#Kurgucu
Explore tagged Tumblr posts
Text
Bugün odağımı iyileştirmek için toz şeklinde dikkat toparlayıcı takviye aldım. Bionluktaki kurgucular onlara vereceğim 23 tane video siparişinden habersiz olarak beni bionluk içerisinde tutmaya çalışıyorlar. Haklılar kendilerince o doğru ve etik olan ama benim bu kadar uzun zamanım olmadığını bilmiyorlar. Hayırlısı ya.
0 notes
Text
Yönetmen Şerif Gören Kimdir? Şerif Gören'in Sağlık Durumu Nasıl? Şerif Gören Filmleri...
Şerif Gören: Türk Sinemasının Usta Yönetmeni Şerif Gören, Türk sinemasının en önemli isimlerinden biri olarak öne çıkmaktadır. 14 Ekim 1944 tarihinde İskeçe, Ksanthi’de doğan Gören, çocukluğunun ilk yıllarını burada geçirmiştir. 1956 yılında Türkiye’ye dönerek İstanbul Erkek Lisesi’nde eğitim almış, ardından sinemayla olan ilişkisi Erman Film stüdyosunda kurgucu olarak başlamıştır. Gören, Yılmaz…
0 notes
Text
Tanıtım Filmi Çekiminde Kurgu Nasıl Olmalıdır?
Tanıtım Filmi Çekiminde Kurgu, bir çekimin hemen ardından gelen diğer çekimle olan koordinasyonu olarak görülebilir. Film yapımında gördüğümüz üzere bir çekim ham filmin bir ya da daha fazla karesinin arasındaki bağlantı da denebilir. Kurgucu en iyi çekimleri seçip eler, istenmeyen görüntüleri de kesip atar ve en sonunda istenen çekimleri bir araya toplar. Düz kurgu bir çekimin diğer çekimi kesintisiz bir biçimde takip etmesidir. Çapraz kurgu aynı zaman diliminde yaşanan iki farklı olayı anlatmaktadır. Çekimleri birleştirmenin farklı biçimleri uygulanabilir. Kararma bir çekimin sonunu yavaş yavaş siyaha doğru karartırken açılma ise çekimi siyahtan çıkarak yavaş yavaş ışıklandırır. Zincirleme X çekiminin sonuyla Y çekiminin başını kısa süre içinde iç içe geçirir.
Silinmede Y çekimi, ekran üzerinde hareket eden bir çizgiyle birlikte X çekiminin yerini alır. Kısa bir süreliğine iki çekimde ekranda belirir.
İki çekimi bir birine bağlamada en çok kullanılan yöntem kesmedir. Günümüzde kurgu genel olarak bilgisayar ortamında yapılır, görüntüler disklere ve sabit disklere kaydedilir gerekli kesimler yapıldıktan sonra birleştirilerek basılır.
Kurmaca filmlerin çekiminde senaryolar ve resimli taslaklar (storyboard) kurgunun planlamasına yardımcı olur.
Film Kurgusunun Boyutları Nedir?
Kurgu, sinemacılara dört temel alanda seçme ve denetim imkânı sunar;
X çekimi ile Y çekimi arasında grafik ilişkiler
X çekimi ile Y çekimi arasında ritmik ilişkiler
X çekimi ile Y çekimi arasında mekânsal ilişkiler
X çekimi ile Y çekimi arasında zamansal ilişkiler
Grafik ve ritmik ilişkiler her filmin kurgusunda mevcuttur. Mekânsal ve zamansal ilişkiler ise soyut biçimi tercih eden filmlerin kurgusu içinde dikkate alınmasalar da diğer filmlerin kurgusunda görülebilirler.
Devamlılık Kurgusu
Sinemacılar daha yeni yeni kurguyu kullanmaya başladıkları 1900-1910 yılları arasında bir hikâyeyi tutarlı ve net biçimde anlatmak için yaptıkları çekimleri düzenlemeye başlamışlardır. Böylece, sinematografi ve mizansene ait özel stratejilerle desteklenen kurgu anlatı devamlılığı sağlama adına kullanılmıştır. Adından da anlaşılacağı gibi devamlılık sisteminin temel amacı, çekimlerde mekân, zaman ve aksiyona ait kesintisiz bir akış devamlılığı sağlamaktır.
Devamlılığı göz önünde bulunduran biçimin amacı bir öykü anlatmak olsa da, anlatı devamlılığını sağlayan asıl öğe zaman ve mekânın ele alınmış biçimidir.
