#rüzgarların yönü
Explore tagged Tumblr posts
muslumanrahlesi · 1 month ago
Text
"Allah, rüzgarları gönderendir. Onlar da bulutları harekete geçirir. Allah, onları dilediği gibi, (bazen) yayar ve (bazen) yoğunlaştırır. Nihayet yağmurun onların arasından çıktığını görürsün. Onu kullarından dilediklerine uğrattığı zaman bir de bakarsın sevinirler."
Rum, 48
0 notes
okyanustakiyalnizada · 4 years ago
Text
Boşluktan aşağı bıraktın kendini... Aklın karışık, zihnin bulanık. Gözlerin dolu, bakışların acı ve sen yere çakılıyorsun. Yine başladı bu kısır döngü ama bu sefer farklı. Kaçmıyorsun artık. Ne kendinden ne gerçeklerden. Yüzleşmek zorundasın... Korkuyorsun. Çok hemde. Biliyorsun çünkü A ile C yine çatışacak. Zaten sen bir tek kendinden korkarsın. Sen ve sendekilerden...O an gelir ve tüm dalgalar senin üzerine yürür. Rüzgarların tek yönü artık senjn yüzündür. Gözündeki yaş artık en güzel süsündür. Zaman durur, uğultu kesilir. Vakit gelmiştir. Tüm bakışlar sana döndüğünde geri dönülemeyeceğini anlarsın artık. Savunman hazırdır aslında ama yağmuru beklersin. Beklersin, beklersin, beklersin... Yağmur yağmaz ama sen ağlarsın. Yaşlar aktıkça gözlerinden gerçekler bir bir dökülür. İçindeki zehri dört bir yana akıtırsın...C kaçar, A kalır...Tahmin ettiğin bir tepkidir bu. İçindeki Asi ruha karşın bir o kadar da korkaksındır... Buğulu gözlerinin ardından A 'yı seçmeye çalışırsın. Ardı ardına gelen dalgalara rağmen kımıldamadan bekler. O hep öyle değil midir zaten? Tüm dünyayı kapalı kapıların ardından izler. Yalnızlıklar biriktirir gözlerinde... Tıpkı yanlışlıklar biriktirdiği gibi kalbinde. Bize acı gelen sözler C'ye özenilecek bir durum gibi gelir. Henüz kalbinin kapılarını açamamıştır kimse. Kalbini kapattığı kadar zihnini açmıştır bir o kadar. Mantığının gölgesinde büyümüş olan duyguları bu günlerde acısını çıkarır eziyet çektirircesine ve sen beklersin... Yalnızca beklersin, hep beklersin ama kimseler duymaz...
~ Okyanustaki Yalnız Ada
8 notes · View notes
monflocondeneige · 4 years ago
Text
Boşluktan aşağı bıraktın kendini... Aklın karışık, zihnin bulanık. Gözlerin dolu, bakışların acı ve sen yere çakılıyorsun. Yine başladı bu kısır döngü ama bu sefer farklı. Kaçmıyorsun artık. Ne kendinden ne gerçeklerden. Yüzleşmek zorundasın... Korkuyorsun. Çok hem de. Biliyorsun çünkü A ile C yine çatışacak. Zaten sen bir tek kendinden korkarsın. Sen ve sendekilerden...O an gelir ve tüm dalgalar senin üzerine yürür. Rüzgarların tek yönü artık senin yüzündür. Gözündeki yaş artık en güzel süsündür. Zaman durur, uğultu kesilir. Vakit gelmiştir. Tüm bakışlar sana döndüğünde geri dönülemeyeceğini anlarsın artık. Savunman hazırdır aslında ama yağmuru beklersin. Beklersin, beklersin, beklersin... Yağmur yağmaz ama sen ağlarsın. Yaşlar aktıkça gözlerinden gerçekler bir bir dökülür. İçindeki zehri dört bir yana akıtırsın...C kaçar, A kalır...Tahmin ettiğin bir tepkidir bu. İçindeki Asi ruha karşın bir o kadar da korkaksındır... Buğulu gözlerinin ardından A 'yı seçmeye çalışırsın. Ardı ardına gelen dalgalara rağmen kımıldamadan bekler. O hep öyle değil midir zaten? Tüm dünyayı kapalı kapıların ardından izler. Yalnızlıklar biriktirir gözlerinde... Tıpkı yanlışlıklar biriktirdiği gibi kalbinde. Bize acı gelen sözler C'ye özenilecek bir durum gibi gelir. Henüz kalbinin kapılarını açamamıştır kimse. Kalbini kapattığı kadar zihnini açmıştır bir o kadar. Mantığının gölgesinde büyümüş olan duyguları bu günlerde acısını çıkarır eziyet çektirircesine ve sen beklersin... Yalnızca beklersin, hep beklersin ama kimseler duymaz...
2 notes · View notes
sonsuzsblog · 3 years ago
Text
vakitlerden bir mart akşamı belimi doğrultamıyorum. rüzgarların ve yağmurların en sancılısı kapıma senden vuruyor. seninle seyrediyorum rüzgarın esiş yönünü, denizlerin coşmalarını, ormanlarda tur atan o hayvanları, koptuğu halde hâlâ çiçek açan o çiçeği sende gördüm ben. seninle seyrediyorum, seninle geziyorum, seninle tadıyorum binbir lezzetli şeyleri. sen aslında su gibi gerekli, ekmek kadar mutlulukmuşsun. evimdeki şenlik, bahçemde açan renk renk çiçeklerin adıymışsın. ben senden ayrı yaşayamıyorum. sen bende mahkummuşsun. sesini arıyorum ve inan duyduğum gün mahşer günüdür. bırak o zamana kadar güzelliğini sana fısıldayan ben olayım. ben o mahşer günü güzelliğini kabirdeki böceklere dahi ezberletirim. bak ben her şeyi yapacak kadar sevdayim. ama durulmayan sudan dalgaları aldılar. bunun içimi nasıl yaktığını bilmiyorsun. ama şimdilik, ilaçlarını içmeyi, seni sevdiğimi, seni özlediğimi, her şerde bir hayırın olduğunu unutma yeter. bir metropol medeniyeti ile veda etmek yakışmazdı bize. yolunun bana çıkma ihtimali olan her yönü açık olsun.
0 notes
yldrmcengiz1905-blog · 8 years ago
Text
EL NİNO
1567 yıllarına kadar uzanan kayıtlı dönemde Güney Amerika'lı balıkçılar Doğu Pasifik okyanusunda Ekvator ve Peru kıyıları boyunca uzanan sıcak su dalgasının varlığına dikkat çekmişlerdi. Normalde soğuk ve güneyden kuzeye doğru akan suyun belirli yıllarda (her yedi yılda iki kez) akış yönü değişiyor ve ısınıyordu. Bu olay en basit şekliyle balıkların beslenmesini etkiliyor ve balıkçılık için kötü bir dönem oluşuyordu. Olay en şiddetli halini Christmas tatili döneminde aldığı için balıkçılar bu nedenini bilmedikleri tuhaf havaya İspanyolca Küçük İsa anlamına gelen “El Nino” dediler.
Bu yüzyılın başlarında, bilim adamları bu olayın bilinen diğer hava sınıflarından bağımsız olarak meydana geldiğine inanıyorlardı. 1904 yılında, Walker 1899 kıtlığından sonra musonların azalmasına sebep olan Hindistan'daki musonların düzensizliğinin nasıl tahmin edilebileceğini anlamaya çalıştı. Tüm dünyaya ait hava kayıtlarını sınflandırdığında Güney Amerika'daki bazı yağış sınıflarının ve okyanus sıcaklıklarındaki değişikliklerin birbirleriyle ilişkili olduğuna karar verdi ve Pasifiğin doğu ve batı kıyısındaki istasyonlardaki barometre kayıtları arasında bir ilişki buldu. Doğuda basınç yükseldiği zaman genellikle batıda düştüğünün farkına vardı. Bu olaya, doğu-batı yönlü yükselme ve düşmeleri belirlemek için Güneyli Salınımlar (Southern Oscillation) ismini verdi. Walker, uygun barometrik şartlar altında Asya muson mevsimlerinin, Avustralya, Endonezya, Hindistan, Afrika'nın bazı bölümlerindeki kuraklıklar ve Batı Kanada'daki ılıman kışlarla ilişkisi olduğunu anladı.
Hindistan'daki musonlar ile Kanada'daki alışılmadık ılıman kışlar arasında bir ilişki olduğunu iddia eden ilk kişi olarak bazı endişeleri vardı. Walker dünyanın farklı bölgelerindeki iklim şartlarının birbiriyle ilişkili olabileceği önerisini getirdi. Teorisinin doğruluğunu saptayamadığını itiraf etmiş fakat o zamana kadar rutin olarak ölçülmeyen yeryüzeyi üzerindeki rüzgar kalıplarının açıkca anlaşılabilir hale gelebilmesinin hava sınıfları arasındaki ilişkinin anlaşılabilmesine sebep olacağını tahmin etmişti.
1960 ların sonlarında Bjerknes sıcak deniz yüzeyi sıcaklıkları ve zayıf doğulu rüzgarlar ile alçak basınç koşullarındaki kuvvetli rüzgarlar arasındaki ilişkiyi gördü. Sonunda, Bjerknes'in keşfi, El Nino'nun sıcak suları ile Walkers'ın Güneyli Salınımlarının aynı olayın parçaları olduğu kabulüne götürdü ve bu olay ENSO (El Nino Southern Oscillation) olarak isimlendirildi.
EL NİNO NEDİR
El Nino'nun rüzgar sirkülasyonunun normal kalıplarındaki değişimlerden dolayı meydana geldiği düşünülmektedir. Normalde bu enlemlerde rüzgarlar batı kıyılarına doğru hareket ederken sıcak yüzey suyunu da Endonezya ve Avustralya'ya doğru taşırlar ve soğuk suyun Güney Amerika kıyılarından yüzeye çıkmasını sağlarlar. Normal koşullarda okyanus çukurunun iki ucu arasında sıcaklık farkının büyüklüğü rüzgarların şiddetinde artmaya neden olurken, bazı zamanlarda rüzgarların bilinmeyen bir nedenle zayıflaması batı Pasifik'teki sıcak suyun doğuya doğru hareket ederek Güney Amerika sahillerine ulaşması ve bu bölgedeki soğuk suyun yukarı çıkamaması sonucunu doğurmaktadır. Bu durum, dünyanın büyük bölümünde hava olaylarında görülen şaşırtıcı değişimlerle kendini gösteren El Nino dur.

El Nino hava olaylarında meydana getirdiği değişimler sonucu büyük ölçüde maddi zararlara (Peru kıyılarında bulunan soğuk ve besin bakımından zengin deniz suyunun sıcak ve besin bakımından fakir deniz suyu ile yer değiştirmesi sonucu balık yaşamında ve buna bağlı olarak ekonomide büyük kayıplar gözlenmektedir) ve can kaybına sebep olmaktadır. (Amerika'da 22 Şubatta meydana gelen kasıgada 36 kişi yaşamını yitirmiştir)
El Nino Yılları
1902-19031905-19061911-19121914-19151918-19191923-19241925-19261930-19311932-19331939-19401941-19421951-19521953-19541957-19581965-19661969-19701972-19731976-19771982-19831986-19871991-19921994-19951997-1998
Sıcak sular Ekvator ve Peru açıklarında ısı ve nemin yükselmesine sebep olarak normalde kurak olan bu ülkelerde selli yağmurlar ve fırtınalar meydana getirir.
El Nino okyanus ve atmosfer arasındaki etkileşimin en önemli örneğidir.El Nino dünya genelinde hava olaylarında önemli sonuçları olan tropikal Pasifikteki okyanus-atmosfer sisteminin bozulmasıdır. Bu şartlar yağmur ile sel olaylarında yeni bir dağılım ve kuraklıklar meydana getirmektedir.Ekvator boyunca doğu Pasifik'te bulunan soğuk sular yukarı çıkarak büyük balık topluluklarının beslenmesine yardımcı olan besinleri taşırken batı Pasifik'te dünyanın en sıcak okyanus suları bulunmaktadır.Her yedi yılda iki kez güçlü batılı rüzgarların hafiflemesi ve sıcak suların Pasifiğin batı kıyılarına doğru hareketi çok büyük bir küvetteki suyun yer değiştirmesine benzer.Sıcak su ve rüzgarların yön değiştirmesi soğuk ve besin bakımından zengin suyun yukarı doğru hareketini kesintiye uğratır. Balıklar ölür, iklim değişimleri dünyanın bir çok bölümünü etkiler.
El Nino'nun tersine La Nina (kız çocuk) alışılmadık soğuk deniz suyu sıcaklıklarındaki anomalileri ifade eder ve doğu tropikal Pasifik'te bulunur. La Nina'nın görülme sıklığı kabaca El Nino'nun yarısı kadardır.
La Nina Yılları
1904-1905 1909-1910 1910-1911 1915-1916 1917-1918 1924-1925 1928-1929 1938-1939 1950-1951 1955-1956 1956-1957 1964-1965 1970-1971 1971-1972 1973-1974 1975-1976 1988-1989 1995-1996
EL NİNO'NUN SONUÇLARI
Bir El Nino yılında dünyadaki rüzgar sistemlerinin etkisi ile tropikal yağmurlar genellikle Endonezya üzerinden doğuya doğru yer değiştirirler. Jet Streamin yer değiştirmesi, fırtınalar ve musonlar, dünyanın bir çok bölgesinde mevsimlere bağlı olmayan hava olayları bir El Nino olayının olası etkileridir.
Son olarak yaşanan 1997-1998 El Nino yılı 1997nin ilkbaharında başlamıştır. 1982-1983 El Nino yılından sonra Pasifik Okyanusuna yerleştirilen aletler vasıtasıyla o yıl Peru açıklarında normal değerlerin çok üzerinde sıcaklıklar ölçülmüştür. Bu değerler ilerleyen aylarda artmaya devam etmiş ve en yüksek anomali değeri Ekim 1997'de son 50 yılın en üst değeri olarak saptanmıştır.
Meksika ve Orta Amerika olduğu gibi Endonezya ve Pasifik Adalarında görülen kuraklıklar El Nino'nun beklenen (çoğu zaman sabit) zararlılarıydı.
Gelin birlikte mutfakta bir El Nino uygulaması yapalım
Mutfakta El Nino
Bu aktivitede ne yapacağımız konusunda resimden yararlanabiliriz. Bir cam kabı yarısına kadar sıcak su ile dolduralım ve kırmızı yiyecek boyası ilave edelim. Diğer yanda bir sürahinin içinde soğuk su ile mavi renkli yiyecek boyasını karıştıralım. Bir huni yardımıyla dikkatlice soğuk suyu kaptaki sıcak suyun altına boşaltalım. Sıcak ve soğuk suyun nasıl karışmadığına dikkat edelim. Sıcak su dipteki soğuk suyun yüzeye çıkmasını engeller. Bu durum bir El Nino durumunu bize gösterir.
Bir fön makinesi yardımıyla su yüzeyine bir kenardan hava üfleyelim, sıcak hava kabın diğer ucuna doğru hareket edecektir. Soğuk su fön makinası yakınlarından yüzeye çıkacak, sıcak su yer değiştirecektir. Bu bize rüzgarlarla birlikte sıcak suyun batı Avustralya'ya doğru sürüklenmesini gösterir. Fön makinasını kapatalım ve sıcak ve soğuk yüzeyler arasındaki eğime bakalım. Rüzgarlar kesildiğinde su El Nino durumuna geri döndü mü?
Tabii ki kesinlikle okyanus sularının yarısı sıcak yarısı soğuk değildir. Sıcak su tabakası yüzeyde ince bir tabaka şeklindedir. Bu deney çalışma yöntemini anlamanıza yardımcı olurken El Nino olayını tam olarak anlatmaz. Bilim adamları gerçekte neler olduğunu anlayabilmek için çok sıkı bir biçimde atmosfer ve okyanusu izlemektedirler.
0 notes