#us ve duyunç
Explore tagged Tumblr posts
onderkaracay · 2 years ago
Text
Tumblr media
11 notes · View notes
onderkaracay · 1 year ago
Text
Tumblr media
4 notes · View notes
onderkaracay · 8 months ago
Text
Tumblr media
🗣️ Sihir Kutusu
Sihir nedir?
Olmayanı olmuş gibi, olanı da olmamış gibi göstermek demek.
Neden sihir yapılır?
Aldatmak amacıyla.
Ülkemiz de açılan ilk özel televizyonun ismi neydi?
Magic Box Star/Sihir Kutusu
Sonra bu sihir kutusu sayısı arttı.
Bu sihir kutuları kimin kontrolündeydi?
Holdinglerin ve siyasetin.
Holdingler ve siyaset kimin kontrolündeydi?
Batı sömürgesinin.
Sonra sihir kutusu olmayan ev, ev içinde oda kalmadı.
Yetmedi teknolojik ilerlemeler de bu sihre hizmet edecek şekilde dizayn edildi.
Her bilgisayar, her tablet, her cep telefonu artık bir sihir kutusu.
Firavun'u Firavun yapan neydi?
Sihirbazları.
Bir benzerlik var mı?
Ya da farklı olan ne?
Sadece yer, zaman ve muhatapları değişik.
Sonuçta ne mi olacak?
Tarih tekrardan ibarettir.
Aldatan ve aldananların başına ne geldiyse yine aynısı olacak.
Sihre aldanmayasın diye yaratan sana us ve duyunç vermiş.
7/24 bu aptal kutuların��n karşısında oturup aldanmasaydın.
Yaşananlar yaşandı, yaşanacaklar yaşanacak.
Canlı ölü zalimler ile onlara kol kanat geren sihir sürüsü yaşattıklarını yaşamadan yok olmayacak.
Maddi güçleri ile yaşanacak olanlara engel olsunlar da görelim.
Canlı ölü olmamayı başarabildiler mi?
İbret olsun diye içlerinden biri mahşer tufanında canı alındı diğerleri canlı ölüye dönüştürülerek.
Hala size güveniyorlar.
Hadi kurtulunda görelim.
Her sihrin de bir ömrü var.
Hiçbir sihir sonsuza kadar aldatamaz.
Önder KARAÇAY
6 notes · View notes
onderkaracay · 1 year ago
Text
Tumblr media
🗣️ Tanrının Dili Sevgidir
Korku insanların tanrılara, şeytanlara ve kötü ruhlara tapmalarını sağlar.
Korkuyu dinin içine yerleştiren sömürgeciler ise insanları korkutarak kendilerine hizmet etmelerini sağlarlar.
Tüm sömürgeciler aynı zamanda korku üreten şirk ve ruhban sınıfıdır.
Şirk ve ruhban sınıfı sayesinde din korkunun kılıfı yapılmıştır.
Oysa din sevgi ve özgürlüğün kılıfıdır.
Yaratan yarattığına sevgisini, şefkatini ve merhametini yaşarken neden esirgesin?
Esirgeyecek ise neden yarattı?
Yaratan insanları us ve duyunç donanımı ile yaratmış iyi ve kötüyü seçmekte serbest bırakmıştır.
Us ve duyuncunu kullanmayan her insan yaşamın içinde cezasını zaten çekmektedir.
Dinleri niyetlerine uygun kullananlara göre öteki dünya da cehennem ve cennet bu dünya da başka bir amaç için kullanılan bir cezanın cezasıdır.
Dini niyetine alet edenler bu sebeple insanlara zulüm etmektedir.
Bunun cezasını çekenler öteki dünyada cehennem korkusu ile aldatılmış olmaları kendi akılsız ve duyunç dışı tutumlarıdır.
İnsan cehennemini seçimleri ile yaşamın içinde kendi üretir.
Sayısızca ırk ve dil yaratan tanrıyı tek dil bilen bir tanrı haline getirmek yaratana karşı şirk koşmak tanrıyı diğer dilleri bilmiyor diye aşağılamak demek değil midir?
] Önder KARAÇAY [
11 notes · View notes
onderkaracay · 2 years ago
Text
Tumblr media
🗣️ Siyasetin Ürettiği Enkaz
Siyasetin ürettiği enkaz en büyük enkazdır. Deprem o enkazın bir parçasıdır. Büyük resmi görmediğimiz ya da görmek istemediğimiz için gerçek enkaz ile yüzleşemiyoruz.
Siyasetin ürettiği enkaz altında bir kültür, bir toplum ve devlet geleneği kaldı.
Ümmetçi Osmanlı imparatorluğu döneminde Ziya Paşa, Namık Kemal, Ziya Gökalp, Tevfik Fikret gibi ulus bilinci yüksek kahramanlar Türk siyasetinin yeniden rol oynamasını sağlayan değerlerdi.
Mustafa Kemal bu bilinci siyaset sahnesine bir kurtuluş savaşı sonrası taşıdı.
Bugün o bilinci yaşatmak isteyen kimseyi hiçbir siyasi anlayış tam olarak benimsendiği için siyasetin ürettiği enkazın biri bitmeden biri devreye giriyor.
Sırada ne var? Bilen yok!
Her işimizi us ve duyunç sahibi olduğumuz halde kendimiz yapmamız gerekirken birilerine yetki veriyor sonra da işi yaratana havale ediyoruz.
Onlarda haliyle suçu fıtrat, ilahi plan ve kader olarak yaratana atarak bu toplumun gözünden düşmemeyi başarıyorlar.
Enkaz üreten asıl bu toplumun bu kadar basiretsiz olmasıdır.
✓ İtiraz etmemek basiretsiz bir durumdur.
✓ Sessiz kalmak, suskun seyretmek olanı biteni kendini ilgilendirmiyormuş gibi izlemek basiretsiz bir durumdur.
✓ Verdiği oya sahip çıkmamak, takım tutar gibi siyasi parti taraftarı olmak basiretsiz bir durumdur.
✓ Kendi parasını harcama yetkisi verdiği kişi ve zihniyetlere hesap sormamak hesap vermemeyi kabul etmek basiretsiz bir durumdur.
Bu durum böyle devam ettiği müddetçe yeni enkaz üretecek ve acı sonuçlar dışında hiçbir şey yaşamak mümkün değildir.
Oturduğu yerden işini bir tek tavuklar yapabilir. Tavuklar da yumurta yapabilmesi için gezerek denlenip denciğini beslemesi gerekir.
Yutmak için çiğnemek gerekiyor. Lokma bile tek başına yetmiyor.
Yarın ülkemizin başka bir yerinde bir deprem, orman yangını, grizu patlaması vb olumsuzluk durumunda yine aynı konuları konuşarak bir arpa boyu yol gidemeyen bir toplum olmanın ötesine bu kafayla gitmemiz mümkün değildir.
Oysa biz hep ileriye doğru giden bir toplum olmalıydık.
Muasır medeniyet seviyesine nasıl ulaşmayı düşünüyoruz?
Ufkun ötesini ulusuna gösterebilmiş bütün insanlı��ın örnek aldığı Mustafa Kemal Atatürk gibi bir değerin değerini bilmeyen bir toplumun böyle bir enkaz altında kalması kimseyi şaşırtmamalıdır.
Tarihin bizi hiç istemediğimiz bir durumla yüzleşmek zorunda bırakmasını istemiyorsak, kendimize gelmemiz için kendimiz ile yüzleşmemiz gerekir.
Bütün üretim ve hizmet araçlarının sahibi olmaktan vazgeçen, yurttaş iken sömürgeci sermayeye müşteri olarak uyanan bir toplumu uyanmış saymak hatta ölmüş olduğunu görmemek en büyük aptallık olarak tarihe geçecektir.
] Önder KARAÇAY [
9 notes · View notes
onderkaracay · 2 years ago
Text
Tumblr media
🗣️ Patlama Noktası
Üzerimize yıkılan
Kader mi?
Aç gözlülük mü?
Yoksa cehalet mi?
Hangisi Anadolu
Bu yükü taşıyamayan sensin
Bize bir yanıt ver
Yurdun her tarafında ürettiğin depremler ile yanıtı veriyorsun aslında
Bize derste ver Anadolu
Us ver, duyunç ver, bir daha kimseye kanmayalım
Bizimde yüreğimizde ve aklımızda senin gibi depremler devinimler oluyor
Devrimler olsun takdiri ilahi kadercilik, aç gözlülük ve cehalet devrilsin
Bu düzen sömürünün ve kodamanların üzerine yıkılsın diye
Bizimde içimizde de depremler oluyor anne
Bizi üzerinde yaşatmayacak isen neden doğurdun?
Kendimize gelmemiz için mi bunca acı
Bir umut ver bize yüreğimiz azıcık soğusun
] Önder KARAÇAY [
9 notes · View notes
onderkaracay · 1 year ago
Text
Tumblr media
🗣️ Ölüm Bir Nöbet Değişimidir
Tüm sıfatlarımızı bizden geriye ölüm alacak.
Ölüm yaşamın tek gerçeği ise ölümün gerçeği yaşam mı?
Sebep sonuç ilişkisi içinde zamanın içinden neden geçiyoruz?
Ölüm dışında yaşamın başka bir anlamı yok mu?
Yoksa ölmek için neden yaşıyoruz?
Öldükten sonra ki sıfat için mi?
O sıfatın ne olacağını siz yokken kim belirliyor? Eğer yaşarken o sıfata layık bir yaşam sürmemiş iseniz!
Demek ki yaşamın tek gerçeği sadece ölüm değildir.
Ölüm bir nöbet değişimidir.
Geriye kalan sıfat önceki nöbetçiyi anlatır.
Zorluklar ile dolu, kısa ve oldukça kırılgan olan bu yaşamın bize biçtiği us ve duyunç donanımı ile verdiği rol nedir?
Ölüm tarafından yutulacak bir çabanın ölümsüz olması neye bağlıdır?
Ahlaklı ve ilkeli olmayı yaşatmayan her insan; nefes alan, yiyen, içen, içine sıçan hayvan benzeri, insan görünümlü insanlık ile hiçbir bağı kalmamış bir yaratıktır.
] Önder KARAÇAY [
6 notes · View notes
onderkaracay · 2 years ago
Text
Tumblr media
🗣️ Yaşadığımız İbretler Ne Anlama Geliyor?
Bir felaket yaşandıktan sonra suçu yaratana atanlar kendi suçlarını gizleyerek suçu yaratana atmaya devam etsinler.
Sonlarını düşünmesinler.
Onların peşine takılanlar da kendi sonlarını düşünmediler zaten.
Bu bir din dersi değil, bir iman dersidir.
İman dinler ile ortaya çıkmadı. Yaratan ilk ruhu ilk insana bahşettiği günden bugüne var.
İman ne midir?
İman; yaratanın verdiği us ve duyunca layık yaşamak, iyiyi, doğruyu, gerçeği ve güzel olanı korumak, savunmak, ilkeden, ahlaktan ve adaletten ayrılmadan merhametli olmak demektir.
İnsan ve toplumlar ne zaman mana boyutu ile madde boyutunun dengesini bozacak bir yaşamı tercih ettiklerinde yaptıklarının altında ezilmiş ve yok olmuşlardır.
Mana maddeyi amaç yapmak değil araç olarak tutarak dengeyi bozmamak demektir.
