#25 Aralık Cuma
Explore tagged Tumblr posts
Text
Star - Haftalık Yayın Akışı (23 - 29 Aralık) (Özel)
Star TV‘nin haftalık yayın akışını (23 – 29 Aralık) haberimizde bulabilirsiniz. Star TV’de bu haftanın gelişmeleri şu şekilde: * Yayın akışında değişiklikler olduğu an başlığımız güncellenecektir. Star TV – Haftalık Yayın Akışı (23 – 29 Aralık 2024)
#Sahipsizler#Sen Ağlama İstanbul#Star#Star 23 Aralık 2024 Yayın Akışı#Star 24 Aralık 2024 Yayın Akışı#Star 25 Aralık 2024 Yayın Akışı#Star 26 Aralık 2024 Yayın Akışı#Star 27 Aralık 2024 Yayın Akışı#Star 28 Aralık 2024 Yayın Akışı#Star 29 Aralık 2024 Yayın Akışı#Star Aralık 2024 Yayın Akışı#Star Çarşamba Yayın Akışı#Star Cuma Yayın Akışı#Star Cumartesi Yayın Akışı#Star D-Smart kaçıncı kanal?#Star Digiturk kaçıncı kanal?#Star Frekansları#Star Haftalık Yayın Akışı#Star Kablo TV kaçıncı kanal?#Star kaçıncı kanal?#Star Kasım 2024 Yayın Akışı#Star Pazar Yayın Akışı#Star Pazartesi Yayın Akışı#Star Perşembe Yayın Akışı#Star Salı Yayın Akışı#Star tivibu kaçıncı kanal?#Star TV Plus kaçıncı kanal?#Star Uydu Frekansı#Star Yayın Akışı#Yalı Çapkını
0 notes
Text
Bursa'da Kıskançlık Krizi: 25 Yaşındaki Genç Kadın Hayatını Kaybetti
Bursa’da Kıskançlık Krizi: Genç Kadın Hayatını Kaybetti Bursa’da meydana gelen trajik bir olayda, 25 yaşındaki Fatma Elif Kutlu, erkek arkadaşı tarafından kıskançlık krizi sonucu hayatını kaybetti. Olay, 2 Aralık Cuma günü saat 23.00 sıralarında merkez Yıldırım ilçesi Şirinevler Mahallesi’nde, 2. Buluş Sokak’ta gerçekleşti. Mahalledeki bir vatandaş, park halindeki 16 BBJ 025 plakalı otomobilin…
0 notes
Text
Marmarabirlik’ten 359 milyon TL ödeme
https://pazaryerigundem.com/haber/195893/marmarabirlikten-359-milyon-tl-odeme/
Marmarabirlik’ten 359 milyon TL ödeme
2024-2025 iş yılı ürün alım kampanyasını sürdüren Marmarabirlik, ortaklara 20 Aralık Cuma günü itibariyle dördüncü dilim olarak 359 milyon TL ödeme daha yapacağını duyurdu.
BURSA (İGFA) – Marmarabirlik 20 Aralık 2024 Cuma günü ortaklara, 30 Kasım-13 Aralık tarihleri arasında teslim ettiği ürün bedellerinin yüzde 50’sinin karşılığı olarak 359 milyon TL ödeme yapacak.
Ortaklar dördüncü dilim ödemelerini Ziraat Bankası ATM’lerinden alabilecekler. Kampanyanın başladığı günden bugüne kadar 50 bin ton ürün alımı yapan Marmarabirlik, bu ödeme ile birlikte ortaklara toplam 1 milyar 241 milyon TL ödeme gerçekleştirilmiş olacak.
Yeni dönem alım kampanyasının yoğun şekilde devam ettiğini belirten Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, Cumhuriyet tarihinin en yüksek rekoltesinin yaşandığı bu zorlu yılda zeytin üreticisinin emeğinin ve alın terinin karşılığını alması için gayret gösterdiklerini belirtti. 2024/2025 yılı kampanyasında 66 bin ton ürün alımı gerçekleştirecek olan Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, “Birlik, 2010 yılından bugüne kadar hiç zarar etmedi. Bugüne kadar hep ortaklarımızın yanında olduk, her zaman onları destekledik. Marmarabirlik Yönetim Kurulu, Genel Müdürlük makamı, çalışanlarımız ve iş ortaklarımızla birlikte bu zor yılı da sorunsuz bir şekilde atlatacağımıza inanıyorum” dedi.
Bu arada Marmarabirlik’e bağlı 8 kooperatifte alım rakamlarının bugün itibarıyla; Gemlik Kooperatifi’nde 4 bin 153 ton, Mudanya’da 12 bin 47 ton, Erdek’te 6 bin 25 ton, Orhangazi’de 4 bin 169 ton, İznik’te 12 bin 630 ton, Edincik’te 7 bin 365 ton, Mürefte’de 3 bin 146 ton, Marmara Adası’nda 190 bin olmak üzere toplam 50 bin tona ulaştığı bildirildi.
0 notes
Text
İsyan Çıkaracakmış!
✍🏻 Yılmaz Dikbaş
DEM Partisi Eşbaşkanı, Siirt Milletvekili Tuncer Bakırhan, Mardin’de 4 Kasım 2024 günü şu tehdidi savurdu:
“Çok iyi bilsinler ki, Seyit Rıza ne yaptıysa, Şeyh Sait ne yaptıysa Kürt halkı da onu yapacaktır!”
Değerli Dostlar,
Şeyh Sait ve Seyit Rıza, genç Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı silahlı isyanlar örgütlemişlerdi.
Tuncer Bakırhan da tıpkı onlar gibi, 101 yıllık geçmişi olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı silahlı isyan başlatacağını ilan etmiştir!
ŞEYH SAİT İSYANI
Şeyh Sait isyanı 8 Şubat 1925 Pazar günü başladı.
Şeyh Sait, 1865 yılında Elazığ’ın Palu ilçesinde doğmuş, Zaza bir aileye mensup Nakşibendi şeyhidir.
Türk devleti, isyanı 31 Mart 1925 günü bastırdı, elebaşı Şeyh Sait ve yandaşlarını yakaladı. İsyancılar İstiklal Mahkemesi’nde yargılandı. Elebaşı Şeyh Sait ile birlikte 29 isyancı idam edildi.
Şimdi gelin, Şeyh Sait isyanını, 25 yıldır İmralı’da yatmakta olan PKK terör örgütünün elebaşı Abdullah Öcalan’dan dinleyelim!
Terörist elebaşı Öcalan, 1 Ocak 2000 Cumartesi günü şunları anlattı:
“Şimdi artık benim devletime hizmet için neler yapabileceğimi konuşmalıyız. Bazı hususları tek tek anlatmak istiyorum.
Boş yere akıtılan kanların, çekilen çilelerin artık son bulması lazım.
Mesela Şeyh Sait hadisesinin altında İngiliz vardır. Hem kışkırtma hem de maddi anlamda her türlü desteği vermiştir.
Şeyh Sait zaten kendisi büyük bir zengindi, toprak ağası idi. Aslen Palulu idi ama Hınıs’ta oturuyordu, binlerce davarı vardı, ticareti iyi idi. Ne oldu, ‘Gel’ dediler, ‘Kürdistan’ı kurup seni de kral yapalım.’ Hırsa kapıldı, tabii İstanbul’daki Vanlı Seyit Abdülkadir de İngilizlerle beraber bu işin militanlarındandı.
Önce Kürtçü değilim, şeriat elden gidiyor diye başkaldırıyorum dedi, ama Kürtçü oldu, yani tutarsızdı. Netice bir sürü ölüm ve acı, daha da önce söylediğim gibi, şiddet zaman zaman aşırı da olsa genç Cumhuriyet kendisini korumuştur.”
Değerli Dostlar,
Tekrar ediyorum, Şeyh Sait hakkındaki yukarıdaki sözler benim değil, PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın açıklamalarıdır!
SEYİT RIZA’NIN DERSİM İSYANI
Şimdi gelelim, DEM Eşbaşkanı Tuncer Bakırhan’ın kendisine örnek olarak aldığı Seyit Rıza’ya…
21 Mart 1937 Pazar günü, Seyit Rıza Dersim İsyanı’nı başlattı.
30 Temmuz 1937 Cuma günü İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na bir mektup gönderdi.
Daktiloyla Fransızca yazılmış olan bu mektup, el yazısıyla “Dersim Generali Seyid Rıza” olarak imzalanmıştır!
Mektubun Fransızca aslı, Türkiye’de ilk kez Türk Milletine Suikast adlı kitabımda yer almıştır (Aralık 2022’de Nergiz Yayınları tarafından yayımlanmıştır).
Mektubun Türkçe Çevirisi
İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na
Dersim-Kürdistan
30 Temmuz 1937
“Sayın Bakan,
Yıllardan beridir Türk Hükümeti, Kürt halkını asimile etmeye çalışmakta ve bu amaçla gazete ve Kürt dili yayınlarını yasaklamakta, anadillerini konuşanlara eziyet ederek, Kürdistan’ın verimli topraklarından gidenlerden büyük bir bölümünün telef olduğu Anadolu’nun çorak topraklarına zorunlu göçler düzenleyerek bu halka baskı yapmaktadır.
