#eşcinsel evlilik nedir
Explore tagged Tumblr posts
Text
,D.H. Lawrence vs vs vs okumayı da seviyorsanız,
"sevileni araştırıp keşfetmekten muazzam bir sevinç duyulur. sevilen nedir? benim olmadığım şeydir o."
insan her yaşamsal, kültürel eyleminde bir karbon ayak izi bırakıyor. ama karbon da ardında insan bırakıyor....
Bu gün psikanalitik konular uzerine ben ve Freud 😁 gibi sıyırmış biri olan David Herbert Richards Lawrence üzerinde durmak istiyorum
Lawrence, eserlerinde psikanalitik açıdan sağlıklı olmayan karakterleri yansıtan ilk romancı değildir ancak tercihimi neden Lawrence'tan yana kullandığımı açıklamak isterim. Lawrence'ın, insan olmanın güçlüklerini kendi hayatında yaşayıp, deneyimlerini eserlerinde açıkça yansıtmış olduğu gerçeği, seçimime etki etti. bir diğer unsur ise, eserlerindeki karakterlerin bilinçdışını incelemiş eserlerindeki karakterleri, Jacques Lacan'ın görüşleri başta olmak üzere psikanalitik kuram bağlamında incelemesiyle oluşmuştur
Oğullar ve Sevgililer, Gökkuşağı ve Aşık Kadınlar
Oğullar ve Sevgililer adlı roman, yazarın hayatından izler taşır. Eserde, evlilik hayatında mutsuz olan Gertrude Morel'in oğullarına karşı yaptığı sevgi yatırımı konu edilmektedir. Gertrude Morel, önce en büyük oğlu William'a, daha sonra ise küçük oğlu Paul'e karşı tutkulu bir sevgi besler. Bu sebeple Getrude, oğulları ile arasındaki dolayımsız ilişkinin Baba'nın Adı tarafından sonlandırılmasına izin vermez ve çocuklarının Baba'nın temel yasası olan ensest yasağını tanımalarına engel olur. Bu sebeple sembolik düzenin kurallarını tanıma şansını kaybeden William ve Paul, yetişkin yaşamlarında anne merkezli bir yaşam sürdürürler.
Gökkuşağı eserinde ise, Brangwen ailesindeki kadınları özgürleşme çabaları ve kendilerini gerçekleştirme istekleri betimlenir. Eserde yer alan Tom Brangwen ve Will Brangwen karakterleri, sağlıklı bir Oidipal süreç geçiremedikleri için, yetişkin yaşamlarında kız çocuklarına yönelik ensest eğilimler geliştirirler ve kızlarının arzusunun nesnesi olmayı isterler. Bu sebeple, kızlarının da gelişim evrelerini sağlıklı bir şekilde yaşamalarına engel olurlar. kadın- erkek ilişkilerinde bireyselliğin önemine inanan Rupert ve Ursula mutluluğu yakalarken, anne merkezli bir yaşamı olan ve Oidipal süreçte sorunlar yaşayan Gerald ve Gudrun'un ilişkisi, Gerald'ın intihar gibi ölümüyle sona erer.
Aşık Kadınlar ( Women in Love ) adlı Eserde, Ursula Brangwen ve Gudrun Brangwen adlı kızkardeşlerin Rupert Birkin ve Gerald Crich ile olan ilişkileri anlatılır. Rupert önceleri Gerald'a karşı eşcinsel duygular beslese de, sonradan libidosunu yalnızca Ursula'ya yöneltir ve Ursula da ilişkisi süresince bir erkeğe güvenebilmeyi öğrenir. Bu sayede kadın- erkek ilişkilerinde bireyselliğin önemine inanan Rupert ve Ursula mutluluğu yakalarken, anne merkezli bir yaşamı olan ve Oidipal süreçte sorunlar yaşayan Gerald ve Gudrun'un ilişkisi, Gerald'ın intihar gibi ölümüyle sona erer.Sonuç bölümünde ise, tezde varılan sonuçlar özetlenmiştir.
."inanılmaz zor ve yaşamsal olan insan ilişkileri, çağımızda neredeyse gülünç bulunarak küçümseniyor. tüm bu sevgi ve bencil olmama saçmalıkları, fetişe tapmaktan çok daha yavan ve iğrenç. sevgi, yüzyıllar boyu sabırla sarf edilecek bir çabayla öğrenilecek bir şeydir." d. h. lawrence - psychoanalysis and the unconscious
psychoanalysis and the unconscious
d.h. lawrence'nin psikopat kitabı.
"adem ve havva'nın bilincine vardıkları cinsellik, onlara bunun bilincine varmamayı emreden tanrı'nın kendisinden kaynaklanmıştır; zihinsel bilincin kendisinden doğan ikincil bir üremenin dölü değildir." d. h. lawrence - psychoanalysis and the unconscious
"yaşamın amacı tek tek her bireyin mükemmelleşmesidir. bu, bilincin ilk, temel alanının dört büyük kutbu arası da gerçekleşen muazzam bir sevgi alışverişi olmadan gerçrkleşemez. hem öznel-karına ait hem de nesnel-fedakar olmak üzete sempatik sevginin iki katlı tutkulu akışı olmalıdır. bunun yanısıra, ayırıcı farkındalık, alt önemli kendini-fark-etme ile üst, ötekinin yoğun bir şekilde fark edilişi, derin ötekiliğin tanınmasını içeren bir farkındalık arasında iki katlı tutkusal bir devre de olmalıdır."
Albert Camus,Rilke, Tolstoy,Neruda,Çehov okumayı seviyorsanız, Hüsnü Arkan dinleyip kırmızı şarabın gizemine inanıyorsanız yaşamsal yolculuğunuz nehirler gibi akıyor demektir...
126 notes
·
View notes
Text
Türkiye'de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik yasallaşır mı? 2040 tarihi neyin nesi? Türkiye’de eşcinsel evlilik konusunu değerlendirdiğim bu yazı ve verdiğim tarih sadece bir tahmin olsa da bu tarihten önce veya sonra yasallaşması ihtimaller dahilinde. Ancak toplumun algı bazında şekil almasını da hesaba katınca bu tarihi ön gördüm. Çünkü 20 yıl toplumsal algının değişmesi için uzun bir zaman. Özellikle de…
View On WordPress
#erkek erkeğe evlilik#eşcinsel evliliğin yasak olduğu yerler#eşcinsel evlilik hangi ülkede yasal#escinsel evlilik hangi ulkelerde yasak#eşcinsel evlilik hangi ülkelerde yasal#eşcinsel evlilik nedir#eşcinsel evlilik olan ülkeler#eşcinsel evlilik türkiye#eşcinsel evlilik türkiye&039;de yasal mı#eşcinsel evlilik türleri#eşcinsel evlilik yasal olan ülkeler#eşcinsel evlilikler#eşcinsel evlilikleri olan ülkeler#eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ülkeler#gay evlilik sitesi#hangi ülkelerde eşcinsel evlilik serbest#homoseksüel evlilik#Türkiye&039;de eşcinsel evlilik#Türkiye&039;de gay evlilik#türkiye&039;de eşcinsel evlilik kanunu#türkiye&039;de lgbt evlilik
0 notes
Text
Türkiye'de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik yasallaşır mı? 2040 tarihi neyin nesi? Türkiye’de eşcinsel evlilik konusunu değerlendirdiğim bu yazı ve verdiğim tarih sadece bir tahmin olsa da bu tarihten önce veya sonra yasallaşması ihtimaller dahilinde. Ancak toplumun algı bazında şekil almasını da hesaba katınca bu tarihi ön gördüm. Çünkü 20 yıl toplumsal algının değişmesi için uzun bir zaman. Özellikle de…
View On WordPress
#erkek erkeğe evlilik#eşcinsel evliliğin yasak olduğu yerler#eşcinsel evlilik hangi ülkede yasal#escinsel evlilik hangi ulkelerde yasak#eşcinsel evlilik hangi ülkelerde yasal#eşcinsel evlilik nedir#eşcinsel evlilik olan ülkeler#eşcinsel evlilik türkiye#eşcinsel evlilik türkiye&039;de yasal mı#eşcinsel evlilik türleri#eşcinsel evlilik yasal olan ülkeler#eşcinsel evlilikler#eşcinsel evlilikleri olan ülkeler#eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ülkeler#gay evlilik sitesi#hangi ülkelerde eşcinsel evlilik serbest#homoseksüel evlilik#Türkiye&039;de eşcinsel evlilik#Türkiye&039;de gay evlilik#türkiye&039;de eşcinsel evlilik kanunu#türkiye&039;de lgbt evlilik
0 notes
Text
Türkiye'de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik yasallaşır mı? 2040 tarihi neyin nesi? Türkiye’de eşcinsel evlilik konusunu değerlendirdiğim bu yazı ve verdiğim tarih sadece bir tahmin olsa da bu tarihten önce veya sonra yasallaşması ihtimaller dahilinde. Ancak toplumun algı bazında şekil almasını da hesaba katınca bu tarihi ön gördüm. Çünkü 20 yıl toplumsal algının değişmesi için uzun bir zaman. Özellikle de…
View On WordPress
#erkek erkeğe evlilik#eşcinsel evliliğin yasak olduğu yerler#eşcinsel evlilik hangi ülkede yasal#escinsel evlilik hangi ulkelerde yasak#eşcinsel evlilik hangi ülkelerde yasal#eşcinsel evlilik nedir#eşcinsel evlilik olan ülkeler#eşcinsel evlilik türkiye#eşcinsel evlilik türkiye&039;de yasal mı#eşcinsel evlilik türleri#eşcinsel evlilik yasal olan ülkeler#eşcinsel evlilikler#eşcinsel evlilikleri olan ülkeler#eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ülkeler#gay evlilik sitesi#hangi ülkelerde eşcinsel evlilik serbest#homoseksüel evlilik#Türkiye&039;de eşcinsel evlilik#Türkiye&039;de gay evlilik#türkiye&039;de eşcinsel evlilik kanunu#türkiye&039;de lgbt evlilik
0 notes
Text
Türkiye'de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik yasallaşır mı? 2040 tarihi neyin nesi? Türkiye’de eşcinsel evlilik konusunu değerlendirdiğim bu yazı ve verdiğim tarih sadece bir tahmin olsa da bu tarihten önce veya sonra yasallaşması ihtimaller dahilinde. Ancak toplumun algı bazında şekil almasını da hesaba katınca bu tarihi ön gördüm. Çünkü 20 yıl toplumsal algının değişmesi için uzun bir zaman. Özellikle de…
View On WordPress
#erkek erkeğe evlilik#eşcinsel evliliğin yasak olduğu yerler#eşcinsel evlilik hangi ülkede yasal#escinsel evlilik hangi ulkelerde yasak#eşcinsel evlilik hangi ülkelerde yasal#eşcinsel evlilik nedir#eşcinsel evlilik olan ülkeler#eşcinsel evlilik türkiye#eşcinsel evlilik türkiye&039;de yasal mı#eşcinsel evlilik türleri#eşcinsel evlilik yasal olan ülkeler#eşcinsel evlilikler#eşcinsel evlilikleri olan ülkeler#eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ülkeler#gay evlilik sitesi#hangi ülkelerde eşcinsel evlilik serbest#homoseksüel evlilik#Türkiye&039;de eşcinsel evlilik#Türkiye&039;de gay evlilik#türkiye&039;de eşcinsel evlilik kanunu#türkiye&039;de lgbt evlilik
1 note
·
View note
Text
Türkiye'de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik yasallaşır mı? 2040 tarihi neyin nesi? Türkiye’de eşcinsel evlilik konusunu değerlendirdiğim bu yazı ve verdiğim tarih sadece bir tahmin olsa da bu tarihten önce veya sonra yasallaşması ihtimaller dahilinde. Ancak toplumun algı bazında şekil almasını da hesaba katınca bu tarihi ön gördüm. Çünkü 20 yıl toplumsal algının değişmesi için uzun bir zaman. Özellikle de…
View On WordPress
#erkek erkeğe evlilik#eşcinsel evliliğin yasak olduğu yerler#eşcinsel evlilik hangi ülkede yasal#escinsel evlilik hangi ulkelerde yasak#eşcinsel evlilik hangi ülkelerde yasal#eşcinsel evlilik nedir#eşcinsel evlilik olan ülkeler#eşcinsel evlilik türkiye#eşcinsel evlilik türkiye&039;de yasal mı#eşcinsel evlilik türleri#eşcinsel evlilik yasal olan ülkeler#eşcinsel evlilikler#eşcinsel evlilikleri olan ülkeler#eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ülkeler#gay evlilik sitesi#hangi ülkelerde eşcinsel evlilik serbest#homoseksüel evlilik#Türkiye&039;de eşcinsel evlilik#Türkiye&039;de gay evlilik#türkiye&039;de eşcinsel evlilik kanunu#türkiye&039;de lgbt evlilik
0 notes
Text
Türkiye'de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik yasallaşır mı? 2040 tarihi neyin nesi? Türkiye’de eşcinsel evlilik konusunu değerlendirdiğim bu yazı ve verdiğim tarih sadece bir tahmin olsa da bu tarihten önce veya sonra yasallaşması ihtimaller dahilinde. Ancak toplumun algı bazında şekil almasını da hesaba katınca bu tarihi ön gördüm. Çünkü 20 yıl toplumsal algının değişmesi için uzun bir zaman. Özellikle de…
View On WordPress
#erkek erkeğe evlilik#eşcinsel evliliğin yasak olduğu yerler#eşcinsel evlilik hangi ülkede yasal#escinsel evlilik hangi ulkelerde yasak#eşcinsel evlilik hangi ülkelerde yasal#eşcinsel evlilik nedir#eşcinsel evlilik olan ülkeler#eşcinsel evlilik türkiye#eşcinsel evlilik türkiye&039;de yasal mı#eşcinsel evlilik türleri#eşcinsel evlilik yasal olan ülkeler#eşcinsel evlilikler#eşcinsel evlilikleri olan ülkeler#eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ülkeler#gay evlilik sitesi#hangi ülkelerde eşcinsel evlilik serbest#homoseksüel evlilik#Türkiye&039;de eşcinsel evlilik#Türkiye&039;de gay evlilik#türkiye&039;de eşcinsel evlilik kanunu#türkiye&039;de lgbt evlilik
0 notes
Text
Türkiye'de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik 2040 yılında yasallaşır mı?
