#ahşap kapı
Explore tagged Tumblr posts
enatech · 2 years ago
Text
Ersin Mobilya
0 notes
ahmet-34 · 2 years ago
Text
Tumblr media
Tumblr media Tumblr media
#Dünyanın en tecrübeli kurtarma birimlerinden biri olduğu belirtilen Amerikan Uluslararası Kurtarma Ekibinin Kurtarma şefi ve afet olayları m#nerede durmalı?#DOUG COPP'UN ÖNERİLERİ#1)“Binalar çökerken basitçe ”çömelen ve korunan“ kişiler istisnasız her defasında ezilerek ölüyorlar. Masa#araba gibi nesnelerin altına giren kişiler her zaman ezilirler.#2)Kediler#köpekler ve bebeklerin hepsi doğal bir şekilde dizlerini ana rahmindeki gibi karınlarına doğru çekerek kıvrılırlar. Deprem anında sizde bu#Hafifçe ezilecek ama yanında boşluk yaratacak bir kanepe#geniş büyük bir eşyanın yanında durun.#3)Ahşap evler deprem anındaki en güvenli yapılardır. Sebebi basittir; ahşap esnektir ve depremin zorlamasıyla hareket eder. Eğer ahşap bina#ahşap binalar daha az yoğunlukta yıkılış ağırlığına sahiptir. Tuğla binalar ayrı tuğla parçalarına ayrılacaklardır. Tuğlalar bir çok yarala#ama (beton) bloklardan daha az ezilmiş vücutlar yaratırlar.#4)Eğer gece yataktayken deprem olursa#basitçe yuvarlanarak yataktan düşün. Yatağın çevresinde güvenli bir boşluk oluşacaktır. Oteller müşterilerine deprem anında yatakların yanı#5)Televizyon izlerken deprem olursa ve kolayca kapıdan veya pencereden dışarı kaçmak mümkün değilse#kanepe veya büyük bir koltuğun/sandalyenin yanında cenin pozisyonunda kıvrılarak yere uzanın.#6)Bina çökerken Kapı kirişlerinin altına geçen herkes ölür...Nasıl mı? Eğer kapı kirişlerinin altına geçerseniz ve kapı kirişi öne veya ark#7)Hiçbir zaman merdivenlere gitmeyin/yönelmeyin. Merdivenler (ana binadan) farklı bir “frekans aralığına” sahiptir; ana binadan bağımsız/ay#ta ki merdivenlerin yıkılışı kadar. Merdivenlere ulaşan insanlar basamaklar yüzünden yaralanırlar. Korkunç şekilde sakatlanırlar. Bina yıkı#merdivenlerden uzak durun. Merdivenler binanın hasar görmesi en muhtemel kısmıdır. Depremde yıkılmamış olsa dahi#merdivenler bağırarak kaçmaya çalışan insanların aşırı yüklenmesi ile çökebilir. Merdivenler binanın geri kalan kısmı zarar görmemiş olsa d
6 notes · View notes
tferyal · 10 months ago
Text
Tumblr media
Kastamonu'dan... 🤎🤍🤎
1 note · View note
erkanxarslan · 2 years ago
Photo
Tumblr media
#köy #genç #kuzu #saflık #hayat #ahşap #kapı #gökyüzü #avlu #anadolugram #turkey #turkobjektif #turkinstagram #igfotogram #iganadolu #igturkiye #erkanarslan (Yenice Sarıçayır) https://www.instagram.com/p/CpX4xG8MmOg/?igshid=NGJjMDIxMWI=
1 note · View note
bliow · 5 months ago
Text
OKUL CENTER - GOLD
Tumblr media
Kapı giydirme, evlerde ve ofislerde dekorasyonun ve kişisel ifadelerin önemli bir parçası haline geldi. Kapılar, mekanın genel havasını belirleyen önemli unsurlardır ve bu nedenle onları özelleştirmek, yaratıcı bir kendini ifade biçimi olarak öne çıkıyor. "Artık Okuyorum Rozeti" ve "Artık Okuyorum Madalyası" gibi simgeler, okuma alışkanlığını teşvik etmenin ve bunu eğlenceli bir şekilde kutlamanın harika yollarıdır. Bu yazıda, kapı giydirme uygulamalarını ve bu rozetlerin yanı sıra madalyaların nasıl kullanılabileceğini keşfedeceğiz. Hem görsellik hem de anlam derinliği taşıyan bu parçalarla yaşam alanınızı daha ilgi çekici hale getirebilir, aynı zamanda kitap okuma alışkanlığını teşvik edebilirsiniz. 
Kapı Giydirme
Kapı giydirme, ev veya ofis dekorasyonunda önemli bir rol oynamaktadır. Kapılar, bir mekanın ilk izlenimini oluşturan unsurlar arasında yer alır. Farklı stil ve renklerdeki kapı giydirmeler sayesinde, mekanın atmosferini kolayca değiştirmek mümkün olabilir.
Ayrıca, kapı giydirme uygulamaları, kapının fiziksel özelliklerini de korumaya yardımcı olur. Kapı yüzeyine uygulanacak olan doğru kaplama, zamanla meydana gelebilecek aşınma ve yıpranmalara karşı koruma sağlar. Bu sayede kapınız, uzun yıllar boyunca estetik görünümünü koruyabilir.
Bunun yanı sıra, kapı giydirme sürecinde kullanılan malzemeler ve tasarımlar, kişisel zevkinizi yansıtma fırsatı sunar. Ahşap, cam veya metal gibi farklı malzemelerle yapılan çeşitli kapı giydirmeleri, sizin tarzınızı evinize yansıtmanın harika bir yoludur. Böylece, kapınız sıradan görünümünden çıkarak, mekanınıza özgün bir dokunuş kazandırır.
Artık Okuyorum Rozeti
Artık Okuyorum Rozeti, okuyuculuğun bir simgesi olarak özel bir yere sahiptir. Bu rozet, kitap okuma alışkanlığını teşvik etmek ve okuma sevgisini yaymak amacıyla tasarlanmıştır. Özellikle çocuklar için oldukça motive edici bir unsurdur. Rozeti takan çocuklar, kendilerini birer okurun parçası olarak görürler ve bu da onları daha fazla okumaya teşvik eder.
Artık Okuyorum Rozeti alan bir çocuk, etrafında okuma faaliyetlerine katılarak sosyal bir bağ oluşturur. Rozeti sayesinde diğer çocuklarla bu deneyimi paylaşır ve okuma konusunda bilgi alışverişinde bulunurlar. Bu durum, sosyal etkileşimi artırarak okuma sevgisinin çoğalmasına yardımcı olur. Rozeti takmanın bir diğer getirisi de, okuma etkinliklerine ve yarışmalara katılmaktır.
Bunun yanı sıra, Artık Okuyorum Rozeti çeşitli kitap etkinliklerinde veya okuma kampanyalarında dağıtılmaktadır. Böylece, okuma kültürü yaygınlaştırılırken, çocukların okuma becerilerini geliştirmeleri teşvik edilir. Bu rozet, yalnızca bir ödül değil, aynı zamanda
Artık Okuyorum Madalyası
Artık okuyorum madalyası çocukların okuma alışkanlıklarını teşvik etmek amacıyla tasarlanmış özel bir ödüldür. Bu madalya, hem çocukların okuma sevgisini artırmakta hem de onları daha fazla kitap okumaya teşvik etmektedir.
Özellikle okul kütüphaneleri ve okul etkinlikleri bu madalyanın dağıtımında önemli bir rol oynamaktadır. Öğrenciler, belirli bir okuma hedefini tamamladıklarında bu madalyayı alarak başarılarını pekiştirirler. Böylece çocuklar için okuma, bir ödül ve başarı aracı haline gelir.
Sonuç olarak, genç nesillerin kitaplarla olan ilişkisini güçlendirmek için etkili bir motivasyon aracıdır. Bu madalya sayesinde çocuklar, okumayı sadece bir görev değil, aynı zamanda bir zevk olarak görmeye başlayacaklardır.
481 notes · View notes
haberiler · 4 months ago
Text
TORK DOOR - GOLD
Tumblr media
Tork Kapı Sistemleri, modern yaşam alanlarına şıklık ve konfor katmak için özel olarak tasarlanmış otomatik kapı çözümleri sunmaktadır. Hem iş yerleri hem de özel mülkler için ideal bir seçenek olan Tork, sağlam yapısı ve estetik tasarımıyla dikkat çekmektedir. Otomatik kapı sistemleri, kullanıcılara hem pratiklik hem de güvenlik sağlar. Bahçe kapıları ile ferah bir alan yaratırken, otopark kapıları sayesinde araç giriş-çıkış güvenliği en üst seviyeye çıkarılmaktadır. 
Otomatik Kapı Sistemleri
Otomatik kapı sistemleri, modern yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Hem güvenlik hem de konfor sağlamak amacıyla birçok alanda tercih edilmektedir. Bu sistemler, özellikle ticari binalar, alışveriş merkezleri, hastaneler ve sanayi tesisleri gibi yüksek trafik alanlarında yoğun bir şekilde kullanılmaktadır.
Otomatik kapılar, çeşitli mekanizmalar ve teknolojilerle donatıldıkları için farklı ihtiyaçlara cevap verebilecek şekilde tasarlanabilirler. İşte otomatik kapı sistemlerinin bazı önemli avantajları:
Kolay erişim: Otomatik kapılar, engelli bireyler için erişim kolaylığı sağlar.
Güvenlik: Kapılar, güvenlik sistemleri ile entegre edilebilir, böylece hırsızlık ve diğer suç riskleri azaltılır.
Enerji verimliliği: Kapılar, kapalı kaldıkları sürece sıcaklık kaybını önleyebilir, bu da enerji tasarrufu sağlar.
Estetik: Modern tasarımlarıyla, hem işlevsel hem de estetik bir görünüm sunar.
Otomatik kapı sistemleri kullanıcı deneyimini artırırken, aynı zamanda güvenli ve işlevsel bir alan yaratmaya yardımcı olmaktadır. Bahçe kapıları ve otopark kapıları gibi özel kullanım alanlarında da bu sistemlerin avantajları oldukça belirgindir. Her türlü analizinizi yaparak, ihtiyaçlarınıza uygun otomatik kapı sistemini seçebilirsiniz.
Bahçe Kapısı
Bahçe kapıları, evlerin dış mekanlarını güvenli bir şekilde korumanın yanı sıra estetik bir görünüm de sağlar. Otomatik kapı sistemleri ile entegre edilen bahçe kapıları, kullanım kolaylığı ve konfor sunar. Ailelerin ve ziyaretçilerin bahçelere erişimini sağlarken, aynı zamanda güvenlik sağlamada da büyük bir rol oynar.