Dengeyi güç bozar. Gücünü kendi kullanmak yerine başkalarına devredenler kontrolsüz gücün ortaya çıkmasına sebep olur ve o güç ile başa çıkamazlar.
Güç şeytanidir.
İnsan çıkar putuna sık sık yenik düşen bir canlıdır.
Kendisi için istediği yararın yurdu ve ulusu için de yararlı olup olmadığını düşünmeden hareket ettiği her devirde hezimete uğramıştır.
Dengeyi gücün bozacağına inanan ve inanmasını sağlayan şeytanlığın oyuncağı olmamanın yolu imana gelmektir.
İman, her din icat edene koşulsuz biat ve itaat etmek demek değildir.
Onlar her biri ayrı bir dünya görüşü yalanı ile sizin gücünüzü ele geçirmenin peşindeler.
Ve bu toplum seksen yıldır dünya görüşü adı altında yalanların oyuncağı olmanın altında kalmıştır.
Yönünü değiştirmez ise kendi zulmünün altında kalmaya da devam edecektir.
Yeni dünya düzeni adı altında şeytan güç devşirmek peşine düşmüş olup toplumu ittifaklar ile seçeneksiz bırakarak her sonuçta kendisinin kazanacağı bir düzeni satılık kalemler sayesinde, kendini satmış işbirlikçi medya sayesinde dayatmaktadır.
Bugünlere birlik ve beraberlik içinde yaşamayı terk ettiğimiz için gelmedik mi?
Amasya genelgesi zamanında siyasi partiler olacak mı sorusuna yanıt olarak ne demişti bize Cumhuriyet yönetimini hediye ederek doğru yolu yön olarak gösteren büyük Atatürk;
✓ Bizim partilere ihtiyacımız yoktur, biz milli birliğe muhtacız.
Neye muhtacız ortak akıl ve vicdan birliğine yani toplumsal bir imana ihtiyacımız var.
Atatürk döneminde adam oğulları bu imana sahipken neden ve nasıl kaybettiğini seksen yıllık yakın tarih bize anlatıyor.
Krizler, talan, soygun ekonomisi, deprem, sel su baskını, orman yangını ve benzeri tüm felaketlerin son bulması o kadar hızlı olmayacak.
Biz bugüne bir günde gelmedik.
Her doğrunun olduğu gibi her yanlışın veya yıkımın da bir bedeli var.
Canlı ölü zalimler ve onlara güç verenler yaşattıkları zulmü yaşamadan bu ibret son bulmayacak.
Dost acı söyler, düşman aldatmak için süsler. İnsanın kendisi ile yüzleşmesi kendisine yeni bir şans verebilir.
Umarım aldatan ve aldananlardan olmaya devam etmezsiniz.
Aksi takdirde turbun büyüğü daha duruyor.
Mızrak çuvala sığmıyor çünkü!
Acımızı türkü yapmaktan vazgeçerek us ve duyunç içinde iman ile yaptıklarımızı başkalarının diline türkü olarak söyletmemiz gerekiyor.
Bir asırdır kendinden sürekli bahsettiren Mustafa Kemal Atatürk gibi bir meşalesi olan bir topluma bu yaşadıkları hiç yakışıyor mu?
İki satır yazı bir kaç kitap karıştırmayan bir toplumun medya denen palavra ile zihnini doldurması dünyayı ve yaşananları okuması haliyle mümkün olmuyor.
Bir Türk Atasözü der ki;
✓ Ders siz öğrenene kadar devam eder.
] Önder KARAÇAY [
6 notes · View notes
onderkaracay · 4 months ago
Text
Tumblr media
🎯 Tanrı'nın Dili Sevgidir 🎯
Tanrı ortak dil sevginin adıdır. Her can içinde yaratanın sevgi dilini taşır.
Korku, insanların yarattığı tanrılara, şeytanlara ve kötü ruhlara tapmalarını sağlar.