Türkiye’de eşcinsel evlilik yasallaşır mı? 2040 tarihi neyin nesi? Türkiye’de eşcinsel evlilik konusunu değerlendirdiğim bu yazı ve verdiğim tarih sadece bir tahmin olsa da bu tarihten önce veya sonra yasallaşması ihtimaller dahilinde. Ancak toplumun algı bazında şekil almasını da hesaba katınca bu tarihi ön gördüm. Çünkü 20 yıl toplumsal algının değişmesi için uzun bir zaman. Özellikle de…
View On WordPress
#erkek erkeğe evlilik#eşcinsel evliliğin yasak olduğu yerler#eşcinsel evlilik hangi ülkede yasal#escinsel evlilik hangi ulkelerde yasak#eşcinsel evlilik hangi ülkelerde yasal#eşcinsel evlilik nedir#eşcinsel evlilik olan ülkeler#eşcinsel evlilik türkiye#eşcinsel evlilik türkiye&039;de yasal mı#eşcinsel evlilik türleri#eşcinsel evlilik yasal olan ülkeler#eşcinsel evlilikler#eşcinsel evlilikleri olan ülkeler#eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ülkeler#gay evlilik sitesi#hangi ülkelerde eşcinsel evlilik serbest#homoseksüel evlilik#Türkiye&039;de eşcinsel evlilik#Türkiye&039;de gay evlilik#türkiye&039;de eşcinsel evlilik kanunu#türkiye&039;de lgbt evlilik
0 notes
Text
Gelecekte berber izleriz....
1- Yağmur Adam (Otizm)
2- Benim Adım Sam (Zeka geriliği olan bir baba ve kızı)
3- Sol ayağım (Fiziksel engeli olan bir adam)
4- Guguk Kuşu (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
5- Aklım Karıştı (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
6- Akıl Oyunları (Şizofreni)
7- Wilber Ölmek istiyor (İntihar ve Depresyon)
8- İçimdeki Deniz (Ötenazi isteyen bir adam)
9- Kimlik (Çoklu kişilik bozukluğu)
10- Şanslı (Ensest)
11- Atlı Karınca (Ensest)
12- Zenne (Eşcinsel eğilim ve aile tutumları)
13- Siyah Kuğu (Mükemmliyetçilikpsikolojik gerilim)
14- Gözlerimi de Al (Karı koca ilişkisi)
15- Karanlıktakiler (Sosyofobi- cinsel taciz)
16- Otomatik Portakal (Vicdan deneyi- vicdan var mıdır? var edilebilir mi?)
17- Sineklerin tanrısı (İnsanların medeniyetten uzaklaştıklarında “id” lerinin nasıl devreye giridğini anlatıyor)
18- Babam Büfe (Fakir bir aile yapısı)
19- Benny’nin Videosu (Psikolojik gerilim – Aile ilişkileri)
20- Funny Games (Psikolojik gerilim – Aile ilişkileri)
21- Hayat güzeldir (Nazi Almanyası, baba oğul ilişkisi)
22-İnsomnia (Polisiye , gerilim uyuyamayan bir polisin maceraları)
23- Akıl defteri (Hafıza Kaybı)
24- Tehlikeli ilişki (Freud- jung)
25- Dövüş kulübü (Saldırganlık)
26- Ceket (Psikolojik gerilim)
27- Truman şov (Kurgu bir yaşamda insan psikolojisi)
28- Makinist (Uykusuzluk problemi- insomnia)
29- Gizli pencere (Paranoya)
30- Nietzsche Ağladığında
31- Sen ne dilersen (İki kız kardeşin ilişkisi
32- Dönüş (Aile içi ilişkiler)
33- Yirmi Üç (Takıntılı kişilik)
34- Sil Baştan (İki farklı kişiliğin beraberliği- bilinçte yolculuk)
35- Piyano öğretmeni (Aşırı tutucu bir kişilik ve beraberinde getirdiği cinsel sapkınlığı anlatan bir film)
36- Takva
37- Büyük balık (Baba- oğul ilişkisi)
38-Abim evin tek çocuğu (Aile ilişkileri- özellikle kardeş ilişkisi üzerinde durulmuş)
39- Beyza’nın kadınları (Çoklu kişilik bozukluğu)
40- Max ve Mary (Asperger sendromu)
41- Babam ve Oğlum
42- Benim Adım Khan / Konusu: Rizwan Khan Otizm türü rahatsızlığı olan sperger sendromu hastasıdır..
43-Beşir'le Vals
44- İnception
45- 3 İdiot
46- Her Çocuk Özeldir
47- 28 Gün (Bağımlılık ve Alkol)
48-Yukarıya Bak (Animasyon)
49- Sybil
50- Oğul Odası
51) Ekim Düşü
52) Muhteşem Üçlü
53) Gökten İnen Melek
54) Son Armağan
55) Kırmızı Köpek
56) Tavuklar Firarda
57) Neşeli Günler
58) Yumurcak (Yabancı Film)
59) Altına Hücum
60) Düşler Ülkesi
61- Gen
62- Ölü Ozanlar Derneği
63- The Game
64- Black (Kör bir kız çocuğunun hayatı)
65- Billy Elliot
66- Forrest Gump
67- Atlıkarınca
68- Tavşan Deliği
69- Herkes Mi Aldatır?
70- Mozart ve Balina
71- Good Will Hunting (Can Dostum)
72- American Psycho
73- 12 Angry Man
74- İn Treatment (Dizi Film, her bölüm bir danışma seansıdır)
75- Lie To Me (Beden Dilini Anlatmaktadır)
76- Sherlock Holmes (Psikolojik analizler ve vaka çözümlemeleri)
77- Umudunu Kaybetme
78- Zindan Adası
79- Zoraki Kral
80- Öğretmenim Mori
81- Özgürlük Yazarları (Varoş bir okulda bir idealist öğretmenin verdiği mücadele)
82) The Mentalist (Dizi)
83- Uçurtmayı Vurmasınlar
84- Kelebek Etkisi
85-Çıldırış
86- Ghajini
87- Kuzuların Sessizliği
88- Kır Zincirlerini
89- Aile Babası
90- Başkalarının Hayatları
91) K Pax (Uzaydan geldiğini söyleyen bir adamın ilginç anlatıları)
92) Shine (Pırıltı) (Sıradışı kabiliyetli bir çocuğun müzikteki başarısı ve ailesini bir arada tutma çabası anlatılmaktadır)
93) Tabutta Rövaşata (Evsiz barksız bir adamın (hüzünlü) hikâyesini konu edinir)
94) Anayurt Oteli (Otel müdürünün birbirine benzeyen olaylar içinde, iç dünyasındaki fırtınaları dizginlemeye çalışmasını anlatır)
95) Kader ve Masumiyet (Hayat kadınına saplantılı bir adam olan Bekir (Haluk Bilginer), hapisten yeni çıkmış amaçsız biri olan Yusuf (Güven Kıraç) ve annesinin hamileyken yediği dayaktan dolayı sağır ve dilsiz doğan Çilem (Melis Tuna) etrafında gelişen sıradan olayları ele alır)
96) Six Feet Under (Dizi) (Geçimlerini başkalarının ölümlerinden kazanan bir ailenin hikâyesi)
97) Fil (Elephant) (Okulda şiddeti konu alıyor
98) Prestij (Önceleri birlikte çalışan iki sihirbazın daha sonra rekabete ve hatta düşmanlığa dönüşen öyküsü anlatılmaktadır
99) Korkuyorum Anne (İnsan nedir ki? Film bunu merak ediyor)
100) Mama-Anne-(2013): Anne babalarının öldürülmesinden sonra ormanda kaybolan iki kız kardeşin hikayesi. Kızlar yıllar sonra kurtarılır ancak yeni hayata adapte olabilecekler mi ?
101) Life Of Pi -Pi'nin Hayatı- (2012): Okyanusun ortasında bir salda mahsur kalan Pi'nin hayatta kalma savaşı. Pi keskin zekası ile bu savaşı kazanacak mı acaba ? Dev kaplan ile birlikte yaşamayı öğrenip adaya varacak mı ?
102) Lorenzo'nun Yağı(1992): 7 yaşına kadar diğer çocuklar gibi normal bir hayat yaşayan Lorenzo amansız bir hastalığın pençesinde bulur kendisi. Gerçek bir hikayeden alınan filmde lorenzonun ailesinin mücadele azmini göreceksiniz. Ailesi Lorenzoyu bu amansız hastalıktan kurtaracak ilacı bulabilecek mi ?
103) Fil Adam-The Elephant Man (1980): Genetik şekil bozukluğu. John Merrick'in hayatının anlatıldığı filmde John Merrick’ in görünüşünden dolayı gördüğü kötü muamele ve biz insanların yapabileceği kötülüğün sınırının olmadığını gözler önüne seren bir baş yapıt.
104) Yazı- Tura (2004): Doğu Anadolu bölgesinde askerlik yapan iki gencin hayatları boyunca atlatamadıkları travmalarını ele alıyor film.
105) Cennetin Rengi (1999): Dramatik bir İran filmi. Görme engelli Muhammed'in çevresini sadece dokunarak ve duyarak anlamaya çalıştığı masalsı hikayesi. Baba evlilik planlarını bozacağından korktuğu Muhammed'ten kurtulabilecek mi ?
106) Cennetin Çocukları (1997): Yoksul bir ailenin çocukları olan Ali ve Zehra'nın aynı ayakkabıyı paylaşmasının öyküsü.
107) Mozart ve Balina(2005): Otizmin bir türü olan Asperger sendromlu olan iki gencin aşk hikayesi. Donalt ve Isabella toplumun baskısını, asperger sendromunun getirdiklerini yenip ortak bir hayat kurabilecekler mi ?
108) 21 Gram(2003): Bir kaza sonucu yolları kesişen 3 kişinin yaşadıklarını ele alan filmde ayrıca “şans” denen şeyin geçmiş, şimdi ve gelecek zamanda hayatları nasıl etkilediği ele alınmıştır.
109) Şifre Merkür(1998): 9 yaşında otistik bir çocuğun Amerikan hükümeti güvenlik birimi tarafından yapılan hiç kimsenin çözemeyeceği bir şifre olan “merkür"ü kırması ve başından geçenler anlatılmaktadır.
110) Maraton-Marathon(2004): otistik Cho-won’ un yılmamak ve yorulmamak prensibi ile devam ettirdiği hayatını ele alıyor film.
111) Kelebekler Hürdür- Butterflies Are Free(1972): Don, ailesinde, toplumdan uzak hayatını devam ettirmeye çalışan bir genç. Yaşadığı yerde hippi bir kız olan Jill ile tanışır aşık olurlar. Jill Don'a yaşama sevinci aşılayabilecek mi ?
112) Kelebeğin Rüyası(2013): Veremli iki şairin 2. dünya savaşı döneminde halka şiiri sevdirme çabası ve kendi geleceklerini kurabilme adına gösterdikleri çabayı ele alıyor film.
113) Ben X(2007): Ben otistik bir gençtir. Çevresiyle uyum sorunları yaşamaktadır. Ben, internet ortamında oynanan bir oyunda gerçek hayatında olduğunun tam tersi bir hayat kuracaktır kendisine.
114) Koro(2005): Müzik öğretmeni Clement yatılı bir okula müdür olarak atanır. Kendisinden bu yatılı okuldaki çocukları rehabilite etmesi beklenilir ancak çocukların umursamazlıkları ve baskıcı eğitim sistemi başlarda onu hayal kırıklığına uğratır ancak Clement müziğin gücünü kullanacaktır.
115) Ron Clark'ın Hikâyesi-The Ron Clark Story(2006): Gerçek bir hikayeden alınan filmde öğretmen Ron Clark'ın öğrencilerinin hayatını nasıl etkilediğini izleyiciye sunan biyografi filmi.
116) İnception-Başlangıç(2010) : Rüya içinde rüya. Bilim kurgu ve aksiyon dolu bir film. Filmin başrol oyuncusu Leonardo Dicaprio için zihnin bilinçaltı derinliklerinde saklı değerli bilgileri çalmak için rüya görme anı kadar daha değerli bir an olamaz.
117) Erkek Severse (1994): Alkolizmin pençesinde bir aile ve bu ailenin bu büyük soruna rağmen sevgi ve aşk ile birbirlerine destek olma çabaları
118) Saklambaç(2005): Annesi intihar ettikten sonra Emily depresyona girer psikiyatrist olan babası kızına yardımcı olmaya çalışır ancak kendisi de çeşitli sorunlar yaşamaktadır. Yeni taşındıkları evde Emily hayali bir arkadaş edinmiştir.
119) Benden Bu Kadar(1997): Udall "obsesif kompülsif” başarılı bir yazardır.
120) Kevin Hakkında Konuşmalıyız(2011): Çocuk gelişimi ve anne çocuk ilişkisini ele alan filmde anne Eva kariyerini ve planlarını bir kenara bırakarak çocuğu Kevini dünyaya getirir. Ancak Kevin toplumsal normlardan uzak kurallara aykırı bir hayat yaşar, çete gruplarına katılır. Anne Eva çocuğunun davranışlarından dolayı derin bir sorumluluk duymakta ve nerde hata yaptığını sorgular.
121) Tehlikeli Oyun-Die welle (2008): 1967 yılında Kaliforniya'da geçen gerçek bir olayı perdeye aktaran filmde insanları robotlaştıran ideolojilerin insanlar ve toplum üzerindeki etkisi ele alınıyor. The Wave grubu ilk başlarda dayanışma, saf bir birliktelik olarak ortaya çıkmışsa da durum kontrolden çıkmaya başlar ve farklı boyutlara ulaşır
Toplum psikolojisi nasıl harekete geçirilir nasıl bir tehlikeli bir hal alır, bunu anlatıyor. Olay bir lisede geçiyor. Basit bir proje ödevi olarak başlayan hareket, çok tehlikeli bir hale dönüşüyor.
