#turkiyeden
Explore tagged Tumblr posts
Text
Hump day, mangolu noodles ve hayde gidelum
Bu kadar uncertainty'nin olduğu bir iklimde sakin kalmaya çalışıyorum. Güya gelecekteki 15 yılım planlıydı ama her gün yeni bir şey oluyor. Şansa yaşıyoruz valla. Bir ayakkabı alırken on beş dakikada karar verip çıkabilirim ama bu günlerde karar vermem gereken büyük şeyler oluyor ve ben asla karar veremiyorum.
Bugün anlatmam için bir ders daha verdiler. Yarın diğer patronumla görüşmem var. Akşamdan geceye kadar bir metnin editleriyle uğraştım. Ekmek aslanın midesinde sjdjd
Ormanda yürüyüş yaptım iki saat. Kulağımda hayde gidelum. Aslında kargomu almaya çıkmıştım, o yüzden terlikle çıktım. Ama kafam aşırı dolu olduğu için biraz yürüyeyim dedim. Sonra daha çok yürüdüm. Sonra yolu karıştırdım. Sonra yolu buldum ama turkiyeden bir arkadaşımla uzunca telefonda konuştum. 13bin adım atmışım.
Yatağa boynumda ağrıyla girmeyi hiç sevmiyorum. Bilgisayar başında saatler öldürmenin ağrısı bu. Bilgisayar başında yillar öldürmeli bir meslek secmemden bahsetmiyorum bile.
Aksam yemeğine knor sebze bulyonlu, İtalyan sebzeli, soya soslu ve dondurulmuş mangolu noodle yaptım. Evet aynen öyle sjdjd. Yanında kimchi ile birlikte. Bir Türk kızı olarak yıllarca lahana turşusu yemeyip koreye gidip geldikten sonra kimchi hastasi olmama kaç puan. Yüz djfjdj.
Yarın okula gitmişken havuza da gireyim diyorum ama muhtemelen üyeliğim bitti. Abi bu defalık alsan nolur demeye hazırlanayım bari.
17 notes
·
View notes
Note
Nejla
Türkiye de nefret ediyorum
Annem Oğuz türkü baya aşireti falan var dedesinin dedesinin dedesini bile tanıyor ve türk olduğunu biliyoruz ailede Kürt biri ile evlenen tek kişi
Babam da Kürt
Son zamanlarda sosyal medya esat oktay yıldıran editlerine 31 çeken ırkçı ergenlerle doldu ve bu tarz tepkileri ister istemez üzerimde hissediyorum sanki ırkçılık arttı tamamen Kürt olmasam bile bu konuda çok üzülüyorum
Benim büyüdüğüm evde herkes çok apolitik ve bireyseldi non milli değer yani her ikisi içinde devlet kötüdür devlet insanları para ve çıkar için hiç korkmadan ölüme sürer kafası yani en baştan zaten içimde milliyetçi duygular tetiklenememişti sayabileceğim tüm akrabalarım da yurt dışında yaşıyor zaten baba tarafından ırkçlığın onları da yorduğunu duymuştum
Öte yandan annemin de ırk millet falan sikinde değil ki geldiği aileye rağmen babamla evlendi bu şartlar altında beynim ırklar konusundaki fanatizmi anlamıyor her türlü militarist bakış açısını acıma ile yaklaşıyor
Artık hakikaten sıkıldım içimde ırkçılara karşı çok büyük bir kin ve nefret var bir yanim onların tarafından olsa bile ne kendime Kürt diyebiliyorum ne Türk burası benim ülkem vatanım bile diyemiyorum en büyük dileğim Amerikan vatandaşlığı alıp bir ülkeyi doyasıya benimsemeyi deneyimlenmek sanırım içimi dökmek istedim ve düşüncelerini merak ettim
(Türkiye den hiçbi şey olmayacağına emin oldum son günlerde )
ya bilader sen neye takiliyorsun anlamadim etnik kokeni umursayan insanlarla takilma gorme duyma amk yanimizdan irkcilar gecio akpliler gecio duz dunyacilar geciyo herkesin fikri o kadar onemli degil.