Korkuyu dinin içine yerleştiren sömürgeciler ise insanları korkutarak kendilerine hizmet etmelerini sağlarlar.
Tüm sömürgeciler aynı zamanda korku üreten şirk ve ruhban sınıfıdır.
Şirk ve ruhban sınıfı sayesinde din korkunun kılıfı yapılmıştır.
Oysa din sevgi ve özgürlüğün kılıfıdır.
Yaratan yarattığına sevgisini, şefkatini ve merhametini yaşarken neden esirgesin?
Esirgeyecek ise neden yaratsın?
Yaratan insanları us ve duyunç donanımı ile yaratmış iyi ve kötüyü seçmekte serbest bırakmıştır.
Us ve duyuncunu kullanmayan her insan yaşamın içinde cezasını zaten çekmektedir.
Dinleri niyetlerine uygun kullananlara göre öteki dünya da cehennem ve cennet bu dünya da başka bir amaç için kullanılan bir cezanın cezasıdır.
Dini niyetine alet edenler bu sebeple insanlara zulüm etmektedir.
Bunun cezasını çekenler öteki dünyada cehennem korkusu ile aldatılmış olmaları kendi akılsız ve duyunç dışı tutumlarıdır.
İnsan cehennemini seçimleri ile yaşamın içinde kendi üretir.
Sayısızca ırk ve dil yaratan tanrıyı tek dil bilen bir tanrı haline getirmek yaratana karşı şirk koşmak tanrıyı diğer dilleri bilmiyor diye aşağılamak demek değil midir?
Atatürk'ün Kur-an'ı Türk diline çevirmesi bir devrimdir. Yaratandan gelen mesaj evrensel değilse kişiseldir.
Amaç, tek dil ile dayatılan kitabın başka dillerde okunursa saklanan neyse onun anlaşılmasını önlemektir.
Türk inancı sevgi dışına çıkmaz, korku dayatan her din sömürgeci dinidir.
] Önder KARAÇAY [
0 notes
onderkaracay · 6 months ago
Text
Tumblr media
🎯 TÜRK ŞİFRESİ 🎯
İnsana düşünce gücü veren Tanrı onu kullanamazsın demez!
Tanrının öyle bir amacı olsaydı insana us ve duyunç yeteneği vermezdi.
En büyük gücüdür insanın düşünce. Bak bir Türk yaşamı boyunca düşününce kozmik hafızanın sifresine o güç ile uzaya gitmeden ulaştı.
Yıllarca gökyüzünde şeytan, Türk ile neden uğraştı ve eli hala neden boştu!
Atam Hun Anadolu'da yaşarken;
Yeryüzünün 'öğreticisi' olmak için gökyüzünün 'öğrencisi' olmak gerekir şifresini kime verdi?
Oğuz böyle oğuz oldu.
İstikbal Göklerdedir ile Atatürk bu şifrenin son anahtarıydı.
Bir ömür gökyüzünün öğrencisi olan 'o Türk' bu şifreleri bugün ilmi sırrı ile ne diye çözdü?
Tanrı her insanın içine kendinden bir parçacık koydu kendi olmak isteyen onu kullansın diye.
İnsana us ve duyuncunu Tanrı kullanma dememiş olduğunu ispat ettiğimize göre insana us ve duyuncunu kullanmamasını kimler istemez?
Tanrı ve din adına insan aldatanlar ve onları sahaya kendi çıkarları için sürenler olabilir mi?
Biri Türk Sokrat demiş, biri Türk Montaigne bu çabaya. Hun, Oğuz ve Atatürk'ü atlamış.
Sokrat ve Montaigne dünkü çocuk
Tarih tekerrür etmezdi eğer tarihten ders alınmış olsaydı yine bir Türk dememiş midir?
Türk bir kere söyler. İnsanlığa bin yıl söyletir.