Mekânsal Devamlılık: 180 Derece Kuralı
Devamlılık söz konusu olduğunda bir sahnenin mekânı aksiyon aksı veya merkez hattı ya da 180 derece çizgisi olarak bilinen model ile oluşturulur. Sahnedeki aksiyon (bir kişinin yürümesi, iki kişinin konuşması ya da bir yolda yarışan arabalar) açık ve net bir çizgi üzerinde gerçekleşiyormuş gibi varsayılır.
Bu aksiyon aksı, kameranın aksiyonu kayda alırken konumlanacağı noktayı belirleyen bir yarım daire ya da diğer deyişle 180 derecelik bir alandır. Sonuç olarak yönetmen, çekimlerini bu merkez hattı göz önünde tutarak tasarlar, çeker ve kurgular.
Almaşık Kurgu
Devamlılık sistemi, kurgunun, filmin anlatısına gerekli bilgiler ekleyebildiğini göstermektedir. Bir kesme bizi aksiyon aksının doğru tarafında ki herhangi bir noktaya taşıyabilir. Hatta kurgu, film içinde ki her olayı bilmemizi sağlayabilir (pek çok film, anlatıyla alakalı tüm bilgiyi izleyiciye iletmeye çalışır). Buradaki üstün teknik almaşık kurgudur.
Zamansal Devamlılık: Düzen, Sıklık ve Süre
Klasik devamlılık sisteminde zaman, tıpkı mekân gibi, anlatının gelişimine göre düzenlenir. Olay örgüsünün sunumuna ait öykünün tipik biçimde zamanı da yönlendirdiğini biliyoruz. Devamlılık kurgusu bu zamansal yönlendirmeyi desteklemeye ve onu sürekli kılmaya çalışır.
Zamansal düzen, sıklık ve süre arasındaki ayrımı hatırlamak gerekir. Devamlılık kurgusu öykü olaylarını tipik biçimde 1-2-3 sırasıyla verir. Örneğin; Spade sigara sarar, sonra Emma gelir, sonra adam kadına yanıt verir, vb.
1-2-3 düzeninin en yaygın ihlali, bir kesme ya da zincirleme ile oluşturulan geçmişe dönüştür. Dahası klasik kurgu, öyküde bir kere olan bir olayı, filmde de yine bir kere gösterir.
Zaman dizimse sekans ve birebir sıklık, kurguya ait devamlılık sistemi içinde düzen ve sıklığın kullanımını sağlayan standart yöntemlerdir. Klasik devamlılık sisteminde öykü süresi nadiren genişletilir; yani filmin süresi nadiren öykünün kendi gerçek süresinden uzundur.
Kaynakça:
https://martifilm.com/tanitim-filmi-cekiminde-kurgu-nasil-olmalidi
0 notes
Video
youtube
Hiva'nın Çöl Kumu Belgeseli
Hiva'nın çöllerini aşıp, o cam tozu gibi kumundan yapılmış kalesini keşfettikten sonra, sıcak ve samimi insanlarını geleneksel kıyafetleri ile görme fırsatı. Bu şehir kilometre cinsinden uzak olsa da Türkiye'ye çok yakın. Fakirce gezerken çekilmiş bu belgesel çekim açısından profesyonel değilken doğallıyla öne çıkar. Sunucu-Kameraman-Kurgucu Fatih Bilir'in elinden, gözünden ve dilinden sunar.. #Belgesel #Tarih #Gezgin
#youtube#Hiva'nın çöllerini aşıp o cam tozu gibi kumundan yapılmış kalesini keşfettikten sonra sıcak ve samimi insanlarını geleneksel kıyafetleri ile
0 notes
Photo
Charlie Chaplin ile hatıra karesi ☺️📸 İngiliz sinema yönetmeni, oyuncu, yazar, film müziği bestecisi, kurgucu ve komedyen. Yarattığı "Şarlo" karakteri ile özdeşleşmiştir. 1914'teki ilk filmi Making A Living'in ardından çekilen Kid Auto Races in Venice filminde bol pantolonlu, melon şapkalı, büyük ayakkabılı, sürekli bastonunu çeviren ve sakar hareketleri ile gülünç mizansenler oluşturan "Şarlo" tiplemesini yarattı. #charliechaplin #gezginnerede #şarlo #komedyen #anma #oyuncu #sessizfilm (Ankara,Kızılay) https://www.instagram.com/p/CmmVN_QtC6c/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
Text
New Post has been published on iletişimcilerin adresi
New Post has been published on http://iletisimci.xyz/bir-televizyon-kurulusunda-calisan-teknik-elemanlar-ve-gorevleri/
BİR TELEVİZYON KURULUŞUNDA ÇALIŞAN TEKNİK ELEMANLAR VE GÖREVLERİ
BİR TELEVİZYON KURULUŞUNDA ÇALIŞAN TEKNİK ELEMANLAR VE GÖREVLERİ
Televizyon kuruluşları, gelişmiş teknolojik altyapı ve karmaşık sistemlerin bulunduğu, anlık işleyişin çok önemli olduğu, 24 saat kesintisiz bir çalışma zamanının olduğu kuruluşlardır. Hafta sonu, tatil günleri yada mesai saatlerinin belli bir saat dilimi içerisinde olmadığı çalışma alanlarıdır. Çünkü yayın akışının sürekli olarak devam etmesi gerekir.
