Tumgik
#Hayvan ısırmaları
istersemucarim · 2 years
Text
Hayvan Isırmalarında İlk Yardım Nasıl Yapılır?
Tumblr media
Hayvan ısırmalarında ilk yardım
- Hasta/yaralı yaşamsal bulgular yönünden değerlendirilir (ABC), - Hafif yaralanmalarda yara 5 dakika süreyle sabun ve soğuk suyla yıkanır, - Yaranın üstü temiz bir bezle kapatılır, - Ciddi yaralanma ve kanama varsa yaraya temiz bir bezle basınç uygulanarak kanama durdurulmalıdır, - Derhal tıbbi yardım istenmeli (112), - Hasta kuduz ve/veya tetanos aşısı için uyarılmalıdır, İlk Yardım Sertifikası Read the full article
0 notes
Text
Hayvan Isırmalarında İlkyardım Nasıl Olmalıdır? Pek çok insan tarafından merak edilen hayvan ısırmalarında ilkyardım, oldukça önemli konulardan birisi olarak bilinmektedir. Çünkü hayvan ısırmalarında doğru ilkyardım aşamaları, ısırmanın etkisini giderebilmektedir. Bilindiği üzere doğru ilkyardım adımları, çok önemlidir. Hayvan ısırmalarının ilkyardım aşamaları, çeşitli işlem basamakları üzerinden gerçekleşmekte olup bu nedenle doğru ilkyardım ... https://www.begonya.com/hayvan-isirmalarinda-ilkyardim/?feed_id=143436&_unique_id=649f4bafb51f9
0 notes
goksoymedyacom · 2 years
Text
Sivrisinekler aslında neye geliyor? Yeni araştırma, bu soruya çok şaşırtan bir yanıt veriyor
Göksoy Medya
Sivrisinekler aslında neye geliyor? Yeni araştırma, bu soruya çok şaşırtan bir yanıt veriyor
Tumblr media
Sivrisinekler tüm vızıldamaları ve ısırmaları ile can sıkmalarının yanı sıra, taşıdıkları farklı virüs ve parazitleri bulaştırmaları sebebiyle beşerler için en ölümcül hayvanların ortasında yer alabiliyor. Bu sineklerin birtakım cinsleri sadece beşerlerle beslenir, lakin bu kadar başarılı bir besleyici olmak için insan ve hayvan kokusunu ayırt edecek hassas hedefleme sistemleri geliştirmiş olmaları gerekir. Araştırmacılar da bu ayrımı nasıl yaptıklarını anlamaya çalışıyorlar ve Nature’da yayınlanan yeni bir çalışma, sivrisinekler neyi, nasıl tespit ettikleri sorusuna karşılık vermeyi amaçlıyor.
Ekoloji, evrimsel biyoloji ve sinirbilim yardımcı doçenti Carolyn “Lindy” McBride yaptığı açıklamada “Bir nevi sivrisinek beynine daldık ve ‘Ne kokusu alabiliyorsun? Beyninizi neler tetikliyor? Nöronlarınızı ne aktive ediyor? Ve insan kokusuna karşı hayvan kokusu aldığınızda beyniniz nasıl farklı halde aktive oluyor?’ diye sorduk” dedi.
Grup, CRISPR-Cas9 kullanarak, Zika virüsü, dang virüsü, sarı humma virüsü ve chikungunya virüsünün vektörleri olan genetiği değiştirilmiş Aedes aegypti sivrisineklerini oluşturdu. Bu transgenik böcekler, etkin olduklarında ışıldayan beyinlere sahipti ve bilim insanlarının beyinleri yüksek çözünürlükte görüntülemesine imkan sağladı. Araştırmacılar daha sonra, böceğin ilgisini çeken şeyi belirlemek için kelam konusu sivrisineklere bir rüzgar tüneli aracılığıyla insan ve hayvan aromalı hava verdi.
İnsan kokusu birçok farklı bileşenden oluşur ve bu tıpkı bileşenler birden fazla göğüslü kokusunda farklı oranlarda bulunur. Geçmişteki araştırmalar, bileşenlerin kendi başlarına sivrisinekler için cazibeli olmadığını bulduğundan ötürü, alımlı bileşen oranlarını tam olarak belirlemek karşılaşılan bir öbür zorluktu.
Takım, sivrisinek iştahını tetiklemek için 16 insan, iki sıçan, iki koyun, iki bıldırcın ve dört köpeğin kokusunu kullandı. Bu örnekleri toplama halleri de hayli enteresandı. Koyunlar için, birkaç postu bağışlayan bir çiftlik bulunuyordu ve köpekler için bir tımar salonunu ziyaret ettiler ve kesilmiş tüyler topladılar.
