Tumgik
#ismail küçükkaya ne dedi
Text
İYİ Partili Göçmez “Malatya’da Köklü Çözüm Gerekiyor”
Tumblr media
İYİ Parti Malatya Milletvekili Adayı Şeyhmus Göçmez, Halk TV'de yayımlanan İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programının konuğu oldu.
Malatya'da depremden sonra yaralar sarıldı mı? sorusuna yanıt veren Göçmez, köklü çözüm gerektiğine işaret etti. Depremin ilk günden itibaren Malatya’nın ulusal mecrada yeterinde sesinin duyurulmadığını belirten İYİ Parti Malatya Milletvekili Adayı Şeyhmus Göçmez, Halk TV'de yayımlanan İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programında sorunları anlatıp çözüm önerilerini açıkladı. İYİ Parti Malatya Milletvekili Adayı Şeyhmus Göçmez: "Malatya'da sanki üç-beş bina yıkılmış, Malatyalıların hiçbir sorunu yokmuş gibi bir hava yaratmaya çalışanlara karşı, Malatyalı hemşerilerimizin sesi olmaya, sorunlarını dile getirmeye ve çözüm önerilerimizi sunmaya devam edeceğimizden hiçbir hemşehrimizin şüphesi olmasın" dedi. "HIZLI BİR ŞEKİLDE AYAĞA KALKABİLİRİZ" Katıldığı TV programında konuşan Göçmez: "Tarihimiz burada enkaza dönüştü. Biz Malatya halkı olarak el birliği ile düştüğümüz yerden kalkacağız. Yerinde dönüşüm sağlayarak esnafımızın dükkânlarını hızlı bir şekilde inşa etmemiz gerekiyor. Kendilerine 500 bin TL'lik öz sermaye sağlayabilecek düşük faizli 2 yıl ödemesiz kredi sağlamamız gerekiyor. Malatya esnafının 6. Bölge Teşviklerinden sonuna kadar faydalanmasını sağlamamız lazım. Bu koordinasyonu sağlayabilirsek şehir olarak hızlı bir şekilde ayağa kalkabileceğimize inanıyorum" dedi. “LİYAKATSİZ KADROLARIN BAŞA GELDİĞİ BİR DÖNEMİ KALDIRMA ŞANSIMIZ YOK” “Bu kadar bozuk, bu kadar yanlış, bu kadar liyakatsiz kadroların başa geldiği bir dönemi kaldırma şansımız yok” diyen Göçmez “Sınav yapıp mülakatla personel alıyorsunuz. 90 alan dışarda kalıyor, o zaman neden sınav yapıyorsunuz. Liyakat yok, iş bilen yok, beceri yok, başarı yok ancak sonuç bekliyorsunuz. AFAD ne oldu bizim için Afet oldu. Olası deprem anında Rahmetli hemşehrimiz Turgut Özal döneminde Afet evleri inşa edilmişti. Olası deprem öncesi hangi ilimizde iktidarın bu tarz projesi vardır mesela. Malatya’mızda yarın ne olacak endişesi var. Bu endişeyi ortadan kaldırmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Malatya’da her kesimin takdirini kazanmış, herkesin kucakladığı bir Mevlüt Aslanoğlu’nu kendime rol model alıyorum. Onun gibi Malatya’ya hizmet etmek istiyorum. Malatya’nın, Malatyalının milletvekili olmak, Malatya için savaşmak için geldim.” şeklinde konuştu. Read the full article
0 notes
kozakelebegibilmez · 4 years
Text
https://youtu.be/f3oY8fhhr_s
youtube
‘’Bu ülkede hala bu kadının yaşadıklarını umursamayacak bir kitle var.
şimdi, öncelikle şu ifadeleri kullanıyor, "eşim ben içeriki odada ona üzülürken başka kadınlara fotoğraf gönderiyor ve onlardan fotoğraf alıyormuş. tesadüfen kendimin komik bir videosunu sildirmeye çalışırken son silinenlerde binlerce foto gördüm. şoka girdim. o da bana 'böyle şeyleri eski sevgililerim kabul ediyordu, sen ismail küçükkaya' nın karısısın. seni seçtim. herkes benimle evlenmek isterken ben seni seçtiysem bunları büyütmeyeceksin" dedi tarzında bir açıklama yaptı.
Bu çok acayip bir kafaymış.
ikincisi eşine, sen samsun'da bir öğretmensin bense koskoca ismail küçükkaya'yım (ki narsistlik kişilik bozukluğu belirtisi bu) bunun farkındasın dimi? demiş. 10 kriter belirlemiş evlenirken karısı bunlara uydu diye evlenmiş bilmem ne!
bu nasıl bir aşağılama? nasıl bir hor görme.
bir diğer açıklaması şu: "boşanıp ne yapacaksın? samsun'a geri mi döneceksin? tatillere gidebilecek misin? bu hayatı bırakabilecek misin? "
oyuncak bebek mi bu kadın?
"dua et tanınıyorum yoksa seni tanınmaz hale getirirdim" minvalli açıklamalar, sonunda yumruklama, artı psikolojik şiddet ve aşağılama, küçük görme var olayda. sadece aldatma ya da şiddet yok.
bir diğer konu kadının üzüntüden göğüs kanserine yakalanması. ki bu en vahimi.’’ -alıntı
2 notes · View notes
hayatoykusu-blog · 7 years
Text
İsmail Küçükkaya Kimdir? I Hayat Öyküsü
1970 yılında dünyaya gelen İsmail Küçükkaya aslen Simav Kütahyalıdır. Türk gazeteci ve sunucu olan Küçükkaya 1993 senesinde Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun olmuştur. İlk olarak 1991 yılında Hürriyet Gazetesi’nde başladığı muhabirlik görevine daha son... Kaynak: https://www.hayatoykusu.com/ismail-kucukkaya-kimdir/
0 notes
aydinrehberi · 2 years
Text
Ete ve süte yüzde 30 artırım kapıda diyen çiftçi TÜSEDAD (Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği) İdare Konseyi Lideri Sencer Solakoğlu, tarımda yapılan yanlışları teker teker sıraladı, çiftçinin yaşadığı zorlukları anlattı. Solakoğlu "Türkiye'... Ete ve süte yüzde 30 artırım kapıda diyen çiftçi TÜSEDAD (Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği) İdare Şurası Lideri Sencer Solakoğlu, tarımda yapılan kusurları teker teker sıraladı, çiftçinin yaşadığı zorlukları anlattı. Solakoğlu "Türkiye'de üretiyoruz fakat Türkiye'nin toprağını taşeron üzere kullanıyoruz" dedi ve besindeki fiyat artışlarına değindi, ete ve süte yüzde 30 artırımın yolda olduğunu hatırlattı.“ÜRETİCİ İÇİN ARTIRIMLAR DEVAM ETMEK ZORUNDA”İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programının konuğu olan Solakoğlu açıklamalarına münasebetleriyle açıklık getirdi:Bu çok makûs bir haber lakin maliyetlerin artışının karşısında iktidar, 'Biz besin enflasyonunu denetim altına alacağız' diyor. Nasıl alacağız? 'Çiftçinin fiyatlarını sabitleyeceğiz' dediler. E maliyetler? 'O bizi ilgilendirmiyor biz yalnızca sizin satış fiyatınızı sabitleyeceğiz' dediler ve sabitlediler. Bu ok yay sorunu üzere gerildi.Bugün 110 liraya mal olan kemikli eti çiftçi 90 liraya satmak zorunda. Bu ne kadar sürdürülebilir sizce? İşte şu anda o dayanılamaz noktaya gelindi. Yeni artırımlar başladı. Cumadan pazartesiye kadar yeni artırımlar geldi. Şimdi artırımlara yansımadı yansıyacak. Bu bu türlü de devam etmek zorunda. Aksi halde üretici kalmayacak.“YEM İTHAL, GÜBRE İTHAL, MAZOT İTHAL, TOHUM İTHAL...”Küçükkaya'nın maliyetlerin ne olduğuna ait sorusuna da karşılık veren Solakoğlu şunları anlattı:Biz ithalatla geçinen bir ülkeyiz. Yemin yüzde 50'si ithalat. Gübrenin yüzde 95'i ithal. Mazot ithal. Tohum, çoğunlukla milletlerarası firmaların dolar bazlı belirledikleri fiyatlardan ötürü, yerli firma sayısı az. O da ithal. Türkiye'de üretiyoruz lakin Türkiye'nin toprağını taşeron üzere kullanıyoruz. Orada bir şeyler yetiştiriyoruz ve dünyayla rekabet etmemiz mümkün olmuyor bu şartlarda. Hayvancının tarlada yetiştirdiği ithal olduğu için ineğin ağzından aslında dolar geçiyor. Münasebetiyle TL paha kaybettikçe bu maliyetler de denetim edilemez formda artıyor.ASGARİ FİYATA İŞ BUL ÇİFTÇİLİK YAPMAHalka sormak lazım sütte fiyat düşüşü yaşayan oldu mu? Yok. Lakin biz her şeyi yüzde 18'le alırken yüzde 1'le satıyoruz. Çiftçiler firma değil ki KDV iadesi alamaz ki bu direkt maliyet olarak yansıyor. Çiftçi ne yapacağını şaşırdı ve çocuklarına 'aman evladım git taban fiyatla iş bul çiftçilik yapma' diyor.“90 LİRALIK SATIŞ FİYATI 120 LİRAYA ÇIKACAK”Küçükkaya'nın "Ete, et eserlerine, süte ve süt eserlerine yüzde 30-35 artırım mı bekliyorsunuz?" sorusuna Solakoğlu "Net" diyerek cevap verdi ve bunu şöyle ayrıntılandırdı:90 liralık satış fiyatı bizim öngörümüz 120 liraya çıkacak. Kemikli et yani bizim mezbahaya verdiğimiz fiyattan bahsediyorum. Birinci düzeltmesini de yaptı 90'dan 102'ye geldi. Artış yüzde 100 buradan kaynaklanacak. Talepte bir tık daha oynama olursa bu yüzde 30 çok daha üst çıkacak.İTHALATI YAPACAĞIMIZ ÜLKELERDE 120 LİRANIN ALTINDA FİYAT GÖRÜNMÜYORDevlet dedi ki 'zarar edin' ettik. Üretim küçüldü. 'İthalat yapalım' dediler. Artık 150 bin hayvanlık ithalat kontenjanı açtılar. İthalatı yapacağımız ülkelerde 120 liranın altında hiçbir fiyat görünmüyor. Demek ki devlet de çiftlikler de endüstrici de bu 120 liralık fiyatı satın almış durumda hasebiyle bu fiyat çıkacak. 80 liralardayken ben kıtlık olacağını söyledim. Kıtlık dediğiniz rafta olacak lakin gidip alınmayacak. Kıtlık deyince rafta olmaması değil. https://rehberaydin.com/tusedad-zamdan-kacis-yok/
0 notes
yaziyorsonhavadis · 5 years
Text
Yıldırım ve İmamoğlu canlı yayında bir araya geldi
Tumblr media
23 Haziran İstanbul seçimi öncesinde AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu canlı yayında karşı karşıya geliyor.
