#hüsna
Explore tagged Tumblr posts
Text
48 notes
·
View notes
Text
Sübhaneke ya Allâh tealeyte yâ Rahman ecirnâ mine′n-nâr bi afvike yâ Rahmân
8 notes
·
View notes
Text
SEVGİNİN* GİRDİĞİ YERE ŞİFA KENDİLİĞİN
DEN GELİR
*571 HABİBULLAH*
*Bismillahirrahmanirrahim*
Hamd Alemlerin rabbi olan Allah'a mahsustur
Salatü selam olsun Habibine.
*Miden ağrıyorsa;* Yaşamında olan herşeyin senin en yüksek hayrına olduğunu bil ve sevgiyle hazmet
ve
*Sübhanallahi ve bi hamdihi sübhanallahil azim* de
bir şeyciğin kalmaz.
*Boynunu ağrıyorsa;* olaylara farklı açılardan bakıp pozitif taraflarını görmeye çalış, Şimdiki bakış açın doğru olmayabilir inadı bırak.
*7 tane la havle ve la kuvvete illa billahül aliyül azim* zikrini yap.
*Belin ağrıyorsa;* paraya olan kötü bakış açını farkedip değiştir.
*Elhamdülillahi Rabbül alemin* de.
*🦶🏻Ayak ve bacakların ağrıyorsa:*
Sol taraf için ; geçmişle bağlarını kopartıp geçmişte yaşamaktan vazgeç
Sağ taraf için ; gelecekten korkma,
kendi geleceğin için
*Allah'a tevekkül et* ve O' na güven!!!
*La ilahe illa hüve aleyke tevekkeltü ve hüve rabbül ardıl azim* de
*🤕*Başın ağrıyorsa;* değersizlik duygunun farkına var, kendini önemse!
Ve
*100 tane*
*LAA İLAHE İLLAH MUHAMMEDEN RESULULLAH* çek
21 gün değersizlik duygun tamamı ile yok olacak.
*Geceleri uykunuzda*
*😴*Dişlerinizi gıcırdatıyor*
sanız; biriktirdiğin öfkeleri
serbest bırak!
Yatmadan evvel mutlaka *Amenerrasulu oku* bilmiyorsanız bir
*ettehiyatü okuyun*.
Ama
mutlaka
*👉🏼 Amenerrasulu yu ezberleyiniz* benim babam bunu
55 yaşında ezberledi.
Mealinide mutlaka okuyun.
*Gözlerinde bozukluk*
ve ağrı varsa; görmen gereken neyi inatla görmek istemiyorsun farkına
var ve görmeyi seç.
Bol bol *yüzünden 📘Kur'an kerim* oku ve *ALLAHın El Basîr*
esmasını
zikret eskisinden
de güzel görmeye başlayacaksin.
*🍂Güzel gören güzel düşünür güzel düşünen hayatından lezzet alır.*🍂
*Kulaklarında ağrı varsa*
ve duyma bozukluğu yaşıyorsan, inatla kendini etrafın ve iç sesine *kapatma, duymayı*
seç, o seslerden
sana mesaj var unutma!
*Hatırla*
İşaretleri iyi dinle ve *Bismillahi ya semii*
esmasını oku bak kulakların bir daha asla ağırmayacak, eskisinden daha iyi duyacak.
*Regl ağrın varsa;*
Rabbinin sana değer sunduğu
Kadınlığını
Veya
anneligi ve bunun sana sunduğu avantajları sevgi ile kabul et.
Bol bol *Bismillahi ya Rahim*
zikrini çek ağrından eser kalmayacak.
*Sırtın ağrıyorsa;* suçluluk duygusundan vazgeç!
Ve *inşirah sursini 7 kere* oku.
*Omuzların ağrıyorsa;* başkalarının yüklerini, sorumluluk
larını
taşımaktan vazgeçmenin Zaman’ı gelmiş de geçiyor bile!
Bol bol
*inşirah süresi*
oku hiç bir ağrın ve hastalıkların kalmayacak.
*Boğazınız ağrıyorsa;* kendini sevgiyle ifade etmeyi seç, çekingenlikten vazgeç.