Dolayısıyla bugün en küçük ve hatta yerel televizyon kanallarında bile bu işleyişi sağlayabilmek için çok fazla sayıda teknik çalışana sahip olması gerekir. Size bu makalede bu teknik ekipten bahsedeceğiz.
Bir televizyon kuruluşundaki teknik ekipte kimler vardır:
1.Teknik Yönetmen
Ölçü Bakım Elemanı
Kameraman
Sesçi
Işıkçı
Grafiker,
Kurgucu
Resim Seçici
VTR Operatörü
Kj Operatörü
Kamera Kontrolcü
Yayın Yönetmeni
Promter Operatörü
Ana Kumanda Sorumlusu
Peki bunların görevleri nelerdir? Ne iş yaparlar? Tek tek ayrıntılı bir şekilde açıklayalım.
1.Teknik Yönetmen
Adı üstünde Yayının teknik yönden sorumlusudur. Aynı zamanda teknik ekibinde sorumlusudur. Yayın yönetmenine ve yapımın yönetmenine karşı sorumludur. Teknik ekibin çalışma esnasında organize olmasını sağlar. Gerekli teknik altyapının, çekim aşamasına hazırlanmasında ekibi organize eder. Programın yaratılması aşamasında, teknik masayı kontrol eden kişidir.
Ölçü Bakım Elemanı
Stüdyoda bulunan teknik ekipmanların bakım ve korunmasından sorumlu kişidir. Yayından önce teknik ekipmanların kontrollerini yaparak, çekime hazır olmasında yardımcı olur.
Kameraman
Yapımın çekilmesi işleminde kamerayı kullanan kişidir. Ana elemanlardandır. Yapımın yönetmeni ve teknik yönetmenin direktiflerini uygular.
Sesçi
Yapımın sesle ilgili bölümünden sorumludur. Seslerin alınması için gerekli donanımı hazırlar. Ses cihazlarını kontrol eder. Sesleri alır. Mikrofonların ayarlanmasında, özel ses düzenlemelerine kadar sesle ilgili tüm teknik işlemlerin sorumlusudur.
Ses Miks masasını kullanır. Stüdyo ses düzenini ayarlar. Sunucu ve konuklara gerekli mikrofonları takar. Yönetmen ile iletişim ve işbirliği halinde olması gerekir.
Işıkçı
Program provaları, iç ve dış mekan çekimleri için gerekli aydınlatma sistemini sağlayan, donanımı kuran kişidir. Hangi çekim için hangi ışık kaynaklarının kullanılması gerektiğini, bunların ne şekilde yerleştirileceğini bilir ve uygular. Işığın nasıl etkiler yarattığına dair bilgiye ve psikoloji bilgisine sahip olması gerekir. Işık sopasıyla stüdyo ışıklarının açılıp, kapatılmasını, yönünün ve şiddetinin değiştirilmesini gerçekleştirir. Işık konsolu ve ışık kontrol masasında ışıkların diğer ayarlamalarını yapar.
6.Grafiker
Yayın sırasında veya çekim aşamasında yapım için gerekebilecek olan grafiklerin oluşturulması sağlar.
7.Kurgucu
Senaryoya uygun olarak hazırlanmış çekimleri bir araya getirerek bitmiş bir program oluşturan elemandır. Program için çekilmiş olan değişik görüntüleri birleştirir, istenmeyen görüntüleri çıkartır. Özel efekt yapacak şekilde çekimleri bir araya getirir. Program süreyi aşıyorsa, program için ayrılan süreyi göz önünde tutarak, çekimlerde eleme yapar. Yönetmen ile işbirliği halinde çalışır. Ve onun direftiflerini yerine getirir.
Resim Seçici
Bir kameradan gelen görüntüyü başka bir kameradan gelen görüntüyle değiştirmek üzere miks görüntü paneliyle çalışan kişidir. Panelde her kamera bir numarayla gösterilir. Resim seçici, bir kameradan diğerlerine geçerken karartma ve bindirme, açılma ve kesme tekniği kullanır.