ulkeyi sevmiyosan da git kardesim bul bi yolunu alla alla sinirlendirme adami. turkiye mis gibi ulke bu arada. insanlari sey biraz. bi de sistem. bi de hukuk yok. is ahlaki da yok. bi de can ve mal guvenligi. ama olsun onemli degil kucuk seyler bunlar.
yok vay efendim anam oguzturku babam su soyle biri var vikvik ne anlatiosun nobody cares literally. gercekligini kendin yaratirsin, neye kafa yorup dikkatini verirsen cevren onunla dolar. bunlari dusunmezsen irkcilik da olmaz. gormezsin cunku. gorursen de aa baska bi mal diyip uzaklasirsin amk. guzel kafani vay efendim turkiyeden irkciliktan nefret ediyorum diye yorarsan da algida secicilikle bunlara daha fazla maruz kalirsin
21 notes
·
View notes
Text
Jet pilotu itiraf etti! Jeffrey Epstein Türkiye'den kız çocuklarını ABD'ye kaçırdığını itiraf etti.
https://pusulablog.com/jet-pilotu-itiraf-etti-jeffrey-epstein-turkiyeden-kiz-cocuklarini-abdye
Son haberlere göre, bir jet pilotu, #deprem sonrasında #Türkiye'den #kız #çocuklarını #ABD'ye kaçırdığını itiraf etti.
Bu durum, #Amerikalı #milyarder Jeffrey Epstein'in cezaevinde intihar etmesiyle gündeme gelen cinsel istismar davası ve "pedofili adası" iddialarıyla bağlantılı.
#Epstein'ın pilotu #Nadya Marçinko'nun pedofili ağına dahil olduğu iddia ediliyor. Bu konu, Epstein davası dosyalarının yayınlanmasıyla tekrar gündeme geldi..
2 notes
·
View notes
Text
Ben Jnep
Ne zaman baslayacaklar bakalım diye, onların soteye yattigi gibi ben de cayimi almış elimde yudumlayarak bekliyordum aylardır. En net bir seylerin patlak vereceğine de aralık ayında Turkiyeye gittiğimde inanmaya başladım. Seneler sonra Japonyadan kalkip Ağustos ayinda Turkiyeye gittiğimde kendimi huzurla kitaplara verebilmiştim acikcasi ama biraz heyecan vardi. Topladım onlarca kitap dondum Turkiyeden. O 3 ayda topladiklarimi bitirdim, aralıkta gittiğimde yenileri ile değiştirip bir kismini yine deli gibi okuyup bırakıp dondum japonyadan.
Bu bir gercek. Japonyada elime ne geçerse okumaya calisirken, kurumaya yüz tutmuş bir bitkiye dönmüşüm. Bunu fark ettim öncelikle, sonrasında ise okudukça insanligin damarlarımda daha hızlı aktigini fark ettim. Gözümün önündeki perde ufak ufak yine aralanmaya başladı. Tullerin arasından “ya siyah ya da beyaz olmak zorunda degilsin. Yollar istediğin yere cikmiyorsa birini secmek geri donmek ya da oldugun yerde durmak zorunda degilsin. Kendi yolunu kendin belirle. Sen ac kapalı yollari madem” diyerek bana el uzatan çocukluğumla ve ilk gençliğimle karsilasmak harikaydı. Sonra kafamın içerisinde defalarca ettigim isyan yankılandı perdeleri simsiki kapalı ic dünyamda : “yol yok ki. bu yollar benim yollarım degil. Yol yok ki. Hangisinden gitmeliyim gitmek istemiyorum dönmek de istemiyorum” diye isyan edip en sonunda “ben sizden degilim. ayni yolda yürüdüğümuz icin beni sizden saniyorsunuz, ama sizden degilim” diyerek defalarca ettigim isyan.