Son günlerde Türk Hükümeti, kendisiyle yapılan bir antlaşma sonucu bu baskılardan arındırılmış Dersim bölgesine de girmeye kalkışmıştır.
Bu olay karşısında Kürtler, göçün uzak yollarında can vermek yerine kendilerini korumak için 1930’da Ağrı Dağı’nda, Zilan ve Beyazıt Ovası’nda olduğu gibi silahlara sarıldılar.
Üç aydan beri ülkemde vahşi bir savaş ortalığı kırıp geçirmektedir.
Savaş olanaklarının eşitsizliğine ve bombardıman uçaklarının, yangın bombalarının, boğucu gazların kullanılmasına rağmen ben ve yurttaşlarım Türkiye ordusunu başarısızlığa uğrattık.
Direnişimiz karşısında Türk uçakları köyleri bombaladılar, yangınlar çıkardılar ve savunmasız kadın ve çocukları öldürdüler. Böylece Türk Hükümeti, tüm Kürdistan halkına zulüm ederek yenilgisinin intikamını alıyor.
Hapishaneler yumuşak başlı Kürt halkıyla dolup taşıyor, aydınlar kurşuna diziliyor, asılıyor ya da Türkiye’nin ıssız bölgelerine sürülüyor.
Üç milyon Kürt ülkesinde bulunuyor ve sadece soylarını, dillerini, geleneklerini, kültürlerini ve uygarlıklarını koruyarak barış ve özgürlük içinde yaşamak istiyor. Kürt halkı, benim sesimden Ekselanslarına sesleniyor ve hükümetinizin manevi etkisinden Kürt halkını yararlandırmanızı sizden istirham ediyor.
Sayın Bakan, en derin saygılarımın kabulünü rica ederim.”
Dersim Generali
Seyit Rıza
Şimdi iki soru ve iki cevabımız var:
Birinci soru: Seyit Rıza bu mektubu İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na nasıl gönderdi?
Cevap: İngiliz belgelerinden öğreniyoruz, Seyit Rıza mektubunu İstanbul’daki İngiliz Büyükelçiliği’ne göndermiş ve onlardan mektubun Londra’ya ulaştırılmasını rica etmiş.
İkinci soru: Peki, İngilizler Seyit Rıza’nın mektubuna cevap vermişler mi?
Cevap: İstanbul’daki İngiliz Büyükelçiliği, Seyit Rıza’nın mektubunu İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na şu el yazısı kısa notla birlikte göndermiş:
Mektubun Türkçesi:
23 Eylül 1937
“Seyit Rıza’dan almış olduğumuz bir mektubun kopyasını ekte sunuyoruz.
Söylememize gerek yok, Seyit Rıza’ya mektubunu aldığımıza dair bir teyit göndermedik.”
Son bir soru: Seyit Rıza’nın mektubunu alan İngiltere Dışişleri Bakanlığı bir cevap vermiş mi?
Cevap: Evet vermiş, ama Seyit Rıza’ya değil! Cevabını İstanbul’daki Büyükelçiliğe göndermiş.
İşte o mektubun Türkçesi:
Britanya Büyükelçiliği, İstanbul
5 Ekim 1937
“Seyit Rıza’dan aldığınız mektubun bir kopyasını iliştirdiğiniz 23 Eylül 1937 tarihli (E 5529/466/44) mektubunuz için teşekkür ederiz.
Eğer bu mektubun varlığından Türk Hükümetini resmi olmayan yoldan haberdar eder ve bu mektubu hiç dikkate almadığımızı bildirirsek iyi bir izlenim yaratmış olacağımıza inanıyoruz.
Böyle davranmamıza sizin herhangi bir itirazınız var mı?
Seyit Rıza’nın mektubunun size hangi yoldan ulaşmış olduğunu da bilmek isteriz.”
Son Değerlendirme
Dersim isyanının elebaşı Seyit Rıza, İngilizlerden yardım dileniyor.
Tarihte, yabancılardan yardım ve merhamet dileyerek bağımsızlığını elde etmiş bir halk var mı?
İngilizlerden yardım dilenen Seyit Rıza’nın onurlu ve şerefli bir kişi olduğunu söyleyebilir misiniz?
Seyit Rıza’nın yardım dilendiği İngilizler, mektubuna cevap bile vermiyorlar! İngilizler, Seyit Rıza’nın mektubunu dikkate bile almıyorlar!
Seyit Rıza’nın o çok güvendiği İngilizler, “Seyit Rıza’nın mektubundan Türk Hükümetini haberdar edelim, böylece Türk Hükümeti üzerinde iyi bir izlenim yaratalım” diyorlar!
Onur ve şeref gibi yüce değerleri bir yana bırakalım; Seyit Rıza’nın sömürgeci İngilizleri hiç anlamamış, hiç öğrenmemiş olmasına ne diyelim?
“İngilizlerin dostları yoktur, çıkarları vardır” deyimini bile bilmeyen, bilgisiz ve bilinçsiz Seyit Rıza, silaha sarılıp Türkleri arkadan vurmakla hem çok sayıda günahsız Kürt’ün ölmesine neden olmuş hem de Türk milletine suikast düzenleyenlere uşaklık yapmıştır.
Değerli Dostlar,
Dersim İsyanı’nın elebaşı Seyit Rıza ve yandaşları Türk devletinin askerleri tarafından yakalandı. Yargılandı. 15 Kasım 1937 günü idam edildiler.
Çok büyük çoğunluğu eğitimsiz ve mesleksiz bırakılmış Kürt vatandaşlarımızı yalanlarla kışkırtmadan önce, DEM Eşbaşkanı Tuncer Bakırhan’ın Şeyh Sait ve Seyit Rıza’nın başlattıkları isyanların nasıl sonuçlandığını bir kez daha okuyup öğrenmesi gerekmiyor mu?
Yılmaz Dikbaş
1 note
·
View note
Text
New Post has been published on Lutars Turizm
New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/2024un-avrupadaki-heyecan-verici-en-yeni-tren-yolculuklari.html
2024’ün Avrupa’daki heyecan verici en yeni tren yolculukları
Bazı hükümetlerin havacılıkla ilgili emisyonları azaltmak için elinden geleni yaptığı bir dönemde başlatılan bir dizi yeni tren seferi sayesinde, Avrupa’da uçuşsuz seyahat etmek giderek daha kolay hale geliyor. Örneğin Fransa 2,5 saatten daha az tren yolculuğunun mümkün olduğu iç hat uçuşlarını yasakladı. AB de 2030 yılına kadar yüksek hızlı demiryoluna yaptığı harcamaları ikiye katlamayı planlıyor. Bu durum gezginlerin işine yarıyor çünkü trenle yolculuk hem yol boyu geçilen kent ve kasabaları tanıma fırsatı sunuyor hem de daha ekonomik. İşte tren yolculuğunu sevenler için yeni açılan ve 2024’te açılacak yeni rotalar…
Bir biletle üç ülke onlarca şehir
Belçika, Hollanda ve Almanya arasındaki üç ülkeyi kapsayan bir rota ve üç tren şirketinin (Arriva, SNCB ve NS) işbirliğiyle gerçekleştirilen European Sleeper isimli tren seferi uzun zamandır bekleniyordu. Nihayet Aralık 2023’te hizmete giren ve Liège ile Aachen’ı yüksek hızlı trenler için önemli merkezler haline getiren hizmet, gezginlerin Köln, Frankfurt, Berlin, Brüksel ve Paris dahil olmak üzere çok sayıda ek şehre erişmesini çok daha kolaylaştıracak.
Haftanın üç günü Berlin’den Paris’e
Aralık 2023’ün başlarında ÖBB Night-jet, haftada üç kez sefer yapan ve Fransa’nın doğusundaki Strazburg’da mola veren yeni Berlin-Paris rotasını başlattı. Kabin seçenekleri, standart bir bölmedeki koltuktan altı kişilik şık ranzalı kuşetlere ve tek ya da çift kişilik mini kabinlere kadar çeşitlilik gösteriyor. ÖBB Nightjet’in 2024 sonlarında rotayı günlüğe dönüştürmeyi planladığını da belirtelim.
Avusturya’nın kayak pistleri rayların ucunda
TUI’nin Amsterdam’ı Köln ve Frankfurt üzerinden Avusturya’ya bağlayan yeni Ski Express hizmeti sayesinde Avusturya’nın kayak pistlerine ulaşım kolaylaştı. Ekonomiden lükse birçok kabin seçeneği var. Tren Avusturya’ya küçük bir sınır şehri olan Wörgl’den giriyor ve buradan biri Tirol’e, diğeri Salzburg’a olmak üzere iki servise ayrılıyor. Bu destinasyonlara giderken Avusturya Alpleri’nin popüler kayak merkezlerinde duruyor.