Keseceği resime monitorden bakar, görevi hızlı ve doğru kameraya kesme veya mix yapmaktır. Sinemada buna kurgu denir.
Diğer bir tanımı ise, çeşitli kaynaklardan gelen görüntü, resmi, kj vb. girişleri kendi iç grafik sisteminde değişik efektler veren yada Wipe geçişler yapan Cut veya mix geçişler yapabilen, yayının omurgası , yönetmenin sağ koludur.
VTR Operatörü
VTR (Video Tape Recorder) cihazını kullanan kişidir. VTR cihazları videoların oynatılması veya kaydedilmesini sağlar. Bu cihaz ile operatör programı birden çok kamera ve resim seçme yöntemiyle kesintiye uğramadan, baştan sona kaydeder. Yada sonradan kurgu ile birleştirilmesi için çekimlerin kaydını yapar. Canlı yayınlarda ise banttan eklenecek görüntüleri hazırlar. Ve sırası geldiğinde yayına aktarır.
KJ Operatörü
Televizyon ekranında geçen yazıların puntosunu, rengini, şeklini belirleyen karakter jeneratörü nü kullanan, dil bilgisi kuralarına olabildiğince hakim olup minimum düzeyde imla hatası yapması gereken reji çalışanıdır.meşakkatli bir meslek dalıdır. Yayına verilenlerin dönüşü olmadığı, telafisi zor olduğu için yoğun bir konsantrasyon ve dikkat eşliğinde çalışmaktadırlar. Bir önemli noktada; editör metinlerinin redaksiyon a tabii tutulmadan kj operatörünün eline ulaştırılması, bunun sonucunda editörden kaynaklı hataların da ister istemez yanına yansımasıdır. Kj operatörü zamanla yarıştığı için dil bilgisi hatalarını düzeltse yayın akışı aksayabilir, yayına yanlış kj bindirebilir, öylece bıraksa sadece dahi anlamındaki -de, ya da bağlaç anlamındaki -kinin yazılışı gibisinden ufak hatalar değil “dönme” yerine “dövme”, “eşik” yerine “eşek” yazılması gibi yayını zora sokabilecek türde ciddi hatalar yapabilir. Bu durum canlı yayınlarda ve haber bültenlerin de daha da göze batar.
Kamera Kontrolcü
Kamera Kontrol(Vısıon Controller):Her bir kameranın çıkışının resim kalitesini gözlemler ve ayarlar.
Yayın Yönetmeni
Ana kumanda odasında çalışır. Televizyon kanalının tüm programlarını, reklam ve tanıtımlarını önceden belirlenmiş bir akış planına uyarak yayınlanmasını sağlar.
Promter Operatörü
Promter cihazını kullanan kişidir. Prompter, yayın sırasında kamera karşısında haber ya da sözkonusu konuşmanın akışını sağlar. Ulusal olarak nitelediğimiz bir çok kanalda mevcut olmakla birlikte prompter kullanmayan kanallar da vardır. Prompterı spiker genellikle kendisi kullanır, kendi akışının hızını kendi belirler okuma duruma göre.
Ana Kumanda Sorumlusu
Ana kumanda odasının sorumluluğunu üstlenen kişidir. Burayı kumanda eder. Tüm yayınların görüntü, ses ve diğer teknik özellikleri açısından son denetimini yapar. Stüdyolardan gelen görüntüleri ve banttan programların kasetlerini, reklam ve tanıtımlarını yayına aktarır.
#Ana Kumanda Sorumlusu#Grafiker#Işıkçı#Kamera Kontrolcü#Kameraman#Kj Operatörü#Kurgucu#Ölçü Bakım Elemanı#Promter Operatörü#RESİM SEÇİCİ#Sesçi#TEKNİK YÖNETMEN#televizyonda çalışan kişiler#tvde çalışan teknik elemanlar#VTR Operatörü#Yayın Yönetmeni
2 notes
·
View notes
Text
Elimdeki alet edevat ekipmanı gören ooo bunlara servet harcamışsındır diyor, yavrum onlar bir çırpıda alınmadı ve bu işlere yeni başlamadım bilale anlatır gibi anlatmaktan gına geldi artık.
Led ışıklı kurgucu kamp tayfası işine baksın.
