#nörolojik etkiler
Explore tagged Tumblr posts
gokyuzumanzarasi · 3 months ago
Text
COVID-19'un Beyindeki Önemli Kontrol Merkezine Verdiği Hasar Ultra Güçlü MRG Taramalarıyla Ortaya Çıktı!
COVID-19’un Beyin Sapına Etkisi Süper güçlü beyin taramaları, bilim insanlarına COVID-19’un beyni nasıl etkilediğine dair daha derin bir bakış açısı sunuyor. Bu bulgular, bazı hastaların yaşadığı kalıcı belirtilerin nedenini açıklayabilir. Yeni veriler, COVID-19’un beyin sapına zarar verebildiğini gösteriyor. Cambridge Üniversitesi’nden ilk yazar Dr. Catarina Rua, beyin sapındaki…
0 notes
gururbenimneyime · 3 months ago
Text
COVID-19'un Beyindeki Önemli Kontrol Merkezine Verdiği Hasar Ultra Güçlü MRG Taramalarıyla Ortaya Çıktı!
COVID-19’un Beyin Sapına Etkisi Süper güçlü beyin taramaları, bilim insanlarına COVID-19’un beyni nasıl etkilediğine dair daha derin bir bakış açısı sunuyor. Bu bulgular, bazı hastaların yaşadığı kalıcı belirtilerin nedenini açıklayabilir. Yeni veriler, COVID-19’un beyin sapına zarar verebildiğini gösteriyor. Cambridge Üniversitesi’nden ilk yazar Dr. Catarina Rua, beyin sapındaki…
0 notes
ellerielimde · 3 months ago
Text
COVID-19'un Beyindeki Önemli Kontrol Merkezine Verdiği Hasar Ultra Güçlü MRG Taramalarıyla Ortaya Çıktı!
COVID-19’un Beyin Sapına Etkisi Süper güçlü beyin taramaları, bilim insanlarına COVID-19’un beyni nasıl etkilediğine dair daha derin bir bakış açısı sunuyor. Bu bulgular, bazı hastaların yaşadığı kalıcı belirtilerin nedenini açıklayabilir. Yeni veriler, COVID-19’un beyin sapına zarar verebildiğini gösteriyor. Cambridge Üniversitesi’nden ilk yazar Dr. Catarina Rua, beyin sapındaki…
0 notes
sanacicekaldim · 3 months ago
Text
COVID-19'un Beyindeki Önemli Kontrol Merkezine Verdiği Hasar Ultra Güçlü MRG Taramalarıyla Ortaya Çıktı!
COVID-19’un Beyin Sapına Etkisi Süper güçlü beyin taramaları, bilim insanlarına COVID-19’un beyni nasıl etkilediğine dair daha derin bir bakış açısı sunuyor. Bu bulgular, bazı hastaların yaşadığı kalıcı belirtilerin nedenini açıklayabilir. Yeni veriler, COVID-19’un beyin sapına zarar verebildiğini gösteriyor. Cambridge Üniversitesi’nden ilk yazar Dr. Catarina Rua, beyin sapındaki…
0 notes
okusana-org · 3 months ago
Text
COVID-19'un Beyindeki Önemli Kontrol Merkezine Verdiği Hasar Ultra Güçlü MRG Taramalarıyla Ortaya Çıktı!
COVID-19’un Beyin Sapına Etkisi Süper güçlü beyin taramaları, bilim insanlarına COVID-19’un beyni nasıl etkilediğine dair daha derin bir bakış açısı sunuyor. Bu bulgular, bazı hastaların yaşadığı kalıcı belirtilerin nedenini açıklayabilir. Yeni veriler, COVID-19’un beyin sapına zarar verebildiğini gösteriyor. Cambridge Üniversitesi’nden ilk yazar Dr. Catarina Rua, beyin sapındaki…
1 note · View note
okusanaorgsblog · 3 months ago
Text
COVID-19'un Beyindeki Önemli Kontrol Merkezine Verdiği Hasar Ultra Güçlü MRG Taramalarıyla Ortaya Çıktı!
COVID-19’un Beyin Sapına Etkisi Süper güçlü beyin taramaları, bilim insanlarına COVID-19’un beyni nasıl etkilediğine dair daha derin bir bakış açısı sunuyor. Bu bulgular, bazı hastaların yaşadığı kalıcı belirtilerin nedenini açıklayabilir. Yeni veriler, COVID-19’un beyin sapına zarar verebildiğini gösteriyor. Cambridge Üniversitesi’nden ilk yazar Dr. Catarina Rua, beyin sapındaki…
0 notes
manisadasunnet · 12 days ago
Text
Tumblr media
POEMS sendromu, nadir görülen, multisistemik ve hematolojik bir hastalıktır. Bu hastalığın ismi, klinik olarak belirgin beş ana özellikten türemiştir: Polyneuropathy, Organomegaly, Endocrinopathy, Monoclonal gammopathy ve Skin changes. Bu özellikler, sendromun adını oluşturan kısaltmanın açılımını sağlar. POEMS sendromu, bu belirtilerle karakterize olmasının yanı sıra ciddi komplikasyonlara ve yaşam kalitesinde belirgin bir düşüşe neden olabilecek bir hastalıktır. Hastalık, sıklıkla tanısı zor bir durum olarak karşımıza çıkar ve genellikle diğer nörolojik ve hematolojik hastalıklarla karıştırılabilir. POEMS Sendromu: 5 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi Bu sendromun doğru şekilde teşhis edilmesi, hastalığın prognozunu ve yönetimini büyük ölçüde etkiler. Tedavi edilmemiş POEMS sendromu hastalarında, prognoz oldukça kötü olabilir ve hastalığın seyrine bağlı olarak mortalite riski artabilir. Bu nedenle, erken tanı ve uygun tedavi yaklaşımları büyük önem taşır. Hastalığın semptomlarının karmaşıklığı ve çeşitliliği, birçok tıbbi disiplinin dahil olduğu multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Bu makalede, POEMS sendromunun tanısı, tedavi yöntemleri ve yönetimi hakkında kapsamlı bir bilgi sunulacaktır. POEMS sendromu, genellikle orta yaşlı erkeklerde daha sık görülür. Bununla birlikte, hastalık her iki cinsiyette de ortaya çıkabilir ve herhangi bir yaşta teşhis edilebilir. Belirtiler genellikle yavaş başlar ve zamanla kötüleşir. Nöropati, hastalığın en belirgin semptomlarından biridir ve hastaların çoğunda ilk görülen belirtilerden biridir. Nöropatiye ek olarak, organomegali ve endokrin bozukluklar da yaygın olarak gözlemlenir. Cilt değişiklikleri ve kemik iliği anormallikleri, hastalığın ilerleyen aşamalarında belirgin hale gelir. Tedavi açısından, POEMS sendromu için standart bir tedavi protokolü bulunmamaktadır. Ancak, hematopoetik kök hücre nakli (HCT) ve yüksek doz steroid tedavileri gibi yaklaşımlar yaygın olarak kullanılmaktadır. Ayrıca, hastalığın altında yatan monoklonal gammopatiyi kontrol altına almak için çeşitli kemoterapi protokolleri de kullanılabilir. Bu tedavi yöntemlerinin etkinliği, hastalığın erken teşhisi ve hastalığın seyrine göre değişiklik gösterebilir. Hastalık nadir görüldüğü ve semptomları diğer hastalıklarla örtüştüğü için, POEMS sendromunun teşhisi ve yönetimi genellikle karmaşık bir süreçtir. POEMS Sendromu Belirtileri POEMS sendromu, sinirlerinize zarar veren ve vücudunuzun diğer kısımlarını etkileyen nadir bir kan bozukluğudur. POEMS şu belirti ve semptomları ifade eder: - Polinöropati. Bacaklarınızda ve zamanla belki ellerinizde uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlük ve nefes almada zorluk. Bu, POEMS sendromunun tanısında önemli bir özelliktir. - Organomegali. Büyümüş dalak, karaciğer veya lenf düğümleri. - Endokrinopati/ödem. Tiroid bezinin az çalışmasına (hipotiroidizm), diyabete, cinsel sorunlara, yorgunluğa, uzuvlarınızda şişmeye, metabolizma ve diğer temel işlevlerde sorunlara yol açabilecek anormal hormon seviyeleri. - Monoklonal protein. Kan dolaşımında bulunabilen bir protein (monoklonal protein) üreten anormal kemik iliği hücreleri (plazma hücreleri). Bu, POEMS sendromunun tanısında önemli bir özelliktir. Monoklonal protein genellikle olağandışı kemik sertleşmesi veya kalınlaşmasıyla ilişkilendirilir. - Cilt değişiklikleri. Cildinizde normalden daha fazla renk, kırmızı lekeler, muhtemelen daha kalın cilt ve yüz veya bacak kıllarında artış. POEMS sendromunun en sık görülen belirtileri polinöropati, organomegali, endokrinopati, çok fazla M proteini varlığı ve cilt değişiklikleridir. POEMS'li herkeste polinöropati ve çok fazla M proteini vardır. Diğer belirti ve semptomlar farklılık gösterir. 