Tarihleri ve Giriş Belgesi Bilgileri

AUZEF Ara (Vize) Sınav Tarihleri ve Detaylar İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (AUZEF) öğrencileri için önemli bir dönem başlıyor. AUZEF ara (vize) sınav tarihleri hızla yaklaşırken, öğrenciler sınav giriş belgelerinin yayınlanıp yayınlanmadığını merak ediyor. Peki, İstanbul Üniversitesi AUZEF sınav yerleri belli oldu mu? Sınav giriş belgesi nasıl alınır? AUZEF SINAV GİRİŞ…

[haberhizli]

YÖK: Üniversitelerde isteyen öğrencilere yüz yüze eğitime başlanacak

Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, 3 Nisan 2023 tarihinden itibaren dileyen öğrencilere eğitim-öğretim yılının sadece bahar döneminde yüz yüze eğitim verilebileceğini açıkladı. 2022-2023. YÖK Başkanı, üniversitelerde 2022-2023 eğitim-öğretim yılı bahar yarıyılı ile ilgili basın açıklaması yaptı. Halihazırda uygulanmakta olan uzaktan eğitimle, devam şartı olmaksızın derslere…

[onderkaracay]

🗣️ Köy Enstitüleri Benzeri İrfan Ordularını Yeniden Kuracağız

Türkiye Cumhuriyeti kurtuluş savaşı sonrası askeri bir başarı ile ulusun kanı ve canıyla ödediği bir bedel sonrası kuruldu.

Bu başarının kalıcı olmasını sağlamak için de eğitim ve öğretim ordularına ihtiyaç vardı.

Yurdun her yerinde her yurttaşımız eşit şartlarda faydalansın ve eğitim ve öğretim adına ilim ve irfan ordularının bir neferi olarak cephede kazanılan başarının sonsuza kadar yaşamasını sağlayacak bir yetkinliğe insanımızın kavuşması adına KÖY ENSTİTÜLERİ kuruldu.

1938 sonrası kötü yönetim sayesinde bu atılım korumadı.

Batı manda ve himayesini benimseyen zihniyetler komünist yetişiyor, dinsiz yetişiyor yalanını bahane ederek siyaset eliyle halkı yeter söz milletindir aldatması ile ilk irfan ordularını yerine eğitim ve öğretimi din düzeyine düşürerek dağıttılar.

Kurtuluş savaşı başarısını, Cumhuriyet ve devrimlerine sahip çıkmayan bir toplum din siyasete alet edilerek ve halk aldatılarak sağlandı.

Askeri darbelerin sebebi de, ekonomik kriz ve vurgunların sebebi de, özelleştirme talanının sebebi de, rejimi yeniden halk seçimi ile padişahlığı benzer bir yönetim anlayışına dönüştürme sebebi de Anayasa tanımayan zihniyetlerin ortaya çıkma cesaretinin sebebi de iyi eğitim ve öğretim görmemiş, sorgulama bilmeyen, koşulsuz biat ve itaat eden insanların irfan ordularının yerini almasından kaynaklanmaktadır.

Tarikat ve cemaatler aracılığıyla cehalet ordularının ortaya çıkmış olmasının sebebi de din ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bu yapıları yaşatan insanların çoğalmış olmasıdır.

Cumhuriyet düşmanlığının sebebi ve Anayasa suçu i��leyen bu ülkeye ve topluma kötülük yapılma sebebi de bu cehalet ordularına aşırı güvendir.

Milli hassasiyetler ile yetişmemiş her insan her söylenen yalana inanır.

Medyanın bu toplumu bu kadar kolay aldatma sebebi budur.

O zaman ikinci kurtuluş savaşının ilk konusu yeniden eğitim ve öğretim orduları kurarak irfanı yüksek nesiller ile eğitim içinde üretim, üretim içinde eğitim anlayışını benimseyerek Cumhuriyetin yarım kalan devrimleri tamamlanabilir.

Bunu ilk önce kimseden korkmadan istemek gerekir.

Sonra bunu yapmak için çok çalışmak gerekir.

Başkalarının yapmasını beklemeden kendimizin yapması gerekir.

Siyasi partileri buna zorlayarak ya bunu topluma bir söz olarak vermelerini sağlayacak tepkiyi ortaya koymak gerekir.

Aksi takdirde onların varlıklarını ortadan kaldırmak gerekir.

Kısaca eğitim ve öğretim ile irfan ordularının kurulması için Tük ulusu duruma el koyması gerekir.

Bunu başarabilecek her olanağa sahibiz.

Bir tek irade ortaya koyma eksiğimiz var.

Onu da toplumu harekete geçirerek başaracağız.

] Önder KARAÇAY [

[pazaryerigundem]

BTÜ öğrencilerinden yenilikçi mühendislik projeleri

https://pazaryerigundem.com/haber/199902/btu-ogrencilerinden-yenilikci-muhendislik-projeleri/

BTÜ öğrencilerinden yenilikçi mühendislik projeleri

Bursa Teknik Üniversitesinde 13. Geleneksel Genç Mühendisler Sergisi açıldı. Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin dönem sonu projelerinin sergilendiği alanı ziyaret eden BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, “Mezun olmadan mühendislik problemlerini çözme başarısı gösteren siz öğrencilerimizi tebrik ediyorum” dedi.

