#ağız kokusundan

[naefsunkar]

✨Kıymetli Peygamber Efendimiz Sallallâhu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur;

❀࿐Ramazân'ı Şerîf Ayında, ümmetime beş özellik verilmiştir kî, onlar kendilerinden evvel hiçbir ümmete verilmemiştir.

⭐️Oruçlunun ağız kokusu Allah'û Teâ'lâ'nın indinde misk kokusundan daha hoştur.

⭐️İftar edinceye kadar, melekler onun için istiğfar ederler.

⭐️Allah'û Teâ'lâ her gün cennetini süsler, sonra ona hitâben:

"Yakında Salih Kullarım kendilerinden sıkıntı ve eziyetleri atıp, sana varacaklar." buyurur.

⭐️Ramazân'ı Şerîf Ayında azgın şeytanlar zincire vurulur, başka ayda yaptıklarına bu ayda ulaşamazlar.

⭐️Ramazân'ı Şerîfin son gecesinde ise, oruç tutan kullar topluca affolunur.

(🌸࿐Kaynak;Ahmed İbn-i Hanbel, El-Müsned, no:7148)

[ah-val]

Hazreti Resûlullah Efendimiz صلى الله عليه و سلم buyurmuştur ki:

“Eğer kullar Ramazan ayındaki üstünlükleri bilselerdi, bütün senenin Ramazan olmasını isterlerdi.”

“Rabbiniz şöyle buyurur: Her iyilik on mislinden yedi yüz misline kadar mükâfat ile karşılanacaktır. Oruç bundan ayrıdır. Oruç yalnız benim içindir, onun karşılığını ben vereceğim. Oruç cehennem ateşine karşı bir kalkandır. Yemin olsun ki oruçlunun ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha hoştur. Biri, oruçlu bulunduğunuz sırada size karşı bir cahillikte bulunursa, ‘Ben oruçluyum, ben oruçluyum’ desin, ona bulaşmasın.”

“Ramazânı Şerifte Âllahu Teâla Hazretleri ‘ni zikreden affedilmiştir. O'nda bir şey isteyen ise hüsrana uğramaz."

"Aziz ve Celîl olan Allah; “İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim” buyurmuştur.

“Kim (dinen geçerli) bir özrü olmadığı halde Ramazanın bir gününü dahi oruçsuz geçirirse, Ramazan dışında ömrü boyunca oruç tutsa da onun yerini asla tutamaz.”

Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi Vesellemin duası:

Allah'ım ! Sen'in Kendine verdiğin veya katındaki gayb ilminde Kendine seçtiğin bütün isimlerinin hürmetine Sen'den isterim.

Ramazanı Şerifimiz Rabbime yakınlaşabilmeye hayırlara vesile mübarek olsun.

[bulgubil]

Ağız Kokusu Tedavisi: Doğal ve Tıbbi Yöntemler

Ağız kokusu, pek çok insanın yaşadığı yaygın bir problemdir ve sosyal hayatı olumsuz etkileyebilir. Ağız kokusunun tedavisi için çeşitli yöntemler bulunmaktadır. İlk olarak, ağız hijyenine dikkat etmek oldukça önemlidir. Dişlerin düzenli olarak fırçalanması, diş ipi kullanımı ve dil temizliği, ağız kokusunu önlemede etkili yöntemlerdir.

Ağız kokusu tedavisi için bazı doğal yöntemler de kullanılabilir. Örneğin, bol su içmek ağız kuruluğunu önler ve tükürük üretimini artırarak kötü kokuların oluşmasını engeller. Ayrıca, maydanoz gibi bitkiler çiğnenerek ağız kokusunu azaltabilir. Bunun yanı sıra, elma ve havuç gibi sert meyve ve sebzeler de ağız içinde doğal bir temizlik sağlayarak kötü kokuları azaltır.

Tıbbi yöntemler arasında ise antibakteriyel ağız gargaraları ve ağız spreyleri kullanımı yer alır. Bu ürünler, ağızda bulunan bakterileri öldürerek kötü kokuların oluşmasını engeller. Ayrıca, düzenli diş hekimi kontrolleri ve profesyonel temizlikler de ağız kokusunu önlemede önemli bir rol oynar.

Ağız kokusu, bazen altta yatan daha ciddi bir sağlık sorununun belirtisi olabilir. Sinüzit, diyabet, mide problemleri ve böbrek hastalıkları gibi durumlar ağız kokusuna neden olabilir. Bu nedenle, ağız kokusu problemi yaşayan kişilerin bir sağlık profesyoneline danışması önemlidir. Doktorlar, altta yatan nedenleri belirleyerek uygun tedavi yöntemlerini önerebilirler.

Ağız kokusu tedavisi için hem doğal hem de tıbbi yöntemler bulunmaktadır. İyi bir ağız hijyenine dikkat etmek, sağlıklı bir diyet benimsemek ve düzenli doktor kontrolleri yapmak ağız kokusunu önlemede etkili olacaktır. Daha fazla bilgi için ağız kokusu tedavisi hakkında detaylı rehberlere başvurabilirsiniz. Bu şekilde, ağız kokusundan kurtulabilir ve daha özgüvenli bir şekilde sosyal hayatınıza devam edebilirsiniz.

[darinme]

Ağız Kokusu Tedavisinde Etkili Yöntemler ve Öneriler

Ağız kokusu, sosyal yaşamı olumsuz etkileyen yaygın bir sorundur. Kötü ağız kokusunun nedenleri arasında ağız hijyenine dikkat edilmemesi, diş eti hastalıkları, sigara kullanımı, bazı yiyecek ve içecekler, mide problemleri ve kronik hastalıklar yer alır. Neyse ki, ağız kokusuyla başa çıkmak için etkili tedavi yöntemleri mevcuttur.

Öncelikle, düzenli diş fırçalama ve diş ipi kullanımı ağız kokusunun önlenmesinde temel bir rol oynar. Dişler günde en az iki kez fırçalanmalı ve diş ipiyle temizlenmelidir. Ayrıca, dil temizleyicisi kullanarak dil yüzeyindeki bakteri plaklarını temizlemek de oldukça etkilidir. Ağız kokusunun başlıca sebeplerinden biri ağız içi bakterilerdir ve bu bakterilerin temizlenmesi kötü kokunun azalmasına yardımcı olur.

Diş hekiminize düzenli olarak gitmek, ağız sağlığınızı korumanız açısından önemlidir. Profesyonel diş temizliği, plak ve tartar birikimini önleyerek ağız kokusunu azaltır. Diş hekiminiz ayrıca ağız kokusunun altında yatan nedenleri tespit ederek size uygun ağız kokusu tedavisi yöntemlerini önerebilir.

Beslenme alışkanlıkları da ağız kokusu üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Soğan, sarımsak, kahve gibi kötü kokuya neden olan yiyecek ve içeceklerden kaçınmak, ağız kokusunu önlemede yardımcı olabilir. Ayrıca, yeterli su tüketimi ağız kuruluğunu önleyerek ağız kokusunun azalmasına katkı sağlar. Tükürük, ağız içerisindeki bakterileri temizler ve ağız kokusunu azaltır. Bu nedenle, gün boyunca bol su içmek oldukça önemlidir.

Sigara kullanımı ağız kokusunu artıran bir diğer önemli faktördür. Sigaranın bıraktığı kötü koku, diş etlerine ve dişlere zarar vererek ağız kokusunu şiddetlendirir. Sigarayı bırakmak, hem genel sağlık hem de ağız kokusu açısından büyük bir fark yaratır.

