#diyetlerde yapılan yanlışlar
Explore tagged Tumblr posts
Text
Hatalı Diyetlerin Sonuçları
New Post has been published on http://www.belinceltme.com/hatali-diyetlerin-sonuclari/
Hatalı Diyetlerin Sonuçları
Kısa sürede verilen kilolar aynı hızla, fazlasıyla geri alınır. Sebebi mi? Vücudun alması gereken enerjiden çok daha az enerji alması, metabolizmanın yavaşlamasına neden olur. Dolayısıyla, diyetimizi bıraktığımız anda da verdiğimiz kiloları hemen geri alırız. Kısa sürede verilen fazla kilolar vücut dengesini altüst ederek, özellikle sindirim ve sinir sisteminde bozukluğa neden olur. Ani ve dengesiz zayıflamanın bir başka sonucu da vücudumuzun günlük gereksinimi olan protein, vitamin ve minerallerden mahrum kalmasıdır. Bu eksiklik ise bir çok hastalığa zemin hazırlar.
İdeal zayıflama diyeti nasıl olmalıdır?
Diyete başlamanın ilk adımı diyet yapmaya kendinizi hazırlamaktır. Diyete başlamak için ay başını veya Pazartesi gününü beklemeyin. Yarın diyete başlamaya ne dersiniz? Gerçekten kaç kilo vermeniz gerektiğini biliyor musunuz?
Baş dönmesi, sinir bozukluğu, ciltte kuruma gibi şikayetler doğurmayan ve hiçbir yiyecekten mahrum kalmayacak şekilde hazırlanan bir beslenme programınız olmalı. Azar azar ve sık sık beslenin. Bir günde almanız gereken kaloriyi 6 öğüne paylaştırın. Günlük beslenme programınızı yaparken en hafif öğünün akşam yemeği olmasına özen gösterin. Akşam yemeğinizi en geç yatma saatinden dört saat önce yiyin, çünkü ilerleyen saatlerde daha az hareket ettiğimiz için vücut daha az kalori yakar.
Yemeklerle beraber bol bol su için. Bilinenin aksine yemeklerle beraber su içmek şişmanlamanıza sebep olmaz, tam tersine erken doymanızı sağlayarak kilo vermenizi kolaylaştırır. Özellikle lif yönünden zengin yiyeceklerle beraber bol su içtiğinizde daha uzun süre tok kalırsınız.
Yiyecek seçiminizi yaparken kalorisi düşük ve sizi tok tutabilecek lifli gıdaları tercih edin. Örneğin pirinç pilavı yerine bulgur pilavını, beyaz ekmek yerine kepek ekmeğini kullanabilirsiniz.
İdeal zayıflama diyetlerinin içeriği günlük almanız gereken karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral ihtiyacımızı karşılamalıdır. Günlük beslenme programınızı yaparken her öğün protein, karbonhidrat, yağ ve vitamin alıp almadığınızı kontrol edin. Örneğin öğle yemeğinizin oluştururken miktarları az olmak şartıyla protein kaynağı olarak bilinen et ürünlerinden birisini, karbonhidrat kaynağı olarak pilav veya makarna, kalsiyum kaynağı olarak süt veya yoğurt, vitamin kaynağı olarak meyve yemeyi ihmal etmeyin. Unutmamak gerekir ki dengeli beslenerek verilen kilolar asla size geri dönmez. Diyetinize ek olarak evde yapacağınız basit egzersizler hem kilo vermenizi sağlar hem de başlıca problemimiz olan kalça ve göbek yağlarının erimesinde etkili olur. İşte size basit bir hareket; sırt üstü yatın, ayaklarınızı yere paralel uzatın ve yere hiç değdirmeden 25 kez kaldırın ve indirin.
İşte en önemli sorun: Bir davette veya arkadaş toplantısındasınız. Nefis ama bol kalorili börekler, tatlılar gözünüzün önünde, yememek için kendinizi zor tutuyorsunuz. Aman dikkat! Şimdiye kadar iradenize hakim olamadınız ve elinizde fazla kilolardan başka ne kaldı bir düşünün.
İşte, tatilde veya eğlencede, kilo almadan sağlıklı beslenebilme
Çalışan veya şu an tatilde olan ya da tatile çıkmayı planlayan çoğu kişinin sanırım en büyük sıkıntısı ev dışında yedikleri yemekleri kontrol altına alamamalarıdır. Bu ortam, her öğlen gittiğiniz bir cafe veya hergün sandviç siparişi verdiğiniz bir büfe veya şık bir restoran veya bir tatil köyü olabilir.
İşte size eğlencede, iş yemeklerinde, özel günlerinizde, hafta sonlarında da sağlıklı beslenerek, kilo almadan rahat bir yaz geçirebilmenin püf noktaları:
• Nerede olursanız olun, porsiyonlarınızı mümkün olduğu kadar küçük tutmaya özen gösterin. Tabağınızda veya masanızda ne kadar çok yemek olursa iradenizin de o kadar azalacağını unutmayın.
• Yemek siparişinizin hepsini aynı anda vermeyin. Böylelikle doyduğunuzu hissettiğiniz anda gereğinden fazla yemek zorunda kalmazsınız. Özellikle tatlı tercihinizi en sona bırakınız.
• Yemek siparişinize çorba, deniz ürünleri veya ton balığı ile hazırlanmış salata ile başlayabilirsiniz. Böylelikle düşük kalorili olan, çorba ve salata midenizde hacim oluşturacağından hem daha erken doymanızı hem de daha az kalori almanızı sağlar.
• Eğer tercihiniz alkol ise, votka, rakı gibi kalorisi yüksek içecekler yerine kırmızı şarap, beyaz şarap gibi daha az kalori içeren içecekleri tercih etmenizi tavsiye ederim.
• Yemeğinizi sipariş etmeden önce kış aylarına göre daha hafif bir yemek tercih etmelisiniz. Örneğin çok yağlı veya ağır soslar ile hazırlanan yemekler ile hem daha çok kalori almış, hem de sıcağın etkisi ile hazım güçlüğü ile karşılaşma ihtimalinizi artırmış olursunuz. Bu nedenle ızgara tavuk veya balık, zeytinyağlı sebze yemeği sizin için ideal seçim olabilir. Eğer tercihiniz sebze yemeği ise yanında sizi daha uzun süre tok tutacak lifli bir ürün ile yemenizi tavsiye ederim. Bu ürün yarım paket ETİ Form da olabilir veya ince kepekli bir dilim ekmek de. Böylelikle yemekten yarım saat sonra açlık duygusu hissetmezsiniz.
• Yemeğinizin tadına bakmadan asla tuz eklemeyin. Eğer kilo probleminiz varsa yemeğinize eklemeyi düşündüğünüz baharatın miktarını azaltın. Unutmayın ki baharatların iştah açıcı özelliği bulunur. Aşırı tuz tüketimi hem sağlık açısından, hem de selülit oluşumuna neden olduğundan tercih edilmemeli.
• Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte belki unutulan belki de göz ardı edilen önemli noktalardan birisi de posa tüketimidir. Bu nedenle bol bol sebze ve meyve tüketmeli, özellikle kabuğu ile beraber yenebilen meyveleri birlikte yemeğe dikkat etmeliyiz.