Tumblr media
Gazeteci İsmail Küçükkaya'nın moderatörlüğünü yaptığı 'İstanbul 2019 Seçim Özel' isimli program Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde gerçekleşiyor. Yıldırım ve İmamoğlu İstanbul seçimine bir hafta kala projelerini açıklıyor, gündemdeki tartışılan soruları yanıtlıyor. Yıldırım ve İmamoğlu'nun İstanbul üzerine tartışacağı programda adaylara 15'er soru yöneltiliyor. Soru yöneltilen aday, 3 dakikada yanıt veriyor. İki aday karşılıklı polemiğe girmeyecek. YILDIRIM VE İMAMOĞLU CANLI YAYINDA BİR ARAYA GELİYOR İsmail Küçükkaya: Bugün babalar günü… Binali Yıldırım: Evlatlarım geldi Babalar Günü'nü kutladı. Bana hediyeler almışlar. Ekrem İmamoğlu: Öncelikle bu yayın hayırlı olsun. Demokrasimiz için güzel bir gün yaşıyoruz. Bugüne nasip oldu. İkimiz de iki erkek bir kız evlat babasıyız. Sayın Yıldırım’ın Babalar Günü'nü kutluyorum. İsmail Küçükkaya: İstanbul’da yaşan bir vatandaşım. Seçimde oyumu kullandım bir hata yapmadım kusurum yok fakat ben şimdi 31 Mart’tan sonra iptal gibi bir durumla karşılaştık. 23’ünde yine oyumu kullanacağım. BU SEÇİME NEDEN GİDİYORUZ? Binali Yıldırım: Sizin bir kabahatiniz yok. Ama oylarınız sayılırken bir takım garip işler oldu şaibe oldu. YSK bu durumu değerlendirerek seçimin yenilenmesine karar verdi. Bizim tercihimiz bu seçimin yenilenmemesiydi. Bu konuda çok çabaladık ama CHP bize yardımcı olmadı. Dolayısı ile seçime gitmek mecburiyetinde kaldık. Keşke oyların tamamı sayılabilseydi o zaman kimsenin kafasında şüphe kalmayacaktı. Bu seçimde oylar çalındı. Oyların yüzde 10’u sayıldı, 29 binlerden 13 binlere düştü. Tamamı sayılsa sonucun değişeceği aşikar. Oyların yer değiştirmesi de çalınmasıyla aynı anlamı taşır. İsmail Küçükkaya: Aynı soruyu size de soracağım. Ve Binali Yıldırım'ın sözlerini nasıl değerlendireceksiniz. Ekrem İmamoğlu: Oyların tamamının sayılmasını istedik ama CHP istemedi yorumu tamamen yanlış bir yorumdur. 31 Mart gecesinde ne oldu? 1 saat olmadı ki seçim kapanalı TV kanallarının bir kısmı bir süreç başlattı bizim aleyhimize. AA’dan veri almama kısmı 12 saate yakın sürdü. AA oylar kafa kafaya geldiği anda Sayın Yıldırım "Ben seçimi kazandım" diye açıklama yaptı. Ne tesadüftür tam o anda AA yayını kesti. AK Parti’den daha sonra açıklama yapıldı '3 bin oy farkıyla seçim kazandık' diye. Sonrasında biz açıklama yaptık biz seçimi kazandık diye. Sabah YSK başkanı süreci sona erdiren açıklamayı yaptı. İlk tutanak sayısı 24 bin 57… Bununla başlayan süre. 13 bine indi. İsmail Küçükkaya: Siz dediniz ki nasıl olur da aynı zarfın içinden çıkan 3 pusula geçerli olur da 1 tanesi geçersiz olur. Ekrem İmamoğlu: AA’nın verileri kesmesiyle ilgili tek bir açıklaması yok. 20 bin 8’e maddi hatalardan dolayı indi. Geçersiz oylarla beraber sayı 13 bin 888’e indi. Sonra AK Parti yetkilileri 'sondaj yapacağız' dedi. Bununla beraber 13 bin 759’a indi. Sondaj yapılan sandıklarda bize lehimize oylar çıktı. 20 liranın 5 lirası sahte diyorsunuz. Buna kimse inanmaz. Çaldılar diyorlar. Kime? İftira var. Bu çaldılar lafı olmaz. Kime söylüyorsunuz. AK Partili sandıkta görev alan kardeşlerime mi söylüyorsunuz? Sandık kurulu başkanlarına mı söylüyorsunuz? YSK raporunda çaldılar diye bir söz yok. Binali Yıldırım: 29 bin fark 13 bine indi mi Ekrem Bey? Ekrem İmamoğlu: Hayır inmedi. Binali Yıldırım: Nihai fark 13 bin 729. Başlangıçta 29 bin küsür. Ekrem Bey ilk açıklamasını akşam 9’da yaptı. Benim ilk açıklamam 11.25’tir. Bu hata değildi. Biz elimizdeki verilere göre konuşuyoruz. Mazbatalar işleniyor biz genel merkezimizden de teyit ediyoruz. Bu dört pusula meselesi de tamamen aldatmacadır. İtiraz olan oy pusulası sayılır. İşi çarpıtmanın bir anlamı yok. Sayımı ayrı yapılıyor. Zarf aynı ama ayrı ayrı sayılıyor. Tutanaklara da ayrı geçiyor. Bir tek pusulada bütün oylar yok.
Tumblr media
İsmail Küçükkaya: Şimdi tekrar seçime gidiyoruz. Bu seçimi biraz anlatmanızı isteyeceğim. Bu seçim neyin seçimi. Bu seçimin manası ne sizin açınızdan. İki kampanya yapmış oldunuz. Bir takım değişiklikler var kampanyanızda. Sayın Erdoğan geri planda kalmış görünüyor... Binali Yıldırım: Doğru 31 Mart’a takılmayalım. Bir kere Ekrem Bey şunu söyledi; 'Biz yeniden sayılmasına itiraz etmedik' dedi. Bu kocaman bir yalan. CHP’nin itirazı var. Ve beş dakikada alınan bir karar var. YSK da ret kararına uydu. 'Başlayan sayımlar varsa onlar devam etsin' dedi. Tamamı sayılsaydı sonuç değişecekti. Bizim istediğimiz, tamamı sayılsın bu seçim tekrarlanmasın. Maalesef bu konuda beklediğimiz anlayışı görmedik. Şimdi 23 Haziran'a gidiyoruz. Söylemlerimde hiçbir değişiklik yok. Baştan beri İstanbul’u konuşuyorum. Biz bir ittifak ile seçime giriyoruz. Cumhur İttifakı'nın adayı olarak ben Millet İttifakı'nın adayı olarak da Ekrem Bey giriyor. İki ittifakta partiler var. İsmail Küçükkaya: Yeniden sayımı AK Parti söylüyor. Ama özellikle sizde 23 Haziran’a yönelik yorumlarınızı bekliyorum. Ekrem İmamoğlu: Saat 9 gibi açıklama yaptığım doğrudur. Şunu söyledim; Açıklama yapmaya mecbur hissettik. 1,5 saat hukuksuz yayın yapmıştır TV kanalları. 'AA beni ilgilendirmez' diyor Sayın Yıldırım. Yalan ifade uydurma ifade hoş değil. Gerekçeye göre karar veriyor YSK. Sayımı yapanların hukuksuz olduğunu söylüyor. Sayımla ilgili hiçbir şey yok. 'Çaldılar' demiyor YSK. Soyadına göre seçmeni tanıklarını söylediler. Bunlara kimse inanmaz. Yenilenen seçim bir demokrasi süreci mücadelesidir. Ben seçilmiş belediye başkanıyım. Yenilenen seçim bir demokrasi mücadelesidir. 16 milyon insanın hakkını gasp edenlere karşı verilen bir demokrasi mücadelesidir. 'Beka sorunu var' diyenler. Bu süreçte hiç beka sorunu yok. Kul hakkı yenmiştir. İsmail Küçükkaya: Ben neden Ekrem İmamoğlu’na oy vereyim? Ekrem İmamoğlu: Cümlelerimi tamamlamak istiyorum. '31 Mart akşamını geçelim' dedi Sayın Yıldırım, geçemeyiz. Süreç çok mühimdir, çarpıcıdır. O gece her yer gönül belediyeciliği kazandı afişleriyle donatılıyordu. Bu nasıl bir hazırlık? Biz tutanaklarımızı sağlam tutmasaydık o gece bu iş biterdi. Böyle bir kurgu sürecidir. O işte yüz binlerce görev yapan insanın hakkı vardır. AA yanlış yapmıştır demek o gece için verilmesi gereken cevaptır. AA işine gelmediği için veri akışlını kesmiştir. Diğer partilere oy vermiş herkes için söylüyorum. Biz demokrasi için mücadele ediyoruz. Aynı zamanda biz İstanbul mücadelesi normalleşme mücadelesi veriyoruz. Kibirden arınmış insanlarla kucaklaşan bir mücadele ediyoruz. 23 Haziran'da herkesin oyuna talibiz.
