#kendi kendine ingilizce öğrenmek
Explore tagged Tumblr posts
ingilizce-dersler · 3 months ago
Text
Happy Monday Ne Demek?
“Happy Monday”, Türkçe’de “Mutlu Pazartesi” anlamına gelir. Haftanın başlangıcı olan Pazartesi günleri, birçok insan için iş veya okul haftasının ilk günü olduğu için biraz zorlayıcı olabilir. Ancak “Happy Monday” demek, Pazartesi’yi olumlu bir şekilde karşılamayı ve haftaya pozitif bir başlangıç yapmayı simgeler.
Birine “Happy Monday” demek, yeni haftaya enerjik ve pozitif başlamak için bir dilektir. İnsanlar genellikle hafta başında kendilerini motive etmek için bu ifadeyi kullanır. Happy Monday ne demek diye sorarsanız, Pazartesi gününün sandığınız kadar kötü olmadığını hatırlatan bir iyi niyet dileği diyebiliriz.
Ayrıca kendi kendine ingilizce öğrenmek isterseniz sitemizi ziyaret edin
0 notes
hayali-arkadas · 8 months ago
Text
Bir kadın la birlikte olmak için çırpınmamalıyım. Groundhog day gibi ol. İngilizce öğrenmek istiyorsan öğren. Çello çalmak istiyorsan git çal. Sadece bunları yap. Burak kendi çıksın karşına. Kendine iyi bir hayat yarat Gerisini akışa bırak.
0 notes
gelmeyin · 8 months ago
Text
English Academy: İzmit ve Sakarya'da Dil Öğreniminin Adresi
İngilizce öğrenmek, günümüzde hem kişisel gelişim hem de kariyer fırsatları açısından büyük önem taşıyor. Dil becerilerini geliştirmek için bir dil kursuna katılmak ise hızlı ve etkili bir yol sunuyor. İşte bu noktada, Sakarya dil kursu şubeleri şubeleri bulunan English Academy Dil Okulları devreye giriyor. Uzman öğretmen kadrosuyla, öğrencilere yüksek kaliteli bir eğitim sunan English Academy, dil kursu deneyimini sınıf içi eğitim ve sosyal etkinliklerle destekleyerek dolu dolu bir İngilizce macerası sunuyor.
English Academy, öğrencilerin dil becerilerini akademik düzeyde geliştirmek ve konuşma pratikleri yapmak için ideal bir ortam sağlar. Nitelikli öğretmenler, öğrencilere etkili bir şekilde İngilizce öğretirken aynı zamanda onların konuşma becerilerini güçlendirmede yardımcı olur. Böylece, öğrenciler aldıkları eğitimi günlük hayatta rahatça kullanabilir ve iletişim becerilerini ilerletebilirler. Ayrıca, English Academy çevrimiçi eğitim paketleriyle öğrencilere evlerinden veya istedikleri her yerden İngilizce öğrenme imkanı sunarak esneklik sağlar.
English Academy'nin bir diğer önemli özelliği ise sosyal etkinliklere verdiği önemdir. Öğrenciler, çeşitli sosyal etkinliklerle dil becerilerini geliştirirken aynı zamanda yeni insanlarla tanışma fırsatı bulurlar. Bu etkinlikler sayesinde öğrencilerin motivasyonu artar ve İngilizce konuşma becerileri daha hızlı ilerler. Alanında uzman eğitmenler tarafından organize edilen bu etkinlikler, öğrencilerin dil öğrenme sürecini keyifli hale getirir.
English Academy'de İngilizce öğrenmek sadece bir dil kursuna katılmaktan daha fazlasını ifade eder. Bu eğlenceli ve heyecan verici yolculuk, öğrencilerin öğrenirken keyif almasını ve İngilizce konusunda başarılı ve özgüvenli hissetmesini amaçlar. English Academy Dil Okulları, İzmit dil kursu şubelerinde sunduğu kaliteli eğitim ve destekleyici atmosferiyle öğrencilerin dil becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Kendinizi İngilizce'de ilerletmek ve güvenle iletişim kurmak için English Academy'yi tercih edebilirsiniz.English Academy, İngilizce öğreniminin önündeki engelleri aşmak için çeşitli yöntemler kullanır. Öğrencilerin dil öğrenme sürecini desteklemek amacıyla modern teknolojiden yararlanır ve çeşitli dijital araçlarla zenginleştirilmiş bir öğrenme deneyimi sunar. İnteraktif materyaller, online egzersizler ve sanal sınıf ortamları gibi kaynaklar, öğrencilerin kendi hızlarında ve ihtiyaçlarına uygun şekilde İngilizce öğrenmelerine yardımcı olur.
English Academy'nin misyonu, İngilizce öğrenimini sadece bir ders programıyla sınırlandırmamaktır. Dil kurslarının yanı sıra, öğrencilere işbirliği, liderlik becerileri, kültürel farkındalık ve kendine güven gibi sosyal ve kişisel gelişim alanlarında da destek sağlar. Bu sayede, English Academy mezunları, sadece İngilizce bilgisiyle değil, aynı zamanda çok yönlü bireyler olarak da öne çıkar.
English Academy Dil Okulları'nın öğrencilerine sunduğu avantajlardan biri de uluslararası geçerliliği olan sertifikasyon programlarıdır. Cambridge English, TOEFL ve IELTS gibi prestijli sınavlara hazırlık kurslarıyla öğrenciler, İngilizce dil yeterliliklerini kanıtlayabilir ve akademik veya iş hayatlarında fırsatlar elde edebilirler.
English Academy, her öğrencinin bireysel ihtiyaçlarına odaklanarak özelleştirilmiş eğitim programları sunar. Öğrencilerin başlangı�� seviyesinden ileri seviyelere kadar olan tüm düzeylerde eğitim alabilecekleri geniş bir müfredat sunar. Öğrenciler, genel İngilizce, iş İngilizcesi, akademik İngilizce veya sınavlara yönelik hazırlık gibi farklı programlardan seçim yapabilirler.
0 notes
kozba · 1 year ago
Text
Sigma Kuralları Nedir, Sigma Ne Demek?
Sigma Kuralları son zamanlarda özellikle sosyal medyada oldukça popüler hale gelmiş bir dizi kurallar listesidir. Bu içeriğimizde Sigma Kuralları ve Sigma Ne Demek kavramlarından bahsedeceğiz. Alfa, Beta ve Omega Erkek gibi karakteristik kavramlar uzun zamandır birçok bilimsel makalede anlatılan ve birçok kişinin bildiği kavramlar olmakla birlikte bu listeye artık yeni bir kavram daha eklendi; Sigma Erkek ve Sigma Erkek Kuralları.
Sigma Ne Demek?
Sigma Ne Demek, sorusuna yanıt vermek gerekirse; temelde Alfa erkek kavramına benzemektedir. Sigma Kuralları içeriğimizin başında da belirttiğimiz gibi Sigma Erkekler, Alfa erkeklerle yalnızlık konusunda ayrışırlar. Manipülasyon üstadı olan Sigmalar takım oyuncuları değildir. Zeki ve kendinden emin karaktere sahip bu erkekler uzun süreli değil, kısa süreli ve tutkulu aşk hayatını tercih etmektedir.
Sigma Erkek kavramı Alfa kavramına benzese de birçok noktada ayrışmaktadır. Sigmalar bağımsız ruhlardır ve hayatta en fazla önemsedikleri değerde bu bağımsızlık duygularıdır. Alfalar liderlik yapmayı ve ego tatminini çok fazla severken Sigma Erkeklerde durum bu şekilde değildir. Kısacası, Sigma Erkekler alfalardan daha güçlü, daha rafine ve derin düşünen entelektüel karakterlerdir. Çocukken izlediğimiz Beyblade çizgi filmindeki Kai veya popüler süper kahraman Wolverine gibi karakterleri Sigma Erkek kavramına örnek verebiliriz.
Tumblr media
Sigma Kuralları - 2023
Bazı Ekşisözlük yazarlarına göre ise Sigma Erkek olarak gösterilen karakterlerin hepsi Alfa erkeklerdir ve Sigma diye herhangi bir erkek türü bulunmamaktadır. Diğer yandan, Alfa erkek özelliklerinin neredeyse tümünü taşıyan fakat liderlik yapmak istemeyen erkeklerden günümüzde fazlaca vardır. Bu yüzden de ortaya Sigma Erkek kavramı çıkmıştır ki bu kavrama uyan bir çok insanda bulunmaktadır.
İlgili bağlantıdan da 5 dakika uzunluğunda derleme bir videoyu izleyebilirsiniz.
Spartacus dizisinin önemli karakterlerinden olan Gannicus'da Sigma Erkek kavramına örnek olarak gösterebilir. Gannicus her ne kadar alfa gibi görünse de neredeyse dizi boyunca son sahne hariç sürüye asla liderlik yapmamıştır.
Tumblr media
Sigma Kuralları
Sigma Kuralları Nedir?
Sigma Kuralları sizler için çeşitli videolardan derlenmiştir. Bu videolar İngilizce olduğu için kavramların bazıları çeviri azizliğine uğramış olabilir.
Her zaman sözlerle değil, eylemlerle cevap verin.
Oluşturduğunuz strateji ile rakiplerinizi her zaman şaşırtın.
Kendinize ve çevrenize karşı her zaman dürüst olun.
Sizden nefret edenleri unutun, önemsemeyin.
Kendinizi asla başkaları ile kıyaslamayın.
Oyunu kaybedebilirsiniz fakat özgüveninizi asla kaybetmeyin.
Gücünüzü sadece gerektiğinde gösterin.
Kadınlar için hedeflerinizden vazgeçmeyin.
Ne pahasına olursa olsun, sözünüzü her zaman tutun.
İnsanlara daima yardım etmeye çalışın fakat kendinizi kullandırtmayın.
Eğer bir kadın size karşı tavrını net şekilde ifade ediyorsa, sizde ona karşı tavrınızı net şekilde ifade edin.
Kimseye koşulsuz bir şekilde güvenmeyin.
Kadınların kurdukları tuzaklara karşı dikkatli olun.
Sizi takdir eden yoksa, kendinizi takdir edin.
Sıkı değil, akıllıca çalışın.
Para dünyadaki en güçlü şeydir çünkü konuştuğunda herkes dinlemek zorundadır.
Hayallerinizden vazgeçmeyin. Hayalsiz bir hayat, müziksiz bir partiye benzer.
İnsanlara satmak istediğiniz ürünü zorunluymuş gibi hissettirin.
Kurallar oluşturun ve bu kuralları sadece öz saygınızı korumak için bozun.
Vaktini boşa harcayan insanları hayatınızdan çıkartın.
Para sahibi olmamak, tüm zayıflıkların temel nedenidir.
Daha fazla Sigma Kuralları (Sigma Rules) öğrenmek için bizi takipte kalın.
Sigma Erkek Nasıl Anlaşılır?
Sigma Erkeklerin en temel özelliği bağımsız ruhlarıdır. Sigma erkekler yalnız kalmayı sevdikleri için bu özelliğe sahiptir ve bu özellik sonradan kazanılan bir alışkanlık değildir.
İnsani ilişkileri iyi ve güçlüdür. Karşı cinsi çok kolay bir şekilde ikna edebilir, onu kendi tarafına çekebilir çünkü Sigma erkekler manipülasyon konusunda da çok başarılıdır.
Dışarıdan bakıldığında içine kapanık bir görüntüye sahiptirler fakat gereken durumlarda bir alfa gibi hareket etmesini de bilirler.