• Yazın en çok tercih edilen ve hafif yiyecek olarak bilinen kızartmalar, özellikle et ve sebze kızartmaları, düşünüldüğünün aksine hem daha fazla kalori içerir hem de midemizi gereğinden fazla yorar. Kızartma, yağın cinsi ne olursa olsun daha fazla yağ tüketimine yol açtığı için tercih edilmemesi gereken bir pişirme yöntemidir.
• Masanıza ekmek sepetinin konulmasına izin vermeyiniz. Eğer ekmek yemeden doyamayacağınızı düşünüyorsanız, az miktarda kepekli ekmek tercih ediniz.
• Eğer fast-food tarzında bir öğün tercih edecekseniz hamburger yerine lahmacun, gazlı içecekler yerine de ayran tüketebilirsiniz. Patates kızartması, mayonez gibi kalorisi çok yüksek yiyeceklerden mutlaka uzak durmalısınız.
• Tercihiniz pizza yönünde ise doğru malzeme ile hazırlandığı sürece neden olmasın? Örneğin; sosis, salam, sucuk ile hazırlanan mayonezli bir pizza yerine, ton balığı, mantar, yeşil biber, soğan ve domates ile hazırlanmış pizzayı tercih etmeniz daha sağlıklı olacaktır.
• Yaz aylarını yaşadığınız şu günlerde dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan bir diğeri de sıvı tüketimidir. Susadığınızı hissettiğiniz her an mutlaka su içiniz. Ayrıca kolalı içecekler yerine, yaz aylarında terleme ile kaybedilen mineral ihtiyacınızı karşılamak için ayranı tercih edebilirsiniz.
#beslenme yanlışları#diyetler#diyetlerde yapılan yanlışlar#diyette yanlış yapma#hatalı diyet#Hatalı Diyetlerin Sonuçları#hatalı rejim#İdeal zayıflama#İdeal zayıflama diyeti#İdeal zayıflama diyeti nasıl olmalıdır?#önemli diyet yanlışları#rejim#rejim yanlışları#rejim yapmak#sık diyet yanlışları#yanlış diyet#yanlış rejim#yanlış yapılan diyetler#yanlış zayıflama#zayıf#zayiflama#zayıflama diyeti#zayıflama diyetleri#zayıflama rejimi
0 notes
Text
Hatalı Diyetlerin Sonuçları
Kısa sürede verilen kilolar aynı hızla, fazlasıyla geri alınır. Sebebi mi? Vücudun alması gereken enerjiden çok daha az enerji alması, metabolizmanın yavaşlamasına neden olur. Dolayısıyla, diyetimizi bıraktığımız anda da verdiğimiz kiloları hemen geri alırız. Kısa sürede verilen fazla kilolar vücut dengesini altüst ederek, özellikle sindirim ve sinir sisteminde bozukluğa neden olur. Ani ve dengesiz zayıflamanın bir başka sonucu da vücudumuzun günlük gereksinimi olan protein, vitamin ve minerallerden mahrum kalmasıdır. Bu eksiklik ise bir çok hastalığa zemin hazırlar.
İdeal zayıflama diyeti nasıl olmalıdır?
Diyete başlamanın ilk adımı diyet yapmaya kendinizi hazırlamaktır. Diyete başlamak için ay başını veya Pazartesi gününü beklemeyin. Yarın diyete başlamaya ne dersiniz? Gerçekten kaç kilo vermeniz gerektiğini biliyor musunuz?
Baş dönmesi, sinir bozukluğu, ciltte kuruma gibi şikayetler doğurmayan ve hiçbir yiyecekten mahrum kalmayacak şekilde hazırlanan bir beslenme programınız olmalı. Azar azar ve sık sık beslenin. Bir günde almanız gereken kaloriyi 6 öğüne paylaştırın. Günlük beslenme programınızı yaparken en hafif öğünün akşam yemeği olmasına özen gösterin. Akşam yemeğinizi en geç yatma saatinden dört saat önce yiyin, çünkü ilerleyen saatlerde daha az hareket ettiğimiz için vücut daha az kalori yakar.
Yemeklerle beraber bol bol su için. Bilinenin aksine yemeklerle beraber su içmek şişmanlamanıza sebep olmaz, tam tersine erken doymanızı sağlayarak kilo vermenizi kolaylaştırır. Özellikle lif yönünden zengin yiyeceklerle beraber bol su içtiğinizde daha uzun süre tok kalırsınız.
Yiyecek seçiminizi yaparken kalorisi düşük ve sizi tok tutabilecek lifli gıdaları tercih edin. Örneğin pirinç pilavı yerine bulgur pilavını, beyaz ekmek yerine kepek ekmeğini kullanabilirsiniz.
İdeal zayıflama diyetlerinin içeriği günlük almanız gereken karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral ihtiyacımızı karşılamalıdır. Günlük beslenme programınızı yaparken her öğün protein, karbonhidrat, yağ ve vitamin alıp almadığınızı kontrol edin. Örneğin öğle yemeğinizin oluştururken miktarları az olmak şartıyla protein kaynağı olarak bilinen et ürünlerinden birisini, karbonhidrat kaynağı olarak pilav veya makarna, kalsiyum kaynağı olarak süt veya yoğurt, vitamin kaynağı olarak meyve yemeyi ihmal etmeyin. Unutmamak gerekir ki dengeli beslenerek verilen kilolar asla size geri dönmez. Diyetinize ek olarak evde yapacağınız basit egzersizler hem kilo vermenizi sağlar hem de başlıca problemimiz olan kalça ve göbek yağlarının erimesinde etkili olur. İşte size basit bir hareket; sırt üstü yatın, ayaklarınızı yere paralel uzatın ve yere hiç değdirmeden 25 kez kaldırın ve indirin.
İşte en önemli sorun: Bir davette veya arkadaş toplantısındasınız. Nefis ama bol kalorili börekler, tatlılar gözünüzün önünde, yememek için kendinizi zor tutuyorsunuz. Aman dikkat! Şimdiye kadar iradenize hakim olamadınız ve elinizde fazla kilolardan başka ne kaldı bir düşünün.
İşte, tatilde veya eğlencede, kilo almadan sağlıklı beslenebilme
Çalışan veya şu an tatilde olan ya da tatile çıkmayı planlayan çoğu kişinin sanırım en büyük sıkıntısı ev dışında yedikleri yemekleri kontrol altına alamamalarıdır. Bu ortam, her öğlen gittiğiniz bir cafe veya hergün sandviç siparişi verdiğiniz bir büfe veya şık bir restoran veya bir tatil köyü olabilir.
İşte size eğlencede, iş yemeklerinde, özel günlerinizde, hafta sonlarında da sağlıklı beslenerek, kilo almadan rahat bir yaz geçirebilmenin püf noktaları:
• Nerede olursanız olun, porsiyonlarınızı mümkün olduğu kadar küçük tutmaya özen gösterin. Tabağınızda veya masanızda ne kadar çok yemek olursa iradenizin de o kadar azalacağını unutmayın.
• Yemek siparişinizin hepsini aynı anda vermeyin. Böylelikle doyduğunuzu hissettiğiniz anda gereğinden fazla yemek zorunda kalmazsınız. Özellikle tatlı tercihinizi en sona bırakınız.