Evet, kimseyi kandırmadım. Her zaman da belirttim. Sagdan gelene de su konuda haklisin ama bu yanlış dedim, soldan gelene de bu konuda haklisin ama su yanlış dedim. Beni sarip sarmalamaya calisan beni icine almaya kalkan herkese de hep “yok sizden degilim” dedim. Olsun, biz senden razıyız dediler. Degilsiniz dedim ve gülümsedim bıyık altından. Adim gibi biliyordum olmadiklarini, olmayacaklarını ve hatta olamayacaklarını. Çünkü hepsini tek tek izliyordum. Bugun kendileri ile ayni sesi bagirdigi icin tepelerine cikardiklari insanlari, yarin sesi biraz cılız cikti ya da çatlak cikti diye degil omuzlarından köprülerden yere firlattiklarina şahit oldum defalarca.
Elestirdikleri faşistlerden farklı degillerdi. Ben de mi dönüşüyordum? Yoksa ben de mi Saramagonun kitabındaki karakterlerden birine dönüşüyordum? hastanede kisilip kalmış gördüğünü zanneden ama asla gözleri gercekleri secemeyenlerden mi olacaktım. Hapis hayati mi yaşayacaktım mutlu mesut? Bilmem. Hala da bilemem bunun cevabini ama hayatta korktuğum seylerin en basında kendine kör olmak geliyor sanirim.
Sonra iste ailemin ve arkadaslarimin “sen turkiyeye bizi görmeye degil kitap okumaya gelmişsin” demesine aldırmadan ilk gençliğimi yasadigim odamda susuz kalmış ac kalmış bir mahkum gibi kitaplara sarıldım. Cikamadim. Sabah 4 te kalkıp masamın basına geçip başlıyordum okumaya ta ki gece saat 12 ye 1 e kadar.. uyuyakalıp sabah yine başlıyordum okumaya. Sanki bu yaşımdaki ben olarak degil de, eski ben olarak okumak istercesine kesintisiz nefes almadan yemenden icmeden, bazen annemin babamin cemaline tercih edercesine çeviriyordum sayfaları. Okudukça hatırlıyordum. Bazen bir sayfadaki bir kelimeden eski okuduklarım zihnimde yankılanıyordu; bazen de gecmiste var olup tarih sahnesine acıyla cenazesi gomulmus baska bir gercek karakterin isminden teker teker tum bildiklerim yerine geliyordu.
Ickiliymisim de ya da ilacliymisim da ufak ufak ayiliyormusum gibiydi. Garip bir sarhosluk icine düşmüştüm simsiyah cehalet sarhoşluğumdan çıkarken.
Ve elbette sonunda gözlerimi sayfalardan kaldırıp gökyüzüne baktigimda kendimi o sayfalara hapsetmeden önceki benden daha iyi tanımlayabilir hale geldim. Ve diyorum ki “hiç sizden olmadım, hiçbirinizden olmayı da secmedim. Ama çok isterdim gozlerinizdeki o matlik azıcık parlayabilsin de digerlerinin de oldugunu, hayattaki tum senaryoları sizlerin yazmadigini, bambaşka hayatların olabileceğini görebilin”.
Bir sure ugrastim, teker teker yılmadan. Bazilarinizla konusabildim de. Hatta bana gelip “mat bakiyorsun” diyenler oldu benim tabirimle. Dedim “olabilir”. Hatta nasıl bakmam gerektiğini anlamak icin “neden” diye de sordum, çünkü neydi sizi bu düşünceye iten anlamam lazımdı. Her seyden once kor olup olmadigimi anlayabilmem icin bu sorunun cevabini almam lazımdı. Çünkü belki bana mat gelen de, benim oldugunu bilmediğim baska senaryolardi. Ama sonunda anladım ve ne yazık ki genel olarak anlatabileceğim kisiler sizler degilsiniz. Ve ben sizlere sürekli ayni seyleri bire bir açıklamaktan çok yoruldum. Ithamlarinizdan hakaretlerinizden terbiyesizliklerinizden çok yoruldum. Sizden olmadigini düşündüklerinizi itelemelerinizden ben utanır oldum. Biriktiriyorum artık, buradan yazacağım.
Ama aklınızda olsun. Ben inanmadigim hiçbir şey icin bağırmam. Ben onun bunun lafıyla gazıyla bir seylerin parçası olmak icin uğraşmam. Görülmek icin populist söylemlerde bulunmam. Bana gore neyse odur. Ben yanlış yaptıysam kendime de “yanlış yaptın” der, sonuc yanlışa giderse özür de dilerim. Hata yapınca kendimi affedebilmek gibi bir özelligim de ne yazık ki yok. Deccali affederim de yaptıgım hatayı affedememem. Huy.
Başkası yanlış yaptiginda da bunu söylemekten asla çekinmem. Tasvip etmedigim biri doğrulari söylüyorsa destek veririm, yanlısı söyleyen babam olsa “yanlissin” diye bağırmaktan çekinmem. Bir cogunuza garip gelen duruslar bunlar tabi ki. Ama benim tabiatım bu.
Hiçbir zaman icin bir grubun parçası olmak derdinde olmadım. Ben gerektiğinde açık gördüğünde sessiz sedasız gidip o acigi kapatan dis kapinin dis mandali olmakla mutlu olan insanlardanim. Ya da o kadar çok anlasilmadim ki uzun seneler boyunca, artık bununla mutlu olduğuma inanmaya başladım kim bilir.
Gerci Yalnizligimi sevdiğim sürülerden uzak durduğum halde, garip bir suru de oluştu cevremde hep hayatim boyunca ve o noktada da bunalıp ben kayboldum hep. Çünkü ben “sürü” istemiyorum cevremde. Ben cevremde m��mkünse uzaktan, düştüğümü düşebileceğimi gördüğünde bana el uzatacak insanlar istiyorum. Haksizliga ugradigimda gerekirse sesini benim yerime yükseltecek, ve ben birilerine haksizlik yaptigimda da karşıma geçip bana dişlerini gösterecek insanlar istiyorum.
Aptal insanla bile isim olabilir benim. Aptal cahil birakildigi icin aptalsa kendini geliştirmek icin her zaman bir şansı olur ama egoistlerle tek bir selamım ve kelamım olmasın insallah, Rabdan tek dileğim bu... Beni boyle insanlardan uzak eylesin ve mümkünse beni mütevazi egosunda kendini kaybetmemiş insanlarla muhatap etsin.
Pek inanmam ben ama icine üflenen nefes Rabbin bir parçası olan ve ayni nefesi taşıyan insanların “ol” dendiği halde “olamamisligi” gibi gelir bana ego hep.
Neyse ozu kacirdim yine...
Velhasıl kelam, ben bundan sonra ya buradayım. Ya da iste 1 ay sonra falan Marthi ile YouTube ya da Twitchde sohbet muhabbet ediyor olacağız. Tek tek cevap vermeye gucum yok sizlere artık. Twdan uzak kaldigim 2-3 haftadaki kafamın rahatligi, Twitter'a geri döndüğümde gördüklerim karisinda 24 saat içerisinde kendisini sinirsel urtikere cevirdi bile.
O kadar çok anlamsız yorum haksizlik terbiyesizlik on yargı goruyorum ki ben insanların olmaması gereken aptalligi karsisinda büyük bir hayal kirikligi yaşıyorum çünkü.
Not. Aslında yazıya
“Ne zaman baslayacaklar bakalım diye, onların soteye yattigi gibi ben de cayimi almış elimde yudumlayarak bekliyordum aylardır. En net bir seylerin patlak vereceğine de aralık ayında Turkiyeye gittiğimde inanmaya başladım.”
diyerek girdim fakat yazarken seyri değişti diyeceklerimin. Bu burada dursun, bunun ne oldugunu elbetteki yazacağım ama once bi neler oldugunu bilin bu süreç içerisinde istedim. Ben aslen kimim nasıl düşünüyorum falan. Hani utanmadan bana PKKli diyecek kadar ileri gittiniz ya hayasızca... Son bir kez “bi anlatmaya calisayim” istedim girizgah olarak.
2 notes
·
View notes
Photo
Türkiye'den Suriye'ye Dönüş: 'İnsanlık Gördük!' Suriye’de 61 yıl süren Baas rejiminin sona ermesi, birçok Suriyeli için yeni bir başlangıcın kapılarını araladı. Bu bağlamda, Türkiye’den kendi ülkelerine dönen Suriyeliler arasın https://bursahabermedya.com/turkiyeden-suriyeye-donus-insanlik-gorduk/ #BursaSiyasetHaberleri #bursahaber #bursasondakika #bursahaberleri #haberler #bursa
0 notes
Text
Türkiye'den 8 kişilik heyet uçak kazasını araştıracak
New Post has been published on https://lefkosa.com.tr/turkiyeden-8-kisilik-heyet-ucak-kazasini-arastiracak-30103/
Türkiye'den 8 kişilik heyet uçak kazasını araştıracak
Türkiye Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Bakü-Grozni seferi sırasında Kazakistan’ın Aktau şehri yakınlarına düşen Azerbaycan Havayolları’na ait yolcu uçağının incelenmesi için 8 kişilik bir heyet görevlendirdiklerini bildirdi.
https://lefkosa.com.tr/turkiyeden-8-kisilik-heyet-ucak-kazasini-arastiracak-30103/ --------
0 notes
Text
CHINT Türkiye’den mesleki eğitime destek
https://pazaryerigundem.com/haber/196307/chint-turkiyeden-mesleki-egitime-destek/
CHINT Türkiye’den mesleki eğitime destek
CHINT Türkiye, mesleki eğitime katkı sağlamak amacıyla geliştirdiği CHINT Pano Atölyesi Projesi’ni Yıldız Teknik Üniversitesi Maçka Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde hayata geçirdi. Elektrik ve elektronik alanında eğitim gören öğrencilerin teknik donanımlarını güçlendirmek amacıyla tasarlanan bu proje, modern ekipmanlar ve uygulama alanlarıyla eğitim süreçlerini daha verimli hale getirmeyi hedefliyor.
İSTANBUL (İGFA) – Güvenilir, yenilikçi ve çevre dostu enerji çözümleri sunarak toplumun enerji ihtiyaçlarını karşılamak ve yaşam kalitesini arttırmak için çalışan CHINT Türkiye, mesleki eğitime verdiği desteğin bir yansıması olarak CHINT Pano Atölyesi Projesi’ni Yıldız Teknik Üniversitesi Maçka Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde hayata geçirdi.
CHINT Pano Atölyesi, sektörel gereksinimlere uygun becerilerin kazandırılmasını ve öğrencilerin mesleki yetkinliklerinin arttırılmasını hedefliyor. Atölye sayesinde öğrenciler, sektörle entegre bir eğitim süreci deneyimleyerek mezuniyet sonrası iş yaşamına daha güçlü bir şekilde hazırlanıyor. Bu proje, aynı zamanda mesleki eğitimde kaliteyi yükseltirken teknik eğitim standartlarını da bir adım ileri taşımayı amaçlıyor.
CHINT Türkiye Pazarlama Direktörü Ozan Gültekin projeye dair düşüncelerini şu şekilde ifade etti: “CHINT Türkiye olarak, yalnızca enerji sektöründe yenilikçi çözümler sunmakla kalmıyor, aynı zamanda geleceğin profesyonellerini yetiştirmeye de büyük önem veriyoruz. CHINT Pano Atölyesi, mesleki eğitime verdiğimiz desteğin somut bir örneği. Bu projeyle gençlerimizin donanımlarını arttırarak, onları sektöre daha iyi bir şekilde hazırlamayı hedefliyoruz.”
0 notes
Text
Leonid Meteor Yağmuru Ne Zaman, Türkiye’den İzlenecek Mi? 2024 Gökyüzü Şöleni https://www.sondakikam.com.tr/5n1k-icerikleri/leonid-meteor-yagmuru-ne-zaman-turkiyeden-izlenecek-mi-2024-gokyuzu-soleni/2906
0 notes
Text
arkadaslar ben gidiyom turkiyeden bida donmicem
1 note
·
View note
Photo
(NN Group, Türkiye'den çekiliyor.NN Group, Türkiye'deki faaliyetlerini Zurich Türkiye'ye satmak üzere anlaşma sağladığını açıkladı. gönderdi)
NN Group, Türkiye'den çekiliyor.NN Group, Türkiye'deki faaliyetlerini Zurich Türkiye'ye satmak üzere anlaşma sağladığını açıkladı. https://devrimcidinnno.wordpress.com/2024/09/25/nn-group-turkiyeden-cekiliyor-nn-group-turkiyedeki-faaliyetlerini-zurich-turkiyeye-satmak-uzere-anlasma-sagladigini-acikladi/ NN Group, Türkiye'den çekiliyor.NN Group, Türkiye'deki faaliyetlerini Zurich Türkiye'ye satmak üzere anlaşma sağladığını açıkladı.
0 notes
Text
baslanginc
2 senedir avustralyadayim. ne bok oldu derseniz de HIC BIR SEYYYY. zamaninda dedeleri geldigi icin zengin olmus, bir yerlere sans esero gelmis insanlarin egolari, kurtlerin turklerden nefret etmesi ki kurt azinligi burada cok fazla, zamaninda turkiyeden kacip gelmisler, is verenlerin gotlerinin yalanmasini beklemesi, eeenn dusuk ucretle calima, avustralyali calistiramayacaklarinin farkindalar onlara yapamadiklari seylerin hepsini bize yapiyorlar. neden cunku ogranciyiz, muhtaciz. iste bunlarin hepsinden biktim
1 note
·
View note
Text
Turkiyeden arıyorlar dayimin hastanede olduğunu haber vermek için.Durumu iyiymiş. Artık sokak kedilerine tekme atarken bikez daha düşünürsün dimi dayıcım? Allah'ın sopası yok çünkü.
0 notes
Text
Bügün aslinda 3391 wattpadden okumaya başladim ve kendi kendimle düşündüm..bende isterim birden sosyal medyadan ya da dişarida önüme çikan biriyle ya da spor salonunda biriyle tanışıp arkadaş olmayı ama malesef dünyada güvenecek insan kalmadi diyebilirim.
Öncelikle ben Iranliyim, kendi sorunlariyla uğraşan 17 yaşinda bi kizim. Türkçe yazilim iyi olmaya bilir çonku hep okuyup ve konuşmuşumdur yani yazmam çok. Ama hep turkiyeden arkadaşim olsun benimle kitaplardan konuşsun istemişim.
Hep hayal ettim turkiyeden arkadaşim olursa nasil ona sevdiğim kitabi hediye edim ya nasil bana turkçe kitaplardan versin de bende okuyabilim.. ama imkansiz biliyorsunuz.
Umarim wattpadden okuyup bitiririm çonku bana telefondan okumak zor geliyo sayfalara dokunmayi tercih ederdim.
0 notes
Photo
Suriyeli Mezunlar Türkiye'den Suriye'ye Güç Katıyor Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdullah Eren, Türkiye’de eğitim almış olan Suriyeli mezunların, Suriye’nin yeniden yapılanma sürecinde kritik roller üstlendiğ https://bursahabermedya.com/suriyeli-mezunlar-turkiyeden-suriyeye-guc-katiyor/ #Magazin #bursahaber #bursasondakika #bursahaberleri #haberler #bursa
0 notes