Liderlik yetenekleri vardır fakat liderlik etmek istemezler. Bu yüzden de takım oyunlarında başarılı değildirler.
Süresi kısa fakat derinliği olan ilişkileri severler. Tutkulu aşk kavramı Sigma Erkeklerin en sevdiği kavramların arasında yer almaktadır.
Sigma erkekler genel anlamda zeki insanlar olmakla birlikte zekaları genellikle sosyal anlamda daha yüksektir.
Güce sahip olmayı severler fakat gücü sadece gerektiğinde kullanırlar.
Belirli kuralları vardır ve bu kuralların dışına büyük ölçüde çıkmaktan korkarlar.
Sigma Erkek Kurallarının Gelişimi
Sigma Kuralları ve Sigma Ne Demek, konusunu içeriğimizin başında yüzeysel olarak inceledik. Kurt Sürüsü Kişilik Teorisi 20. yüzyılın ilk yarısında çürütüldüğü halde hayvan davranış analisti Rudolph Schenkel 1947’de alfa kişilikli kurdun sürüyü yönettiği temeli üzerine oturtulan bu teoriyi tekrar gündeme getirmiştir. Deneyde gözlenen kurtların sonuçta insanlar tarafından yakalanmış, bir tür baskı altına alınmış kurtlar olduklarının altını çizmiştir. Ben bu ayrıntı yüzünden teorinin çürütülmesi gerektiğini düşünmüyorum. Yani 8 farklı kişilikteki adamı hapse atsanız, birbirleriyle ve kendi kendileri ile olan ilişkileri özgürken sergileyeceklerine en az %80 paralel olacaktır.
Yeni Cesur Dünya’nın yazarı (bilindiği üzere 1. sınıf yazarlardandır) Aldous Huxley 1932’de insanların mutlu ve kalıcı bir sosyal hiyerarşi için kurtların hiyerarşisini göz önünde bulundurmalarının yanlış olmayacağını söylemiştir. Ticarileştirilmeye son derece müsait ve kafadan uydurma gibi görünen kişilik tipleri teorisi aslında bir sürü hayvanı olan insanın evrimiyle ilişkilendirilebileceği için asla astroloji gibi çürük temele (doğum anı) dayanan sözde bir bilimle aynı kefeye konmamalıdır.
Daha da önemli olan şu ki, kişilik tipleri teorisi ister gerçek isterse uydurma ya da yarı doğru yarı kotarma bir teori olsun, insanların okuduklarında kendilerini hangi kişilikle özdeşleştirdikleri, hangi kişiliğe selam çaktıkları açısından bakıldığında bile hem eğlenceli hem de sosyal hayatta işe yarayabilecek bir kılavuz rolü oynayabilir. Bu noktada 3 sorun var:
Herkes kendini ya alfa ya da sigma gibi görecektir.
Kişinin kendini nasıl gördüğünü değil, ona dışarıdan bakanların, onu tanıyanların onu nasıl gördüğünü değerlendirmek gerekir.
Dışarıdan bakanlar hem kendi kişilik tipleri nedeniyle kıskançlık içgüdüsü sergileyebilirler, hem de iyi analiz yeteneğine sahip olmayabilirler.
Sigma Male Ne Demek?
Mesela sigmaların kendine yeterliği kişilikler teorisi konusunda bilinçsiz gelişmemiş toplumlarda kendini beğenmişlik gibi görülür, yeteneklerinin yarısını bile göstermeyen bu mütevazı insanlar hem yanlış anlaşılır hem de durup duruken farkında bile olmadan epey bir düşman edinirler.
Bu sessizlik, gösterişsizlik sigmaların birer ezik gibi değerlendirilmesine sebep olurken alfaların direkt apaçık ortada olan kendini beğenmişlikleri hor görülmez, hatta uysal betalar ve çalışkan dalkavuk deltalar tarafından alkışlanabilir. Çünkü sigmalar ve betalar özellikler listesinin bir bölümünde ciddi benzerlik gösterir, kalan bölümde ise sigma alabildiğine derinleşirken, bireyleşirken, tamamen doğal bir tabu yıkıcıya dönüşürken, yani modern d��nyanın beklentilerini bile isteye reddedip yönetici pozisyonundan tiksinirken, beta alabildiğine yüzeyselleşip toplumsallaşır, alfaya öykünmekle geçen ömrünün son çeyreğinde terfi alır, yaşlılığına doğru nispeten daha özgüvenli bir kişilik sergiler, sigma tanıdığını hatırladığında ise kıskançlığı azalmış bir şekilde olsa da sürer.
Gama ile sigmanın da belli bir oranda özellikleri aynıdır, ayrışmaya başladıklarında ise, örneğin, bir sigmanın aldığı maaşı ya da orta düzey yöneticiliği dert etmeyip işine odaklanmakta güçlük çekmediğini görürüz, bağımsız ruhlu, isyankar ve üst düzey vasıflı olmalarına rağmen emirleri, sorumluluklarını asla savsaklamazlar, gama ise (kendince haklı olarak) parayı konuşmadan işe başlamaz, alfayı sürekli kıskanır, işlerini baştan savma yapabilir, argümansızca bildiğini okur, anca şansı yaver giderse yükselir. Sigma iş hayatını bağımsızlığa giden yolda para kazanma amaçlı bir zorunluluk olarak görüp asıl enerjisini büyük hedefleri için saklar, bu aradakalmışık nedeni ile manipülatif olabilir, yani iş yerinde mutlu rolü oynayabilir, oysa parası yoktur ve ne kötüdür ki kariyer hırsı da yoktur. Bütün gerçek enerjisi; deneyim, macera, sanat, felsefe, bilime, yaşamaya yöneliktir.
O halde konuyu eğlenceli bir konu gibi görüp geçmek, herkesin kendi kendisine karşı dürüstçe sorgulayarak tespitte bulunmasından başka çare yok gibi görünüyor. Aslında anlayana sırf yaydıkları enerjilerinden, auralarından bile kişilik tipleri çoğu zaman apaçık ortadadır. Bir sigma; kesinlikle cazibeli / seksi / hoş görünen, en kötü ihtimalde bile başkaları tarafından çoğunlukla beğenilen, reddedilmesi zor kişidir, bu ayrıntı belki kendi kendini kandırmayı engelleyebilir. Bir alfa son derece cesur biridir, güç ve iktidarı ele geçiren politikacılar, mafya babaları tipik birer alfadırlar.
Kişilk tipleri en kapsamlı listesiyle ’sigma, alpha, beta, delta, gamma, omega, epsilon, moron’ olmak üzere 8’e ayrılıyor…
Bambaşka alanlarda, hitap ettikleri toplum açısından bambaşka önem derecelerine ve hatta birbirine zıt görüşlere sahip olmalarına rağmen kişilik tipi açısından aynı çatı altında buluşan tipik alfa ünlüler:
Nietzsche, Atatürk, Karl Marx, Mike Tyson, Dostoyevski, Büyük İskender, Julius Caesar, Recep Tayyip Erdoğan, Kadir İnanır, İbrahim Tatlıses, Bülent Ersoy, Nazım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek, Arnold Schwarzenegger, Madonna, Robert De Niro, Al Pacino, Yılmaz Güney, Hitler, Stalin, Mussolini, Donald Trump, Vladimir Putin, Tarantino, Brad Pitt, Cüneyt Arkın, … gibi girişken, güçlü noktada konumlanan, kitlelere hitap eden, iş bitirici, tereddütsüz insanlar.
Sigma Erkek - Ünlüler
Franz Kafka, John Lennon, Buddha, Vladimir Lenin, Oscar Wilde, Leonardo da Vinci, Alain Delon, Bruce Lee, James Bond, Clint Eastwood, Michael Jackson, Kropotkin, Mahatma Gandhi, Beethoven ve Keanu Reeves gibi hiyerarşide hiçbir yere oturmak istemeyen ama yine de zirveye yakışan, lider ruhlu, orijinal insanlar.
Alfalarla sigmaların üstünlük derecesi görecelidir. Donanımlı, idealist, soyut düşünebilen bir entelektüel için sigma arketipler üstte konumlanırken; gösterişi, somut kanıtı seven realistler için alfalar sigmaların üstündedir. Bu yüzden orijinal İngilizce kaynaklardaki piramitte iki kişilik tipi aynı hiyerarşik yükseklikte gösterilir. Bir şartla… Sigma piramitin dışındadır, aykırıları, tuhaf ama karizmatik tipleri sembolize eder.
İçeriğe katkısından dolayı Ahmet Bey'e teşekkürler.
Sigma erkek ne?
Sigma Erkek, alfalara birçok özelliği sebebiyle benzeyen fakat liderlik konusunda alfa erkeklerden ayrışan erkek modelidir. Sigma erkekler yalnız kurtlardır ve gölgelerde yaşamayı severler.
Trend kategorimizde ise benzer içeriklerimize ulaşabilirsiniz.
0 notes
scarletmediaa · 2 years ago
Text
Yeni Bir Dil Öğrenirken Kaçınılması Gereken Hususlar
Yeni bir dil öğrenmek, kültürel zenginlik kazanmanın yanı sıra kariyer fırsatları açısından da oldukça önemlidir. Ancak, dil öğrenirken yapılan bazı hatalar, öğrenme sürecini zorlaştırabilir ve hatta başarısız olmanıza neden olabilir. İşte yeni bir dil öğrenirken kaçınılması gereken bazı hususlar:
Kısa Yoldan Öğrenme Yanılgısı: Yeni bir dil öğrenmek zaman ve çaba gerektirir. Kısa yoldan öğrenme vaat eden programlara inanmak, gerçekçi olmayan beklentiler oluşturabilir ve hedeflere ulaşmak için gerekli çabayı göstermeyi zorlaştırabilir.
Düzenli Olmayan Öğrenme: Dil öğrenme süreci, düzenli bir çaba gerektirir. Öğrenme işlemi için uygun zaman dilimleri oluşturmak ve bunlara uygun şekilde çalışmak, öğrenmenin daha verimli olmasına yardımcı olacaktır.
Dilin Sadece Gramerini Öğrenmek: Dil öğrenirken, sadece gramer kurallarını öğrenmek yeterli değildir. Dilin pratik kullanımı, kelime dağarcığı ve dinleme becerileri de önemlidir.
Yalnızca Bir Kaynaktan Öğrenmek: Sadece bir kaynaktan öğrenme yapmak, öğrenme sürecinde monotonluğa neden olabilir. Farklı kaynaklardan faydalanmak, kelime ve dilbilgisi becerilerini çeşitlendirmeye yardımcı olacaktır.
Kendinize Yeterince Zaman Vermemek: Dil öğrenme süreci, kişiden kişiye farklılık gösterir. Kendinize yeterince zaman vermediğiniz takdirde, öğrenme sürecinde hedeflerinize ulaşmakta zorlanabilirsiniz.
Sadece Konuşma veya Sadece Yazma Pratiği Yapmak: Dilin konuşulması ve yazılması farklı becerilerdir. Yalnızca bir beceriye odaklanmak, diğer becerilerin zayıflamasına neden olabilir. Bu nedenle, her iki beceriye de eşit derecede önem vermek ve her ikisine de yeterince zaman ayırmak gereklidir.
Kendinizi Sık Sık Test Etmemek: Öğrenme sürecinde kendinizi sık sık test etmek, ne kadar ilerleme kaydettiğinizi görmek için önemlidir. Testler, öğrenme sürecinin kalitesini artıracak ve eksikliklerinizi tespit etmenize yardımcı olacaktır.