1. Polinöropati Polinöropati belirtileri POEMS sendromunun en sık görülen belirtisidir. Çoğu zaman insanlar en yoğun ağrıyı bacaklarında ve ayaklarında hissederler, ancak kolları ve elleri de etkilenebilir. Polinöropati ayrıca şöyle hissedilebilir: - Zayıflık. - Karıncalanma. - Uyuşma. - Karıncalanma. - Yanıyor. - Bir iğne ve iğne hissi. - Organomegali Görüntüleme prosedürleri, aşağıdakilerin büyümüş olduğunu gösterebilir: - Karaciğer ( hepatomegali ). - Dalak ( splenomegali ). - Lenf düğümleri ( lenfadenopati ). 2. Endokrinopati POEMS'li endokrinopatinin en yaygın belirtisi düşük seks hormonu seviyeleridir. Seks hormonları arasında testosteron ve östrojen bulunur . Diğer belirtiler şunları içerir: - Kan şekeri seviyelerinin düzenlenmesiyle ilgili sorunlar (örneğin diyabet ). - Tiroid sorunları (örneğin hipotiroidizm ). - Addison hastalığı (adrenal yetmezlik). Erkekler ve AMAB'lı kişilerde doğurganlık sorunları olabilir ve büyük göğüsler ( jinekomasti ) gelişebilir. Kadınlar ve doğumda kadın olarak atanan kişiler (AFAB), adet gecikmesi ( amenore ) geçirebilir ve daha büyük göğüsler geliştirebilir. Vücudunuz hamilelik sırasında sütün gelmesine neden olan hormon olan prolaktin miktarını daha fazla üretebilir. Sonuç olarak hamile olmasanız bile meme uçlarınızdan süt sızabilir. 3. M-Proteini Yüksek M-protein seviyeleri POEMS bir işaretidir. Çok fazla M proteini kanınızda tümör oluşmasına neden olabilir. Aşırı M-proteini kemiklerinizin kalınlaşmasına veya sertleşmesine (osteoskleroz) neden olabilir. 4. Cilt değişiklikleri Aşağıdakiler dahil çeşitli cilt değişiklikleri meydana gelebilir: - Daha koyu cilt. - Daha kalın cilt. - Beyaz tırnaklar. - Yüzünüzde ve bacaklarınızda artan kıllanma. - Küçük kirazlara benzeyen kan damarlarının büyümesi (özellikle göğsünüzde). - Diğer belirtiler 5. Diğer belirtiler şunları içerebilir - Kollarınızda ve bacaklarınızda şişlik. - Açıklanamayan kilo kaybı. - Kemik ve eklem ağrısı. - Görüş problemleri. - Nefes almada zorluk. - Tükenmişlik. - Ateş. POEMS sendromlu bazı kişilerin, Castleman Hastalığı (CD) adı verilen, lenf düğümlerini etkileyen bir durumu vardır. POEMS Sendromu Nedenleri POEMS sendromunun nedeni bilinmemektedir. Ancak POEMS sendromlu kişilerde artan sayıda plazma hücresi bulunur. Bu hücreler vücudun diğer bölgelerine zarar verebilecek anormal miktarda bir protein türü üretir. POEMS ile, monoklonal plazma bozukluğu olarak adlandırılan durumdan dolayı bir dizi semptom ve etki yaşarsınız. POEMS ile anormal bir plazma hücresi kendisinin kopyalarını oluşturur; o kadar çok kopya vardır ki hücreler dokuya zarar verebilir. Bu hücreler kan dolaşımınıza M-proteini salarlar, dolayısıyla çok fazla miktarda bulunur. Fazla hücre ve fazla M proteini birden fazla vücut sistemine zarar verebilir. Yine de bilim insanları plazma hücrelerinin anormal şekilde büyümesine neyin sebep olduğunu bilmiyor. Araştırmacılar, vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) adı verilen bir proteinin rol oynayabileceğini keşfettiler. POEMS sendromlu kişilerin çoğunluğunda yüksek düzeyde VEGF bulunur. VEGF ile POEMS sendromu arasındaki ilişkiyi keşfetmeye yönelik araştırmalar devam etmektedir. POEMS sendromu nadirdir. Her yerde 300 ila 300.000 kişide var. POEMS sendromu tipik olarak 50'li ve 60'lı yaşlarındaki insanları etkiler. Her ne kadar cinsiyetten bağımsız olarak insanları etkilese de, erkeklerde ve doğumda erkek olarak tanımlanan kişilerde (AMAB) daha yaygındır. POEMS Sendromu Tanısı ve Klinik Özellikleri POEMS sendromu, multisistemik tutulum gösteren nadir bir hastalıktır. Adını oluşturan polinöropati (Polyneuropathy), organomegali (Organomegaly), endokrinopati (Endocrinopathy), monoklonal plazma hücre proliferasyonu (Monoclonal Plasma cell disorder) ve cilt değişiklikleri (Skin changes) terimlerinden türetilmiştir. Hastalığın tanısı, karakteristik klinik bulguların bir araya gelmesiyle konulur; ancak, hastalığın nadir görülmesi ve semptomların diğer hastalıklarla örtüşmesi nedeniyle tanı koymak genellikle zordur. Klinik Özellikler POEMS sendromunun klinik spektrumu oldukça geniştir ve hastalık farklı sistemleri etkileyebilir: - Polinöropati Hastalığın en belirgin ve sıklıkla ilk ortaya çıkan bulgusu motor ve duysal polinöropatidir. - Özellikle distal ekstremitelerde başlayan simetrik bir tutulum söz konusudur. - Progresif kas güçsüzlüğü ve duyu kaybı ile karakterizedir. - Elektrofizyolojik incelemelerde aksiyon potansiyelinde azalma ve demiyelinizasyon bulguları görülür. - Organomegali - Hepatomegali, splenomegali ve lenfadenopati gibi bulgular sıkça gözlenir. - Organ büyümeleri genellikle semptomsuzdur; ancak bazı hastalarda abdominal rahatsızlık yaratabilir. - Endokrinopati - Hipogonadizm, tiroid disfonksiyonu, diyabet veya adrenal yetmezlik gibi endokrin bozukluklar sıklıkla bildirilmiştir. - Hipogonadizm en yaygın endokrin anomali olup hem erkek hem de kadın hastalarda görülür. - Monoklonal Plazma Hücre Proliferasyonu - Serum veya idrar immünofiksasyon elektroforezinde genellikle düşük seviyelerde lambda tipi hafif zincir monoklonal protein saptanır. - POEMS sendromunda görülen plazma hücre bozukluğu genellikle multipl miyelomdan farklıdır ve daha yavaş ilerleme eğilimi gösterir. - Cilt Değişiklikleri - Hiperpigmentasyon, eritromelalji, hemanjiyomlar, beyaz