#kutsamak
Explore tagged Tumblr posts
ilmiyyat1453 · 2 years ago
Text
''Öleceğimizi bile bile yaşıyoruz. Ayrılacağımızı bile bile seviyoruz. Cehenneme götüreceğini bile bile günah işliyoruz. Görünen köye kılavuz istiyoruz. Elimizde olmayanı arzuluyor, olanı kutsuyoruz. İnsanoğlu ayrı bir muamma. Çözebilene ne mutlu!''
Fatih Sultan Semiz
69 notes · View notes
endergelisenataklar · 9 months ago
Note
deniz gezmis hakkinda soylenilen terorist, polis öldürdü, asker öldürttü, filistinde gerilla egitimi aldi sozleri dogru mu, yani bir kisim inaniyo bir kisim inanmiyo ama dogru bi tanedir ortada illaki kanit da vardir. eger gercejten boyle bisey varsa biz neden savunuyoruz yoksa da onlar niye ortada kanit yokken bunlara inaniyolar. bence bu konuya aciklik getirecej tek kisi sensin bu uygulamada
yani elbette kabul edenler etmeyenler olur. bugün solcu birinin ölüm yıldönümü kutlanır, sağcılar direkt teröristti yaftasını yapıştırır. yarın sağcı birinin ölüm yıldönümü kutlanır, solcular aynı argümanları türetir. kendi şahsım olarak hayatım boyunca insanları hep doğruları ve yanlışlarıyla ele aldım. asla ama asla hiçbir mesleği, ideolojiyi, statüyü, kişiyi, kurumu, kutsamadım. elbette, sevdiğim saygı beslediğim oldukça şey veya şeyler oldu. ama kutsamak, kutsal görmek apayrı bir husus. deniz gezmiş'e gelirsek; adam yaralamıştır, adam kaçırmıştır, banka soymuştur, silahlanmıştır ama silahlanmanın yanlış bir şey olduğunu daha sonra kavramıştır. ama tek bir kişinin canına dahi kastetmemiştir. bunların belli başlı, kiminin haklı, kiminin haksız diyebileceği sebepleri vardır. bu kısımları kendince araştırıp, yorumlayabilirsin. benim bakış açıma gelirsek, kendisi dönemin amerikan sevicilerine karşı antiemperyalist bir tavırla karşısında durmuş ve bütün ömrünü türkiye'nin bağımsızlığına adamıştır. bunu yaparken doğruları olmuş mudur, evet. yanlışları olmuş mudur, ona da evet. ama kısacık ömrünü ülkenin bağımsızlığına adayan biri terörist olamaz, kimse kusura bakmasın. adamı ipe götüren herkes, bir yerlerde milletvekili, belediye başkanı, parti başkanı vs. oldu. zamanında pek tabii o da aynı yolu seçebilirdi. ama yapmadı. ideali uğruna ömrünü feda ettiği için bile saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum. bugün mesela celal şengör çıkıp adama "eşkiya" demiş. bunu diyen adam kenan evren'in mezarına çelenk yollayan adam. kendisini sever sayarım ama abi hiç sormazlar mı deniz gezmiş eşkiya oluyorsa kenan evren ne oluyor diye? ona bakılırsa mustafa kemal de padişaha karşı gelip, silahlı bir devrim yaptı. dünyanın her yerinde neredeyse bütün devrimler böyle olur. bunu diyen adama sistem yalakası oportünist derim. başka bir şey diyemem. amerika'nın 6. filosunu deniz gezmiş ve arkadaşları yurttan kovmak için eylem yaparken önlerine dikilenler daha sonra 6. filoya secde ettiler bu ülkede. bununla celal şengör'ün elitist çözüme inanan ve dolayısıyla mandacılığa dahi sıcak bakan birinin çelişkisini kabul etmek akıl dışı kalıyor. bir diğer şey de cehalet. devrim, devrimci, antikapitalizm, antiemperyalizm nedir bilmeden banka soydu, adam kaçırdı demek. abi ne olacaktı? devrim pub'larda konser verilerek yapılmıyor maalesef. köleliğini ve adaletsizliği kanıksamayan insanların isyanı, teröristlik veya eşkiyalık değildir şahsen. banka soymuş, okul basmış, devletle çatışmış: literatüre bakarsan eşkiya da dersin, terörist de, evet. peki ama bunları neden yapmış bu adam, devlet eliyle yapılan bir haksızlığı düzeltmek için mi? ezilen kesimin daha çok refah yüzü görmesi için mi? karşınızda yanlışını kabul etmesini istediğiniz taraf devlet olunca, hukuki yollarla mücadele etme imkanı kalıyor mu? bu açıdan bakınca da, bir kahraman çıkıyor ortaya. dediğim gibi aynı tabloyu, atatürk ve benzeri başka liderler için de çizebiliriz, atatürk kimine göre diktatör kimine göre bir ulusu yoktan var eden bir adamdı. hangisi doğru peki? devlet denen kurum yozlaşmaya her daim müsait olmuştur, halk olarak bizlere düşen, onu takip etmek, koyun gibi sırıtıp, vatan millet devlet diye yüceltmek yerine, gerektiğinde tepki gösterebilmektir. atatürk tam da bu yüzden bursa nutkunu söylemiştir bizlere yani gençlere. kısaca, her devlet böyledir. ve bütün halklar, gerektiğinde devletin onlardan üstün olmadığını hatırlatmalıdır. devlet asayişten ve pembe tablolardan yana olup, her sorunu örtbas etme peşinde olsa bile, büyük tepkilere suskun kalamaz. bu haydi anarşik olalım demek değil. farkındalıklı ve bilinçli olalım demektir. bu yolda da deniz gezmiş benim için bir figürdür.
