#ParisBarışKonferansıSonuçları
Explore tagged Tumblr posts
tarihkenti-blog · 5 years ago
Text
Paris Barış Konferansı
Bugün tarihte önemli bir konuma sahip olan Paris Barış Konferansı hakkında bilgiler vereceğiz. Paris Barış Konferansı aslında ismini hiç hak etmeyen barıştan ziyade ülkeleri parçalamaya ve yenilen devletleri çok zor antlaşmalarla işlerini zorlaştırmak maksadıyla oluşturulmuş bir toplantıdır. Bu konferans ile mağlup devletlerin fişi çekilmiştir. Birinci Dünya Savaşı'ndan mağlup çıkan İttifak Devletleri, altından kalkması çok güç zorlu antlaşmalarla ülkeleri parçalayıp paylaşılacaktır. Harbin galibi olan İtilaf Devletleri, bu paylaşımın bir kargaşaya dönüşmemesi için Paris Barış Konferansı adı altında bir toplantı yapmaya karar verdiler.
Konferansın Güçlü Devletleri?
Konferansın en güçlü ismileri olan ABD, İngiltere, Fransa, Japonya ve İtalya Devletleri alınacak tüm kararlardan her türlü karlı olarak çıkacaklardı. O dönemin ABD Başkanı Woodrow Wilson, alınacak bütün kararların Wilson İlkeleri’ne uygun olması için Milletler Cemiyeti’nin kurulmasını hedefliyordu ve Paris Barış Konferansı en çok bunun için oluşturulmuştu. Paris Barış Konferansı ile Fransa ve İngiltere Hedefleri ABD sayesinde 1. Dünya Savaşı’nı kazanan ekibin en kuvvetli ülkeleri olan Fransa ve İngiltere, ABD tarafından aldıkları destekten olmamak amacıyla bu fikre her ne kadar ılımlı gibi gözükse de; tamamen bencil ve çıkarcı olma özelliğine sahip bu iki ülke ne olursa olsun Paris Barış Konferansı ile alınan kararlardan en büyük payı almayı istiyordu. Özellikle Avrupa coğrafyasında Fransa ve İngiltere’nin çıkarlarına tamamen ters ve zıt bir politika hedefleyen Alman Devleti, Paris Barış Konferansı için en temel konuyu oluşturuyordu. Fransa yönetimi kendi coğrafi sınırlarını korumayı hedeflerken İngiltere Devleti ise Avrupa’da kendinden daha emin bir şekilde söz sahibi olmak amacıyla en azından kendi içinde düzeni bozulmuş bir Almanya hayalleri kuruyordu. Harp kabul gören Wilson İlkeleri’ne zıt ne kadar anlayış varsa her biri antlaşmalara dahil edildi. Bu barış antlaşması aslında tamamen bir yalandan ibaretti asıl hedef güçsüz ülkeleri planlı bir şekilde parçalamaktı. Konferans'ın ilk Oturumu Paris Barış Konferansı ilk oturumunda tarih 18 Ocak 1919'da diğer mağlup ülkeler için yapılacak olan barış antlaşmalarının uzaması nedeniyle ilk sıraya Almanya Hükümeti ile oluşturulucak olan temsili barış için planlandı. Böylelikle Almanya Devleti ile oluşturulan barış öncelikle uygulamaya konulmuş ve kesin bir karara bağlanmıştır. Fransız Cumhurbaşkanı Poincare, Büyük Alman İmparatorluğu’nun yarım asır önce kurulduğu yer olan Versailles Sarayı’nda barış anlaşmasını detayları planlandı. 18 Ocak tarihinde başlatılan konferansın ilk çalışmaları 7 Mayıs tarihine kadar yaklaşık üç buçuk ay sürdü. Paris Barış Konferansı Onlar Konseyi Muharebenin kazanılmasında yardımları bulunan küçük ülkelerin planlanan paylaşıma paylaşıma dahil olmasını kesinlikle istemeyen İtilaf Bloğunun öncü devletleri kendi içlerinde “Onlar Konseyi”ni oluşturarak alınacak olan yeni kararlarda sadece kendilerinin söz sahibi olduğu yol haritasını çizmek istediler. Onlar Konsey’ini kısaca ifade etmek gerekirse, yapılan savaşlarda gerek askeri gerekse lojistik açıdan desteklerde bulunmuş olan ve zaferde ufakta payı olan devletlerden oluşuyordu ancak bu devletlerin konferansa katılması ve paylaşıma ortak olması üç büyük devletin işine hiç gelmiyordu. Bu nedenle Amerikan, İtalyan,Japon, İngiliz  ve Fransız Başbakanları ile birlikte bu ülkelerin Dışişleri bakanları tarafından yaratılan “Onlar Komisyonu” sayesinde ülkeler Paris Barış Konferansı'na diledikleri gibi yön ve şekil verdiler. Paris Barış Konferansı Dörtler Konseyi Ancak tabiki ilerleyen zaman içinde bu paylaşımda yetersiz kalınca “Crillon Oteli Komisyonu” olarakta tanınan Dörtler Konseyi oluşturuldu. Bu konseyde Amerika, İtalya, İngiltere ve Fransa Devletleri yer aldı. Oluşturulan bu komisyonun haricinde araştırma ve daha iyi bir paylaşım maksadıyla 52 yeni komisyon oluşturulmuştur. Bu komisyonlarda devlet liderleri, üniversite çalışanları üst düzey diplomatlar ve gazetecilikten gelmiş kişilerde yer almaktaydı. İcra edilen toplantılara bu üst komisyon üyeleri katılmakla beraber kararlaştırılacak yeni uygulamalara da müdahil olmak yerine zamanla içerisinde susmayı tercih etmişlerdir. Ülkelerin birbiri ile uzlaşamama ve çıkar çatışmaları uzadıkça bu defa da devletler kendi içlerinde önemli ve kritik kararları görüşmek ve konuları kesin karara bağlamak maksadıyla yeni toplantılar yapma kararı aldı. Tahmin edildiği üzere paylaşılamayan yeni sınırlar Onlar Konseyi’ni tamimiyle bitirmiştir. ABD'nin Milletler Cemiyeti Hayali Fransa ve İngiltere Yönetimlerinin kesinlikle karşı bir duruş sergilemesine rağmen ABD Başkanı konferansa öncelikle barış antlaşması için ve devletler arasındaki sürekli bir huzur ortamı sağlanması için Milletler Cemiyeti’nin kurulması maksadıyla katılmıştı.Ancak bu tarz bir kurulun yaratılması ve dönemin Amerika Başkanı olan Wilson’un belirttiği 14 maddelik Wilson İlkeleri, İtilaf tarafının hayalini kurduğu paylaşım planına hiç uymamaktaydı. Wilson’un idealist ve barışçıl düşüncelerine karşı; Fransa ve İngiltere her zaman olduğu gibi yine işgalci ve emperyalist davranışlarıyla. Avrupalı devletlerin sınırlarını yeniden oluşturmaya çalışıyorlardı. Sömürgeciliğin İsim Değiştirmesi İngiltere ve Fransa, Wilson ilkeleri’ne ters düşmemek maksadıyla yeni sözcükler geliştirdi ama temelinde aynı şeyler hedefleniyordu. Bu değişimlere örnek verilecek olursak savaş tazminatı kalktı bunun yerine yerine savaş onarımı getirildi. Sömürgecilik ismi kalktı yerine manda-himaye getirildi böylece tutumları ve davranışları aynı kaldı sadece isimleri değiştirilmiş oldu. Amerika Yönetiminin Avrupa topraklarında oluşturulacak çözümden herhangi bir çıkarı olmayacağı için konferansta Hakem görevine sahip oldu. Savaştan resmen yıkılmış bir halde oldukça ağır kayıplarla çıkan İtilaf Devletleri; Amerika Yönetiminden, daha yeni kurulmuş olan ve hiç savaş görmemiş tecrübesiz askeri kuvvetlerden gelecek destekleri de kesmeye niyeti yoktu.
İtilaf Devletleri ve Amerika
İtilaf tarafına kredi ve mali destek sağlayan Amerika Devleti'nin böylesi kritik bir konferansta oldukça aktif bir rol oynaması herhangi bir şaşkınlık uyandırmadı.Kendi fikir ve hareket tarzından hiçbir şekilde taviz vermek istemeyen Fransa yönetiminden olan Georges Clemenceau, Woodrow Wilson'a “soylu saf” gibi bir lakap yakıştırmasında bulunmuştu. Dönemin Popüler İngiliz iktisatçısı John Maynard Keynes'de Woodrow Wilson için “kör ve sağır bir Don Kişot” yakıştırmasında bulunmuşlardı. Konferansa liderlik eden devletlerden Fransa ve İngiltere, Avrupa topraklarında bir daha Almanya Devletini ayağa kaldırmamak için uğraşırken; Japonya Devleti ise Avrupa toprakları için herhangi bir beklentisi bulunmuyordu. İtilaf tarafına sonradan katılış yapan İtalya Devleti ise konferansta her zaman dışlanmış ve mağlup olan bir ülke muamelesi görüyordu.(İlerleyen zaman içerisinde Osmanlı Devleti'nin paylaşılmasında İtalyanların payı olarak planlanan Ege bölgesinin Yunanlılara verilmesiyle bu durum gözlemlenebilir.)
Konferansa Katılan Ermeni Temsilciler
Konferansa dahil olan Ermeni heyet, Doğu Anadolu Bölgesi'nde kurulmayı hedefledikleri Ermeni Devleti haritasını ilk kez uluslararası bir topluluk karşısında kamuoyunun önüne sermişlerdir.İngiltere ve Fransa Yönetiminin yardımını alan bu oluşum bilindiği üzere ilerleyen zamanla birlikte Ermeni çetelerinin sayılarının artması Doğu Anadolu Kolordu Komutanı Kazım Karabekir tarafından bu çetelerin bertaraf edilmesiyle yerle bir edilmiştir.Boğazlar çevresinde her zaman güçsüz bir İtalya isteyen İngiliz ve Fransızlar, İzmir ve ege bölgesini Yunanlıların işgaline izin vererek İtalya Devleti ile olan ilk kargaşa ve çatışmayı başlatmış oldu. Osmanlı Yönetimi ise Paris Barış Konferansı’na aylar sonra 22 Nisan 1920 tarihinde çağrılmıştır. Konferansın sonunda İtilaf Bloğu’nun mağlup ülkelerle imzalandıkları barış antlaşmaları şunlardır: Macaristan : Trianon Antlaşması (4 Haziran 1920). Avusturya : St. Germanin Antlaşamsı (10 Eylül 1919). Bulgaristan : Neuily (Nöyi) Antlaşması (27 Kasım 1919). Almanya : Versailles (Versay) Antlaşması (28 Haziran 1919). Read the full article
0 notes