çizgiler (stria) ve bazen ciltte sklerotik değişiklikler gibi çeşitli cilt belirtileri mevcuttur. - Bu bulgular, hastalığın tanısında yardımcı olabilir. Ek Klinik Bulgular POEMS sendromunda ana kriterlerin yanı sıra aşağıdaki ek bulgular da görülebilir: - Trombositoz ve Eritrositoz: Periferik kan incelemelerinde sıkça karşılaşılır. - Serebral Anomaliler: Papil ödemi, intrakraniyal basınç artışı ve bazen bilişsel bozukluklar saptanabilir. - Vasküler Bulgular: Periferik ödem, asit, perikardiyal efüzyon ve anjiyojenik anormallikler gözlenebilir. Tanı Kriterleri POEMS sendromunun tanısında aşağıdaki ana ve yardımcı kriterlerin karşılanması gereklidir: - Ana Kriterler: - Polinöropati (motor ve duysal) - Monoklonal plazma hücre proliferasyonu - Yardımcı Kriterler (En az biri gereklidir): - Organomegali - Endokrinopati - Cilt değişiklikleri - Osteosklerotik lezyonlar - Vasküler anomaliler Tanısal Yaklaşım POEMS sendromu tanısı için multidisipliner bir yaklaşım gereklidir. Tanı sürecinde aşağıdaki yöntemlerden yararlanılır: - Klinik Değerlendirme: Ayrıntılı anamnez ve fizik muayene ile bulguların kaydedilmesi. - Laboratuvar Testleri: Serum ve idrarda immünofiksasyon elektroforezi, hormon düzeyleri ve kan sayımı. - Görüntüleme: Organomegali ve osteosklerotik lezyonların saptanması için abdominal ultrasonografi, BT veya MRI. - Biyopsi: Monoklonal plazma hücre proliferasyonu varlığını doğrulamak için kemik iliği biyopsisi. Ayırıcı Tanı POEMS sendromunun tanısında aşağıdaki hastalıklarla ayrım yapılmalıdır: - Multipl miyelom - Kronik inflamatuar demiyelinizan polinöropati (CIDP) - Amiloidoz - Paraneoplastik sendromlar POEMS Sendromu Tedavisi POEMS sendromunun tedavisi multidisipliner bir yaklaşımı gerektirir ve hastalığın klinik özelliklerine, ciddiyetine ve eşlik eden komplikasyonlara göre bireyselleştirilir. POEMS, multisistemik bir hastalık olduğu için, tedavi hedefleri hem hastalığın altında yatan mekanizmaları kontrol etmeyi hem de semptomatik iyileşmeyi sağlamayı içerir. Bu amaçla kullanılan yöntemler şu şekilde özetlenebilir: 1. Hematolojik Tedavi POEMS sendromunun temelinde plazma hücre disfonksiyonu yatar. Bu nedenle, miyelom benzeri bir hastalık yönetimi yaklaşımı benimsenir: - Kemoterapi: Melphalan, lenalidomid, talidomid veya bortezomib gibi plazma hücrelerine yönelik kemoterapötik ajanlar kullanılabilir. Özellikle bortezomib, proteazom inhibitörü olarak etkili bir seçenek olmuştur. - Otojen Hematopoetik Kök Hücre Nakli (AHSCT): Tedaviye uygun hastalarda, yüksek doz kemoterapiyi takiben otojen kök hücre nakli, remisyon sağlanmasında oldukça etkili olabilir. AHSCT genellikle genç ve sistemik hastalığı sınırlı hastalarda tercih edilir. - Lenalidomid ve Talidomid Tabanlı Rejimler: Anti-anjiyojenik etkileri nedeniyle, POEMS sendromuna eşlik eden vasküler komplikasyonlarda da olumlu etkiler sağlar. 2. Semptomatik ve Destekleyici Tedavi POEMS sendromunun çok çeşitli semptomlara yol açması nedeniyle, semptomatik tedavi hastaların yaşam kalitesini artırmak için önemlidir: - Polinöropati Yönetimi: Ağrı kesiciler (gabapentin, pregabalin gibi), fizik tedavi ve rehabilitasyon yöntemleri ile nöropatik ağrı ve motor kayıplar tedavi edilir. - Edema ve Asit Yönetimi: Diyüretikler ve sıvı kısıtlaması, özellikle ödem ve asit durumlarında kullanılır. - Endokrin Bozukluklar: POEMS sendromunda sıklıkla endokrinopati görülür. Hipotiroidizm için levotiroksin, diabetes mellitus için insülin veya oral antidiyabetikler ile hormon replasman tedavisi uygulanır. - Tromboz Profilaksisi: Yüksek tromboemboli riski nedeniyle antikoagülan tedavi gerekebilir. - Anemi ve Hematolojik Düzensizlikler: Anemi varlığında eritropoietin veya demir takviyesi yapılır. Trombositoz gibi hematolojik anormallikler yakın takip edilir. 3. Radyoterapi Tek odaklı veya lokalize plazma hücre tümörü olan hastalarda, ışın tedavisi etkili olabilir. Radyoterapi, sınırlı lezyonların kontrol altına alınması ve bu lezyonların neden olduğu lokal etkilerin hafifletilmesi için kullanılır. 4. İmmünomodülatör Tedaviler Sitokin üretiminin baskılanması, POEMS sendromu yönetiminde önemli bir stratejidir: - Kortikosteroidler (örneğin prednizon veya deksametazon), inflamasyonu azaltmak ve bazı sistemik semptomları kontrol altına almak için kullanılabilir. - Sitokin inhibitörleri veya diğer biyolojik ajanlar, gerektiğinde sitokin aracılı etkilerin kontrolünde devreye girebilir. 5. Komplikasyonların Yönetimi POEMS sendromu birçok komplikasyona neden olabilir. Bu nedenle tedavi, spesifik komplikasyonları da hedef alır: - Pulmoner Hipertansiyon: Özellikle ciddi vakalarda, pulmoner basıncı azaltıcı tedaviler kullanılır. - Organomegali ve Lenfadenopati: Özellikle splenomegali ciddi semptomlara yol açarsa splenektomi düşünülebilir. - Kemik Lezyonları: Osteolitik lezyonlar veya patolojik kırıklar durumunda bifosfonatlar veya radyoterapi tercih edilebilir. 6. Uzun Dönem İzlem POEMS sendromunun kronik ve progresif doğası nedeniyle hastalar düzenli aralıklarla izlenmelidir. İzlemde şu unsurlar değerlendirilir: - Semptomların kontrolü ve yeni komplikasyonların gelişimi. - Tedaviye yanıtın değerlendirilmesi (örneğin, VEGF seviyelerindeki düşüş veya klinik semptomların iyileşmesi). - Yan etkiler ve uzun vadeli risklerin yönetimi. Tedaviye Yönelik Güncel Yaklaşımlar Son yıllarda yapılan çalışmalar, POEMS sendromu tedavisinde VEGF baskılayıcı ilaçların ve immünoterapilerin kullanımına yönelik umut verici sonuçlar sunmuştur. Gelecekte, genetik ve biyolojik belirteçlere dayalı bireyselleştirilmiş tedavi stratejilerinin geliştirilmesi hedeflenmektedir. Tedavi süreci boyunca hasta ve ailesine psikososyal destek sağlanması, multidisipliner ekiplerin etkin bir şekilde koordine olması ve hastanın bireysel ihtiyaçlarına göre bir yol haritası çizilmesi, başarı oranlarını artıran kritik unsurlardır. Komplikasyonlar POEMS sendromu, çoklu organ ve sistemleri etkileyebilen karmaşık bir tablo sunduğu için çeşitli komplikasyonlara yol açabilir. İşte detaylandırılmış komplikasyonlar: 1. Nörolojik Komplikasyonlar - Periferik Nöropati: Hastaların en sık karşılaştığı sorunlardan biri olup, motor ve duyusal işlev kaybı gelişebilir. İlerlemiş vakalarda immobilite görülebilir. - Otonomik Nöropati: Kardiyovasküler instabilite, gastrointestinal dismotilite ve mesane disfonksiyonu gibi otonomik sinir sistemi etkilenmeleri sıktır. - Kronik Ağrı: Sinir hasarı nedeniyle şiddetli nöropatik ağrı gelişebilir. 