Tumblr media
İsmail Küçükkaya: Ben 23 Haziran’da neden Binali Yıldırım’a oy vereyim? Binali Yıldırım: İsmail Bey ithamlar var. Kul hakkı yemek gibi. 'Bunlar kime adres' diyor. Biz açıkça bu seçim sonrası yaşanan olayları bir hukuk mücadelesi vererek hakkımız aradık. Ve bu seçim tekrarlanıyor. Biz çok istemedik tekrarlanmasını. Bu CHP’nin tamamının sayılmasına direnmesiydi, bu seçim tekrarlanmayacaktı. Biz birbirimize yakın oy aldık. Neden benim lehime oylar kazanılıyor da neden Ekrem Bey’in kazanmıyor. Onun kazandığı da var ama ben 10 kazanıyorum Ekrem Bey 2 kazanıyor. Ben AA ile görüşmedim. En tahammül edemediğim şey yalan konuşmaktır. Ben ne bileyim AA’nın veri akışının kesilmesini. Biz ellerimizdeki verileri işleyerek seçimi takip ettik. Onun sebebi araştırılır bulunur. Benim bakanlarla görüşmem bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Ben bakanlarla her zaman görüşürüm. Ne ima edilmeye çalışılıyor? Bakanlar seçim sonucunu mu değiştirecek? İsmail Küçükkaya: Vaatlerinize bakınca özellikler sosyal medyada bazı eleştiriler var. 25 yıldır İstanbul’u yönetiyorlar neden şimdiye kadar yapmadılar diye. Binali Yıldırım: 25 yıldır İstanbul’a çok büyük hizmetler yapılmıştır. Ağaç alan 10 milyon metrekareydi şimdi 60 milyon metrekare. 1550 otobüs vardı şimdi 6 bin otobüs var. 23 km metro vardı şu an 376 km metro var. Su indirimi bizde de var bizim vaatlerimizde de var. Su indirimi bizim AK Parti grubunun önerisiyle oylandı. Ama Ekrem Bey’in önerdiği değil bizim önerdiğimiz indirim tarzı kabul oldu. İsmail Küçükkaya: 31 Mart'tan sonra mazbatayı aldınız bir takım uygulamalarınız oldu. 18 gün ne yaptınız ve ne oldu? Ekrem İmamoğlu: Ekrem Bey’in 'yalan söylüyor' denmesine kendileri gibi müdahale etmeme nedenim programa olan saygımdandır. Ben yalan konuşmam. Sürece dair 23 Haziran sürecine dair verdiği sayılar tamamen belge üzerindendir. Binali Bey’in lehine oluşan fark budur. Yanlış kampanya yönettiniz. Biz 18 günde vaat ettiklerimizi tek tek yerine getirdik. Bir çok projemiz kopyalanıyor. Biz açıkladığımızda 'parayı nereden bulacaksın' dediler. 'Kimin parasını dağıtıyorsun' dediler. Su indirimini biz gündeme getirdik. 25 yıldır görevdesiniz elbette yapacaksınız. Bizim 18 günde yaptıklarımızı kendinize mal etmenize gerek yok. Su indirimi ulaşım indirimi bizim önerimiz. Dolayısıyla biz taahhüt ettik yerine getirdik. Doğru bir şeye eşlik de etseler 'evet' diyeceğiz.
Tumblr media
İsmail Küçükkaya: Şimdi birbirinize soru sormanızı istiyorum. Ekrem İmamoğlu: Binali Bey’e tekrar soruyorum, AA’nın yaptıkları sizin için ne ifade ediyor? Gece yarısı bakanlarla yaptığınız görüşmeleri çok doğal karşılarken, AA ile hiç görüşmediğiniz söylüyorsunuz. Sabaha karşı İBB’nin tüm bilboardları 'gönül belediyeciliği kazandı' pankartlarıyla donatılması talimatını kim verdi? 'Çaldılar'ın muhatabını merak ediyorum. Binali Yıldırım: AA yetkilileri bunu açıklamalı. Normal bir şey değil ama sorumlusu ben değilim. 25 tane belediye kazanmış AK Parti. Büyükşehir Belediye Başkanlığı Meclis üyeliklerinin 180 tanesini kazanmış. Ne yapacaktık? 'Seçimi kaybettik' mi diyecektik? Ekrem İmamoğlu: Talimatı kim verdi diye sordum ben? Bu doğru mudur bu yapılmalı mıydı? YSK kararı açıklamamış.  Binali Yıldırım: Herhalde anlatamadık arkadaşa, Ekrem Bey’e. 39 belediyenin 25’ini kazanmışız. İBB Meclis üyelerinin çoğunluğunu kazanmışız. Sonuç buyken 'kaybettik' mi diyecektik? O afişler partimiz tarafından asıldı. Binali Yıldırım: Siz gelir gelmez neden Büyükşehir'in veri tabanını kopyalama talimatını neden verdiniz? Ekrem İmamoğlu: Özellikle burada Sayın Yıldırım’a şunu hatırlatmak isterim, kendi cümleleriyle hatırlatmak isterim. 'Bir belediye başkanı belediyesiyle ilgili her türlü incelemeyi yapabilir' dedi. Tekrar izah ediyorum. Bu bir veri yedekleme işlemidir. Veri yedekleme için veri kopyalama yapılır. 31 Aralık, 31 Mart ve 18 Nisan tarihlerini milat kabul ederek bunları yaptık. Kaldı ki yapamadık. Hukuksuz bir kararla. Bu kadar basit bu kadar kolay bir işlemi başka bir yerlere taşımak… Güvenlik açısından hiçbir riski yok. Yine İBB’de... Yedeklenerek duracağı yer yine orası olacaktı. Sayın Yıldırım’a süreci daha iyi analiz etmesin dilerim talep ederim. Binali Yıldırım: Buna mutlaka cevap vermem lazım. Burada çarpıtma var. İsmail Küçükkaya: Dönüşte bununla ilgili size söz vereceğim. İKİNCİ BÖLÜM İsmail Küçükkaya: Bu söz hakkınızı kullanırken sormak isterim, dün Sayın cumhurbaşkanı bir açıklama yaptı, 'Bu nihayetinde İstanbul Belediye Başkanlığı seçimi' dedi. Bu kez önümüzdeki hafta yapılacak seçimden sonra seçim sonucu kabul edecek misiniz? Herhangi bir itiraz olacak mı? Binali Yıldırım: Teknolojiyle aram iyidir. Veri yedekleme ayrı kopyalama ayı iştir. İstanbul’un verileri bir değil iki yerde yapılıyor. Veri yedeklemesi yapılamadan zaten hiçbir şekilde saklanamaz. Yedeği mutlaka vardır. O bakımdan bunu düzeltme ihtiyacı duydum. Benim söylediğim cümlenin sadece ön kısmını Ekrem Bey ifade etti. Tabi belediye başkanının tasarruf yetkisi vardır. İstediği zaman maiyetindeki kişiler getirir. Mahkeme kararını da tanımıyor gibi bir algı. İlgisiz biri dedi. İlgisiz değil Eyüp’ten seçilen İBB Meclis üyesi avukat. Bu ver kopyalama işi FETÖ taktiğidir. FETÖ bunu yaptı geçmişte. Üç tane dışarıdan uzmanla yaptı, bu fecaat bir şeydir. Her seçimin sonu kabul edilir. Seçim sonu sayımda itiraz süreci icap ederse bu olur. Ama bu sefer belki de biz etmeyeceğiz Ekrem Bey itiraz edecek. Umarım itiraz olmaz. İtirazı gerektirmeyecek bir fark. Ekrem İmamoğlu: Seçimlere itiraz haktır bunu yok sayma haddimiz yok. Ama uydurma gerekçelerle itiraz yapmayız biz. Gerekçe varsa elimizde elbette itiraz hakkımızı kullanırız. Sürece dair eleştirdiklerimiz hep bunlardı. Algı diye tarif edilen şey karşı tarafın yaptığı bir uygulama. Neden derseniz: çaldılar? Bakın bu soru cevaplanmadı. Cami avlusundan tutun da salonlara kadar. FETÖ uygulamalarını nasıl olduğunu ben bilmem anlama o işten. Tecrübem yok. Ama şunu net söyleyeyim, veri kopyalama işlemi çok masum bir işlemdir. Bizim yaptığımız işlem çok masum bir işlemedir. Ben eminim ki Sayın Yıldırım iyi biliyordur bunu. İBB seçimi 23 Haziranda yüz binlerce insanın katılımıyla çok güvenli olacak ve itiraza gerek kalmayacaktır. İsmail Küçükkaya: Karadeniz’de çok kalabalık mitingler yaptınız ama Ordu’da yaşanan olay çok konuşuldu. VIP’de ne oldu, neden oldu neden sinirlendiniz ve bir Vali’ye hakaret ettiniz mi? Ekrem İmamoğlu: Biz orada miting değil bayramlaşma çağrısı yaptık. Ama muazzam bir karşılamaya dönmüştür. Bu muazzam süreç bence bir tuzakla sona erdirilmek istenmiştir. Benim oradaki tavırlarım netti. Nasıl sükûnete çağırdığım belli. Benim VIP diye bir derdim yok. Benim öyle bir sıkıntım yok. VIP süreçlerinin çok daha netleşmesi gerekir bu ülkede. Ben söylediğimi anlattım. Ben ne söylediğimi biliyorum. Ama bu konu İstanbullunun konusu değil. Hakaret etmedim. 'Basitleşmiştir' demek hakaret etmekse… 'Basitleşmiştir' lafı bu kadar rahatsız ediyor ama bize 'Pontus' dediler 'terörist' dediler bu kimseyi rahatsız etmiyor. İsmail Küçükkaya: Çok güçlü bir isim olmanıza rağmen İzmir’den aday olup kaybettiniz. İstanbul’daki seçimde geride kaldınız. Bunu analizini yaptınız mı? Binali Yıldırım: İzmir seçimi çok geride kaldı. 17-25 Aralık’ın gölgesinde bir seçime gidildi. İzmir tarihinde alınabilecek en yüksek oyu aldık. Buradaki seçim sonuçlanmadı. Buradaki seçimin kaybedeni kazananı yok.Hayretle izliyorum. Ekrem Bey doğru söylememeyi alışkanlık haline getirdi. Ne dedi? 'Soruları İsmail Bey’den aldı' dedi. 'Saadet adayının çocuğu İGDAŞ'tan çıkarıldı' dedi. Kendisi çıktı yalanladı. Web sitesi iddiaları yalanlandı. En yakına arkadaşı Fatih Portakal bile 'Ordu işi RTÜK’e takılacağı için yayınlamıyoruz' dedi. İki gün düşündü taşındı, 'basitlik' diye bir icatta bulundu. Aslında validen özür dilemesi gerekir demiştim şimdi diyorum ki İstanbullulardan ve milletten özür dilemesi gerekir. Çünkü millete yalan söylemiştir. İsmail Küçükkaya: Ben kimseye soru filan vermem. Fatih Altaylı Habertürk’te size soruları verdiğimi ve İmamoğlu’nu arayıp soruları size verdiğimi söyledi. Bu absürt. Ekrem İmamoğlu: Sayın Yıldırım yanlış bilgilendirilmiştir. Burada üzücü ifadelerde bulunmuştur. 'Yalan söylemiştir' sözünü üzerine basa basa söylemiştir bu kibirli bir tavırdır. Benim ifademde İsmail Küçükkaya yok. Ama Sayın Yıldırım öyle söyledi. Ben dedim ki 'Bana gelen bilgi soruların belirlenmesi ve moderatöre verilerek öyle sorulması.' 'Bana yalan söylemiştir' dediniz ama öyle sabırlı durdum ki. Son sözüm. Benim oradaki ifadem nettir. 'Yalan söylemiş' cümlesini 'kötü söz sahibine aittir' diyerek kapatıyorum. İsmail Küçükkaya: Sayıştay raporunda 700 milyonluk bir zarardan bahsediliyor. İBB’nin zararları iddiasıyla ilgili ne söylemek istersiniz? Binali Yıldırım: Sayıştay raporunu siz gördünüz mü. Sayıştay raporunda öyle bir ifade yok. Bu yalan. Yalan olduğu İBB tarafından açıklandı. Değerli arkadaşımızın bu konularda daha ilkeli davranmasını isterim. Ortaya atıp kafa bulandırmak istediği bütün meselelerin doğru olmadığı ortaya çıktı. Belediye vakıflara kaynak aktaramaz. FETÖ nasıl bir belayı başımıza sardıysa o vakıflar bu belayı yaşamamamız için çalışıyor.  İsmail Küçükkaya: Belediye başkanı seçilirseniz israf ve kötü ekonomi yönetimini nasıl çözeceksiniz? Ekrem İmamoğlu: İstanbul’un en büyük sorunu işsizlik ve israf. Kul hakkı meselesini çok önemsiyoruz. Sayıştay denetiminden çıkan raporu ben getirdim. İsterlerse Sayın Yıldırım’a veririm. Raporda toplan yapılan usulsüzlüklerin 753 milyon liraya ulaştığı yazıyor. Yanıltılmış olabilir. Kendisine bilgi verenleri gözden geçirsinler. Şu anda bile israf yapıyorlar. İstanbul’un bütün billboardlarına bunlara cevap yazıyorlar. Şu anda bile israf yapıyorlar. Şu anda bu afişleri oralara kim asıyor? bin 810 araç 7 personele bir binek araç düşüyor. Tek tek 753 milyonun rakamları burada. İsrafı engelleyeceğiz tasarruf yapacağız, ekonomik bir seferberlik yapacağız. İsmail Küçükkaya: Binali bey FETÖ vurgusu yaptı. Siz başkan seçilirseniz İBB’de FETÖ’yle mücadele bağlamında ne yapacaksınız? Bunların okullarına gittiniz mi Pensilvanya’ya gittiniz mi? Ekrem İmamoğlu: Benim uzaktan yakında ilgim temasım ilişkim.. Siyaset öncesi eleştiren siyasette de buna devam eden birisiyim. Sayın Yıldırım çok talihsiz bir şey dedi. 'FETÖ’yle mücadele için bu derneklere yardım yapılıyor.' dedi. Belediye var. Ben belediyeye güvenemeyeceğim de… TÜRGEV'e 51 milyon. Ben yurt yapamıyorum da vakıflara mı? Benim ne işim var üç beş dernekle.Vakıflarla ortak çalışılır ama yurdu İBB yapacak. Zaten başımızda bir FETÖ belası oluştu. Sorarım size bu nedir? İBB olarak yurtlar yapacağız. Bugüne kadar açılmamış kreşi çok önemli görüyoruz. Biz o işten anlamayız. Devletinin güçlenmesine inanan bir ahlaktan geliyoruz. İsmail Küçükkaya: FETÖ’yle mücadele konusunda siz ne söylemek istersiniz?  Binali Yıldırım: 'Temiz vakıflara veririm' diyor da nasıl yani, deterjanla yıkayarak mı belirlenecek? İstanbul’da 23 bin tane vakıf dernek hemşehri derneği var. Bunların hepsine büyükşehir de ilçe belediyeleri de destek oluyor. Hiçbir şekilde belediyeler bu kuruluşlara nakdi destek olamaz. Vakıflara destek olmak yanlış bir şey değil. Sizin yapamadığınız işleri onlar yapıyorlar. Memnun oldum FETÖ’ye yönelik beyanatından. Mahkemelerde hesabını veriyor ihanet kısmı. İsmail Küçükkaya: Siz başkan seçilirseniz kent yoksulluğunu azaltma konusunda ne yapacaksınız? Binali Yıldırım: Ekonomik bir sıkıntı çekiyoruz. Bu da insanların hayatına öyle veya böyle yansıyor. Birçok müjdemiz vaadimiz var. İstanbul Avrupa’nın 13. Büyük ekonomisi. 500 bin istihdam sağlayacağız. Tuzla’da Biyoteknoloji Vadisi kuracağız. Burada 50 bin kişiye istiham sağlayacağız. Yapay zeka merkezinde gençleri istihdam edeceğiz. Buradaki istihdam miktarı da 24 bin 500 olacak. Pendik’te bir teknoloji geliştirme bölgesi kurulacak. Burada da 50 bin istihdam ön görüyoruz. Atatürk Havalimanı hem Millet Bahçesi hem de fuar alanı olacak. Amacımız Avrupa’daki 50 milyonluk fuar kongre turizminin yüzde 10’undan istifa edelim. İsmail Küçükkaya: Siz başkan seçilirseniz kent yoksulluğunu azaltma konusunda ne yapacaksınız? Mesela kadın istihdamı da buna ait. Siz ne vaat ediyorsunuz? Ekrem İmamoğlu: Öncelikle şu yanlışı düzeltelim. Temiz vakıflarla iş birliği yapacağım dedim. Bu şehir yoksulluğu var. Üç gençten biri işsiz. Okutamamışız meslek sahibi yapamamışız iş sahibi de yapamamışız. Bizim uğraşacağımız şey kesinlikle israf. Belediyenin parasını tasarrufla beraber kullanmak. Dört aileden birisi açlık sınırında. Açlık sınırındaki ailelere 2020 liraya kadar maddi destek sunacağız. Bunu evin kadınıyla paylaşacağız. Eğitim destek paketinin içinde 500 bin öğrencimiz var. Çocuklarına yemek veremeyen ailelere kumaya destek paketi de var. Bölge istihdam ofislerine gelen 200 bin insanımıza iş bulacağız. Ulaşımda 12 yaş altına ücretsiz yapacağız. İsmail Küçükkaya: Ben İstanbul’da yaşayan Kürt kökenli biriyim. Hanginize oy vereyim? Beni ikna edin… Ekrem İmamoğlu: Yoksulluktan bahsettim değil mi? Ben kimden bahsediyorum. Bunu derken Kürt kökenli mi diyorum Türk kökenli mi diyorum? Bunu derken 16 milyon insanımız diyorum. Genel başkanımızla yola çıkarken dedi mi ben İstanbul İttifakının adayı olmak istiyorum. Partizanlığı söküp atacağız. Partiler araçtır. Amaç olmamalıdır. Sadece ittifak partilerinin adayı değilim. Sadece ittifakı partilerinin başkanı da olmayacağım. Biz bu milleti barıştırmaya geliyoruz. Bağcılar’daki çocukla Kadıköy’deki çocuğu eşitlemeye geliyoruz. Barış eşitlik özgürlük mahallede başlar. Bu kadar keyifli bir İstanbul inşası çabası içindeyiz. Partizanlığın yok edilmesinde sadece ben değil Sayın Yıldırım’da mücadele etmelidir. İsmail Küçükkaya: Aynı soruyu size de yöneltmek isterim. Binali Yıldırım: Biz hizmet yaparken insanların etnik kökenine bakmayız. İnançlarına bakmayız ve insanlarımızın hizmet götürürken herkese aynı hizmeti götürürüz. Prensibimiz budur. Seçimlerde kampanyada parti vardır. Biz partizanlık yapıyorsak adres bizeyse bunu şiddetle reddederim. İzmir’in toplu taşıması İZBAN'ı biz belediye ile beraber yaptık. Partizanlık asla bizimle beraber telaffuz edilmez. Türkiye’nin her köşesine hizmet götürdük. İstanbul’a yapılan hizmet asla israf değildir. İstanbul'a 1994'ten beri hizmet ediyorum. 4,5 yılda İDO’yu kendi sınıfında dünyada 1 numara yaptım. İsmail Küçükkaya: Ülkeye bu akşam çok büyük bir iyilik yaptınız. Her ikinizden mal varlığı beyanınızın açıklanması isteniyor. Başkan seçilirseniz mal varlığı beyanında bulunur musunuz?  Binali Yıldırım: Mal varlığı beyanından bulunmak bizim keyfimizde değil. Mecbursunuz buna. Ben 16 yıldır mal varlığı beyanı veriyorum. Her sene de değişiklik olursa yeniliyoruz. Kamuoyuna açıklama diye bir adet yok. Ama hiç problem yok. Benim açımdan hiçbir sakıncası yok. Çocuklarımın da hiçbir koruması yok. Onların ki de kamuya açık. Biz hiçbir şekilde mal varlığımızla geçmişimizle her zaman hesap verdik. Bundan sonra da vermeye hazırız. Ekrem İmamoğlu: Sayın Yıldırım’ın açıkladığı gibi kamu görevlisi olmamızdan dolayı mal beyanımızı veriyoruz. Hatta İBB başkanı seçildikten soran da beyan etmiştim. Yeni bir siyasi dönem yeni bir süreç şeffaflık katılımcılık… Başkan olma milletvekili olmak bir meslek değil. Bunlar görev. Ama erdemli ahlâklı hesap vermek noktasında dürüstlüğümüz ortaya koymak adına bu önerinizi Sayın Yıldırım gibi zevkle kabul ediyorum. Ama ailece olmalı. Bunu beyanında bulunmak yarındaki kaygıları çözüme kavuşturmak gibi olur. İsmail Küçükkaya: İstanbul'daki mülteci meselesi hakkında seçilirseniz ne yapacaksınız? Ekrem İmamoğlu: Mülteci konusunu biz iyi yönetemedik. Mülteci konusu bir takım evrensel hükümler taşır. Güneyimizde yaşana insanlık dışı olayla sonrası Türkiye yalnız bırakılmıştır. Bunu ben 3,5 yıl önce Fransa'da katıldığım bir toplantıda söyledim. 