Online İngilizce Öğrenme Deneyiminizi Nasıl Daha Etkili Bir Hale Getirebilirsiniz
İngilizce öğrenmek isteyen dünya genelinde milyonlarca insan tarafından İngilizce kursu online seçeneği tercih ediliyor. Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte, online İngilizce eğitim platformları da oldukça yaygın hale geldi. Bu platformlar, dil öğrenmek isteyenler için oldukça uygun bir seçenek olmasına rağmen, etkili bir öğrenme deneyimi yaşamak için bazı ipuçlarına dikkat etmek gerekiyor. İşte online İngilizce öğrenme deneyiminizi daha etkili hale getirmek için bazı öneriler:
Hedefler Belirleyin: Online İngilizce eğitimi alırken, hedeflerinizi belirlemeniz oldukça önemlidir. Kendinize İngilizce öğrenme amaçlarınızı ve hedeflerinizi belirleyin. Bu sayede öğrenmeniz gereken konulara odaklanabilir ve ilerlemenizi daha etkili bir şekilde takip edebilirsiniz.
Kendinize Zaman Ayırın: Online İngilizce eğitimleri, öğrenme sürecinizi kendi tempoda yönetebilmenizi sağlar. Ancak, düzenli bir şekilde çalışmanız ve kendinize zaman ayırmanız gerekiyor. Öğrenme programınızı düzenli olarak takip edin ve planlanan zamanlarda çalışmalarınızı tamamlayın.
Etkileşim Halinde Olun: İngilizce öğrenirken, dilinizi kullanmanız gerekiyor. Online İngilizce eğitimi alırken, interaktif derslere katılın ve öğrendiklerinizi uygulayın. Ayrıca, öğrenmenizi pekiştirmek için konuşma gruplarına katılabilir veya dil arkadaşları edinebilirsiniz.
Çeşitli Kaynaklar Kullanın: Online İngilizce eğitimlerinin avantajlarından biri, çeşitli kaynaklara erişebilme imkanıdır. Farklı kaynakları kullanarak öğrenme sürecinizi çeşitlendirebilirsiniz. Örneğin, video, ses kaydı, okuma materyalleri gibi farklı kaynakları kullanarak öğrenme sürecinizi destekleyebilirsiniz.
Yeniliklere Açık Olun: İngilizce öğrenirken, yeniliklere açık olmak ve farklı öğrenme yöntemlerini denemek oldukça önemlidir. Öğrenme sürecinizi çeşitlendirin ve yeni öğrenme yöntemleri keşfedin. Bu sayede öğrenme sürecinizi daha ilginç hale getirebilirsiniz.
Başkalarıyla Konuşarak Pratik Yapmak Mümkün: Videolu Eğitim
Yabancı bir dil öğrenirken, pratik yapmak ve dil becerilerini geliştirmek için birçok farklı yöntem vardır. Bu yöntemler arasında dil kurslarına katılmak, dil öğretmenleriyle özel dersler almak, arkadaşlarınızla veya dil öğrenen diğer kişilerle pratik yapmak yer alabilir. Ancak, son yıllarda online İngilizce eğitim platformları, özellikle videolu eğitimler, pratik yapmak için çok daha erişilebilir bir yol sunuyor. Peki, online videolu eğitimler yoluyla pratik yapmak gerçekten etkili bir yöntem midir?
Öncelikle, videolu eğitimlerin diğer yöntemlere göre birçok avantajı vardır. Öncelikle, online videolu eğitimler, herhangi bir zamanda herhangi bir yerde erişilebilir olması nedeniyle oldukça esnektir. Bu, yoğun bir programı olan kişilerin bile kendi programlarına uygun bir şekilde pratik yapabileceği anlamına gelir. Ayrıca, videolu eğitimlerde dil öğrenimi için kullanılan materyaller genellikle interaktif olup öğrenmeyi eğlenceli hale getirir.
Videolu eğitimler, aynı zamanda dil öğrenirken günlük yaşamda kullanılan gerçek yaşam örnekleri sunarak pratik yapmanızı sağlar. Dil öğrenirken bu tür gerçek yaşam örnekleri ile karşılaşmak, dil öğrenen kişilerin öğrendikleri dilde daha fazla güven kazanmasına ve konuşma pratiği yapmasına yardımcı olur. Örneğin, bir markette alışveriş yaparken kullanılan ifadeleri öğrenmek, yabancı bir ülkede alışveriş yaparken kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlar.
0 notes
hcagla · 2 years ago
Text
24 Saati Etkili Kullanmak Nasıl Mümkün Olur?
Tumblr media
Ben bir to-do list yapma bağımlısıyım. Tamamen yapmam gereken işler bittiğinde çok mutlu oluyorum. Zamanımız kısıtlı (hem gerçek hem de manevi anlamında kullandım). Sürekli bir şeylere yetişmeye çalışırken ve mükemmel olmayı planlarken bazen işler ters gidebilir. Fakat elimizde her gün yeniden başlayan bir 24 saat var. Bu 24 saatleri neler yapacağımız ise tamamen bize kalmış ve hayatımızı değiştirebilen kararlar dizisi. Bu yazıda hem kendime hem de size şu soruyu soruyorum 24 saati etkili kullanmak nasıl mümkün olur?
Zaman Yönetimi Nasıl Olmalı?
Bildiğimiz standart bazı maddeler var. Bunlardan biri en önemli işleri sabahın ilk saatlerinde yapmak. Fakat eğer ben sabah sadece kahve içerek kendime gelemiyorsam. Örneğin bilgisayarın başında kahvaltı yapmadan 1 saat geçirdiğimde tansiyonum düşüyorsa (me). İşte burada herkesin dediği doğrular bana neden uymuyor diye düşünmek yerine kendi doğrularımı yaratmayı seçiyorum. Birkaç deneme yanılmadan sonra kahvaltı yapmadan hiçbir şey yapamayacağımı anladım. Siz de kendi doğru sabah rutininizi deneme yanılma yöntemiyle bulabilirsiniz. Günlük hayatta zaman yönetimi oldukça önemlidir. Düşük değerli faaliyetler sizi meşgul eder ve gerçek işlerinizi yapmanızı engeller. Düşük değerli iş gereklidir, ancak önemli değildir. Bunlar, beklenen sonucunuz üzerinde hiçbir etkisi olmayan, bırakılması, devredilmesi veya dış kaynak kullanımı kolay görevlerdir. Bu gibi durumlarda kendinize yüklenmek ve bu işi yapmak zorundayım diye düşünmek yerine bu işi yapmasam ne olur diye düşünmek daha akıllıca. Etkili bir iş bitirici olmak istiyorsanız öncelikle odaklanmayı öğrenmelisiniz. iPhone kullanıcıları için rahatsız etme modu gibi android telefonlarda da bu tarz özellikler var. Bir işe başlarken rahatsız etme modunu açın ve kendinizi tamamen yaptığınız işe verin. Bildirimlere yanıt vermek, günün amacına katkıda bulunmaz. Araştırmalar , önemsiz bir kesintiden sonra konsantrasyonunuzu tamamen geri kazanmanızın ortalama olarak 23 dakikadan fazla sürdüğünü gösteriyor. Bildirimler ve e-postalar, görevle ilgili olmayan düşünceleri harekete geçirir ve siz cihazla etkileşimde bulunmasanız bile dikkat performansını bozabilir.
Tumblr media
Herkes zamanını farklı şekilde geçirir: Bir kişi başarılı bir kariyer geliştirmek için çok zaman harcayabilirken, bir başkası zamanını ödüllendirici bir aile hayatı kurmaya yatırmakla daha çok ilgilenebilir. 24 saati etkili kullanmak çalışan çalışmayan herkes için gereklidir. Gerçekten, gerçekten en çok neye önem verdiğinizi düşünmek için zaman ayırın, sonra zamanınızı önemsediğiniz şeylere harcayın. Bu basit bir tavsiye gibi görünse de neredeyse hiç kimse bunu yapmıyor. Pek çok insan, zamanlarını nasıl geçirdiklerinin anlamlı sonuçlar doğurup doğurmayacağını düşünmeden günlerini geçiriyor. Zamanınızı önceliklendirmek ve optimize etmek, önemli olan şeylere odaklanmanız için size daha fazla zaman kazandıracak ve daha kısa sürede daha başarılı olmanızı sağlayacaktır. Ve ne yaparsanız yapın, işinize, vizyonunuza veya uzun vadeli hedefinize gerçek bir değer katmayan yoğun işlerden kaçının. Kendinize orta vadeli hedefler koyduysanız her gün mutlaka bu hedefe doğru yürüyebileceğiniz bir adım atın. Örneğin altı aylık hedefiniz İngilizceyi çok iyi öğrenmek ise haftalık hedefiniz İngilizce konusunda 1 saat çalışmak olsun, günlük hedefiniz ise İngilizce de 5 kelime ezberlemek olsun. Böylece nihai hedefinize ulaşmak için her gün bir adım atmış olursunuz. Buradaki rakamlar tamamen uydurmadır, siz olayı anladınız. Daha az şeyle ilgilenin. Odak noktanızı artırmanın, daha iyi bir insan olmanın ve zamanınızı daha iyi kullanmanın en iyi yollarından birinin daha az şey yapmak olduğunu düşünüyorum. Bu konuyla ilgili Leo Babauta'nın Az Aslında Çoktur isimli kitabını öneriyorum. Sevgilerle Bu yazıyı beğendiyseniz sosyal medya hesaplarınızdan paylaşırsanız fazlasıyla teşekkür etmiş olursunuz. Daha fazla bilgi için beni sosyal medyada takip etmeyi unutmayın - Facebook, Instagram, Pinterest ve Twitter. Read the full article
0 notes
gatabs · 2 years ago
Text
İngilizce Nasıl Öğrenilir? 🇬🇧 (En Sık Sorulan Sorular) İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
İngilizce Nasıl Öğrenilir? 🇬🇧 (En Sık Sorulan Sorular) İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
Uçan tekme gibi bir bilgi videosu çektim. 1- İngilizce öğrenmek kolay mı? 03:22 2- İngilizcemi nasıl geliştiririm? 04:28 3- İngilizce öğrenmek ne kadar zamanını aldı? 05:09 4- Öğrenmeye nereden başlayacağım? 07:33 5- İngilizce öğrenmeyi nasıl keyifli hale getirebilirim? 11:21 6- Nasıl direkt İngilizce düşünebilirim? 7- Hevesim ve ilgim yok, nasıl öğrenebilirim? 19:16 8- Sadece internetten, evde…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
edebiyatsoylesileri · 2 years ago
Text
Can Yücel / Şiir, kelimeleri bu galaksiye iade etmektir
Tumblr media
"Bir kez gözaltındayken 'Hayatını anlat' dediler, bir başladım, nasıl susturacaklarını bilemediler, sonunda ...tir ol git deyip kovdular." Yaşamını 'en güzel şiiri' olarak niteleyen Can Yücel, yaşadıklarını, düşündüklerini yine kendi üslûbuyla anlatıyor.
