#Sosyal Demokrat Parti
Explore tagged Tumblr posts
Text
Euro Bölgesinde Ekonomik Durgunluk ve Almanya'nın Durumu
New Post has been published on https://lefkosa.com.tr/euro-bolgesinde-ekonomik-durgunluk-ve-almanyanin-durumu-38599/
Euro Bölgesinde Ekonomik Durgunluk ve Almanya'nın Durumu
Euro bölgesindeki ekonomik durgunluğun etkileri ve Almanya’nın bu süreçteki durumu üzerine derinlemesine bir analiz. Ekonomik göstergeler, piyasa dinamikleri ve geleceğe dair öngörülerle dolu bir içerik.
https://lefkosa.com.tr/euro-bolgesinde-ekonomik-durgunluk-ve-almanyanin-durumu-38599/ --------
#Almanya#ekonomik büyüme tahminleri#ekonomik durgunluk#enflasyon#Euro bölgesi#gayri safi yurtiçi hasıla#siyasi belirsizlik#Sosyal Demokrat Parti#ticaret kesintileri#ulusal seçimler#Ekonomi
0 notes
Text
what a game glad i didnt ülkeyi batırmak
im playing suzerain and i was like “wow. this is literally turkish politics simulator” and then i learned it is actually done by a turkish team and it’s based on turkish politics sdfbdsb they did a great job
#suzerain#i couldnt fix the economy but I tried my best#my vp was a CLOWN ASS man but then i fired him and hired my beloved lucian <33333 I love that man fr#it's sad that petr died but damn you kinda did fuck up buddy :/#I made many choices i didnt want lmao but it went better than i expected#I reformed the education minority rights and human rights in general and I brought democracy as much as i could...#sosyal demokrat dede gibi oynadim biraz ama umarım o ekonomiyi de düzeltebilir lmao#I couldnt be re elected but i knew this would be the case... i reformed so many things and people werent ready#I guess I pissed off people#but hey! I avoided war and a pandemic lmao I'm happy about it#after I lost the election my wife continued to work for womens rights and became more of a politician than me lmao#and that's a great ending for me tbh. i will try again some time#and btw im very happy that i cleared out corruption as much as i could. i Never took bribery or used other kind of dirty methods#and on top of that i purged the conservative wing and arrested everyone who was involved in corruption lol#can you believe the minister of interior was responsible for the assassination of an opposition leader lmao#in what kinda country minister of interior can do that 😔 not realistic at all 😔#this alone is very telling how this is based on turkish politics LMAO#neyse devletimiz yayındayız di mi#AND btw btw im glad a more progressive party won the election after me lol#i would die if it was the nationalists 😐#i wish i took a screenshot of that page too#note to myself:#pfjp won the election after me and i kinda supported them as a mp#he even offered me the position of vp but i said no#all those years ago tho. when i was changing the constitution#he asked me for an alliance. i said no. what would happen if i said yes i wonder.#6lı masa real#cidden btw ben sosyal demokrat (ya da daha çok demokratik sosyalist?)#ve karşıdaki de sanırım sosyal liberal mi idk. emin değilim tam 6lı masa kadar farklı değiliz aslında shfjs olsun#sonra partim beni yuhalıyor çok progresif olduğum için ve emekli oluyorum falan. daha yazarım da tag sınırı rip
162 notes
·
View notes
Text
Lütfen Okuyalım, Devlet Adamı Sorumluluğu..
Reuters’ın aktardığına göre Mona Sahlin, 1982 yılında o dönem ülkenin en genç millletvekili olarak İsveç Parlamentosu’na girmeyi başarmıştı. Sahlin, Riksdag olarak da bilinen İsveç Parlamentosu’nda Sosyal Demokrat Parti’nin bir üyesi olarak bulunuyordu. Kısa bir süre içerisinde partide yükselen Sahlin’in kariyeri, 1995 yılında dönemin başbakanı ve Sosyal Demokrat Parti Genel Başkanı Ingvar Carlsson’un istifasıyla birlikte daha farklı bir noktaya ulaşacaktı. Sahlin, Carlsson’un yerine geçebilecek tek aday olarak görülüyordu ama 1995 yılında beklenmedik bir gelişme oldu.