19 notes · View notes
mellancholysblog · 15 days ago
Text
Aniden ortadan kaybolan insanlarda aşağılık sendromu vardır..bunu o zavallı egolarını kutsamak adına sizden uzaklaşarak gösterirler....🐞
2 notes · View notes
paraspandaras · 9 months ago
Text
Tüm insanlar bu dünyayı sadece ziyaret eden ruhlardır. Tüm ruhlar daima yaşayan varlıklardır. Öteki insanlarla tüm karşılaşmalar deneyimdirler ve tüm deneyimler sonsuza dek sürecek bağlantılardır. Gerçek insanlar her deneyimin çemberini kapatır. Eğer yüreğinde başka insanlara karşı kötü duygularla yürüyüp gidersen ve bu çember kapanmamışsa, bu yaşamın başka alanlarında yenilenecektir. Bir kez değil, dersini alana kadar defalarca acı çekersin. İncelemek, öğrenmek ve olanlardan ders alarak bilgelik kazanmak iyidir. Minnet duymak, kutsamak ve huzur içinde yürüyüp gitmek iyidir.
Marlo Morgan - Bir Çift Yürek
Tumblr media
11 notes · View notes
yikiliyorum · 2 years ago
Text
sevmek, bizim kendimize ve dünyaya karşı giriştiğimiz hırsızlığa, kendi gücümüzle karşı çıktığımız biricik haklılığımızdır. alacakaranlığın ufalaya ufalaya sildiği bir adamı tutup ellerinden, başına ay ışığından bir hale geçirmektir, kaybolmadan sabaha çıksın diye. sevmek, özünde varolan büyük bağlanmaya karşı, insana günlük ilişkilerin kişiliksizleştirdiğini tutsaklıktan kurtaran en büyük özgürlüktür. insanı yalnızlığın hazinelerine götüren bir arınmadır sevmek. yalanın kirlettiği bir yüreği yağmur sularıyla yıkamak, sonra da içtenliğin rüzgârıyla durulayıp iğde kokularına sarmaktır. ışıkları kesilmiş odalarda kirpiklerden ve parmaklardan mumlar yakıp, derin bir hazla ışıyan güzelliğini seyretmektir insanın. bunca aşağılanmaya karşı insanın onurunu kutsamak, gövdesini yüceltmektir...
6 notes · View notes
ggoodbyefall · 2 years ago
Text
üsttekiler
Eski Fransız rahip Abbe Pierre ile bir genetikçi olan Albert Jacquard’ın karşılıklı konuşturulduğu ‘Mutlak’ isimli kitapta, kavramlar konusunda şöyle bir tespit yapılır:
“ ‘Kilise’ sözcüğü yorulmuş sözcüklerden biridir. Bu sözcük yirmi kişi tarafından kullanılsa, yirmi farklı kavram çıkar. Birileri için Teresa Ana’dır; diğerleri için köyün çan kulesi ve daha başkaları için Engizisyon ’dur.”
Lideri kutsamak, şeyhe biat, aşiret liderine itaat, etnisitecilik gibi olgular sırf karşı çıkmakla anlaşılmaz. Bunun yolu ‘Hermenötiksel Düşünce Yöntemi’dir. Bu yöntem metnin içine girip biraz da olsa ona teslim olmayı esas alır. Yani İbranice bilmek ‘Tevrat’ı tercüme etmek için yeterli değildir. Az da olsa ‘Tevrat’a iman etmek bu işin olmazsa olmaz koşuludur.
Kısacası olaylara hep aynı zaviyeden, daha doğrusu dışarıdan bakmak yanıltıcıdır.
“ABD’de siyah esirlerin, İncil’de durumlarının haksızlığını keşfetmemeleri için okumayı öğrenmeleri engelleniyordu.”
Demek ki burada kızılacak kesim asla ‘siyah esirler’ olamaz.
Bizlerin uğruna birbirimizi yediğimiz ‘dava’ denen şey, bir politikacı için ‘güç’ tür!
alttakiler
4 notes · View notes
zehix · 2 years ago
Text
Kinyas ve Kayra gibiyim bu aralar, bir tarafım seni viskilerle kutsamak isterken diğer tarafım sana siyahın en güzelinden tabut yapmak istiyor. Böyleyim işte, biraz deli, biraz ruhsuz ama en çokta sana aşık.
2 notes · View notes
paganizmturkiye · 6 months ago
Text
Hekatean Çember Açımı
Birçok ritüelde mekânı kutsamak ve zararlı varlıklardan korumak için bir çember çizilmesi gerekebilir. Bu özellikle hassas malzemeler veya enerjiler içeren ritüeller için uygundur. Çember oluşturmanın bu versiyonu Hekatean cadılar ve büyücüler içindir, böylece alan Hekate ile iletişim kurmak ve onun yardımıyla ritüeller yapmak için kullanılabilir.
Başlamak için, çemberinizin ana hatlarını belirlemek üzere her bir ana yön noktasına bir mum yerleştirin. Hekate'yi temsil etmek üzere çemberin içine üç mum daha yerleştirin. Hekate’yi temsil eden mumlardan birini ve biraz tütsü yakın; buhur, mür veya ejderha kanı en iyi sonucu verir.
Çemberin etrafında dört kez dolaşın; bir kez asa ya da çubukla, bir kez tütsüyle, bir kez yanan mumla ve bir kez de khernips* (kutsanmış su) serperek. Her seferinde şunu söyleyin;
“Hekate Apotropaia, kötülüğün önleyicisi, bu çemberi çiziyorum ve seni çağırıyorum. Bu alanı ve içindekileri kötülüklerden ve zararlı büyülerden koru.”
Sonra yüzünüzü kuzeye dönün, kuzey mumunu yakın ve şöyle deyin;
“Hekate Chthonia, Yeraltı Tanrıçası ve Ölülerin Sahibesi, Kendisine topraktan pay verilmiş olan, burada bu çemberde benimle ol, aşağıdaki toprak gibi güçlü ve sağlam ol.”
Yüzünüzü doğuya dönün, doğudaki mumu yakın ve şöyle deyin;
“Hekate Ourania, Göksel Olan, Kendisine göklerden pay verilmiş olan, bu çemberde benimle ol, etrafımdaki hava gibi dönüştürücü ve değiştirici güç getir.”
Yüzünüzü güneye dönün, güney mumunu yakın ve şöyle deyin;
“Hekate Pyrphoros, Kutsal Ateş ve Işık Getiren, ikiz meşaleleri taşıyan, bu çemberde benimle ol, senin adına yaktığım ateşler gibi güçlü ve üretken ol.”
Yüzünüzü batıya dönün, batı mumunu yakın ve şöyle deyin;
“Hekate Einalia, suların tanrıçası, okyanuslardan pay verilen, bu çemberde benimle ol, denizler gibi besleyici ve sonsuz ol.”
Tekrar kuzeye dönün ve Hekate mumlarından birini daha yakın, sonra şöyle deyin:
“Dört yöne bakan Hekate Tetraoditis'i, Kavşakların Sahibesini çağırıyorum, bu alanı dört kat korumanla korumanı ve bu daireyi bir kavşak, bir dönüşüm ve güç alanı haline getirmeni istiyorum.”
Son Hekate mumunu yakın ve şöyle deyin:
“Hekate Pharmakeia'yı çağırıyorum, Cadıların Kraliçesi, büyülü olan her şeyin Sahibesi, lütfen bu alanı kutsa ki içinde büyü yapılabilsin. Burada yaptığım tüm büyü ve ayinlerde yardımını esirgememeni rica ediyorum.”
Devam edin:
“Tanrıça Hekate, Ateşli Olan, Yerin, Denizin ve Göğün Tanrıçası, lütfen bu alanı kutsa ve bu çemberi koru. Buraya pozitif enerjiler getir ve bana zarar vermek isteyen herkesi kov. Burada benimle iletişim kur ve çalışmalarımda hazır bulun, çünkü bu ayinleri senin adına yapıyorum!”
*Kherpnis nedir ve nasıl yapılır?
Kherpnis Helen dininde Tanrılara dua etmeden önce suyla yapılan spiritüel bir temizliktir. Böylece miasma denilen spiritüel kirlerden arınırız.
Kâseye bir miktar su dökün; kaynak suyu ile deniz suyunu karıştırın.  Hiç su yoksa ev yapımı tuzlu su veya musluk suyu da yeterli olabilir. Kurutulmuş otları (mine çiçeği veya defne gibi), bir çubuk tütsüyü, bir meşaleyi veya hatta kurutulmuş bir yaprağı veya dalı suyun üzerinde ateşe verin ve suyun içinde söndürün.   İsterseniz onları orada bırakabilirsiniz. Suya bırakırken tek bir kelime söyleyebilirsiniz, “Xerniptosai” okunuşu “zer-nip-tos-aye-ee” - “arınmak” anlamına gelir.
Ellerinizi suyla yıkayın, sonra yüzünüzü yıkayın.  "Χερνιπτομαι" ("Kherniptomai") diyebilirsiniz, yani ‘parlak suyla yıkanıyorum’. Bölgeye ve varsa ritüele katılan herkese khernips serpin ve şöyle deyin:
"Εκας εκας εστε βεβηλοι" ("Hekas hekas este bebēloi") veya "defol, defol kutsal olmayan!"
Alternatif olarak, “Απο απο κακοδαιμονες” (“Apo apo kakodaimones”) veya “defolun, defolun kötü ruhlar!” diyebilirsiniz.
Ellerinizi ve yüzünüzü bezle kurulayın
Artık Tanrılara yaklaşabilirsiniz!
Kaynaklar:
https://www.tumblr.com/hekateanwitchcraft/630022515967901696/hekatean-circle-casting?source=share
https://hellenicfaith.com/making-khernips/
Tumblr media
0 notes
gundemarsivi · 7 months ago
Text
Tumblr media
Kargalar Gülmekte #şiir
✍🏻 Muhsin Salman
https://www.gundemarsivi.com/kargalar-gulmekte/
Yaşadığımız nedir bilmem
Çoğu diyor görmem bilmem
Tilki peynir bekler imiş
Aklına karga gülmekte
Manda söğüdün dalında
Süt vermek keçiye kaldı
Aslanlar tutsak olalı
Krallık çakala kaldı
Karga gülmekte kıçından
Fakir ölüyor açından
Yine de soyan varsılı
Kutsamak fakire kaldı
Tilki tövbelere geldi
Mızrak çuvalları deldi
Hallacın oğlu şaşırdı
Dinle ticarete kaldı
Muhsin SALMAN, 08.07.2015
0 notes
morkedisblog · 10 months ago
Text
Akpli milletvekilinin 20 bin euroluk saati gündem oldu yav bal tutan parmağını yalar demiş eskiler ne sanıyordunuz ki kazancı rantı yoksa niçin o kadar yırtınsın bu kişiler ben de bu saati alacağım da helâl param yok hani dedi ya beyfendi"helâl kazanç"bizim insanlarda bu mallık oldukça sağcı solcu dinci milliyetçi tarafından daha çooookk sömürülür hıhhıhı evet böyle yazdım yalansa şikayet edin😴 eee çırakların saati buysa kim bilir ustalarınınki kaç paradır😲 hani millet aç kalmaya razıydı(Allah dualarını kabûl etti😂)destekleri ölümüneydi mübarek olsun🎉 onu boşverin şu kızlar ünlülerden baba seçenler diyorum mahsus tv'ye çıktılar anneleriyle görüşüyorlar burda kadının da o çirkin kadına para verip beraber olan sözde erkeklerin de ahlâklarına tüküreyim,kız "o kadına neler yaptırdınız"demiş ne yaptıracaklar uyuşturucu kuryeliği-grup sex falan(casusluk yaptıracak değiller ya😎 )yaptırmışlardır adı üstünde marjinâl dünya zaten eskiden bu ünlü zengin sosyete denilen çevreye iyi gözle bakılmazdı çoşmayın benim de zengin ünlü yakın akrabalarım var benden uzak Allaha yakın olsunlar bunların yaptığı hiç birşey beni şaşırtmaz çift hayatlı riyakâr insanlar hepsi burda hastalık ölüm yazılarını onları kutsamak için yazmıyorum ortak oldukları hatıralarımı hatırlıyorum şarkı film vs gibi,eskiden böyle şeyler gizlenirdi "aman biz bir aile bulduk evlendik öyle şöhreti kötü insanlardan uzak duralım çocuklarımız rencide olmasınlar "derlerdi şimdi işin ucunda para var tv-gazeye-medya vs bedava konuşmuyor bu kızlar eee babadan da miras alırlarsa ,herkes kendine yakıştırdığını yaşar-yapar neyse!Dilaranın babasını ben buldum adı geçen hiçbiri değil isminde gizli kimliği o yılları hatırlayın çünkü kadının biraz psikolojisi bozuktu sanırım çocuklarına verdiği isimlerle kodlamış olayları ayrıca yüzü de çok benziyor babaya konuşunca centilmenlik beylik gırla mangalda kül bırakmaz ben Murat Şarın babasını da çözmüştüm yaptığı bir hareketten bir de diyorlar"adli tıp sonucu değişmez"pışık ver parayı değiştir ana babayı😈 ben de dereotu oldum haaa şu kızın babası hem şarkıcı hem aktör vs o söylenenlerden hiç birisi değil kıza dikkâtle bakın babasının gençliğinin başörtülü hali😉
instagram
0 notes
okumaodasi · 1 year ago
Text
ORYANTAL DANS ( GÖBEK DANSI )
Tumblr media
Oryantal dansın tarihi birçok kültürel sınırı aşıyor, Orta Doğu ve Afrika'da başlıyor ve hem kültürel dans hem de egzotik eğlence biçimi olarak Batı kültürlerinde gelişmeye devam ediyor. Oryantal dans 21. yüzyılda bütün dünyada önemli bir popülerlik kazanmıştır.
Oryantal dans 6.000 yılı aşkın bir geçmişi, zengin bir tarihi olan egzotik bir dans şeklidir. Bazı insanlar oryantal dansın bir baştan çıkarma dansı olduğunu düşünürken diğerleri oryantal dansın bir doğurganlık ritüeli olarak ortaya çıktığına inanıyor.
Ortadoğu tarihi boyunca oryantal dans düğünler, doğum duyuruları, festivaller gibi özel kutlamalarda ve etkinliklerde sergilenmiştir.
Dünyanın her yerinde oryantal dans kursları, hareket özgürlüğünü öğretmek ve kadınların bedenlerini sevmelerini ve daha fazla özgüven sahibi olmalarını sağlamak için verilmektedir.
"Oryantal dans" terimi, başlangıçta geleneksel Orta Doğu dansına atfen Batılılaşmış bir isimdir. Oryantal dansın en eski biçimleri, 19. yüzyılda Mısır gawazi dansı ve 20. yüzyılda Arap dansı olan Raqs Sharqi idi.
Mısır'ın Afrika'daki konumuna ve Fransa, Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri gibi diğer ulusların katkılarına karşın, oryantal dans terimi günümüzde genellikle Ortadoğu bölgesinin tüm geleneksel danslarını kapsayacak şekilde kullanılmaktadır.
M.S. 18. yüzyılda Mısır'a giden Fransız kaşifler, dansçıların dance du ventre (karın dansı) adı verilen egzotik bir dans sergilediklerine tanık oldular.
1893 yılında organizatör Sol Bloom, Chicago Dünya Fuarı'nda oryantal dansı Amerika'ya tanıttı. O günlerde bir kadının ayak bileğinin  görünmesi bile cüretkârlık sayılırdı. Bu nedenle oryantal dans başlangıçta riskli ve şok edici olarak görülüyordu. Dansa olan ilgi arttı ve hızla diğer şehirlere yayıldı.
Batılılaşmış oryantal dans biçimi, Hollywood film endüstrisinin dansı bir eğlence biçimi olarak tanıtmaya başlamasının ardından popülerlik kazandı. Mısırlı dansçılar Tahia Carioca ile Samia Gamal, filmlerinde gösterişli oryantal dans kostümleri giydiler ve uluslararası yıldızlar oldular.
Oryantal dans Türkiye'de 1400'lü yıllardan bu yana, çengilerce sokaklarda icra edildiği dönemden beri aktiftir. Günümüzde Çengiler halâ turistleri eğlendirmek için dans ediyor ve özgün Türk tarzı bir oryantal dans sergiliyor.
Geleneksel Müslüman toplumlarda kadınlar genellikle akşamları dans etmek için toplanırlardı. Raks Sharki (Doğu'nun dansı) olarak bilinen bu tür oryantal dans, kadınların karın kaslarını doğuma hazırlamasına yardımcı olduğu gibi, genç kadınlarca da evliliğe hazır olduklarını göstermek amacıyla yapılıyordu.
Günümüzde Mısır'da, mutlu çifti bir doğurganlık ritüeli kutsamasıyla kutsamak için bir düğünde gösteri yapması için bir dansöz kiralamak gelenekseldir.
Mısır'da oryantal dans sanatçıları sokaklarda, festivallerde ve dini kutlamalarda halkı eğlendirmek için peçe, baston ve kılıç gibi aksesuarlar kullandılar.
20. yüzyıldan önce halka açık dans yetkililerce hoşgörüyle karşılanmıyordu, ancak kültürel geleneğin bir parçası olarak kabul ediliyordu.
Daha sonra dansözler düğünlerde, gece kulüplerinde ve diğer etkinliklerde sahneye çıktı. Günümüzün geleneksel oryantal dans kostümü olarak geniş çapta kabul gören etek ve boncuklu sutyeni (bedlah) popüler hale getirenler bu Mısırlı sanatçılardı.
Modern Gün Dansı Yorumu
Oryantal dans artık eğlenceden çok daha fazlası. Çok popüler bir spor haline geldi. Oryantal dans dersleri geleneksel dansın temellerini öğretir ve oryantal dansa yeni başlayanları hareket yoluyla kendilerini ifade etmeye teşvik eder.
Oryantal dansa başlangıç ​​kursları, dansın bu güçlendirici formu hakkında daha fazla bilgi edinmeye devam etmek için iyi bir temel sağlar.
Oryantal dans karın kaslarını, uylukları, baldırları, kalçaları, kalçaları, sırt ve kolları güçlendirir ve şekillendirir.
İleri düzey dans kursları, oryantal dansın birçok farklı tarzından benzersiz hareketleri ve ayrıca geleneksel sahne donanımlarını kullanarak nasıl ustalaşılacağını öğretir.
1 note · View note
csoftcode-blog · 2 years ago
Text
Tumblr media
‘’Yaradılışta ceza olsun diye mi, yoksa tam aksine kutsamak için mi bilmiyorum, insanların ruhlarına bakabilme yeteneği bir nevi büyük yük olmaya başladı bana. Düşünsene, biri daha kendi özüne inmeden, kendi ruhunu tanımadan, kendini ölçüp biçmeden sen onun ruhunu, ruhunda gizli giz’i gizemi, en derin arzusundan tut, en kuytu kıskançlığına kadar görüyorsun. Düşünsene kendini bilmezin karanlığı daha kendine değmeden sana değiyor bir nevi, üstelik bir faydası da yok, anlatsan dahi kişinin anlayabilmesine daha onca yol kat etmesi gerekiyorken. Kalıyorsun kendi çaresizliğin ile. Sonrası, beklemek, uzunca bir bekleyiş, birileri kendi kabuğunu kıracak da, kendi özüne varacak da, kendine, ona buna, sana yaptığını fark edecek de, pişecek sanki..’’ Dünyaya farklı bir pencereden bakmak, dünyanın geri kalanından güçlü olmayı başardığın ve kulağını neye tıkayıp, neye açacağını iyi bildiğin zaman cennet... Aksi ızdıraptan başka bir şey değil.. Farklı kişilerin nezdinde incinmişliğimizle aynı meydanda buluşmuş olmanın mahcubiyeti vardı ikimizinde sesinde. Sonra da konuşmadık zaten daha, kendi içimize dönük muhasebe hali ile gökteki yıldızları saya saya aynı noktaya varıp içimizde daha da derin sustuk. Gece de bize ayak uydurmuş, bir türlü bitmek bilmiyordu sanki...
0 notes
hanargelisim · 2 years ago
Text
Tumblr media
Bakara 191.Ayet: وَاقْتُلُوهُمْ حَيْثُ ثَقِفْتُمُوهُمْ وَاَخْرِجُوهُمْ مِنْ حَيْثُ اَخْرَجُوكُمْ وَالْفِتْنَةُ اَشَدُّ مِنَ الْقَتْلِۚ وَلَا تُقَاتِلُوهُمْ عِنْدَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ حَتّٰى يُقَاتِلُوكُمْ ف۪يهِۚ فَاِنْ قَاتَلُوكُمْ فَاقْتُلُوهُمْۜ  كَذٰلِكَ جَزَٓاءُ الْكَافِر۪ينَ
.
Bakara 191.Ayet: Onları (size karşı savaşanları) yakaladığınız yerde öldürün.
Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın.
Fitne, adam öldürmekten daha kötüdür.
Mescid-i Haram´da onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Eğer onlar size karşı savaş açarlarsa siz de onları öldürün.
İşte kâfirlerin cezası böyledir.
.
.
Her insanın bir muhalif odağı, her insanın bir şeytanı, her insanın TOPLUMSAL bilinçte bir direnç noktası olan açık veya gizli bir rakibi vardır. Kişinin, hayatının en az bir döneminde bunların negatif varlığını hissettirmesi geniş bir olasılık sınırları içerisindedir.
Buna göre düşmanımızı gördüğümüz yerde öldürmek ifadesinin geniş bir eylem çemberi, eylemler dizisi için kullanılmış olması büyük bir kaosun temelini oluşturacağından, hidayeti hedef edinen, barışa ve adalete davet eden bu kitabın amacı ölümü kutsamak, yüceltmek olamaz, olursa ki kendi kendini çürütür.
Toplumsal bilinçte bir yol benimser, açar, belirlersek ve toplumsal bilincin bazı noktalarında direnç yerine insanı, özgür seçimleri, bireysel TOPLUMSAL hedefleri bozguna uğratmak için harekete geçen saldırgan yönelimler, girişimler ile karşılaşırsak ilk doğal tepkimiz SAVUNMA ardından yolumuzu aydınlatacak tepkileri ORTAYA koymak olacaktır. Ancak çıkılan yolda kullanılan yeni yaşam metodunu işlemez noktaya taşımak isteyecek bazı direnç ve bozguncu odakların varlığına, yavaş tükeniş talep eden odaklara karşı kısasa kısas mukabele anlayışında olmak Allah tarafından desteklenir mesajı insanın yaşam adına verdiği mücadele azminde değişimler oluşturur.
Bu tür bir yönelim siyasi cinayetleri meşru kılar gibidir.
Siyasi sahanın dışına çıkarılan bu kabul, inancı siyasete dahil eden gruplar için bir yasa olarak kalmaya devam edecek, böylece her muhalif siyasi girişim durumunda, görüntüyü dinsel bir şekle koyarak, bu amaca göre yansıtarak ölümü meşru bir zemine kaydırmak da bir iktidar manevrası olarak bulundurulacaktır. Bu durum ayetin tersten okunması sonucunda oluşur. Ancak olduğu gibi okunduğunda da sınırları konusunda gücü ellerinde bulunduranlar ile güce ulaşmak yerine güç yaratmak niyetinde olanlar arasında muhtelif görüşler olacak, baskın toplumsal güç bir çok müdahale biçimi, girişimini meşru noktalara taşımak isteyecek, yaşam kurmak girişiminde olanlar direnç noktaları karşılaşmalarında kudret kıyası ve hak belirlenimine daha fazla başvurabilecektir. Bu yönelim de demokratik yaşam anlayışında gelişim ve incelmeye - ayrıntıları ile görüp tatbik etmeye götürecektir.
Burada saklı olan vurguda laikliği yakalamak mümkündür. Bunu görmek için biraz zorlamak gerekecektir, ancak sonuçta bunu gören gözler için görmek mümkündür.
Bu noktada bir putperestin bir imanlı ile karşılaşması durumunda politik duruşunu dindarlık kılıfı altında saklayarak savunması dinin siyasete alet edildiği laiklik ihlali olarak görebiliriz. İmanlıların kafasını karıştırmak için kullanılan bu mücadele biçiminde ölüm - en azından tehdidi, bir samimiyet belirteci olarak kullanılır.
Burada yapılan kötülük derecelendirmesinde ölüm ve fitne birbirleriyle kıyaslanmaktalardır.
Bu durumu alternatif maliyet ile açıklamak mümkündür.
Fitnenin binlerce yıla yayılacak sürekliliği, bir savaş ile kıyaslanmayacak kadar yüksek bir maliyeti olabilir. +fitne, bunu aşmak için Allah yolunda - sunduğu yaşam yöntemini uygulayarak, mücadele edilmedikçe gelişimi durdurucu, tümel toplumsal yapıyı çürümeye götüren yanı ile var olacaktır!
Bunun ise en açık örneğini, İslam dininde bulmak mümkündür.
Herhangi bir tarafın tarafında olmak gerekmiyor, bunu sadece görmek gerekir. Herhangi bir taraf haklı olabilir, hiçbir taraf haklı olmayabilir. Sonuçta bir fitnenin bir ümmete, toplumlara neler kaybettirdiğini örnekler ile ortaya koymak Adem döneminden itibaren mümkündür. Toplumların kıyasımın yapılması yoluyla!
Savaş karşıtlığı ise meşru müdafaa hakkını ve orantılı mukabele hakkını muhafaza ederek ifade edilmektedir. ,,Mescid-i Haram´da onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın.,,
.
Ölümün toplumsal bilinçte tanınırlık, kabul görmüşlük olan itibardan düşürmek anlamıda vardır.
Ancak ilk Yorumdan farklı olarak çok fazla dolandırmadam ölümün insan eli ile de mümkün olduğu koşullara bağlanmıştır. Sizi öldürmeye başladıklarında sizde onları öldürün. Bu cümle dünyayı ikiye böldüğü gibi Dünya'da doğal bir dengenin kurulmasınada yardımcı olur.
Bu denge kurulumu biçimi ve özü ALLAH'IN doğasınıda anlamamıza yardımcı olur.
İsa düşmanınıda seveceksin der. Komşunu kendin gibi seveceksin der. Ancak çarmıha çivilenmek, gerilmek ile ölümü talep etti ve iktidar odaklarını tahrik ederek ölüm yaşam örgüsünde son düğüm olsun diye mücadele etti.
Allah kendi nefsinize bile kıymayacaksınız dediği halde yaşam boyu intihar örgüsünü kendi elleri ile ördü, bir kader olarak yada özerk irade özgür talebi ile!
Nihayetinde dirildi, kader ise bir görev olan yaşamda ölüm bir son olamaz mesajı yanında, Allah adına toplumsal bilinç inşasında ölümü planın bir parçası tutmak durumunda ALLAH'IN takdiri belirleyicidir mesajı ölümü yazgıya bağımlı kılar.
Bir insanın bir insanı öldürmesi adalet sağlayıcı güçler olmasa bile zordur. Çünkü uygarlık öldürmek üzerine değil yaşatmak üzerine kurulmuş, ancak bu kurulumun sekteye uğradığı kritik dönemler çeşitli nedenlere dayandırılarak tarihte yer edinebilmiştir.
Bu nedenle öldürmek meşrudur, insan yaşamında kabul edilebilirlik noktasından bazı özel durumlarda OLABİLİR noktasına taşınarak mevcudiyet alanı, sürekliliği, yoğunluğu daraltılır. Çünkü ölüm bazen ölen için bir kurtuluştur. Haksız eziyetten kurtuluş.
.
.
HaNAR
.
.
        #thehanardevelopment #personalconstutionaltrials #hanargelisim #HaNARgelisim #hanargelisimtakvimi #theroad #birey #kişiselanayasadenemeleri #dive #kişiselanayasa #God #bakışaçısı #tasarım #religionofnewworldpeace #религиюмира
0 notes
biriikigeciyor · 6 years ago
Text
Kutsamayacağım
Kendini yaratamamış
Sefil tanrıcıklarınızı
Amin
11 notes · View notes
etaali · 2 years ago
Text
Tumblr media
✨"Önemli olan inancın dil ile söylenmesi ve söylenen sözler değil bu imandan yola çıkarak hayatın nasıl sürdürüldüğüdür. İnsanın Tanrı hakkında edindiği hayaller Tanrının( kendisi) değildir. İster bir Hindu Benareste Veda ilahilerini tek düze bir sesle söylesin, ister bir Çinli Tao’ya dalıp onda yok olsun. İster bir Hristiyan şarapla ekmek ayinine katılsın, ister bir Müslüman camide Kur’an okusun, ister bir Afrikalı yüzünde maskeyle hayatı kutsamak için dans etsin, karşımıza tek bir soru çıkmaktadır:
✨ Bu ululama (ibadetler) onların hayatında neyi değiştiriyor? " ✨
Roger Graudy
6 notes · View notes
tasindik · 3 years ago
Text
Hazır Trabzonspor şampiyonluğa gidiyorken kaliteli ve mizahi bir olay örgüsü anlatayım.
Asırlar önce Trabzon, Rum İmparatorluğu'ydu ve İstanbul - Vatikan - Trabzon Hristiyanlar için üç kutsal şehir olarak geçerdi. Hatta hâlâ öyledir. Sümela Manastırı'nda her yıl Ağustos ayında hac ve ayin yapılır. Rumlar ile Trabzonlular kültür olarak zaten aynıdır. Horon, yemek, kemençe... Hatta Trabzon'da yer yer hâlâ Rumca konuşulur.
Ufak bir bilgi; şöyle bir şey vardır. Hiçbir dini lider takım tutmaz, desteklemez, tutsa bile renk vermez. Tek bir istisna vardır. Trabzonspor. Çoğu Rum dini şahıslar, Trabzonspor taraftarıdır. Özellikle Fener Rum Patriği Bartholomeos koyu bir taraftarıdır. Hatta son yapılan 2021 ayininde Trabzonspor maskesi takarak ayine katılmıştı.
Tumblr media
Tabi üstüne bir de Trabzonspor şampiyonluk potasına girip en yakın rakiplerine açık ara fark atması ile Patrik üzerinden kaliteli kutsallık ve kutsamak üzerine mizahlar dönmeye başladı.
En son yaşanılan olay ise keşke orada olsam dedirtecek derecede eğlencelidir. Bir grup Trabzonspor taraftarı Trabzon'daki bir kiliseye gidip dua etmiştir.
Tumblr media
Böyle olaylara bayılıyorum. Eğlenceli.
9 notes · View notes