#mimar sinan'ın
Explore tagged Tumblr posts
Text
<kendi başınalık 2>
Mimar Sinan'ın mimari dehasının eşsiz eserlerinden biri..
Şemsi Paşa Camii Şemsi Ahmet Paşa tarafından 1580 yılında Mimar Sinan'a yaptırılmıştır. Mimar Sinan'ın en küçük ve en sade eserlerinden biridir... Şemsi Ahmet Paşa; üsküdarda bir cami yaptırmak ister. Ama Paşa camiyi kuşların kirletmemesi isteğini Mimar Sinan'a iletince büyük deha Karadeniz ve Marmaranın rüzgarlarının kesiştiği noktaya camiyi konumlandırır. Rüzgarın ters etkisiyle birlikte uğultusu kuşları ürkütür ve buraya konmaları önlenir. Bu nedenle halk arasında Kuşkonmaz Cami olarak bilinir. Caminin avlusunda küçük bir mezarlık ve caminin bitişiğinde Şemsi Ahmet Paşa'nın türbesi bulunmaktadır..
12 notes
·
View notes
Text
17 Ağustos | Perşembe | 23
Süleymaniye Kanuni Sultan Süleyman'nın yanına Mimar Sinan'ı çağırarak öyle büyük bir cami istiyorum ki Ayasofya'yı yaptıran Justinuanus'un dediği "yendim seni Süleyman" cümlesine karşılık bu cami inşaatını başlatmıştı. O yüzden gerçekten ihtişamlı mı diye merak ediyordum. Buradaki Süleyman peygamberimiz için ve Kudüs içindeki Mescid-i Aksa için denilmişti. Aslında Kanuni'nin amacı intikam almaktı. Camisinde en çok merak ettiğim Mimar Sinan'ın kalfalık dediği aslında ince sanata bakınca ustalık denilebilecek eserinin bazı ince ayrıntıları vardı. Örümcek ağı tutmasın diyerek özel olarak getittirilen deve kuşu yumurtası hâlâ ışıkların orada asılıydı. O dönemde yüksek bir yapı olan caminin örümcek ağı tutması imkansız ama bunu geliştirmişti. Caminin kolonları tani o kocaman mermerler bildiğiniz tüm şekilde getittirilmişti. Caminin aslında en önemli meselesinden biri de mikrofon o dönemde olmadığı için caminin akustik seviyesi yani en arkadaki de imamı duysun dediği şeyi kubbelerin iç kısımları ve alt kısımlarına oluklu taş yaparak bunu sağlamıştı. Camiye akşam ezanı girebildim. Namaz kıldım elhamdülillah ama hayran hayran baktım okuduğum şeylerin bizzat müşahede edince o caminin büyüklüğünü görünce gözlerimi alamadım. Birde o dönemde kandil yandığı için cami is olmasın amaçlı dikdörtgen şeklinde oyuklara is toplanıyordu. Bu isler belli bir zaman sonra toplanıp Arabistana giden devenin üstüne asılıyor. Deve sallandıkça hem is kuvvetleşiyor hem de kutsallığı artıp o isi dini yazmalarda kullanıyorlardı. Muazzam bir incelik ile yapmış camiyi. Bir ara gerçekten uykum geldi biraz bir köşede uyumak istedim. Birde o dönemde bu bir külliye şeklinde olduğu için hamamdan gelen su caminin alt tarafına akıtılıp orada alttan ısıtma elde ediliyordu. Yazın ise o kanalın önü kapatılıyordu. Cami o kadar güzeldi ki bayıldım ya bayıldım mest oldum.
33 notes
·
View notes
Text
Şemsi Paşa Camii ya da halk arasında bilinen adıyla Kuşkonmaz Camii, Mimar Sinan tarafından Üsküdar sahiline yapılan küçük bir camidir. Koca Sinan İstanbul’da Şehzade Camii, Süleymaniye Camii gibi büyük, muhteşem eserler yaptığı gibi, küçük, zarif camiler de inşa etmiş. Bir camide uyguladığı planı başka bir camide uygulamayan Mimar Sinan Şemsi Paşa Camisini de farklı bir planda yapmış.
Yapının en dikkat çekici yanlarından biri minaresine veya kubbesine kuşların konmaması. Bu nedenledir ki cami halk arasında Kuşkonmaz Camii olarak bilinir. Bunun nedeni ise yapının boğazın hemen kıyısında, kuzey ve batı rüzgarlarının buluştuğu bir noktada bulunuyor olmasıdır. Yapının bulunduğu noktanın nasıl rüzgar aldığını, avlusunda bulunan bayrağın sürekli dalgalanışından anlayabilirsiniz.
Üsküdar'da bulunan 430 yıllık Kuşkonmaz (Şemsi Paşa) Camii'ne kuş konmuyor. Mimar Sinan'ın şaheseri cami, kuzey ve güneyden gelen rüzgârların kesiştiği bir noktada olduğu için kuşlar camiye yaklaşmıyor.
youtube
28 notes
·
View notes
Text
Selimiye Camii / Gelecek Tasarımı
Selimiye Camii, Osmanlı İmparatorluğu'nun en büyük camilerinden biri olarak Edirne siluetine hâkim olan büyüleyici bir yapıdır. Mimar Sinan'ın ustalığının zirvesindeki bu eser, hem mimari mükemmelliğiyle hem de kültürel önemiyle dünya çapında tanınır. Geleneksel Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Selimiye Camii, 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman'ın emriyle inşa edilmiştir. Caminin tasarımı, Mimar Sinan'ın döneminin teknik ve estetik standartlarını aşan bir başarı örneğidir. Yüksek kubbesi, incelikle işlenmiş minareleri ve muhteşem iç dekorasyonuyla Selimiye Camii, ziyaretçilerini etkileyici bir ruhani deneyime davet eder. Ancak, Selimiye Camii sadece bir mimari şaheser değil, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu'nun gücünü ve sanat anlayışını yansıtan bir simgedir. Edirne'nin tarihî dokusunda önemli bir yer tutan bu cami, hem dini ibadetlerin yapıldığı bir mekân hem de sanatın ve mimarinin muazzam bir örneğidir. Gelin, bu muhteşem yapıyı daha yakından inceleyelim ve Selimiye Camii'nin Edirne'nin kültürel mirasındaki yerini keşfedelim.
Selimiye Camii / Dök Mimarlık Mimar Sinan, Osmanlı İmparatorluğu'nun en ünlü ve etkileyici mimarlarından biridir. Selimiye Camii, onun en önemli yapıtlarından biridir ve Osmanlı mimarisinin en önemli örneklerinden biri olarak kabul edilir. Bu cami, 16. yüzyılda inşa edilmiş olup, mimari özellikleri ve detaylarıyla göz kamaştırmaktadır. Selimiye Camii, şehrin siluetine hakim bir konumda yer alır ve görkemli kubbesiyle dikkat çeker. Caminin içindeki süslemeler, sütunlar ve kemerler, Mimar Sinan'ın estetik anlayışını yansıtır. Kubbe üzerindeki detaylar ve minarelerin zarif tasarımları, Osmanlı mimarisinin zirvesine işaret eder.
16. Yüzyıl Osmanlı Mimarisi
Osmalı İmparatorluğu'nun 16. yüzyıldaki mimari tarzı, büyüleyici ve göz alıcı bir döneme tanıklık etti. Bu dönemde yapılan önemli eserler arasında Selimiye Camii de yer alır. Selimiye Camii, Mimar Sinan tarafından Buşra Sultan adına 1569-1575 yılları arasında Edirne'de inşa edilmiştir. 16. yüzyıl Osmanlı mimarisi, estetik ve işlevsellik açısından dikkat çekici bir özellik taşır. Selimiye Camii de bu dönemdeki mimari tarzın en iyi örneklerinden biridir. Caminin mimari özellikleri, mükemmel bir denge ve uyum içinde tasarlanmıştır.
Mimar Sinan'ın Selimiye Camii için kullandığı geometrik şekiller ve düzgün hatlar, Osmanlı mimarisindeki estetik anlayışı yansıtır. Caminin çizgileri ve detayları, 16. yüzyıl Osmanlı mimarisinin zenginlik ve zarafetini gözler önüne serer. Selimiye Camii'nin mimari özellikleri şunlardır: - Mükemmel orantı ve simetri - Geniş bir ana kubbe ve yan kubbeler - İnce işlemeli mihrap ve minber - Üstün akustik özelliklere sahip mihrap duvarı - İç ve dış mekanların harmonisi 16. yüzyıl Osmanlı mimarisi, Selimiye Camii ile birlikte en parlak dönemini yaşamıştır. Bu dönemde inşa edilen yapılar, Osmanlı İmparatorluğu'nun gücünü ve estetik anlayışını yansıtan eşsiz eserlerdir.
Selimiye Camii Tarihi
Selimiye Camii, Osmanlı İmparatorluğu'nun en önemli camilerinden biridir ve Mimar Sinan'ın hayatta olan son büyük eserlerinden biridir. 1575 yılında Edirne'de inşa edilen bu cami, Şehzade Selim'in isteği üzerine yapılmıştır. Mimar Sinan, Selimiye Camii'nin yapısı için büyük bir özen göstermiş ve caminin mimari tasarımında benzersiz detaylara yer vermiştir. Caminin inşasının yaklaşık bir on yıl sürdüğü ve tamamlandığında büyük bir başarı olarak kabul edildiği bilinmektedir. Selimiye Camii'nin yapılış tarihi, Osmanlı İmparatorluğu'nun 16. yüzyılda yaşadığı döneme ışık tutmaktadır. Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu büyük bir güç haline gelmiş ve sanat, edebiyat, bilim ve mimari alanlarında büyük ilerlemeler kaydetmiştir. Mimar Sinan'ın eserleri de bu dönemde ortaya çıkmış ve Osmanlı İmparatorluğu'nun mükemmeliyetçi mimari tarzının en iyi örneklerinden birini oluşturmuştur.
Selimiye Camii 18. yüzyıl / Dök Mimarlık Mimar Sinan, Osmanlı İmparatorluğu'nun en önemli mimarlarından biri olarak kabul edilir ve Selimiye Camii bu başarısının sadece bir örneğidir. Mimar Sinan, yaptığı eserlerde estetik ve teknik açıdan üstün bir beceri sergilemiş ve Osmanlı mimarisinin gelişimine büyük katkılar yapmıştır. Selimiye Camii, Mimar Sinan'ın sanatsal yeteneklerini ve mimari dehasını en iyi şekilde yansıtan bir eserdir. "Selimiye Camii'nin yapılış tarihi, Osmanlı İmparatorluğu'nun mimari ve kültürel zirvesini temsil eder. Mimar Sinan'ın estetik anlayışı ve mükemmeliyetçi yaklaşımı, bu caminin her ayrıntısında görülebilir." Mimar Sinan'ın diğer eserleri arasında Süleymaniye Camii, Şehzade Camii ve Rüstem Paşa Camii gibi önemli yapılar bulunmaktadır. Bu eserler, Osmanlı mimarisinin en iyi örnekleri olarak kabul edilir ve dünya çapında ün kazanmıştır. Mimar Sinan'ın Selimiye Camii gibi büyük projelerdeki ustalığı, onu tarihin en önemli mimarlarından biri haline getirmiştir.
Selimiye Camii Özellikleri
Selimiye Camii, Osmanlı dönemi mimarisinin büyük bir başyapıtıdır. Bu bölümde, caminin mimari özelliklerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. Selimiye Camii'nin öne çıkan özelliklerinden bazıları şunlardır: Merkezi Konum Selimiye Camii, Edirne'de yüksek bir tepede yer alır ve şehrin merkezi bir noktasında bulunur. Bu konumu, caminin güçlü ve görkemli bir şekilde yükselmesine imkan sağlamıştır. Cami, etkileyici bir şekilde dikkat çekmektedir ve Edirne'nin sembolü haline gelmiştir. Mimar Sinan'ın Sanatsal Yeteneği Selimiye Camii'nin mimari tasarımı, Mimar Sinan'ın ustalığını ve sanatsal yeteneğini yansıtmaktadır. Caminin kubbesi, minareleri ve iç mekan düzenlemesi, Mimar Sinan'ın dönemindeki en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir. Bu mimari özellikler, camiye estetik bir zarafet ve anlam katmaktadır. Geniş İç Mekanlar Selimiye Camii'nin iç mekanı, geniş ve ferah bir yapıya sahiptir. Caminin ana salonu, yüksek kubbesi ve geniş avlusuyla dikkat çeker. İç mekandaki sütunlar ve süslemeler, caminin zarif ve etkileyici bir atmosfer yaratmasını sağlar. Detaylı Nakış İşçilikleri Selimiye Camii'nin duvarları ve kubbeleri, detaylı ve ince işlenmiş nakışlarla süslenmiştir. Bu nakışlar, caminin sanatsal değerini ve Osmanlı dönemi el sanatlarının zirve noktasını yansıtır. Cami içerisindeki süslemeler, ziyaretçilere büyüleyici bir görsel deneyim sunar. Harmonik Dış Görünüm Selimiye Camii'nin dış görünümü, dikkatlice düşünülmüş ve uyumlu bir şekilde tasarlanmıştır. Caminin minareleri ve çevresindeki yapılar, birlikte harmonik bir bütünlük oluşturur. Bu bütünlük, Selimiye Camii'nin estetiksel açıdan çekici ve etkileyici bir görüntüye sahip olmasını sağlar.
