Tumgik
#Aşk ve Mavi son bölüm
saphiraarya1903 · 4 years
Text
Ex Hoc Momento Pendet Aeternitas (Sonsuzluk bu andadır)
Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer - Kerstin Gier
Tumblr media
Robinrot (Yakut- Kırmızı)
Saphirblau (Safir-Mavi)
Smaragdgrün ( Zümrüt- Yeşil)
Yılbaşı ve zamanda yolculuk filmlerine ayrı bir ilgim var ve bu yüzden hemen hemen bu temalarla çıkan bütün filmleri izlemeye özen gösteririm. Bundan 3 ya da 4 yıl önce Yakut Kırmızı diye bir film izlemiştim. Sonrasında bu filmin devamı olan Safir-Mavi’yi son olarak da serinin son filmi Zümrüt-Yeşil’i. Filmde zamanda yolculuk yapmak için zaman yolcularının kanıyla çalışan kronograf adı verilen bir alet, DNA’larında zaman yolcusu olmalarını sağlayan genler olan, hepsinin ayrı özel güçleri olan 12 adet zaman yolcusu - ki bunların her biri değerli bir taşla eşleştiriliyor- ve biraz da tarih kokusu var. İlk izlediğimde basit gibi gelse de zamanla bu seriyi sevdiğimi fark ettim. 
Ana tema Gwendolyn adında liseli bir kız ve ondan 2 yaş büyük olan, locanın veliahtı olan Gideon adında bir gençten oluşmaktadır. Gwenny Yakut, Gideon ise Elmas. Benim en sevdiğim taş olan Safir ise Gwenny’in annesi Luce’nin taşıdır.  Gwenny’in ailesinde bu geni kadınlar taşıyorken Gideon’un ailesinde erkekler taşımakta. Bu iki zaman yolcusunun görevi geçmişteki zaman yolcularını ziyarete giderek tüm zaman yolcularının kanını kronografa yerleştirmek ve kan çemberi yani 12 adet zaman yolcusuna ait kanların toplanmasını sağlamaktır. Bu tamamlanınca locanın başındaki kişi olan Saint Germain Kontu ölümsüz olacak ve sonsuz bir güce sahip olacaktır. Başlarda adamın iyi niyetli olduğunu düşünüp ona hizmet ediyorlar sonra düşüncelerini özgür bırakıp düşünceleri okuyan kontu yenmek için çaba harcıyor ve başarıyorlar.  
Araştırdığımda bir kitap serisini olduğunu öğrendiğimde pek sıcak bakmamıştım. Genelde okuduğum kitapların sonradan filmlerini izlediğimde pişman olmuşumdur çünkü. Bu kez tersi bir durum olduğu için okumak istedim. Dün geçti elime, ilk kitap Yakut Kırmızı bugün bitti. İstisnasız filmden daha güzel bir anlatıma sahip. 1 ve 3. film 2. filme oranla daha eğlenceli ve daha doluydu. Kitaplarda da muhtemelen öyledir. Kitapların bölüm geçişlerinde; Shakespeare, Stephan Hawking, Bon Jovi, Heinrich Heine, Mathias Claudius, Emily Dickinson, Pearl Buck, Ray Bradbury’den alıntılar var ki ben bu özelliği de çok sevdim. 
Yılı kapatmak için güzel bir seri olduğunu düşünüyorum.
İnsanlık adına, daha adil, daha sevgi dolu, daha paylaşımcı, daha vicdanlı, daha beden ve ruh sağlığı olan ve daha özgür bir yıl ; kendi adıma hayal dolu, sağlıklı bir yıl diliyorum.
31.Dec.2020
23.13
2 notes · View notes
maghaberleri · 6 years
Text
Aşk ve Mavi Final Bölümü!
Notice: Undefined index: sbrssfeedcfg_description_extend_content_size in /home/magazinhaberleri.com/public_html/wp-content/plugins/sb-rss-feed-plus/SB-RSS_feed-plus.php on line 303
Aşk ve Mavi dizisi 3. sezonunda 16 Kasım Cuma günü ekrana gelen 78. bölümüyle birlikte final yaparak izleyicilerine veda etti. 4 bölüm önce başrol oyuncusu Emrah diziden ayrılmıştı. 75 bölümden itibaren de Keremcem diziye Yaman karakteriyle katılmıştı. Ancak Keremcem’in katılması da malesef dizinin kurtarılmasına yeterli gelmedi ve dizi final yaparak izleyicilerine veda etti. Aşk ve …
The post Aşk ve Mavi Final Bölümü! appeared first on Magazin Haberleri.
from WordPress https://www.magazinhaberleri.com/ask-ve-mavi-final-bolumu/ https://www.magazinhaberleri.com/wp-content/uploads/2018/11/161120182327351404975_2_777x400.jpg
0 notes
salihbyk · 6 years
Photo
Tumblr media
Sitemize "Aşk ve Mavi 69.Bölüm izle Sezon Finali HD" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz. http://www.dizimmod.com/ask-ve-mavi-69-bolum-izle-sezon-finali-hd-7/ #Aşk ve Mavi 69.Bölüm izle, Aşk ve Mavi 69.Bölüm tek parça izle, Aşk ve Mavi 69.bölüm hd izle, Aşk ve Mavi 8 haziran, Aşk ve Mavi son bölüm Aşk ve Mavi 69.Bölüm izle Sezon Finali 8 Haziran 2018 tarihli atv dizisi tek parça ve full hd olarak Aşk ve Mavi son bölüm izle meniz için burada.
0 notes
kamuoyuhaber-blog · 6 years
Text
Aşk ve Mavi sezon finali bölümünde neler yaşandı? Aşk ve Mavi 69. son bölüm...
Aşk ve Mavi sezon finali bölümünde neler yaşandı? Aşk ve Mavi 69. son bölüm…
Aşk ve Mavi 69. bölümüyle ekranlara geldi. Sezon finali yapan Aşk ve Mavi’nin bu bölümünde Ali yaşam mücadelesi verdi. Mavi ise Ali’ye ulaşmaya çalıştı. İşte Aşk ve Mavi sezon finali (69. bölüm) özeti…
Aşk ve Mavi 69. bölümüyle Atv’de izleyicisinin karşısına çıktı. Başrollerini Emrah, Burcu Kıratlı, Işıl Yücesoy, Kenan Bal ve Cünet Mete gibi ünlü isimlerin paylaştığı Aşk ve…
View On WordPress
0 notes
tvhaberlerim-blog · 6 years
Text
Aşk ve Mavi 66. yeni bölüm fragmanı! Aşk ve Mavi 65. son bölüm...