2. Hematolojik ve Onkolojik Komplikasyonlar - Plazma Hücre Bozuklukları: Multipl miyeloma veya diğer malign plazma hücre hastalıklarına dönüşüm görülebilir. - Tromboembolik Olaylar: Artmış prokoagülan aktivite nedeniyle derin ven trombozu (DVT) ve pulmoner emboli gibi komplikasyonlar sık karşılaşılan sorunlardır. - Anemi ve Trombositopeni: Kemik iliği disfonksiyonu nedeniyle hematolojik yetersizlikler görülebilir. 3. Kardiyovasküler Komplikasyonlar - Pulmoner Hipertansiyon: Sendromun ayırt edici özelliklerinden biridir ve tedavi edilmediği takdirde kalp yetmezliğine yol açabilir. - Kalp Yetmezliği: Artmış damar geçirgenliği ve sıvı birikimi sonucunda gelişebilir. 4. Endokrin Komplikasyonlar - Hipogonadizm: Seks hormonlarında azalma, cinsel işlev bozukluklarına ve infertiliteye neden olabilir. - Hipotiroidizm: Tiroit bezinin etkilenmesiyle gelişebilir. - Diabetes Mellitus: İnsülin direnci ve endokrin disfonksiyon sonucu ortaya çıkabilir. 5. Solunum Sistemi Komplikasyonları - Restriktif Akciğer Hastalığı: Organomegali veya lenfadenopati nedeniyle mekanik ventilasyon bozuklukları görülebilir. - Pulmoner Fibrozis: Kronik inflamasyonun bir sonucu olarak gelişebilir. 6. Deri ve Yumuşak Doku Komplikasyonları - Cilt Ülserasyonları: Vasküler disfonksiyon ve cilt değişiklikleri nedeniyle kronik ülserler oluşabilir. - Lipoatrofi ve Deri Atrofisi: Ciltte incelme ve atrofi görülebilir. 7. Organomegaliye Bağlı Komplikasyonlar - Splenomegali: Hipersplenizm nedeniyle trombositopeni ve nötropeniye yol açabilir. - Hepatomegali: Karaciğer disfonksiyonları ve portal hipertansiyon gelişebilir. 8. Psikolojik Komplikasyonlar - Depresyon ve Anksiyete: Kronik hastalık stresi, nörolojik bozukluklar ve sosyal izolasyon ile ilişkilidir. POEMS Sendromunun Prognozu 1. Genel Prognoz POEMS sendromu, tedavi ile kontrol altına alınabilir, ancak prognoz altta yatan durumun ciddiyetine, komplikasyonlara ve tedaviye yanıtına bağlı olarak değişiklik gösterir. Erken tanı ve multidisipliner yaklaşım, yaşam kalitesini artırabilir ve yaşam süresini uzatabilir. 2. Tedaviye Yanıt - Lokalize Hastalık: İyi prognoz gösterebilir; radyoterapi, lokalize plazmasitomlarda etkili olabilir. - Yaygın Hastalık: Otolog kök hücre nakli (ASCT) ve kemoterapi tedavi protokolleri prognozu iyileştirebilir. - Anti-VEGF Tedavileri: Artmış vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) düzeylerini hedef alan tedaviler, semptomların hafifletilmesine katkı sağlayabilir. 3. Komplikasyonların Etkisi - Nörolojik İyileşme: Tedaviye rağmen periferik nöropatide tam iyileşme nadirdir; semptomların ilerlemesi genellikle durdurulabilir. - Pulmoner Hipertansiyon ve Kardiyak Komplikasyonlar: Tedavi edilmediği takdirde yaşam süresini ciddi şekilde kısaltabilir. 4. Uzun Vadeli İzlem - Nüks Riski: Plazma hücre bozukluklarının nüks etme olasılığı vardır; bu nedenle düzenli takip gereklidir. - Yaşam Kalitesi: Fiziksel rehabilitasyon, psikolojik destek ve kronik ağrı yönetimi, uzun vadeli prognozda önemlidir. 5. Yaşam Süresi Uygun tedavi ile yaşam süresi genellikle uzar, ancak geç tanı veya tedaviye dirençli vakalarda prognoz kötüleşebilir. Nörolojik ve kardiyovasküler komplikasyonlar genellikle uzun dönem sağkalımı belirleyen ana faktörlerdir. Referanslar: - POEMS Sendromu: 5 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi - Dispenzieri, A. (2014). POEMS syndrome. Blood, 123(9), 1405-1409. - Soubrier, M., Dubost, J. J., Serre, A. F., et al. (1994). POEMS syndrome: definition and diagnostic criteria. The American Journal of Medicine, 97(6), 543-551. - Kuwabara, S., Misawa, S., Kanai, K., et al. (2008). Neurologic improvement after treatment in POEMS syndrome. Neurology, 71(15), 1173-1178. - Dispenzieri, A., Kyle, R. A., Lacy, M. Q., et al. (2003). POEMS syndrome: definitions and long-term outcome. Blood, 101(7), 2496-2506. - Watanabe, O., Arimura, K., Kitajima, I., et al. (2000). Greatly raised vascular endothelial growth factor (VEGF) in POEMS syndrome. The Lancet, 356(9227), 2103. - Nakanishi, T., Sobue, I., Toyokura, Y., et al. (1984). The Crow-Fukase syndrome: a study of 102 cases in Japan. Neurology, 34(6), 712-720. - Scarlato, M., Previtali, S. C., Carpo, M., et al. (2005). Read the full article
0 notes
mondy-shop · 2 months ago
Text
SMA Mama
SMA Mama Kapsamlı Bir İnceleme
SMA (Simulated Milk Adaptation), Nestlé tarafından bebek beslenmesine yönelik geliştirilen bir bebek maması markasıdır. Bu makalede, SMA mamanın çeşitleri, kullanım yaşları, dünya genelindeki araştırmalar ve bu mamaların detaylı analiz sonuçları üzerinde duracağız.
SMA Mama Çeşitleri
SMA, bebeklerin farklı beslenme aşamalarına uygun olarak çeşitli ürünler sunar:
SMA 1 (Optipro 1): Doğumdan itibaren 6 ay arası bebekler için tasarlanan bu mama, anne sütüne en yakın formülasyonu sağlar. Protein teknolojisi ile bebeğin ihtiyaç duyduğu kalite ve miktarda proteini sunar.
SMA 2 (Optipro 2): 6 aydan 12 aya kadar olan bebekler için ideal olan bu mama, ek besinlere geçiş döneminde bebeğin besin ihtiyaçlarını karşılar.
SMA 3 (Optipro 3): 1 yaşından 3 yaşına kadar olan çocuklar için üretilmiştir ve bu dönemdeki çocukların büyüme ve gelişim ihtiyaçlarına uygun bir formülasyon içerir.
SMA Comfort: Sindirim sorunları yaşayan bebekler için özel olarak üretilmiş SMA Comfort, kolay sindirilebilir proteinler ve sindirim sistemini rahatlatıcı bileşenler içerir.
SMA Gold Prem 1: Prematüre bebekler ve düşük doğum ağırlığına sahip bebekler için geliştirilmiştir. Bu ürün, yüksek protein ve uzun zincirli yağ asitleri ile zenginleştirilmiştir.
Bebek Maması Kullanımı ve Yaş Aralıkları
Bebek mamasının kullanımı, genellikle anne sütünün yetersiz olduğu veya hiç bulunmadığı durumlarda gündeme gelir:
Doğumdan 6 Aya Kadar: Bu dönemde, anne sütüne alternatif olarak veya takviye olarak formül mamalar kullanılır. SMA 1, bu dönemin beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanmıştır.
6 Aydan 12 Aya Kadar: Ek gıdalara geçiş sürecinde, bebeklerin besin ihtiyaçlarını karşılamak için SMA 2 gibi devam sütleri önemlidir.
1 Yaş ve Üzeri: Bu dönemde, çocukların daha karmaşık beslenme gereksinimleri için SMA 3 gibi mamalar tercih edilir.
Dünya Genelindeki Araştırmalar
Anne Sütü ile Karşılaştırma: Çeşitli araştırmalar, formül mamaların anne sütünün yerini tamamen alamasa da, besleyici değerler açısından anne sütüne oldukça yaklaştığını göstermiştir. Ancak, anne sütünün immunolojik avantajlarına dikkat çekilir.
Sindirim ve Tolerans: SMA mamaların, özellikle Comfort serisi, bebeklerin sindirim sorunlarını azaltmada etkili olduğu klinik çalışmalarla desteklenmiştir. Avrupa Pediatrik Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Derneği'nin bulguları bu konuda önemlidir.
Büyüme ve Gelişim: SMA mamaların içerdiği özel yağ asitleri (DHA, ARA gibi) ve vitaminler, bebeklerin nörolojik gelişimi üzerinde olumlu etkiler yaratabilir. Bu konuda yapılan çalışmalar, formül mamaların büyüme ve gelişim süreçlerine katkısını vurgular.
SMA Bebek Maması Hakkında Detaylı Araştırma Sonuçları
Besin Profil Analizi: SMA mamalar, bebeklerin sindirim sistemine uygun proteinler, yağlar ve karbonhidratlar içerir. Özellikle Optipro teknolojisi, protein sindirimini kolaylaştırmak için geliştirilmiştir.
Alerjen Riski: SMA, soya proteini alerjisi olan bebekler için özel formüller geliştirmiştir. Bu formüller, alerjen potansiyelini azaltarak bebeklerin beslenmesini güvenli hale getirir.
Bağışıklık Sistemi ve Sağlık: SMA mamaların içerdiği prebiyotikler, bebeklerin bağışıklık sistemini destekler ve sindirim florasının sağlıklı gelişimine yardımcı olur.
Klinik Araştırmalar: SMA mamaların özellikle prematüre bebekler üzerindeki etkileri, büyüme ve gelişim parametreleri (vücut ağırlığı, uzunluk, baş çevresi vs.) üzerine yapılan klinik çalışmalarla değerlendirilmiştir.
SMA mama, bebek beslenmesinde önemli bir yer tutar ve bebeklerin sağlıklı büyümesine ve gelişmesine katkı sağlamakamacıyla geliştirilmiştir. Dünya genelindeki araştırmalar, SMA mamaların anne sütüne yakın bir besin profili sunduğunu, ancak anne sütünün sağladığı immunolojik ve besleyici avantajların yerini alamayacağını gösterir. Bebeklerin bireysel ihtiyaçlarına göre, formül mamaların kullanımı sağlık profesyonelleri ile danışılarak yapılmalıdır.
0 notes
pazaryerigundem · 2 months ago
Text
TMS yöntemi bu 7 sağlık sorununa iyi geliyor
https://pazaryerigundem.com/haber/193464/tms-yontemi-bu-7-saglik-sorununa-iyi-geliyor/
TMS yöntemi bu 7 sağlık sorununa iyi geliyor
Tumblr media
Toplumda son yüzyılda Alzheimer, Parkinson, migren, depresyon, anksiyete bozuklukları, inme ve sigara ile madde bağımlılığı giderek artıyor. Göz ardı edildiğinde yaşamı olumsuz etkileyen bu sorunlar günümüzde tıbbi ve teknolojik olanakların artması ile tedavi edilebiliyor. Transkraniyal Manyetik Stimülasyon yani kısa adı TMS olan tedavi, dirençli major depresif bozuklukta da (MDD) etkili bir tedavi seçeneği olarak öne çıkıyor. Memorial Kayseri Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, TMS tedavisi hakkında bilgi verdi.
İSTANBUL (İGFA) – Toplumda son yüzyılda Alzheimer, Parkinson, migren, depresyon, anksiyete bozuklukları, inme ve sigara ile madde bağımlılığı giderek artıyor. Göz ardı edildiğinde yaşamı olumsuz etkileyen bu sorunlar günümüzde tıbbi ve teknolojik olanakların artması ile tedavi edilebiliyor. Transkraniyal Manyetik Stimülasyon yani kısa adı TMS olan tedavi, dirençli major depresif bozuklukta da (MDD) etkili bir tedavi seçeneği olarak öne çıkıyor. Memorial Kayseri Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, TMS tedavisi hakkında bilgi verdi.
İLAÇ TEDAVİSİNE ALTERNATİF OLABİLİYOR
Transkranyal Manyetik Stimülasyon (TMS) uygulamaları son yıllarda pek çok rahatsızlığın tedavisinde kullanılan önemli tıbbi seçeneklerden biri olarak kabul edilmektedir. Nörolojik ve psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan TMS yöntemi ile beynin elektriksel aktivitesinde düzenlemeler yapılmakta, hastalıklar için ilaç tedavileri ve rehabilitasyon uygulamalarına destek olunmaktadır. TMS, bazı durumlarda ilaç tedavisinin alternatifi olan bir tedavi seçeneğidir. TMS, beyindeki nöral aktiviteyi değiştirmek için manyetik alanları kullanmakta, beyindeki nöral aktiviteyi artırarak depresyon semptomlarının azalmasına yardımcı olmaktadır.
Tumblr media
MANYETİK ALAN SAYESİNDE BEYİN UYARILIYOR
TMS yönteminde kafa derisinin yanında konumlandırılan bir bobin aracılığı ile kısa ve hızla değişen yüksek yoğunluklu bir elektrik akımıyla oluşturulan manyetik alan sayesinde beyin uyarılmaktadır. İşlemin beyin ve sinir sistemi üzerinde herhangi bir olumsuz bir etkisi bulunmamaktadır. Bu uyarı, sinir ağında nörofizyolojik ve davranışsal etkiler meydana getirmektedir. TMS’de kullanılan manyetik darbeler ağrısız bir şekilde kafatasından geçerek, beynin farklı bölümleri arasındaki iletişimi sağlayan sinir hücrelerine ulaşmakta ve beynin kendini tamir sürecine katkıda bulunmaktadır.
Hangi sorunların tedavisinde kullanılıyor?
DEPRESYON: Zihinsel ve duygusal sağlığı etkileyen ciddi bir hastalıktır. TMS’nin depresyon tedavisindeki etkinliği birçok klinik çalışma ile desteklenmektedir. Ancak, her bireyin yanıtı farklı olabilmekte ve TMS tedavisi düşünen hastaların bir uzman tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir. TMS, tedaviye dirençli depresyonun tedavisinde etkili bir seçenek olarak ortaya çıkmış bir tedavi yöntemidir. Beyin üzerinde manyetik alanlar kullanarak nöral aktiviteyi değiştirilmekte ve depresyon semptomlarının azalmasına yardımcı olunmaktadır.
MİGREN: TMS, migren tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Migren, tekrarlayan baş ağrılarına neden olan bir nörolojik bozukluktur. TMS, migren semptomlarını azaltmakta ve atakları önlemektedir. TMS’nin migren tedavisindeki etkisi ve etki mekanizmaları tam olarak anlaşılmamış olsa da, yapılan araştırmalar olumlu sonuçlar göstermektedir. Özellikle, migren atağı sırasında veya aura oluşumu öncesinde uygulanan TMS’nin etkili olabileceği düşünülmektedir. Beyine manyetik alanlar göndererek nöral aktivite etkilenebilir ve migren semptomlarının azalması sağlanabilir. Ancak, TMS tedavisi düşünen hastaların uzman bir sağlık ekibi tarafından yönlendirilmesi ve tedavinin potansiyel yararları ile riskleri hakkında detaylı bilgilendirme yapılması önemlidir.
PARKİNSON: TMS, Parkinson hastalığının tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Parkinson hastalığı, hareket kontrolünde sorunlara neden olan bir nörolojik bozukluktur. TMS, Parkinson hastalarında motor semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir. Parkinson hastalığındaki motor semptomların bir kısmı, bazal gangliyonlar ve motor korteks arasındaki iletişimde meydana gelen bazı bozukluklardan kaynaklanır. TMS, beyindeki nöral ağları etkileyerek bu iletişimi düzenlemeye ve motor semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir.
Ancak, TMS’nin Parkinson hastalığının tedavisindeki etkinliği halen araştırılmaktadır. Her bireyin bu tedaviye yanıtı farklı olabilmektedir. Bu nedenle TMS tedavisi düşünen Parkinson hastalarının bir uzman tarafından değerlendirilmesi önemlidir.
NÖROPATİK AĞRI: Nöropatik ağrı, sinir sistemindeki hasar veya bozukluklardan kaynaklanan kronik ağrıdır. TMS, nöropatik ağrıyı azaltmak için girişimsel olmayan bir tedavi seçeneği olarak araştırılmıştır. TMS, nöropatik ağrının algılandığı beyin bölgelerini hedefleyerek ağrıyı azaltabilmektedir. Nöropatik ağrı, sinir sistemindeki anormalliklerden kaynaklandığı için, TMS’nin beyindeki nöral ağları etkileyerek bu anormallikleri düzeltebileceği düşünülmektedir. TMS ayrıca, ağrıyı algılayan ve işleyen beyin bölgelerinin nöral aktivitesini düzenleyerek ağrı şiddetini azaltabilir. Beyindeki nöral ağları etkileyerek ağrıyı azaltılabilir.
Alzheimer hastalığı: TMS’nin Alzheimer hastalığında ilerlemeyi yavaşlattığı ortaya çıkmıştır. TMS, bu hastalarda tek başına uygulanacak bir tedavi değil, ilaç ve diğer tedavileri bütünleyecek bir destek tedavisi olarak düşünülmelidir. Diğer tedavilerde olduğu gibi TMS’nin de ileri evre demansı olan hastalarda faydası olmamaktadır. Bu nedenle TMS tedavisi Alzheimer hastalığının erken ve orta evrelerinde planlanmalıdır.
İNME: TMS, inme sonrası felçli hastaların rehabilitasyonunda kullanılan bir yöntemdir. İnme, beyin damarlarında tıkanma veya kanama sonucu beyin dokusunun hasar görmesiyle ortaya çıkan nörolojik durumdur. TMS, inme rehabilitasyonunda motor becerilerin yeniden öğrenilmesine ve iyileştirilmesine yardımcı olabilir. İnme sonrası felçli hastalarda, TMS motor kortekse veya motor bölgelere uygulanarak motor fonksiyonları iyileştirmeye yardımcı olabilmektedir. TMS, felçli beyin bölgelerini uyararak nöral plastisiteyi teşvik eder. Nöral plastisite, beyindeki sinir ağlarının yeniden düzenlenmesi ve fonksiyonel değişikliklerin gerçekleşmesi anlamına gelir. Bu sayede, felçli bölgedeki beyin hücreleri, diğer sağlam bölgelerin işlevlerini yerine getirmek üzere yeniden yapılandırılabilir. TMS, motor becerilerin yeniden öğrenilmesine ve iyileştirilmesine yardımcı olabilmektedir. 
ANKSİYETE BOZUKLUKLARI: TMS, bazı anksiyete bozukluğu tanısı olan hastalarda da tedaviye belirgin şekilde katkıda bulunmaktadır
SİGARA VE MADDE BAĞIMLILIĞI: Transkranyal Manyetik Stimülasyon (TMS) yöntemi, nikotin bağımlılığı ve diğer madde bağımlılıkları ile ilgili beyin yapılarını, ağlarını hedef alan manyetik darbelerin kullanımını içermektedir. Bağımlı kişinin beynin ödül işleme kısmı dengesiz haldedir. Ortaya çıkan kanıtlar, TMS’nin bağımlılıkla ilgili sinirsel devreleri doğrudan hedefleyebileceğini ve bağımlıların madde ya da sigarayı bırakma sürecinde onlara yardımcı olabileceğini göstermiştir.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
kisiselgelisimkitaplari · 3 months ago
Text
Avaskuler Nekroz Kok Hucre Tedavisi Hizmetleri
Ortocell, Türkiye'de kök hücre tedavisi alanında öncü bir sağlık kuruluşu olarak, avasküler nekroz (AVN) tedavisinde uzmanlaşmış bir hizmet sunmaktadır. Avasküler nekroz, halk arasında kalça kemiği çürümesi olarak da bilinen, kemiğe yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu kemik dokusunun zayıflayıp zamanla ölmeye başlamasıyla karakterize edilen bir hastalıktır. Bu durum genellikle kalça kemiğini etkiler ancak omuz, diz ve ayak bileği gibi diğer eklemler de risk altındadır. Ortaya çıkan bu kemik hasarı, hareket kabiliyetini sınırlayabilir ve ağrılı bir yaşam kalitesine yol açabilir. Ortocell'in sunduğu kök hücre tedavisi, özellikle avasküler nekroz gibi hastalıklar için devrim niteliğinde bir çözüm sunmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle ağrıyı hafifletmeye ve eklem fonksiyonlarını korumaya odaklanırken, kök hücre tedavisi, kemik ve doku yenilenmesine doğrudan katkıda bulunarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir ve hasarlı dokuları onarabilir. Kök hücre tedavisi, hastanın vücudundan alınan kök hücrelerin hasarlı bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu hücreler, kemik ve doku yenilenmesini hızlandırır ve böylece kalça kemiği çürümesi gibi durumlarda daha etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlar.
Avasküler nekroz tedavisinde, erken teşhis ve hızlı müdahale büyük önem taşır. Eğer hastalık erken evrelerde fark edilirse, kök hücre tedavisi kemik dokusunun sağlığını geri kazandırma şansını önemli ölçüde artırabilir. Ortocell'in uzman kadrosu, hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar. Ayrıca, bu yenilikçi tedavi yöntemi, birçok durumda cerrahi müdahale gereksinimini de ortadan kaldırabilir veya geciktirebilir. Ortocell, sadece avasküler nekroz tedavisi değil, aynı zamanda diğer ortopedik ve nörolojik hastalıklar için de kök hücre tedavisi seçenekleri sunmaktadır. Bilimsel araştırmalar ve klinik deneylerle desteklenen bu tedavi yöntemleri hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de uzun vadede daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlar.
Kalça kemiği çürümesi gibi avasküler nekroz vakalarında kök hücre tedavisi, modern tıbbın sunduğu en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Ortocell, bu alandaki uzmanlığı ve yenilikçi tedavi yaklaşımlarıyla, hastalara umut verici bir gelecek sunmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi ve iletişim için hemen www.ortocell.net/bilimsel-yayinlar/avaskuler-nekroz-avnda-kok-hucre-tedavisi-62 tıklayabilirsiniz.
0 notes
benimkitaponerilerim · 3 months ago
Text
Avaskuler Nekroz Kok Hucre Tedavisi Hizmetleri
Ortocell, Türkiye'de kök hücre tedavisi alanında öncü bir sağlık kuruluşu olarak, avasküler nekroz (AVN) tedavisinde uzmanlaşmış bir hizmet sunmaktadır. Avasküler nekroz, halk arasında kalça kemiği çürümesi olarak da bilinen, kemiğe yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu kemik dokusunun zayıflayıp zamanla ölmeye başlamasıyla karakterize edilen bir hastalıktır. Bu durum genellikle kalça kemiğini etkiler ancak omuz, diz ve ayak bileği gibi diğer eklemler de risk altındadır. Ortaya çıkan bu kemik hasarı, hareket kabiliyetini sınırlayabilir ve ağrılı bir yaşam kalitesine yol açabilir. Ortocell'in sunduğu kök hücre tedavisi, özellikle avasküler nekroz gibi hastalıklar için devrim niteliğinde bir çözüm sunmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle ağrıyı hafifletmeye ve eklem fonksiyonlarını korumaya odaklanırken, kök hücre tedavisi, kemik ve doku yenilenmesine doğrudan katkıda bulunarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir ve hasarlı dokuları onarabilir. Kök hücre tedavisi, hastanın vücudundan alınan kök hücrelerin hasarlı bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu hücreler, kemik ve doku yenilenmesini hızlandırır ve böylece kalça kemiği çürümesi gibi durumlarda daha etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlar.
Avasküler nekroz tedavisinde, erken teşhis ve hızlı müdahale büyük önem taşır. Eğer hastalık erken evrelerde fark edilirse, kök hücre tedavisi kemik dokusunun sağlığını geri kazandırma şansını önemli ölçüde artırabilir. Ortocell'in uzman kadrosu, hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar. Ayrıca, bu yenilikçi tedavi yöntemi, birçok durumda cerrahi müdahale gereksinimini de ortadan kaldırabilir veya geciktirebilir. Ortocell, sadece avasküler nekroz tedavisi değil, aynı zamanda diğer ortopedik ve nörolojik hastalıklar için de kök hücre tedavisi seçenekleri sunmaktadır. Bilimsel araştırmalar ve klinik deneylerle desteklenen bu tedavi yöntemleri hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de uzun vadede daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlar.
Kalça kemiği çürümesi gibi avasküler nekroz vakalarında kök hücre tedavisi, modern tıbbın sunduğu en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Ortocell, bu alandaki uzmanlığı ve yenilikçi tedavi yaklaşımlarıyla, hastalara umut verici bir gelecek sunmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi ve iletişim için hemen www.ortocell.net/bilimsel-yayinlar/avaskuler-nekroz-avnda-kok-hucre-tedavisi-62 tıklayabilirsiniz.
0 notes
iphoneformatatmak · 3 months ago
Text
Avaskuler Nekroz Kok Hucre Tedavisi Hizmetleri
Ortocell, Türkiye'de kök hücre tedavisi alanında öncü bir sağlık kuruluşu olarak, avasküler nekroz (AVN) tedavisinde uzmanlaşmış bir hizmet sunmaktadır. Avasküler nekroz, halk arasında kalça kemiği çürümesi olarak da bilinen, kemiğe yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu kemik dokusunun zayıflayıp zamanla ölmeye başlamasıyla karakterize edilen bir hastalıktır. Bu durum genellikle kalça kemiğini etkiler ancak omuz, diz ve ayak bileği gibi diğer eklemler de risk altındadır. Ortaya çıkan bu kemik hasarı, hareket kabiliyetini sınırlayabilir ve ağrılı bir yaşam kalitesine yol açabilir. Ortocell'in sunduğu kök hücre tedavisi, özellikle avasküler nekroz gibi hastalıklar için devrim niteliğinde bir çözüm sunmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle ağrıyı hafifletmeye ve eklem fonksiyonlarını korumaya odaklanırken, kök hücre tedavisi, kemik ve doku yenilenmesine doğrudan katkıda bulunarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir ve hasarlı dokuları onarabilir. Kök hücre tedavisi, hastanın vücudundan alınan kök hücrelerin hasarlı bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu hücreler, kemik ve doku yenilenmesini hızlandırır ve böylece kalça kemiği çürümesi gibi durumlarda daha etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlar.
Avasküler nekroz tedavisinde, erken teşhis ve hızlı müdahale büyük önem taşır. Eğer hastalık erken evrelerde fark edilirse, kök hücre tedavisi kemik dokusunun sağlığını geri kazandırma şansını önemli ölçüde artırabilir. Ortocell'in uzman kadrosu, hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar. Ayrıca, bu yenilikçi tedavi yöntemi, birçok durumda cerrahi müdahale gereksinimini de ortadan kaldırabilir veya geciktirebilir. Ortocell, sadece avasküler nekroz tedavisi değil, aynı zamanda diğer ortopedik ve nörolojik hastalıklar için de kök hücre tedavisi seçenekleri sunmaktadır. Bilimsel araştırmalar ve klinik deneylerle desteklenen bu tedavi yöntemleri hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de uzun vadede daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlar.
Kalça kemiği çürümesi gibi avasküler nekroz vakalarında kök hücre tedavisi, modern tıbbın sunduğu en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Ortocell, bu alandaki uzmanlığı ve yenilikçi tedavi yaklaşımlarıyla, hastalara umut verici bir gelecek sunmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi ve iletişim için hemen www.ortocell.net/bilimsel-yayinlar/avaskuler-nekroz-avnda-kok-hucre-tedavisi-62 tıklayabilirsiniz.
0 notes
gercekhikayelers · 3 months ago
Text
Avaskuler Nekroz Kok Hucre Tedavisi Hizmetleri
Ortocell, Türkiye'de kök hücre tedavisi alanında öncü bir sağlık kuruluşu olarak, avasküler nekroz (AVN) tedavisinde uzmanlaşmış bir hizmet sunmaktadır. Avasküler nekroz, halk arasında kalça kemiği çürümesi olarak da bilinen, kemiğe yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu kemik dokusunun zayıflayıp zamanla ölmeye başlamasıyla karakterize edilen bir hastalıktır. Bu durum genellikle kalça kemiğini etkiler ancak omuz, diz ve ayak bileği gibi diğer eklemler de risk altındadır. Ortaya çıkan bu kemik hasarı, hareket kabiliyetini sınırlayabilir ve ağrılı bir yaşam kalitesine yol açabilir. Ortocell'in sunduğu kök hücre tedavisi, özellikle avasküler nekroz gibi hastalıklar için devrim niteliğinde bir çözüm sunmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle ağrıyı hafifletmeye ve eklem fonksiyonlarını korumaya odaklanırken, kök hücre tedavisi, kemik ve doku yenilenmesine doğrudan katkıda bulunarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir ve hasarlı dokuları onarabilir. Kök hücre tedavisi, hastanın vücudundan alınan kök hücrelerin hasarlı bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu hücreler, kemik ve doku yenilenmesini hızlandırır ve böylece kalça kemiği çürümesi gibi durumlarda daha etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlar.
Avasküler nekroz tedavisinde, erken teşhis ve hızlı müdahale büyük önem taşır. Eğer hastalık erken evrelerde fark edilirse, kök hücre tedavisi kemik dokusunun sağlığını geri kazandırma şansını önemli ölçüde artırabilir. Ortocell'in uzman kadrosu, hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar. Ayrıca, bu yenilikçi tedavi yöntemi, birçok durumda cerrahi müdahale gereksinimini de ortadan kaldırabilir veya geciktirebilir. Ortocell, sadece avasküler nekroz tedavisi değil, aynı zamanda diğer ortopedik ve nörolojik hastalıklar için de kök hücre tedavisi seçenekleri sunmaktadır. Bilimsel araştırmalar ve klinik deneylerle desteklenen bu tedavi yöntemleri hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de uzun vadede daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlar.
Kalça kemiği çürümesi gibi avasküler nekroz vakalarında kök hücre tedavisi, modern tıbbın sunduğu en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Ortocell, bu alandaki uzmanlığı ve yenilikçi tedavi yaklaşımlarıyla, hastalara umut verici bir gelecek sunmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi ve iletişim için hemen www.ortocell.net/bilimsel-yayinlar/avaskuler-nekroz-avnda-kok-hucre-tedavisi-62 tıklayabilirsiniz.
