#Ar-Ge yatırımları
Explore tagged Tumblr posts
lefkosahaberleri · 13 days ago
Text
2024 Yılı Sektörel Değerlendirme: Mevcudu Koruma ve Yeni Yatırımlar
New Post has been published on https://lefkosa.com.tr/2024-yili-sektorel-degerlendirme-mevcudu-koruma-ve-yeni-yatirimlar-34204/
2024 Yılı Sektörel Değerlendirme: Mevcudu Koruma ve Yeni Yatırımlar
Tumblr media
2024 yılına dair sektörel değerlendirmemizde, mevcut durumun korunması ve yeni yatırımların stratejileri ele alınıyor. Sektör dinamiklerini anlamak ve geleceğe yön vermek için detaylı analizler ve öngörüler sunuyoruz.
https://lefkosa.com.tr/2024-yili-sektorel-degerlendirme-mevcudu-koruma-ve-yeni-yatirimlar-34204/ --------
0 notes
cengizarslantaksi · 29 days ago
Text
Tumblr media
Cengiz Arslan Blog müdavimlerinin bildiği üzere 2025 yılı, dünya otomotiv sektöründe dönüşümün hız kazandığı bir dönem olacak. Elektrikli araçların (EV) yaygınlaşması, yeni regülasyonlar ve üretim teknolojilerindeki gelişmeler, sektörü derinden şekillendiriyor.
İngiltere’nin 2035’ten itibaren yalnızca elektrikli araç satışına izin vereceğini açıklaması, bu dönüşümün küresel düzeyde hızlanacağını gösteriyor. Türkiye otomotiv sektörü de bu değişimden etkileniyor. Bu yazıda, CA Taxi Blog okurlarıyla birlikte bu küresel eğilimlerin Türkiye’de üretim, yedek parça tedariki, fiyatlar ve regülasyonlar üzerindeki olası etkilerini ele alacağız.
İngiltere’nin 2035 Kararı ve Küresel Yansımaları
İngiltere’nin planı, Avrupa Birliği ülkelerinin ve diğer gelişmiş ekonomilerin sıfır emisyon hedefleriyle uyumlu. Almanya, Fransa ve Japonya gibi ülkelerde de benzer hedefler belirleniyor. Küresel üreticiler artık içten yanmalı motorlu araçlar (ICE) yerine elektrikli araç geliştirmeye daha fazla kaynak ayırıyor.
Bu karar, otomotiv sektörü için ciddi bir dönüşüm demek:
Üretim Dinamikleri: Elektrikli araç üretiminde batarya üretimi ve yazılım geliştirme kritik hale gelecek.
Tedarik Zinciri: ICE araçlar için kullanılan mekanik parçaların talebi azalırken, batarya hücreleri, çipler ve sensörler gibi teknolojik bileşenlerin talebi artacak.
Fiyatlar: Elektrikli araçlar için yapılan teşvikler ve artan talep, maliyetleri zamanla düşürecek olsa da, 2025’te batarya maliyetleri nedeniyle fiyatlar hâlâ içten yanmalı araçlardan yüksek seyredebilir.
Türkiye’ye Olası Etkiler
Bu küresel gelişmelerin Türkiye otomotiv sektörüne etkileri şu şekilde özetlenebilir:
Üretim ve İhracat:
Türkiye’nin otomotiv sektörü, Avrupa Birliği’ne yaptığı ihracatla güçlü bir konumda. Ancak, içten yanmalı motorlu araçların talebinin azalması, Türkiye’deki üreticilerin rekabet avantajını kaybetmesine neden olabilir. Yerli otomobil markası TOGG’un üretim kapasitesini artırması ve diğer yerli üreticilerin elektrikli araç yatırımları bu açığı kapatabilir.
Yedek Parça ve Tedarik Zinciri:
ICE araçların azalan talebi, yedek parça üreticilerini zorlayabilir. Türkiye’nin güçlü olduğu piston, motor ve egzoz parçaları gibi ICE bileşenleri yerine, batarya ve çip üretimine yatırım yapılması gerekecek. Yüksek teknoloji gerektiren bu alanlarda Ar-Ge ve teşvikler kritik rol oynayacak.
Regülasyonlar ve Devlet Politikaları:
Avrupa’daki sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda Türkiye’nin de benzer regülasyonlar getirmesi beklenebilir. Bu, yerli otomotiv üreticilerine elektrikli araç dönüşümü için teşvikler sağlanması anlamına geliyor. Örneğin, elektrikli araçlar için ÖTV oranlarının düşürülmesi, şarj altyapısına yatırım yapılması ve yenilenebilir enerji teşvikleri ön planda olabilir.
Fiyatlar ve Tüketici Davranışları:
Sıfır Araçlar: Elektrikli araçların ithalat vergileri ve batarya maliyetleri nedeniyle 2025’te Türkiye’de fiyatlarının yüksek kalması bekleniyor. Ancak yerli üretim (örneğin TOGG) fiyatları dengeleyebilir.
İkinci El Piyasası: İçten yanmalı motorlu araçlara olan talep, şimdilik ikinci el piyasasında yüksek fiyatları koruyacak. Ancak uzun vadede ICE araçlar için getirilecek kısıtlamalar, bu araçların değer kaybetmesine neden olabilir.
2025 Türkiye Otomotiv Piyasasında Beklentiler
2025’te Türkiye’de otomobil severleri genel çerçeve itibarıyla şu gelişmeler bekliyor:
Elektrikli Araçlara Geçiş: Türkiye’de elektrikli araçların yollardaki oranı artacak. Ancak yüksek fiyatlar ve yetersiz şarj altyapısı, bu geçişin hızını yavaşlatabilir.
Fiyat Dalgalanmaları: Sıfır araç üretim maliyetleri ve döviz kuru, fiyatların yüksek kalmasına neden olabilir. Ancak, 2025’te otomobil piyasasında talep dengesizlikleri nedeniyle zaman zaman kampanyalar görülebilir.
İkinci El Araç Pazarı: İkinci el araç fiyatları, sıfır araçlardaki arz kısıtları nedeniyle yüksek kalmaya devam edecek. Ancak piyasanın elektrikliye yönelmesi, ICE araçların uzun vadeli değerini düşürebilir.
Türkiye’nin Dönüşüm Yolculuğu Umut Verici Olabilir
2035’e doğru hızlanan bu dönüşüm, Türkiye otomotiv sektörü için zorluklar kadar fırsatlar da sunuyor. Elektrikli araçların yükselişi, Türkiye’nin teknoloji yatırımlarını artırmasını ve şarj altyapısını hızla geliştirmesini gerektiriyor.
Aynı zamanda yerli üretim markalarının dünya pazarında rekabet edebilmesi için Ar-Ge ve ihracat stratejilerine odaklanılması şart.
Markamızın Kurucusu Cengiz Arslan’ın Elektrikli Araç  Vizyonu
Cengiz Arslan Taxi gibi ticari taksicilik sektörünün önemli paydaşları, bu dönüşümde elektrikli araçlara geçiş yaparak hem maliyetlerini düşürebilir hem de çevreye duyarlı bir hizmet modeli sunabilirler.
Elbette kamu idaresinin belirleyeceği regülasyonlar burada belirleyici olacaktır. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi Cengiz Arslan Türkiye’nin ilk elektrikli taksisini devreye alıp yıllarca başarılı bir şekilde işleten bir elektrikli araç tutkunudur.
Öte yandan markamızın Kurucusu Cengiz Arslan, ülkemizde TOGG’un seri üretimine giden yolda esaslı bir gayret gösteren ve bu doğrultuda bedel ödeyen önemli bir otomotiv sektörü paydaşıdır.
Elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla birlikte 2025, geleceğin otomotiv dünyasına geçişte bir dönüm noktası olacak. Dileriz ki ülkemiz de bu dönüşümün ciddiyetine uyum sağlar ve fosil yakıtlara olan bağımlılığımız azalır.
Tüm otomobil sevdalılarına ve müdavimlerimize mutlu ve sürdürülebilir bir 2025 yılı dileriz.
0 notes
pazaryerigundem · 1 month ago
Text
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kısa vadeli hesaplar peşinde değiliz
https://pazaryerigundem.com/haber/198066/cumhurbaskani-erdogan-kisa-vadeli-hesaplar-pesinde-degiliz/
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kısa vadeli hesaplar peşinde değiliz
Tumblr media
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bursa’da katıldığı Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni’nde yapay zekâ ve insansız sistemler meselesinin Türkiye’de halen yeterince anlaşılmadığını düşündüğünü ifade ederek, “Gerek TEKNOKENT’ler, gerek TEKNOFEST’ler, AR-GE yatırımları ve gerekse de farklı teşvik ve destek paketleriyle bu yeni dünyaya Türkiye’yi hazırlamaya çalışıyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, istihdam düzeyini koruyan KOBİ’lere destek ödemesi müjdesini de yineledi.
BURSA (İGFA) –  Cumhurbaşkanı Erdoğan, BTSO Ekonomiye Değer Katanlar 49. Ödül Töreni’nde konuştu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndeki Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Ekonomiye Değer Katanlar 49. Ödül Töreni’nde katılımcıları selamlarken ödül alan firmaları, iş insanlarını ve yöneticileri tebrik etti.
BTSO’ya, marifetin iltifata tabi olduğunu gösterdiği için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “135 yıllık köklü tarihiyle Bursa Ticaret ve Sanayi Odamız, 57 bin üye firmasıyla şehrimizin yanı sıra Türkiye ekonomisine de çok önemli katkılar yapıyor. Bugün ödül törenimizin yanı sıra Odamızın öncülüğünde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın destekleriyle hayata geçen TEKNOSAB’da (Bursa Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi) üretime başlayan 15 firmamızın da açılışını gerçekleştiriyoruz. Bu firmalarımızın sahiplerini ve çalışanlarını da tebrik ediyor, Türkiye’nin kalkınmasına, güçlenmesine ve büyümesine verecekleri destekler için kendilerine şimdiden teşekkürlerimi iletiyorum.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 25 milyar lira yatırım yapılan TEKNOSAB’ın, Türkiye’nin yüksek teknolojili üretime geçişinin simgelerinden olacağını vurgulayarak, “Biliyorsunuz kısa süre önce ülkemizi bu hedefe daha hızlı götürecek HIT-30 programını kamuoyumuzun takdirine sunduk. 5 ay gibi kısa sürede elektrikli araç, güneş hücresi, pil hücresi, rüzgâr türbini gibi stratejik konularda toplam büyüklüğü 7 milyar doları aşan yatırımları ülkemize kazandırma noktasına geldik. İnşallah daha güzel sonuçlar elde edeceğiz.” değerlendirmesini yaptı.
Yapay zekâ teknolojisi ve insansız sistemlerle dünyanın çok farklı bir yere gittiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bakınız, 2024 Nobel Kimya Ödülü’nün verildiği çalışmayı konunun ehli isimler, çığır açan, devrim niteliğinde bir proje olarak değerlendiriyor. Öyle ki 200 milyon proteinin neredeyse tamamının yapısını tahmin eden bir yapay zekâ modelinden bahsediyoruz. Bilim insanları, normal şartlarda çözümü 50 yıl sürebilecek bir sorunu bu modeli kullanarak kısa sürede neticeye kavuşturabiliyor. Daha bunun gibi ‘Dünya nereye gidiyor, bizi nasıl bir gelecek bekliyor?’ sorusunu sorduğumuz nice baş döndürücü gelişmeye şahit oluyoruz. Ya hızlı davranıp bu süreci zamanında yakalayacağız ya da Allah korusun ekonomide asimetrik bir güç çarpanından mahrum kalacağız. Şunu da ifade etmeden geçemeyeceğim; Yapay zekâ ve insansız sistemler meselesinin ülkemizde hâlen yeterince anlaşılmadığını düşünüyorum. Hükûmet olarak gerek TEKNOKENT’ler gerek TEKNOFEST’ler gerek AR-GE yatırımları gerekse farklı teşvik ve destek paketleriyle bu yenidünyaya Türkiye’yi hazırlamaya çalışıyoruz.” dedi.
Tumblr media
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke genelinde tüm sanayi ve ticaret odalarının bu çok kritik süreci sahiplendiğini, kendi alanlarında özgün projeler üretmeye gayret ettiğini söyledi.
Geleceğin teknolojisine bugünden yapılan her yatırımı Türkiye açısından hayati önemde görüp desteklediklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bakımdan TEKNOSAB bünyesinde atılan her adım çok kıymetlidir. Üretimin lokomotif şehri Bursa, inanıyorum ki teknoloji alanında da diğer illerimize örnek olacaktır. Hükûmette, sanayide ve akademide olan yüksek bilinç düzeyine ne yazık ki muhalefet tarafında rastlayamıyorsunuz. Muhalefette ne böyle bir vizyon ne merak ne de iştiyak var. İşin sadece magazin yönünü hiçbir zaman aşamadılar. İşte en son 14-28 Mayıs seçimleri döneminde ileri teknoloji hamlesi diye aylarca reklamını yaptıkları proje çıka çıka Amerika’dan bir ekonomistin canlı bağlantıyla bunlara uzaktan nutuk atması oldu. Maalesef daha sonra gelenler de bu seviyenin bir tık üzerine çıkamadı. İç iktidar kavgasına kendilerini öyle kaptırdılar ki dünyada ve bölgemizde ne olup bittiğini, teknolojinin nereye evrildiğini takip bile edemiyorlar. Aynı umut kırıcı tablo, dış politikadan bölgesel konulara, ekonomiden çalışma hayatına hemen her alanda geçerli. Belli ezberleri ve ideolojik saplantıları var, onların dışına çıkamıyorlar. Kendilerini güncelleme ve yenileme noktasında sadece isteksiz değiller, aynı zamanda kabiliyet de yok.” diye konuştu.
“KISA VADELİ HESAPLAR PEŞİNDE ASLA DEĞİLİZ”
22 yıllık iktidarları süresince Türkiye’nin sorunlarının, sıkıntılarının, krizlerinin küçülerek değil büyüyerek aşılabileceğine inandıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ekonomiden savunmaya, dış politikadan ticarete uzanan geniş bir alanda bu büyümeyi sağlayacak politikalar uyguladık. Buraya gelmeden önce katıldığım il kongremizde de dile getirdim. Biz özellikle ekonomide sabun köpüğü misali geçici başarılarla avunmak istemiyoruz, kısa vadeli hesaplar peşinde asla değiliz. Ayaklarımızı yere sağlam basıyor, adımlarımızı sağlam atıyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece kendi iktidar dönemini hesaplayan, tek hedefi sonraki seçim olan hükûmetlerin geçici iyileşmelerle belki bir süre halkının gözünü boyadıklarını ama ardından bu millete çok ağır faturalar ödettiklerini kaydetti.
En güncel tartışma olan asgari ücret konusunda dolar bazında nereden nereye gelindiğini il kongresinde detaylıca anlattığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışanların millî gelirden aldığı payın son 26 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını belirterek, iş gücü ödemelerinin gayrisafi katma değer içindeki payının bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 37,6’ya yükseldiğini, büyümeden çalışanların da pay almasını sağladıklarını vurguladı.
İSTİHDAM DÜZEYİNİ KORUYAN KOBİ’LERE DESTEK ÖDEMESİ MÜJDESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son Kabine Toplantısı’nda görüşülen paketi kamuoyuyla paylaşmak istediğini ifade ederek konuşmasında şunları kaydetti:
“Yıllık 37 milyar dolar ihracatımız olan 1 milyon 200 binden fazla çalışana istihdam sağlayan konfeksiyon, tekstil, deri ve mobilya sektörlerinde rekabet gücümüzü sürdürmeyi önemsiyoruz. Üretim ve istihdamı korumak için 2025 yılı ocak ayında KOSGEB eliyle İstihdamı Koruma Programı başlatıyoruz. Bu sektörlerde 2024 yılının son aylarındaki istihdam düzeyini 2025 yılında koruyan KOBİ’lere çalışan başına aylık 2 bin 500 liraya kadar destek ödemesi gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun diyorum.”
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “İhracat” kategorisinde 9 firmaya, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ise “Sektör Liderleri” kategorisinde 17 firmaya ödüllerini verdi.
“Gelir Vergisi” kategorisinde 3, “Kurumlar Vergisi” kategorisinde 3 ve “Yeşil Çevre ve Sürdürülebilirlik” kategorisinde ise 5 firmaya ödülleri takdim edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmanlı’nın sembolü çınar ağacının kendisine hediye olarak takdim edilmesinin ardından beraberindekilerle TEKNOSAB’da üretime başlayan 15 yeni firma için kurdele kesti.
Tumblr media
0 notes
huseyinmeric01 · 1 month ago
Text
Tumblr media
🔴MALATYA AK PARTİ TEŞKİLATI🔴
🌹❤️❤️🌹
@Akparti KURUCUSU CUMHURBAŞKANIMIZ
Sn: @RTErdogan
Muhalefetin en son 14-28 Mayıs seçimleri döneminde “ileri teknoloji hamlesi” diye aylarca reklamını yaptığı proje, çıka çıka Amerika’dan bir ekonomistin canlı bağlantıyla uzaktan nutuk atması oldu.
Maalesef daha sonra gelenler de bu seviyenin bir “tık” üzerine çıkamadı.
Biz TEKNOKENT’ler, TEKNOFEST’ler, AR-GE yatırımları, farklı teşvik ve destek paketleriyle Türkiye’yi yeni dünyaya hazırlamaya çalışıyoruz.
Geleceğin teknolojisine bugünden yapılan her yatırımı ülkemiz açısından hayati önemde görüyor ve destekliyoruz.
Fakat hükûmette, sanayide ve akademide olan yüksek bilinç düzeyine ne yazık ki muhalefet tarafında rastlayamıyorsunuz.
Muhalefette ne bir vizyon ne merak ne de iştiyak var.
İşin magazin yönünü hiçbir zaman aşamadılar.
Aynı umut kırıcı tablo, dış politikadan bölgesel konulara, ekonomiden çalışma hayatına kadar hemen her alanda geçerli.
Belli ezberleri ve ideolojik saplantıları var, onların dışına çıkamıyorlar.
Kendilerini güncellemede ve yenileme noktasında sadece isteksiz değiller, aynı zamanda kabiliyetleri de yok.
Günaşırı konuşuyorlar ama cümlelerinde derinlik ve tutarlılık yok.
Rakipleri dâhil tüm dünya Türkiye’nin jeopolitik gücünün ve artan etkisinin farkında fakat bunu bizim muhalefete bir türlü anlatamıyorlar.
🌹❤️❤️🌹
#sonnefesekadarakparti
#sonnefesekadaerdoğan
#malatyaakpartiteşkilatı
0 notes
elazigsurmanset · 1 month ago
Text
Seza Çimento Deprem Bölgesine Öncelik Veriyor
Tumblr media
Seza Çimento Yönetim Kurulu Üyesi - Uluslararası İlişkiler ve Dış Ticaret Direktörü Cansu Açık, şirketin 2024 yılı hedeflerini ve stratejilerini paylaştı. 2023 yılında meydana gelen deprem felaketinin ardından iç pazara odaklandıklarını belirten Açık, 2025 yılında kapasite artırımı, yeşil dönüşüm ve dijitalleşme yatırımları ile sektördeki etkinliklerini artırmayı planladıklarını söyledi. Deprem Sonrası İç Pazara Yoğunlaştı Doğu Anadolu Bölgesi’ne Cumhuriyet tarihinin en büyük özel sektör yatırımlarından biri olarak kurulan Seza Çimento, 2023 yılında yaşanan deprem felaketinin ardından ihracat faaliyetlerini azaltarak iç pazara odaklandı. 2024 yılında da aynı stratejiyle devam ettiklerini belirten Cansu Açık, “Bölgemiz yeniden ayağa kalkıncaya kadar iç pazardaki önceliğimizi sürdüreceğiz. İhracat, ülkemiz için büyük bir katma değer sağlıyor ancak bölgedeki ihtiyaçlar tamamlanana kadar iç pazara ağırlık vermeyi sürdüreceğiz” dedi. 2025'te İhracat ve İç Pazar Dengesi Elazığ’da 2016 yılında faaliyete geçen fabrikanın bölgesine öncelik verdiğini vurgulayan Açık, 2025 yılı planlarını şöyle özetledi: “Kış aylarında inşaat faaliyetlerinin yavaşlaması nedeniyle 2025’in ilk çeyreğinde ihracat pazarlarına, özellikle Avrupa’ya ürün göndermeye yeniden başlayacağız. Ancak ikinci çeyrekten itibaren yönümüzü tekrar iç pazara çevireceğiz.” Rekabet Koşulları ve Zorluklar Cansu Açık, ihracat faaliyetlerinde karşılaşılan rekabet zorluklarına da değindi. Fas ve Mısır gibi ülkelerdeki çimento sektörüne enerji sübvansiyonlarının rekabeti zorlaştırdığını belirten Açık, lojistik maliyetlerin de yüksek olduğunu söyledi. Deprem sonrası demir yolu altyapısının zarar görmesi nedeniyle kara yolunun kullanıldığını ifade eden Açık, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın yeni lokomotif ve raylı sistem yatırımlarını memnuniyetle karşıladıklarını ekledi. Kapasite Artırımı ve Yeşil Dönüşüm 2025 yılı hedefleri arasında üretim kapasitesini artırmayı planladıklarını belirten Açık, yeşil dönüşüm ve dijitalleşme yatırımlarına da ağırlık vereceklerini açıkladı: “Düşük karbon emisyonlu yeşil çimento kullanımını artıracağız. Ar-Ge faaliyetlerimizle karbon ayak izimizi düşürmeyi hedefliyoruz. Ayrıca üretim sürecinde enerji verimliliği sağlayan akıllı teknolojilere yatırım yapacağız. Paketleme, yükleme ve sevkiyat süreçlerinde ise robotik sistemlere geçiş yapmayı planlıyoruz.” Bölgenin Kalkınmasına Katkı Sağlamaya Devam Seza Çimento, deprem bölgesinin yeniden ayağa kalkması için tüm gücüyle çalışmaya devam ederken, hem iç pazar hem de ihracatta ülke ekonomisine katkı sağlamayı sürdürüyor. 2025 yılı ve sonrası için belirlediği stratejik hedefler, şirketin sektördeki öncü rolünü güçlendirecek adımlar olarak dikkat çekiyor. Read the full article
0 notes
birhazanmevsimii · 4 months ago
Text
Tumblr media
Mondelez Boykot mu? : küresel gıda devi olarak bilinen ve Oreo, Milka, Kent gibi markaların sahibi olan şirket, İsrail'deki gıda teknolojileri ekosistemine olan ilgisini bir kez daha ortaya koydu. 2020 yılında Torr FoodTech isimli erken aşama bir teknoloji şirketine yapılan yatırım, şirketin İsraile verdiği desteği açıkça gösteriyor. Bu sebeple boykot ürünleri arasındadır. Mondelez israil malı mı?
Çatı kuruluş Mondelez, The Kitchen Hub ve Torr adında iki İsrail’li gıda firmasına yatırımda bulunmuştur. İsrail’de ekonominisini hem operasyonel olarak hem de AR-GE yatırımları ile pekiştirmektedir. Adı geçen girişimleri kuranlar arasında zaten Mondelez’in eski çalışanları da bulunmaktadır.
Mondelez, İsrail'de sadece Torr FoodTech ve The Kitchen Hub gibi diğer gıda girişimlerine de yatırım yaparak siyonist rejimini açıkça desteklediğini göstermektedir.
1 note · View note
dokumtek · 5 months ago
Text
Türkiye'de Sfero Döküm Sektörü ve Global Rekabette Yeni Adımlar
Tumblr media
Türkiye'de sfero döküm sektörü, son yıllarda önemli bir büyüme göstermiştir. Özellikle otomotiv yan sanayiindeki gelişmeler, sektörün büyümesine önemli katkı sağlamıştır. Tofaş, Oyak-Renault, Ford Otosan gibi büyük otomotiv üreticilerinin yanı sıra birçok küçük ve orta ölçekli dökümhane, sektöre hizmet vermektedir. Sektördeki firmalar, kalite, verimlilik ve çevre dostu üretim ilkelerini benimseyerek global rekabette öne çıkmaya çalışmaktadırlar. Ülkemizdeki dökümhaneler, modern üretim tesisleri, deneyimli iş gücü ve güçlü tedarik zinciri sayesinde dünya pazarlarında önemli bir yere sahiptir. Global Rekabette Türkiye'nin Konumu Türkiye'deki sfero döküm sektörü, global rekabetteki konumunu sürekli olarak güçlendirmektedir. Çin, Hindistan ve Japonya gibi ülkelerle rekabet eden Türkiye, kalite, fiyat ve teslimat süreleri açısından avantajlı bir konumdadır. Özellikle Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına yakınlığı, Türkiye'yi bu bölgelerdeki üreticiler için cazip bir seçenek haline getirmektedir. Ancak, global rekabette öne çıkabilmek için Türkiye'deki dökümhanelerin sürekli olarak kendilerini geliştirmeleri gerekmektedir. Yeni teknolojilere yatırım yapmak, Ar-Ge çalışmalarına önem vermek ve ürün çeşitliliğini artırmak gibi konular, sektörün geleceği için kritik öneme sahiptir. Sfero Dökümhanelerin Yatırımları ve Gelişmeler Türkiye'deki sfero dökümhaneleri, son yıllarda önemli yatırımlar yaparak üretim kapasitelerini artırmakta ve ürün kalitelerini yükseltmektedirler. Bu yatırımların başlıcaları arasında: - Teknolojik Yükseltme: CNC tezgahları, otomasyon sistemleri ve kalite kontrol ekipmanlarına yatırım yaparak üretim süreçlerinin otomatikleştirilmesi ve ürün kalitesinin artırılması hedeflenmektedir. - Çevre Dostu Üretim: Atık su arıtma tesisleri, toz toplama sistemleri gibi çevre dostu teknolojilere yatırım yapılarak çevreye duyarlı üretim hedeflenmektedir. - Ar-Ge Çalışmaları: Yeni alaşımların geliştirilmesi ve üretim süreçlerinin iyileştirilmesi için Ar-Ge çalışmalarına destek verilmektedir. - Kapasite Artırımı: Mevcut üretim tesislerinin kapasitelerinin artırılması ve yeni tesislerin kurulmasıyla üretim miktarları artırılmaktadır. Geleceğe Bakış Sfero döküm sektörü, otomotiv endüstrisindeki elektrikli araç geçişi, hafiflemeye yönelik trendler ve sürdürülebilirlik hedefleri gibi faktörlerden etkilenerek önemli dönüşümler yaşayacaktır. Bu dönüşüme ayak uydurabilmek için Türkiye'deki dökümhanelerin aşağıdaki konulara odaklanması gerekmektedir: - Hafif ve Yüksek Mukavemetli Alaşımlar: Elektrikli araçlarda kullanılan batarya paketleri gibi hafif ve yüksek mukavemetli parçaların üretimi için yeni alaşımların geliştirilmesi. - Additive Manufacturing: 3D baskı gibi teknolojilerle daha karmaşık geometrili parçaların üretilmesi. - Sürdürülebilir Üretim: Enerji verimliliği, atık yönetimi ve geri dönüşüm konularına daha fazla önem verilmesi. - Dijital Dönüşüm: Yapay zeka, büyük veri analizi gibi teknolojilerin üretim süreçlerine entegre edilmesi. Sonuç olarak Türkiye'de sfero döküm sektörü, global rekabette önemli bir oyuncu konumundadır. Sektördeki firmaların yaptığı yatırımlar ve gösterdiği çabalar sayesinde Türkiye, dünya pazarlarında daha fazla söz sahibi olacaktır. Gelecekte, sektörün daha da büyümesi ve gelişmesi beklenmektedir. Read the full article
0 notes
pazaryerigundem · 3 months ago
Text
Yeni İnci'den üretim hacmini 3 yıl içinde yüzde 40 arttırma hedefi
https://pazaryerigundem.com/haber/191584/yeni-inciden-uretim-hacmini-3-yil-icinde-yuzde-40-arttirma-hedefi/
Yeni İnci'den üretim hacmini 3 yıl içinde yüzde 40 arttırma hedefi
Tumblr media Tumblr media
İç giyim sektöründe faaliyet gösteren sayılı yerli markalardan olan Yeni İnci, üçüncü kuşakla birlikte markalaşma çalışmaları, AR-GE yatırımları ve farklı kategorilerde üretim ve ihracat atağı ile birlikte büyüme hızına ivme kazandırıyor.
İSTANBUL (İGFA) – 1964 yılından bu yana iç giyim piyasasının en bilinen ve her dönem en çok tercih edilen markalarından olan Yeni İnci, yönetime üçüncü kuşağın gelmesiyle birlikte stratejik ve ekonomik hamlelerine hız veriyor. 2 fabrika ve 20 farklı üretim tesisi ile Türkiye’de üretmeye devam eden Yeni İnci, iç giyim, pijama, mayo, ev ve spor giyimden oluşan geniş ürün gamıyla yılda yaklaşık 6 milyon adetlik bir üretim hacmi yaratıyor. Üretim kapasitesinin yarısını iç piyasaya, diğer yarısını ise ihracata aktaran markanın hedefi hem üretim hacmini yükseltmek, hem de şu anda 200 olan çalışan sayısını artırarak istihdama daha çok katkı sağlamak.
ÜRETİMİN YÜZDE 50’Sİ İHRAÇ EDİLİYOR
Orta Doğu, Afrika ve Avrupa ülkelerinde uzun yıllardır faaliyet gösteren Yeni İnci, Mısır, İran, Suudi Arabistan, Yunanistan ve Bulgaristan başta olmak üzere tam 40 ülkeye ihracat yapıyor. Yurtdışında 100’e yakın farklı ülkede Yeni İnci etiketiyle satış bulunuyor. Ayrıca Irak, İran ve Azerbaycan’da Yeni İnci tabelasıyla mağazalar yer alıyor. 
Marka bu günlerde e- ticarete de hız kazandırmayı amaçlıyor ve bu doğrultuda odağına Amerika’yı koyarak burada e-ticaret yoluyla büyümeye hazırlanıyor. Amerika pazarındaki yoğun büyük beden ihtiyacı, ürün çeşitliliği ve sahip olunan yüksek kalite Yeni İnci’yi burada öne çıkaran özellikler olarak görülüyor ve büyük bütçeli reklam çalışmalarına hazırlanılıyor. 
YURT İÇİNDE HEDEF 2025 SONUNA KADAR 5 MAĞAZA
Türkiye’de 81 ilde 3 bin farklı perakende noktasında olan Yeni İnci için mağazacılık ise yeni bir alan. Şu anda 5 perakende mağazayla hizmet veren Yeni İnci’nin ilk mağazası Olivium AVM’de açıldı. 2025 yılının sonuna kadar bu sayının 5’e yükseltilmesi planlanıyor. 
Mağazalaşma ayrıca 5 yıllık hedeflerde de Yeni İnci’nin öncelik verdiği konular arasında yer alıyor. Yurt dışında da bilgi birikimi yüksek, tecrübeli ve pazarı tanıyan distribütörler aracılığıyla mağaza açılışları planlanıyor.
ÜÇÜNCÜ FABRİKA YOLDA
Yeni İnci stratejik hedeflerinin merkezine yatay büyümeden çok, kendi alan��nda paralel bir büyümeyi koyuyor. Şu anda İstanbul Bayrampaşa’da iki fabrikası olan Yeni İnci, üçüncü fabrika için de hazırlıklara başladı.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
rayhaber · 4 months ago
Text
Mercedes-Benz Türk, Sektöre Yön Veren Bir Güç
Türkiye ağır ticari araç endüstrisinin öncüsü olan Mercedes-Benz Türk, AR-GE yatırımları ve yenilikçi teknolojilere yönelik çalışmalarıyla sektördeki lider konumunu sürdürüyor. Şirket, hem Türkiye’de hem de küresel çapta önemli başarılara imza atarken, özellikle AR-GE ve patent çalışmalarıyla öne çıkıyor. Turkishtime AR-GE 250 listesinde önde gelen markalar arasında yer alan Mercedes-Benz Türk,…
0 notes
largetechs · 6 months ago
Text
Google Pixel 9 Pro ve 9 Pro XL: Detaylı İnceleme
Tumblr media
Google Pixel 9 Pro ve Pixel 9 Pro XL, Google'ın amiral gemisi akıllı telefon serisi olarak dikkat çekiyor. Her iki model de güçlü işlemci, gelişmiş kamera sistemi ve yapay zeka destekli yazılımlarla donatılmış. Ancak, aralarında bazı önemli farklılıklar da bulunuyor.
Tasarım ve Ekran - Benzer tasarım: Her iki model de Pixel serisinin karakteristik tasarım dilini takip ediyor. Cam ve metal kombinasyonuyle şık bir görünüm sunuyorlar. - Ekran büyüklüğü: Pixel 9 Pro XL, daha büyük bir ekrana sahip olduğu için multimedya tüketimi ve üretkenlik için daha uygun olabilir. Pixel 9 Pro ise daha kompakt bir yapı sunuyor. - Ekran özellikleri: Her iki model de yüksek yenileme hızına sahip AMOLED ekranlara sahip. Bu sayede canlı renkler ve akıcı bir kullanıcı deneyimi sunuluyor. Performans - Tensor G4 işlemci: Her iki model de Google'ın kendi geliştirdiği Tensor G4 işlemcisinden güç alıyor. Bu işlemci,yapay zeka görevlerinde ve fotoğrafçılıkta üstün performans sunuyor. - 16 GB RAM: Her iki modelde de 16 GB RAM bulunuyor. Bu sayede çoklu görev ve ağır uygulamalar sorunsuz bir şekilde çalıştırılabiliyor. - Depolama: Geniş depolama seçenekleri sunuluyor. 128 GB'dan başlayan depolama seçenekleri, 1 TB'a kadar çıkabiliyor. Kamera - Üçlü arka kamera sistemi: Her iki modelde de üçlü arka kamera sistemi bulunuyor. Ana kamera, ultra geniş açılı kamera ve telefoto kamera ile farklı çekim senaryolarına uygun çözümler sunuluyor. - Yapay zeka destekli fotoğrafçılık: Google'ın geliştirdiği yapay zeka algoritmaları sayesinde, fotoğrafların kalitesi önemli ölçüde artırılıyor. Özellikle düşük ışıkta çekilen fotoğraflar oldukça başarılı. - Video kayıt: 8K video kayıt özelliği bulunuyor. Ayrıca, sinematik video moduyla yaratıcı videolar çekilebiliyor. Batarya - Büyük batarya: Her iki model de büyük bir bataryaya sahip. Bu sayede yoğun kullanımda bile bir günü rahatlıkla çıkarabiliyor. - Hızlı şarj: Hızlı şarj desteği sayesinde kısa sürede bataryayı doldurabilirsiniz. - Kablosuz şarj: Kablosuz şarj özelliği de bulunuyor. Yazılım - Android 14: Her iki model de kutudan çıktığı gibi Android 14 ile geliyor. - Google Asistan: Google Asistan'ın gelişmiş özellikleri sayesinde telefonunuzu sesli komutlarla kontrol edebilirsiniz. - Yapay zeka destekli özellikler: Yapay zeka destekli birçok özellik bulunuyor. Örneğin, Google Çeviri uygulaması sayesinde anında çeviri yapabilirsiniz. Pixel 9 Pro ve Pixel 9 Pro XL Arasındaki Farklar - Ekran büyüklüğü: Pixel 9 Pro XL, daha büyük bir ekrana sahip. - Pil ömrü: Pixel 9 Pro XL, daha büyük bataryası sayesinde biraz daha uzun pil ömrü sunabilir. Fiyatın Yüksek Olmasının Nedenleri - Araştırma ve Geliştirme: Google'ın bu telefonlar için yaptığı Ar-Ge yatırımları oldukça yüksek. - Malzeme Kalitesi: Kullanılan malzemelerin kalitesi ve işçilik, fiyatı doğrudan etkiliyor. - Teknolojik Özellikler: En son teknolojiye sahip bileşenlerin kullanılması, maliyetleri artırıyor. - Marka Değeri: Google gibi güçlü bir markanın amiral gemisi olması, fiyatı yükselten bir diğer faktör. Sonuç Google Pixel 9 Pro ve Pixel 9 Pro XL, güçlü özellikleri ve yapay zeka destekli yazılımlarıyla dikkat çeken amiral gemisi akıllı telefonlar. Hangisini seçeceğiniz, ekran büyüklüğü ve pil ömrü gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Read the full article
0 notes
darinme · 9 months ago
Text
Türkiye'de Yatırımları Teşvik Eden Belgeler ve Devlet Hibeleri
Ticari faaliyetlerde bulunan işletmeler için, rekabetçi bir avantaj elde etmek ve büyümeyi desteklemek adına çeşitli teşvikler sunulmaktadır. Bu teşvikler arasında yer alan Dahilde İşleme İzin Belgesi (diib), Yatırım Teşvik Belgesi (ytb) ve Devlet Hibe Teşvikleri, işletmelere sağladığı imkanlar ile dikkat çekmektedir.
Dahilde İşleme İzin Belgesi (diib), işletmelere üretim süreçlerinde ithal edilen ham madde veya yarı mamullerin gümrük vergisi ödemeksizin işlenmesine olanak tanır. Bu belge, üretim maliyetlerini düşürerek ihracatı teşvik etmekte ve yerel üretimi desteklemektedir. Aynı zamanda, ithal edilen malzemelerin işlenerek yerli üretimde kullanılması, dış ticaret dengesinin olumlu yönde etkilenmesini sağlar.
Yatırım Teşvik Belgesi (ytb) ise, yeni yatırımların veya mevcut işletmelerin modernizasyonunun teşvik edilmesi amacıyla verilir. Bu belge, vergi indirimleri, gümrük vergisi muafiyeti, faiz desteği gibi çeşitli teşvikler sağlar. Yatırımın bölgesel gelişmişlik düzeyine göre farklı avantajlar sunmasıyla, bölgeler arasında dengeli bir kalkınmayı hedefler.
Devlet Hibe Teşvikleri ise, genellikle KOBİ'lerin Ar-Ge, yenilikçilik, eğitim ve ihracat gibi alanlardaki faaliyetlerini desteklemek amacıyla sunulur. Bu hibeler, işletmelerin rekabet gücünü artırmak ve sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için kullanılır. Ar-Ge projelerinden, eğitim ve danışmanlık hizmetlerine kadar geniş bir yelpazede destek sunan bu teşvikler, yenilikçiliği ve verimliliği artırmaya yöneliktir.
Dahilde İşleme İzin Belgesi (diib), Yatırım Teşvik Belgesi (ytb) ve Devlet Hibe Teşvikleri, işletmelerin rekabet gücünü artırmak, büyümeyi desteklemek ve ekonomik kalkınmayı sağlamak için önemli araçlardır. Bu belgeler ve teşvikler, işletmelere çeşitli imkanlar sunarak Türkiye'nin ekonomik potansiyelini daha da güçlendirmektedir.
0 notes
pazaryerigundem · 3 months ago
Text
BTSO ve Bursa MUŞSİAD’tan stratejik toplantı
https://pazaryerigundem.com/haber/191298/btso-ve-bursa-mussiadtan-stratejik-toplanti/
BTSO ve Bursa MUŞSİAD’tan stratejik toplantı
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay’ın ev sahipliğinde Bursa Business School’da Bursa MUŞSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ayhan Durgun ve Yönetim Kurulu Üyeleri buluştu.
BURSA (İGFA) – Bursa’nın yatırım fırsatlarının ön plana çıktığı buluşmada BTSO Başkanı İbrahim Burkay, Bursa MUŞSİAD Yönetim Kurulu Üyelerine TEKNOSAB ve TEKNOSAB Lojistik Park Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile BTSO tarafından sürdürülen yatırım ve projelere dair bilgiler sundu.
BTSO çatısı altında yüzlerce Muşlu İş İnsanı ile Bursa’ya ve binlerce Muşlu İş İnsanı ile Türkiye’ye katma değer kattıklarını belirten Bursa MUŞSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ayhan Durgun; Türkiye’nin son 20 yılda önemli yatırımlarla büyürken Bursa’nın bu hızlı büyüme ve gelişme sürecinin her zaman dinamosu olmayı başardığını söyledi.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay’ın hayata geçirdiği projeler ile Bursa, Türkiye’ye fırsatlar sunan büyük bir şehir olmayı başardığını kaydeden Durgun, “Küresel ticaretin ve teknolojinin geldiği son noktada görmekteyiz ki; Bursa, GUHEM ve TEKNOSAB gibi önemli yatırım projeleri ile adını güçlü bir şekilde duyuruyor. Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-Ge Merkezi BUTEKOM, Küresel Fuar Acentesi KFA, BTSO Bursa Model Fabrika ve şuan içerisinde toplandığımız Bursa Business School saymakla bitiremediğimiz ve gururla toplumumuza anlattığımız projelerden bazıları. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanımız Sayın İbrahim Burkay ve Yönetim Kurulu Üyesi Haşim Kılıç’a ev sahipliği için teşekkür ederken, Muşlu İş İnsanlarımızın şehre kattıkları değerlerden de kısaca bahsetmek isterim. Muşlu İş İnsanları Bursa’da; eğitim, enerji, sağlık, inşaat, hukuk, otomotiv, tekstil, otelcilik, restoran, tarım, makine sanayi gibi birçok sektörde şehre ve ülkeye yatırımları ile değer katıyorlar. Bursa’nın tüm bileşenleri ile büyük bir aile ve yuva olduğunun farkındayız. Ailemiz ve yuvamız olan Bursa’ya ve vatanımız olan Türkiye’ye her alanda artı değerler katacak her projenin yanında tüm hemşerilerimiz ve üyelerimiz ile durmaktan asla vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
“TEKNOSAB LOJİSTİK PARK BURSA’YA DEĞER KATACAK EN ÖNEMLİ ESERLERİMİZDEN BİRİSİ OLACAK”
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, MUŞSİAD üyelerini Bursa Business School’da ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti.
MUŞSİAD üyelerinin sanayiden ticarete, inşaattan turizme kadar birçok alanda Bursa ekonomisine ciddi katkılar sağladığını ifade eden Burkay, toplantıda TEKNOSAB ve TEKNOSAB Lojistik Park Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na ilişkin detayları paylaştı.
Türkiye’nin ilk yüksek teknolojili organize sanayi bölgesi olan TEKNOSAB’ın Bursa için vizyon bir proje olduğunu belirten Başkan Burkay, TEKNOSAB’da ayrıca TEKNOSAB Lojistik Park’ı hayata geçirmeyi planladıklarını söyledi. Bu projeyi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu modeliyle Bursa’ya kazandıracaklarını kaydeden Burkay, “Bursa’da bir ekonomik değer ortaya çıkarmak ve bu değerden Bursa iş dünyamızın faydalanmasını istiyoruz. Bu fonun kuruluş amacı lojistik alanda yatırım yapmaktır. Fona ilk girişler devam ediyor. Başvuru süresini uzattık. İlk ihraçlar Bursa iş dünyasına ayrıldı. MUŞSİAD üyelerimizin de bu fondan faydalanmasını arzu ediyoruz. Burası kent ekonomisinin geleceğine miras bırakacağımız bir iş. TEKNOSAB Lojistik Park bizim Bursa’ya kazandırdığımız en değerli eserlerden birisi olacak” dedi.
Program sonrasında BTSO Başkanı İbrahim Burkay ve Yönetim Kurulu Üyesi Haşim Kılıç ile Bursa MUŞSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ayhan Durgun ve Yönetim Kurulu üyeleri günün anısına hatıra fotoğrafları çektirdiler.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
eksim · 9 months ago
Text
Türkiye'de Yatırım Teşvikleri ve Devlet Destekleri
Türkiye'nin ekonomik büyümesini desteklemek ve yatırımcılara çeşitli avantajlar sunmak amacıyla uygulanan çeşitli teşvik ve destek programları bulunmaktadır. Bu programlar arasında öne çıkanlar arasında Dahilde İşleme İzin Belgesi (DIIB) ve Yatırım Teşvik Belgesi (YTB) yer almaktadır.
Dahilde İşleme İzin Belgesi (DIIB), Türkiye'de üretim yapan ve ihraç eden firmalara sağlanan bir teşvik türüdür. Bu belge, ihracat yapacak ürünlerin ithal edilmesi halinde gümrük vergisi, KDV ve diğer vergilerden muafiyet sağlar. Böylelikle yerli üretimin teşvik edilmesi ve rekabet gücünün artırılması hedeflenir.
Yatırım Teşvik Belgesi (YTB) ise Türkiye'de yapılacak yeni yatırımları teşvik etmek amacıyla verilen bir belgedir. Bu belge sahiplerine vergi indirimi, gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası gibi çeşitli avantajlar sunar. Yatırımın büyüklüğüne ve lokasyonuna göre farklı teşvikler sağlanabilir. Bu sayede ülkenin çeşitli bölgelerinde yatırım yapılmasının teşvik edilmesi ve bölgesel kalkınmanın desteklenmesi amaçlanır.
Bu teşvik ve desteklerin yanı sıra Türkiye, çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren firmalara hibe, kredi ve danışmanlık gibi çeşitli Devlet Destekleri de sağlamaktadır. Bu destekler, Ar-Ge projelerinden ihracatın desteklenmesine kadar geniş bir yelpazede sunulur ve firmaların rekabet gücünü artırmak, yenilikçiliği teşvik etmek ve sürdürülebilir büyümeyi desteklemek amacıyla verilir.
Türkiye'nin sunduğu bu teşvik ve destekler, yerli ve yabancı yatırımcıların ülkeye olan ilgisini artırarak ekonomik büyümeyi ve istihdamı desteklemekte ve Türkiye'yi cazip bir yatırım merkezi haline getirmektedir.
0 notes
yatirim-analiz · 1 year ago
Text
✅ Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım Halka Arz Tarihi, AGROT Halka Arz Detayları
Tumblr media
Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım halka arzı Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından onaylandı! Alnus Yatırım aracılığında AGROT Hisse Koduyla halka arz edilecek. Halka Arz Gelirleri Nerede Kullanılacak? (Halka Arz Fonun Kullanım Yeri) - -50 Antalya serasının cam sera olarak yeniden inşası. - -50 İşletme sermayesi. - %5-15 Tüm bahçe ve seralarda var olan sistemlerin revizyonları. Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım Halka Arz Şekli (Halka Arz Oransal mı, Eşit mi?) - Sermaye Artırımı : 200.000.000 Lot - Ortak Satışı : 100.000.000 Lot (Hümeyra Keskin) Halka Arz Taahhüt ve Fiyat İstikrarı ve Hedefleri - Günlük Alım Emri Taahhüdü; Planlanmamaktadır. - 1 Yıl İhraççılar satış yapmayacaklar - 1 Yıl Ortaklar satış yapmayacaklar - Fiyat istikrarı: 30 gün. Brüt Halka Arz Gelirinin 'i Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım Kimin? - AGROTEC MAKİNE SAN. TİC. A.Ş. 2020 yılında Mehmet Esat ŞEN tarafından kurulmuştur. AGROT Halka Arzında Kaç Lot Düşer?
Tumblr media
- 2.1 Milyon katılım ~ 100 Lot (521 TL). - 2.5 Milyon katılım ~ 84 Lot (437 TL). - 2.9 Milyon katılım ~ 72 Lot (375 TL). - 3.3 Milyon katılım ~ 64 Lot (333 TL). - 3.7 Milyon katılım ~ 57 Lot (296 TL). - 4.1 Milyon katılım ~ 52 Lot (270 TL). - 4.5 Milyon katılım ~ 47 Lot (244 TL). - 4.9 Milyon katılım ~ 43 Lot (224 TL). Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım Kar Analizi Tahmini 47 Lot vereceğini düşünerek hesapladığımız kar analizi grafiği aşağıda yer almaktadır.
Tumblr media
Halka Arz Büyüklüğü Ne Kadar? - Halka arz açıklık oranı Ek satış dahil. İskonto: - Toplamda 300.000.000 adet lot dağıtılacaktır. Ek lot dahil - Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım halka arzının büyüklüğü 1,5 Milyar TL olarak açıklandı. AGROT Halka Arzı T1-T2'ye uygun mu? - T1-T2 Uygun DEĞİLDİR, Katılım sağlanaMAZ. Halka Arzı Katılım Endeksine Uygun mu? - Katılım Endeksine UYGUN DEĞİLDİR. (XKTUM) AGROT Halka Arz Ek Dosyalar - SPK Onaylı İzahname - Tasarruf Sahiplerine Satış Duyurusu - Fiyat Tespit Raporu - Fon Kullanım Yeri Raporu - İzahname Ekleri - Esas Sözleşme - İç Yönerge - İç Yönerge - Bağımsız Denetim Raporu - Bağımsız Denetim Sorumluluk Beyanı - Emek Gayrimenkul Değerleme Raporu - Emek Gayrimenkul Değerleme Raporu 2 - Emek Gayrimenkul Sorumluluk Beyanı - İnvest Gayrimenkul Değerleme Raporu - İnvest Gayrimenkul Sorumluluk Beyanı
Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım Hakkında, Ne İş Yapar?
2013 yılında kurulan AGROTECH Yüksek Teknoloji ve Yatırım A.Ş. olarak, Türkiye’nin potansiyeli yüksek sektörlerinde katma değeri yüksek üretimlerle büyüyor. 10 yılı aşkın süredir Türkiye ve bölge coğrafyasında (Türkmenistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Kıbrıs, Kazakistan olmak üzere) devam eden yatırımları ile ülkemiz dışında da dünyada söz sahibi şirketlerden biri olmayı başardı. AGROTECH birçok sektörde iş ortakları için eğitim, işletim ile danışmanlık hizmetleri vererek, başarılı birçok projeye hayat verdi ve anahtar teslim projeler gerçekleştirdi. yazılım, donanım, inovasyon ve Ar-Ge çalışmaları ile desteklemek suretiyle kurumlara özel ve yüksek teknolojiye dayanan çözümler üretiyor.   Daha fazla halka arz haberleri için sitemizi ziyaret etmeyi unutmayınız. Buradaki bilgiler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir, Tavsiye niteliği taşımaz. Read the full article
0 notes
mehmetkali · 2 years ago
Text
Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
  2023 yılı ikinci çeyrek
737 programı üretim oranında ayda 38 uçağa geçiş yapılırken, bu oran 787 programında dört uçağa yükseltildi.
Gelirler, 136 ticari uçak teslimatının yansımasıyla 19,8 milyar dolara yükseldi.
2,9 milyar dolarlık faaliyet nakit akışı, 2,6 milyar dolarlık GKGMİ dışı serbest nakit akışı kaydedilirken, nakit ve satılabilir senet yatırımları 13,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. 
4.800’ün üzerinde ticari uçakla birlikte toplam şirket rezervi 440 milyar dolar olarak gerçekleşti. 
4,5 ila 6,5 milyar dolar arasında faaliyet nakit akışı ve 3 ila 5 milyar dolar arasında GKGMİ dışı serbest nakit akışı yönünde beklenti tekrar teyit edildi. 
Tablo 1. Özet Mali Sonuçlar İkinci Çeyrek İlk Altı Ay (Hisse başı veriler hariç, milyon dolar) 2023 2022 Değişim 2023 2022 Değişim Gelirler $19.751 $16.681 %18 $37.672 $30.672 %23 GKGMİ * Faaliyetlerden Elde Edilen Kazanç/(Zarar) ($99) $780 ($248) ($382) Faaliyet Kar/(Zarar) Oranı % (0,5) %4,7 % (0,7) % (1,2) Net Kazanç/(Zarar) ($149) $160 ($574) ($1.082) Hisse Başına Kazanç/(Zarar) ($0,25) $0,32 ($0,93) ($1,73) Faaliyet Nakit Akışı $2.875 $81 $2.557 ($3.135) GKGMİ dışı  Esas Faaliyet Kazancı/(Zararı) ($390) $496 ($830) ($949) Esas Faaliyet Kar/(Zarar) Oranı % (2) %3 % (2,2) % (3,1) Hisse Başı Esas Faaliyet Zararı ($0,82) ($0,37) ($2,08) ($3,11)
* Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri
Boeing ikinci çeyrek sonuçlarını açıkladı. Buna göre; gelirler 19,8 milyar dolar, GKGMİ hisse başına zarar -0,25 dolar ve GKGMİ dışı hisse başı esas faaliyet zararı -0,82 dolar olarak gerçekleşti (Tablo 1). İkinci çeyrek sonuçları, ticari programlardaki yüksek hacmi ve savunma programlarındaki düşük seyreden kar oranlarını yansıtıyor. Boeing, bu çeyrekte 2,9 milyar dolarlık faaliyet nakit akışı ve 2,6 milyar dolarlık GKGMİ dışı serbest nakit akışı kaydetti.
Boeing Başkan ve CEO’su Dave Calhoun, “Teslimatlarımızı artırarak ve güçlü bir serbest nakit akışı ile sağlam bir ikinci çeyrek performansı gösterdik. Bu yıl için ve uzun vadede, operasyonel ve mali hedeflerimize ulaşma doğrultusunda iyi bir noktadayız. Toparlanma sürecimizde ilerleme kaydetmeye devam ediyoruz. Müşterilerimize verdiğimiz taahhütleri yerine getirebilmek için fabrikalarımızda ve tedarik zincirimizde istikrara büyük önem veriyoruz. Güçlü talep doğrultusunda kilit programlarımızdaki üretim oranlarımızı düzenli bir şekilde yukarı çekerken, insan kaynağımıza, ürün ve teknolojilerimize yönelik yatırımlarımızı artırıyoruz,” dedi
İkinci çeyrek faaliyet nakit akışı, ticari uçak teslimatlarındaki yüksek rakamlar ve tahsilat zamanlamasındaki uygunluğun yansımasıyla 2,9 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Çeyrek başında 14,8 milyar dolar olan nakit ve satılabilir senet yatırımları, ikinci çeyrekte 13,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Çeyrek başında 55,4 milyar dolar olan borçlar, vadesi gelen borçların ödenmesiyle 52,3 milyar dolara düştü. Şirketin 12 milyar dolarlık kullanılmamış kredi olanağına erişimi bulunuyor.
Toplam şirket rezervi, bu çeyrek sonunda 440 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Ticari Uçaklar
Ticari Uçaklar ikinci çeyrek geliri, 787 programındaki yüksek teslimat rakamlarının yansımasıyla 8,8 milyar dolara yükseldi. İkinci çeyrek faaliyet zarar oranı ise, Ar-Ge harcamalarının dahil olduğu yüksek çeyrek harcamaları ve olağandışı maliyetlerin sonucunda yüzde -4,3 olarak gerçekleşti.
737 programı üretim oranında ayda 38 uçağa geçiş yapılıyor ve bu oranın 2025-2036 yıllarında ayda 50 uçağa çıkarılması planlanıyor. Program kapsamında bu yıl 400-450 uçak teslimatına ulaşılması hedefi korunuyor.
787 programı üretim oranı ayda dört uçağa yükseltildi ve bu oranın 2023 yılı sonunda ayda beş uçağa, 2025-2026 yıllarında ise ayda 10 uçak seviyesine çıkarılması planlanıyor. Program kapsamında bu yıl 70-80 uçak teslim edilmesi bekleniyor.
Ticari Uçaklar, bu çeyrekte 460 adet net siparişe ulaştı. Bunun içinde Air India’ın 220 uçaklık siparişi ve Riyadh Air tarafından verilen 39 uçaklık siparişinin yanı sıra Ryanair’in 300 adede kadar 737 MAX uçağı siparişinde bulunma taahhüdü yer alıyor. Ticari Uçaklar, bu çeyrekte 136 uçağın teslimatını tamamladı. Ticari Uçaklar rezervinde toplam değeri 363 milyar dolar olan 4.800’ün üzerinde uçak bulunuyor.
Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
Savunma, Uzay ve Güvenlik
Savunma, Uzay ve Güvenlik, ikinci çeyrekte 6,2 milyar dolar gelir kaydetti. İkinci çeyrek faaliyet zarar oranı ise, sabit fiyatlı geliştirme programlarındaki kayıpların yanı sıra işgücü istikrarsızlığının ve tedarik zincirinde yaşanan aksamaların diğer programlar üzerinde devam eden operasyonel etkilerinin yansımasıyla yüzde -8,5 olarak gerçekleşti. Ticari Mürettebat programı, büyük oranda, lansman sürecinde yaşanan ve duyurusu daha önce yapılan gecikmenin etkileri sonucunda 257 milyon dolarlık bir kayba uğradı. T-7A programının kaybı ise, özellikle üretim sözleşmelerindeki yüksek tahmini maliyetlerin yansımasıyla 189 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ayrıca, MQ-25 programında, büyük oranda, Mühendislik ve Üretim Geliştirme sözleşmesindeki program gecikmeleri nedeniyle 68 milyon dolarlık bir kayıp yaşandı.
Savunma, Uzay ve Güvenlik, bu çeyrekte, T-7A Red Hawk eğitim uçağının ABD Hava Kuvvetleri ile ilk uçuşunu tamamlamanın yanı sıra ABD’nin St. Louis şehrinde İleri Kaplama Merkezi’nin yapımına başladı ve 19 adet CH-47 Chinook helikopterinin tedarikine ilişkin ABD Ordusu’yla sözleşme imzaladı. Savunma, Uzay ve Güvenlik rezervi, yüzde 31’i ABD dışındaki müşterilerden gelen siparişler olmak üzere 58 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Satış Sonrası Hizmetler
Ticari satış sonrası hizmetlerdeki yüksek hacmin ve tercih edilen satış karmasının sonucu olarak, Satış Sonrası Hizmetler ikinci çeyrek geliri 4,7 milyar dolar ve faaliyet kar oranı yüzde 18 olarak gerçekleşti.
Satış Sonrası Hizmetler, bu çeyrekte, yeni bir yedek parça dağıtım merkezi ile Polonya’daki faaliyetlerini genişlettiğini, eğitim çözümlerini geliştirmek ve büyütmek üzere CA ile işbirliğine gittiğini ve Japan Airlines’ın 787 filosu için Boeing Insight Accelerator’ı tercih ettiğini duyurdu.
Ek Mali Bilgi
Tablo 2. Ek Mali Bilgi İkinci Çeyrek İlk Altı Ay (Milyon dolar) 2023 2022 2023 2022 Gelirler Dağıtılmamış kalemler, mahsuplaşmalar ve diğerleri ($2) ($66) ($44) ($66) Faaliyet Kazançları/(Zararları) FAS (finansal muhasebe standartları) / CAS (ABD maliyet muhasebe standartları) hizmet maliyet düzenlemeleri $291 $284 $582 $567 Diğer dağıtılmamış kalemler ve mahsuplaşmalar ($336) ($84) ($796) ($335) Diğer gelirler, net $320 $253 $622 $434 Faiz ve borç masrafı ($621) ($656) ($1.270) ($1.293) Efektif vergi oranı %62,8 %57,6 %35,9 %12,8
Ertelenmiş tanzimat giderlerinin sonucu olarak, diğer dağıtılmamış kalemler ve mahsuplaşmalardan kaynaklı kayıplarda artış yaşandı. Diğer gelirlerdeki değişim ise, büyük oranda, yüksek faiz oranlarının yatırım gelirlerine pozitif yansımasından kaynaklandı. İkinci çeyrek efektif vergi oranı, öncelikli olarak, değerleme ödemesinde öngörülen artışa ilişkin kümülatif düzeltmelerin dahil olduğu vergilendirme öncesi zararın vergi indirimini yansıtmaktadır.
      Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı
The post Boeing İkinci Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı first appeared on 0 554 1730000 I [email protected] / Güncel Havacılık Haberleri.
source https://www.aeroportist.com/boeing-ikinci-ceyrek-sonuclarini-acikladi-2/
0 notes
antalyamemurlarcom · 2 years ago
Text
TÜRKİYE İKLİM AKILLI VE REKABETÇİ TARIMSAL BÜYÜME PROJESİ TANITILDI
Tumblr media
Son 21 yıldır yapılan çalışmalarla tarım ve orman alanında güçlü bir altyapı kazandırıldığını vurgulayan Yumaklı, bu süreçte çeşitli tarımsal destekler sağlandığını, AR-GE yatırımları yapıldığını, yeşil ve mavi vatanda devrim niteliğinde adımlar atıldığını bildirdi.   Yumaklı, son dönemde iklimle alakalı çok büyük değişiklikler olduğuna dikkati çekerek, bazı bölgelerde ortalama yağışlarda rekor artışlar gözlendiğini dile getirdi.   Dünyada son dönemde yaşanan salgın ve savaş ile gıda güvenliğinin ülkeler için ön plana çıktığını anımsatan Yumaklı, Türkiye'de verimliliğin ve kalitenin daha da artması için çalışmalar yapacaklarını anlattı.   Yumaklı, Tahıl Koridoru'nun kurulmasında Türkiye'nin çabalarının dünyaya katkı sağladığını belirterek, "Bugün itibarıyla 985 gemiyle yaklaşık 32 milyon ton gıda maddesi dünya piyasasına arz edilmiş oldu. Bu sayede gıda piyasasındaki dalgalanma durdu." diye konuştu.   Gelecek 5 yıllık dönemde etkin politikalar üreterek başarılı bir tarım ve orman sektörü oluşturmak için çalışacaklarını vurgulayan Yumaklı, şu değerlendirmede bulundu:   "Amacımız girdi maliyetlerini düşürmek, verimliliği artırmak, tarımda dijitalleşmek, yönetimi sadeleştirmek, üretim ve üretici odaklı planlamaları temel almak, böylece düşünmemiz gereken tüketici tarafında da makul fiyatlarla tüketicilerimize gıda sağlamaktır."   55 BİNDEN FAZLA YARARLANICIYA 33 MİLYON DOLARLIK KATKI   Yumaklı, TUCSAP'ın gelecek dönemdeki projelerle de bağlantılı olduğuna dikkati çekerek, "Sürdürülebilir tarımsal üretim adına toprak ve su kaynaklarımızın optimum kullanılmasını sağlamak hayati önem taşımaktadır. Onun için bilgi teknolojilerini kullanarak, yerli çözümler üreterek bu amacımızla ulaşmayı planlıyoruz." ifadelerini kullandı.   Projeye ilgi duyulmasını önemsediklerini belirten Yumaklı, şunları kaydetti:   "80 binden fazla sektör temsilcisinin bu projeden fayda sağlayacağını söyleyebiliriz. TUCSAP, tarımda teknolojinin kullanılmasının bütün ülkede yaygınlaşmasını sağlayacak çok önemli bir adım. 14 milyon hektarlık alanda üretim planlamasının yapılması, hayvan hastalıkları ve sağlıkları konusunda 19 çok ileri gelişmiş laboratuvarın açılması, jeotermal ısıyla üretim yapabilecek olan tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgelerinin bu proje kapsamında daha da yaygınlaştırılması, Bakanlığımızın AR-GE çalışmalarının geliştirilmesi proje kapsamında sağlanacak. Yaklaşık 43 bin genç arkadaşımız, meslektaşımız akıllı tarım teknolojileri eğitimi alacaklar. 55 binden fazla proje yararlanıcısına iklim akıllı tarım teknolojileri kapsamında yaklaşık 33 milyon dolar civarında bir katkı sağlanmış olacak." Read the full article
0 notes