İlkokul üçteyim. Küçücük çocuk. Boğaziçi okulunda okurdum. Evden yolladılar. Leyli yollandım. Hem aynı şehirde oturacaksın hem de okula leyli yollanacaksın. Çok bozuldum, çok üzüldüm. Evde, ikiz kardeşimle kavga ediyorum diye yollandım. Benimsemedim. Her şeyi benimsemediğim gibi... Futbol vardı, futbol oynuyordum... İyi bir futbolcu olacaktım. Nasıl gol atacağım hâlâ rüyama girer... Zaten şiirde de hep nasıl gol atacağımın peşindeyim ya! Ankara'da Taşmektep. Ahır gibi. Bombok bir yer. Futbol da yok. Üstelik vekil oğlusun. Bombok bir durum. Hiç sevmedim... Ortaokul bitti. Atatürk Lisesi. Aynı numara, orayı da sevmedim. Klasik şube harikaydı. Harika kadro, Nurullah Ataç, Cevdet Kudret ders veriyor. Nâzım okuyoruz. Dünya edebiyatını tanıyoruz. Latince öğreniyoruz. Sekiz öğrenciyiz. Gazi Yaşargil de orada. Gazi çok çalışkan, bize karışmaz. Orada komün kurduk. Harçlıklarımızı komüne verip para biriktiriyoruz. Dışarı gitmek için. Sonra tüm topladığımızı Gaziciğimize verdik, onu dışarı yolladık.
Hayatta kuş gibiliğe razı değilimdir
Ben babama hep posta koyuyorum. Tek parti numarası vardı ya. Utanıyorum senden derdim. O da niye utanıyorsun diye çıldırıyordu. Arabasına binmezdim. Öyle bir gerginlik işte. Sonunda beni Cambridge'e postaladılar. Bu da çılgınlık. Ben Dil Tarih Fakültesi'nde Almanca öğrenmiştim, Alman edebiyatını biliyorum. İngilizce bilmiyorum. Niye yolluyorsunuz beni Cambridge'e! Çılgınlık işte! Züppelik işte! Cambridge'de Allah muhafaza kuş gibiyim. Ben de hayatta kuş gibiliğe razı değilimdir. Bütün Katolik papaz çocukları benim Latincenin on mislini biliyor. Ben de kafayı modern tarihe taktım. Bertrand Russel derse gelir... Ama hem kuş gibiliğe hem ukala İngiliz numaralarına yokum... Ayrıldım Linkfield'e gittim. Bülent, Rahşan orada. Ali Neyzi, Yavuz Bayraktar orada. Havuzlu, tenis kortlu, lüks evlerde oturuyorlar, ama yemek yiyecek paramız yok. Babam geldi ziyarete. Mezarlıktan ebegümeci toplayıp ikram ediyoruz.. Londra'da resim tarihi öğrenmek için 'Court of Institute of Art'a gidiyorum. Orada bizim ressamları buldum. Avni, Bedri Rahmi'ler, Selim, Şadi Çalık, İlhan Koman. Orada hem eğlendik hem öğrendik... Arada şişeye giriyoruz...
Şiirin ne olduğunu biliyorsan yazmadan duramazsın
İlk şiirimi on yaşında yazdım. Babamın metresi olan hanımın yuvasındaydım. Yuvada bir çocuk öldü. Çok üzüldüm. Arkasından şiir yazdım. Ben mümkün olduğu kadar aile içinde yaşadım. Bütün serseriliğime rağmen aile köklerimi kaybetmedim. Aile değil sade, arkadaşlarım için de böyledir. Öldükleri zaman şiir yazarım. Şiire, babamın yardımı çok oldu. Hep şiir çevresindeydim. Babam okur, babaannem okur... Şiire elverişli bir dünya yaratmıştı babam bana... İngiltere dönüşümde çevreme çok dikkatli baktım. Herkesle beraber olmayı ve dinlemeyi seçtim. Cahit'le, Orhan'la... Bu arada insan şiiri kaybedebilir de. Ama temelde şiir güdüsü yatıyordu. Dili iyi biliyorsan, şiirin ne olduğunu biliyorsan yazmadan duramazsın. Elbette hümanizma beni etkilemiştir. Böyle yetiştim ben. Baba Mevlevihane'de doğmuş, yetişmişti. Babam her ne kadar Batıcı, Atatürkçü, Batılılaşma hareketinin bir yiğini olarak yaşamışsa da Şark edebiyatı, mistisizm, Divan edebiyatı ve bizim temel gökkubbemiz musikisini de birleştirmişti. Ama ben o kadar şanslı değilim.
Aşk, kendine mahsus bir boğa güreşidir
Hayatımda, karım hariç, iki şey sevdim: Şiir ve politika. Şiir nedir, diye sorarlar. "Şiir göklerde uçan nazenin bir balon' değil; o balon çoktan patladı. Benim için şiir akıl ve heyecan meselesidir. İnsan beyninin yalnız yüzde onu bilinir, gerisi meçhul kıta. Şiir, beynin işlemeyen yüzde doksanını harekete geçirmektir. Şiir bir terlemedir. Güneş güneş sözlerle... ve böyle böyle eriyip gider. Dünya gibi tıpkı; döndükçe terleye terleye... Benim gördüğüm, aşk, sevmekten başlayan azgınlıktır. O kadar çok sevmek ve azmak lâzımdır ki aşk için, hiçbir boğa seni tutamasın, hiçbir toreador sana kırmızı şal göstermesin... Evet, aşk kendine mahsus bir boğa güreşidir. Picasso dahi bunu çok iyi bilir.
Diyalektik, şiirde öfke ve sevgi olarak tecelli ediyor
Oktay Rifat'ın söylediği gibi: Kelimeler, günlük konuşma ve iletişimde yıpranırlar. Oysa kelimeler bütünselliğin parçalarıdır. Şiir, kelimeleri bu galaksiye iade etmektir. Bu arada kurulan güzellikler, bütünlükler büyük bir 'happening' olur. Şiir, yaşamı çekip çeviren bir ilke. Diyalektik, şiirde öfke ve sevgi olarak tecelli ediyor. Bu sevgi ve öfkenin diyalektiği eytişimdir. Bu nedenle sevgi ve öfkenin bir bileşimi olarak ortaya çıkar sanat. Olanı kabul yerine olanı değiştirme yolunda bir çabadır, bundan dolayı verimlidir ve önemlidir. Bundan dolayı insan beyninin ince noktalarına kadar giren, süreklilik kazanan bir eylemdir. Şiir, gürültüden müziğe geçmektir. Şiir, evrenin içinde büyük seslerin molekül ve atomlardan başlayan bütünlüğü, bu bütünlüğün müziğidir. Şairin görevi bu musikiyi kurmaktır. Kozmosdan aşağı şiir yazılmaz. Üst tarafı minördür... Harika o ki, insanlar kendi adlarına değil, kâinat adına yazarlar. Bütünselliğin dışında şiir yoktur. Hayat ve ölüm de bütündür. Şiir bu bütünden çıkan büyük çılgınlıktır. Çok ağır geçen hayatımızın içinde ironi, bütünselliği bozmayacak ana çaredir. Bir direnç kahkahasıdır. Bence kahkaha çiçekleri yaratmak Baudelaire'in 'Şer Çiçekleri'nden daha iyidir. Hiç olmazsa, kahkaha çiçeklerinden LSD yapılır.
Ben ihtiyarım, ilhamım genç
Hayatımda şiirden başka, çeviriyle uğraştım, onun dışında bir iki kısa memuriyetin dışında hiçbir iş tutmadım. Eskiden babaanneme anlatırdım: Bak şimdi, şu yazıdan elli lira kazanacağım, ötekinden şu kadar... diye. Kadıncağız kahkahalarla gülerdi. Hiçbiri doğru çıkmazdı. Para kazanmak için birtakım işler yaptım, tercümeler, fıkra yazarlığı. Ama aldığın para para değil, ekmek parası bile değil. Peki nasıl geçiniyorum? Ankara ve Dragos'daki baba evlerini sattık, Kuzguncuk'ta ev aldım. Artık babam sayesinde parasızlıktan şikâyetim yok. Şiir benim için meslektir. Düne ve geleceğe bakışımla birlikte yürüyen özgür bir meslektir. Son zamanlarda kitaplarımdan gelen parayla yaşamımı sürdürüyorum. Bu benim için çok önemli bir şey. Şiir yazmada intizamım var. Hep şiir düşünüyorum... Ben ki, büyük planlarda, İşçi Partisi döneminde on yıl şiir yazmadım... Şimdi ciddi olarak çalışma olanağım var. Rahatım yerinde. W. B. Yeats'in dediği gibi: Ben gençken ilhamım ihtiyardı. Şimdi ben ihtiyarım, ilhamım genç...
Bazı şeyler ancak çocukça anlatılabilir
Ben hep iki tür düş görüyorum. Ya futbol düşleri ya da erotik düşler. Erotik düşler, eski hikâyelerle. Kadınları çok seviyorum. Kadın erkek çelişkisi çok önemli. Çok yakın bu iki cinsin, bu çelişkiyi, gerilim içinde yaşaması bir mucize. Erotizm, bu gerginliği yaşama. Hayatın temelindeki erotizm bu. En güzel yanı insanları ayakta tutması. Yabancı bir televizyon görüncesinde bitkilerin nasıl çiftleştiğini seyrederken ağlıyorum... Derken, aklıma geliyor Güler'le ilk seviştiğimiz. Orada da ağladığını gülerek hatırlıyorum. Ben yedi yaşında, yetmiş yaşında gibi hissettim kendimi. Yetmiş yaşında da kendimi yedi yaşında gibi hissediyorum. Bundan dolayı iş karışık... Belli bir yaştan sonra insanda çocuklaşma demeyeyim de, dünyaya çocuk açısından, çocuk gibi bakma ihtiyacı doğuyor. Zaten bazı şeyler de ancak çocukça anlatılabilir geliyor bana.
Amerikalı general yüzünden mahkûm olduk
Şiirden değil, çeviriden yattım. Che Guevara'nın 'İnsan ve Sosyalizm'i ile Che, Mao ve bir Amerikalı generalin yazdığı 'Gerilla Harbi' kitaplarını çevirmiştim. Amerikalı general kontrgerillayı anlatıyor. Dava dört yıl sürdü. Amerikalı general yüzünden mahkûm olduk. Şairlerin hepsi hapisane kuşudur. Kendi kendilerine acımaktadırlar ki, insanın en büyük kabahati kendine acımasıdır. Ondan dolayı çok güç çıkıyor şiir, daha doğrusu şair çıkmıyor da şiir çıkıyor ara sıra. Cumhuriyet şiiri, bütün tek parti devrindeki gayretlere rağmen -Hececiler, şunlar bunlar- resmi şiir tutmadı. Şiir resmi kanalın dışında, siyasi olarak da onun dışında duranların inhisarında gelişti. Bu nedenle de menfi bir şey olarak bakılmıştır şiire Türkiye'de. Şimdi otel yaptılar ya, Sultanahmet Cezaevi'nden geçmemiş şair yoktur o devirde.
1980'den sonra şiir ve şair kendine acır hale geldi
Menfiden kasıt öfkeyse sevgiyle beraber olmalı bu. Nâzım'da da böyledir. Ama baskıdan ciddi zarar görmüştür şiir. Gençlere seslenme bakımından ayağı bağlanmıştır, kösteklenmiştir. Kitleye intikali güçleşmiştir. Ondan dolayı da kendi içine kapanmıştır. Hele 1980'den sonra şiir ve şair kendine acır hale geldi. Bir insan için kendine acımaktan daha kötü bir şey yoktur. Benim şiirimde de, siyasetimde de hâkim iki unsur var. Bu iki unsurun çelişkisi ve sentezi, bana yaşama gücü veriyor. Olupbitene ve olupbitenin sorumlularına karşı öfke; olması gerekene, olabileceğe ve onu getirecek olan büyük emekçi ve aydın kitlelerine sevgi... Öfke ile sevgi arasında çırpınan bir çelişkinin içinde yaşıyorum ben. Şiirlerimle de, siyasamla da, bana enerji, akıl ve yaşama sevinci veren şey, öfkeyle sevincin çelişkisi.