Ağız kokusu tedavisi, iyi bir ağız hijyenine dikkat etmek, düzenli diş hekimi kontrollerine gitmek, sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek ve sigaradan uzak durmak gibi basit adımlarla mümkündür. Bu yöntemler, sosyal yaşamınızı olumsuz etkileyen ağız kokusundan kurtulmanıza yardımcı olabilir.

[sinyallervesistemler]

ağız bakımını önemsemeyen insandan nefret ediyorum. bakın dişleriniz görünüş olarak düzensiz, asimetrik olabilir ona asla lafım yok. ama dişini fırçalamayan insandan nefret ya. ağzı kokan insandan nefret ya gerçekten. ben dişlerimi fırçalarım dil kazıyıcısıyla dilimi temizlerim ağzıma hindistan cevizi yağı çekerim dişçiye de gidiyorum hem hijyen hem ferahlık için ağız spreyi de kullanıyorum. yani tamam siz bu kadarını yapmasanız bile bir dişinizi fırçalayın ya lütfen. nefes kokusundan tiksiniyorum gerçekten.

[dilperisanimmmm]

Ercanin sadece ağız kokusundan basim döndü midem bulandı bi diğer dünyaya gittim geldim ayakta duramıyorum hâlâ kendime gelemedim. Böyle bir boku niye içersin ya. Enn ağır içkiden sanırım. Dewxa min çû lawo.

[tibbivearomatikbitkiler]

Uzun Yapraklı Nane

Uzun Yapraklı Nane

#AntiEnflamatuar, #Antioksidan, #Antispazmodik, #AromatikBitkiler, #Ballıbabagiller, #BitkiselIlaçlar, #DoğalTedavi, #EsansiyelYağlar, #Lamiaceae, #MenthaLongifolia, #SindirimSorunları, #SolunumYoluSorunları, #SuNanesi, #TıbbiBitkiler, #UzunYapraklıNane https://is.gd/7c2SJi https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/bitkiler/uzun-yaprakli-nane/

Uzun Yapraklı nane ballıbabagiller familyasından gelen bir bitki olup, aromatik özellikleri sayesinde yemeklerde, tatlılarda, çaylarda, kokteyllerde lezzet verici olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca bitkinin yaprakları ve yağı, sağlık açısından birçok faydası nedeniyle tıbbi amaçlar için de kullanılmaktadır.

Uzun Yapraklı Nane Bitkisini Tanıyalım

Bitki Yetişme Alanları: Bataklıklar, sulak alanlar, nehir ve göl kıyıları, kıyı kumulları Yaşam Süresi: Çok Yıllık Yetiştiği Şehirler: Ağrı, Amasya, Ankara, Antalya, Artvin, Aydın, Bitlis, Bursa, Çanakkale, Denizli, Eskişehir, Gümüşhane, Hakkari, Karaman, Kars, Kayseri, Kırklareli, Konya, Malatya, Mardin, Mersin, Muş, Rize, Sinop, Tokat, Tunceli, Şanlıurfa, Uşak, Van Anavatanı ve Doğal Yayılış Alanları : Kuzey ve Kuzeydoğu Anadolu yanısıra, Avrupa, Kafkasya ve Kuzaybatı İran doğal yayılışlı olup, Karadeniz kökenlidir. Çiçeklenme Zamanı: Yaz Başı (Haziran)Yaz (Temmuz)Yaz Sonu (Ağustos) Çiçeklilik Süresi: Bir mevsim Rakım (En Düşük): 600 m. Rakım (En Yüksek): 2250 m.

Uzun yapraklı nane (Mentha longifolia) bitkisinin en fazla uzaması, genellikle 30-90 cm arasında değişir. Ancak, bitkinin yetiştiği koşullara ve çevresel faktörlere bağlı olarak bu boyutlar değişebilir. Mentha longifolia bitkisi oldukça yaygın bir bitki türüdür ve geniş bir alanda yayılabilir. Ancak, bitkinin yayılımı, yetiştirildiği bölgenin özelliklerine ve bakım koşullarına bağlı olarak değişebilir.