Önder Karaçay
0 notes
onderkaracay · 1 year ago
Text
Tumblr media
🗣️ Kendimle Savaşım
Ben sözünü, Yunus Emre'nin 'bir ben var benden içeri' sözünde sevdim.
Kendimi bir tek yüreğimde sen varken sevdim.
Sen sözünü içime siniyor ise o insanın ahlakı, sevgisi, adaleti, doğaya ve diğer canlılar ile kendi cinsi insana karşı haddini aşmayan halleriyle sevdim.
Etrafım tanıyana kadar sevdiğim, tanıdıktan sonra sevdiğim insanlar ile doldu.
İnsanların çoğu yaşamımda pişmanlık oldu.
Az insan, az eşya felsefem en doğru yoldu.
Üzerimizden hesap yapanların her çabasından korunmak, menfaat için insan satan her insana, ideolojiye, siyasi partiye, din ve para cemaatlerine, markaya, şirk kurumları şirketlere karşı kendime ve sevdiklerime onlardan uzak dur/durun dedim.
Kimsenin midesi kimseden büyük değildir dedim.
Herkes için zengin olması gereken tek yerin devlet olduğunu söyledim.
Kişilerin ve şirk kurumu şirketlerin anormal boyutlarda zengin edilmesi tüm kötülüklerin sebebi olduğunu yaşamımı bu konuda insanlık adına feda ederek öğrendim.
İtibar gösterilen bu kodaman densizliğin en iğrenç taraflarını deşifre ettim.
Maddi fazlalığı her zaman bir zehir olarak gördüm.
Çünkü çoğu nasıl elde ettiklerine içlerinde çalıştığım yıllarda şahit oldum.
Kötülüğün kalelerini yıkmak için içlerine girmek, en güzel yıllarımı burada mücadele vererek geçirmenin ve sonraki yaşamının bu kötülüğün ortadan kaldırılması yönünde bir çaba ile başarıya ulaşacağını us ve duyunç veren yaratanın verdiği sırra ererek ulaşıyorum.
Kendim için beklentisiz olmak gibi bir görevim olduğunu beklentisi olanları boşa çıkartmak ve birisini birilerinin kullanmasının önünü kesmek için görev olarak üstlendim.
Nefsimden soyunarak sırlandım.
Yürek meydanında meydan okudum.
Yaşama okuyarak başladım, yaşamı okuyarak devam ettim zalimlerin canlarına okuduktan sonra yaşamımı huzur içinde tamamlayacağım.
İnsanlığın yaşadığı yaşayacağı son ibreti ibretlik bir şekilde yaşattım, yaşıyoruz, yaşayacaklar.
Yaşatan ve yaşayanlar dışında anlaması zor bir konu. Maddi delil arıyor o pisliğin içinde debelenen her insan. Gösteriyorsun yine pisliğe toz kondurmak istemiyor işine gelmediği için.
Işığını bulan yola geliyor.
Sabırlı olun zulüm bir gün önce başlamadı uzun ve hileli çabalar sonucu her insanı kendilerine hayran bırakacak şeytani bir güce erişti.
Sonları yakındır. Daha fazla azacaklar ve yaşattıklarını çok hızlı yaşayacak ve yok edilecekler.
Kim mi yok edecek? İmanı olan böyle bir soru sormaz.
Ahlaklı insanı kim yarattı ise o güç yok edecek.
O güce, sana gücü yetenlerin gücü yetmeyecek.
Kendimle savaşın esiri değil, eseriyim.
Bir ben var içimde, benden içeri.
] Önder KARAÇAY [
1 note · View note
onderkaracay · 3 years ago
Photo
Tumblr media
➰ Us ve Duyunç Tutulmasından Kurtulmak Son yirmi yılın tek kazancı önümüzde ki dönemde dinci siyasi ideolojilerin ve destekçisi tüm siyasi partilerin tarihe karışacak olmasıdır. Kaybettiğimiz değerlerimizi, satılan toprakları, sömürgecilere verilen tavizlerin ne kadarını kurtarırsak o kadar zararı azaltmış olacağız. Halkın korku ve teslimiyetten vazgeçmesi, cesurca vatanı ve kendi geleceğini savunması gerekir. Söz konusu vatanın kendisidir. O zaman bütün siyasi hesaplar teferruattır. Egemenlik hakkı sahip çıkmayı gerektirir. İşbirlikçi siyasi partilerden egemenliğinizi savunacaklarını beklemek geriye ne kaldıysa onları da kaybetmeyi göze almak demektir. Bu us ve duyunç tutulmasından hızla kurtulmamız gerekiyor. Bugün eğer Kuvvayi Milliye güçleri birleşerek devreye girmezse yarın çok geç olacaktır. Önder KARAÇAY #önderkaraçay #us #duyunç #tutulması #kurtulmak #partisizparlamentersistem #siyasipartiler #vatan #toprak #gelecek https://www.instagram.com/p/CVzgFxEgdkQ/?utm_medium=tumblr
1 note · View note
onderkaracay · 3 years ago
Photo
Tumblr media
🏐 İrade; us ve duyuncun ortak kararıdır. Us ve duyuncunu doğru kullanmayan insanlardan oluşan toplumlar kötülük toplumu olmaktan kurtulamazlar. Kötülük toplumlarının tepesine pislik yağma sebebi kendileri olduğu halde kötüyü kendi dışında birileri olduğuna inanır ve başkalarınıda buna inandırarak kendilerini kaldırırlar. Us ve duyuncu kullanana kadar kötülük üretirler. Kendi imkanlarıyla iradesini sömürgecilere esir eden insanlar köle, toplumlar ise sömürge olur.
Önder KARAÇAY
#önderkaraçay #us #duyunç #irade #imkan #köle #sömürge #insan #toplum https://www.instagram.com/p/CUdgicAopDx/?utm_medium=tumblr
1 note · View note
onderkaracay · 2 years ago
Text
]|[ Hümanizm Bataklığı
İnsanı biyolojik canlı basamağının eşrefi mahlukat olarak en üstünde görmek dünyayı yaşanmaz hale getirdi.
Din kaynaklıdır hümanizm ideolojisi. İlk sömürgeci ideoloji de dinin siyasete alet olmasıydı.
Sömürgeci hümanizm ideolojisi bunu diğer sömürgeci ideolojiler ve onların arkasında ki güçler lehine yine bunu insana kendi bindiği dalı kestirerek yapmayı başardı.
Bu üstünlük anlayışı doğanın ve diğer canlıların insan için olduğu inancını besledi.
Oysa doğada hiçbir canlı diğerinden üstün değildir.
Üstünlük us ve duyuncu kullanabilme kabiliyeti ise bugün dünyanın karşı karşıya kaldığı duruma bakıldığında insanın böyle bir üstünlüğü çıkara satıldığı için hak etmediği ortadadır.
İnsan doğada bir virüs gibi çoğalmış, her gittiği yerde kendi cinsini, doğayı ve diğer canlıları us duyunç ölçeği ile korumak yerine güç çoklamak amaçlı sömüren vahşilere alet olmuş ve alet olmaya hırsını yenemediği, doymak bilmediği için devam etmektedir.
Oysa her enerjinin bir ömrü vardır.
Dünya yeni bir yaşamı sonlandırma adına evrim sürecine insan yüzünden girmiş durumdadır.
Yeniden bir başlangıç ve yaşam bu evrim sonucu zuhur eder ise o dünyada tabiat us ve duyuncu olan bir canlıya asla yaşam hakkı tanımayacaktır.
| Önder KARAÇAY |
1 note · View note
onderkaracay · 2 years ago
Text
🗣️ İnsan Yaratılan Canlıların En Şereflisi midir?
Soruyorlar
Dünyayı seviyor musun?
