Tumgik
#Erken Teşhis
siegram-com · 17 days
Text
Nanoteknoloji Devrimi: 7 Adımda Kanser Tedavisinde Çığır Açan Yenilikler!
Nanoteknoloji Devrimi: 7 Adımda Kanser Tedavisini Kökten Değiştiren Yenilikçi Yöntemler Giriş Kanser, insanlığın karşı karşıya kaldığı en büyük sağlık sorunlarından biri olmaya devam ediyor. Ancak, nanoteknolojinin hızlı gelişimi ile birlikte, kanser tedavisinde çığır açan yeni yöntemler ortaya çıkıyor. Peki, nanoteknoloji kanser tedavisini nasıl değiştiriyor? Bu devrim niteliğindeki gelişmeler…
0 notes
eniyilisanspazarim · 3 months
Text
AYLİNKİLİC - PLATİN
Tumblr media
Doç. Dr. Aylin Kılıç, göz sağlığı alanında uzmanlaşmış bir hekim olarak, hastalarına en kaliteli sağlık hizmetini sunmayı amaçlıyor. Göz hastalıkları ile ilgili pek çok konuyu kapsayan bu blog yazısında, Doç. Dr. Kılıç’ın katarakt ameliyatı, kuru göz sendromu ve keratokonus tedavisi konusundaki bilgi ve deneyimlerini ele alacağız.
Doç. Dr. Aylin Kılıç
Doç. Dr. Aylin Kılıç, göz sağlığı alanında uzmanlaşmış bir hekim olarak, hastalarına en kaliteli hizmeti sunmayı hedeflemektedir. Uzun yıllara dayanan tecrübesiyle, göz hastalıklarının teşhis ve tedavisinde önemli bir yere sahiptir.
Katarakt ameliyatı ve diğer göz rahatsızlıkları üzerine yoğunlaşan Doç. Dr. Kılıç, modern teknolojileri kullanarak en güncel tedavi yöntemlerini uygulamaktadır. Ameliyat öncesi ve sonrası süreçlerde hastalarının her türlü ihtiyacına büyük bir özenle yaklaşmaktadır.
Özellikle kuru göz sendromu ve keratokonus tedavisi konularında uzmanlaşmış olan Doç. Dr. Aylin Kılıç, hastalarının yaşam kalitelerini artırmayı hedeflemektedir. Kuru göz sendromu, hastaların görme kalitesini etkileyen rahatsızlıklar arasında yer alır ve bu konuda en uygun tedavi yöntemlerini belirlemek için titiz bir değerlendirme süreci yürütmektedir.
Keratokonus ise, korneanın incelmesiyle ortaya çıkan bir durumdur ve erken teşhis ile doğru tedavi yöntemleri kullanıldığında başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir. Doç. Dr. Kılıç, bu alandaki geniş bilgisi ve deneyimi ile hastalarına en uygun tedavi planını sunmaktadır.
Göz sağlığının her birey için ne kadar önemli olduğunu bilen Doç. Dr. Aylin Kılıç, hastalarına sadece bir doktor değil, aynı zamanda bir danışman olarak da yaklaşmakta, onların sağlıkları için en iyi çözümleri sunmayı amaçlamaktadır.
Katarakt Ameliyatı
Katarakt ameliyatı, görme yetisinin azalmasına veya kaybına yol açan bir göz rahatsızlığı olan kataraktın tedavi edilmesi için uygulanan cerrahi bir işlemdir. Katarakt, göz merceğinin bulanıklaşması sonucu meydana gelir ve bu durum, özellikle yaşla birlikte artış gösterir. Günümüzde, katarakt ameliyatı, dünya genelinde en yaygın gerçekleştirilen cerrahi işlemlerden biridir ve oldukça başarılı sonuçlar vermektedir.
Katarakt ameliyatı sırasında, bulanıklaşan doğal göz merceği çıkarılır ve yerine genellikle sentetik bir mercek yerleştirilir. Bu mercekler, hastanın ihtiyacına göre farklı türlerde olabilir. Ameliyat genellikle lokal anestezi altında yapılır ve hastalar, genellikle aynı gün taburcu olabilmektedir. İşlemin ardından, hastalar birkaç gün içinde görme yetilerini yeniden kazanırlar.
Daha önce bahsedilen semptomlar arasında bulanık görme, gece görüşündeki azalma ve ışıklara karşı hassasiyet bulunur. Bu tür belirtilerin ortaya çıkması durumunda, hastaların bir göz doktoruna başvurmaları önerilir. Katarakt ameliyatı ile ilgili en önemli avantaj, hastanın yaşam kalitesinin hızla artmasıdır.
Ameliyat öncesi değerlendirme süreci de oldukça önemlidir. Göz muayenesi ve bazı testlerle hastanın genel göz sağlığı kontrol edilerek, en uygun tedavi yöntemine karar verilir. Katarakt ameliyatı sonrasında hastalar, düzenli kontrollerle takip edilir ve göz sağlığı güvence altına alınır.
Sonuç olarak, katarakt ameliyatı, modern tıptaki en başarılı cerrahi uygulamalardan biri olarak öne çıkmaktadır. Özellikle yaşlı bireyler için büyük bir önem taşır, çünkü görme kaybının önüne geçerek yaşam kalitesini artırır. Eğer siz de katarakt belirtileri yaşıyorsanız, bir göz doktoruna başvurmayı unutmayın.
Kuru Göz Sendromu
Kuru Göz Sendromu, gözyaşı bezlerinin yeterince gözyaşı üretmemesi ya da gözyaşının kalitesinin düşmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu sendrom, gözlerde kaşıntı, yanma, sulanma ve istemsiz göz kırpma gibi rahatsız edici belirtilere yol açar.
Kuru Göz Sendromu çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Özellikle uzun süre bilgisayar ekranına bakmak, ortamda bulunan hava kirliliği ve hava akımı, bazı ilaçların kullanımı gibi faktörler bu durumu tetikleyebilir. Aynı zamanda, yaşa bağlı olarak gözyaşı bezlerinin işlevselliği de azalabilir. Özellikle menopoza giren kadınlarda kuru göz sendromu görülme sıklığı artmaktadır.
Belirtiler genellikle hafif ve geçici olabilir, ancak bazı durumlarda kalıcı rahatsızlıklara yol açabilir. Bu nedenle, semptomlar devam ederse bir göz doktoruna görünmek önemlidir. Göz doktorları genellikle hastanın geçmişini değerlendirip, gerekli testleri yaparak doğru tanıyı koyarlar.
Kuru Göz Sendromu tedavisinde çeşitli yöntemler uygulanabilir. İlk olarak, yapay gözyaşı damlaları, artırılmış gözyaşı üretimi için önerilmektedir. Ayrıca, gözyaşı kanallarının tıkanması gibi cerrahi müdahaleler de gerekebilir. Özellikle Doç. Dr. Aylin Kılıç gibi göz hastalıkları alanında uzman doktorlar, hastalar için en uygun tedavi yöntemlerini belirleyerek yol göstermektedir.
Hastalar, kuru göz sendromu belirtilerini önlemek için bazı yaşam tarzı değişiklikleri yapabilirler. Bol su içmek, gözleri düzenli olarak dinlendirmek ve uygun bir ortamda bulunmak gibi basit önlemlerle bu rahatsızlıkla başa çıkmak mümkün olabilir.
Keratokonus Tedavisi
Keratokonüs, korneanın şekil bozukluğu ile karakterize edilen bir göz hastalığıdır. Bu hastalıkta, kornea inceleşir ve koni şeklinde bir yapı alır. Erken teşhis ve etkili bir tedavi süreci, hastalığın ilerlemesini durdurmak ve görme kaybını önlemek açısından son derece önemlidir.
Keratokonus tedavisinde birkaç farklı yöntem bulunmaktadır. Bunlar, hastalığın evresine ve hastanın genel durumuna göre değişiklik gösterir. Bu yöntemler arasında en yaygın olanları şunlardır:
Gözlük ve Sert Kontakt Lensler: Hastalığın erken dönemlerinde, görme düzeltmesi için genellikle gözlük veya özel sert kontakt lensler önerilir.
Keratokonus için Korneal Kollajen Kroslinking: Bu süreç, korneanın daha sağlam hale gelmesine yardımcı olan bir tedavi yöntemidir. Işık ve özel bir solüsyon kullanılarak korneanın yapısının güçlendirilmesi hedeflenir.
Intraoküler İmplanta: İleri evre keratokonus vakalarında, görme kalitesini artırmak için kornea içerisinde özel implanta yerleştirilebilir.
Korneal Transplantasyon: Çok ileri aşamalardaki hastalar için, korneanın tamamının değiştirilmesi gereken durumlarda korneal transplantasyon yapılabilir.
Keratokonus tedavisi ile başarılı sonuçlar elde etmek için düzenli göz muayeneleri ve takipler oldukça önemlidir. Doç. Dr. Aylin Kılıç, bu alanda uzmanlaşmış bir hekim olarak hastalarına en uygun tedavi yöntemleri ile yardımcı olmaktadır. Hastaların, belirtileri hissetmeleri durumunda bir göz uzmanına başvurmaları; doğru, zamanında ve etkili bir tedavi için kritik bir adımdır.
587 notes · View notes
sbluebirds · 10 months
Text
NORO AKTİVİTE - DEVASA
Tumblr media
Kayseri, dikkat eksikliği ve disleksik bireylere tanı ve tedavi de dahil olmak üzere çeşitli psikolojik hizmetler sunmaktadır. Kayseri dikkat eksikliği ve disleksi, bireyin akademik ve sosyal işleyişini önemli ölçüde etkileyebilen yaygın nörogelişimsel bozukluklardır. Uzun vadeli olumsuz sonuçları önlemek için bu bozuklukları erkenden tanımlamak ve ele almak önemlidir Kayseri'de eğitimli psikologlar, pedagoglar, klinik psikologlar ve çocuk gelişimcileri dikkat eksikliği ve disleksinin tanı ve tedavisini sunmaktadır. Bu profesyoneller, dikkat eksikliği ve disleksisi olan bireylere yönelik kapsamlı değerlendirmeler ve kişiselleştirilmiş tedavi planları sağlamak için kanıta dayalı yöntemler kullanır.
Kayseri'deki birçok psikolog kliniği, dikkat eksikliği ve Kayseri disleksi yönelik uzmanlaşmış hizmetler sunmaktadır. Bu klinikler değerlendirme, teşhis, terapi ve danışmanlık da dahil olmak üzere çeşitli hizmetler sunmaktadır. Dikkat eksikliği ve disleksisi olan bireylerin benzersiz ihtiyaçlarını karşılamak için bilişsel-davranışçı terapi, oyun terapisi ve bağlanma terapisi gibi çeşitli kanıta dayalı yaklaşımlar kullanırlar. Bu klinikler aynı zamanda ailelere ve bakıcılara destek sunarak, sevdiklerindeki dikkat eksikliğini ve disleksiyi daha iyi anlamalarına ve yönetmelerine yardımcı olacak eğitim ve kaynaklar sağlıyor.
Dikkat eksikliği ve disleksi tanı ve tedavisi için Kayseri psikolog randevu ve Kayseri psikolog klinikleri seçeneklerinden en iyi şekilde yararlanmak için Nöro Aktivite web sitesine göz atabilirsiniz. Çoğu klinik, çevrimiçi rezervasyon sistemleri sunarak bireylerin istedikleri zaman randevu almalarını kolaylaştırır. Ayrıca bu klinikler dikkat eksikliği ve disleksinin zamanında tanı ve tedavisine öncelik vermektedir. Erken müdahalenin önemini anlıyorlar ve bu bozuklukları olan bireylere hızlı ve etkili bakım sağlamak için çalışıyorlar. Dikkat eksikliği ve disleksik bireyler, Kayseri'de bu uzmanlaşmış hizmetleri arayarak akademik, sosyal ve duygusal açıdan gelişmek için ihtiyaç duydukları desteği alabilirler. Daha fazla bilgi almak ve iletişime geçmek için Nöro aktivite web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
1K notes · View notes
granulomatozmastit · 27 days
Text
Tumblr media
Granülomatöz Mastit Nedir ve Neden Oluşur?
Granülomatöz Mastit, nadir görülen ve çoğu zaman kadınları etkileyen iltihaplı bir meme hastalığıdır. Hastalık, memedeki bağışıklık sisteminin bir çeşit aşırı tepkisiyle ortaya çıkar. Meme dokusunda granülom adı verilen iltihaplı hücre kümeleri oluşur. Peki, bu hastalık neden ortaya çıkar?
Bu sorunun net bir cevabı olmamakla birlikte, bazı uzmanlar bağışıklık sistemi problemlerinin veya enfeksiyonların Granülomatöz Mastit'e yol açabileceğini düşünür. Hormonal değişiklikler, özellikle doğum sonrası dönemde, bu hastalığın tetikleyici unsurlarından biri olabilir. Ancak her vakada aynı sebepler görülmediği için, tam olarak neyin bu duruma neden olduğunu söylemek zor.
Eğer memede sertlik, ağrı ya da şişlik hissediyorsanız, bir uzmana başvurmak önemlidir. Erken teşhis her zaman daha başarılı bir tedavi sürecine kapı açar.
43 notes · View notes
muhteva · 4 months
Text
Tumblr media
Der ki insan
Çok erken geldik dünyaya
Erken geçtik hayattan
Oysa ne geç kalınmış hayat
Ne erken gelinmiş dünya vardı
Öyle ki insan ruhunu arındırmakta geç kaldı
Ne aklına, ne kalbine erken teşhis koymadı....
#incedüşünceler
15 notes · View notes
bitikkedi · 7 months
Text
İlk defa buraya içimi dökmeyi karar verdim. Beni anlayan kimse kalmadı çünkü. Bu zamana kadar ne doğru dürüst bir arkadaşım ne de değer verip benimle konuşmaya sevmeye çalışan birisi oldu. Deprem de babamı kaybedince başladı benim sorunlarım. Öncesi sorun değilmiş çünkü ben şükretmeyi bilmezmişim. İlk günler bulurum umuduyla yaşadım hep çünkü güçlüydü ölmezdi benim babam. Ölümü yakıştıracağım son insandı. Beklenilmeyen bir kayıptı bu benim için ki kafam da oluşan sorunlara yol açtı. İlk günler kendi kardeşlerinden annesinden bile ses çıkmadı. Benim babam hepsine yeterdi de onların hepsi benim bir babama yetemedi. 45 gün sonra buldum ben babamı malum toz toprak enkaz. Normal bir ceset bile 1 hafta sonra şişiyor, patlıyor ve kararmaya başlıyor burada 45 koca günden bahsediyoruz. Ortaya çıkan şeyi düşünemiyoruz bile. İlk günler darbeyi akrabalarımızdan alınca yalnız kaldığımı anladım. Bulmak zorundaydık. Her gün hastaneleri, karakolları aramaktan bizi tanır olmuşlardı. Koskaca kardeşleri oturmuş gülüp eğlenerek haber bekliyorlardı biz bunları yaparken. Kendi kardeşleri enkaz altında değilmiş gibi. 45 koca günden sonra bir haber geldi bir ceset bulundu. Kimliği teşhis edilemeyecek kadar kötü durum da. Ceset kararmaya üstünde hiç deri kalmamış duruma gelmiş. Eksik uzuvları var. Sol bacağı, sağ kolu yok sadece kemik yığını var. Kafatası ezilmiş içine gömülmüş sadece çene kısmı var o da dişlerinin olduğu yer. Bana bunları babamı bulan kepçe operatörü söyledi. Canımdan çok sevdiğim, öpmeye kıyamadığım, saçının teline zarar gelse uğruna öleceğim adam hakkında bunları söylediler bana. Ceseti dna için götürüyoruz ardından kimsesizlere gömmemiz gerek dediler. Babam olduğundan habersiz dna testi verdik. 1 Hafta sonra aradılar dna testi sonuçlandı %99 uyuşma var ceset sizin Başınız sağ olsun.. Cenaze evi oldu bizim evimiz. Babamda cenaze.. Çok umutluydum oysa ki ya ne ölmesi benim babamın ruhu gençti en çok sevdiği bendim. Daha bir sürü hayalimiz vardı bizim. Gidemez daha o olamaz. Ama zaman ve olanlar bunu kafama vura vura öğretti. Her şeyin istediğim gibi olmayacağını, erken büyümem gerektiğini, artık çocuk olmadığımı. Kara haber eve düşünce malum haber verme zamanı gelmişti. Yarım saat canım yana yana ağladıktan sonra telefonu aldım ve büyük halamı aradım hala haber geldi bize gelin diye. Kapı çaldı ben karşımda halamlar görünce ağlamaya başladım. Herkes bitti orda ağlamalar başladı yavaş yavaş gelmeye başladılar. 1. Gün öylece geçti. Cenazenin 2. Günü amcam daha babamdan haber gelmeden gittiği tatilinden döndü geldi. akşama doğru söylediği tek şey canım dolma çekti yapın da yiyelim. Cenaze evi oldu yemek evi. Bu da yetmez küçük halam akşamına evde kalmış kızıyla cenaze evinde dedikodu yaptılar. Artık başları boş istediklerini yaparlar diye. O an olay aninda hiçbir seyi idrak edemiyorsun ama sonra taslar yerine oturdugunda ne kadar da agir seyler isittigini fark ediyorsun. Olayın üstünden 1 yıl geçmesine rağmen ben kendimi toparlayamadım zorluk çekiyorum hâlâ. yaşadığım şeyler normalmiş gibi davranılması bekleniyor benden. Bu olaylar bende intihar düşüncesine kadar uzandı ama ben güçlü durmak zorundaydım. Başka çarem yoktu. Beni bu halde bırakanlara, bu şeyleri söyleyenlere olsun ahım. Benim çektiğim Acının bin beterini yaşayın. Çocuklarınızın ceseti benim babamın cenaze haberinin geldiği gün döktüğüm göz yaşıyla yıkansın. Cenaze haberiniz de yanınızda kimse olmasın. Bana söylenilen şeylerin bin beteri sizi bulsun ki ahım öyle büyük size. Ben bana ve aileme yapılanları unutmadım. Unutmam da. Siz Ahımla nasıl yaşayacağınızı düşünün...
2 notes · View notes
envercaglar · 10 months
Text
Geleceğin Yapay Zeka Uygulamaları
Merhaba dostlar! 🌟 Bugün sizlere "Geleceğin Yapay Zeka Uygulamaları" konusunda bilgi vermek istiyorum. Günümüzde yapay zeka teknolojisi hızla ilerliyor ve hayatımızın birçok alanında kullanılmaya başlanıyor. Peki, gelecekte yapay zeka nasıl bir rol oynayacak? Hadi birlikte keşfedelim! 💻🤖
🚀 Geleceğin Yapay Zeka Uygulamaları hakkında ilginç bilgiler: 1️⃣ Sağlık sektöründe yapay zeka, teşhis ve tedavi süreçlerinde büyük bir yardımcı olabilir. Algoritmalar, hastalıkları erken teşhis etmek, tedavi planları oluşturmak ve cerrahi operasyonları optimize etmek için kullanılabilir. 2️⃣ Eğitim alanında yapay zeka, öğrencilere bireysel öğrenme deneyimi sunabilir. Kişiselleştirilmiş öğrenme programları ve otomatik değerlendirme sistemleri, öğrencilerin daha etkili ve verimli şekilde öğrenmelerini sağlayabilir. 3️⃣ Tarım sektörü, yapay zeka ile büyük bir dönüşüm yaşayabilir. Sensörler ve görüntü analizi algoritmaları sayesinde, bitki hastalıklarının tespiti, sulama yönetimi ve verimlilik artırıcı tedbirler gibi alanlarda çiftçilere destek sağlanabilir. 4️⃣ Hukuk sektöründe yapay zeka, hukuki belgelerin analizi, dava takibi ve hukuki öneriler gibi konularda avukatlara yardımcı olabilir. Bu sayede daha hızlı ve etkili hukuki süreçler gerçekleştirilebilir. 5️⃣ Sanat ve eğlence sektöründe yapay zeka, yeni ve yaratıcı içeriklerin üretilmesinde kullanılabilir. Örneğin, yapay zeka tabanlı müzik veya film yapımı, farklı ve sıra dışı eserlerin ortaya çıkmasını sağlayabilir.
Geleceğin Yapay Zeka Uygulamaları, hayatımızı daha kolay, daha verimli ve daha yenilikçi hale getirebilir. İleri teknoloji ve yapay zeka algoritmalarının gelişimiyle birlikte, pek çok sektörde büyük değişimler bekleniyor.
Bu blogda, geleceğin yapay zeka uygulamaları hakkında en son gelişmeleri ve yenilikleri paylaşarak, bu heyecan verici alanda neler olabileceğini keşfedeceğiz. Ayrıca, yapay zekanın etik ve güvenlik konularında nasıl yönetilebileceğini inceleyeceğiz.
Siz de geleceğin yapay zekasıyla ilgileniyorsanız, bu blogda sizin için benzersiz içerikler bulabilirsiniz. Birlikte geleceğe doğru heyecan verici bir yolculuğa çıkalım ve yapay zekanın bizi nereye götürebileceğini keşfedelim. 💻🤖
Yeni yazılarımda buluşmak üzere! Sizlerden gelen geri bildirimleri ve önerileri bekliyorum. Geleceğin yapay zekasıyla ilgili olarak birlikte nelerin mümkün olduğunu görelim! 💡🚀
Sevgiler, ❤️ Enver Çağlar Daha Fazla Hakkımda Bilgi Almak için TIKLAYIN : https://linktr.ee/envercaglar Web Hizmetleri Ve Verimlilik Araçları Mağazamıza Bir Göz Atmak İsterserseniz Buyrun: https://www.shopier.com/envercaglar
Tumblr media
2 notes · View notes
dumanlikafalar · 2 years
Note
Bu hale getiren sevgi zamanında başını bile okşamayan bir babanın eseridir belki aile kavramını bilmeyen erken yaşta içindeki çocuğu öldüren çünkü o çocuğun eteklerinde göz yaşlarından çiçekler olan birinin halidir ? Öyleyse sormak gerekir bir canavar olarak yaşamak mı yoksa iyi bir insan olarak ölmek mi ?
Baba nedir bilmiyorum. Hiç baba tarafından sevilmedim. Babamı tanımıyorum. Hiç iyi bir ailem olmadı. Küçükken babamın bana silah çektiğini hatırlıyorum, namlunun soğukluğunu alnımda hissetmiştim. Benim anlayamadigim şey nedir tam olarak çünkü gerçekten bu sinir bozuyor, seni anlamadığımı düşünüyorsun. Herkes herkesi anlamaz zaten ama bana gelip birşeyler anlatıyorsun ve sevilmeyen bir insan olduğunu söylüyorsun doğrumu doğru. Bende diyorum ki "sen zaten kendine teşhis koymuşsun sevilmeyen bir insan olduğunun farkındasin." Aslında sorununu kendin söyledin bende evet sen öylesin demeye getirdim. Bak kardeşim-abim-ablam-bacım kötü biri olarak tanıtmak istemezdim kendimi ama ben sevgisizlik kavramını 20 yil üzerimde taşıdım. Senin Baba olarak tanımladığını, sevgisini hissetmedigin kişiyi. Ben hergun öldürmek istedim. Bana lütfen sen ne anlarsın deme. Ağır oldu biraz farkındayım ama en nefret ettiğim şeylerden biridir "sen ne anlarsın" sözcüğü. Teşekkür ederim...
15 notes · View notes
schizophreniapan · 1 year
Note
Kendimi kötü hissediyorum. Canım birşeyler yapmak istiyor ama hepsinden vazgeçiyor zevk vermeyeceğini bilerek. Yaşamak anlamsız ve yorucu görünüyor gözüme. Eskiden nadiren hissederdim böyle anları. Şimdi sıklaştı, sıklaştı ve beni boğuyor. Düzelmeyecek gibi. Sorsan biliyorum aslında bir zaman sonra bu hissin yerini iyi hislerin alacağını. Kabul etmiyor ama ruhum, napayım? Hiç geçmeyecek gibi. Hiç kapanmayan bir yara taşıyorum sanki. Hiç kapanmayan, arada sırada kanayan, acısı zaman zaman hafiflese de hiç dinmeyen bir yara gibi. Ne olacak bilmiyorum. Terapi diyorum, psikolog diyorum ama sanki bu depresyon bedenimden ve zihnimden hiç silinmeyecek gibi. Anlatamayacak gibiyim. Anlamayacaklar gibi. 'Gibi'lerin arasında sıkıştım kaldım. Kaçmak istiyorum ama sonra nereye, diyorum kendime. Gidecek yerim mi var sanki? Soluklanacak bi durağım bile yokken nereye kaçayım ben? Kaçsam bile bu dertleri üzerimden atıp nasıl koşayım? Yapmışlar ki, bırakmıyolar. Her şeyin güzel olacağına dair olan inancımı yitirdim artık. Hiçbir şey hiçbir zaman hiçbir şekilde güzel olmayacak. Hep bir burukluk, hep bir kargaşa ve hep bir kavga olacak içimde. Ne kadar kaçsam, ne kadar koşsam da dinmeyecek. İçimden söküp atamayacağım şeyler var. Siz nerden anlayacaksınız ki beni? Bazen intiharı düşünüyorum ama o da anlamsız geliyor. Yaşamanın anlamsızlığı ölümün üzerine de sinmiş. Ölsem ne olacak, diyorum. Ölsem ne olacak hiç yaşayamamışken? İnsan yaşamadan ölmemeli. Daha yaşamayı öğrenemedim. Nasıl yaşanır bilmiyorum ve bunu öğrenmeden bu dünyadan gitmemin bi anlamı yok. Anlamlı şeyler yapmak istiyorum. İyi günler
Nasıl bir durumda olduğunu çok iyi anlıyorum. Ben 6 yıldır ağır depresyon tedavisi görüyorum. Bu teşhis konulduktan sonraki takip süreci bunun öncesi de var tabi... Sana yardım edebilir miyim? Sanmıyorum. Ben 6 yılda Amerika'dan özel getittirilen kırmızı reçeteli ilaçtan normal sarı reçeteli ilaca düştüm. Bu 6 yıl boyunca herşeyi yaptım. İntihar girişimlerim çok oldu. Büyük krizler geçirdim. Hatta bu krizlerden geriye ciddi sakatlıklarım kaldı. Öpüştüm, seviştim... Kendini öyle tehlikeli durumların içine attım ki ölümlerden döndüm. Yeni hobiler edindim. Gitar ve bateri çaldım. Resimler yaptım. Kilden heykeller yaptım. Taş topladım deli gibi. Futbol oynadım. Kickbox yaptım. Kedilerle, köpeklerle oynadım hatta onlarla dertleştim. Çünkü insanlara güvenim yoktu (hala yokta konumuz bu değil). Bu süreç içerisinde hem kalp hastalığım için hem kan kanseri için tedavi gördüm. Hayatım o kadar saçmaydı ki... Bir gün bana edebiyat öğretmenim 'neden yazmıyorsun?' diye sordu. Yazmaya başladım. İlk başlarda kendimi zorladım. Sonra sonra kriz anlarında duvarları yumruklamak yerine yazmaya başladım. Yaptığım her şeyde kendimi zorladım. Zorladım çünkü birşeyler yapmam lazımdı. Kafamdaki seslerden, travmalarımdan, çaresizlikten, kendimden kaçmak için. Ve şu an durmuş geçmişe bakıyorum. Keşke yapmasaydım dediğim şeyler illaki var ama iyi ki yapmışım. Çünkü ben bu süreçte çok güçlendim. Benim elimden tutan yanımda olan kimse yoktu. Ailem bazı şeyleri doktorumdan öğrendiğinde benimle aylarca konuşmadı. Tek dedikleri şey 'Allah'tan korkumuza şu an sana bakıyoruz' du.
Sırf bunları söyledim diye benim yaptıklarımı yapma. Daha akıllıca davran. Yardım al. Yardım almaktan sakın korkma ve sadece yap. Canın istedi diye yap. Merak ettiğin için yap. Yapmak için yap. Ama yap... Herşey düzelicek. Yıldızlara bak, bir hayvanı sev, bir çiçek kokla, resim çiz, çizemesen bile karala birşeyler.
Edebiyat öğretmenim bana şey diyordu sürekli
Bir odanın içindesin. Oda güzelliklerle dolu. Tam ortada bir lamba var. Birisi senin odanda ki o lambanın üstünü siyah bir çarşaf ile örtmüş, seni o güzelliklerden mahrum bırakmış. Sen ise o örtüyü kaldırmıyorsun. Nedeni sana kalmış. Ama o örtüyü ne kadar erken kaldırırsan senin yarayına.
Bazı şeyler bizim elimizde bir noktada. Biraz çabalarsak başarabiliriz.
1 note · View note
konnektom · 2 years
Text
Selahattin Duman dan muhtesem bir yazı.
Bizim memlekette evli erkek karısından on yıl önce ölüyor.."
Ortalaması bu..
Lafı tersine çevirirsek "Kadın kısmı ortalama olarak kocalarından on yıl
daha fazla yaşıyor.."
Batı'da böyle on yıllık fark yaratan, geniş aralıklı bir hayat ortalaması
yok.. Bizde var.. Demek ki bizim kadınlar daha kıyıcı..
***
Laf beyliktir ama tekrarlamakta mahzur yok..
Kadının hayatı evlendiği gün başlar, erkeğinki de nikâh masasında biter..
Ondan sonrası besbelli "bitkisel hayat" gibi bir şey..
Nikâh defterine imza atıp da zamanı geriye doğru saydırmaya başladın mı
bileceksin ki kurtuluşun olmayacak..
Kadın teknik olarak "başının etini yemekten" başlayıp, bütün vücut
hücrelerinin birer birer hakkından gelecek..
Çareyi öte dünyaya firar
etmekte bulacaksın..
"Yok daha neler.. Benim karım öyle değildir.." demeyin.. Başınıza geleceğin
farkına bile varmazsınız..
Gerçi bazı belirtileri vardır ama erkek kısmısı nedense bunu hep hafife
alır..
*ERKEN TEŞHİS*
Evli bir kadın, kocasını başkalarının yanında eleştirmeye başladı mı bilin ki süreç de işlemeye başlamıştır..
En hafifinden bir eleştiri "Bizimki çok yumuşak başlı.. Hakkını hiç
aramaz.." türünden bir laf sokma mesela..
Başlangıçta dozlar hep küçüktür..
"Alışveriş yapmayı bilmez ki.. İlk gördüğünü alır.."
"Bir gün de çocuklarla o ilgilense.."
"Anasının ağzının içine bakar.."
Erkeğin bünyesi bu laf sokmalara bağışıklık kazandıkça kadının verdiği doz artar..
Evliliklerde "Senin için saçımı süpürge ettim.." lafına gelindiğinde bilin
ki o lafın muhatabı olan erkek, erken gidicidir..
Evlilik ilişkisinde erkek de kavga eder.. O da ağzına geleni söyler.. Lakin
erkeğin kavga anındaki saldırıları Kandil Dağları'na yapılan hava hücumları gibidir..
Arka arkaya beş on sorti, ondan sonra hız kesilir..
Kadının saldırısı ise düşük yoğunlukta ve süreklidir.. Şiddet içermeyen ama
insanın içine koyan beş on cümleyi her gün erkeğin bünyesine verir..
Tahribat belli olmasa da her küçük saldırıda erkek binlerce vücut hücresi
kaybeder..
Orta yaşlarda günlük hücre kaybı ortalama yüz eli bin ise kadının sistemli
saldırıları sayesinde bu günde iki yüz elli bin ortalamaya çıkar..
Nüfus istatistiklerimize yansıyan "on yıllık hayat farkını" ortaya çıkaran
da bu aşırı hücre kaybıdır..
***
Televizyonlardaki evlilik programlarını izleyin..
Elli, altmış yaş aralığındaki kadınların çoğu kocalarını öbür tarafa teslim edip gelmişler..
Aynı yaş aralığında olup da eş arayan erkeklerin çoğu boşandıkları için
oradalar..
Hâlâ evlenmek için programdan programa gezinmeleri ise bir önceki
nikâhlarında bünyelerine giren "evlilik virüsünün" etkisinden..
Erkeğin erken yolcu olmasına sebep olan bu virüsün diğer yan etkisi de erkeği sersemletmesi.. Veya mevcut sersemliğini ikiye katlaması..
Erkeğin zaman zaman kendini mutlu sanması da bu sebeptendir..
Demek ki bu virüs kafa da yapıyor..
*ŞARTIMIZ VAR..*
Evlilikte tartışma kaçınılmazdır..
Erkek sersem gibi bu tartışmalara dalarsa, bünyesindeki hücre kaybı daha çok olur..
Burada haklı olup olmamak önemli değildir..
İşin doğrusu şudur:
Erkek hatalıysa, lafı gevelemeden bunu itiraf etmelidir..
Kadın hatalıysaerkek susmalıdır..
Bunu söylemekten dilimde tüy bitti ama tekrarında fayda var..
Evlilik ilişkisinde kadın tavuk ise erkek solucan kapasitesindedir..
Tavukla tartışan solucan hep kaybeder..
İyisi mi susup, ömrü uzatmaya bakmalı..
Şimdiii.. Kadınla yaşamayı seçen erkek için hiç mi umut yok, diye
soracaksınız..
Erkek kısmısının "gönüllü hayat koçu" olarak söyleyeyim, var..
Ama şartabağlı..
O şartları da Çin'de yaşayan bir bilge kişi belirlemiş..
Çinli bilge kişi evlenmeye niyetlenen erkeğe beş önemli tavsiyede bulunuyor..
"Bulacağın kadın hem evde marifetli olsun hem de sana kendi işinde yardım edebilsin..
Aynı zamanda kendisi de zengin olsun.."
(Tövbe estağfurullah.. Sövdürecek beni..)
"Bulacağın kadın esprili, şakacı, gülmeyi ve güldürmeyi bilen biri olsun.."
(Konservatuarların çevresindeki kafelere dadan mı demek istiyor acaba?)
"Bulacağın kadın güvenilir olmalı ve yalan söylememeli.."
(İyi de evlenmeden önce nasıl test edeceksin?)
"Bulacağın kadın yatakta da iyi olmalı.. Bunu sevmeli.."
(Bu da bir çeşit piyango.. Geldik en önemli şarta..)
"Bulacağın bu dört kadın birbirini tanımamalı.."
(Oley be!)
Ne öğrendik şu anada kadar?
Biiir..
Ya doğru seçimler yapıp, seçtiğin kadınları yüz yüze getirmeyeceksin..
İkiii..
İmkânsızlıktan veya yeteneksizlikten tek seçenekte kalmışsan,
tartışmayacaksın..
***
Erkeğin kadınla tartışma kapasitesi sınırli olduğundan bu tür zorlamalar aşırı hücre kaybına sebep olur..
Kadında ise bu yetenek sınırsızdır..
Çünkü kadının kasnak (basen) dediğimiz nahiyesi erkeğinkinden daha yağlıdır.. Burada "Steatopoji" dedikleri kıç yağı bulunur..
Aynı yağ devenin hörgücünde de vardır.. Deve bu sayede on dokuz gün su içmeden çölde yürüyebilir..
Kadın da o yağ sayesinde çıkan bir kavgayı, hiç yorulmadan, o yağdan beslenerek günlerce sürdürebilir..
Anladınız mı şimdi?
Haaa! "Benim popom da fena değildir.. Kavgadan, tartışmadan kaçmam.."
diyorsanız o başka..
Dötüne güvenen borazancıbaşı demişler..
5 notes · View notes
pazaryerigundem · 7 days
Text
Bu belirtiler erken ergenlik habercisi olabilir
https://pazaryerigundem.com/haber/187883/bu-belirtiler-erken-ergenlik-habercisi-olabilir/
Bu belirtiler erken ergenlik habercisi olabilir
Tumblr media
Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nden Dr. Arif İsmet Çatak, erken ergenlik belirtileri ve tedavi yöntemlerine dikkat çekti.
 Nurhan İÇMEZ /  TOKAT HABER
TOKAT (İGFA) –  Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Hastanesi’nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Pediatrist Dr. Arif İsmet Çatak, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda erken ergenlik konusunda aileleri uyarıyor. Çocuklarda ergenlik belirtilerinin beklenenden önce başlaması durumunda mutlaka uzman bir doktora başvurulması gerektiğini belirten Dr. Çatak, erken teşhis ve tedavinin çocukların sağlıklı gelişimi açısından kritik olduğunu vurguluyor. 
Tumblr media
ERKEN ERGENLİK NEDİR?
Erken ergenlik, kız çocuklarında 8 yaşından önce, erkek çocuklarında ise 9 yaşından önce ergenlik belirtilerinin görülmesi olarak tanımlanır. Bu durum, normalden önce vücutta hormonların salgılanmasıyla karakterizedir. Erken ergenlik yaşayan çocuklar, fiziksel olarak yaşıtlarına göre daha hızlı büyürken, bu durum psikolojik ve sosyal açıdan da sorunlara yol açabilir.   Erken Ergenliğin Nedenleri
Dr. Arif İsmet Çatak, erken ergenliğin birçok farklı sebebe bağlı olabileceğini bildiriyor. Bu sebepler arasında genetik faktörler, obezite, dengesiz beslenme, hormonal bozukluklar ve bazı nörolojik hastalıklar yer alır. “Ailede erken ergenlik öyküsü bulunan çocuklarda bu durumun görülme ihtimali daha yüksektir,” diyen Dr. Çatak, özellikle obezitenin ve sağlıksız beslenmenin ergenlik sürecini hızlandırabileceğine dikkat çekiyor.  
Tumblr media
BELİRTİLER NELERDİR?
Erken ergenlik belirtileri, kız çocuklarında meme büyümesi ve erkek çocuklarında testis büyümesi ile kendini gösterir. Ayrıca her iki cinsiyette de tüylenme artışı, büyüme hızının artması ve vücut kokusunun değişmesi gibi belirtiler görülebilir. Bu belirtiler fark edildiğinde, ailelerin vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulması gerektiğini belirten Dr. Çatak, “Erken müdahale ile çocuğun gelişimi kontrol altına alınabilir,” diyor.  
Erken Ergenlik Tanısı İçin Yapılan Tetkikler
Dr. Arif İsmet Çatak, erken ergenlik tanısında kullanılan yöntemler hakkında da bilgi verdi. Hormonal değerlendirme, kemik yaşı ölçümü ve kız çocuklarında rahim ile yumurtalıkların, erkek çocuklarında ise testislerin ultrason ile incelenmesi gibi tetkiklerin tanı sürecinde önemli olduğunu ifade eden Dr. Çatak, bu testlerin çocuğun genel sağlık durumunu değerlendirmek için yapıldığını belirtiyor.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
ardakaya99 · 7 days
Text
Timik karsinom
Timik karsinom, timüs bezinde (göğüs kafesinin üst kısmında bulunan ve bağışıklık sisteminde önemli bir rol oynayan bir organ) gelişen nadir bir kanser türüdür. Bu tür tümörler, daha agresif ve hızlı büyüme eğiliminde olup, çevre dokulara ve uzak organlara yayılabilir. Timik Karsinom genellikle belirtiler göstermeden ilerleyebilir, ancak ilerledikçe göğüs ağrısı, nefes darlığı, öksürük ve yutma güçlüğü gibi semptomlara neden olabilir. Tedavi, tümörün evresine bağlı olarak cerrahi müdahale, radyoterapi ve kemoterapiyi içerebilir. Erken teşhis, tedavi başarısı için kritik öneme sahiptir.
1 note · View note
ekipsaglik · 8 days
Text
Siz de günlük hayatınızda bu tarz davranışlar sergiliyor musunuz?
DEHB belirtileri arasında dikkat dağınıklığı, aşırı hareketlilik, dürtüsellik ve organizasyon eksiklikleri bulunur. Erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleri, DEHB ile başa çıkmada önemli bir rol oynar. Eğer bu belirtileri gözlemliyorsanız, bir uzmandan destek almak faydalı olabilir.
0 notes
backlinkmezbilisim · 8 days
Text
Timik karsinom
Timik karsinom, timüs bezinde (göğüs kafesinin üst kısmında bulunan ve bağışıklık sisteminde önemli bir rol oynayan bir organ) gelişen nadir bir kanser türüdür. Bu tür tümörler, daha agresif ve hızlı büyüme eğiliminde olup, çevre dokulara ve uzak organlara yayılabilir. Timik karsinom genellikle belirtiler göstermeden ilerleyebilir, ancak ilerledikçe göğüs ağrısı, nefes darlığı, öksürük ve yutma güçlüğü gibi semptomlara neden olabilir. Tedavi, tümörün evresine bağlı olarak cerrahi müdahale, radyoterapi ve kemoterapiyi içerebilir. Erken teşhis, tedavi başarısı için kritik öneme sahiptir.
0 notes
medisaglik · 9 days
Text
Alzheimer'ın Gizli İzleri: Erken Teşhis Umudu Artıyor!
Alzheimer’ın İlerleyişini Anlamada Çığır Açan Araştırma Son yıllarda yapılan araştırmalar, [Alzheimer] hastalığının erken teşhisinde umut verici bulgular elde etti. Bilim insanları, hastalığın belirtileri ortaya çıkmadan önce beyinde meydana gelen ince değişiklikleri tespit etti. Bu incelemeler, Alzheimer’ın ilerleyişinin daha iyi anlaşılmasına ve erken teşhis yöntemlerinin geliştirilmesine…
0 notes
androidkodlamak · 18 days
Text
Ankara Skolyoz Ameliyati Hizmetleri
Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, Ankara'da skolyoz tedavisinde uzmanlaşmış saygın bir ortopedi cerrahıdır. Skolyoz, omurganın anormal eğriliği olarak tanımlanan bir durumdur ve zamanla hastaların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, bu konuda geniş bilgi birikimine ve tecrübeye sahip bir Ankara Skolyoz Doktoru olarak hastalarına güvenilir ve etkili çözümler sunmaktadır. Ankara Skolyoz Ameliyatı konusunda uzmanlaşmış olan Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, hastalarının bireysel ihtiyaçlarına göre en uygun tedavi yöntemlerini uygulamaktadır. Skolyoz, her hastada farklı şekilde ilerleyen bir rahatsızlık olduğundan, tedavi planları da kişiye özel olarak belirlenir. Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, skolyozun erken teşhisinden cerrahi müdahaleye kadar geniş bir yelpazede hizmet vermektedir. Erken evrelerde skolyozun ilerlemesini durdurmak için konservatif tedavi yöntemleri uygulanırken, ileri evrelerde cerrahi müdahale gerekebilir. Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, cerrahi tedavilerde en son teknolojiyi kullanarak hastalarının daha hızlı iyileşmesini ve omurga sağlığının en iyi şekilde korunmasını hedefler.
Ankara Skolyoz Uzmanı olarak Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, hastalarına her aşamada kişisel bir yaklaşım sunar. Muayene ve teşhis sürecinde, hastaların yaşadığı semptomları dikkatlice değerlendirir ve detaylı bir tedavi planı oluşturur. Skolyoz ameliyatlarında elde ettiği başarı oranları ile tanınan Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, cerrahi müdahaleler sırasında en modern teknikleri kullanarak hastalarının ameliyat sonrası iyileşme süreçlerini hızlandırır. Hastalarının hem fiziksel hem de psikolojik iyilik hallerini ön planda tutar. Hüseyin Bozkurt kliniği, Ankara’da skolyoz ve diğer omurga rahatsızlıklarının tedavisi için en güvenilir adreslerden biri olarak kabul edilir. Skolyoz konusunda tedavi arayışında olanlar için Doç. Dr. Hüseyin Bozkurt, uzmanlığı ve hasta odaklı yaklaşımıyla öne çıkmaktadır. Bilgi için hemen drhuseyinbozkurt.com tıklayabilirsiniz.
0 notes