23 notes
·
View notes
Text
intihar: cesur bir eylem mi korkaklığın sonucu mu?#veronicaölmekistiyor
yakın zamanda paulo coelho'nun veronika ölmek istiyor romanını okudum. kitap kurgusuyla ve verdiği mesajla gerçekten çok etkileyiciydi.
hayatın rutinine takılıp giden genç, güzel ve varlıklı bir kızın sıkılıp intihar denemesine kalkışması ve başarısızlıkla sonuçlanan bu girişimden sonra kendini akıl hastanesinde bulmasıyla başlıyor eser. sonrasında bir şekilde hayatın anlamını buluyor ve final geliyor. ne klişe ama
coelho inanılmaz başarılı bir kurgucu olmakla beraber böyle kişisel gelişim nevinden yazıları nedense içime sinmiyor. simyacı da öyleydi asıl hazine içimizde, ararsan bulursun mevlayı gibi bir mesaj vardı ve bu da ayrıca tuhaf bir klişe.
benim burada parmak basmak istediğim konu ise çok başka. intihar eden insanlar cesur mu korkak mı? hepimiz zorlu hayat aşamalarından geçiyoruz belki de çoğu zaman bu hayat omuzlarımızda çok ciddi bir yük oluveriyor ama yine de yaşama arzusu, ölümsüz olma arzusu tüm benliğimizi kaplamış.
tüm bu hayat debdebesi içinde ölümü tercihi edip bilinmeyene yelken açmak büyük bir cesaret bence. toplumun geneli bunu tuhaf karşılayabilir belki. mücadeleye o kadar kaptırmışız ki kendimizi pes edenlere karşı derin bir nefret bile uyanıyordur belki içimizde.
5 notes
·
View notes
Photo
Kutsal Motor; Yönetmen, Kurgucu ve Sinema Yazarlarını Bir Araya Getirerek 2000’lerin En İyi 10 Kurgusunu Seçti https://ift.tt/2mo6Ow6
1 note
·
View note
Text
"Komedi yapmak için tek ihtiyacım olan bir park, bir polis ve hoş bir kız."
#CharlieChaplin
#sessizflim : #thegoldrush (#altınahücum ) 🎬
#tür : #bağımsızsinema , #dram , #komedi ..
#Yayıntarihi : #26Haziran1925 (#ABD)
#Yönetmen : #CharlieChaplin
#Adaylıklar: #EnİyiFilmMüziğiOscarı , #enİyiSesMiksajıOscarı ,
#satalliteeniyidvdödülü ..
#Filmmüziğininbestecisi: #CharlieChaplin , #MaxTerr , #CarliElinor , #JamesLFields
#Ödüller:
#KinemaJunpoAwardforbestforeignlanguageflim ..
#oyuncular : #CharlieChaplin , #georgiahale , #mackswain , #tommurray , #henrybergman ,
#malcolmwahite , #bettymorrissey ,
#joanlowell ,#johnrand , #tinysandford ,
#alernestgarcia , #heinieconklin , #kaydeslys ..
#konusu :
Altına Hücum, altın aramak için yola koyulan bir adamın hikayesini anlatıyor. Altın aramak için Klondike altın madenleri bölgesine giden ‘The Tramp’, burada çeşitli insanlık dramıyla ve zorluklarla karşılaşır. Kötü hava koşulları nedeniyle bir kulübede başka bir altın arayıcısı ve kaçak bir mahkumla yolları kesişen Şarlo kısa zamanda trajik olaylara şahit olur. Bu esnada insanoğlunun hırslı ve maddi yönlerini hayretle keşfeden Şarlo, sonunda altın madenleri bölgesine eriştiğinde artık bir maden işçisi olmak istemediğine karar verir. Fakat macera bununla sınırlı değildir.
Efsanevi sanat adamı Charlie Chaplin’in en önemli filmlerinde başı çeken yapıt, Chaplin’in kendisinin de en çok değer verdiği filmi olarak bilinir..
#sessizkomedi , #sessizflim , #sessizsinema , #pandomim , #mimci , #komedyen , #şarlo , #komedi , #dram , #aile , #actor , #sinema , #flim , #birazçılgınlık , #alittlemadness
#oyuncu , #ingilizsinemayönetmeni ,
#sinemaoyuncusu , #kurgucu 🎦🎬🎭
1 note
·
View note
Text
Yönetmen Şerif Gören Kimdir? Şerif Gören Sağlık Durumu Nasıl? Şerif Gören Filmleri...
Şerif Gören: Türk Sinemasının Usta Yönetmeni Türk sinemasının önemli isimlerinden biri olan Şerif Gören, sinema kariyerine 1962 yılında kurgucu olarak başlamış ve ardından birçok unutulmaz filme imza atmıştır. Özellikle “Yol” filmi ile uluslararası alanda büyük bir başarı elde eden Gören, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülünü kazanarak Türk sinemasını dünya sahnesine taşımıştır. Şerif…
0 notes
Text
Oturduğum yerde kurgucu olarak teklif aldım amk chipseti tam yanacak zamanı buldu YA NE GÜZEL CİHANGİR ELİTİ SİKECEKTİM(parasal olarak)
3 notes
·
View notes
Text
Yeni nesil habercilik: Mobil gazetecilik
Mehmet YEŞİLKAYA
Yeni nesil habercilik serisinin ikinci yazısında mobil gazeteciliği ele alacağız.
‘Mobil gazetecilik nedir?’ sorusu ile başlayalım.
Mobil gazetecilik; teknolojik yönüyle son derece sofistike olan, fiziksel olarak küçük cepte ve çantada taşınabilir iletişim cihazları mahareti ile yapılan yeni bir habercilik biçimi.
Nasıl cihazlardan bahsediyorum. Hemen söyleyeyim: Akıllı cep telefonları ve tabletler. Bu iki cihaza ek olarak internetiniz de özetle yürüyen bir haber merkezi ve canlı yayın noktasısınız.
Mobil gazetecilik yapısı gereği ‘YENİ’. Bu yeni biçim klasik yani konvansiyonel medyadan çok farklı. Daha hızlı, daha interaktif, daha pratik ve en önemlisi daha UCUZ.
Daha HIZLI. Çünkü; güçlü bir internet bağlantınız varsa anında görüntü aktarabilirsiniz, görüntü alabilirsiniz ya da canlı yayın yapabilirsiniz. Oysa klasik bir televizyon canlı yayını için bir yayın aracı ve onu opere eden teknik bir ekip gerekli. Görüntü aktarma ve almada ise mobil cihazlara göre çok yavaş.
Daha İNTERAKTİF. Çünkü; yeni medya yapısı gereği daha çok kişinin etkilendiği ve etkileştiği bir platform. Mesela sosyal medyadan yayınladığınız bir görüntüye bir anda yüzlerce kişi olumlu/olumsuz tepki gösterebiliyor. Öfkelenebiliyor ya da memnun olabiliyor…
Daha PRATİK. Çünkü; konvansiyonel medya düzenine göre haberin klasik üçlüsü muhabir, kameraman ve kurgucu mobil gazetecilikte kendiliğinden ortadan kalkıyor. Cebinizde bir akıllı telefon varsa hem muhabirlik hem kameramanlık hem de kurgu yapabilirsiniz. Üstelik bu daha az personel çalıştırmak anlamına da geliyor.
Daha UCUZ. Çünkü; üstte de belirttiğim gibi mobil gazetecilik daha az istihdam demek. Ekipman olarak da artık binlerce dolarlık kameralar ve yüzbinlerce dolarlık canlı yayın araçlarına gerek yok. Bir telefon ya da tabletle bunları yapmak mümkün.
Şimdi gelelim bir başka meseleye. Dünyada ve Türkiye’de mobil gazetecilik nasıl ilerliyor?
Dünyada geleneksel medya grupları, mobil gazeteciliği nasıl konumlandıracaklarını tartışıyor. Televizyon habercileri bu yeni medya biçimine şimdilik direniyor gibi görünse de kurumsal medya şirketleri öngörülü davranarak mobil gazetecileri çalıştırmaya başladı.
Peki bizde durum ne? Türkiye’de hala geleneksel habercilik baskın bir kültür olarak devam ediyor. Mobil gazetecilik ise daha çok tek yönlü gidiyor. Genellikle vatandaşların sosyal medya hesaplarında yayınlanan ya da kurulan ihbar gruplarına gönderilen görüntüler ve içerikler haberleştiriliyor. Özellikle bazı haber merkezlerinin hazırladığı haberlerinin yarısına yakını bu yöntemle haber oluyor.
Mobil gazeteciliğin çok olumlu yanları olduğu gibi çok olumsuz yönleri de var. Herkesin yani gazeteci olmayanların da yayıncı konumuna geldiği bu yeni düzende bilginin doğruluğu hayati önem kazanıyor. Yani gazeteciliğin temeli ‘teyid’ mekanizması temelinden sarsılıyor. İçerik ve görüntüyü doğrulamak her zamankinden daha zor.
Bir diğer sorun ise gazetecilik ilkelerine göre işleyen bir filtrasyonun olmaması. Bu da haberde mahremiyet kavramına zarar veriyor. Bu iki sorunu aşmak için mobil gazetecilere merkez medyada daha fazla yer vermek şart. Biz dirensek de yeni bir durum var ortada ve yok sayabileceğimiz bir şey değil üstelik.
KAYNAKÇA:
Yeni nesil habercilik: Mobil gazetecilik (star.com.tr)
0 notes
Text
En Ucuz Yoksullar Kitabı
"Yoksullar kaprisli olurlar; tabiat böyle söylüyor. Yoksul adam kuşkuludur. Dünyayı bile kendine has şekilde görür; her yolcuya göz ucuyla bakar; etrafında endişeli bakışlar dolaştırır ve hep kendisinden bahsedildiği, acıklı dış görünüşün eleştirildiği zannıyla her söze kulak kabartır. Ve herkes bilir, yoksul adam bir paçavradan ibarettir."
Yoksullar, Dosteyevski eserinde yoksullukla ilgili roman kahramanının ağzından bu ifadeler dökülüyor. Kitabın kurgusu sefahat yaşayan iki akrabanın uzaklardan mektuplaşmasını konu edinen kitap, kimi zaman bir lokma ekmeğe muhtaç bu insanların bütün hayatını tüm çıplaklığı ile gözler önüne seriyor.
Kitabı okuyunca göreceksiniz ki, romandaki kahramanlardan memur olan Diyevuşkin'in hayatından parçalar yazarın hayatıyla örtüşmektedir. Hem Makar Diyevuşkin hem akrabası Varvara sefalet içinde çabaladıkça her şeyin daha kötüye gittiğinin resmidir tüm yaşananlar.
Kitapta mektuplaşma iki kişi arasında olduğu için iki farklı üslupla karşılaşıyoruz ayrıca. Dosteyevski'den bu beklenirdi zaten. Usta kalem, usta kurgucu, usta ayrıntılar.
Kitap, Mavi Yelken yayıncılık tarafından basıldı. Elinizdeki kitap ilk baskısıdır. Eserin Türkçesi ise Canan Başoğlu'na aittir.
STOKTA VAR
14 TL
Kitap HEDİYELİ
Etiketler: Yoksullar, Dosteyevski, En Ucuz Yoksullar Kitabı, Hediyeli Yoksullar Kitabı, Roman,
Read Also:En Ucuz Yoksullar Kitabı Sipariş Ver( Yoksullar fiyatı), en ucuz Yoksullar kitabı sipariş ver. Anahtar Kelimeler; En Ucuz Yoksullar, Dosteyevski Kitabı Sipariş. En uygun fiyat Yoksullar kitabı. (en düşük fiyat Yoksullar) kitabı. Bu kitap, Hediye kategorisine girdiği zaman sipariş veriyorsanız, sipariş formuna hediye almak istediğiniz kitap türünü yazmayı unutmayın. Kitap sipariş Kitaplar hayatımızın önemli parçası. En Ucuz Yoksullar, Dosteyevski Kitabı Sipariş Okumak, okumaktan lezzet almak önemli olan, yoksa her okuduğumuzu hafızamıza kaydetmek gibi bir amacımız yok elbette. Bilgi, birikim ve deneyime açık olmaya davet eden kitaplardan bizim için gerekenleri almak yeterlidir. Elbette teknoloji çağında kitaplara neden ihtiyaç duymalıyım diyenler olabilir. Ucuz kitap al bir gelenek olurken, kitap sevdalılarına seslendiğimiz bu site aracında, amacımız kitapların kokusunu, yazıldığı dönemin havasını, o dönemlerin yazı ve anlatım dilini sizlerle buluşturmak. Aslında biz de biliyoruz; bir kitabın eski veya yeni olmasının pek bir önemi olmadığını, ancak kitaplara ulaşmak ve kitap fiyatları malum bir konu. Bu nedenle ikinci el kitap pazarı oluşturduk ve sizlere bir kitap fiyatına ikinci kitabı hediye ediyoruz. Böylece siz de ucuz kitap almış ve kazanmış oluyorsunuz. İkinci el kitap sipariş vermek isterseniz, yeni eklenen kitaplarla gücümüz yettiğince sizlerle olacağız. Piyasa koşullarına göre daha makul fiyatlarla sizlere okunmuş kitapları ulaştırma misyonumuza yine ikinci el kitap hediyesi ile katkı sağlamakta istedik. Bir eski kitap satın alana ikinci kitap hediye kampanyamızdan da yararlanabilirsiniz. Ucuz kitap al başlığı altında arama çubuğu ile sitemiz içeriğinde gezinti yapabilirsiniz. Eski kitap sipariş vermek için bulduğunuz kitap için bizi arayabilirsiniz. tek yapmanız gereken banka havalesi ile ödemeyi gerçekleştirmek. Hediyeli ikinci el kitap almak için eski kitap sipariş ver uygulamasından yararlanınız. Hepinize şimdiden iyi okumalar. eski kitap, ikinci el kitap, 2. el kitap, eski kitap sipariş, ikinci el kitap sipariş, 2. el kitap spariş, eski kitap al, eski kitap satan, ikinci el kitap al, ikinci el kitap satan, 2. el kitap satan, 2. el kitap al, eski kitap satış,ikinci el kitab satış, 2. el kitap satış, kitap sipariş, ucuz kitap al.
0 notes
Text
Polonya’da sinema okulu inşa ediyorduk. Polonyalı bir arkadaş bir malikane satın almıştı. Sosyalizm sırasında ise bir kolektif çiftlikti. 60 kadar odası vardı malikanenin, bahçesinde 25 kadar ev, 200 metre bir uzunluğunda hangar –atlar içindi kolektif çiftlikken–, 10 hektar ormanı ve bir votka imalathanesi vardı. Ufaktı votka imalathanesi ama uzun bir bacası vardı. Mescit gibi göründüğünü düşünüyorduk. Belki Marksist bir bilinçaltı oyunuydu bu. Freudvari olmasından iyiydi.
Ben aklına sokmuştum sinema okulu yapalım diye. Yaptığımız son belgesel film ekibiyle birlikte oradaydık. İnsan kendi okulunu inşa etmezse orası iktidar okuludur, diye düşünüyorduk. Görüntü yönetmeni, kurgucu, asistan, yönetmen filan hep beraber boya yapıyorduk. Kırılmış mermer basamakların yerine beton döküyor, çatı arasını boşaltıyor, tuğla örüyor, eski bir traktörle çok uzun otların arasında dolaşıyorduk. Güzel bir şeydi yapı işçisi olmak. Bir de avukat arkadaş vardı bizimle beraber, şimdi noter de oldu galiba ama hâlâ bu iş vardır aklında. Aşçılık gibi bir iş bu. İki adım geri çekilip yaptığın işe bakabiliyorsun. Avukatlığın kötü tarafı bu, hep hakim, savcı manzaralı…
Komünist toplum kurallarına göre çalışıyor sayılabilirdik. Sabah iki-üç saat, öğleden sonra iki-üç saat. Halbuki Marx, “günde sadece iki saat çalışılacak” diyordu. Gerisinde balık tutup, resim yapacaktık ya da oturup bulutları seyredecektik ve tabii ki bulut seyretmek bile zorunlu olmayacaktı. Biz, dedim ya, biraz daha fazla çalışıyorduk. Öğle yemeklerinde şarabımız eksik olmuyordu ve ne zaman istesek votka. İnsanın bahçesinde bir votka imalathanesi olması iyi bir şeydir. Boşuna vergi dairesine filan ödeme yapmak zorunda olmuyorsun. Onlar da oradan bunu devlet başkanlarına, onların kaprislerine, kaprislerinin tanklarına tüfeklerine, kulu kölesi oldukları burjuvaziye, kutsalı belletme tarifi veren okul kitaplarına, müfredatlara, buna uyup uymadıklarını kontrol eden müfettişlere, devlet başkanı akrabalarına, mesela enişte, oğul ve damat filana veremiyorlardı. Ve kimsenin öldürülmesine bulaşmadan sarhoş olabiliyordun yani…
Yorucu geçiyordu günler. Özellikle bulutları seyretmek çok yorucuydu. Ormanın üzerinden üstümüze üstümüze geliyorlardı. Çoktular ve karmaşık. Muhtemel sinema okulu inşa ettiğimizi bildiklerinden olacak, rol kapmaya çalışıyorlardı. Beyaz, kocaman, gri, ışık yutan, kollarının arasında güneş ya da saklı bir karanlık, yüksekte koşan ve elini uzatsan yakalayacak…
Ülkeyi hep birlikte terk ediyorduk. Pasaport kontrolünü geçtik. Çıktık sayılırdı yani ülkeden. Çok küçük bir havaalanıydı. Hallice bir misafir odası. Üstümüzde başımızda biraz boya, tuğla tozu, votka imalathanesi gölgesi ve özgür çalışma neşesi bulaşıktı. Polisler geldiler, etrafımız sarıp bizi sorguya götürdüler. Ayrı ayrı odalara soktular. “Kaç paranız var?” diye sordular. “Hiç yok” dedik. Teker teker aradılar. Bulamadılar çünkü hiç yoktu. “Neden arıyorsunuz?” diye sordum komutana. “Çok mutluydunuz” dedi…
Paranın mutlulukla ilgisi var zannediyorlardı… Benim bildiğim kahvaltının var…
6 notes
·
View notes