• Yemek siparişinize çorba, deniz ürünleri veya ton balığı ile hazırlanmış salata ile başlayabilirsiniz. Böylelikle düşük kalorili olan, çorba ve salata midenizde hacim oluşturacağından hem daha erken doymanızı hem de daha az kalori almanızı sağlar.
• Eğer tercihiniz alkol ise, votka, rakı gibi kalorisi yüksek içecekler yerine kırmızı şarap, beyaz şarap gibi daha az kalori içeren içecekleri tercih etmenizi tavsiye ederim.
• Yemeğinizi sipariş etmeden önce kış aylarına göre daha hafif bir yemek tercih etmelisiniz. Örneğin çok yağlı veya ağır soslar ile hazırlanan yemekler ile hem daha çok kalori almış, hem de sıcağın etkisi ile hazım güçlüğü ile karşılaşma ihtimalinizi artırmış olursunuz. Bu nedenle ızgara tavuk veya balık, zeytinyağlı sebze yemeği sizin için ideal seçim olabilir. Eğer tercihiniz sebze yemeği ise yanında sizi daha uzun süre tok tutacak lifli bir ürün ile yemenizi tavsiye ederim. Bu ürün yarım paket ETİ Form da olabilir veya ince kepekli bir dilim ekmek de. Böylelikle yemekten yarım saat sonra açlık duygusu hissetmezsiniz.
• Yemeğinizin tadına bakmadan asla tuz eklemeyin. Eğer kilo probleminiz varsa yemeğinize eklemeyi düşündüğünüz baharatın miktarını azaltın. Unutmayın ki baharatların iştah açıcı özelliği bulunur. Aşırı tuz tüketimi hem sağlık açısından, hem de selülit oluşumuna neden olduğundan tercih edilmemeli.
• Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte belki unutulan belki de göz ardı edilen önemli noktalardan birisi de posa tüketimidir. Bu nedenle bol bol sebze ve meyve tüketmeli, özellikle kabuğu ile beraber yenebilen meyveleri birlikte yemeğe dikkat etmeliyiz.
• Yazın en çok tercih edilen ve hafif yiyecek olarak bilinen kızartmalar, özellikle et ve sebze kızartmaları, düşünüldüğünün aksine hem daha fazla kalori içerir hem de midemizi gereğinden fazla yorar. Kızartma, yağın cinsi ne olursa olsun daha fazla yağ tüketimine yol açtığı için tercih edilmemesi gereken bir pişirme yöntemidir.
• Masanıza ekmek sepetinin konulmasına izin vermeyiniz. Eğer ekmek yemeden doyamayacağınızı düşünüyorsanız, az miktarda kepekli ekmek tercih ediniz.
• Eğer fast-food tarzında bir öğün tercih edecekseniz hamburger yerine lahmacun, gazlı içecekler yerine de ayran tüketebilirsiniz. Patates kızartması, mayonez gibi kalorisi çok yüksek yiyeceklerden mutlaka uzak durmalısınız.
• Tercihiniz pizza yönünde ise doğru malzeme ile hazırlandığı sürece neden olmasın? Örneğin; sosis, salam, sucuk ile hazırlanan mayonezli bir pizza yerine, ton balığı, mantar, yeşil biber, soğan ve domates ile hazırlanmış pizzayı tercih etmeniz daha sağlıklı olacaktır.
• Yaz aylarını yaşadığınız şu günlerde dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan bir diğeri de sıvı tüketimidir. Susadığınızı hissettiğiniz her an mutlaka su içiniz. Ayrıca kolalı içecekler yerine, yaz aylarında terleme ile kaybedilen mineral ihtiyacınızı karşılamak için ayranı tercih edebilirsiniz.
Hatalı Diyetlerin Sonuçları
#beslenme yanlışları#diyetler#diyetlerde yapılan yanlışlar#diyette yanlış yapma#hatalı diyet#Hatalı Diyetlerin Sonuçları#hatalı rejim#İdeal zayıflama#İdeal zayıflama diyeti#İdeal zayıflama diyeti nasıl olmalıdır?#önemli diyet yanlışları#rejim#rejim yanlışları#rejim yapmak#sık diyet yanlışları#yanlış diyet#yanlış rejim#yanlış yapılan diyetler#yanlış zayıflama#zayıf#zayiflama#zayıflama diyeti#zayıflama diyetleri#zayıflama rejimi
0 notes
Text
Zayıflarken kalp sağlığınızdan olmayın
İnternette veya belirli noktalarda satılan sıvı zayıflama diyetleri hakkında uyarılarda bulunan Dr. Öğr. Üyesi Gökçen Garipoğlu, bu tür diyetlerin kalp ritim bozukluklarına neden olabileceğini ve light ürünlerin belirli düzeyde tüketilmesi gerektiğini söyledi. Yaz aylarının yaklaşmasıyla diyet ürünlerine ilgi artıyor. Çoğunlukla internette satılan sıvı zayıflama ürünlerinin vücuda verdiği zararlar konusunda uzmanlar uyarıyor. Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Gökçen Garipoğlu, diyet konusunda doğru bilinen yanlışlar hakkında bilgi verdi. “HIZLI KİLO VERMEK SONRASINDA AĞIRLIK ARTIŞINA NEDEN OLUR” Beslenme eğitimine sahip olmayan kişilerin medyada, bilimsel kanıtı olmayan önerilerde bulunduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Gökçen Garipoğlu, bunların uzun dönemde insan sağlığına zarar verebileceğini söyledi. Garipoğlu, “Sıvı zayıflama diyet ürünleri de bu konuda ilgi çeken, kısa sürede hızlı vücut ağırlığı kaybına neden olan düşük enerji içeren uygulamalardır. İnsanlar nasıl kısa sürede şişmanlamadılar ise kısa sürede de zayıflamaya çalışmak doğru bir yaklaşım değildir. Sağlıklı ve kalıcı sonuçlar elde etmek hızlı ağırlık kaybı ile mümkün olmamaktadır. Çünkü; kısa sürede hızlı ağırlık kaybı, yağ kaybı ile birlikte hatta daha çok kas kütlesinin kaybedilmesine de neden olmaktadır. Diyet sonunda besin tüketimi arttırıldığında ise kas kazanımı bu kadar kolay olamadığından daha çok yağ kazanımı ile ağırlık artışı görülmektedir. Ayrıca, bu tür hızlı kilo verdiren diyetler, düşük kalori içerdiğinden ve kas kaybı da yaşandığından, metabolizma hızını da yavaşlatmaktadır. Sürdürülebilir olmayan bu diyetler sonlandığında yavaşlayan metabolik hız nedeniyle de ağırlık artışı kaçınılmazdır. Sıvı diyetlerin yaşam boyu sürdürülmesi mümkün değildir. Hızlı ama geçici diyetler ağırlık kaybında da geçici bir sonuç oluşturmaktadır. Yani ne kadar hızlı zayıflanırsa o kadar hızlı tekrar kilo alınmaktadır” dedi. KALP HASTALIKLARINA DİKKAT Sıvı zayıflama ürünlerinin vücuttan aşırı miktarda sıvı atımına sebep olduğunu belirten Gökçen Garipoğlu şunları söyledi; “Tüm gün içmek için hazırlanan karışımlar diüretik etki göstererek daha fazla idrar çıkışına sebep olmaktadır. Dolayısıyla bu durum durum hem sıvı kaybını hem de elektrolit kaybını tetiklemekte, özellikle sodyum