Kala kala küfretme özgürlüğü kalacak
Küfrü ve argoyu halk kullanıyor. Yazdığımız şey de halkın nabzı ve ağzı olduğuna göre, elbette bu küfür işi de kendiliğinden katılıyor işin içine. Aslında küfür bir özgürlük davasıdır. Türkiye'de de kala kala küfretme özgürlüğü kalacak. O özgürlüğü de elden bırakmak istemiyorum. Hırgür sevmeyen bir insanımdır. Ama hırgürsüz yaşanmıyor bu ülkede. İkincisi mahcubumdur, fakat artık yırtık olmadan yaşanmıyor. Mümkün olduğu kadar asude, kendini dinleyeek yaşamayı seviyorum, fakat çok patırtılı bir ülke. Bundan dolayı insanın mizaç doğrultuları, bu yaşam içinde kendi sonuçlarına varamıyor.
Aslında bir kül tabağıdır dünya
Hiçbir zaman umudumu kaybetmedim. İnsanlıktan umut kesmem. İnsan, zaman zaman iyimserlik ya da karamsarlık duyabilir. Fakat, insanla ilgili aşağı yukarı bütün gerçekler içinde bir tansık, bir mucize vardır. Bu mucize, umudu getiriyor. Ama umut durduğu yerde olmaz. Kazanarak, çalışarak, savaşarak edinilir. Umudun olmadığı yerde insan 'Herkes koyun gibi kendi bacağından asılır' diyerek, enayi gibi kendini, yaşamayı askıya alır, geberip gider. Aslında bir kül tabağıdır dünya. İçine bir güneş bastırılmış. Amma da izmarit ha!.. Ölmekten değil, ölümün acısı olmasından, işkenceden korkuyorum. Ölüm içimizdedir hep, her doğan çocuğun içinde. Ölüm bütünselliktir. Bu bütünselliği bozacak, beni parçalayacak acıdan korkuyorum. İnsanı ezici, bütünselliği bozucu her şeyden nefret ediyorum. (Cumhuriyet gazetesi / 15 Ağustos 1999)
5 notes · View notes
Text
Daha önce hiç karşılaşmamış iki insan... Bir masada baş başalar. Ellerinde sadece birer kâğıt parçası... Buradan aşk çıkar mı? Çıkıyormuş. ABD’de bir psikolog ve ekibi, 36 soru kullanarak bir çifti birbirine âşık etti, etkisi bir aşk salgını halinde sürüyor...
Birbirini hiç tanımamış iki insan birdenbire aşka sürüklenebilir mi? Şaşırtıcı belki ama doğru yönlendirme ve azıcık teknik destekle ‘aşkın kimyası’ denilen o büyü, birbirlerine o güne dek dünyalar kadar uzak iki insan arasında dahi yaratılabiliyor. Stony Brook’taki New York Devlet Üniversitesi’nden Arthur Aron ve ekibi bunu becerdi. 1997’de yaptıkları deneyde, daha evvel hiç karşılaşmamış iki kişiyi aşktan sarhoş etmeyi başardılar. Daha da tuhaf olan, bu deneyin ancak bugün bir aşk salgınına dönüşmesi.
Hikâyeyi baştan alalım...
1997’de Aron ve ekibi önce birbirinden habersiz bir kadın ve bir erkek buldu. Onları ayrı kapılardan bir odaya soktular ve bir masada karşılıklı oturttular. Bu müstakbel çift birbirini ilk defa işte o masada gördü.
Yapmaları gereken oldukça basitti. Önlerindeki kâğıtlardan birbirlerine giderek daha da mahrem alanlara giren tam 36 soru (12’şerden üç set) soracaklardı. Sadece iki kural geçerli: Bir, soruların hepsini cevapla! İki, soru ne kadar mahrem olursa olsun dürüst ol! Bu aşamadan sonra, bir zorlu kısım daha geliyordu. Çiftin, tam dört dakika boyunca birbirlerinin gözlerinin içine bakması gerekmekteydi.
Erkek de kadın da bu deneyde kendilerine düşeni eksiksiz yaptı. Soruları hiç yalana riyaya kaçmadan cevapladılar. Dört dakika boyunca göz göze kalmayı da becerdiler. Sonuç: Altı ay sonra evlenmişlerdi! Dr. Aron ve ekibi düğün törenine elbette davetliydi.
Aron’un deneyi zaman içinde bir efsane haline geldi; sonra günlük yaşamın hayhuyu ve modern teknolojinin sağladığı onca yenilik içinde unutulup gitti...
Ta ki geçen aya kadar kadar...
DÖRT DAKİKA BAKIŞMAK BÜYÜK CESARET
9 Ocak’ta New York Times gazetesinin ‘Modern Love’ (Modern Aşk) başlıklı köşesinin misafir yazarı Mandy Len Catron, ‘eski’ bir deneyle hayatının nasıl değiştiğini anlatıyordu. Kanada’da yaşayan ABD’li İngilizce öğretmeni ve yazar Catron, Aron’un 36 soru tekniğini uygulamış ve başına gelenlere hayret etmişti.
Catron, hikâyesine evvela bir uyarıyla başlıyordu. Bu testi beraberce uyguladığı kişi, hiç tanımadığı biri değildi. Ama onun gerçekte kim olduğunu da tam olarak bilmiyordu. Üniversiteden, uzak bir arkadaşıydı. Yıllar sonra bir spor salonunda yeniden karşılaşmış, arada bir ayaküstü sohbet etmeye başlamışlardı. Bir sohbetlerinde konu, şehir efsanesi gibi dilden dile dolanan ‘36 soru’ya geldi. Şakayla karışık “Yapalım mı” dedikten sonra kendilerini bir barda, ellerinde sorularla buldular.
Her bir soruyu cevapladıkça cesaretleri arttı; mahremlerini birbirine açtılar. Sorular bitince dört dakikalık o son ‘cesaret’ testine de niyetlendiler. Bir ıssız köprüye gidip gözlerini hiç ayırmadan birbirlerine baktılar. En zoru da buydu. Catron’a göre iki dakika ‘dehşete kapılmaya’ yetiyordu: “Ama dört dakikada hakikaten bir yere gidiyorsunuz.” Catron ve karşısındaki erkeğin şu an beraber olduğunu tahmin etmişsinizdir...
Aron, 1997’de deneyinin sonuçlarını yayımladığında bu sonuçları karşılıklı kırılganlığın yakınlık getirmesine bağlıyordu: “Çiftlerin yakın bir ilişki geliştirmesindeki anahtar unsurlardan biri devamlı ve artan biçimde, karşılıklı olarak kendini açmaktır.”
Yani birinin bir başkasına ruhunu gerçekten açması sorular yardımıyla sağlanabiliyordu; bu da yakın bir ilişkinin, Aron’un örneğinde de aşkın doğmasına yol açıyordu. Hem de sadece 18 sene önce bu deney ilk yapıldığında değil. Catron’un yazısının gösterdiği gibi, aynı sorularla, bugün de! Bir de hatırlatma: Aron’un ekibinde yer alan eşi Elaine Aron’a göre, bu testten sadece aşk için değil arkadaşlık kurmak için de yararlanılabilir; zaten beraber olanlar ilişkilerini geliştirmek için de ona başvurabilir.
İşe yarıyor belli ki... ABD barlarının şu andaki favori eğlencelerinden biri 36 soru... Catron’un New York Times’da yayımladığı deneyim etkisini çabucak gösterdi. Yazı neredeyse bir viral kampanyaya, bir aşk salgınına dönüştü. Birbirini az tanıyan, çok tanıyan, hiç tanımayan binlerce insan biraz mahcup biraz muzipçe aynı soruları soruyor şimdi.
Elbette size de açık sorular bunlar. İstediğiniz an başlayabilirsiniz...
BİRİNCİ SET
1) İstediğin kişiyi davet edebilecek olsaydın, akşam yemeğine kimi çağırırdın?
2) Ünlü olmak ister misin? Ne şekilde?
3) Birine telefon açmadan söyleyeceklerinin provasını yapar mısın? Neden?
4) Senin için ‘mükemmel’ bir gün nelerden oluşur?
5) En son ne zaman kendi kendine şarkı söyledin? En son ne zaman başkasına şarkı söyledin?
6) 90 yaşına kadar yaşayabilecek ve son altmış yılını 30 yaşındaymış gibi geçirebilecek olsan neler yapmak isterdin?
7) Nasıl öleceğine dair gizli bir önsezin var mı?
8) Senin ve karşındaki kişinin üç ortak özelliğini sayabilir misin?
9) En çok ne için hayata minnettar oldun?
10) Yetiştirilme biçimindeki üç unsuru değiştirecek olsan, bunlar neler olurdu?
11) Dört dakika düşün ve karşındakine hayat hikâyeni olabildiğince detaylı şekilde anlat.
12) Yarın bir yetenek kazanmış olarak uyansan, bunun ne olmasını isterdin?
İKİNCİ SET
13) Bir kristal küre hayatın, geleceğin ve geri kalan her şey hakkında gerçeği söyleyecek olsa neleri öğrenmek isterdin?
14) Uzun süredir hayalini kurduğun bir şey var mı? Peki onu neden gerçekleştirmedin?
15) Hayattaki en önemli başarın nedir?
16) Arkadaşlıkta en çok neye değer verirsin?
17) En kıymet verdiğin hatıran hangisi?
18) En berbat hatıran hangisi?
19) Bir yıl içinde aniden öleceğini bilsen, şu anki yaşama biçiminde herhangi bir şeyi değiştirir miydin? Neden?
20) Arkadaşlık senin için ne anlama geliyor?
21) Sevgi ve şefkat senin hayatında nasıl bir rol oynuyor?
22) Sırayla, karşınızdaki kişinin olumlu bir karakter özelliğini söyleyin. Toplamda beş ayrı özellik sayın.
23) Ailenin fertleri birbirine ne kadar yakın ve içtendir? Çocukluğun diğer insanlara göre daha mutlu geçtiğini düşünür müsün?
24) Annenle ilişkin hakkında ne hissediyorsun?
ÜÇÜNCÜ SET
25) İkiniz de ‘biz’le başlayan üç hakiki cümle kurun. Örneğin “İkimiz de bu odadayız ve ‘.....’ hissediyoruz.”
26) Şu cümleyi tamamlayın: “Keşke kendisiyle ‘.....’ paylaşabileceğim birisi olsaydı.”
27) Karşınızdakiyle yakın arkadaş olacak olsanız, onun senin hakkında neyi bilmesinin önemli olacağını anlatın.
28) Karşınızdakine onun hakkında neyi sevdiğinizi anlatın; çok dürüst olun; ilk defa karşılaştığınız birine söyleyemeyeceğiniz şeyleri söyleyin.
29) Karşınızdakine hayatta sizi en çok utandıran anları anlatın.
30) En son ne zaman bir başkasının önünde ağladın? En son ne zaman kendi kendine ağladın?
31) Karşınızdakine onun hakkında şimdiden sevdiğiniz bir şeyi söyleyin.