Otomatik bahçe kapısı, çeşitli malzemelerden üretilebilir. Alüminyum, çelik veya ahşap gibi materyaller, dayanıklılık ve estetik açıdan farklı seçenekler sunar. Farklı stiller ve tasarımlar, bahçenizin peyzajına uygun bir kapı seçmenize olanak tanır. Bu sayede, bahçe kapınız sadece bir giriş noktası olmaz; aynı zamanda dış mekan dekorasyonunun bir parçası haline gelir.
Bununla birlikte, otomatik kapı sistemleri sayesinde bahçe kapılarının açılıp kapanma süreci de oldukça pratik hale gelir. Uzaktan kontrol edilebilen veya sensörlerle otomatik olarak açılan bu kapılar, kullanıcıların hayatını kolaylaştırır. Ayrıca, bahçe kapısının güvenliğini artırmaya yönelik çeşitli sistemler de mevcuttur. Kameralar, alarm sistemleri ve uzaktan erişim ile birlikte, bahçenizin güvenliğini üst seviyede tutmak mümkündür.
Sonuç olarak, bahçe kapıları, otomatik kapı sistemleri ile birleştiğinde, sadece işlevselliği değil, aynı zamanda estetik ve güvenliği de bir arada sunarak, ev sahiplerine avantaj sağlar. Bahçe kapınızı seçerken, bu unsurları göz önünde bulundurarak en iyi seçimi yapabilirsiniz.
Otopark Kapısı
Otopark kapısı, güvenli bir şekilde araç park etme alanlarını sınırlamak ve izinsiz girişleri önlemek için tasarlanmış otomatik kapı sistemlerinden biridir. Bu kapılar, hem iş yerleri hem de konutlar için ideal çözümler sunar. Modern tasarımları ve işlevsel özellikleri ile otopark kapısı, estetik açıdan da beklentileri karşılar.
Otomatik Özellikler
Otopark kapıları, otomatik kapı sistemleri kapsamında sunulan en yenilikçi çözümlerden biridir. Bu kapıların otomatik açılma ve kapanma mekanizmaları, hem kullanım kolaylığı sağlar hem de güvenliği artırır. Kendi kendine kapanma özelliği, kullanıcıların kapıyı kapatmayı unutmalarını engeller.
Farklı Türler
Otopark kapıları çeşitli türlerde mevcuttur. Raylı kapılar, perde kapılar, döner kapılar gibi seçenekler, projenizin ihtiyaçlarına göre seçilebilir. Her bir kapı türü, farklı alanlarda avantajlar sunarak esneklik sağlar.
Güvenlik ve Kontrol Sistemleri
Güvenlik, otopark kapısının en önemli özelliklerinden biridir. İleri düzey güvenlik sistemleri, uzaktan kontrol edilebilen sistemler ya da yüz tanıma teknolojileri ile entegre edilebilir. Bu sayede otopark alanlarınızı daha güvenli hale getirebilirsiniz.
Sonuç olarak, otopark kapıları hem işlevsellik hem de güvenlik açısından büyük avantajlar sunar. Otomatik kapı sistemleri ile entegre çalışarak, yaşam alanlarınıza ve işletmelerinize değer katar.
378 notes · View notes
eniyilisanspazarim · 6 months ago
Text
LADOOR - PLATİN
Tumblr media
Ladoor, çağdaş tasarımın ve fonksiyonelliğin mükemmel bir birleşimini sunan yenilikçi kapı çözümleriyle öne çıkıyor. Günümüzde iç mekan tasarımında kapıların rolü giderek daha fazla önem kazanıyor ve bu bağlamda Ladoor, estetik ve dayanıklılığı bir arada sunan kapı yüzeyleri ile dikkat çekiyor. Kapı yüzeyleri, sadece bir kapının görünümünü etkilemekle kalmaz, aynı zamanda mekanın genel atmosferini belirleyen önemli unsurlardan biridir.
Ladoor
kapı tasarımına yeni bir boyut kazandıran yenilikçi bir markadır. Modern mimarinin ve iç mekan tasarımının vazgeçilmez parçası olan kapı yüzeyleri, Ladoor ile estetik ve fonksiyonelliği bir araya getiriyor.
Kaliteli malzemeler kullanarak ürettiği kapı yüzeyleri ile dikkat çekmektedir. Geniş renk ve doku seçenekleri, her türlü mimari tarza uyum sağlar. Hem iç mekanlarda hem de dış mekanlarda kullanılan bu kapılar, dayanıklılıkları ile uzun ömürlü bir kullanım sunar.
Kapı yüzeyi seçiminde Ladoor, yalnızca estetiği değil, aynı zamanda güvenliği de ön planda tutmaktadır. Gelişmiş kilit sistemleri ve sağlam yapıları ile evinizin güvenliğini artırır. Kullanıcıların ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş çözümler sunarak, herkesin hayalindeki kapıyı üretmeyi amaçlar.
Ladoor'un sunduğu kapı yüzeyleri, enerji verimliliğine katkıda bulunarak, iç mekanların sıcaklık ve ses izolasyonunu sağlar. Böylece hem konforlu bir yaşam alanı yaratır hem de enerji tasarrufuna olanak tanır.
Sonuç olarak, Ladoor kapı yüzeyleri, estetik, dayanıklılık ve güvenlikteki üstün başarıları ile ev dekorasyonunda önemli bir yer edinmektedir. Modern tasarımları ile yaşam alanlarınızı güzelleştirirken, işlevsellikten de ödün vermez.
Kapı Yüzeyi
Kapı yüzeyi, kapıların estetik ve dayanıklılık açısından önemli bir parçasıdır. Kapı yüzeyinin kalitesi, hem görsellik hem de uzun ömür için son derece kritik bir rol oynar. Kapılar, evlerin ve iş yerlerinin ilk görünen unsurlarından biri olduğu için, seçilecek olan kapı yüzeyi malzemeleri, genel dekorasyon stiline de uyum sağlamalıdır.
Kapı yüzeyi genellikle ahşap, metal veya kompozit malzemelerden üretilmektedir. Ahşap kapılar, doğal görünümü ve estetik çekiciliği ile ön plana çıkar. Bununla birlikte, ahşap kapıların bakım gereksinimleri, diğer kapı yüzeylerine göre daha fazladır. Metal kapılar ise, güçlü yapıları sayesinde güvenlik sağlarken, çeşitli kaplama seçenekleri ile estetik bir görünüm de sunabilir.
Kompozit kapı yüzeyleri, farklı malzemelerin birleşimi ile üretilir ve bu sayede hem dayanıklılık hem de hafiflik avantajı sunar. Ayrıca, bu tür kapılar, çeşitli hava koşullarına karşı dirençlidir ve uzun ömürlüdür. Kapıların yüzey kaplaması, dış etkenlerden korunmalarında da önemli bir rol oynar.
Kapı yüzeyinin diğer bir önemli yönü ise, izolasyon özellikleridir. Kaliteli kapı yüzeyleri, ses ve ısı yalıtımı sağlayarak mekanların konforunu artırır. Bu nedenle, kapı seçiminde yüzeyin yalıtım özellikleri de dikkate alınmalıdır.
Sonuç olarak, kapı yüzeyleri sadece bir kapının dış görünümünü değil, aynı zamanda fonksiyonelliğini ve dayanıklılığını da etkileyen önemli bir unsurdur. İyi bir kapı yüzeyi seçimi, hem konforu hem de estetiği artıracak, yaşam alanlarınızı daha çekici hale getirecektir.
624 notes · View notes
vekisi · 2 years ago
Text
Bosscelikkapi - Devasa+
Villanızın kapılarını yenilemek istiyorsanız doğru yere geldiniz. Bosscelikkapi ile, aralarından seçim yapabileceğiniz çok çeşitli villa kapısı modelleri bulabilirsiniz. Tümü rekabetçi fiyatlarla. Aradığınız ister çelik kapı ve çelik kapı modelleri, hepsi bizde var. Farklı özelliklere sahip farklı modeller de sunuyoruz, böylece ihtiyaçlarınıza ve bütçenize mükemmel şekilde uyan bir şey bulacağınızdan emin olabilirsiniz. Bir villa kapısı, herhangi bir evin önemli bir parçasıdır. Bir eve sadece estetik katmakla kalmaz, aynı zamanda bir güvenlik önlemi olarak da işlev görür. Bu nedenle, ihtiyaçlarınıza ve bütçenize uygun doğru villa kapısını seçmek önemlidir. Bu yazıda farklı villa kapısı modelleri, villa kapısı fiyatları ve özellikleri ile çelik kapı modelleri ve fiyatları ele alınacaktır. Şık, güvenli ve uygun maliyetli bir villa kapısı mı arıyorsunuz? Doğru yere geldiniz. Klasik ahşap kapılardan modern çelik kapılara kadar ihtiyaçlarınıza uygun çok çeşitli villa kapısı modelleri sunuyoruz. Bütçeniz ne olursa olsun, eviniz için mükemmel villa kapısını bulabilirsiniz. Ayrıca, daha fazla güvenlik ve stil için çelik kapı modellerimizi de keşfedebilirsiniz.
1K notes · View notes
hataysekshikayelerisblog · 1 year ago
Text
Annemin Teyzekızının Götü! (Yılmaz 45 Y., İstanbul)
Lise sona yeni geçmiştim, Fatih'te dedemden kalma ahşap evin üst katında oturuyorduk. Babam memurdu, annem ev kadını. Ablam iktisat fakültesine o yıl girmişti. Annemin teyzekızı Sacide abla sık sık Adapazarı'ndan İstanbul'a gelir, bizde kalırdı. Senelerdir Sacide abla gelince benim odamda yatardı, ben de salondaki kanepede. Şikayetçi olmazdım hiç bu durumdan; odamdan almam gereken bir şey olduğunda serbestçe girebiliyordum nasıl olsa. Hele Sacide Abla uyuyorsa... Gecelik giymezdi hiç; uyurken sütyen de takmazdı. Açık kumral saçları, bembeyaz teni, dolgun göğüsleriyle güzel sayılabilecek bir fiziği vardı. Uzun uzun seyrederdim onu uyurken, sonra da onu siktiğimi hayal ederek 31 çeker boşalırdım tabii.
Okula devam ederken aynı zamanda büyük kulüplerimizin birinde basketbol yıldız takım oyuncusuydum; babam okulu aksatmamam şartıyla razı olmuştu spor yapmama. Bir maç sırasında ciddi bir sakatlanma yaşadım; sol bacağımda lif kopmuştu. Babam çok bozulmuştu bu sakatlığa, tam da Mayıs ayında imtihan döneminde oluşumuz sinirlendirmişti onu. Çalan kapı ziliyle Hızır gibi yetişmişti Sacide Abla! Ama sakatlığım, ciddi bir yatak istirahati gerektirdiği için, odamı verememiştim sevgili Sacide ablaya, bu kez salonda yatan o olacaktı mecburen...
Ertesi sabah uyandığımda, Sacide abla bornozla benim odamdaydı, herkes salonda kahvaltı masasında olduğundan mecburen benim odamda giyinecekti! Önce benim uykuda olduğumdan emin olmak için üzerime doğru eğilip baktı; nemli sabun kokusu beni çıldırtmaya yetmişti, taş gibi olan sikimde nabız atışlarımı hissediyordum. Bana arkası dönük bornozu çıkarttı, apışarasını iyice kurulayıp, külodunu giymek için domaldı. Açık kaherengi göt deliğinin altında kılsız amcığının etli dudaklarını görünce sikim külodumu yırtacak hale gelmişti. Sacide Abla giyinip odamdan çıkınca, sikime ufak bir dokunuşla inanılmaz bir patlama ile boşalıp tekrar yatıp uyudum.
Akşam saatlerinde gelen bir telefonla anneannemin rahatsızlanıp hastaneye yatırıldığı haberiyle, annem ve babam ani bir kararla Adapazarı'na gitmek zorunda kalmışlar. Sabah uyandığımda, ablam da çoktan okula gitmişti. Elimi yüzümü yıkayıp topallayarak salona doğru yürürken, fısıltı halinde konuşmalar duydum. Sessizce salona yaklaştığımda, Sacide ablanın telefonla konuştuğunu duydum, "Evett! evettt! Sok artık yarrağını içime! Geçirrrr! Amımı götümü doldur o koca sikinle!" diye konuşuyordu. Salonun kapısını hafif araladığımda, elindeki hıyarı götüne sokup çıkarmaktaydı...
Şaşkınlıkla kapıyı kapamamla çıkan gürültü Sacide ablanın paniklemesine yetmişti. Odama dönüp yatağa uzandıktan sonra uzun bir sessizlik oldu. Yarım saat kadar sonra odamın kapısı yavaşca açıldı. Az önce gördüğümde çırılçıplak olan Sacide ablam giyinik olarak karşımdaydı. Bana, "Ne diyeceğimi bilemiyorum..." derken sesi titriyordu, "Kimseye birşey söyleme n'oolur Yılmaz!" dedi. Hiç konuşmadan elimi uzattım. Yanıma geldi, yatağımın kenarına oturup elimi tuttu. Ben de yan dönüp diğer elimi apışarasına koydum, titrediğini hissettim. Yüzüme eğilip dudaklarımdan öpmesiyle ok yaydan çıkmıştı artık, bacağımdaki sakatlığı bile hissetmez olmuştum.
İkimiz de süratli bir şekilde çırılçıplak soyunduk. Sacide ablam deneyimlerini kullanıp idareyi ele almıştı; önce üzerime ters uzanıp 69 oldu, yarağımı yalamaya başladı. Ben de onun amını çılgın gibi yalıyordum. Amının dolgun dudaklarını ağzıma doldurup emdikçe, Sacide abla üzerimde inleyerek kıvrana kıvrana orgazm oldu, çığlıklar atarak... Ablamın okuldan gelmesi yaklaşınca kalktı yatağımdan, her yanı titriyordu.
Annemlerin dönüşüne kadar, her sabah Sacide ablayla, ablamın okula gidişiyle sevişmeye başlıyorduk. Sacide abla ikinci günden itibaren götünü de siktirdi bana, ama bakireliğini korudu kararlılıkla! Telefonda seks yaptığı sevgilisi hakkında sorduğum soruları yanıtlamamıştı, ama dört gün boyunca götünden çılgınca sikişmişti benimle...
Gidişine alışamamıştım, rüyamda sikişiyordum Sacide ablamla sürekli. Yıllar sürecek bir ilişkinin başladığını bilemezdim. Sacide ablayla yaşadıklarımızın üzerinden iki ay kadar geçmiş, yaz tatili başlamış, sakatlığım epey düzelmişti. Son rahatsızlığından sonra anneannem maalesef yatalak durumdaydı, Adapazarı'nda oturan Hacer Teyzem, annemin teyze kızları Macide ve Sacide ablamlar dönüşümlü olarak ilgileniyorlardı anneannemle.
Temmmuz başlarında anneannemi ziyaret bahanesiyle Adapazarı'na gittim, esas amacım Sacide abla'mı sikmekti tabii ki! Anneannem felç nedeniyle tam konuşamıyordu, ama beni görünce ne kadar sevindiği gözlerinden okunuyordu. Anneanemin evi tek katlıydı; bir oda, bir banyo, bir oda da çatı katında vardı. Ben orada kalmayı istedim, teyzemin ısrarlarına direnip kaldım da...
İkinci gecenin sabahında sikimde serin bir ıslaklıkla uyandım; Sacide abla yanıma diz çökmüş, boxerimden çıkardığı sikimi yalamaktaydı! Uyanıp irkilmemle gülerek, "Korkma kimse yok evde! Teyzem zaten kalkamaz!" dedi. Doğrulup dudaklarına yumuldum, aceleyle soyunduk. Biribirimizi açlıkla yalarken inliyorduk. Sacide abla, "Yılmaz'ım, hep seni düşledim! Beni bağırta bağırta sikkk!" diyordu. Sacide abla sikimi ve götünü iyice tükürükleyip beni yatırdı, üzerime çıkıp yarağımın üzerine aniden çökmesiyle inledik beraberce. Hızlı bir tempoyla adeta o beni sikti! Sonunda ikimiz de boşaldığımızda üzerime abandı kaldı nefes nefese...
Sikiş arası sohbetlerde bu kez açıldı bana, sevgilisi İstanbul'da üniversitede okuyan İran'lı zengin bir ailenin oğluymuş! Bir sene sonra mezun olacakmış, evlenip Tahran'a yerleşeceklermiş! Şok olmuştum; Sacide ablamı artık karım gibi görüyorken, başka bir ülkeye gelin gitmesi bir balyoz gibi inivermişti başıma! Sinir basmıştı birden; giyinip sokağa attım kendimi, hızlı adımlarla nereye gittiğimi bilmeden amaçsızca yürüyordum...
"Yılmaaazz! Yılmaazz!" diye seslenen kadın sesini farkedince durup döndüm. Gelen Macide ablanın büyük kızı Nurdan'dı, "Deminden beri bağırıyorum! Sağır mısın!" diye azarladı beni. Arkamdan koşmaktan nefes nefese kalmıştı, "Ne bu halin? Karadeniz'de gemilerin mi battı?" dedi gülerek. "Yoo, nereden çıkardın bunu?" dememle sarıldı sımsıkı, "Ulan buraya geldin, beni görmeden mi gideceksin!" deyip, bir daha sarıldı. Sütyensiz memelerinin sertleşmiş uçlarını göğsümde hissetmemle sikim esas duruşa geçmişti bile...
Macide abla annemin teyzesinin ilk çocuğuydu, arada iki erkek, üç düşük derken, en son olarak Sacide ablayı doğurmuştu, tekne kazıntısı olarak. Macide Abla 42 yaşındaydı, 20 yaşındayken, baba tarafından akraba Ali abiyle evlendirilmişti, iki kız doğurmuştu. Nurdan 20, Nurcan 18 yaşındaydı. Kızlarının ikisi de okumamış, koca bekliyordu.
Nurdan'ın dişiliğini hissedince rahatlamıştım. Halen Sacide ablaya kızgındım, içimden, (Ulan Sacide abla, ben de senin yeğenin Nurdan'ı sikmez miyim!) diyerek, bir elimi arkadan Nurdan'ın başına atıp saçlarını okşadım. Saçlarının kokusunu içime çekip, "Seni görmeye geldim ben, görmeden gider miyim?" diye gülerken, belinden vücudunu sikime doğru yasladım. Benden yaşca büyüktü ama, spor yaptığım için gelişmiş olan vücudum bu farkı kapatıyordu. Nurdan koluma girdi, sohbet ederek epeyi yürüdük. Nurdan geçen yıl kazanamayınca tekrar üniversite sınavına girmiş, falan filan...
Akşam anneannemin evine girer girmez, Sacide abla üzerime öfkeyle atıldı; "Nurdan'la sürtmeye mi geldin buraya!" diye bağırdı. Şaşkınlıkla karışık bir öfkeyle bir tokat attım, sustu. Ama hemen pişman olmuştum, ne diyeceğimi bilemiyordum. Birden boynuna atılıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım, "Affet beni lütfen, birden kendimi kaybettim!" dedim. O gece birbirimize sarılıp yattık, sevişmedik. Sabah uyandığmızda susuzluğumuzu doyasıya giderdik, dillerimiz, ellerimiz dumaksızın çalıştı, bağırta bağırta siktim Sacide ablanın götünü defalarca.
Sonunda dönüş günü geldi çattı tabii, döndüm İstanbul'a. Yaz bitti, okul antrenmanlar derken günler geçiyordu. Bir akşam eve gittiğimde bizimkiler yemeğe oturmuştu. Onlara katılmak için içeri girince donup kaldım, benim sofradaki yerimde Nurdan oturuyordu! Bana, "Selam!" diyerek gülümsedi, "İstanbul Üniversitesi'ni kazandım, kutlamayacak mısın beni?" dedi. Eczacılık okuyacakmış haspa, yurt falan ayarlayıncaya kadar da bizdeymiş! İçimden, (Hoşgeldin teyzesini siktiğim!) dedim, sevinmiştim gerçekten :)
[Yılmaz]
137 notes · View notes
bilmece · 3 months ago
Text
Sabah dolmuşla işe giderken sıradan şeyleri ilginç ve hatta güzel bulduğumu fark ettim. İşlemeli ahşap ve yıpranmış bir sokak kapısı, ters dönmüş bir kapı numarası, boyası dökülmüş bir apartmanın çiçeklerle dolu balkonu, manavdaki renk renk meyveler… Bu farkındalık fotoğraf makinamı kapıp sokağa çıkma isteği uyandırdı içimde. Öldüğünü sandığım heveslerim derin bir uykudaymış meğer, nasıl neşeyle doldu içim!
27 notes · View notes
venusunruhu · 3 months ago
Text
Beni böyle uzun sev
Gölü delirt
Tutuştur suyun kanını
Gitmeni yalanlayan kuşlar bul
Bir küflü yorgunluk
Zamansız bir deniz kaldı
Gecenin avuçlarında
Hem varım sanki yokum
Beni böyle ıslak sev
Gizimi dağıt
Kuşlar demiştik kuşlar
Kal öyle
Öyle rüzgarlı
Ahşap bir kapı
Açılıyorum sana
20 notes · View notes
enatech · 2 years ago
Text
Çıkmacı Ramazan
0 notes
edapostblog · 10 months ago
Text
ÇOK GÜZEL BİR HIKAYE MUTLAKA OKUYUN!
Genç adam, evinin alt katında marangozluk yapıyordu. Kapı ve pencere konusunda uzmandı. Fakat plâstik pencereler yaygınlaşınca, ahşap olanlara rağbet azaldı. Bu yüzden işler iyi gitmiyordu. Üstelik de çocukları büyümüş, biri hariç okula başlamıştı. Masrafları artınca, yanındaki kalfasına yol verdi. İşe biraz daha erken koyulur, yardımcıya ayırdığı parayı, çocukların harçlığına katardı.
Adam, bir gün çalışırken, elektrik kesildi. Ve uzun süre beklediği halde gelmedi. Aksi gibi, o akşam üzeri teslim etmesi gereken birkaç pencere vardı. Boş kalmayı sevmezdi. Planyayı yağladı, talaşları süpürdü. Biraz dinlenmek için eve çıkarken, sigortaya göz attı.
Eğer yanılmıyorsa, bu iş normal değildi. Biri gelip sigortayı kapatmış olmalıydı.
Şalteri kaldırınca, atölye aydınlandı. Tahminleri doğru çıkmıştı ama, bu işe bir anlam veremiyordu. Şaka dese, böyle bir şaka yapılmazdı. Kendisini kıskanacak bir düşmanı da yoktu.
İşe koyulduğunda, yine aynı şey oldu. Ama bu sefer suçluyu görmüştü. Oğlu, evden atölyeye bağlanan merdiveni sessizce inmiş ve sigortayı kapattığı sırada, babasını karşısında bulmuştu.
Adam, on yaşına gelmiş bir çocuğun böyle bir haylazlığını affedemezdi. Bütün günü, onun yüzünden mahvolmuştu. Bir kere yapmış olsa, ses çıkartmazdı. Ama tekrarlaması, hangi yönden bakılırsa bakılsın, büyük hataydı. Saçlarından yakalayıp sıkı bir tokat attı. Her şey onun iyiliği içindi. Belki vurduğu tokat, serseri olmasını engellerdi.
Adam, oğlunun gözyaşlarını görmezden geldi ve eve çıktıktan sonra, eşine dert yanarak:
- Bu çocuğun, okulda kimlerle düşüp kalktığını bilmemiz lazım!.. dedi. Eğer serbest bırakırsak, başımıza büyük dertler açacak!..
Adam, bir süre düşündü. Sonunda da en kolay yolu buldu. Oğlunun hiç aksatmadan tuttuğu günlüğünde, arkadaşlarına ait ip ucu olmalıydı. Eşi istemese de, ona kulak asmadı ve çocuğunun günlüğünü okumaya başladı.
Oğlu, en son sayfada:
“Bu gece kötü bir rüya gördüm!..” yazmıştı. “Atölyede çalışırken, babamı elektrik çarpıyordu. Allah’ım onu koru!.. Ben elimden geleni yapacağım!..”
(Her şey göründüğü gibi olmayabilir)
Tumblr media
Tumblr media
41 notes · View notes
duygubocek · 25 days ago
Text
babetlerimi yere sertçe vurarak yanında yürüyorum. sokaktaki tüm ilgiyi üzerimize çekiyoruz. direksiyonun başına geçiyorsun. beyaz mustanginin kaportasına kalçamı yaslayıp çürük vişne rengi çantamdan çıkarttığım sakızı ağzıma atıyorum. leopar desenli mini eteğimi biraz daha yukarı çekiyorum. dantelli çoraplarımı diz hizamda düzeltiyorum. doğal kıvırcıklarımı daha çok seviyorsun ama ben her gece bigudilerle uyuyan takıntılı bir kızım, düzeni seviyorum. düz yürüyorum. sabahlığımın önünü bağlayıp balkona çıkarken gözüme yamuk gözüken tabloyu düzeltiyorum. çizgilerden taşırmıyorum. çizgilere basmıyorum. çizgileri düz çiziyorum. kollarının arasındayken omzundaki beni öpebilmek için yeleğinin içine giydiğin tişörte karışıyorum. saatine bakıp gitme vaktinin geldiğini söyleyene dek gözlerinle beni fotoğraflamana izin veriyorum.
bar balkonunda fotoğraflarını çekiyorum. kırmızı deri ceketinin yakalarını düzeltiyorsun. ceketinle aynı renk tırnaklarımı saçlarına geçirip dağıtıyorum. dirseklerini demir korkuluğa yaslayıp bayık gözlerle kamerama bakıyorsun. her flaş patlayışında göz kapağındaki simler ışıldıyor. dudaklarının arasında bir sigara var, ikimiz de aynı anda sana doğru sönüyoruz. sönen sokak lambalarını koşarak yakıyoruz. sağ elinde topuklu ayakkabılarımı tutuyorsun. sol elinde benim elim. saçlarım parlatıcıma yapışmış, soluklanmak için yaslandığım bankamatiğin loş ışığında hepsini kulağımın arkasına itiyorsun. adımın baş harfi. tanıştığımız gün de aynı küpeleri takıyordum.
yaşadığımız sahil kasabasında mevsimlerden yaz. ufukta batan güneşin ışıkları tamirhanenin duvarındaki renkli lastiklere yansıyor. ahşap kapı çan sesiyle birlikte açılıyor. ruganlarının çıkarttığı topuk sesi gittikçe yükseliyor. önce jantlarındaki tırtılları sonra seni görüyorum. ağzında bir buğday sapı döndürüyorsun, dünyam döndü sanıyorum.
o günden beri zincirler koptuğunda sana geliyorum. işaret parmağının uzandığı bir yıldız var. ikimiz de sana doğru yanıyoruz. yüzünü aklımda tutabilmek için hızmalarını ezberimden sayıyorum. yüzümde bir ben var, sen çok seviyorsun. sende bir ben varım, o kızı çok seviyorum. dağınık kitaplığını, ütüsüz giysilerini ve yamuk el yazını öyle çok seviyorum ki. sen karşımda uyurken bile bana bakan gözlerini özlüyorum.
avcuma kaç fındık sığacağını merak ettiğin bahçede yürüyorum. fındık kabukları bana gözlerini hatırlatıyor. keşke düz yürüdüğüm kadar düz düşünebilseydim. olmayan şeyler görüyorum. çakıl taşları tırnaklarına, çilek akenleri çillerine, kuş tüyleri saçlarına benziyor.
sevgin korktuğum tüm okyanusları doldurdu. merdivensiz kumdan bir şato yapıp içine beni koydun. baktığın yön, attığın adım yolum oldu. ben senden önce geniş masalarda büyük kararlar alan uzun boylu, sivri dilli, sert bakışlı, dik başlı bir kadındım. şimdi oturduğum sandalyede ayaklarım yere değmiyor. yan tekerler olmadan dengemi sağlayamıyorum. sen açmadıktan sonra hiçbir kapının kulpunu bulamıyorum. haritayı ters tutuyorum. pusulam şaşıyor, kutup yıldızı sönüyor. yosunlarla küsüşüyorum, karınca yuvalarıyla bozuşuyorum, minareler yıkılıyor.
sen yanımda yokken tost ekmekleri yandı, patatesler çiğ kaldı. çorba tuzsuz oldu, bal şekerlendi. sen yanımda yokken en sevdiğim eteğimin fermuarı sıkıştı. topuğuma sakız yapıştı. küpemin tekini kaybettim. tüm boşlukları sana benzettim. bende bıraktığın boşluğu bile parçalara bölüp raflara dizmek istedim. çekmecelerden kokun taştı. ne giysem yakışmadı. örgülerim toka tutmadı. dirseğimdeki sıyrık kapanmadı. dizimdeki yara dikiş tutmadı. parktaki kuğu adını sayıkladı. tırnağım kökünden kırıldı. sen yanımda yokken kalbim çok kırıldı. parmağımdaki dikeni çıkaramadım, nereye dokunsam izin battı. tüm sular boyumu aştı. sen yokken gözüm yaşlı kalmadı ama kimse bana sen gibi yaklaşmadı. kimse senin kadar yakışmadı.
ne zaman diz dize oturmuş iki aşık görsem ayrılığı hatırlıyorum. ben seni geniş zamanda sevmek istiyorum. seni başka hayatlarda tekrar tekrar sevmek istiyorum. biz bir gün öleceğiz ve yeniden doğacağız. sen nazlı bir küstüm çiçeği olacaksın, ben tam bitişiğinde tohumlanan bir müge olacağım. gülmeni umup şakalar yapacağım, oyunlar oynayacağım seninle. sende güneşi ve suyu bulacağım. boyum sana doğru uzayacak. biz bir gün öleceğiz ve yeniden doğacağız. sen evcimen bir iran kedisi olacaksın, ben fırlama bir tekir olacağım. önüne uzanıp bahçeyi seyrettiğin camın pervazına çıkıp ip yumaklarıyla aklını çeleceğim. kaptığım tüm balıkları ve en güzel kutuları kapına getireceğim.
en başa dönüp her şeyi düzeltiyorum. annemle telefonda tartışmıyorum. evden kapıyı çarpıp çıkmıyorum. bisikletimi sinirle sürmüyorum, zinciri atmıyor. sen tamirhanenin kapısını aralarken ben üç adım ardındaki mavi bisiklet yolundan geçip gidiyorum. biz hiçbir zaman gözlerimize hangi renk düğmeler takacağımız hakkında konuşmuyoruz. köpeğimden haberin olmuyor, kedinle uyuyakalmıyorum. gözyaşlarını silmiyorum hiç. sesinden şarkılar dinlemiyorum. şarap içip çok ağladığım gecelerde yüzümü iki avcunun arasına alıp “sen benim canımdan bir parçasın, istesem de yabancı olamam sana” demiyorsun bana.
bir sabah misafir çocuğunun yamulttugu çerçeveyi düzeltesim gelmiyor. bir akşam ceketini tekli koltuğa atmak yerine vestiyere asıyorsun, aynı anda şaşırıyoruz. bir rakam farkıyla numaramı çeviriyorsun, yanlış numara diyip kapatıyorum. geniş zamanlar masallarda olur. benim saçım sarı değil ve uzamıyor, zaten sen de söylediğim şarkıyı duymuyorsun.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
3 notes · View notes
erkanxarslan · 2 years ago
Photo
Tumblr media
#köylü #kapı #ahşap #şapka #selamlama #avlu #köy #evönü #erkanarslan (Canbaz Köyü) https://www.instagram.com/p/Cn1FVXwM9-N/?igshid=NGJjMDIxMWI=
1 note · View note
noksanbiri · 2 years ago
Note
Aktif olduğunuzu görmek ne hoş. Doğayla iç içe imreniyoruz size 💐bu arada bahçedeki kapı önü parke görünümlü taş nedir
daha iyi hayatlar sizlerin olur inşallah. 🌱🌱 veranda komple fayans. ahşap görünümlü fayans hepsi.
17 notes · View notes