Camiye Özgü Teknik İcatlar Selimiye Camii'nin yapımında, dönemin teknolojik ve mühendislik sınırlarını zorlayan çeşitli icatlar kullanılmıştır. Caminin kubbesini destekleyen "dört fil ayağı" adı verilen yöntem, Mimar Sinan'ın yenilikçi yaklaşımının bir örneğidir. Bu teknik icatlar, caminin sağlamlığını ve dayanıklılığını artırmıştır. Mimar Sinan'ın Selimiye Camii'ndeki İcatlarıAçıklamaDört Fil AyağıKubbenin taşıyıcı sistemini güçlendiren yenilikçi bir yöntem.Yüksek Pencerelerİç mekanı genişleten ve aydınlatmayı artıran yüksek pencereler.TromplarKubbeyi desteklemek için kullanılan yükseltilmiş yarım kubbe yapısı.İç Mekan SütunlarıGeniş iç mekanı şekillendiren ve estetik bir dokunuş sağlayan sütunlar. Bu özellikler, Selimiye Camii'nin görkemli ve etkileyici bir yapı olmasını sağlar. Camiyi ziyaret ettiğinizde, bu detayları yakından gözlemleyebilir ve Osmanlı dönemi mimarisinin büyüleyici dünyasına adım atabilirsiniz.
Selimiye Camii Planı
Selimiye Camii'nin planını inceleyerek, Mimar Sinan'ın proje tasarımındaki dehasını keşfedeceğiz. Selimiye Camii'nin planı, Mimar Sinan'ın dikkatlice düşünülmüş ve mükemmel bir şekilde dengelenmiş bir yapıyı ortaya çıkarıyor. Caminin ana planı, klasik bir Osmanlı camisinin temel özelliklerini taşıyor. Kare şeklindeki avlu, camiye özgü minareler ve kubbe ile tamamlanmış. Bu planın Mimar Sinan'ın diğer eserlerinde göze çarpan benzersiz bir tasarımsal özelliği var. Selimiye Camii'nin planı, bir ana kubbe ve dört yarım kubbe tarafından çevrelenmiş bir merkezi alanı içeriyor. Bu tasarım, caminin içerisindeki hacmin etkileyici bir şekilde genişlemesini sağlıyor ve ışığı içeriye yönlendiriyor.
Mimar Sinan, Selimiye Camii'nin planını bölgesel ve coğrafi faktörleri dikkate alarak tasarladı. Cami, Edirne'deki mevcut araziye uyum sağlamak ve çevreyi en iyi şekilde kullanmak için özenle konumlandırıldı. Böylece, cami hem manzara hem de ışık açısından avantajlı hale geldi. Mimari ÖzelliklerAçıklamaMerkezi KubbeMimar Sinan'ın en büyük kubbe tasarımlarından biri olan Selimiye Camii'nin merkezi kubbesi, caminin en etkileyici öğelerinden biridir. İçerideki hacmi genişletir ve dikkat çeken bir siluet oluşturur.MinarelerSelimiye Camii'nin dört minaresi, Osmanlı mimarisindeki diğer camilere göre daha ince ve zarif bir tasarıma sahiptir. Bu minareler, caminin genel simetrisine katkıda bulunur ve dikkat çekici bir görünüm sunar.AvluSelimiye Camii, geleneksel Osmanlı camilerinde görülen kare şeklinde bir avlu ile karakterize edilir. Bu avlu, caminin iç ve dış alanlarını bir araya getirir ve ibadet alanına girişi düzenler. Mimar Sinan'ın proje tasarımındaki ustalığı, Selimiye Camii'nin planındaki detaylarda ve mimari özelliklerde kendini gösterir. Bu plan, caminin estetik ve işlevsel bütünlüğünü vurgulayarak, Mimar Sinan'ın mimari dehasını etkileyici bir şekilde sergiler.
Kubbe Detayları
Selimiye Camii, Osmanlı mimarisinin en önemli örneklerinden biridir ve kubbe detaylarıyla da benzersizdir. Mimar Sinan'ın ustalığı ve mükemmeliyetçiliği, bu caminin kubbesinde muhteşem bir şekilde ortaya çıkar. Kubbenin üzerindeki detaylar, Selimiye Camii'ni diğer benzer camilerden ayıran unsurlardan biridir. İncelikle işlenmiş kalem işleri, orijinal mozaikler ve zarif geometrik desenlerle doludur. Bu detaylar caminin iç mekanına derinlik katarken, aynı zamanda gözleri büyüleyici bir şekilde çeker. “Selimiye Camii'nin kubbesi, Osmanlı mimarisinin en ihtişamlı yapılarından biridir. Detaylardaki incelik, Mimar Sinan'ın ustalığını ve estetik anlayışını yansıtır.”
Kubbenin altındaki pandantifler, caminin genel simetri ve denge hissini güçlendirir. Bu özenle tasarlanmış pandantifler, kubbenin ağırlığını taşırken aynı zamanda bir sanat eseri niteliği taşır. Bu detaylı ve muhteşem kubbe, Selimiye Camii'nin en belirgin özelliklerinden biridir ve camiye özgün bir karakter kazandırır. ÖzellikAçıklamaKalemişi İşleriKubbe üzerindeki detaylı ve incelikle işlenmiş kalem işleri, caminin estetik değerini artırır.MozaiklerKubbenin iç yüzeyinde bulunan mozaikler, caminin zenginlik ve ihtişamını vurgular.PandantiflerKubbenin altındaki pandantifler, caminin denge ve simetrisini güçlendirir.Geometrik DesenlerGeometrik desenler, kubbenin estetik açıdan büyüleyici bir görünüm kazanmasını sağlar.
Minare Mimarisi
Selimiye Camii'nin minareleri, Osmanlı mimarisinde önemli bir yere sahiptir. Read the full article
#Avlu#Aydınlatma#cam#Camii#Çiniler#Duvar#Edirne#gezi#Güneş#Hat#İbadet#İslam#Kitabe#Kubbe#Külliye#kültür#Medrese#mermer#Mihrap#Mimar#Mimari#Minare#Minber#Mirası#Müezzin#Osmanlı#Sanatı#Selimiye#Sinan#Süsleme
0 notes
Text
İSTANBUL SULTAN AHMET CAMİİ | BLUE MOSQUE
Herkese Selam!
Osmanlı Sultanı I. Ahmet, Mimar Sedefkâr Mehmet Ağa'ya, Sultan Ahmet Camii'yi inşaa ettirir. Tam da Ayasofya'nın tam karşısına.
Bizans kilise mimarisi ile Osmanlı cami mimari birikimi harmanlanmış ve Sultan Ahmet Camii'de buluşur. Mimar Sinan'ın öğrencisinden de bu sentez beklenir.
Cami İznik Çinileriyle süslediği için, mavi-yeşil ışık oyunları oluşur. Bu nedenle yabancılar arasında Mavi Camii olarak da bilinir.. Aynı zamanda Türkiye'nin 6 Minareli ilk camiisi.
Peki neden Ayasofya'nın karşına Sultan Ahmet Camii inşaa ettirilmiştir; hiç merak ettiniz mi?
#düşlerimiyaşıyorum#duslerimiyasiyorum#camii#sultanahmetcamii#yolculuk#zamandayolculuk#zamanda yolculuk#istanbul#müze#müzecilik
0 notes
Text
Mimar Sinan’ın En Önemli 10+ Eseri
Mimar Sinan'ın hepimizi büyüleyen yapıları, sadece birer taş ve tuğla yığını değil, aynı zamanda estetik ve mühendislik harikalarıdır. Onun kaleme aldığı bu muhteşem eserler, zamanın yıpratıcı etkisine rağmen dimdik ayakta durmaktadır.
Haseki Hamamı Hürrem Sultan Kanuni Sultan Süleyman Mihrimah Sultan Camii Mimar Sinan Eserleri Mimar Sinan ve Eserleri Mimari Eserler Selimiye Camii Selimiye Camisi Süleymaniye Camii UNESCO
0 notes
Note
Asıl tam da halılar olmuş
nasıl ya ben mimar sinan'ın bu halıları gördüğünü sanmıyorum ama gölgeyi görmüştür kesin
0 notes
Text
...Çünkü bir anlamda Süleymaniye , Mimar Sinan'ın ta kendisidir.
31.08.23 , Süleymaniye .
1 note
·
View note
Link
İlkokul 3. Sınıf Türkçe Gizem Yayıncılık Mimar Sinan'ın Sular Metni Etkinlik Cevapları Sayfa 25 26 27 28 29 30 31 "3. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 25-28-29-30-31"
0 notes
Text
Edirne Gezilecek Yerler: Tarihi Bir Yolculuk
Türkiye'nin batısında, tarihi ve kültürel zenginliklerle süslü bir şehir olan Edirne, ziyaretçilerine unutulmaz bir tarih yolculuğu sunuyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun eski başkentlerinden biri olan bu gizemli şehir, kendine özgü mimarisi, muhteşem camileri, köprüleri ve sarayları ile tarihseverlerin ve gezginlerin ilgisini çekiyor. Edirne'nin dar sokaklarında yürürken, geçmişin büyüsüne kapılacak ve adeta zamanın içinde yolculuk yapacaksınız. Şimdi sizleri, Edirne gezilecek yerler listesiyle baş başa bırakalım ve bu benzersiz şehrin tarihi dokusunu keşfe çıkalım.
İşte Edirne Gezilecek Yerler Listesi
Selimiye Camii: Mimar Sinan'ın Eşsiz Şaheseri Edirne gezilecek yerler serimizde büyülü bir tarih yolculuğuna çıkıyoruz ve ilk durağımız Edirne'nin gözbebeği, eşsiz bir mimari harikası olan Selimiye Camii! Osmanlı İmparatorluğu'nun ünlü mimarı Mimar Sinan tarafından inşa edilen bu muhteşem yapı, tarihi ve kültürel zenginliğiyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. İşte, Selimiye Camii'ni keşfederken sizleri büyüleyecek detaylar! Mimar Sinan'ın Estetik Zaferi Selimiye Camii, Mimar Sinan'ın eşsiz yeteneğini ve estetik anlayışını yansıtan bir mükemmelliktir. Osmanlı İmparatorluğu'nun 16. yüzyılda Edirne'nin merkezine kazandırdığı bu ihtişamlı yapı, Mimar Sinan'ın kariyerinin zirvesindeki başyapıtlarından biridir. Cami, her yönüyle uyum içinde olan bir mimari şaheser olarak dikkat çekiyor.
edirne gezilecek yerler Unutulmaz Mimari Detaylar Selimiye Camii'nin mimari detayları, ziyaretçileri büyülemeye yetiyor. Kusursuz kubbeleri, muhteşem minareleri ve görkemli avlusuyla Selimiye, ziyaretçilere kendini hayran bırakıyor. İç mekanın süslemelerinde kullanılan hat sanatı ve çini işçilikleri, Osmanlı döneminin sanatını yansıtıyor. Caminin mimari planı ise o dönem için son derece ileri ve özgündü, bu nedenle de dünya mimarlık tarihinde örnek alınan nadide yapılar arasında yer alıyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun İhtişamı Selimiye Camii, Osmanlı İmparatorluğu'nun görkemini ve ihtişamını yansıtıyor. Yediğinci padişah olan II. Selim tarafından yaptırılan caminin adı, kendisinden gelmektedir. Bu nedenle cami, Osmanlı dönemindeki siyasi ve dini önemiyle de dikkat çekiyor. II. Selim, caminin inşası için Mimar Sinan'a büyük bir bütçe ve tam yetki vermiş ve sonuç olarak Osmanlı mimarisinin en önemli eserlerinden birini ortaya çıkarmıştır. Bir Dünya Mirası: UNESCO Onayı Selimiye Camii'nin önemi sadece Türkiye sınırları içinde değil, dünya çapında da kabul görmüştür. UNESCO, 2011 yılında camiyi Dünya Mirası Listesi'ne dahil etmiştir. Bu onay, Selimiye Camii'nin tarihi ve kültürel değerini ve dünya mirasına katkısını bir kez daha kanıtlar niteliktedir. Edirne gezilecek yerler listesinde Selimiye Camii mutlaka olsun! Selimiye Camii'ni Ziyaret Etmek Selimiye Camii, Edirne'nin merkezinde yer alır ve şehirdeki diğer önemli turistik noktalara kolayca ulaşılabilir bir konumdadır. Camiyi ziyaret etmek için güzel bir günü seçebilir ve sessizliğin ve huzurun tadını bu eşsiz mekanda çıkarabilirsiniz. Selimiye Camii, Mimar Sinan'ın eşsiz vizyonunun ve Osmanlı İmparatorluğu'nun ihtişamının bir simgesidir. İç ve dış mekanlardaki estetik detaylar ve tarihi önemi, Selimiye Camii'ni dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerin ilgisini çeken bir yapı haline getirir. Edirne gezinizde bu muazzam eseri keşfetmek, sadece bir gezi değil, aynı zamanda tarihle iç içe bir yolculuk yapmak demektir. Unutulmaz anılar biriktireceğiniz Selimiye