32) Öyle bir şey varsa, ne hakkında şaka yapılmasını uygun bulmazsın?
33) Bu akşam kimsenin haberi olmadan ölüverecek olsan, hiç kimseye anlatamadan hayata gözlerinizi yumduğun için en çok üzüldüğün şey ne olurdu? Neden kimseye anlatmadınız?
34) Sana ait her şeyi barındıran evinin yandığını farz et. Sevdiklerini veya evcil hayvanlarını kurtardıktan sonra son bir defa eve girebilme ve tek bir nesneyi kurtarma şansının olduğunu düşün. Bu ne olurdu? Neden?
35) Ailende kimin ölümü seni en çok sarsar? Neden?
36) Karşınızdakine kişisel bir probleminizi anlatın ve ondan bununla başa çıkmak için tavsiye sorun. Ona seçtiğiniz bu problem hakkında ne düşündüğünü de sorun.
Çok iyi olm. Deneyelim bence bunu olacak mı diye xkzksksk
16 notes · View notes
boceksizbiryer · 5 years ago
Text
Evde yapılabilecek 50 aktivite
Merhaba arkadaşlar, bildiğiniz üzere dünya genelinde pandemi haline gelen Covid-19 virüsü sebebiyle kendimizi mümkün olduğu kadar evde tutmamız gerekiyor. Sorun küresel, mücadele ulusal.
Evde kaldık, canım çok sıkıldı ve yapacak hiçbir aktivite yok diyenler, sizler için vakitlerinizi boş geçirmemenizi sağlayan evde yapabileceğiniz hem faydalı hem de eğlenceli 50 tane aktivite derledim. İyi eğlenceler :)
1)  Film izle ya da bir diziye başla (Listen yoksa IMDB ve Letterboxd gibi siteleri kullanabilirsin)
2) Yapboz yap (1000 parçalık yapbozları deneyebilirsin çok vakit öldürüyor hem de eğlenceli)
3) Mors alfabesini ezberle
4) Islık çalmayı öğren ya da evinde varsa bir enstrüman çalmayı öğren
5) Sevdiğin filmlere puan verip liste oluştur (IMDB ve Letterboxd kullanabilirsin)
6) Sevdiğin şarkıları söylemeye çalış ve sesini kaydet (Karaoke de yapabilirsin, çok eğlenceli)
7) Farklı şairlerin şiirlerine göz at, hatta kendin bir tane şiir yazmayı dene
8) Youtube üzerinden stand-up gösterileri seyret
9) Bir müzik programında kendi elektronik şarkını oluştur (Mobil için de uygulamalar bulabilirsin)
10) Haritayı aç ve hakkında pek bilgi bilmediğin bir ülkeyi seçip tarihini araştır
11) Egzersiz ve kardio hareketleri yap (Bu konuda bir sürü video bulabilirsin)
12) Uzun zamandır ertelediğin o kitabı eline al ve okumaya başla
13) Kendi hikayeni yaz. Wattpad gibi platformlarda paylaşabilirsin istersen
14) Odanı kendi isteklerin doğrultusunda baştan dekore et
15) Sesli kitap dinle
16) Öğrenmek istediğin bir dilde temel konuları öğren ya da kendini geliştir
17) Başka alfabeleri öğren (Kiril alfabesini öneririm)
18) Spotify ya da benzeri platformlardan İngilizce dışındaki yabancı dillerde şarkılar keşfet ve dinle
19) Kodlama dili öğren (Python ile başlayabilirsin)
20) Telefonuna ya da bilgisayarına oyun indir ve oyna
21) Sevdiğin bir çizgifilm karakterini çizmeye çalış (Anime karakteri de olabilir)
22) Dolabını ve masanı düzenle. Hem daha şık görünür hem de karışıklıktan kurtulur
23) Belgesel izle (TLC ve Discovery belgesellerini önerebilirim)
24) Radyo dinle
25) Biraz hayal gücünü kullan ve hayalindeki evi çiz
26) Google Earth kullanarak farklı ülkeleri gez
27) Güneş sistemimizdeki diğer gezegenler hakkında bilgiler öğren
28) Origami yap
29) Uzun zamandır konuşmadığın kişilere bir “Selam” mesajı yolla
30) Yoga ya da meditasyon yap
31) Satranç tekniklerini araştır ve “Chess” uygulaması gibi satranç uygulamaları ile bu teknikleri uygula
32) Vikipedi uygulamasını indir ve “Rastgele” seçeneğini kullanarak rastgele bir konu hakkında bilgi edin
33) Tumblr, vakit geçirebilmek için çok güzel bir platform. İstersen arkadaşlarınla konuş, reblog yap ya da bir şeyler yaz
34) Dünyanın çeşitli yerlerinde ya da ülkemizde yer alan müzeleri sanal müze siteleri yardımıyla gez
35) Eline bir test kitabı al ve biraz test çöz
36) Boş bir defteri, bir ajanda defteri haline getir (Nasıl yapıldığını öğrenebilirsin)
37) Arkadaşlarınla Gartic.io oyna (Çizim tahmin etme oyunu)
38) Eğer varsa evcil hayvanınla oyunlar oyna ve onunla ilgilen
39) Mutfakta vakit geçirip yemek yapabilirsin (İnternetten farklı tarifler öğrenip uygulayabilirsin)
40) Boyama yap (Evinde bir boyama kitabı varsa onunla uğraşabilirsin)
41) Cilt bakımı yap (Cinsiyetin farketmiyor. Araştırınca bulabileceğin bir sürü bakım yöntemleri var)
42) Temizlik yap (Malum konudan ötürü temiz olmamız çok önemli)
43) Bir fincan kahve iç ve ardından yarım saatlik bir öğle uykusu geçir (Seni çok zinde tutacaktır)
44) TEDx gibi konuşmaları izle. (İnsanların başarı öykülerini dinledikçe motivasyon kazanacaksın)
45) Bulmaca çöz (Sudoku da yapabilirsin, ya da bulmaca oyunu indirip oynayabilirsin)
46) Beatbox yapmayı öğren
47) Kitap, dizi ya da film incelemesi yaz (Çıkarımlar ve yorumlar yapmanı kolaylaştıracaktır)
48) Slowly ya da Bottled indir ve tanımadığın birisiyle uygulama üzerinden mektuplaş (Yabancı insanlarla yaparsan dil geliştirebilirsin hem)
49) Cep telefonunu daha düzenli ve estetik bir hale getir (Benzer uygulamaları bir klasörde topla ve kendi zevkine göre kişiselleştirme yap)
50) Diksiyon geliştirme egzersizleri yap (Bulabileceğin bir çok yararlı egzersiz var)
Bonus: Bu gönderiyi reblog yaparak takipçilerinle paylaş ve onların da evlerinde sıkılmamaları için 50 tane aktivite öğrenmesini sağla.
Çok uğraştım bu kadar aktivite bulurken ama her şeyi devletten beklememeliyiz. Bizler de kendimizi mümkün olduğu kadar evde tutarsak bir o kadar da bu durumu hasar almadan ya da hasar vermeden atlatırız.
#EvdeKal
509 notes · View notes
yenikontrolsistemleri · 4 years ago
Text
Youtube Ingilizce Ogrenme Kanali
Günümüzde Youtube o kadar çok imkânı bize sunmaktadır ki bunlardan biri de İngilizce öğrenmemizi sağlamasıdır. Ancak bu tip öğrenmeye geçmeden önce cevaplanılması gereken bazı sorular bulunmaktadır. Bunlar: Neden İngilizce öğrenmek istiyorsun? Gerçekten İngilizce öğrenmek istiyor musun? Bunun için yeterince cesarete sahip misin?..
Bu soruların sorulma amacı bugüne kadar çok fazla insanın uğraşmış olduğu şeylerden biri olan İngilizcenin bu uğraşıya rağmen harcanan emeklere karşılık vermemesi sonucu İngilizce öğrenmenin yarıda bırakılmasıdır. Bunun sebebi İngilizce kursunun veya öğreten kişinin kötü olmasından ziyade insanın kendinden kaynaklanmasıdır.
Ders Anlatım Videoları:
youtube
İngilizce dersi, ne kadar eğlenceli olursa olsun ve dünyanın en iyi öğretmeni tarafından da anlatılırsa anlatılsın kişi hazır değilse İngilizce öğrenimi maalesef gerçekleşememektedir. Bu şekilde İngilizce hiçbir zaman ve şartta öğrenilemez. İngilizce öğrenmek başlı başına istek işidir. Kendi içinizde bunu neden istediğinizi çok iyi biliyor olmanız gerekmektedir. Çünkü herkes ilk etapta İngilizce öğrenmek ister, heveslenir fakat yolun ortasında birdenbire yorulurlar ya da bu tip insanlar neden İngilizce öğrenmek istediklerini baştan çok fazla iyi bilmedikleri için yolun ortasında bir tıkanır ve geri dönerler.
İngilizce Nasıl Öğrenilir?
youtube
İngilizce öğrenmek belli zaman ve sabır ister. İngilizce dersleri başladıktan 2-3 ay sonrasında o derslerin gereksiz olduğu görülürse ve İngilizce olmadan da olur düşüncesi içine girildiğinde boşuna vakit kaybedilmiş olur. Kendine güven ve insanın kendi kendine cesaret vermesi, bu işte ciddi bir anahtardır. Sizin içinizden gelmediği sürece ya da sizin hevesinizi ve motivasyonunuzu kaybettiğiniz durumlarda dil öğretenlerin yapabileceği hiçbir şey kalmamaktadır. Bu iş tamamen öğrenen kişide bitmektedir ve unutulmaması gereken bir durum vardır. Küçük yaşlarda bir şekilde bir dil öğrenildi. Türkçe kısa sürede öğrenildi, konuşuldu, yazıldı. İngilizce Türkçeden daha kolay bir dildir. Bu şekilde düşünüldüğünde İngilizce pek tabii ki öğrenilebilir ancak buna ilk baştan itibaren inanmak ve cesaret etmek gerekir.
İngilizce Ders Videoları - İngilizce Konu Anlatımı - Herkese İngilizce
https://www.youtube.com/playlist?list=PL8xXkv3YNY1W-SxLZWW4198m5hrKUrPJR
Herkese İngilizce kapsamında yer alan İngilizce kursu ile İngilizceyi kolayca öğrenebilir ve akıcı bir şekilde konuşabilirsiniz. Uluslararası dil öğrenme tekniklerinden birçoğunu içeren Herkese İngilizce, akılda kalan görsellerle kelime ve cümle yapılarının beyinde yer etmesini sağlar. Kelime ezberlemeye gerek kalmadan profesyonel İngilizce eğitim setleri ile İngilizce hem ücretsiz hem de eğlenceli bir şekilde öğrenilir.
www.youtube.com/c/KivancKilicer adresli YouTube kanalında yer alan İngilizce ders videoları sayesinde çok kolay ve hızlı bir şekilde İngilizce öğrenilebilir. Öğrenilen İngilizce sadece yeni kültürlerin tanınmasını değil; ciddi maddi kazanımlara da yelken açılmasını sağlar.