ve potasyum kaybı artmaktadır ki bu durum kalp ve böbreklerin dahil olduğu dolaşım sistemini etkilemektedir. Sıvı kaybıyla birlikte ağırlık kaybı yüksek görünse de sıvı ve elektrolit dengesizliğinin böbrek yükünü artırabileceği ve kalp ritim bozukluklarına neden olabileceği unutulmamalıdır. Düşük kalori, yetersiz karbonhidrat, yağ ve protein alımı, kansızlık, bellek sorunları, safra kesesi taşı, adet düzensizlikleri gibi sorunlara da neden olmaktadır.” “EKMEK TÜKETMEMEK YANLIŞ” Diyet içerikleri konusunda çok sayıda doğru bilinen yanlışlar olduğunun altını çizen Garipoğlu, “Öncelikle ekmek tüketmemek yanlış bir davranış olacaktır. Tam tahıl olarak tercih edilen ekmek, bazı vitamin, minarelleri içerdiği gibi önemli bir diyet lifi kaynağıdır. Diyet lifi, zayıflama programlarında daha uzun süre tokluk sağlar ve zayıflama sürecinde sık karşılaşılan kabızlığı önler. Ayrıca sağlıklı karbonhidrat olarak kan şekerinin dengesini de sağlamaya yardımcıdır. Bu denge açlık krizlerini baskılar ve daha da az atıştırma ile daha az kalori alımını da kolaylaştırır. Açken fiziksel aktivite yapmak da yanlış. Çünkü; açken kaslarda ve karaciğerde enerji deposu olan glikojen de azalmıştır. Bu fiziksel aktivetenin süresinin kısalmasına, egzersiz sonrası ağrı, yorgunluk hissine neden olur. Hafif bir ara öğün sonrası egzersiz daha etkindir. Bir diğer konu ise light ürünlerin kalorisi yok deyip, istenildiği kadar tüketmek. Diyetlerde esas olan günlük alınan kalorinin kısıtılması olduğundan bu ürünleri de belli ölçülerde tüketmek gerekir. Yüksek protein, yüksek yağ, düşük karbonhidrat alımı da hastalıkları beraberinde getirmekte. Geçtiğimiz birkaç yıl boyunca birçok çalışmada düşük karbonhidrat yüksek protein diyetlerinin uzun dönemde sağlık üzerindeki etkileri araştırılmış ve bu tarz diyetlerin kardiyovasküler hastalıklarla ilişkili olabileceği sonucuna varılmıştır. Bir diğer husus ise zayıflama adı altında medyada reklamı yapılan ilaçların ve çayların gıda takviyesi şeklinde gösterilmesi kişilerin sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir” ifade etti. “DİYETİNİZİ SÜRDÜRÜLEBİLİR HALE GETİRİN” Diyetlerin sağlıklı ve kalıcı olmasının sağlayan en önemli özelliğin ‘sürdürülebilir’ olmasından kaynaklandığını söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Gökçen Garipoğlu, zayıflama diyetlerinde kişinin günlük enerji alımının haftada 0.5-1.0 kg ağırlık kaybını destekleyecek şekilde olması gerektiğini vurguladı. Garipoğlu, son olarak şunları söyledi; “Düzenli beslenmek metabolizmayı hızlandırır ve daha iyi iştah kontrolü sağlarken, yanlış beslenme alışkanlıklarını yaşam tarzına uygun, sürdürülebilir, sağlıklı olduğu kanıtlanmış beslenme davranışlarıyla değiştirmek gerikir. Doğru ve kalıcı sonuçlar elde edebilmek için; Günlük enerjinin yaklaşık olarak yüzde 15-20’si proteinlerden gelmeli ve daha çok kaliteli protein kaynakları kullanılmalıdır. Günlük enerjinin yaklaşık yüzde 20-30’u yağlardan sağlanmalıdır. Yağlı besinler de proteinli besinler gibi tokluk hissi verirler. Zayıflama diyetlerinde çok düşük kalorili diyetler uygulanmadıkça vitamin mineral yetersizliklerine rastlanmaz. Günlük en az 2-3 litre sıvı tüketilmelidir” Read the full article
0 notes
Text
Bilinçsiz Diyet Kalpten Saç Teline Kadar Zarar Veriyor
Zayıf beden imajı günümüzde gitgide önem kazanıyor. Kilo vermek isteyenlerin başvurduğu şok diyetler ise sağlığa ciddi ölçüde zarar veriyor. Fazla kilolar nedeniyle yılda 2,8 milyon kişinin hayatını kaybettiğini belirten Memorial Şişli Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Uz. Dyt. Merve Yüksek, bilinçsizce yapılan diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini anlattı. Mucizevi olarak sunulan diyetler iç organları tehlikeye sokuyor Kısa sürede mucizevi kilolar verdirdiğini vadeden sağlıksız diyet listeleri bulunmaktadır. Kilo verme sürecinde en sık yapılan yanlışlar aç kalarak kilo vermeye çalışmak, öğün atlamak, tek tip beslenmek ve ani kilo vermek için şok diyetler yapmaktır. Ancak sık sık uygulanan bu diyetler, kısa vadede birçok hastalığa sebep olurken, uzun vadede hayati organları tehlikeye atmaktadır. Bilinçsiz diyet saç döküyor, asabi yapıyor, kemik sağlığını bozuyor Yeterli ve dengeli beslenme sağlığın temelini oluşturmaktadır. İnsan vücudunun büyüyüp gelişebilmesi ve sağlıklı bir şekilde uzun süre yaşayabilmesi için birçok farklı besin öğesine gereksinimi vardır. Hızlı kilo vermek uğruna bilinçsizce yapılan diyetlerle yetersiz ve dengesiz beslenen kişilerde; sağlıksız ve zayıf bir görünüş, baş dönmesi, halsizlik, yorgunluk, üşüme, isteksiz ve ağır hareketler, baş ağrısı, unutkanlık, konsantrasyon eksikliği, asabi ruh hali, kabızlık, adet düzensizlikleri, kansızlık, demir eksikliği, kemik yoğunluğunda azalma, sağlıksız ve kuru cilt yapısı, saç dökülmesi ve bozuk tırnak yapısı, düşük bağışıklık sistemi ve sık sık hastalıklara yakalanma şeklinde şikayetler görülmektedir. Kilo vereyim derken kalp ritminizi bozmayın Haftada 4-5 kilo verdiren diyetler, düşük kalorili olmakta ve gerekli besin öğelerini içermemektedir. Bu diyeti yapanlarda ağırlık kaybı yağ kütlesinden değil, kas ve suda olmaktadır. Bu kayıp, kalp kaslarında da söz konusu olabilir ve kalp ritminde bozukluklar meydana gelebilir. Metabolizma hızını düşüren bu diyetler sonrası verilen kilolar, hızla geri alınmakta ve daha sonra yapılan diyetlerle kilo vermek daha da zorlaşmaktadır. Protein diyetleri beslenme uzmanı kontrolünde yapılmalı Son dönemlerde hayli popüler olan protein içerikli diyetlere de dikkat edilmelidir. İnsan vücudu proteinden zengin gıdaları sindirebilmek için daha fazla enerji harcar. Bu besinler, mideyi geç terk ettiği için daha uzun süreli tokluk sağlar. Fakat günlük tüketilecek protein miktarına fiziksel özellikleriniz ve