Camii, herkesin hayatında mutlaka görülmesi gereken eşsiz bir şaheserdir. Edirne Sarayı ve Osmanlı İhtişamı Edirne gezilecek yerler listemizdeki ikinci yerde tarihin büyülü atmosferine tanıklık etmek için Edirne Sarayı'nın kapılarından içeri adım atıyoruz. Osmanlı İmparatorluğu'nun 15. yüzyılda başkentlik yaptığı bu ihtişamlı şehirde yer alan Edirne Sarayı, Osmanlı mimarisinin en görkemli eserlerinden biridir. Bu muhteşem yapı, ziyaretçilere tarih kokan bir yolculuk vadediyor ve Osmanlı İmparatorluğu'nun ihtişamını tüm görkemiyle yansıtıyor. Bir İmparatorluk Başkentinin İhtişamı: Edirne Sarayı Edirne Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu'nun II. Murad döneminde inşa edilmiştir. Saray, o dönemdeki Osmanlı başkenti Edirne'de hükümetin merkezi olarak kullanılmıştır. Osmanlı padişahlarının taht merasimlerinin ve resmi törenlerinin gerçekleştiği bu görkemli yapı, imparatorluğun ihtişamını yansıtmak üzere özenle tasarlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun Eşsiz Mimarisi Edirne Sarayı'nın mimarisi, Osmanlı İmparatorluğu'nun estetik anlayışının ve sanatsal zevkinin mükemmel bir örneğini sunar. Yapı, klasik Osmanlı mimarisinin izlerini taşırken, aynı zamanda Batı ve Doğu kültürlerinden etkilenerek özgün bir tarz sergilemektedir. Sarayın avlusu, çeşmeleri, minyatür bahçeleri ve süslemeleri, Osmanlı döneminin zengin sanat ve mimari mirasını yansıtır. Taht Odası ve Harem Dairesi Edirne gezilecek yerler arasında yer alan Edirne Sarayı, padişahın özel yaşamını ve devlet işlerini bir arada barındıran bir yapıya sahiptir. Sarayın en önemli bölümlerinden biri olan Taht Odası, padişahların taht merasimlerinin gerçekleştiği kutsal bir mekandır. Taht Odası'ndaki zengin süslemeler ve değerli taşlar, ziyaretçilere Osmanlı İmparatorluğu'nun ihtişamını hayal etme fırsatı verir. Diğer yandan Harem Dairesi, sarayın en gizli ve özel mekanlarından biridir. Padişahın eşleri, anneleri, kızları ve diğer kadın üyelerin yaşadığı bu alan, sarayın ailevi ve özel hayatına ışık tutar. Zengin süslemeleri ve iç mekan tasarımı, ziyaretçilere Osmanlı saray yaşantısının mistik atmosferini yaşatır. Bir Zamanların İhtişamı Bugün: Edirne Sarayı'nı Ziyaret Edirne Sarayı, günümüzde bir müze olarak hizmet vermektedir ve ziyaretçilere kapılarını açmaktadır. Sarayın muhteşem avlusunda dolaşmak, tarih kokan koridorlarda adım atmak ve tarihi eserleri yakından görmek, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunar. Edirne Sarayı, tarih ve kültür tutkunları için mutlaka görülmesi gereken önemli bir turistik mekandır. Edirne Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu'nun ihtişamını günümüze taşıyan tarihi bir şaheserdir. Osmanlı mimarisinin ve sanatsal zevkinin harika bir örneği olan bu muhteşem yapı, ziyaretçilere tarih ve kültür dolu bir yolculuk vadediyor. Edirne gezinizde Edirne Sarayı'nı ziyaret ederek Osmanlı İmparatorluğu'nun büyüleyici atmosferine tanıklık edebilir ve geçmişin gizemli dünyasında unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz. Tarihi Tahtakale Köprüsü ve Tunca Nehri Manzarası Edirne Gezilecek Yerler serimizde bir sonra ki durağımızda tarih ve doğanın muhteşem uyumunu keşfetmek için Edirne'nin en güzel köprülerinden biri olan Tarihi Tahtakale Köprüsü'ne ve Tunca Nehri'nin büyüleyici manzarasına yolculuk yapıyoruz. Bu eşsiz doğal güzellik ve tarihî zenginlikler, Edirne'nin huzurlu atmosferini ve tarih kokan dokusunu ziyaretçilere sonuna kadar hissettiriyor.
edirne de gezilecek yerler Tarihi Tahtakale Köprüsü'nün Eşsiz Mimarisi Tarihi Tahtakale Köprüsü, Osmanlı İmparatorluğu'nun 16. yüzyılda inşa edilmiş önemli eserlerinden biridir. Tunca Nehri üzerine kurulan bu muhteşem köprü, ihtişamlı kemerleri ve zarif tasarımıyla görenleri kendine hayran bırakır. Köprü, Edirne'nin tarihi kimliğini yansıtan ve hala ayakta kalan önemli yapılarından biridir. Ziyaretçiler, Tahtakale Köprüsü'nün tarihî dokusunda keyifli bir yolculuğa çıkarak zamanın izlerini takip edebilir. Tunca Nehri: Huzur ve Doğanın Sessizliği Tunca Nehri, Edirne'nin güzelliklerini süsleyen doğal bir hazinedir. Nehir, şehri ikiye bölen ve tarihi mekanlarla çevrili huzur dolu bir su yoludur. Nehrin kenarlarında yürümek, suyun sakin akışını izlemek ve kuş sesleri eşliğinde doğanın tadını çıkarmak, Edirne gezisinin en unutulmaz deneyimlerinden biridir. Ayrıca nehir kenarında piknik yapmak veya teknelerle nehirde keyifli bir gezi yapmak da ziyaretçilere eşsiz bir etkinlik sunar. Tarihi Bir Yolculuk: Nehir ve Köprü Edirne gezilecek yerler arasında bulunan Tarihi Tahtakale Köprüsü, Tunca Nehri'nin üzerinde görkemli bir şekilde yükselir ve ziyaretçilere muhteşem bir manzara sunar. Köprüden geçerken, Nehir'in sakin akışını ve etrafındaki tarihi yapıları gözlemlemek, bir zaman tünelinde adeta yolculuk yapmak gibidir. Nehirde yansıyan tarihî yapılar ve köprü, görsel bir şölen oluşturur ve ziyaretçilere tarihle doğanın birleşimini hissettirir. Fotoğraf Tutkunlarının Vazgeçilmezi Tarihi Tahtakale Köprüsü ve Tunca Nehri manzarası, fotoğrafçıların da gözdesidir. Eşsiz doğal ve tarihî güzellikleri bir arada