Aşk ve Mavi 66. yeni bölüm fragmanı! Aşk ve Mavi 65. son bölüm…
Aşk ve Mavi yeni bölüm fragmanı dizinin bu akşam ekranlara gelen bölümünün ardından yayınlandı. Aşk ve Mavi’nin son bölümünde Ali ile Mavi bebeklerinin heyecan ve sevincini yaşarken, Ali korkunç bir haber aldı. İşte Aşk ve Mavi 66. yeni bölüm fragmanı ve son bölüm özeti
Aşk ve Mavi 66. yeni bölüm fragmanı yayınlandı. Aşk ve Mavi’de Elmas ile Fazıl’ın evlilik bombası konağa…
View On WordPress
0 notes
dizisahcom-blog · 6 years
Text
Aşk ve Mavi 63.Bölüm izle
Aşk ve Mavi 63.Bölüm izle Aşk ve Mavi 63.Bölüm izle Aşk ve Mavi 63.Bölüm izle 27 Nisan 2018 tarihli atv dizisi tek parça ve full hd olarak Aşk ve Mavi son bölüm izle meniz için burada. Aşk ve Mavi 63.Bölüm izle 27 Nisan 2018 tarihli atv dizisi tek parça ve full hd olarak Aşk ve Mavi son bölüm izle meniz için burada. Aşk ... Aşk ve Mavi, Yerli Diziler Aşk ve Mavi 27 nisan, Aşk ve Mavi 63.bölüm hd izle, Aşk ve Mavi 63.Bölüm izle, Aşk ve Mavi 63.Bölüm tek parça izle, Aşk ve Mavi son bölüm Kaynak: http://www.dizisah.com/ask-ve-mavi-63-bolum-izle.html
0 notes
Aşk ve Mavi 61.Bölüm HD Full izle
Aşk ve Mavi 61.Bölüm HD Full izle
Aşk ve Mavi 61.Bölüm izle Aşk ve Mavi 61.Bölüm izle 13 Nisan 2018 tarihli atv dizisi tek parça ve full hd olarak Aşk ve Mavi son bölüm izle meniz için burada. Aşk ve Mavi 61.Bölüm izle 13 Nisan 2018 tarihli atv dizisi tek parça ve full hd olarak Aşk ve Mavi son bölüm izle meniz için burada. Aşk ve Mavi son bölüm dizi yayınlandıktan sonra sitemizden canlı olarak izleyebilirsiniz.
(more…)
View On WordPress
0 notes
dizibey-blog · 7 years
Link
0 notes
diziizle · 7 years
Photo
Tumblr media
Aşk ve Mavi Sezon Finali 32.Bölüm izle 16 Haziran 2017 Tek parça https://goo.gl/rQFXcP
0 notes
dizigundem-blog · 7 years
Text
Aşk ve Mavi 30. Bölüm Fragmanı
New Post has been published on https://www.dizigundem.com/ask-ve-mavi-30-bolum-fragmani/
Aşk ve Mavi 30. Bölüm Fragmanı
ATV ekranlarının sevilen dizileri arasında yer alan Aşk ve Mavi 30.bölüm fragmanı ile yine izleyicileri ekran başına kilitlemeyi başarıyor. Bilindiği üzere yayınlandığı günden beridir Aşk ve Mavi, ciddi manada reyting listelerini zorlamıştı. Hal böyle olunca da izleyiciler her Cuma, Aşk ve Mavi izlemek için beklemektedir.
Dizinin başrollerinde ise Kenan Bal, Burcu Kıratlı, Emrah ve Işık Yücesoy gibi isimler yer alıyor. Bu da dizi kadrosunun ne kadar geniş ve kaliteli olduğunu gösteriyor.
youtube
Aşk ve Mavi 30. Bölümde Neler Olacak?
Son bölümde ise konağa girişi yasaklanması sonrası ciddi tartışmalar ortaya çıkmıştı. Ali ise bu durumu çözmek için elinden geleni yapmaktadır. Mavi’nin ilk kez aşermesi ise Ali’yi zor durumda bırakacaktır. Öte yandan Mavi’nin ise sokakta dolaştığı sırada sancılandığı görülmektedir. Çevredekilerin de yardım etmesi ile Mavi’nin durumu iyiye gitmektedir. Ancak bu durum Ali için çok da iyi olmayacaktır. Ali ise olayı nasıl açıklayacağını bilmez.
Dizide ise izleyicileri şaşırtan bir olay yaşanmıştır. Hasibe’nin kaçırılması bölüme damga vuran bir olay olarak gösterilmektedir. Ali ise onun için her şeyi yapabileceğini ve fidye bile istenmesi halinde 100 bin TL vermeye hazır olduğunu belirtmiştir. Hasibe’nin bulunması için herkes seferber olurken, bu durum yeni olayların da çıkmasına neden olacaktır.
Aşk ve Mavi 30.bölümü 2 Haziran Cuma günü ATV ekranlarında yayınlanacak.
0 notes
Text
Siyahın Beyazı
 Bölüm 1 Anlamsızlıklar:   Onun için değerliydim  evet. Bu aşk değil aşk olsa daha az kötü hissederdim kendimi. Bahsettiğim kişi önümde sonsuz uykusuna yattı. Şuan bir eli elimde. Her zaman görmekten hoşlandığım mavi gözleri kapalıydı. Bir gün her şey anlamsız gelecek sözünü şuan anlıyabiliyordum küçük yaşta bilmezdim ama o anki yaşadığım duyguyu bu yaşta böyle değerlendiriyorum. Acı doluydu bana karşı son sözleri. Ben annene güvendim, insan aşık olduğuna çabuk kanarmış. Sen kanma kızım ne olursa olsun sen aşık olduğun kişiyi iyi seç. Senin benim kızım olduğun için çok şanslıyım çünkü. Arkamda bir mirasım var. Para pul değil. Değerli güzel bir miras. Sensin güzel kızım. Son günlerinde hep yanında onunla oldum. Ama annemin günahının bir parçası olduğumu ikimizde biliyorduk... Ama yapabileceğim bir şey yoktu. Gerçek babam elin gavuru olsada bu karşımda ki insan annemin yalanına kanıp benim her düşüşümde kaldıran her gülüşümde gülen ağlıyışımda teselli eden kişiydi. Bence babamdı o maddi değil manevi babamdı... Şimdi morga götürüyorum onu. Büssürü ağlayan insan. Büssürü ölü beden. Büssürü hayal kırığı büssürü üzüntü. Ve bir tane bebek gördüm aralarından. Doğarken ölmüş içim cız etsede sevindim. Böyle bir dünyaya gelmesini istemezdim doğrusu... Önümdeki hemşire ayrılan morg odasına götürüyordu ben ve babamı.. Ve vardık babamın soğuk buz gibi tenine sarıldım dayanamadım o yaşta sımsıkı sarıldım. 13 14 yaşında yaa vardım ya yoktum. Hemşire abla kulağıma eğilip. ‘’ Testi kırıldıktan sonra ağlamışsın, ne çare?’‘(Cengiz Aytmatov)dedi. Anlamadım haliyle. Ben testi kırmadım ki dedim hemşirenin siyah saçlarına yeşil gözlerine bakarak. Gülümsedi ve yutkunduğunu gördüm. Tuaf olmuştum acıyordu bana. Acınmak ne kadar kötü bir şeydi. Baban ölüyor birisinin karşısında ağlıyorsun ve sana acınası gözlerle bakıyor. Neden mi baban öldü diye kanadımın kırıldığını anladı. Ama şöyle diyim birinin siz ağlarken size acıması çok lanet bir duyguydu... 
1 note · View note
salihbyk · 6 years
Photo
Tumblr media
Sitemize "Aşk ve Mavi 69.Bölüm izle Sezon Finali HD" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz. http://www.dizimmod.com/ask-ve-mavi-69-bolum-izle-sezon-finali-hd-6/ #Aşk ve Mavi 69.Bölüm izle, Aşk ve Mavi 69.Bölüm tek parça izle, Aşk ve Mavi 69.bölüm hd izle, Aşk ve Mavi 8 haziran, Aşk ve Mavi son bölüm Aşk ve Mavi 69.Bölüm izle Sezon Finali 8 Haziran 2018 tarihli atv dizisi tek parça ve full hd olarak Aşk ve Mavi son bölüm izle meniz için burada.
0 notes
ozamanbenyokum · 4 years
Text
Dizi*
YASAK AŞK
Bihter, Adnan Bey, Matmazel, Firdevs Hanım… Acaba hangi diziden bahsediyorum? Kesinlikle herkesin bildiği: Aşk-ı Memnu. Dün sabah kahvaltı yaparken tekrar açıp izledim. Kaçıncı izleyişim inanın hatırlamıyorum. Çünkü saymadım. Dizi başlayalı 12 yıl, final bölümü yayınlanalı ise 10 yıl oldu. Bu süre zarfında yaz aylarında kaç kere ekranlarda yayınlandı onu da sayamadım. Bu sene Nisan gibi başladı Kanal D’de. Karantina günlerinde öyle güzel gidiyordu ki. Türk kahvesi ile mükemmel bir çiftti.
Peki neden bu kadar çok izliyorum?
Bu soruyu genelde bana soruyorlar. Öncelikli cevabım tabi ki Beren Saat’in güzelliği. Zaten kendisini ülkenin en güzel kadını olarak seçtim kendi nezdimde. Bir de dizide o giydiği kıyafetler hepsi mi çok yakışır, maşallah diyelim.
Sonra oyuncuların her birinin rollerine nasıl yakıştığı. Mesela Nebahat Çehre’den başka ‘Firdevs Hanım’ karakterini hiç kimse bu kadar içten ve kaliteli oynayamazdı gibime geliyor. “O kadar çok izlemişsin ki böyle düşünmen normal” diyebilirsiniz. Yok yok, kesinlikle Behlül’den Beşir’e, Nihal’den Cemile’ye, Nihat’tan Rıza Kaptan’a kadar herkes rolünün hakkını vermiş.
Taklım mı Tatlım mı?
“Nihal küçükken tatlım diyemezdi, taklım derdi”
Adnan Bey her ne kadar alışmış olsa da ben Nihal’in her taklım deyişinde Nihal’i cimcikleyesim geliyor. Zaten dizinin başından sonuna kadar hiç sevmedim Nihal’i. İlk bölümlerdeki ezikliğini son bölümlerde egoist ve bencil, kibirli tavırlarıyla unutturmaya çalıştı. Kim ona iyi davranıyorsa, kim onun arkasında duruyorsa ona koştu. Kendi düşüncelerinin arkasında durmayı başaramadı. Firdevs Hanım’ın Behlül’ü kendisine ayarlamasından mutlu oldu, ona yaklaştı, matmazeli bir çırpıda kenara attı.
Bir de şey vardı Nihal’de. Beşir’in ilgisini fark ediyordu, karşılık vermese de içten içe hoşuna gidiyordu. Fakat Cemile Almanya’dan geldiği zamanlarda Beşir’in ilgisinin Cemile’ye kaydığını görünce bozulmuştu. Neden bozuluyorsun? Yazdıkça yine sinir oldum ya. Neyse evlenemedi de zaten, o kadar Bihter’e hava atıyordu. Bir de falcıya gitmişti. 24 Haziran evliliği için dönüm noktasıymış diye o güne ertelemişti hazırlığı neredeyse tamamlanan düğünü. Evet evet tam bir dönüm noktasıydı😊 Kına gecesini unuttum da neyse. Eğlenceye gelen tüm kızlara Behlül maskesi dağıtmak. Of hem bu kadar zengin olup hem bu kadar kezban olmak çok fena gerçekten.
Bir Çapkına Yangınım
Behlül Haznedar… Dizinin ilk bölümlerinden birinde Behlül Haznedaroğlu geçiyor. Orası hala kafamı karıştırır mesela. Haznedar mı Haznedaroğlu mu? Bu zenginlerin soy isimlerinin de genellikle “oğlu” ile bitmesi bir tesadüf mü bilemiyorum? Her neyse diziyi benim kadar izlemeyen bile bilir, Behlül ile Nihal’in öz kuzen olmadıklarını. Behlül çocukken Adnan bunu alıyor, büyütüyor, altına arabasını alıyor falan filan. Valla hayat Behlül’e güzel gerçekten. Sarı saçlı mavi gözlü, para da var. “Tamam” diyor, “Ben kızlarla günümü gün ederim, aşk meşk yalan dolan.”
Behlül’ün dizi boyunca kimseye aşık olmadığını hepimiz iyi biliyoruz aslında. Ne Peyker, ne Elif, ne Nihal ne de Bihter. Ya adam, kendisi uğruna ölen kadının mezarının başında Nihal’i ne kadar üzdüğünü hatırlayıp, “Ah Nihal” dedi ya. Azıcık ölüye saygın olsun, senin korkaklığın yüzünden hayatından vazgeçmiş kadına saygın olsun. Ama yok. Bihter’im bir korkak yüzünden kıydı canına☹
Bihter’in en başlarda bu aşktan kaçtığını hepimiz görebiliyoruz aslında. Sonunda, annesine inat olsun diye sevdiği ama aşık olmadığı birisiyle evlenen Bihter de kendisini bıraktı. Ve aşkını doya doya yaşamak için de hep “Kaçalım” dedi. Hep. Golf sahasında Behlül’ün “Amcam gibi zengin olamam, ama ben de yaşatırım seni, çalışırım” tarzında kurduğu cümleler beni güldürmüştü. Çünkü Behlül kaçmaktan vazgeçmişti korkaklığı yüzünden. Ve ölümün nihai sorumlusu da bence Behlül idi
“Sizinle Sırlarımız Var Firdevs Hanım”
Bu cümleden sonra Katya, hakikatli bir tokat yer Firdevs Hanım’dan. Sanırım 73. Bölüm olması lazım. O civarlar yani. Bihter, annesine o meşhur sahnede “Anne, ben ölüyorum yardım et” der ve Firdevs Hanım bir şartla kendisine yardım edeceğini söyler. Bihter’in her ne kadar şartı kabul etse de yüreğine söz geçiremediğini final bölümüne dek görüyoruz. Firdevs Hanım, Behlül ile Nihal’in arasını açmak için Katya’nın da içinde olduğu bir tuzak kurar. Behlül’ün eski sevgilisini Behlül’ün telefonundan aramış gibi yaparlar. Asıl amaç eski sevgilileri görüştürüp, fotoğraflarını çekmek ve Nihal’e göstermektir. Nihal de hemen her şeye inandığı için zaten gazeteyi görür görmez yüzüğü atar. Behlül laf cambazlıklarıyla Nihal’in gönlünü alır. Tüm bunlar çiftlikte olup biterken, yalıya bir misafir gelir. Ta tam Behlül’ün 1526137. Eski sevgilisi. Firdevs Hanım ise işte tam o gün, Katya’ya “Bana neden haber vermedin, ben bu evden ayrılınca sen de defolup gideceksin, kurtulacağım senden” der. Katya ise korkusundan o müthiş sözünü sözler. Fakat söylediği söz Firdevs Hanım’ı daha da çileden çıkarır ve hem dayak yemesine hem de yabancılar şubesine şikayet edilmesine yol açar.
 Platonik Aşık Cemile
Aslında yalının alt katı da üst katı kadar anlatılmaya layık. Ama ben sadece Cemile’yi anlatmak istedim. Beşir’i hepimiz biliyoruz, Nihal’e platonik aşık. Karşılık verilmeyen aşkına bir de Behlül ile Bihter’in günah gecesinin ayrıntılarını görmek ekleniyor. Sonunda da hasta oluyor zaten. Neden anlatmıyor peki Adnan Bey’e, Nihal’in mutluluğu için mi dersiniz? Bence korkusundan. İçine attı, bu zehir ise onu çürüttü. Beşir çürürken sözde ona üzülen Nihal ise Behlül ile gününü gün ediyor, evlilik için gün sayıyordu. Beşir’in ölüm haberini aldığında ise anca bir iki göz yaşı dökmüştür. Ama Cemile hastalığının başından beri yanından ayrılmamıştı. Beşir’in tabutuna sıkı sıkı sarılarak ağlaması Bihter’in kendini vurmasından sonra en etkileyici anı idi final bölümünün.
 Bir dizi hakkında bu kadar yazmamı garip karşılayabilirsiniz. “İşin gücün yok herhalde, hem zaten o kadar izlemişsin, ne gerek vardı” diyebilirsiniz. Daha Matmazeli ve Adnan Beyi anlatabilir, kendi gözlemlerimi yazabilirdim. Fakat şimdilik bu kadar, belki başka bir zaman onları da ele alırım. Bir de kitabı okurken dizi karakterlerini düşleyecek olsam da yine de okumak istiyorum. Belki de okuduktan sonra aradaki farkları falan da yazabilirim, kim bilir...
0 notes
numanca-blog · 4 years
Text
Gülşen Güzey yazdı: Bakma Zamanları
Tumblr media
Bahar toprağından yükselen tütsü
Umut ve acı, başlayan ve biten,
Yağmurun ve akıp giden hayatın türküsü”diyor Ataol Behramoğlu. Günümüz genç şairlerini merak ederek aldığım ve uzunca bir zamandır okumaya karar verdiğim Numan Çakır’ın Bakma Zamanları1 kitabı da bu dizelere uygun geliyor bana, bitirip kapağını kapattığımda.
Kitabın şairi Numan Çakır, 1990 Samsun doğumlu. Yazmaya, Radikal Gazetesinin Genç ekinde başlamış. İlk projesi olan Sanat Sokak adlı dergiyi, kendi çabaları ile internet üzerinden online olarak yayınlamış. 2014 yılında Türkiye’nin ilk “Âşık Veysel Müzikali”ni Sert Ünsüzler adındaki tiyatro ekibiyle sahneye koymuş. N10 TV’de creative yazarlık, Pijama Dergisi’nde editörlük, Roka Dergisi’nde genel yayın yönetmenliği yapmış. Şiirleri Edebiyatist, Artistik Bellek, Ayı, Başkan Peron, Zalifre; yazıları İsabet gibi dergilerde yayımlanmış. Üç şiir kitabı var Numan Çakır’ın: Kaburga Kemikleri, Bakma Zamanları, Meyus Atlar.
Kitabın kapağı da ismi de oldukça dikkat çekici. Bakma Zamanları’nın kapağı Kazı Kazan Fotoğrafları sergisinden seçilmiş ve Mustafa Cevahir Akbaş ‘a ait. Yaklaşık yirmi fotoğrafın içinden seçilmiş, yaşlı bir adamın fotoğrafı. Numan Çakır, “Şairlik aslında gözlerini kapattığında, görmediğinde, karanlıkta başlayan bir şey. Şairin gözlerini kapatsanız bile o her şeyi hisseder ve her yeri görür.  Aynı zamanda şairlerin hayata bakma açısı ve pencereleri çok farklı ve hayatı sürekli gözlemliyorlar. Bu yüzden kitabın adı Bakma zamanları.” diyor.2
“elbette kuşlar
acının fotoğrafını çekiyor”dizeleriyle başlıyor Bakma Zamanları. Şairin “Mutlu olduğum zaman şiir yazdığımı hatırlamıyorum. Hep sıkılganlık haliyle yazdım.”3 demesi aslında bu dizelerin açıklaması gibi. Kuşlar, şairler olarak düşünüldüğünde şiir acının ifadesidir. Nitekim söz konusu şiir kitabının da hemen hemen bütün şiirleri acıdan az veya çok nasibini alıyor.
Eser, dokuz bölümden oluşuyor diyebiliriz. Her şiir demetinin başındaki kısacık şiirlerden yola çıkarak bu ayrımı yaptım kendimce.
“bu/Hera’nın/öldüğü gün/yazıldı/taşa/toprağa/kâğıda/yani/gözyaşı/akıttığı gün/Zeus’un”Dizeleriyle başlayan ilk şiirlerde Antik Yunan tanrılarının ve tanrıçalarının yaşamlarıyla, yaşamış sayıldıkları şehirleriyle işlendiğini görürüz. Zeus, Hera, Gonia, Osopos, Kibele gibi tanrı ve tanrıçalar; Antik Yunan Çağı’nda yaşamış felsefeci Diyojen ile ozan Homeros başta bu bölümde olmak üzere şiirlerin çoğunda karşımıza çıkar. Numan Çakır’ın Karabük Üniversitesinde Sanat Tarihi Bölümü okuması bu şiirlerde kullanılan konuları açıklar. Bununla beraber tek tanrılı din unsurları ve liderlerine de yer verdiğini görürüz: Âdem ve Havva,  Habil, Kabil, Meryem Ana, Hz. İsa, Hz. Musa… Kısacası Antik Yunan’dan günümüze kadar birçok inanç biçimi şiirlerin çoğunda karşımıza çıkar.
Birinci bölümün ilk şiiri BEN İYONYALILARI GÖRDÜM’de “Güneşi yakıcı sabahların selasız uyanışlarında/Perdesini açar camın İyonyalılar/Ötelerden Zeus’un tuzlu suyla ağzını çalkaladığı/kıyısına Hera’yı uzatıp ayaklarından öptüğü şehir/Şimdi bir kadının evinde yalnızlığa boğulur/Boy verir denizin içinde ve tutunur mavi gözlü adamın diline”dizeleriyle bize İyonya’yı gezdirir. HOMEROS’TAN KALAN ise  “Önce ve her şeyden evvel Âdem/Bütün çıplaklığıyla toprağa uzanmış…”diye başlayarak “Sırtında Karıncalar gezen Âdem’in/ Havva’yı kucaklayıp bir çocuk çıkarması…”şeklinde devam eder. Ardından Homeros’un; Cemal’ler, Ahmet’ler, İskender’ler ile Brecht’ler, Neruda’ların dünyaya gelişi ve şiire ulaşması dile getirilir. Varoluşumuzla ilgili çıkarımları bu şiirde de önceki ve sonraki şiirlerde de karşımıza çıkarır şair. BİR DUVAR DENEMESİ’nde “Ölümü icat eden Kabil/Ölmeyi icat eden Habil gibi/Bugün bir yalnızlığı icat eder oluruz” ve “Bir duvar çekip ikimizin arasına/ Berlin’de gurbet çukurlarına düşmüş oluruz”dizelerinin açıkça gösterdiği gibi yalnızlaşma ve insanların birbirinden giderek uzaklaşması hüzünle dile getirilmiş. OSOPOS’UN GÜZEL KIZINA şiiri bir Sinop şiiridir aslında. Osopos’un güzeller güzeli kızı Snope’nin yaşadığı yerin Sinop olduğu kabul edilir bir efsaneye göre.“Balık kokusu geliyor dar sokaklardan/Dar sokaklarda babamın marşları/Babam geçiyor takım elbiseyle” dizeleriyse bu şiirin otobiyografik özellikler gösterip göstermediğini düşündürecek niteliktedir. MEYUS ATLAR şiiri aynı zamanda Numan Çakır’ın son çıkan şiir kitabının adıdır. Bu kitaba da aldığı şiirin şu dizeleri tarihin eski sokaklarında bize bir gezinti sunar: “Orta Asya’dan şimdi/Seni sevdiğim güne kadar çadırlar kurulurdu öylece/Öyle sulaktı göğsünün arazisi/Beni tut bindir şu atlara/Koştur ayaklarından saçlarına kadar” Bu bölümün son şiiri İŞÇİ, geçmişin de günümüzün de utanç izlerini taşır. Ekmek peşindeki yoksun, yoksul ve çoğu zaman da iş kazasına kurban verdiğimiz işçilerin üzgün yüzlerini resmeder bu şiir bize: “Yırtık atletiyle emeğini inşa eder/Nasıl olsun sabah tebessümleri/Cebinde akrebiyle uyanmışken/Karyoladan düşmüş gibi çalışan adamların/Yorgan dikmiş ölü kokan kadınların arasında/Zehir yutmuş gibi uyanan insanlar”
“Çarşılarda insan gezdim/bulamadım/Dükkânlarda neşe gördüm/alamadım ”dizeleri ikinci bölüme taşır bizi. Bölümün ilk şiiri KÖRPE “Çocukların gözünden kanlar/Kanların peşinden ölüm/Ölümün peşinden feryat/Feryadın peşinden sessizlik getirir bu/Bu, dağların Kerbela’sıdır.”dizeleriyle dükkânlardan neşe alamamasının sebebini dillendirir bir bakıma. HİKÂYE adlı şiirde insanın dünyadaki ilk hali ile gelişmiş hali tahkiye edilmiş. Acının ve terk edilmenin icadıyla şairlerin ortaya çıkışı arasında bağ kurulmuş. BİRDİRBİR şiiri “Birdirbir oynayan insanlar/Elinde secde taşları/Bu kuş/Bu bulut/Bu gökyüzü/Uzayı harçlar kaplamış.”dizeleriyle biter. Şairin gerçekten de çok insan gezdiğinin, çok insanı tanıdığının kanıtıdır bu şiir. Caferilerin veya Şiilerin inancındaki secde taşlarının kullanılması şairin din konusundaki bilgisine işaret eder. ZÜL, ismiyle müsemma olarak kalbe çöken ağırlığın, utancın şiiridir. Aynı zamanda bir kadın dramıdır. “Tanrım/Benden çok uzaklaşma/Yoksa bana dönerim”dizeleriyle biten SANRI şiiri bilinçaltının insana oynadığı garip oyunlarının ortaya dökülüşüdür. SALYANGOZ AĞIZLAR şiiri insanların gelgitlerini yaşamın zıtlıklarını ifade eder.
“ben/senin gökyüzünde/kuş uykusuna/yatıyorum.”dizeleriyle başlayan üçüncü bölümün ilk şiiri ZARİFE’YE MEKTUP’ta “Belki de özlemeye alışmışız/Kim bilebilir yanağını koklamanın/Ne “muzaffer”bir şey olduğunu, benim gibi?”dizeleri Fuzuli’nin sevgiliye kavuşma hasretiyle yanıp tutuşurken bir yandan da aşk acısının ve hasretin devamlılığını istemesini hatırlatır. Acı, aşk acısı, kavuşma isteği sevdayı yücelten duygular olarak görülmüştür divan şiirinde. Bilinçli bir seçim mi bilmem ama “Dudağından öptüm hasretinin”dizesi de aynı şiirde geçince bir Fuzuli tavrı sezdim. Aynı bölümdeki BİRİNCİ TEKİL KADIN şiirinde de kavuş(a)mama teması var. GÜNEŞİN OMUZLARI şiirindeyse bir arayış çıkıyor yine karşımıza. Burada “Göğün her köşesinde”, “Her sokak ağzında” aranan bir sevgili var. ÇAN PAZARI “Senin teninde ölü kaldırımlar var/Benim ayaklarımla yürünemeyecek/Gökyüzünden uzak yerdesin/Güneşi görmeyen/Beynin, düşünen yitik/Kanı midene çekilmiş/Eli ayağı tutmuyor sevmelerin/değnek dayamış gözbebeklerine” dizeleriyle başlar. Kaldırım metaforu bir kenara atılmışlığı, başıboşluğu çağrıştırır bu dizelerde. Aşk acısının, sevgiliye ulaşamamak sızısının, çaresizliğin dillendirildiğini görürüz  şiirde. Özellikle “gökyüzünden uzak yerdesin” sözü tam anlamıyla bir ayrılık imgesidir.
Dördüncü bölüm “öyle/yakıyor ki güneş/içimdeki/çaydanlık/taştı taşacak/ince belli/yüreğine”şiiriyle başlar. Buradaki çaydanlık önemli bir imgedir. Çünkü şiirlerin çoğunda “sofra”ları çağrıştıran ifadeler ya da doğrudan sofra, kahvaltı, çay, semaver sözcükleri vardır. Şairin çay memleketinden gelmesi ve çayın her an her insana eşlik etmesi bu imgenin açıklayıcısıdır bana göre. Hayatın içinden seçilen samimi ve gerçekçi manzaralar, evler, balkonlar ve içlerinde yaşayanlar resmedilir bu bölümdeki şiirlerde. SEN şiiri başlığıyla her ne kadar bir aşkı çağrıştırsa da aslında bir yoksulluk ve düşmüşlük çığlığıdır. BALKONSUZ ÇIKINTILAR, “Semaver güzelliğiyle gelir ve tekrar sevişir yokluğumuz”dizeleriyle sonlanır. Yokluğun kişileştirilmesi dikkati çeken en önemli imgedir burada. Yokluk şairin bütün şiirlerine bir şekilde girmiştir çünkü. YALIN HAL, toplumcu şairlerin imgesiz ve gerçekçi yaklaşımlarını yansıtır gibidir. Bu şiirdeki “Ansızın kar düşmeye başlar/Lap/Lap/lap”gibi dizeler kitaptaki alt alta yazılış şekli ve sesi vermesi açısından Nazım Hikmet’i andırır. BABA şiirinde eski ve yeni aşkların karşılaştırılması anne ve baba arasındaki sevgiyle verilmiş. “Baba ben artık kimi sevsem/Annemin sana bakışı doğmuyor”der şair bu aşka ulaşmak istediğini ifade edercesine. Bu bağlamda şairin Cahit Zarifoğlu’na ayrı bir hayranlık beslediğini ve bunu birkaç söyleşisinde dile getirdiğini ifade etmeliyim. Bu dizeler ve bu anne ve baba ilişkisini yansıtan şiir tarzı Zarifoğlu’nun da bazı şiirlerinde karşımıza çıkar. Zarifoğlu’nun en bilindik şiiri İşaret Çocukları’ndaki“Yasin okunan tütsü tüten çarşılardan/Geçerdi babam/Başında yağmur halkaları/Anam yeşil hırkalar görürdü düşünde/Daha ilk güzelliğinde/Alnını iki dağın arasına germiş/Bir devin göğsüne benzer/Göğsünden dualar geçermiş”dizeleriyle yine bir anne baba ilişkisine şahit oluruz. Dördüncü bölümün diğer şiiri SAFRANSI’da oldukça sembolik ve kapalı bir anlatım olduğunu sadece “Akşamları sessizliğe bürünürdü kasabalar/Ve çocuklar ezan saatlerinde sofrada ölürdü” dizelerinden bile yola çıkarak söyleyebiliriz. SONRASI şiirinde bir suçlunun itiraflarının anlatıldığını sezeriz. ÂŞIK VEYSEL’e şiiri bubölümün son şiiridir. Âşık Veysel’in ilk eşiyle ilgili talihsizliği ve yine yokluk, yalnızlık çekmesi ayrılıktan bahsedilen bu bölüme alınmasını açıklayabilir. Şairin Âşık Veysel’e duyduğu sevgi ve hürmetle onunla ilgili müzikal yaptığını da hatırlayalım.
Beşinci bölümün başındaki kısa şiir şudur:“çiğneyip/dilimi/ağız boşluğumdan/ ettiğim/bütün yeminleri/yutuyorum”Bölümün ilk şiiri İSTİYORUM Kİ, “Ahmet Erhan’a” ithafıyla başlar. “İstiyorum ki/Meclis kürsüsünde/Ahmet Erhan şiirleri” dizelerinden Ahmet Erhan’ın da Numan Çakır’ı çok etkileyen bir şair olduğunu anlıyoruz. NEM KALDI şiirinde başlıktan da anlaşılacağı üzere Âşık Mahsuni’ye gönderme var. Fakat şiir bir Âşık Mahsuni şiiri değildir. Bu bölümün son şiiri CEVHER HANIM, sokağa bakan bir kadının yaşamına ve kişiliğine bakış gibidir. Cevher Hanım göğü öper, sokağı dinler; biz de onu izleriz.
Altıncı bölüm “gök gözlü/tanrılar/biriktirdim/kumbaramda/cebimde/sonsuz/evren” sözüyle başlar. BALIK şiirinde “Balık kıyıya vurduğunda şair yazmaya başlar/Şair yazdıkça balık kıyıya vurur” dizeleri bir kısır döngüyü anlatır. Şair acıdan ve ölümden beslenir ama yazdıkça da öldürür, acıtır dizeleriyle. Yani şiir her şeye rağmen ve her zaman yazılacaktır. Yazıldıkça da sonsuzluğa ulaşacaktır. Şiir yukarıdaki dizelerde belirtildiği gibi sonsuz evrendir. KOYU İKLİMLER’de tadı kaçan yaşam her sabah kalkan bir cenazeye benzetilir. LUKA şiirindeki “İçimden cenaze kalkıyor Luka/Baştan ayağa gusle boğulmuş/Baştan ayağa El-Fatiha” dizeleri bir dinler sentezidir. Luka, kendi zamânında pek çok kimsenin İncîl yazdığı bir sırada, kendi adıyla anılan İncîli’ni yazmış Antakyalı bir papazdır. Burada hem Hristiyanlıktan hem de Müslümanlıktan beslenildiğini görüyoruz. Şiire genel olarak ölüm, yalnızlık, gitmek-kalmak ikilemi hâkim.
Yedinci bölümün başındaki “ne kadar/yalnızlık gezdimse/o kadar/çokluk dinledim” dizeleriyle yalnızlık anlarının zihindeki yoğunluğu beraberinde getirdiğini ve şiirlerin de buna uygun olacağını hissederiz. Bölümün ilk şiiri ÖFKE AĞACI, “Bin nasırlı öfkeler ağacından/ topluyorum kendimi/Heybemi onlarca meyveyle doldurup/Kendimi de atıyorum heybeme”şeklinde başlayarak yalnızlık uğultularının en bilindik sonucu öfkeyi sunar tema olarak. HAYAT şiirinde ise bir sevgilinin yokluğu hayatı çekilmez çileye çevirir. HASAT MEVSİMİ’nde ayrılık ve yokluk devam eder ve şiirin söyleyicisine “ölü çocukluğunu” toplatır. MURÇ, “Kalbimi/Bir murç marifetiyle/Kırdınız/Her yanımda kalp artıkları/Şirk koştunuz sevgime/Günahkârsınız” diye başlayarak İstanbul ağzıyla ve siz diyerek sitem eder sevgiliye. Kalp kırıklığının somut hikâyesidir bu şiir de. NE YAPSAM şiirinin sonundaki “Çocukların seslerine sarılıyorum” dizesi bu kitabın umuda bakan nadir dizelerinden bir tanesi.
“Kelimeler/seslerin/kıyafetidir”le başlayan sekizinci bölümün ilk şiiri TARLALAR hem konu hem de şekil açısından yine Nazım Hikmet’i çağrıştırır. Ancak kesinlikle bir taklit havası sezilmediğini, aksine şairin kendi sesini bulduğunu belirtmeliyim. Tekrar edilen yansıma seslerle ahenkli bir söyleyiş sağlanmış. KIYAM, adının çağrışımına uygun bir başkaldırı niteliği taşır. SAHİBİNİN SESİ beş dizelik kısa bir şiirdir. Bu şiirdeki “Gidişinde geriye sarmış bir kaset kokusu”imgesi birçok çağrışımı ve yaşanmışlığı beraberinde getiriyor. ZARİFOĞLU, Çakır’ın hayranlığını her fırsatta dillendirdiği Cahit Zarifoğlu için yazılmış. Dört dizeden oluşan şiir Zarifoğlu’nun da kısa yaşamı düşünüldüğünde oldukça anlamlıdır. GÖLGE şiiri özellikle son bendiyle Numan Çakır’ın bu kitaptaki şiirlerinin özeti gibidir: “Ve bu adam/Hangi hüzünden peydah olursa/O hüznün gölgesinde oturur/Buğday tarlalarında yeşeren/Emek vücutlarında/Tanrılarla tanrıçaların görüştüğü çeşmeden/Bir avuç su toplayıp/Kırmızı çöllerdeki Hüseyin’e saklar”.  “Neresinde atlar konulur bu gardırobun/ Çekmecesinde yılkılar büyütür çocukların”dizeleriyle başlayan GARDIROP VE ATLAR şiiri romandaki büyülü gerçekliğin şiirdeki halidir.
“konuşurken/herkes/lafı/kendi yarasına/getirmek ister”dokuzuncu ve tek şiirlik bölümün başlangıcıdır. YENİ ÇAĞ şiiri Mehmet Akif Ersoy’un “Medeniyet, tek dişi kalmış canavar!”dizesini hatırlatır. “Çarklar dönüyor, dedi Barbar/Hepimizin içinden geçip/Tenimizi yırtıyor dikenler”dizeleriyle başlarbu şiir ve çağımızın insanı ezip geçen hallerini dile getiriyor.
Kitabın bölümleri bittiğinde bir kapanış şiiri çıkıyor karşımıza:
“kaç kırlangıç
uçtu gönlümden
kaçının
kanadı elimde
kaçının
elinde kanadım”
Bakma Zamanları, farklı  imgelerin kullanımıyla İkinci Yeni şiirinin, ezilen ve yoksulluk çekenlerin derdini dile getirmesiyle toplumcu gerçekçi Türk şiirinin, dinsel ögelerin kullanımıyla mistik şiirimizin tadını verir. Şairin etkilendiği ve beslendiği bütün şiirleri kendinde sentezlemiş ve özgün bir tarz yaratmış olduğunu söylemek mümkün. Şiirinin taraf tutmamasından yana olan Numan Çakır bu şiir kitabında bunu başarmıştır. Yeni bir şair tanımak için Numan Çakır’ın Bakma Zamanları benim için iyi bir tercih oldu. Size de öneririm.
[1][2]
[1] Numan Çakır, Bakma Zamanları, 2017, Bursa
[2] Burcu Düzgün-Numan Çakır Söyleşisi, Haberin Sesi (https://youtu.be/T76ns3yErjI)
3 Burcu Düzgün-Numan Çakır Söyleşisi, Haberin Sesi (https://youtu.be/T76ns3yErjI)
Kaynak: https://edebiyatburada.com/gulsen-guzey-yazdi-bakma-zamanlari/
0 notes
tvhaberlerim-blog · 6 years
Text
Aşk ve Mavi 60. yeni bölüm fragmanı yayınlandı! Aşk ve Mavi 59. bölüm özeti
Aşk ve Mavi 60. yeni bölüm fragmanı yayınlandı! Aşk ve Mavi 59. bölüm özeti
Aşk ve Mavi 60. yeni bölüm fragmanı, bu akşam ekrana gelen 59. bölüm sonrasında izleyicilerle paylaşıldı. Önümüzdeki hafta ekrana gelecek olan 60. bölüm hakkında birçok ipucunun yer aldığı yeni bölüm fragmanında şok gelişmeler… İşte Aşk ve Mavi 60. yeni bölüm fragmanı ve 59. bölüm özeti… Ali ile Mavi’nin aşk hikayesini konu edinen Aşk ve Mavi dizisi, 59. bölümüyle bu akşam ekrana geldi. Dizinin…
View On WordPress
0 notes
okuryazarlar · 7 years
Photo
Tumblr media
Yerli dizi yersiz uzun!
Sektörün en önemli sorunlarından biri olan dizi süreleri konusunda SenDer üyesi yazarlar sonunda örgütlenmeye karar verip bir bildiri yayınladılar. 97 aktif senaristin imzasını taşıyan metinde senaryo yazarlarının 60 dakikalık bölümler yazmak üzere örgütlendiklerinin altı çizilmiş. Bu eylemin Hollywood'da gerçekleşen direnişe dönüşüp dönüşmeyeceğini önümüzdeki günlerde sektörün alacağı pozisyon belirleyecek. Bilindiği üzre 5 Kasım 2007'de Amerikan Senaryo Yazarları Birliği (WGA) üyesi toplam 10 bin 500 yazar grev başlatmıştı. Üç ay süren grev sürecinde WGA ile sektör arasında anlaşmaya varılmış ve 13 Şubat 2008'de greve son verilmişti. Grev sürecinde ise sektörün en önemli ödül törenlerinden olan Oscar ve Golden Globe iptal edilmiş, kazananlar bir basın toplantısıyla açıklanmıştı.
İşte ülkemizde 97 senaristin imzaladığı o bildiri!
İLAN EDİYORUZ: #YerliDiziYersizUzun
Türkiye dizi sektöründe, senaryo yazarları olarak mutsuzuz.
Dünyanın hiçbir yerinde örneği olmayan, sadece hakkıyla üretme sürecini değil, izleme sürecini de imkansız kılan 120-150 dakikalık diziler yazmaktan dolayı şiddetli mutsuzluk içindeyiz...
140 dakika, çarpı 30 küsür hafta boyunca, hikâye anlatmaya çalışırken, dramanın gereği olan tüm temel ögelerden verdiğimiz tavizlerden ötürü, temposuz, akmayan, uzun bakışmalar, müzik-altılar ve flashbackerle şişirilmiş bölümler yazmaktan ötürü mutsuzuz.
Her hafta 140 dakikalık metin üretmek için, hayatımızda başka hiçbir şey yapmaya fırsat vermeyecek şekilde çalışmaya mecbur olmaktan ötürü mutsuzuz.
Mesleğimize olan aşkımız, tutkumuz mevcut durumu devam ettirme gücünü bize verirken, bu tempoya ayak uyduramadığı ya da uydurmak istemediği için mesleği bırakmış pek çok ustamız, meslektaşımız adına mutsuzuz.
Yazdığımız dizilerin her bir bölümünün, yurt dışına satılırken üçe bölünmesi ve çarpı 3 bölüm para kazandırması uğruna, sinema dilinden uzak, günlük hayat ritminde akan senaryolar yazdığımız için mutsuzuz.
Bir hafta içinde 140 dakika, tempolu ve sürükleyici bir bölüm yazmanın imkansızlığına rağmen, arada hasbel kader iyi yazdığımız bölümlerin de zamansızlıktan ötürü deforme edilmesi ya da etkisiz çekilmesi yüzünden mutsuzuz...
Dünyanın hiçbir yerinde bu sürelerde dizi yazılmaz ve üretilmezken; yıllar önce 90 dakikaya hayır dediğimiz ‘Yerli Dizi, Yersiz Uzun!’ eyleminden bu yana yayın süreleri 150 dakikalara çıkmış olduğu için; mesleğimiz, işimize olan saygımız, hikaye ve senaryo üretirken sahip olduğumuz profesyonel görüşler ve insani şartlarda çalışma arzumuz yok sayıldığı için mutsuzuz.
Bu tempo yüzünden çok hızlı yıprandığımız, yıprandığımız için de, yapımcıların kolayca senarist değiştirebilme halinden ötürü mutsuzuz.
Süreler yüzünden hikayelerimizi hızlı tükettiğimiz, sonrasında top çevirerek kendi hikaye ve karakterlerimize ihanet eder duruma düştüğümüz için mutsuzuz...
Uzun süreler yüzünden hikayesini sezon finalinden önce tüketen, tükettiği için de sezon ortasında final yapan diziler ve işsiz kalan bütün dizi çalışanları adına mutsuzuz.
Yapım şirketlerinin, aynı saatte diğer kanalda yayınlanan diziden daha uzun süre yayında kalma hırsı uğruna, daha uzun bölüm talep etmesinden; hikâye süresini, hikayenin kendisinin belirlemesi gerekirken, bu rekabetin mevcut süreyi belirler duruma gelmesi saçmalığından ötürü külliyen mutsuzuz!
Dizi sürelerinin kısalmasının, Türkiye dizi sektöründe çalışan her birim ve her birey için, daha insani şartlarda yazmak, üretmek, çekmek, oynamak ve daha evrensel, daha kaliteli işler yapabilmek için hayati olduğunun altını çizerek,
Biz aşağıda ismi bulunan senaryo yazarları olarak 60 dakikadan uzun süren diziler yazmamak için bir araya geldiğimizi, güç birliği oluşturduğumuzu ve görmezden gelinemeyecek, gözden çıkarılamayacak bir çoğunluğa ulaşmak için çalıştığımızı sektöre ve kamuoyuna ilan etmek isteriz.
Dizilerin ve kanalların gelir kaynağı olan reklam bütçelerinin, bu sürelere göre revize edilmesini, tüm birimlerin bu konuda iş birliği içinde olmasını ve el birliğiyle, hızla bir batağa doğru giden Türkiye dizi sektörünün intiharına mani olmak için bu karar ve eylemimizin desteklenmesini bütün oyuncu, set çalışanı, yönetmen arkadaşlarımız ile yapımcılarımıza rica ile beyan ederiz.
Senaryo Yazarları
1. Selcan Özgür 2. Ezgi Özcan (Seviyor Sevmiyor) 3. Zeynep Küçükerciyes (Adını Sen Koy) 4. Nuran Evren Şit (Vatanım Sensin) 5. Ali Aydın (Vatanım Sensin) 6. Funda Alp 7. Meriç Demiray 8. Cem Görgeç 9. Cenk Boğatur 10. Derem Çıray (Paramparça) 11. Berfu Ergenekon (Anne) 12. Ercan Mehmet Erdem (46 Yok Olan) 13. Ceylan Güleç (Kiralık Aşk) 14. Sinan Biçici (Hayat Bazen Tatlıdır) 15. D. Gülden Çakır 16. Melih Çam (Hayat Şarkısı) 17. Özlem Elginöz (Kırgın Çiçekler, Aşk ve Mavi) 18. Mahinur Ergun (Hayat Şarkısı) 19. Ozan Yurdakul (Arka Sokaklar) 20. Erkan Birgören (Kırlangıç Fırtınası) 21. Kerem Deren 22. İlker Arslan (Tatlı İntikam) 23. Deniz Akçay (Bana Sevmeyi Anlat) 24. Birol Elginöz (Kırgın Çiçekler, Aşk ve Mavi) 25. Ayça Üzüm (Paramparça) 26. Özlem Yılmaz (Kara Sevda) 27. Burcu Görgün (Kara Sevda) 28. Pınar Bulut 29. Ethem Özışık (Poyraz Karayel) 30. Cüneyt Bolak 31. Barış Erdoğan 32. Ayşenur Sıkı (Vatanım Sensin) 33. Melek Seven (Poyraz Karayel) 34. Deniz Gürlek (Poyraz Karayel) 35. Melih Özyılmaz (Poyraz Karayel) 36. Gökhan Horzum 37. Cansu Çoban (Yüksek Sosyete) 38. Serap Gazel (Dayan Yüreğim) 39. Sinan Yurdakul (Arka Sokaklar)   40. Murat Özdemir (Adını Sen Koy) 41. Deniz Dargı (Güneşin Kızları, Güneşi Beklerken) 42. Murat Aras (Seksenler) 43. Güliz Kucur 44. Didem Ayberkin 45. İlker Barış(Kiralık aşk) 46. Gül Abus (Kırgın Çiçekler, Aşk ve Mavi) 47. Berrin Tekdemir 48. Nilgün Öneş 49. Neşe Cehiz 50. Elif Usman Ergüden (Cesur ve Güzel)   51. Nergis Otluoğlu Akoğlu (Vatanım Sensin) 52. Nuriye Bilici (Vatanım Sensin) 53. Sema Ali Erol 54. Mahir Erol 55. Ercan Durmuş 56. Hakan Bonomo 57. Aksel Bonfil 58. Serdar Soydan (Cesur ve Güzel) 59. Alphan Dikmen (Hangimiz Sevmedik) 60. Başak Angigün 61. Hazan Toma (Adını Sen Koy) 62. Teoman Gök (Adını Sen Koy) 63. Münevver Yıldız (Adını Sen Koy) 64. İnan Güngören (Adını Sen Koy) 65. Eren Azak (Adını Sen Koy) 66. Elif Yılmaz (Adını Sen Koy) 67. Pınar Ordu (Tatlı İntikam) 68. Feza doğru 69. Burcu Över (Kırgın Çiçekler, Aşk ve Mavi) 70. Deniz Madanoğlu (Bu Şehir Arkandan Gelecek) 71. Korcan Derinsu (Deli Sevda) 72. Cihan Çalışkantürk (Deli Sevda) 73. Yılmaz Şahin 74. Yeşim Çıtak (Kırgın Çiçekler) 75. Ozan Aksungur 76. Yelda Açıkgöz 77. Onur Ünlü 78. Orçun Okşar 79. Gözde Baykara 80. Sevgi Saygı 81. Sinan Tuzcu 82. Bilal Babaoğlu 83. Pınar Uysal (Seni Kimler Aldı) 84. Betül Yağsağan (Karagül) 85. Fikret Bekler 86. Şahika Erkıran Çakırca 87. Ayşe Günsu Teker 88. Sevgi Yılmaz 89. Aylin Alıveren (İstanbullu Gelin) 90. Ayşin Akbulut (Evlat Kokusu) 91. Gülsüm Öz 92. Gözde Baykara 93. Burak Acar (Elif) 94. Atasay Koç (Evlat Kokusu) 95. Yekta Torun (Umuda Kelepçe Vurulmaz ) 96. Onay Durgun (Kardeş Payı) 97. Tufan Bora (Seni Kimler Aldı)
111 notes · View notes