#Bu Ev Satılmaz

[yeniyeniseyler]

TLC – Ekim 2024 (Yeni Programlar)

[morkedisblog]

Kız anam huyum değişti insanlarla ayaklarına göre dans etmeyi öğrendim heryıl Ramazanda muhtarlık cami derneği vs yardım paketleri alışveriş kartları dağıtırlardı mahallenin varlıklıları bile tenezzül edip alırlardı aç köpekler😈 ben "ihtiyacı olan alsın"salaklığıyla almazdım gidip suriyelilere verirlerdi,suriyeliye: devlet/kızılay/belediye/partiler/yardım kuruluşları vs veriyorlar aaa kadının 4 kiracısı var ölen kocasından maaş kalmış kızı çalışıyor "dul kadınım"deyip yardım kolisi ve alışveriş kartı alıyor bu anlattığım Türk diğer bir çocukluk arkadaşım emekli oldu halâ çalışıyor karısı emekli ama çocuk bakıcılığı yapıyor kendi evleri var onlar da "geçinemiyoruz herşey pahalı"deyip kart ve koli alıyorlar kapı komşum imam nikâhıyla eve adam attı onun parasını yiyor annesine bakmadığı halde hileyle evde bakım maaşı alıyor ölen babasının emekli maaşını alıyor ulan ben miyim ;Bizansın enayisi/Babilin sürgünü/Sümerin günâh keçisi/Sodomun fahişesi/Osmanlının hamamoğlanı/Adıgeyin at uşağı/eski Çin imparatorunun b...k yiyici başısı /14.Louisin metresi/vahşi batının kovboyu /eski Japonyanın geyşası haaa?Hayır!Ben de bin tl'lik kart aldım yarın da cami derneğinden koli alacağım neee gittim markete sadece şok markette geçerliymiş hıhıhı bu defa da 3 harfli market zincirinin reklamını aldım seçimden önce bim/şok/kim vs çok affedersiniz pisliğe batırmışlardı müdür istifa etmişti seçim kazanılınca parfümlü sabunla yıkadılar😠3 harflide fiyatlar ucuz çünkü her marka yok dışarıda 250-300 tl'lik yağ markaları satılmaz 5 litrelik yağ 146 tl olsun kızartma yağı gösterir yemekte belli olmaz :5 lt yağ/2 kiloluk çamaşır deterjanı/bulaşık deterjanı/sıvı sabun/tuvalet kağıdı/kağıt havlu/toz şeker/diş macınu/çay aldım kartlar boşaldı babam kıyameti kopardı"aç değilsin açıkta değilsin aç kalmış gibi kendine nasıl yakıştırdın utanmadın mı?"diye ben de"Kuran/İncil/Tevrat/Zebur ve anayasa kitabına baktım adım geçmiyor hiç birinde📚utanmakla yükümlü de hükümlü de değilmişim"dedim "tuuuhhh yazıklar olsun"dedi artık böyle Çelik şarkısı vardı 90'larda kendime uyarladım"tabii devir değişti artık kedi de değişti"ben enayi değilim kendi vergimle yapılan gösteriş iyiliğinden pay aldım hepsi bu😂

View this post on Instagram

A post shared by unutmabenikedisitekrar (@unutmabenikedisitekrar)

[nazimin-kol-saati]

Herhalde özel ders verdiğim öğrencilerden duydukları üzere bana Türkçe, Edebiyat, Tarih dersi almak üzere geliyorlar. Herkese vermiyorum diyorum. Ne kadar para istersen veririz diyorlar. Para almıyorum diyorum. Şok oluyorlar. Nasıl yani? Hiç mi para almıyorsun diyorlar. Hiç almıyorum diyince daha bir kendilerinden geçiyorlar.

Bu seneki yks'den netlerim orda burda söylemiş. Türkçe, edebiyat, tarih full doğru olunca gelmek istiyorlar herhalde. Ama olmaz yahu. Olmaz! Paranız var sizin. Diyemiyorum. Özel ders verdiğim öğrenciler rencide olmasın diye.

Hem paranız varsa gidin bir öğrenmeden ders alın demek de geliyor içimden. Belki benim daha ucuz söyleyeceğimi düşünüp geliyorlar. Bilemiyorum.

Herkes aynı şartlarda doğsaydı şayet. Verirdim bende parayla. Maalesef öyle olmuyor. Babası işçi, annesi ev hanımı olan çocuğa 200 lira özel ders parası biçemem ki ben. Yapamam.

Bir yeteneğim, ilgim, artık ne dersen var Edebiyata, tarihe. Şanssız olanlara kullanayım diyorum. Annem kızıyor. Bilgi parasız satılmaz diye. Tamam anne diyorum dışımdan. İçimden boyuna sövüyorum. Anneme değil tabi ki. Düzene sövüyorum. Parasıza, şanssız olana okuma diyorlar. Öl diyorlar bana göre .

İyi mi yapıyorum? Yoksa kötü mü bilmiyorum. Yapıyorum. Böyle içimdeki ince bir yer rahat ediyor. Ilık ılık akıyor. İyi o zaman diyorum. İyi o zaman

[lancelotsir]

ÖYLE MUTLU YÜRÜYORSUN Kİ ALKIŞLANIR AYAKTA

Doğup büyüdüğüm yer Ankara olmasına karşın ömrümün hatırı sayılır bir kısmında köy tecrübesi yaşadım. Özellikle 12-13 yaşlarıma kadar, parça parça zamanlarla yılın yaklaşık 3-4 ayını İç Anadolu’ nun güzide bir toprağında geçirdim. Eminim herkesin zihninde bir köy şeması var. Fakat sizi temin ederim ki her birinizin zihnindeki o şemayı yıkabilecek kadar medeniyetten uzak bir köydü benimki. Herhangi bir yerleşim yerine yakın olmayan, içinde hiçbir sosyal tesisin olmadığı(bir ekmek alacak marketin bile), şanslıysanız ara sıra TRT-2 izleyebileceğiniz, nüfusu yıl boyu -bayramlar haricinde- 50-60 kişiyle sınırlı olan bir bozkır köyü.

Her ne kadar hal böyle olsa da baba ocağı. Atsan atılmaz, satsan satılmaz. Ve uzunca bir dönem ailemin en temel gelir kaynağı olmuştur. Ben de gerek kültürün devamlılığı, gerekse insan ihtiyacından ötürü köyde bir hayli zaman geçirdim. Pek çok anı hala hafızamda olsa da özellikle çok küçük yaşlarıma dair olan anıları asla unutamıyorum. Dışarıdaki her rengi olduğundan farklı görüp, yaşadığım o dönemleri.

Köyün en yaşlı hanelerinden biri bizimkiydi. Aynı zamanda akraba olarak da kalabalık bir aileydik. Bu sebeplerle eve sık sık misafir gelirdi ve standartlaşmış ev hediyelerinden gelirdi. Bunu ilk kim hediye olarak seçmiş bilemiyorum ama bizim evin mutfağında her daim bir petibör bisküvi oluyordu. Sanırım ucuz ve uzun ömürlü oluşu etkili olmuştur. Çocukluğumun da en büyük heyecanı, normalde asla markette elimi uzatmadığım fakat köy yokluğunda benim için adeta bir alman pastasına dönüşen bu yiyecektir. Eve girip büyüklerimin ellerini öptükten sonra ilk yaptığım şey mutfak kapısının arkasındaki sepeti karıştırmak olurdu. Ara sıra hüsrana uğramış olsam da o sepette neredeyse hep bir petibör paketi bulurdum. Fakat sıradan bir petibör değil, bayat petibör. Bunun da nedenini bilemiyorum ama bayat petibör her zaman tazesinden daha güzel gelmiştir. Sanırım bir çocukluk alışkanlığı olarak o günlerden beri bisküvileri hep bayat severim. Hatta bazen aldığım gün hiç yemeyip, paketleri açık bırakıp ilerleyen günlerde yediğim de olur.

Şimdi bir büyükşehir evinde, coğrafya çalışarak sahuru bekliyorum. Beklerken de atıştırma olarak önümde bir petibör paketi var. Fakat ne bu derste bizim köyün coğrafyasının tadı var, ne de bu bisküvide babaannemin bayat petibörlerinin tadı. 

[tapsirma]

DÖNÜŞÜM

Hiçlikten başka bir hiçliğe dönüşen bir adamın hikayesini anlatır Kafka.

Maddi sorunlarla karşılaşan ve eski hayatlarını sürdürmekte zorlansalar da kibri taşıyan Samsa ailesinde Gregor’un tek vasfı ailenin üzerindeki sorumlulukları almaktır. Nefret ettiği ve makine çarkına dönüşümünde kendini böcek gibi hissedişlerinin yoğunluğu ile böceğe dönüşür. Zorunda olmadığı yükleri sırtlanmasına izin verilmekle kalmamış, kendisi ve çevresi de bu durumu içselleştirmiş ve Gregor’un benliği adeta bu zorunluluktan ibaret olmaya başlamıştır.

“Annem ve babam için kendimi tutmak zorunda olmasam, çoktan istifa ederdim” diyen ve işinden nefret eden Gregor’un kitabın başlarındaki temel korkusunun işten atılmak olduğunu görüyoruz. Ne yazık ki oğullarının insan olarak aralarında bulunmayışı noktasında ailenin de temel korkusunun da Gregor’un yüklerini sırtında taşıyamaz olacak oluşunu, üzülmek yerine iş yerinden gelen müfettişi oyalamak ve kasalarındaki hesap defterlerine yönelmeleri bu durumu göstermektedir.

Gregor’un böcek olarak oda kapısından izlediği evin güzelliğine dair duyduğu gurur ve onu memnun eden tek şeyin bu evi onlara sağlaması ve kız kardeşini konservatuara götürme ihtimali oluşu birey olarak kendi adına bir şeyler üretme fırsatını oluşturamadığını gösterir. Kasadaki birikimler ve Gregor’un ölümünün akabinde ailenin mevcut çalışmaları ile sağladıkları düzenin iyi olacağını bilmeleri, bu rolün hikayenin başından beri Gregor’un üstlenmesinin zorunluluktan öte Gregor’un omuzlarına atılan bir yük olduğunu açıkça göstermektedir.

Gregor’un varlığını umursamayı bırakan ilk kişi, üniforma giyerek bulunduğu hali seven ve Gregor’u artık fayda sağlamayan bir eşya olarak nitelendirmeye elverişli babadır. Üniforma ve değişen koşulda evdeki hakimiyetini arttırmaktan memnun olan babanın evdeyken dahi kıyafetini değiştirmediğini görürüz. Eve katkı sunmayı bırakan Gregor’un evdeki varlığı gittikçe silikleşir. Odası ona hareket alanı dahi bırakmayacak ve atsan atılmaz satsan satılmaz eşyalarla dolu bir in halini alır. Fazlalıkların biriktirildiği bir ambardır artık odası ve siliniyordur.

İlk dönemlerde en büyük utanç kaynağı destek olamamakken, odasındaki eşyaların bir kısmına kendinden bir iz bırakma ile tutunmaya çalışmasında ise karakterin gücü varken kendisini var etmediğini ve artık güçsüzken çok geç kaldığını görüyoruz.

Kızkardeşte bir derece annede ise fazlasıyla canlı kalan umut Gregor’un düzelme ihtimalidir. Anne çalışma masasının başında yeniden çalışabileceğini hayal etmektedir. Ancak şu an bulunduğu nahoş durum kimsenin dahil olmak istediği halde değildir. O yüzden iyi beslenmesi ya da hareket alanı düşünülmez ve gücünün olmadığı yerde Gregor kendi evinde yavaş yavaş yok olmaya bırakılır. Anne Gregor’a evdeki katkıları dışında sevgi duyan tek karakter iken onun da faydasız oğlu için duygusal olarak üzülmenin ötesinde eyleme geçmediğini görürüz.

Hikayenin başından beri kardeşinin kemanı ve ona duyduğu sevgi olan Gregor, gücü ile saygınlığını bitirdiği ve diğerlerince artık ihtiyaç duyulmadığı değerlendirilerek kardeşi tarafından yok edilir ve babasına ondan kurtulunması gerektiğini ve onun evlerini ele geçirmeye çalışmalarını öğütler. Aile planını aslında onu yok sayarak, beslemeyerek açıkça ortaya koymakla, bu itelenme Gregor’un böcek bedenini halıya sürerek özbakımını gerçekleştirmeyi bile bırakmasına neden olmakta ve kötü görünen öldürme eylemini yapmak zorunda kalmazlar. Gregor’un bu anlamda aile tarafından bırakılarak geziye çıkma ve hizmetçinin temizlemesine duydukları rahatlama Gregor’un evdeki son dönemlerde varlığının temel nedeninin nahoşlukla karşılaşmamak olduğunu görüyoruz.

Baba karakterinin ilk etapta birikimini saklayarak Gregor’a evn sorumluluğunu vermesi, çalıştığı sırada, eşi dikiş dikerken uyuması ve yorulma demekle yetinmesi odasına giderken kendileri de çalışan eşi ve çocuğundan özel ilgi beklemesi de bu anlamda kişinin kendi için yaşaması önünde tatlı bir ihtiyaç olarak sunulan yardım taleplerine kapılarak kendi bireyselliğini kaybedip, karşı tarafa bunu yaşayacağı alan sağladığının güzel bir örneği olarak betimlenmiştir.

Bu anlamda başkaları için yaşamış ve başkaları tarafından yok edilmemiş hiç yaşamamış bir adamın öyküsüdür dönüşüm. Bireyselliğini kazanmak için çaba göstermemiş ve bir hiçtikten diğerine dönüşmüştür.    

[evyapimitatlar]

Ev yapımı Taze Krema - Creme Fraîche; “Krem Freş” diye telafuz edilen krema yaygın olarak çorbalarda, Kek ve pastalarda kullandığımız Kremadan oldukça lezzetli ve kovmalıdır. Yağlı olduğu için ısıtılınca ve sıcakta kesilmez. Birçok aşçının lezzet sırrı bu Taze kremadır. Ülkemizde satılmaz ama evde yapılması oldukça basittir. Süt kremasından diğer farkı ise probiyotik olmasıdır. Malzemeler ▪️2 su bardağı Yoğun krema (heavy cream) ▪️1/4 su bardağı buttermilk Ev yapımı buttermilk ve heavy cream tarifleri sitemizde mevcuttur. Talimatlar Steril ve kapaklı bir kavanoza malzemeleri koyun ve çalkalayın. Oda sıcaklığında 24-48 saat arası kalınlaşana kadar bekletin. Kıvamı aldıktan sonra hafifçe çalkalayın. Kullanıma hazır olana kadar soğutun, soğurkende kalınlaşmaya devam edecektir. Ağzını iyice kaptırsanız 2 hafta buzdolabında muhafaza edebilirsiniz. Alternatif tarif için sitemizi ziyaret edin veya profildeki linke tıklayın. www.evyapimitatlar.com @evyapimitatlarcom @evyapimitatlarcom @evyapimitatlarcom @evyapimitatlarcom @evyapimitatlarcom #yemek #yemektarifleri #tatlı #evyemekleri #yemekrium #tarif #pasta #siparis #lezzet #kek #lezzetlerim #yemekgram #kahvaltı #nefisyemektarifleri #mucizetatlar #evyapimitatlar (Istanbul, Turkey) https://www.instagram.com/evyapimitatlarcom/p/Bv3_JuNBDqg/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=10usmizz8z9rk

[mertol-serter]

Evden satış yapmak

Evden satış yapmak şimdiye kadar hiç olmadığı kadar kolay ve bir o kadar da hızlı sonuçlar veriyor. Sadece neyi nerede nasıl satacağınızı bilmek gerek.

Deneyimlenmiş ve sonuç alınmış bir yol, ip uçları ve inceliklerle dolu yazımızı okuyun, sorularınız varsa yorumda iletin ve cevaplandıralım.

Evden satış yapmak için iş kurmak

Öncelikle işi yapabilmeniz için bir vergi levhasına ihtiyacınız olacak. Ürünleri satacağınız mecralarda pazar yerleri ((Trendyol, N11 gibi) ile kendi web siteniz için yapacağınız online tahsilatlar için bu şart, ayrıca kargo gönderilerinde paketlerinize fatura eklemeniz gerekir.

Sizin ihtiyacınız olan bir "şahıs firması" kurmak. Bunun için ikamet adresinizi kullanacaksınız. Tam zamanlı çalışansanız (SGK kaydınız varsa) Bağ-Kur primleriniz işlemez, normal SGK kaydınızdaki primler işlemeye devam eder. Dilerseniz ailenizden SGK kaydı olan bir yakınınız üzerine de (aynı evde ikamet etmeniz kaydıyla) yapmanız halinde yine Bağ-Kur prim ödemesi çıkmayacaktır. Bunu yanı sıra siz ya da yakınınız emekli iseniz yine prim ödemezsiniz.

İlk durağınız bir Serbest Muhasebeci/Mali Müşavir olacak. Sizin adınıza vergi beyanları gibi teknik ve mali konularda işlemlerinizi yapacaklar. Evden ürün satışı modeli ile ilgili muhasebeciniz size iş yeri açılışı ile ilgili belgeler konusunda kılavuzluk edecek. Burada çok bir bilgiye ihtiyacınız yok. Sadece güvenilir ve sizin yapacağınız iş modelini benimseyip ücret konusunda uygun bir rakam vermesi önemli. Bunun için bağlantılarınızı (tanıdıklarınızı) devreye sokmalısınız. Sürekli alış-veriş yaptığınız mahalle bakkalınız ya da kasap/tuhafiye gibi küçük bir işletmenin sahibi ile görüşüp uygun bir muhasebeci bulabilirsiniz.

Vergi levhanız açıldıktan sonra Esnaf Sicile veya Ticaret Odasına kayıt yaptıracaksınız. Burada sizin için en uygun olan yer Esnaf Sicil'dir. Ticaret Odası kayıtları için 1000-1500 TL bandında ödeme yapılır ve her yıl bu ödeme yeniden yapılır. Esnaf Sicilde ise ilk kayıt sırasında ortalama 750 TL (verdiğim rakamlar 2021 yılı içindir) bir tutarla işiniz hallolur. Bundan sonra Esnaf Odasına kayıt yaptıracaksınız. Yıllık ödemeleri bu odaya gerçekleştireceksiniz. Esnaf Odasına yapacağınız ödemeler de yıllık 200 TL. civarındadır.

Vergi Levhası açılışı için vergi dairesinden adrese kontrole gelirler ancak kontrole gelecekleri yer ev adresi olduğu için adrese bir çağrı kağıdı bırakacaklar. Siz bu kontrol işini bu çağrı kağıdını alıp doğrudan Vergi Dairesine giderek sonuçlandıracaksınız.

Buraya kadar bahsettiklerim kuruluş sırasında yapılacak resmi işlemleriniz ve bu işlerin tamamında muhasebeciniz size adım-adım kılavuzluk ediyor olacak. Yani öyle korkacak ya da çekinilecek bir durum yok. Rahat olun ve işi ehline teslim edin.

Bundan sonra işi yapacağınız araçları temin etmek ve ayarlamakta. Bunun için de iki grup işle ilgileneceksiniz. İkisini de başlangıçta iyi bir şekilde kurguladığınız takdirde hepsi bir rutine girecek ve düzenli bir şekilde satışlarınızı gerçekleştirip gönderilerinizi müşterilerinize ulaştırmaya ve para kazanmaya başlayabilirsiniz.

Evden ne satacaksınız?

Öncelikle esas nokta ürünler, ne satacaksınız? Satacağınız ürün satacağınız mecraları da belirleyecektir. Her ürün her yerde satılmaz. Özellikle gıda konusu başlı başına bir iş sürecini gerektirir. Ve kontrol/denetim tarafında daha fazla detayla ilgilenmeniz gerekir ki tam zamanlı olarak bu işi yapmanız gerekecektir.

Burada odak noktamız depolama, saklama, kargo konusunda problem çıkarmayacak ürünler (giyim, tuhafiye grubu ürünleri, züccaciye vb.) olacak.

Ürünlerin toptancısını belirleyin, önemli olan en iyi fiyata ürünleri alabilmek. Burada interneti de es geçmeyin, ürünlerin fiyatlarını da araştırın. Fiyat (alış fiyatı) ve fiyatlama (satış fiyatı) konusu ayrı bir yazının konusu olduğu için başka bir yazıda buna daha detaylı değineceğiz. Pratik bilgi olarak şunu ekleyelim, bazı toptancılar şehir içerisindeki satıcılarına kapıya teslim hizmeti sunar. Böyle bir toptancı ile anlaşacak olursanız (genelde ek maliyet istemezler) işiniz daha rahat olur ve toptancı ziyaretlerinizi daha seyrek yapabilirsiniz.

Satacağınız ürünleri belirlerken kargo için uygun paketler de temin etmeniz gerekecek. Hem pazaryerleri hem de kendi web siteniz ve bireysel satışlarınız için tek bir kargo firması ile çalışmanızı tavsiye ediyoruz. Tek bir firma size tüm gönderilerinizi tek yerden takip etmenize olanak tanır. Aynı yüzlerle karşılaşmanız ise bir samimiyet oluşturacağı için ihtiyaç duyacağınız bazı esneklikleri elde edebilirsiniz. Mesela teslim saati geçmiş olan gönderinizin kargo firması tarafından yine de alınabilmesi.

Evden satış yapmak için ön muhasebe ve kullanılacak diğer araçlar

Gelelim esas operasyonlarınızı yürüteceğiniz mecralara. Öncelikle iyi bir ön muhasebe yazılımı kullanmanız gerekiyor. Bu konuda size tavsiyem BizimHesap'tır. BizimHesap için yapacağınız aylık ödeme dışında bir de e-fatura/e-arşiv için kontör almanız gerekecektir. E-fatura geçişi için muhasebeciniz ve BizimHesap ile görüşüp gerekli kılavuzluk hizmetini alabilirsiniz.

Bizim Hesap ile sahip olacaklarınız;

Pazaryeri entegrasyonu ile pazaryerlerinden gelen satışlarınız detayları işlenmiş olarak Bizim Hesap paneline düşer

Aynı panelden gelen satışları e-fatura/e-arşiv oluşturarak kargo çıktısı alabilirsiniz. Bunlar manuel yapmanıza gerek kalmaz, sistem otomatik olarak yapar. Siz sadece bir kaç tuşa basarsınız.

Hangi pazar yerinden ne kadar hakedişiniz olduğunu görebilir, ödemeleri aldıkça ilgili banka hesabına geçişlerini yapabilir ve hesaplarınızın kontrolünü elinizde bulundurabilirsiniz.

Bizim Hesap'ta işlem yapmak çok kolaydır aynı zamanda BizimMuhasebeci uygulaması sayesinde muhasebeciniz de size gelen ve giden faturalarınızı sistemden çekip kayıtlarınızı işleyebilir, muhasebecinizi sürekli ziyaret etmek zorunda kalmaz, online olarak işlerinizi yürütürsünüz.

Belli başlı konularda özet verdiğim Bizim Hesap, daha bir çok konuda işinizi otomatiğe bağlar ve siz sadece faturalarınızı onaylayıp kargo etiketi çıktılarınızı alıp paketlerinizi göndermeye odaklanabilirsiniz.

Şahıs firması sahibi olduğunuz için şimdilik kendi adınıza kayıtlı bir banka hesabı ile çalışmanız yeterlidir. İleride ihtiyacınız olduğunda bir ticari hesap açtırabilirsiniz.

Fiziki bir pos cihazına ihtiyacınız olmayacak, bunun yerine kendi web siteniz için kullanmanın yanı sıra çevrenizden kredi/banka kartı ile ürün almak isteyen komşularınız ve tanıdıklarınız için iyzico'yu kullanmanızı tavsiye ediyoruz. Hem web sitenize entegre ederek satışlarınız için müşterilerinize kartlı ödeme seçeneği sunabilir hem de satış yaptığınız komşularınızdan link üzerinden ödeme almanıza imkan verir. İlave bilgi olarak buradaki yazıyı da okuyabilirsiniz.

Pazaryerlerinde evden satış yapmak

Trendyol, N11, GittiGidiyor, ÇiçekSepeti, HepsiBurada gibi pazaryerlerinde satış yapmak oldukça kolaydır ve mağaza açmak da ücretsizdir. Bu pazaryerlerinde yaptığınız mağaza açılışları sonrasında BizimHesap'a entegre etmeniz de ücretsizdir. Bazı ön muhasebe yazılımları bu entegrasyonlar için ücret almaktadır ancak BizimHesap ile bu işi ek bir maliyete katlanmadan halledebilirsiniz.

Her pazar yerinin farklı bir takım süreçleri olsa da genelde aynı mantalite ile çalışır. Ürünü sisteme tanıtmanız, pazaryerinin maliyetlerini göz önünde bulundurarak (komisyon ve kargo ücretleri) fiyatlama yapmanız ve satışa açmanız, gelen siparişleri kargoya zamanında teslim etmeniz ve ürün müşteriye teslim edildikten sonra günü geldiğinde hakedişinizi hesabınızda görmeniz. Temel olarak bu şekilde bir süreç işler. Elbette ki her işte olduğu gibi burada da bazı zorluklarla kaşılaşmanız muhtemeldir ancak bunları yönetmek basittir. Müşteri odaklı oldukları için iade işlemleriniz de bazen olacaktır. Önemli olan doğru ürünü doğru bilgilerle müşteriye ulaştırmanız.

Web sitesinde evden satış yapmak

Bir web sitesi kurarak da evden satış yapabilirsiniz. Ancak web sitesi tamamen sizin kontrolünüzde olacağından pazaryerinden daha fazla emek harcamanız gerekecektir. Normal bir işleyişte sosyal medya ve web sitesi üzerinde günlük 1-2 saatlik rutine girmiş bir çalışma bunu sağlayacaktır. Ücretli ve ücretsiz tanıtım (Google en büyük destekçinizdir) materyalleri iyi bir iş çıkarmanıza olanak tanır. Pazar yerlerinde bulunan komisyon maliyetlerine katlanmanız gerekmez ancak burada da reklam ve tanıtım için bir bütçe ayırmanız zorunluluktur.

Web sitesi deyince çekingen kalmayın, kodlarla ve detaylarla uğraşmanızı gerektirecek bir durum artık yok. Pek çok sağlayıcı sizin yerinize bunları hallediyor. Facebook hesabınızı, instagram hesabınızı nasıl kullandığınızı düşünün. Sadece başlangıç ayarlarını girişte yapmanız yeterli. Fiziki olarak bir mağazayı satış yapılacak hale getirmekten belki bahsetmiyoruz ama bir o kadar emeği başlangıçta vermeniz elbette gerekecek. "Emek olmazsa ekmek olmaz."

Bu konuda bir kılavuzluk hizmeti veriyoruz, üstelik piyasada bulunan en güçlü araçlara sahip olmanın yanı sıra iddia ediyoruz ki en hesaplı çözümü sunuyoruz.

Wix ile oluşturduğumuz web sitenizi satışa hazır hale getirip anahtarını teslim ediyoruz. Üstelik kullandıkça ilave ihtiyaçlarınıza da cevap vermekteyiz.

Sahip olabileceğiniz imkanlar için bu sayfamızı ziyaret edebilir ve teklif alabilirsiniz.

[ottoman-empire]

MANCACI

Osmanlı'da parasını halkın verdiği, düzenli olarak sokak hayvanlarını besleyen “mancacı” denen kişiler mevcut idi.  Mancacı, kedi köpek yiyeceği demek olan mancayı satar; dileyen, mancacıdan aldığı yiyecekleri hayvanlara verir, dileyen parasını verir mancacı onların yerine sokak hayvanlarını düzenli olarak beslerdi.

Mancacının bir diğer önemli görevi ise soğuk kış günlerinde dağda bulunan kurt, tilki, çakal gibi yabani hayvanlar yiyecek bulamadıklarında aç kalarak telef olmasın, bilhassa aç kaldıklarında şehre inmesin diye dağın eteklerine et ve kemik gibi yiyecekler koyarak yabani hayvanların dağdan inip şehirdeki insanlara bir zarar vermelerini engellerdi.

Ecdadımız sokak hayvanlarına karşı merhametli, müsamahakâr ve fedakâr davranmışlardır. Bu konuda en önemli emsal olarak kuş evleri gösterilmiştir. Kuş yuvalarını bozmak günah sayılırdı. Kumru ve güvercinler de, kendilerine yem verilen fakat kafese hapsedilmeyen ev ortaklarıydı. Yeni bir inşaat yapılırken, kuşlar güvercinler unutulmaz; onlar için binalara, mutlaka su yalakaları yapılırdı. Sadece hayvanlar (kedi ya da kopek) için kurulan vakıflar, tarihte yerini aldı. Dolmabahçe’de kuş, Üsküdar’da kedi hastaneleri, cami ve mezarlıklardaki suluklar, kuş evleri, sonbaharda geri dönemeyen ve yardıma muhtaç leylekler için açılmış dünyanın ilk hayvan hastanesi olan Bursa’daki Düşkün Leylekler Evi, Devleti Aliyye’nin, hayvanlara verdiği önemin en güzel örnekleridir.

Bir ata, katıra veya deveye fazla yük yüklenmesi halinde, zabıta memurlarına, hayvanın bu mağduriyetine engel olma ve hayvanın dinlenmesini sağlama yetkisi verilmişti. Yine zabıta memurları sahipli hayvanların karınlarını kontrol eder, iyi beslendiğine kanaat getirmedikleri hayvanların sahiplerine ağır cezalar keserlerdi. Ağır yük taşıyan atların, cuma günü ikindiden sonra tatil etmeleri sağlanır, yükleri boşaltıldıktan sonra üzerlerine dahi binilmezdi. Top çeken büyük baş hayvanlar, yaşlanınca satılmaz, ölene kadar iyi bakılmaları için maaşa bağlanırlardı.

[burakurnaz]

Ankara’yla İlgili Bir Okuma

Çoğu kişinin ilgisini çekmeyebilir ama yakın zamanda yıkılacak olan ve kent belleğinde önemli bir yere sahip olan Anafartalar Çarşısının, bu sitede yer almasını ve #ankara diye arama yapanların bu yazıyı görmesini, böylece çarşının bilinmesini ve hatırlanmasını istiyorum.

3 yaşında kreşe başlayıp 7 yaşına kadar devam etmiş bir çocuk olarak, kreşe gittiğim ve gitmediğim hemen her günüm Anafartalar Çarşısıyla bir şekilde ilişkili oluyordu çünkü annemin dairesi Ulus’taki Jülian Sütunu’nun önündeydi. Akşam kreşten çıkıp servisle annemin dairesine gelir, mesai saati bitince de beraber eve gitmeden önce bir sebepten dolayı Anafartalar Çarşısının ya önünden ya da içinden geçerdik. Hayatımın dışarıda geçen çoğu zamanı o zamanlar Ulus’ta geçtiği için (çünkü babamın dairesi de anneminkiyle aynı yerdeydi ayrıca ofisi de Ulustaydı), Ankara’da yaşayan herkesin Ulus’ta toplandığını ve oradaki herkesin birbirini tanıdığını zannederdim. Doktor için dairenin yanındaki doktorluğa, oyuncak için babamın ofisinin hanındaki oyuncakçıya, gıda alışverişi içinse Ulus Haline götürürlerdi. Mesela balığı hep haldeki aynı adamdan aldığımız için başka yerde balık satılmaz zannederdim.

Çarşıda 2007 yılında intihar saldırısı oldu. Günlerce haberlerde manşet olarak verildi. 9 ölü, 110dan fazla yaralı vardı. Bir süre kapalı kaldıktan sonra yeniden açıldı. İşte bu olayla çarşı, hem neredeyse tüm Ankara’nın hem de ülkenin belleğine yerleşti. Zaten Ankarada yaşayan çoğu kişi ister istemez çarşıya uğramıştır.

Çarşı hakkında Mimarlar Odasının sitesinde “Öte yandan, Ankara’nın ilk yürüyen merdivenli süpermarketi olan ‘Gima Mağazaları’na yıllarca ev sahipliği yapmış olması yapının bir diğer önemli yanı olan anı değerine işaret etmektedir. Günümüz Ankara’sında alabildiğine hızlanan Alışveriş Merkezleri furyasının ilk köşe taşı olması sebebiyle de artık tarihi önemde bir yapıdır.” yazıyor. Benim için diğer önemi de çarşının içindeki seramikler. Çocukken çarşıda annem gezerken ben sıkılıp seramiklerle oynardım. Seramiklere dokunma şansınız varsa lütfen dokunun. Seramiklerin inişli çıkışlı ve tırtıklı şekilleri hoşuma giderdi, parmaklarımı seramikler üzerinde gezdirip kendimce oyunlar yapardım. Bir de renkli renkli olduğu için alışverişin sıkıcılığını kırardı. Tabii çocukken o seramiklerin önemini bilmezdim. Seramiklerin Füreya Koral tarafından yapıldığını ve Füreya Koral’ın ülkemizdeki ilk profesyonel seramik sanatçısı olduğunu birkaç ay önce, çarşının yıkılacağını duyduğumda öğrendim. O dönemde yazdığı yazılar için tık tık. Mekan, enstalasyon seramik çalışmalarını barındırıyor olmasına ve şimdiki avm konseptinin Ankara’daki ilk örneği olmasına rağmen hangi avm’de bu kadar dolu dolu sanat var?

Çarşıdaki sergi de işte buralardan yola çıkarak oluşturulmuş. Mekanın, kent belleğindeki önemi düşünülerek, mekanın olanakları ve durumundan faydalanarak enstalasyonlar yapılmış. Beni en çok etkileyen iş, yukarıdaki sandalyeli fotoğrafta izlediğimiz dans performansının videosu oldu. Anlatmak istemiyorum çünkü anlatırsam hatıramı parçalamak zorunda kalıcam, şimdilik bütün kalsın ve tadını alayım istiyorum.

Sanatçılar, sanırım, işlerini nereye yapacaklarını kendileri belirlemişler. Kimisi boş dükkanı tercih etmiş kimisi çok arada kalan bir koridoru kimisi de bir dükkanın önündeki görseli kullanmış. Bütün işler mekanın içinde dağınık durduğu için sergiyi gezerken ister istemez mekanın da farkında varıyorsunuz, eskimişliğini, kirlenmişliğini, esnafın mekana etkilerini ve seramikleri görüyorsunuz. Seramiklerin üzerinde yapıştırılmış indirim dövizlerini görüyorsunuz. Gözünüz ürünlere çarpıyor ve o sırada o ürüne dokunan ellerin sahiplerini, kısacık boyuyla cam tezgaha çenesini koymuş ve neler olduğunu görmeye çalışan çocuklarını görüyorsunuz; duvara yaslanmış karşı dükkana laf atan esnafı görüyor ve onların şakalarına tanık oluyorsunuz; insanların maddi durumlarını, eğitim seviyelerini görüyor ve ister istemez yaşadıkları hayatın kalitesini tahmin ediyorsunuz.

Esnafın sergiye ilgisi ise çok tatlı. Onların her günü orada geçtiği için ve oradan usandıkları için neden böyle şeyler yapıldığına anlam veremiyorlar. Kendi aralarında sürekli şakalar dönüyor. Ayrıca, normalde asla oraya uğramayacak olan insanların oraları görmesi, esnafı tanıması ve halini görmesi, oranın kültürünü görmüş olması da esnafı memnun ediyor.

Eğer çarşıya hala gitmediyseniz, bu sergiyi görmek için gitmek muhteşem bir bahane olur. İşleri anlamak zor değil, mekana konsantre olursanız zaten hissediyorsunuz. Anlamadığım tek çalışma şu oldu:

Sergideki işler (sanırım) alternatif fonlama ile yapılmış. En azından @cerbill’inki öyle. Bunun ne olduğunu bilmiyorum, eğer kendisine sorarsam buraya da yazarım.

Sergiyi, AsiKeçi Ankara Sanat İnisiyatifi organize etmiş.

[yeniyeniseyler]

TLC – Ağustos 2024 (Yeni Programlar)

[zsuluoglu-blog]

Chiron Ananı da Al Git!

Bugün şiron (chiron) diye bir illet öğrendim ki sormayın gitsin. Kendisi tam bir başbelası. Hani her ailede bir akraba vardır ya tam karaktersiz bir yavşaktır. Atsan atılmaz, sattan satılmaz. İşte bu şiron anladığım kadarı ile böyle bir şey. Hayatınızın sonuna kadar sorunlu olan bir alan düşünün kiminin ailesi, kiminin işi, kiminin de ilişkisi… Şimdi size bunun kadersel olduğunu ve hayatınızın sonuna kadar bunun sizinle geleceğini, asla çözülemiyeceğini, ciğer, dalak, böbrek ne varsa bunun yolunda dağlayacağınızı söylesem. Güya şiron bir astroid yani gezegen bile değil hadsiz. Herkesin doğum haritasında 12 tane ev (alan) var. Bu mutlaka bir eve yani bir konuyu içeren alana denk geliyor. Bu alanın içine edip bırakıyor. İşin kötü tarafı kadersel olduğu için çözümü yok. Ben de severim böyle boş astroloji okumayı. Bana biraz bulmaca gibi gelir oldum olası. Bir gün Hakan Kırkoğlu kendisini twitter'dan severek ve beğenerek takip ediyorum. Doğum haritasına nasıl bakılır kısaca onu yazmış. Baktım ben de.. dürttü şeytan baktım orda bi tipitip, bi sikimsonik sembol var. Bu neymiş dedim ki aman allah evlerden ırak. Cinnetin adı şiron. Benim de 7. Evde. Acep 7.ev ne olaki dedim. Dım dım dım dııım (kaybeden yarışmacı arka fon müziği) ilişki evi… Yani olmuyorsa zorlama anacım diyor şiron, öyle gelmiş böyle gider kızkurusu diyor, seni gidi küçük gelin ünzile anca amcanın düğününde gelinlik giyersin sen diyor, arkadaşlarına taktığın o çeyrekler var ya heh nah geri döner diyor, daha dur çocuklarına taktığın maşallahlar var ya onları anca subhanallah diye tesbih çekerken duyarsın diyor, kısırlaştırdığın kedinin bile yavrusu olamayacağı için zaten nine olman aya ayak basmandan daha zor diyor, çeyiz için biriktirdiklerinle antikacı aç sen anacım diyor, diyor kızı diyor yani… sizin anlaycağınız insan bununla yaşayamaz yaa. Bazen bilmemek ve ümit etmek insanı zinde tutan tek şeydir. Bunda ne umut var ne de ümit. Yapacak bi şey var mı? Yok. Geçmişten gelen kaderin bu senin çek çekebilirsen. Yok ebesinin… Çekmek istemiyorsan ne yapacaksın. Köşeyi dönsen ölüm düz gitsen hayat gölgeler içinde gölgesiz yaşayacaksın. Yani siz siz olun çok kurcalamayın anacım insanın başına ne gelirse ya meraktan ya…Sevgiler

[ekonomikozgurluk-blog]

İş Fikirleri

İş fikirleri fırtınalar sonrasında oluşan ve yapılabilmesi muhtemel işlerin ortaya çıktığı fikirlerin tamamıdır. İş fikirleri konulu bu makalemizde sizlere günümüzde yapılabilecek işler ile ilgili detaylı bilgilendirmeler sağlayacağız. Özellikle girişimciler her zaman farklı sektörler konusunda araştırma içerisine girerler. Hal böyle olunca bir çok beyin fırtınası yaparlar ve sonunda yapacakları işlere karar verirler. Hiçbir girişimci sermayenin üzerinde yatmak istemez. Sermaye sürekli çalışmalı ve kazandırmalı, kazanımlar ile de yeni yatırımlar ve geliştirmeler gerçekleştirilmelidir. Bir girişimci için sermaye sürekli havuzda olan ve dönüşümü ile kâr marjını da ekleyerek kasasına girendir. Bu durumda bir girişimci için dahiyane iş fikirleri her zaman cazip ve etkili olmaktadır. Her zaman farklı sektörler için deneme yapan girişimcilerin yeni işler deneme noktasında bir çok bilgi alış verişinde bulunduğu mecra bulunmakta. Bunlar bazen arkadaşları, bazen bir forum ortamı, bazen de çalışma ortamları olabilmekte. Şartlar ne olursa olsun bir girişimci her türlü krizi fırsata çevirmek için mutlak suretle bir düşünce içinde her daim olmuştur. Girişimciliğin herhangi bir okulu ve kitabı olmadığı gibi, girişimcinin de herhangi bir tarifi yoktur. Daha önce ekonomik özgürlük konulu makalemizde de bahsettiğimiz gibi ekonomik özgürlük konusunda ihtiyacı olan bilgilere kavuşmak isteyen kimselerin öncelikle oturduğu yerden para kazanılmayacağını bilmeleri gerekmektedir. İş fikirleri konusuna değinirken yapılması gereken işin ek iş mi? para kazanmak mı? ya da ne amaçla yapılacağının belirlenmesi önemlidir. Böyle bir çalışma yaptıysak ve para kazanmak için ek iş e ihtiyacımız var ve bunun için de iş fikirleri konusunda araştırma yapıyorum diyorsanız doğru yerdesiniz.

İş Fikirleri nelerdir?

İş fikirleri konumuzun en can alıcı noktası olan bu bölümde sizlere iş fikirlerinden bahsedeceğiz. Bir mahallede bakkal açarak para kazanmak bir fikirdir. Yahut bir AVM de bir mağaza açarak kazanmak ta bir fikirdir. Hatta işlek bir cadde de oto galeri açarak işletmek ve araç alıp satarak para kazanmak ta bir fikirdir. Bunların tamamı zaten hali hazırda bir çok insanın günlük hayatta yaptığı ve sermayesi olanların yapabileceği işlerdir. Bunu zaten bir çoğunuz yapıyor ya da sermayeniz olmadığı için yapamıyorsunuz. Biz bu yazımızda sizlere sermayeniz olmadan da kazanabileceğiniz ve tamamen kendi çabanız doğrultusunda kazancınızı kendiniz belirleyebileceğiniz muhteşem bir iş fikrinden bahsetmek istiyoruz. DropGelir Ek iş mi yapmak istiyorsunuz? Dropgelir Asıl bir işim olsun ve kendi işimin patronu mu olayım diyorsunuz? Dropgelir Kazancınızı kendiniz mi belirlemek istiyorsunuz? Dropgelir Gerçekten kazanmanın tadına mı varmak istiyorsunuz? Dropgelir Evet arkadaşlar sizlere bahsetmek istediğimiz dropgelir sistemini biraz daha yakından tanıyalım : Bu yöntemde kesinlikle ek iş mantığı gözetilmez. Bir internet bağlantınız ve bilgisayarınız var ise ister ek işiniz olarak ister asıl işiniz olarak yapabilirsiniz. Bu sistemde para kazanmak için elbette emek sarf etmek gerekir fakat kazancınızı tamamen siz belirlersiniz. Aylık ne kadar kazanmak istiyorsanız o kadar kazanabilirsiniz. 5.000 TL mi? 10.000 TL mi? hayal değil gerçek hedefler ve gerçek kazançlardır. Sette bu kazançlar ile ilgili ekran görüntüleri, kanıtlar ve ücretsiz ömür boyu whatsapp destek hattı bulunmaktadır. Kazancını katlamak isteyen veya hali hazırda evden home ofice olarak çalışan ev hanımlarının dahi kolaylıkla takip edebileceği bir kazanma yöntemidir. Kesinlikle hayal satılmaz! Oturduğun yerden para kazan yöntemi değildir. Çalışmalarınız ile doğru orantılı kazanç yöntemlerini denedikçe ve kazanca şahit oldukça sizler de ne denmek istediğini yakinen anlayacak ve kazanmak için var gücünüzle çalışacaksınız. Emin olun! Bugün kalan yaşamınızın ilk günü! bu gün birşeyler yapmaya başlamak istemez misiniz? Öyle ise; para kazanmak için yapmanız gereken BURADAN devam etmek ve açılan sayfadaki tüm bilgileri baştan sona okumak... Ve sonrasında anlatılanları uygulayarak dilediğinizce ekonomik özgürlüğnüze kavuşmak ve kendi işinizin patronu olmak. Evet bunların tamamı gerçek ve hayal değil. Dilerseniz instagramda satış yapın, dilerseniz pazar yerlerinde (n11, gittigidiyor, epttavm, hepsiburada) satış yapın. E benim satacak ürünüm yok dediğinizi duyar gibiyiz :) Ürün alacak sermayem de yok diyorsunuz herhalde? Dropgelir sisteminde sıfır sermaye ve ürün olmadan e-ticaret yapmak ve para kazanmak ile ilgili sıfırdan başlayan bilgiler mevcut.

Hayallerine Ulaşmak İçin Tıkla Read the full article

[kredivepara-blog]

QNB Finansbank Satılık Gayrimenkuller Özellikleri

QNB Finansbank’tan satılık gayrimenkulleri takip etmek için bankanın resmi web sitesi üzerinden verdiği ilanlar takip edilebilir.  Aşağıdaki yazıda QNB Finansbank satılık gayrimenkuller hakkında bilgi verilmektedir. Taşınmaz almak için banka üzerinden alışveriş yapmak oldukça avantajlıdır. Banka üzerinden yapılan alışverişlerde KDV ödemesi yapılmaz.

QNB Finansbank Satılık Gayrimenkuller İçin Ön Başvuruda Bilinmesi Gerekenler   

QNB Finansbank resmi sitesinde ilan edilen bilgilere göre bankanın müracaat öncesi alıcılar tarafından bilinmesini istediği bilgiler şunlardır: QNB Finansbank kendi mülkü olan taşınmazları ihale ve teklif usulü ile satışa sunmaktadır. QNB Finansbank satışa sunduğu her taşınmaz için bir muhammen bedel belirler. Verilen teklifler muhammen bedelin altında olursa banka tarafından dikkate alınmaz. Verilen teklifler muhammen bedelin üzerinde olmalıdır. QNB Finansbank tarafından satılık gayrimenkulleri satış işlemlerinde peşin ödemeler kabul edilir. Bahse konu taşınmazlar taksitli ya da vadeli olarak satılmaz. QNB Finansbank satılık gayrimenkulleri için yayınlanan bilgiler genel bilgilendirme amaçlıdır. Kesinlikle bir taahhüt özelliğinde değildir. Banka bu konuda herhangi bir sorumluluk üstlenmez. QNB Finansbank gayrimenkullerine teklif veren kişiler, QNB Finansbank tarafından oluşturulmuş ‘’Şartname ve Taahhütname’’yi okuyarak, kabul etmiş sayılmaktadır. İlgili Yazılarımız; Kuveyt Türk Satılık Gayrimenkuller Teklif Verme ve İletişim Bilgileri İş Bankası Satılık Gayrimenkuller Başvurusu ve İstenen Belgeler ING Bank Satılık Gayrimenkuller Teklif ve Satışı HSBC Satılık Gayrimenkuller Avantajları ve Özellikleri

QNB Finansbank Satılık Gayrimenkuller Teklif İle Satış

QNB Finansbank satıştaki taşınmazlara ulaşmak için QNB Finansbank sayfasında yer alan ‘’Satıştaki Gayrimenkuller’’ yazısına tıklanarak ulaşılabilir. Daha sonra takip edilmesi gereken basamaklar şunlardır: Alıcılar satın almak istedikleri taşınmazlara ‘’Gayrimenkul Detay’’ yazısına tıklayarak ulaşırlar. ‘’Gayrimenkul Detay’’ sayfasında bulunan ‘’Teklif Ver’’ butonuna tıklanır ve bu bölümden teklif verilir. Teklif ile satılan taşınmazlar için banka tarafından belirlenen teminat tutarı %2 ‘dir. Satış ile ilgili ayrıntılara ulaşmak için QNB Finansbank sayfasında yer alan ‘’Şartname’’ ile ‘’Taahhütname’’ belgeleri incelenebilir. Göz Atabilirsiniz; Halkbank Satılık Gayrimenkuller Özellikleri ve İstenen Evraklar Yazıya Git Garanti BBVA Satılık Gayrimenkuller Avantajları ve Teklif Süreci Nedir? Yazıya Git Denizbank Satılık Gayrimenkuller Teklif ve Onay Süreci Yazıya Git Akbank Satılık Gayrimenkuller İçin İstenen Belgeler Nelerdir, Nasıl Teklif Verilir? Yazıya Git

QNB Finansbank Satılık Gayrimenkuller İhale İle Satış

QNB Finansbank tarafından satışa sunulan mülkler ihale ile satılacak ise süreç aşağıdaki gibi işler: QNB Finansbank satılık gayrimenkuller için düzenlenen ihaleler bakanın belirttiği tarihlerde yapılır. İhale tarihleri QNB Finansbank web sitesi üzerinden ulaşılabilir. İhaledeki gayrimenkullere ulaşmak için web sitesi üzerinde yer alan ‘’İhale Duyurusu’’ yazısına tıklanır. Alıcılar satın almak istedikleri taşınmazlara ‘’Gayrimenkul Detay’’ yazısına tıklayarak ulaşırlar. ‘’Gayrimenkul Detay’’ sayfasında bulunan ‘’Teklif Ver’’ butonuna tıklanır ve bu bölümden teklif verilir. İhale ile satılan taşınmazlar için banka tarafından belirlenen teminat tutarı %2 ‘dir. Bahse konu tutar yatırıldıktan sonra, ilan edilen ihale bitiş tarihi itibariyle teklifeler değerlendirmeye alınır. Daha sonra teklifler QNB Finansbank tarafından değerlendirilir. Banka daima en yüksek teklif üzerinden satış yapmayı tercih eder. Bu aşamada banka istediği takdirde mülkün açık arttırma ile satılmasına karar verme hakkını saklı tutar. Eğer ilgili taşınmaz açık arttırma ile satılacak ise açık arttırmanın yapılacağı gün, saat ve yer ilan edilerek duyurulur. İhale süresi bittikten sonraki ilk 5 gün içinde sonuçlar alıcılara iletilir. Satış ile ilgili ayrıntılara ulaşmak için QNB Finansbank sayfasında yer alan ‘’Şartname’’ ile ‘’Taahhütname’’ belgeleri incelenebilir.

QNB Finansbank Satılık Gayrimenkuller İletişim Bilgileri

QNB Finansbank satılık gayrimenkuller hakkında bilgi alınması için aşağıdaki irtibat bilgileri kullanılabilir: QNB Finansbank satılan gayrimenkul iletişim telefon numarası 0 216 524 47 00 QNB Finansbank satılan gayrimenkul iletişim e-mail bilgisi finansbankgayrimenkuller@qnbfinansbank.com QNB Finansbank satılım gayrimenkul iletişim adresi Esentepe Mah. Büyükdere Cad. Kristal Kule Binası No: 215 Şişli İstanbul QNB Finansbank satılık gayrimenkul hakkında banka tarafından resmi web sitesi üzerinden yayınlanan bilgiler şunlardır. Bu İçeriğe Göz Atanların İlgisini Çeken İçerikler; https://www.kredivepara.com/akilli-yatirim-nasil-yapilir/ https://www.kredivepara.com/pesinatsiz-ev-kredisi-alin/ https://www.kredivepara.com/kuveyt-turk-konut-kredisi-hesaplama-faiz-oranlari/ https://www.kredivepara.com/konut-kredisi-faiz-oranlari-hizla-dusuyor/ Read the full article

[fonvetonseo]

Çıkma Kapı Pencere | cikmaciburada.com

Çıkma Kapı Pencere, herhangi bir ev veya iş yerinden sökülen ikinci el ürünlerden biridir, lütfen. Firmamız satış ürünlerini, alıcının göz zevkine uyacak ve kullanımı kolay olacak şekilde işler. Kötü görünümlü özelliklerini kaybeden ürünler kesinlikle firmamızda mevcut değildir. Pencere kapıları satılırken, ürün çeşitliliği bize müşteri ve alıcı önerileri gibi daha fazla özellik sunar. Olumlu sonuçlanan alışveriş, daha fazla ürün eklemeyi amaçlıyor. Firmamızı tercih eden ve dostlarımıza ve çevrelerine gelen tavsiyelerde bulunan müşterilerimizin birçoğu. Sıçrama camıyla ürünleri satarken güç kontrolleri ve gözlük çatlakları gibi deformeler varsa, alıcıya bu şekilde satılmaz. Düzenlemeden sonra satış gerçekleşir.

Çıkma Kapı Pencere Nasıl Seçilir?

Boyut, satış danışmanımıza bu konuda yardımcı olur, ancak biraz bilgi verelim. Seçiminiz zevkinize uygun olabilir. Kullanımı kolay ürünler seçmek doğru seçimi yapar. Kapıya, pencere açıklığına, açık kollara ve çiziklere bakabilirsiniz. Şirketimizde satışlar çizik ve kırılmamış renklerde yapılmaktadır. Şirket olarak çalışıyoruz ve KDV dahil bu ürünleri satıyoruz. Vergilendirme performans seviyelerinde yapıldığından kurumsal bir şirketiz. Ürün üzerinde garantili servis. Çıkma kapı pencerelerini satarken herhangi bir yasadışı iş yapmıyoruz. Alışverişimizi yapanlarla yapmıyoruz.

https://www.cikmaciburada.com/cikma-kapi-pencere-2/

https://www.cikmaciburada.com/

[cncizmirescort-blog]

Gülümsemesi Beni Benden Alıyor

Gülümsemesi Beni Benden Alıyor

Seni zorlayacak bir şey yok, o kağıdı yüzüme götürdüğün zaman,Escort Alsancak bayan gülerek patlar kim ne istediğini açıklamak ister misin?Oh, sen çok aptalsın! Çok yavaş Gerçek bir canlı kitabı yazdığımızı görmüyor musun, kabul ettiysem ve bütün bir alaydan İzmir kaçsam, bir tane daha yazayım diye Blackie, ne demek istediğini anlamıyor musun Oh, Blackie, sevinç içinde maudlin olduğumu İzmir Escort biliyorum, ama beni affet, tadına baktığımdan bu yana çok uzun zaman oldu.İlk kitap işinde çok yüksek sayılmaman gereken bir şey yaparken iyi çiğnemek, bir keresinde bir kitap yazmış bir adamın olduğunu biliyordum, diye bir Avrupaya gezi planladı, Eve döndüğünde bir ev inşa ettiyse, belki de bir bota ya da öylesine eğer acele İzmir etmeseydi, saaaay, kız, aşağıya düşürdükleri bu kitap için bu telif haklarını elde etmeye başlamıştı. Dininodası için taze duvar kâğıdına ve eşi için yeni bir gaz sobasına,Oshkosha bir araba gezisi yapmak için yeterli kalmadı, çok yüksek sayma.İstememek istemiyorum İzmir Escort ama bir ganimetle aşağı indiğini görmekten nefret ediyorum Birdenbire oturdu ve ince bir yüzü dağılmış bir sırıtış.Ne yapacağımızı sana söyleyeyim kızım, kutlarız.

Escort Alsancak bayan gülerek patlar

Belki son kez olacaksın Bu altı ay önce yapılmış gibi davranıyorsun ve her şey sakin, kaputunu al, makineyi alacağım. Işe yaramayacak kadar sıcak, yine de harika bir yere doğru bir dönüş yapacağız, soğuk şeyler ısmarlayacağız, soğuk şeyler İzmir içeceğiz ve yorgun olduğunuza kadar kendinizden bahsedebilirsiniz. Birisiyle çıkarmalıyız,ben de olabilirimPeter döndü ve gözlerinde çirkin bir ışıltı vardı ve yüzünde çirkin bir görünüm vardı ve daha önce fark etmediğim küçük bir kırmızı sırt alnına kadar kendini yakıyor gibi görünüyordu.Her neyse, beni istemiyorsun, değil mi? Ben gidiyorum, karımı tuhaf erkeklerle ülkenin heryerinde takip etmeyeceğim. Unutmayın, kullandığınız baş İzmir döndürücü çim parmağı değilsiniz Beni alabilirsin, ya da evde kalabilirsin, anladın mı?Sesi yüksek tonlu ve titrekti. Onun tarzında bir İzmir Escort şey kalbimde belirsiz bir teröre çarptı.Neden, Peter, çok önemsiyorsan gitmene sevinirim, Blackie de öyle olacak, eminim gel, şimdi aşağı ineceğim, bizi bekliyor olacakBlackienin keskin, akıllı zihni, bizi birlikte gördüğü anda durumunu kavradı. Karanlık yüzü nadir bulunan gülümsemelerinden biriyle aydınlandı.İzmir Bizimle gel, Orme, iyi mi yapın, tonuna çarpın, ikiniz, saçınıza asın Yasayı çiğneyeceğimPeter direksiyona kadar sauntered.Sürmeme izin ver dedi.Kötü değilim.Nix, eskersiz amatörle diye karşılık Escort Alsancak bayan gülerek patlar verdi Blackie.

Pencereden alçak dışkı.Nesne şimdi, ikinci cinayeti,Bayan escort İzmir ucuz fiyata satılmaz birinci olanla aynı şekilde korumaktı; Ve bu amaçla Bay Gryce, şu an çaresiz devin, daha önce Bayan Blake in işgal ettiği bitişik küçük odaya sürüklenmesini emretti; İzmir burada onun ve adamlarının istasyonunu alıp beni en iyi elimden geldiğince karşı karşıya bıraktı, sürpriz ve şaşkınlık Dönüşünü bekleyen kişinin.Ben küçültmedim. Cesur kadın giysileri benim üzerimden çekildiğinde, onun küstah ruhunun bir parçası ruhumu istila ediyor gibiydi ve beklediğim halde Ama onun yerine geçmesine izin ver, ben burada kendime ya da bencil düşüncelerime ilgi duymak için değilim.Yarım saat geçti; O kadar uzun süre önce İzmir uzakta oyalamıştı yoktu ya da öyle görünüyordu ki, ben de merak etmeye başladım, bu sinir gerginliğini saatlerce devam ettirmeli miyiz, ağır basamaklar tekrar salonda duyulduğunda ve bir darbeyle Öfke ya da vahşi sabırsızlık savunan yumruk, kapıyı açtı ve içeri girdi, başımı çevirmedim.Dayanıklılığın ötesine tırmandı, ancak havada o kadar belirsiz tehlike hissi ile kontrol altında tuttum İzmir Escort tutsaklıktan ödün vermeden çoğu zaman en cesur ayağı geride İzmir tutmak için yeterliydi hissettiklerimde bana gözlerini dikti Çok vahşi bir tutum olmakla birlikte, taşımak için teklifte bulunmadı. Hemen yükselip pencereden dışarı baktım, elimle neyin tersi tarafta birine işaret ettiğini gördüm. Uslanma etkili oldu.

Bayan escort İzmir ucuz fiyata satılmaz

Kulaklarımda yine çınlayan bir yemiyle, ağır bastonunu kaldırdı ve üzerime ilerleterek, yalnızca gözetimindeki dedektiflerin elindeki babasıyla aynı kaderi paylaştı. Bununla birlikte, o ağır bastan önce kafamın üzerine ayağının üzerinde bir İzmir yığın halinde yatırmak ve o zamandan beri büyü beni etkilemiş olan kör eden kafanın tohumlarını İzmir Escort ekmek için geldi. Fakat bu işin sona ermesi başlangıçta korktuğumdan daha fazla değildi; Aslında Bayan Blake i giydiğim kılık değiştirmeyi üstlendiğim durumun gerekliliklerinden olduğu gibi bu adamların gazabından korumak kadar vardı. Bu nedenle, bu aksilik beni o tarihe karşı tatsız hissettirmeye müsaade etmedim, ama en kısa sürede bunu yapabileceğim gibi, yerden yükselip tuhaf habilimetlerimi attı, memnuniyetimi tamamlamaya başladı, Iş zaten çok başarılı bir şekilde başlamıştı.Kocası? İzmir Ah, bunu biliyor musun sen? Oğlu ağır sesi tırmandırdı. Zengin bir adam olduğunu ve gurur İzmir Escort verici olduğunu söylüyorlar. Gelip burada köpekler gibi uzanan yanlara bakıp karısının babası ve kardeşinin hayatlarını hapishanede öğütmelerinin nasıl keyfine Bayan escort İzmir ucuz fiyata satılmaz varacağını söyleyelim dedi.

http://cncizmir.com/gulumsemesi-beni-benden-aliyor/