#Daha Ne Olsun kitabı pdf indir
Explore tagged Tumblr posts
Text
Daha Ne Olsun Kitabı pdf indir pdf indir
Daha Ne Olsun Kurt Vonnegut üniversite mezunu değildi.
II. Dünya Savaşı sırasında Cornell Üniversitesi’nden ayrılıp savaşa gitti. Bulge Çarpışması’nda 106. Piyade Bölüğü’nde görev yaparken Almanlara esir düştü ve Dresden’deki savaş esirleri kampına yollandı.
Dresden bombardımanından, yeraltındaki Mezbaha No. 5 adlı et deposuna hapsedildiği için sağ kurtuldu.
Kurt Vonnegut, düzene seçenek arayan altmışlar gençliğinin yeraltı kahramanlarından biriydi.
Romanı Mezbaha No.5’in yayınlanışının getirdiği dünya çapında övgüden sonra, Amerika’nın en gözde mezuniyet töreni konuşmacılarının arasına girdi.
Gençlere bir gecede başarı vaat eden formüller ya da tozpembe beylik laflar sunmazdı.
Aksine, mezunların karşısına her seferinde yepyeni, taptaze fikirlerle, öykülerle çıkar, akıl kışkırtacak yeni kaynaklar sunardı.
April Yayıncılık büyük yazara saygıyla sunar: Kurt Vonnegut’ın mezuniyet konuşmaları ilk kez Türkçede!
Daha ne olsun?
Daha Ne Olsun Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Daha Ne Olsun kitabı pdf indir#Daha Ne Olsun pdf oku#Daha Ne Olsun ücretsiz indir#Daha Ne Olsun ücretsiz pdf indir#Anlatı
0 notes
Text
ManiFestival
Bana şimdi nasıl regresyon yapıyorsun diye sorarsanız.
Google'a "Online İzle (Film-Belgesel Adı)" veya "(eser adı) PDF İndir" diye yazıyorum veya wikipedia'ya bakıyorum ilk önce. Görseli öyle alıyorum. Haliyle regresyon dinamikleri benim gibi 7. Kat ve üstü Vazifeliler için daha farklı oluyor, çünkü tarihte oluyoruz.
Bu şekilde geçmiş yaşamlarımızı hatırlamak bir imtiyazdan ziyade durumun vehametinden kaynaklanan bir gereklilik de, toplumsal bilincin durumu düşünülünce haliyle böyle daha samimi, ufuk genişletici ve sarsıcı bir niteliği oluyor. Ben de şuurumu herkesle aynı ortam ve koşullar içinde açıyorum, sadece şuuruma kayıtlı deneyimleri böyle hatırlamak, bu çağda daha rahat oluyor. Açıklayınca da şok olurlar insanlar anlayışla karşılıyorum ama bu gurur değil aslında olan bitendir, neyse odur. Kimsem de haliyle kendimi öyle bilmeliyim. Regresyon yapışımın böyle olması benim için daha ayrıcalıklı değil, bir tek ben miyim filmi çekilen deyince zaten daha normal oluyor. Kafama yığınla bilgi yağarken astral planda hiçbir şey form kazanıp gözüme gözükmez. Demek ki filmlere konu olacak kadar mukadderata (karmik güç) herkes er ya da geç sahip olabiliyor.
Ancak bunu farketmeden evvel yaptığım regresyon çalışmalarında, önce dürüstlük yemini edip, bilinçaltımı doğru izlenimleri doğru forma sokacak şekilde koşullandırıp. Kalp, Boğaz ve Göz çakramı aktifleştirerek ve transta derinleşerek organlarıma ve onların astral karşılıklarına odaklanırdım veya Allah'tan bana bir noktayı işaretlemesini isterdim. İzlenimler ve anılar yine gelirdi ama tam ve netleşmesi Ruhsal varlığımın durumundan ötürü pek mümkün olmuyordu, o zamanlar geçmişte ünlü olduğuma dair fırsat ve mahal bile vermiyordum. Yine de dürüstlük koşullandırması doğru yolu buldurdu. Ağrılarım hafifliyor ama uyanan karma güç açısından desteklediği kadar emek de ister.
Negatif tevazu İslamiyetin şartı falan değildir yani, gurur yerine onur daha sağlıklıdır. Haklı onur varsa bu alınmalı ve esas varlığa sadık kalınmalıdır. Herkes ebedi kimliğini bilebilir, bu kendini esasıyla bilmektir. Benim durumum haliyle şaka gibi. Şimdi beni annem mi tanır, dostum mu tanır, sevgililerim mi tanır? Bir tanesi zaten geçmiş yaşamında tarihsel halime dellenip, o anda neydim kimdim ne kapılardan geçtim, hiç tarayıp bakmadan lanet üstüne lanet yağdırmış ailelerime ve yakınlarıma, karması geçenlerde çözülmeye başladı, bir de o zaman yaptığı ritüelin kalıcı olması için gidip saçımdan başkalarına da götürüyor. Bilinçaltını nasıl koşullandırdığı için geçmiş yaşamına bakması lazım.
Haliyle kimse göremedi, ama sezinleyenler veya bir anlığına çarpılmışa dönenler oluyor. Hakikatimle karşılaşmaya hazır bile değildiler ki? Bazen telepatiyle mesajı yolluyorum ya duyarsa diye.
Benim de ifade bulmam lazım.
Geçmiş yaşamlarımdan çok prim yapamıyorum yani. Anneme de bahsettim geçmiş yaşamlarımdan kadın hala şokta ve hala eskisi gibi davranıyor bana. Bu durumu farketmeden ve söylemeden evvel neler dedi bana neler. Şeytan dedi, Deli dedi, Psikolojik Problemlerin var dedi. Babam sağolsun onda bir kıpırtı var. Ablama zaten hiç çaktırmıyorum bile şu ara ama okumuştur, ama arayıp sormadı, ama ben de aramadım, çünkü her an dellenebiliriz. (Buradaysan Naber?)
Ama bütün muradım da bunun üzerine temellenmiş ve Dünya bu şoktan çıktığı ve biraz olsun beni anlamaya başladığı zaman bence çok güzel şeyler olacak. Ben bu sırada usul usul yazılarımı yazarım, planlarımı kurarım, evliyalığımı da yaparım, arada size böyle bombalar da patlatırım.
O zamanlar yaptığım negatif tevazu hatasına rağmen yine de parçalar temizlenir, şifalanır ve bütünlük sağlanırdı.
(Ne bileydim başımda bir araba dolusu büyü olduğunu? Hala daha yapmaya çalışanlar var.)
(Ya da ne bileyim Dünya'daki neredeyse bütün Dinlerin arkasındaki azılı sorumlunun ben olduğumu. Haliyle Kutsal Kitapları okuduğum zaman seri olarak alıyorum geçmiş yaşamlarımı. Çünkü orada da Ruhsal konumumun ebediyet üzerinden anlaşılması için geçmiş yaşamlarım tarafımca hatırlanıyor ve okuyanlar için metinde belirtiliyor, ancak yüzyıllar içinde yorumlama bozuluyor ve Dini yapılaşmalardan daha güncel ve modern gelişmeler filizleniyor, özü alınır külfeti atılır, aklın ve vicdanın yolu birdir. Bu yaşamlarımı bildiğimde sorumluluklarımın da farkına varıp, gerekli işlerin başına geçtim zaten, öyle hemen Ayna'da İsa'nın, Hypatia'nın, Konfüçyus'un, Muhammed'in veya Che'nin cemaliyle yüzünü gördüğüm gibi yaygara da koparmıyorum. Bunun da haliyle bir usülü var önce cemali iyice bir açıyoruz. İsrafil der yani Kıyametlerde hadi bir de Güzelliğini görelim diye. Bu yüzler sadece aynada görülmedi, başkalarına da fizik ortamlarında göründü, gördüğünü bana da söyleyenler arasında bir post-şizofren adam, punk bir genç ve başka şahitler de var. İkna etmek için çabalamadan gördüler. Kat çalışmalarında rahat rahat yükselip ARN katına geldin mi, tamam rahatsın. --Ejderha doğurmak kolay değil, değil mi Khaleesi, bir de anası olduğun kadar babası da olursun veletlerin.)
(Ayrıca madem filmleri izliyorsunuz, bir de beni benden bilin.)
Meta-Eleştirinin de Eleştirisini yapma yeteneğini kazanmam için bana merhamet eden Edebiyat Fakültesine de buradan teşekkür ederim. İlan-ı Aşk etmek de böylesine kibirli bir ortamın içinde böyle açıkça yapabilmek için çok hazırlıklı olmak gerekiyor. Hep stresli Platonik Aşklar yaşamamla ünlüyümdür, 1 kere gol olduktan sonra işler aksasın diye şer güçler tarafından sürekli kısmetim kapatıldı. Sokrates'le aşkımızın bir de Evveliyeti ve Ahireti var, şimdi 7 yaşlarında görün Yetim geldi, ama Panzehir gibi Panzehir. Anneme 7 yaşımdayken "Anne beni Atatürk gibi yetiştirir misin?" demiştim, görün Platonik Aşkın ölümsüzlüğünü şimdi. Aynı anda bir kaç zaman çizgisi birden açıldığı için Platonik Aşklarda Çok Eşlilik yapmamı lütfen muzurluk olarak görmeyin, mazur görün. Manevi babalık ederim kendisine. Herşeye rağmen macera pek şahane.
Bir de hani mesela Türkiye'nin kitabı basılmış durugörürüne yıllarca görü gösterdikten sonra, gidip facebooktan selam veriyorum, beni engellemeden önce astralden gel de ustalığını göster diyor, sonra etrafa beni kötülüyor, haliyle etiklemem için tepiklemem gerekiyor böyle edepsizlikleri. Eskilerden görü aldım diye de kitabına yazıyor ama. Kim kime dum duma kum kuma yani bu meseleler.
VTA'ya kule dikmiş gözgözcülük oynuyor, ama daha NIA'dan sakatlamış kendini. Sonra emanetlerimizin üzerine bakın ne muameleler. Mevzuları hep kendi mevcudiyetimle çözmeye gayret ediyorum da, şikayet etmeye mi başlasam? Şikayet etmeyi de hiç sevmiyorum, kendim çözerim genelde, ama artık şikayetim de haklı olur sanki. Gıybeti kesme tuşunu da buldum kapattım zamanında yani, var mı, fizik planında alışkanlığa kadar tesir etme cesaretim ve yetim şimdi?
He 2013'te Marduk gelecek diyorlardı, tam da ekinoks gününe aşık olmuştum, birileri ortalığı çamura bulayıp, birileri karıştırıp, birileri kızıp kızıştırıp, birileri gönlümü ortaya koymuşken hiç pas vermeyişlerde, benim de çok işim varken hepi birden de kısmetimi kapayınca gelemedi, sarktı.
Zaten Uzaylı meselelerinden daha önemli olan Gezi Olayları vardı.
Şimdi kim bu bozulan saatlerin hesabını verecek. Hadi bozan geri tamir edebliyor mu? Yapamıyorsa benim de ciddi bir hesaplaşmam var demek burada, çünkü tamir edebiliyorum da bozuk saatin başını bekleyen kukumav kumkumalar ne yapacak şimdi.
Sivas'ta Sanayinin Helâsıyla - Ankara’da Belediyenin Fışkiyesi
youtube
youtube
#regresyon#lahuti#şuur#21. yüzyılda yaşamak ve geçmişte nebi-peygamber olmak#neşe#mistisizm#ezoterizm#serapis bey#sananda
0 notes
Text
Dış Ticaret Mevzuatı Dersi Megep Modül Kitabı (9. 10. 11. 12. Sınıf Megep Modülleri ve Mesleki Gelişim)
https://megepmodulleri.co/dis-ticaret-mevzuati-dersi-megep-modul-kitabi/
Dış Ticaret Mevzuatı Dersi Megep Modül Kitabı
Dış Ticaret Mevzuatı Dersi Megep Modül Kitabı
Dış ticaret mevzuatı dersi megep modülleri yeterliliğe dayalı programa göre hazırlanmış modüllerden oluşmaktadır. Muhasebe ve finansman alanı 11. veya 12.sınıflarda eğitimi verilmekte olan dersin modülleri olarak, Banka ve kambiyo işlemleri dersi modülü, gümrük tarifeleri modülü, ihracat modülü ve ithalat modülleridir.
Dış ticaret mevzuatı dersi modüllerini pdf olarak indirmek için;
Modül Adı Modül Durum Banka Ve Kambiyo İşlemleri Hazır / İndir Gümrük Tarifeleri Hazır / İndir İhracat Hazır / İndir İthalat Hazır / İndir
Dış Ticaret Mevzuatı Dersi Çerçeve Öğretim Programı
Dış ticaret mevzuatı ile ilgili konuların verildiği derstir. Bu derste öğrenciye ithalat, ihracat, sigorta, gümrük ve kambiyo işlemleri ile ilgili bilgi ve becerileri kazandırmak amaçlanmaktadır.
Dersin Modülleri Süre Kazandırılan Yeterlikler
İhracat 40/16 İhracat işlemlerini yapmak
İşletmelerin içinde bulundukları şartların ortaya çıkardığı pazar arayışı, yani stokta kalan veya üretmek isteyip de üretemedikleri ürünlerin bir yerlere, ama nereye olursa olsun satılması için yaşanan arayış, işletmeleri bilinmedik bir dünya olan dışarıya, dış pazarlara yönlendirmekte ve ihracatı cazip hale getirmektedir. Hiç kimse ihracatçı olarak doğmadığı gibi her insanda ihracat yapamaz. İyi bir ihracatçı olmanın kuralları var tabi ki. Her şeyden önce ihracat işinin ne olduğunu tam olarak derinlemesine bilmek ve gerekli strateji, plan ve programları çok doğru olarak yapmak gerekir. İhracat ciddi bir organizasyon gerektirir. Meyveleri gerçekten çok güzel ve lezzetlidir, ancak o ağacı dikmek hiç o kadar da kolay değildir. Ama lütfen gözünüz korkmasın, uluslar arası alanda rekabet edecek kalite ve fiyatta bir mal ya da hizmete sahip iseniz, ihracat hakkında alacağınız basit bir eğitim ile iyi bir ihracatçı olabilirsiniz. Bu modül ile; İhracatın ne olduğunu, kimlerin ihracat yapabileceklerini, İhracatın yapılacağı ülkeye, ihraç edilecek ürüne ve ihraç şekline göre prosedürlerin neler olduğunu (ihracat prosedürleri) İthalat 40/16 İthalat işlemlerini yapmak
Bir eşyanın ülke içerisindeki üreticiler yerine, dış ülkelerden tedarik edilmesinin yani ithalatın belli başlı gerekçeleri vardır. Bunlar, yerli üretimin pahalı olması, ihtiyaç duyulan eşyanın ülke içerisinde üretilmiyor olması vb. şekilde sıralanabilir. İthalat kararı alan firmalarımız, ithal edecekleri eşyanın yurda getirilmesi için katlanacakları maliyeti iyi hesaplamalıdır. Aksi takdirde malı ülke içerisinden tedarik edecekleri fiyattan daha fazla bir fiyattan ithal etmek gibi bir olumsuzlukla karşı karşıya kalabilirler. İthalatçılarımız, yukarıda belirttiğimiz olumsuzlukla karşı karşıya kalmamak için, maliyeti oluşturan unsurları (malın fiyatı, vergiler, nakliye, sigorta vb.) objektif bir şekilde belirlemelidirler. Maliyetin hesaplanması bir malın ithal edilme kararı alınmasında tek başına etken değildir. İthal edilecek malın yurda girişinde herhangi bir kota, yasak vb. kısıtlamaların olup olmadığını da açıklığa kavuşturmak gerekir. İthalatçılarımız, bu prosedürleri takip etmek için kendi bünyelerinde bir bölüm oluşturabilecekleri gibi bu konuda gümrük danışmanlarıyla da çalışabilmektedirler. Bu modülün yazılma amacı; siz öğrencilerimizi ithalat konusunda bilinçlendirmek ve ithalat kararı alınmasında dikkat edilmesi gereken hususları açıklığa kavuşturmaktır. Gümrük Tarifeleri 40/16 Gümrük tarifelerini takip etmek
Gümrük terimi, Latince’de ticaret manasına gelen”Commercium” kelimesinden gelmektedir. Gümrük ve Gümrük Vergisi, muhtemelen tarihte birbirinden ayrı yaşayan toplumlar, şehir devletleri, devletler, imparatorluklar var olduğu sürece var idi. Gümrük, devletlerin egemenlik alanlarının bir ifade biçimi ve hazinelerinin önemli bir gelir kaynağı olmuştur. Ülkeler, topraklarına giren kişiler, ticari mallar ve her tür maddeleri ülkenin güvenliği, ekonomisi, hükümranlık, halkın sağlığı gibi faktörleri korumak ve vergi sağlamak amaçlarıyla sınırlarda denetlemeye tabi tutmuşlardır. Bunun yanı sıra ulusal ekonomik refahlarını artırmak amacıyla ülkeler, uluslararası ekonomik ilişkililerde giderek artan oranda ticareti serbestleştirerek iş bölümü ve uzmanlaşmayla düşük maliyetle ürettikleri malları ihraç ederek karşılığında pahalıya ürettikleri malları yurt dışından ithal etmektedirler. Her ülkenin kendine ait bir gümrük rejimi bulunmaktadır. Ayrıca ithalat ve ihracat yapan ülkeler arasında karşılıklı birtakım gümrük anlaşmaları da yapılmaktadır. Bugün de Gümrük Vergileri, devletin maliye kapsamında topladığı vergilerden sonra (belki başabaş) en büyük gelir kaynağı olabilmektedir. Türkiye’nin 2004 yılında Gümrüklerde tahsil edilen vergileri toplamı (T.C.Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığınca yayımlanan rakamlar ) 16.724.135.141.527.000 TL. gibi büyük bir rakamdır (Yani ~16,7 Katrilyon TL = ~16,7 Milyar TL). Bu modülde Türkiye’deki gümrük rejimi uygulamalarını ve takibini öğreneceksiniz. Banka ve Kambiyo İşlemleri 40/24 Banka ve kambiyo işlemlerini yapmak
Temel olarak ihracat ve ithalat faaliyetlerinden oluşan dış ticaret, ülkelerin dünyada adeta var olma savaşlarının iktisadi açıdan önemli bir silahı olmaktadır. Öyle ki ülkeler dünyada hem iktisadi hem siyasi açıdan söz sahibi olmak amacıyla dünya dış ticaret hacminden daha fazla pay alıp iktisadi menfaatlerini gerçekleştirmek için büyük bir rekabet ortamı oluşturmuşlardır. Bu ortamda başarılı olmanın gerekli şartları, eksiksiz bir hukuki altyapıya ve yeni teknoloji üretimiyle desteklenen bir istikrarlı makroekonomik sisteme sahip olmaktır. Bu niteliklere sahip bir ülke dışa açılma potansiyeli taşıyor demektir ama sahip olması gereken bir nitelik daha vardır ki, o olmazsa ilgili ülkenin, potansiyelini uygulamaya geçirmesi çok zor olur. O nitelik, dış ticaret yapmasını yani dış ticaretin işlem tekniklerini, bankacılık ve dış ticarette bankacılık ve kambiyo uygulamalarını bilmektir. Bu modülde Türkiye’deki ekonomik hayatın ve dış ticaretin vazgeçilmez kurumlarından biri
#dış ticaret mevzuatı megep#dış ticaret mevzuatı megep indir#dış ticaret mevzuatı modülleri#megep dış ticaret mevzuatı#muhasebe ve finansman modülleri
0 notes
Text
Komedin Mizahın Müslümancası pdf indir
Geçmiş yüzyılların çok kültürlü Müslüman dünyası Batılı araştırmacılar tarafından inanç ve zihniyet kodları, sosyal ve siyasal hayat, ilim-kültür hayatı, tabular, duyarlı-lıklar gibi çok farklı perspektiflerden ele alınmış; yine bil-hassa son yüzyılda mizah boyutuyla da ciddi anlamda irde-lenmiştir. Buna karşın ne yazık ki ülkemiz insanı 14 asır evvel geniş Müslüman coğrafyasında doğmuş, filizlenip serpilmiş, konu ve tema çeşitliliğiyle oryantalist zekâları kendisine hayran bırakmış bu zengin maden yataklarından hâlâ ha-bersiz görünmektedir. İşte elinizdeki OTANTİK MİZAH SERİSİ projesiyle amaçlanan, Doğu Müslüman Dünyası’nın gülen yüzünü ve yüzyıllar boyunca gülmece sahasında ortaya konan nitelikli mizah ürünlerini günümüz insanına tanıtmak, böylece çağdaş mizahçıları ve nükte severleri mizahın keşfedilmemiş bereketli topraklarından haberdar etmektir. 20 kitaplık bu gülmece serisi, akademik bir kadro tarafından Arap edebiyatının seçkin mizah klasikleri titiz bir biçimde taranmak ve muhtevaları da günümüz Türk okurunun mizah anlayışına uyarlanmak suretiyle hazırlanmıştır. Ancak klasik anekdotlar sadece dil ve üslup açısından güncellenmekle kalmamış, hikâyelerdeki zaman, mekân, şahıs kadrosu hatta zaman zaman olay örgüsü de modern insanın dil zevkine ve entelektüel merakına hitap edecek tarzda yeni baştan dizayn edilmiştir. Bu yönüyle elinizdeki mizahi anlatılar alelade bir tercüme olmayıp yarı telif değerinde bir çabanın ürünüdür. Kapsamlı mizah külliyatı Otantik Mizah Serisi’nin ilk kitabı KOMEDİN, mütedeyyin bir kimliğe sahip olsun veya olmasın sıradan Türk insanının ilgisini çekebilecek din orijinli çeşitli temalara (namaz, oruç, hac, zekât, kurban, dua, abdest, riyakârlık, mezhep farklılıkları, rüya tabirleri, palavracı hocalar, sahte peygamberler, melekler, mahşer ahvali, günahlar vs.) yer vermektedir. Okur, sunulan anekdotların zekâ pırıltısı ile ışıdığını fark edecek, satır aralarında Müslüman toplum ve kültür açısından zaman zaman öz eleştiriye kapı aralandığına da şahit olacaktır. KOMEDİN bilhassa dini kültür ve hayatın yoğunluk kazandığı Ramazan aylarında dost meclislerini, iftar sofralarını, vaaz ve sohbet ortamlarını neşelendirecek özgün ve eğlenceli bir içeriğe sahiptir. Bu yönüyle, daha ziyade vakar ve ciddiyeti önemse-yen dindar kesimin de iltifat edeceği özgün ve sıra dışı bir çalışmadır. Keyifli okumalar, dileğiyle …
Komedin Mizahın Müslümancası pdf indir oku
#Komedin Mizahın Müslümancası E-Book İndir#Komedin Mizahın Müslümancası ebook indir#Komedin Mizahın Müslümancası ebook oku#Komedin Mizahın Müslümancası epub#Komedin Mizahın Müslümancası epub indir oku#Komedin Mizahın Müslümancası kitabı pdf indir#Komedin Mizahın Müslümancası online pdf oku#Komedin Mizahın Müslümancası PDF İndir#Komedin Mizahın Müslümancası PDF Oku#Komedin Mizahın Müslümancası ücretsiz indir oku#Ekitap
0 notes
Text
Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak Kitabı pdf indir pdf indir
Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak Genelde şizoid ve borderline (sınırda kişilik) bozukluklarının bozuk yönünü onlarla yaşayarak gören, bunalan, çaresizliğini yıllarca kimseyle paylaşmayan, anlatsa bile inandıramayan eşlerin (kadınların) anlatımıyla hazırlandı. Okudukça belki sizde yıllardır yaşayıp kimseye inandıramadıklarınızı bu kitapta bulacak, “demek ki kafamdan uydurmamışım “diye biraz olsun teselli bulacaksınız. Size anlattıklarında “yok canım, senin eşin bunları yapacak kişiye benzemiyor!” “inanılacak gibi değil.” “vallahi inanmıyorum.” Diye anlattıklarına bir türlü inanmadığınız dost veya yakınlarınızın acı öykülerini bulacaksınız. Kitap oldukça sade bir dille, herkesin rahat okuyacağı şekilde yazıldı. Anlatılanların kişiliğine saygı gereği isim ve yerler kullanılmadı. İsimlerin baş harfi bile bir sistem içerisinde değiştirildi. Anlatılanların hepsi yaşanmıştır, doğrudur, hiçbir şekilde abartıya yer verilmemiştir. Anlatılanların çoğu değil azı yazılmıştır. Kitap aynı zamanda bu tür kişiliklerle geçirdikleri bunaltıcı yaşamlarına boşanarak son vererek kurtulmak isteyenlere de yardımcı olacak, en azından avukat ve hâkimlerin kararlarında davacı kişinin anlattıklarına inanmak adına etken ve yol gösterici olacaktır. Çünkü şizoid ve BL kişiler eşlerine hayatı ne denli zehir ederlerse etsinler, boşanma konusunda o kadar (ellerindeki kurbanı kaçırmamak için) direnir ve akla gelmez zorluklar çıkarırlar. Batıda özellikle A.B.D de artık bu tür kitaplar direkt avukat ve hâkimlerin dikkatine sunularak boşanacak kişiye daha adil (tarafsız) bir yardım sunulmasına çalışılmaktadır. Bu kitabın aynı görevi yapacağına inanıyorum.
Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak kitabı pdf indir#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak pdf oku#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak ücretsiz indir#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak ücretsiz pdf indir#Kadın-Erkek
0 notes
Text
Güzel Ülkem Türkiye 1 Kitabı pdf indir pdf indir
Güzel Ülkem Türkiye 1 Ülkemiz… Güzel ülkemiz… Onlarca uygarlığa ev sahipliği yapmış, doğal ve tarihi harikalarla dolu bir diyar… Peki, bu diyarı ne kadar tanıyorsunuz? Elinizdeki kitap sizi bu harika diyara hayret verici bir keşfe çıkaracak. Üstelik bu yolculuk için kupon biriktirmenize, rezervasyon yaptırmanıza, bilet almanıza da gerek yok! Siz oyalanmadan toparlanmaya başlayın yeter! Keşif dedik yolculuk dedik, haydi madem biraz ipucu verelim. Sabah kahvaltısında Selimiye’de, öğle yemeğinde Uludağ’da, akşam yemeğinde Efes’te olacağız. Yatıya nerede kalacağımız konusunda ise bir garanti veremiyoruz. Beş yıldızlı oteller olmayacağı kesin… İyimser bir tahminle baykuş seslerinin hiç kesilmediği ıssız bir orman, yüzlerce yıllık bir kalenin içi ya da sesi size ninni gibi gelecek bir nehrin hemen yanı başı olabilir! Ne olursa olsun sonuçta bu yolculuğa çıktığınıza değecek. Bu kitap bazen bilet, bazen rehber, bazen oyun, bazen anahtar yerine geçecek! Bu yolculuk sırasında sizle beraber gezecek meraklı biri daha var. Adı Gezgin. Hele bir yola düşelim kendisiyle tanışırsınız. Hey, bir dakika koca bir valiz hazırlamaya kalkmayın sakın! Sırt çantanıza birkaç tişört, bir not defteri, bir kalem, bir el feneri, bir harita bir de matara atın yeter. Kendinizi de aldıysanız macera başlasın! Peki, bu yolculukta sizi neler mi bekliyor? Mimar Sinan’ın ustalık eseri ve onun gizem dolu özellikleri, Kapadokya’nın hayranlık uyandıran yer altı şehirleri, Uludağ’ın müthiş doğal güzellikleri, Yaylaların bol oksijenli havası, Safranbolu’nun şirin evleri, Anadolu’nun yazılı tarihini başladığı kentin sokakları, Hasankeyf’in inanılmaz yapısı ve daha fazlası… Haydi, o zaman yolculuk başlasın, Güzel Ülkem Türkiye muhteşem güzellikleri ile sizleri bekliyor.
Güzel Ülkem Türkiye 1 Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Güzel Ülkem Türkiye 1 kitabı pdf indir#Güzel Ülkem Türkiye 1 pdf oku#Güzel Ülkem Türkiye 1 ücretsiz indir#Güzel Ülkem Türkiye 1 ücretsiz pdf indir#Tarihi Mekanlar (Türkiye)
0 notes
Text
Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak Kitabı pdf indir pdf indir
Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak Genelde şizoid ve borderline (sınırda kişilik) bozukluklarının bozuk yönünü onlarla yaşayarak gören, bunalan, çaresizliğini yıllarca kimseyle paylaşmayan, anlatsa bile inandıramayan eşlerin (kadınların) anlatımıyla hazırlandı. Okudukça belki sizde yıllardır yaşayıp kimseye inandıramadıklarınızı bu kitapta bulacak, “demek ki kafamdan uydurmamışım “diye biraz olsun teselli bulacaksınız. Size anlattıklarında “yok canım, senin eşin bunları yapacak kişiye benzemiyor!” “inanılacak gibi değil.” “vallahi inanmıyorum.” Diye anlattıklarına bir türlü inanmadığınız dost veya yakınlarınızın acı öykülerini bulacaksınız. Kitap oldukça sade bir dille, herkesin rahat okuyacağı şekilde yazıldı. Anlatılanların kişiliğine saygı gereği isim ve yerler kullanılmadı. İsimlerin baş harfi bile bir sistem içerisinde değiştirildi. Anlatılanların hepsi yaşanmıştır, doğrudur, hiçbir şekilde abartıya yer verilmemiştir. Anlatılanların çoğu değil azı yazılmıştır. Kitap aynı zamanda bu tür kişiliklerle geçirdikleri bunaltıcı yaşamlarına boşanarak son vererek kurtulmak isteyenlere de yardımcı olacak, en azından avukat ve hâkimlerin kararlarında davacı kişinin anlattıklarına inanmak adına etken ve yol gösterici olacaktır. Çünkü şizoid ve BL kişiler eşlerine hayatı ne denli zehir ederlerse etsinler, boşanma konusunda o kadar (ellerindeki kurbanı kaçırmamak için) direnir ve akla gelmez zorluklar çıkarırlar. Batıda özellikle A.B.D de artık bu tür kitaplar direkt avukat ve hâkimlerin dikkatine sunularak boşanacak kişiye daha adil (tarafsız) bir yardım sunulmasına çalışılmaktadır. Bu kitabın aynı görevi yapacağına inanıyorum.
Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak kitabı pdf indir#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak pdf oku#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak ücretsiz indir#Çok Yoruldum & Şizoid Erkek ve Borderline Kadınla Yaşamak ücretsiz pdf indir#Kadın-Erkek
0 notes
Text
Coğrafi Keşifler ve Ekonomiler Avrupa ve Osmanlı Devleti Kitabı pdf indir pdf indir
Coğrafi Keşifler ve Ekonomiler Avrupa ve Osmanlı Devleti Dünya tarihinde ulusların ve medeniyetlerin egemen bir güç olarak yükseliş ve gerileyiş öyküleri, onların bu mücadeleye girme nedenleri her ne olursa olsun, pek çok değişik faktörün harekete geçirici etkisi tarafından örgülenmektedir. Nüfus, ulaşım teknikleri, ekonomik zenginlik arayışı ve dini inancın yayılması gibi sosyal kondüsyonların gelişimi sonucunda birbirleri ile yüzyüze gelen medeniyetler, aynı zamanda bu karşılaşmada ortaya çıkan medeniyetler çatışmasında üstünlük sağlamak için de çaba göstermişlerdir. Çatışma dönemleri eşzamanlı bir değerlendirme süzgecine alındığında, yükselme ve gerileme paradigmalarının arkaplanındaki coğrafi yapı unsuru, daha geç tarihlerde dünyanın ekonomik ve politik güç dengesinin açıklanmasında teorize edilecek olmakla beraber, o zamanlar bu mücadelelerde taraflara avantaj sağlayıcı bir faktör olmuştur. Jeostratejik avantajlar ekonomik olanları, ekonomik olanlar ise siyasi ve askeri avantajları beslemiştir. Bu çalışmada Osmanlı merkezli Türk-İslam medeniyeti ile Avrupa medeniyetinin coğrafi keşifler çağı sonrasında ekonomik yapılarının kadim yapılarına göre hangi değişmelere uğradığı ve bu değişimin bir güç merkezi olarak yükseltici ve geriletici etkileri incelenmiştir. Başka bir söylemle amaç; Osmanlının ekonomik, siyasi ve askeri üstünlüğünün tersine işlemesinin coğrafi keşiflere uzanan nedenler ekseninde ekonomi ağırlıklı bir analizini yapmaktır.
Coğrafi Keşifler ve Ekonomiler Avrupa ve Osmanlı Devleti Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Coğrafi Keşifler ve Ekonomiler Avrupa ve Osmanlı Devleti kitabı pdf indir#Coğrafi Keşifler ve Ekonomiler Avrupa ve Osmanlı Devleti pdf oku#Coğrafi Keşifler ve Ekonomiler Avrupa ve Osmanlı Devleti ücretsiz indir#Coğrafi Keşifler ve Ekonomiler Avrupa ve Osmanlı Devleti ücretsiz pdf indir#Keşifler Tarihi
0 notes
Text
Sözün Bittiği Yerdeyiz Kitabı pdf indir pdf indir
Sözün Bittiği Yerdeyiz “Siyasi prim yapacağım diye topluma kin ve nefret tohumları saçanlara Başbakan da olsa izin vermemeliyiz. Atatürk’ü sevmeyebilirsiniz, Laik Cumhuriyet’i sevmeyebilirsiniz, Türkleri sevmeyebilirsiniz, Osmanlı Hanedanı’nın olduğu gibi Bizans aşığı da olabilirsiniz. Fakat ne olur, başka Türkiye olmadığını hiç aklımızdan çıkarmayalım. Gözlerimiz ne renk olursa olsun, göz yaşlarımız aynı renktir.”
Yandaş medya ile zoraki destekçiler gözleri dönmüş bir şekilde söylemlerine devam ediyorlar. Kimisi, “Yüz şehit mi önemli, yoksa Apo’nun ev hapsine alınması mı? diyor. Bir başkası, “Çanakkale Savaşı’nda Türkler savaşmamıştır” diyebiliyor. Bir diğeri, “İnsanlarımızın özgürlüğü ülkenin bölünmesinden daha önemlidir” diyor. En radikal öneriyi yapan ise, “Türk Silahları lağvedilmelidir” görüşünde. “Doğum günleri ve sünnet törenleri camilerde yapılsın” diyenler ise yemeğin tuzu biberi oluyor. İnanın bu söylemlere karşı söyleyecek söz bulamıyorum. “Allah akıl fikir versin. Sağduyudan, vatan ve millet sevgisinden kimseyi yoksun bırakmasın.”
“Yoksulluk ve cehalet sanki kader gibi gösterildi. Türkiye, Avrupa Rüşvet ve Yolsuzluk Ligi’nde hızla birinciliğe yükseldi. Bu utanç tablosunu bizlere yaşatanlar da bu ülkenin okullarında ve üniversitelerinde okumuştu. Osmanlı’nın en kötü mirası olan cehalet ve eğitimsizlik bir kez daha toplumu ve Atatürk Cumhuriyeti’ni vuruyordu.”
“Vahabilerin paraları ile cari açığın karşılandığı, hızlı bir şekilde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temelinden sarsıldığı, Ulus Devlet yapısının yok edilmeye çalışıldığı, yandaşların ve döneklerin baş tacı edildiğini, otokritik bir rejime doğru gidildiği, borca dayalı bir sistemle ekonominin büyütüldüğün��, zenginin daha zengin edildiği ve yoksulların dini duyguları kullanılarak kandırıldığını söylemek bizden. İster inanın, ister inanmayın.”
Sözün Bittiği Yerdeyiz Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Sözün Bittiği Yerdeyiz kitabı pdf indir#Sözün Bittiği Yerdeyiz pdf oku#Sözün Bittiği Yerdeyiz ücretsiz indir#Sözün Bittiği Yerdeyiz ücretsiz pdf indir#Devlet
0 notes
Text
Bir Memleket Gibidir ODTÜ Kitabı pdf indir pdf indir
Bir Memleket Gibidir ODTÜ “… Onur’un denemeleri çok kolay okunur ve zevk verir cinsten. Kısa cümleler, özenti olmayan üslup, kendinle dalga geçmeler, samimi anlatımlar. Ama daha önemlisi, onun yazılarından birinde anlattığı ���ıslak toprak” kokusuna benzer biçimde “öğrenci” kokuyorlar. … Onur edebiyat parçalamaya çalışmamış. Bu eksikliğini ben gidereyim: “Bu kitap ODTÜ’lü bir gencin dünyaya ve ODTÜ’ye bakışının yer aldığı, bazıları duygusal bazılarıysa politik yazılardan oluşmaktadır.” Yeter bence, daha ne olsun.”
Baskın Oran
Bir Memleket Gibidir ODTÜ Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Bir Memleket Gibidir ODTÜ kitabı pdf indir#Bir Memleket Gibidir ODTÜ pdf oku#Bir Memleket Gibidir ODTÜ ücretsiz indir#Bir Memleket Gibidir ODTÜ ücretsiz pdf indir#Eğitim Kurumları
0 notes
Text
İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için Hekimliğin Seyir Defteri Kitabı pdf indir pdf indir
İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için Hekimliğin Seyir Defteri İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için…
“Tıp doktoru” olmak için 6 veya 7 yıllık bir tıp fakültesinde tıp eğitimi almak yeterli. Ama “hekim” olmak için yeterli mi? Yıllarını cerrahiye veren bir hekim neden böyle bir kitap yazma gereği duyar? Hekimliğin geleceği için endişelenmek mi, hekimlikle ilgili yanlış kanılara isyan etmek mi?..
Faik Çelik, bu seyir defterini bir yandan tıp eğitimi alanlara, geleceğin hekimlerine meslek haritasında yollarını kolayca bulabilmeleri için bir pusula olması, öte yandan toplumun hekimleri daha iyi tanımasına aracılık etmesi arzusu ile “bilim-felsefe-sanat” üçgeni içinde kalarak, hekimlik ve tıp tarihindeki gelişmeleri ve yaşananları sorgulama ve düşündürme, bu noktaya gelene kadar verilen emekleri, çekilen sıkıntıları, ödenen bedelleri hatırlatma amacıyla kaleme aldı.
“İyi bir hekim olmak için, hekimlik sanatının iyi uygulanması gerektiğini ısrarla vurgulamaktayız, çünkü bir hekim ne kadar bilgili ve deneyimli olursa olsun, insanların, hastalarının, hasta yakınlarının duygu ve düşüncelerini anlamak, hissetmek, empati yapmak zorundadır” diyen yazarın kaleminden seyir defterinin sayfalarına düşen notlardan bazıları şunlar:
· Dünyaya gelen bir insan ilk çığlığını bir hekimin elleri arasında atar, nüfus kütüğüne bir hekimin imzasıyla kaydolur, son yolculuğuna da yine bir hekimin verdiği “defin ruhsatı” ile çıkar. Felsefe bu “insanlık hallerini” sorgular.
· Tıpta bilginin yarılanma ömrü ortalama üç yıla inmişken, sorgulamayan ve kendini gidişata bırakan hekimler çok tehlikeli, robotlaşmış, sevgisiz teknisyen-hekim tipi oluştururlar.
· Günümüzde doğu mistisizmini ve felsefesini öğretmeye soyunan sahte gurular veya kendilerine “yaşam koçu” unvanını bahşeden tıp doktorları tıbba en büyük zararı vermekteler.
İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için Hekimliğin Seyir Defteri Kitabı pdf indir pdf indir oku
#İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için Hekimliğin Seyir Defteri kitabı pdf indir#İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için Hekimliğin Seyir Defteri pdf oku#İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için Hekimliğin Seyir Defteri ücretsiz indir#İnsancıl Bir Tıp ve İyi Hekimlik için Hekimliğin Seyir Defteri ücretsiz pdf indir#Genel
0 notes
Text
Balkan Savaşı'nda Edirne Kuşatması'na Ait Harp Ceridesi Kitabı pdf indir pdf indir
Balkan Savaşı’nda Edirne Kuşatması’na Ait Harp Ceridesi Davet!
Biz Bulgarlar nefret ve kine yaraşır ve tedbirsiz Osmanlı hükümeti ile muharebe ediyoruz. Biz, Müslüman ahalisine karşı değiliz. Bilginiz olsun ki bizim arzumuz kan dökmek değildir. Biz, sizi zalim ve gaddar ve merhametsiz Osmanlı hükümet adamlarınızdan kurtarmak istiyoruz. Biz Balkan adasında düzen ve güven içinde yaşamak istiyoruz. Sizin de gördüğünüz gibi sizin hükümet adamlarınız, sizin memleketinizi ne hale getirdiler. Sizin komşularınız dört devlet, dört taraftan sizin memleketinizi istila ettiler. Kırklareli çoktan Bulgar askerlerin elindedir. Babaeski, Lüleburgaz, Dimetoka, Üsküp, Piriştine, Nevrekop, Kumanova, Alason ve daha birçok şehirler çoktan alındı. Edirne her taraftan kuşatıldı. İstanbul tarafından da kesildi. Edirne’ye hiçbir taraftan yardım gelmeyecek haberiniz olsun. Böyle bir durumdayken kan dökmeye gerek var mı? Bu kan neye yarayacak? Hakkaniyet için mi yoksa sizin haydut ve zalim hükümet adamlarınız için mi? Edirne’ye karşı 1000 top yöneltilmiş bulunuyor. Eğer ki Edirne teslim olmazsa bütün bütün harap ve perişan olacaktır. Ahaliye yazık değil mi?
– Bulgar ve Sırp Askerleri Beyanname Sureti Bulgarların uçak aracılığıyla öteye beriye beyanname attıkları görüldü. Bu beyannamedeki yalanlara inanılmaması için Müstahkem Mevki Komutanlığı aşağıdaki bilgileri halka ilan eder: Seyyar ordumuz büyük bir düzenle kahramanca muharebesine devam etmektedir. Ordumuzun Kırklareli-Lüleburgaz bölgesine çekilmesi, sırf askerî planımız gereğincedir. Kumanova bölgesinde perişan olan Sırp ve Bulgar ordusu artık başını kaldıramaz bir haldedir. Kan dökmek isteyenler, bunun ne kadar pahalıya mal olduğunu Hakk’ın iradesiyle az zaman zarfında öğrenecektir. Müstahkem Mevki Komutanlığı ahaliden, sakin olmalarım ve sabırla dayanmalarını beklemektedir.
– Korgeneral Mehmet Şükrü
Balkan Savaşı'nda Edirne Kuşatması'na Ait Harp Ceridesi Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Balkan Savaşı'nda Edirne Kuşatması'na Ait Harp Ceridesi kitabı pdf indir#Balkan Savaşı'nda Edirne Kuşatması'na Ait Harp Ceridesi pdf oku#Balkan Savaşı'nda Edirne Kuşatması'na Ait Harp Ceridesi ücretsiz indir#Balkan Savaşı'nda Edirne Kuşatması'na Ait Harp Ceridesi ücretsiz pdf indir#Belgeler
0 notes
Text
John Locke ve G. Berkeley’de Dil, Düşünce ve Varlık İlişkisi Kitabı pdf indir pdf indir
John Locke ve G. Berkeley’de Dil, Düşünce ve Varlık İlişkisi İnsan öteden beri kimi eylemleriyle ya da kimi özelliğiyle hatta bir tek özelliği, bir tek yapıp etmesiyle belirlenmiştir. İnsan için animal rationale, zoon politikon, homo faber, homo economicus vb. denmiştir. Esasen onun en önemli niteliği kavram / kavramlar üreten bir varlık olmasıdır. Öyleyse insan kavram / kavramlar kuran ve bunu kendisi gibi olanlara ileten, hiç olmazsa iletme eğiliminde olan; dünyasını bu kavramlara göre oluşturan, kısacası “dilde ışıldayan” bir varlıktır. “Varolan, ne türden olursa olsun, ancak insan düşünmesinin kavram kurma etkinliği aracılığıyla gerçekten varolmaktadır. Gerçekten varolma ise bir bilginin konusu olabilmek demektir; varolanın, bilme-bilinme boyutunu kazanmış olması demektir. Kendi başına varolan, düşünmeye konu olmadığı sürece bulanık bir varoluşa sahiptir; ancak düşünmenin konusu olduktan sonra bu bulanıklıktan sıyrılır ve artık bundan böyle de genellikle bilgiye açık bir varolan olarak varoluşunu sürdürür”. “Buna göre bilme bir objeyi bilmedir, ama her bilmede, her bilinç de bilinen obje’den başka bir şey daha, bilen subje’de vardır”. Subje’de kavram kuran yani dilin sahibi olan, bununla bilgi üreten ve ürettiği bilgiyi ileten varlıktır, yani insandır.
John Locke ve G. Berkeley’de Dil, Düşünce ve Varlık İlişkisi Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Düşünce ve Varlık İlişkisi kitabı pdf indir#Düşünce ve Varlık İlişkisi pdf oku#Düşünce ve Varlık İlişkisi ücretsiz indir#Düşünce ve Varlık İlişkisi ücretsiz pdf indir#John Locke ve G. Berkeley’de Dil#Felsefe-Düşünce
0 notes
Text
İbni Haldun Hayatı ve Eserleri Üzerine Düşünceler Kitabı pdf indir pdf indir
İbni Haldun Hayatı ve Eserleri Üzerine Düşünceler İbni Haldun kendisine yabancı olan çevrelere “Doğu’nun Machivelli’si/Montesquieu’sü”olarak takdim edilir.Bu Avrupa merkezci takdim,İbni Haldun’u yücelttiği gibi, göreli olarak onu küçümsemektedir de. Çünkü aksini söylemek ,yani machievelli/montes-quieu için “Batı’nın İbni Haldunları “demek de pekala mümkündür .Bu iki takdim ,anılan düşüncelere nereden baktığınız ile alakalıdır .Bu bağlamda birinci takdim ,bir batılı için kabul edilebilir bir tanımdır.Ancak bunun bir doğulu tarafından kullanılması trajik ve fakat somut gerçekliği yansıtan bir durumdur.
Önceki trajiktir;çünkü batı toplumları,bünyesinden çıkarttığı düşünürlere önem vermektedirler.Onlar her bir filozofunu ,kendi içinde belli bir tutarlılığı olan düşünce zincirinin vazgeçilmez bir halkası olarak görür ve sahiplenir doğrusu da budur.Buna karşı doğu toplumlarına kalan ise, kendi gerçekliğini dahi batıdan kopyalayarak almaktır.temelindeki neden veya nedenler ne olursa olsun ,bu üstelik aslının kötü bir kopyasıdır da.
İkinci olarak somut bir gerçekliği yansıtmaktadır.Çünkü ibni Haldun, her ne kadar Osmanlı-Türk münevveri ile Şeyhülislam Pirizade Mehmet Sahib efendi’nin Mukaddime çevirisiyle onsekizinci yüzyılın ortalarında tanışmışsa da.Türkiye’nin aydınları tarafından daha çok yakın bir geçmişte.Batılı kaynaklar vasıtasıyla,zoraki biçimde tanınmaya ve tanındığı ölçüde şaşırtmaya başlamıştır.Görülmüştür ki İbni Haldun tarih felsefesi ve sosyoloji biliminin temelini atan,bunu da yaşadığı toplumun dinamiklerine yaslanarak yapan düşünürlerden birisidir.Hatta öyle ki düşünürün;laiklik evrim vb. gibi güncel tartışmalara ilişkin olarak bile ,bu topraklardan çıkan bir cevabı vardır.
İbni Haldun Hayatı ve Eserleri Üzerine Düşünceler Kitabı pdf indir pdf indir oku
#İbni Haldun Hayatı ve Eserleri Üzerine Düşünceler kitabı pdf indir#İbni Haldun Hayatı ve Eserleri Üzerine Düşünceler pdf oku#İbni Haldun Hayatı ve Eserleri Üzerine Düşünceler ücretsiz indir#İbni Haldun Hayatı ve Eserleri Üzerine Düşünceler ücretsiz pdf indir#Felsefe
0 notes
Text
31 Mart'ın 90. Yılında Kitabı pdf indir pdf indir
31 Mart’ın 90. Yılında Elinizdeki Kitap… Son Sahife’ye geldiğinizde, edineceğiniz kanaatı hatırlıyor ve kederleniyorum. Ama göz kapayamayacağız gerçek değişmiyor: İkinci Meşrutiyet’in sekiz ay yirmi birinci günü patlak vermiş o korkunç gericilik ayaklanışın yapısında, inanılması güç gaflet ve basiretsizliğin ibretli izleri vardır. Derlenip toplarlanmadıkça her zaman karşısında olacağımız benzer felaketler… Kanlı / kinli ayaklanmanın seksen beşinci yılı 1994’de, elinizdeki kitabın ilk baskısındaki kapak arkasındaki yer almış sözlerimi aynen tekrarlıyorum: İkinci Meşrutiyet 23 Temmuz 1908’de ilan edildi. 1876 Birinci Meşrutiyetinden sonraki otuz iki yıllık çileli – kanlı – kinli mücadele yıllarının sonunda… Tarihlerimizin kısaca Otuz Bir Mart İrticası olarak adlandırdığı gözü dünmüş ayaklanma, İkinci Meşrutiyetin sekiz ay yirmi birinci günü (13 Nisan 1909) da patladı: Gaflet örülü sen – ben çekişmesinin gözleri kör, kulakları sağır ettiği sahipsiz yollardan pervasız aşarak: Devlet merkezi İstanbul’da kışlalar, Otuz Mart 1328’i, Otuz Bir Mart’a bağlayan gece boşalmış, şafakla beraber koca şehir on bir gün kan – ateş içinde kalmıştı. Neden? Niçin? “Şeriat isteriz!” avazeleri görünür sebeb’di. Aradan seksen beş yıl geçti: Bugün 1994… O günlerin geri dönüşünün mirasının, yön değiştirmiş ayak seslerini duymak isterseniz elinizdeki kitabı lütfen dikkatle okuyunuz. Duygularınız, düşünceleriniz, tercihleriniz ne olursa olsun veraset yolundakilerin Sizden bazı istekleri olduğunu anlayacaksınız: Rejimi, genel yaşantıyı, ve de, inançları ellerine almak ödünsüz kararları içinde… Aradan beş yıl daha geçmiştir: 1999 Otuz Bir Mart’ın doksanıncı yıldönümüdür. Mevzu üzerinde ferd – toplum – millet – devlet olarak içinde bulunduğumuz şartlar, yarınlar için sizlere huzur veriyorsa “acı bir geçmişi hatırladım” deyiniz. Bu huzurdan yoksun olduğunuz duyganlığa, hatta vatanseverlik ve çağ haysiyetine sahipseniz bu yolda vazifeleriniz olduğunu düşünün��z.
31 Mart'ın 90. Yılında Kitabı pdf indir pdf indir oku
#31 Mart'ın 90. Yılında kitabı pdf indir#31 Mart'ın 90. Yılında pdf oku#31 Mart'ın 90. Yılında ücretsiz indir#31 Mart'ın 90. Yılında ücretsiz pdf indir#Siyasal Hareketler-Eylemler-Topluluklar
0 notes
Text
Beyaz Dünya Zor Değil Kitabı pdf indir pdf indir
Beyaz Dünya Zor Değil Gönlünüzde bir beyaz kapı açın, Girin bu kapıdan ve Beyaz bir dünya yaratın kendinize.. Paylaşın dünyanızı beyaz kapıdan girenlerle, Paylaşın ve büyütün dünyanızı.. Bembeyaz bir dünyada yaşayın, Kötülüklerden ve kötüden uzak. Ne sizin,ne de başkalarının dünyası kirlensin.. Beyazlıklar kaplasın ufkumuzu, Bir olalım,birlik olalım beyaz kapıdan girenlerle.. Beyaz kalsın dünyamız.. Budünya bizim,bu Ülke bizim ,yarınlar bizim.. Beyaz olsun günlerimiz..
Beyaz gelsin yerınlarımız.. Beyaz,daha beyaz,bembeyaz….bembeyaz…
Beyaz Dünya Zor Değil Kitabı pdf indir pdf indir oku
#Beyaz Dünya Zor Değil kitabı pdf indir#Beyaz Dünya Zor Değil pdf oku#Beyaz Dünya Zor Değil ücretsiz indir#Beyaz Dünya Zor Değil ücretsiz pdf indir#Anlatı
0 notes