Tumgik
#Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Sebzeler
ekipsaglik · 2 days
Text
Yorgunlukla Savaşan Vitamin ve Mineraller
Tumblr media
Günlük hayatın koşuşturmacası ve iş temposu nedeniyle birçok insan enerji düşüklüğü ve yorgunlukla mücadele ediyor. Neyse ki, doğru vitamin ve mineraller sayesinde bu sorunların üstesinden gelmek mümkün. Yorgunluğu azaltmak ve enerji seviyesini artırmak için vücudunuzun ihtiyaç duyduğu bazı temel besin maddeleri vardır. Bu yazıda, yorgunlukla savaşan vitamin ve mineraller hakkında bilgiler vereceğiz. Bunları düzenli olarak tüketerek enerjinizi artırabilir, kendinizi gün boyu zinde hissedebilirsiniz.
Enerji Seviyesini Artıran Vitamin ve Mineraller
Tumblr media
Enerji Seviyesini Artıran Vitamin ve Mineraller 1. B Vitamini Kompleksi B vitaminleri, enerji üretimi için kritik öneme sahiptir. Özellikle B12, B6 ve B9 (folik asit), yorgunluğu önlemekte oldukça etkilidir. Vücut, bu vitaminleri kullanarak gıdalardan enerji üretir ve beyin fonksiyonlarını destekler. B12 vitamini eksikliği, özellikle kronik yorgunluk belirtilerine yol açabilir. Bu yüzden B12 vitamini içeren gıdalarla beslenmek veya B vitamini takviyeleri kullanmak enerji seviyelerini önemli ölçüde artırır. - B12 vitamini: Et, balık, süt ürünleri gibi hayvansal kaynaklı besinlerde bulunur. - B6 vitamini: Tavuk, balık, patates ve muz gibi yiyeceklerde bol miktarda mevcuttur. - B9 (folik asit): Yeşil yapraklı sebzeler, baklagiller ve tam tahıllar folik asit açısından zengindir. 2. C Vitamini C vitamini, bağışıklık sistemini güçlendiren ve vücudun genel işleyişini destekleyen güçlü bir antioksidandır. Ancak, C vitamini aynı zamanda yorgunluğu azaltmak için de kritik bir rol oynar. Bu vitamin, demir emilimini artırarak vücuda daha fazla oksijen taşınmasını sağlar, bu da yorgunluğu önler. Ayrıca C vitamini, stres seviyelerini azaltmaya yardımcı olur, böylece enerji seviyeniz gün boyunca daha dengeli kalır. C vitamini içeren besinler arasında portakal, kivi, çilek ve brokoli gibi yiyecekler yer alır. İlginizi Çekebilir; Enerji Veren Vitamin ve Mineraller 3. Demir Demir, oksijenin vücutta taşınmasını sağlayan hemoglobin üretiminde kritik bir rol oynar. Demir eksikliği, anemiye yol açarak yorgunluğa, halsizliğe ve odaklanma zorluklarına neden olabilir. Vücudunuzda yeterli demir olmadığında, kaslarınıza ve organlarınıza yeterince oksijen gitmez ve bu da sürekli bir enerji düşüklüğü yaratır. Demir seviyenizi artırmak için kırmızı et, ıspanak, mercimek ve fasulye gibi demir açısından zengin gıdaları tüketmek gereklidir. Ayrıca, demirin C vitamini ile birlikte alındığında emiliminin arttığı unutulmamalıdır. 4. Magnezyum Magnezyum, kas ve sinir fonksiyonları için gereklidir ve vücudun enerji üretiminde önemli bir rol oynar. Magnezyum eksikliği, kas yorgunluğuna, halsizliğe ve uyku problemlerine yol açar. Bu mineralin yeterli seviyede alınması, enerji seviyenizin korunmasına ve vücudunuzun stresle daha iyi başa çıkmasına yardımcı olur. Magnezyum, aynı zamanda kan şekeri seviyelerinin dengelenmesine de yardımcı olur, böylece enerji dalgalanmaları yaşamazsınız. Badem, avokado, tam tahıllar ve koyu yeşil yapraklı sebzeler magnezyum açısından zengin besinlerdir. 5. D Vitamini D vitamini, vücut tarafından güneş ışığı ile sentezlenen bir vitamindir ve enerji seviyelerini doğrudan etkiler. D vitamini eksikliği, kas güçsüzlüğüne, halsizliğe ve kronik yorgunluğa neden olabilir. Ayrıca, bu vitamin bağışıklık sisteminin düzgün çalışmasını destekler ve depresyon belirtilerini hafifletebilir. Özellikle kış aylarında güneş ışığına yeterince maruz kalmadığınızda D vitamini seviyeleriniz düşebilir. D vitamini açısından zengin gıdalar arasında yağlı balıklar, yumurta sarısı ve zenginleştirilmiş süt ürünleri bulunur. Ayrıca, güneşli havalarda dışarıda vakit geçirmek D vitamini seviyenizi artırmanın en etkili yollarından biridir. 6. Çinko Çinko, enerji üretimini ve bağışıklık sistemini destekleyen kritik minerallerden biridir. Çinko eksikliği, yorgunluk, halsizlik ve genel bir enerji düşüklüğü ile ilişkilidir. Çinko, vücutta birçok enzimatik reaksiyona katılır ve protein sentezini destekleyerek hücre yenilenmesine yardımcı olur. Enerji seviyelerini korumak ve yorgunluğu önlemek için yeterli çinko alımı şarttır. Çinko içeren yiyecekler arasında et, kabak çekirdeği, kaju ve mercimek gibi gıdalar yer alır. 7. Potasyum Potasyum, vücuttaki sıvı dengesi ve kas fonksiyonları için kritik bir mineraldir. Kas yorgunluğu, zayıflık ve düşük enerji seviyeleri genellikle potasyum eksikliği ile bağlantılıdır. Potasyum, vücuttaki elektrolit dengesini koruyarak enerji üretimine katkıda bulunur. Muz, tatlı patates, avokado ve ıspanak gibi gıdalar potasyum açısından zengindir ve günlük potasyum ihtiyacınızı karşılayabilir. İlginizi Çekebilir; Enerji Veren Atıştırmalık Tarifler 8. Koenzim Q10 Koenzim Q10, hücrelerin enerji üretim merkezleri olan mitokondrilerde bulunur. Bu bileşik, enerji üretiminde anahtar rol oynar ve vücuda enerji sağlamada hayati önem taşır. Koenzim Q10 eksikliği, enerji üretiminde aksaklıklara neden olarak yorgunluğa yol açar. Koenzim Q10 seviyelerini artırmak, hem fiziksel hem de zihinsel yorgunluğu azaltır ve dayanıklılığı artırır. Somon, sardalya, brokoli ve tam tahıllar gibi gıdalar koenzim Q10 açısından zengindir. Halsizlik Neden Olur? Halsizlik, birçok farklı nedenden kaynaklanabilir ve genellikle geçici bir durumdur. Yetersiz uyku, aşırı fiziksel efor, hareketsizlik, stres ve depresyon gibi faktörler bu duruma yol açabilir. Bunun yanı sıra, vitamin eksiklikleri ve bağışıklık sistemini zayıflatan enfeksiyonlar da halsizliğe neden olabilir. Örneğin, soğuk algınlığı, grip ya da kronik hastalıklar vücudun enerji düzeyini düşürerek yorgunluğa sebep olabilir. Halsizliği azaltmak için düzenli uyku, dengeli beslenme ve egzersiz yapmak önemlidir. Ancak halsizlik uzun süre devam ederse, altta yatan bir sağlık sorunu olabileceği için bir doktora danışmak gerekebilir. Halsizliğin yaygın nedenleri şunlardır: - Yetersiz veya dengesiz beslenme - Hareketsiz yaşam - Uyku yetersizliği - Bakteri ve virüs kaynaklı enfeksiyonlar - Demir, B12 ve folik asit eksiklikleri - Stres ve kaygı - Aşırı alkol tüketimi - Kronik yorgunluk sendromu - Bazı ilaçların yan etkileri - Mevsimsel değişiklikler Halsizlik şikayeti, yaşam tarzı değişiklikleri ile genellikle hafifletilebilir, ancak şiddetli ve sürekli hale gelirse profesyonel yardım almak önemlidir. İlginizi Çekebilir; Asterocoll ve Bağışıklık: Dioksijenil ile Sağlıklı Yaşam Halsizlik Belirtileri Nelerdir? Halsizlik, günlük aktiviteleri gerçekleştirmekte zorluk yaşanmasına neden olabilir ve çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir. Halsizliğin başlıca belirtileri arasında gözlerde yorgunluk, genel vücut yorgunluğu, can sıkıntısı, sabırsızlık ve huzursuzluk yer alır. Ayrıca, halsizlik şu semptomlarla da kendini gösterebilir: - Depresif ruh hali - Konsantrasyon güçlüğü - Enerji eksikliği ve motivasyon kaybı - Sürekli sinirli ve kaygılı hissetme - Kaslarda güçsüzlük - Eklem ağrıları - Mide bulantısı - Unutkanlık - Dikkat dağınıklığı Bu belirtiler, halsizliğin çeşitli nedenlerden kaynaklanabileceğinin işaretleri olabilir ve bu durumun tedavi edilmesi gerektiğinin bir göstergesi olabilir. Enerjinizi Artırmak İçin Adımlar
Tumblr media
Enerjinizi Artırmak İçin Adımlar Enerji seviyenizi yüksek tutmak için bu vitamin ve mineralleri içeren bir diyet uygulamak önemlidir. Ancak sadece beslenme yeterli değildir; düzenli egzersiz, yeterli su tüketimi ve iyi bir uyku düzeni de enerji seviyenizi dengede tutmanıza yardımcı olur. Ayrıca, stres yönetimi de yorgunlukla başa çıkmak için kritik bir unsurdur. Stres seviyelerinizi düşürmek için meditasyon, yoga gibi aktiviteleri hayatınıza dahil edebilirsiniz. Yorgunlukla savaşmak ve enerjik bir yaşam sürmek için doğru vitamin ve minerallerin alınması şarttır. B vitaminleri, C vitamini, demir, magnezyum, D vitamini, çinko, potasyum ve koenzim Q10 gibi besin öğeleri, vücudun enerji üretiminde ve yorgunluğun önlenmesinde hayati bir rol oynar. Bu vitamin ve mineralleri içeren bir beslenme düzeni ve sağlıklı yaşam tarzı ile enerji seviyenizi koruyabilir, gün boyunca kendinizi zinde hissedebilirsiniz. İlginizi Çekebilir; Sağlıklı Beslenme ve Cilt Sağlığı: Parlayan Bir Cilt İçin İpuçları Sağlıklı İçecek Tarifleri: Smoothie ve Detoks Suları Read the full article
0 notes
cehrenet-blog · 7 years
Text
Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Yiyecekler
Günümüz yaşantısında bireyler düzensiz beslenme, sigara, alkol, hava kirliliği ve radyasyonna maruz kaldıkları için serbest radikaller artar ve DNA yapılarında hasarlar oluşmaya başlar. Serbest radikallerin artması sonucunda kişilerde kalp ve damar hastalıkları, kanser, arttritler ve birçok hastalıklar oluşmaya başlar. Tüketilen besinler özellikle bağışıklık sistemini güçlendiren yiyecekler taze sebze ve meyveler antioksidan içerir ve vücut serbest radikaller ile savaşmaya başlar. Serbest radikallerin zararlı etkilerini azalmak için kişilerin yeterli düzeyde antioksidan tüketmeleri faydalı olacaktır.
Bağışıklık Sistemini Destekleyen Besinler Hangileridir?
Bağışıklık sistemini güçlendiren ve destekleyici olarak kullanılan vitaminler A, B, C, E vitaminleri olup demir, selenyum E, çinko ve karotenlerdir.
A vitamini: Avitamini eksik olan kişilerde viral enfeksiyonlar yaşar. A vitamini en fazla balık, balık yağı, yumurta ve sütte bulunuyor. A vitamini eksik olan kişiler bol bol bu besinleri tüketmesinde fayda vardır.
B vitamini: Betakaraten yeşil yapraklı sebzeler, koyu sarı sebzeler, turuncu ve kırmızı renkli sebze ve meyvelerde bulunuyor. Kişilerin bu besinleri tüketmesi serbest radikallerin durmasını sağlar.
C vitamini: Bağışıklık sisteminin güçlenmesinde önemli rol oynar. C vitamini maydanoz, yeşilbiber, kavun, kiraz ve turnçgillerde bolca bulunuyor. Ayrıca bağışıklık sisteminin güçlü olasında en büyük unsurdur. C vitamini eksikliği olan bireylerin turuçgilleri bolca tüketmeleri hastalıklara yakalanmalarına karşı en büyük kalkandır.
B6 vitamini: B6 vitamini eksikliği bağışıklık sisteminin düşüklüğüne neden olur.
Folik asit ve B12: Bu vitaminlerin eksikliğinde kişilerin daha hızlı hastalanmasına neden olur. B12 vitamini, kırmızı et, yumurta, balık, süt ve süt ürünlerinde, tavuk ve balık yağında bulunuyor. Folik asit ise kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler de bolca bulunuyor.
Demir eksikliği bağışıklık sistemini bozarak savaşan hücrelerin işlevlerini azaltır. Özellikle demir yumurta, kırmızı et, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler de vardır.
Çinko eksikliği: Vücutta yeterince bulunan çinko bakteri ve virüslerin çoğalmasını engeller. Et, balık, yumurta ve sütte fazlası ile bulunuyor.
Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Yiyecekler
0 notes
backlinkci · 2 years
Text
Prostat Büyümesine Karşı Nasıl Beslenilmeli?
Prostata ne iyi gelir
Prostat Büyümesine Karşı Nasıl Beslenilmeli?
Erkeklerin 40 yaş sonrası korkulu rüyası olan prostat büyümesi, hayat kalitesini düşüren bir hastalık. Oysa günlük beslenmeye eklenen bir takım besinler sayesinde, prostat büyümesi ve iltihaplanmasına karşı vücudun koruma kalkanı en üst düzeyde tutulabilir. Bağışıklık sistemini güçlendiren besinler ile desteklenen beslenme programı, prostat büyümesi ve iltihabının önüne geçiyor. Prostat sağlığını koruyacak 10 öneri 1- Tabağınızı renkli sebzelerle canlandırın: Sebzelerin yararları saymakla bitmez. Sebzelerin içeriğinde bulunan antioksidanlar prostat sağlığını koruyarak, prostat büyümesi sonrası oluşabilecek iltihabın önüne geçer. Günde en  az 4 porsiyon çiğ ya da az haşlanmış sebze yemeye özen gösterin. Sebze tüketiminde mutlaka, mevsim sebzelerini tercih edin. 1 kaşık elma sirkesinde iyice yıkarak çiğ ve az haşlanmış sebzeleri yemeye özen gösterin. 2- Doğal baş ucu ilacı: Her soğuk algınlığı ya da grip olduğumuzda başvurduğumuz C vitamini, prostat hastalığının önlenmesinde de büyük önem taşıyor.  Prostat büyümesine karşı çalışan en önemli destek elemanlarından bir tanesi. Günde 1 adet taze kırmızı kapya biber veya 2-3 yeşil biber, 1 porsiyon koyu yeşil yapraklı sebzeler, 1 fincan kuşburnu çayı, mevsiminde 1-2 kâse turuncu kırmızı meyvelerin yenilmesi sizi prostat hastalıklarına karşı koruyacaktır. 3- Hayvansal gıdalar yerine bitkisel gıdalara ağırlık verin: Hayvansal yağ içeriği düşük bir beslenme programının prostat büyümesini önlenmesine yardımcı olduğu görülmüştür. Bu nedenle hayvansal kaynaklı besinlere kıyasla daha çok bitkisel kaynaklı besinleri tercih edin. Günde 2 – 3 porsiyondan fazla tam yağlı süt ve süt ürünleri ve haftada 5 porsiyondan fazla kırmızı et tüketiminden kaçının. 4- Mineraller ile korunun: Beslenmenizi planlarken mutlaka çinkodan zengin nohut, yeşil mercimek, kabak çekirdeği ay çekirdeği, ıspanak, mantar ve selenyumdan zengin brezilya cevizi, kabak çekirdeği, yumurta, yulaf kepeği, ıspanak, yeşil mercimek gibi besinleri ekleyin. 5- Antioksidanların gücünden faydalanın: Kabuğuyla rendelenmiş yeşil elma veya domates suyu sağlığınıza sağlık katar. Özellikle domatesin içinde bulunan likopenin prostat kanserini önleyici özelliği de vardır. Bu nedenle günlük hayatınızda bu iki besine de bol bol yer verin. Günde en az bir orta boy kabuklu elma yemeye ve1 bardak taze domates suyu içmeye özen gösterin. 6- Prostata karşı önce bağışıklık: Hastalıklara karşı alınabilecek en önemli önlemlerden biri de bağışıklık sistemini güçlü tutmaktan geçiyor. Bağışıklık sisteminiz ne kadar güçlü olursa hastalıkların oluşma ihtimali o kadar azalır. Siyah turp ve karahindiba otunu, meryem ana dikenini (milk thistle) ve 1 çay kaşığı toz zerdeçalı salata veya yoğurdunuza ekleyip prostatit ve prostat kanserine karşı bağışıklığınızı güçlendirin. 7- Kokusu bol faydası çok: Soğan ve sarımsağı sofranızdan eksik etmeyin. 8- Balık yoksa omega-3 desteği: Haftada 2 kez mümkünse birer orta boy buğulama/ızgara veya fırında mevsim balığı yiyin. Mümkün değilse doktor ve diyetisyeninizin önerdiği günlük 1000 mg’lık omega-3 yağı takviyesini alıp, günde bir tatlı kaşığı yemekle beraber içmeye özen gösterin. Omega-3 yağı takviyesinin kapsül formu yerine sıvı formunu tercih edin. 9- Rafine edilmiş tahıllardan kaçının: Rafine edilmiş yani lifli ve besleyici kısımları çıkarılmış tahıllardan beyaz un, pirinç, makarna hamur işlerinden mümkün olduğunca kaçının. bunların besleyici değeri yüksek karabuğday, buğday ruşeymi ve bulguru tercih edin. 10- Koenzim takviyesi şart: Günlük 100 mg koenzim q10, prostat kanseri ve prostatit oluşum riskini azaltır. vücut koenzim q10’u kendisi üretir ancak 50 yaş üzerinde vücuttaki koenzim q10 üretimi azalacağından dolayı, 50 yaş ve üzerindeki kişiler diyetisyen ve doktorun önerdiği takdirde günlük 100 mg koenzim q10 alabilir.
0 notes
lfmcn · 4 years
Text
En Sağlıklı Besinler Hangileridir?
Bu yazımızda sizlere tükettiğimiz yiyecekler arasında en sağlıklı besinlerin hangileri olduğuna yer verdik. Ton balığı yağ içeriği vasıtası ile vücudu olumlu derecede etkiliyor ve vücut için olmazsa olmazlardan birisidir. Kırmızı ve beyaz lahana bünyesinde C vitamininin yanı sıra B vitamini ve kalsiyum da içermektedir. Lahana turşusu içeriğindeki B12 vitamini ve laktik asit bakterileri vasıtası ile tümör oluşumunu engelleyen epeyce mühim bir besindir. Kefir bünyesinde asit laktik bakterileri ve asit laktik bulundurmaktadır. Enginar ise bünyesinde B ve C vitamini yanı sıra cynarin barındırır. Lif içeriği vasıtası ile kabızlık problemi yaşam sürdüren bebeklere de birebir tesirli.
C VİTAMİNİ KAYNAĞI BESİNLER
Tumblr media
Limon C vitamini açısından oldukça varlıklıdır bir de içinde glucarate barındırır. Greyfurt meyvesi içinde C vitamini ile birlikte folikasit barındırır. Bezelye sebzesinin içinde magnezyum ve bitkisel protein bulunuyor. Cilt sağlığını koruma da başarılı olması sebebiyle bir oldukça kremin içinde özü bulunur. Quercetin ve kaempferol adı verilen iki antioksidan ise siyah lahananın içindeki en kuvvetli antioksidanlardan ikisi. Soyanın içinde yer alan aşırı derecede protein kemiklerin güçlenip gelişmesinde ve doku kütlesinin yükselmesinde yüksek seviyede yarar karşılamaktadır. Gün içinde yediğimiz gıdalar beyin sağlığımızı da önemli derecede etkiliyor. Protein alırken kalori alımına da itina edilmesi gerekliliğini hatırlatalım. Meyveli yoğurtları alırken de içerdikleri şeker civarlarına mutlak surette özen edin.
PROTEİN KAYNAĞI BESİNLER
Tumblr media
Süt sevmeyenler için peynir kalsiyum açısından en sağlıklı besinlerden biridir. Protein açısından hayvansal gıdalar dek yüksek değerlere sahip olmasalar da onlara yakın derecede protein sahibi olan tahıl mamüller vardır. Sebzeler ve meyveler de mineral ve vitamin açısından epeyce varlıklıdır. Kızartmalar yerine ızgarada yağsız pişirilmiş veya haşlanma şeklinde tüketebilirsiniz. Sağlıksız gıdaların yerine seçenekler koyulması gerekmekte. Sahip oldukları lifler sindirim sitemine faydalıdır. Göz sağlığı için mühim olan havuç sindirim ve bağışıklık sistemi içerisinde son derece faydalıdır. Nane kusursuz bir temizleyici olarak da sindirim sistemini destekler. Yetersiz ve dengesiz beslenme neticesi sindirim sistemi rahatsızlıkları görülebiliyor. İsmine bakıca sanki sadece sindirim sistemini etkileyen bir rahatsızlık vs düşünülebilir halbuki her türlü sıhhat sorunu ile birlikte orantılıdır. Probiyotikler başta sindirim olmak üzere sağlığa mühim etkileri olan canlı bakteri ve mayalardır. Bugün otoimmün rahatsızlığa sahip hastalarda sindirim kanalının ve burada yaşam sürdüren bakterilerin sıhhatli bireylerden değişik olduğunu biliyoruz.
SAĞLIK İÇİN EN SAĞLIKLI BESİNLER
Tumblr media
Biberler bireyi migrene karşı korurken aynı vakitte kafa ağrısına da iyi gelirler. Süt sadece kemik oluşumu üzerinde pozitif bir tesire sahip olmakla kalmıyor bunun yanı sıra bireyi bağırsak kanserine karşı koruma vazifesini de üstleniyor. Ahududu tümör oluşumu ile birlikte savaşırken aynı vakitte bireyi bakteri ve virüslere karşıda korumakta. Kasları güçlendirir ve aynı vakitte kanser karşı bireyi korur. 100 gr tereyağında 785 kalori bulunmaktadır. Günlük kalori ihtiyacının% 15 20’sini karşılayıp kas yapımına yardımcı olur. Bir porsiyonunda yalnızca 30 kalori yer alır ve kilo verdirmeye yardımcı olur. Yumurtanın kalorisinin yüzde 62’i ise yağından gelmektedir. Bir de boş kalori diye adlandırdığımız gıdalar bulunmakta. Protein olarak varlıklı olmakla birlikte kalorisi düşüktür. Yulaflar ne dek küçükse o dek fazla kalori içeriyor demektir. Ispanak özellikle gebe bayanların daimi yemesi gereken gıdalar arasında yer almaktadır ve aynı vakitte sinirleri güçlendiriyor. Bir yerlere yetişme telaşından ya da sabah erken saatte hazırlamaya üşenildiğinden kahvaltıya gereken ihtimam verilmez. Proteine ayrıca yoğurt ile birlikte birlikte probiyotik bakteriler bedene alınır. Kasların gelişip güçlenmesini ve sayısını artırmakla birlikte boy uzamasını destekleyici özelliği bulunuyor. Mineral ve vitamin oranları oldukça yüksek olmakla birlikte vücuttaki toksinleri atıcı özelliği bulunmakta. Haftada 4 kere baklagillerden tüketmek kalp hastalığı tehlikesini yüzde 22 azaltıyor. Vücut direncini çoğaltarak hastalıklara yakalanma tehlikesini azaltmaktadır. İçeriğindeki E vitamini vasıtası ile hücreleri korumaktadır bunun dışında kanser tehlikesini de en aza indiriyor. Somon balığı D vitamini ve omega3 yağ asidi içerdiği için meme kanseri tehlikesini azalttığı vs kemikleri de güçlendirmektedir. Lahana tipleri kişideki gerilimden kaynaklanan açıklanan ile birlikte savaşırken yine bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı bir besindir. Buğday kişide fazla uyuma problemine iyi geldiği vb kişideki özellikle bacak kaslarındaki krampları yok ediyor. İçeriğindeki bileşimlerinin en iri yararı kişideki fazla suyun atılmasıdır. İçindeki flavanoidlerin kanser hücrelerinin büyümesini engelliyor ve bedende iltihap oluşmasını önlüyor. Bir tatlı patateste ise kanser savaşçısı ve bağışıklık sistemi güçlendirici A vitamini bulunmakta. Güneş ışınlarının zararlı etkilerine karşı da koruyan ceviz kanserle savaşmaya yardımcı. Shiitake mantarı D vitamini ve lentinan ile birlikte varlıklı bir besin olduğu için hem kanseri engelliyor hatta bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Mısır sadece stresle savaşmada yardımcı değil bağırsak kanserini engel olan bir besindir. Fıstık ezmesi hem kilo almanıza yardımcı olur hatta sizleri kalın bağırsak kanserinden korur.
KARACİĞER İÇİN FAYDALI BESİNLER
Tumblr media
Balıkların vücutlarında sıhhat bakımından epeyce faydalı yağlar yer almaktadır. Enginar karaciğer için son derece faydalıdır; karaciğeri korur ve karaciğer hastalıklarının daha tez iyileşmesini sağlar. Anlayacağınız günlük beslenmenize biraz soya katmanız sizin için epeyce faydalı olabilir. Ateş düşürücü tesiri sebebiyle ateşli hastalıklarda faydalıdır. Çavdar özellikle stres ile birlikte mücadele edip kişiye enerji gerçekleştiriyor. Kivi özellikle zayıflatan ve bağışıklık sistemini güçlendiren bir meyvedir. Dilbilim insan dili denilen olgunun özelliklerini araştırır ve onun kalitesini ve işleyiş düzenini meydana çıkarmayı hedefler.
B12 VİTAMİNİ
Tumblr media
Kokusu ağır gelirdi bana ve daima fındığı cevize tercih ederdim. D ve B12 vitamini deposu olmasıyla da tercih sebebidir. Yetişkinler için yarım yağlı peynirler daha başarılı bir tercih olacaktır. Markette yoğurt alışverişi yapar iken yarım yağlı olanları tercih edin. D ve B12 vitamini deposu olmasıyla da tercih nedeni oluyor. Spirulina pek oldukça şahıs tarafından kalp pürüzleri ya da metabolizmayla alakalı şikayetler için önerilmektedir. Vücut tarafından sebum gerçekleştirmek için A vitamini gerekmekte. Yağsız sığır eti aynı vakitte bağışıklık düzeneğinin düzgün çalışması için gereklidir. Omega 3 yağları kardiyovasküler düzenin ve beynin sıhhatli işlevini gerçekleştirmesine katkıda yer alır. Bünyesindeki C vitamini vasıtası ile bağışıklık sistemi güçlenir. Çilek meyvesi metabolizmayı harekete geçirip bağışıklık sistemini güçlendirir. Soğuk havalarda bağışıklık düzeneğinin güçlendirilmesi ve hastalıklara karşı direnç kazanmak için doğru beslenmeye dikkat gösterilmelidir. Bu nedenle her öğünde en sağlıklı besinleri tüketmemiz gerekir. Probiyotikten varlıklı beslenin. Bağışıklık sistemi sağlığı için D ve C vitaminlerinin önemine değinen Uzm. Hindistan cevizi en sıhhatli besin maddelerinden bir öteki. Piyasadaki en kaliteli ve sıhhatli vücut geliştirme ilaçlarını araştırdık. Çocuklarda sıhhatli kemik gelişimine katkıda yer alır ve demir içermesi sebebi ile birlikte kansızlığı engel olur. Listedeki gıdaları tüketenlerin daha sıhhatli ve uzun yaşamlı olma şansının yüksek. Kahvaltıların en münasip ve dengeli bir biçimde yapılması sıhhat bakımından son derece mühimdir. Dilerseniz baharatlarla tatlandırarak sıhhatli bir atıştırmalık yapabilirsiniz. Bitter Çikolata Bitter çikolata gerçekte inanılmaz tadı ile birlikte ender sıhhatli besinler bir tanesidir. Ertesi gün uyandığınızda nasıl hissettiğinize ve enerjik olup olmadığınıza bakarak akşam yemeğinizin sıhhatli olup olmadığına karar verebilirsiniz. Adet sancılarını azaltan soya aynı vakitte vajinanın natural olarak salgıladığı sıhhatli sıvıların oluşmasında tesirli. Bir avuç ölçeği geçmeden günlük tüketiminizi sağlıkla karşılayabilirsiniz. Sebum tüylerimizin meydaan getirdiği yağlı bir madde ve sıhhatli bir baş derisi için natural bir bakım gerçekleştiriyor. En sağlıklı besinler hakkında bilgi sahibi olmak için ilgili sayfamızı ziyaret edebilirsiniz. Niasin eksikliğinin Alzheimer hastalığı ve hafıza kaybının nedenleri arasında olduğu düşünülüyor. İnsülin direnci olduğu zaman alınan karbonhidratlar yağ olarak depolanır ve kilo alınır. Bitter çikolatanın afrodizyak tesiri olduğuna inanılıyor ve içerisindeki aminoasitler insana kendini iyi hissettiren dopamin üretimini arttırıyor. Kalorisi epeyce az olduğundan istediğiniz dek yemenizin hiçbir zararı olmayacaktır. Avokado da kolesterolü yüzde 22 oranında düşürdüğü söylenen bir meyve olmaklar birlikte en sağlıklı besinlerden biridir. Kalp sağlığını koruduğu gerçekleştirilen incelemeler ile birlikte tespit edilen zeytin aynı vakitte kötü kolesterolü düşürür. Bitter çikolatanın her türlü yararı zati biliniyor lakin kan basıncını yani tansiyonu düşürüyor ve içerisindeki flavanoidler kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu rol oynuyor. Bizim yemeklerimizin yine vazgeçilmezlerinden bir tanesi sarımsak içerisinde E. Elma sirkesinin içerisinde yer alan natural enzimler vajinadaki yararlı bakterilerin üremesine yardımcı olurken zararlı bakterileri de kovmada baya etkin. Steroid kürü ileri seviye vücut geliştirmeciler için dahi tehlikelidir ve bedene zarar verir. Bebek ve çocuklara düzenli aralarla üzüm pekmezi verilmesi hem kansızlık problemin oluşmasını engeller hemde bedene enerji verir.
KEÇİ PEYNİRİ
Tumblr media
Keçi peyniri de en sağlıklı besinlerin başında geliyor. Keçi peynirinde diğer peynir çeşitlerine göre daha düşük yağ yer alır. Whey diye adlandırılan protein tozlarının peynir altı suyundan yapıldığını duymuşsunuzdur. Soya fasulyesinden imal edilen soya sütünün natural maya ile birlikte mayalandırılması neticesi elde ettikleri bir peynirdir. Örneğin yoğurdun 245 gramında nerdeyse yüzde 50 kalsiyum; peynirin 40 gramında ise günlük kalsiyum ihtiyacını karşılayacak dek kalsiyum bulunuyor. Alfa linolenik asit aynı vakitte Omega 3 yağ asidi olması nedeniyle de hafıza gelişimi için elzemdir. Hashimoto hastalarında en mühim problemlerden bir tanesi de dirençli insülin direncinin olmasıdır. Vücudun yeterli düzeyde biyotin almaması saç yapısının duyarlı ve zayıf olmasına neden olmaktadır. Havucun günlük olarak tüketilmesi her türlü yönden sağlığımıza katkıda bulunmamızı sağlar. TarçınVücutta kan dolaşımını artırması vasıtası ile saç köklerine oksijen ve besin taşınmasına katkıda vardır. Domates ve salatalığı doğrayarak yapabileceğiniz salatalarla da kahvaltınıza renk katabilirsiniz. Taze sıkılmış natural meyve suları da kahvaltının yanısıra meşrubat olarak tüketilebilir ve en sağlıklı besinlerdendir. Kilo vermek isteyenlerin haftada birkaç gün ıspanak tüketmesi önerilmektedir. Günde 1 avokado yemek haftada 2 kilo 700 gram kilo almanızı sağlayacaktır. Aynı zamanda en sağlıklı besinlerden olan mercimeği salatalarınızda yahut tencere yemeği olarak haftada 2 3 kez tüketebilirsiniz. Kategorilere ayrılmış 2 milyondan fazla kelime ve sözcükleri değişik aksanlarda dinleme seçeneği. Cep telefonundan veyahut yurtdışından gerçekleştirilen aramalar değişiklik gösterebilir. Sindirimi kolaylaştırcı ve iştah açıcı tesiri yer almaktadır. Limonun antioksidan tesiri osteoartrit ve romatoid artritin yol açtığı rahatsızlıkları hafifletmek için de tüketilir. Sizler için araştırdık ve spor yapar iken işinizi basitleştirecek gıdaları sıraladık. Vücut geliştiriciler için olmazsa olmaz gıdaların başında gelir. Kolesterolü düşürmeye yardımcı ceviz bir de yurdumuzda bol bol yetişiyor. Fındık diğer yandan E vitamini ve maznezyum bakımından varlıklıdır. Yaban mersini suyu genel vajina sağlığına son derece iyi gelen bir meyve. Malum cinsel sağlığımızı korumak erkeklere göre epeyce daha meşakkatli olabiliyor. Yıkanıp hazırlaması biraz meşakkatli olsa da lezzetli bir ıspanak yemeğinin tadı her şeye değer. Sağlıklı ve lezzetli bir akşam yemeği pişirmek için bol alternatif bulunmakta. Sağlıklı ve lezzetli bir akşam yemeği pişirmek için. Avokado çoğu hayvansal besinlerden daha çok yağ yer almaktadır. Balık Yağı Sağlıklı sayılan hayvansal yağların başında balık yağı gelmektedir.
KAN ŞEKERİ VE YÜKSEK TANSİYON
Tumblr media
İçeriğindeki bol miktardaki C vitamini ile birlikte kalbi güçlendirip kan şekerini dengeler. Kan şekerinin düşmesini engel olarak yemeklerden sonra aç olmama duygusunun daha uzun sürmesini sağlar. Yüksek tansiyonu düşürür ve kan şekerini düzene sokar. İçerdiği yüksek miktardaki protein taşıması vasıtası ile mühim ölçüde kas ve dokuların gelişimini karşılamaktadır. İnanılmaz ölçüde besleyici olan Chia tohumlarında lif ve omega 3 ile birlikte mineraller yer alır. Vücuttaki atık ve zehirli maddelerin suda çözülebilir bir hale gelerek atılmasına yardımcı olur. Vücuttaki atık ve zehirli maddelerin suda çözülebilir bir hale gelerek atılmasına yardım ediyor.
VİTAMİNLER
Tumblr media
K vitamini kan pıhtısına ve kemiklerin gelişimine yardımcı olur. E vitamini kalbi korur ve iltihaplanmalara karşı savaşır. Havuç selenyum ve A vitamini bakımından varlıklı bir besindir. C vitamini kaybını önlemek için salatalarınızı da meyve suları vs tüketmeden anında evvel hazırlayın ve limonu salatayı tüketeceğiniz zaman eklemeyi unutmamalısınız. Sızma zeytinyağı E ve K vitaminleri içerir ve kuvvetli antioksidanlara sahiptir. B5 vitamini saç derisindeki kan akımını hızlandırarak saç derisini de koruyucu yapıya sahip. Yaban mersini idrar yolları enfeksiyonuyla müthiş tesirli bir biçimde savaşıyor ve vajinanın ph düzeyini dengeliyor. Avokado vajinadaki natural sıvıların üretilmesine yardım ediyor ve vajinanın kurumasına karşı koyuyor. Bir porsiyon somon ile günlük niasin ihtriyacınızın yüzde 50’sini karşılayabilirsiniz. Çocukların yiyebileceği biçimde porsiyonlar hazırlanmalıdır ve çocuk doyduğu zaman zorlanmamalıdır.
KARACİĞERE FAYDALI BESİNLER
Tumblr media
Karaciğeri koruyup ve karaciğer hastalıklarının daha tez iyileşmesini gerçekleştiriyor. Besinler villus diye tanımladığımız tüysü uzantılar ile birlikte hücre içine alınır ve işlendikten sonra kana verilerek karaciğere yönlendirilir. Deniz bitkileri pantothenik asit ve omega3 yağ asidi içerir. Kirli denizlerden gelmiş ve iri olan balıklar daha çok cıva içerir. Anlatım tarzları bir bakıma sunumla alakalı hususları içerir. Birçoğumuzun bildiği üzere süt en mühim kalsiyum kaynağıdır; çünkü sütün her 35 gramı 510 mg kalsiyum içerir. Kahvaltı bütün gün süresince aktivitelerinizi ve veriminizi yakından ilgilendirir. Kahvaltı bütün gün süresince aktivitelerinizi ve verimizi yakından ilgilendirir. Tufts Tıp Merkezi’nden Diyetisyen Alicia Romano’nun yardımı ile hazırlanan liste birçok gıda maddesini içeriyor. Maydanoz kuvvetli bir idrar söktürücüdür ve ödemin atılması için süregelen olarak tüketilir. Zeytin olarak da yeşil ve kara zeytinleri seçebilirsiniz. Tarhana ile birlikte her türlü tanım yapabilmek olası ne var ki tarhana deyince aklımıza ilk olarak tarhana çorbası geliyor. Sağlıklı bir ömür için beslenme biçimimiz ve yaşam tarzımız en mühim değişken olarak gözüküyor. Yeterli ve dengeli beslenme için hayatımızın her anında dikkat etmemiz gereken bir durumdur. Doğru ve sağlıklı besinler hıçkırığın geçmesine de yardımcı olabilir.
KİLO VERME
Yemeklerden 30 dakika öncesinde tüketildiğinde iştahı bastırmaya yardımcı olur. Kilo vermeye ve en doğru kilonun korunmasına yardımcıdır. Yemeklerden evvel tüketildiğinde iştahı bastırmaya yardımcıdır. Sağlıklı bir biçimde kilo vermenize de yardımcı olur. Kanatlı canlılara göre daha az proteine sahiptirler. İhtiva ettiği protein ile birlikte kilo vermeyi basitleştirir. Bu nedenle en sağlıklı besinleri tüketmek aynı zamanda ideal kiloya kavuşmanızı sağlar. Read the full article
0 notes
saglamsayfa · 4 years
Text
Bağışıklık sisteminin 'nükleer yakıtı' diyorlar! Her gün...
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Kırklareli Üniversitesi (KLÜ) Beslenme ve Diyetetik Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. İsmail Özkaya, özellikle salgın sürecinde hazır gıdalar yerine sağlıklı besinler tüketilmesi gerektiğini söyledi.
Tumblr media
Her kahvaltıda mutlaka bağışıklık sistemini güçlendiren süt ve süt ürünleri, yumurta, bal ya da pekmez gibi gıdaların bulundurulmasını öneren Özkaya, bunların yanında C vitamini ve protein ağırlıklı ürünlerin de tüketilmesini tavsiye etti.
Tumblr media
C vitamini eksikliğinde vücudumuzda neler olur? Biber, turunçgiller ve kuşburnunun da C vitamini kaynağı olduğuna dikkati çeken Özkaya, şöyle devam etti: "İmmün sistem için çok önemli iki başlık, C vitamini ve protein. C vitamini vücuttan zararlı maddelerin atılmasını sağlar, savunma sistemini güçlendirir. C vitamini kaybını önlemek için sebzeler ve meyveler tüketilmeden hemen önce hazırlanmalıdır. C vitamini eksikliğinde bağışıklık sistemi, diş eti iltihabı ve kolay morarma gibi belirtiler ortaya çıkar.
Tumblr media
Bal ve pekmezin faydaları nelerdir? İmmün sistemi için nükleer yakıt, bal veya pekmezdir. Demir, kalsiyum, fosfat, sodyum, klorür, potasyum, magnezyum gibi minerallerden oluşan bal ve pekmez B1, B2, B3, B5, B6 vitaminleri açısından oldukça zengin bir besin kaynağıdır ve bu yüzden de güçlü antiseptik, antibakteriyel özelliği vardır. "
Tumblr media
Yeterli düzeyde protein almak şart Özkaya, güçlü bir bağışıklık sistemi ile sağlıklı büyüme ve gelişme için proteinlerin önemine işaret ederek, "Günlük beslenmede yeterli miktarda protein almak güçlü bağışıklık için ilk şarttır. Özellikle et ve yumurta gibi biyolojik değeri yüksek proteinleri tüketmek oldukça önemlidir. Çocuklarımızın kahvaltısına yumurtayı bir gün omlet, bir gün pankek, bir gün haşlanmış, bir gün menemen gibi çeşitli formlarda ekleyebiliriz" diye konuştu.
Tumblr media
Kahvaltı sonrası bu hareketleri yapın Ebeveynlerin çocuklarıyla fiziksel aktivitelerde bulunarak hem kilo almayı engelleyebileceğini hem de kaliteli zaman geçireceğini anlatan Özkaya, şunları kaydetti: Sosyal izolasyon sağlayarak evlerinde kalan aileler, kahvaltı sonrasında kültür fizik hareketleri yapabilir. Ayakta durup beli ikişer ya da üçer kere sağa sola döndürmek, diz kapakları sabit şekilde eğilerek elleri ayak parmaklarına değdirmeye çalışmak gibi kültür fizik hareketleri sabah sporu için yeterli olacaktır. Bunların yanında zumba veya müzik açıp dans da edilebilir. Bu sayede bir yandan eğlenirken diğer bir yandan da spor yapmış oluruz."
Tumblr media
Doç.Dr. İsmail Özkaya; 1-3 yaşın 1,3 litre, 4-8 yaşın 1,4 litre, 9-13 yaşın 2 litre, 14-18 yaşın ise günde en az 2 ya da 3 litre su tüketmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Read the full article
0 notes
baknedio · 4 years
Text
Eyüpsultan Belediyesi’nden Sosyal Medyada diyetisyen desteği
26 Mart 2020, Perşembe 14:04
İstanbul
Tumblr media
İSTANBUL, (DHA) – Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (COVID-19) salgınına karşı önlemler alan, temizlik, eğitim, sağlık, sosyal ve teknik alanlarda hizmetlerini arttıran Eyüpsultan Belediyesi, sosyal medyada diyetisyenle canlı yayınlara başladı.
Eyüpsultan Belediyesi diyetisyenleri, Facebook ve İnstagram’dan sosyal medya hesaplarından yapılan canlı yayınlarda, vatandaşların sorularını cevaplayarak virüse karşı alınacak önlemler ve bağışıklık sistemini güçlendirecek sağlıklı beslenme reçeteleri veriyorlar.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİRECEK BESLENME ÖNERİLERİ 
Eyüpsultan Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü diyetisyenlerinden Şeyda Demirçelik, sosyal medya üzerinden vatandaşların sorularını cevaplandırdıklarını, özellikle virüse karşı etkili, bağışıklık sistemini güçlendirecek beslenme reçeteleriyle ilgili bilgiler verdiklerini söyledi.
Kronik hastalıkları olan, 65 yaşın üzerindeki vatandaşların beslenme yöntemleri konusunda da bilgiler aktardıklarını ifade eden Demirçelik, “Güçlü bir bağışıklık sistemi sağlıklı beslenmeyle yakından ilişkilidir. Koronavirüse (COVID-19) karşı bağışıklık sistemini güçlendirici besinlere ağırlık vermemiz gerekiyor. Her hafta Cuma günleri 14:00’de Facebook’tan, İnstagram’dan ise her akşam 21:00’de canlı yayınlar yapıyoruz. Eyüpsultan ilçe sakinlerinin sağlıklı beslenme, bağışıklık sistemini yükseltmek için yapılması gerekenler ve beslenmeyle ilgili merak ettikleri soruları yanıtlıyoruz” dedi.   
Bağışıklık sisteminin insan vücudunu hastalıklara karşı koruyan güçlü bir savunma sistemi olduğunu belirten Şeyda Demirçelik, şunları söyledi: Özellikle grip, soğuk algınlığı ve tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüse (COVID-19) gibi hastalıklarla savaşabilmenin yolu da ancak güçlü bir savunma sistemine sahip olmakla mümkün olabilir. Güçlü bir bağışıklık sistemi de sağlıklı beslenme ile yakından ilişkilidir”
Şeyda Demirçelik, bağışıklık sistemini güçlendirecek besinleri ise şöyle sıraladı:
PROBİYOTİKLER İLE SAĞLIKLI BAĞIRSAKLAR, GÜÇLÜ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ
“Sağlıklı bir flora ve güçlü bir bağışıklık sistemi için probiyotikten zengin beslenme ihmal edilmemelidir. Probiyotik kaynaklar arasında, ev yapımı turşu, yoğurt, kefir, peynir, elma sirkesi gibi besinler bulunur.
YULAF TÜKETİN
Yulaf, bağışıklık sistemini uyarıcı özelliğinin yanısıra birçok bilimsel çalışmada kanser, mikrobiyal enfeksiyonlar, diyabet ve yüksek kolesterol tedavisinde de etkili olabileceği ortaya konulan ‘beta glukan’ içerir. Bu nedenle özellikle sık sık soğuk algınlığı ve gribe yakalananlar, kahvaltı veya ara öğünlerde süt/yoğurt içerisine yulaf ve meyve ekleyerek tüketebilirler.
SELENYUMDAN ZENGİN BESİNLER TÜKETİN
Bağışıklık sistemini güçlendiren, zararlı mikro organizmalar ile savaşan ve hücrelerini koruyan selenyuma günlük beslenme içinde yer verilmelidir. Tüm deniz ürünleri, ay çekirdeği, mantar, susam, tam tahıllar, sarımsak, soğan, yumurta ve tavuk eti selenyumun en iyi kaynaklarıdır.
GÜNDE 5 PORSİYON SEBZE-MEYVE TÜKETİN
Sebze ve meyveler sahip oldukları antioksidanlar (A, C, E vitaminleri, folik asit gibi vitaminler) sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirirler ve hastalıklara karşı vücut direncini artırırlar. Özellikle maydanoz, kuşburnu, yeşil biber, greyfurt, portakal, kivi, çilek, enginar içlerinde yüksek miktarda C vitamini, zeytinyağı, ceviz, badem, fındık ve türevleri E vitamini ve havuç, ıspanak, domates, brokoli, pırasa, bal kabağı gibi sebzeler ise bir A vitamini türevi olan ‘beta karoten’ içerir. Bu nedenle sofralarınızda bu besinlere mutlaka yer verin.
GÜNDE 2-3 FİNCAN YEŞİL ÇAY TÜKETİN
Yeşil çay içerdiği “kateşin” sayesinde antioksidan etki göstererek bağışıklık sistemini güçlendirir. Kan şekerini dengeler. Ancak yeşil çayın diüretik (idrar söktürücü) etkisi olduğu için tansiyon ve böbrek hastaları, yeşil çayı doktor ve diyetisyenlerine danışarak tüketmelidirler.
ZENCEFİL, ZERDEÇAL, KARABİBER TÜKETİN
Yemeklerinize, bitki çayları ve sularınızın i��erisine veya bal içerisine ekleyeceğiniz bu baharatlar, bağışıklık sisteminizin güçlenmesine ve gribal enfeksiyonların etkisinin azalmasına yardımcı olur.
ŞEKER TÜKETİMİNİ AZALTIN
Son yıllarda yapılan çalışmalar, fazla şeker tüketiminin bağırsak florasını bozarak bağışıklık sistemini baskıladığını göstermektedir. Bu nedenle beslenmenizde mümkün olduğu kadar şeker, hamur işleri, pasta, börek gibi şekerli yiyecekleri ve paketli, işlenmiş ürünlerin tüketimini azaltın.
SU TÜKETİMİNİ ARTIRIN
Son olarak günde 2-2.5 litre su tüketmeyi ihmal etmeyin. Çay ve kahvenin su yerine geçmediğini unutmayın.”
Kaynak: DHA
Bu Yazı Eyüpsultan Belediyesi’nden Sosyal Medyada diyetisyen desteği adresinde ilk olarak yayınlanmıştır. BakNeDio.Com.
source https://baknedio.com/eyupsultan-belediyesinden-sosyal-medyada-diyetisyen-destegi/
0 notes
yazarurfa · 4 years
Photo
Tumblr media
Korona virüs salgınından doğal besinlerle korunun Tüm dünyayı etkisi altına alan ve Türkiye'de de ölümlere sebep olan yeni tip Korona virüs salgını için kişisel hijyen, el temizliği, ve genel temizlik kurallarını uygulamamızın yanında, güçlü bir bağışıklık sistemi için beslenmenin de en az temizlik kadar ön planda tutulması gerektiği bildirildi. Tedavi yöntemi henüz tam olarak belirlenemeyen yeni tip korona virüs için; özellikle 60-65 yaş üstü kişiler, çocuklar ve kronik hastalığı olan, bağışıklığı zayıf bireylerin en riskli gruplar arasında. Alanya HEP Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Zehra Kaya, bağışıklığı güçlendiren ve vücut direncini arttıran besin değeri yüksek gıdaları hakkında bilgiler verdi. Faydalı bakteriler olarak bilinen probiyotiklerin, hastalıklara karşı savunma sistemimizi güçlendirdiğini söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Kaya, “Faydalı bakteriler olarak bilinen probiyotikler hastalıklara karşı savunma sistemimizi güçlendirdiği çeşitli bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır. Kullanılan malzemeler ve hazırlama yöntemi açısından sağlığa zararlı olan fast-food gibi hazır gıdaları tüketmek yerine, içerisinde sindirime ve bağırsak sistemine yararlı bakterilerin bulunduğu, vitamin, protein ve mineral açısından zengin yoğurt, peynir gibi probiyotiklerce zengin gıdalara yönelerek bu tür hastalıklara olan direncimizi arttırabiliriz” diye konuştu. "Yeterince pişmemiş etli yemeklerden uzak durun" Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Zehra Kaya, yeterince pişmeyen et yemeklerinden uzak durulmasını önerdi. “Kırmızı et, tavuk ve balık ürünleri ile yumurta gibi hayvansal kaynaklı ve protein, yağ asidi, vitamin ve mineral içeriği açısından çok zengin gıdalar yüksek risk grubunda olup, mikroorganizların çoğalması için mükemmel bir ortamdır” diyen Kaya, şöyle devam etti: “Bu gıdaları tükettiğimizde bağışıklığı düşürecek şekilde hatta ölümcül zehirlenmelere sebep olabilirler. Bu gıdalardan hazırlanan yemekleri yeterli ısıda ve sürede pişirilip tüketirsek içerdikleri yüksek besin değeri ile tam tersi vücudun direncini artırabiliriz. Bu gıdaların içerisindeki besin değerini kaybetmemek için düşük ısıda ızgara, fırında pişirme veya haşlama yöntemleriyle yenilmesi tercih edilmelidir. Bu besinler hastalığa karşı savunma mekanizmasında önemli bir yere sahip ve viral enfeksiyonlarda bloke edici ajan olarak görev alan Selenyum, demir, çinko gibi mineralleri içermektedir. Aynı zamanda, vücuttaki hücrelere zarar veren serbest radikallerin oluşumuna engel olan antioksidan olan ve kanser hastalığı ile savaşan anti kanserojen özellikteki A vitaminince zengin gıdalardır." Vitamin deposu meyve ve sebzeler Vitamin deposu meyve ve sebzelerin güçlü bağışıklıkta vazgeçilmez olduğuna dikkat çeken Kaya, “İlk akla gelen ve bilinen vitaminlerin başındaki C vitaminin yanı sıra, A vitamini, B grubu vitaminleri, D ve E vitamini de bağışıklık güçlendirmede çok önemli rol oynamaktadırlar. Bu vitaminlerin çoğunu, bol miktarda içeren taze meyvelerden ve çeşitli sebzelerle hazırlanmış salatalar ve yemeklerden karşılayabiliriz. Vücudumuzun üretemediği C vitaminini kaynağı olan portakal, mandalina, kivi, çilek gibi meyveler ile, brokoli, biber, maydanoz, enginar ve lahana gibi sebzeler güçlü bir bünye için günlük beslenmemizde yer alabilirler. A vitaminince zengin ıspanak, pazı, karalahana gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler ve havuç, balkabağı gibi sebzelerden salata ve yemek şeklinde tüketerek günlük gerekli miktarı alabilir, enfeksiyonlara karşı direnç kazanabiliriz. Son zamanların trend meyvelerinden avokado tüketerek B grubu vitaminlerinden özellikle B6, folik asit olarak bilinen B9 ve B12, aynı zamanda da esansiyel yağ asidi ihtiyacımızı da karşılayabiliriz. Güçlü bir antimikrobiyal etkiye sahip olan ve çeşitli vitamin, aminoasit ve mineraller içeren soğan ve sarımsağı ise yemeklere eklemek veya yanında çiğ olarak tüketmek enfeksiyonlara karşı savaşmamızda büyük rol oynamaktadır. Kırmızı-mor meyveler grubu altında toplanan çilek, nar, böğürtlen, yaban mersini, ahududu, kiraz, vişne gibi meyveler antioksidan özellikteki biyoaktif bileşiklerce, C ve B vitaminlerince zengin olduğundan bu meyvelerle hazırlanan taze sıkılmış meyve suyu karışımlarını günlük tüketmek bağışıklık sistemimizde çok etkili olacaktır. Özellikle çok sıcak olmayan kış bahar aylarında bu gıdaları tüketirken güneş ışığından faydalanabilecek bir yerde oturursak aynı zamanda güneş ışınlarından aldığımız D vitamini ihtiyacımızı da gidermiş oluruz. Alanya Hamdullah Emin Paşa Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Dr. Öğretim Üyesi Zehra Kaya, kabuklu yemişlerin bağışıklık sistemini güçlendirici etkisine dikkat çekti. Ceviz, badem, kaju, yer fıstığı, fındık gibi yağlı tohumlar tokoferol denilen yağda çözünen E vitamini bakımından zengin gıdalar olduğunu anlatan Kaya, “Aynı zamanda güçlü bir antioksidan olan E vitamini bağışıklık sistemi hücrelerini güçlendirici etkiye sahiptir. Bu gıdaların aynı zamanda hücreleri koruyan ve bağışıklığı arttıran omega-3 yağ asitleri ve çinko minerali açısından da zengin olduğu bilinmektedir” ifadelerini kullandı. Tahıllar ve bakliyat ürünleri olmazsa olmaz “Halk arasında Kovid-19 salgınına önlem olarak en çok depolanan ürünlerin başında besleyici özelliklerinden ve uzun raf ömürlerinden dolayı tahıllar ve kuru baklagiller geliyor” diyen Dr. Öğretim Üyesi Zehra Kaya, dengeli ve doğru beslenmeye ilişkin şunları kaydetti: “Halk arasında Kovid-19 salgınına önlem olarak en çok depolanan ürünlerin başında besleyici özelliklerinden ve uzun raf ömürlerinden dolayı tahıllar ve kuru baklagiller geliyor. Savunma mekanizması hücrelerinin yapısında protein bulunur ve yüksek protein içerikli mercimek, nohut, kuru fasulye gibi baklagillerden yapılan çeşitli yemeklerle protein ve lif ağırlıklı bir diyete sahip olabiliriz. Ayrıca buğday, çavdar gibi tahılların kepekli veya tam tahıl haliyle yapılan ekmekleri tercih ederek diyet lifi dediğimiz sindirilemeyen kompleks karbonhidratlar, E vitamini ve mineral ihtiyacımızı da karşılayabiliriz. Süper gıda olarak bilinen yulafta ise bağışıklık sistemindeki hücreleri aktive eden ve viral enfeksiyonlar için savunma sağlayan beta-glukan denilen polisakkarit yani kompleks şeker mevcuttur. Diğer tahıllara göre protein, yağ asidi, B grubu vitaminleri, manganez, çinko, demir, kalsiyum, potasyum gibi çeşitli mineraller ve beta-glukan açısından besin değeri çok yüksek olan yulafı sütle kahvaltılarımızda ya da ara öğünlerimizde kuruyemiş ya da meyvelerle birlikte tüketebiliriz. En doğal ve besleyici tahıl ürünlerinden olan genetiği değişmemiş olan siyez buğdayından ise çeşitli ekmek, salata, çorba ve bulgur ürünleri hazırlayarak içerdiği zengin lif, vitamin ve minerallerden faydalanabiliriz. Son olarak, bahsettiğimiz besin değeri yüksek bu gıdaları aldığımız günlük miktar da çok önemlidir ve aşırı tüketimle vücuda zararlı da olabilir. Her bireyin, kronik rahatsızlıklar ve gıda alerjileri de göz önüne alınarak bağışıklığını güçlendirmek için günlük alması gereken besinleri ve yeterli miktarlarını hekim danışmanlığında uygulamasını tavsiye ederim. Ayrıca günlük diyette tek tip değil, et, süt, meyve-sebze ve tahıl çeşitlerinden dengeli beslenmeye gidilmelidir. Şunu da unutmamak gerekir ki, doğru beslenme şekillerinin yanı sıra, tam ve güçlü bir bağışıklık sistemi sağlayabilmek için bol su içmek, düzenli ve kaliteli uyku uyumak, sigara ve alkolden uzak durmak, spor yapmak ve kendimizi olabildiğince stresten uzak tutmak gerekir. Bu şekilde gerekli tedbirleri alarak, Korona salgını gibi viral ve bakteriyel birçok hastalığa ve salgına karşı vücudumuz için gerekli direnci sağlayabiliriz.” #urfahaber #urfayazar #urfa #sanliurfa #urfagündemi #urfasondakika #haber #sondakikahaber #haberler
0 notes
kocaalihaber · 5 years
Text
0 notes
radyobalfm · 5 years
Text
Bağışıklık sistemini güçlendiren Mart ayında tüketilmesi gereken meyveler ve sebzeler
Tumblr media
Yeme içme kültürünün giderek değiştiği günümüz yerküresinde mahsusen zerzevat ve meyvelerin vakitsiz tüketilmesi birçok illete neden olmaktadır. Bunun nedeni mevsimi olmadığı halde tarım ilaçları yada sera ortamlarında organik olmayan tohumlarla yetiştirilen zerzevat ve meyveler tüketildiğinde bağışıklık sistemini güçlendirip bize muhtaçlığımız olan vitamin ve mineralleri vermek tarafına zarar…
View On WordPress
0 notes
erkantopuz · 5 years
Photo
Tumblr media
⭐️Göz sağlığını koruyan besinler: 🔺Koyu, Yeşil Yapraklı Sebzeler Ispanak ve lahana gibi yeşillikler, gözünüzdeki kan damarlarını güçlendiren ve katarakt oluşumunu önleyen C vitamini açısından zengindir. Ayrıca yaşa bağlı makula dejenerasyonunun ilerlemesini yavaşlatan lutein ve zeaksantiniye sahiptir. 🔺Turuncu Meyve ve Sebzeler Tatlı patates, balkabağı, havuç, turuncu biber ve kayısı gibi turuncu besinler beta-karoten açısından zengindir. Gözlerde gece görüşünü güçlendirirken yaşa bağlı makula dejenerasyonunun da ilerlemesini yavaşlatır. 🔺Balık Somon, ton balığı veya alabalık gibi balıklar bağışıklık sistemini güçlendiren hücre ve sinir sistemini koruyan Omega-3 yağ asitleri kaynağıdır. Omega-3’ler kuru göz semptomlarını hafifletebilir ve glokoma karşı koruyabilir. 🔺Fasulye ve Baklagiller Nohut, barbunya, mercimek ve fasulye gibi baklagillerde çinko oranı yüksektir. Çinko, gece körlüğünü azaltabilir ve yaşa bağlı makula dejenerasyonunun ilerlemesini azaltmada yardımcı olabilir. Ayrıca gözü koruyan bir pigment olan melanin üretimine de yardımcı olur. 🔺Yumurta Yumurta, değerli vitamin ve mineraller açısından oldukça zengindir. İçeriğinde lutein, çinko, zeaksantin, D ve A vitaminlerini barındırır. Gözleri gece körlüğüne ve kuruluğa karşı korur. 🔺Kabak Kabak, lutein ve zeaksantin ve C vitamini açısından mükemmel bir kaynaktır. Kışlık kabak A vitamini ve Omega-3 yağ asitleri içerirken, yaz kabağı da çinko kaynağıdır. Gece körlüğünü azaltabilir ve yaşa bağlı makula dejenerasyonunun ilerlemesini yavaşlatır. 🔺Turpgiller Brokoli, karnabahar ve brüksel lahanası gibi sebzeleri barındıran turpgiller A, C ve E vitaminleri, lutein, zekasantin ve beta-karoten gibi besin maddelerinin kombinasyonuna sahiptir. Bu antioksidan bileşikler hastalıklara karşı vücuttaki ve gözdeki hücreleri korur. 🔺Fındıklar ve tohumlar Fındık, badem, yer fıstığı gibi besinler güçlü bir antioksidan olan E vitamini açısından zengindir.Keten ve chia tohumları da iyi bir Omega-3, vitamin ve antioksidan kaynağıdır. Bu besinler yaşa bağlı makula dejenerasyonu, kuru göz ve diğer hastalıklara karşı doğal koruma sağlar. -Prof.Dr.Erkan Topuz- #ciltgüzelliği #uyku #zayıflamakistiyorum #alternatiftıp (Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi) https://www.instagram.com/p/B9jVkYOhho7/?igshid=11jn2u857seba
0 notes
mehmetkali · 7 years
Text
Yiyin İçin, Gribe Karşı Güçlenin http://ift.tt/2BEppGv
Grip derdinin tek devası dinlenmek mi? Vücudu güçlü tutmak, gribe karşı korur mu?C ve A vitamini gribe karşı etkili mi? Grip, hangi gıdalara karşı etkisiz kalıyor? Probiyotikler ve prebiyotiklerin gribe karşı rolü ne? Diyetisyen Emre Uzun, bu soruları yanıtladı ve en önemli hamlenin bağışıklık sistemini güçlendirmek olduğuna işaret etti.
Mevsim kış… Virüsler, özellikle de gribe yol açan virüslerle başımız dertte! Kalabalık ortamlarda hatta metrolarda, belediye otobüslerinde bile bu virüsler bizi buluyor. Diyetisyen Emre Uzun, “Yeterli ve dengeli beslenmeyi bir alışkanlık haline getirmekle bağışıklık sisteminizi güçlendirirsiniz ve böylece gribe karşı baştan zafer kazanırsınız” diyor. “Hedefiniz daime bağışıklığınızı güçlendirmek olmalı. Bu amaçla yapılacak hamleler de bellidir” diyor ve bunları tek tek sıralıyor:
Sıvı tüketin, bol su için
“Bizim en büyük hatalarımızdan biri kış aylarında içtiğimiz çaydan, meyve çaylarından aldığımız sıvıyla yetinip su içmeyi ihmal etmek! Oysa su mucizevi özelliklere sahiptir. Kışın daha yağlı beslendiğimiz için her gün düzenli 2-2,5 litre su içmemiz gerekir. Bu, vücut fonksiyonlarının düzenli çalışmasını sağlar. Düzenli çalışan fonksiyonlar sayesinde bağışıklık sistemi güçlenir, metabolizmamızın işleyişi dengesini korur. Çay tutkunu bir toplum olduğumuz için kış aylarında siyah çayı biraz azaltmakta da fayda var. Onun yerine, yine bağışıklık sistemini güçlendiren kuşburnu, adaçayı, rezene, yeşil çay, ıhlamur ve böğürtlen gibi bitki çayları içebilirsiniz.”
Proteine önem verin
“Kışın vücudumuzun günlük protein ihtiyacı, sahip olduğumuz her bir kilo başına 0,8 gramdır. Protein deyince aklınıza hemen et gelmemeli. Kırmızı et haricinde yumurta, süt, kümes hayvanları, balık, baklagiller de iyi birer protein kaynağıdır ve içerdikleri B6 ve B12 vitaminleri, selenyum ve çinko ile bağışıklık sistemini güçlendirirler. Aynı şekilde Omega 3 yağ asidi de bağışıklık sistemimiz için gereklidir ve “haftada en az iki kez balık yiyin” diye ısrar etmemizin sebebi de budur. Çünkü Omega 3 yağ asidinin iltihap azaltıcı, bağışıklık sistemini güçlendirici dolayısıyla gribe karşı koruyucu etkisi vardır. Kümes hayvanlarından tavukla hazırlanacak çorbalar ise hem virüslerle savaşır hem de vücutta oluşan inflamasyonu azaltır. Türk mutfağında üzerine bol limon sıkılıp karabiber serperek tüketilen şehriyeli tavuk çorbası gibi bir değer varken, sofranızdan eksik etmeyin derim.”
Soğan, sarımsak ve karabiber
“Soğanı neyse ki severek tüketiyoruz. Sarımsaktan ise kokusu nedeniyle biraz uzak duruyoruz. Sarımsağı yemeklere doğrayarak ya da çiğ halde yiyemiyorsanız size bir tavsiye: Tablet iriliğinde kestiğiniz sarımsak parçalarını, ilaç gibi yutun! Çünkü soğanın da sarımsağın da bağışıklığı güçlendirdiği artık biliniyor.
Aynı şekilde karabiber de önemli… Örneğin çorbalarınıza mutlaka karabiber serpin. Pilava, balığa, püreye özetle damak tadınıza ters gelmeyecek her gıdaya… Çünkü karabiberdeki piperin, ağrı kesici ve ateş düşürücüdür ve sizi hem gribe karşı korur hem de bağışıklığınızı güçlendirir.”
Sebzeler, meyveler…
“Her sebze ve meyvenin her mevsimde yetişmediği ortada… Bu, biraz da kozmik düzenin getirisi… Kara kışa, kara, fırtınaya inat yetişen meyve ve sebzeler, düşünün ki insan vücuduna neler kazandırır… Kıy meyve ve sebzelerinin en önemli yararı, hücreleri yenilemesi ve dokuları onarmasıdır. Bu sayede bağışıklık sistemimiz de güçlenir. Havuç, kivi, ıspanak, brokoli, mandalina, portakal ve greyfurt bol miktarda antioksidan, A ve C vitamini içerir. Yapılan son araştırmalar, C vitamininin gribi tedavi etmediğini ortaya koysa da vücut direnci için yeterli miktarda almak gerekir. Yine kış sebzelerinden lahana, ıspanak, karnabahar, pırasa, kereviz, havuç, tere ve turpun da sofranızda bulunması gerekir. Balkabağı ise hem bağırsak hareketlerini düzenlediği için hem de beta karoten içerdiği için bağışıklık sisteminin en önemli koruyucularından biridir.”
Probiyotik ve prebiyotikler
“Grip ve kışa özel hastalıklar sindirim ve boşaltım sistemine de zarar verebilir. Buna engel olmak için yapmanız gereken, bağırsak floranızı güçlendirmektir. Bu sayede mide-bağırsak enfeksiyonlarına karşı direnç de kazanmış olursunuz. Probiyotik ve prebiyotikler tam da bu noktada sahneye çıkar. Probiyotikler yoğurt, kefir, peynir, turşu, boza ve tarhanada yoğun olarak bulunan canlı ancak insan vücuduna dost bakterilerdir. Bu bakteriler bağırsakların ve kadınlarda vajen florasının dengesini korur, zararlı mikroorganizmaların çoğalmasını önler.
Prebiyotikler ise vücut tarafından sindirilemeyen, bağırsakta mayalanan ve kolondaki (kalın bağırsak) bakterilerin hem çoğalmasını hem de etkisini artıran besin ögeleridir. İlginç olan şu ki, probiyotiklerin sağlıklı ve çok sayıda var olabilmesi için prebiyotiklerin varlığı şarttır. Prebiyotik kaynaklarını ise kuru baklagiller, kepekli buğday, yulaf, arpa, soğan, sarımsak, pırasa, kuşkonmaz ve muz olarak sıralayabiliriz.”
E Vitamini
“Bütün vitaminler bir yana, kış aylarında grip salgınlarına karşı bağışıklık sisteminin belki de bir numaralı vitamin muhafızı hiç kuşkusuz E vitaminidir! Soğuk algınlığına, gribe, nezleye vb. dışında kalp hastalıklarına hatta kansere bile sebep olan ve vücudunuzun sağlıklı hücrelerine saldıran serbest radikallerle E vitamini savaşır. Ayçekirdeği, fındık, ceviz, badem dışında ıspanak ve brokoli gibi koyu yeşil yapraklı kış sebzeleri de bol miktarda E vitamini taşır.
İlaç gibi zerdeçal!
Tıp âleminde son yıllarda üzerinde en fazla araştırma yapılan kök baharatlardan biri hiç kuşkusuz zerdeçal! Öyle ki zerdeçal üzerine yazılan ve deneklerle elde edilmiş araştırma sonuçlarına dayanan 10 bini aşkın bilimsel makale, bu kök baharatın şimdiden “bitkisel ilaç” olarak anılmasına sebep oldu. Zerdeçal antioksidan zengini bir baharat. Doğal bir antienflamatuar ve aynı zamanda ağrı dindirici. Düzenli olarak zerdeçal tüketenlerin soğuk algınlığı, öksürük, grip ve solunum sisteminde tıkanıklıklara daha az yakalanması da araştırmaları doğruluyor. Özellikle zerdeçal ve bal karışımı, vücudun savunmasını destekleyen, iltihaplanma karşıtı ve antibakteriyel özelliklere sahip doğal bir reçete!
Bol Bol Yudumlayın!
Diyetisyen Emre Uzun’un tarifiyle, sizi gripten koruyacak içecek:
Malzemeler:
1/2 adet kivi
1/2 adet portakal
1 kaşık nar
Yarım bardak su
1/2 çay kaşığı zerdeçal
Hazırlanışı:
Meyveleri vitamin kaybına uğratmamak için iyice yıkayıp kabuklarını soyun. Doğrayın. Kısa süre blender’dan geçirin. Kıvamı damak tadınıza göre ayarlamak için tercihe göre su ekleyin. Zerdeçal ekleyin ve yudumlayın. Vücudunuzun savunma sistemine armağan edin!
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2DN0n9S via IFTTT
0 notes
kamu365 · 4 years
Text
Eyüpsultan Belediyesi’nden Sosyal Medyada diyetisyen desteği
26 Mart 2020, Perşembe 14:04
İstanbul
İSTANBUL, (DHA) – Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (COVID-19) salgınına karşı önlemler alan, temizlik, eğitim, sağlık, sosyal ve teknik alanlarda hizmetlerini arttıran Eyüpsultan Belediyesi, sosyal medyada diyetisyenle canlı yayınlara başladı.
Eyüpsultan Belediyesi diyetisyenleri, Facebook ve İnstagram’dan sosyal medya hesaplarından yapılan canlı yayınlarda, vatandaşların sorularını cevaplayarak virüse karşı alınacak önlemler ve bağışıklık sistemini güçlendirecek sağlıklı beslenme reçeteleri veriyorlar.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİRECEK BESLENME ÖNERİLERİ 
Eyüpsultan Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü diyetisyenlerinden Şeyda Demirçelik, sosyal medya üzerinden vatandaşların sorularını cevaplandırdıklarını, özellikle virüse karşı etkili, bağışıklık sistemini güçlendirecek beslenme reçeteleriyle ilgili bilgiler verdiklerini söyledi.
Kronik hastalıkları olan, 65 yaşın üzerindeki vatandaşların beslenme yöntemleri konusunda da bilgiler aktardıklarını ifade eden Demirçelik, “Güçlü bir bağışıklık sistemi sağlıklı beslenmeyle yakından ilişkilidir. Koronavirüse (COVID-19) karşı bağışıklık sistemini güçlendirici besinlere ağırlık vermemiz gerekiyor. Her hafta Cuma günleri 14:00’de Facebook’tan, İnstagram’dan ise her akşam 21:00’de canlı yayınlar yapıyoruz. Eyüpsultan ilçe sakinlerinin sağlıklı beslenme, bağışıklık sistemini yükseltmek için yapılması gerekenler ve beslenmeyle ilgili merak ettikleri soruları yanıtlıyoruz” dedi.   
Bağışıklık sisteminin insan vücudunu hastalıklara karşı koruyan güçlü bir savunma sistemi olduğunu belirten Şeyda Demirçelik, şunları söyledi: Özellikle grip, soğuk algınlığı ve tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüse (COVID-19) gibi hastalıklarla savaşabilmenin yolu da ancak güçlü bir savunma sistemine sahip olmakla mümkün olabilir. Güçlü bir bağışıklık sistemi de sağlıklı beslenme ile yakından ilişkilidir”
Şeyda Demirçelik, bağışıklık sistemini güçlendirecek besinleri ise şöyle sıraladı:
PROBİYOTİKLER İLE SAĞLIKLI BAĞIRSAKLAR, GÜÇLÜ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ
“Sağlıklı bir flora ve güçlü bir bağışıklık sistemi için probiyotikten zengin beslenme ihmal edilmemelidir. Probiyotik kaynaklar arasında, ev yapımı turşu, yoğurt, kefir, peynir, elma sirkesi gibi besinler bulunur.
YULAF TÜKETİN
Yulaf, bağışıklık sistemini uyarıcı özelliğinin yanısıra birçok bilimsel çalışmada kanser, mikrobiyal enfeksiyonlar, diyabet ve yüksek kolesterol tedavisinde de etkili olabileceği ortaya konulan ‘beta glukan’ içerir. Bu nedenle özellikle sık sık soğuk algınlığı ve gribe yakalananlar, kahvaltı veya ara öğünlerde süt/yoğurt içerisine yulaf ve meyve ekleyerek tüketebilirler.
SELENYUMDAN ZENGİN BESİNLER TÜKETİN
Bağışıklık sistemini güçlendiren, zararlı mikro organizmalar ile savaşan ve hücrelerini koruyan selenyuma günlük beslenme içinde yer verilmelidir. Tüm deniz ürünleri, ay çekirdeği, mantar, susam, tam tahıllar, sarımsak, soğan, yumurta ve tavuk eti selenyumun en iyi kaynaklarıdır.
GÜNDE 5 PORSİYON SEBZE-MEYVE TÜKETİN
Sebze ve meyveler sahip oldukları antioksidanlar (A, C, E vitaminleri, folik asit gibi vitaminler) sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirirler ve hastalıklara karşı vücut direncini artırırlar. Özellikle maydanoz, kuşburnu, yeşil biber, greyfurt, portakal, kivi, çilek, enginar içlerinde yüksek miktarda C vitamini, zeytinyağı, ceviz, badem, fındık ve türevleri E vitamini ve havuç, ıspanak, domates, brokoli, pırasa, bal kabağı gibi sebzeler ise bir A vitamini türevi olan ‘beta karoten’ içerir. Bu nedenle sofralarınızda bu besinlere mutlaka yer verin.
GÜNDE 2-3 FİNCAN YEŞİL ÇAY TÜKETİN
Yeşil çay içerdiği “kateşin” sayesinde antioksidan etki göstererek bağışıklık sistemini güçlendirir. Kan şekerini dengeler. Ancak yeşil çayın diüretik (idrar söktürücü) etkisi olduğu için tansiyon ve böbrek hastaları, yeşil çayı doktor ve diyetisyenlerine danışarak tüketmelidirler.
ZENCEFİL, ZERDEÇAL, KARABİBER TÜKETİN
Yemeklerinize, bitki çayları ve sularınızın içerisine veya bal içerisine ekleyeceğiniz bu baharatlar, bağışıklık sisteminizin güçlenmesine ve gribal enfeksiyonların etkisinin azalmasına yardımcı olur.
ŞEKER TÜKETİMİNİ AZALTIN
Son yıllarda yapılan çalışmalar, fazla şeker tüketiminin bağırsak florasını bozarak bağışıklık sistemini baskıladığını göstermektedir. Bu nedenle beslenmenizde mümkün olduğu kadar şeker, hamur işleri, pasta, börek gibi şekerli yiyecekleri ve paketli, işlenmiş ürünlerin tüketimini azaltın.
SU TÜKETİMİNİ ARTIRIN
Son olarak günde 2-2.5 litre su tüketmeyi ihmal etmeyin. Çay ve kahvenin su yerine geçmediğini unutmayın.”
DHA
The post Eyüpsultan Belediyesi’nden Sosyal Medyada diyetisyen desteği appeared first on Kamu365 | Dünya Gündemi.
from WordPress https://ift.tt/2UHuVU4 via IFTTT
0 notes
fenrees · 5 years
Text
Bağışıklık Sistemini Güçlendirecek Besinler Hangileridir?
Sürekli olarak corona virüsü haberlerinden sonra doktorlar bağışıklık sistemi düşük olan hastaların ölüme daha yakın olduğunu, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerektiğine değinmeye başladılar. Bir insan hayatında en önemli olan sistemlerden bir tanesi olan bağışıklık sistemi (immün sistem) yaşam boyunca karşılaştığımız virüs, bakteri ve diğer ölümcül olabilecek zararlı virüslerden, dış etkenlerden insanı koruyan sistemdir.
İç organlarımız 7 gün 24 saat aralıksız olarak çalışırlar. Örneğin bu kelimeleri okuduğunuz şu saniyelerde kalbiniz en az 4 kez attı, en az 3 kez nefes alıp verdiniz, bağırsaklarınızda trilyonlarca bakteri hareket etti.
Tüm bunlar vücudunuz çalıştığı için olan ve olmaması durumunda hayattan koptuğunuz (ölüm) anlamına gelen vücut çalışma sisteminin bir sonucudur. Bugün ne doktorlar, ne bilimadamları insan vücudunun neden hasar aldığını, neden dolayı öldüğümüz konusunu bilemiyorlar. Kimi hastalar organ yetmezliğinden ölürken buna neden ve neyin sebep olduğu konusu çözülemediği için ölümsüzlük bulunamıyor.
Yaşam boyunca vücudumuz trilyonlarca sorunla karşılaşıyor. Bugün elinizi kestiğiniz zaman pek önemli görmüyor olsanız bile bağışıklık sisteminiz düşük olması durumunda elinizin kesik noktasının bile iyileşmesi daha uzun sürebiliyor.
Bağışıklık sistemi nerede?
Bağışıklık sistemi bir bütünden ibarettir. Herhangi bir şekilde dışarıdan MRI ile taranması veya başka yöntemler ile görüntülenmesi mümkün değildir. Bağışıklık sistemi bir organ değil, tüm organlarımızın bir bütünüdür. Vücudumuzda bulunan en karmaşık yapılardan bir tanesi olan bağışıklık sistemi A’dan Z’ye kadar vücudumuzun tüm bölümlerini kapsayan, önemli bir sistemdir.
Bağışıklık sistemi düşük olan insanlara ne olur?
Eğer bağışıklık sistemi düşük olan insansanız bu durumda hastalıklara daha çabuk yakalanır, basit bir gribi bile çok ağır atlatabilir ve ölebilirsiniz. En ufak bir soğuk algınlığı sizi haftalarca hastanede yatmaya sürükleyebilecek bir hale getirebilir.
Bazı insanların belirli kronik veya akut hastalıklar nedeniyle bağışıklık sistemleri zayıf olabilir. Örneğin kemoterapi veya ışın tedavisi gibi güçlü tedaviler alan insanların bağışıklık sistemleri zayıf olabilir. Yine benzer olarak bazı kronik hastalıklarda bağışıklık sistemi çok güçlü olabilir.
Örneğin bazı Multiple Skleroz (okunuşu eMeS, kısaltılmış yazılışı MS hastalığı) hastalarının bağışıklık sisteminin çok güçlü olduğu, bu nedenle santral sinir sistemine saldırarak hastalığın oluşmasına sebep olduğu iddia edilmektedir. Bazı MS hastalarında ise bağışıklık sistemi düşük olabildiği için daha fazla grip ve benzer hastalıklara yakalandığı bilindiğinden ötürü bu konuda tıp dünyası kronik bir hastalık olan MS hastalığının bağışıklık sistemi ile ilişkisi konusuna kesin yanıt verememiştir.
Bağışıklık sistemi düşük olan insanlar aynı zamanda daha çabuk yorulabilirler. En ufak harekette bile kendilerini çok yorgun hissedebilir.
Yine bağışıklık sistemi güçlü olmayan insanlar kronik hastalıklara daha çabuk yakalanabilirler.
Bağışıklık sistemi çöker mi?
Kimi zaman “bağışıklık sistemi çöktü öldü!” gibi açıklamalar medyada kendisine yer buluyor. Sağlıklı bir insanın bağışıklık sisteminin bir anda ‘çökmesi’ mümkün değildir. Bağışıklık sisteminin ‘çökmesi’ ifadesi aslında bağışıklık sisteminin çok zayıf hale gelmesi ve bunun sonucunda hastanın enfeksiyonlar ve diğer virüsler ile savaşmakta zorlanarak kimi zaman ölmesi ile sonuçlanan sürece verilen genel bir ad olarak medyada yer alıyor.
Bağışıklık sisteminin bir anda ‘çökmesi’ mümkün olmadığı gibi ağır tedaviler almaya başlanması durumunda çok kısa süre içerisinde bu sistem zayıf hale gelebilir.
Zayıflayan sistem daha sonrasında hasarlara karşı savunmasız kaldığında ise enfeksiyonlar vücudu ele geçirebilir ve ölümle sonuçlanabilir.
Bağışıklık sistemi nasıl güçlendirilir?
Bağışıklık sistemini güçlendirecek olan besinler arasında farklı besinler yer aldığı gibi, sadece besinler değil takviyelerde bağışıklık sisteminin güçlenmesinde çok fazla rol oynayabilir. Bağışıklık sistemini güçlendirecek olan gıdalar her zaman çok pahalı olarak satışa sunulan gıdalar olmadığı gibi, her gün kullandığımız ve her an herkesin elinin altında olan gıdalar olabilir.
Hangi besinler bağışıklık sistemini güçlendirir?
Turunçgiller
Bağışıklık sistemini güçlendirecek en önemli gıdalar arasında turunçgiller yer alıyor. Portakal ve mandalina gibi bol miktarlarda C vitamini içeren besinler insan vücudu için çok faydalı olduğu gibi, bağışıklık sistemini güçlendirmede etkilidir.
Portakal
Greyfurt
Mandalina
Limon
Misket Limonu
Klementin
Gibi meyveler bağışıklık sisteminin güçlenmesinde güçlü olan meyvelerdir. Bağışıklık sistemini güçlendirecek en iyi meyveler arasında bu meyveler dışında turunçgil grubunda yer alan diğer besinlerde oldukça faydalıdır.
Bildiklerinizi Unutun: Kırmızı Biber
En çok C vitamini içeren gıdanın meyveler olduğunu ve portakal olduğunu düşünüyorsunuz değil mi? Yanılıyorsunuz. En çok C vitamini içeren meyve kırmızı biberdir. Portala göre 2 kat daha fazla C vitamini içerdiği gibi bağışıklık sistemini güçlendirmek konusunda en etkili besinler arasında yer alıyor.
Beta karoten içeren kırmızı biber bu sayede cildinizin ışıltılı görünmesinde de son derece etkili olan bir meyvedir.
Brokoli
Her gün yenilmesinde hiçbir sakınca olmayan, hatta özellikle her gün bir porsiyon yenilmesi önerilen brokoli A, C ve E vitaminlerinin yanı sıra diğer birçok antioksidan ve lif içermektedir. Bu yönü ile bağışıklık sistemini güçlendiren brokoli özellikle günlük olarak büyük tuvalete gitmekte zorlanan, bağırsaklarının tam olarak boşalmadığını düşünen insanlar için her gün tüketilmesi önerilen sebzeler arasındadır.
Brokoli içerdiği lif oranı sayesinde bağırsaklarınızı çok daha sağlıklı çalışması, aynı zamanda büyük tuvaletinizi yaparken kabızlık ve benzer sorunlar yaşamanızı engelleyebilecek güçte bir gıdadır.
Sarımsak
Tüm dünyada özellikle Çin, ABD ve Türkiye mutfağında olmazsa olmazlar arasında yer alan sarımsak bağışıklık sistemini güçlendiri besindir.
Zencefil
Zencefil başta boğaz ağrısını geçirmek amacıyla ve diğer geçici hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Bağışıklık sistemini güçlendirici bir besindir.
Ispanak
C vitamini açısından son derece güçlü bir besin olan ıspanak bağışıklık sistemini güçlendirici etkisinin yanısıra lezzetli bir yemek olarak tüketilebilir.
Yoğurt
Yoğurt oldukça fazla D vitamini içeren bir besindir. D vitamini içermesinin yanında probiyotik yoğurtlar özellikle bağırsaktaki yararlı bakterilerin daha fazla artması için önemlidir. Yoğurt aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirici bir besindir.
Ülkemizde bazı markaların yoğurtları probiyotik açısından daha iyi olmaktadır. Mümkün oldukça organik ve probiyotik yoğurtları seçmeyi tercih edin.
Kuruyemiş
Badem ve diğer kuruyemişler hem mide sağlığı açısından, hem de bağırsakların iyi çalışması ve bağışıklık sistemi açısından her gün 1 avuç karışık çerez halinde tüketilebilir. Günde 1 avuç kuruyemiş tüketmenin masrafı 5 TL’den daha az olduğu gibi vücut açısından son derece faydalıdır.
Zerdeçal
Özellikle tatlısının yapıldığı zerdeçal hem tatlılarda, hem de farklı şekillerde tüketilebilir. Bağışıklık sistemini güçlendirici gıdalar arasında zerdeçalda listede kendisine yer bulmaktadır.
Meyveler
Kivi ve diğer birçok meyve bağışıklık sistemini güçlendirmekte faydalıdır. Papaya, portakal ve diğer birçok meyvenin günlük tüketimi bağışıklık sistemi açısından faydalı olduğu gibi bağırsakların iyi çalışması açısından da faydalıdır. Özellikle sık sık kuru gıdalar tüketiyorsanız muz gibi lifli meyveler tüketmek oldukça fazla tuvalet alışkanlıklarınız üzerinde faydalı olabilir.
Kümes Hayvanları
Kümes hayvanları özellikle tavuk tüketimi bağışıklık sistemi açısından son derece faydalıdır. Her gün tavuk tüketmek zararlı mı? Sorusunun yanıtını buradan bile bulmak mümkündür. Günlük olarak tavuk tüketmek insan sağlığı açısından faydalıdır, ancak farklı besinlerin tüketimi de oldukça önemlidir.
Kabuklu Deniz Ürünleri
Yengeç, ıstakoz ve diğer midye gibi kabuklu deniz ürünleri bağışıklık sistemini güçlendirecek en etkili besinlerdendir. Eğer ki sık sık deniz ürünleri yiyorsanız bağışıklık sistemi dışında göz sağlığınızda bu durumdan yakından etkilenir.
Yengeç
Istakoz
İstiridye
Midye
Bağışıklık Sistemini Hangi Vitaminler Güçlendirir
C Vitamini bağışıklık sisteminin kendi kendini onarması ve güçlenmesi için çok iyi vitamindir. Vitamin açısından kolay alınabilecek C vitamini özellikle vücudun grip ve benzer hastalıklar ile savaşmasında da son derece etkili olan bir vitamin. Çoğu insanın doktor tavsiyesi olmadan – C vitamini eksikliği olmadan – ekstra C vitamini almasına çoğu gıdada yer almasından dolayı gerek bulunmuyor.
B6 Vitamini yine bağışıklık sisteminin güçlü kalmasında ve daha da fazla güçlenmesinde son derece etkili olan bir vitamindir. Genellikle insanlar B vitamini kapsülleri içerisinden B6 vitamini aldıkları gibi belirli besinlerden de B6 vitamini alabililer.
E Vitamini vücudun enfeksiyonla savaşmasında oldukça etkili olan vitamindir. Güçlü bir antioksidan olan e vitamini genellikle insan vücudu için önemli bir vitamin olması ile tanınır.
Bağışıklık Sistemi Nasıl Güçlendirilir?
Bağışıklık sistemini güçlendirmek için her gün düzenli olarak uyumak çok önemli. Her gün düzenli olarak uyku düzenine dikkat etmek, her gün aynı saatte olmasa bile belirli bir saat uyumak insan vücudunun dinlenmesi açısından önemli.
Her gün en az 7 saat uyunması önerilirken, aynı zamanda uyunacak olan odanın karanlık olması, yattığınız yerde güven hissetmek ve rahat etmek insan vücudu açısından önemli.
Spor yapmak bağışıklık sistemini güçlendirir mi?
Evet, spor yapmak bağışıklık sisteminin güçlenmesinde son derece etkili olan bir aktivitedir. Ağır spor yapanların bağışıklık sistemi hiç spor yapmayanlara göre daha güçlü olmasa bile spor yapanların bağışıklık sistemi çok daha iyi olabilir.
Spor yapan insanların özellikle dengeli beslenme düzeni olması gerektiğinden dolayı spor bağışıklık sistemine dolaylı ve direkt olarak etki yapar. Düzenli bağırsak hareketleri ve düzenli gıda alımı ile bağışıklık sistemine direkt olarak etkisi çok büyük olmaktadır.
Harvard Üniversitesi’nde yapılan araştırmalarda bağışıklık sistemini güçlendirmek için önerilenler;
Sigara içmemek.
Meyve ve sebzelerle dolu bir diyet.
Düzenli egzersiz.
Sağlıklı bir kiloyu korumak.
Alkol alımı normal olmalı.
Yeterli uyku uyumak.
Ellerinizi sık sık yıkamak ve etleri iyice pişirmek gibi enfeksiyonlardan kaçınmak için adımlar atmak.
Stresi en aza indirmek.
Bağışıklık sisteminin güçlü olması ve kalması açısından çok önemli. Eğer bu önergelere uyan bir insansanız ve herhangi bir farklı hastalıklarınız bulunmuyor ise bağışıklık sisteminiz açısından endişe etmenize gerekmez.
Bağışıklık sistemimin zayıf olup olmadığını nasıl anlarım?
Eğer sık sık en ufak soğukta kalınca hasta oluyor, grip gibi hastalıkları çok ağır atlatıyorsanız ve bu sık oluyorsa bağışıklık sisteminiz düşük olabilir. Yine sürekli yorgun olma durumu mevcutsa, sürekli dudağınız uçukluyor ise bağışıklık sisteminiz düşük olabilir.
Bağışıklık sistemi düşük olan insanlar ayrıca daha çabuk yorulma, enfeksiyonlardan geç kurtulma veya hasarla kurtulma gibi durumlarla daha sık karşı karşıya kalabilir. Tüm bunlar sadece bağışıklık sistemi ile ilgili belirtiler olmadığı gibi bir işaret olabilir.
Bağışıklık Sistemi Ve Yaş Durumu
En sağlam bağışıklık sistemi genç erişkinlerdedir. 20-40 yaş arasındaki yaş grubunda bağışıklık sistemi son derece iyi olduğu gibi hayat boyu en güçlü bağışıklık sistemi bu yaşlar aralığındadır. Yaşlandıkça bağışıklık sisteminin mikroplara ve enfeksiyonlara karşı savaşma gücü git gide azalır ve sonucunda ise yaşlı insanlar enfeksiyon ve benzer sorunlardan kurtulmak konusunda gençlere veya kendinden daha genç olanlara göre çok daha fazla ölüm riski ile karşı karşıya kalabilirler.
Vitamin Olmayan Takviyeler Bağışıklık Sistemini Güçlendirir Mi?
Harvard Üniversite bu konuya çok iyi yanıt vermektedir. Uzmanlar, özellikle aktarlar ve eczanelerde 3. parti ürün olarak satışa sunulan bu tür ürünlerin bağışıklık sistemini çoğu zaman güçlendirmediğine işaret ediyorlar.
Harvard Üniversitesi bu konuda şöyle diyor:
Bir mağazaya gittiniz ve “bağışıklığı desteklediğini” iddia eden veya bağışıklık sisteminizin sağlığını başka şekilde artıracağını iddia eden ilaç kutuları ve bitkisel preparatlar göreceksiniz. Onları size önerecekler. Bazı preparatların bağışıklık sistemi fonksiyonunu destekleyici bileşenler içerdiği tespit edilmiş olsa da, şimdiye kadar aslında bağışıklığı enfeksiyona ve hastalığa karşı daha iyi koruyan herhangi bir madde veya ilaç bulunmamaktadır. Bir bitkinin – veya herhangi bir maddenin – bu konuda – bağışıklığı artıp artıramayacağını görmek, henüz oldukça karmaşık ve ispatlanması henüz mümkün olamayan bir konu olmaktadır. Bilimadamları, örneğin, kandaki antikor seviyelerini yükseltiyor gibi görünen bir bitkinin aslında genel bağışıklık için faydalı olup olmadığını bilmiyorlar.
Stres Ve Bağışıklık Sistemi
Stresin birçok hastalığa sebep olduğu iddia edilir. Peki bunu kanıtlayan var mı? Doktorlar bu konuda bilimadamları ile çakışmaktadırlar. Bilimadamları birçok hastalıkta stresin yeri olmadığını savunsa da bazı hastalıklarda ise stresin yeri olabilecek olduğuna, ancak bunun kesin olarak tespit edilemeyecek olduğuna değinmektediler.
Yine aynı bilimadamları tarafından yapılan çalışmalarda stresin bağışıklık sistemi üzerinde herhangi bir olumsuz etkisinin olup olmadığı kanıtlanmış değildir. Yapılan araştırmalarda bugüne kadar bağışıklık sistemi ile ilgili herhangi bir stres ilişkisi saptanamamış, sonuç olarak bu konuda bilimadamlarınca çalışmalar devam etmektedir.
Sağlıklı Kalmak En Önemlisi
Sürekli olarak sağlığınızı koruyacak önlemler almak, stresten genel olarak uzak durmaya çalışmak, aşırı yorulmaktan kaçınmak ve düzenli spor ve uyku sayesinde bağışıklık sisteminizi korumak mümkündür. Yine de zaman zaman akut hastalıklar döneminde bağışıklık sisteminiz kısa süreliğine bile olsa zarar görebilir ve kendisini yine bir süre sonra onarabilir. Tüm bunlar insanların yaşamları boyunca karşı karşıya kalabilecek oldukları problemler olduğu gibi, bağışıklık sistemini koruduğunu iddia eden takviye edici gıdaların 1 aydan uzun süreli alımı asla önerilmemektedir.
Bağışıklık sisteminizi en iyi koruma yöntemleri bu makalede yer aldığı üzere düzenden, sağlıklı kalmaktan geçiyor. Ekstra olarak herhangi bir şey yapmanıza gerek olmadan bağışıklık sisteminiz sağlıklı bir insansanız zaten sağlıklıdır ve iyi düzeydedir.
Hiçbir zaman uzmana danışmadan ek takviye edici gıda kullanmayın. Bazı uzmanlar takviye edici gıdaların kullanılmasını önerirken, bazıları ise önermemektedir. Doğru olan ise bilimadamlarına göre eğer ki herhangi bir problem yoksa takviye edici gıdalara gerek olmadığı yönündedir.
*Bu makale Zovovo.com için özel olarak üretilmiştir. Bağışıklık sistemi nasıl güçlendirilir? Bağışıklık sistemi için tüketilmesi gereken gıdalar, gibi sorulara yanıt vermekte olup sağlıklı yaşamın devamına vurgu yapmaktadır.
Kaynaklar ve ileri okuma:
https://www.aarp.org/health/healthy-living/info-2020/boosting-immune-response.html
https://www.health.harvard.edu/staying-healthy/how-to-boost-your-immune-system
3 Vitamins That Are Best for Boosting Your Immunity
https://www.healthline.com/health/food-nutrition/foods-that-boost-the-immune-system
The post Bağışıklık Sistemini Güçlendirecek Besinler Hangileridir? appeared first on Zovovo - En İyi Bilgi Sitesi.
Kaynak: https://www.zovovo.com/bagisiklik-sistemi-nasil-guclendirilir/
0 notes
Text
5 süper yaz meyvesi
meyve her yerdedir ve ekonomiktir. Hangi yaz meyvesini seçerseniz seçin, kötü bir seçim yapma şansınız yok ama bu beş meyve kalabalıktan sıyrılıyor.
Kiraz ve vişne
Bir avuç kadar kiraz üç gram lifle birlikte, potasyum ve biraz da C vitamini içerir. Tüm meyveler ve sebzeler gibi, renk veren bitki kimyasalları da sağlık açısından faydalıdır. Bu bileşikler meyveyi kırmızı, mor ve mavi renklendiren antosiyaninlerdir. Hücreleri hasardan koruyan antioksidanlar olarak çalışırlar. Quercetin denilen ve vişnelerde bulunan başka bir madde kalp sağlığını artırmaya yardımcı olabilir.
Karpuz ve kavun
Bu yaz meyvesi çoğu kişi tarafından besin açısından hafif görülür. Ancak karpuz, kadınların her gün ihtiyaç duyduğu C vitamini miktarının üçte biri, potasyum ve A vitamini gibi bazı önemli besin öğesi içerir. Karpuz, kırmızı rengini bazı kanserleri önleme ve cildinizi UV ışınlarından korumaya yardımcı olmasıyla bilinen bir antioksidan olan likopen’den alır. Karpuz ayrıcaz canlandırıcıdır ve vücudunuzun susuz kalmasını önler.
Çilek
Çilekler antioksidan kapasitesi bakımından ilk on arasında yer almaktadır. Antioksidanlar, bileşiklerin hücreye zarar veren serbest radikalleri ne kadar iyi tahrip edebileceğinin bir ölçüsüdür. Bu antioksidanlardan biri, bağışıklık sistemini güçlendiren C vitaminidir ve bir avuç kadar çilek bir günde ihtiyacınız olandan daha fazlasına sahiptir. Meyvenin diğer doğal bitki kimyasallarından bazıları, iltihaplanma, belirli kanser türleri ve diyabetle mücadeleye yardımcı olabilir.
Yaban mersini
Bunları “beyin meyvesi” olarak düşünün. Araştırmalar yaban mersini meyvesinin yaşa bağlı hafıza azalması ve demans riskini düşürdüğünü ve konsantrasyonu artırdığını gösteriyor. Araştırmacılar, meyvelerin mavileşmesini sağlayan antosiyaninler dahil olmak üzere meyvenin güçlü dozda antioksidanların beyin hücrelerinin korunmasına yardımcı olabileceğini düşünüyor. Taze yaban mersininin yanı sıra, dondurulmuş yaban mersini de tüketebilirsiniz. Normal yaban mersini daha küçük, daha koyu ve daha aromalıdır.
Ahududu
Bu meyvenin en büyük iddiası: Lif bakımından en yüksek meyvelerden biri ve yaklaşık bir avuç ahududu sekiz gram lif içerir. Bu, tüm gün için ihtiyacınız olanın yaklaşık üçte biri demektir. Ahududlar narin yapıdadır, bu yüzden onları satın aldıktan sonraki bir veya iki gün içinde yiyin ve yemeden hemen önce yıkayın.
Meyvelerde “şekerin çok yüksek” olduğunu duydunuz mu? Bu doğru fakat sizi endişelendirecek türden basit şeker değil. Meyvenin tamamen doğal şeker içerir ayrıca lif, vitamin, mineral, su içerir ve az kalorilidir. Yani, elbette, yıl boyunca tadını çıkarın.
Dyt. Serkan Sıtkı Şahin /
Fotoğraflar: Freepik
5 süper yaz meyvesi
0 notes
saglamsayfa · 4 years
Text
Bağışıklık sisteminizi güçlendirecek besinler
Tumblr media Tumblr media
Corona virüs ile savaşta en büyük silahın bağışıklık sistemini güçlü tutmak olduğunu pek çok uzman dile getiriyor. Özellikle salgın sürecinde hazır gıdalar yerine sağlıklı besinleri hayatımıza sokmak ise COVID-19'e karşı mücalede çok önemli. Bu besinler arasında yer alan bal ve pekmez de bağışıklık sisteminin 'nükleer yakıtı' olarak adlandırılıyor. Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Doç.Dr. İsmail Özkaya bakın neler söyledi.
Tumblr media
C vitaminin önemi Her kahvaltıda mutlaka bağışıklık sistemini güçlendiren süt ve süt ürünleri, yumurta, bal ya da pekmez gibi gıdaların bulundurulmasını öneren Özkaya, bunların yanında C vitamini ve protein ağırlıklı ürünlerin de tüketilmesini tavsiye etti. Biber, turunçgiller ve kuşburnunun da C vitamini kaynağı olduğuna dikkati çeken Özkaya, şöyle devam etti: "İmmün sistem için çok önemli iki başlık, C vitamini ve protein. C vitamini vücuttan zararlı maddelerin atılmasını sağlar, savunma sistemini güçlendirir. C vitamini kaybını önlemek için sebzeler ve meyveler tüketilmeden hemen önce hazırlanmalıdır. C vitamini eksikliğinde bağışıklık sistemi, diş eti iltihabı ve kolay morarma gibi belirtiler ortaya çıkar. İmmün sistemi için nükleer yakıt, bal veya pekmezdir. Demir, kalsiyum, fosfat, sodyum, klorür, potasyum, magnezyum gibi minerallerden oluşan bal ve pekmez B1, B2, B3, B5, B6 vitaminleri açısından oldukça zengin bir besin kaynağıdır ve bu yüzden de güçlü antiseptik, antibakteriyel özelliği vardır. "
Tumblr media
Yeterli düzeyde protein almak şart Özkaya, güçlü bir bağışıklık sistemi ile sağlıklı büyüme ve gelişme için proteinlerin önemine işaret ederek, "Günlük beslenmede yeterli miktarda protein almak güçlü bağışıklık için ilk şarttır. Özellikle et ve yumurta gibi biyolojik değeri yüksek proteinleri tüketmek oldukça önemlidir. Çocuklarımızın kahvaltısına yumurtayı bir gün omlet, bir gün pankek, bir gün haşlanmış, bir gün menemen gibi çeşitli formlarda ekleyebiliriz" diye konuştu.
Tumblr media
Kahvaltı sonrası bu hareketleri yapın Ebeveynlerin çocuklarıyla fiziksel aktivitelerde bulunarak hem kilo almayı engelleyebileceğini hem de kaliteli zaman geçireceğini anlatan Özkaya, şunları kaydetti: "Sosyal izolasyon sağlayarak evlerinde kalan aileler, kahvaltı sonrasında kültür fizik hareketleri yapabilir. Ayakta durup beli ikişer ya da üçer kere sağa sola döndürmek, diz kapakları sabit şekilde eğilerek elleri ayak parmaklarına değdirmeye çalışmak gibi kültür fizik hareketleri sabah sporu için yeterli olacaktır. Bunların yanında zumba veya müzik açıp dans da edilebilir. Bu sayede bir yandan eğlenirken diğer bir yandan da spor yapmış oluruz." Doç.Dr. İsmail Özkaya; 1-3 yaşın 1,3 litre, 4-8 yaşın 1,4 litre, 9-13 yaşın 2 litre, 14-18 yaşın ise günde en az 2 ya da 3 litre su tüketmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Read the full article
0 notes
Text
Kışın Nasıl Beslenmeliyiz
Kış ayları gelmesiyle, havaların soğumaya başlaması, enfeksiyon rahatsızlıklarının çoğalması vücut direncimizin azalmasına neden olur. Bu durum direkt olarak vücut metabolizmamızı etkiler. Vücudumuz kendini bu dış etkenlerden koruyabilmek için hali hazırda sahip olduğu enerjiyi harcamak, yağ yakmak yerine, kendi enerjisini korumak ister. İşte bu yüzden soğuk kış aylarında yağlı ve şekerli gıdalara genellikle daha çok eğilim gösteririz. Gecelerin uzun olması gün içinde yaptığımız fiziksel aktivitelerin azalmasına neden olur. Bu etkenleri dikkate alacak olursak kış aylarında sağlığımızı koruyabilmek için daha fazla özen göstermemiz gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır.
Su Tüketimini İhmal Etmeyin
Kış aylarında susadığımızı hissetmek daha da zordur. Su vücudu temizleyen yegane sıvı olmasının yanı sıra C vitamini gibi önemli vitaminler ve bazı mineraller için çözücü ve taşıyıcı bir göreve sahiptir. Vücut ısısının düzenlenmesini sağlar, toksinlerin atılmasını düzenler. Eğer içebiliyorsanız günde yaklaşık 2 litre kadar su içmeye özen gösterin.
Kahvaltı Öğününü Atlamayın
Kahvaltı sadece kış mevsiminde değil yılın her mevsiminde günün en önemli öğünü olarak görülmektedir. Bütün bir gece aç kalmış olan bedeniniz ancak sağlam bir kahvaltı ile güne başlarsanız kendine gelir. Kış aylarında güçlü bir bağışıklık sistemi ve hızlı bir metabolizmaya sahip olmak istiyorsanız kahvaltı etmeyi ihmal etmeyin.
Dengeli Beslenin
Dengeli beslenmek demek gün boyunca yeterli ve dengeli oranda karbonhidrat, protein ve yağ almak demektir. Vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri dengeli olarak almak bağışıklık sisteminin güçlü olmasını sağlar.
Probiyotik Tüketmeye Çalışın
Bağırsaklarımızda yaşayan bakterilerin sağlığı ile vücudumuzun direnci arasında çok yakın bir ilişki olduğu artık bilinmektedir. Probiyotik bakımından zengin fermente ev yoğurdu, kefir ve ev yapımı turşu gibi gıdaları bolca tüketelim.
Fiziksel Olarak Aktif Olun
Kış aylarında zaten ister istemez kapalı ortamlarda vakit geçirmek zorunda olduğumuz için istemesek bile hareket yoğunluğumuzda düşüş olmaktadır. Günlük olarak yapacağımız 20 dakikalık açık hava yürüyüşleri aktif kalmak için iyi bir seçenek olabilir.
Antioksidan Ve Vitamince Zengin Gıdaları Tercih Edin
A vitamini açısından karaciğer, balık, yumurta,süt, yeşil sebzeler ve havuç tercih edilebilir. Bağışıklık sistemini güçlendiren ve vücudumuzdaki toksinleri atmamızı sağlayan C vitamini mandalina, portakal, ıspanak, maydanoz ve yeşil biberde bolca bulunur. Kuru baklagiller, sert kabuklu meyveler, yeşil yapraklı sebzeler ve yağlı tohumlar en zengin E vitamini kaynaklarıdır.
Kışın Nasıl Beslenmeliyiz
0 notes