İnsan terk edeceğini bildiği bir yeri ne kadar sevebilir ki!
Ya da dünya bizi seviyor mu?
Dünya sevgisi karşılıklı bir ilişki midir?
Yoksa tek taraflı bir bencillikten ibaret mi?
İkincisi bana daha doğru geliyor.
Kalıcı olanın gidici olana muhtaçlığı yoksa orada bir sevgiden bahsetmek mümkün mü?
Gidici olanın kalıcı olana verdiği zararlar önlenemez bir boyuta ulaştığı günümüzde bunu nasıl izah edeceğiz?
Gidene kadar kim kime muhtaç?
Dünya yaşam şansı sunan bir sahne, burada bir eşitlik yok hatta yaratanın, fırsat sunanın üstünlüğü sözkonusu.
Dünyaya geçici ve kıymetli bir emanet olarak bakmak daha doğru değil mi?
İkili çıkar ilişkisine benzer bir sevgi ve aşk beklentisinden daha öte ve üstün bir duygudan bahsediyorum.
Yaratana yeniden güç verecek bir geri dönüşüm duygusundan.
Dünyanın başına gelmiş canlılar arasında kendi başına bela olmuş bir canlı olan insanın dünyayı sahiplenmesi, parselleyerek bölmesi adına tapular çıkarması değil mi?
Dünyanın sunduğu nimetleri insandan başka biriktiren bir canlı var mı?
Usunu biriktirmekten yana kullanan bir canlıya us fazla değil mi?
Başkalarının hakkını da ele geçirmek ve çalmak hırsına yenilmiş insana duyunç fazla değil mi?
Yaratan gücün bu pişmanlığını kim nasıl açıklayabilir?
Kendi kendini yaratılanların en şereflisi olarak gören insanın şerefi hangi hasletinin karşılığıdır?
Yanıtsız kalan bu soruların yanıtlarını hangi din, hangi ideoloji ve insanı bu tuzağın ve çıkmazın içine sokan hangi anlayış insanlıktan çıkmış hangi insan verebilir?
| Önder KARAÇAY |
0 notes
onderkaracay · 3 years ago
Photo
Tumblr media
🔖 İnsan ve Zaman İle İlgili Aforizmalar
Doğru işler yapmak ve sevmek için yanlış zaman yoktur.
Kötü ve yanlış işler yapmak için tüm zamanlar müsaittir.
Zamanı lehte ve aleyte kullanmak birincisi insanın kendi karakterine, niyetine, us ve duyuncunu kullanma kabiliyetine bağlıdır.
İkincisi ihtiyaçlar, hayatın dayattığı şartlar veya zorluklar arasında kalan insanı yanlış yapmaya ve kötü olmaya itebilir.
Her insanın dayanıklılık gücü yine kişiden kişiye değişen özellikler gereği farklı sonuçlar üretir.
Bir toplumun geneli organize bir kötülüğün saldırısı altındaysa ve tüm maddi güçler bu saldırgan kötülüğün eline geçmişse o toplumda iyi bir insan olarak kalabilmek müzelik bir durumdur. O toplumun kurtuluş şansı o azınlık insanların direniş gücüne bağlıdır.
Toplumları ayakta tutan bir başka olgu dil, kültür ve tarih bilincini yaşatmaktır.
Dil, kültür ve tarih bilinci yüksek toplumları dünya sahnesinden silmek olanaksızdır.
Tüm bu aforizmalar tek başına bir insan ve toplum için yaşam boyu bir reçetedir.
[] Önder KARAÇAY []
#önderkaraçay #mobbingbank #insan #zaman #aforizmalar #dil #kültür #tarih #karakter #us #duyunç #ihtiyaçlar #şartlar #reçete #saldırgan #kötülük https://www.instagram.com/onder.karacay/p/CYOyN64gxd1/?utm_medium=tumblr
0 notes