40 notes · View notes
kevkebus-subh · 5 years ago
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Bullet Journal ile Planlı Olmanın Dayanılmaz Hafifliği
Birçoğumuz gerek yılın başında gerek yılın belli başlı zamanlarında yeni kararlar alıyor fakat bazen ilk gün, bazen de bir süre sonra aldığımız kararları uygulamıyoruz. Bir de yoğun temposu olan bir yaşantımız varsa bu kaçınılmaz hale geliyor. Çünkü artık zihnimiz de hayatlarımız kadar yoğun ve karışık. Bu durum öyle bir hal almış durumda ki yapılan araştırmalara göre, gün içinde zihnimizden 50.000 ile 70.000 arası düşünce geçiyor. Birçok şeyi beraberinde düşünmek, yapmaya çalışmak söz konusu olunca da kaçınılmaz olarak verimliliğimiz yerlerde sürünüyor. Hal böyle olunca aldığımız kararlar ve yapacağımız birçok şeyin zihnimizden uçup gitmemesi için “Söz uçar yazı kalır.” sözüne sığınarak Bullet Journal‘dan destek alabiliriz.
Peki Nedir Bu Bullet Journal?
Bullet journal ya da kısaca BuJo, geçmişinde öğrenme güçlüğü yaşayan Ryder Carroll tarafından, odaklanmak ve üretken olmak için alternatif çözümler ararken deneme yanılmayla ortaya çıkmış bir yöntem.  BuJo; geçmişi takip etmek, şimdiyi düzenlemek ve geleceği planlamak için ideal bir not tutma yöntemiyken aynı zamanda yapılacaklar listesi, hem bir planlayıcı hem de bir günlük. BuJo’yu bir deftere renkli kalemlerle çizimler yaparak veya resimler yapıştırarak kullanabilir ya da yalnızca bir kalemle yazı şeklinde de oluşturabilirsiniz. Eğer yazı yazma konusunda kendinize güvenmiyorsanız defter bile kullanmadan telefon, tablet, bilgisayar gibi cihazlarınızda da uygulayabilirsiniz. Uygulamalara Ios için buradan Android için buradan ulaşabilirsiniz. Ancak şunu belirtmeliyim ki kalem ve defter kullanarak bizzat yazmanız, özellikle de renkleri dahil etmeniz yapmanız gerekenleri daha iyi hatırlamanıza yardımcı olduğu gibi sizi daha çok teşvik edecektir.  Modern hayat içinde dikkatimizi dağıtabilecek o kadar çok şey var ki odaklanmak için üstün bir çaba sergiliyoruz. Odaklanmak içinse ihtiyaç duyduğumuz iki temel şey var: Enerji ve zaman. Sürekli olarak birtakım şeyler için karar vermeye gereksinim duyuyor ve bu sebeple de sorumluluklar yüküyle kendimizi baskı altında hissediyoruz. Bazı kararları verdiğimizde de onların üstünü çizmedikçe kafamızın bir köşesinde bizlere adeta el sallıyorlar ta ki kararlar birikip artık yer kalmayana kadar. Odaklanmak ve aklımızdakilerin üstünü çizebilmek için yapacağımız şeylerden en iyisi ise planlı olmak. Bullet Journal tam da bu noktada devreye giriyor. BuJo’nun diğer ajandalardan ayrıldığı nokta ise özelleştirilebilir ve esnek olan bir not sistemine sahip olması. BuJo, kişilerin hedeflerini gözden geçirmesini sağlarken pratiği hayata geçirmemizde etkileri olan bir sistem. Dikkatleri dağıtan, işlerimizi yapmamıza engel olan şeyleri gözden geçirmemizi ve yeri geldiğinde elememizi ve düzenlememizi sağlıyor. Tam olarak ihtiyaçlarımıza göre şekil alan ve daha öncesinde işe yaramadığını düşündüğümüz planlarımızı gözden geçirdiğimizde farklı bir şekilde düşünmemizi sağlayan yeniliklere açık bir planlayıcı. Yazdığınız süre boyunca genel ruh halinizi görüp aklınızdaki düşünceleri boşaltabilir, strese sokan ya da kaygılanmanıza sebep olan şeyleri yazabilirsiniz. İhtiyaçlar doğrultusunda şekillenen bir yöntem olan BuJo ile takip etmek ve devamlılığını sağlamak istediğiniz alışkanlıkları, yapmak istediklerinizi, gitmek istediğiniz yerleri, öğrenmek istediğiniz dilleri, izlemek istediğiniz filmleri, okuduğunuz kitapları ve bunun gibi birçok şeyi yazabilirsiniz. YouTube‘da yüzlerce hatta binlerce örnek görmeniz mümkün. BuJo’nun ne kadar kişiselleştirilebilir olduğunu anksiyetesi olanlardan öğrencilere, annelerden kendi işinin patronu olanlara kadar herkesin kendi sorunlarına yönelik uyarlayabilmesinden anlayabiliriz. Bazı kişiler çok minimal kullanıyor, bazı kişiler ise defterlerini adeta birer sanat eserine dönüştürüyor. Bu tasarımlar kimimizi başlamak için teşvik ederken kimimizin gözünü korkutabiliyor.
Peki Bullet Journal Nasıl Oluşturulur?
İlk olarak Bullet Journal için defter bir ajanda olmamalı, gün ve tarih ayrımını aylar ilerledikçe siz oluşturacaksınız. Bullet Journal’ın kendi defterlerinden edinmek isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.
İlk Olarak İçindekiler!
İlk sayfa, her sayfa numarasına göre başlıkları bulabileceğiniz bir “içindekiler” kısmı oluşturmak ile başlıyor; defterinizin mart ayı kısmının başladığı sayfa ya da üzerinde çalıştığınız bir projeyle ilgili topladığınız detayları not ettiğiniz sayfa numarası gibi. Hemen ardındaki kısımda görev, başarılmış görev, notlar gibi anahtar kelimeleri belirleyecek sembolleri kendinize göre belirliyorsunuz.
Sonrasında Future Log!
Sonrasında “Future Log” kısmını oluşturmak gerekiyor. Bu kısım, yılın tüm aylarını günlere bölerek yazdığınız kişisel bir takvim diyebiliriz. Genelde doğum günleri gibi tarihi kesinleşmiş ya da bileti alınmış festivaller gibi organizasyonların hatırlatılması için kullanılıyor.
Sırada Monthly Log!
Diğerlerinin ardından sıra, o ay için bir  “Monthly Log” oluşturmaya geldi. Bu bölümde ise aylık işlerinizi gün gün alt alta görebileceğiniz genel konular bölümünden, tarihi veya bitiş süresi olmayan sadece o ay içerisinde gerçekleşmesi gereken yapılacaklar bölümünden ve o ay içerisinde gitmek istediğiniz yerlerden, izlenecek filmlerden, yapılması gereken spor aktivitelerinden atılması gereken adım sayısına kadar basit ya da karmaşık her türlü hedefinizi yazabileceğiniz bölümlerden oluşturmanız gerekmekte. Eğer sizlerin de istediğiniz fakat bir türlü ulaşamadığınız hedefleriniz ve hayalleriniz varsa, bu yöntemle onlara bir adım daha yaklaşabilir, gerekenleri daha kolay bir şekilde yapabilirsiniz!
Kaynak: https://www.wannart.com/bullet-journal-ile-planli-olmanin-dayanilmaz-hafifligi/
İngilizce Kaynak: https://www.tinyrayofsunshine.com/blog/
3 notes · View notes
korayaker · 5 years ago
Photo
Tumblr media
Trekking Nedir? Ne Değildir?
23 Haziran 2015 GEZGİN BİLGE Leave a comment
Trekking, doğada yapılan yürüyüşlere genel olarak verilen isimdir. İngilizce kökenlidir. Esası motorsuz araçlarla ve yük hayvanları ile yapılan iz sürme, patika takibi, dağ ve doğa geçişleri ve yürüyüşleridir. Trekking bir eğlence turu değildir. Belirli zorluklar içerir, konforlu değildir, daha çok spora dayalıdır. Bu sebeple trekkingi turizm turları ile karıştırmamak gerekir.
Tarihine de bakıldığında 19. y.y’ da beliren naturalist akımla birlikte insanlar özellikle keşfetmek ve öğrenmek için doğaya gitmeye başlamış, bununla da beraber trekking grupları, hatta kulüpleri oluşmuştur. Şehir ve insan hayatının her açıdan gittikçe kirlenmekte olduğu bir gerçektir. Günümüz insanları olarak da şöyle bir hayatımıza baktığımızda; şehrin boğuculuğu içinde bir hayat sürerek yaşamakta, sonuçta doğal güdülerimizden, hislerimizden azar azar uzaklaşmakta olduğumuzu görürüz. Ancak her ne kadar şehir içinde yaşasak da, yine de doğaya olan bir merak vardır içimizde. Doğaya çıkmak, doğanın dinginliğini ve temizliğini görmek insanın içyapısında hissedilen bir ferahlamaya neden olur ve bu tekrarlandıkça şehirden ruhen kopmalar ve kendi iç hissiyatına geri dönüşler başlar. İşte Trekking ya da doğa yürüyüşleri insana doğayı ve kendini keşfettiren, tanıtan ve öğreten bir eğiticidir. Doğa yürüyüşleri işte bu ihtiyaçlarımızı karşılamak için en güzel adımları sağlar bize.
Genelde temiz hava almak, spor yapmak, sağlığımızı korumak, fotoğraflamak, keşfetmek, anlamaya çalışmak, doğa ile iç içe yaşamayı öğrenmek gibi türlü sebeplerle doğada yürüyüşler yaparız. Bu yürüyüşleri doğa ile uyum içinde yapılan geziler olarak algılamalı ve yeni bölgeleri keşfetmek için yapmaya devam etmeliyiz. Sadece bir hedefe varmak için yapılan yarış gibi değerlendirmek, trekking ruhuna uymamaktadır.
Trekking özellikle, doğanın yakından görülerek, detaylı incelenerek, sürekli güç sarf edilerek, irade gösterilerek yapılan bir yürüyüş ve keşif aracı olduğu için, araçlarla yapılan doğa turlarına göre daha üstündür. En önemli özelliği de kişinin iradesini ve dayanıklılığını kuvvetlendirmesidir.
İnsanın sağlığını korumak, kendine olan güvenini kaybetmemek, doğaya olan sevgisini artırmak için uzun seneler zevkle yapacağı yegâne spordur. Araştırmalar düzenli, tempolu ve devamlı bir yürüyüş yaşantısının önce fizyolojik ve akabinde psikolojik değerinin olduğunu kesin olarak göstermektedir. Ortalama 1 saatlik bir doğa yürüyüşü 500 kalori yaktırmaktadır. Kasları güçlendirir ve endorfin miktarını çoğaltıp strestesin azalmasını sağlar.
Bunca bilgiden sonra ne duruyorsunuz, haydi o zaman doğaya…
Kaynak: Kutsal Zafer şahin – Doğada Yapılan Yürüyüşler Trekking&Hiking / 2006
Kaynak :Gezginler
Foto Pülümür
6 notes · View notes
stepstofluency · 5 years ago
Note
Önceden Almanca çalışıyordum okul dolayısıyla. Okul bittikten sonra hiç çalışmadım ve neredeyse hiçbir şey hatırlamıyorum. Almanca öğrenmek istiyorum, bana önerebileceğin ucuz kitaplar(grammer, çalışma kitabı falan) var mı ya da youtube kanalı veya internet sitesi? Bana bir yol(önce kelime çalış sonra az bir şey gramer sonra okuma yap tarzı yollar) da çizer misin? Ayrıca duolingo hakkında ne düşünüyorsun? Telefonuma almancayla ilgili sözlük ve duolingo dışında bir şey yükleyemiyorum. Teşekkürler
Merhaba!