Beşerler için kullanılan metot ise daha değişikti. Çalışma muharriri Jessica Zung “İnsan örnekleri için bir sürü şahane gönüllümüz vardı” dedi ve devam etti: “Birkaç gün duş almamalarını, sonra soyunup teflon bir torbanın içine uzanmalarını istedik.“
Gönüllülerin çıplak olmalarının gerekmesinin sebebi ise giysilerin insan kokusunu bozabilecek olmasıydı.
Tüm bu kokuları topladıktan sonra, görüntüleme suram alanındaki genetiğiyle oynanmış sivrisineklere koku üflemek için akıllı bir sistem tasarladılar. Sivrisinek beyninin glomerül ismi verilen 60 hudut merkezi bulunur ve takım başlangıçta bu merkezlerin birçoklarının sivrisineklerin bir sonraki yemeğini bulmasına ve insan kokularını hayvanlardan ayırt etmesine yardımcı olacağını varsaymıştı, fakat bunun tam karşıtı olduğu ortaya çıktı.
Araştırma takımı üyesi Zhilei Zhao, “Beyin aktivitesini birinci gördüğümde buna inanamadım – yalnızca iki glomerül dahil oldu” dedi ve devam etti: “Bu, beklediğimiz her şeyle çelişiyordu, bu yüzden deneyi daha fazla insan, daha fazla hayvanla birkaç defa tekrarladım. Mutlaka inanamadım. Bu çok kolay.“
Deneyler sonucunda sivrisineklerin insan kokusu bakımından güçlü ve muhtemelen terden çok eşsiz insan derisi lipidlerinden kaynaklanan iki kimyasalı (dekanal ve undekanal) tespit ettiği belirlendi.
Genel olarak, bu heyecan verici ortak araştırma, yeni kovucuların geliştirilmesine yardımcı olabilir ve sivrisinek ısırıklarından çok daha tesirli bir formda korunabiliriz.
0 notes
mehmetkali · 3 years
Text
HAVA KARGO İLE AT TAŞIMACILIĞI https://ift.tt/3uCKZ9M
IATA Kurallarına göre canlı hayvanların özel ekipman ve koşullarda taşınması gereklidir. Uygun havayolunun seçimi ile başlayan süreç, hayvanların uçuşa hazırlanması, dokümantasyonlarının doğru yapılması, izinlerin ve gümrük işlemlerinin yapılması gibi bir çok aşamanın dikkatli bir şekilde planlanması gerekmektedir. IATA LAR(Canlı Hayvan Taşıma Yönetmeliği) ne göre tüm detaylara dikkat edilir .Çıkış ve varış ülkelerin kanuni yaptırımları kontrol edilir. 
Atlar uçağa bindikten sonra seyislerle birlikte seyahat ederler, seyisler genellikle daha önce atlarla seyahat etmiş deneyimli ve bir sorun ortaya çıktığında nasıl tepki vereceğini bilen kişilerdir. Hiç kimse atların nasıl tepki vereceğini bilmediğinden, ilgili herkes için riski azaltmak oldukça önemlidir.
Atların içinde seyahat ettikleri konteynerlere genellikle ‘palet’ denir, her palet maksimum 3 at taşıyabilir – bazı paletler hareketli bölmelere sahiptir ve 2 atı hatta daha büyük alanlarda 1 atı bile taşıyabilir. Palet, pivot üzerine inşa edilmiştir (pivot, zeminden düzleme hareket ettirilen taban plakası için kullanılan terimdir, bu durumda paletin kendisinin tabanı yoktur, bu nedenle daha güvenli olması için pivota bağlanır). Atlar, bir rampa vasıtasıyla palete yüklenir, eğer yere yüklenirlerse, daha sonra onları uçağa götüren arabaya forklift ile taşınırlar.
Konteyner Gereklilikleri
Atlar konteynerler içinde taşınmalı ve uzunlukları 145 cm’den (57 inç) fazla ise birbirlerinden ayrılmalıdır.
Konteynerler asi atların konteynerleri kırması veya konteynerden kaçmasını önleyecek kadar sağlam olmalıdır.
Birden fazla atın bulunacağı konteynerler söz konusu olduğunda, atları ayırmak ve her atın ağırlığını desteklemek için konteynerler yeterli güçte ve boyutta bölmelere sahip olmalıdır.
Kısrak ve tayların birlikte seyahat edebilecekleri şekilde ayarlamalar yapılmalıdır.