0 notes
gunceltanitimlar · 3 months ago
Text
Avaskuler Nekroz Kok Hucre Tedavisi Hizmetleri
Ortocell, Türkiye'de kök hücre tedavisi alanında öncü bir sağlık kuruluşu olarak, avasküler nekroz (AVN) tedavisinde uzmanlaşmış bir hizmet sunmaktadır. Avasküler nekroz, halk arasında kalça kemiği çürümesi olarak da bilinen, kemiğe yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu kemik dokusunun zayıflayıp zamanla ölmeye başlamasıyla karakterize edilen bir hastalıktır. Bu durum genellikle kalça kemiğini etkiler ancak omuz, diz ve ayak bileği gibi diğer eklemler de risk altındadır. Ortaya çıkan bu kemik hasarı, hareket kabiliyetini sınırlayabilir ve ağrılı bir yaşam kalitesine yol açabilir. Ortocell'in sunduğu kök hücre tedavisi, özellikle avasküler nekroz gibi hastalıklar için devrim niteliğinde bir çözüm sunmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle ağrıyı hafifletmeye ve eklem fonksiyonlarını korumaya odaklanırken, kök hücre tedavisi, kemik ve doku yenilenmesine doğrudan katkıda bulunarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir ve hasarlı dokuları onarabilir. Kök hücre tedavisi, hastanın vücudundan alınan kök hücrelerin hasarlı bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu hücreler, kemik ve doku yenilenmesini hızlandırır ve böylece kalça kemiği çürümesi gibi durumlarda daha etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlar.
Avasküler nekroz tedavisinde, erken teşhis ve hızlı müdahale büyük önem taşır. Eğer hastalık erken evrelerde fark edilirse, kök hücre tedavisi kemik dokusunun sağlığını geri kazandırma şansını önemli ölçüde artırabilir. Ortocell'in uzman kadrosu, hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar. Ayrıca, bu yenilikçi tedavi yöntemi, birçok durumda cerrahi müdahale gereksinimini de ortadan kaldırabilir veya geciktirebilir. Ortocell, sadece avasküler nekroz tedavisi değil, aynı zamanda diğer ortopedik ve nörolojik hastalıklar için de kök hücre tedavisi seçenekleri sunmaktadır. Bilimsel araştırmalar ve klinik deneylerle desteklenen bu tedavi yöntemleri hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de uzun vadede daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlar.
Kalça kemiği çürümesi gibi avasküler nekroz vakalarında kök hücre tedavisi, modern tıbbın sunduğu en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Ortocell, bu alandaki uzmanlığı ve yenilikçi tedavi yaklaşımlarıyla, hastalara umut verici bir gelecek sunmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi ve iletişim için hemen www.ortocell.net/bilimsel-yayinlar/avaskuler-nekroz-avnda-kok-hucre-tedavisi-62 tıklayabilirsiniz.
0 notes
girisimblog · 3 months ago
Text
Avaskuler Nekroz Kok Hucre Tedavisi Hizmetleri
Ortocell, Türkiye'de kök hücre tedavisi alanında öncü bir sağlık kuruluşu olarak, avasküler nekroz (AVN) tedavisinde uzmanlaşmış bir hizmet sunmaktadır. Avasküler nekroz, halk arasında kalça kemiği çürümesi olarak da bilinen, kemiğe yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu kemik dokusunun zayıflayıp zamanla ölmeye başlamasıyla karakterize edilen bir hastalıktır. Bu durum genellikle kalça kemiğini etkiler ancak omuz, diz ve ayak bileği gibi diğer eklemler de risk altındadır. Ortaya çıkan bu kemik hasarı, hareket kabiliyetini sınırlayabilir ve ağrılı bir yaşam kalitesine yol açabilir. Ortocell'in sunduğu kök hücre tedavisi, özellikle avasküler nekroz gibi hastalıklar için devrim niteliğinde bir çözüm sunmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle ağrıyı hafifletmeye ve eklem fonksiyonlarını korumaya odaklanırken, kök hücre tedavisi, kemik ve doku yenilenmesine doğrudan katkıda bulunarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir ve hasarlı dokuları onarabilir. Kök hücre tedavisi, hastanın vücudundan alınan kök hücrelerin hasarlı bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu hücreler, kemik ve doku yenilenmesini hızlandırır ve böylece kalça kemiği çürümesi gibi durumlarda daha etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlar.
Avasküler nekroz tedavisinde, erken teşhis ve hızlı müdahale büyük önem taşır. Eğer hastalık erken evrelerde fark edilirse, kök hücre tedavisi kemik dokusunun sağlığını geri kazandırma şansını önemli ölçüde artırabilir. Ortocell'in uzman kadrosu, hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar. Ayrıca, bu yenilikçi tedavi yöntemi, birçok durumda cerrahi müdahale gereksinimini de ortadan kaldırabilir veya geciktirebilir. Ortocell, sadece avasküler nekroz tedavisi değil, aynı zamanda diğer ortopedik ve nörolojik hastalıklar için de kök hücre tedavisi seçenekleri sunmaktadır. Bilimsel araştırmalar ve klinik deneylerle desteklenen bu tedavi yöntemleri hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de uzun vadede daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlar.
Kalça kemiği çürümesi gibi avasküler nekroz vakalarında kök hücre tedavisi, modern tıbbın sunduğu en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Ortocell, bu alandaki uzmanlığı ve yenilikçi tedavi yaklaşımlarıyla, hastalara umut verici bir gelecek sunmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi ve iletişim için hemen www.ortocell.net/bilimsel-yayinlar/avaskuler-nekroz-avnda-kok-hucre-tedavisi-62 tıklayabilirsiniz.
0 notes
gezipgorelim · 3 months ago
Text
Avaskuler Nekroz Kok Hucre Tedavisi Hizmetleri
Ortocell, Türkiye'de kök hücre tedavisi alanında öncü bir sağlık kuruluşu olarak, avasküler nekroz (AVN) tedavisinde uzmanlaşmış bir hizmet sunmaktadır. Avasküler nekroz, halk arasında kalça kemiği çürümesi olarak da bilinen, kemiğe yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu kemik dokusunun zayıflayıp zamanla ölmeye başlamasıyla karakterize edilen bir hastalıktır. Bu durum genellikle kalça kemiğini etkiler ancak omuz, diz ve ayak bileği gibi diğer eklemler de risk altındadır. Ortaya çıkan bu kemik hasarı, hareket kabiliyetini sınırlayabilir ve ağrılı bir yaşam kalitesine yol açabilir. Ortocell'in sunduğu kök hücre tedavisi, özellikle avasküler nekroz gibi hastalıklar için devrim niteliğinde bir çözüm sunmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle ağrıyı hafifletmeye ve eklem fonksiyonlarını korumaya odaklanırken, kök hücre tedavisi, kemik ve doku yenilenmesine doğrudan katkıda bulunarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir ve hasarlı dokuları onarabilir. Kök hücre tedavisi, hastanın vücudundan alınan kök hücrelerin hasarlı bölgeye enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu hücreler, kemik ve doku yenilenmesini hızlandırır ve böylece kalça kemiği çürümesi gibi durumlarda daha etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlar.
Avasküler nekroz tedavisinde, erken teşhis ve hızlı müdahale büyük önem taşır. Eğer hastalık erken evrelerde fark edilirse, kök hücre tedavisi kemik dokusunun sağlığını geri kazandırma şansını önemli ölçüde artırabilir. Ortocell'in uzman kadrosu, hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar. Ayrıca, bu yenilikçi tedavi yöntemi, birçok durumda cerrahi müdahale gereksinimini de ortadan kaldırabilir veya geciktirebilir. Ortocell, sadece avasküler nekroz tedavisi değil, aynı zamanda diğer ortopedik ve nörolojik hastalıklar için de kök hücre tedavisi seçenekleri sunmaktadır. Bilimsel araştırmalar ve klinik deneylerle desteklenen bu tedavi yöntemleri hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de uzun vadede daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlar.
Kalça kemiği çürümesi gibi avasküler nekroz vakalarında kök hücre tedavisi, modern tıbbın sunduğu en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Ortocell, bu alandaki uzmanlığı ve yenilikçi tedavi yaklaşımlarıyla, hastalara umut verici bir gelecek sunmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi ve iletişim için hemen www.ortocell.net/bilimsel-yayinlar/avaskuler-nekroz-avnda-kok-hucre-tedavisi-62 tıklayabilirsiniz.
0 notes