Yol uzun, vagonlar eski ancak rota her yıl uzuyor
Açılış tarihi: 25 Mart 2024
Brüksel’den kalkan gece treni hizmeti 2023’ün ilk aylarında başlatıldı ancak demiryolu altyapı çalışmaları nedeniyle, şimdiye kadar yalnızca Almanya’nın başkentine ulaşabiliyordu. Mart 2024’ten itibaren Brüksel’den Prag’a kadar yaklaşık 15 saatlik bir yolculuk süresiyle Amsterdam ve Berlin’de duraklayacak. 2025’te Hollanda ile Fransız Alpleri ve Amsterdam ile Barselona arasındaki rotalar da dahil olmak üzere daha fazla noktaya erişmesi hedefleniyor. Fakat çok lüks bir servis beklemeyin. Üç farklı kabin sınıfı var ama tren daha çok hızlı bir şekilde çekidüzen vererek hayata döndürülen eski hizmet dışı vagonlardan oluşuyor. Ancak şirket yakın gelecekte yeni trenlerin ve daha fazla hizmetin sözünü vermiş.
Roma’da tarih, Cortina d’Ampezzo’da kayak turu
FS treni Turistici Italiani’nin yeni gece treni Roma’yı İtalya’nın en karlı kayak merkezlerinden biri olan Cortina d’Ampezzo’ya bağlıyor. 1-6 kişilik yataklı kabin seçenekleri olan trende yemekli vagon ve bar da var. 220 yataklı tren her cuma saat 21.40’ta Roma’dan ayrılıp ertesi sabah saat 8 civarında Calalzo’ya varıyor, ki buradan kısa bir otobüs yolculuğuyla da Cortina d’Ampezzo’ya ulaşılabiliyor.
Avrupa’nın batısını 7 saatte geçecek
Açılış tarihi: 2024 sonu
Hizmet FS Italiane Group’un bir yan kuruluşu olan İtalya’nın devlet mülkiyetindeki demiryolu Trenitalia tarafından işletilecek. Rota için Trenitalia’nın yüksek hızlı Frecciarossa denen ve ‘kırmızı ok’ anlamına gelen trenleri kullanılacak. Saatte azami 400 kilometre hıza sahip trenle Paris-Madrid arası yolculuk süresinin 7 saatin biraz altında olması bekleniyor.
Kuzey ve Güney İtalya arasında son derece lüks bir seyahat
Açılış tarihi: 2024 sonu
Orient Express bu yıl son derece lüks yeni treni ‘La Dolce Vita’yı hizmete sunacak. Tren Orient Express grubunun 2024’te ilk otellerini açacağı Roma ve Venedik de dahil olmak üzere Kuzey ve Güney İtalya’daki destinasyonlar arasında altı farklı güzergâhta seyredecek.
0 notes
Text
New Post has been published on Lutars Turizm
New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/2024un-avrupadaki-heyecan-verici-en-yeni-tren-yolculuklari.html
2024’ün Avrupa’daki heyecan verici en yeni tren yolculukları
Bazı hükümetlerin havacılıkla ilgili emisyonları azaltmak için elinden geleni yaptığı bir dönemde başlatılan bir dizi yeni tren seferi sayesinde, Avrupa’da uçuşsuz seyahat etmek giderek daha kolay hale geliyor. Örneğin Fransa 2,5 saatten daha az tren yolculuğunun mümkün olduğu iç hat uçuşlarını yasakladı. AB de 2030 yılına kadar yüksek hızlı demiryoluna yaptığı harcamaları ikiye katlamayı planlıyor. Bu durum gezginlerin işine yarıyor çünkü trenle yolculuk hem yol boyu geçilen kent ve kasabaları tanıma fırsatı sunuyor hem de daha ekonomik. İşte tren yolculuğunu sevenler için yeni açılan ve 2024’te açılacak yeni rotalar…
Bir biletle üç ülke onlarca şehir
Belçika, Hollanda ve Almanya arasındaki üç ülkeyi kapsayan bir rota ve üç tren şirketinin (Arriva, SNCB ve NS) işbirliğiyle gerçekleştirilen European Sleeper isimli tren seferi uzun zamandır bekleniyordu. Nihayet Aralık 2023’te hizmete giren ve Liège ile Aachen’ı yüksek hızlı trenler için önemli merkezler haline getiren hizmet, gezginlerin Köln, Frankfurt, Berlin, Brüksel ve Paris dahil olmak üzere çok sayıda ek şehre erişmesini çok daha kolaylaştıracak.
Haftanın üç günü Berlin’den Paris’e
Aralık 2023’ün başlarında ÖBB Night-jet, haftada üç kez sefer yapan ve Fransa’nın doğusundaki Strazburg’da mola veren yeni Berlin-Paris rotasını başlattı. Kabin seçenekleri, standart bir bölmedeki koltuktan altı kişilik şık ranzalı kuşetlere ve tek ya da çift kişilik mini kabinlere kadar çeşitlilik gösteriyor. ÖBB Nightjet’in 2024 sonlarında rotayı günlüğe dönüştürmeyi planladığını da belirtelim.
Avusturya’nın kayak pistleri rayların ucunda
TUI’nin Amsterdam’ı Köln ve Frankfurt üzerinden Avusturya’ya bağlayan yeni Ski Express hizmeti sayesinde Avusturya’nın kayak pistlerine ulaşım kolaylaştı. Ekonomiden lükse birçok kabin seçeneği var. Tren Avusturya’ya küçük bir sınır şehri olan Wörgl’den giriyor ve buradan biri Tirol’e, diğeri Salzburg’a olmak üzere iki servise ayrılıyor. Bu destinasyonlara giderken Avusturya Alpleri’nin popüler kayak merkezlerinde duruyor.
Yol uzun, vagonlar eski ancak rota her yıl uzuyor
Açılış tarihi: 25 Mart 2024
Brüksel’den kalkan gece treni hizmeti 2023’ün ilk aylarında başlatıldı ancak demiryolu altyapı çalışmaları nedeniyle, şimdiye kadar yalnızca Almanya’nın başkentine ulaşabiliyordu. Mart 2024’ten itibaren Brüksel’den Prag’a kadar yaklaşık 15 saatlik bir yolculuk süresiyle Amsterdam ve Berlin’de duraklayacak. 2025’te Hollanda ile Fransız Alpleri ve Amsterdam ile Barselona arasındaki rotalar da dahil olmak üzere daha fazla noktaya erişmesi hedefleniyor. Fakat çok lüks bir servis beklemeyin. Üç farklı kabin sınıfı var ama tren daha çok hızlı bir şekilde çekidüzen vererek hayata döndürülen eski hizmet dışı vagonlardan oluşuyor. Ancak şirket yakın gelecekte yeni trenlerin ve daha fazla hizmetin sözünü vermiş.
Roma’da tarih, Cortina d’Ampezzo’da kayak turu
FS treni Turistici Italiani’nin yeni gece treni Roma’yı İtalya’nın en karlı kayak merkezlerinden biri olan Cortina d’Ampezzo’ya bağlıyor. 1-6 kişilik yataklı kabin seçenekleri olan trende yemekli vagon ve bar da var. 220 yataklı tren her cuma saat 21.40’ta Roma’dan ayrılıp ertesi sabah saat 8 civarında Calalzo’ya varıyor, ki buradan kısa bir otobüs yolculuğuyla da Cortina d’Ampezzo’ya ulaşılabiliyor.
Avrupa’nın batısını 7 saatte geçecek
Açılış tarihi: 2024 sonu
Hizmet FS Italiane Group’un bir yan kuruluşu olan İtalya’nın devlet mülkiyetindeki demiryolu Trenitalia tarafından işletilecek. Rota için Trenitalia’nın yüksek hızlı Frecciarossa denen ve ‘kırmızı ok’ anlamına gelen trenleri kullanılacak. Saatte azami 400 kilometre hıza sahip trenle Paris-Madrid arası yolculuk süresinin 7 saatin biraz altında olması bekleniyor.
Kuzey ve Güney İtalya arasında son derece lüks bir seyahat
Açılış tarihi: 2024 sonu
Orient Express bu yıl son derece lüks yeni treni ‘La Dolce Vita’yı hizmete sunacak. Tren Orient Express grubunun 2024’te ilk otellerini açacağı Roma ve Venedik de dahil olmak üzere Kuzey ve Güney İtalya’daki destinasyonlar arasında altı farklı güzergâhta seyredecek.
0 notes
Text
2024’ün Avrupa’daki heyecan verici en yeni tren yolculukları - Lutars Turizm
New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/2024un-avrupadaki-heyecan-verici-en-yeni-tren-yolculuklari.html
2024’ün Avrupa’daki heyecan verici en yeni tren yolculukları
Bazı hükümetlerin havacılıkla ilgili emisyonları azaltmak için elinden geleni yaptığı bir dönemde başlatılan bir dizi yeni tren seferi sayesinde, Avrupa’da uçuşsuz seyahat etmek giderek daha kolay hale geliyor. Örneğin Fransa 2,5 saatten daha az tren yolculuğunun mümkün olduğu iç hat uçuşlarını yasakladı. AB de 2030 yılına kadar yüksek hızlı demiryoluna yaptığı harcamaları ikiye katlamayı planlıyor. Bu durum gezginlerin işine yarıyor çünkü trenle yolculuk hem yol boyu geçilen kent ve kasabaları tanıma fırsatı sunuyor hem de daha ekonomik. İşte tren yolculuğunu sevenler için yeni açılan ve 2024’te açılacak yeni rotalar…
Bir biletle ��ç ülke onlarca şehir
Belçika, Hollanda ve Almanya arasındaki üç ülkeyi kapsayan bir rota ve üç tren şirketinin (Arriva, SNCB ve NS) işbirliğiyle gerçekleştirilen European Sleeper isimli tren seferi uzun zamandır bekleniyordu. Nihayet Aralık 2023’te hizmete giren ve Liège ile Aachen’ı yüksek hızlı trenler için önemli merkezler haline getiren hizmet, gezginlerin Köln, Frankfurt, Berlin, Brüksel ve Paris dahil olmak üzere çok sayıda ek şehre erişmesini çok daha kolaylaştıracak.
