#Ben De Yapabilirim
Explore tagged Tumblr posts
yeniyeniseyler · 10 months ago
Text
TRT EBA artık tek kanalda! (Özel Haber)
Pandemi döneminde okulların kapanmasıyla, öğrencilerin evden eğitimlerine devam edebilmeleri için 3 kanal olarak 20 Mart 2020’de yayına geçen uzaktan eğitim sistemi TRT EBA; 6 Ocak 2024 itibariyle tek kanal olarak yayınlarına devam edecek. TRT EBA kanalında günlük yayın akışı, 08.45-10.20 arası İLKOKUL, 11.00-13.00 arası ORTAOKUL, 13.15-16.35 arası LİSE dersleriyle ilgili olacak. Ders aralarında…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
uzaklarasavrulalim · 1 year ago
Text
Her buraya geldiğimde insanlar bi kalıyor
5 notes · View notes
httpsfxs · 1 year ago
Text
arkadasimin ailesini nasil yok edebilirim
4 notes · View notes
kimmkitsuragi · 1 year ago
Text
yarın seçim olsa yine sabahtan akşama sandık beklerim bu arada o konuda sonsuza kadar yetecek isteğim enerjim ve umudum var
2 notes · View notes
harepare · 2 years ago
Text
iyyyyyy bu hala ask mi yasiyo mal
0 notes
turkudostu61 · 2 years ago
Text
Tumblr media
0 notes
bozusuruz · 2 years ago
Text
YALANCİSİN YA YEMİN EDERİM YALANCİSİN O KADAR YALANCİSİN Kİ nası birisinnnn beni bu kadar uzebilirsinnn
0 notes
sertsiken0606 · 3 months ago
Text
Merhaba arkadaşlar ben Talat aslen Tekirdağ Çorlu nüfusuna kayıtlıyım ama hiç görmedim babamın mesleği yüzünden Ankara dan öteye gidemedik babam çok namuslu görünen şerefsizin önde gideniydi rüşvetsiz asla iş yapmayan tam bir haramzadeydi. Çoğu hakkını helal etmemiştir eminim. Ben 24 yaşıma gelene kadar babamdan korkuma sevmediğim şeyleri yapmak zorunda kaldım. Aslında tıp okumak istiyordum babam askeriyeye gideceksin dedi kuleli askeri lisesinden mezun oldum. Dediğim gibi babam öldükten sonra kendi hayatımı yaşamaya başladım şuan 39 yaşımdayım sarı kıvırcık saçlı mavi gözlü 190 boyunda oldukça yakışıklı bir erkeğim. Hiç evlenmedim babam her gece annemi acımadan bağırta bağırta sikerdi annem hemen hemen her sabah yorgun bitkin bir şekilde bize yemek hazırlardı 3 erkek 2 kız kardeşiz. Sizlere anlatacağım hikaye başımdan geçeli tahmini 6 yıl oldu kuleli den bir arkadaşımla Afyonkarahisar da karşılaştık hoş sohbet ettik evlerimiz çok yakınmış telefon numarasını aldım bende verdim o Antalya ya tatile bende Didim e gitmek için yola çıktım. Tatilin son günü biz dönüyoruz mahallede buluşalım diye mesaj attı tamam deyip bende arabama binip Ankara ya doğru yola çıktım yine Afyonkarahisar da karşılaştık hoş sohbet ettik karısı geldi ufff ömrümde gördüğüm en güzel kadındı eşim Serpil dedi tanıttı beni gözümü Serpil den alamıyordum aralarında bana bakıp gülüyorlardı dostum Ankara ya kadar peşimden ayrılma Ankara da sana birşey anlatacağım dedi yola çıktık peş peşe gidiyorduk Ankara ya gelir gelmez ne anlatacaksın dedim bizim evde konuşalım mı dedi tamam dedim evlerine gittim 4 yıldır sikim kalkmıyor kanka Serpil ayrılmak istiyor ben Serpilsiz yapamam seni Afyonda görünce aklıma geleni Serpil e anlattım kabul etti sözünü kestim ben ne yapabilirim dedim Serpil i sikmeni istiyorum ayrıca sana 200 dolar vereceğim dedi ilk şaşkınlığı atana kadar ses çıkarmadan bekledim . Dostum Serpil gibi güzel bir kadını sikmek benim için bir şeref ne parası dedim Serpil odaya girdi ne oldu konuştunuz mu ? evet aşkım kabul etti istediğin zaman emrine amade dedi Serpil yanıma gelip kucağıma oturdu öpüşmeye başladık o kadar ateşli öpüşüyordu ki bacak aramdaki 20 lik bazuka şahlanmıştı Serpil in hissetmemesi imkansızdı . Bir taraftan öpüşmeye devam ederken ayağa kaldırdı yatak odasına doğru soyunarak öpüşerek gitmeye başladık üzerimizde kalan son bez parçalarını çıkarttığımızda yatakta 69 pozisyonuna geçmiştik öyle bir ağzına aldı ki ilk dil darbelerinde boşalacağım sandım bende pürüzsüz ter temiz amına yumuldum sanki bakire amı yalıyordum birden ters döndük ben alta geçtim amını daha rahat emiyordum bu pozisyonda normalde hiçbir kadının göt deliğini emmem koku hissederim ama Serpilin harika bir göt deliği vardı hem amını hem götünü yalıyor şelale gibi akan sularını büyük bir iştahla yalayıp yutuyordum Serpil doğruldu salonda duran kocasına seslendi gel buraya pezevenk gel de karına yardım et 4 yıldır yarak girmeyen amıma arkadaşın girecek tut sikini gitmesine yardımcı ol dedi gelmiş tutmuş Serpil in amına dayayıp üzerine oturtmuştu Serpil genç kız edasıyla yavaş yavaş oturmaya başladı bu arada kocasına bak güzeller güzeli karını arkadaşın sikiyor birazdan sikemediğin götümün bekaretini arkadaşına vereceğim boynuzlu ipne pezevenk diyordu . Yavaş yavaş hızlanmaya başladığında tuhaf tuhaf sesler çıkarmaya başladı meğer orgazm oluyormuş birden üzerime yığıldı yanıma uzandı benim ki zevk sularıyla parlıyordu arkadaşım yanımıza geldi 2 3 kez karısının amını emdi bırak beni yalamayı pezevenk karın için kalkan yarağı em hazır et senin gözünün önünde götüme girecek hazırla yarağı çabuk dedi birden sikimi ağzına aldı ufff o kadar güzel yalıyordu ki beni o kadar kadın emdi hiç arkadaşım kadar güzel sakso çeken olmamıştı Serpil sırtı bana dönük kalktı elinde krem vardı kocasına uzattı biraz karısının göt deliğine biraz benim yarağıma sürdü Serpil in göt deliğine hizaladı Serpil ile öpüşmeye başladı Serpil çok ağır hareketlerle oturmaya başladı işini iyi biliyordu o kadar ağır girdi ki belki komple girmesi 20 dakika sürdü ama girmişti devamı 2 de
61 notes · View notes
80likchivas · 5 months ago
Text
benim onu sevmemin nasıl bir mucize olduğunu bilmiyor. belki de sıradan ve vasıfsız bir şey gibi görüyor bunu. o da haklı. neredeyse tanıyan herkes sevmiş onu. farklı boyutlarda elbet. ama bir şekilde sevmiş. zaten onu birazcık tanıyan birinin kayıtsız kalması, sıradan biri gibi davranması mümkün değil. fakat ben ne yapabilirim? anlatamıyorum. anlatamamamın sıkıntısı, içimdeki telaşı kat be kat artırıyor. “seni en çok ben seviyorum” desem; en başka ben seviyorum ve en başta, herkesten çok, en çok, en.. ne en? içimden geçenleri bilse koşup boynuma sarılır. oysa sadece anlatabildiğim kadarını biliyor. anlatabildiğim kadarını. anlatabildiğim kadarıyla ne yapılabilir? birer çay içilebilir belki. belki de eski bir bankta birer bira. kırmızı tuborg. gazeteye sarılı. ben de ona sarılabilsem.. anlatamadıklarımı anlar mı o zaman?
70 notes · View notes
arbrenu · 11 months ago
Note
Gökçe, bazı okurların ayrıldığın yayınevinden sonra kitap kapaklarının kalitesinin düşeceğini sanıyor. Bunu Instagram'da sıkça gördüm. Arkadaşlar. Gökçe, her daim parlar. 🖤🥀
Kapak ile yayınevinin ilgisi olmadığını anlatamıyorum maalesef. Gençlik Serüveni’nin ilk kapaklarını daha çok beğendi bir kesim bunun sebebi yayınevi değil çünkü bütün kapaklar benim fikrim. Yani her şeyi yapan kişi benim. Doğrusu; benim daha kötü yaptığım yani. Ama her zaman ilk gördüğünüze gözünüz alışır. Özellikle de zaten güzel olan bir şeyin daha güzelini bir de ona benzeterek yapmak zaten pek mümkün değildir. Yani atıyorum gençlik serüveni’nin ilk kapaklarını beğenmemiş olsaydınız tekrar yaptığımda daha iyi bir şey yapma olasılığı çok çok daha fazladır. Ama zaten çok beğenilen bir şeyin daha iyisini yapmak için daha farklı bir tarza gitmek gerekir. Bu noktada da olabildiğince benzer olmasına dikkat ettiğim için radikal değişikliklere gitmiyorum. Kalite zaten apayrı bir şey. Yeni kapakları beğenmeyebilirsiniz ama bunun sebebi asla yayınevi olmayacak. Şu ana kadar hiçbir işimde yayınevinin tasarımsal bir katkısı ya da fikri olmadı. Her şeyi ben yaptım, yine ben yapacağım. Yani ben daha iyisini ya da daha kötüsünü yapmış olacağım. Her zaman parlama meselesine gelince, iyi niyetle söylüyorsun biliyorum ama kimse sürekli en iyi halinde olmak zorunda değil. Ben eğilebilirim de, hata yapabilirim de, kötü bir zamanımda olabilirim de. Sadece her zaman elimden geleni yaptığımı biliyorum.✨
112 notes · View notes
aykoza · 1 month ago
Text
kızlar üzüntüden kafayı yedim dünden beri ağla ağla içim dışıma çıktı ama ne yapabilirim ki yapacak hiçbir şey yok nasip normalde paraleli kusursuz yapardım ama olmayınca olmuyor yani ama problem şu benim okul bugün başladı ve bi sonraki ehliyet sınavına neredeyse yirmi gün var daha ben de gitsem mi okula yoksa kalıp ehliyet sınavını mı beklesem bilmiyorum Allah bana hayrı göstersin.. dualaşalım olur mu gerçekten artık ferah ve mutlu hissetmek istiyorum
41 notes · View notes
ilkbahaar · 26 days ago
Text
Bu hastaneye geldiğimden beri, inanın ikinci gününden itibaren başladı mobbing hikayelerim. Meslektaşlarımdan, idarecimden, doktorlardan. Açıkçası işini hem layığıyla hem de severek yapan biriyim ben. Son zamanlarda severek kısmını elimden alır oldular. Adaletsizlik, meslektaşlarımdan hep daha fazla çalışmak, izne ayrılırken dahi ben yokken gelecek hastayı düşünmemin beklenmesi, baktığım hasta sayısı insani boyutta olmamasına rağmen idarecime yetersiz gelmesi.. çocuklar için süslediğim odama dahi alaycı tavırlarla laflar söylendi. Sistematik olarak ilerliyor ve her geçen gün beni mesleğimden uzaklaştırır hale geliyor. Şu anda da hakkımı aradığım için suçlu ilan ediliyorum. Sizden ricam, görüp okuduysanız eğer böyle bir şeyde neler yapabilirim? Hiç başınıza geldi mi? Bunları benimle paylaşmanız, bir de dua etmeniz ki bu durum benim en yararıma şekilde sonuçlansın
20 notes · View notes
kimmkitsuragi · 2 years ago
Text
başka hiçbir müzik yokmuş ve olmayacakmış gibi bu albümü dinlemem çok güzel uzun zamandır müzikle ilgili bu kadar heyacanlı hissetmemiştimm
#keşke ilk çıktığı zaman dinleseymişim diycem de bu aralarda dinlemiş olmak da çok doğru hissettiriyor#daha geçen gün de bununla ilgili post yapmış mıydım olabilir belki emin değilim#bi de uuuuh bi diziye sardım saçma sapan geriliyorum gereksiz yere lol#yarın düzgünce yapmam gereken şeyleri yapabilirim umarim 🥴 dün ilk defa oturup odaklanip çalıştım alkış#bugün gördüm ki yaptığım şey bi işe yaramamış lmao but still...#(neden hep böyle oluyor. artık tasarımla ilgili hiçbir sey yapmak istemedigime karar verdim sayılır hhh)#bir de yani sadece bu konuda değil Genel olarak bi şeyler yapmam gerek bunlar beni geriyor..........#kararlar ve ciddi çalışmalar falan#bi şey yaşıyorum son zamanlarda nefesimin altından kendimi öldürcem demeye o kadar alışmışım ki#artık durup durup diyorum sokakta yürürken otobüste otururken falan#umarım insanlar duymuyordur#umarım yanlışlıkla tanıdığım insanların yanında bunu demem#bi de bi de bundan önceki konuya yakın ama abi hayatımda ilk defa (eskiye kıyasla) rahat sayılabilecek bi dönem var (workload olarak)#ve yani ben hala boş işlerle uğraşıyorum ciddi işlerle uğraşmıyorum cidden kendimi öldürcem#bağırmak ağlamak yerlerde sürünmek duvarları tırmalamak ve ayrıca kafamı yerde sektirmek#🗒#edit her şeyi bi kenara bırak ne yapmak istediğimi bilmiyorum ve nasıl bileceğimi de bilmiyorum yaşasın be#evet her gün gelip bu yüzden ağladığımı biliyorum bildiğim tek şey bu#ama wauw arkadaş cidden uzay boşluğunda süzülüyor dostum
3 notes · View notes
yildizlarimayisigim · 3 months ago
Text
Selaaam değerli takipçilerim diye başlamak isterdim ancak henüz influencrlığa başlamadım eheheh. Gündüz de söylemiştim üç gündür Karadeniz'de gördüklerimi anlatmak istiyorum sizlere çünkü neden olmasın :) Birazcık boş yapabilirim mazur görünüz. Kaallppp 💗
İlk gün bir otelde kahvaltı yapıp Bolu'ya gittik. Orada daha çok göller vardı biz de orayı gördük zaten. Akşama doğru otele gittik zaten yemeğe yetişmiştik. Yemekte de caanım biricik kardeşim sağolsun boğularak ölme tehlikesi atlattım çok seviyor beni işte yiaa. Kaldığımız yer Safranbolu'da bir yerdi İmren Konağı. Hatta aynı isimde konağın hemen yan tarafında bulunan dünyaca ünlü bir lokumcu da varmış ben de ilk defa görmüş oldumm.
İkinci gün Amasra'ya gittik. Daha çok çarşısını fln gezdik. Ayrıca Barış Akarsu'ya dair birçok şey vardı. Allah rahmet eylesin kendisine :) Sonraaaa kısa bir tekne gezimiz vardı. Çok çok güzeldiii 🥹 Karadeniz'in gerçekten de hırçın ve asi dalgaları.. dedikleri kadar varmış gerçekten de. Ayrıca siz sıcakta yanarken ben orda donuyordum nasıl oldu demeyin oldu işte
Üçüncü gün maceralarla başladık güne. Otobüsün anahtarını içeride unutmuşlar dışarıda kaldık mdöamxkjsınxjeıxheuxd Hatta onu beklediğimiz için de planın dışına çıkmak zorunda kaldık. Kastamonu'yu gezdik son gün tam olarak 3 KİLOMETRELİK bir köprüyü yürüdük arkamızdan gelen yaşlılar bir daha gelmemeye tövbe ettiler mxjaıaznuaxhdu. Daha sonra sallanan köprü vardı, asıl ismi Aşıklar Köprüsü imiş. Benim canım kardeşim sırf beni korkutmak için daha çok salladı köprüyü demiştim size beni çok seviyor diye. Aşıklar Köprüsü'nden de kardeşimle geçmiş oldum artık. Neyse. Okuyana teşekkürler gözüne sağlık diyelim 💓
21 notes · View notes
izlerderin · 3 months ago
Text
benim onu sevmemin nasıl bir mucize olduğunu bilmiyor. belki de sıradan ve vasıfsız bir şey gibi görüyor bunu. o da haklı. neredeyse tanıyan herkes sevmiş onu. farklı boyutlarda elbet. ama bir şekilde sevmiş. zaten onu birazcık tanıyan birinin kayıtsız kalması, sıradan biri gibi davranması mümkün değil. fakat ben ne yapabilirim? anlatamıyorum. anlatamamamın sıkıntısı, içimdeki telaşı kat be kat artırıyor. “seni en çok ben seviyorum.” desem; en başka ben seviyorum ve en başta, herkesten çok, en çok, en. ne en? içimden geçenleri bilse koşup boynuma sarılır. oysa sadece anlatabildiğim kadarını biliyor. anlatabildiğim kadarını. anlatabildiğim kadarıyla ne yapılabilir? birer çay içilebilir belki. belki de eski bir bankta birer bira. kırmızı tuborg. gazeteye sarılı. ben de ona sarılabilsem, anlatamadıklarımı anlar mı o zaman?
ali lidar.
20 notes · View notes
kotukarma · 1 year ago
Text
Tumblr media
Tüm çiçekleri kopartabilirler ama yine de baharın gelmesini asla engelleyemezler.
Eskiden hayallerimiz vardı, gerçekleştirmeyi umduğumuz.
Şimdi bırakın gerçekleştirmeyi, umabilmek en büyük hayalimiz oldu.
Çok üzgünüm henüz icat edilmedi; anlamayana anlamayı öğretecek bir lisan.
Aklı başında bir insan için şair olmak ne kadar zorsa, şair için de aklı başında olmak o kadar zordur.
Gün olur giderim yürüyerek binlerce ebabil kuşla beraber.
Sanatçı, her yandan gelen duyguları algılayan bir anten olmalıdır.
Zulüm ve işkenceye kıllarını kıpırdatmadan seyirci kalan eğitimli kişiler; körlükleriyle mi aşağılıktır, yoksa vicdanlarıyla mı, yoksa gezi parkında takılmalarıyla mı, bilinmez.
Yavaş yavaş ölürler. Okumayanlar, başkasının acısını duymayanlar, Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.
Üzerinde yaşadığım bu toprak, ya içindeki gizli dert ile şişip çatlayacak ya da bir dehşetli gürültü ile yerin dibine doğru çöküp gidecektir.
Bir toplum gerçeklerden ne kadar uzaklaşırsa, gerçeği söyleyenlerden o kadar nefret eder. Benden ettiğiniz gibi.
Onların sözleri, bana büsbütün başka bir dünyanın, başka cinsten birtakım yaratıkların mırıltıları gibi geliyor.
Bazen ne dediklerini anlayamıyorum.
Her türlü ahmaklığa inanabilirler, yeter ki Partiler tarafından söylensin.
Çünkü onlar kendi başlarına düşünemez, araştıramaz ve akıl edemezler.
Bağlılık, düşünmemek demektir, düşünmeye gerek duymamak demektir. Bağlılık, bilinçsizliktir.
Vatan benim için ne yapabilir diye değil, ben vatanım için ne yapabilirim diye sorun.
Canınız gibi sakladığınız mallarınız gelecekte muhtaç olurum korkusuyla bekçiliğini yaptığınız nesnelerden başka nedir ki
Ezildiğinin bilincinde olmayan kitleler, hepimizi satın almışlar, hem de kendi paramızla...
62 notes · View notes