BURSA (İGFA) – BTÜ Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin projeleri, Mimar Sinan Yerleşkesi B Blok Fuaye alanında sergilendi.

  Elektrik Elektronik Mühendisliği 2’nci ve 3’ncü sınıf öğrencilerinin “Elektromanyetik Alanlar”, “Güç Elektroniği” ve “Elektrik Makinaları” derslerinde verilen proje ödevlerinin sergisine, BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar da katıldı.

Öğrencilerin projelerini tek tek inceleyen Rektör Naci Çağlar, “Burada sergilenen projeler öğrencilerimizin, mühendislik biliminin temellerini ne kadar sağlam bir şekilde kavradıklarını ve bu bilgileri pratikte nasıl kullanabildiklerini ortaya koyuyor. Elektrik ve elektronik mühendisliği gibi dinamik ve hızlı gelişen bir alanda, öğrencilerimizin bu projelerle gösterdikleri performans, üniversitemizin mühendislik eğitimindeki güçlü altyapısının bir yansımasıdır” dedi.

BTÜ’de yürütülen eğitim çalışmalarının, sadece teorik bilgilerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda öğrencileri iş hayatına hazırlayan projelerle desteklendiğini ifade eden Rektör Çağlar, “Bu projeler, öğrencilerimizin sadece akademik anlamda değil, aynı zamanda problem çözme, takım çalışması ve yaratıcılık gibi becerilerini de geliştiriyor. Projeler sayesinde öğrencilerimiz mezun olmadan mühendislik problemlerini çözmeye başlıyor ve bunun sonucunda donanımlı bir şekilde mezun oluyor. Bu doğrultuda projelerin hazırlanmasında emeği geçen tüm öğrencilerimize ve onları yönlendiren değerli akademisyenlerimize teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Sergilenen projeler hakkında bilgi veren Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Barış Tabakcıoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Bugün sergimizde 3 farklı dersi konu alan projelerimiz yer alıyor. Örneğin öğrencimiz Mustafa Sevinç tarafından hazırlanan “PMSM Motor” projesinde PermanentMagnetSynchronous Motoru (PMSM) tasarlanıp, üzerinde inceleme yapıldı. Proje ile motor teknolojilerinin geliştirilmesine katkı amaçlanıyor. Öğrencimiz Kübra Yiğit’in “Akıllı Garaj” projesinde ise çift güvenlikli ve akıllı garaj sistemi tasarımı amaçlandı. Ayrıca projede HC06 Bluetooth modülü kullanılarak aracın uzaktan kontrolü sağlandı. Aracın önüne koyduğumuz mıknatıs ve garaj kapımızda bulunan RFID sayesinde çift yöntemli giriş sağlandı.”

[ossklavuzu]

Eğitim Sistemi Değişmeli Mi? Güncel Tartışmalar ve Yeni Yaklaşımlar

Eğitim sistemi, toplumların gelişiminde temel bir rol oynar ve her ülkede eğitim, toplumun ihtiyaçlarına göre şekillenir. Ancak günümüzde eğitim sistemlerinin, hızla değişen dünya ile uyum sağlaması gerektiği sıkça dile getirilen bir konu haline gelmiştir. Teknolojik gelişmeler, küresel rekabet ve öğrenci ihtiyaçlarının çeşitlenmesi, mevcut eğitim sistemlerini sorgulamayı zorunlu kılmaktadır. Peki, eğitim sistemi değişmeli mi? Eğitimde nasıl bir dönüşüm yaşanmalı? Bu yazıda, eğitim sistemindeki potansiyel değişiklikleri ve bu değişikliklerin neden gerekli olabileceğini inceleyeceğiz.

Mevcut Eğitim Sistemi ve Karşılaşılan Sorunlar Geleneksel eğitim sistemleri, genellikle sınav odaklı bir yapı üzerine kuruludur. Öğrenciler, bilgiye dayalı testler ve sınavlarla değerlendirilir, ancak bu sistem, öğrencilerin yaratıcılıklarını, eleştirel düşünme becerilerini ve problem çözme yeteneklerini geliştirmeye her zaman olanak tanımaz. Öğrenciler sadece akademik başarıyı hedef alırken, sosyal beceriler ve duygusal zeka gibi alanlar genellikle ikinci plana atılır.

Ayrıca, eğitimde eşitsizlik de büyük bir sorun oluşturmaktadır. Her öğrencinin aynı seviyede fırsata sahip olmadığı, kaynakların ve eğitim materyallerinin yetersiz olduğu okullar, öğrencilerin potansiyellerini gerçekleştirmelerini engelleyebilir. Eğitimin daha kapsayıcı ve eşitlikçi hale gelmesi için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği her geçen gün daha fazla önem kazanmaktadır.