Haftanın üç günü Berlin’den Paris’e
Aralık 2023’ün başlarında ÖBB Night-jet, haftada üç kez sefer yapan ve Fransa’nın doğusundaki Strazburg’da mola veren yeni Berlin-Paris rotasını başlattı. Kabin seçenekleri, standart bir bölmedeki koltuktan altı kişilik şık ranzalı kuşetlere ve tek ya da çift kişilik mini kabinlere kadar çeşitlilik gösteriyor. ÖBB Nightjet’in 2024 sonlarında rotayı günlüğe dönüştürmeyi planladığını da belirtelim.
Avusturya’nın kayak pistleri rayların ucunda
TUI’nin Amsterdam’ı Köln ve Frankfurt üzerinden Avusturya’ya bağlayan yeni Ski Express hizmeti sayesinde Avusturya’nın kayak pistlerine ulaşım kolaylaştı. Ekonomiden lükse birçok kabin seçeneği var. Tren Avusturya’ya küçük bir sınır şehri olan Wörgl’den giriyor ve buradan biri Tirol’e, diğeri Salzburg’a olmak üzere iki servise ayrılıyor. Bu destinasyonlara giderken Avusturya Alpleri’nin popüler kayak merkezlerinde duruyor.
Yol uzun, vagonlar eski ancak rota her yıl uzuyor
Açılış tarihi: 25 Mart 2024
Brüksel’den kalkan gece treni hizmeti 2023’ün ilk aylarında başlatıldı ancak demiryolu altyapı çalışmaları nedeniyle, şimdiye kadar yalnızca Almanya’nın başkentine ulaşabiliyordu. Mart 2024’ten itibaren Brüksel’den Prag’a kadar yaklaşık 15 saatlik bir yolculuk süresiyle Amsterdam ve Berlin’de duraklayacak. 2025’te Hollanda ile Fransız Alpleri ve Amsterdam ile Barselona arasındaki rotalar da dahil olmak üzere daha fazla noktaya erişmesi hedefleniyor. Fakat çok lüks bir servis beklemeyin. Üç farklı kabin sınıfı var ama tren daha çok hızlı bir şekilde çekidüzen vererek hayata döndürülen eski hizmet dışı vagonlardan oluşuyor. Ancak şirket yakın gelecekte yeni trenlerin ve daha fazla hizmetin sözünü vermiş.
Roma’da tarih, Cortina d’Ampezzo’da kayak turu
FS treni Turistici Italiani’nin yeni gece treni Roma’yı İtalya’nın en karlı kayak merkezlerinden biri olan Cortina d’Ampezzo’ya bağlıyor. 1-6 kişilik yataklı kabin seçenekleri olan trende yemekli vagon ve bar da var. 220 yataklı tren her cuma saat 21.40’ta Roma’dan ayrılıp ertesi sabah saat 8 civarında Calalzo’ya varıyor, ki buradan kısa bir otobüs yolculuğuyla da Cortina d’Ampezzo’ya ulaşılabiliyor.
Avrupa’nın batısını 7 saatte geçecek
Açılış tarihi: 2024 sonu
Hizmet FS Italiane Group’un bir yan kuruluşu olan İtalya’nın devlet mülkiyetindeki demiryolu Trenitalia tarafından işletilecek. Rota için Trenitalia’nın yüksek hızlı Frecciarossa denen ve ‘kırmızı ok’ anlamına gelen trenleri kullanılacak. Saatte azami 400 kilometre hıza sahip trenle Paris-Madrid arası yolculuk süresinin 7 saatin biraz altında olması bekleniyor.
Kuzey ve Güney İtalya arasında son derece lüks bir seyahat
Açılış tarihi: 2024 sonu
Orient Express bu yıl son derece lüks yeni treni ‘La Dolce Vita’yı hizmete sunacak. Tren Orient Express grubunun 2024’te ilk otellerini açacağı Roma ve Venedik de dahil olmak üzere Kuzey ve Güney İtalya’daki destinasyonlar arasında altı farklı güzergâhta seyredecek.
0 notes
Link
31 Aralık 2019 Salı günü Karaçi'de insanoğlu kış mevsiminde kendilerini soğuk dalgalardan korumak için şenlik ateşinde ellerini ısıtıyorlar. — PPI Hava durumu analisti Jawad Memon'un Cuma günü liman kentindeki soğuk havanın 25 Aralık'tan itibaren tesirini kaybedeceğini tahmin etmesiyle, Karaçililer büyük olasılıkla hakim dondurucu soğuğa kısa bir süre ara verecekler.Konuşurken Coğrafi HaberlerMeteoroloji uzmanı, önümüzdeki haftadan itibaren gecelerde maksimum ve minimum sıcaklığın muhtemelen 12-14°C içinde değişeceğini söylemiş oldu.Ona bakılırsa liman kentinde 25 Aralık'tan itibaren gündüz sıcaklıklarının 28-29°C içinde seyretmesi umut ediliyor."Liman şehrinin bazı kısımlarında önümüzdeki iki ila üç gün süresince yağmur yağması olası."Yakıcı soğuğun Ocak 2024'ün başlarından itibaren Karaçi'yi tekrardan tesiri altına alabileceğini tahmin etti.Pakistan Meteoroloji Dairesi (PMD) günlük hava durumu raporunda, cumartesi (yarın) günü ülkenin büyük bölümünde çoğunlukla soğuk ve kurak hava beklendiğini, ülkenin üst kesimlerinde ise parçalı bulutlu bir hava beklendiğini söylemiş oldu.Ek olarak Pothohar bölgesi, yukarı Khyber-Pakhtunkhwa, Keşmir ve bitişikteki tepelik bölgelerde sabah saatlerinde hafifçe yağmurun olası olduğu açıklandı. Bölgelerdeki dağların üstünde de hafifçe kar yağışı umut ediliyor.Met Ofisi dumanın Pencap, Khyber-Pakhtunkhwa ve yukarı Sindh'in düz bölgelerinde muhtemelen devam edeceğini söylemiş oldu.