Sahlin’in devletin tahsis ettiği kredi kartıyla özel harcamalar yapması bir skandala dönüştü
Ekim 1995’te Expressen gazetesi, Sahlin’in devletin kendisine tahsis ettiği kredi kartıyla özel harcamalar yaptığını ve aynı zamanda Sahlin’in bu kartı ATM’den para çekmek için kullandığını yazdı. İsveç’te kredi kartı kullanımının yaygın olması nedeniyle normalde devletin tahsis ettiği kredi kartı üzerinden yapılan özel harcamaların kısa bir süre içerisinde geriye ödenmesi halinde bu durum büyük bir sorun teşkil etmiyordu. Ama yalnızca birkaç gün içerisinde Sahlin’in hakkındaki iddialara yenileri eklenecekti.
Bir hafta sonra Expressen bir haber daha yayınladı ve Sahlin’in bu kredi kartıyla kendisine kıyafet aldığını, araba kiraladığını ve bu kredi kartını kendi özel yurt dışı seyahatlerinde kullandığını yazdı. Kendisine tahsis edilen kartla Toblerone gibi ufak tefek atıştırmalıklar da aldığı belirtiliyordu.
Mesele bir çikolatadan daha fazlası
Bu atıştırmalıklar nedeniyle gelişmeler basında ve kamuoyunda "Tobleroneaffären” (Toblerone Vakası) olarak anılmaya başlandı. Ama şüphesiz bu durum yalnızca bir çikolatadan ibaret değildi. Toblerone için yaptığı harcama Sahlin’in yaptığı tüm özel harcamaların arasında çok ufak bir yer tutuyordu. Ancak sembolik olarak bu atıştırmalıklara önem verildi. Gelişmeler üzerine soruşturma başlatıldı.
Toblerone Vakası, Sahlin’e pahalıya patladı. Parti başkanlığı yarışından çekilmek zorunda kalan Sahlin, kabinedeki görevlerini de bırakarak siyasi kariyerine bir süre ara verdi
dönem New York Times’ta yayınlanan bir habere göre Sahlin, düzenlediği basın toplantısında, “Kendi faturalarını ödemeyen birinin başbakan olması mümkün mü?” sorusunu dile getirdi ve hemen ardından kendi sorusunu yanıtladı: “Elbette değil.”
Konuya dair soruşturma 1996 yılının Ocak ayına değin sürdü. Sonuç olarak soruşturmayı yürüten Başsavcı Jan Danielson, herhangi bir suçun işlenmediğine kanaat getirmişti. Sahlin, devletin kendisine tahsis ettiği kredi kartıyla yaptığı tüm özel harcamaların tutarını hazineye geri ödemiş ve hatta fazladan 15000 kron ödeme yapmıştı. Danielson, benzer durumların daha önce de yaşandığına işaret etmiş ve Sahlin’in bu bağlamda yasa dışı bir adım atmamış olduğuna karar vermişti. Ancak Sahlin’e duyulan güven de süreç içinde erimişti. Danielson’un ulaştığı sonuç kimilerince eleştirildi.
Sahlin, 1998 yılında siyasete döndü ve 2006 yılına değin kurulan kabinelerde çeşitli bakanlık görevleri üstlendi. 2006 yılında ise Sosyal Demokrat Parti’nin yapılan genel seçim neticesinde hükümet dışı kalmasının hemen ardından parti başkanı Persson’un istifasıyla birlikte Sahlin genel başkan seçildi. Parti tarihindeki ilk kadın genel başkan olmuştu. Sosyal demokratlar, ülkenin ilk kadın başbakanı olmasını da umuyordu. Ancak dört yıl sonra yapılan seçimlerde alınan sonuç sonrasında Sahlin de parti liderliğinden çekilecekti. (Ülkede Magdalena Andersson Kasım 2021'de ilk kadın başbakan olma unvanına erişti.)
7 notes
·
View notes
Text
Ben şöyle siniflardim
*Türkiye'deki ana politik gruplar*
1.Atatürkcü, (milliyetci, Laik), %25, CHP ve İyi partinin çoğunluğu bu grupta,
2.Aşırı milliyetci,%15, MHP, HDP nin bir kısmı, Zafer partisi ve iyi partinin bir kısımı,
3.Sosyal Demokrat,%10, CHP nin yarısına yakını
4.Sol, %5, TİP, Komunist parti, HDP nin bir kısmı
5.muhafazkar,DINDAR,40, AKP, Deva, gelecek, Saadet partileri
6.Asiri Dinci, %5, yeniden refah partisi, hudapar,
I would categorize it like this
*Main political groups in Turkey*
1.Atatürkist, (nationalist, secularist), 25%, majority of CHP and İyi party are in this group,
2. Extreme nationalist, 15%, MHP, part of HDP, Zafer party and part of the IYi party,
3. Social Democrat, 10%, almost half of the CHP
4. Left, 5%, TİP, Communist Party, part of HDP
5.conservative, religious, 40, AKP, Deva, future, Saadet parties
6.ultra Religious, 5%, Yeniden Refah partisi, Hüdapar,
#Kemalist, #social democrat, #left, #conservative and religious, #ultra-nationalist, #ultra-religious
5 notes
·
View notes
Text
"Sosyal medyada Kılıçdaroğlu istifa etsin diyenlerin altını kazıyın, ya AKP'li ya Cumhur ittifakı trolü çıkar"
Özgür Özel
Hadi ordan terbiyesiz!.. Trol arıyorsan aynaya bak hadsiz! Kendi seçmeniniz dahi (mesela ben) sizi istemiyor diye ötekileştirmek de nedir? Size akp'nin stepnesi diyorduk haklıymışız; bu dil tam da akp dili!.. Yıllardır insanları böyle mi uyuttunuz?
Chp'yi Atatürk çizgisinden çıkattınız ve artık tam bir monarşiyle yönetiliyor! Yerel yönetimleri kendine bağlamak ne demek? Zaten demokrat değildiniz, böylece herkese ilan ettiniz. Tabandan tavana kadar yöneticileri parti üyeleri seçsin. Demokrasi budur. Neden bir kişinin belirlediği birilerini "zorunlu seçenek" olarak getiriyorsunuz karşımıza? Zorunda mıyım oy vermeye? Artık bitti! Parti tüzüğünüzde dahi yok partiler yasası değişecek, her parti üyesi kendi iradesini kullanıp en tabandakinden en tavana kadar seçecek diye bir ibare! Ve bıktık sizin "havuç" sallamanızdan; her seçimde aynı masallar.. Eee olmadı; İSTİFA EDİN!.. Daha fazla bu ulusa ve vatana ihanet etmeyin..
Değişimden bahsediyorsunuz bir tek değişmeyen onca başarısızlığınıza rağmen o koltuklardaki sizlersiniz! Bi düşün yakamızdan artık!!.. Yetti!...
Aklı ve bilimi referans alıp uygulayanlar, Atatürk çizgisinde medeni bir ulus yaratacağız deyip martabal okumadan bunu yapacaklara oy vereceğim; ülkeyi yobazlara teslim eden pısırık ve beceriksizlere oy vermeyeceğim...
Not: Bu son siyasi yorumumdur.
#SandıktaGörüşürüz
4 notes
·
View notes
Text
Avusturya Başbakanı Nehammer İstifasını Duyurdu!
Avusturya’da Başbakan ve Merkez Sağ Halk Partisi (ÖVP) Genel Başkanı Karl Nehammer, Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) ile yürütülen koalisyon müzakerelerinin başarısızlıkla sonuçlandığını açıklayarak, önümüzdeki günlerde hem başbakanlık hem de parti başkanlığından istifa edeceğini duyurdu. Nehammer, sosyal medya platformu X üzerinden yayınladığı video mesajında, liberal Yeni Avusturya Partisi…
0 notes
Text
İmamoğlu”“ Cumhuriyetin ve Halkın Partisini, Atatürk’ün Mirasını İktidar Yapacağız,
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’nın organize ettiği, "1. Yılımızda Parti Programı" konulu İl Danışma Kurulu Toplantısı, Beylikdüzü Atatürk ve Sanat Merkezi’nde yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu katılarak konuşmalar yaptı. İmamoğlu'ndan Beylikdüzü ve Esenyurt Karşılaştırması İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, konuşmasında Beylikdüzü’ndeki şehircilik anlayışıyla Esenyurt’ta yaşanan plansız büyümeyi kıyasladı. İmamoğlu, Beylikdüzü’nde 2014’ten itibaren hayata geçirilen sosyal demokrat belediyecilik uygulamalarının, ilçeyi İstanbul’un örnek yerleşim yerlerinden biri haline getirdiğini vurgularken, Esenyurt’ta 2004-2014 yılları arasında yaşanan plansız yapılaşmanın şehircilik açısından olumsuz sonuçlarına dikkat çekti. “2014’ten itibaren Beylikdüzü’nü kentsel, sosyal ve demokratik bir anlayışla dönüştürdük. Milyonlarca metrekarelik yeşil alan kazandırdık, sosyal donatı alanları ve kültür merkezleriyle bölgeyi geliştirdik,” diyen İmamoğlu, diğer yandan Esenyurt’un, plansız yapılaşma nedeniyle sorunlarla boğuşmaya devam ettiğini belirtti. "Her Gün Seçim Var Gibi Çalışıyoruz" İmamoğlu, CHP’nin iktidara hazır olduğuna dikkat çeken açıklamalarında, “Bugün görevimiz, halkın karşısına iktidara hazır bir parti olarak çıkmak ve bunu onlara hissettirmek” dedi. “Vatandaşlarımız, ‘Bizi dinlemişler, bizim sorunlarımıza çözüm getirmişler’ desin. Gençler, kadınlar ve aileler CHP’nin vizyonunun kendilerine umut verdiğini hissetsin,” ifadeleriyle toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçlarına yönelik bir program oluşturmanın önemine değindi. Kalkınma, Demokrasi ve Adalet Vurgusu İmamoğlu, konuşmasında kalkınma, demokrasi ve adalet kavramlarına sıkça vurgu yaptı. Türkiye’nin her vatandaşının onurlu bir yaşam sürmesi gerektiğini belirten İmamoğlu, “Milletimizle birlikte adalet ve demokrasi bayrağını en yukarıda dalgalandıracağız,” dedi. “Kadınlarımızı güven içinde, gençlerimizi dünyadaki akranlarıyla rekabetçi, bebeklerimizi doğduğu gün kazanan bireyler olarak bir gelecek kuracağız. Bu memleketi hep birlikte cennete çevireceğiz,” diyen İmamoğlu, CHP’nin vizyoner programının iktidar yolunda önemli bir temel oluşturduğunu vurguladı. Konuşmasının sonunda, “Cumhuriyetin ve halkın partisini, Atatürk’ün mirasını iktidar yapacağız,” diyen İmamoğlu, Beylikdüzü’nden başladıkları bu yolculuğu Türkiye genelinde başarıyla tamamlayacaklarını ifade etti. “Gelecek güzel günlere hep birlikte inanacağız ve başaracağız. Her şey çok güzel olacak,” sözleriyle İmamoğlu, katılımcılardan büyük alkış aldı. Read the full article
0 notes
Text
Demokrat Parti Buca Tanıtım Toplantısını Gerçekleştirdi
Demokrat Parti Buca İlçe tanıtım toplantısını yeni ilçe başkanı Tarkan Aşılmaz başkanlığında Buca şirinyer'de İlçe başkanlığı binasında gerçekleştirildi. Tanıtım toplantısı Demokrat Parti İl başkanı Mimar Ozan Demirbaş, Partililer ve vatandaşlar katılırken İlçe binası girişinde lokma döktürüldü. Tarkan Aşılmaz. Partimize yeni kan ve yüzlerin katıldığını Yeniden Refah Partisi , AK Parti ve diğer partilerden, partimize geçen çok sayıda arkadaşımız oldu. Kendilerine partimize hoş geldiniz diyorum. derken Artık Buca'da Daha Güçlü Bir Demokrat Parti Olacak dedi Tanıtım toplantısına katılan DP il başkanı Ozan Demirbaş'ta partiye katılanların rozetlerini takıp şu konuşmayı yaptı
Demokrat Parti Buca İlçe Başkanı Tarkan Aşılmaz ve DP İzmir İl başkanı Ozan Demirbaş Değerli misafirler, kıymetli siyasetçiler ve sevgili Bucalılar, Bugün burada, Demokrat Parti olarak Buca İlçe Teşkilatımızın yönetim atama yazısını takdim etmek ve diğer partilerden katılan kıymetli siyasilere rozetlerini takmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Hepinize hoş geldiniz diyor, katılımlarınız için teşekkür ediyorum. Bu anlamlı günde, Demokrat Parti'mizin yeni yuvasını pırıl pırıl insanlarla tekrar açarken, büyük ideallerimizi paylaşmanın heyecanını yaşıyoruz. Tarkan Aşılmaz Başkanımıza hayırlı olsun dileklerimde bulunarak, bizlerle birlikte olduğunuz için herkese müteşekkirim. Demokrat Parti, Türk siyasi tarihinde özgürlüklerin, adaletin ve millet iradesinin önemli bir temsilcisi olarak yer almıştır. “Yeter, söz milletindir!” ilkesiyle hareket eden bir mirasın taşıyıcısı olarak, demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü savunmaktayız. Buca, bu değerleri daha güçlü bir şekilde temsil edeceğimiz önemli bir ilçe olacaktır. İzmir’in en büyük ilçesi olan Buca, genç nüfusu, üniversiteleri ve kültürel çeşitliliği ile büyük bir potansiyele sahiptir. Ancak, altyapı sorunlarından trafik problemlerine, sosyal donatı eksikliklerinden ekonomik zorluklara kadar birçok mesele çözüm beklemektedir. Demokrat Parti olarak, Buca’nın bu potansiyelini ortaya çıkarmak ve sorunlarına etkili, gerçekçi çözümler üretmek amacıyla buradayız. Bugün sadece bir teşkilat açmıyor, aynı zamanda demokrasiye, adalete ve dürüst siyasete olan inancımızı yeniden güçlendiriyoruz. Demokrat Parti’nin vizyonu; halkın sorunlarını dinleyen, çözüm üreten ve herkesi kucaklayan bir siyaset anlayışını içermektedir. Amacımız, gençlerimizi işsizlikten kurtarmak, kadınlarımızı ekonomik hayatta daha güçlü kılmak ve esnafımızın, çiftçimizin sorunlarına kalıcı çözümler üretmektir. Bu vesileyle tüm Bucalılara çağrıda bulunuyorum: Gelin, bu hareketin bir parçası olun. Demokrat Parti çatısı altında, Buca’mızın ve ülkemizin geleceğini birlikte inşa edelim. Unutmayın ki, bu bina sadece bir duvar ve çatıdan ibaret değildir; burası milletin sesi, halkın umudu olacak bir merkezdir. Bugün, yeni bir başlangıcın eşiğindeyiz. İnancımız ve umudumuz tam, hep birlikte çalışarak Buca'mızda yeni bir dönemi başlatacağımıza yürekten inanıyorum. Katılımınız için tekrar teşekkür eder, Demokrat Parti’mizin Bucamız için hayırlı ve uğurlu olmasını dilerim." dedi
Demokrat Parti Buca İlçe Yönetimi DP Buca İlçe Başkanı Tarkan Aşılmaz Siyasi ve Hukuk İşleri Başkanı Adıgüzel Sümbül İlçe Teşkilat Başkanı Mehmet Ali Yakut Yerel Yönetimler başkanı Yusuf Tarhan Tanıtım Medya ve Basın İşleri Başkanı Şükrü Gültekin Engelliler Başkanı İsmaiL Atak Kadın Kolları Başkanı Betül Baysan Sivil toplum Kurulu Başkanı Betül Gültekin Siyasi İşler Başkanı Veysi Tunç Gençlik Kolları Başkanı Selim Cıvıldak Maliye ve Finans İşleri Başkanı Halil Kahraman İlçe Disiplin kurulu başkanı İsmail bilici Kurucu Üye Tarık Tarık Aslanmuğul Kurucu Üye Serpil Alca Kurucu Üye Yılmaz Hurma Olurken.
Altın üzüm Ödül Töreni Read the full article
0 notes
Link
Olaf Scholz, Almanya federal seçimlerinde tekrar aday olacak.Sosyal Demokrat Parti (SPD), erken seçimlerde gösterilecek adayın mevcut Başbakan Olaf Scholz olmasında mutabık kaldı. https://devrimcidinnno.wordpress.com/2024/11/25/olaf-scholz-almanya-federal-secimlerinde-tekrar-aday-olacak-sosyal-demokrat-parti-spd-erken-secimlerde-gosterilecek-adayin-mevcut-basbakan-olaf-scholz-olmasinda-mutabik-kaldi/ Olaf Scholz, Almanya federal seçimlerinde tekrar aday olacak.Sosyal Demokrat Parti (SPD), erken seçimlerde gösterilecek adayın mevcut Başbakan Olaf Scholz olmasında mutabık kaldı.
0 notes
Text
Hırvatistan Cumhurbaşkanlığı Seçiminde Zoran Milanovic'in Zaferi
New Post has been published on https://lefkosa.com.tr/hirvatistan-cumhurbaskanligi-seciminde-zoran-milanovicin-zaferi-34339/
Hırvatistan Cumhurbaşkanlığı Seçiminde Zoran Milanovic'in Zaferi
Hırvatistan Cumhurbaşkanlığı seçiminde Zoran Milanovic’in zaferi, ülkenin siyasi geleceğini şekillendiriyor. Seçim sonuçları, Milanovic’in politikaları ve halkın tepkileri hakkında detaylı bilgiler için makalemizi okuyun.
https://lefkosa.com.tr/hirvatistan-cumhurbaskanligi-seciminde-zoran-milanovicin-zaferi-34339/ --------
#Avrupa fonları#Cumhurbaşkanlığı seçimi#dış politika#Dragan Primorac#Hırvat Demokrat Birliği#Hırvatistan#seçim sonuçları#Sosyal Demokrat Parti#Zoran Milanovic#Ekonomi
0 notes
Text
Almanya'da Erken Seçim ve Koalisyon Krizi
Almanya’da Erken Seçim Gündemde Almanya’da koalisyon hükümetinin dağılması sonrasında, 23 Şubat 2025 tarihinde erken seçim yapılacağı bildirildi. Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Hristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) arasında yapılan görüşmeler sonucunda bu tarih üzerinde anlaşmaya varıldığı ifade edildi. Ayrıca, Hür Demokratik Parti (FDP) ve Yeşiller’in de bu öneriyi desteklediği belirtildi. Erken…
#Almanya#CDU/CSU#Christian Lindner#erken seçim#FDP#Frank-Walter Steinmeier#güven oylaması#koalisyon hükümeti#Olaf Scholz#SPD#Yeşiller
0 notes
Text
Alıntı Nutuk'un hemen ilk sayfalarından
Mustafa Kemal, yüz yıl önce memleketin durumunu tasvir ediyor. Tasvir ettiği günlerle farklar benzerlikler ayrı konu.
Ölüm yıldönümü münasebetiyle biraz Atatürk yazacağım.
---
Biz de çoçukken 10 kasımlarda - bazen kar bile yağardı - soğuk havalarda tören yapardık ve Atatürk'ü anardık. Zorunlu anma. O zorunlu anmalar Mustafa Kemal'i taşlaştırmak isteyenlerin marifetiymiş sonradan anladım.
Memlekete en çok Atatürk büstünü kim dikmiş biliyor musunuz?
Atatürk'ün bütün hedeflerine cepheden karşı olan Demokrat Parti yani Menderes.
Otoriterliğin zorunlu sonucu münafıklıktır. Münafıklık: olmadığın halde bir dindenmiş gibi görünmek.
Mustafa Kemal de öyle bir otoriteydi ki, pek çok kimse ve siyasi akım Atatürkçü olmadığı halde Atatürkçü görünmek zorunda kalmış.
Bu durum bu güne kadar da devam etti, ediyor.
Mustafa Kemal'in her yaptığına karşı olan, kendilerini O'nun yaptığı her şeyi yıkmakla görevli sayan bir takım zevatın ağızlarında bu gün Atatürk olacak.
Başta bu günkü Chp...
Saysak içinden kaç tane gerçek Atatürkçü çıkar?
12 Eylül'ün Amerikancı generalleri bile devleti yıkarken, cumhuriyeti yıkarken, demokrasiyi yok ederken, yurtsever gençliği düşman gibi imha ederken, zindanlara doldururken, Atatürk Atatürk diyorlardı. Çünkü çok kullanışlı bir maske ama tek maske değil. Yabancı devletlerin kiralık taşeronları da bu gün sosyal medyada profiline bayrak resmi koyup her türden vatan hainliğini serbestçe yapıyor. Bir sürü sembol bir sürü örnek var.
Bir münafıklar cennetinde yaşıyoruz.
Bu münafıklıkları herkes kötü niyetle yapmıyor. Bu daha kötü aslında. Kafası karışık halk. Her türden yönlendirmeye açık. Son dönemde sosyalistlerin her milletten sığınmacılara kucak açması gibi. Hepimiz kardeşiz ayağına yetmiş iki milleti buraya doldur. Onlarında ilk işi poligonlara koşup silah eğitimi almak olsun.
Akla durgunluk verecek olaylar.
---
Spekülasyon olacak ama Mustafa Kemal ilerde yapacaklarını söyleyerek şu sayfada bahsettiği halktan oy istese bence yüzde bir oy bile alamazdı.
Kurtuluş savaşı başlatacam, Cumhuriyeti kuracam, Saltanatı kaldıracam, halifenizi ülkeden kovacam, padişahlık olmayacak, harflerinizi değiştirecem, kılık kıyafetiniz değiştirecem, kafanızdan fesi sarığı söküp attıracam, kadınları erkeklerle eşit edecem vs vs dese... yüzde bir oy bile alamazdı.
İlk serbest seçimlere 1950'de iktidarın el değiştirdiği seçimlere % 39 oy bıraktı Chp'ye miras.
Seçimlere kadar geçen 25 yılda Cumhuriyet yaptıkları için halkın rızasını almış. Yaparken halka sormamıştı ama yaptıklarıyla kendi vatandaşını yaratmış. Yüzde bir bile etmeyecek olan oyunu yüzde kırklara çekmiş. Büyük başarıdır.
Dış destekli işbirlikçiler, sağdan soldan hain sürüsü bu aydınlanma devrimlerini yüz yıldır silmeye çalışıyorlar. Aralıksız yüz yıldır.
Kabul etmek zorundayım ki epeyce de başarılı oldular.
Ben en azından çocukluğumu- gençliğimi ilkel-bağnaz bir Ortadoğu devletinde değil de bir Avrupa ülkesinde yaşadığım için kendisine, aydınlanma devrimlerinde emek veren herkese, bilinçli olsunlar olmasınlar, bağımsız bir ülke olmamız için hayatlarını feda eden bütün askerlerimize müteşekirim.
0 notes
Text
Almanya’da hükümet ortakları arasındaki anlaşmazlıklar erken seçim tartışmalarına yol açıyor
Berlin Koalisyon hükümetini oluşturan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) arasındaki anlaşmazlıklar erken seçim tartışmalarına yol açıyor. FDP, Yeşiller ve SPD arasında ekonomi ve sanayi politikaları konusunda yaşanan tartışmalar, seçimlere bir yıldan az bir zaman kala koalisyon hükümetini kriz durumuna getirdi. Başbakan Olaf Scholz, krize giren süreci toparlamak ve…
0 notes
Text
Seçimler soykırım karşıtı hareketi eritemedi - Aras Coşkuntuncel
ABD’de sosyal medyada çokça paylaşılan bir sokak söyleşisinde emekçi, Siyah bir kadın Yeşil Parti Adayı Jill Stein’ı desteklediğini söyleyince yayıncı şaşırıp Siyah ve Hint kökenli Demokrat Parti adayını neden desteklemediğini, Stein’ın seçimi kazanamayacağının farkında olup olmadığını sorup duruyor. Kadının cevabı ise soykırımın kırmızı çizgisi olduğu. Trump gibi bir aday karşısında bile…
0 notes
Text
İzmir Karabağlar'da kadının sesi daha çok duyulacak
https://pazaryerigundem.com/haber/187925/izmir-karabaglarda-kadinin-sesi-daha-cok-duyulacak/
İzmir Karabağlar'da kadının sesi daha çok duyulacak
Demokrat Kadınlar Sosyal Yardım Derneği tarafından düzenlenen “Kadın ve Demokrasi” konulu panele konuşmacı olarak katılan Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, 58 mahallede her bir evin sesinin duyulacağı özellikle kadınlara ve çocuklara daha çok dokunulacak toplumsal cinsiyete duyarlı çalışmalar yaptıklarını belirtti.
İZMİR (İGFA) – Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenen ve moderatörlüğünü Denizli Milletvekili ve TBMM Başkan Vekili Gülizar Biçer Karaca’nın yaptığı Kadın ve Demokrasi konulu panele Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları, DİSK 8 No’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin ve DEM Parti İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk ve Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay konuşmacı olarak katıldı.
Başkan Kınay, ilk adaylık sürecinde adının Karabağlar ile ilgili açıklandığı andan itibaren “Kadının Karabağlar’da ne işi var?” cümleleriyle karşılaştığını belirtti.
Sonrasında adaylık sürecinde ‘Karabağlar’a kadın eli değecek’ cümlelerinin üstüne Karabağlar’da zaten çok sayıda kadının elinin ve emeğinin olduğunu ifade eden Başkan Kınay, “Ben bu sokakları dolaşırken Karabağlar’lı kadınların o kadar çok eli ve emeğini gördüm ki. Aslında kadının emeğini görmek ve sözünü duymak istemeyenler var. Biz o nedenle bu koltuklarda kadın ve demokrasiyi konuşurken bu toplantıları kadının siyasette var olması ve sesini daha çok yükseltmesi, sesini duyuramayanların sesi olması için daha da büyütmek zorundayız” diye konuştu.
Temel belediyecilik anlayışı herkesin görevi ama hayata da dokunmamız da gerekiyor diyen Başkan Kınay, “Bu siyasetin içinde herkesin sesini duymamız gerekiyor. O sesler aslında demokrasiyi adaleti emeği burada konuşulan tüm sorunların çözümünü de kendi içinde barındırıyor. Biz de burada başlarken 58 mahallede her bir evin her bir sesini duyacağımızı, kadınlara, çocuklara dokunursak aileye dokunacağımızı söyledik. Çünkü bu ülkede eşitlik ve adalet olmadığı için kadınları daha çok konuşmak zorundayız. Ve çalışmalarımız içerisinde toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeler hazırlıyoruz. Karabağlar 2025 yılı stratejik plan bütçemizde de bu doğrultuda tamamlıyoruz. Aynı zamanda istihdama yönelik çalışmalarda kadınlara iş bulmak zorundayız ki bir taraftan da o çocukların okula gitmesini sağlayalım Biz açtığımız istihdam ofisi, mobilya akademi ve gömlekçiler odası ile yaptığımız protokol ile ara eleman yetiştirmek için adımlar atıyoruz. Biz buraya dokunduğumuz zaman evinde sesini çıkaramayan kadına da dokunmuş olacağız. Eğitim destekleriyle, semt merkezleriyle sadece kendileri değil çocuklarıyla birlikte alanlar yaratarak onları hayatın içine katacağız” dedi.
“EKONOMİ EN ÇOK KADINLARI VURUYOR”
Ülkede yaşanan ekonomik sıkıntıdan en çok kadınların zarar gördüğünü belirten Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, şunları kaydetti:
“Ekonomik zorluklar ve ekonomik şiddet en çok kadınları vuruyor. Eline verilen üç kuruşla çocuğunu okula göndermek ve yaşamsal ihtiyaçlarını gidermek zorunda kalıyor. O yüzden yerel yönetimlerde kadın olmak çok daha değerli. Eğer kadın bir belediye başkanı olursanız kadının yoksulluğunu, yoksunluğunu daha çok duyuyorsunuz. Kadın siyasetçi olursanız o sesi daha da büyütürsünüz. Kadınların yoksunluk ve yoksullukla değil başarısıyla, gücüyle, mücadelesiyle tüm kadınların görünür olması gerekiyor. Çünkü kadınlar birbirini gördüğü zaman aslında yalnız olmadığını anlıyor cesaret buluyor. Yeteneklerinin farkına varıp bir adım atma cesareti görüyor kendinde. Bizde Karabağlar belediyesinde bu değerlendirmeler içinde sosyal belediyecilik ve halktan yana belediyecilik yapacağımız söyledik. Bizler sosyal belediyecilik çalışmaları içerisinde “Neşeli sokaklar mutlu çocuklar” etkinlikleriyle 58 mahallede tüm çocuklara, ailelere dokunarak ve onları bir araya getirerek farklı ortamlar yaratmaya çalıştık. Bir sonraki adımları görmek adına bize yeni yollar açmaya başladı. Tabi bunları kent konseyleri, sivil toplum kuruluşlarıyla, kadın meclisleriyle, siyasetçilerimizle, sendikalarımızla ve hayatın içinde olan herkesle yürütmeye çalışıyoruz. Sesimizi ve mücadelemizi daha çok büyütmek zorundayız. Kadın sığınma evi çok olmasını istemediğim bir şey ancak Karabağlar da bununla ilgili de çalışma var önümüzdeki günlerde o da hayata geçecek” dedi
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes