#Brüksel
Explore tagged Tumblr posts
if-haber · 4 days ago
Text
Tumblr media
Audi'nin Brüksel Tesisine Yatırımcı Arayışı Sonuçsuz Kaldı Alman otomobil üreticisi Volkswagen Grubu'na bağlı olan Audi markası, Brüksel'de bulunan üretim tesisine yönelik yatırımcı arayışının sonuç vermediğini duyurdu...
0 notes
medyumhoca88 · 3 months ago
Text
Tumblr media
ww.medyumyunus.com Sitemdeki whatsapp tan çekinmeden 7/24 ulaş ⚡ Uzaktan Büyü Bozma Bağlama Aşık Etme Gideni Geri Getirme ⚡Soğutma Büyüsü Ve Ritüelleri ⚡Aşık Etme Büyüsü Ve Ritüelleri ⚡ Zararsız B üyüsüz Çok Etkili Gideni Geri Getirme Ritüelleri Ve Büyüleri ⚡Boşanma Büyüsü Ve Ritüelleri ⚡ Zenginlik Büyüsü Ve Ritüelleri ⚡ Bağlama Büyüsü Ve Ritüelleri ⚡ Uzaklaştırma Büyüsü Ve Ritüelleri ⚡ Miras Alma İkna Etme Büyüsü Ve Ritüelleri
0 notes
dahaneler100 · 9 months ago
Text
Avrupa Parlamentosu, yapay zeka yasasını ezici çoğunlukla onayladı
Bu haberin orijinal dili İngilizce idi. Yapay Zeka Kanununa göre makine öğrenimi sistemleri, topluma getirdikleri potansiyel riske göre dört ana kategoriye ayrılacak. REKLAM Avrupa Parlamentosu (AP), yapay zeka kullanımını düzenlemeyi amaçlayan kuralları içeren tasarıyı ezici çoğunlukla onayladı. Avrupa Parlamentosu Genel Kurulunda yapılan oylamada 523 “evet” oyu, 46 “hayır” oyu ve 49…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
tripuck · 9 months ago
Link
0 notes
mimaratilgan · 1 year ago
Text
Tumblr media
0 notes
melikettran · 2 years ago
Text
FROM BELGİUM🍫
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
0 notes
japonyamesken · 6 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media
..
Gökyüzünün böyle şovlar yaptığı şehirlere sevdiceğimizle birlikte tekrar gelmek zorundaymışız, bugün oy birliğiyle böyle bir yasa yürürlüğe girdi, bilginize.
"O bulutu oraya kim koydu?" sorusuna, bugün Brüksel semalarında cevap aradık.
Mayıs 2024
23 notes · View notes
pinklimefoody · 2 years ago
Text
Brüksel Lahanalı Salata
Bu brüksel lahanalı salata vitamin ve besin içeriği açısından oldukça zengin. Bu tarifi yapmayı ve yemeği çok seveceksiniz! Hem çok besleyici hem de çok sağlıklı ve temiz bir içeriğe sahip. Sonbahar hasadından elde ettiğimiz cevizler, narlar ve kabaklarla da rengarenk bir görüntü elde ediyoruz! Sonbaharı ve kışın gelişini kutlamanın daha güzel bir yolu olamaz! Bu brüksel lahanalı salata…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
efendimacarmisinizkapiyi · 7 months ago
Text
Gunaydinnn Brüksel in havası her zamanki gibi mis gibi ben de güne tumblr girl olarak başladım
Tumblr media
7 notes · View notes
if-haber · 3 months ago
Text
Tumblr media
Audi Brüksel Fabrikası'nda İş Bırakma Eylemi ve Protestolar Audi Brüksel Fabrikası'nda İş Bırakma Eylemi Brüksel'de bulunan Audi fabrikasında çalışanlar, üretim bandından çıkan yeni otomobillerin anahtarlarına el koyar...
0 notes
rayhaber · 1 month ago
Text
AB Zirvesi Brüksel'de Toplandı: Ukrayna, Göç ve Ekonomik Rekabet
AB Zirvesi Brüksel’de Toplandı Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin liderleri, yaz tatili sonrası düzenlenen ilk zirve için Brüksel’de bir araya geldi. AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in son kez başkanlık edeceği bu resmi zirve, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin katıldığı oturumla başladı. Liderler, Ukrayna’daki savaşın 1000. gününe yaklaşırken Zelenski’nin duyurduğu “Zafer Planı”nı…
0 notes
etaali · 2 months ago
Text
Brüksel İntifadası
- Nasrullah Tel-Aviv'i bombaladı 🇵🇸
- Hasan Nasrullah vurdu, Tel-Aviv'i vurdu,
Hamas, senin için buradayız!
2 notes · View notes
tripuck · 9 months ago
Link
0 notes
nevzatboyraz44 · 1 year ago
Text
Tumblr media
O bir Afrikalı’ydı,
Kongo'lu bir gençti.
Boyu 1.49,
46 kiloydu..
23 yaşında, evli, bir çocukluydu.
Güler yüzlü, hayat dolu bir insandı.
Adı Oto Benga’ydı..
Kendi dilinde manasi “Dost” demekti.
Bir gün nehirde balık avlarken yakaladılar onu. Yakalayan Amerikalı Samuel P. Verner’di. Boynundan ve ayaklarından zincire vuruldu. Yük taşısın diye sadece ellerini özgür bıraktılar.
Kırbaçlar altında saatlerce yol yürüttüler. Sonra onlarca soydaşıyla birlikte bir geminin makina bölümüne konuldu. Zifiri karanlıkta, haftalar süren bir yolculuk sonrası New York’ta gün ışığıyla buluştu. Soydaşlarından ayırıp bir kafese koydular kendisini. Bir depoya hapsettiler. Günlerce orada tutuldu. Hergün önüne bir kuru somun attılar. Tarih 9 Eylül 1906’ydı.
Oto Benga, Amerika kıtasına ayak basan ve adına 'insan' dedikleri bu mahlukun bu kadar gaddar, bu kadar acımasız, bu kadar zalim olduğunu bilmiyordu. Onun vatanında aslanlar, aç timsahlar ve yırtıcı hayvanlar bile bu derece vahşi değildi.
New York Bronx Hayvanat Bahçesi’nde o gün görülmemiş bir kalabalık vardı. Hayvanat Bahçesi hasılat rekoru kırıyordu. Nedeni New York Times Gazetesi’nde çıkan bir haberdi. Şöyle yazıyordu. “Vahşi adam Bronx’da maymunlarla aynı kafesi paylaşıyor. İnsanın ilk ataları ile bir arada. Bakıcısı bazen serbest bırakıyor. Eylül ayı boyunca akşamüstleri ziyaret edilebilir.”Gazete haberine bir de not eklemişti. “Bazı kesimler bu olaya tepki gösterse de, bilim adamları Benga’nın insan olarak değerlendirilemeyeceği kanaatindedir."
Oto Benga’yı önce hortumla yıkadılar. Sonra hayvanat bahçesinde içinde ağaçlar olan geniş bir kafesin içine koydular. Kucağına Dohong adlı yavru orangutanı verdiler. Gazeteciler fotoğraflarını çekerken, binlerce insan merakla kendisini izledi. Oto Benga da onları. Yüzünde garip bir ifade vardı. Hüzün ve kin. Yavru orangutan korkudan sımsıkı ona sarılmıştı..
Hergün saatlerce poz verdiler. Bir hafta içinde ziyaret edenlerin sayısı 250 bini geçti. Bazıları kafese kemik atıyordu. Oto Benga sinirlenip, sivri dişlerini gösterince, “Cannibal, cannibal” (Yamyam yamyam) diye tempo tutuyorlardı. Gazeteler “Benga bir yamyamdır” diye yazıyordu.
Oto Benga’ya yapılan bu zulme, çoğu Hıristiyan olan New York halkından kimse ses çıkarmadı. Ne politikacılar, ne bilim adamları, ne gazeteciler, ne aydınlar. Yüreklerin kulakları sağırdı. Bronx Hayvanat Bahçesi Oto Benga’yı serbest bıraktı. Pantalon, ceket giydirdiler. Ayak işlerinde çalıştırdılar. Tarih 20 Mart 1916 idi..
Eşinden, çocuğundan, soydaşlarından binlerce kilometre uzakla olan Oto Benga, çaldığı bir silahla kendisini kalbinden vurarak intihar etti. Çünkü ölüm onun için özgürlüktü. Öldüğünde henüz 32 yaşındaydı. Bronx Hayvanat Bahçesi zamanla Oto Benga ile ilgili tüm kayıtları sildi. Ancak gazete haberleri ve fotoğraflar gerçeği gizleyemiyordu. Hayvanat Bahçesi yetkilileri, tepkiler artınca “Dünyanın her yerinde yapılıyor, biz niye yapmayalım?” dediler..
Söyledikleri doğruydu. O yıllarda uygar medeni denilen Avrupa’nın bir çok yerinde aynı vahşet sergileniyordu, Londra, Paris, Berlin, Brüksel, Stuttgard, Barcelona, Milan, Hamburg gibi metropollerde kafes içinde Afrikadan kaçırılan insanlar sergileniyoru, diğer insanların eğlencesiydi. Bu vahşet öylesine bir gelir kapısı olmuştu ki, “Hayvanat Bahçeleri”nin yerini, “İnsan Bahçeleri” almıştı. 1960’lara kadar binlerce insan kafeslerde hayvanlar gibi sergilendi. Çığlıkları yeri, göğü inletti. Ama modern insanlar. kör ve sağırdı..
Bugün dünyaya ÇAĞDAŞLIK, MEDENİYET ve İNSAN HAKLARI NUTUKLARI ATAN ALÇAKLAR, DÜN İNSANLARI KÖLE DİYE SATANLARIN, BUGÜN PETROL İÇİN IRAK ve SURİYELİLERİN ÜZERİNE BOMBA YAĞDIRANLARIN TA KENDİLERİ...
Mehmet Akif ne güzel demiş,"MEDENİYET DEDİĞİN TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR"
Batılılar bugünkü Şatafatlı hayatı sömürdükleri mazlumların kanlarına, ALTIN ve ELMAS madenlerini çalıp açlıktan öldürdükleri, KÖLE YAPIP sattıkları AFRİKALI ÇOCUKLARA BORÇLULAR...
Alıntı
İyiki cehhennem var ve zalimler için yaşasın cehennem...
Gökhan Karaman
...........
He was an African,
He was a young man from Congo.
His height is 1.49,
It was 46 kilos.
He was 23 years old, married, with one child.
He was a smiling and lively person.
His name was Oto Benga.
In his native language, it meant "Friend".
One day they caught him fishing in the river. The catcher was the American Samuel P. Verner. He was chained around his neck and feet. They just left their hands free to carry the load.
They walked for hours under the whips. Then he was put in the engine compartment of a ship with dozens of his kinsmen. After weeks of travel in total darkness, he met the light of day in New York. They separated him from his kin and put him in a cage. They were imprisoned in a warehouse. He was held there for days. They threw a dry loaf in front of him every day. The date was September 9, 1906.
Oto Benga did not know that this creature that set foot on the American continent and called 'human' was so cruel, so cruel, so cruel. In his homeland, even lions, hungry crocodiles, and predators were not so wild.
There was an unprecedented crowd that day at the New York Bronx Zoo. The Zoo was breaking records. The reason was an article in the New York Times Newspaper. It read like this. “The wild man shares a cage with the monkeys in the Bronx. together with the first ancestors of man. The caregiver sometimes lets it loose. It can be visited in the afternoons throughout September.” He added a note to the newspaper article. "Although some groups reacted to this event, scientists are of the opinion that Benga cannot be considered as a human."
They first washed Oto Benga with a hose. Then they put them in a large cage with trees in the zoo. They gave him a baby orangutan named Dohong. Thousands of people watched him curiously as the journalists took their pictures. Oto Benga also has them. He had a strange expression on his face. Sadness and hatred. The baby orangutan hugged him tightly in fear.
They posed for hours every day. Within a week, the number of visitors exceeded 250 thousand. Some were throwing bones into the cage. When Oto Benga got angry and showed his fangs, they were chanting "Cannibal, cannibal" (Cannibal cannibal). “Benga is a cannibal,” the newspapers wrote.
The people of New York, most of whom are Christians, did not speak out against this persecution of Oto Benga. Neither politicians, nor scientists, nor journalists, nor intellectuals. Hearts were deaf. The Bronx Zoo has released Auto Benga. They wore pants and jackets. They did legwork. The date was March 20, 1916.
Oto Benga, who was thousands of kilometers away from his wife, children and relatives, committed suicide by shooting himself in the heart with a stolen gun. Because death was freedom for him. He was only 32 when he died. Over time, the Bronx Zoo deleted all records related to Auto Benga. But newspaper reports and photographs could not hide the truth. When the reactions increased, the zoo officials said, "It is done all over the world, why shouldn't we do it?" they said..
What they said was true. In those years, the same brutality was exhibited in many parts of Europe, which was called civilized, in metropolitan cities such as London, Paris, Berlin, Brussels, Stuttgard, Barcelona, Milan, Hamburg, people smuggled out of Africa in cages were exhibited, it was other people's entertainment. This brutality became such a source of income that the "Zoos" were replaced by "Human Gardens". Until the 1960s, thousands of people were displayed as animals in cages. His screams made the sky and earth groan. But modern people. was blind and deaf.
Today, the scoundrels who are lecturing the world on CONTEMPORARY, CIVILIZATION and HUMAN RIGHTS, THEY ARE THEY THINGS WHO SELL PEOPLE AS SLAVE IN THE YEARS, AND TODAY TAKE A BOM ON IRAQ AND SYRIANS FOR OIL FOR OIL...
How well Mehmet Akif said, "CIVILIZATION IS THE ONE TOO LEFT MONSTER"
Westerners owe today's pompous life to the blood of the oppressed, to the blood of the oppressed, to the AFRICAN CHILDREN they stole the GOLD and DIAMOND mines, killed them with hunger, made them slaves and sold them...
Quotation
Good thing there is hell and long live hell for the oppressors...
Gokhan Karaman
17 notes · View notes
iamwithyouu · 9 months ago
Text
Tumblr media
Brüksel lahanasi çok güzel oluyormus 🤤
2 notes · View notes
japonyamesken · 6 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
..
Brüksel’den selamlar. Saatlerdir yoldaydım. Tek istediğim duş alıp uyumak ama Avrupa’nın hizmet yavaşlığından dolayı beklemek zorundayım şu an. Yavaş derken gerçekten yavaş. Güne not düşeyim o zaman dedim.
Almanya’dan Belçika’ya geçtim. Düsseldorf gözüme aşırı çirkin geldi bu sefer ve Almanya Belçika arası yolculuk da Araplar ve Afganların bağrışmalarıyla geçti, inanılmazdı gerçekten.
---
Ve işte AB'nin başkenti Brüksel. Buraya daha mülteci krizi başlamadan geldiğimde de böyleydi, daha baskın hale gelmiş sadece göç durumu. Sokakta Fransızca kadar Arapça duydum ve çok merkezde bir yerde kalıyoruz. Bu arada Belçikalıların Afrika sömürgelerine yaptıklarını hatırlayınca ülkenin durumuna üzülesim gelmiyor pek.
Ayy sonunda işim halloldu. Ara veriyoruz.
---
Duş alıp iyice mayıştım, yazasım da kalmadı pek. Ama saçlarımı iyice kurutamadığım için bi 10-15 dakika beklemem lazım hoff.
--
Yarın suit up günü, covidden bu yana böyle şeyler pek olmuyordu hayatımda, özlemişim biraz. Ama dozu biraz artınca scamming hissi veriyor.
Dünyayı kurtardığını sanan ve aslında hiçbir şey yapmayıp kaynak tüketen takım elbiselerin ve topuklu ayakkabıların evreni.. Birkaç gün içinde olmak iyi hissettiriyor ama sonra "yaa hiç mi uykuya dalarken kendinizi scammer hissetmiyorsun?" diyesim geliyor.
Onlar mı bu dünyayı çok ciddiye alıyor, yoksa ben mi? İşte soru bu.
---
Ve bi şey itiraf edicem, ben evimi ve küçük şehrimi baya özledim ve sanırım dutch öğrenmeye niyet edeceğim 🙃
..
Brussels May 2024
29 notes · View notes