Atlar için gerekli havalandırma ve ısıtma sistemleri ayarlanmalıdır.
Hayvanın, konteyner çatısına veya açık konteyner olması durumunda, koruyucu ağlara dokunmadan normal konumunda durmasına olanak sağlanmalı ve normal konumunda dururken hayvanın başının üzerinde en az 10 cm (4 inç) boşluk bırakılmalı. Atlar söz konusu olduğunda, atların dengesini korumak için gerekli harekete izin verilmeli ve  atın başının üzerinde yeterli boşluk (21 cm, 8 inç önerilir) bırakılmalıdır.
Gürültüyü seviyesi en aza indirilmelidir.
Konteynerler atın hareketini kısıtlayacak ve sıvıların konteynere yönlendirilmesini sağlayacak ön ve arka bariyere sahip olmalıdır.
Gerekli durumlarda atlar arasına tahtalar konulmalı böylece, birbirlerini ısırmaları veya rahatsız etmeleri engellenmelidir.
Konteynerler tekmelemeye karşı dayanıklı olacak şekilde yapılmış olmalıdır.
Alanda tekmelenme olasılığı olan herhangi bir bağlantı veya çıkıntı bulunmamalıdır, metal plakalar koruyucu bir malzeme ile kaplanmalıdır.
Konteynerler hayvanların sağlığına veya refahına zararlı olabilecek bir malzemeden yapılmamalıdır.
Uçuştan önce veterinerler eşliğinde hayvanların tüm kontrolleri yapılmalıdır.
At çok asi davrandığı takdirde sadece bir uzman tarafından gerekli görülürse sakinleştirici verilebilir.
Uçuştan iki saat önce hayvanların yem ve sulanması kesilmelidir.
youtube
KAYNAK
https://ift.tt/3gdqBXJ
https://ift.tt/3wKtC8j
HAVA KARGO İLE AT TAŞIMACILIĞI yazısı ilk önce Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri üzerinde ortaya çıktı.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/3p7P0Sr via IFTTT
0 notes
piggysaurus · 3 years
Note
cevabınız için çok teşekkür ederim, kediden yana bir sıkıntı yok aslında sahipleri daha çok sıkıştırarak seviyorlar pek doğru bulmadığım bir davranış. yine de kanama şeklindeki ısırığının ilk kez olduğunu biliyorum öncesinde oyun ısırmaları oluyormuş. belirtmemiştim ama kedi aynı zamanda bir anne büyük ihtimalle yavrulara yaklaşmak istedi kardeşim ondan böyle bir sonuç doğdu. dezenfekte edip batikon kullandık fusidin antibiyotik krem de süreceğim. iyi akşamlar tekrardan teşekkür ederim, içim biraz rahatladı🌸🙏
Cevaba bir ekleme yaptım belki geri dönüp okumak da yine faydalı olabilir 🤗 ara sıra hepimizin yaptığı ama hayvan açısından çok da doğru olmayan bir sevme biçimi. Umarım anneyi kısırlaştırırlar 💜 rica ederim 🥰
0 notes
vetrium · 4 years
Text
Kedilerde Deri Hastalıkları ve Tedavi Yöntemleri
Tumblr media
Kedi
07-06-19
Deri hastalıkları, kedilerin en sık karşılaştıkları sorunlardan biridir. Dolayısıyla kedi ebeveynlerinin de veteriner ziyaretlerinin önemli bir bölümünü kedilerde deri hastalıkları oluşturur. Kedilerin belli bir noktayı sürekli kaşımaları, derilerini ısırmaları, tüy kaybı yaşamaları gibi belirtiler, kedinizin deri hastalığı yaşadığına işaret ediyor olabilir.
Kedi sahiplerinin kedilerde deri hastalıkları neler ve bu hastalıklarla nasıl baş edilebilir gibi soruların yanıtlarını biliyor olmaları önemli. Çünkü deri hastalıklarına müdahale edilmediği durumlarda çok daha büyük olumsuzluklar yaşanabilir, hatta kedinizin hayatı tehlikeye girebilir.
Hiç şüphesiz ki her bir hastalığın tedavisinde veterinerinizin görüşleri doğrultusunda ilerlemeniz küçük dostunuzun sağlıklı bir hayat sürebilmesi için kritik bir öneme sahip. Çünkü veteriner hekimler kedinizin yaşayabileceği pek çok durumla ilgili eğitim aldıkları ve birçok farklı hastanın tedavisiyle ilgilendikleri için teşhis ve tedavi noktasında en doğru adres olacaktır.
Bu doğrultuda, kedilerde deri hastalıkları hakkında bilgi sahibi olmanız, kedinizin yaşadığı sorunu veterinere en doğru şekilde aktararak en uygun tedaviye karar verilmesini kolaylaştıracaktır. Peki kedilerde deri hastalıkları ve tedavi yöntemleri nelerdir?
Kedilerde Deri Hastalıkları Nelerdir?
Tumblr media
En iyi dostunuzun kendini her kaşımaya çalışması ya da tüylerinin seyrekleşmesi, deri hastalığı olduğu anlamına gelmeyebilir. Kimi zaman belirgin bir sorundan kaynaklanmayabilen bu gibi durumlar, bazen de farklı bir hastalığın belirtisi de olabilir. Bu nedenle kedinizin davranışlarını dikkatli bir şekilde gözlemlemeniz ve tekrarlayan davranış bozuklukları ve diğer sorunlar karşısında temkinli olmanızda büyük fayda var.
Veteriner hekimler en sık karşılaştığı vakalardan biri olan kedilerde deri hastalıkları hakkında önemli detayları öğrenmeniz, veterinerinizin de işini kolaylaştıracağı gibi kedinizin yaşam kalitesinin artmasını da sağlayacaktır. İşte bilmenizde fayda olan kedilerde deri hastalıkları ve tedavi yöntemleri…
Alerjik Dermatit
Tumblr media
Kediler de insanlar gibi çevresel birçok değişkene karşı alerjik reaksiyon gösterebilir. Bu anlamda yiyeceklerden tozlara, kimyasallardan böcek ısırıklarına kadar pek çok örnek verebilmek mümkün. Alerjik dermatitin deri üzerindeki etkisini ise kedinizin sık sık kaşınması, belli bir bölgeyi ısırmaya çalışması, deride oluşan kızarıklık ve bölgesel tüy dökülmeleri ile tespit edebilirsiniz.
Alerjik durumlarla mücadele etmek, kedinizin kendini yeniden iyi ve huzurlu hissedebilmesi için oldukça önemlidir. Bu doğrultuda, tedavi için kedinizin davranışları gözlemledikten sonra eğer neye karşı alerjisi olduğunu fark edebiliyorsanız, kedinizin yaşadığı ortamı buna göre iyileştirmeniz bir çözüm olabilir. Fakat tam olarak neyin alerjik dermatite neden olduğuna emin olamıyorsanız veteriner hekiminizin kliniğini ziyaret etmenizde yarar var. Dostunuz için en uygun ilacı ve tedaviyi veteriner hekiminiz sağlayacaktır.
Deri Tümörleri
Tumblr media
Deri üzerinde oluşan yumrular, kanserli hücre oluşumu ihtimali göz önünde bulundurulmalı ve mutlaka ciddiye alınmalı. Elbette her yumru, kanserli bir tümör anlamına gelmez. Fakat deri üzerindeki değişikliğin kanser olup olmadığını veteriner hekiminizin kontrolü dışında anlayabilmeniz pek mümkün değildir.
Dolayısıyla, kedinizin derisinde farklı bir oluşum hissettiğiniz anda zaman kaybetmeden tanı ve tedavi için veterinerinizle görüşmelisiniz. Veterineriniz kanserli bir oluşumdan şüphelendiyse tanıyı doğrulamak için biyopsiye başvuracaktır. Diğer yandan yumrunun yayılmasını önlemek amacıyla ameliyat yöntemine başvurarak tamamını alma yoluna da gidebilir.
Mantar Enfeksiyonu
Tumblr media
Kedilerde deri hastalıkları arasında en sık görülenlerden biri de mantar enfeksiyonlarıdır. Deri üzerinde kızarıklık, kaşıntı, kimi zaman akıntı olması mantar hastalığının en yaygın belirtilerinden birkaçı olarak sıralanabilir.
Ringworm adı ile anılan ve çoğunlukla kafa bölgesinde görülen mantar hastalığı türü de dikkate alınması gereken sorunlardandır. Deri üzerinde dairesel formlarda görülen doku bozukluğu ile kendini gösteren ringworm, deride pullanma ve tüylerin dökülmesi ile sonuçlanabilir.
Mantar hastalıklarının tedavisinde genellikle hastalık için özel olarak üretilen ilaçlara başvurulur. İlaçlı tedavi sonucunda kedinizin sağlığına kavuşabilmesi için belirtileri gözlemlediğiniz durumda veterinerinizle iletişime geçmenizi öneririz.
Kedi Aknesi
Tumblr media
İnsanlarda olduğu gibi kedilerde de siyah noktalar gelişebilir. Comedones olarak da adlandırılan bu siyah noktalar, genellikle çene bölgesinde görülür. Bu aknelerin kaşıntıya yol açtığı ve bölgedeki tüylerin dökülmesine neden olduğu durumlar da gözlemlenebilir.
Stres, yanlış beslenme, hijyenik olmayan ortamlar gibi farklı faktörlerin etkili olduğu düşünülen kedi aknesinin tedavisi için özel olarak geliştirilen şampuan ve solüsyonlardan yararlanmak söz konusu olabilir. Kimi zamanlarda antibiyotik kullanımına da başvurmak gerekebiliyor.
Ancak elbette kedi aknesi ile karşılaşıldığında durumu öncelikle veteriner hekim ile paylaşmakta yarar var. Böylece veterinerinizin önereceği ve kediniz için en uygun akne gidericileri kullanarak sevgili dostunuzun yaşam standardını yükseltebilirsiniz.
Pirelenme
Tumblr media
Ev dışında yaşayan kedi ve köpeklerde sıklıkla görülen pirelenme sorunu, dışarıya da çıkan ev kedilerinde yaygın olarak görülebiliyor. Ev dışına çıkmayan kedilere de kıyafetleriniz ya da eve bir şekilde girebilen pireler yoluyla bulaşıp deri hastalığına yol açan pirelenme ile düzenli aşılar sayesinde büyük ölçüde mücadele edilebiliyor.
Kedinizde pirelenme olduğunu, aşırı kaşınma, derinin pullanması ve tüylerin incelmesi gibi belirtileri gözlemleyerek anlayabiliirsiniz. Kedinizin pirelendiğini düşünüyorsanız veterinerinizle görüştükten sonra kedinizin derisine uygulanabilecek damla yöntemiyle sorunun üstesinden gelebilirsiniz.
Bakteriyel Hastalıklar
Tumblr media
Birtakım mikroorganizmaların yol açtığı deri hastalıkları da kedinizin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşüren durumlardandır. Bakteriler çoğu zaman bağışıklığın düşmesi ve/veya mantar, alerji gibi başka bir deri hastalığının sonucu olarak ortaya çıkabilir.
Tedavi edilmeyen deri hastalıkları, hassaslaşan deri yüzeyinde bakterilerin enfeksiyon oluşturmasına neden olabilir. Bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde ise antibiyotiğe başvurulmalıdır. Ancak tedavinin veteriner hekiminizin kontrolünde olması kritik bir öneme sahiptir. Her nasıl ki hastalandığınız zaman kendi başınıza antibiyotik tedavisine başlayamıyor iseniz kedinizin sağlığı için de profesyonel bir yardım almanız gerektiğini de unutmamalısınız.
Kulak Maytı
Tumblr media
Kedilerde deri hastalıkları başlığı altında incelemeye değer bir diğer rahatsızlık da kulak maytı veya kulak kurtçuğunun yol açtığı enfeksiyonlardır. Kedinizin kulakları içinde beslenen maytların varlığını saptamak için kedinizin hareketlerini gözlemlemeniz işinizi kolaylaştıracaktır. Eğer kediniz kulaklarını sık sık kaşıyor ve kulaklarından kokulu, koyu renkli bir akıntı geldiğini görüyorsanız veterinerinizle görüşmenizin zamanının geldiğini anlayabilirsiniz.
Veteriner hekiminiz kedinizin bu sorunuyla baş edebilmesi için ilaçlı tedavi uygulayacaktır. Sonrasında küçük dostunuzun eski sağlığına kavuştuğunu görebilirsiniz. Kedilerde deri hastalıkları ile kapsamlı ve zamanında mücadele için Küçük Hayvan Dermatoloji ve Cilt ve Cilt Hastalıkları alanında uzmanlığa sahip veteriner hekimlerle iletişime geçmeniz son derece önemli. Bu anlamda, güvenilir ve profesyonel bir kadroya sahip Ankara Vetrium Veteriner Kliniği’ni tercih edebilir ve kedinizin mutluluğu için ilk adımı atabilirsiniz.
#kedi #köpek #EvcilHayvan #PetHayvan #HayvanBakım
0 notes
ekspresevim-blog · 7 years
Text
Adaçayı Sabunu Ne İşe Yarar?
New Post has been published on https://www.ekspresevim.com/adacayi-sabunu/
Adaçayı Sabunu Ne İşe Yarar?
Tumblr media
Adaçayı sabunu farklı alanlarda kullanılan ve çok yönlü olan bitkisel ve doğal bir sabundur.
Adaçayı Sabunu…
Adaçayı sabunu ve kozmetik; Bu sabun özellikle dudak kenarlarında ortaya çıkan çatlakları tedavi etmekte ve epilasyon sonrasında ortaya çıkan tahribat ve kızarıkların giderilmesi için kullanılır.
Adaçayı sabunu ve sağlık; Sabun açık yaraların tedavisinde ve bilhassa köpüğü ile masaj yapılması ile deriye kuvvet verici olarak kullanılır.
Adaçayı ve hayvan ısırmaları; Adaçayı sabunu kozmetik ve sağlık alanları dışında ayrıca hayvan ısırmaları ya da hayvan sokmalarının tedavisinde ya da tedaviye yardımcı acıyı hafifletici olarak da kullanılmaktadır. Böcek sokması durumunda yaralı bölgeye sabunun köpüğü uygulanıp acı hafifletilebilir ve mikrop kapmasının da önüne geçilebilir.
0 notes
Text
Hayvan Isırmalarında İlkyardım Nasıl Olmalıdır? Pek çok insan tarafından merak edilen hayvan ısırmalarında ilkyardım, oldukça önemli konulardan birisi olarak bilinmektedir. Çünkü hayvan ısırmalarında doğru ilkyardım aşamaları, ısırmanın etkisini giderebilmektedir. Bilindiği üzere doğru ilkyardım adımları, çok önemlidir. Hayvan ısırmalarının ilkyardım aşamaları, çeşitli işlem basamakları üzerinden gerçekleşmekte olup bu nedenle doğru ilkyardım ... https://www.begonya.com/hayvan-isirmalarinda-ilkyardim/?feed_id=87343&_unique_id=63424e404eb38
0 notes
goksoymedyacom · 2 years
Text
Sivrisinekler, ısıracakları insanları nasıl seçebiliyorlar? Yeni araştırma, bu soruya çok şaşırtan bir karşılık veriyor
Göksoy Medya
Sivrisinekler, ısıracakları insanları nasıl seçebiliyorlar? Yeni araştırma, bu soruya çok şaşırtan bir karşılık veriyor
Tumblr media
Sivrisinekler tüm vızıldamaları ve ısırmaları ile can sıkmalarının yanı sıra, taşıdıkları farklı virüs ve parazitleri bulaştırmaları sebebiyle beşerler için en ölümcül hayvanların ortasında yer alabiliyor. Bu sineklerin kimi cinsleri sadece beşerlerle beslenir, lakin bu kadar başarılı bir besleyici olmak için insan ve hayvan kokusunu ayırt edecek hassas hedefleme düzenekleri geliştirmiş olmaları gerekir. Araştırmacılar da bu ayrımı nasıl yaptıklarını anlamaya çalışıyorlar ve Nature’da yayınlanan yeni bir çalışma, sivrisinekler neyi, nasıl tespit ettikleri sorusuna karşılık vermeyi amaçlıyor.
Ekoloji, evrimsel biyoloji ve sinirbilim yardımcı doçenti Carolyn “Lindy” McBride yaptığı açıklamada “Bir nevi sivrisinek beynine daldık ve ‘Ne kokusu alabiliyorsun? Beyninizi neler tetikliyor? Nöronlarınızı ne aktive ediyor? Ve insan kokusuna karşı hayvan kokusu aldığınızda beyniniz nasıl farklı halde aktive oluyor?’ diye sorduk” dedi.
Takım, CRISPR-Cas9 kullanarak, Zika virüsü, dang virüsü, sarı humma virüsü ve chikungunya virüsünün vektörleri olan genetiği değiştirilmiş Aedes aegypti sivrisineklerini oluşturdu. Bu transgenik böcekler, faal olduklarında ışıldayan beyinlere sahipti ve bilim insanlarının beyinleri yüksek çözünürlükte görüntülemesine imkan sağladı. Araştırmacılar daha sonra, böceğin ilgisini çeken şeyi belirlemek için kelam konusu sivrisineklere bir rüzgar tüneli aracılığıyla insan ve hayvan aromalı hava verdi.
İnsan kokusu birçok farklı bileşenden oluşur ve bu tıpkı bileşenler birçok göğüslü kokusunda farklı oranlarda bulunur. Geçmişteki araştırmalar, bileşenlerin kendi başlarına sivrisinekler için cazip olmadığını bulduğundan ötürü, alımlı bileşen oranlarını tam olarak belirlemek karşılaşılan bir öbür zorluktu.
Takım, sivrisinek iştahını tetiklemek için 16 insan, iki sıçan, iki koyun, iki bıldırcın ve dört köpeğin kokusunu kullandı. Bu örnekleri toplama formları de hayli enteresandı. Koyunlar için, birkaç postu bağışlayan bir çiftlik bulunuyordu ve köpekler için bir tımar salonunu ziyaret ettiler ve kesilmiş tüyler topladılar.
Beşerler için kullanılan yol ise daha enteresandı. Çalışma müellifi Jessica Zung “İnsan örnekleri için bir sürü kusursuz gönüllümüz vardı” dedi ve devam etti: “Birkaç gün duş almamalarını, sonra soyunup teflon bir torbanın içine uzanmalarını istedik.“
Gönüllülerin çıplak olmalarının gerekmesinin sebebi ise giysilerin insan kokusunu bozabilecek olmasıydı.
Tüm bu kokuları topladıktan sonra, görüntüleme heyetim alanındaki genetiğiyle oynanmış sivrisineklere koku üflemek için akıllı bir sistem tasarladılar. Sivrisinek beyninin glomerül ismi verilen 60 hudut merkezi bulunur ve grup başlangıçta bu merkezlerin birçoklarının sivrisineklerin bir sonraki yemeğini bulmasına ve insan kokularını hayvanlardan ayırt etmesine yardımcı olacağını varsaymıştı, lakin bunun tam karşıtı olduğu ortaya çıktı.
Araştırma takımı üyesi Zhilei Zhao, “Beyin aktivitesini birinci gördüğümde buna inanamadım – yalnızca iki glomerül dahil oldu” dedi ve devam etti: “Bu, beklediğimiz her şeyle çelişiyordu, bu yüzden deneyi daha fazla insan, daha fazla hayvanla birkaç sefer tekrarladım. Katiyen inanamadım. Bu çok kolay.“
Deneyler sonucunda sivrisineklerin insan kokusu bakımından varlıklı ve muhtemelen terden fazla eşsiz insan derisi lipidlerinden kaynaklanan iki kimyasalı (dekanal ve undekanal) tespit ettiği belirlendi.
Genel olarak, bu heyecan verici ortak araştırma, yeni kovucuların geliştirilmesine yardımcı olabilir ve sivrisinek ısırıklarından çok daha tesirli bir biçimde korunabiliriz.
0 notes
mehmetkali · 7 years
Text
Enfeksiyonlar seyahatinizi zehir etmesin http://ift.tt/2vAjunu
Dünya’da her yıl yaklaşık 1,2 milyar kişi uluslararası seyahat ediyor ve bu sayının her geçen yıl artması bekleniyor.
Yeni dünyaları keşfetmek, tatil yapmak ya da mesleki gereklilikler. Hangi amaçla olursa olsun seyahat etmek aslında ruhumuz için verdiğimiz hoş bir moladır. Ta ki beklenmedik bir sağlık sorunuyla karşılaşılana kadar… Dünya’da her yıl yaklaşık 1,2 milyar kişi uluslararası seyahat ediyor ve bu sayının her geçen yıl artması bekleniyor. Bu sayede dünyanın farklı yerlerindeki mikroorganizmaların yer değiştirerek hastalık yaratması için en uygun ortam yaratılmış oluyor.
Geçtiğimiz yıllarda tüm dünyada endişe yaratan SARS ya da domuz gribinde olduğu hastalıklar artık ortaya çıktığı yerde durmuyor… En sık görülen seyahat hastalıklarının başında ise enfeksiyonlar geliyor. Dr. Sezen Özkök seyahat sırasında ve sonrasında sağlıklı kalabilmek için gidilecek bölgeye göre, karşılaşılabilecek hastalıklar, yapılması gereken aşılar ve diğer önlemler konusunda mutlaka hekimden bilgi alınması gerektiğini söylüyor.
Dünyanın neresine olursa olsun seyahat etmek her mevsim artık çok kolay. Özellikle yaz aylarında binlerce insanın yer değiştirmesi ve iklimin etkisi mikroorganizmaların yayılımı için uygun ortamları yaratıyor. Dolayısıyla enfeksiyon riski de artıyor. Özkök, bu nedenle özellikle uluslararası seyahate çıkmadan 4-8 hafta önce danışmanlık alınması gerektiğinin altını çiziyor. Muayene sonrasında gidilecek ülkelere göre aşılamalar, sıtma, ishal gibi yaşanabilecek sorunlar ve alınacak önlemlerle ilgili bilgi alınması gerekiyor. Özellikle de hamileler, çocuk ve yaşlılar, kalp, alerji, KOAH gibi kronik hastalığı olanların bu konuya hassasiyet göstermesi önem taşıyor.
Seyahatler sırasında en sık karşılaşılan sorunların başında ise enfeksiyonlar geliyor. Hastalığa neden olan mikroorganizmalar, su ve gıdalar, hayvan ısırıkları, solunum, cinsel temas veya kan yoluyla bulaşıyor. Üstelik enfeksiyonların neden olduğu hastalık belirtileri döndükten sonra da ortaya çıkabiliyor. Kaynağı tespit etmek de zorlaşabiliyor… Seyahat sırası ve sonrasında ishal, cilt lezyonu, solunum sıkıntısı, ateş gibi şikayetleri olan hastaların en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları gerektiğini söyleyen Dr. Sezen Özkök, en sık karşılaşılan seyahat enfeksiyonları ve korunma yollarıyla ilgili öneriler verdi…
Her yerde ishal riski var!
Seyahatlerde en sık karşılaşılan hastalıkların başında mide bağırsak sistemi enfeksiyonları geliyor. Genellikle su ve gıdalar yoluyla yayılması ve bulaşması da önem taşıyor. Özellikle yaz aylarında artan sıcaklara rağmen gıdaların soğuk ortamda iyi muhafaza edilememesi ya da hijyen koşullarının sağlanmaması ishalde artışa neden oluyor.
Kesinlikle musluk suyu içmeyin
Hastalıkların özellikle hijyen koşullarının daha zayıf olduğu sıcak ülkelerde yaygın olmasına rağmen bu koşullarda olmayan birçok bölgede de görülebiliyor. Dr. Sezen Özkök, “Özellikle açıkta satılan, az pişirilmiş ya da pişirilmemiş gıdaları mümkün olduğunca tüketmeyin. Hangi şartta olursa olsun musluk suyu içmeyin, şişe suları tercih edin. Ellerinizi sık sık yıkayın” diyor. Bunun yanı sıra hepatit A mikrobu da su ve gıdalarla bulaşabiliyor. Bu nedenle bağışık olmayan kişilerin seyahate gitmeden önce hepatit A virüsüne karşı aşılanması gerekiyor.
Sıtma ve zika virüsünün kaynağı, sivrisinek
Seyahat enfeksiyonlarının bir diğer önemli nedenini, başta sivrisinek ve kene olmak üzere böcek ısırmaları oluşturuyor. Sivrisinek ile bulaşan hastalıklardan en önemlisi sıtma. Son yıllarda gündeme gelen Zika virüsü de aynı yolla bulaşan bir diğer önemli sorun. Özellikle hamilerde fetusu etkilemesi sonucu mikrosefaliye yol açması nedeniyle hamilelerin zika enfeksiyonunun tespit edilen bölgelere seyahat etmesi uygun bulunmuyor. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Sezen Özkök, sivrisineğin yoğun bulunduğu bölgelere seyahat edeceklerin alabilecekleri önlemleri şöyle sıralıyor: “Mümkünse vücudun açık bölgelerini kapatan, uzun kollu giysiler ve uzun pantolonlar tercih edin. Ayrıca, sineklerden arındırılmış odalarda kalmaya çalışın ve sivrisinek kovucu spreyler de kullanın.”
Doğa sporu yapacaklar keneye dikkat!
Yine özellikle yaz aylarında dağcılık gibi doğa sporları aktivitelerinin yoğun olacağı seyahatlerde kene ısırmaları da önlem alınması gereken bir başka konu. Kırım kongo kanamalı ateşi virüsü taşıyan kenelerin bu virüsü insanlara bulaştırma riski bulunduğunu hatırlatan Dr. Sezen Özkök, “Özellikle kırım kongo kanamalı ateşi hastalığının sık görüldüğü bölgelere gidenlerin dikkatli olmalarını ve vücutlarının dış yüzeyini kaplayan kıyafetler giymelerini öneriyoruz. Herhangi bir kene ısırması durumunda ise mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna gidilmeli” diyor.
Solunum yolu enfeksiyonlarına karşı aşı
Kapalı ortamda seyahat etmek, solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan mikroorganizmalara maruziyeti artırıyor. Solunum yolu etkenlerinden biri olan gripten korunmak için özellikle sık seyahat edenlerin ve kalabalık ortamda bulunanların her yıl aşılanmaları önem taşıyor. Ayrıca solunum yoluyla bulaştığı için kızamık kızamıkçık kabakulak ve suçiçeği hastalıklarını geçirmeyen kişilerin de aşılanmaları ve hasta kişilere yakın temastan kaçınmaları gerekiyor.
Kaynak:trthaber.com
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2wvMmKJ via IFTTT
0 notes