0 notes
Text
Blox Fruits güncellemesi – Kitsune güncellemesi 21 yayınlanma zamanı
Blox Fruits güncellemesi – Kitsune güncellemesi 21 yayınlanma zamanı ••• ••• Kaynakça: https://level999.com.tr/blog/2023/12/19/blox-fruits-guncellemesi-kitsune-guncellemesi-21-yayinlanma-zamani/ ••• 14 Aralık 2023 Blox Fruits Kitsune güncellemesi 21'in yayınlanma zamanı belirlendi. Yeni Blox Fruit güncellemesi ne zaman? İster başlamak için doğru anı bekliyor olun, ister fethetmek için yeni bir içeriğe acilen ihtiyaç duyuyor olun, bir şeyin ne zaman başladığını anlamak zor olabilir. yeni Blox Fruits yaması ufukta görünüyor. Gayri resmi olarak ünlü One Piece serisine dayanan bu büyük ölçekli Roblox MMORPG, yıllardır hem korsanları hem de denizcileri ağırlıyor ve hiçbir yavaşlama belirtisi göstermiyor. Seanslarınızı güncellemelere göre zamanlayın ve zirveye giden yolda sizi destekleyecek bazı yararlı ücretsiz hediyeler kazanma olasılığınız artar. Ve eğer bir süreliğine yeni bir şey beklenmeden Blox Fruits içeriğinde bir kuraklık yaşarsak, Roblox platformunda oynanacak daha çok şey var. Tanıdık bir deneyim için King Legacy kodları her zaman kullanılabilir. Genel olarak animeyi seviyorsanız, Anime Champions Simulator kodları göz atmaya değer ve Anime Adventures kodları size saatlerce kaybedeceğiniz başka bir ikna edici MMO deneyimi sunabilir. Haydi bakalım. Bir sonraki Blox Fruits güncellemesi ne zaman? Bir sonraki Blox Fruits güncellemesi, Birleşik Krallık ve Avrupa için 14 Aralık Perşembe günü 21:00 EST / 18:00 PT veya 02:00 GMT / 03:00 CET'de 15 Aralık Cuma günü başlayacak. Bundan sonra Noel Blox Meyveleri güncellemesinin yaklaşık iki hafta sonra başlaması planlanıyor. Kesin tarih ve saat henüz açıklanmadı. Bir sonraki Blox Fruits güncellemesinde neler var? Blox Fruits 21. güncellemesi, efsanevi Kitsune meyvesinin tanıtımına odaklanıyor. 9 Aralık'ta gösterime giren yukarıdaki Blox Fruits Kistune fragmanında da bir mini mağaza güncellemesinden bahsediliyor. Noel içeriği, büyük güne daha yakın hale getirmek için birkaç hafta erteleniyor ve aynı zamanda "daha fazla gemi içeriği" de getiriyor. Blox Fruits çıkış tarihlerini güncelledi Geçmiş Blox Fruits yamalarının çıkış tarihleri aşağıdadır. Bir model mevcutsa, yeni bir yamanın ne zaman geleceğini tahmin etmek açısından yararlı olabilir: Başlığı güncelle Yayın tarihi Seviye sınırı Meyve? İlk Güncelleme 16 Ocak 2019 300 Bomba, Spike, Chop, Duman, Kauçuk, Alev, Buz, Karanlık, Işık, Magma, Deprem, Buda Güncelleme 2 16 Haziran 2019 500 Phoenix, Bahar Güncelleme 3 30 Haziran 2019 650 Dize, Rumble 3.5 Güncellemesi 2 Temmuz 2019 650 Hiçbiri Güncelleme 4 7 Temmuz 2019 650 Kum Güncelleme 5 14 Temmuz 2023 750 Yer çekimi Güncelleme 6: PVP/Takımlar 28 Temmuz 2019 750 Alev, Buz, Işık, Magma yenilemeleri Güncelleme 7 11 Ağustos 2019 750 Pati Güncelleme 8: Yeni Dünya 23 Kasım 2019 1000 Bariyer Güncelleme 9: Telif Hakkıyla Mücadele 25 Aralık 2019 1100 Hamur Güncelleme 10 17 Nisan 2020 1250 Kontrol Güncelleme 11: Uyanış 10 Temmuz 2020 1250 Alev, Buz, Deprem Uyandı Güncelleme 12: Cadılar Bayramı 21 Ekim 2020 1350 Işık, Karanlık Uyanmış Güncelleme 13: Noel 23 Aralık 2020 1450 Ejderha, İp (Uyanmış) Güncelleme 14 20 Mart 2021 1525 Rumble Uyandı Güncelleme 15: Üçüncü Deniz 11 Eylül 2021 2000 Zehir, Döndürme, Kapı, Kilo, Elmas, Aşk, Şahin, Magma (Uyanmış), Buda (Uyanmış) Güncelleme 16: Cadılar Bayramı 5 Kasım 2021 2100 Gölge, Canlandır Güncelleme 17: Noel Pt. 1 31 Aralık 2021 2200 Ruh, Kum (Uyanmış) Güncelleme 17: Bölüm 2 12 Mart 2022 2300 Phoenix (Uyanmış) Güncelleme 17: Bölüm 3 10 Eylül 2022 2400 Leopar, Hamur (Uyanmış) Güncelleme 17: Bölüm 3.5 26 Aralık 2022 2450 kar fırtınası Güncelleme 18, Yarış V4 Ocak 2023 2450 Hiçbiri Güncelleme 19 25 Şubat 2023 2450 Aşk (yeniden çalışma) Güncelleme 20 21 Ekim 2023 2550 Mamut, Ses, Roket, Canlandırma (yeniden çalışma) Güncelleme 21 14 Aralık 2023 2550 (?) Kitsune Blox Meyveleri Noel 2023 28 Aralık 2023 (ipucu) ? “daha fazla tekne içeriği” Halen mevcut Blox Fruits seviye sınırına ulaşmak için çalışıyorsanız özel Blox Fruits seviyelendirme kılavuzumuza göz atın. EXP'yi hızlı bir şekilde nerede toplayacağınız konusunda sizi doğru yöne yönlendirecektir. Ve bu yeni meyve için biraz daha Beli'ye ihtiyacınız varsa, aktif Blox Fruits kodlarını da kaçırıp kaçırmadığınızı kontrol edin. Tetiği çekmeden önce Blox Fruits katman listemizi mutlaka okuyun. Kaynak: pcgamesn
0 notes
Text
Kripto para piyasası Cuma günü riskten kaçınırken, Bitcoin fiyatı hafta sonunda yatay hareketlerini sürdürüyor. Analistler, BTC grafiğinde şekillenen kama formasyonun önümüzdeki hafta yol açacağı teknik düzeyleri tartışıyor.Crypto Rover, Bitcoin fiyatı için hafta sonu yüksek volatilite öngördüBTC’nin 3 günlük grafiğinde paralel bir takoz şekilleniyor. Kama formasyonu, sağda bir noktada yakınlaşan bir takviye ve direnç düzeyleri çifti ve daralan bir fiyat kanalı ile karakterize edilmektedir. Fiyat direnci yahut takviyesi geçip yeni bir trend oluşturduğunda, model bozulur. Bununla birlikte, bu potansiyel kopuşun, ralli yerine kısa vadeli bir rahatlama sunabileceğini de belirtelim.cointahmin.com olarak analist Crypto Rover’nun kama formasyonundan beklentilerine bu yazıda yer verdik.https://twitter.com/rovercrc/status/1659811442026225665 Carl from the Moon, kıymetli bir Bitcoin modeli tespit etti1,3 milyon takipçili tanınan kripto yatırımcısı, BTC fiyatının 29.000 doları aşabileceği bir model paylaştı. Carl, Bitcoin grafiğinde yakında kırılabileceğini söylediği simetrik bir üçgen modeli görüyor.Kripto analisti, Bitcoin fiyat gayesini, fiyat daha da düşerse 25 bin dolar yahut fiyat üst gerçek hareket ederse 29 bin dolar olarak veriyor.https://twitter.com/TheMoonCarl/status/1659536524621258754 Bluntz, BTC’nin büyük bir yükseliş koşusu başlatmasını bekliyorBir öbür kripto analisti Bluntz, düşüş trendinde BTC’nin günlük grafiklerinde oluşan dalgalanma başarısızlık modellerini (SFPS) ele aldı. Analist, Bitcoin’in kıymetli direnç düzeylerinin üstesinden gelmek üzere olduğuna ve büyük bir yükseliş koşusu yaşayacağını iddia ediyor.Bluntz, Twitter takipçilerine “Artık short vakti olduğunu düşünmüyorum. Bu haftalar önceydi” tavsiyesinde bulunuyor.https://twitter.com/Bluntz_Capital/status/1658942017920196608 Analist, BTC’nin potansiyeli konusunda optimist. Ama, yeniden de ileride ortaya çıkacak bir sonraki direnç düzeylerini de yakından takip ediyor. Bluntz için bu düzeyler 28.300 ve 29.500 doları içeriyor.Borsalardaki BTC arzı taban seviyelerdeÖte yandan, Santiment’ten gelen bilgiler, kripto yatırımcıları ortasında farklı bir trend ortaya koyuyor. Son vakitlerde, yatırımcılar süratli bir biçimde kripto para borsalarından paralarını alıp çekiyorlar. Santiment, BTC’nin borsalardaki sirkülasyondaki arzının şu anda %5,7 düzeyinde olduğunu bildiriyor. Bu BTC’nin birinci defa 20.000 dolara ulaştığı Aralık 2017’den bu yana görülen en düşük düzeydi.Benzer formda, ETH’nin dolanımdaki arzı %10,1 ile 2015’teki başlangıcından bu yana taban düzeyine işaret ediyor. Bu düşüş, uzun vadeli karlar elde etmek isteyen ETH sahiplerinin kipto paralarını borsalarda tutmak yerine stake etmeyi seçmeleriyle irtibatlıydı.https://twitter.com/santimentfeed/status/1659830319724519425 Beklenen kırılma gerçekleşir ve olumlu istikamette hareket ederse, BTC yine 27.000 doların üzerine yönelecek. Bilakis, fiyat bir sonraki takviye düzeyinin 26.300 doların altına düşerse, bunu 25.000 dolar takip edecek.Bu ortada, Coinglass’tan alınan datalar, kripto piyasasının son 24 saat içinde 25 milyon doların üzerinde BTC long tasfiye ve 6,39 milyon doların üzerinde short tasfiye gördüğünü ortaya koydu.Bitcoin fiyatı ne durumda?BTC şu anda günlük ve haftalık bazda yatay hareket ediyor. Boğalar 27,000 dolar düzeyini takviye olarak tutmakla meşgul. Başkan kripto, Perşembe günü 27.500 dolara ulaştı ve daha sonra 26.400 dolara kadar geriledi.
0 notes
Text
Fenerbahçe Opet 3-1 Dentil Praia Clube
Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol Takımımız, FIVB Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası A Grubu ikinci maçında Brezilya ekibi Dentil Praia Clube ile karşılaştı. Sarı Melekler setlerini 22-25, 25-23, 25-18, 25-21 önde tamamladığı maçı 3-1 kazandı.
Arina Fedorovtseva kaydettiği 28 sayıyla maçın skoreri oldu. Grup aşamasında oynanan karşılaşmaların ardından puan cetvelinde ilk iki sırayı alan takımlar, yarı finale yükselecek ve çapraz bir şekilde eşleşecek. (A1-B2, B1-A2) A Grubu’nda sıralamayı belirleyecek son maç 17 Aralık Cuma günü saat 15.00’da Prosecco Doc Imoco Conegliano ile Dentil Praia Clube arasında oynanacak.
Ankara Spor Salonu’nda taraftarlarımızın tribünlerdeki yerini aldığı karşılaşmayı Başkanımız Ali Y. Koç, Genel Sekreterimiz Burak Çağlan Kızılhan, Yönetim Kurulu Üyelerimiz Simla Türker Bayazıt ve Ruşen Çetin de izledi.
Takımımız maça; Anna Lazareva, Mina Popovic, Arina Fedorovtseva, Eda Erdem Dündar, Naz Aydemir Akyol, Meliha İsmailoğlu altısı ve libero Gizem Örge’yle başladı.
İlk sette teknik molayı 9-12 geride geçen Takımımız, 14-14 eşitliğin ardından Fedorovtseva ile de öne geçti: 16-15. Son bölümde avantajı yakalayamayan Fenerbahçe Opet, ilk seti 22-25 kaybetti.
İkinci sette teknik molayı 8-12 geride geçen Sarı Melekler, skoru Fedorovtseva ile 16-16’da eşitledi, Naz’ın bloğuyla da 19-18 öne geçti.
Setin kalan bölümünde etkili hücumlarla skor avantajını ele geçiren Takımımız, Eda’nın sayısıyla seti 25-23 kazandı.
Karşılıklı sayılarla başlayan üçüncü sette etkili hücumlarla rahat bir oyun sergileyen Fenerbahçemiz, bu seti 25-18 kazandı.
Çekişmeli geçen dördüncü sette Fedorovtseva ve Lazareva ile etkili hücumlar yapan Fenerbahçemiz, seti 25-21, maçı da 3-1 kazandı.
Fotoğraflar: Burak Saltık
10 notes
·
View notes
Text
NOW - Haftalık Yayın Akışı (23 - 29 Aralık) (Özel)
NOW TV‘nin haftalık yayın akışını (23 – 29 Aralık) haberimizde bulabilirsiniz. NOW TV’de bu haftanın gelişmeleri şu şekilde: “Yabani” dizisine RTÜK’ün 2 haftalık yayın durdurma cezası sona ediyor. Bu hafta yeni bölüm yayınlanacak. * Yayın akışında değişiklikler olduğu an başlığımız güncellenecektir. NOW TV – Haftalık Yayın Akışı (23 – 29 Aralık 2024)
#Çağla ile Yeni Bir Gün#Çalar Saat#Çiğdem Toker#Deniz Zeyrek#Ezgi Gözeger ile Çalar Saat Hafta Sonu#Fatih Ürek ile Gelin Görümce#Gizli Bahçe#Hudutsuz Sevda#İlker Karagöz ile Çalar Saat#Kadir Ezidi ile En Hamarat Benim#Kızıl Goncalar#Leyla: Hayat... Aşk... Adalet#Murat Yetkin#Nevşin Mengü#NOW#NOW 23 Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW 24 Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW 25 Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW 26 Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW 27 Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW 28 Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW 29 Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW Aralık 2024 Yayın Akışı#NOW Çarşamba Yayın Akışı#NOW Cuma Yayın Akışı#NOW Cumartesi Yayın Akışı#NOW D-Smart kaçıncı kanal?#NOW Digiturk kaçıncı kanal?#NOW Frekansları#NOW Haftalık Yayın Akışı
0 notes
Text
İnegöl’de “Aile Okulu” eğitimleri başlıyor
https://pazaryerigundem.com/haber/188953/inegolde-aile-okulu-egitimleri-basliyor/
İnegöl’de “Aile Okulu” eğitimleri başlıyor
İnegöl Belediyesi’nin Aile Hayatı İyileştirme Derneği iş birliğinde 3 yıldır gerçekleştirdiği “Aile Okulu” eğitimlerinin 4’üncüsü bu hafta başlıyor. Cuma akşamları Sani Konukoğlu Konferans Salonunda yapılacak eğitimler 8 hafta boyunca devam edecek. Her hafta farklı konu ve konuklarla mutlu ve huzurlu ailenin şifreleri paylaşılacak.
BURSA (İGFA) – İnegöl Belediyesi’nin Aile Hayatı İyileştirme Derneği (AHİD) iş birliğinde 3 yıldır düzenlediği “Aile Okulu” eğitimlerinin 4’üncüsü 18 Ekim Cuma akşamı itibariyle başlıyor. Toplumun temelini oluşturan ailenin önemi, mutlu ve huzurlu aile olabilmenin yöntemleri, çocuk yetiştirmenin püf noktaları gibi çeşitli eğitim ve seminerlerin yer aldığı Aile Okulu eğitim programları 8 hafta boyunca devam edecek.
HER HAFTA CUMA AKŞAMI 20.30’DA
Aile Okulu seminerleri 8 hafta boyunca her hafta Cuma akşamı 20.30’da Sani Konukoğlu Konferans Salonunda gerçekleştirilecek. 06 Aralık tarihinde sona erecek programın tamamlanmasının ardından katılımcılara yönelik sınav yapılacak, kazananlar altın ile ödüllendirilecek.
AİLE OKULUNUN 8 HAFTALIK PROGRAMI
Aile Okulu programı kapsamında yapılacak 8 haftalık seminerler ve konuklar ise şöyle: 18 Ekim’de Eğitimci, Akademisyen ve Yazar Dr. Abdülaziz Kıranşal “Siyonizm Kıskacında Aile”, 25 Ekim’de Eğitimci Yazar Ramazan Kayan “Aileyi Ayakta Tutan Dinamikler”, 01 Kasım’da Medrese Alimleri Vakfı Başkanı Tayyip Elçi “Kuran Işığında Çocuk Terbiyesi ve Eğitimi”, 08 Kasım’da Aile Koçu Münir Kıran “Ailede Şahsiyet Eğitimi”, 15 Kasım’da Psiko Hekim Abdülaziz Yılmaz “Örnek ve Rol Model Anne Baba Olmak”, 22 Kasım’da Eğitimci, İlahiyatçı Hasan Basri Balcı “Huzurlu Aile ve Fetih Nesli”, 29 Kasım’da Eğitimci İsmail Güler “Toplumun Çekirdeği Aile” 06 Aralık’ta Eğitimci, İlahiyatçı Sami Yıldız “Aileyi Yıkan Sebepler” semineri.
BA��KAN TABAN’DAN DAVET
Aile Okulu programlarına ilişkin açıklama yapan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, toplumun temelini oluşturan aile müessesesinin önemine dikkat çekti. Aile kurumunun dezenformasyonlara uğramaması adına 3 yıldır Aile Hayatı İyileştirme Derneği ile birlikte Aile Okulu programının gerçekleştirildiğini hatırlatan Başkan Taban, “Aile toplumun direğidir. Bugün hem kültürümüzün ve dinimizin en güçlü kalesi ailedir. Ancak son yıllarda bu temelin sallandığı, bu temel üzerindeki yapılar olan gelecek nesillerin de büyük risk altında olduğunu hep birlikte maalesef görmekteyiz. Ne acıdır ki aile kavramının içi boşaltılarak insanlar yalnızlaştırılmak, fıtratının dışına çıkarılmak isteniyor. Biz böyle bir şey olmasını istemiyoruz. Aile Okulu programları ile güçlü aileler, huzurlu yuvalar, bu yuvalarda da geleceğimiz olan çocuk ve gençlerimizin vatana, millete ve ümmete faydalı birer şahsiyet olarak yetişmesini amaçlıyoruz. Bu düsturla bu yıl 18 Ekim-06 Aralık tarihleri arasında çok kıymetli psikolog, akademisyen ve hocalarımızın seminerlerinden oluşan Aile Okulu programını hazırladık. Ben özellikle genç çiftlerimizi, yeni evlenmiş veya evlilik arefesindeki vatandaşlarımızı Aile Okulu seminerlerine davet ediyorum” dedi.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
Hani bazı anlar kelimeler kifayetsiz kalır, boğazına takılır ya işte o anlardan birindeyken yazıyorum sana. Herkes gider hatıralar kalır. Şimdi evin her tarafı sen. Çok özledim daha şimdiden yüreğimdeki hasreti tarif dahi edemem. Ama geri gel de diyemem çünkü biliyorum gelemezsin zor duruma da sokamam ki seni. Sadece bil bu küçük yüreğim hep sen hep sen diye atacak. Mekanın cennet olsun. Çocuk kalplim, gülüşü güzelim.
25 Aralık Cuma 2020 18:05
3 notes
·
View notes
Text
DÜŞÜNCELER DÜŞÜNCELER
Cuma günü annem abimlere gitmek istedi oraya gittik,annemi bırakıp geri döndüm o günden beri içimde bir huzursuzluk var.Aklımdan bir sürü garip düşünce geçiyor.
Bir çok şeyi sorguladım, bir çok konuda fikir yürüttüm ve bunları yaparken 3 günde 4 öğün yemek yedim, toplam 5-6 saat uyudum.Beynim 12 silindirli bir motor gibi yüksek devirli olarak çalışıyor kaç gündür ve tüm bunların yanında bir de migren ataklarıyla boğuşuyorum.
Neler düşünüyorum?
1-)Annem ölünce ne olacak?
2-) o durumu nasıl aşıcam?
3-)Nereden nerelere geldik, hayatta ki performansımı beğenmiyorum.
4-)Genel olarak baktığımızda 20-25 sene önce o dönemki insanlardan ilerideyken şimdi ki dönem insanlarından geride kalmışız.Bu bende sıkıntı yaratıyor.Kıskanmak gibi değil, bu böyle olmamalıydı diyorum.Bu durumların oluşmasında benimde hatam var.
A-)Eskiden insanlar dünyayayı Türkiye, Türkiyeyi bulundukları şehirden ibaret sanırken ben avrupa görmüştüm,Türkiyenin %30'unu gezmiştim.Şimdi bu durumda olmak canımı sıkıyor.
B-)Hayatı paylaşabileceğim, güvenebileceğim insanı hala bulamadım.Bu kadar insanla tanışıp hepsinde bir sorun olmuşsa; ya seçici olarak sorun bendedir sorunluları seçiyorumdur ya da sorun onlardadır memlekette sorunsuz insan kalmamıştır.
6-)Bolu Mengen'e ya da bir sahil kasabasına yerleşmek istiyorum.Kafam hiç bir şeyi kaldıemıyor, istenbulun şartlarında ,psikolojik olarak yaşam sürdürmek çok zor.
Ve migren.Ansızın gelen migren ağrılarından nefret ediyorum, karanlık yahut loş ışık seviyorum ama bu ışıklar okumam için yeterli kaliteyi sağlamıyor, okumak istediğimde ise başım ağrıyor.Bu kısır döngüden, sürekli tekrarlayan migren ataklarından nefret ediyorum.
İleride bir çocuğum olursa kız erkek fark etmez , her şeyi zamanında yapması için teşvik edicem.Okulunu zamanında bitirsin, yaz tatlinde bir ay da olsa, parasını benim vereceğim bir işte olsa çalışmasını sağlayacağım.Diğer zamanlarda hoşuna gidecek bir aktiviteye yönlendireceğim.Sigaraya başlamaması için gerekli telkinlerde bulunup, sorumluluk almayı, hayatın her zaman doğruları yapmak olmadığını, bazen doğru yaptıklarının yanlış sonuç verdiğini, yanlışın da arada bir yapılması gerektiğini ve aldığı kararların sorumluluğunu üstlenmesi gerektiğini öğreticem.
31 Aralık 2020'de yıllık değerlendirme yazımı yazıcam, umarım o zamana kadar daha fazla olumsuzluk gerçekleşmez.2021'de pandeminin bitmesinden ve yakın çevremden kimsenin ölmemesinden başka bir beklentim yok.
1 note
·
View note
Text
Bizi yanlış yola sevk eden kötülükler biliriz ki çok kere din perdesine bürünmüşler, saf ve temiz halkımızı hep şeriat sözleriyle aldata gelmişlerdir…” (Atatürk, Adana, 16 Mart 1923)
Bugün 15 Temmuz; Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'ne, onun kurumlarına; meclisine ve ordusuna yönelik FETÖ darbesinin yıldönümü… 15 Temmuz konuşulurken bazı şeyler nedense hiç konuşulmuyor. Mesela FETÖ'nün “biat kültürüne” dayanan “bir cemaat” yapılanması olduğu konuşulmuyor. FETÖ'nün özünde “din istismarı” ve “Allah'la aldatmak” olduğu konuşulmuyor. FETÖ'nün, laikliğin içinin boşaltıldığı yıllarda gittikçe büyüyen cemaat-tarikat bataklığında filizlendiği ve Atatürk'ün kurduğu Laik Cumhuriyet'i içeriden yıkmak için örgütlendiği de konuşulmuyor.
Atatürk, Milli Mücadele yıllarında ve Cumhuriyet döneminde din istismarıyla, “dincilikle” bizzat mücadele etmek zorunda kaldı. Atatürk, tarihten aldığı derslerle “bağımsız” ve “laik” bir Cumhuriyet kurdu. Eğer o “bağımsız” ve “laik” Cumhuriyeti koruyup geliştirebilseydik FETÖ darbesini yaşamazdık.
MİLLİ MÜCADELE VE SONRASINDA “DİNCİLİK”
Milli Mücadele'de yurtsever din adamlarının yanında işbirlikçi ve hain din adamları da vardı. Öyle ki, 3 Haziran 1919'da Albay Bekir Sami Bey, “Yunan ordusu padişahımızın emriyle geliyor, saygıda kusur etmeyin” diye propaganda yapan 4 hocayı kurşuna dizdirdi.
Rahip Frew ve Sait Molla adlı iki sözde din adamı el ele vererek Milli Mücadele'ye karşı gizlice çalıştılar. Atatürk'ün Nutuk'ta açıkladığı 12 mektuba bakınca “molla” ve “papazın” işgalci İngilizlere uşaklık ettikleri anlaşılıyor.
26 Eylül 1919'da, Mustafa Sabri'nin başkan, İskilipli Atıf'ın ikinci başkan olduğu Müderrisler Cemiyeti, Kuvayı Milliyecileri “adi eşkıya”, “deli” ve ”cani”, “kudurmuş haydutlar” diye adlandıran bildiriler yayımladı.
10 Nisan 1920'de Şeyhülislam Dürrizade Abdullah'ın –padişahın da onayladığı– Milli Mücadele karşıtı “ihanet fetvaları” yayımlandı. Fetvalarda, “Padişahtan izinsiz olarak istilacılara karşı direnen milliyetçileri tek tek veya topluca öldürmek dinin gereği ve görevidir. Bu uğurda ölenler şehit, öldürenler gazi sayılır” deniliyordu.
Atatürk, şapka devrimi hakkında halka bilgi vermek, halkla konuşmak için 23 Ağustos 1925'te Kastamonu ve İnebolu gezilerine çıktı. 30 Ağustos 1925'te Kastamonu'da yaptığı konuşmada, “Efendiler, ey millet! İyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en gerçek tarikat medeniyet tarikatıdır” dedi. (Foto: Atatürk, 1 Eylül 1925'te Ankara'ya dönerken.)
14 Mayıs 1920'de Beyazıt Meydanı'nda, Hafız İsmail Efendi, Kuvayı Milliye'yi yok etmek için kurulan Kuvayı İnzibatiye'yi irşad vaazı verdi. İsmail Efendi vaazında, “Yarabbi sen bizi ıslah et! İçimizdeki vatan ve İngiliz düşmanlarını atalım” dedi.
12 Temmuz 1920'de Damat Ferit hükümetinin Adliye Nazırı Bosnalı Ali Rüştü Efendi, Yunan taarruzunun başarısı için dua edilmesini istedi.
12 Ağustos 1920'de Edirne Selimeye Camii'nde Edirne Müftüsü Hilmi Efendi, Yunan ordusunun başarısı için dualar okudu, Venizelos'u övdü.
Ağustos 1920'de İskilipli Atıf'ın başkanlığındaki Teali İslam Cemiyeti'nin yayımladığı bir bildiride Atatürk'e, silah arkadaşlarına ve Kuvayı Milliyecilere ağır hakaretler edildi; milliyetçilerin yakalanıp öldürülmelerinin “farz” olduğu belirtildi.
Bu fetvalar, dinsel bildiriler ve dinsel telkinler sonunda Anadolu'da Milli Mücadele karşıtı pek çok isyan çıktı. Bu isyanların elebaşlarının “dini” bayrak yaptıkları görüldü.
İşgalci İngilizler de Milli Mücadele'ye karşı “din silahını” kullanabileceklerini gördüler. Örneğin 25 Aralık 1919'da İngiliz Baştercümanı A. Ryan, raporunda aynen şöyle diyordu: “Amacımız bölmek ve hükmetmek olmalıdır. Biz gerçek ideali dinmiş gibi davranacak çıkarcı bir grubu idareci olarak takdim etmeye çalışacağız.”
Milli Mücadele'de güya “dini nedenlerle” vatan savunmasına karşı çıkan zihniyet, Cumhuriyet döneminde de Türkiye'yi çağdaşlaştıran devrimlere karşı çıktı: Şeyh Sait İsyanı, Menemen Olayı, Arapça ezan olayı ve şapka devrimi karşıtı bazı kalkışmalar, “hep din ve şeriat sözleriyle” halkın kandırılmasıyla gerçekleşti. Öyle ki 1923'te kurulan Cumhuriyet, 1925'te Şeyh Sait İsyanı'yla “din” kullanılarak yıkılmak istendi. Bu nedenle yeniden İstiklal Mahkemeleri kuruldu. Dini siyasete alet etmek “vatana ihanet suçu” sayıldı.
Atatürk, halkın “dinle kandırılmaması” için “dinin anlaşılması” gerektiğini düşündü. Bunun için Kuran'ın Türkçe tercüme ve tefsirini yaptırmaya karar verdi. TBMM, bu iş için bütçe ayırdı.
Ordu ile siyaseti ve din ile siyaseti ayırmak
Cumhuriyet'in ilan edildiği günlerde ordu ile siyaset iç içeydi. Şöyle ki, milletvekili olan yüksek rütbeli komutanlar aynı zamanda orduda görevliydiler. Ayrıca mecliste bir “Genelkurmay Bakanlığı” vardı. O sırada din ile siyaset de iç içeydi. Şöyle ki, hem İstanbul'da din ve dünya işlerini birlikte yürüten bir halife hem de Ankara'da mecliste bir “Şeriat Bakanlığı” vardı.
Atatürk, ordu ile siyaseti ve din ile siyaseti birbirinden ayırmak için 1924 başında harekete geçti. 1 Mart 1924'te TBMM'yi açarken yaptığı konuşmada aynen şöyle dedi: “Milletin genel yaşantısında orduyu siyasetten ayırmak ilkesi, Cumhuriyet'in daima önem verdiği bir ilkedir. Bunun gibi inanıp bağlanmakla mutlu olduğumuz İslam dinini yüzyıllardan beri alışageldiği gibi bir siyaset aracı haline düşmekten kurtarıp yüceltmenin pek gerekli olduğu gerçeğini görüyor ve biliyoruz…”
3 Mart 1924 Devrim Kanunları'yla hem din ile siyaset hem de din ile ordu birbirinden ayrıldı.
“Şeriat ve Vakıflar Bakanlığı” kaldırıldı. Onun yerine “Diyanet İşleri Başkanlığı” kuruldu. Halifelik kaldırıldı, halife sürgün edildi. “Tevhid-i Tedrisat Kanunu” ile eğitim öğretim birleştirildi. Tüm okullar -vakıflara, dinsel kurumlara, cemaatlere bağlı okullar- Eğitim Bakanlığı'na bağlandı. Medreseler kapatıldı. Darülfünun'a bağlı bir ilahiyat fakültesi ve belirli sayıda imam-hatip okulu açılmasına karar verildi.
Siyasetin bir parçası olan “Genelkurmay Bakanlığı” kaldırıldı. Onun yerine “Genelkurmay Başkanlığı” kuruldu. Atatürk, meclisteki komutan milletvekillerinden ya meclisi ya kışlayı tercih etmelerini istedi.
Türkiye'yi laikleştiren devrimler
Cumhuriyet'in özü laiktir. Ancak Türkiye'de 1923'te Cumhuriyet ilan edildiğinde henüz “laik” değildi. Cumhuriyeti laikleştirmek için 1924'te halifelik kaldırıldı. 1928'de anayasanın 2. maddesindeki “Devletin dini İslam'dır” ifadesi anayasadan çıkarıldı. Anayasanın 16. maddesindeki “vallahi” diye biten yemin “söz veririm” diye değiştirildi. Anayasanın 26. maddesindeki “Meclis dinsel hükümleri yerine getirir” maddesi anayasadan çıkarıldı. Bu anayasa değişikleri 1928 tarihli ve 1222 Sayılı kanunla kabul edildi. Böylece Cumhuriyet'in anayasası “laikleştirilmiş” oldu. 1931'de laiklik CHP'nin 6 ilkesinden biri oldu. 1937'de de laiklik anayasaya girdi.
Cumhuriyetin laikleşmesi için birçok devrim daha yapıldı.
1924'te “Şeriat Mahkemeleri” ve Yargıtay'daki “Şeriat Dairesi” kaldırıldı. 1925'te tekke ve zaviyeler kapatıldı. 1925'te memurlar ve mebuslar için Şapka Kanunu kabul edildi. 1926'da Medeni Kanun kabul edildi. 1926'da alafranga takvim ve saat kabul edildi. 1927'de medeni nikah zorunlu kılındı. 1928'de yeni harfler kabul edildi. 1935'te hafta tatili cumadan pazara alındı. 1935'te din adamlarının ibadethaneler dışında dini kıyafet giymeleri yasaklandı. 1930-1934'te kadınlara siyasal haklar verildi.
Atatürk'ün bu laikleştiren devrimlerinden hiçbiri “din düşmanlığı” değildi. Öncelikle devletin dini olmaz; devletin dini adalettir, eşitliktir. Saltanat, hilafet, Arap harfleri, fes, eski saat ve takvim, tekke ve zaviyeler, hafta tatilinin cuma olması, kadınların toplumdan dışlanması gibi kurum ve uygulamaların hiçbiri İslam dininin şartı/farzı değildir. Bunların tamamı İslam tarihi içinde ortaya çıkmış siyasi, sosyal, kültürel uygulamalardır. İşte Atatürk Cumhuriyeti, artık modası geçmiş bu eski kurum ve uygulamalara son verdi. Laik Cumhuriyet, Atatürk'ün bir ütopyası değil, tarihin, çağın, aklın zorlamasıydı.
Atatürk şöyle diyor: “Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dini yoktur. Devlet idaresinde bütün kanunlar, nizamlar, ilmin çağdaş medeniyete sağladığı esas ve şekillere, dünya ihtiyaçlarına göre yapılır ve uygulanır…”
Ayrıca Cumhuriyet döneminde camiler açıktı. Ezanlar -Türkçe- okundu. Dini bayramlar kutlandı. Kuran Türkçeye tefsir edildi; halkın dinini, diyanetini anlaması sağlandı.
Medeniyet tarikatı ve din perdesi
Atatürk “Laik Cumhuriyet'in” özüne “aklı” ve “bilimi” yerleştirdi. Hurafelere, safsatalara savaş açtı. Örneğin tekkeleri, zaviyeleri kapattı. Çünkü bu kurumların akılcı düşünmeye ve bilimsel gelişmeye engel olduğunu gördü.
Atatürk, 31 Ağustos 1925'te Çankırı'da aynen şöyle dedi: “Tekkeler mutlaka kapanmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti her alanda yol gösterecek kudrete sahiptir. Hiçbirimiz tekkelerin yol göstermesine muhtaç değiliz. Biz, medeniyetten, ilim ve fenden kuvvet alıyoruz ve ona göre yürüyoruz. Başka bir şey tanımayız. Tekkelerin gayesi halkı meczup ve abdal yapmaktır. Halbuki halkımız abdal ve meczup olmamaya karar vermiştir. Biz medeni dünya ailesi içinde bulunuyoruz. Her bakımdan medeniyetin bütün icaplarını uygulayacağız.” (Atatürk'ün Bütün Eserleri, C. 17, s. 298,299)
Atatürk, 1925'te muhafazakar bir Anadolu kasabasında, Çankırı'da, halkın gözünün içine bakarak “Tekkeler kapanmalıdır. Hiçbirimiz tekkelerin yol göstermesine muhtaç değiliz” diyordu. Maalesef Atatürk'ten sonra Türkiye'yi yöneten siyasiler, buna benzer bir duruş sergileyemediler. Örneğin, “Biz Fetullah cemaatinin yol göstermesine muhtaç değiliz” diyemediler. Tekkeleri, zaviyeleri tekrar açtılar. Tarikatları, cemaatleri besleyip büyüttüler.
1925 tarihli ve 677 Sayılı kanunla tekkeler, zaviyeler, türbeler kapatıldı. Şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, emirlik, nakiplik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, muskacılık yasaklandı.
Atatürk, 30 Ağustos 1925'te Kastamonu'da tarikatlara, cemaatlere karşı halkı şöyle uyardı: “Bugün ilmin ve fennin, bütün kapsamıyla medeniyetin yaydığı ışık karşısında filan ve falan şeyhin yol göstericiliğiyle maddi ve manevi mutluluk arayacak kadar ilkel insanların Türkiye topluluğunda varlığını asla kabul etmiyorum. Efendiler, ey millet! İyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en gerçek tarikat medeniyet tarikatıdır. Medeniyetin emir ve istediğini yapmak insan olmak için yeterlidir.” (Atatürk'ün Bütün Eserleri, C. 17, s. 294)
Ancak Atatürk'ün bu açık uyarısına rağmen, Atatürk'ten sonra Türkiye'de “falan ve filan şeyhin yol göstericiliğinde maddi ve manevi mutluluk arayacak kadar ilkel insanlar” yetişti. Atatürk'ten sonraki siyasetçilerin de yardımıyla “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi” oldu. İşte onlardan biri de Fetullah'tı. Asıl soru şudur: Fetullah'ın yol göstericiliğinde “maddi ve manevi mutluluk arayacak kadar ilkel insanları” bu ülke nasıl yetiştirdi?
Atatürk, 16 Mart 1923'te Adana'da halka şöyle seslendi: “Bizi yanlış yola sevk eden kötülükler biliriz ki çok kere din perdesine bürünmüşler, saf ve temiz halkımızı hep şeriat sözleriyle aldata gelmişlerdir…” (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, C.2, s. 131) Atatürk'ün tarihten aldığı bu dersi, Atatürk'ten sonrakiler de almış olsaydı 15 Temmuz hiç yaşanmazdı.
Demem o ki, FETÖ zehrinin panzehiri daha çok din istismarı, daha çok yobazlık, daha çok biat kültürü, daha çok tarikatçılık-cemaatçilik ve daha çok Atatürk düşmanlığı değildir; FETÖ zehrinin panzehiri, daha çok akıl ve bilim, daha çok uygarlık ve gerçek laikliktir; FETÖ zehrinin panzehiri Atatürk'tür. Öyle olduğu içindir ki, 15 Temmuz sonrasında AKP Genel Merkezi'ne Abdülhamit fotoğrafı değil, ATATÜRK fotoğrafı asılmıştır.
15 ve 16 Temmuz 2016'da AKP Genel Merkezi'ne asılan Atatürk fotoğrafı.
1 note
·
View note