Teknolojinin Eğitimdeki Rolü Teknolojinin hayatımıza entegre olması, eğitimde de büyük bir dönüşümü zorunlu kılmaktadır. Uzaktan eğitim, dijital platformlar ve eğitim teknolojileri, öğretim yöntemlerini değiştirmektedir. Pandemi süreci, online eğitim sistemlerinin etkinliğini ve gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Ancak, teknoloji kullanımının sadece dersleri dijitalleştirmekle sınırlı kalmaması, aynı zamanda öğrencilerin daha etkileşimli ve yaratıcı bir şekilde öğrenmelerine olanak tanıyacak şekilde eğitim materyallerinin yeniden tasarlanması gerektiği vurgulanmaktadır.

Geleceğin eğitim sistemlerinde, yapay zeka, sanal gerçeklik ve diğer teknolojik araçların öğrencilerin öğrenme süreçlerini daha kişisel ve verimli hale getirmesi bekleniyor. Bu da eğitim sisteminin yalnızca öğretme yöntemini değil, aynı zamanda öğrenme ortamlarını da dönüştürmeyi gerektiriyor.

Bireysel Farklılıkların Gözetilmesi Eğitimdeki en önemli unsurlardan biri de öğrenci merkezli bir yaklaşımın benimsenmesidir. Her öğrencinin öğrenme tarzı farklıdır ve bu farklılıklar göz önünde bulundurularak eğitim verilmesi gerektiği savunulmaktadır. Klasik sistemde, tüm öğrenciler için aynı yöntemlerle eğitim verilirken, daha esnek ve bireyselleştirilmiş eğitim modelleri, öğrencilerin potansiyellerini daha iyi ortaya koymalarını sağlayabilir. Eğitimde kişiselleştirilmiş yaklaşımlar, öğrencinin ilgi alanlarını, güçlü yönlerini ve gelişim alanlarını dikkate alarak daha etkin bir öğrenme süreci yaratabilir.

Yeni Eğitim Yaklaşımları ve Dönüşüm İhtiyacı Eğitim sisteminin değişmesi gerektiğini savunanlar, geleneksel modelin öğrencilerin ihtiyaçlarına yeterince cevap veremediğini ve gelişen dünyaya ayak uyduramadığını belirtmektedir. Geleceğin eğitim sistemi, öğrencileri sadece sınavlara değil, hayatlarına ve kariyerlerine hazırlayacak şekilde tasarlanmalıdır. Öğrencilerin sadece bilgi edinmesi değil, aynı zamanda duygusal zekalarını, liderlik becerilerini, empati yetilerini geliştirmeleri gerekmektedir.

Bunun yanı sıra, öğretmenlerin de bu değişime ayak uydurması gerektiği vurgulanmaktadır. Öğretmenler, yalnızca ders anlatan birer figür olmak yerine, öğrencilerin rehberleri ve mentörleri olmalı, onların gelişimlerine daha aktif bir şekilde katkıda bulunmalıdır.

https://www.ossservisi.com/

[hasanakbal19]

29 Aralık 2024 Tarihli ve 32767 Sayılı Resmî Gazete

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ YÖNETMELİKLER –– İnönü Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği –– İstanbul Arel Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik KURUL KARARLARI –– Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 26/12/2024 Tarihli ve 13128, 13129, 13131 (1-2), 13134, 13135, 13142, 13159 Sayılı…

[kunyekultursanat]

29 Aralık 2024 Tarihli ve 32767 Sayılı Resmî Gazete

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ YÖNETMELİKLER –– İnönü Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği –– İstanbul Arel Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik KURUL KARARLARI –– Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 26/12/2024 Tarihli ve 13128, 13129, 13131 (1-2), 13134, 13135, 13142, 13159 Sayılı…

[busrakilinceducation]

Öğrenim Teknolojileri Çalışmalarından Kesitler

Eğitimde teknoloji eğitimde dijitalleşme son aylarca eğitim dünyasının dilinden düşmeyen kavramlar. Bu yazımda olabilecek değişiklikleri tahmin etmek ve geldiğimiz noktayı öngörmek adına bazı kesitler sunacağım.

Bizleri ilk hamlede bekleyen değişiklikler ya da zaten değişmiş olanlara gelirsek; Tübitak Bilm Teknik Dergisi’nin son sayısında öğretmenlerin gösterdiği çabaya şu şekil

de değinilmiş; ���uzaktan öğretim adaptasyonu sırasında birçok öğretmen sınıfta yapacağı aktiviteleri çevrimiçi ortama taşımak için video konferans araçlarını kullanmaya ve öğrencileriyle aynı ortamdaymış gibi iletişim kurmaya başladı’. Aynı köşe yazısında konuşulması gereken asıl meseleye de değinilerek; ‘teknoloji entegrasyonu söz konusu olduğunda, yalnızca bir aracın nasıl kullanılacağının öğrenilmesi bu aracın eğitim için etkin kullanılabileceği anlamına gelmiyor. Uzaktan eğitimde de kullanılan araçlardan çok, ister tamamen asenkron ister tamamen senkron çevrimiçi etkinliklerden oluşsun, dersin başarısını artıracak en önemli faktörün etkileşim’ olduğu gerçeğine yer verilmiş.

Peki entegrasyonu sağlayacak öğrenim teknolojileri alanında hangi noktaya gelindi. Geçtiğimiz yıl ‘Educational Technology Reasearch Development’ dergisinde yayınlanan konu başlıklarına bir göz atalım.

Dünyda’da eğitim teknolojileri çalışmaları alanında 2019 yılında yayımlanan ‘Educational Technology Reasearch Development’ dergisinde yer verilen çalışmalara değinecek olursak ‘matematik ve teknolojinin birlikte kullanıldığı ve üç boyutlu bir simülasyon ile mimari yapıyı tasarlattıran oyun  çalışmasının araştırma sonuçları incelenmiş ve oyun sayesinde sayesinde öğrenciler matematiksel becerilerini geliştirdiği saptanmıştır’ ifadeleri oyunun eğitim üzerindeki olumlu etkilerinin hala araştırıldığını göstermekte. Bir yandan matematik, teknoloji ve mimari yan yana geldiğinde fetemm olarak da bidiğimiz Steam eğitim metodunun harmanlanmış öğrenme modellerinde mutlaka bir yeri var. Eğitimde dijitaleşmenin ilk adımları olan animasyon üç boyutlu sanal araçlarla özel simulasyon çalışmalarına dönüşebilir.

Sadece ilköğretim veya ortaöğretim kademelerinde değil lisans ve üstü seviyelerdeki eğitimlerde de teknolojinin kullanıldığı gerek araştırmalar gerekse makalelerin sayısı artarak devam etmekte. Education Tech. Research Dev. (2019) dergisinde yer verilen bir başka çalışmada; üniversite öğrencilerinin kompozisyon ve metin yazmasını kolaylaştırarak tartışmalı okuma becerisi kazandıran bir tablet yazılım programı geliştirildiğine yer verilmiştir. ‘ Dil öğrenmeyi kolaylaştırmak adına pek çok yazılım geliştirildi. Geliştirilmeye de devam ediliyor. Beynin dil öğrenimini nasıl gerçekleştrdiği çözüldüğü zaman yapay zeka ve eğitim epey bir yol kat etmiş olacaktır diye düşünüyorum. Çünkü yapay zeka için ‘dil öğrenme’ epey karmaşık bir olay.

Eğitim ve çalışmaların amaçlarına değinirsek naçizane yorumumu eklemek isterim. Genel söylemlereden yola çıkarak; Simülasyon deney eğitimlerinin müfredata uyarlanması son çalışmalarda gözümüze çarpıyor. Aynı zamanda kendi kendine öğrenme programları da üzerinde düşünülmesi gereken bir başka mesele.

Dergide yer alan 12 farklı araştırma konusundan 2’sini bu postta tanıttım. Diğer postarda da değinmeye devam edeceğim, takipte kalın biilmle kalın efendim..

 Kaynak; Education Teach. Research Dev. Dergisi (2019), sayı:67, syf: 1132-1190

#Eucation#technology#learning#busrakilinceducation

[lolonolo-com]

Anne Baba Eğitimi 2024-2025 Vize Soruları

Anne Baba Eğitimi 2024-2025 Vize Soruları İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (Auzef) Açık Öğretim Fakültesi Bölüm : Çocuk Gelişimi Lisans Sınıf : 4. Sınıf Ders : Anne Baba Eğitimi Anne Baba Eğitimi 2024-2025 Vize Soruları Anne-Baba Eğitimi ve Okul Öncesi Çocuk Gelişimi Üzerine Akademik İnceleme Giriş: Anne-Baba Eğitiminin Önemi Günümüzde anne-baba eğitimi, çocukların…

[uzaypotter]

Katü de kaçıncı senen

2 ama uzaktan öğretim olarak ders görüyorum özel mazeretten dolayı

[sondakikamhaber]

AÖF İkinci Üniversite Kayıt

Online AÖF ikinci üniversite kaydı yapmak için https://aoskayit.anadolu.edu.tr adresini ziyaret etmeniz gerekir. Siteyi ziyaret ederek, giriş bilgileriniz ile birlikte giriş yapmalı ve daha sonrasında ise tercih ettiğiniz program için kayıt işlemlerine başvurabilirsiniz. Harç ödeme işlemini tamamladıktan sonra da kaydınız tamamlanacaktır. 

AÖF ikinci üniversite kayıtları ile birlikte, birçok lisans ve önlisans mezunu için yeni bir üniversite bölümünü okuma olanakları başladı. Açık öğretim Fakülteleri, kişilerin uzaktan pek çok bölümü okuyabilmesine olanak tanımaktadır. Bu sebeple hem öğrenciler hem de mezunlar, birbirinden önemli lisans ve önlisans bölümleri için başvuruda bulunmaktadır. 2024-2025 öğretim yılı için AÖF kayıtları nasıl yapılır birlikte inceleyelim.

➡️ Haber Linki: https://www.sondakikam.com.tr/5n1k-icerikleri/aof-ikinci-universite-kaydi-nasil-yapilir/351

#AÖF #Üniversite #Kayıt #NasılYapılır #5N1Kİçerikleri #Sondakikam

[arguntc]

ATA AÖF yaz okulu ve üç ders sınavı giriş belgeleri açıklandı (2024 ATA AÖF sınav giriş yerleri sorgulama)

Atatürk Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Öğretim Fakültesi (ATA AÖF) yaz okulu ve üç ders sınavı giriş belgeleri açıklandı. Öğrenciler, ataaof.edu.tr adresi üzerinden sınav giriş yerlerini sorgulayabilecek. Öte yandan ATA AÖF yaz okulu ve üç ders sınavı için de net tarihler araştırılıyor. Peki, ATA AÖF yaz okulu ve üç ders sınavı ne zaman? 2024 ATA AÖF sınav giriş belgeleri, Atatürk…

[gundemarsivi]

Kadın Tanrı Doğurdu! (2)

✍🏻 Kemalist İlkay, 17 Şubat 2019

https://www.gundemarsivi.com/kadin-tanriyi-dogurdu-2/

Bir kadın örtününce çokça kısıtlamalara tabi kalır ve toplumun geleceğini tehtid eder, çünkü kadınların özgürlükleri kısıtlandıkça toplumun eğitim seviyesi dibi boylamak zorundadır, ayrıca tanık olduğunuz şeyleri düşünürseniz ahlaka kadar zararları hesaplanamaz boyuta gelir.

İslam kültüründe yetişmiş dini inancın öğretilerini yaşamın belirleyici unsurlarından kabul gören bu örtünen kadınlar, haliyle hayatlarında her şey din eksenindedir. Aklınıza gelebilecek her şeyi bu örtülü kadınlar, yalnız din kültürünü referans alarak konuşurlar.

İlk örtündükleri zaman genelde, ya Kur’an’a başlamıştır ki hocası baş örtünmesi gerektiği ve artık başı açık olursa günaha gireceğini iletmiştir ya da babası veya kocası baskı uygulamıştır (bazı zamanlar ilk baş örtüsünü taktıklarında baskı aldıkları eri onun yüzünden kapandım deseler de, örtüyü zamanla kimlikleri edinirler). Bu iki durumda da, bilinci oluşmamış ve güçsüz kalan kızlar çaresizce örtünmüşlerdir. Özellikle zorla örtünen kızlar, özgürlüğünü kısıtlayan kişilerin özgürlüklerini hayıflayıp onları da uzaktan eleştirir ve bazı zamanlarda öfkelerine yenik düşüp öfke patlaması da yaşarlar.

Zamanla örtünen kadın farklı bir kimliğe girer, bulunduğu toplumda (ki genelde dinciler bulunur) yer edinmeye ve onlar gibi hareket edip aynı söylemlerde bulunurlar. Artık yeni bir söylemi tekrarlar: inancı gereği kapanmıştır (güya kendi seçimleridir.)

Örtülü bir kadın özgür olamadığı için hiçbir guruba dahil olamadığından, dincilerin arasında yer edinip itibar kazanmak için çaba sarf ederek, zamanla fanatikleşir; ayrıca başı açık olan kadınları çok kıskandıkları için de toplumumuzda bu sebepten kadın birliği oluşmaz.

İnancı gereği kapanan bir kadını sorgulamak imkansızdır! Dogmatiktir! Çünkü o inanca, o inancın kültürüne dair kişilik ya da kimlik edinmiştir.

Örtü kişilik olur, örtüye laf etmek kişiye hakareti algılatır. Örtü, inancı da temsil ettiği için artık, örtüye hakaret inanca da hakaret olarak anlaşılır.

İslam dini önderleri baş örtüsünün din ile bağdaştığını bize öğrettiler, fakat öyle olmadığını ve bu konuda ilk Allah’ın sözünün yani ayetinin (ayette bize empoze edilen örtünmenin olmadığını da araştırmacılar iletmiştir) de olmadığını araştırmacılar keşfetmişti. Bir önceki yazımda belirttiğim gibi örtünme İslam’la başlamadı! İslam’ın getirdiği radikal simgeler yüzünden örtünme İslam’a mal ediliyor! Afganistan’daki kadınlar mevki sahibi olabiliyorlar mı?

İran Devrimi’nde örtünme baskısına karşı çıkan kadınlar, bilinçli ve örtünmenin getireceği kısıtlamaların da farkında olarak devrim yapmaya çalıştılar, maalesef başarılı olamadılar.

İslam’ın gelişiyle örtünme ve sınıf farklılığı, Orta Doğu Hristiyan ve Akdeniz bölgelerinde de geleneksel olarak kullanılıyordu. İslam dini, Muhammed’in öğretileriyle Mekke’de başladı. İslam yayıldıkça başka kültür ve gelenekleri kendine adapte etti, hatta halen gelişen bir İslam ile karşı karşıyayız.

Muhammed’in yaşamında İslam örtünmeden çok fazla etkilenmemişti, ne Muhammed’in eşleri örtündüler ne de ayrımcılık yaşandı, alışılmış geleneklere zıt yaşıyorlardı; fakat sonraki yıllarda eşleri örtünmeye başladı, ama sokaktaki kadın hala özgür ve başı açık, toplumla iç içe yaşayabiliyordu.

Başörtü kadının dini görevi değildir! Eğer Müslüman milletvekilleri bunun doğru olduğuna karar vermişse, düşünceleri yanlıştır. Başörtü, bir kaç ülkede siyasi bir sembol ve batının güçleri ve egemenliğinden özgür kalmak isteyişin isyankâr sembolüdür. Nasıl düşünülür, ya da inanılırsa, örtünmek için hiç bir öğretim Kuran da yoktur.

Nazira Zin al-Din

Fas sosyolog Fatima Mernissi’nin araştırmalarına göre, başörtü Muhammed’in başta gelen prensiplerine tersti. Muhammed’in ideal topluluğu, kadının ve erkeğin özgür eşitliğinin devrim yarattığı topluluktu.

Fatima Mernissi, Muhammed’in çarpıcı ve toplum dışı düşüncelerinden dolayı baskıya uğradığını, bu yüzden toplumun erkekleri tarafından eşlerinin başörtüsü takmaya ikna edildiğini ve her ne kadar kendi ideallerine karşı çıksa da, ona karşı çıkanlara boyun eğdiği için, bir nevi erkeklere yeniden erkeklik üstünlüğünü kazandırmıştı…

Sıradan ve göçebe kadınlar ise İslam’ın ilk dönemlerinde çok sık kapanmıyor ve özgürce dolaşabiliyordu, zamanla İslam dini başka toprakları fethetmeye ve yayılmaya başladığında git gide güçlenip, zenginleştikçe, örtünmenin de yayıldığı düşünülüyor.

Muhammed öldükten sonra, yüksek mevki için ve güçlü olmak için Müslüman kadınlar, Muhammed’in eşlerini örnek alarak, kendi mevkilerini belirlemek için başlarını daha çok örtmeye başladılar (ya da örtüldüler).

İnsanın kendi ahlaki ve vicdan temizliği, başörtünün ahlakından daha iyidir. Hiç bir yalandan iyilik beklenemez; bütün iyilik kendi içimizdedir.

Nazira Zin al-Din

Kadın Tanrı doğurdu, Tanrı kadına hiç acımadı!…

Kemalist İlkay

[elazigsurmanset]

Üsküdar Üniversitesi’ne Suriyeli Öğretim Görevlisi Akını !

Akademide Suriyeli Öğretim Görevlisi sayısı artıyor ! Fenerbahçe Üniversitesi’nden sonra Üsküdar Üniversitesi’nde de yabancı uyruklu öğretim görevlisi akını yaşandığı ortaya çıktı! Yeniçağ Gazetesi’nden Tolga Şahin’in haberine göre, Fenerbahçe Üniversitesi’nden sonra Üsküdar Üniversitesi’nde de yabancı uyruklu öğretim görevlisi akını yaşandığı anlaşıldı. Dosya haber çalışması hakkında sosyal medya X’te bir gönderi paylaşan Şahin, “Aralarında uzaktan eğitimle mezun olanı var, 16 eğitmenin geçmişi yok! Ayrıca okulda resmi verilere göre, 2022-2023’de 3 bin 651 yabancı uyruklu öğrenci var! Suriyeliler ilk sırada yer alıyor, ikinci sırada Ürdün yer alıyor, üçüncü sırada Mısır yer alıyor!” ifadelerini kullandı. Üniversitelerdeki yabancı uyruklu (Suriye) kadrolardaki artış tepki çekmeye devam ediyor.

Türkiye’de Suriye Uyruklularının Üniversitelerde Öğretim Görevlisi Olarak Yer Alması

Türkiye’de, YÖK tarafından 2014 yılında alınan bir kararla, Suriye uyruklu akademisyenlerin Türk üniversitelerinde öğretim görevlisi olarak çalışabilmeleri için gerekli düzenlemeler yapıldı. Bu düzenlemeye göre, Suriye’de lisans veya yüksek lisans diploması alan ve alanında uzman olan kişiler, Türk üniversitelerinde doktora yapma imkanına sahip olabiliyor. Doktora programını başarıyla tamamlayan Suriye uyruklu akademisyenler, üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalışabiliyor. Suriye uyruklu akademisyenlerin Türk üniversitelerinde çalışabilmeleri için bazı şartlar da aranıyor. Bu şartlar şunlardır: Türkçe dil yeterliliği: YÖK tarafından belirlenen Türkçe yeterlilik sınavından en az 60 puan almış olmak. Alanında uzmanlık: Doktora programını ilgili alanda tamamlamış olmak ve alanında uzman olduğunu gösteren belgeleri sunmak. Akademik yayın: Uluslararası hakemli dergilerde veya kitaplarda en az iki adet akademik yayın yapmış olmak. Suriye uyruklu akademisyenlerin Türk üniversitelerinde çalışmasının birçok faydası olduğu belirtiliyor. Bu faydalar şunlardır: Türk ve Suriye akademik camiaları arasındaki iş birliğinin artması Suriye’deki akademik birikimin Türkiye’ye aktarılması Suriye’li akademisyenlerin Türkiye’de kalifiye iş gücü olarak istihdam edilmesi Suriye uyruklu akademisyenlerin Türk üniversitelerinde çalışmasının bazı zorlukları da olduğu belirtiliyor. Bu zorluklar şunlardır: Türkçe dil yeterliliği Türkiye’deki akademik sistemin farklı olması Uyum problemleri (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) Read the full article

[pazaryerigundem]

KAYMEK'ten 48 bin vatandaşa eğitim

https://pazaryerigundem.com/haber/197749/kaymekten-48-bin-vatandasa-egitim/

KAYMEK'ten 48 bin vatandaşa eğitim

Kayseri Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, mesleki eğitim, kurs ve kültür sanat faaliyetlerini etkin ve kaliteli bir şekilde sürdüren Kayseri Mesleki Eğitim ve Kültür A.Ş. (KAYMEK), 2024 yılında 48 bin 591 vatandaşa hizmet verdi.

KAYSERİ (İGFA) – Başkan Dr. Memduh Büyükkılıç yönetimindeki Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin mesleki eğitim, kurs ve kültür sanat alanında kentin 6’ncı üniversitesi gibi faaliyet gösteren marka kuruluşu KAYMEK A.Ş., hizmetlerini kapsayıcı bir şekilde Kayserililerle buluşturmaya devam ediyor.

Bu kapsamda bireylerin sosyal, kültürel, sanatsal, mesleki, akademik bilgi ve becerilerini geliştirerek eğitim verilen alanla ilgili kazanımlarını günlük hayatta uygulanabilir kılmak, Kayseri’nin sanata duyarlı bir kent olmasını sağlamak, çeşitli sektörlerin kalifiye personel ihtiyacına cevap vermek, bilgili ve birikimli bireyler yetiştirerek ülkenin geleceğine yön vermek gibi amaçlarla kurulmuş olan KAYMEK, tam donanımlı modern tesislerinde hemen her yaş grubundan vatandaşa hizmet sunuyor.

KAYMEK A.Ş., gençlerin eğitiminden, yetişkinlere yönelik düzenlenen sosyal, sanatsal, sportif faaliyetlere ve sosyal sorumluluk projelerine, e-ticaretten özel istihdam bürosuna kadar birçok alanda, kurulduğu 2004 yılından bu yana tesis ve branş sayısını her geçen gün arttırarak kentin 6’ncı üniversitesi gibi vatandaşların hayatına dokunmaya devam ediyor.

Bahar, Yaz ve Güz dönemlerinde kent merkezindeki 12 tesisinde toplamda 15 bin 105 kursiyere eğitim veren KAYMEK A.Ş. Bosna Hersek’in Mostar şehrinde bulunan tesisinde ise Bahar ve Güz dönemlerinde toplam 156 kursiyere eğitim verdi.

Bünyesindeki çeşitli birimlerle toplumun farklı kesimlerine özel faaliyetlere imza atan KAYMEK A.Ş. kentin 10 farklı bölgesindeki 10 Genç KAYMEK Gençlik Merkezi ile de 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı’nda toplam 5 bin 89, 2024 Yaz Okulu’nda toplam 1783 öğrenciye kurs verirken 2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı’nda ise toplam 4 bin 578 öğrenci ile kurslarını sürdürüyor. Genç KAYMEK Gençlik Merkezleri’nin aile sıcaklığındaki tesislerinde toplam 11 bin 450 öğrenci, Büyükşehir’in hizmetlerinden faydalanıyor.

Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın kucaklayıcı hizmet anlayışı doğrultusunda kent merkezindeki imkânları ilçelere de ulaştırmaya gayret gösteren KAYMEK A.Ş. her ilçede bulunan Sosyal Yaşam Merkezi sayesinde, kırsal ilçelere de etkin ve kaliteli hizmet ulaştırıyor.

Bu kapsamda Büyükşehir Belediyesi KAYMEK A.Ş., ilçe sosyal yaşam merkezleri spor salonu ve havuzlarında 2024 yılında toplam 15 bin 488 vatandaşa spor hizmeti sunarken ilçe sosyal yaşam merkezlerindeki kurslarında toplam 3 bin 799, Yaz Okulu’nda ise toplam 2 bin 593 kursiyere eğitim sundu. Böylelikle KAYMEK A.Ş., ilçe sosyal yaşam merkezlerinde genel toplamda 21 bin 880 vatandaşa Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin ücretsiz ve kaliteli hizmetini doğrudan ulaştırdı.

LGS, YKS, KPSS gibi öğrenciler ve memur adayları için son derece önemli sınavlara yönelik kurslar da düzenleyen KAYMEK A.Ş. ayrıca LGS ve YKS Tercih Danışmanlığı ve Rehberlik hizmeti ile de ücretsiz şekilde gençlere ve ailelere destek sunuyor.

