#girit

[ancientidea34]

(via Antik Girit'in Bir Asrı Aşkın Süredir Çözülemeyen Gizemi)

[cagdasyatirim]

1962 yılında çevrilen “Belalı Torun” filminin setinde Fatma Girit ve Ayhan Işık dinlenirken.

[shibuyatokyo]

Eda Girit

[sedeflimelis-blog]

Sultan Ahmed Han ve Girit Fethi: Venedik ile Yapılan Sulh ve Sonrasındaki Adımlar

Venedik ile Sulh Anlaşması ve Düşmanlarımızın Durumu

Sultan Ahmed Han, Venedik ile yapılan sulh anlaşmasına büyük önem vermekteydi. Padişah, sulha aykırı bir hareketin devletin onuruna yakışmayacağını ve bu nedenle herhangi bir bahane ile anlaşmanın bozulmaması gerektiğini savunuyordu. Ancak o dönemde Anadolu’daki bazı haydutlar, özellikle Karayazıcı, Said Arab, Kalenderoğlu ve Cennetoğlu gibi celâlîler (haydutlar) devletin başına büyük dert açmıştı. Bu haydutlar, bölgenin huzurunu bozan güçlü düşmanlar olarak büyük bir tehdit oluşturuyordu. Başkumandan Murad Paşa, askerleriyle birlikte bu haydutları ortadan kaldırmak için sürekli seferler düzenliyor ve büyük bir mücadele veriyordu.

Evliyâ Efendi’nin Kerameti ve Haydutların Ortadan Kaldırılması

Evliyâ Efendi, Sultan Ahmed’e önemli bir tavsiye vererek, haydutların birkaç gün içinde ortadan kaldırılacağını müjdelemişti. Efendi, Murad Paşa’nın haydutları öldürüp, ölülerini kuyulara gömeceğini ve bunun tarihe “Kuyucu Murad Paşa” olarak geçeceğini belirtmişti. Gerçekten de Murad Paşa, Haleb, Azez ve Kilis çevresinde büyük bir mücadeleye girerek, bu haydutları kılıçtan geçirdi ve ölülerini kuyulara doldurdu. Sultan Ahmed Han’a bu haber geldiğinde, padişah büyük bir rahatlama hissederek içi neşeyle dolmuştu Istanbul Tour Guide.

Girit Adası İçin Hazırlıklar

Ancak Sultan Ahmed Han, haydutların ortadan kaldırılmasıyla rahatlamış olsa da, Girit Adası’nın fethine olan ilgisini sürdürüyordu. Üsküdarlı Mahmud Efendi, Sultan Ahmed’e Girit Adası’nın fethi konusunda bir öneri sundu. Mahmud Efendi, öncelikle Venedik’e bir elçi gönderilmesini ve Girit Adası’nın Venedikliler tarafından gönüllü olarak verilmesini istemiştir. Sultan Ahmed, Mahmud Efendi’nin bu tavsiyesini dikkate alarak, hemen bir elçi göndermeye karar verdi.

Elçi Kurd Çavuş’un Görevi ve Venedik ile Müzakereler

Sultan Ahmed, akıllı ve düzgün konuşmalarıyla tanınan Kurd Çavuş’a önemli bir görev verdi. Çavuş, elçiliği kabul ederek, bir dizi değerli hediye ile birlikte yola çıktı. Yedi gün süren bir yolculuktan sonra Bosna’ya, ardından da Venedik’e geçti. Venedik Kralı Pencpirim ile büyük bir törenle buluşan Çavuş, Sultan Ahmed Han’ın mektubunu okudu. Mektubun içeriği Venedikliler tarafından anlaşıldığında, Venedik yetkilileri hemen Girit Adası’nı Osmanlı İmparatorluğu’na teslim etmeyi kabul etti ve baş üstüne alacaklarını belirterek taahhütlerini yazılı hale getirdiler.

Sonuç ve Sultan Ahmed Han’ın Zaferi

Kurd Çavuş, Venedik’ten aldığı cevabı Sultan Ahmed Han’a iletmek üzere yola çıktı. Çavuş, dokuz gün sonra İstanbul’a döndü ve mektupları padişahın huzuruna sundu. Sultan Ahmed, Girit Adası’nın Osmanlı İmparatorluğu’na verilmesini sağlayan bu başarılı diplomatik hamlesiyle büyük bir zafer kazanmış oldu.

[rayhaber]

Kuşadası'nda Uluslararası Salyangoz Düellosu

Kuşadası’nda Unutulmaz Bir Salyangoz Düellosu Kuşadası Belediyesi ve Kuşadası Altın Güvercin Kültür Sanat ve Tanıtım Vakfı (KUSAV) iş birliğiyle gerçekleşen Uluslararası Kuşadası Sokak Festivali, bu yıl üçüncü kez kapılarını açtı. Ayhan Sicimoğlu’nun katkılarıyla düzenlenen etkinlik, Türkiye’nin turizm başkenti olan Kuşadası’nda, ‘Hayat Sokakta’ temasıyla renklendi. Bu yılki festivalin en heyecan…

[llucaasblog]

[arbrenu]

ama öyle bir anda kalbiniz yokmuş gibi türkü denir mi... bazılarımızı türküler tetikliyor olabilir... özellikle girit türküleri... özellikle adı furtuna olanlar...

Şey… o bir ağıt…….

[ruyalardankorkankiz]

Orion takım yıldızının bende çok önemi var, en sevdiklerimdendir. Hikayesi hep beni etkilemişti. Sizlede paylaşmak istedim.

Orion takım yıldızı, bir elinde kırılmaz bir sopa diğerinde de aslan derisi taşıyan bir erkek figürü olarak tasvir edilir. Mitolojiye göre ise Orion, deniz tanrısı Poseidon ve Girit Kralı Minos'un kızı Euryale'nin oğludur.

Orion oldukça iri bir cüsseye sahiptir, neredeyse dev gibidir ancak iri yarı fiziği, çok güzel bir yüzle taçlandırılmıştır. Babası Poseidon, Orion'a denizin üzerinde yürüyebilme yeteneği vermiştir. Yakışıklılığı ile nam salan Orion'un sayısız kere başı kadınlarla derde girer.

Kral Oinopion'un kızı Merope'ye kur yapan ancak başarılı olamayan Orion, içkiyi fazla kaçırınca Merope'ye saldırmaya kalkar. Kral Oinopion ise onu cezalandırıp gözlerini kör eder.

Gözleri artık görmeyen Orion, yardım aramaya çıkar. Demir tanrısı Hephaistos'un çekiç seslerini dinleyerek ona ulaşır ve ondan gözlerinin açılması için yardım ister. Hephaistos ona, dünyanın doğusuna gitmesini ve doğan güneşin iyileştirici ışınları yüzüne vurduğunda yeniden görebileceğini söyler. Doğudaki Lemnos Adası'na doğru yola koyulan Orion'un burada gözleri yeniden açılır.

Günün birinde Tanrıça Artemis tarafından avlanırken görülen Orion, yakışıklılığı ve cazibesiyle güzel tanrıçayı kendine hayran bırakır.

İlk görüşte Orion'a aşık olan Artemis, kendi kendine aldığı evlenmeme kararını hiçe sayacak kadar bu adamın büyüsüne kapılır. Ancak Artemis'in kardeşi Apollon, kız kardeşinin bu iri cüsseli mahlukla evlenmesini istemez. Çünkü Apollon'un gözünde bu adam kardeşine layık biri değildir. Lakin Apollon ne yaparsa yapsın Artemis'i ikna edemez ve en sonunda çareyi Orion'u öldürmekte bulur.

Bir gün Orion, denize girmiş yüzüyordur ancak kıyıdan o kadar uzaklaşmıştır ki, uzaktan başı küçük, kara bir nokta gibi görünür.

Eline geçen bu fırsatı değerlendirmeye kararlı olan Apollon, kız kardeşini yanına çağırır ve uzaktan görünen bu kara noktayı işaret ederek, 'Okunu oraya kadar fırlatabilir misin?' diye sorar. Heyecanlanan Artemis, o kara noktanın sevdiği adam olduğundan habersiz yayıyla okunu hazırlamaya koyulur ve oku hedefe doğru gönderir.

Çok iyi bir nişancı olan Artemis'in oku hedefi tam on ikiden vurur. Tanrıça, bilmeden sevdiği erkeğin ölümüne sebep olmuştur.

Bu ölüm, Artemis'i kahreder ve yaşamla olan bağı günden güne kopmaya başlar. Ay tanrıçası Artemis'in içindeki acı bir türlü dinmediği için ayın bu kadar soğuk, kasvetli ve cansız bir yer olduğu söylenir. Artemis, Orion'un cansız bedenini gümüşten yapılmış ay arabasına koyar ve kendi elleriyle gökyüzüne taşır. Sevgilisinin gökyüzündeki en parlak yıldız olabilmesi için en karanlık yeri seçer ve geceler boyu, parıl parıl parlayan Orion'u seyreder.

Bir başka rivayette ise Orion, Artemis'e karşı uygunsuz davranışlarda bulunur. Bu yüzden, akrebin Artemis tarafından Orion'u öldürmek üzere yollandığı söylenir.

[gemiturlari]

Akdeniz Gemi Turları

Akdeniz, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış, doğal güzellikleri ve kültürel zenginlikleriyle dünya çapında bir cazibe merkezi olmuştur. Akdeniz gemi turları, bu benzersiz bölgenin eşsiz güzelliklerini bir arada keşfetmek için ideal bir seçenektir. Bu turlar, İtalya'nın tarih kokan şehirlerinden Yunan Adaları'nın masmavi koylarına, İspanya'nın enerjik limanlarından Fransa'nın zarif sahil kasabalarına kadar uzanan unutulmaz bir rota sunar. Konforlu gemilerde seyahat ederken hem Akdeniz'in berrak sularında huzur bulabilir hem de her limanda tarihi, kültürel ve gastronomik keşifler yapabilirsiniz. Akdeniz gemi turları, lüks ve konforun bir araya geldiği, aynı zamanda birden fazla ülkeyi tek bir seyahatte görme fırsatı sunan unutulmaz bir tatil deneyimi vaat ediyor.

🚢 Akdeniz Gemi Turlarının Avantajları

Birden Fazla Liman, Tek Bir Bavul İtalya, İspanya, Yunanistan, Fransa ve Türkiye’nin en güzel liman kentlerini ziyaret ederken bavul toplama derdi yaşamadan rahat bir tatil deneyimi.

Eşsiz Konfor ve Lüks Cruise gemileri, hem bir otel konforu hem de lüks bir tatil köyü deneyimi sunar. Tüm seyahatiniz boyunca konaklama, yemek, eğlence ve aktiviteler bir arada.

Her Gün Yeni Bir Macera Akdeniz'in her limanı, kendine has bir güzelliği ve hikâyesiyle sizi büyüleyecek. Bugün Barcelona'da Gaudi’nin eserlerini keşfederken, yarın Santorini'nin gün batımına hayran kalabilirsiniz.

🌍 Akdeniz Turlarında Öne Çıkan Rotalar

Batı Akdeniz: İtalya’nın Roma ve Napoli gibi tarihi şehirleri, Fransa’nın Côte d'Azur sahilleri ve İspanya’nın Barselona ve Palma de Mallorca şehirleri.

Doğu Akdeniz: Yunan Adaları, Türkiye’nin Ege kıyıları, Rodos, Girit ve Dubrovnik’in masalsı atmosferi.

Tarihi ve Kültürel Zenginlikler: Pompeii antik kenti, Atina Akropolü, Venedik’in romantik kanalları ve daha fazlası.

🛳 Akdeniz Gemi Turları ile Unutulmaz Bir Tatil

Akdeniz’in büyüleyici manzaralarını, nefis yemeklerini ve zengin kültürünü keşfetmek için bir cruise turuna katılmak, hayallerinizi gerçekleştirmek için mükemmel bir fırsat. Her sabah yeni bir limana uyanarak unutulmaz bir yolculuğa çıkmaya hazır olun!

[globowperihendi]

Gülümseyen girit ezmesi yaptım 🤠

Herkese benden girit ezmesi bol fesleğenli bol cevizli hem de 🫶🏻 Girit ezmesinin her detayını seviyorum kremsi dokusunu bozan iri taneli cevizler en sevdiğim kısmı 🤤🤤 Ekşiliği, dokusu tam istediğim gibi oldu 🧿

[guzyazi]

Bu arada dolmam harika olmuş, iç konuşmalarla şenlenmiş piüvv. Yanına da Girit ezmesi yaptım. 🥹 Yarın doktora soracağım rakı içebilir miyim 1 dublecik diye. 14 ay sonra ilk olur. Ay olabilir mi öyle bir şey. 🥹

[bbellium]

şükürler olsun sonunda rakı bardakları edindim evde üç şişe rakı var canım istiyor ama içemiyorum rakıyı kendi bardağı hariç normal bi bardaktan içtiğim zaman tadı aynı olmuyor asla keyif almıyorum bugün bardakları aldım mücverli cigkofteli girit ezmeli bi rakı sofrası hazırlayacağım resmen şölen keyfim gelirse birkaç şanslı ismi de davet edebilirim

[shibuyatokyo]

Eda Girit

[birpaylass]

Birpaylaş Girit Adası Ve Türkiye Girit Adası, coğrafi olarak Yunanistan’a bağlı bir adadır. Ancak, Türkiye ile Girit Adası arasında jeopolitik ilişkiler

[yunanmitolojisiveask]

ORİON & ARTEMİS

Orion takım yıldızı, bir elinde kırılmaz bir sopa diğerinde de aslan derisi taşıyan bir erkek figürü olarak tasvir edilir. Mitolojiye göre ise Orion, deniz tanrısı Poseidon ve Girit Kralı Minos'un kızı Euryale'nin oğludur.

Orion oldukça iri bir cüsseye sahiptir, neredeyse dev gibidir ancak iri yarı fiziği, çok güzel bir yüzle taçlandırılmıştır. Babası Poseidon, Orion'a denizin üzerinde yürüyebilme yeteneği vermiştir. Yakışıklılığı ile nam salan Orion'un sayısız kere başı kadınlarla derde girer.

Kral Oinopion'un kızı Merope'ye kur yapan ancak başarılı olamayan Orion, içkiyi fazla kaçırınca Merope'ye saldırmaya kalkar. Kral Oinopion ise onu cezalandırıp gözlerini kör eder.

Gözleri artık görmeyen Orion, yardım aramaya çıkar. Demir tanrısı Hephaistos'un çekiç seslerini dinleyerek ona ulaşır ve ondan gözlerinin açılması için yardım ister. Hephaistos ona, dünyanın doğusuna gitmesini ve doğan güneşin iyileştirici ışınları yüzüne vurduğunda yeniden görebileceğini söyler. Doğudaki Lemnos Adası'na doğru yola koyulan Orion'un burada gözleri yeniden açılır.

Günün birinde Tanrıça Artemis tarafından avlanırken görülen Orion, yakışıklılığı ve cazibesiyle güzel tanrıçayı kendine hayran bırakır.

İlk görüşte Orion'a aşık olan Artemis, kendi kendine aldığı evlenmeme kararını hiçe sayacak kadar bu adamın büyüsüne kapılır. Ancak Artemis'in kardeşi Apollon, kız kardeşinin bu iri cüsseli mahlukla evlenmesini istemez. Çünkü Apollon'un gözünde bu adam kardeşine layık biri değildir. Lakin Apollon ne yaparsa yapsın Artemis'i ikna edemez ve en sonunda çareyi Orion'u öldürmekte bulur.

Bir gün Orion, denize girmiş yüzüyordur ancak kıyıdan o kadar uzaklaşmıştır ki, uzaktan başı küçük, kara bir nokta gibi görünür.

Eline geçen bu fırsatı değerlendirmeye kararlı olan Apollon, kız kardeşini yanına çağırır ve uzaktan görünen bu kara noktayı işaret ederek, 'Okunu oraya kadar fırlatabilir misin?' diye sorar. Heyecanlanan Artemis, o kara noktanın sevdiği adam olduğundan habersiz yayıyla okunu hazırlamaya koyulur ve oku hedefe doğru gönderir.

Çok iyi bir nişancı olan Artemis'in oku hedefi tam on ikiden vurur. Tanrıça, bilmeden sevdiği erkeğin ölümüne sebep olmuştur.

Bu ölüm, Artemis'i kahreder ve yaşamla olan bağı günden güne kopmaya başlar. Ay tanrıçası Artemis'in içindeki acı bir türlü dinmediği için ayın bu kadar soğuk, kasvetli ve cansız bir yer olduğu söylenir. Artemis, Orion'un cansız bedenini gümüşten yapılmış ay arabasına koyar ve kendi elleriyle gökyüzüne taşır. Sevgilisinin gökyüzündeki en parlak yıldız olabilmesi için en karanlık yeri seçer ve geceler boyu, parıl parıl parlayan Orion'u seyreder.