sunan bu noktada, muhteşem kareler yakalamak mümkündür. Gün doğumu veya gün batımında, güneşin nehir üzerindeki yansıması ve köprüdeki kemerlerin silueti, unutulmaz anılar biriktireceğiniz fotoğraflara dönüşür. Tarihi Tahtakale Köprüsü ve Tunca Nehri Manzarası, Edirne'nin tarihî ve doğal güzelliklerini birleştiren eşsiz bir duraktır. Köprünün tarihî dokusu ve nehrin huzur dolu akışı, ziyaretçilere Edirne'nin benzersiz atmosferini yaşatır. Fotoğraf tutkunları için de vazgeçilmez bir nokta olan bu güzellikler, unutulmaz anılar biriktireceğiniz özel bir keşif alanı sunar. Edirne gezinizde Tahtakale Köprüsü ve Tunca Nehri'ni ziyaret etmek, doğanın ve tarihin büyüleyici dansına tanıklık etmek demektir. Eski Cami: Tarihi ve Sanatsal Bir İnci Edirne gezilecek yerler serimizin bir diğer muhteşem durağı olan Eski Cami, şehrin kalbinde yükselen tarihi ve sanatsal bir inci niteliğindedir. Osmanlı İmparatorluğu'nun izlerini taşıyan bu eşsiz yapı, Edirne'nin tarihî zenginliğini yansıtan önemli bir tarihi mekandır. Eski Cami, mimari güzellikleri ve sanatsal süslemeleriyle tarihseverler ve sanat tutkunları için büyüleyici bir keşif noktasıdır. Tarihi Bir Miras: Eski Cami'nin Kökeni Eski Cami, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk dönemlerinde, 1403 yılında Hacı Bayram-ı Veli tarafından yaptırılmıştır. Dönemin ünlü mimarı Alaeddin Ali alışılmışın dışında bir planla bu camiyi tasarlamıştır. Eski Cami, Osmanlı mimarisinde yeni bir dönemin başlangıcını simgelemektedir ve Edirne'de dini ve sosyal hayatın merkezi olarak önemli bir rol üstlenmiştir. Estetik Bir Başyapıt: Eski Cami'nin Mimarisi Eski Cami, Osmanlı mimarisinin zarafetini ve estetik zenginliğini yansıtan bir başyapıttır. Kare planlı ana yapı, muhteşem kubbesi ve etkileyici minaresiyle göz kamaştırır. Caminin iç mekanındaki taş işçiliği ve süslemeler, dönemin sanatsal değerlerini yansıtarak ziyaretçilere görsel bir şölen sunar. Ayrıca Eski Cami'nin avlusunda yer alan şadırvan, Osmanlı mimarisinin önemli bir parçasıdır ve sanatseverlerin dikkatini çeker. Sanatsal İncelikler: Hat ve Tezhip Süslemeleri Eski Cami, döneminin ünlü hat ve tezhip sanatçıları tarafından süslenmiştir. Duvarlardaki hat yazıları, Allah ve peygamber sevgisini ifade eden şiirler ve ayetlerle bezenmiştir. Ayrıca mihrap ve minber gibi dini unsurlar, o dönemin hat ve tezhip sanatının zirvesini yansıtır. Caminin iç mekanındaki süslemeler, ziyaretçilere sanatın estetik inceliklerini gözler önüne serer. Edirne gezilecek yerler arasında mutlaka ziyaret edilmesi gerekmektedir. Tarihi ve Sosyal Öneme Sahip Eski Cami, Osmanlı İmparatorluğu döneminde sadece dini bir yapı olarak değil, aynı zamanda sosyal hayatın merkezi olarak da kullanılmıştır. Cemaat ve halkın toplandığı bu mekanda dinî merasimler düzenlenir ve önemli sosyal etkinlikler gerçekleştirilirdi. Bu nedenle Eski Cami, Edirne'nin sosyal dokusunu yansıtan önemli bir tarihî miras olarak günümüze ulaşmıştır. Eski Cami'yi Keşfetmek Eski Cami, Edirne merkez gezilecek yerler arasında yer alır ve şehirdeki diğer turistik mekanlara kolayca ulaşılabilir bir konumdadır. Ziyaretçiler, caminin etkileyici mimari detaylarını ve sanatsal süslemelerini yakından görmek için iç mekanı keşfe çıkabilirler. Ayrıca caminin avlusunda bir süre dinlenerek, tarihî atmosferin keyfini çıkarabilir ve huzurlu bir mola verebilirler. Eski Cami, Edirne'nin tarihi ve sanatsal mirasını yansıtan önemli bir yapıdır. Osmanlı İmparatorluğu'nun izlerini taşıyan bu cami, mimari güzellikleri ve sanatsal süslemeleriyle ziyaretçilerini büyüler. Eski Cami, Edirne gezinizde tarih ve sanat dolu bir yolculuğa çıkmanızı sağlayacak ve unutulmaz anılar biriktireceğiniz özel bir mekandır. Şehri ziyaret eden herkesin mutlaka görmesi gereken bu tarihî ve sanatsal inci, Edirne'nin zengin kültürel kimliğini keşfetmek isteyenler için vazgeçilmez bir duraktır. Edirne Müzeleri: Geçmişten Günümüze Eşsiz Bir Sergi Edirne gezilecek yerler serimizde tarih ve kültür dolu bir yolculuğa çıkıyoruz ve bu sefer rotamızı Edirne'nin zengin müze koleksiyonlarına çeviriyoruz. Edirne Müzeleri, geçmişten günümüze uzanan eşsiz bir sergi sunuyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun izlerini taşıyan, tarihi eserlerin ve sanatsal değerlerin sergilendiği bu müzeler, ziyaretçilerine Edirne'nin zengin kültürel mirasını tanıma fırsatı veriyor. Gelin, Edirne Müzeleri'ni keşfedelim ve geçmişle günümüz arasında unutulmaz bir yolculuğa çıkalım. Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, şehrin tarihî atmosferini en iyi yansıtan müzelerden biridir. Müze, Edirne'nin zengin arkeolojik ve etnografik mirasını sergileyen bir mekandır. Ziyaretçiler, antik dönemden kalma eserler, geleneksel el sanatları ve Osmanlı dönemine ait değerli eserlerle dolu bu müzede, tarihin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarlar. Müzenin içinde yer alan eserler, Edirne'nin tarihî ve kültürel değerlerini günümüze taşıyan önemli izlerdir. Saray-ı Cedid Müzesi Saray-ı Cedid Müzesi, II. Mahmud tarafından 19. yüzyılda yapılan bir köşkün içerisinde yer alır. Köşk, Osmanlı döneminin göz alıcı mimarisini yansıtır ve Edirne'nin tarihî kimliğini yansıtan nadide yapılar arasında yer alır. Müze, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemine ait değerli eserlerin sergilendiği bir koleksiyona sahiptir. Ziyaretçiler, müzenin içinde Osmanlı padişahlarına ait eşyaları, tahtlar ve çeşitli tarihi eserleri görebilir, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine tanıklık edebilirler. Edirne Saat Kulesi ve Müzesi Edirne gezilecek yerler arasında olan Edirne Saat Kulesi, şehrin simgelerinden biridir ve 19. yüzyılda inşa edilmiştir. Saat kulesi, dönemin Osmanlı mimarisinin estetik özelliklerini taşırken, tarihi sembolik anlamını korumaktadır. Kule, günümüzde bir müze olarak da hizmet verir ve ziyaretçilere Edirne'nin tarihî saat mekanizmalarını ve saat yapımına dair bilgileri sunar. Ayrıca kule, şehrin eşsiz panoramik manzarasını gözlemleme noktası olarak da tercih edilir. Mimar Sinan Evi ve Müzesi Mimar Sinan, Osmanlı İmparatorluğu'nun ünlü mimarlarından biridir ve Edirne, onun en önemli eserlerinden bazılarına ev sahipliği yapar. Mimar Sinan Evi ve Müzesi, ünlü mimarın hayatı, eserleri ve mimari mirasına dair bilgileri sunan bir müzedir. Ziyaretçiler, Mimar Sinan'ın izlerini taşıyan bu müzede, onun eşsiz mimari anlayışını ve eserlerini yakından tanıma fırsatı bulurlar. Müze, mimari ve sanat tarihine ilgi duyanlar için önemli bir duraktır. Edirne Kalesi ve Müzesi Edirne Kalesi, şehrin tarihî ve savunma amaçlı yapılarından biridir. Kale, Osmanlı İmparatorluğu'nun döneminde stratejik öneme sahip bir yapı olarak kullanılmıştır. Günümüzde Edirne Kalesi, müze olarak hizmet verir ve ziyaretçilere tarihi savunma yapılarını ve kalede sergilenen tarihi eserleri sunar. Kaledeki müze, Edirne'nin tarihî geçmişine tanıklık edebileceğiniz önemli bir tarihi alanı gözler önüne serer. Edirne Müzeleri, şehrin zengin tarihî ve kültürel mirasını ziyaretçilere sunan önemli mekanlardır. Bu müzeler, Osmanlı İmparatorluğu'nun izlerini taşıyan eserlerle dolu olup, geçmişten günümüze uzanan eşsiz bir sergi sunarlar. Ziyaretçiler, Edirne Müzeleri'ni gezip görerek şehrin tarihî atmosferini ve zengin kültürel kimliğini keşfedebilirler. Edirne gezinizde bu müzeleri ziyaret ederek, tarihi ve sanatsal bir yolculuğa çıkabilir, geçmişle günümüz arasında unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz. Edirne Gezilecek Yerler: Tarihi Bir Yolculuk makalemizin sonuna geldik! Edirne'nin tarih ve kültür dolu atmosferinde yaptığımız bu gezi umarız sizin için de keyifli ve bilgilendirici olmuştur. Edirne, Osmanlı İmparatorluğu'nun izlerini taşıyan tarihi yapıları, büyüleyici mimarisi ve zengin kültürel mirasıyla benzersiz bir şehirdir. Eski Cami, Selimiye Camii, Edirne Sarayı, Tarihi Tahtakale Köprüsü, Tunca Nehri ve diğer tarihi mekanlar, şehrin eşsiz güzelliklerini yansıtmaktadır. Edirne Müzeleri ise geçmişten günümüze uzanan eşsiz bir sergi sunarak ziyaretçilere tarih ve sanat dolu bir yolculuk vaat ediyor. Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Saray-ı Cedid Müzesi, Edirne Saat Kulesi ve Müzesi, Mimar Sinan Evi ve Müzesi, Edirne Kalesi ve Müzesi gibi mekanlar, şehrin tarihî ve kültürel mirasını en güzel şekilde sergiliyor. Eğer siz de Edirne'nin bu büyülü atmosferini keşfetmek ve tarihi bir yolculuğa çıkmak istiyorsanız, Edirne gezilecek yerler listemizi rehberiniz olarak kullanabilirsiniz. Unutulmaz anılar biriktireceğiniz bu güzelliklerle dolu şehri keşfetmeye hazır mısınız? Sitemizi takip ederek, dünya üzerindeki pek çok güzel destinasyonu keşfetmeye devam edebilirsiniz. Tatil planlarınız için ilham alabileceğiniz seyahat rehberlerimiz ve bilgi dolu makalelerimizle sizlere yardımcı olmaktan mutluluk duyuyoruz. Keyifli ve unutulmaz seyahatler dileriz! Read the full article
#BalkanSavaşlarıŞehitliği#Edirne#EdirneSarayı#gezilecekyerler#kültürelmiras#müzeler#Osmanlıcamileri#Osmanlıdönemi#TahtakaleKöprüsü#tarihiyapılar#tarihiyerler#Trakyagezisi
0 notes
Text
Mezarında Başsız Yatan MİMAR SİNAN'ın Hikayesi
1533 yılında Kanuni’nin İran seferi esnasında, ordunun Van Gölü’nü geçmesi için 2 hafta gibi bir sürede 3 kadırga yapması ona büyük bir itibar kazandırır. Kara Boğdan Seferi seferinde ordunun Prut Nehri’ni geçmesini sağlamak için bataklık alanda günlerce uğraşmasına rağmen kurulamayan köprüyü görev kendisine verilince 10 günde kurmayı başarması üzerine Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1538…
View On WordPress
0 notes
Text
MOSTAR BRIDGE AND MOSQUE Mostar Bridge is a bridge over the Neretva river, which passes through the city of Mostar in Bosnia and Herzegovina. The original bridge was built in 1566 by Mimar Hayreddin, a student of Mimar Sinan, and was used for 427 years until it was destroyed by Croatian forces on 9 November 1993 during the Bosnian-Croatian War.
جسر موستار والمسجد جسر موستار ه�� جسر فوق نهر نيريتفا الذي يمر عبر مدينة موستار في البوسنة والهرسك. تم بناء الجسر الأصلي في عام 1566 من قبل معمار خير الدين ، أحد طلاب معمار سنان ، واستُخدم لمدة 427 عامًا حتى دمرته القوات الكرواتية في 9 نوفمبر 1993 خلال الحرب البوسنية الكرواتية.
MOSTAR KÖPRÜSÜ VE CAMİ
Mostar Köprüsü, Bosna-Hersek'in Mostar şehrinden geçen Neretva nehri üzerinde bulunan bir köprü. Orijinal köprü Mimar Sinan'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından 1566 yılında inşa edildi ve 9 Kasım 1993'te Boşnak-Hırvat Savaşı sırasında Hırvat güçleri tarafından yıkılıncaya dek 427 yıl kullanıldı.
https://instagram.com/nevzat.boyraz44
#mostar#bosna i hercegovina#bosnien#bosna hersek#europa#bosna#hersek#türkiye#doğa#travel photography#travel destinations#travel#manzara#view#natural#europe#africa#mostar köprüsü#discover explorer#explorer#took a photograph#photos#fotoğrafia#viral photo#beautiful post#Spotify
35 notes
·
View notes
Link
Edirne’de Mimar Sinan’ın ustalık eseri, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesindeki Selimiye Camiinde restorasyon devam ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın talimatıyla, 25 Kasım 2021 tarihinde başlayan çalışmalarda, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından önce bahçesinde meydan düzenleme çalışması yapıldı.Yenileme çalışmasının ardından tarihi camide Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışması başlatıldı. Restorasyon çalışmaları kapsamında, caminin cephelerine kurulan iskelelerle kubbelerinin taşıyıcı sistemlerinde çalışmalar yapılıp, bozulan taşlar tek tek kontrol ediliyor. Kırık ve zarar görmüş olanlar için kurulan komisyonda, yapılacaklar belirleniyor. Büyük kubbe ve diğer kubbelerde de komisyon kararı ile restore edilme çalışmaları devam ediyor. Camide yapılan yüzey kazıları ile birlikte ortaya çıkan çimentolu sıvalar yapıdan uzaklaştırılarak aslına uygun çalışma yapılıyor.PENCERELERİN TAMAMI DEĞİŞECEKCaminin cam ve ahşap pencere doğramaları restorasyon ile yenilenecek. Yapının iç ve dış alanında oluşan toplam 594 pencerenin aslına uygun olmadığı ve zarar gördüğü için yeni ve aslına uygun olanı ile değiştirileceği öğrenildi. En son 1980 yılında geniş çaplı restore edilen camiinin, mahfil katı zemininde kullanıldığı tespit edilen çimentolu şap, mekanik yöntemlerle sökülerek yapıdan uzaklaştırılacak ve orijinal zemin açığa çıkarılacak. Caminin iç ve dış alanlarında bulunan kalem işlerindeki bozulmaları da restorasyon çalışmalarında giderilecek. Geçmiş onarımlarda tarihi yapıya zarar verdiği kabul edilen kubbelerdeki sıvalar, derz tamirleri, döşemelerdeki çimentolu şap, beton uygulamaları sökülerek yapıdan uzaklaştırılacak. Yaklaşık 3,5 yıl sürmesi amaçlanan bu çalışmaların ardından 2025 yılında restorasyon çalışmalarının tamamlanması hedefleniyor.‘ÇALIŞMALARIN DİKKATLE YAPILMASI GEREKİYOR’Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, Selimiye’nin kültür mirasının en büyük abidelerinden birisi olduğunu belirtti. Prof. Dr. Beksaç, “Selimiyenin, bütünüyle iyi korunmuş Osmanlı abideleri arasında çok farklı bir yeri var. Bunlarda dikkatli çalışma yapılması gerekiyor. Pencereler daha önceki restorasyonlarda da değiştirildi. Selimiyenin birçok noktası tekrar ve tekrar ele alındı. Bu nedenle dikkatli bir restorasyon yapılması son derece akla uygun. Bütün mesele buradaki bilim kuruluna düşüyor. Bilim kurulunun gerçekten bunu gözeterek yapması bir insanlık görevi olarak karşımıza çıkmaktadır” diye konuştu.‘BÜTÜN YAPILARDA PENCERE ÖNEMLİ BİR UNSUR’Bütün tarihi yapılarda pencerelerin en önemli unsurlar arasında yer aldığını kaydeden Prof. Dr. Beksaç, “Pencerelerin ilk yapıldığı zaman itibarıyla baktığımız zaman kendilerine has özellikleri var. Bunların denetlenmesi, gözden geçirilmesi bilim kurulunun sorumluluğunda olan bir şey. Bütün yapılarda pencere önemli bir unsur. Sadece aydınlatma açısından değil, yapının iç uhreviyetini desteklemede ışığın kullanımı açısından pencere planlanması önem taşıyan bir noktadadır. Pencerelerin sayılarının bile belirli bir sistematiğe göre şekillendiğini biliyoruz. Bu pencerelerin sıradan sayılar olmadığı bir gerçektir. Binanın planını desteklediği kadar, sembolik açılardan da önem taşımaktadır. Mesela halk arasında anlatılan 999 pencere, bir tür dualarla bütünleştirilmesi, karşımıza çıkan önemli noktalardır. Ama esasında sayı bu kadar değildir, sayı daha az. Ama yine de pencere sayılarının bir sembolü olduğunu biliyoruz” dedi.‘DÜNYA ÜZERİNDE BİR ŞAHESER’Tarihi caminin dünya üzerinde bir şaheser olduğunu, restorasyondan sonra çok güzel olacağını belirten Selimiye Camii İmam Hatibi Yusuf Serenli de “Camimiz, dünya üzerinde bir şaheser. Eskimeye bağlı olarak ufak tefek eksiklerimiz vardı. Restorasyondan sonra muhteşem bir eserle yine cemaatimizin ve misafirlerimizin karşısında olacağız. Çok güzel olacak. Bakıldığında eksiksiz, caminin bir bütün olarak karşımıza çıkacağını söyleyebiliriz” dedi.‘ORTAYA MUHTEŞEM BİR ŞEY ÇIKACAK’ Selimiye Camisi yanında ciğerci işletmesi bulunan Bahri Dinar da, “Bizim için muhteşem bir gelişme. Muhteşem Selimiyenin tadilatının, tamiratının yapılması Edirne için, İslam alemi için çok iyi bir gelişme. Tadilattan önce 1 milyondan fazla ziyaretçisi vardı, şimdi birkaç milyon olacaktır. Biz buradan çalışmalara anlık ve saatlik bakıyoruz. Çünkü işletmemiz Selimiyenin gölgesinde. Buradan kubbeleri, çalışanları görüyoruz. Hummalı bir çalışma var. Esnaf olarak biz de bunlardan yararlanacağız. Selimiye Camiinin tadilatı bittikten sonra çevresiyle birlikte bütünlendiğinde ortaya muhteşem bir şey çıkacak” dedi. ‘TÜRKİYE’NİN BİR YÜZÜ OLACAK’Bölge esnafından Nejat Yavuz da “Selimiye Camiinin restorasyonunun olması gerekiyordu. Görünürde eksikler olduğu gözüküyordu. Restorasyon olup çevresiyle birlikte bu iş tamamlanacak. Bununla beraber bizim iş yerlerimizi de tamamlayınca güzel bir görsel ortaya çıkacak. Ticari olarak da bize yansıyacak. Hem Edirneye yansıyacak hem de Türkiyenin bir yüzü olacak” dedi. (DHA)
0 notes