Büyükşehir Belediyesi KAYMEK, şehirdeki başta kurs ve eğitim faaliyetleri olmak üzere hizmetlerini çeşitli kurum ve kuruluşlarla yaptığı iş birliği protokolleri ile gerçekleştirirken, diğer taraftan da el emeği göz nuru eserler üreterek bu eserleri beğeni toplayan sergiler ile sanatseverlerle buluşturuyor.

Sanat ve Mesleki Eğitim Kurs Merkezleri, KAYMEK Gençlik Merkezleri, İlçe Sosyal Yaşam Merkezleri, E38 E-Ticaret Platformu, Çamaşır Yıkama Merkezi, KAYMEK UZEM (Uzaktan Eğitim Merkezi), KAYMEK Canlı Yayın, Büyükşehir Gençlik Merkezi, Kayseri Kariyer Merkezi, Aile Akademisi ve Besime Özderici Engelsiz Yaşam Merkezi gibi çeşitli alanlarda hizmet veren KAYMEK A.Ş., çocuk, genç, yaşlı, kadın, erkek toplumda her kesime katkı sağlayan hizmetlerini, Başkan Büyükkılıç’ın ‘önce insan’ diyerek ortaya koyduğu hizmet vizyonu doğrultusunda, etkin ve kaliteli bir şekilde sürdürüyor.

[goruntu-sohbet]

Görüntülü Sohbet Etmek

Görüntülü sohbet, çağımızın iletişim teknolojisinin getirdiği en önemli yeniliklerden biridir. Gelişen teknoloji ile birlikte, insanlar artık sadece sesli değil, aynı zamanda görüntülü olarak da iletişim kurabilmektedir. Görüntülü sohbet, uzak mesafelerdeki insanların birbirleriyle yüz yüze iletişim kurabilmesine imkan tanırken, aynı zamanda duyguların ve jestlerin iletilmesini sağlar.

Görüntülü sohbet, iş dünyasından sosyal ilişkilere kadar birçok alanda kullanılmaktadır. İş dünyasında, uzaktaki iş ortaklarıyla toplantılar düzenlemek, proje sunumları yapmak ve ekip çalışmalarını koordine etmek için sıkça tercih edilir. Bu sayede, iş süreçleri daha verimli hale gelir ve zaman kaybı en aza indirilir.

Sosyal ilişkiler açısından, görüntülü sohbet insanların sevdikleriyle daha yakın bir bağ kurmasına olanak sağlar. Özellikle aile üyeleri veya arkadaşlar arasında uzak mesafeler olsa bile, görüntülü sohbet sayesinde bir araya gelmek mümkün olur. Bu da duygusal bağların güçlenmesine ve iletişim kopukluklarının azalmasına yardımcı olur.

Görüntülü sohbetin sağladığı en büyük avantajlardan biri, karşılıklı iletişimdeki görsel ipuçlarının ve jestlerin iletilmesidir. Bir insanın yüz ifadeleri, beden dili ve jestleri, iletişimi daha derin ve anlamlı hale getirir. Bu da yanlış anlamaların ve iletişim kopukluklarının önüne geçer.

Görüntülü sohbet aynı zamanda eğitim ve öğretim alanında da yaygın olarak kullanılmaktadır. Uzaktan eğitim programları, öğrencilerin derslere katılmasını sağlarken, öğretmenlerin de öğrencilerle etkileşim kurmasına olanak tanır. Bu da eğitimde daha aktif bir öğrenme ortamının oluşmasına katkı sağlar.

Görüntülü sohbetin bir diğer önemli kullanım alanı ise tıp ve sağlık sektörüdür. Uzaktan hasta takibi, doktor konsültasyonları ve psikolojik danışmanlık gibi hizmetler, görüntülü sohbet aracılığıyla gerçekleştirilebilir. Bu da hastaların sağlık hizmetlerine daha kolay erişimini sağlar.

Görüntülü sohbetin dezavantajlarından biri, internet bağlantısının kalitesiz veya kesintili olması durumunda iletişimde yaşanabilecek sorunlardır. Zira, yüksek kaliteli bir görüntülü sohbet için istikrarlı bir internet bağlantısı gereklidir. Ayrıca, bazı kişiler için yüz yüze iletişimin yerini tamamen alması, sosyal becerilerin zayıflamasına neden olabilir.

Görüntülü sohbetin güvenlik endişeleri de bulunmaktadır. Özellikle kişisel ve hassas bilgilerin paylaşılması durumunda, güvenlik önlemlerinin alınması gereklidir. Gelişmiş şifreleme ve güvenlik protokolleri kullanılarak, kullanıcıların verilerinin korunması sağlanabilir.

Sonuç olarak, görüntülü sohbet çağımızın en önemli iletişim araçlarından biridir. İş dünyasından sosyal ilişkilere, eğitimden sağlık hizmetlerine kadar birçok alanda kullanılan görüntülü sohbet, iletişimi daha etkili hale getirirken, uzak mesafeleri bir araya getirerek insanların daha yakın ve anlamlı ilişkiler kurmasına olanak tanır. Ancak, kullanıcıların güvenlik ve gizlilik konularına dikkat etmeleri ve internet bağlantısının kalitesini göz önünde bulundurmaları önemlidir.