Bol bol salavat getir peygamber efendimiz sevginin en güzel ifadesidir.
*Alerjin varsa;* kendi gücünü reddetmeyi bırak.
Kime alerjin olduğunu düşün!
ve serbest bırak
Ve *LA İLAHE İLLALLAAH* de.
*Diş ağrın varsa;* kararsızlığı bırakma vaktin gelmiş demektir.
Bol bol Fatiha suresi oku.
*Bağırsakların* da problem varsa; ihtiyaç duymadığın şeyleri atmanın zamanı geldi de geçiyor…
Günahlarına tövbe et.
Bol bol tövbe istiğfar et.
*ESTAĞFİRULLAH,,,,*
Ve
En önemlisi
*Kalbin ağrıyorsa*;
💔 😟 içerisi nefret, kin, hayalkırıklığı dolduğundandır.
Onları ordan söküp at. Yalnızca SEV, ve ALLAHı zikret kalp ALLAHı zikrederse iyileşir.
Ve kalp inşirah süresi ve 11 ihlâsla iyileşir. Her gün oku bak kalbinde hastalık kalmiyacak.
*SEV çünkü* sevmek peygamber efendimizin ismidir. *Habibullah ALLAHın* sevgilisi
*SEVGİNİN girdiği yere ŞİFA* kendiliğinden gelir.
Öncelikle kendini sev, sana layık olmayan şerefini, onurunu düşüren davranışlardan *Allah rızasını* gözeterek vaz geç.
Aksi taktirde gerçek manada kendini sevemezsin.
*Allah daima* bizimle
Ne kadar küçük olursa olsun
İlk adımı isteyerek at.
İyileşmeyi ve öğrenmeyi tüm içtenliğinle Allah'tan iste,
*MUCİZELER* mutlaka gercekleşecektir.
Dilinden la ilahe illallah Muhammedünn Resulullah kelimesini asla düşürme.
😊 KENDİNLE
ve *YARADANIN* LA BARIŞ,
D��NYA
SENİNLE BARIŞMAYA HAZIRDIR.
34 notes
·
View notes
Text
En güzel isimler Allah’ındır; bu güzel isimlerle O’na dua edin,
A'râf Suresi [180 ] Âyet .
3 notes
·
View notes
Text
⚘️⚘️⚘️
Allah seni sana uyandırsın
Zatını zatına ayna kılsın...
Allahım ben beni bıraksam da sen beni bırakma.
Amin.
⚘️⚘️⚘️
İnsan, kendi kalbinin aynasına güvenmelidir.”
İbn Hazm.
#allahım sabır#allahuekber#allahcc#yaresulallah#esmaül hüsna#iman#islam#ihlas#dua#kuran#namaz#allahbanayeter#lahavlevelaguvveteillabillah
21 notes
·
View notes
Text
El-Halîm
O, kullarının isyanını, onların kendi emrine muhalif olan davranışları görür, bilir de öfkeye kapılıp hemen onları cezalandırmaya kalkışmaz. Onları yerden yere çarpmaya iktidarı olduğu halde onlara karşı Halim olur. Yoksa, insanları ma'siyetlerinden dolayı cezalandıracak olsaydı, yeryüzünde hareket eden bir tek canlı varlık bırakmazdı. "Eğer Allah, insanları kazandıkları (günahlar) yüzünden (hemen) muahaza etseydi, (yerin) sırtında hiç bir canlı mahlûk bırakmazdı.” Fatır Süresi, 45. ayet
8 notes
·
View notes
Text
Er Rahman:
Dünyada bütün mahlukata merhamet eden, şefkat gösteren, ihsan eden
0 notes
Link
Esmaül Hüsna Vefki dilek ve hacetlere kavuşmak için bir vesiledir. Bu havas vefki, Allah’ın 99 ismini ve peygamberimizin ismini içerir.
0 notes
Text
ASİKETMEDUASİ - PLATİN
Dua çeşitlerinden biri de 3 Esma ile uzaklaştırma duası, Bu duanın, bireyin ilerlemesine veya başarısına engel olabilecek her türlü engel veya zorluğun ortadan kaldırılmasında etkili olduğuna inanılmaktadır. Dua, Allah'ın Esma-ül Hüsna olarak bilinen ve kişinin hayatındaki her türlü tıkanıklığı veya engeli ortadan kaldırma gücüne sahip olduğuna inanılan üç özel isminin okunmasını içerir. Bu dua defalarca okunabilir ve ne kadar çok okunursa o kadar etkili olacağına inanılır.
Bir diğer dua türü ise, Alacağını almak için okunacak dua tecrübe edilmiş duasıdır. Bu dua, genellikle borçlu olduğu maddi veya manevi alacaklarını tahsil etmek isteyen kişilerin başvurduğu bir duadır. Duanın, ister maddi tazminat ister manevi bereket olsun, bireylerin hak ettikleri şeyleri almalarına yardımcı olmada etkili olduğuna inanılıyor. Bu duayı okuduktan sonra alacakların tahsili için harekete geçilmesi tavsiye edilir. Çünkü duanın alacakların gelmesinin önünü açtığına inanılır.
Üçüncü bir dua türü ise 40 defa okunduğunda kabul edilen dua olarak karşımıza çıkıyor. Bu duanın o kadar güçlü olduğuna inanılır ki, bir kez okunsa bile Allah tarafından kabul edilir. Bu dua, bağışlanma dilemek, rehberlik istemek veya minnettarlığı ifade etmek gibi çeşitli amaçlar için kullanılabilir. Bu duanın gücüne olan inanç, Allah'ın her şeyi bilen, her şeyi gören oldu��u ve tek bir samimi duanın bile insanın hayatında derin etkiler yaratabileceği düşüncesine dayanmaktadır. Bireyler, farklı dua türlerini ve amaçlarını anlayarak, kendi özel ihtiyaçlarına ve inançlarına uygun duayı seçebilirler. Tüm dua önerileri ve duaların anlamları gibi ziyaretçilerine bilgi aktarmayı amaçlayan asiketmeduasi.com web sitesi ile merak ettiğiniz konular için ziyaret edebilirsiniz.
1K notes
·
View notes
Text
Nasuh Tövbesi
#islam#müslüman#hadis#istanbul#türkiye#bir ayet#hadisler#ayet#esmaulhusna#esmaül hüsna#tövbe#tevbe#nasuhtövbesi
5 notes
·
View notes
Text
Hüsna hanım ile nişanlandık, duanızı bekleriz dostlar🤍
@kesrettevahdet ❤️
103 notes
·
View notes
Text
Sevgili kalbim
2024 Eylül'ü geride kalırken heybemizde neler kalmış bakalım istedim. Çok kıymetli bir misafir ağırladım. Kalbime konuşmalar yaptım. Bol bol göğü izleyip içime çektim. Yürüyüşe çıkmaya başladım. Esmaü'l Hüsna sohbetleri dinlemeye başladım. Vakıftaki Tefsir ve İlmihal derslerine başladım. Dikiş kursu almaya başladım. Çok bereketli ruha şifa bir kitap tahliline katıldım. Çok güzel ağırlandım. S. Ablam gönlümde sardunyalar açtırdı. F.B. ruhuma papatyalar bezedi. F.Z, Ekrem Hoca, S. G.H. ile ruha şifa muhabbetler yaptık. Terapide ilerleme kaydettik. Elhamdülillah çok güzel ve çok bereketli bir ay geçirmişim. Daim olsun.
30 Eylül 2024/Yozgat
24 notes
·
View notes
Text
Mavi ayaklı sümsük kuşu.
🩵🩵🩵
Kudretine kurban olayım Ya Rabb!
🩵🩵🩵
A'lâ Suresi [/3]Ayet Âyet.
O, (her şeyi) ölçüyle yapıp yönlendirendir.
#allah#esmaül hüsna#sabırşükürdua#elhamdülillah#sübhanallah#maşallah la havle vela kuvvete illa billah#maşallah
4 notes
·
View notes
Text
Sevecekseniz önce İslâm'ı sevin.
Korkacaksanız önce Allahtan korkun
Okuyacaksanız önce Kur'anı okuyun
Üzülecekseniz önce günahlarınıza üzülün.
Nazik olacaksanız önce eşinize nazik olun.
Örnek alacaksanız önce Peygamberi örnek alın.
Razı edecekseniz önce anne-babanızı razı edin."
Bütün işlerini namaza göre ayarla,
En güzel vaktinde Kur’an-ı Kerim oku.
İyiye çağır, yanlışa dur,de.
Müslüman kardeşine öfkeni değil,merhametini göster.
Şeytana değil,Rabbine itaat et.
Kötü olan dünya değil, dünyevileşmektir.Konuşurken de yürürken de hep HALK içinde HAK ile OL!
Ya Allah,
Ya Rahman,
Ya Rahim,
Ya Ferd,
Ya Hayy,
Ya Kayyum,
Ya Hakem,
Ya Adl,
Ya Kuddus,
İsm-i Azamın Hakkına
Resul-i Ekrem (aleyhisselam) hürmetine
Kur’an-ı Azimüş- şanın hakkına bütün Esma-ül hüsna hürmetine
Maddi-manevi, kalbi ve ruhi hastalıklarımıza şifalar ihsan eyle
Bilerek yada bilmeyerek İşlediğimiz küçük büyük günahlarımızı bağışla affeyle.
Ey günahları bağışlayan..!
Ey ayıpları örten..!
Ey sıkıntıları gideren..!
Ey kalpleri evirip çeviren..!
Ey gönüllüleri güzelleştiren ..!
Ey kalpleri nurlandıran.
Ey kalplerin tabibi
Ey bizi hiç bir zaman terk etmeyen Rabbimiz!
İçinde bulunduğumuz sıkıntılardan,dertten kederden,üzüntüden, tasadan
Maddi ve manevi her bir zorluktan
Ülkece milletçe, ümmetçe bir çıkış yolu ihsân eyle🤲
Ey bize,
Bizden daha yakın
olan ÂLLÂH ’IM.
İçimize UMUT ,
Yolumuza IŞIK ver,
RUHLARIMIZA ŞİFA,
Bedenimize KUVVET ver.
DİLİMİZE DUÂ Ver ....
SEN bizi SENİN rızan ile razı kıl,
Musibetlere karşı SABIRLAR ihsan eyle ...
ÂLLÂHIM ..
Cenâb-ı Hakk’ın rahmet, mağfiret, lütüf ve keremi üzerimize olsun.
Rabbimiz sıhhat-ı selâmet ve
afiyet ile birlikte
iki dünya saadeti ve selameti
ihsân eylesin🤲
Dileyin Verilecektir ,
Arayın Bulacaksınız
Kapıyı Çalın Açılacaktır
Çünkü Dileyen Alır
Arayan Bulur
Ve Kapı Sadece Çalana Açılır
ALLAH'IM GÖNLÜMÜZDEN GEÇENLERİ
NASİP ETSİN AMİNNNNN
Şükrünüz bol huzurunuz bâki olsun...
'İçimizden geçen mâsum dualarımızı
„Ol" emrinle oldur ÃLLÃH'ım..
hayırlı nurlu sabahlar dostlar selam ve dua ile..
17 notes
·
View notes
Text
Ya Ebu Cehil kablosunu doğru kullansaydı?
Hem bil ki, her yeni gün, sana, hem herkese bir yeni âlemin kapısıdır. Eğer namaz kılmazsan, senin o günkü âlemin zulümatlı ve perişan bir halde gider, senin aleyhinde âlem-i misalde şehadet eder. Zira herkesin, her günde, şu âlemden bir mahsus âlemi var."
Birşeyin bizce 'bilinir' olması için aracılara ihtiyacımız var. 'Bilmek' sadece bizimle gerçekleşmiyor. Önümde bir klavye duruyor mesela. Onu görebilmem için ışığın, klavyenin kendi ziyası olmadığına göre, ona çarpıp gözüme ulaşması gerekiyor. Buna 'görmek' deniliyor. Demek ki görmek için sadece göz yetmiyor. Ben görmenin yalnız bir parçasıyım. Gözün, görülenin ve göstericinin bir(den) düşünülmesi lazım. Gözün 'görecek' gibi, görülenin 'gözükecek' gibi, göstericinin de 'bilgiyi taşıyacak şekilde' yaratılması gerekiyor. İşin içine 'bilgi'yi de kattığımıza göre son cümleyi şöyle genelleştirebiliriz belki: Bilmek için; 1) Bileceğin 'bilecek' şekilde, 2) Bilineceğin 'bilinecek' şekilde, 3) Aracının da 'bilgiyi taşıyacak şekilde' yaratılması şarttır. Bu üçü uyumla vücud bulmadığı takdirde bilmek hadisesi gerçekleşmez. Hatta bilmeyi bırakın 'farketme' dahi gerçekleşmeyebilir. Tıpkı taşlarda olduğu gibi. Taşlar bizi farketmez. Çünkü 'bilinecek' ve 'bilgiyi nakledecek' varolsa dahi taşlarda 'bilmek yeteneği' yoktur.
En azından şimdilik böyle kabul edelim. Zaten 'farketme' de bilmenin ilk basamağıdır. Ben sadece kulaklı bir canlı olsaydım renklerden bahsedemezdim. Bu tarz bir bilmeyi beceremezdim. Çünkü farketmezdim. Evet. Her şekilde tavazzuh ediyor ki, bilmek, bilenin de bilmeye göre ayarlanmasıyla bilmek oluyor. Anahtar kilitle beraber çalışıyor. Yoksa ne anahtar anahtar ne kilit kilit olabiliyor. Bu yüzden mürşidimin şöyle demesine şaşılmıyor artık:
"Sivrisineğin gözünü halk eden, güneşi dahi o halk etmiştir."
Ama başta söylediğimizi de sakın unutmayalım: Bilmek, ancak bilgi araçlarla taşınırsa, gerçekleşebilen birşeydir. Karadelikleri göremeyişimiz ışıklarının bize ulaşamamasıyla ilgilidir. (Onların çekim kuvveti ziyayı bile yutar.) Bu yüzden bilmenin aydınlık yolları karadelikler için kapalıdır. Fakat, bir saniye, karadeliklerin asla bilinemeyeceği anlamına gelir mi bu? Elbette hayır. Karadeliği bilmenin ışıklı yolları kapalıdır sadece. Gerisi açıktır. Mesela: Herhangi bir yıldızın önünden geçtiğinde, karadelik, görünmezliğiyle görünür. Lekesi hemen farkedilir.
Cenab-ı Hak, Nur sûresinde, "Allah göklerin ve yerin nurudur!" buyuruyor. Dikkat ediniz lütfen. "Allah göklerin ve yerin ziyasıdır!" denmiyor. Çünkü 'ziya' denilmiş olsa 'nur'daki anlam zenginliği oluşmayacaktı. Hem Celle Celaluhunun isimlerinden birisi de en-Nur'dur. 'Ziya' değildir. 'Nur' kelimesi 'ziya'dan başka olarak ışığın zatını kastetmez. Ya? Eşyadaki fonksiyonunu kasteder. Eylediğini anlatır. Yunus sûresindeki “O Allah, güneşi bir ziya, kameri bir nur kıldı!" beyanında da sezebiliriz bunu. Evet. Güneş bir ziyadır. Çünkü kendi ışığından hareketle bilinir. Ama ay bir nurdur. Çünkü kendi ışığıyla değil güneşin ışığıyla bilinir. O halde belki de 'nur'la kastedilen 'birşeyin başka birşey vasıtasıyla bilinmesi'dir. Bu eşikten bakınca Allah'ın 'göklerin ve yerin nuru' olması daha anlaşılır olur. Çünkü göklerde ve yerde ne varsa Hüda'nın onları 'bilinir' kılmasıyla bilinebilmişlerdir. Bilginin hakiki kaynağı Allah'tır. Onları bilinebilir, bizi bilebilir ve aracıları da 'bilgiyi taşıyabilir' yaratarak bilmenin vücuda gelmesini sağlayan Odur. Üstelik, Ona iman edildiğinde, bilineceklerin Esmaü'l-Hüsna sayısınca yeni boyutları da açılır. Bilgi zenginleşir. Ebedîleşir. Anlamlanır. Bilinecek şeyler sayısınca o Rabbü'l-Âlemîn'e hamd u senalar olsun.
Hem şu hususa da ayrıca dikkatinizi isterim: Ziya güneşte yaratılır. Ve güneşin zatının parçasıdır. Ondan ayrılan enerjisidir. Foton tanecikleridir vs. Ancak kainatta, üzerinden Allah'ın bilindiği hiçbirşey, Subhan'ın parçası değildir. Hâşâ. O parçalı-bütünlü olmaktan münezzehtir. Esbab ancak Onun perdesidir. Yaratığıdır. Mahlukudur.
Bediüzzaman Hazretleri, 33. Söz'ün 20. Penceresi'nde, şöyle birşey söylüyor:
"İşte ziyanın parlaması, sair hikmetli hidemâtının delâletiyle, yeryüzünde masnuat-ı İlâhiyeyi izn-i Rabbânî ile teşhir ve ilân etmektir. Demek bir Sâni-i Hakîm tarafından ziya istihdam ediliyor; çarşı-yı âlem sergilerindeki antika san'atlarını onunla irâe ediyor. Şimdi rüzgârlara bak ki: Sair hakîmâne, kerîmâne faidelerinin ve vazifelerinin şehadetiyle, gayet mühim ve kesretli vazifelere koşuyorlar. Demek o dalgalanmak, bir Sâni-i Hakîm tarafından bir tavziftir, bir tasriftir, bir kullanmaktır. Dalgalanmaları ise, emr-i Rabbânînin çabuk yerine getirilmesine sür'atle çalışmaktır..."
Burada, mürşidim, eşyanın tümünü yekdiğerleri için bir 'bilgi nakil aracı' görmeyi teklif ediyor gibi. Yani herşey herşeyin bilgiye ulaşma aracı. Bir tür bilgi iletkeni... Işık yaratılmış. Ne maksadla? Çünkü bilginin bize öyle bir hızda nakledilmesi gerek. Yıldızlardan haberdar olmanın başka bir yolu yok. Ve gözlerimiz de o bilgiyi kabullenip beyne iletebilecek şekilde takdir edilmiş. Peki ya hava? Hava da daha dar bir dairede aynı fonksiyonu görmek için, yani bilgi taşımacılığına aracılık etmek için, istihdam ediliyor. O da bir tür bilgi iletkeni. Bu gözle temaşa edildiğinde cümle varlık ya bilginin kaynağı yahut da taşıyıcısı haline geliyor. Herşey ekilmiş ilmin iletkenine dönüşüyor. Peki böyle bir iletişim dünyasında gaye koltuğunda oturan kim olur? Elbette bilecekler. Yani şuurlu varlıklar. İnsanın merkeziyeti de burada. İnsan kainatın meyvesi. Zira onun vücuda gelmesiyle bilginin taşınma süreci tamamlanacak. Eğer insan işini yapmazsa kainatın üzerine kurulu olduğu bu biliş süreci aksayacak.
Kilim devasaysa da ortasındaki nakış biziz. Cismimize bakmayalım. Bizimle görülen işe bakalım.
Geçenlerde bir mecliste uçuk-kaçık bir misal söyledim. Şimdi tekrar etmek isterim. Dünya-ahiret ikilemini anlamada yardımcı bir mahiyeti var sanki. Misalim şöyle: Nasıl ki, bir yerden bir yere bilgi, ancak 'nakil araçlarıyla' nakledilebiliyor. Yani, mesela, ya bir seyyar hafızaya yahut bir internet kablosuna veyahut da başka bir usûlle yüklenerek bilgi taşınıyor. Böylece bu mekandaki bilgi başka yerlerde de bilinir oluyor. Aynen bunun gibi de, Allahu a'lem kaydıyla, diyorum ki: Cenab-ı Hak, bu âlem-i fenadaki oluşların bilgisini, insanlar üzerinden beka âlemlerine naklediyor. Bizim bu dünyadaki imtihanımız, haşir sabahındaki diriltilişimiz, mizanımız, hesabımız hep o netice için: Âlem-i şehadetin bizdeki imana/amele göre arşivlenmiş kısmı orada beka âlemlerine çevrilecek. Kabımızın çapı kadarı bizimle oraya aktarılacak. İman sahiplerinin arşivi karşılarına cennetleri olarak çıkacak-yaratılacak. (İnşaallah onlardan oluruz.) Küfür sahiplerinin arşivleri de cehennemleri sûretinde dikilecek-yaratılacak. (Öylelerinden olmaktan Hüda muhafaza buyursun bizi.) Tamam. Herşeyi bilen Allah'ın elbette böyle bir arşivlemeye muhtaciyeti yok. Zaten kaderde hepsi mahfuzdur. Ancak hikmeti böyle iktiza ediyor ve yapacak.
Dolayısıyla insanın da Allah'ına cenneti-cehennemi hakkında sorabileceği bir hesap, hâşâ, kalmıyor. Zaten yoktu ve hiç olamıyor. Zira, üzerinden yaratılacakların büyüklüğü düşünülünce, arşivcinin arşivciliği de elbette sonuçları gayet ciddi etkiliyor. Düşünsenize: Eğer, Ebu Cehil, Ebu Bekir radyallahu anh gibi bir müslüman olsaydı, kabiliyetlerini İslam yoluna kullansaydı, onunki kadar bir cennetin yaratılışına vesile olacaktı ahirette. Sonsuz şekilde varlığını sağlayacaktı biriktirdiği şahitlikler. Ancak o aksine hizmet etti. Kendisi üzerinden yaratılacak cenneti cehenneme kalbetti. Bu nedenle ebediyete yaptığı bu kem etkinin cezasını da biriktirdiklerinin içinde yaşayarak çekecek. Her neyse... Bu konuya neden girdim? Çünkü buradan bakınca insan da bir çeşit 'bilgi nakil vasıtasına' dönüşüyor. Yani; nasıl ışık gözlerimize, ses kulaklarımıza, koku burnumuza bilgi taşınmasına aracılık ediyorsa; insan da ahirete taşınacak olan bilginin aracılığını ediyor. Bu da kainatın Aleyhissalatuvesselam Efendimizin nurundan yaratıldığını hikmetine, yani Nur-u Muhammediyye sırrına, pek muvafık geliyor. O nasıl?
Açayım: Bizim bilmemiz belki de bütün bilgi nakil şekillerinin piri. Bilgi naklinde öyle bir zirve ki taşıyan da artık ne taşıdığını bilebiliyor. Geliştirebiliyor. Çoğaltıyor. Ebedi ruhuna nakşediliyor. Silinmiyor. Sırrımız öyle harika birşey. Yine mürşidimin tabiriyle, insan, âlemden hususi bir âlem sahibi olabiliyor. Elbette bu bilme şekillerinin zirvesi de Aleyhissalatuvesselamla tezahür edenin ta kendisi. Yani onun nuru hem görüşü hem göstericiliği. Bilgiyi taşımadaki temeli. Faniyatın bakiye nakledilmesi sırrı. İşte, Fahr-i Kainatın tam liyakatle ifa ettiği biliştir ki, evrenin üzerine kurulduğu düzendir. Kainat öyle bir bilgiyi nakletmek içindir. Faniyat vesilesi kılınmıştır. İnsan bu bilginin kablosudur. Arşividir. Mektubudur. Taşınması gereken üzerinden taşınmaktadır. Allahu a'lem. Eh, evet. Sonlarda biraz uçtuğum için, taksiratım varsa, affımı dilerim. Siz de lütfen kardeşinizin tefekkürüne merhametle bakınız.
#bilgi#iletişim#nakil#taşıma#ışık#güneş#ziya#hava#dalga#risale-i nur#said nursi#bediüzzaman#mektup#haşir#ahiret#fani#baki#karadelik
9 notes
·
View notes