122) Experiment (Deney): Bir bilim adamı grubunun, hapishane ortamına deney yapmak amacıyla girmesini ve sonrasında işlerin çığırından çıkmasını konu almaktadır.
123) Billy Elliot(2000): Billy 11 yaşında bir çocuktur ancak yaşına fazlasıyla olgundur. Yeri geldiğinde babası ve abisi ile birlikte grevlere katılmaktadır. Ancak Billy bir gün bale yapmak istediğini söylediğinde ailesi nasıl bir tepki verecektir ?
124) 12 Kızgın Adam-12 angry man (1957): Grup psikolojisinin, yabancı düşmanlığının kararları vermede ne kadar etkili olduğunu ortaya koyan bir film. Filmde babasını öldürmekle suçlanan latin amerikalı genci suçlu bulan 11 jüri üyesi ve genci suçsuz bulan 1 jüri üyesinin arasında geçen muhteşem diyologlar.
125) İçinde Yaşadığım Deri(2011): Tarantula adlı romandan çevrilen filmde Ünlü bir plastik cerrahın kaza sonucu yanan eşine deri yaratmak için 12 yıl boyunca uğraşması, eşinin intiharı ve bu intihar sonucu psikolojik travma yaşayan küçük kızını konu alır ancak olanlar sadece bunlarla sınırlı kalmayacaktır. Plastik cerrahın kızı tecavüze uğrar ve baba intikam için tecavüzcü üzerinde deri deneyleri yapar.
126) Amedeus (1984):8 dalda Oscar ve birçok ödül kazanan filmde ünlü besteciler Amadeus Mozart ile Antonio Salieri’ nin başından geçenlere tanık olacaksınız.
127) Beethoven'i Anlamak -Copying Beethoven (2006): Beethoven’ ı daha iyi, daha yakından tanımak isteyenler için güzel bir film. Sağırlığı giderek artmakta olan Beethoven son bestesini bitirmeyi hedeflediği sürede bitirip başarısına başarı katabilecek mi ?
128) Küçük Gün Işığım(2007): Hoover ailesinin küçük bireyi yarışmaya katılmak için ailesini ikna eder ve calofirniya’ ya doğru eğlenceli bir yolculuk başlar.
129) Bir Zamanlar Anadolu'da(2010): Bir Nuri Bilge CEYLAN filmi. Filmde cinayet soruşturmasında doktor ve savcının 12 saatlik gerilimli hikayesi.
130) Baran -Yağmur(2001): Majid Majidi yapımı bir iran filmi. Büyük bir kinin derin bir aşka dönüşmesinin hikayesi.
131) Kulübe-Enter Nowhere(2011): Gizem dolu izlenilesi bir film. Film ormanda kaybolan 3 gencin bir kulübede buluşması ve bir türlü kurtulamamalarını ele alıyor. Bu gençler farklı zamandan ve mekandan mı gelmişler ?
132) Kız kardeşimin Hikâyesi(2009): Kate adından çocukları olan çift kısa bir süre sonra çocuklarının lösemi olduğunu ve ilik nakli yapılmazsa bir kaç yıldan fazla yaşayamayacağı bilgisi ile hayatları altüst olur. Çift bir çare olarak Anna adında bir bebek daha yaparlar ve 11 yaşında kate'e böbrek nakli yapılması gerekmektedir. Ancak anna kendisinin bu amaçla kullanılmasına karşı ailesine dava açar.
133) Dorothy Mills(2008): Ailesini trafik kazasında kaybeden bir psikiyatrist ve daha sonrasında yolları kesişen aynı kazadan kurtulan bir kız çocuğu ile yaşadığı garip olaylar.
134) Uyanış -Awakenings- (1990) (Dr. Sayer, uzun süre bilincini kaybetmiş hareketsiz bir nevi koma durumunda olan hastalarını iyileştirmek amacıyla çabalamaktadır. L-Dopa adlı ilacı deneyecektir ancak pahalı olduğu için sadece bir kişi üzerinde deneyecektir. Ancak ilacın yan etkileri de kaçınılmazdır.
135) Behzat Ç. -Seni Kalbime Gömdüm-
136) Aynı Yıldızın Altında (2014) – 3 yıldır troid kanseri ile boğulan 16 yaşındaki bir genç kız ve kanserli hastalar için oluşturulan terapi grubunda yaşadıkları.
137) Lorenzo’nun Yağı(1992) –7 yaşına kadar diğer çocuklar gibi normal bir hayat yaşayan Lorenzo amansız bir hastalığın pençesinde bulur kendisi. Gerçek bir hikayeden alınan filmde lorenzonun ailesinin mücadele azmini göreceksiniz. Ailesi Lorenzoyu bu amansız hastalıktan kurtaracak ilacı bulabilecek mi ?
138) Sevgili Öğretmenim (1967) – Asıl mesleği mühendislik olan Thackeray iş bulamadığından öğretmenlik yapar. Ancak idealist öğretmenimizi okulun haylaz öğrencileri rahat bırakmayacaktır. Thackeray pes edecek midir ?
139) Tedavi – The Great Hypnotist(2014) – Xu, alanında uzman bir o kadar da ukala çinli, bir psikiyatristir. Hayalet gördüğünü iddia eden hastasına inanmamakta ve hastasını hipnoz terapisine alacaktır.
140) Musaranas (2014) – 1950 İspanyasında geçen psikolojik gerilim filminde Montse agorafobisi (açık alan korkusu) bir bireydir. Hayatı bir apartman dairesinde geçmektedir. Montse hayatının kalanını bu apartman dairesinde mi geçirecek yoksa başına çok daha farklı olaylar mı gelecek ?
141) Edit ve Ben (2009)– Psikoloji bölümü okuyan genç zekasını arttırmak amacıyla kendisine çip taktırır ancak içinde yapay bir benlik olması nedeniyle birçok tuhaf olay yaşayacaktır. Bir yandan da otistik olan matematik dehasının gizli araştırmanın formülünü çözmesi Edit ile yakınlaşmasını sağlar.
142) İnfaz-Calvary (2014)– Psikolojik ögelerin yer aldığı bir kara komedi filmi. Günah çıkartmak için Rahibi ziyaret eden bir adam rahibe onu öldüreceğini söyler ancak rahip adamın yüzünü görememiştir. Rahip bir yandan ölüm hazırlıkları yaparken bir yandan da bu adamın kim olduğunu bulmaya çalışır.
143) Koku -
144) Yalanın İcadı –
145) Bir Rüyaya Ağıt – (Televizyon bağımlılığı)
146) Şeytan Üçgeni -Triangle (2009) – Arabasıyla giderken çaptığı bir martı nedeniyle trafik kazası geçiren Jess, bu kazanın hayatının değiştireceğini sonradan öğrenecektir.
147) İhtiyarlara Yer Yok (2007)- Birçok ödül alan filmde uyuşturucu çetelerinin kanlı bir pazarlığına denk gelen Moss'un hikayesine yer verilmektedir. Moss parayı alıp gidecektir ancak akşam yaralı birisine yardım amacıyla tekrar dönecektir. Ancak başına neler geleceğinin farkında değildir
148) Yüksek Tansiyon (2003)– Psikopat bir katilin evdekileri teker teker öldürmesini ele alan gerilim dolu bir film.
149) İhtiyar Delikanlı -Old Boy (2003)– Muhteşem bir psikolojik film. 15 yıl boyunca tek başına bir odada esir tutulan bir adam ve yaşadıklarının hikayesi. Aklını yitirmemesi için Oh Dae-Su’ ya şizofreni ilaçları verilmektedir. Oh Dae-Su bu esaretten kaçıp kurtulabilecek mi ?
150) Yalın Ayak -Barefoot(2014) – Annesini kaybetmiş, psikiyatrik bir hasta olan Daisy, zengin bir ailenin çocuğu olan Joy ile tanışır. Romantik komedi tadında saflık ve masumiyet dolu bir film.
151) Kayıp Otoban -Lost Highway (1997) – Fred, eşinin geçmişinden habersiz onunla evlenir ancak işler yolunda gitmeyecektir. Fred’ in kişilik bölünmesi yaşaması, cinayet, bir korku hikayesi ..
152) Enter Nowhere -Kulübe (2011) – Gizem dolu izlenilesi bir film. Film ormanda kaybolan 3 gencin bir kulübede buluşması ve bir türlü kurtulamamalarını ele alıyor. Bu gençler farklı zamandan ve mekandan mı gelmişler ?
153) Onur Savaşı (2012)– Küçük bir kız tarafından cinsel istismar ile suçlanan ve sonrasında da toplumsal histeriye maruz kalan bir adamın dramatik hikayesi. Film birçok ödül almıştır.
154) Etki Altında Bir Kadın (1974) – Bir ev kadınının eşi ve çocuklarıyla kendini var etme çabası. Mabel'in manik davranışları, çok fazla gülmesi gibi bir çok psikolojik rahatsızlığı ile eşi baş edebilecek mi ? Toplumsal eleştiri ögelerini de barındıran film ağır gelebilir ancak izlenilmesi tavsiye edilir.
155) Trainspotting (1996)-(Psikolojik, Macera, Uyuşturucu kullanımı)
156) Öldüren Sis -The Mist (2007) – Tutucu insanların bulunduğu bir kasaba ve bu kasabada bulunan hür düşünceli gençler..
157) İntihar Odası (2011) – ( Farklı bir birey olan Dominik depresyonun eşiğine gelmiştir. Ailesinden ilgi görmeyen ve sürekli dışlanan Dominin kendini internet oyununa verir. İşte bundan sonra olanlar olur.
158) Davetsiz -The Uninvited (2009) – Annesinin ölmesi üzerine travma yaşayan ve bir süre psikiyatri kliniğinde yatan genç bir kızın hikayesi. Babasının bir hemşire ile evlenmesi genç kızın depresyon yaşamasına neden olacaktır.
159) Bir Rüya İçin Ağıt (2000)– Uyuşturucu bağımlılığı olan bir genç ve televizyon bağımlılığı olan annesi arasında giderek yükselen bir uçurum ve iletişimsizlik.
160) Şampiyon -The Wrestler (2008) – Ünlü bir güreşçinin kalp krizi sonrası şov dünyasına veda etmesi ve tezgahtar olarak işe başlaması. Ailevi bağları bozulmuş bir adamın hikayesi.
161) Bipolar (2014) - Harry çekingen bir adam ve aynı zamanda bipolar bozukluğu olan bir hastadır. Yeni bir tedaviyi denemek üzere bir kliniğe yatar ve tüm günü kamera ile izlenilecektir. Harry düzelme gösterebilecek mi ?
162) Kukla - The Beaver (2011) – Sıkıntılarla dolu günler sonrası hayatını ve ailesini yeniden keşfe çıkan bri adamın hem esprili hem de duygu yüklü hikayesi.
163) Phobe Harikalar Diyarında (2008) – Geniş bir hayal gücüne sahip olan bir çocuk ve kendini Alice Harikalar Dünyasında piyesi için olan rolüne fazlasıyla kaptırması nedeniyle kendini birden bu dünyanın içinde buluverir.
164) Sineklerin Tanrısı (1963) - Bütün yetişkin insanların öldüğü bir uçak kazasında hayatta kalan küçük bir grup küçük çocuk ve hayatta kalma savaşları.
165) Aklım Karıştı (1999) Bir gencin 18 ay boyunca akıl hastanesinde kalışı ve yaşadıkları
166) Ara (2008) - Tek bir apartman dairesinde geçen filmde 4 kişinin birbirini seven ve aldatan, kıran ama bırakmayan hikayelerini ele alınmaktadır.
167) Aç Gözünü (1997) – Psikolojik gerilim filmi. Çok güvendiği güzel yüzünü kaybedince Cesar'ın hayatı çok farklı bir yöne doğru gidecektir.
168) Beyaz Köpek (1982) (Klasik Koşullanma) Eski sahipleri tarafından sadece siyahları saldırması ve öldürmesi yönünde eğitilmiş bir köpek. Yeni sahibi bu köpeğin koşullamasını söndürebilecek mi ?
169) Büyük Yalnızlık –
170) Cennet –
171) Gölgesizler –
172) Güneş Yanığı –
173) Küçük Kıyamet
174) Solaris –
175) Gerçeğe Çağrı –
176) Küp –
177) Ölüm Kitabı (Misery)
178)Esaretin bedelli
179)godfather 1-2
180)kaplumbağlarda uçar
181)bajrangi bahija
182)rab ne de bana di jodi"
63 notes
·
View notes
Text
Eşcinsellik, erkeğin erkeğe ilgi duyması durumunda, alınması gereken tedbirler nelerdir? Eşcinsellikle ilgili dini hüküm nedir?
Sizin bu durumunuz fıtri ve yaratılış olarak her insanda ve erkekte olabilir. Bu da insan için imtihan vesilesidir. Yani bir insan için karşı cinsten birisiyle nikahsız ilişki yasaklandığı gibi, aynı cinsten olanlar içinde beraberlik yasaklanmıştır. Şeriat, bunların tadil edilmesi yolunda bazı tavsiyelerde bulunmaktadır. Bunlar şöyle sıalayabiliriz: 1. Oruç tutmak, 2. Bol bol Kur’an okumak veya zikir çekmek, 3. Kur’an tefsiri veya İslami kitap okumak, 4. Allah’ı bol bol hatırlamak, 5. Ölümü hatırdan çıkarmamak. Bu noktada dikkat çekici olan, çoğumuzun üzerinde konuşmayı bile ayıp saydığı bu konuda Kur’ân’da o derece çok ve açık ifadelerin bulunmasıdır. Kur’ân, Lût kavmi örneğinde kendisine temas ettiğine göre, demek ki, bu problem ‘Lût kavmi kadar eski, yok farz edilmeyecek kadar önemli, zinadan bile çirkin, ama herhangi bir insanî yanılgı kadar da konuşulabilir’ imiş. Peki, neden böyle bir şey oluyor? Böylesi bir cinsel sapma neden ve nasıl yaşanıyor? Önce biyolojik-genetik faktörlerle başlayalım: Aslında hepimizin vücudunda karşı cinsin hormonları da az miktarda bulunur. Zaten, öyle olmasa, bütün erkekler aşırı sert ve maço, bütün kadınlar ise aşırı kırılgan olurlardı ve cinslerin birbirini anlayıp hissetmesi pek de mümkün olmazdı. Ancak normalde var olan bu minimal yönelimler, genetik ve hormonal bozulmalar sonucu, bazı kişilerde ileri düzeylere varabiliyor. Ve ortaya doğuştan eşcinselliğe yatkın bireyler çıkabiliyor. "E, sonra?" diyorsanız, şu sohbeti dinleyin: Geçenlerde bir psikiyatrist arkadaşım beni telefonla aradı. Kısa bir girişten sonra, "Baksana!" dedi, "Biliyorsun; son araştırmalar eşcinselliğin bazı durumlarda neredeyse önlenemez olduğunu gösteriyor. İşin doğuştan gelen genetik bir boyutu da olduğu tesbit edildi; sen de okumuşsundur. Yani, bu kişilerin en azından bir kısmı, yaratılışlarında var olan meyil dolayısıyla o yöne gidiyorlarmış; bu açık artık. Oysa biz İslâmî yönden bunun kabul edilemez bir yönelim olduğunu, hatta ceza gerektirdiğini okuyoruz. Nasıl çözüyorsun bu ikilemi?" Ona, "Belki garip bir örnek olacak ama" dedim, "Biliyorsun, meselâ çok eşlilik de erkekler için neredeyse genetik ve tabiî bir meyildir." "Evet?" dedi. "Peki sen çok-eşli misin?" diye sordum. "Tabiî ki hayır" dedi. "Neden?" diye üsteledim. "İçinde böyle bir meyil yok mu? Açık konuş lütfen." "Var aslında" dedi, "Ama hem eşim buna izin vermez, hem toplumsal kurallar, kanunlar vs. bir yığın engel var; biliyorsun. Üstelik günaha girmiş olurum. O yüzden düşünmem bile." "Kendi sorunun cevabını kendin vermiş oldun işte." dedim. "Eşcinsel meyiller de bazı kişiler için genetik bir temelden kaynaklanan, neredeyse zorunlu bir yönelim olabilir; ama o kişilerin de bu anormal yönelimlerini kontrol etmeleri beklenir, bunu becerebilirler de aslında." "Bu yönden düşünmemiştim" dedi arkadaşım. Ardından, kısa bir düşünme sonrası, "Ama" dedi, "meselâ, bilirsin, beyindeki bazı bozukluklar, örneğin temporal epilepsi gibi hastalıklar, kontrolü güç saldırganlıklara yol açabiliyor. Böyle bir hastalığın da etkisiyle, diyelim ki bilincinde olmadan birini öldüren bir şahıs ceza görür mü? Görmez. Bünyesel hastalığın etkisiyle bu suçu işlediği tesbit edilirse Türk Ceza Kanununun 46. veya 47. maddesine göre cezası ya hafifletilir ya da tamamen affedilir. Buna ne diyeceksin?" "Peki," dedim, "O hasta, cezası affedildikten sonra, bir cinayet daha işlesin diye serbest mi bırakılır? Yoksa hastalığı düzelene kadar tedaviye alınıp sonra da uzun süre izlenip kontrol mü edilir?" Arkadaşım, "Yine haklısın" dedi. Ergenliğe geçiş döneminde sırf meraktan bu tür bir ilişkiyi (kısmen) denemiş gençler de olabilir. Nerdeyse ne yaptığını bilmeden, ‘doktorculuk’ oynarcasına. "Çocukça bir hata" bile denebilir belki. Ancak, esas önemli olan, bundan sonrasıdır. Bu tür bir olayın ardından, bazen yıllar sonra, "Eyvah, ben ne yapmışım?" muhasebesi yaşanır genellikle. Bu dönemde bunalımını paylaşmayıp kendi kendini yiyip bitirmek; kendini aşırı suçlayıp "Yoksa ben ‘gay’dım mı?" sorgulamasına dalmak, bazen genci tam zıt bir sonuca götürebilir. "Battı balık yan gider" durumu gerçekleşir. Gerçekte öyle olmayan genç, gerçekte öyle olmadığı halde kendisini öyle zannettiği için, gerçekten öyle olur! Traji-komik bir örnek anlatayım: Bir eşcinsel hastam vardı. İlkokul yıllarında bağırsak paraziti problemi varmış. Bilen bilir; bu parazit anüs kaşıntısı yapar. Belki inanmazsınız ama, bu kaşıntı gitgide delikanlıyı "Yoksa ben?.." kuşkusuna götürmüş. Sonuç maalesef kötü! Üstelik, anlattığım tek değil. Literatürde, sadece ve sadece bağırsak paraziti yüzünden cinsel tercihi bozulan birçok vak’a var. Yani? Utanıp konuşmamak, gurur yüzünden anlatmamak, yardım istemeyip kendi kendini yemek yok mu? İşte bu şey o kadar çok yerde ayaklara dolanıyor ki! Sırf bu yüzden ne hayatlar kayıyor, bilemezsiniz. Şimdi, gelelim konunun bizi esas ilgilendiren kısmına: 1. Bu tür hassas konuları ne yok farz etmeli, ne de kaşınmayan yeri kaşımalı. Uyanık bir sessizlik ve dengeli bir müdahale gerek. 2. Küçük yaşlardan itibaren giyim, oyuncak gibi konularda cinsiyeti vurgulayacak ve cinsel kimlik oluşmasına yardım edecek yönlendirmeler yapılmalı. Meselâ, cinsiyete göre giydirmek, uygun oyuncaklar almak gibi. 3. Çocuk, normal gelişimi içinde, özellikle belli dönemlerde, cinselliği çok merak eder; onu doğru bilgilendirmek gerekir. Eşcinselliği anlatın demiyorum. Normal, doğal, insanî merakların doyurulması ilerisi için sağlam bir temel olacaktır diyorum. Bu konularda çekinip utanmayın lütfen: Siz doğrudan utanıyorsunuz ama, birileri yanlıştan bile utanmıyor. Ve hiç unutmayın: "Çocuklar öğrenmeye hazır olmadıkları konuları zaten sormazlar." Çocuk birşeyi soruyorsa mutlaka cevap vermeniz gerekir—elbette, usulünce! 4. Özellikle ergenlik çağında gençlerin kendi cinslerinden ebeveynlerle, yani babayla daha fazla vakit geçirip paylaşım içinde olması şarttır. Bunu vurguluyorum; tâ ki, "İşten eve, evden işe," ‘pijama-terlik-televizyon,’ "Hanım, sen ilgileniver, ben çok yorgunum" hastalıklarına yakalanmış babaların kulakları çınlasın! 5. Aile içinde erkeğin hafif başat ve saygın konumunun korunması lazım. Yoksa, meselâ evde kadın bariz biçimde baskın, erkekse pasif ise -ki, neredeyse ahirzaman alameti olarak çoğu evde mevcut durum maalesef budur- erkek çocuk için kadın konumu imrenilecek bir durum kazanabilir. 6. Bu tür bir problemle karşılaşıldığında aşırı tepki ve açıklamasız yasaklar merakı artırır sadece. Konuş(tur)masanız bile, gencin aklındaki soru işaretleri artarak devam eder. 7. Darda kalırsanız bir psikiyatristten yardım isteyin. Not: Eşcinsellik aslında sadece erkeklere has bir durum değil. Kadınlar arasında da bu problem hatırı sayılır biçimde yaşanıyor. Yalnız, bayanlardaki şekli daha belirsiz seyrediyor ve pek de dirençli, devamlı olmuyor. Normal bir cinsel hayat ve mutlu bir evlilik, problemi çözmeye yetiyor genellikle. Yine de, özellikle bayanların toplu kaldığı yerlerde dikkatli olmak gerekiyor. Maalesef biz toplum olarak kadın-erkek mahremiyetine ‘çok’ dikkat ederken, mahremiyetin erkek-erkek ve kadın-kadın arasındaki biçimlerini bazı zamanlar sanırım ihmal ediyoruz. Her iki cins açısından, problemin bir sebebi de bu. Bu noktada, biraz kitap karıştırıp erkeğin erkeğe, kadının kadına karşı mahremiyet ve tesettür ölçüsünü öğrenmeye ne dersiniz? Kaynak:https://sorularlaislamiyet.com
12 notes
·
View notes
Text
Vajinismus Nedir?
Kadında cinsel ilişkinin olduğu anatomik bölgeye vajen adı verilir. Vajenin etrafındaki kasların kasılması, tüm vücutta bir kasılma, endişe, korku ve panik hali, kadının bacaklarını sıkıca kapatması ve elleriyle eşini itmesine yol açan, istemsiz bir şekilde yani kadının kontrolü dışındaki bilinçdışı vajinal kasılmalara vajinismus denir. Halk arasında evli bakireler, tamamlanmamış evlilik veya cinsel fobi, tıp literatüründe cinsel işlev bozuklukları sınıflamasında ise cinsel ağrı bozukluğu da denilir. Ağrılı cinsel ilişki ile vajinismus birbirlerini tetikleyebilen iki patolojidir.
Vajinanın giriş bölümündeki 2 cm’lik düz kaslardan oluşan ağzı gergin ve serttir. Bu nedenle cinsel birleşme olanağı vermez. Penis vajinaya giremez.
Vajinismuslu kadınlar cinsellikle ilgili konuşmayı sevmezler, cinselliği iğrenç olarak algılayabilirler. Vücutlarının eşleri tarafından beğenilmeme korkusu yaşayabilirler, vücutları ile barışık değillerdir. Eşleri tarafından terk edilme duyguları ve güvensizlik yaşayabilirler.
The Merck Manuel’e göre vajinismusun tanımı şu şekildedir: “Kadınlarda, penisin vajinaya girmesini önlemek konusunda mevcut bilinçdışı bir istek sonucu vajina aşağı bölümündeki kasların adeta bir şartlı refleks gibi kasılması sonucu meydana gelen vajina spazmıdır. Penisin vajinaya girmesi çok zaman olanaksız olduğundan bu olay iyi gitmeyen evliliklerde sık görülür.” Amerikan Psikiyatristler Birliği tarafından ise vajinismus; “istemsiz kasılmalar sonucu ilişkinin gerçekleşememesi” durumudur. Bu kasılmalar gerçek bir girişim yanında yalnızca girişimin hayal edilmesiyle bile ortaya çıkabilir. Hatta muayene esnasında da kasılmalar ortaya çıktığından böyle bir durumda normal vajinal doğum bile mümkün olmayabilir. Geçmiş de yaşanmış cinsel bir travma yok ise ve parmak ile vajen girişi ve vajen içi kontrol edilebiliyorsa, ancak cinsel ilişki sırasında eşi itme ve kasılma oluyorsa bu durum “basit vajinismus” olarak adlandırılabilir ve nispeten tedavisi daha kolaydır. Bazı kadınlar istemli olarak, ağrı, yanma, acı ve kanama olacağı korkusuyla veya partneri ile olan diğer problemleri nedeniyle cinsel birleşme esnasında kendilerini kasarak ilişkiye müsaade etmezler. Bu durum vajinismustan farklıdır ve karıştırılmamalıdır.”
Cinsel Terapist Helen Singer KAPLAN”ın “Resimli Cinsel Tedavi Kılavuzu” adlı kitabının ikinci baskısında vajinismusun tanısı ve nedenleri konusunda şunları yazmıştır: “Vajinismus, vajinal penetrasyona yönelik girişimlerin vajinal girişte istemsiz bir spastik kasılmaya neden olduğu ve bu nedenle cinsel ilişkinin mümkün olmadığı bir bozukluktur. Bu nispeten nadir bir durumdur. Cinsel tedaviye verilen tepki mükemmeldir. Kanıtlar, bu durumun altındaki patolojinin vajinal girişi koruyan kasların koşullandırılmış bir reaksiyonu olduğunu göstermektedir. Görünürde bu kaslar yoğun spazmla tepki verecek şekilde koşullandırılabilir. Vajinismik tepkinin elde edilmesinden sorumlu olan koşullandırılmamış uyarı penetrasyonla ilgili acının herhangi bir kaynağı olabilir. Fiziksel hastalık, psikolojik olarak acı veren bilinçli veya bilinçsiz korku ve/veya suçluluk duygusu gibi bir etki, travmatik cinsel saldırılar vajinismusun ortaya çıkışı ile ilişkilidir. Bazı durumlarda travmatik kaynak tanımlanamaz. Vajinismus vajinal girişin fiziksel olarak engellenmiş olmasından ve aynı zamanda penetrasyondan basit, fobik kaçınmadan ayırt edilmelidir. Vajinismus tanısı yalnızca pelvik muayene ile konabilir.”
Vajinismus ve İlk Gece
Vajinismuslu kadınların çoğu halen bakiredir. Çünkü vajinismus ilk gece ortaya çıkar. İlk gece başarısız olan çift sorunun geçici olduğunu ve daha sonraki günlerde kendiliğinden çözüleceğini düşünür. Fakat daha sonra da sorun devam edince kadında kadınlığında eksiklik olduğu düşüncesi, üzüntü, sıkıntı, gerginlik, her şeyin daha kötüye gideceği korkusu ve ardından suçluluk duyguları ortaya çıkmaya başlar. Erkek ise eşi tarafından istenmediği, reddedildiği duygularına kapılmaya başlar. Zamanla sertleşme yetersizliği olur. Erkeğin duyguları öfke ve kırılganlık arasında gidip gelir.
Vajinismusun Nedenleri
Vajinismusun en sık nedenleri psikolojik kaygılardır. Kız çocuklarına öğretilen veya irademizin bilinçdışımıza kodladığı “cinsellik kötüdür”, “kızlık zarı çok değerli ve korunması gereken bir şeydir” düşünceleri bu problemin ortaya çıkmasında önemli bir yer tutar. Bazen neden cinsel bilgi eksikliği, basit bir utanma ve cinsel duygulardaki baskılanma olabilir. Bazen de altta yatan neden özellikle çocukluk dönemindeki travmatik bir yaşantıdır. Bu durumda geçmiş de yaşanmış taciz gibi travmatik olayların bilinçdışına itilen bugünkü izdüşümleri ve etkileri gibi daha karmaşık içsel çatışmalar, yanlış kalıplar yada zorlamalar beden-zihin bütünlüğünü bozup vajinismusa neden olabilir. M. Erickson’un dediği gibi “defolu bir öğrenme ve kabullenme” vardır.
Nedenleri davranışsal, bilişsel, dinamik ve varoluşsal modellere göre de ele alabiliriz. Yani geçmişte yaşanmış bir taciz, ensest ilişki yada kötü bir cinsel deneyimin kötü ve acı verici olarak değerlendirildiği davranışsal model, yine geçmişte maruz kalınan cinsel yasaklar ve abartılı ilk gece hikayelerin bilinçdışında oluşturduğu cinsellikle ilgili negatif şemaları içeren bilişsel model, daha çok Freud”un ruhsal gelişim evrelerinden cinsel kimlik gelişiminin ilk basamağı olan fallik dönem sorunlardan kaynaklanan dinamik model ve kadın kendini eşine ifade etmesi, farkında olmadan kendi varlığını eşine hissettirmesi ve istediği ilgiyi görmesi için başlattığı bilinçdışı otomatik hareketleri içeren varoluşsal model şeklinde nedenler ele alınabilir. Model veya modellerin çabuk tespiti vajinismus tedavisine yön verir. Örnek olarak; davranışçı ve bilişsel yöntemle başarıya ulaşan bir tedavi sonunda cinsel ilişki yaşanır ve sorun çözülür. Fakat vajinismus nedeni eşe ve yaşama karşı kendini var etme çabası gibi varoluşsal bir yapı ise, zamanla yaşanılan cinsel ilişkiye karşı bunaltı ve kaygı duyulmaya başlanır ya da yaşanılan ilişkiden yeteri kadar cinsel haz alınmaz. Nedeni bilenemez. Her şey yolundadır, yıllardır çekilen sorun çözülmüştür ama bir anda anlamsız bir boşluğa düşülür. İşte varoluşsal model bu sorunun çözümüne ışık tutabilir. Bu nedenle her vakaya davranışsal, bilişsel, dinamik ve varoluşçu yaklaşımları içeren “bütüncül psikoterapi” çerçevesinden bakmak doğru bir yaklaşım olacaktır.
Dinamik modele göre vajinismus; cinselliğin kirli ve kötü bir şey olarak görüldüğü bir savunma tepkisidir. Yani kadın, bilinçdışında, saldırgan ve tehditkar olarak algıladığı erkekle birleşmeyi reddeder. Vajinismuslu kadınlar annelerinin, kendisini ve çocuklarını korumaktan aciz, çaresiz ve bağımlı olduğunu düşünürler ve cinsel ilişkiyi annenin bu zavallılığıyla özdeşleşme çağrışımı yaptığı için, ilişkiye girmemeyi en iyi savunma olarak algılarlar. Sonuçta, vajina istem dışı kasılır, cinsel birleşme olanaksız hale gelir.
Nedenleri çoğaltmak mümkündür. “Hastalık yoktur hasta vardır” deyimini anımsatıp, benim şimdiye kadar rastladığım en sık vajinismusa yol açan nedenleri genel olarak sıralayacak olursak:
Kızlık zarının çok değerli ve korunması gereken bir şey olduğu düşüncesi,
Cinsel kimlik bozukluğu yani eşcinsel özdeşleşme,
Cinsel bilgi eksiklikleri,
Geçmişte cinsel tacize veya tecavüze uğrama,
Kızlık zarının yırtılması sırasında korkunç bir acı duyulacağı fikri,
Ağrı ve acı duyulacağına dair korku ve inanışlar,
Ağrı eşiğinin düşük olması,
Utanma ve cinsel duygulardaki baskılanma,
Baskıcı ve otoriter bir baba,
Zayıf, güçsüz yada baskın bir anne,
Pasif, bağımlı yada aşırı anlayışlı koca,
Cinsel uyarılmada problemler,
Vajinal kayganlıkla ilgili problemler,
Cinsel isteksizlik,
Genç kızlık döneminde seksin pis ve kötü olduğunu öğreten yanlış ve katı eğitim tarzı,
Kadının cinsel bir meta veya cinsel bir obje olarak algılanması,
Cinsel organın giriş yerinin bilinmemesi,
Kızlık zarının korunması fikrinin yaşattığı ve şartlandırdığı gerginlik,
Çocuklukta ve grenlikte “bacaklarını kapa”, “eteğini ört” gibi uyarılar,
Cinsel mitler,
Çocukluktan kalma korkular,
Cinsellik konusunda yerleşmiş yanlış ön yargılar,
Katı ahlak kuralları ve tabular,
İlk cinsel ilişki sırasında kadının canının fazla yanması,
Vajinanın içine herhangi bir şey giremeyecek kadar ufak olduğuna dair yanlış inançlar,
Aşırı katı bir toplum düzeni içinde yaşama,
Görücü usulü evlenmeler,
Cinsel ilişkinin çok ağrılı olacağı yanlış bilgisi,
Bilinçdışında yaşanan suçluluk, ayıp, günah gibi fiziksel, kültürel, dinsel ve ahlaki korkular,
Bilinçdışına itilmiş bilinmeyen bir düşünce yada davranışın psikosomatik etkisi,
İlk gece korkusu,
Ağrılı bir jinekolojik muayene,
Simgesel olarak zihninde aşırı büyütülen penis yüzünden çok acı çekme veya parçalanma korkuları,
Geçmişte genital bölgeye gelen bir darbe yada travma,
Gebe kalma korkusu,
Çocuklukta makattan fitil kullanılması,
Uygun olmayan veya istenmeyen bir birliktelikte eşten sakınma,
Bazı enfeksiyonlar ve anormalliklerde vajinismusa yol açabilir. Bunlar: Endometriozis, kronik enfeksiyonlar, ızlık zarının gergin olması vb.
Vajinismusa Neden Olan Önyargılar
Op. Dr. Osman Çelik
İlk birleşme her zaman acı verir,
Kızlık zarı aile şerefini korur, yırtılır, kanar ve patlar gibi ön yargılar,
Cinsellik erkeklerin gereksinimidir,
Cinsellik kadınları için zorunludur,
Cinsel ilişki kötü ve acı vericidir,
Erkekler potansiyel tehdit kaynağıdır,
Erkekler baskındır,
Vücuda giren bir şey zarar verebilir ve şiddet içerir,
Korku ve öfke daima bastırılmalı, asla dışa vurulmamalıdır,
Kadınlar zayıf ve çaresizdir,
Erkeklere güvenilmez.
Vajinismusun Temel Belirtileri
O an geldiğinde kişi panik atak benzeri bir durum yaşar. Eşini iter, kasılır. Korkar, bilinci açık olsa da kontrolünü yitirir, kontrol bilinçdışının eline geçer. Kişi bilinçdışı tarafından negatif bir hipnoz transı haline getirilir. Endişe, korku, kaygı duyar. Kişi zamanla aşağıdaki duygu ve düşüncelere kapılabilir:
Duygusal tatminde azalma,
“Herkesin bu kadar kolay yaptığı bir şeyi ben nasıl yapamıyorum?” şeklinde suçluluk,
Utanç duyma,
Kendinden nefret etme,
Hayal kırıklığı hissi,
Aile büyüklerinin veya yakınlarının “Ne zaman çocuk sahibi olacaksınız?” soruları nedeniyle duyulan korku,
Zamanla meydana gelen cinsel isteksizlik vb.
Vajinismusulu Kadınların Ortak Özellikleri
Çocukluk ve gençlik yıllarında ailelerinin iyi kızlarıdırlar, yani kurallara uyan, kızgınlığı dışa vurmayan, sürekli bir kabul ihtiyacı yaşayan kadınlardır,
Cinsel ilişkiyi şiddet veya işgal edilme olarak görürler,
Fiziksel şiddete maruz kalmış veya tanık olmuşlardır, yani kasılma, şiddete karşı önlem olarak ortaya çıkmaktadır,
Cinsel şiddete maruz kalmışlardır,
Her şeyin en kötüsünü düşünürler,
Aileye bağımlıdırlar,
Ahlaki ve cinsel olarak baskıcı ve otoriter bir babaları vardır,
Baba-kız ilişkisinde güçlükler ve çatışmaları vardır,
Cinsellikten hoşlanmayan ve cinselliği bir görev gibi yapan zayıf ve güçsüz bir anneleri vardır,
Duygusal ve ruhsal gelişimleri sağlıklı değildir,
Cinselliği aşağılayan bir aile yapıları vardır yani cinsel organlardan iğrenme veya hoşlanmama, olumsuz dinsel şartlanma vb. durumlar ailelerinde sık görülen yapılardır,
Çocuksu bir kişilikleri vardır, çünkü bu kadınların psikoseksüel gelişimleri biyolojik yaşlarından geridedir. Yani cinsel açıdan hálá çocukturlar.
Cinsel ilişkiye veya penisin vajinaya girmesine karşı fobik bir korku reaksiyonları vardır, hatta bu reaksiyon hastanın bir anlamda panik atak geçirmesine neden olabilir,
Kontrolsüz davranışları vardır,
Bedenlerinden hoşnut olmazlar,
Ya çok çabuk güvenirler ya da güven duymada zorlanırlar, güven duyguları zedelenmiştir,
Çocukluk çağından kalma korkuları sık yaşarlar,
Kaygılı ve tedirgin ruh halleri vardır,
Çocukluklarında ve genç kızlıklarında ailevi sorunları vardır,
Yetişkinliği ve evliliği kabul etmede güçlük çekerler,
Genellikle düşük sosyo-ekonomik ve eğitim düzeyleri vardır,
Kentli kadınlarda daha az, kırsal kesim kadınlarında biraz daha çok görülür,
Okşanmaktan hoşlanırlar hatta klitoris uyarılması ile orgazm olabilirler,
Uyuyan Güzel: Kocalarıyla kardeş gibi yaşayan, çocuksu kadınlardır. Ailelerine bağımlı ve ebedi öğrenci olurlar.
Savaşçı: Seksi, karşı cinsler arası mücadele gibi görürler. Kadınlığın zayıflık ve pasiflik olarak algılanışı acı verir.
Kraliçe Arı: Cinselliği reddederler. Erkeği yalnız soyun devamı için isterler. Onlar için cinsellik kirli ve aşağılayıcıdır.
İyi Kız Sendromu: İlk kez 1976 yılında G.C.MOULTON tarafından okullarında başarılı ve ebeveynleriyle hiçbir ciddi çatışmaları olmayan, edilgen, itaatkâr, boyun eğen, yumuşak başlı kadınların ortak özellikleri tanımlamak için kullanılan bu sendrom; çeşitli kültürlerde erkek ve kız çocukları için kalıplaşmış toplumsal farlılıkları ve inançları esas alır. Yani kız çocuklarının daha uysal, daha söz dinleyen, daha güvensiz, daha yardıma ihtiyaç duyan, başarıya daha az önem veren, daha duygusal, ezbere ve tekrara dayalı işlerde daha yetenekli oldukları düşünülürken; yüksek bilgi işlem düzeyi ve yaratıcılık gerektiren işlerde daha başarısız oldukları kabul edilir. İyi kız sendromu ile birçok cinsel işlev bozukluğu arasında bağlantı vardır. Cinsel terapi için başvuran orgazm olamayan kadınların çoğunun çocukluklarında veya genç kızlıklarında kendilerini iyi kız olarak tanımlamaları hiç şaşırtıcı değildir.
Vajinismusun Tipleri ve Tanısı
Vajinismusun tanısı ilk cinsel aktivite sırasında olanları çiftin anlatmasıyla konulur. Vajinanın üçte bir dış kısmanda koitusu yani cinsel birleşmeyi engelleyecek boyutta yineleyici ve sürekli olarak istem dışı kasılma olması ilk seferde orta şiddette yaşanır, ancak çoğunlukla ilişkiye izin vermeyecek biçimde ağrılıdır. Bu duruma Primer Vaginismus denir. Primer vajinismusda kişi hayatında hiçbir başarılı cinsel birleşme yaşayamamıştır. Primer vajinismusun altında yatan en önemli sebep korkudur. Daha önce hiç vajinismus problemi olmayanlarda doğum, düşük, kürtaj kötü ve sert yapılan bir jinekolojik muayene sonrası, yırtıklar ve enfeksiyonlara bağlı olarak nadiren görülenlere ise Sekonder Vaginismus denir. Sekonder vajinismus genellikle disparoniye yani ilişki esnasında ağrıya bağlı olarak gelişirken nadiren de daha önceden tedavi olmuş olan kişilerde problemin tekrarlaması şeklinde de oluşabilir.
Vajinismusun Görülme Sıklığı
Vajinismus, cinsel terapi merkezlerine başvuranlar arasında en sık rastlanan şikayetlerden biridir. Yani başvuran kadınların %56-73’ünü vajinismus oluşturmaktadır.
Vajinismus ve Kızlık Zarı
Kızlık zarı; vajinismuslu kadınların kafasındaki çoğu soruların karşılığı olur ve cinsel ilişkide bulunamamasının nedeni olarak “kızlık zarının kalınlığı” gösterilir. Bu nedenle çoğu zaman hymenektomi adı verilen cerrahi bir yöntemle bu zarın kesilmesi operasyonu yapılır. Ama sonrasın da sorun devam edince hasta yıkılır. Uzun süre yardım almak istemez ve tedavi olmak için cesaretini kaybeder. Bilinenin aksine gerçekten cinsel ilişkiye engel olacak kızlık zarının veya vajenin bir anatomik bozukluğun görülme sıklığı ise %1’in altındadır.
Vajinismus ve Vajen
Vajinismus, kadın veya erkeğin genital organların anatomik yapısından ilişkisiz bir şekilde ortaya çıkar. “Vajinam çok küçük veya çok dar, bu yüzden cinsel ilişkiye giremiyorum” düşüncesi çok yanlıştır. Çünkü vajina oldukça esnek bir yapıdadır. Cinsel uyarımla birlikte genişler ve uzar. Hatta doğumda bir çocuğun başını çıkaracak kadar genişleyebilir.
Vajinismus ve Cinsel Soğukluk
Vajinismusta başlangıçta cinsel ilişkiye girmede isteksizlik yoktur ancak ilişki sırasında acı duyma ve zarar görme duygusu ön plandadır, cinsel arzu ve vajende ıslanma mevcuttur. Oysa cinsel soğuklukta temel sorun cinsel ilişkiden zevk almamaktır. Ama her ikisinde de ayıp ve günah duygusu önemli yer tutar. Bununla birlikte bazı kadınlarda da daha önce cinsel ilişkide sorun yokken, sonradan meydana gelen bir cinsel ilişkiye girememe durumu söz konusu olabilir. Bu durumda cinsel soğukluk sekonder vajinismus nedenlerinden biri olabilir.
Vajinismus ve Gebelik
Vajinismus yalnızca sağlıklı ve mutlu bir cinsel birleşmeye engeldir. Normale göre gebelik şansının az olmasına rağmen, vajen ağzına dökülen spermlerin içeri kaçması sayesinde gebelik oluşabilir. Hatta tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olunması bile mümkündür. Son yıllarda bakire olup da tüp bebek tedavisi gören hastaların sayısında artış var.
Vajinismus ve Annelik
Bazı jinekologlar doğum sırasında vajinismusun kendiliğinden çözülebileceğini düşünseler bile; doğum yapan ve anne olan kadının vajinismusu genellikle devam eder, sonlanmaz. Çünkü bu çiftler genellikle sezaryeni tercih ederler. Hamilelik boyunca çiftlerin aralarındaki problemler de devam eder.
Vajinismus Erkekleri
Vajinismuslu kadınlar görücü usulüyle evlenmemişlerse, eş veya sevgililerini otoriter ve baskıcı babalarının aksi özellikteki erkeklerden seçerler. Evlilik öncesi başka kadınlarla yaşadıkları cinsel deneyimleri sınırlı olan eşleri; çoğunlukla aşırı nazik, pasif, girişken olmayan, edilgen erkeklerdir. Tencere ve kapak misali karı-koca birbirini kırmaktan aşırı derecede korkarlar. Vajinismuslu kadınlar nasıl çocukluğunda iyi kız ise eşleri de iyi çocuktur. Yani cinselliğin kötü kadınlar için olduğunu, bir eşin saf ve masum olması gerektiğine inanırlar. Genellikle evlilik öncesi cinsel yakınlaşmaları dokunma ve öpüşmeden ileri gitmeyen çift evlendikten sonra da karşılıklı anlaşarak cinsel ilişkiden kaçar. Çünkü her iki tarafın da cinsel birleşmeyle ilgili bilinçli ve bilinçdışı korkuları vardır. Birleşme gerçekleşmese de, cinsel yaşamları asgari ölçüde devam eder, düzenli olarak sevişirler, sürtünerek boşalabilirler. Hatta sürtünme doğrudan klitorisi uyardığı için vajinismuslu kadınlarda orgazm olma oranı daha da yüksektir. Vajinismus nedeniyle boşanma oranı düşüktür. Çünkü ortak cinsel korkular çifti birbirine yaklaştırmaktadır. Bu nedenle vajinismuslu kadınların partnerlerinin tutumu son derece önemlidir. Eğer erkek kadının korkusunu anlamaya çalışıp ona destek olma yerine, bir an önce cinsel ilişkiyi gerçekleştirip hem kendisine hem eşine hem de ailesine karşı erkekliğini ispatlama gayreti içinde hareket ederse, ki genellikle böyle olur, sorun daha da büyüyecektir. ( İlk gece sonrası eşler olup bitenler konusunda aile büyüklerine hesap vermektedirler. Bu, toplumumuzun hoş olmayan bir adetidir ve sorunu içinden çıkılmaz bir hale getirmektedir.) Vajinismuslu kadınların partnerleri yanlış olarak istenmedikleri, reddedildikleri, yeteri kadar sevilmedikleri duygularına kapılabilirler. Zamanla erkekte sertleşme yetersizliği, cinsel isteksizlik ortaya çıkabilir.
VAJİSMUSUN TEDAVİSİ
Bilinçdışında geçmişte yaşanmış yada duyulmuş olumsuz bir olayın eşe istemeden yansıtıldığı vajinismus her zaman tedavi edilebilir. Sorunun bilinçdışı istek ve şartlı refleks ile ortaya çıktığından bu nedeni ortadan kaldırmak için bilinçdışı süreçlerde zihinsel manevralar yapıp yeni olumlu şartlı refleks arkları oluşturmak gerekir.
Önce özel bir ilgi ve uzmanlık alanı olan cinsel terapist tarafından çiftin cinsel öyküsü alınır ve cinsel terapistin gerekli gördüğü durumlarda tam bir jinekolojik muayene yapılır. Ama vajinismus sorunu olan kadınların büyük çoğunluğu jinekolojik muayene olmak istemezler hatta muayene hakkında konuşulması bile aynen ilişkide olduğu gibi panik ve korkuya sebep olabilir. Daha sonra bilinç altındaki gereksiz korkuları yenmek için danışanların rahatlatılması, gevşemesi, heyecan ve korkuları yatıştıracak ruhsal bir ortam oluşturulması için cinsel terapiye geçilir. Çifte cesaretli olmaları, başaracaklarına inanmaları ve güvenerek sabırla beklemeleri konusunda telkinlerde bulunulur. Cinsel terapi sırasında çifte ayna tutma egzersizleri, idrar tutma egzersizleri, çatı kaslarını gevşetme ve kasma egzersizleri, kegel egzersizleri, parmak egzersizleri, çubuklarla genişletme egzersizleri, sınırlı penis girişi egzersizleri vb. “invivo duyarsızlaştırma”, “invitro duyarsızlaştırma” ve “pelvik taban rehabilitasyonu” öğretilir. Tedavinin birinci aşamasında invivo duyarsızlaştırmada hastanın kendi vücudunu tanıması için “dokunma ve okşama egzersizleri” ve parmak egzersizleri yaparak, bir anlamda ilişki sırasında ortaya çıkan panik atağın küçük çaplı bir benzerini yaşaması hedeflenir. İnvitro duyarsızlaştırma da ise benzer durum hastanın kendi parmağı ile değil bazı cam tüpler, plastik kanüller veya eşinin parmağı ile sağlanır. Her ikisinde de amaç; vajinanın genişleyebilir bir organ olduğunun kişiye gösterilmesi, ilişki sırasında yaşanan panik atağın küçük bir benzerinin oluşturulması ve bununla başa çıkmayı öğrenmeyi sağlamaktır. Egzersizler sırasında yapay kayganlaştırıcıların kullanılabilir. Bu duyarsızlaştırmayla paralel olarak hastanın pelvis kaslarını tanımasını ve onlara hakim olmasını sağlayan Kegel Egzersizleri de yapılır. Cinsel terapide eşten gelen ruhsal destek çok önemlidir. Tedavinin ikinci aşamasında ise ilişki öncesi ön sevişmenin uzun tutulması ve kadının iyice uyarılmasının üzerinde durulur. Cinsel terapistin uygun görmesi durumunda ilaç tedavisi de uygulanabilir. Cinsel terapi süresi hastalığın şiddetine göre birkaç seanstan 10-12 seansa kadar değişebilir.
Son olarak uygun tedavi yöntemleri ve tecrübeli bir cinsel terapist ile tedavi şansı % 95 -100’dür.
Vajinismus ve Gevşeme Egzersizleri
Bu egzersizde önce duş alınır, eşle birlikte yatakta yan yana sırt üstü yatılır. Derin nefesler alıp verilir. Ayak uçlarınızdan itibaren sırasıyla boynunuza kadar tüm kaslar kasıp gevşetilir. Günde en az 20 dakika yapılmalıdır.
Vajinismus ve Fantezi Modellemesi
Cinsel terapi döneminde her gece yatakta, uyumadan önce, gözler kapalı bir şekilde eşle cinsel birliktelik hayal edilir, buna “fantezi modellemesi” denir. Hayalin gerçekmiş gibi yaşanması önemlidir.
Vajinismus Tedavisinde Parmak Egzersizleri
Cinsel terapide danışan çiftin ve terapistin birlikte aşması gereken üç önemli tabu vardır. Bunlar: 1-Vajene bir şey girmesi tabusu, ( Kişinin kendi parmağını vajene sokması ) 2-Vajene bir başkasının bir şeyinin girmesi tabusu ve ( Eşin parmağının vajene sokulması ) 3-Vajene penis girmesi tabusu.
Cinsel ilişki sırasında ortaya çıkan panik atağın küçük çaplı bir benzerini yaşatmak ve bununla başa çıkmayı öğretmek için öncelikle hasta kendi parmaklarıyla egzersizlere başlar, daha sonra eşinin parmağı ile egzersize devam edilir. Parmak egzersizlerinde amaç; vajinanın genişleyebilir bir organ olduğunun kişiye gösterilmesidir. Parmak egzersizleri sıcak yumurtayı elde tutmaya benzer. Sıcak yumurta önceleri elde tutulamaz ve elden ele alınarak soğutulmaya çalışılır. Zamanla yumurta soğur ve ellerde yumurtanın sıcaklığına alışır. Yumurta soğudukça kişi rahatlar ve elini yanmaz. Sonunda yumurta soğur, kabuğu kırılır ve afiyetle yenir. Parmak egzersizleri de yumurtanın soğuması gibidir, kişi zamanla panik haline alışır ve yüzleştiği olumsuz duygularla baş etmeyi öğrenir. Sonunda yumurtanın afiyetle yenmesi gibi cinsel ilişki de gerçekleşir. Egzersizler sırasında yapay kayganlaştırıcıların kullanılabilir. Parmak egzersizlerine geçmeden önce vajinanın nasıl bir organ olduğunun görülmesi için bir ayna karşısında incelemesini içeren ayna tutma egzersizleri yapılır. Daha sonra cinsel terapist tarafından çifte vajinanın çok küçük olduğu konusundaki korkunun hayal ürünü olup gerçeklere dayanmadığı, vajina duvarlarının son derece esnek olduğu, buradan doğum sırasında bir bebeğin kafasının çıkabildiğine göre penisinizin de kolayca geçebileceği izah edildikten sonra, “egzersiz sırasında herhangi bir aşamada rahatsızlık hissederseniz bir sonraki aşamaya geçmeyin ve neyin rahatsızlık verdiğini anlamaya çalışın”, “vajinal kasların sıkıştığını hissettiğinde biraz ara verin” önerilerinden sonra aşağıdaki “parmak egzersiz programı” uygulanır. Bu program kendi parmaklarıyla bireysel ve eşinin parmaklarıyla eşli egzersizi şeklinde iki aşamadan oluşur. Bireysel Parmak Egzersizi kadın için en zor olanıdır, fakat bunu bir kez başarırsa, diğer aşmalar daha kolay gelişecektir.
Bireysel Parmak Egzersizleri
1-Parmak egzersizi öncesi gevşeme egzersizi yapın. Egzersiz boyunca da gevşek olmaya ve gevşekliği korumaya çalışın. 2-Öncelikle bebek yağını elinize ve vajinanıza sürün. Bir elinizle klitorisinizi bulun, belli bir ritimde ve basınçta okşayın. Diğer elinizle göğüslerinizi veya hoşunuza gidecek bir başka bölgenizi okşayın. 3-Uyarıldığınızı düşündüğünüzde vajeninize deliğine dokunun. Parmaklarınızı vajen deliğinin etrafında daire hareketleri yaparak uyarıya devam edin. 4-Sulanma olduğunda iyice kayganlaştırılmış serçe parmağınızın ucunu ilk boğuma kadar sulanmış vajeninize sokun. Kendinizi rahat ve gevşemiş hissedene kadar orada tutun ve bekleyin. Daha sonra daire hareketi yapın. 5-Rahatsanız ikinci boğuma kadar sokun. Yine bir süre bekleyin ve daire hareketi yapın. 6-Hala rahatsanız tamamını sokun, bekleyin ve daire hareketi yapın. Hiç rahatsızlık duymayana kadar egzersize devam edin. 7-Aynı egzersizi daha kalın bir parmak olan orta parmakla tekrarlayın. 8-Aynı egzersizi işaret ve orta parmaklarınızı birleştirerek iki parmakla tekrarlayın. Daha sonra eşli egzersize geçin.
Eşli Parmak Egzersizleri
1-Egzersiz öncesi eşinizle birlikte gevşeme egzersizi yapın. 2-Eşinizle sevişin. Onun sulanmasını sağlayın. 3-Bebek yağını elinize ve eşinizin vajinasına sürün. Bir elinizle klitorisini bulun, belli bir ritimde ve basınçta okşayın. Diğer elinizle eşinizin göğüslerini veya hoşuna gidecek bir başka bölgesini okşayın. 4-Uyarıldığını düşündüğünüzde vajen deliğine dokunun, parmaklarınızı vajen deliğinin etrafında daire hareketleri yaparak uyarıya devam edin. 5-Sulanma arttığında işaret parmağınızı ilk boğuma kadar eşinizin vajenine sokun. Eşiniz kendini rahat ve gevşemiş hissedene kadar orada tutun ve bekleyin. Daha sonra daire hareketi yapın. 6-Eşiniz rahatsa ikinci boğuma kadar sokun. Yine bir süre bekleyin ve daire hareketi yapın. 7-Hala rahatsa tamamını sokun, bekleyin ve daire hareketi yapın. 8-Eşinizden gevşemesini ve vajinasını çevreleyen kasları sıkıp gevşetmesini isteyin. Parmağınızın sıkıldığını hissedin. Eşinizin de parmağınızı sıktığında içinde hissetmesini isteyin. 9-Sonra parmağınızı çok yavaşça ileri geri hareket ettirin ve hızınızı eşinizi rahatsız etmeyecek kadar arttırın. 10-Daha sonra aynı egzersizi işaret ve orta parmaklarınızı birleştirerek iki parmakla tekrarlayın. Daha sonra penis egzersize geçin.
Birkaç hafta yapılan parmak egzersizlerinden sonra sınırlı penis girişi egzersizine geçilir. Sınırlı penis girişi egzersizinde kadının tamamen uyarılmış olmasından ve ekstra kayganlaştırıcı kullanıldıktan sonra, onun istediği kadar yavaş ve nazik olarak hareket etmesine imkan veren kadının üstte olduğu pozisyon seçilir. Başlangıçta fazla sert girmeyip penisin vajinasında bulunmasından kaynaklanan duygulara alışması sağlanır. Bu amaçla önce penis başı vajenin içine yerleştirilir.
Sınırlı Penis Girişi Egzersizleri
1-Egzersiz öncesi eşinizle birlikte gevşeme egzersizi yapın. 2-Eşinizle sevişin. Onun sulanmasını sağlayın. 3-Bebek yağını elinize ve eşinizin vajinasına sürün. Bir elinizle klitorisini bulun, belli bir ritimde ve basınçta okşayın. Diğer elinizle eşinizin göğüslerini veya hoşuna gidecek bir başka bölgesini okşayın. 4-Uyarıldığını düşündüğünüzde vajen deliğine dokunun, parmaklarınızı vajen deliğinin etrafında daire hareketleri yaparak uyarıya devam edin. 5-Sulanma arttığında sırt üstü yatın. Eşiniz üste dizleri bedeninizin her iki tarafında olmak üzere diz çökmesini sağlayın. 6-Eşiniz rahatsa penis başını biraz aşağı doğru indirerek vajenin girişine yerleştirin. 7-Hala rahatsa tamamını penis başını vajene sokun, bekleyin. 8-Herşey yolundaysa eşinizden kalçasını ileri doğru hareket ettirerek penisinizi tamamen içine almasını isteyin ve yine bekleyin. 9-Eşinizden gevşemesini ve vajinasını çevreleyen kasları sıkıp gevşetmesini isteyin. Penisinizin sıkıldığını hissedin. Eşinizin de penisinizi sıktığında içinde hissetmesini isteyin. 10-Sonra eşinizden kalça hareketleri ile çok yavaşça ileri geri hareket etmesini isteyin ve eşinize hızını kendini rahatsız etmeyecek kadar arttırması yönünde telkinde bulunun. 11-Daha sonra aynı egzersizi her gün tekrar edin.
Vajinismus ve Hipnoz
Hipnoz bir uyku değildir, aksine bir uyanıklık, farkındalık ve telkin alabilirliğin arttığı derin bir gevşeme durumdur. Bilinç açık olduğu için hipnoza girildiğinde istemediğiniz bir şey size yaptırılamaz. Vajinismusta hipnoz tek başına yeterli değildir. Önemli olan hipnozu hipnoterapiye çevirmektir. Bunun için hipnoz altında verilen telkinler, zihinsel ve imgesel uygulamalar ile endişe, korku ve kaygılar ortadan kaldırılır. Böylece cinsel ilişkinin ağrı ve acı olmadan olabileceğine dair inanç artar. Bu bağlamda; hipnoterapi ile danışanların kendilerinin bile farkında olmayıp bilinç altına attıkları tüm olumsuz düşünceleri bir yerde su yüzüne çıkararak adeta bir “farkındalık durumu” yaratılmakta ve bu sayede korku ve kaygıların azaltılması sağlanmaktadır. Ortalama 6 seans da hipnoz ile değiştirilmiş bilinç hali oluşturulur, var olan zihnin dirençleri ortadan kaldırılır ve bilinçdışı süreçlerde zihinsel manevralar yapıp yeni olumlu şartlı refleks arkları oluşturulan imgeleme teknikleri ile sonuca varılır. Bilinçdışı olaylar çözülür, şartlı refleks ile cinsel birleşme öncesinde anahtar işaretlerle rahatça kullanabilen gevşeme teknikleri öğretilir, kasılma gevşemeyle yer değiştirilir, cinsel birleşme ile ilgili imajinasyonlar yaşatılır, ruhsal istek ve orgazma ulaşma konusunda çift eğitilir.
Vajinismus Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gereken Konular
Tedavi mutlaka eşle beraber olmalıdır.
Vajinismusun fiziksel bir nedeni olabilir ve bu nedenle kadının mutlaka cinsel terapi öncesi bir kadın doğum uzmanına görünmesi gerekir.
Deneyip de başarısızlıkla sonuçlanan her tedavi girişimi çifti dipsiz bir kuyuya doğru sürükler, umutlarını kırar, tedaviyi güçleştirir.
Tedavinin sonlarına doğru eşlerin arası açılmaya başlar ve sık sık kavga etmeye başlarlar.
Hasta çift yaklaşık 10-12 seans sonrasında sağlıklı bir cinsel hayata kavuşabiliyor. Tedavi süresinin uzunluğu ise genellikle 3 hafta ile 3 ay arasında sürüyor.
Vajinismusu mekanik olarak çözmek yetmez. Çifte sağlıklı ve mutlu bir cinsel hayat sunmak için tedavide iki aşama izlenir. 1. aşamada cinsel birleşmenin olmasını hedefleriz. 2. aşamada ise cinsel ilişkiden zevk alma ve orgazm olma teknikleri öğretilir.
Vajinismuslu hastaların yüzde 10 ile 15’i çok kolay tedavi edilir. Bu hastaların uyuşturucu krem veya pomat sıkılmış su ile oturma banyosu, belli pozisyonlar ve egzersizler ile bir veya iki seansta tedavi olabilirler.
Vajinismus Tedavisini Yapacak Olan Hekimde Olması Gerekenler
Vajinismus konusunda bol vaka tecrübesi olmalı,
İlgili, şevkatli ve anlayışlı olmalı,
Ukala olmamalı,
Hekim çifti yanında rahat hissettirmeli vb.
Vajinismus ve PC Kasları Vajina girişinin etrafındaki çok güçlü kaslara, aşk kasları, vajina kasları, pelvik taban kasları ya da PC kas grubu denir. Üreme sistemi ve üriner sistem için kilit rol üstlenmişlerdir. Bu kaslar idrar tutmaya, cinsel birleşmeye, orgazma ve doğum sırasında bebeğin çıkmasına yardımcı olurlar. Bu kaslar üriner açıklığı, vajinayı ve anüsü bir çember gibi çevrelerler ve iskelet sistemine tutunarak, pelvic organları destekleyip tutarlar. Bu kaslar genellikle gevşek değildir. Bu kasların sıkılması cinsel birleşmeye engel olur. Cinsel terapide amaç bu kaslar üzerindeki bilinçli kontrolün öğrenilmesi ve koşullanmış refleksi sistematik olarak değiştirmektir.
Vajinismusta Koruyucu Tedavi Vajinismus ülkemizde batılı toplumlara göre daha yaygın bir sorundur. Ama çiftlerin “evlilik öncesi cinsel danışmanlık” hizmeti almaları koruyucu tedavide çok önemlidir. Evlilik öncesi cinsel danışmanlık için cinsel terapiste giden çiftlerde yukarıdaki tüm etmenler olsa da vajinismus olmaz. Korunmanın tek çaresi de budur. Ayrıca ergenlik dönemine girmeden genç kızlarımızın “ergenlik öncesi cinsel danışmanlık” hizmetlerinden faydalanmalarını da öneriyorum.
Vajinismusta Hatalı ve Yanlış Tedaviler Yukarıda ayrıntılı olarak anlattığım, vajinadaki istem dışı kasılmaların aşamalı egzersizlerle ortadan kaldırılması ve rahatsızlığa yol açan psikolojik etkenlerin çözümlenmesi üzerine kurulu tedavi yaklaşımının yanında, tedavi adına yapılan hatalı uygulamalar da sıktır. Hatta absürdlük düzeyine vardığını düşündüğüm bazıları ise daha da kötü travmalara yol açabiliyor. İşte birkaç örnek:
1-Hymenektomi yani kızlık zarının ameliyatla alınması: Vajinismusun kızlık zarıyla bir ilişkisi yoktur. Kızlık zarının alınması var olan sorunu çözmez. Fakat meslek hayatım boyunca bir kez karşılaştığım ve çok nadir görülen bir durum olan kızlık zarının kalın olması gibi zar anormalliğine bağlı ağrı, acı veya kanama nedeniyle vajinismus gelişmiş ise, cerrahi bir yöntemle bu zarın kesilmesi yapılabilir.
2-Genel anestezi altında cinsel birleşme: Bilindiği üzere genel anestezi sırasında vajinal kaslar gevşediğinden cinsel birleşmeye olanak vermeyen vajinal kasılmalar olmaz ve ilişki gerçekleştirilebilir. Ancak bu durum çözüm olmaz ve sonraki cinsel birleşmelerde aynı sorun yaşanır. Ayrıca çiftlerden birinin uyuşturulması, kendini bilmeden ilişkiye zorlanması, tıp etiğine, ahlaki yapımıza ve hatta çağdaş insana yakışmayan bir durumdur. Çünkü sevişmede ve cinsel ilişkide karşılıklı haz esasken bu durum bir nevi tecavüzdür.
3-Vajinaya botoks uygulanması: Vajina ve çevresine kontrollü botoks enjeksiyonu yapılarak kasılmanın önüne geçilebildiğinin iddia edildiği bu tedavi yöntemi henüz gelişim aşamasındadır. Botoks vajina kaslarını geçici olarak felç eder ve böylelikle cinsel birleşme sağlanabilir. Ama kadının ağrıyacak, acıyacak, kanayacak vb. korkuları, cinsel birleşmeye karşı bilinçdışı direnci, geçmiş travmalarının etkileri olduğu gibi kalır. Bu durumda botoksun felç edici etkisine rağmen vajinismus devam edebilir veya botoks geçici olarak işe yarasa bile etkisi geçtiğinde vajinismus tekrar ortaya çıkabilir.
4-Lokal uyuşturucu kremler ve pomadların ilişki öncesi vajinaya sürülerek kullanılması: Kadınların bilinçdışı korkularını ortadan kaldırmadığı için yararsızdır.
5-Kadının cinsel ilişki öncesi alkol alması: Alkolün hafif alınması vajinismusa yol açan faktörleri ortadan kaldırmadığından ve fazla alınması ise sarhoşluk yaparak kişinin bilincini kaybetmesine yol açtığından yararsızdır.
-Cinsel ilişki öncesi sakinleştirici ve kas gevşetici ilaçların birlikte kullanılması: Bu tür ilaçlar yararsızdır ve üstelik bazıları cinsel isteği azalttığı için cinsel ilişiki öncesi alınmaları normalde de tavsiye edilmez.
6-İlişki öncesi vajinaya buhar tutulması, sıcak su banyosu, lokal uyuşturucu krem veya pomat, ağrı kesici, sakinleştirici ve sıkıntı giderici ilaçların birlikte kullanımı: Sadece cinsel birleşme korkusu yaşayan ve vajinal kasılmaları olmayan kişilerde bazen işe yarayan veya geçici çözüm olabilen bu yöntem vajinismusta yararsızdır.
7-Muayenehanede Gerdek: Vajinusmusun Türkiye”de pek çok evliliğin sona ermesine neden oldu ve maalesef bu konu çok istismar edildi. Hastalara iyileşeceksiniz denilerek olmadık şeyler önerilemez. Cinsel eğitim,cinsel danışmanlık ve cinsel sorunların tedavisi alanında çalışan farklı disiplinlerden gelen profesyonelleri bir arada tutmayı ilke edinmiş CİNSEL Tıp Enstitüsü olarak amaçlarımızdan biri de cinsel tedavilerin etik ilkelerinin oluşturulması ve istismarın önlenmesidir. Cinsel sağlık bilimi ile ilgilenenlerin yaptıkları mesleki uygulamaları için standartlar öneriyoruz, cinsel terapistin ve hastanın haklarını korumayı amaçlıyoruz. Çünkü etik kurallar, cinsel eğitim, danışmanlık, cinsel terapi ve cinsellik araştırma koşulları için gereklidir. Tüm üyelerimizden ve cinsel sağlık bilimi ile ilgilenenlerden etik kurallara her zaman uymalarını istiyor ve bekliyoruz. Bu nedenle tek seansta, kadına sakinleştirici, kas gevşetici ve ağrı giderici ilaçlar, kayganlaştırıcı ve lokal uyuşturucu kremler ve pomadlar verdikten sonra, hekimin telkinlerle çifti kendi muayenesinde, hatta gözetimi altında cinsel ilişkiye zorlaması başkanlığını yaptığım CİNSEL Tıp Enstitüsü tarafından Türk örf ve adetlerine uygun bulunmadığı ve tıbbi etik ihlal edildiği için kınanmış bir tedavidir. Avrupa Birliği”nin bazı ülkelerinde ve ABD”de doktorun gözü önünde cinsel ilişkiye girme ve sorunları yerinde tespit ederek çözmeyi içeren tedavileri uygulayan özel merkezler var, ama batı ile bir kültür ve anlayış farkımız var. Burası Türkiye. Türk hekimleri olarak kendi toplumsal yapımıza, örf ve adetlerimize uygun tedavi yöntemlerini tercih etmeliyiz. Aksi durumlarda tedaviye muhtaç insanlarımız, cinsel sağlık bilimi ve bu tedavileri uygulayan profesyoneller zarar görebilir. Çünkü Cinsel Haklar Bildirgesi”ne göre; cinsellik her insanın kişiliğinin ayrılmaz bir parçası olan mahremiyet, duygusal ifade gibi temel insan ihtiyaçlarının doyumuna bağlıdır. Cinsel haklar özgürlüğe, onura ve her bir insanoğlunun eşitliğine dayalı evrensel insan haklarıdır. Cinsel haklar tanınmalı, teşvik edilmeli, saygı gösterilmeli ve toplumlar tarafından savunulmalıdır. Cinsel sağlık bilimi bu cinsel hakların tanındığı, saygı duyulduğu ve uygulandığı ortamlarda mümkündür. Her çeşit cinsel zorlama ve istismar cinsel özgürlüğün dışındadır. Cinsel mahremiyet hakkı, başkalarının cinsel haklarına müdahale edilmediği sürece cinsel yakınlaşma konusunda bireysel karar verme ve davranma hakkını içerir. Son olarak cinsel bilginin bilimsel açıdan etik araştırmalar sonucu elde edilmiş olması ve bütün sosyal seviyelerdeki kişilere uygun şekilde yayılması gerektiğini ifade eden bilimsel araştırmaya dayalı cinsel bilgi edinme hakkı asla muayenehanede cinsel ilişkiye teşvik olarak değerlendirilmemelidir.
8-Tek Seanslık Tedaviler: Vajinismusta çiftler bu sorunu çözmeye tam olarak hazırsa, erken bir başvuru varsa ve derinlerde yatan ciddi bir patoloji yoksa, sorun “cinsel bilgilendirme ve danışma” ile kolaylıkla çözülebilir. Ama tek seanslık bir tedavide sorunu çözmek adına kadınlara kas gevşetici ve ağrı kesici ilaçlar, lokal uyuşturucu kremler verme, sıcak suda oturtma, vajene buhar tutma kadının var olan korkularını daha da arttırır. Çünkü kadının “çok ağrıyacak, canım yanacak, çok kanayacak, zar patlayacak, zar yırtılacak” vb. korkularına, “evet ağrıyacak ama biz ağrımaması için gerekli ilaçları size verdik” türünden telkin edici yaklaşımlar çok doğru değildir, hastayı üzmek ve korkutmaktan başka bir şeye yaramaz. Bu nedenle tek seanslık tedavileri tavsiye etmiyorum.
Cinsel Terapist Helen Singer KAPLAN”ın “Resimli Cinsel Tedavi Kılavuzu” adlı kitabının ikinci baskısında vajinismusun tedavisi aşağıda anlatılmıştır: “Tedavi temel olarak koşullandırılmış vajinal tepkinin ortadan kaldırılmasından oluşur. Bu işlem, gevşemiş ve sakin koşullar altında, vajinal girişe kademeli olarak boyutu büyüyen nesnelerin yerleştirilmesi ile gerçekleştirilir. Hasta, fallus boyutunda bir nesneyi tolere edebildiğinde tedavi olmuş demektir. Bu inanılmaz derecede basit tedavi planı birçok vajinismik kadının vajinalarını kapatan basit koşullandırılmış bir refleks göstermemesidir. Bu kadınlar genellikle aynı zamanda cinsel ilişki ve penetrasyon konusunda fobiktir. Tedavinin koşullandırmanın giderilmesi bölümü başlamadan önce fobik kaçınmanın ortadan kaldırılması gerekir. Fobik olarak cinsel ilişkiden kaçınma halinin yönetilmesi için çeşitli teknikler vardır. Bunlar, mantıksız korkunun altında yatan bilinçsiz unsurların analitik bir şekilde yorumlanması, destek ve güven tazelemesi ve “korku duyguları ile baş başa kalmak konusunda” cesaretlendirme ve bu duygulara karşın penetrasyon girişiminde bulunma; ve sistematik olarak hassasiyetin giderilmesi ve hipnoz gibi davranışsal tekniklerdir. Genellikle analitik ve destekleyici yöntemlerin bir bileşimini uygularım. Vajinismusun oluşmasına neden olan orijinal kaynağı veya travmayı araştırmaya çalışır ve buna verilen duygusal tepkiyi ele alırım. Hızlı bir şekilde bu oluşumun ötesine geçerim ve sorunun burada ve şimdi görülen yıkıcı etkilerini incelerim ve hastanın bunun üstesinden gelmek amaçlı yapıcı ve rasyonel çabalarını desteklerim. Bununla birlikte, başkaları daha keskin davranışsal yaklaşımlar kullanmışlardır ve bunlar iyi sonuçlar vermiştir. İn ” vivo hassasiyet giderme veya penetrasyon yalnızca kadının vajinal penetrasyon konusundaki fobik kaçınması ortadan kaldırıldıktan ve cinsel ilişki ile ilgili karmaşıklıkları, prosedür hakkında nispeten çatışmasız hale gelmesini sağlayacak kadar çözüldükten sonra başlatılmalıdır. Klinisyenler koşullandırmanın giderilmesi amacıyla vajinaya sokulacak çeşitli nesneler kullanırlar. Bazıları kademeli cam kateterlerin kullanımını önerirken diğerleri kauçuk, başkaları da tampon kullanmaktadır. Nesnenin doğasının ne olduğu koşullandırma amacı açısından önemli değildir. Ben, hastalar için duygusal olarak en kabul edilebilir yöntem olduğunu gördüğümden ve suni nesnelere göre terapatik dirençleri mobilize etmesi daha az muhtemel olduğundan, hastanın ve kocasının parmağını kullanırım.
Prosedür
Hastaya yalnız başınayken bir ayna kullanarak vajinal girişini gözlemlemesi söylenir. İşaret parmağını vajinal girişe koyması ve parmak ucunun vajinal girişe sokulmasının ne hissettirdiğini görmesi istenir. Bu duygular ve bunların anlamları daha sonraki terapi seansında güven tazeleyici bir biçimde araştırılır. Buna ek olarak, hastanın bu süre içerisinde sahip olduğu herhangi bir hayal ve fantezi sıklıkla bilinçsiz güçlerin ortaya çıkartılmasında ve çözülmesinde yardımcı olur, bunlar bazı durumlarda koşullandırılmış refleksin ortadan kaldırılmasına hizmet eder. Hasta parmak ucunu sokabildiğinde, bir sonraki sefere tüm parmağını sokması söylenir. Daha sonra iki parmağını. Bazı durumlarda daha sonra kaplamasını çıkarmadan bir tamponu vajinal girişine sokması ve saatler boyunca tamamen rahatsız hissedinceye dek onu orada bırakması söylenir. Terapist koşullandırmanın giderilmesi işlemini hastayı, vajinasına bir nesne soktuğunda rahatsız edici bir anksiyete ve sıkılık hissedebileceği ancak acı hissetmeyeceği yolunda uyararak kolaylaştırabilir. Ancak ne anksiyete ne de gerginlik artacaktır. Aksine, bu duygulara bir süre tolerans gösterebilmesi halinde, bu duygular kaybolacak ve kısa zamanda penetrasyon sırasında mükemmel şekilde rahat olacaktır. Kadın parmaklarının ve / veya tamponun girişine rahat bir şekilde tolerans gösterebildikten sonra, koca prosedüre dahil edilir. Kocadan karısının vajinal açıklığını tam ışıkta incelemesi istenir. Daha sonra kadının kendi üzerinde daha önce gerçekleştirmiş olduğu prosedürü koca gerçekleştirir. Önce parmak ucunu vajinal girişine sokar. Daha sonra, kadın elini kontrol eder ve yol gösterirken, koca tüm parmağını vajinaya sokar. Başlangıçta parmağı vajina içerisinde hareketsiz tutar. Daha sonra nazikçe içeri dışarı hareket ettirir. Bunu iki parmakla yapar. Tüm bu süre içerisinde kadına penisle penetrasyon için bir girişimde bulunulmayacağının garantisi verilir. Kocanın vajinal oyun sırasında uyarılması halinde, çifte, erkeğin ekstravajinal olarak orgazm olmasını sağlayacak cinsel faaliyetlerde bulunmaları söylenir.
İlk penis penetrasyonu önemlidir. Çift bu konuda önceden anlaşır. Koca erekte olmuş penisini kayganlaştırır ve kadın kendisine kılavuzluk ederken penetrasyon gerçekleşir. Koca penisini vajina içerisinde birkaç dakika boyunca hareketsiz tutar, daha sonra geri çeker. Çift bu zamanda ekstravajinal cinsel oyunları tercih edebilir veya etmeyebilir. İlk penetrasyon sonrasında, nazik ileri geri hareket ve daha sonra erkeğe doğru ileri geri hareket gerçekleştirilir ve genellikle bunun ardından hızlı bir şekilde orgazm gelir.
Reaksiyonlar
Bazı kadınlar için hassasiyetin giderilmesi nispeten kolay bir prosedürken diğerleri son derece kaygılı olurlar. Anksiyete genellikle beklenir, genelde penis penetrasyonundan hemen önce görülür. Penetrasyon gerçekleştikten sonra, genelde anksiyetede önemli bir azalma olur. Spastik vajinal tepki koşullandırmasının giderilmesi yoluyla gerçekleştirilen tedavinin olumlu sonucu evrenseldir, ancak çiftin tedavi sürecini tamamlaması gerekir. Bununla birlikte, çiftin penetrasyonun mümkün hale gelmesi sonrasındaki cinsel fonksiyonları açısından, sonuçlar büyük değişiklikler göstermektedir. Birçok vajinismik kadının genellikle oldukça tepkisel ve aynı zamanda klitoral uyarı ile kolayca orgazma ulaşabilir olması bir sürpriz olarak ortaya çıkmaktadır. Birçok kadın bu iyi tepkiye ilişkiye girebildikten sonra da devam eder. Hatta bazıları hızlı bir şekilde cinsel birleşme ile orgazm olabilmektedir. Bunlar için tedavi sona erdirilebilir. Diğer durumlarda, vajinismusun başarılı tedavisi kadında başka cinsel sorunların ve/veya kocada ereksiyon ve/veya boşalma bozukluklarının ortaya çıkmasına neden olur. Durum buysa, çift iyi bir cinsel fonksiyon yaşamadan önce başka tedavilere ihtiyaç duyulur.”
Vaginismus Hakkında Bilinmeyenler
Vajinismus bir hastalık değil ailesel yani evli çifte ait bir problemdir. Kadının ve erkeğin ortak bir sorunudur. Bu nedenle cinsel terapide bir tarafın diğerini suçlamaması veya anlayışlı olması öğütlenir.
Kişinin istediği kişiyle evlenememesi vajinismusa neden olmaz. “Başkasıyla evlenseydim yine de olur muydu?” sorusu hep akla gelir. Ama bu sorunun eşlerle bir ilgisi yoktur. Hatta evlenmeden önce uzun yıllar flört eden çiftlerde evlenince bu sorunu yaşayabilir.
Cinsel terapide başarı şansını arttıran en önemli faktör eşlerin seanslar sırasında kendilerine verilen ev ödevlerini uygun bir şekilde uygulaması ve sonuna kadar tedaviye inançlarını yitirmemeleridir.
Genel anestezi altında ilişkiye girilmesi, alkol alıp sarhoş olup cinsel ilişkiye girmesi, sakinleştirici, kas gevşetici ve antidepresan ilaçlar da tedavi edici değildir. Aksine bu tip ilaçlar cinsel isteği azaltabilir.
Kızlık zarlarının çok kalın olması, bilinenin aksine, vajinismusa yol açmaz.
Bu rahatsızlık ilk cinsel ilişki de ortaya çıkabileceği gibi uzun yıllar normal bir işlevsellikten sonra da ortaya çıkabilir.
Vajinismus sosyokültürel ve ekonomik düzeyi yüksek, daha çok okuyan veya üniversite mezunu çitlerde daha sık olarak görülmektedir.
10-15 yıldır evli olup halen ilişkiye giremedikleri için boşanan veya evliliklerini bu şekilde kabullenip “aseksüel” olarak yaşayan çiftlerin sayısı az değildir.
Bir partnerle yaşanan sorun başka bir partnerle ortaya çıkmayabilir.
Eğitim, kültür ve sosyal seviye ile ilgili değildir. Sadece cahil insanlarda olmaz, üniversite mezunu çiftlerde görülebilir.
Ülkemizde cinsel sorunla başvuran kadınların en büyük grubunu oluşturmaktadır.
Vajinismus problemi yaşayan kadınların yüzde 80″i ve eşlerinin yüzde 90″ı evliliklerinden yeterince doyum aldıklarını ifade etmektedirler.
Vajinismuslu kadınların yüzde 57″si kocalarını bu konuda düşünceli ve kendilerine yardımcı, yüzde 15″i öfkeli ve saldırgan, yüzde 28″i tepkisiz olarak değerlendirmektedir.
Vajinismuslu kadınlar genellikle giriş dışındaki cinsel aktivitelerden oldukça zevk alırlar ve ön sevişmeyle orgazm olabilirler.
Vajinismuslu çiftleri bu problemin yalnızca kendilerinde var olan garip bir sorun olduğunu düşünüp hekime başvurmazlar. Öncelikle çözümü büyü yapılmasıyla bağlandıklarını düşünerek tıp dışı alanlarda ararlar, sonuç başarısızdır.
Vajinismus sadece cinsel ilişkiye değil, muayene ve tampon gibi bazı durumlara da müsaade etmez.
Hemen bütün yaş grubundaki kadınları etkileyebilir.
Görülme sıklığı her 100 kadından ikisinde bu duruma rastlanıldığıdır.
Vajinismusda yeterli istek veya ıslaklığın sağlanamaması söz konusu değildir.
Vajinismuslu hastalar ailelerden gelen “neden hala çocuk yapmıyorsunuz?” şeklindeki eleştiriler ile boğuşmaktan sıkıldıkları için bir cinsel terapiste baş vururlar.
Bazen vajinismus bir koruma davranışı olarak ortaya çıkabilir. Daha önceki deneyimlerinde incitilmiş kadınlarda, cinsel ilişkiden kaçmak amacı ile vajina kaslarının kasılması ortaya çıkabilir.
Son olarak; vajinismus hastalarına önerim: “Yalnızca tedaviye başlamayı isteyin. Bir cinsel tedavi merkezine başvurmakla tedavideki çok önemli bir basamağı aşmış olacaksınız.”
source https://saglik.kocaali.com/vajinismus-nedir-2/
0 notes