Bir diğer nane çeşidi: Kıvırcık Nane

Mentha longifolia bitkisinin nihai olgunlaşma süresi değişkendir ve yetiştirildiği koşullara bağlı olarak değişebilir. Genellikle, bitki çiçeklenmeye başlamadan önce yaklaşık 2-3 ay sonra hasat edilebilir. Ancak, bitkinin nihai olgunlaşma süresi, yetiştirildiği bölge, toprak koşulları, sulama düzeni ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Ilıman iklimlerde yetişir ve serin, nemli ortamlardan hoşlanır. İyi drene edilmiş topraklarda yetişebilir ve suya ihtiyaç duyar, ancak fazla sulama bitkiyi bozabilir. Bitki aynı zamanda güneşli veya kısmi gölge alanlarda da yetişebilir.

Uzun Yapraklı Nane Etken Maddeleri

Uzun Yapraklı Nane (Mentha longifolia) bitkisinin yaprakları ve yağı birçok farklı bileşik içerir. Başlıca etken maddeleri arasında mentol, menton, pulegon, limonen, eukaliptol, linalool ve flavonoidler gibi uçucu yağlar ve fenolik bileşikler yer alır. Mentol, bitkinin karakteristik nane kokusundan sorumludur ve anti-enflamatuar, analjezik ve antispazmodik özellikleri olan bir bileşiktir. Pulegon, antimikrobiyal özelliklere sahiptir ve bitkinin sağlık yararlarından bazılarına katkıda bulunur. Flavonoidler antioksidan özelliklere sahiptir ve bağışıklık sistemi fonksiyonlarını destekleyebilir.

Uzun Yapraklı Nane Faydaları

Uzun yapraklı nane, sağlık açısından birçok faydası bulunan bir bitkidir.

Sindirim sorunlarına iyi gelir ve hazımsızlık, gaz ve mide bulantısı gibi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılır.

Baş ağrısı ve migren gibi ağrıları hafifletir, stresi azaltır, zihni açar ve yorgunluğu giderir.

Bitkinin antioksidan özellikleri sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir ve vücudu zararlı serbest radikallerden korur.

İltihap önleyici özellikleri ile de bilinir ve özellikle ağız sağlığına faydalıdır.

Bitki, diş eti hastalıklarını ve ağız kokusunu önler.

Bitkinin uçucu yağları, soğuk algınlığı ve öksürük gibi solunum yolu rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılır.

[korkutkalkan]

Uzmanlar açıkladı: Bu yiyecekler ağız kokusunu bastırmak için birebir

Uzmanlar açıkladı: Bu yiyecekler ağız kokusunu bastırmak için birebir

Çin’deki Sichuan Üniversitesi’nden araştırmacılar, yoğurt, ekşi mayalı ekmek ve miso çorbası gibi fermente gıdalardaki probiyotik bakterilerin ağız kokusundan sorumlu plağı dişlerden ve dilden temizleyebileceğini buldu. Turşu ve kombucha çayında da bulunan probiyotikler, vücutta yaşayan, besinleri parçalayıp emen ve zararlı bakterilerden koruyan iyi bakterilerdir. Araştırma için probiyotiklerin,…

[tavsiyeblogu]

Kuşkusuz ağız kokusu herkesi rahatsız eden bir olgu. Dolayısı ile ağız kokusundan kurtulmak için sürekli bir arayış mevcut. Tamda bu arayışa uygun bir makale oluşturduk. Amacımız ağız kokusundan kurtulmanın yolları hakkında detaylı ve kapsamlı bilgiler sunmaktı. Bunu başardık. İşte ağız kokusundan kurtulmak için yapılması gerekenler

[mesut-sems]

“İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir”

Ebû Hüreyre’den (r.a.) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurdu:

Aziz ve celîl olan Allah; “İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim” buyurmuştur.

Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin. Şayet biri kendisine söver ya da çatarsa: ‘Ben oruçluyum’ desin.

Muhammed’in canı kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha güzeldir.

Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: Birisi, iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır.

Buhârî, Savm 9; Müslim, Sıyâm 163

Allahım! Tuttuğumuz oruçları ahirette mukafatimiza vesile kıl.. Âmin

Hayırlı akşamlar bereketli iftarlar..

[bymuamma]

Günümüzde; "Oruç tutuyor musun ?" diye sorduğumuzda aldığımız cevaplar:

- Hayır, ben okuyorum...

- Hayır, ben çalışıyorum...

- Hayır, benim mesâi saatlerim uzun...

- Hayır, benim işim ağır...

- Hayır, ben emekli olunca...

Sanki bu oruç;

Eli boşlara, işsizlere farz !

Ama istikbâle, paraya, makâma, eve, arabaya,

huzura, sağlığa gelince; Ver Allah'ım Ver !?!..

يَٓا اَيُّهَا الَّذِينَ اٰمَنُوا كُتِبَ عَلَيْكُمُ الصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى الَّذِينَ مِنْ قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ

"Ey iman edenler !

Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz."

Bakara Suresi: 183

"Oruç, insanı cehennem ateşinden koruyan bir kalkandır.

Tıpkı sizi harpte ölüme karşı muhafaza eden bir kalkan gibi."

Hadîs-i Şerîf (Nesâî, Savm, IV, 167)

"İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir.

Oruç benim içindir, mükafatını da ben vereceğim."

"Muhammed'in canı kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha güzeldir."

Hadîs-i Şerîf (Buhari, Savm 9; Müslim, Sıyam 163)

"Her kim ruhsatsız ve hastalıksız olarak Ramazanda bir günün orucunu tutmazsa, bütün bir ömür oruç tutsa da onu ödemiş olmaz."

Hadîs-i Şerîf (Tirmizi, Savm, 27; Ebu Davud, Savm, 38; İbni Mace, Sıyam, 14)

Oruç mu ?

Tut kardeşim tut !

Tutan da öldü, tutmayan da.

Önemli olan şimdi ve sonrası...

Abdurrauf Özder

[hatiragulzaman]

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki

“Oruç sabrın yarısıdır.”

💫💫💫

Resulullah (s.a.a): “Cennet dört kişinin özlemini çeker, ….biri de Ramazan ayında oruç tutandır.”

Mü’min öldüğü zaman, namazı baş ucunda, zekâtı sağında, orucu solunda bulur.” (Bkz. Heysemî, III, 51)

Resulullah (s.a.a): “Cennet, her yıl ramazan ayının gelişiyle süslenip ziynetlenir.“

İmam Zeynelabidin (a.s): “Selam sana olsun ey Ramazan ayı ki, hiçbir ay seninle fazilette yarışamaz.”

Muhammed’in canı kudret elinde olan Allah’’a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha güzeldir.

Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: Birisi, iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır.” (Buhârî, Savm 9; Müslim, Sıyâm 163)

Mübarek Ramazan ayına kavuştunuz. Yüce Allah bu ayda size oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda sema (cennet) kapıları açılır, cehennem kapıları ise kapanır ve şeytanların azgınları bağlanır.

Nesâî, Sıyâm, 5

Hoşgeldin şehr-i Ramazan

[ah-val]

Hazreti Resûlullah Efendimiz صلى الله عليه و سلم buyurmuştur ki:

“Eğer kullar Ramazan ayındaki üstünlükleri bilselerdi, bütün senenin Ramazan olmasını isterlerdi.”

“Rabbiniz şöyle buyurur: Her iyilik on mislinden yedi yüz misline kadar mükâfat ile karşılanacaktır. Oruç bundan ayrıdır. Oruç yalnız benim içindir, onun karşılığını ben vereceğim. Oruç cehennem ateşine karşı bir kalkandır. Yemin olsun ki oruçlunun ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha hoştur. Biri, oruçlu bulunduğunuz sırada size karşı bir cahillikte bulunursa, ‘Ben oruçluyum, ben oruçluyum’ desin, ona bulaşmasın.”

“Ramazânı Şerifte Âllahu Teâla Hazretleri ‘ni zikreden affedilmiştir. O'nda bir şey isteyen ise hüsrana uğramaz."

"Aziz ve Celîl olan Allah; “İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim” buyurmuştur.

“Kim (dinen geçerli) bir özrü olmadığı halde Ramazanın bir gününü dahi oruçsuz geçirirse, Ramazan dışında ömrü boyunca oruç tutsa da onun yerini asla tutamaz.”

Kim Ramazan'ın faziletine inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek terâvih namazını kılarsa, geçmiş günahları bağışlanır.

Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem, ashâbını Ramazan gecelerini ibadetle değerlendirmeye teşvik ederdi. Özellikle de terâvih namazı kılmalarını isterdi. Terâvih namazının sevâbını kazanmanın iki şartı olduğunu söylerdi: Biri, terâvih namazının insanı Allah'a yaklaştıracağına inanmak. Diğeri de terâvih namazının sevâbını Allah'tan beklemek. İki Cihân Güneşi Efendimiz bu niyetle kılınan terâvih namazının, geçmiş günahların bağışlanmasına vesile olacağını müjdelemiştir. İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe, terâvih namazının sünnet-i müekkede olduğunu, yani Efendimiz'in onu devamlı kıldığını söylemiştir.

Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi Vesellemin duası:

Allah'ım ! Sen'in Kendine verdiğin veya katındaki gayb ilminde Kendine seçtiğin bütün isimlerinin hürmetine Sen'den isterim.

Cumamız Ramazanı Şerifimiz hayırlara vesile mübarek olsun.

[olmakihtimali]

Çamaşır suyunda bir sıkıntı mı var ki?

Bir sıkıntı olsa yine âlâ. Birçok sıkıntı var...

Buyrun tıktık vee: Modern Temizlik Kuralları ve Müslüman Kadın / Yağmur Mirzayeva 2 Haziran 2018 

Domestoslar, yumuşatıcılar, yağ çözücüler sadece “temizlik” işini yapan masum birer hijyen malzemesi mi sanırsınız?Es selamu aleykum..Kardeşlerim kısaca bir konudan bahsedeceğim.Gördüğüm ve tecrübe ettiğim üzere “Temizlik hastası” hanimların ne kendileri ne de evlatları sağlıklı bir birey olarak hayatına devam edemiyor..Daha doğrusu bu hanımların temizlik duyguları evlatlarına daha hijyenik bir ortam sunabilme duygulari İSTİSMAR ediliyor.. Nasıl mı?Domestoslar, yumuşatıcılar, yağ çözücüler sadece “temizlik” işini yapan masum birer hijyen malzemesi mi sanırsınız?Kadınlar; Annelerinin kalıp sabunlarını, limon tuzlarını, sirkelerini bıraktılar güya daha iyi temizlik yapabilmek için Yahudinin janjanlı paketler ile sunduğu deterjanlara sarıldılar. Ama şu gerçeği göz ardı ettiler ki deterjanlar nasıl mikrobu, organik ve inorganik maddeleri eritiyorsa aynı şekilde kadının sağlam hücre ve dokularınıda eritiyor ve yok ediyor!‘Aidin Salih hoca’ hanım bu olayı şu ifade ediyor;-Yağ çözücü kullanıyorsunuz ama o yağ çözücü sizin doku ve yağlarınızıda eritiyor! Nefesiniz ile bu kimyasalı çeker akciğerlerinize kadar indirirsiniz böylece bu kimyasallar kanınıza karışır bununla beyine iletilir ve beyni çevresinden ayrı tutan dokuyu/zarı eriterek beynimize dahil olur.Beynin doku ve damarları harap olmaya başlar. Peki sonra ne olacak size?Bu yüzden her kadın kansızlık çekiyor, her kadın ruhsal problemler yaşıyor, herkes nodüllü guatr hastası, şeker, tansiyon,tkolestrol hastası..diye sözlerini vurguluyor merhume doktor hanım..Yeter ki Setüstü ocağımız yağ tutmayıversin.. Yeterki her metalimiz ayna gibi parlasın.. Beyin dokularımız zedelenmiş, iliklerimize işleyen klor kan üretimimizi durdurmuş ne önemi var???Anne doğum yapıyor, bebek Anneyi emmiyor.. hemen hemşire tebessüm ile hastaneye sponsor olan mama markasını getiriyor.. Bebek dünyanın en muhteşem antibiyotiği olan Anasının göğsündeki Allah’ın ikramı “ağız sütünden” mahrum kalıyor ve hayatı boyunca bağışıklık sistemini harap edecek bir kısır döngünün içine düşüyor..Peki Allah subhan ve Teala’nın bu muhteşem yaratılış kaidesindeki içgüdüsel olarak emme haliyle doğan bir bebek nasıl olurda Annesini emmez???Çünkü Anne,  günler öncesinden bebeğin ve kendisinin çamaşırlarını en hijyenik(!) Deterjan ile yıkamış, en güzel kokan yumuşatıcı ilede durulamıştır..Bebek yumuşatıcı kokusundan, anasının kokusunu alamıyor malesef ve çoğu yavru bu sebeble sütten kesiliyor ne kadar acı değil mi?Birde doğum sonrası fotoğraflar moda oldu ki tamamen mahremiyete saygısızlıktır Annenin yüzü kozmatik ve makyaj dolu.. O koku ve kimyasalın içinde koku ile hareket eden bebek, Anneyi bulamıyor ki göğsünü bulsunda emmek istesin..Birde bu bebek eve getiriliyor ki vay haline.. Bulaşıklar bile çamaşır suyuna batırılıyor.. Bakın bu çok korkunç bir durum! Çünkü en ufak bir kaşıktaki o kimyasalın çözülmesi için ortalama 30 litre su ile durulanması lazım!Düşünebiliyor musunuz hanımlar bununla hangimiz uğraşırız?Dolayısı ile içine konulan yemekle veya sıvı ile bu kimyasallar çözülüyor ve bebeğimize şifa olsun diye yemek yedirirken aslında zehir yediriyoruz farkında değiliz..Sonuç? Gelsin bronşit, gelsin astım, gelsin erken yaşta görme bozuklukları, gelsin ciğer hastalıkları..Yeter mi? Yetmez.. mutfaktan alınan çamaşır suyumuzu birde tuvalet banyomuza iyice döküyoruz.. daha sonra 3 insanımızdan 1’i başlasın kısırlık ile mücadeleye tüketsin varını yoğunu tüp bebek kuyruklarında..Tüp bebek demişken insan DNA ve RNA sına yapılan büyük bir saldırıdır bu. Çünkü tüp bebek olarak doğmuş bir insan ileride çocuk sahibi olamazsa kendisine tüp bebek tedavisi yapılamıyor..Vel hasıl ı kelam tüp bebeğin tüp bebeği olmuyor ve nesil orada kesiliyor. Tamda istedikleri gibi..Tuvaletteki Domestostan kurtulamamışken birde içinde türlü kimyasaldan ziyade parfümlü olan tuvalet kağıtları çıktı başımıza.. Genç kızlar bu peçetelerle doğallıklarını bozdukları için hepsi hasta, erkeklerde ziyadesiyle..Dedelerimizi ve Nenelerimizi beyaz pamuk ipliğinden olan taharet bezleri kullanıyorlar diye kınardık lakin onların sağlamlığının karşısında kendi çürüklüğümüze bakınca nasılda haklılarmış diyor insan..Ve daha sayamayacağım bir çok örnek kardeşler..Biz Müslümanlar olarak temiziz, temizliği severiz.. Bunu bildikleri için bizi en hassas noktamızla vurdular kardeşler..Bugün temizlik malzemelerini bizlere biyolojik bir silah olarak kullanıyorlar. Lakin bizde bunlara fırsat veriyoruz çünkü doğalı ile uğraşmaya üşeniyoruz. Kolayımıza geliyor yahudinin sunduğu ürünler.. Çünkü onlar temizliğk sevdiğimizi bildikleri kadar bizim ne kadar uyuşuk ve üşengeç bir ümmet olduğumuzuda gayet iyi biliyorlar..Ben gelecek neslimiz adına çok korkuyorum çünkü kadınlarımız bilmiyor,anlattıklarımızında işine gelmiyor..Gercekten genlerimizle öyle oynamıslar ki akıl tutulması yaşıyoruz. Kadına deterjan yerine sirke,karbonat vs kullanmak zor geliyor ama sabaha kadar hastanede astım,bronşit,enfeksiyon olan çocuğunu beklemek kolay geliyor..Bugünlük bu kadar izah etmeye güç yetirebildim..Lütfen bunları göz ardı etmeyin kardeşlerim..Measselam..

[fezadasefa]

Ebû Hüreyre’den (r.a.) rivayet edildiğine göre Resûlullah ﷺ şöyle buyurdu:

Aziz ve celîl olan Allah "İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim" buyurmuştur.

Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin. Şayet biri kendisine söver ya da çatarsa: ‘Ben oruçluyum’ desin.

Muhammed’in canı kudret elinde olan Allah’'a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha güzeldir.

Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: Birisi, iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır."

Buhârî, Savm 9; Müslim, Sıyâm 163

Bu âciz kulu şu mübarek aya mazhar kılan Cenâb-ı Hakk'a hamd-ü senâlar olsun. Ramazan-ı Şerifimiz mübarek olsun.

[teneres]

Kim yalan söylemeyi, yalanla iş görmeyi ve cehâleti terk etmezse, Allah'ın, onun yemesini ve içmesini bırakmasına (oruç tutmasına) ihtiyacı yoktur.

Sahih-i Buhârî, Hadis No:1903

Ebu Hureyre (radıyallahu anh)'dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

Aziz ve celîl olan Allah "İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç benim içindir, mükafatını da ben vereceğim" buyurmuştur.

Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin. Şayet biri kendisine söver ya da çatarsa: 'Ben oruçluyum' desin.

Muhammed'in canı elinde olan Allah'a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha güzeldir.

Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: Birisi, iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır.

Buhari, Savm 9;

Müslim, Sıyam 163

Ebu Ubeyde (radıyallahu anh)'dan merfu olarak şöyle rivayet edilmiştir;

Oruç, kendisini delen bir şey olmadığı sürece (koruyucu) bir kalkandır.

İmam Ahmed 1/195, 196;

İmam Nesai, Hadis No:2233;

İbn Huzeyme, Hadis No:1892;

Hakim, Hadis No:5153

Yine Ebu Hureyre (radıyallahu anh)'tan merfu olarak şöyle rivayet edilmiştir;

Doğrusu oruç, onu delen bir şey olmadığı sürece bir kalkandır. Denildi ki, o ne ile delinir? Buyurdu ki; Yalan veya gıybet ile.

Taberani, 14/19 No:48;

el-Evsat, 8/399, No:7810

Enes ibn Malik (radıyallahu anh)'tan şöyle rivayet edilmiştir;

İnsanların etini yemeye (gıybete) devam eden kimse oruç tutmamıştır.

Selef-i Salihin'den bazı kimseler demiştir ki; Orucun en hafifi yeme-içmeyi terk etmektir.