'Siz bizi bu süreçte yalnız bırakarak dünyayı başka bir tehlikeye sürüklüyorsunuz' diyerek katılımcılara seslenmiştim. Kayıtlı 547 bin Suriyeli var İstanbul’da. Kayıt dışıyla birlikte göçmenleri 1 milyona ulaştığı yönünde gözlemler var. Bir masa kuracağız ve aktif olarak çalışacak. İBB’nin böyle bir politikası yok. Sessiz kulakları tıkalı. Bir envanter çalışması yapacağız. Çocuk evlilikleri görüyoruz. Çocuğu ve kadını koruyacağız. Plaja girmesi yasak filan. Yanlış net nokta. Bir anda 3,5 milyon mülteci ülkenin her yerine dağılmamalıydı. Biz uluslararası alanda da bu ülkenin sesi olarak gidip güneyimizde yaşanan olaylarda sadece petrolü düşünerek oradaki barışa katkı sunmayarak bu konuyla bizi yalnız bırakamazsınız. Vatandaşımızı ekmeğinin elinden alındığını düşünüyor biz aktif rol alacağız. Binali Yıldırım: Göçmen konusu özellikle Suriyeliler bu insanlar ölümden kaçtılar. Bize sığındılar. Misafir ettik. Bu işin başlangıcı böyle oldu. Bunlar geçici koruma statüsündeler. Nerede olurlarsa olsun. Bunların hepsi, kaydı var. Eğitim ve sağlık hizmeti de veriliyor. Şu görüşüne katılıyorum. Uluslararası camia bunlara gerekli desteği vermedi. Bunlar geçici gidecekler. Afrin Harekatı'nı yaptık. Bir kısmını gönderdik, Cerablus’u El Bab’ı aldık, gönderdik. Şimdi Fırat’ın doğusundaki bölgeyi temizleyip oraya da göndereceğiz. Ama belirli ilçelerde sayı fazla burada bir asayiş sorunu İstanbulluların huzurunu kaçıran olaylara karışırlarsa bunların normal seyirde gitmesini beklemeden hiç kusura bakmasına tutar göndeririz. Ama belediyenin bu işi tek başına yapması mümkün değil. Bu iş merkezi hükümet ile yapılacak. İBB’de mültecilerle ilgili bir birim var. İsmail Küçükkaya: Kadınlara yönelik politikalarınız konusundan neler söylemek istersiniz? Binali Yıldırım: Asıl yoğunlaşmamız gereken kesim ev kadınları. Onların da sosyalleşmeye dışarı çıkmaya ihtiyacı var. Onların el emeği göz nurlarını değerlendireceğiz ve her eve katkı sağlayacağız. İstanbul’un 300 mahallesinde kreş yok. Bu 300 mahallede kreş yapacağız. Ev kadınları çocuklarını rahat bir şekilde bırakacak. Ekrem Bey Beylikdüzü’nde 12 kreş vaadinde bulunmuş ama 1 tane yapmış. Ekrem İmamoğlu: Siyasi kalitemiz konusunda bir yorumda bulundu. Bu hoş bir yorum değil. Beylikdüzü halkı ortaya koyduğu takdirle net bir refleks ortaya koymuştur. Bugün vaat verme konusu bize aittir. Sayın Yıldırım’a şunu söylemeye çalıştım. 25 yıla yakındır 15 yıl da AK Parti olmak üzere yönetimdesiniz zaten. Siz bir şey yapmamışsanız ve bugün bunları vaat haline getirdiyseniz sevindirici. Bizim vaatlerimize eşlik ediyor oluşu mutlu edici. Bunu eleştirmem. Biz hızlıca 150 kreş açacağız. En fazla çocuk sayısı olan ve kreşi olmayan mahallelerde açacağız bunu. Kadın emek ofisleri satın alma garantisiyle çalıma hakkı tanımak.. Annelere 0-4 yaşa arası bebekleriyle ücretsiz ulaşım hakkı tanıyacağız. Bütün sosyal tesislerinden yüzde 40 indirim sağlayacağız. İsmail Küçükkaya: Az önceki soruya ek olarak sorayım. Siz FETÖ elebaşına gittiniz mi? Yurtlarında kaldınız mı? Binali Yıldırım: Yok… Ben ne örgüt elemanı FETÖ’yü görmüşüm ne de yurtlarında kalmışlığım yok. İsmail Küçükkaya: İstanbul’daki çarpık yapılaşma ile ilgili neler yapacaksınız? Ekrem İmamoğlu: İstanbul şehrinin yönünü çizeceğiz. 2030 ve 2050 hedeflerini ortaya koyacağız. İstanbul’un 150 mahallesi tarımda kalacak diye bir planlama getireceğiz. İstanbul yeşil alan bakımından dünyanın en sıkıntılı metropollerden biridir. Biz 15 vadide yaşam vadisi açıkladık. Kuzey ormanlarına verilen tahribattan sonra kuzey kuşağı açıkladık. İstanbul'da kentsel dönüşüm çok önemli bir konu. Bu kenti 25 yıldır yönetenler “bu şehre ihanet ettik” dedi. Ben demedim… Katı sıkı bu şehrin değişmez kurallarını vaat edeceğiz. Nereye gittiğini vaat eden uygar bir kent inşa edeceğiz.  Binali Yıldırım: Yeşil alan bir şehir için önemli. Birisi şehrin enfes alması. Bizim de 20 tane yeşil koridor projemiz var. Buralar dere vadisi. Bu dereleri ihya edeceğiz. 37 milyon 500 bin metrekare ilave alan kazanmış olacağız. Buradan da yatayda millet bahçelerine geçiş olacak. Her mahallede 200 metre mesafede çocuk parkı olacak. Sonra semt parkları ve sonra millet bahçeleri. Hem yeşil alanları artıracağız hem de depremde geçici barınma alanları olarak kullanacağız. Bunu yapınca İstanbul’un kişi başı yeşil alanı 10 metrekarenin üzerine çıkmış olacak. Dikey yapılanma kötü bir şey. İlçeler bazında bir inceleme yaptım. 22 ilçede yoğunlaşmış 18 tanesi CHP’li belediye. İsmail Küçükkaya: Gençler konusundan ne yapacaksınız? Bunu içine engelli kardeşlerimiz de katarsanız çok memnun olurum. Ekrem İmamoğlu: Bu şehir çocuk ve genç kenti. Bizim hem çocuklar hem genç politikası önceliğimiz olmak zorunda. Gençkart… Yüzde 40 indirim. 400 lira öğrenci bursu vereceğiz. Yurtları hemen hizmete geçireceğiz. Başkasına muhtaç değiliz. Dünya dilleri merkezi kuracağız. E-spor arenalar kurulacak. İş bulamayan 350 bin gencin Ekrem Abisi olmaya geliyorum. Erişilebilir bir kent olacak. Bu kent engelliler için engeller taşıyorsa bu kentin vicdanı yok demektir. Yaşam becerileri öğrenme köyü kuracağız. Yaşlılarımızı yaşlandıkça bu şehirden keyif almalarını sağlayacağız. Binali Yıldırım: Gençler benim kankam. Benim kankam olmaya davet ettim. Gençlere 10 GB internet bedava olacak. En baba müjde bu gençler için. Müzeler ve tiyatrolar bütün gençlere ücretsiz olacak. Uluslararası e-spor olimpiyatlarını İstanbul’da yapacağız. Öğrencilere kırtasiye desteği miktarını artıracağız. Amatör kulüplere 100 bin lira tutarında destek vereceğiz. Spor tesislerinden gençler ücretsiz yararlanacak. Motosikletle her iki köprüden geçişler ücretsiz olacak. Üniversiteye hazırlanan ama öğrenci olmayanlar da ulaşım indiriminden yararlanacak. Öğretmenler toplu ulaşımdan bedava yaralanacak. Belediyeler bursa veriyordu ama CHP konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürdü ve bunu imkansız hale getirdi. İsmail Küçükkaya: Ulaşım konusunda ne vaat ediyorsunuz? Ekrem İmamoğlu: Ulaşım benim işim. Tevazuya gerek yok. Türkiye’de bu işi hallettim. İstanbul’da ne yapacağız? Biz 2024’e kadar insanların trafikte yarım saat kazanmalarını sağlayacağız. Yapacağımız raylı sistemlerle. Metronun payı süre sonunda yüzde 48’e çıkacak. Bugün yüzde 18. Yüzde 30 artmış olacak. Bu en önemli projemiz. Bilmiyorum Ekrem Bey Marmaray’ı kullandı mı? Bugüne kadar 350 milyon kişi faydalandı. Metrobüs güzergahı biz otonom ve akıllı metrobüs araçlarıyla değiştireceğiz. Üstelik bu güzergahta bir otoyol daha yapacağız. Ayrıca Levent ile Mahmutbey arasındaki metroyu da açmış olacağız. Bunu ben yaparım çünkü daha önce Türkiye’de yaptım. Ekrem İmamoğlu: Ulaşım işi bütüncül bir yaklaşım ve insanla çözüm bulmadır. Bütün aktörlerle birlikte çalışacağız. Biz taksicinin minibüsçünün köprüleri ücretsiz kullanımı konunda girişimde bulunacağız. gişelerin şehir dışına çıkması konusunda girişimde bulunacağız. İstanbul’u halledemediler. İstanbul dünyanın en sıkışık ikinci kenti. Durakta bekleme süresi ortalama 20 dakikayı geçiyor. Trafikte geçirilen süre 91 dakika. İstanbul’u bütünleşik ulaşım ağıyla biz çözeceğiz. Evet Marmaray’dan geçtim. Çok teşekkürler. Senede sadece 8,3 km yaptılar. Deniz ulaşımı yüzde 10’lardan yüzde 3’lere düştü. TEM'de megabüs hattı kurarak metrobüs hattının yükünü hafifleteceğiz. İsmail Küçükkaya: Buyurun söz sizlerin. Ekrem İmamoğlu: Buradan ç��kışta kendisi de uygun görürse iki hanımefendinin beraber olduğu bir fotoğrafı vermek isterim. Bu şehrin kucaklaşmaya ihtiyacı var. Adayların dışında üretilen dilleri bir kenara bırakalım. Belediye tesislerinde alkol olacakmış. Ben 9 tane tesis açtım hiçbirinde alkol yok. Bu şehir akılla bilimle bir arada barış içinde elit paylaşarak katılımcılığı hakim kılarak muazzam bir kent var edeceğiz. Benim en büyük ekibim 16 milyon İstanbullu. Adil bir kent var etme konusunda çabamızı gösteriyoruz. 23 Haziranda herkes sandığa gitsin. Binali Yıldırım: İstanbul müjdelenmiş bir şehirdir. 15 milyon 67 bin nüfusu vardır. İstanbul’un ilk defa geçen yıl 60 bin nüfusu azaldı. Anadolu’da alt yapıyı çok güzel yaptığımız için vatandaşlarımız dönüyor. İstanbullulara söyleyeceğim şudur. 16 ülkeme dolu dolu hizmet yaptım. Bu şehir beni 11 yaşındaki Binali’den Binali Yıldırım yaptı. Beni Binali Yıldırım yapan bu şehre çok güzel hizmetler yapmaya hazırım. Daha önce yaptıklarımı yeni yapacaklarımla taçlandıracağım. İstanbul’un ulaşımını 5 yıl içinde çözeceğim. Deniz taşımacılığını aktarmada bedava yapıyoruz. Son sözüm vatandaşlarıma İstanbul’da herkes sandığa gitsin. Sözlerini 23 Haziran’da söylesinler diyorum. Ekrem Bey’i çaya davet ediyorum. Kaynak: Hürriyet Read the full article
0 notes
millisura-blog · 4 years
Text
İSMAİL KÜÇÜKKAYA ESKİ EŞİNİN İDDİALARINI MAHKEMEYE TAŞIDI
YENİ HABER https://millisura.com/ismail-kucukkaya-eski-esinin-iddialarini-mahkemeye-tasidi-3392/
İSMAİL KÜÇÜKKAYA ESKİ EŞİNİN İDDİALARINI MAHKEMEYE TAŞIDI
FOX TV “Çalar Saat” Programı Yapımcısı, Gazeteci İsmail Küçükkaya, eski eşi Eda Demirci’nin kendisi hakkındaki iddialara yanıt verdi. Boşandıktan 6 ay sonra ‘asılsız iddiaların’ yeniden gündeme getirildiğini belirten Küçükkaya, “Hiç bir şekilde şiddet uygulamadım, kötü muamelede bulunmadım. İddia sahibi iddiasını ispat edebilirse verilecek her türlü cezaya razıyım” dedi. Küçükkaya, yasal yollara başvurduğunu ve İstanbul 1. Aile Mahkemesinden Koruma Kararı aldığını bildirdi.
  Küçükkaya, aile mahremiyeti gereği şimdiye kadar sustuğunu ve her türlü ‘iftira ve karalamaya’ rağmen konuşmadığına dikkat çekerek, “İddia sahibinin iddialarını ispat edememesi üzerine kendisinin talebi ile anlaşmalı olarak sonuçlanan boşanma davasından yaklaşık 6 ay sonra asılsız iddialar tekrar gündeme getirilmiştir” dedi.
  Küçükkaya, eski eşinin şimdiye kadar savcılığa ve güvenlik güçlerine başvurmadığının altını çizerek, “Şunun bilinmesini isterim ki, iddia sahibine hiçbir şekilde şiddet uygulamadım, kötü muamelede bulunmadım. Nitekim boşanma dava dosyasında bunlara ilişkin küçük bir delil sunulmamıştır” ifadelerini kullandı.
  İSPATLARSA HER TÜRLÜ CEZAYA RAZIYIM
  “İddia sahibi iddiasını ispat edebilirse verilecek her türlü cezaya razıyım. Ama haksız yere linç edilmeye de karşıyım” diyen Küçükkaya, olay hakkında çıkan haberleri “Kamuoyunda etkili gazeteciler üzerinde son zamanlarda kurgulanan ‘etkisizleştirme ve itibarsızlaştırma’ kampanyalarından bir örneğini de maalesef ben yaşamak durumunda kaldım. Nihai amacın ne olduğu bellidir” diye yorumladı.
  Küçükkaya, bugüne kadar hiçbir kadına kötü muamelede bulunmadığını ve hep karşısında olduğunu kaydederek, “Asılsız iddialarla ilgili yasal yollara başvurduğumu ve İstanbul 1. Aile Mahkemesinden Koruma Kararı aldığımı kamuoyunun bilgisine saygılarımla sunarım” dedi.
0 notes
maghaberleri · 6 years
Text
Ahmet ve İsmail Kadın Dövmesini İyi Bilirler!
Ahmet ve İsmail kadın dövmesini iyi bilirler! Ünlü şarkıcı Sıla’nın geçtiğimiz günlerde oyuncu sevgilisi Ahmet Kural’dan şiddet gördüğünü iddia ederek savcılığa başvurmasının ardından, Kural’a olan tepki çığ gibi büyüyor. Yaşanan bu darp olayından önce basına yansıyan ünlü haber sunucusu İsmail Küçükkaya’nın da eşine karşı şiddet uyguladığı iddiası hakkında bir yazı kaleme alan Mevlüt Tezel, “Ahmet ve İsmail kadın dövmesini iyi bilirler” diyerek oldukça sert bir tepki gösterdi. İşte haberimiz…
Ahmet Kural’ın Komşusunun İfadesi Ortaya Çıktı
Ahmet ve İsmail kadın dövmesini iyi bilirler!
Ahmet ve İsmail kadın dövmesini iyi bilirler! Basında büyük yankı uyandıran Ahmet Kural’ın şarkıcı Sıla’yı darp ettiği iddialarının ardından bir yazı kaleme alan usta gazeteci Mevlüt Tezel, geçtiğimiz aylarda eşini dövdüğü iddiasıyla gündeme bomba gibi oturan ünlü haber sunucusu İsmail Küçükkaya’nın yaşantılarını karşılaştırdı.
İşte Mevlüt Tezel’in kaleme aldığı tepki dolu yazısı…
Sıla – Ahmet Kural
Ahmet Kural kimdir?
En büyük ortak özellikleri kadına şiddet uygulamaları!
“Ahmet Kural, 1982 tarihinde, emniyet müdürü babasının görev yeri olan Kütahya’da dünyaya geldi.
Konservatuvarda okuyan ablasının etkisiyle oyuncu olmaya karar veren Kural, lise yıllarında tiyatro çalışmalarına katıldı. Selçuk Üniversitesi Radyo Televizyon Sinema Bölümü’nü bitirdi ve Bilkent Üniversitesi’nde master yaptı.
‘İşler Güçler’ dizisi ve ‘Çalgı Çengi’ filmiyle popüler oldu. ‘Düğün Dernek’ serisiyle en çok kazanan oyuncular arasına girdi, reklamlarda oynadı. Sıla ile sonu kötü biten fırtınalı bir aşk yaşadı.
İsmail Küçükkaya, 1972 yılında Kütahya, Simav’da doğdu.
İlk ve orta öğrenimini Kütahya’da tamamladı. Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden 1993 yılında mezun oldu. 1991 yılında Hürriyet Gazetesi’nde muhabirlik yaparak gazetecilik mesleğine başladı. 2008 yılında Akşam Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni oldu. 2013’te FOX Televizyonu’na geçti, ‘Çalar Saat’ adlı programı sunmaya başladı. İlk evliliğini 2002 yılında noktaladı. Eda Küçükkaya ile olan ikinci evliliği ise iki yıl sürdü.
İkisi de iyi eğitim aldı, mesleklerinde başarılı oldular. En büyük ortak özellikleri ise kadına şiddet uygulamaları…
İsmail – Eda Küçükkaya
İsmail Küçükkaya Hakkında Eşinden Şok Suçlama
Fiziksel şiddet konusunda Ahmet bir adım önde!
Fiziksel şiddet konusunda Ahmet bir adım önde; Sıla’ya yaklaşık 45 dakika fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladı.
Ahmet, Sıla’yı tekme tokat döverken sesi komşulara kadar ulaştı. Sıla, Cumhuriyet Savcısı’na verdiği ifadede Ahmet Kural tarafından vücudunun çeşitli yerlerine yumruk, tekme ve tokat yemek üzere darp edildiğini söyledi. İfadede, Ahmet’in elinde küllük olduğu sırada Sıla’ya “Git buradan, seni öldürürüm” dediği de yer aldı.
İsmail ise zor kullanma ve tehdit konusunda Ahmet’ten bir adım arkada ama o da gerektiğinde yumruklarını konuşturuyor. İsmail, ilk şiddet olayında evde perde açık olduğundan Eda Küçükkaya’yı kafasından tuttu, ağzını kapadı ve kimse görmesin diye kütüphaneye doğru sürükledi.
İkinci şiddet olayında ise İsmail, eşinin kollarını tırnakladı, yüzüne yumruk attı. Dava dilekçesinde ayrıca İsmail’in, eşine “Şu anki konumum olmasa senin yüzünü gözünü dağıtırdım” dediği bilgisi yer aldı. Üçüncü olay Mersin’deki festivalde yaşandı. İsmail, yine eşinin yüzüne yumruk attı. Eşi bebek istemesine rağmen İsmail “Artık çocuk da olmaz. Ben evlilik adamı değildim, niye evlendim, hiç evlenmeyi düşünmüyordum” dedi.
Kadına şiddet konusunda İsmail edebiyat parçaladı!
İsmail kadına şiddet konusunda ekranda sürekli nutuklar attı. ‘Şiddete uğrayan kadını değil; şiddet uygulayan erkeği teşhir etmeliyiz’ diye tweet’ler paylaştı. Ahmet de kadına şiddet konusunda duyarlıydı ama İsmail gibi edebiyat parçalamadı.
Ahmet, Sıla’yı deliler gibi sevdi ama ikilinin aşkı Sıla’nın başka bir erkekle görüntülenmesiyle son buldu. Tekrar barıştılar ama çok geçmeden herkesin bildiği o korkunç olay yaşandı. Ahmet, basına yaptığı açıklamada aldatıldığını ve bunu Sıla’dan öğrendiğini ima etti.
İsmail ise nişan yüzüğü dahi takmadı.
Mesleği ve geliri nedeniyle eşi Eda’yı küçük gördü. Düğün günü bile Bodrum’da eşine kötü davranan İsmail, otel görevlilerinin yanında kuaför yüzünden eşine bağırdı. Evlendikten sonra İsmail’i eski sevgilileri aramaya başladı.
Giyinip süslenip ünlü mü olacaksın?
‘Hayranlarım’ ifadesini kullandığı başka hanımlar ile olan samimi görüntüleri Instagram’a koydu. Davetlere eşini götürmeyen İsmail, “Senin ne işin var, giyinip süslenip ünlü mü olacaksın, gittiğim her yere seni de mi götüreceğim” diyerek duygusal şiddet uyguladı.
Ahmet, Sıla’yı dövdüğü ortaya çıkınca sanatçısından siyasetçisine kadar toplumun her kesiminden büyük tepki gördü. Sosyal medyada linç edildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bile Sıla’yı aradı, geçmiş olsun dileklerini iletti.
Twitter’da ‘Yalnız değilsin #Sıla’ diye açılan hashtag, TT oldu. Ahmet’in reklam anlaşmaları iptal edildi, sinema ve TV projeleri şimdilik rafa kaldırıldı.
İsmail ise muhalif gazeteci olduğundan sosyal medyada linç edilmekten yırttı. Ahmet’i yerin dibine sokanlar, İsmail’i kınayan tek bir Tweet bile atmadılar.
Kılıçdaroğlu, Eda Hanım’ı aramadı!
Muhalif medyayı geçtim, ana akımdan bile bazı gazeteler İsmail’in eşini dövmesi olayında fikri takip yapmadılar. Kadına şiddet olaylarında nutuklar atan birçok köşe yazarı, tek bir satır yazmadılar. Hatta ‘Yok canım İsmail öyle şey yapmaz. İsmail muhalif olduğu için yıpratılıyor’ diyenler oldu.
Muhalif olunca kadın dövmek mübah mı?
Ahmet, hatasını kabul etti, “Bu olaydan ben de çok ders çıkardım. Başta Sıla olmak üzere tüm kadınlardan özür diliyorum” dedi. İsmail ise özür dilemedi, eşinin dava dilekçesinde ayrıntılı olarak anlattığı her şeyi inkar etti, mahkemenin yayın yasağının arkasına sığındı ve “Dövme falan yok, işin içinde başka maksatlar var” dedi. Tüm bu yaşananlardan sonra geri şu soru kaldı: ‘Yoksa muhalif olunca kadın dövmek mübah mı?’
The post Ahmet ve İsmail Kadın Dövmesini İyi Bilirler! appeared first on Magazin Haberleri.
from WordPress https://www.magazinhaberleri.com/ahmet-ve-ismail-kadin-dovmesini-iyi-bilirler/ https://www.magazinhaberleri.com/wp-content/uploads/2018/11/fft99_mf12674902.jpg
0 notes
alanyasondakika · 7 years
Text
AK Parti Serik Teşkilatı, Kozan ile Devam Dedi
Son dakika haberleri Alanya'nın en hızlı internet haber sitesi Alanya Express'te http://www.alanyaexpress.com/ak-parti-serik-teskilati-kozan-ile-devam-dedi/
AK Parti Serik Teşkilatı, Kozan ile Devam Dedi
AK Parti Serik İlçe Teşkilatı 6. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Mevcut Başkan Hasan Kozan, başkanlığa yeniden seçildi.AK Parti Serik İlçe Teşkilatı 6. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Kongreye AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Mahir Ünal, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, AK Parti Antalya Milletvekilleri Atay Uslu, Mustafa Köse, Gökçen Özdoğan Enç, Hüseyin Samani, Samsun Milletvekili Fuat Köktaş, İstanbul Milletvekili Erkan Kandemir, AK Parti Antalya İl Başkanı Rıza Sümer, parti ilçe başkanları, muhtarlar, oda başkanları ve partililer katıldı.Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Mahir Ünal, AK Parti’nin millet hareketi olduğunu ifade ederek, “AK Parti nedir, AK Parti Türkiye için neyi ifade ediyor, Recep Tayyip Erdoğan Türkiye için neyi ifade ediyor bunu tekrar bir hatırlayalım isterseniz. Çünkü AK Parti, partilerden bir parti değildir. AK Parti bir millet hareketidir ve her zaman söylediğimiz gibi AK Parti 2001’de kurulmuş bir parti de değildir. Tarihin içinde akıp gelen bir fikir, bir duygu, bir inançtır. AK Parti geleneğini, ruhunu, mensup olduğumuz büyük bir medeniyetten, büyük bir tarihten ve inançtan alır” dedi.Metal yorgunluğu, AK Parti’nin millet aşkı hikayesi, CHP’nin Türkiye karşıtlarının söylemiyle konuştukları ve devlet içindeki paralel yapının 2012’de fark edildiği konularında konuşan Ünal, “Sakın ola ki kendinize herhangi birisi olarak bakmayın. Metal yorgunluğunu üstünüze alınmayın. Cumhurbaşkanımızın söylediği şeyi iyi anlamak lazım. Metal yorgunluğu nedir? Yola çıkarken o ilk günkü aşkınızı, heyecanınızı hissetmiyorsanız, vatan söz konusu olduğunda, bayrak, devletin bekası söz konusu olduğunda, sağına ve soluna bakınmadan sorumlu olan ben varım diyemiyorsanız metal yorgunluğunuz var. Cumhurbaşkanımız bundan dolayı bütün teşkilatları uyarıyor” diye konuştu.Ünal şöyle devam etti: “Bizim bu milletle kurduğumuz ilişki bir oy alışverişi değildir. Bir siyaset ilişkisi değildir. Bizim bu milletle kurduğumuz ilişki, bir gönül ilişkisidir, bir aşk hikayesidir. AK Parti bir millet aşkı hikayesidir. Recep Tayyip Erdoğan’ın hikayesi, milletine aşık, milletine sevdalı bir adamın hikayesidir. Bu hikayeyi unutmayacağız. ve bizler bu hikayenin parçası olduğumuz için Recep Tayyip Erdoğan’la yoluna sahip olduğumuz için mutluyuz. Almanya, Avusturya, Hollanda, Belçika doğrudan Türkiye’yi hedef alan siyasiler devlet adamları açıklama yapıyor. Şimdi diyorsunuz ki Almanya’nın Türkiye’deki referandumla ne işi olabilir? Bakıyorsunuz; Alman devlet televizyonu doğrudan hayır kampanyası yapıyor, devlet televizyonu Türkçe yayın yapıyor. Halk oylaması öncesinde ‘hayır’ verilmesi için reklam filmi hazırlıyor ve Türkçe yayın yapıyor. Yetmiyor, ülkedeki bütün terör örgütlerine PKK gibi FETÖ gibi terör örgütlerine açıktan destek oluyor. Düşünebiliyor musunuz? Önümüzdeki günler de eğer gerçekleştirilirse, CHP’nin SDP ile Almanya’da ortak bir etkinliği olacak. ya da bakıyorsunuz CHP’li bir milletvekili çıkıyor, Türkiye’nin terörle mücadelesinde kullandığı insansız hava araçlarının kullanılmaması gerektiği konusunda açıklama yapıyor. Bakıyorsunuz bu milletin ak sütüyle seçtiği meşru hükümete yurt dışındaki Türkiye karşıtlarının dili ve söylemiyle konuşuyorlar. Türkiye’nin son 4 yılında ölümüne mücadele ettiği FETÖ terör örgütüyle aynı dille konuşuyorlar. Düşmanlık başka bir şeydir, muhalefet başka bir şeydir. Bazı ülkeler Türkiye’ye düşmanlık yapabilirler ama içeride bir siyasi partinin düşmanca bir tavır takınması kabul edilemez.”Devletin 2012’de paralel devlet yapılanmasını fark ettiğini belirten Ünal, “Türkiye demokratikleşirken, Türkiye vesayet odaklarından kurtarılırken, AK Parti olarak bütün sivil unsurlarla beraber hareket ettik. Bütün bu sivil unsurların içerisinde sivil toplum örgüt görünümlü yapılar vardı. Biz bunu ne zaman fark ettik? Devlet ne zaman fark etti? Devlet 2012 ve 2013’de şunu açık olarak şunu gördü; sivil toplum örgütü görünümlü bu yapının aslında bir paralele devlet yapılanması olduğunu gördü ve Cumhurbaşkanımız dedi ki ‘bu sivil toplum kuruluşu görünümlü yapı, paralel devlet yapılanmasıdır’ dedi ve bu yapıyla mücadeleye başladı” dedi.Tek liste ile seçime giren ve yeniden başka seçilen Hasan Kozan ise AK Parti’nin neferi olmaktan onur duyduğunu ifade ederek, “Bu davanın bir neferi olmaktan onur duyduğumuzu ifade ediyorum. Çok şükür bu davanın kurucu lideri Recep Tayyip Erdoğan ile bir arada siyaset yapma şansına sahibiz. Kendisinden ve bugüne kadar omuz veren tüm dava arkadaşlarından Allah razı olsun” dedi.Serik Belediye Başkanı Prof. Dr. Ramazan Çalık, ilçenin ilk defa AK Parti hizmetine kavuştuğunu hatırlatarak, “Millete hizmet yolunda başarının şartı vardır. Birincisi samimiyet ikincisi çalışmak. İşimiz gücümüz Serik dedik çıktık yola. 15 yıldır ilk defa AK Parti hizmeti le tanışan ilçemizin 60 yıllık tapu sorununu hallettik. Burada bakanımıza vekillerimize büyük şehrimize il, ilçe başkanımıza katkılarından dolayı herkese teşekkür ediyoruz. Belediyeler üretimde, bilimde, her yerde liyakat sahibi olmayı esas almalıdır. Bir olalım diri olalım yüce Rabbimden duam budur” diye konuştu.Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türeli de Serik’e yapılan hizmetleri anlattı. Türel, “Serik demokrasi kahramanıdır. 1960’tan beri de göstermiştir. Onun için Serik’e kahraman demeliyiz. Bizim kongrelerimiz şölendir. Biz makam mevki için siyaset yapan bir parti mensupları değiliz. Biz bu kutlu yolculukta yeni Türkiye hedefinde dünyanın ilk 10 ülkesi olma hedefine sahip partiyiz. Çocuklarımıza daha iyi ir Türkiye bırakmak için bu davadayız. Birlik beraberlik içinde yürüdüğümüzde Türkiye’nin başarısı olacaktır. Türkiye karşıtları bu ülkenin kalkınmasını önlemek için Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı alaşağı etmek istiyorlar ama başaramayacaklar. İlk dönemimizde 11 köprülü kavşak yaptık. Yenileri de geldi. Serik’te de Karadayı ve Sanayi kavşakları geliyor. Birileri Karayollarına teşekkür ediyor. Evet Karayolları da bizim çok önemli kuruluşumuz. Cumhuriyet tarihinde neden bir şey yapmadınız. Biz yapalım siz teşekkür etmeye devam edin. Arıtma konusu çok önemliydi. Denize pislik akacaktı bindiğimiz dalı turizmi kesecektik. Hemen Serik ve Manavgat Kumköy arıtmalarını yaptık. Cumhurbaşkanımızı da o dönem Başbakandı ve sordu. Gece aradım arıtma ne durumda sorun var dedi. Ben de her şeyin hazır olduğunu anlattım hadi hayırlısı dedi ve yaptık. Serik’imize güreş eğitim salonu yatık. İsmail Ogan’lar gibi olimpiyat şampiyonları çıkacak. Bundan şüphem yok bunun için çalışıyoruz. Toptancı hal kompleksini de Yukarıkocayatak’ta gerçekleştiriyoruz. Turizm çalışanları için de konut yaptıracağız TOKİ ile görüşmeler tamamlandı sigara parasına taksitle konut sahibi olacaklar” dedi.Milletvekili Gökçen Enç ise, ilkokul, ortaokul ve lise yıllarının Serik’te geçtiğini hatırlatarak, kendisi için Serik’in özel bir yeri olduğunu ifade etti. Serik delegelerinde yüzde 50 oy oranını yakalamak için söz alan Enç, “Büyükşehir Belediyemiz Menderes Türel ile Serik’e iyi geldi. Duble yollar, hastane ek binası yapıldı. Bir fakülte kazandırıldı. En iyi kültür merkezi tamamlanıyor. Yapacak çok işimiz var. Yerelde güçlü olmalıyız ki geneli kucaklayalım. Küsmeden, darılmadan, kırılmadan yüzde 50 oy almaya söz veriyor musunuz? Ben de buradayım 7-24 emrinizdeyim” diye konuştu.AK Parti Antalya İl Başkanı Rıza Sümer ise partililerle daha fazla kenetlenilmesini istedi Sümer, “Antalya da iğne ile kuyu kazdık. Bunu başardık. Daha fazla kenetlenerek yüzde 50 hedefine ulaşmak için hepimiz bu ülkeye millete hizmet etmek amacı, aynı amaç için çalışacağız” şeklinde konuştu.Serik ilçe yönetim kurulu üyeleri ve Antalya il kongre delegeleri şu isimlerden oluştu: İlçe yönetim kurulu üyeleriHasan Kozan, Ali Ay, Ahmet Söker, Ali Şahin, Ali Küçükkaya, Ayla Durmaz, Ayşe Oktay, Cemal Çelik, Cemalettin Gülaydın, Esma Balaban Karacan, Fatih Avcı, Hasan Yılmaz, Hasan Öztürk, Hüseyin Bayar, Kemal Subaşı, Mesut Sarıkaya, Muzaffer Akman, Nida Gökoğlu, Osman Çetin, Selim Namal, Songül Doğan, Tahsin Demir, Tevfik Akça, Tuğba Korkmaz Tokgöz, Turan İnce.İl kongre delege adaylarıHasan Kozan, İzzet Yılmaz, Hasan Yıldırım, Ferudun Çelik, Ragıp Okudan, Ramazan Çalık, Yusuf Mecek, Enver Aputkan, Cengiz Gökoğlu, Sedat Karagöz, Esmehan Can, Ümit Ünal, Ramazan Etli, Hasan Fevzi Yılmaz, Yusuf Kaya, Mustafa Türkmen, Cevriye Yıldız, Adnan Akpınar, Ayşe Oktay, Nida Gökoğlu, Hasan Teker, Musa Çelik, Mustafa Serin, Fikri Şimşek, Turan İnce, Osman Er, Mesut Sarıkaya, Muzaffer Akman, Ali Karabay, Ali Ay, Hasan Öztürk, Kemal Subaşı. – ANTALYA
kaynak: AK Parti Serik Teşkilatı, Kozan ile Devam Dedi
Alanyaexpress.com’un Antalya haberleri bölümündeki haberler otomatik olarak derlenmektedir. Alanyaexpress.com editörleri otomatik akış içinde AK Parti Serik Teşkilatı, Kozan ile Devam Dedi haberine editoryal müdahalede bulunmamıştır. Haber içeriklerinden hukuken ilgili ajanslar ve haber sitesi sorumludur.
Tüm gelişmelerden anlık haberdar olmak için Facebook sayfamızı takip edin!
Kaynak: http://www.alanyaexpress.com/ak-parti-serik-teskilati-kozan-ile-devam-dedi/
1 note · View note
yaziyorsonhavadis · 5 years
Text
Son dakika... Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu’nun ortak yayınının ne zaman yapılacağı açıklandı
Tumblr media
Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ve Millet İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, 16 Haziran Pazar günü saat 21.00'de canlı yayında bir araya gelecek. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Canlı yayın tüm kanallarda ortak yayınla gerçekleşecektir. Moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya gerçekleşecektir" dedi. Ünal, Yıldırım ile İmamoğlu'nun katılacağı programın 'eşit süre, eşit soru' ilkesine göre yapılacağını söyledi.
Tumblr media
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ile CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ortak bir basın toplantısı düzenledi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, şunları söyledi: Engin Altay Bey ile yürüttüğümüz çalışmalar tamamlanmıştır. Bugün çalışmalar neticesinde mutabık kaldığımız protokolü sizlerle paylaşacağız. Öncelikli olarak 23 Haziran’da gerçekleşecek olan İstanbul seçimlerinin ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyoruz. Sayın Binali Yıldırım ve Sayın Ekrem İmamoğlu 16 Haziran 2019 Pazar günü saat 21,00’de canlı yayında bir araya geleceklerdir. Canlı yayın herhangi bir kanal değil tüm kanallarda yayınlanacak şekilde ortak yayınla gerçekleşecektir. Canlı yayının moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya gerçekleştirecektir. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise ortak yayınla ilgili şu ifadeleri kullandı: Sayın İsmail Küçükkaya da her bir adaya eşit sürede, eşit soruyu soracak. Canlı yayını burada yaptığımıza göre İstanbul Lütfi Kırdar Kongre merkezinde gerçekleşecek. Canlı yayının teknik hizmetlerini, AK Parti ve CHP tarafından görevlendirilmiş ortak bir teknik hizmet sağlanacaktır. Türkiye’de bütün yayın kuruluşları, bu yayınları alıp istemeleri halinde servis edeceklerdir. Böyle bir 6 maddelik mutabakat metni ortaya çıktı. İstanbulumuza adaylarımıza hayırlı olsun. İŞTE 6 MADDELİK MUTABAKAT METNİ 1- Cumhur ittifakı adayı Sayın Binali Yıldırım ve Millet ittifakı adayı Sayın Ekrem Imamoğlu 16 haziran 2019 Pazar günü saat 21:00'da canlı yayında bir araya geleceklerdir. 2- Canlı yayın tüm kanallara açık ortak yayınla yapılacaktır. 3- Canlı yayının moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya yapacaktır. 4- Moderatör her bir adaya eşit soru ve eşit süre ilkesine göre sorular soracaktır. 5- Canlı yayın Lütfi Kırdar kongre merkezinden gerçekleştirilecektir. 6- Canlı yayın AK Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi tarafından görevlendirilmiş ortak bir ekip tarafından gerçekleştirilecektir. Kaynak: Hürriyet Read the full article
0 notes
yaziyorsonhavadis · 5 years
Text
Son dakika... Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu’nun ortak yayınının ne zaman yapılacağı açıklandı
Tumblr media
Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ve Millet İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, 16 Haziran Pazar günü saat 21.00'de canlı yayında bir araya gelecek. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Canlı yayın tüm kanallarda ortak yayınla gerçekleşecektir. Moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya gerçekleşecektir" dedi. Ünal, Yıldırım ile İmamoğlu'nun katılacağı programın 'eşit süre, eşit soru' ilkesine göre yapılacağını söyledi.
Tumblr media
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ile CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ortak bir basın toplantısı düzenledi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, şunları söyledi: Engin Altay Bey ile yürüttüğümüz çalışmalar tamamlanmıştır. Bugün çalışmalar neticesinde mutabık kaldığımız protokolü sizlerle paylaşacağız. Öncelikli olarak 23 Haziran’da gerçekleşecek olan İstanbul seçimlerinin ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyoruz. Sayın Binali Yıldırım ve Sayın Ekrem İmamoğlu 16 Haziran 2019 Pazar günü saat 21,00’de canlı yayında bir araya geleceklerdir. Canlı yayın herhangi bir kanal değil tüm kanallarda yayınlanacak şekilde ortak yayınla gerçekleşecektir. Canlı yayının moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya gerçekleştirecektir. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise ortak yayınla ilgili şu ifadeleri kullandı: Sayın İsmail Küçükkaya da her bir adaya eşit sürede, eşit soruyu soracak. Canlı yayını burada yaptığımıza göre İstanbul Lütfi Kırdar Kongre merkezinde gerçekleşecek. Canlı yayının teknik hizmetlerini, AK Parti ve CHP tarafından görevlendirilmiş ortak bir teknik hizmet sağlanacaktır. Türkiye’de bütün yayın kuruluşları, bu yayınları alıp istemeleri halinde servis edeceklerdir. Böyle bir 6 maddelik mutabakat metni ortaya çıktı. İstanbulumuza adaylarımıza hayırlı olsun. İŞTE 6 MADDELİK MUTABAKAT METNİ 1- Cumhur ittifakı adayı Sayın Binali Yıldırım ve Millet ittifakı adayı Sayın Ekrem Imamoğlu 16 haziran 2019 Pazar günü saat 21:00'da canlı yayında bir araya geleceklerdir. 2- Canlı yayın tüm kanallara açık ortak yayınla yapılacaktır. 3- Canlı yayının moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya yapacaktır. 4- Moderatör her bir adaya eşit soru ve eşit süre ilkesine göre sorular soracaktır. 5- Canlı yayın Lütfi Kırdar kongre merkezinden gerçekleştirilecektir. 6- Canlı yayın AK Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi tarafından görevlendirilmiş ortak bir ekip tarafından gerçekleştirilecektir. Kaynak: Hürriyet Read the full article
0 notes
yaziyorsonhavadis · 5 years
Text
Son dakika... Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu’nun ortak yayınının ne zaman yapılacağı açıklandı
Tumblr media
Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ve Millet İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, 16 Haziran Pazar günü saat 21.00'de canlı yayında bir araya gelecek. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Canlı yayın tüm kanallarda ortak yayınla gerçekleşecektir. Moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya gerçekleşecektir" dedi. Ünal, Yıldırım ile İmamoğlu'nun katılacağı programın 'eşit süre, eşit soru' ilkesine göre yapılacağını söyledi.
Tumblr media
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ile CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ortak bir basın toplantısı düzenledi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, şunları söyledi: Engin Altay Bey ile yürüttüğümüz çalışmalar tamamlanmıştır. Bugün çalışmalar neticesinde mutabık kaldığımız protokolü sizlerle paylaşacağız. Öncelikli olarak 23 Haziran’da gerçekleşecek olan İstanbul seçimlerinin ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyoruz. Sayın Binali Yıldırım ve Sayın Ekrem İmamoğlu 16 Haziran 2019 Pazar günü saat 21,00’de canlı yayında bir araya geleceklerdir. Canlı yayın herhangi bir kanal değil tüm kanallarda yayınlanacak şekilde ortak yayınla gerçekleşecektir. Canlı yayının moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya gerçekleştirecektir. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise ortak yayınla ilgili şu ifadeleri kullandı: Sayın İsmail Küçükkaya da her bir adaya eşit sürede, eşit soruyu soracak. Canlı yayını burada yaptığımıza göre İstanbul Lütfi Kırdar Kongre merkezinde gerçekleşecek. Canlı yayının teknik hizmetlerini, AK Parti ve CHP tarafından görevlendirilmiş ortak bir teknik hizmet sağlanacaktır. Türkiye’de bütün yayın kuruluşları, bu yayınları alıp istemeleri halinde servis edeceklerdir. Böyle bir 6 maddelik mutabakat metni ortaya çıktı. İstanbulumuza adaylarımıza hayırlı olsun. İŞTE 6 MADDELİK MUTABAKAT METNİ 1- Cumhur ittifakı adayı Sayın Binali Yıldırım ve Millet ittifakı adayı Sayın Ekrem Imamoğlu 16 haziran 2019 Pazar günü saat 21:00'da canlı yayında bir araya geleceklerdir. 2- Canlı yayın tüm kanallara açık ortak yayınla yapılacaktır. 3- Canlı yayının moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya yapacaktır. 4- Moderatör her bir adaya eşit soru ve eşit süre ilkesine göre sorular soracaktır. 5- Canlı yayın Lütfi Kırdar kongre merkezinden gerçekleştirilecektir. 6- Canlı yayın AK Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi tarafından görevlendirilmiş ortak bir ekip tarafından gerçekleştirilecektir. Kaynak: Hürriyet Read the full article
0 notes