kan değerlerinizi göz önünde bulundurarak mutlaka diyetisyeninizin karar vermesi ve bu yiyecekleri beslenme planınıza dengeli bir şekilde oturtması gerekmektedir. Bilinçsiz diyet kalp, böbrek ve karaciğerinizde kalıcı hasar bırakabilir Protein ağırlıklı besinler kolesterol ve yağ içerir. Doymuş yağların ve trans yağ asitlerinin fazla tüketimi damar tıkayıcı özelliktedir ve kalp hastalıkları ile ilişkilendirilmektedir. Uzun süreli uygulanan protein diyetleri böbrekler üzerinde geçici ya da kalıcı hasara neden olabilir. Bilinçsiz diyetlerle kilo vermeye çalışırken hayati önem taşıyan böbrek, karaciğer ve kalp gibi organlar riske girebilir. Yüksek protein içerikli diyetlerde yeteri kadar sebze ve meyve tüketilmez. Ancak yeterli sebze ve meyve tüketimi kardiyovasküler hastalıklar, mide kanseri ve kolorektal kanser riskini azaltmaktadır. Gazete, dergi ya da internetteki diyet programları herkes için uygun değil Beslenme tamamen kişiye özel olmalıdır. Zayıflama programının ilk adımı doktor kontrolüdür. Ardından bireyin yaşı, boyu, cinsiyeti, mesleği, mevcut hastalıkları ve beslenme alışkanlıkları incelenir. Bütün bunların sonucunda diyetisyen tarafından beslenme programı hazırlanır. Gazete, dergi ve internette yayınlanan diyetler herkes için uygun değildir. Dengeli ve sağlıklı beslenmeyi hayatınızın bir parçası haline getirin Diyet, kısa vadeli ve sadece zayıflama amaçlı olmamalıdır. İdeal ağırlığa ulaşıldıktan sonra kişiye mutlaka kilo koruma programı düzenlenerek yaşam tarzına adapte edilmeli, uzun vadede sürdürülebilir olmalıdır. Yaşamın her evresinde yeterli ve dengeli beslenme, temel unsurdur. Uzun vadede maksimum sağlık için yeterli ve dengeli beslenmeye ek olarak; düzenli fiziksel aktivite (Her gün 30 dk./orta şiddette), düzenli uyku, stresten uzak bir yaşam tarzı benimsenmeli ve düzenli sağlık kontrolü yapılmalıdır.
0 notes
Link
Düşük karbonhidrat diyetlerinde doğru bilinen yanlışları sıralayan Estetik International Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Hale Taşgın,“Estetik International kliniklerimizde sağlıklı beslenme ve kilo kontrolü için danışanlarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Son zamanlarda en fazla sorulan sorular arasında düşük karbonhidrat diyetleri yer alıyor. Biz milletçe ekmek tüketmeyi seven bir toplumuz. Ekmek ve türevleri günlük karbonhidrat alımının büyük bir bölümünü oluşturuyor. Diğer yandan düşük karbonhidrat alımını destekleyen diyetler hakkında doğru bilinen yanlışlar zaman zaman bu diyetlerin son derece sağlıksız olduğunun düşünülmesine de yol açıyor. Eğer bu tarz bir diyet yapmak istiyorsanız, mutlaka diyetisyen kontrolünde uygulama yapılmasını öneriyorum” dedi. YANLIŞ: SIFIR KARBONHİDRAT Hale Taşgın, “Yapılan en büyük hata bu aslında çünkü bedenin karbonhidrata ihtiyacı vardır. Alınacak miktar, nereden alınacağı ve zamanlamanın diyetisyen tarafından belirlenmesi gerekir. Akademik tavsiyeler, yaptığınız diyetin %20 ile %30 oranında karbonhidrat içermesi doğrultusundadır” diye konuştu. YANLIŞ: SEBZE VE MEYVE YOK Sebze ve meyvelerin karbonhidrat içeriği düşük karbonhidrat diyetlerinde en fazla sorgulanan soruların başında geldiğini belirten Taşgın, “Karbonhidrat alımı sebze ve meyvelerle desteklenmelidir. Elbette yine miktar ayarlaması yapılmalıdır. Karbonhidrat alımınızı özellikle sebze ve meyvelerden, sağlıklı kuruyemişlerden yapmalısınız” dedi. YANLIŞ: BÖBREKLERE ZARAR VERİR Böbrek hastaları için hazırlanan beslenme programından söz eden Taşgın, “Böbrek hastalarına proteinden düşük bir beslenme programı hazırlarız bu doğru fakat düşük karbonhidrat beslenme tarzında önerilen protein miktarları sağlıklıdır ve insan bedeninin ihtiyaçlarından daha fazla ya da az değildir. Böbrek hastaları bu tarz diyetleri yapmayı düşünmesinler ama herhangi bir sorunu olmayanlarda böbrek rahatsızlıklarına yol açmadığını da eklemek isterim” ifadelerini kullandı. YANLIŞ: KEMİKLERDEKİ KALSİYUMU YOK EDER Bilinen en büyük yanlışın düşük karbonhidrat diyetlerinin bedene aşırı miktarda protein yüklediğinin düşünülmesi olduğunu vurgulayan Taşgın, “Eğer bedeninize çok yüksek protein yüklemesi yaparsanız, kalsiyum idrar yolu ile dışarı atılır. Oysaki bu diyetlerde doğru miktarlardaki protein alımı yapılır ve bu da kemiklere zarar vermek yerine, koruyucu etki yapar” dedi. Ekmeği keserek kilo vermeyi planlıyor ama ekmek yemeden yapamıyorum diyenlere ise, tavsiyelerde bulunan Estetik International Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Hale Taşgın şunları ekledi: Sağlıklı ve kaliteli ve özellikle bitkisel yağları diyetinize eklerseniz, uzun süre tok kaldığınızı ve acıkmadığınızı hissedeceksiniz ve ekmeği aramayacaksınız. Avokado, çiğ badem, somon gibi kaliteli yağları olan besinler yediğinizde bu doyma hissini maksimum seviyede yaşarsınız. Fakat tekrar hatırlatmakta fayda var. Düşük karbonhidrat diyeti mutlaka diyetisyen kontrolünde yapılmalıdır”. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
Text
Bu Diyet Kalpten Saç Teline Kadar Zarar Veriyor
Zayıf beden imajı günümüzde gitgide önem kazanıyor. Kilo vermek isteyenlerin başvurduğu şok diyetler ise sağlığa ciddi ölçüde zarar veriyor. Fazla kilolar nedeniyle yılda 2,8 milyon kişinin hayatını kaybettiğini belirten Memorial Şişli Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Uz. Dyt. Merve Yüksek, bilinçsizce yapılan diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini anlattı. Mucizevi olarak sunulan diyetler iç organları tehlikeye sokuyor Kısa sürede mucizevi kilolar verdirdiğini vadeden sağlıksız diyet listeleri bulunmaktadır. Kilo verme sürecinde en sık yapılan yanlışlar aç kalarak kilo vermeye çalışmak, öğün atlamak, tek tip beslenmek ve ani kilo vermek için şok diyetler yapmaktır. Ancak sık sık uygulanan bu diyetler, kısa vadede birçok hastalığa sebep olurken, uzun vadede hayati organları tehlikeye atmaktadır. Bilinçsiz diyet saç döküyor, asabi yapıyor, kemik sağlığını bozuyor Yeterli ve dengeli beslenme sağlığın temelini oluşturmaktadır. İnsan vücudunun büyüyüp gelişebilmesi ve sağlıklı bir şekilde uzun süre yaşayabilmesi için birçok farklı besin öğesine gereksinimi vardır. Hızlı kilo vermek uğruna bilinçsizce yapılan diyetlerle yetersiz ve dengesiz beslenen kişilerde; sağlıksız ve zayıf bir görünüş, baş dönmesi, halsizlik, yorgunluk, üşüme, isteksiz ve ağır hareketler, baş ağrısı, unutkanlık, konsantrasyon eksikliği, asabi ruh hali, kabızlık, adet düzensizlikleri, kansızlık, demir eksikliği, kemik yoğunluğunda azalma, sağlıksız ve kuru cilt yapısı, saç dökülmesi ve bozuk tırnak yapısı, düşük bağışıklık sistemi ve sık sık hastalıklara yakalanma şeklinde şikayetler görülmektedir. Kilo vereyim derken kalp ritminizi bozmayın Haftada 4-5 kilo verdiren diyetler, düşük kalorili olmakta ve gerekli besin öğelerini içermemektedir. Bu diyeti yapanlarda ağırlık kaybı yağ kütlesinden değil, kas ve suda olmaktadır. Bu kayıp, kalp kaslarında da söz konusu olabilir ve kalp ritminde bozukluklar meydana gelebilir. Metabolizma hızını düşüren bu diyetler sonrası verilen kilolar, hızla geri alınmakta ve daha sonra yapılan diyetlerle kilo vermek daha da zorlaşmaktadır. Protein diyetleri beslenme uzmanı kontrolünde yapılmalı Son dönemlerde hayli popüler olan protein içerikli diyetlere de dikkat edilmelidir. İnsan vücudu proteinden zengin gıdaları sindirebilmek için daha fazla enerji harcar. Bu besinler, mideyi geç terk ettiği için daha uzun süreli tokluk sağlar. Fakat günlük tüketilecek protein miktarına fiziksel özellikleriniz ve kan değerlerinizi göz önünde bulundurarak mutlaka diyetisyeninizin karar vermesi ve bu yiyecekleri beslenme planınıza dengeli bir şekilde oturtması gerekmektedir. Bilinçsiz diyet kalp, böbrek ve karaciğerinizde kalıcı hasar bırakabilir Protein ağırlıklı besinler kolesterol ve yağ içerir. Doymuş yağların ve trans yağ asitlerinin fazla tüketimi damar tıkayıcı özelliktedir ve kalp hastalıkları ile ilişkilendirilmektedir. Uzun süreli uygulanan protein diyetleri böbrekler üzerinde geçici ya da kalıcı hasara neden olabilir. Bilinçsiz diyetlerle kilo vermeye çalışırken hayati önem taşıyan böbrek, karaciğer ve kalp gibi organlar riske girebilir. Yüksek protein içerikli diyetlerde yeteri kadar sebze ve meyve tüketilmez. Ancak yeterli sebze ve meyve tüketimi kardiyovasküler hastalıklar, mide kanseri ve kolorektal kanser riskini azaltmaktadır. Gazete, dergi ya da internetteki diyet programları herkes için uygun değil Beslenme tamamen kişiye özel olmalıdır. Zayıflama programının ilk adımı doktor kontrolüdür. Ardından bireyin yaşı, boyu, cinsiyeti, mesleği, mevcut hastalıkları ve beslenme alışkanlıkları incelenir. Bütün bunların sonucunda diyetisyen tarafından beslenme programı hazırlanır. Gazete, dergi ve internette yayınlanan diyetler herkes için uygun değildir. Dengeli ve sağlıklı beslenmeyi hayatınızın bir parçası haline getirin Diyet, kısa vadeli ve sadece zayıflama amaçlı olmamalıdır. İdeal ağırlığa ulaşıldıktan sonra kişiye mutlaka kilo koruma programı düzenlenerek yaşam tarzına adapte edilmeli, uzun vadede sürdürülebilir olmalıdır. Yaşamın her evresinde yeterli ve dengeli beslenme, temel unsurdur. Uzun vadede maksimum sağlık için yeterli ve dengeli beslenmeye ek olarak; düzenli fiziksel aktivite (Her gün 30 dk./orta şiddette), düzenli uyku, stresten uzak bir yaşam tarzı benimsenmeli ve düzenli sağlık kontrolü yapılmalıdır.
0 notes
Photo
Diyetlerde yapılan yanlışlar Diyetisyen Ayşegül Keskinkılıç, diyette doğru bilinen yanlışlar hakkında bilgi verdi. Hastalarının, polikliniğine gelmeden önce kan tetkiklerini istediğini belirten Ayşegül Keskinkılıç, "Bu kan tetkikleri doğrultusunda vücut ölçüm cihazında kilonuza, boyunuza, yağ, kas oranlarınıza bakarak kişiye özel diyet programları uyguluyorum.
0 notes
Text
Zayıflamak | Diyet | Kilo | Moda | Kadın | Yaşam | Sağlık Rehberi
http://www.zayiflamahome.com/beslenme-diyet/hatali-diyetlerin-sonuclari-2.html
Hatalı Diyetlerin Sonuçları
Kısa sürede verilen kilolar aynı hızla, fazlasıyla geri alınır. Sebebi mi? Vücudun alması gereken enerjiden çok daha az enerji alması, metabolizmanın yavaşlamasına neden olur. Dolayısıyla, diyetimizi bıraktığımız anda da verdiğimiz kiloları hemen geri alırız. Kısa sürede verilen fazla kilolar vücut dengesini altüst ederek, özellikle sindirim ve sinir sisteminde bozukluğa neden olur. Ani ve dengesiz zayıflamanın bir başka sonucu da vücudumuzun günlük gereksinimi olan protein, vitamin ve minerallerden mahrum kalmasıdır. Bu eksiklik ise bir çok hastalığa zemin hazırlar.
İdeal zayıflama diyeti nasıl olmalıdır?
Diyete başlamanın ilk adımı diyet yapmaya kendinizi hazırlamaktır. Diyete başlamak için ay başını veya Pazartesi gününü beklemeyin. Yarın diyete başlamaya ne dersiniz? Gerçekten kaç kilo vermeniz gerektiğini biliyor musunuz?
Baş dönmesi, sinir bozukluğu, ciltte kuruma gibi şikayetler doğurmayan ve hiçbir yiyecekten mahrum kalmayacak şekilde hazırlanan bir beslenme programınız olmalı. Azar azar ve sık sık beslenin. Bir günde almanız gereken kaloriyi 6 öğüne paylaştırın. Günlük beslenme programınızı yaparken en hafif öğünün akşam yemeği olmasına özen gösterin. Akşam yemeğinizi en geç yatma saatinden dört saat önce yiyin, çünkü ilerleyen saatlerde daha az hareket ettiğimiz için vücut daha az kalori yakar.
Yemeklerle beraber bol bol su için. Bilinenin aksine yemeklerle beraber su içmek şişmanlamanıza sebep olmaz, tam tersine erken doymanızı sağlayarak kilo vermenizi kolaylaştırır. Özellikle lif yönünden zengin yiyeceklerle beraber bol su içtiğinizde daha uzun süre tok kalırsınız.
Yiyecek seçiminizi yaparken kalorisi düşük ve sizi tok tutabilecek lifli gıdaları tercih edin. Örneğin pirinç pilavı yerine bulgur pilavını, beyaz ekmek yerine kepek ekmeğini kullanabilirsiniz.
İdeal zayıflama diyetlerinin içeriği günlük almanız gereken karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral ihtiyacımızı karşılamalıdır. Günlük beslenme programınızı yaparken her öğün protein, karbonhidrat, yağ ve vitamin alıp almadığınızı kontrol edin. Örneğin öğle yemeğinizin oluştururken miktarları az olmak şartıyla protein kaynağı olarak bilinen et ürünlerinden birisini, karbonhidrat kaynağı olarak pilav veya makarna, kalsiyum kaynağı olarak süt veya yoğurt, vitamin kaynağı olarak meyve yemeyi ihmal etmeyin. Unutmamak gerekir ki dengeli beslenerek verilen kilolar asla size geri dönmez. Diyetinize ek olarak evde yapacağınız basit egzersizler hem kilo vermenizi sağlar hem de başlıca problemimiz olan kalça ve göbek yağlarının erimesinde etkili olur. İşte size basit bir hareket; sırt üstü yatın, ayaklarınızı yere paralel uzatın ve yere hiç değdirmeden 25 kez kaldırın ve indirin.
İşte en önemli sorun: Bir davette veya arkadaş toplantısındasınız. Nefis ama bol kalorili börekler, tatlılar gözünüzün önünde, yememek için kendinizi zor tutuyorsunuz. Aman dikkat! Şimdiye kadar iradenize hakim olamadınız ve elinizde fazla kilolardan başka ne kaldı bir düşünün.
İşte, tatilde veya eğlencede, kilo almadan sağlıklı beslenebilme
Çalışan veya şu an tatilde olan ya da tatile çıkmayı planlayan çoğu kişinin sanırım en büyük sıkıntısı ev dışında yedikleri yemekleri kontrol altına alamamalarıdır. Bu ortam, her öğlen gittiğiniz bir cafe veya hergün sandviç siparişi verdiğiniz bir büfe veya şık bir restoran veya bir tatil köyü olabilir.
İşte size eğlencede, iş yemeklerinde, özel günlerinizde, hafta sonlarında da sağlıklı beslenerek, kilo almadan rahat bir yaz geçirebilmenin püf noktaları:
• Nerede olursanız olun, porsiyonlarınızı mümkün olduğu kadar küçük tutmaya özen gösterin. Tabağınızda veya masanızda ne kadar çok yemek olursa iradenizin de o kadar azalacağını unutmayın.
• Yemek siparişinizin hepsini aynı anda vermeyin. Böylelikle doyduğunuzu hissettiğiniz anda gereğinden fazla yemek zorunda kalmazsınız. Özellikle tatlı tercihinizi en sona bırakınız.
• Yemek siparişinize çorba, deniz ürünleri veya ton balığı ile hazırlanmış salata ile başlayabilirsiniz. Böylelikle düşük kalorili olan, çorba ve salata midenizde hacim oluşturacağından hem daha erken doymanızı hem de daha az kalori almanızı sağlar.
• Eğer tercihiniz alkol ise, votka, rakı gibi kalorisi yüksek içecekler yerine kırmızı şarap, beyaz şarap gibi daha az kalori içeren içecekleri tercih etmenizi tavsiye ederim.
• Yemeğinizi sipariş etmeden önce kış aylarına göre daha hafif bir yemek tercih etmelisiniz. Örneğin çok yağlı veya ağır soslar ile hazırlanan yemekler ile hem daha çok kalori almış, hem de sıcağın etkisi ile hazım güçlüğü ile karşılaşma ihtimalinizi artırmış olursunuz. Bu nedenle ızgara tavuk veya balık, zeytinyağlı sebze yemeği sizin için ideal seçim olabilir. Eğer tercihiniz sebze yemeği ise yanında sizi daha uzun süre tok tutacak lifli bir ürün ile yemenizi tavsiye ederim. Bu ürün yarım paket ETİ Form da olabilir veya ince kepekli bir dilim ekmek de. Böylelikle yemekten yarım saat sonra açlık duygusu hissetmezsiniz.
• Yemeğinizin tadına bakmadan asla tuz eklemeyin. Eğer kilo probleminiz varsa yemeğinize eklemeyi düşündüğünüz baharatın miktarını azaltın. Unutmayın ki baharatların iştah açıcı özelliği bulunur. Aşırı tuz tüketimi hem sağlık açısından, hem de selülit oluşumuna neden olduğundan tercih edilmemeli.
• Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte belki unutulan belki de göz ardı edilen önemli noktalardan birisi de posa tüketimidir. Bu nedenle bol bol sebze ve meyve tüketmeli, özellikle kabuğu ile beraber yenebilen meyveleri birlikte yemeğe dikkat etmeliyiz.
• Yazın en çok tercih edilen ve hafif yiyecek olarak bilinen kızartmalar, özellikle et ve sebze kızartmaları, düşünüldüğünün aksine hem daha fazla kalori içerir hem de midemizi gereğinden fazla yorar. Kızartma, yağın cinsi ne olursa olsun daha fazla yağ tüketimine yol açtığı için tercih edilmemesi gereken bir pişirme yöntemidir.
• Masanıza ekmek sepetinin konulmasına izin vermeyiniz. Eğer ekmek yemeden doyamayacağınızı düşünüyorsanız, az miktarda kepekli ekmek tercih ediniz.
• Eğer fast-food tarzında bir öğün tercih edecekseniz hamburger yerine lahmacun, gazlı içecekler yerine de ayran tüketebilirsiniz. Patates kızartması, mayonez gibi kalorisi çok yüksek yiyeceklerden mutlaka uzak durmalısınız.
• Tercihiniz pizza yönünde ise doğru malzeme ile hazırlandığı sürece neden olmasın? Örneğin; sosis, salam, sucuk ile hazırlanan mayonezli bir pizza yerine, ton balığı, mantar, yeşil biber, soğan ve domates ile hazırlanmış pizzayı tercih etmeniz daha sağlıklı olacaktır.
• Yaz aylarını yaşadığınız şu günlerde dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan bir diğeri de sıvı tüketimidir. Susadığınızı hissettiğiniz her an mutlaka su içiniz. Ayrıca kolalı içecekler yerine, yaz aylarında terleme ile kaybedilen mineral ihtiyacınızı karşılamak için ayranı tercih edebilirsiniz.
#beslenme yanlışları#diyetler#diyetlerde yapılan yanlışlar#diyette yanlış yapma#hatalı diyet#Hatalı Diyetlerin Sonuçları#hatalı rejim#İdeal zayıflama#İdeal zayıflama diyeti#İdeal zayıflama diyeti nasıl olmalıdır?#önemli diyet yanlışları#r#rejim
0 notes
Link
Düşük karbonhidrat diyetlerinde doğru bilinen yanlışları sıralayan Estetik International Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Hale Taşgın,“Estetik International kliniklerimizde sağlıklı beslenme ve kilo kontrolü için danışanlarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Son zamanlarda en fazla sorulan sorular arasında düşük karbonhidrat diyetleri yer alıyor. Biz milletçe ekmek tüketmeyi seven bir toplumuz. Ekmek ve türevleri günlük karbonhidrat alımının büyük bir bölümünü oluşturuyor. Diğer yandan düşük karbonhidrat alımını destekleyen diyetler hakkında doğru bilinen yanlışlar zaman zaman bu diyetlerin son derece sağlıksız olduğunun düşünülmesine de yol açıyor. Eğer bu tarz bir diyet yapmak istiyorsanız, mutlaka diyetisyen kontrolünde uygulama yapılmasını öneriyorum” dedi. YANLIŞ: SIFIR KARBONHİDRAT Hale Taşgın, “Yapılan en büyük hata bu aslında çünkü bedenin karbonhidrata ihtiyacı vardır. Alınacak miktar, nereden alınacağı ve zamanlamanın diyetisyen tarafından belirlenmesi gerekir. Akademik tavsiyeler, yaptığınız diyetin %20 ile %30 oranında karbonhidrat içermesi doğrultusundadır” diye konuştu. YANLIŞ: SEBZE VE MEYVE YOK Sebze ve meyvelerin karbonhidrat içeriği düşük karbonhidrat diyetlerinde en fazla sorgulanan soruların başında geldiğini belirten Taşgın, “Karbonhidrat alımı sebze ve meyvelerle desteklenmelidir. Elbette yine miktar ayarlaması yapılmalıdır. Karbonhidrat alımınızı özellikle sebze ve meyvelerden, sağlıklı kuruyemişlerden yapmalısınız” dedi. YANLIŞ: BÖBREKLERE ZARAR VERİR Böbrek hastaları için hazırlanan beslenme programından söz eden Taşgın, “Böbrek hastalarına proteinden düşük bir beslenme programı hazırlarız bu doğru fakat düşük karbonhidrat beslenme tarzında önerilen protein miktarları sağlıklıdır ve insan bedeninin ihtiyaçlarından daha fazla ya da az değildir. Böbrek hastaları bu tarz diyetleri yapmayı düşünmesinler ama herhangi bir sorunu olmayanlarda böbrek rahatsızlıklarına yol açmadığını da eklemek isterim” ifadelerini kullandı. YANLIŞ: KEM��KLERDEKİ KALSİYUMU YOK EDER Bilinen en büyük yanlışın düşük karbonhidrat diyetlerinin bedene aşırı miktarda protein yüklediğinin düşünülmesi olduğunu vurgulayan Taşgın, “Eğer bedeninize çok yüksek protein yüklemesi yaparsanız, kalsiyum idrar yolu ile dışarı atılır. Oysaki bu diyetlerde doğru miktarlardaki protein alımı yapılır ve bu da kemiklere zarar vermek yerine, koruyucu etki yapar” dedi. Ekmeği keserek kilo vermeyi planlıyor ama ekmek yemeden yapamıyorum diyenlere ise, tavsiyelerde bulunan Estetik International Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Hale Taşgın şunları ekledi: Sağlıklı ve kaliteli ve özellikle bitkisel yağları diyetinize eklerseniz, uzun süre tok kaldığınızı ve acıkmadığınızı hissedeceksiniz ve ekmeği aramayacaksınız. Avokado, çiğ badem, somon gibi kaliteli yağları olan besinler yediğinizde bu doyma hissini maksimum seviyede yaşarsınız. Fakat tekrar hatırlatmakta fayda var. Düşük karbonhidrat diyeti mutlaka diyetisyen kontrolünde yapılmalıdır”. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
Link
Düşük karbonhidrat diyetlerinde doğru bilinen yanlışları sıralayan Estetik International Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Hale Taşgın,“Estetik International kliniklerimizde sağlıklı beslenme ve kilo kontrolü için danışanlarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Son zamanlarda en fazla sorulan sorular arasında düşük karbonhidrat diyetleri yer alıyor. Biz milletçe ekmek tüketmeyi seven bir toplumuz. Ekmek ve türevleri günlük karbonhidrat alımının büyük bir bölümünü oluşturuyor. Diğer yandan düşük karbonhidrat alımını destekleyen diyetler hakkında doğru bilinen yanlışlar zaman zaman bu diyetlerin son derece sağlıksız olduğunun düşünülmesine de yol açıyor. Eğer bu tarz bir diyet yapmak istiyorsanız, mutlaka diyetisyen kontrolünde uygulama yapılmasını öneriyorum” dedi. YANLIŞ: SIFIR KARBONHİDRAT Hale Taşgın, “Yapılan en büyük hata bu aslında çünkü bedenin karbonhidrata ihtiyacı vardır. Alınacak miktar, nereden alınacağı ve zamanlamanın diyetisyen tarafından belirlenmesi gerekir. Akademik tavsiyeler, yaptığınız diyetin %20 ile %30 oranında karbonhidrat içermesi doğrultusundadır” diye konuştu. YANLIŞ: SEBZE VE MEYVE YOK Sebze ve meyvelerin karbonhidrat içeriği düşük karbonhidrat diyetlerinde en fazla sorgulanan soruların başında geldiğini belirten Taşgın, “Karbonhidrat alımı sebze ve meyvelerle desteklenmelidir. Elbette yine miktar ayarlaması yapılmalıdır. Karbonhidrat alımınızı özellikle sebze ve meyvelerden, sağlıklı kuruyemişlerden yapmalısınız” dedi. YANLIŞ: BÖBREKLERE ZARAR VERİR Böbrek hastaları için hazırlanan beslenme programından söz eden Taşgın, “Böbrek hastalarına proteinden düşük bir beslenme programı hazırlarız bu doğru fakat düşük karbonhidrat beslenme tarzında önerilen protein miktarları sağlıklıdır ve insan bedeninin ihtiyaçlarından daha fazla ya da az değildir. Böbrek hastaları bu tarz diyetleri yapmayı düşünmesinler ama herhangi bir sorunu olmayanlarda böbrek rahatsızlıklarına yol açmadığını da eklemek isterim” ifadelerini kullandı. YANLIŞ: KEMİKLERDEKİ KALSİYUMU YOK EDER Bilinen en büyük yanlışın düşük karbonhidrat diyetlerinin bedene aşırı miktarda protein yüklediğinin düşünülmesi olduğunu vurgulayan Taşgın, “Eğer bedeninize çok yüksek protein yüklemesi yaparsanız, kalsiyum idrar yolu ile dışarı atılır. Oysaki bu diyetlerde doğru miktarlardaki protein alımı yapılır ve bu da kemiklere zarar vermek yerine, koruyucu etki yapar” dedi. Ekmeği keserek kilo vermeyi planlıyor ama ekmek yemeden yapamıyorum diyenlere ise, tavsiyelerde bulunan Estetik International Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Hale Taşgın şunları ekledi: Sağlıklı ve kaliteli ve özellikle bitkisel yağları diyetinize eklerseniz, uzun süre tok kaldığınızı ve acıkmadığınızı hissedeceksiniz ve ekmeği aramayacaksınız. Avokado, çiğ badem, somon gibi kaliteli yağları olan besinler yediğinizde bu doyma hissini maksimum seviyede yaşarsınız. Fakat tekrar hatırlatmakta fayda var. Düşük karbonhidrat diyeti mutlaka diyetisyen kontrolünde yapılmalıdır”. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes