#Akut Pankreatit
Explore tagged Tumblr posts
introduceofficial · 2 years ago
Text
Akut Pankreatit
Akut Pankreatit Akut Pankreatit Akut Pankreatit Nedir? Akut Pankreatit Nedir Akut pankreatit, pankreasın saldırgan bir şekilde etkilenmesi ile sonuçlanan bir akut enflamatuar durumdur. Pankreasın sıvı dolmuş, şişkin ve ağrılı bir hale gelmesine neden olur. Etkenler arasında alkol, infeksiyonlar, travma, kimyasal maddeler ve ilaçlar yer almaktadır. Belirtiler arasında yüksek ateş, kas ağrıları,…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
denizaltiparmak · 10 months ago
Text
AKUT PANKREATİT + GEBELİK + SEZARYEN + sezaryen kesisinden KAPALI SAFRA KESESİ AMELİYATI
Sevgili Özlem ve değerli eşi gebelik sırasında, safra kesesindeki ufak taşların kanala düşmesi sonucunda ciddi bir AKUT PANKREATİT atağı geçirdiler. Bize geldiklerinde uzun süredir tanı konulamaması ve ağrıların normal gebelik sancıları ile karışması nedeniyle enzimleri ciddi derecede yükselmişti. Geçmeyen ağrıları olunca yine daha önceden doğumunu yaptırdığımız çok sevdiğimiz bir hastamız aracılığı ile bize yönlendirildiler. Muayene edip, bazı tetkikler yapıp, durumun ciddiyetini görünce hemen yatırıp GEBELİK DEVAM EDERKEN AKUT PANKREATİT tedavisi yaptık. Enzimlerimizin tamamını normale getirdik ama 32 Hafta civarı olduğu için hemen ameliyat yapmak istemedik. 38,5 Haftaya kadar yakın bir şekilde takip edip sonra da hem çok başarılı bir şekilde SEZARYENİNİ yaptık, onu kızına kavuşturduk, hem de kendisine yapılamaz denilen SEZARYEN KESİSİNDEN KAPALI SAFRA KESESİ AMELİYATINI başarıyla yaptık. Gördüğünüz gibi BİZDE OLMAZ DİYE BİR ŞEY YOK, BİZİMLE GAYET MÜMKÜN😷😷😷👍🏻👍🏻👍🏻O yüzden bizleri yolu bizlerle kesişen insanlara sorun diye ISRARLA söylüyoruz😉Peki nasıl oluyor da oluyor?🥰Bu arada özellikle AKUT PANKREATİT konusunda sizleri uyarmam gerekiyor❗️❗️❗️. Kişi, gebe olsun ya da olmasın bu çok tehlikeli bir hastalıktır!!! Özellikle Urfa’dan ve Ankara’dan bu konuyla ilgili bize gelen çok sayıda hasta oluyor. Belki şimdi bu satırları o hastalarımız da okuyorlardır! AKUT PANKREATİT son derece önemli bir hastalıktır, MUTLAKA TEDAVİ EDİLMESİ GEREKEN bir durumdur. Kendi haline bırakıldığında maalesef hastanın hayatının kaybına kadar varacak ciddi sonuçları olmaktadır!!! Lütfen bu tarz konularda KONUYA TAM HAKİM BİR HEKİM KARDEŞİMİZE BAŞVURARAK, dediklerine harfiyen uyunuz!!!
TEK CERRAH —> ÇOK AMELİYAT
BÜTÜN AİLENİZİN CERRAHI😷
Op. Dr. DENİZ ALTIPARMAK
GENEL CERRAHİ + KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM
(ÇİFT ANA DAL UZMANI)
0 notes
evrenselbilgi · 11 months ago
Link
0 notes
sektorellfirmalar · 2 years ago
Link
0 notes
cetinkaraca-com · 4 years ago
Text
Akut Pankreatit
Akut Pankreatit
Pankreatit, akut ve kronik olmak üzere ikiye ayrılır. Pankreatit, pankreasta iltihaplanma belirtisi ile ortaya çıkmaktadır.
Tumblr media
0 notes
fhcam · 7 years ago
Text
Akut Pankreatit Nedir Tedavisi ve Belirtileri ?
Akut Pankreatit Nedir Tedavisi ve Belirtileri ?
(Pankreas Hastalıkları) Pankreasın ani olarak iltihaplanmasıdır. Safra yollarında tıkanıklığa bağlı olarak çeşitli ilaçların etkisiyle veya travma (çarpma) sonrasında ortaya çıkabilir. Hastalığın seyri sırasında kist oluşabilir.En çok safra yollarındaki bir hastalığa bağlı olarak ortaya çıkar. Safra yollarının taş ile tıkanması pankreatite yol açabilir. Diğer belirtiler karnın üst tarafında iki…
View On WordPress
0 notes
backlinkci · 2 years ago
Text
Safra Kesesi Taşı Belirtileri Nelerdir? Safra Kesesi Taşı Tedavisi
Safra Kesesi Taşı Belirtileri Nelerdir? Safra Kesesi Taşı Tedavisi
Safra kesesinin içini döşeyen yapının bozulması nedeniyle organ içinde taş oluşumu meydana geldiğinde tek tedavi seçeneği kesenin cerrahi olarak çıkartılması oluyor. Bu ameliyattan sonra hastalar, organın eksikliğini çekmeden hayatlarını sürdürebiliyor.
Safra kesesinin vücuttaki işlevi nedir? Safra kesesi ince bir kanalla ana safra kanalına bağlanıyor. Ana safra kanalı ise karaciğer ve on iki parmak bağırsağı arasında bulunuyor. Safra, karaciğer hücrelerinde yapılıyor, buradan on iki parmak bağırsağına akıyor. Bu süreçte, safra kesesi içinde safra biriken bir depo görevi görüyor. Yağlı yemeklerin parçalanması ve emilmesi için ortamda safraya ihtiyaç var. Özellikle yağlı yemeklerden sonra gıdalar on iki parmak bağırsağına geçince vücut safra kesesinin kasılmasını sağlayan “kolesistokinin” adlı bir hormon salgılıyor. Bunun sonucunda kese kasılıyor ve ihtiyaç duyulan depo safra on iki parmak bağırsağına boşalıyor. Yani safra kesesi safranın depolanmasını, konsantrasyonunu ve kasılıp safranın boşalmasını sağlıyor. Her seferinde 20-40 cc kadar safra boşalıyor. Sık rastlanan safra kesesi hastalıkları nelerdir? Safra kesesinin iltihaplanması yani ‘kolesistit’, sık rastlanan bir safra kesesi hastalığı. Safra kesesi içindeki safra, denge halinde bulunan bazı bakteriler içeriyor. Kese kanalının tıkanması yani depo safranın ana kanala boşalmasının engellenmesi, dengenin bozulması ve bakterilerin çoğalıp kesenin iltihaplanması ile sonuçlanıyor. Kanalın tıkanmasına ise genellikle kese içinde gelişen taş, nadiren de tümör ya da parazitler neden oluyor. Bazen safra kesesinde taş olmadan, safra kesesini besleyen damarların bozulması sonucunda da taşsız kolesistit oluşabiliyor. Taş oluşumunun sonuçları nelerdir? Safra kesesindeki taş hareketli ise, keseyi ana kanala bağlayan ince kanalı tıkayarak kesenin boşalmasına engel oluyor. Bunun sonucunda kese içinde safra hapsoluyor ve denge halindeki bakterilerden biri veya birkaçı çoğalarak kesenin iltihaplanmasına neden oluyor. Kese içindeki küçük taşlar ise kanaldan geçerek ana kanala iniyor. Burada büyüyerek ana kanalın tıkanmasına ve sarılığa yol açıyor. Ana kanaldaki küçük taşlar kanaldan on iki parmak bağırsağına geçiş esnasında pankreatite sebebiyet verebiliyor. Bu tablo, yaşamı tehdit edip ölümle sonuçlanabiliyor. Safra kesesi taşları nadir de olsa kesede kanser gelişmesine de neden olabiliyor. Safra kesesinde taş tanısı nasıl konuluyor? Hasta hikayesi, doktor muayenesi ve laboratuvar testleri ile tanı konuluyor. Karın ultrasonu, safra kesesi içinde taş ve kese duvarında kalınlaşmayı gösteriyor. Ayrıca akut olaylarda kese etrafında sıvı bulunması da tanıyı pekiştiriyor. Safra kesesi taşlarının belirtileri nelerdir? - Genellikle sağ üst karında, sağ köprücük kemiği altına yayılan veya karın üst orta bölgesinde mide ağrısı tarzında, hafif, orta ya da şiddetli ağrı - Bulantı ve kusma - Hafif derecede ateş - Nadiren sarılık (iltihaplı safra kesesinin kanal üzerinde bası oluşturması nedeniyle) Taş tedavisi nasıl yapılıyor? Günümüzde safra kesesindeki taş tedavisi, safra kesesinin çıkarılmasıyla yapılıyor. Bu işlem yüzde 99 laparoskopik yöntemle, yüzde bir ise açık yöntemle yapılıyor. Tek başına taşların çıkarılması, eritilmesi veya kırılması gibi yöntemler tedavide geçerli olmuyor. Taşlar kesenin içini döşeyen yapının bozulmasından dolayı ortaya çıktığı için kesenin mutlaka çıkartılması gerekiyor. Yapılan araştırmalar, safra kesesinin alınmasından sonra karaciğerde yapılan ve ana kanala atılan safra miktarında bir artış olduğunu gösteriyor. Eğer hasta normal miktarda beslenirse, herhangi bir problem gelişmiyor. Ancak kuruyemiş gibi aşırı yağ içeren besinler alındığında hafif karın ağrısı ve hafif derecede ishal meydana gelebiliyor.
0 notes
saglamsayfa · 5 years ago
Text
Pankreas
Tumblr media
Pankreas, karın boşluğunda, omurganın bel bölümü önünde yeralan salgı bezidir. Ortalama 15-20 cm uzunluğunda ve kadınlarda 55 gr erkeklerde 70 gr ağırlığındadır. Önden arkaya doğru yassılaşan pankreasın düzensiz olan biçimi çengele benzetilebilir. Pankreas iki ayrı fonksiyonu yerine getirir. Birincisi barsak kanalına akıtılan pank­reas sıvısını yapmaktır. Bu sıvı, nişastanın, proteinlerin ve yağların sindiriminde yer alan ve onları kimyasal yönden parçalayan bazı temel enzimleri içermektedir. İkincisi, endokrin organ olarak insulin salgılar ve doğrudan kana verir. İnsulin, kan şekeri seviyesinin düzenlenmesinde ve şekerin ısı ve enerjiye çevrilmesinde son derece önemli bir hormondur. İnsulin, pankreasın her tarafına yayılmış bulunan Langerhans adacıkları adı verilen hücre grupları taraflıdan yapılır. İnsulin yapılmasının azalmasına veya durmasına yol açan pankreas bozukluğu dıabetes mellıtus olarak bilinen seker hastalığına yol açar Pankreasın Langerhans adacıklarında ba­zen tümörler gelişebilir ve ınsulının fazla yapılmasına neden olurlar Pankreasın aniden hastalanması yanı akut pankreatıt, bakterilerin organa direkt yayılmasından veya pankreas kanalının tıkanması sonucu güçlü sindirim enzimlerinin geri dönmesiyle oluşabilir. Karında şiddetli ağrı, kusma, kanama, solgunluk ve sok ile beliren bir tablo vardır Eskiden böyle durumlarda hemen ameliyata alınan hasta, zamanımızda diğer kanamalı sindirim yolu hastalıklarında yapıldığı gibi ya tak ıstırahatine alınır, kan verilir. Akut devre geçene kadar ağızdan beslenme durdurulur, damardan beslenmeye başlanır. Pankreas sekresyonunun inhibe edilmesi, pankreasın dinlenmesi için burun yoluyla mide sıvısı devamlı çekilir. Ağrıyı dindirmek için ilaçlar verilir. Akut Pankreas Enfeksiyonu Bu hastalık şiddetli kanamaya yol açabilen oldukça ciddi bir rahatsızlıktır. Pankreasın ani şekilde ortaya çıkan iltihabıdır. Pankreas hem iç salgı bezi hem de dış salgı bezi olarak görev yapar. Salgıladıkları enzimler pankreasta inaktif haldedir. Bu inaktif enzimler sindirim sisteminin bazı bölümlerinde aktifleşerek yağların, proteinlerin, karbonhidratların sindirimini sağlarlar. Akut pankreatitte ise bu enzimler daha pankreasta iken aktif haldedir ve dokuların parçalanmasına yol açarlar. Akut Pankreatit Nedenleri Nelerdir? Akut pankretitin bir çok nedeni vardır. En sık rastlanılanı ise safra kesesi taşlarıdır. Safra kesesindeki taşlar kesenin kasılması ile ana safra kanalına dökülebilirler ve bu hepimizin bildiği gibi tıkanma sarılığı nedeni olabilir. Bu, safra kesesinde taşları olan kişilerin korktuğu komplikasyonlardan biridir. Halbuki çok daha önemlisi bu taşların akut pankreatite neden olabilmeleridir. Akut Pankreatit Tedavisi Akut pankreatitli hastaların hastaneye yatırılarak tedavi edimeleri gerekir. Kan testleri yanında acilen yapılacak bilgisayarlı karın tomografisi tanıda oldukça yardımcı olan bir görüntüleme yöntemidir. Tanı konulduktan sonra güçlü ağrı kesicilerle şiddetli ağrının dindirilmesi, ağızdan beslenmenin kesilerek damar yoluyla yeterince sıvı ve elektrolit verilmesi, gereken vakalarda antibiyotik tedavisi yapılması ve pankreatite neden olan sebeplerin ortadan kaldırılması (safra yollarındaki taşları çıkarılması gibi. Bkz. ERCP) tedavide ilk uygulanacak girişimlerdir. Read the full article
0 notes
beslenmediyetcom-blog · 5 years ago
Link
Tumblr media
0 notes
teknikadamfeylefus-blog · 7 years ago
Text
Akut Karın Ağrısı
Sıkça karşılaşılan bir sorun olan karın ağrısı genel olarak önemsenmez ancak akut olarak gelişen karın ağrısı önemli bir dahili hastalığın habercisi olabilir.  Arter embolisi ya da bağırsak tıkanması ciddi karın ağrılarına neden olmaktadır. Çok küçük olan çocuklarda ve hasta yaşlılarda HIV infeksiyonu olanlarda karın ağrıları ortaya çıkabilir. Karın içi organlardan kaynaklanan…
View On WordPress
0 notes
kocaalihaber · 5 years ago
Text
Safra Kesesi
Safra kesesi karaciğer üzerinde yerleşmiş ve karaciğerden salınan safra sıvısını toplandığı geçici depodur. Çeşitli nedenlerle buralarda polip veya taşlar oluşur ve kişilerde bulantı,kusma,sırt ağrısı ile kendini gösterir.
Safra Kesesi İltihabı (Kolesistit) Nedir
Safra kesesi taşları çoğunlukla herhangi bir şikayete yolaçmaksızın sessiz olarak safra kesesinde bulunurlar.check up,başka hastalıkların tanısı konma esnasında yapılan tetkiklerde rastlantısal olarak bulunurlar.Oluşan taşların safra kesesi kanalını tıkaması halinde safra akışı engellenir kese duvarında ödem gelişir,damarlanması bozulur.Taşların sayısının fazlalığı,milimetrik boyutta ‘’küçük taşlar’’ olması ve 2-3 cm den büyük çaplarda olması safra kesesi iltihabı olasılığını arttırmaktadır. Tıkanıklığın daha da uzun sürmesiyle kese duvarında çürüme ve delinme meydana gelebilir.Bu durum sıklıkla KARIN AĞRISI olarak belirti verir.Ağrı karın sağ üst tarafında,sırtta sağ kürek kemiğinin altında hissedilir.Ağrıya ek olarak;hazımsızlık,şişkinlik gibi şikayetler eklenebilir.Safra kessesinin delinmesi halinde ise nefesi kesen,çok şiddetli karın hastalığı ile ortaya çıkan acil ameliyatlık karın hastalığı (akut batın sendromu) gelişir.Ki bu noktada zaman önemlidir,en kısa zamanda bir genel cerrahi uzmanına görünmek gerekmektedir.
Safra Kesesi Taşlarına Bağlı Diğer Hastalıklar
Özellikle milimetrik boyuttaki küçük taşların karaciğerden onikiparmak bağırsağına bağlanan ana safra kanalına düşerek ana safra kanalını tıkamasına bağlı;idrarın rengini koyulaştıran,mikropsuz sarılık olarak adlandırılan tıkanma sarılığını yapabilen,aralıklı olarak artan azalan ‘’kolik ağrı’’ dediğimiz durumu oluşturan,karaciğerde anlamlı hasar oluşturabilecek hastalık gelişebilir.Eğer bulgulara enfeksiyon ve ateş te eklenirse KOLANJİT olarak adlandırılan safra yolu iltihaplanması gelişebilir.
Taş veya taşlar safra kanalının onikiparmak bağırsağına açılan kanal ağzını tıkar ise çok ciddi bir hastalık olan PANKREATİTE yolaçabilir.Pankreatit çok hafif bir şekilde atlatılabilir aynı zamanda da yoğun bakım gereksinimi oluşturabilecek ve hatta ölümcül süreçle sonlanabilecek kadar şiddetli yaşanabilir.
Op. Dr. Salim Balın
Yatkınlık Grupları
40 yaş üzeri olanlarda, kadınlarda ,
Kilolu kişilerde,
Beyaz tenlilerde,
Hızlı kilo alıp verenlerde,
Yoğun bakım hastalarında daha sıklıkla rastlanmaktadır.
Tanı
Hastanın öyküsünün dinlenmesi ve fizik muayenesi
Tam kan sayımı,karaciğer ve safra yollarının durumunu belirlemeye yarayan biyokimyasal tetkikler
En kolay ve hızlı tanıya götürebilecek yöntem olan ultrasonografi(USG)
Bazı gerekli vakalarda batın tomografisi ve özellikle safra yolları sorunların ortaya koymak için manyetik rezonanslı kolanjiyografi(MRCP)
Safra yolları sorunlarını ortaya koyabilecek ve aynı zamanda buradaki taşların temizlenebilmesini de sağlayabilen ERCP denilen endoskopik işlem
Tedavisi.
Safra kesesi kanalını tıkama ve ana safra kanalına dökülüp burada tıkanıklık yapabilme riski taşıyan milimetrik çaplı taşlara sahip safra keseleri
2 cm den büyük olup kronik safra kese iltihaplanması ve oldukça düşük riskle de olsa safra kesesi kanseri ihtimali oluşturan taşlar
Çaplarına bakılmaksızın ağrı,hazımsızlık,şişkinlik ve benzeri şikayetleri oluşturan taşlar
Safra kesesinde taş barındıran;hızlı enfeksiyon riski,delinme,ağrının hissinin azalması gibi olasılıklara yolaçabilen şeker hastalığı varlığında
6 mm çapından büyük(özellikle 10 mm üzeri) safra kesesi polipleri(etsi çıkıntılar) ve hızlı büyüme gösteren poliplerin varlığında
Ameliyatta LAPAROSKOPİK(KAPALI) yöntem;karın kaslarının kesilmeyecek olması,daha erken ev ve iş hayatına geçiş olasılığı,yara yeri enfeksiyonunun-fıtıklaşmasının daha düşük olasılığı ve daha iyi kozmetik görünüm nedeniyle altın standart olarak kabul görmektedir. 3 veya 4 adet 1 cm çaplı cilt kesilerinden girilerek SAFRA KESESİ İLE BİRLİKTE SAFRA KESESİ TAŞLARI alınarak ortalama 20 dakikalık bir cerrahi işlemdir.Laparoskopik ameliyatın 1-2 oranında açık ameliyata geçiş olasılığı mevcuttur.
Son aylardaki gebelerde,solunum fonksiyonlarını bozacak kadar ileri düzeydeki kronik tıkayıcı solunum yolu hastalıklarında(KOAH),ileri derecede yapışıklık oluşturabilecek üst sindirim sistemi hastalıkları ve karaciğer hastalıkları ameliyatları öyküsü bulunanlarda açık safra kesesi operasyonu tercih edilebilir.
Laparoskopik ameliyat sonrası 1 açık ameliyat sonrası 1-2 gece hastanede yatış sonrası hastalar taburcu edilip evine gönderilir
Safra kesesinin ameliyatla alınması hastada anlamlı bir sağlık sorunu oluşturmamaktadır.
source https://saglik.kocaali.com/safra-kesesi/
0 notes
sinavahazirlanirken · 5 years ago
Text
Akut Pankreatit Nedir? Belirtileri, Nedenleri, Tanı ve Tedavisi
Akut Pankreatit Nedir? Belirtileri, Nedenleri, Tanı ve Tedavisi
Akut Pankreatit nedir?
Akut pankreatit, genellikle çok ani ve çok şiddetli üst karın ağrısına neden olan pankreasın iltihabıdır. En çok safra kesesi taşları veya çok fazla alkol almasından kaynaklanır.
Akut inflamasyon genellikle bir ila iki hafta içinde geçer. Fakat aynı zamanda komplikasyonlara ve diğer hastalıklara yol açabilir. Tedavi daha sonra birkaç ay sürebilir.
Pankreatit nedir?
Pankre…
View On WordPress
0 notes
medyarehberi-blog · 7 years ago
Text
Dünyaca ünlü DJ Umman’da ölü bulundu
Dünyaca ünlü DJ Umman’da ölü bulundu
28 yaşındaki “Avicii” ismiyle bilinen İsveçli Tim Bergling’in menajeri Diana Baron, DJ’in Umman’ın başkenti Maskat’ta ölü bulunduğunu açıkladı.
Aşırı alkol kullanımının yol açtığı akut pankreatit hastalığı geçiren “Avicii”nin 2014’te safra kesesi ve apandisi alınmıştı.
Madonna, Coldplay ve David Guetta ile çalışan Berling 2016’da turneye çıkmayı bıraktı.
ÖDÜLLER KAZANMIŞTI
İki MTV, bir Billboard…
View On WordPress
0 notes
doktorix · 7 years ago
Text
Kan Tahlilinde Amilaz Nedir, Yüksekliği ve Düşüklüğü Nedenleri ?
Kan tahlillerinden biri olan Amilaz, ülser delinmesi, kabakulak gibi hastalıklarda da artsa da özellikle Akut Pankreatit gibi pankreas hastalıklarının tanı ve tedavisinin izleminde kullanılan bir testtir.
Amilaz Nedir ?
Amilaz, nişasta gibi karbonhidratları parçalayan bir enzimdir ve başlıca olarak büyük tükürük bezi olan parotis bezi ve pankreas’ta bulunur.
Testisler, overler, fallop tüpleri,…
View On WordPress
0 notes
backlinkci · 2 years ago
Text
Safra Kesesi Taşının Tedavisi
Safra Kesesi Taşı Tedavisi Özellikle yağlı gıdaların sindiriminde önemli rol oynayan safra kesesinde taş oluşumunun nedeni tam olarak bilinmiyor. Sindirim sisteminde ciddi sıkıntılar yaratabilen bu taşların tek tedavisi organın cerrahi yöntem ile alınmasıdır.
Safra kesesi karaciğerin üretmiş olduğu safrayı depolayan, karaciğere yapışık bir organdır. Sindirim sırasında depoladığı safrayı ana safra kanalı aracılığıyla onikiparmak barsağına boşaltarak özellikle yağ sindiriminde önemli rol oynuyor. Safranın içeriğinde lesitin, kolesterol ve safra tuzları gibi karaciğerden süzülen atıklar ve sindirim için gerekli enzimler bulunuyor.
Safra kesesi taşları nasıl oluşur? Bu maddelerin oranlarında bir bozulma olduğunda safrakesesinde çökeltiler oluşmaya başlıyor ve bu çökeltiler zamanla büyüyerek taş oluşumuna neden oluyor. Bu taşlar genellikle kolesterol taşları olsa da, nadiren kan yıkımının olduğu bazı kan hastalıklarında (sferositoz) billurbin taşları da oluşabiliyor. Safra kesesi taşları tedavi edilmezse daha ciddi problemlere neden olabiliyor. Safra kesesinin alınması kesin tedavi olarak görülüyor.
Safra kesesi taşı ne gibi rahatsızlıklar verir? Safra kesesinde taş olan hastalarda hiçbir şikayet olmayacağı gibi, sorgulandığında çoğunda hazımsızlık, şişkinlik, geğirme gibi dispeptik yakınmalar mevcuttur. Özellikle yağlı gıda tüketiminden sonra bu şikayetlerde artış görülür. Bazen safra kesesindeki taşların, safra kesesi kanalını geçici bir süre tıkamasına bağlı üst karın bölgesinden başlayarak sırta yayılan ağrı şikayeti de görülebilir. Safra koliği denilen bu ağrı, genellikle kendiliğinden geçer ancak çoğunlukla tekrarlar. Bir kaç dakikadan bir kaç saate kadar sürebilir. Safra kesesi iltihaplanmasında ise (akut kolesistit) bu ağrı kalıcıdır. Ayrıca ağrıya eşlik eden ani başlayan bulantı, kusma, ateş, bazen sarılık, sağ omuz ağrısı gibi şikayetler de görülebilir. Safra kesesi taşlarının, ana safra kanalına düşüp tıkanmaya yol açtığı durumlarda da bulantı, kusma, karın ağrısı, titremeyle yükselen ateş, sarılık gelişebilir. Nadiren de taşların pankreas kanalına zarar vermesi sonucu akut pankreatit gelişebilir. Bu durumda benzer şikayetler görülse de, tedavisi daha uzun ve komplikedir.
Safra kesesi iltihabı nasıl kurutulur? Safra kesesi iltihabı semptomları ile başvuran hastaların yapılan muayenesinde, karın sağ üst kadranında bastırmakla ağrı ve kas rijiditesi saptanır. Bu bölgeye yapılan baskı ile nefes alırken hastanın nefesinin ağrı nedenyle kesilmesi ‘’Murphy‘’ işaretidir. Tanı koymakta değerli bir bulgudur. Bu bulgularla yapılan üst batın ultrasonografisi ile kesin teşhis konulmuş olur. Genellikle iltihaplı safra kesesi şiş, ödemli, duvar kalınlığı artmış ve ilerlemiş vakalarda etrafa sıvı salmış olarak izlenir. Bu hastaların mutlaka hastaneye yatırılarak tedavi edilmesi gerekir. İlk 24 – 72 saat içinde başvuran hastalarda, öncelikle cerrahi tedavi tercih edilir. Daha geç başvuran hastalar ise ilk günlerde damardan antibiyotik tedavisi ile izlenir. Bunun sebebi iltihaplı organın cerrahisinin komplikasyonlara sebebiyet verebilmesidir. Medikal tedavi ile kliniğinde düzelme görülen hastalar oral antibiyotik ve antienflamatuar tedavi başlanarak ayaktan takibe alınabilir. Kliniğinde düzelme görülmeyen, enfeksiyonu ilerleyen hastalarda kolesistektomi tedavide ilk seçenektir. Ancak riskli hastalarda girişimsel radyoloji tarafından perkütan kolesistostomi dediğimiz, safra kesesine kateter yerleştirilmesi ve içeriğinin boşaltılması hem tedavi edici hemde zaman kazandırıcı bir seçenektir.
Safra kesesi iltihabı tedavisi kaç günde geçer? Safra kesesi iltihabı tanısı konulmuş, ilk planda ameliyat edilmeyecek hastaların yatarak damardan antibiyotik tedavisi her şey yolunda gittiği taktirde 2 ile 7 gün arasında sürmektedir. Sonrasında ağızdan verilecek antibiyotik tedavisi ile birlikte hastalar belli aralıklarla poliklinik takibi ile izlenmelidir. Bu takip esnasında gidişatla ilgili anamnezi dikkatlice sorgulanmakta, muayenesi yapılmakta, kan tetkikleri, enfeksiyon parametreleri ve üst batın ultrasonografileri tekrar edilmektedir. Genellikle ayaktan antibiyotik tedavisinin 2 – 3 hafta devam edilmesi gerekmektedir. Unutulmaması gereken konu safra kesesi iltihabı geçiren hastaların esas tedavisi cerrahi yani kolesistektomidir. İlaç tedavisinin amacı hastayı güvenli cerrahiye hazırlamaktır. Antibiyotik tedavisi kesilse bile safra kesesi iltihaplanmasından sonra ameliyat için ideal zaman 4-6 hafta sonrasıdır.