Daha önce kitap satın almadım, o yüzden yayınlar hakkında pek bir fikrim yok. Google Drive’da bulabildiğim dillere ait PDF kitaplar / bağlantılar var istersen buradan ulaşabilirsin. Anlatımlar ingilizce ama güzel ve anlaşılır bir dil kullanılmış.
Youtuber olarak da sadece iki kanalı biliyorum. Bunlar:
learn german
learn german with germanpod101
Dil öğrenme uygulamalarından Memrise, Duolingo, Drops’u sıklıkla kullanıyorum. Ayrıca speaking ve reading kısmını geliştirmek için Beelinguapp diye bir uygulama kullanıyorum. Telefona yükleyememek son ikisi için sorun oluşturabilir çünkü internet siteleri yok, yalnızca telefonda çalışıyorlar. Memrise ve Duolingo’nun internet sitesinden de çalışabilirsin ki bence uygulama halinden daha eğlenceli.
Ben Almanca öğrenmiyorum ama öğrendiğim dilleri ve öğreniş tarzımı ele alarak sana uygun bir yol çizmem gerekirse sana şunları önerebilirim:
Öncelikle dilin genel yapısını öğrenmeye çalış.
Kendine iki ayrı defter tut -bu bir defterin arka ve ön yüzü de olabillir. Biri grammar için diğeri vocabulary için.
Alfabesini, harflerin telaffuz edilişini, yanına veya önüne başka bir harf geldiğinde sesin nasıl bir değişikliğe uğradığını anlamaya çalış. Ezber tabii ki gerek ama mantığını kavradıktan sonra her şey daha kolay oluyor.
İnternette dizilere, filmlere, kitaplara veya gazete yazılarına ulaşmak çok kolay. Onları izlemeye / okumaya başlayabilirsin.
Kendine çalışma arkadaşı edinebilirsin. Bu kişi çevrenden veya buradan olabilir. Ayrıca burada Almanca gönderi paylaşan kişileri, bazı tagleri takip edebilirsin.
Geldik en önemlisine: Pratik yapmak! Burada önerebileceğim iki şey var. Biri kendi kendine konuşmak, diğeri ise Tandem diye bir uygulama var orada Almanca öğrenen veya anadili Almanca olan kişilerle yazılı/sesli sohbet etmek. Benim işime çok yaradı. Özgüven de sağlıyor. 🤗
Son olarak, bence Duolingo güzel bir hazine ama doğru kullanılırsa. Orada yapacağın 5 dakikalık bir alıştırma tabii ki seni akıcı konuşuyor hale getirmez. Üstüne bir şeyler katman lazım.
Kendimden örnek vermek gerekirse, öğrendiğim çoğu dilde A2 seviyesini geçtim ve hiçbir kursa gitmedim. Yaptığım şeyler kendime dil öğrenme programı hazırlamak, bahsettiğim uygulamalarda ve Youtube videolarında işin mantığını anlamak, not çıkarmak ve bolca pratik yapmak oldu. Biraz da sabırlı olmak gerekiyor ve öğreneceğin dili sevmek. 😍
32 notes · View notes
scarletmediaa · 2 years ago
Text
Yabancı Dil Öğrenmenin Önemi
Günümüz dünyasında yabancı dil öğrenmek, hem kişisel hem de profesyonel hayatta önemli bir rol oynamaktadır. İster bir seyahat tutkunu olun, ister uluslararası bir şirkette çalışın veya sadece yeni bir kültür keşfetmek isteyin, bir yabancı dil öğrenmenin faydaları saymakla bitmez. Bu makalede, yabancı dil öğrenmenin neden önemli olduğunu ve hayatınızda nasıl bir fark yaratabileceğini inceleyeceğiz.
Yabancı Dil İletişim Becerilerinizi Geliştirir
Yabancı bir dil öğrenmek, sadece o dilde konuşabilmeniz anlamına gelmez. Aynı zamanda, dil öğrenme süreci sırasında, kelime haznenizi, cümle yapılarınızı, okuma ve yazma becerilerinizi geliştirirsiniz. Bu beceriler, sadece yabancı bir ülkede seyahat etmekle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda iş hayatınızda da size yardımcı olur. Yabancı dil bilmek, farklı kültürlerden insanlarla iletişim kurmanızı sağlar ve global iş dünyasında etkili bir şekilde iletişim kurmanıza yardımcı olur.
Kariyer Fırsatlarını Artırır
Yabancı bir dil bilmek, iş hayatında size büyük bir avantaj sağlar. Uluslararası bir şirkette çalışıyorsanız, yabancı dil bilmeniz işinizi daha etkili bir şekilde yapmanızı sağlar ve şirketinizi küresel pazarda daha rekabetçi hale getirir. Ayrıca, yabancı bir dil öğrenmek, işe alım sürecinde de büyük bir avantaj sağlar. İşverenler, yabancı dil bilen adayları tercih ederler çünkü onların, küresel müşterilerle veya uluslararası iş ortaklarıyla daha kolay iletişim kurmalarını beklerler.
Günümüz dünyasında yabancı dil öğrenmek, hem kişisel hem de profesyonel hayatta önemli bir rol oynamaktadır. İster bir seyahat tutkunu olun, ister uluslararası bir şirkette çalışın veya sadece yeni bir kültür keşfetmek isteyin, bir yabancı dil öğrenmenin faydaları saymakla bitmez. Bu makalede, yabancı dil öğrenmenin neden önemli olduğunu ve hayatınızda nasıl bir fark yaratabileceğini inceleyeceğiz.
Kültürleri Keşfetmenizi Sağlar
Yabancı dil öğrenmek, sadece kelime ve dilbilgisi öğrenmekle sınırlı kalmaz, aynı zamanda o dilin konuşulduğu ülkenin kültürünü de öğrenmenizi sağlar. Bu, dünya görüşünüzü genişletir ve farklı kültürler hakkında daha fazla bilgi edinmenize yardımcı olur. Yabancı bir dil öğrenmek, size bir yabancı ülkede yaşamanın nasıl bir şey olduğunu deneyimleme fırsatı da sunar.
Yabancı Dil Öğrenmek için Uygulanabilecek 5 Yöntem
Yabancı dil öğrenmek, birçok insan için zorlu bir süreç olabilir. Ancak, günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte, yabancı dil öğrenme konusunda birçok farklı seçenek mevcut hale geldi.
Dil Öğrenme Uygulamaları
Dil öğrenme uygulamaları, cep telefonları ve tabletler için özel olarak tasarlanmış birçok uygulamadan oluşur. Bu uygulamalar, kelime haznenizi geliştirir, dilbilgisi kurallarınızı öğrenmenize yardımcı olur ve dinleme becerilerinizi geliştirir. Örneğin, bu uygulamalar sayesinde İngilizcede soru cevap yaparak dilin günlük kullanımına daha rahat alışabilirsiniz ve konuşma hızınızı arttırabilirsiniz.
Online Dil Kursları
Online dil kursları, yabancı dil öğrenmek isteyenler için en popüler seçeneklerden biridir. Bu kurslar, öğrencilere dilbilgisi, kelime dağarcığı ve konuşma becerileri konusunda derinlemesine bir eğitim sunar. Online dil kursları, farklı seviyelerde mevcuttur ve öğrenciler, kendi hızlarında öğrenme imkanına sahiptirler. İngilizce öğrenmek istiyorsanız hızlı bir online İngilizce kursu araştırması yaparak kendinize en uygun kursu kolayca bulabilirsiniz.
Dil Eğitim Programları
Dil eğitim programları, yabancı dil öğrenmek isteyen öğrencilere özel bir program sunarlar. Bu programlar, öğrencilerin ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş bir öğrenme deneyimi sunarlar ve genellikle öğrencilerin okuma, yazma, dinleme ve konuşma becerilerini geliştirmelerine yardımcı olurlar. Dil eğitim programları, dil okulları veya özel dil eğitim merkezleri tarafından sunulur.
Dil Tandemleri
Dil tandemleri, yabancı bir dil öğrenmek isteyen iki kişinin birbirleriyle iletişim kurarak birbirlerinin dilini öğrenmesini amaçlar. Dil tandemleri, yabancı dil öğrenme sürecinde pratik yapmak isteyen öğrenciler için ideal bir seçenektir. Dil tandemleri, dil öğrenme uygulamaları veya özel internet siteleri aracılığıyla bulunabilir.
Dil Öğrenme Videoları
Dil öğrenme videoları, birçok öğrencinin favori yabancı dil öğrenme yöntemidir. Bu videolar, kelime haznenizi geliştirir, dilbilgisi kurallarınızı öğrenmenize yardımcı olur ve dinleme becerilerinizi geliştirmenizde katkı sağlayabilir.
Akıcı Bir Konuşma İçin Ne Yapılabilir
Yabancı dil öğrenirken akıcı bir konuşma becerisi geliştirmek, öğrenme sürecinin en önemli hedeflerinden biridir. Akıcı bir konuşma için şunlar yapılabilir:
Düzenli olarak pratik yapın:
Akıcı bir konuşma becerisi geliştirmek için düzenli olarak pratik yapmak çok önemlidir. Kelimeleri doğru telaffuz etmek, doğru gramer kullanımı, akıcı konuşma ve anlama becerileri, ancak düzenli olarak pratik yaparak geliştirilebilir. Kendinize günlük konuşma pratiği yapacak zaman ayırın, bir arkadaşınızla konuşun veya online bir dil tandem programına katılın.
Dinleme becerilerinizi geliştirin:
Akıcı bir konuşma için dinleme becerilerinizi geliştirmek çok önemlidir. Dil öğrenirken, farklı akımlardan yabancı dil içerikleri izlemek veya dinlemek, dilin kullanımını anlamak ve yeni kelimeler öğrenmek için faydalı olacaktır. Böylece doğal bir akıcılıkla konuşmayı öğrenirsiniz.
Kelime dağarcığınızı genişletin:
Akıcı bir konuşma becerisi için kelime dağarcığınızın geniş olması çok önemlidir. Her gün yeni kelimeler öğrenmek için çaba gösterin ve bu kelimeleri cümle içinde kullanın. Kelimeleri kullanırken dilbilgisi kurallarını da takip edin, böylece daha doğal ve akıcı bir şekilde konuşabilirsiniz.
Konuşma sırasında sıkılmayın:
Akıcı bir konuşma becerisi geliştirmek zaman alabilir, ancak pes etmek yerine, sıkılmadan ve sabırla çalışmaya devam etmek çok önemlidir. Herhangi bir hata yaptığınızda kendinizi eleştirmek yerine, hatayı not alın ve doğrusunu öğrenmek için araştırın. Bu şekilde, ilerleyebilirsiniz.
0 notes
gatabs · 2 years ago
Text
İnternetten İngilizce Öğrenmek! 🖱️ | Hangi Web Sitesi ve Nereden Başlamalı İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
İnternetten İngilizce Öğrenmek! 🖱️ | Hangi Web Sitesi ve Nereden Başlamalı İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
Cambly’yi “45cilem” koduyla ücretsiz deneyebilir ve *%45 indirimle abone olarak ders programlarını kullanabilirsiniz. Kod: 45cilem Link: *İndirim 48 saat geçerlidir! Acele edin! Kendi kendinize İngilizce çalışmakla ilgili verdiğim tüyolarda her seferinde hangi siteleri önerdiğimi ve nasıl başlamanız gerektiğini soruyorsunuz. Bu videoda hepsini yanıtlıyorum. ABONE OLMAYI UNUTMAYIN! 👉 -Bu video…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes