#sağlık çalışanları hedefte
Explore tagged Tumblr posts
Text
İsrail Ordusunun Kamal Adwan Hastanesine Yönelik Saldırısı
2 minutes Kaynak: Aljazeera.com Kuzey Gazze’nin Son Sığınağı Alevler İçinde İsrail ordusu tarafından Kamal Adwan Hastanesi’ne yönelik yapılan baskın, hastane personeli ve hastalarının tahliye edilmesiyle sonuçlandı. Gazze Sağlık Bakanlığı, hastaneyle irtibatın kesildiğini ve büyük bir yangının hastanenin çeşitli bölümlerine yayıldığını duyurdu. İsrail saldırıları, hastane yakınlarındaki bir…
#El-Ahli Baptist Hastanesi#Endonezya Hastanesi#Filistin Direnişi#Filistin sivil kayıpları#Filistin&039;deki sağlık sistemi#Gazze hastaneleri#Gazze kuşatması#Gazze yangını#Gazze&039;deki savaş#insani kriz#Kamal Adwan Hastanesi#sağlık çalışanları hedefte#Suudi Arabistan açıklaması#uluslararası hukuk ihlalleri#Şeyh Rıdvan saldırısı#İsrail operasyonları#İsrail saldırıları
0 notes
Text
E.4. Karantinada Sıkılanlara Naçizane Öneriler
İçinden geçmekte olduğumuz günlerde en başında kendime bir arşiv yapma ve benim entelektüel anlamda oldukça faydalandığım kaynakları paylaşmak ve sizleri bu kaynaklardan haberdar etme amacıyla yazılar yayınlamaya başlamıştım burada. Lakin, hiçbirimizin tahmin edemeyeceği derece de uç ve kaotik koşullar yaşamaya başladık bütün dünya olarak, ve bunun sonucu olarak bir grup insan zorunlunluktan, bir grup insan kendi tercihleri sonucu evlerinde karantinaya girdiler. Bir başka grup ise diğerlerinin sağlıkları ve herkesin hayatını idame ettirebilmesi için gerekli olan ürünlerin sağlanması, tedarik zincirinin ayakta tutulması ve hepsinden önemlisi bizim sağlık ve güvenliğimiz için kendi sağlık ve güvenliklerini tehlikeye atıyorlar. Öncelikle bu süreçte hepimiz için görev yapan sağlık çalışanları, kolluk kuvvetleri, belediye çalışanları, ulaşım görevlileri vs. herkese sonsuz teşekkür ve minnetimi sunuyorum.
Bu karantina sürecinde en sık denk gelinen sitemlerden birisi ‘evde karantinada çok sıkıldım’ oldu. Ben de bunun üzerine biraz haddimi de esneterek bir takım önerilerde bulunmamın kimseye zarar vermeyeceğini bilakis fayda sağlayabileceğini düşündüm. Öncelikle şuan ki karantina koşullarında birincil olarak elektrik ve suyunuz, ikincil olarak da internet bağlantınız varsa işler yolunda ve sıkıntı probleminizi çözmek için yapmanız gereken birşey var demek oluyor. İlginizi çekecek kaynakları bulursanız bu birkaç haftalık, belki de birkaç aylık süreci hayatınız boyunca hiç sahip olmadığınız ve muhtemelen (ve umarım) bir daha sahip olmayacağınız (en azından bu ve benzeri koşullarda) bir zaman dilimi olarak görmek mümkün. Ve bu zaman dilimini epeydir yapmak isteyip vakit bulamadığınız herhangi birşeye ayırıp evde geçen vakti sıkıcı olmaktan çıkarabilir ve yaratıcı, eğitici ve öğretici kılabilirsiniz.
Öncelikle internet bağlantınız varsa bu demek oluyor ki bütün dünya cebinizde. Youtube veya benzeri platformları farklı hobi veya meraklarınızı giderek için kullanabilirsiniz. Yeni bir yazılım öğrenmeye başlayabilirsiniz profesyönel hayatınızda işinize yarayacak, belki de tamamen biresel zevk için bir takım yazılımları öğrenebilirsiniz. Belki tarihe ilginiz vardır ve okurken sıkılıyorsunuzdur, o zaman görsel olarak tüketebileceğiniz yeterinden fazla materyal mevcut. Bir dili öğrenmek istiyorsanız veya bildiğiniz bir dili geliştirmek istiyorsanız dil eğitim videoları var (eğitim kaliteleri hakkında çok fikrim olmamakla birlikte bakmaktan zarar gelmez.). Veya normalde spor salonuna gidiyordum, ama simdi hepsi kapandı diye üzülüyor ve kendinizi dondurmaya vermiş (ve bir klişenin içinde yaşlarla dolu gözlerinizle sessiz çığlıklar atıp kurtarın beni diye etrafınıza bakıyorsunuzdur, ama kendi başınıza karantinadaysanız kimse duymayacak sizi, gereksiz dramatize ettiğim ve tasvirlerle süslediğim bu satırlardan sonra devam edelim artık zira şuanda da devam ettirmeyi sürdürdüğüm gibi bu kısım haddinden fazla uzadı...) olabilirsiniz. Fakat, youtube’da ve instagramdan haddinden fazla hatta sinir bozucu sayıda egzersiz videosu mevcut. Belki kas veya kardio çalışmayı sevmiyorsunuzdur ve daha içe dönük daha akış halinde ilerleyen egzersizler arıyorsunuzdur, misal yoga. Ücretsiz yoga akışlarının paylaşıldığı youtube kanallarıda fazlasıyla mevcut.
Belki o kadar da Youtube düşkünü değilsinizdir, o zaman bu süreci epeydir kütüphanende asık sıratla duran ve sana ağız dolusu küfür etmeey hazır olan ve epeydir ihmal ettiğin kitaplarını kütüphaneden salondaki sehpanın üzerine alıp okumaya başlayabilirsin. Hem bir taşla iki kuş, hem kitapların gönlünü almış olacaksın, hem de okumuş (PATRON ÇILDIRDI!!!). Fakat formsuz olduğun için muhtemelen 1, 2 saat sonra beynin sütlü patates püresi kıvamına gelecek (ki hiç sevmem sütlü püre, insan gibi ez battisleri dimi, süt nedir??, bunu kenara not etmek lazım bir ara kesin gündeme getirecem bu konuyu, bu iş burda bitmedi!!!) ve devam etsen de ağzının kenarından 3 dk sonra salyan akmaya başlayınca böyle gitmeyeceğini istemeye istemeye kabul edeceksin. Tam o anda müzik imdadına yetişecek. Eskiden olduğu gibi müziğe ulaşmak için (ne kadar ehtiyar olduğuna bağlı olarak) plak, kaset, CD, veya MP3 playerının kapasitesiyle sınırlı değilsin, youtube, spotify, apple music, google music, amazon musıc... var oğlu var. Daha önce dinlemediğin tarzada müzikler veya daha önce dinlemediğin sanatçıları dinlemeye ve kulak pasını sildirebilirsin. Müzik de baymaa başlayınca evde ki malzemelere göre normalde yaptığın yemeklerde ufak tefek değişiklikler yapıp deneysel işlere girişebilirsin, ama bokunu da çıkartma hastaneler yeterince kalabalık şuanda :(
Yemeğin bitince epeydir izleme istediğin ama iş güç/okul yoğunluğundan vakit ayıramadığın dizi ve filmleri izleyebilirsin. Yahut kendini bu konularda eğitebilirsin, misalen sinema tarihine adını yazdırmış önemli yönetmenlerin çektikleri filmleri izleyebilirsin, her akşam bir film izlesen hafta da bir yönetmenin çektiği filmleri bitirirsin eğer ki hedefte ki yönetmen süper kahraman ‘filmleri’ çekmiyorsa... (Martin Scorsese) Veya bu kadar bol vakit varken birikmiş dizilerinin tamamını izlemek de bir alternatif. Belki daha evvel yapmadığın birşeyler deneyebilirsin. Ne biliyim hiç podcast dinlemediysen podcast dinlemeye başlayabilirsin, ve sadece ses kayıdı olduğu için podcastler hali hazırda devam eden diziler veya açık alanda çekimi yapılan diğer medya unsurları gibi karantina sebepli sekteye de uğramayacaktır.
Bu nokta da esas olan ise ne yapacak olursan ol, belli bir düzen içerisinde yapmaktan geçiyor, ‘nasolsa bir yere mi gittiğimiz var la?’ diye ‘berbat bir Türkçe telaffuzla’ düşünüyor olabilirsin, öncelikle seni kınıyorum ama burda isim verip seni bu yazıyı okuyan 4 akraba ve 3 arkadaşıma rezil etmeyeceğim... ahahahahaha...
Neyse, özetle bu karantina günlerini bir zorunlu tatil ve ‘göt devirip yatma vakti’ olarak değil de, hayatını okula ya da işe giderken ki gibi düzenli bir şekilde geçireceğin günler olarak düşün. Yattığın ve kalktığın saat ve olabildiğince gerçekçi şekilde gün içerisinde neleri yapacağını zaman aralığı ile not al bir yerlere ve uymaya çalış. Emin ol ne işe başlayacak olursa bu süre içerisinde kendinin bile şaşıracağı hatta ‘yok artık, ben bu kadar işimi halletmişim!!’ diye kendine şaşıracağın günlere doğru ilerliyor olacaksın. Bu dediklerim hayal ya da abartı gibi gelebilir, fakat dene ve kendin için gör. Ufak bir hesap yaptığında kaybedeceğin birşey olmayacağını göreceksin. Ki o ufak hesabı yapmaya kafa yormak istemiyorsanda diğer kuvvetli alternatife bak. ‘Eve tıkılı kaldık.’, ‘offff acaba ne zaman bitecek bu salgın?’, ‘çok sıkıldım!’, ‘dünyada ne kadar kötü şeyler oluyor.’, vs. vs. senin gününü ve modunu düşürecek düşüncelerin içerisinde çırpını duracaksın ve akşam hava kararınca iyice karamsarlaşacaksın. Ve senin bu modunu düşüren olaylara bireysel olarak yapabilecek bir etkin olmaması gerçeği de bir noktada kendini daha da kötü hissetmene sebep olacak. Fakat, kendini bir veya birkaç konu, hobi ve/veya alanda geliştirmeye verirsen olacak olanlar yeni beceriler geliştirmen, yeni konularda bilgi edinmen ve hepsinden önemli yeni şeyler öğrenmen ve dünyayı daha farklı ve daha derinlemesine anlaman olacak. Ve bu süreçler başlı başına harika süreçler olmakla beraber bir şeyi öğrenmenin veya anlamanın verdiği mutluluğu ve hazzı tadacaksın sonra gelsin dopamin, gitsin seratonin, sonra gelsin endorfin, konaklasın oksitosin.
Özetle şunu demeye çalışıyorum, hayat kimse için kolay değil, koronavirüsü çıkana kadar herkesin kendi beklenti ve hedeflerinin sonucu olarak uğraştığı bir takım sorunlar ve problemler vardı. Şimdi ise hepimiz hastalanmama refleksini aktive ettiğimiz için problemlerimiz ortak. Bu problem çözülünce önce ki problemlerinize eski kafa yapınızla dönebilirsiniz. Ya da bu süreçte kendinize yatırım yapıp aynı ya da benzer problemlerle karşılaştığınızda daha farklı perspektiflerden bakıp daha farklı çözümler üretebilirsiniz. Hayat hiçbir zaman kimseye karşı adil değildi, adil olmayacak da, olmak gibi bir sorumluluğu da yok; veya kimse bütün hayatını mutlu geçirmedi, zira hayatın temelinde mücadele etmek var, ki güzel kılan şey de bu aslında. İşte bu sebepler ve durumlardan ötürü bu karantina sürecinde kendinize yatırım yapmak (herhangi bir konuda), elinizdeki ekstra vakti efektif kullanmak anlamı taşıyacak.
Bu hafta aslında yazı yazasım yoktu ama ‘bilmem kaç’ haftadır hiç aksatmadan bu yazıları yazmaya devam ettiğim için, hem kendine hem bu kurduğum haftalık rutine hem de yazımı okuya 4 akraba ve 3 arkadaşa (bu şaka bundan sonra böyle gider ahahahaha) karşı hissettiğim sorumluluktan ötürü böyle bir konudan bahsetmemin iyi olacağını düşündüm. Hepimizin hayatta etki alanı genel olarak çok dar veya etkimiz çok az (belki fark edilemeyecek düzeyde), ama kendimiz üzerinde etkimiz bir o kadar yüksek sadece bunun farkındalığını yaratmak istedim sizlerde böylece bu perspektifte bana yazımı okuyan bu 7 kişiden 2′si 3′ü bana katılsa kardır (ahahah çok gülüyorum ahahaha).
Yazımı sonlardırmadan, sıkıntılı ve karamsar günlerden geçiyoruz doğrudur, psikolojik olarak hepimizi yoran bir süreç bu ama unutmayın!!!! İnsanı bütün insanlık tarihi boyunca doğadaki diğer canlılara karşı ‘üstün’ kılan becerisi adapte olabilmesiydi değişen koşullara. İşler hiç beklemediğiniz şekilde kötü gidiyor ve bütün düzeniniz bozulmuş olabilir. O zaman elde ki parçalarla yeni bir düzen kur!! Bundan daha evvel defalarca yaptığın gibi, atla deve değil en nihayetinde. Bir de bu hafta rastgele bir zaman da kendimi kafesteki bir hayvanla kıyaslamam söz konusu oldu. Düşünsenize afrikanın düzlüklerinde koşarken bir anda bir ağırlık çöküyor üzerinize ve uyuyakalıyorsunuz. Gözünüzü açtığınızda herşey normal görünüyor ama önümüzdeki gri çubuklara bakıyorsunuz ve o çubuklar heryerde, ve bütün gün bir sürü daha önce çok az gördüğünüz türde hayvanlar gelip size 10 saniye bakıp sonra sizin 20 metre ötenizde afrika da olsanız bir lokmada yiyeceğiniz ama şu an durmuna üzüldüğünüz zebraya bakıp, sonra çakallara ordan da başka hayvana geçtiler. Bu günleri bir de kafese tıktığımız hayvanlara yaptığımız eziyeti gözden geçirmek için kullanabilir...
Kendinize iyi bakın, sağlık, sıhhat ve keyif sizlerle olsun.
~tmg
Edit#1: Bu arada yaşadığımız günler muhteviyatı itibariyle 100 yılda bir yaşanacak türden günler olması münasebetiyle ileride de önemle anılacaktır. Bu sebeple naçizane günlük tutmanızı öneririm, arkada bugün olanlarla ilgili sizin gözünüzde sürecin nasıl göründüğünü anlatan belge(ler) bırakmak adına, bir de umarım olmaz ama virüsü kapacak olursanız, nerede ne zaman kapmış olabileceğinizi takip etmek açısından önemli olabilir.
1 note
·
View note
Text
Kuzey Gazze'nin Son Hastanesi: Kamal Adwan Yandı
2 minutes Kaynak: Aljazeera.com Kuzey Gazze’de faaliyette kalan son sağlık merkezi olan Kamal Adwan Hastanesi, İsrail ordusunun baskınıyla tamamen boşaltıldıktan sonra alevlere teslim oldu. Gazze Sağlık Bakanlığı, hastane ile bağlantının kesildiğini ve yangının birden fazla bölüme yayıldığını duyurdu. A group of demonstrators carries banners, posters, and placards as they gather to demand a…
#Beit Hanoon saldırıları#Filistin sağlık tesisleri#Filistinli siviller#Gazze insan hakları#Gazze sağlık bakanlığı#Gazze son durum#Gazze’de etnik temizlik#Hamas açıklamaları#Kamal Adwan Hastanesi#Kamal Adwan yangını#Kuzey Gazze#savaş suçları#sağlık çalışanları hedefte#İsrail hava saldırıları#İsrail ordusu#İsrail saldırıları#İsrail-Filistin çatışması
0 notes