Safra kesesi iltihabı tedavi edilmezse ne olur? Safra kesesi iltihabı öldürür mü? Safra kesesi iltihabı %95 safra kesesi taşlarına bağlıdır. Safra kesesi kanalının taşla tıkanması safra kesesinde şişmeye sebep olmaktadır. Olay başladıktan sonra safra kesesinde önce kimyasal, sonra bakteriyel iltihap gelişmektedir. Tedavi edilmeyen olgularda basınç artışı ile safra kesesi duvarında iskemi (dolaşım problemi) gelişmekte, zamanla kangrene ve delinmeye sebep olmaktadır. Bu ise karın boşluğuna enfesiyonun yayılmasına sebebiyet veren, hayatı tehdit edici, ölüme sebebiyet verebilen bir durumdur. Tüm akut kolesistitlerin %10'unda delinme gerçekleşebilmektedir. Bunun dışında tedavi edilmeyen olgularda, safra kesesi ampiyemi denilen safra kesesinin içinin pü (iltihap) ile dolması, kese etrafında apse gelişmesi (en sık görülen komplikasyondur) veya safra kesesinin bağırsağa yapışarak fistül olması (bağırsağa açılması) diğer görülebilecek komplikasyonlardır. Komplikasyon gelişen hastaların medikal veya cerrahi yolla tedavisi hem doktor hem de hasta için daha zordur. Tedavi süreci de daha uzundur.
Safra taşları hangi sıklıkta görülür? Safra taşları, gastrointestinal sistemi etkileyen en yaygın rahatsızlıklardan biridir. Batı toplumlarında 50 yaş altı kadınlarda yüzde 11-15, erkeklerde ise yüzde 3-11 oranında görülüyor. Yaşın ilerlemesiyle sıklığında da artış oluyor. Oluşumu için kesin bir sebep yok. Kadınlarda daha sıklıkla görülen safra kesesi taşlarında cinsiyet, çok doğum yapmış olmak, ailesinde safra taşı hikayesi olması, obezite, hızlı kilo verme, diyabet, uzun süre damardan beslenme uygulanması gibi risk faktörleri var.
Safra kesesi taşları nasıl teşhis edilir? Safra kesesi taşlarının tanısı üst batın ultrasonografisi ile konuluyor. Komplikasyon gelişmemiş olan hastalarda yapılacak olan kan tetkiklerinde anormallik saptanmayabiliyor. Safra kesesi veya safra yolları iltihaplanması, pankreatit gibi durumlarda kan tetkikleri tanıda yol gösteriyor. Batın tomografisi ve manyetik rezonans incelemesine gereksinim olabiliyor.
Safra kesesi taşının tedavisi nedir? Bu tablonun kesin tedavisi safra kesesinin alınmasıdır. Geçmişte taşların ilaçla eritilmesi yöntemleri denense de işe yaramadığı görüldü. Taşlar ilaçla erise bile, kesin çözüm için, hastalanan ve taş üreten organın ortadan kaldırılması gerekiyor.
Ameliyat şart mıdır? Semptomatik ve komplikasyonlara yol açmış olan hastaların mutlaka ameliyat edilmesi gerekiyor. Asemptomatik olan; yani şikayete yol açmayan, tesadüfen saptanmış olan taşların ameliyat edilmesi tartışmalı olabilir. Bu taşların yaşam boyu sorun çıkarma olasılığı oldukça düşüktür (yüzde 2-3). Hastalar, “Şikayetim yok, olduğunda başvururum” diyebilir. Bu da bir yaklaşım. Ancak hastalar çıkaracağı problemlerin ciddiyeti konusunda bilgilendirilmeli. Biz, hiçbir şikayete yol açmasa bile, ana safra kanalına düşme riski nedeniyle çok sayıda milimetrik taşları olan hastalara ameliyat öneriyoruz. Büyük ve tek taşı olan, kanala düşme riski olmayan, özellikle yaşlı hastalarda riskleri hastayla paylaşıp takip edebiliyoruz. Genç hastalara ise ileride ilave rahatsızlıkların ortaya çıkabileceğini düşünerek öncelikle ameliyatı öneriyoruz.
Safra kesesi taşları kansere yol açabilir mi? Bu konuda bir kanıt yok ama şöyle bir gözlem var; safra kesesi kanseri nedeniyle ameliyat edilen hastaların yüzde 90'ında safra kesesinde taş saptanmıştır. Taştan dolayı kanser olduğuna dair bir bulgu yoktur. Safra kesesi kanseri nadir görülen, tedavisi kolay olmayan, hızlı ilerleyen bir kanser türüdür.
Çocuklarda da safra taşı görülür mü? Çok nadir de olsa görülebiliyor. Bunun altında anatomik bir bozukluk veya bir kan hastalığı olabileceği akılda tutulmalı. Tedavisi ise erişkin hastalar için öngörülen cerrahi yöntemdir.
Gebelikte safra taşı tedavisi nasıl yapılıyor? Gebelikteki sessiz taşlara herhangi bir müdahalede bulunulmamalıdır. Ancak komplikasyonlara sebep olmuşsa tedavi etmek gerekir. Ameliyat gebeliğin son döneminde olsa bile gerçekleştirilebilmektedir. Özellikle dikkat edilmesi gereken diğer grup ise diyabetik hastalardır. Bu hastalarda şikayete yol açmasa bile safra taşlarının tedavi edilmesi gerekir. Çünkü komplikasyon gelişimi durumunda tedavisi çok daha zor ve seyri daha kötü olabilmektedir.
Safra kesesi taşı ameliyatı nasıl yapılıyor? Ameliyatta altın standart laparoskopik (kapalı) ameliyattır. Bu sayede hasta günlük aktivitelerine ve işine daha kısa bir sürede dönebilir. Bu ameliyat için hastanede bir gün yatmak yeterli olur. Ana safra kanalında taş olması durumunda laparoskopik kolesistektomiden önce ERCP dediğimiz endoskopik yolla taşın safra kanalından alınması gerekir. Ameliyat ancak ERCP sonrasında yapılabilir.
Ameliyat sonrasında nelere dikkat edilmelidir? Bazı hastalarda özellikle yağlı, yumurtalı gıdalara, kızartmalara karşı hazımsızlık gelişebiliyor. Bunun sebebi, safra deposu görevini üstlenen organın olmamasıdır. Zaman içinde karaciğer bu durumu kompanse eder. Genellikle 4-6 hafta kadar sürebilen bu durum basit ilaç tedavileriyle önlenebilir. Ameliyat sonrasında kesin bir diyet kısıtlaması olmamasına rağmen bu tip gıdalara karşı dikkatli olunması gerekir.
Safra kesesi taşlarının neden olabileceği hastalıklar nelerdir? Kolesistit (safra kesesi iltihabı): Safra kesesi ağzının taşla tıkanması sonucunda safra kesesi içeriğini boşaltamaması nedeniyle şişip, iltihaplanabilir. Bu hastalarda yüksek ateş, titreme ve şiddetli karın ağrısı görülür. Tedavi edilmezse safra kesesinin delinmesi, enfeksiyonun kana yayılması gibi ciddi problemlere yol açabilir.
Sarılık: Ana safra kanalının safra taşıyla tıkanmasına bağlı olarak gelişir. Bu komplikasyon tıkanma sarılığı olarak adlandırılır. Karaciğerden akan safranın bağırsağa ulaşamaması ve kanda birikmesi sonucu gelişir. Bu durum, taş haricinde, kanser gibi başka rahatsızlıklarda hastalıklarda da görülebilmektedir.
Safra yolu iltihabı: Ana safra yolunu tıkamış olan taşlar enfeksiyon gelişimi için mikropların tutunması ve üremesi için uygun ortam oluşturur. Safra yollarında mikrop üremesi durumunda kolanjit denilen, titremeyle yükselen ateş, sırta vuran karın ağrısı, bulantı, kusma gibi şikayetler görülebilir. Mikrobun kana karışması durumunda sepsise (kan zehirlenmesi) yol açabilmektedir.
Akut pankreatit (pankreas iltihaplanması): Ana safra kanalından bağırsağa akan veya ana safra kanalını tıkayan taşların pankreas kanalını da etkilemesi sonucu gelişir. Bu komplikasyon yüzde 90 oranında tedaviyle iyileşirken, yüzde 10'u ağır seyretmektedir. Ağır seyreden pankteatit, tedaviye rağmen, bazen yaşam kaybına sebep olabilmektedir.
Safra kesesi taşları hangi şikayetlere neden olur? Safra kesesi taşları asemptomatik ve semptomatik olarak ikiye ayrılıyor. Asemptomatik safra kesesi taşları: Safra taşlarının büyük çoğunluğu asemptomatik seyretmektedir. Genellikle başka sebeplerle veya check-up esnasında tespit edilen bu taşlar, herhangi bir şikayete yol açmazlar.
Semptomatik safra kesesi taşları: En çok hazımsızlık, şişkinlik, bulantı gibi safra kesesine özgü olmayan şikayetlerle kendini gösterir. Bu yakınmaların çoğu mide rahatsızlıkları ve irritabl barsak sendromu hastalarında da görülen bulgulardır. Tipik şikayet ise yemeklerden 15-60 dakika sonra başlayan şiddetli, bazen sırta vuran üst karın ağrısıdır. Bu duruma ‘biliyer kolik’ denilmektedir. Yağlı, yumurta ve kızartmalar gibi sindirim için safra gereksinimi çok olan gıdaların tüketimi sonrasında çok daha sık görülmektedir.
Safra kesesi taşlarının, tedavi edilmediği takdirde, daha ciddi problemlere (komplikasyonlara) yol açabileceği unutulmamalıdır. Bu potansiyellerinden dolayı asemptomatik olan çoğu hastanın da ameliyat edilmesi gerekebilmektedir.
Uzm. Dr. Tufan Hacıahmetoğlu Bayındır İçerenköy Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı
20.05.2016
0 notes
adanahaber · 7 years ago
Text
Ummadığınız taş karaciğerinizi iflas ettirebilir
Tumblr media
Dr. Yüksel Gümürdülü, sindirim sistemini en sık etkileyen problemlerden biri olan ve toplumda her 100 kişiden 10’unda görülen safra kesesi taşının hafife alınmaması gerektiğini bildirdi. Prof. Dr. Gümürdülü, safra kesesi taşlarının, tedavisinde geç kalınması halinde ölümcül sonuçlar doğurabileceğini söyledi.Prof. Dr. Gümürdülü, yaptığı açıklamada, safra yollarının taşla tıkanması sonucu oluşan ve halk arasında “tıkanma sarılığı” olarak bilinen cerrahi sarılığın kanser kaynaklı olabileceğe dikkat çekti. Safra kesesi taşlarının, safra içerisindeki maddelerin oranlarının bozulması sonucunda oluştuğunu anlatan Prof. Dr. Gümürdülü, "Safra taşı oluşumu başladıktan sonra taşların sayısı ve büyüklüğü artarken genellikle herhangi bir yakınmaya yol açmıyor. Büyük çoğunluğu sessiz olarak seyreden safra kesesi taşları, acil haller dışında bazı tetkikler yapılırken ya da kimi ameliyatlarda tesadüfen fark ediliyor. Ancak safra kesesi içinde bulunan taşlar, safra kesesinin çıkışını tıkayıp, olağan boşalmasını engellediği zaman belirti vermeye başlıyor" dedi.Safra taşlarının gelişiminde yaş ve cinsiyetin önemli bir faktör olduğuna işaret eden Gümürdülü, kadınlarda özellikle 30 yaşından sonra erkeklere göre 2 kat daha fazla görülebildiğini kaydetti. Bu durumun hamilelik, beslenme ve hormonlarla ilgili sebeplere bağlı olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Gümürdülü, ayrıca şişmanlık, çeşitli ilaçlar, hormon tedavisi, beslenme şekli, iltihabi bağırsak hastalıkları, mide ameliyatı ve bazı kan hastalıklarının da safra taşı oluşumunu artırdığını ifade etti."En belirgin belirti karın ağrısı"Safra taşının en tipik belirtisinin ani başlayan şiddetli karın ağrısı olduğunu hatırlatan Prof. Gümürdülü, şunları söyledi:"Ağrı karnın sağ üst veya orta bölümünde duyulur, sağ omuza ya da sırta yayılım gösterir. Bazen ağrıya bulantı da eşlik edebilir. Eğer bu durum uzayıp iltihabi süreç başlarsa o zaman ağrıya ateş de eşlik edebilir. Bazı hastalarda ise ağrı olmaksızın, sadece hazımsızlık, şişkinlik, bulantı ve kusma gibi yakınmalar görülebilir.""Karaciğeri tahrip eder"Safra taşının ana kanala düşmesi ile sıkıntılı, tehlikeli durumların ortaya çıktığını kaydeden Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, şunları dile getirdi:"Safra yolu tıkanınca safra onikiparmak bağırsağına akamaz. Karaciğer safra yapmaya devam eder. Yaptığı safrayı da basınçla safra yollarına atar. Safra, bağırsağa akamayınca, tekrar kana karışır, gözler ve deri sararır, idrar koyu çay gibi parlak koyu renkte, dışkı ise renksiz çıkar. Bunlar tıkanma sarılığının tipik belirtileridir. Bu hal uzun sürerse, ya da safrada daha önceden bulaşmış mikrop varsa, sarılığa bir de sağ üst karında ağrı ve ateş eklenir (safra yolu iltihabı, akut bakteryel kolanjit). Mikroplar karaciğer içindeki tüm safra yollarına yayıldığı için, kana da geçerler. Hastalık hali, safra kesesi iltihabına kıyasla çok daha ağırdır. Tedavisi erkenden ve başarılı yapılmazsa, karaciğer içinde çok sayıda minik apseler oluşur. Aylar boyunca tedavi edilemeyen hastalarda karaciğer tahrip olur ve sonunda siroz ortaya çıkar.""Pankreas kendini sindirir"Gümürdülü, tedavide geç kalınması halinde taşların safra kesesinin çıkışını tıkayarak iltihaba ve buna bağlı olarak hayati risk oluşturabilen delinme ve abselere yol açabileceğini ifade ederek, "Taşlar, safra kesesinden bağırsağa geçerek bağırsak tıkanıklığına sebep olabilir. Taşlar, safranın yolunda akmasını önleyince, pankreasın salgısı içinde bulunan sindirim enzimleri, pankreasın içinde etkili hale gelerek, pankreasın kendisini sindirmeye başlar. Akut pankreatit hastaların yüzde 75’inde hafif seyreder; 5-7 günde serumlar ve ağrı kesicilerle iyileşir. Kalan yüzde 25’lik grupta ise ağır seyreder. Ağrısı şiddetlidir. Zamanla pankreas dokusu canlılığını kaybeder. Canlılığını kaybeden dokularda mikroplar çoğalır. Bu defa hastalık mikrobik bir enfeksiyona dönüşür. Organlar iflas etmeye başlar, hasta dalgınlaşır, ateşi çok yükselir, idrar çıkışı durur. Hastanın tedavisi ancak yoğun bakım koşullarında sürdürülebilir. Ameliyatı gerekebilir. İyileşince bu defa canlılığını kaybetmiş dokuların yerinde pankreas kistleri gelişir. Birkaç santimetreden, 25 santimetreye kadar olabilirler. Bir tane ya da birkaç tane olabilirler. Çoğuna ameliyat gerekir. Bazı ağır pankreatit hastaları tüm yoğun ilgi ve tedaviye rağmen ne yazık ki hayatta tutulamayabilir" diye konuştu."Ölümcül sonuçlar doğurabilir"Safra taşı tedavisinde geç kalınması halinde ölümcül sonuçlar ortaya çıkabileceğine işaret eden Prof. Dr. Gümürdülü, "Safra taşı çok uzun bir dönem var olan ve tedavi edilmeyen kişilerde, safra kesesi kanserine yakalanma riski, sağlıklı kişilere göre daha fazladır. Safra kesesi kanserinin birçok kanser türüne göre kötü seyirli olduğu göz önüne alındığında, bu riskli durumun ortaya çıkmaması için gerekli önlemler alınmalıdır" şeklinde konuştu."Ameliyatı ertelemeyin"Safra kesesi taşından kurtulmanın tek çözümünün ameliyat olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, "Ameliyatta, içindeki taşlarıyla beraber safra kesesi tamamen alınır. Öncelikle tercih edilen ameliyat yöntemi, karın duvarında geniş kesi gerektirmeyen ve kolay iyileşme sağlayan kapalı (laparoskopik) ameliyat tekniğidir. Hastanede bir gün yatış gerekir. Hastalar birkaç gün içinde olağan yaşamlarına dönebilirler" ifadelerini kullandı.Prof. Dr. Gümürdülü, safra kesesinde taşı olup, iltihaba bağlı şikayetleri olan hastaların fazla ertelemeden ameliyat olması gerektiğini sözlerine ekledi. Read the full article
0 notes