Text
1K notes
·
View notes
Text
1K notes
·
View notes
Text
kimin neye üzüldüğü beni pek ilgilendirmiyor kendime kadar iyi gelebiliyorum
100 notes
·
View notes
Text
1K notes
·
View notes
Text
2 notes
·
View notes
Text
Sinirli olduğu konuyu anlatırken daha çok sinirlenen o kişiyim
123 notes
·
View notes
Text
sevgide realizm yoktur. birbirini gerçekten seven iki insan varsa sevginin bahanesi yoktur. mesafe bahane olamaz, aile bahane olamaz, maddiyat bahane olamaz, kavuşamayacak olmak bile bahane olamaz. sevginin olduğu yerde her zaman umut ve sabır vardır. aksine asla inanmıyorum.
302 notes
·
View notes
Text
Eskiden çok üzüldüğümde gideceğim bir yer olurdu,artık nereye gideceğimi bilmiyorum,canım mı yandı,mutlu mu oldum,kedi mi sevdim ne bilim ya en basitinden günümün nasıl geçtiğini bile anlatacağım kimse yok,etrafın insan dolu olabilir,ama her şey herkese anlatılmıyor ben sadece bir yere gittiğimde yaşadığımı hissediyordum ve o yeri kaybedeli çok oldu.
400 notes
·
View notes
Text
Durup dururken dolan gözlerim, titreyen sesim, kimseyle konuşmak istemeyişim, hiçbir şey yapmak istememek.. Bu defa çok sağlam tükendim.
134 notes
·
View notes
Text
365 notes
·
View notes
Text
"Yorgun musun?" Bana sorulacak en yerinde soruydu. Evet, diye bağıran bir stadyum dolusu ses duydum içimde. Çok yorgundum. Herkesten çok. Yorgunluğum Tanrı kadardı.
0 notes
Text
İlk defa buraya içimi dökmeyi karar verdim. Beni anlayan kimse kalmadı çünkü. Bu zamana kadar ne doğru dürüst bir arkadaşım ne de değer verip benimle konuşmaya sevmeye çalışan birisi oldu. Deprem de babamı kaybedince başladı benim sorunlarım. Öncesi sorun değilmiş çünkü ben şükretmeyi bilmezmişim. İlk günler bulurum umuduyla yaşadım hep çünkü güçlüydü ölmezdi benim babam. Ölümü yakıştıracağım son insandı. Beklenilmeyen bir kayıptı bu benim için ki kafam da oluşan sorunlara yol açtı. İlk günler kendi kardeşlerinden annesinden bile ses çıkmadı. Benim babam hepsine yeterdi de onların hepsi benim bir babama yetemedi. 45 gün sonra buldum ben babamı malum toz toprak enkaz. Normal bir ceset bile 1 hafta sonra şişiyor, patlıyor ve kararmaya başlıyor burada 45 koca günden bahsediyoruz. Ortaya çıkan şeyi düşünemiyoruz bile. İlk günler darbeyi akrabalarımızdan alınca yalnız kaldığımı anladım. Bulmak zorundaydık. Her gün hastaneleri, karakolları aramaktan bizi tanır olmuşlardı. Koskaca kardeşleri oturmuş gülüp eğlenerek haber bekliyorlardı biz bunları yaparken. Kendi kardeşleri enkaz altında değilmiş gibi. 45 koca günden sonra bir haber geldi bir ceset bulundu. Kimliği teşhis edilemeyecek kadar kötü durum da. Ceset kararmaya üstünde hiç deri kalmamış duruma gelmiş. Eksik uzuvları var. Sol bacağı, sağ kolu yok sadece kemik yığını var. Kafatası ezilmiş içine gömülmüş sadece çene kısmı var o da dişlerinin olduğu yer. Bana bunları babamı bulan kepçe operatörü söyledi. Canımdan çok sevdiğim, öpmeye kıyamadığım, saçının teline zarar gelse uğruna öleceğim adam hakkında bunları söylediler bana. Ceseti dna için götürüyoruz ardından kimsesizlere gömmemiz gerek dediler. Babam olduğundan habersiz dna testi verdik. 1 Hafta sonra aradılar dna testi sonuçlandı %99 uyuşma var ceset sizin Başınız sağ olsun.. Cenaze evi oldu bizim evimiz. Babamda cenaze.. Çok umutluydum oysa ki ya ne ölmesi benim babamın ruhu gençti en çok sevdiği bendim. Daha bir sürü hayalimiz vardı bizim. Gidemez daha o olamaz. Ama zaman ve olanlar bunu kafama vura vura öğretti. Her şeyin istediğim gibi olmayacağını, erken büyümem gerektiğini, artık çocuk olmadığımı. Kara haber eve düşünce malum haber verme zamanı gelmişti. Yarım saat canım yana yana ağladıktan sonra telefonu aldım ve büyük halamı aradım hala haber geldi bize gelin diye. Kapı çaldı ben karşımda halamlar görünce ağlamaya başladım. Herkes bitti orda ağlamalar başladı yavaş yavaş gelmeye başladılar. 1. Gün öylece geçti. Cenazenin 2. Günü amcam daha babamdan haber gelmeden gittiği tatilinden döndü geldi. akşama doğru söylediği tek şey canım dolma çekti yapın da yiyelim. Cenaze evi oldu yemek evi. Bu da yetmez küçük halam akşamına evde kalmış kızıyla cenaze evinde dedikodu yaptılar. Artık başları boş istediklerini yaparlar diye. O an olay aninda hiçbir seyi idrak edemiyorsun ama sonra taslar yerine oturdugunda ne kadar da agir seyler isittigini fark ediyorsun. Olayın üstünden 1 yıl geçmesine rağmen ben kendimi toparlayamadım zorluk çekiyorum hâlâ. yaşadığım şeyler normalmiş gibi davranılması bekleniyor benden. Bu olaylar bende intihar düşüncesine kadar uzandı ama ben güçlü durmak zorundaydım. Başka çarem yoktu. Beni bu halde bırakanlara, bu şeyleri söyleyenlere olsun ahım. Benim çektiğim Acının bin beterini yaşayın. Çocuklarınızın ceseti benim babamın cenaze haberinin geldiği gün döktüğüm göz yaşıyla yıkansın. Cenaze haberiniz de yanınızda kimse olmasın. Bana söylenilen şeylerin bin beteri sizi bulsun ki ahım öyle büyük size. Ben bana ve aileme yapılanları unutmadım. Unutmam da. Siz Ahımla nasıl yaşayacağınızı düşünün...
2 notes
·
View notes