#15 Mayıs 2019 Çarşamba

[pazaryerigundem]

1. Nevşehir Oto Show Etkinliği başladı

https://pazaryerigundem.com/haber/170921/1-nevsehir-oto-show-etkinligi-basladi/

1. Nevşehir Oto Show Etkinliği başladı

Nevşehir Belediyesi’nin Otolife Dergisi iş birliği ile düzenlenen 1.Nevşehir Oto Show etkinliği başladı. Otomobil severlerin heyecanla beklediği etkinlik 15 Mayıs Çarşamba gününe kadar sürecek.

Mehmet UZEL / NEVŞEHİR (İGFA) – Nevşehir’de ilk kez düzenlenen ve otomotiv dünyasının yeniliklerinin sunulduğu etkinlik, Nevşehir Belediyesi Kültür Merkezi bahçesinde gerçekleştiriliyor. Etkinliğin başlangıcı dolayısıyla düzenlenen törende konuşan OTOLIFE Genel Müdürü Volkan Dizen, otomobil severlerin merakla beklediği ve son model otomobillerle ilgili özel kampanyaların yanı sıra fiyat avantajlarının da sağlandığı etkinlikte son dönemde oldukça ilgi çeken çeşitli marka ve modellerdeki elektrikli otomobillerin de tanıtıldığını söyledi. Dizen, ülkemiz otomotiv pazarında yer alan dünya markalarının ilk kez Nevşehir’de buluşmasına olanak sağlayan bu organizasyona verdiği destekten dolayı Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’ya teşekkür etti.

Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı ise konuşmasında: “Şehrin adının geçtiği her yerde bu şehrin marka değerini yukarı çekeceğimizi ve Nevşehir’i Türkiye’de ve dünyada adından söz ettiren bir şehir haline getireceğimizi her ortamda söylemiştim. 2019 yılındaki seçimlerin ardından 21 aylık görev süremiz boyunca Nevşehir ve ülke kamuoyu bunu nasıl başardığımızı gördü. Bu süreçte şehrimiz gerek ulusal gerekse de uluslararası kamuoyunda adından sıkça söz ettirdi. Bu dönemde de bu alışkanlığı sürdüreceğiz. Kapadokya’nın merkezi Nevşehir’i çok daha iyi yerlere getireceğiz. Bu etkinlikte bunun ilk işaret fişeklerinden biri. Bu şehrin tanıtıma, bu şehrin dünyada bilinirliğinin arttırılmasına, ekonomik, kültürel ve sportif manada daha fazla iş yapmasına ihtiyacı var. Bu şehir her şeyin en iyisini hak ediyor ve biz bunun için hazırız.” diye konuştu.

BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.

[yeniyeniseyler]

SHOW – Güldür Güldür Show (Yeni Sezon 2019) (198.Bölüm) (Tam Bölüm)

SHOW – Güldür Güldür Show (Yeni Sezon 2019) (198.Bölüm) (Tam Bölüm)

Yenilenen kadrosunda Alper Kul, Doğa Rutkay, Onur Buldu, Onur Atilla, Derya Karadaş, Meltem Yılmazkaya, Aziz Aslan, Burak Topaloğlu, Uğur Bilgin, Özgün Aydın, Kıvanç Baran Aslan, Mahir İpek, Ünal Yeter, Tuğçe Karabayır, Emre Altuğ, Evrim Akın, Açelya Topaloğlu ve Ali Sunal’ın yer aldığı; SHOW TV’nin sevilen komedi eğlence programı “Güldür Güldür Show”un 198.Bölüm; 15 Mayıs 2019 Çarşamba akşamı…

[devrimcikadinlar]

Kazanmanın hakikati direnişin politiği

Seçim start anından seçim sonrasına, yani sınırını iktidarın değil halk güçlerinin belirlediği an'a kadar devam edecek birleşik demokratik kitle seferberliği, sonuç alma iradesiyle bugün AKP-Saray-MHP iktidarının yol açtığı bütün belirsizliği, kısırlığı, savaşı, krizi, darbeyi süpürüp atabilir. Yeni bir durum yaratabilir.

Etkin Haber Ajansı / 25 Nisan 2018 Çarşamba

FİGEN YÜKSEKDAĞ- Son zamanlarda siyaset gündemi 2019'a gün saymak ve ölüm-cenaze saymak arasında gidip geliyordu. Saray'ın mutlak bekası için, bütün muhalefeti susturarak ya da ağır saldırılar altında savunmaya iterek gündemi belirleyenler, şimdi yine kendi belirledikleri seçimin peşinden sürüklemeye karar verdiler toplumu. İlk bakışta gücün belirleyiciliği gibi görünüyor. "Ol" deyince olduran hegemonların kudreti! Bir gece ansızın savaş çıkarıp "Hadi Afrin'e, Kızılelma'ya" diyebilir, bir gün aniden "Aslında seçime gidecektik, yürüyün sandıklara" komutu verebilirler.

Topluma ölüm saydırıp, ölümü alkışlatıp, sıtma yerine kendi illetli varlıklarına razı edebilirler. Evet, ilk bakışta durum böyle. Ama eğer, gözünüzü kaçırmayıp bakmaya devam ederseniz; tutuldukları iktidar illetinin onları ne kadar zayıf düşürdüğünü, en parlak güç gösterileri yaparken bile kırılma fobisinden kurtulamadıklarını, aşırı öfke ve takıntıya saplandıklarını, bütün siyasi, ekonomik sermayeyi tüketip duvara dayandıklarını bilmenin anksiyete haliyle nasıl gelecek kaygısına gark olduklarını görürsünüz.

Elbette bu durum yeni oluşmadı. AKP-Saray iktidarının yaşanan siyasi krizi günübirlik yöntemlerle ve açık, arsız zora, darbe-faşizm silahına sarılarak bastıracağını sanması, krizini daha da derinleştirdi. Bu yanıyla bugün merkez siyaset alanında yaşanan genel kriz, özel anlamda AKP-Saray-MHP krizidir. Türkiye tarihinde çok çeşitli dönemlerde siyasi yönetme krizi yaşandı. Devletin yapısal demokratik dönüşüm sorunlarıyla ilgili kriz ve kaos, iç siyasetten eksik olmadı. Ama bu kez ilk defa yapısal kriz bir siyasi parti ve onun uzantısıyla özdeşleşiyor, merkezleşiyor. Mevcut iktidarın krizden kurtulma, ikbalini güvenceleme sorununun, devletin-milletin beka sorunuyla özdeşleştirilmesi de bir yanıyla bu durumdan kaynaklanıyor. AKP-Saray iktidarının kriziyle devletin yapısal krizinin iç içe geçtiği, birbirini derinleştirdiği böylesi koşullarda buldukları varoluş formülü, mevcut devlet yapısını daha da merkezileştirmek, tekçileştirmek, faşist kurumsallaşmayı restore ederek miadını uzatmak anlamına gelen başkanlık sistemi-rejimi oldu. Uzun süredir hazırlığı yapılan, uğruna savaşlar çıkarılıp kan dökülen, darbe yapılan bu rejim değişikliği süreci, şimdi uzatmaları oynamadan sonuca vardırılmak isteniyor. Artık uzatmalara mecali kalmayan oyun kurucular, tez elden seçime gidip durumu kurtarma telaşındalar.

KAÇKIN SEÇİM

Siyasetin nabzını biraz olsun tutanlar, zaten erken seçim, baskın seçim planlarını biliyordu. Ama 24 Haziran, daha çok "kaçkın seçim" adını hak ediyor. Seçim kararı alınmadan üç gün önceye kadar, erken seçim tartışmalarına tevessül eden AKP'lileri fırçalayan Erdoğan, üç gün sonra Bahçeli'nin düdüğü üflemesiyle 2018 sonbaharını, hatta MHP'nin Ağustos vadesini beklemeden seçim yörüngesine kilitlendi. Seçim sandıkları ve atmosferi yine AKP-Saray iktidarının kaçış limanı oldu böylece. Türkiye tarihinde, dört yıl içerisinde beş kez seçim yapan iktidar olarak ayrıcalıklı bir yer edindiklerini de söylemek lazım. Bu ayrıcalığın onlara istedikleri zaman sandıklarla, seçim sistemiyle oynama hakkını verdiğini düşünüyorlar ve son yıllarda da böyle yapıyorlar. Bu kadar çok seçime-sandıklara gitmek, faşizmsiz, OHAL'siz, savaşsız bir ortamda olsaydı ve halkın siyasete katılım kriteri olarak benimsenseydi, demokrasi göstergesi sayılabilirdi. Ama bizim memlekette sık sık kurulan sandıklar, iktidarın yönetme krizinin göstergesi, baskı ve dikta düzeninin sigortası, koruyucu kalkanı olmuş durumda. Her tür faşizmi uyguluyor, bütün yerel ve evrensel yasaları, kriterleri istediği gibi kırıp döküyor, sonra bir sandık kurup bütün suçları, kirli çamaşırları temizliyorsun. Bugün de iktidarın suçları, kirli çamaşırları öyle birikti ki, bunları sandığa atıp kurtulmadan yürümeye takati yok. Bir süredir zaten adı konulmamış bir seçim kampanyası yürütüyorlardı. Ama bu kampanyayı bir çatlak ve enerji çökmesi olmadan, ateşledikleri yeni ve daha büyük krizler patlamadan, sonbahara kadar olsun götürme şansları yoktu. Hem kendi sıkışmışlıklarını aşmak hem de muhalefeti zaman sınırıyla sıkıştırmak için sandık manevrasını yaptılar.

DİRENMENİN POLİTİĞİ ESAS ALINMALI

Şimdi asıl önemli olan, AKP-Saray-MHP koalisyonunun manevralarını boşa çıkaracak bir hareket ve konumlanıştır elbette. Ortada halklar, devrim ve demokrasi güçlerinin lehine reel olanaklar kalmadığına göre, önümüzdeki yaz, bunu yaratmak için iyi bir mevsimdir. Açık ki bugün reel politik sınırları görüp kabuğuna çekilen, zora-zorluklara teslim olup yaratıcı enerjisini ve iradesini yitiren ya da tavsatan hiçbir gücün, bırakalım kazanmayı, yaşama şansı yoktur. Tam da bu ağır kuşatılmışlık, adaletsizlik, vicdansızlık ve kaba güçten başka yönetme ayrıcalığı kalmamış gayrimeşruluk karşısında, yaratma ve kazanma hakikatini büyütmek zorundayız. Yaşamsal olan budur; birileri koca bir toplumu öldürmeye bilenmiş, kilitlenmişken, yaralı toplumsal yaşam fonksiyonlarını ayağa dikmenin yolu, tarih boyunca olduğu gibi bugün de buradan geçiyor. Bütün rasyonel siyasi kalıpların dağılıp parçalandığı bir gerçeklik içinde yaşamı kazanmak, direnmenin politiğini esas alan bir çizgiyi gerektiriyor. Belli anlarda parlayıp sönen ya da genel-reel siyasi söylem ve eylem arasında sıradanlaşan tepkilerin, direnişin politiğini yaratmaya yetmediği ortada. Sorun ve çözüm inisiyatiflerinde darlık, yüzeysellik, günü kurtarma eğilimi, cüretli çıkışlar yapamama hali de var olan direniş dinamiklerini doğru politize edemiyor, durumu değiştirme, sonucu belirleme gücü yaratamıyor. Muhalefetin bu patinaj durumu, iktidarın elindeki başlıca koza dönüşüyor.

24 Haziran'daki seçime giderken, patinaj durumundan çıkıp, bu koz iktidarın elinden alındığında her şey çok radikal olarak değişir. Mesele muhalefet güçlerinin tekçi AKP-Saray iktidarı karşısında sadece "Hayır" diyerek birleşmesinde değil, sonuç alma konusunda hiç değilse asgari bir kararlılığa sahip olmasındadır. Anayasa referandumu sürecinde bu kararlılığa sahip olmamanın, burada ortaklaşamamanın sonuçlarını gördük. Gerçekte kazanılmış bir seçim ama sandıkta kaybedilmiş bir politik muharebeyle baş başa kaldı bütün "Hayır" cephesi. İktidar, elindeki güç ve olanakları sandıklara ahlaksız müdahale için kullanarak formel olarak kazandı; ama muhalefet ve antifaşist demokrasi ekseni, elindeki en önemli güç ve olanağı, haklılık ve meşru direniş tasarrufunu kullanamadı. Bugün de benzer bir durumla karşı karşıya kalmak en önemli risktir. Bu nedenle adaylıklardan, ittifaklardan öte bir kez daha böyle bir duruma izin vermeme hedef açıklığ�� ve kararlılığı olmalı.

SEÇİM ERTESİNE HAZIRLIKLI OLMAK

Yani, önümüzdeki seçimin kritik birinci halkası, toplumu faşizme karşı özgürleştirecek, özgüven kazandıracak bir harekete lokomotif olmak; ikincisi ise iktidarın sandıklara yapacağı operasyona ve seçim ertesine hazırlıklı olmaktır. Eğer OHAL'e, süper eşitsiz koşullarda, YSK ve seçim kurullarının iktidar tekeline alınması koşullarında seçime giriliyorsa, geçerli bir nedenimizin olması gerekir. Bütün bunlara rağmen kazanma iddiasını büyütmek, mücadelecilik çıtasını yükseltmek temel gerekçemizdir. Özgürlük, emek ve demokrasi güçlerinin seçimlere katılımı, asıl anlamını burada bulabilir. Sadece bu hareket tarzıyla, kaçkın seçim ve arsız faşizm uygulamalarının onaylanması, kabullenilmesi riski ortadan kaldırılabilir.

POLİTİK DİRENİŞ SEÇİMİ

Sonuçta 2018 Haziran seçimleri, halklarımız ve tüm demokrasi, özgürlük, barış güçleri için bir politik direniş seçimidir. Kazanma iddia ve hakikati de direnişin politiğinin her meşru biçimde ve zeminde yayılıp büyütülmesi üzerinde yükselebilir.

Seçim start anından seçim sonrasına, yani sınırını iktidarın değil halk güçlerinin belirlediği an'a kadar devam edecek birleşik demokratik kitle seferberliği, sonuç alma iradesiyle bugün AKP-Saray-MHP iktidarının yol açtığı bütün belirsizliği, kısırlığı, savaşı, krizi, darbeyi süpürüp atabilir. Yeni bir durum yaratabilir. Şüphesiz ki, politikada yeni bir durum belirlemede, eşik atlama mücadelesinde HDP ve bileşenleri tayin edici rol oynayacaktır. Seçim-sandık mengenesine sıkıştırılamayan toplumun tarihsel hayati ihtiyacının kadın, emek, doğa, özgürlük merkezli yeni bir yaşam, yeni bir politika olduğunu bilen ve bunun kazanılması için verdiği mücadele içinde sağlamlaşan bir parti ve birikim olarak Haziran seçimlerinin belirleyici partisidir. Hepsinden önemlisi HDP, en zor ve imkânsız denilen koşullarda kazanmanın mümkün olduğuna kanıttır.

HAZİRAN'I SEVERİZ

Şimdi de her zaman yaptığımız şeyi daha iyi yapacağız sadece: Direnmenin daha iyisini, inanmanın daha iyisini, haklılığımıza ve halklarımıza güvenmenin daha iyisini, çalışmanın üretmenin daha iyisini... 8 Mart, Newroz, 1 Mayıs meydanlarından direnç ve kararlılık toplayarak OHAL'i boşa çıkaran, saldırıları, ambargoları aşan bir toplumsal harekete ulaşmak mümkün. Çünkü Haziran'da her şey mümkündür. Haziran, beklenmedik bir anda yapılan seçimin takvimi değildir sadece. Beklenmedik bir anda gürleyen isyanın, beklenmedik bir anda gülümseyen zaferin, beklenmedik bir anda işçi tulumuna bürünüp tarih yazan umudun ilkyazıdır.

Evet, Gezi'siyle, 7'siyle, 15-16'sıyla Haziran'ı severiz. Haziran da bizleri sever. Direniş ve zaferin ruhunu, hareketini, bütün kahrı-cefasıyla, bütün rengi-coşkusuyla kuşanmak için bundan iyi iklim olmaz.

*Ara başlıklar bize aittir...

ETHA

[mehmetkali]

Ocak-mayıs döneminde 923 bin ton havayolu taşıması yapıldı https://ift.tt/3137HwH

Ocak-mayıs döneminde İstanbul’un tüm havalimanlarından icra edilen seferlerle 783 bin 146 ton bagaj, kargo ve posta yükü nakledildi. Bu dönemde Türkiye’deki hava yükünün yaklaşık yüzde 85’i İstanbul’daki havalimanlarından icra edilen seferlerle taşındı.

İstanbul’un tüm havalimanlarından ( Atatürk – İga – Sabiha ) bu yılın ocak-mayıs döneminde icra edilen seferlerle 783 bin 146 ton bagaj, kargo ve posta taşındı.

Geçen yıl aynı dönemde İstanbul’un tüm havalimanlarından ( Atatürk – İga – Sabiha ) yılın ocak-mayıs döneminde icra edilen seferlerle 1 milyon 136 bin 252 ton bagaj, kargo ve posta taşındı. Geçen yılın 353 bin ton altında kaldı.

Dünyada yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle şubat ayından itibaren uçak seferlerinin kademeli durdurulması nedeniyle hava yolu şirketleri gözlerini kargo taşımacılığına çevirdi.

Başta milli hava kargo markası Turkish Cargo olmak üzere birçok şirket, gıda, yardım malzemesi, maske, medikal ekipmanlar ve ilaç taşımaları ile global tedarik zincirinin aksamaması adına taşımacılık operasyonlarını Türkiye merkezli olarak, dünyanın dört bir yanına sürdürdü. Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen bu süreçte havalimanlarında bekletilen yolcu uçakları da kargo taşımacılığı için kullanıldı.

Bu dönemde, Atatürk, Sabiha Gökçen ve İstanbul havalimanlarının yer aldığı megakent, kargo ve yük taşınan hava trafiğinde küresel olarak öne çıktı.

Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğünün resmi internet sitesinden derlenen bilgilere göre, Atatürk Havalimanı’ndan yılın ilk 5 ayında toplam 336 bin 491 ton yük taşındı. Geçen yıl aynı dönemde 715 bin 805 ton taşınmıştı.

Yılın ocak-mayıs döneminde, Türkiye genelindeki tüm havalimanları çıkışlı ve varışlı taşınan bagaj, kargo ile posta miktarı ise 922 bin 610 ton olarak kaydedildi. Geçen yıl 1 milyon 457 bin 951 ton taşınmıştı.

Türkiye genelinde %36,7 oranında bir kayıp gerçekleşti.

Pandemi sürecinde olduğumuzu düşünürsek diğer ülkelere nazaran havacılığımız ve ihracat sektörümüz elinden gelenin en iyisini yaptı.

Pandeminin en büyük etkisi Mart, Nisan ve Mayıs aylarında gerçekleşti.

Bu yılı dünya genelinde karşılaştrmak daha mantıklı olacaktır.

Bu süreçte bir çok Türk şirketi ülkemiz dışında da hava kargo taşımalarını gerçekleştirmiş yada aracılık yapmıştır.

 YÜK TRAFİĞİ ( Bagaj+Kargo+Posta) (TON)  Havalimanları   2020/2019 (%)İÇ HATDIŞ HAT İstanbul Atatürk -96-50-53 İstanbul(*) 243837 İstanbul Sabiha Gökçen(*) -44-55-51 Ankara Esenboğa -61-33-53 İzmir Adnan Menderes -28-50-36 Antalya -49-81-74 Gazipaşa Alanya(*) -60-89-75 Muğla Dalaman -58-99-87 Muğla Milas-Bodrum -65-100-81 Adana -46-52-47 Trabzon -46-60-48 Erzurum -51-48-51 Gaziantep -44-30-41 Adıyaman -4150-39 Ağrı Ahmed-i Hani -420-40 Amasya Merzifon -48-37-45 Aydın Çıldır(*) 000 Balıkesir Koca Seyit -678-60 Balıkesir Merkez 000 Batman -5764-57 Bingöl -39-100-40 Bursa Yenişehir -4848-32 Çanakkale -4923-44 Çanakkale Gökçeada 000 Denizli Çardak -44-81-58 Diyarbakır -41-36-41 Elazığ -41-49-41 Erzincan -4443-43 Eskişehir Hasan Polatkan(*) -100-52-52 Hakkari Yüksekova Selahaddin Eyyubi -710-71 Hatay -42-50-44 Iğdır Şehit Bülent Aydın -52-73-53 Isparta Süleyman Demirel -47-85-74 Kahramanmaraş -480-46 Kars Harakani -38-100-38 Kastamonu -33-8-29 Kayseri -53-37-49 Kocaeli Cengiz Topel -4844-38 Konya -45-32-43 Malatya -396-39 Mardin -47-43-47 Muş Sultan Alparslan  -48400-46 Kapadokya -58-35-58 Ordu-Giresun -4765-44 Samsun Çarşamba -4115-35 Siirt 404 Sinop -44-100-45 Sivas Nuri Demirağ -4977-46 Şanlıurfa GAP -29-66-32 Şırnak Şerafettin Elçi -490-49 Tekirdağ Çorlu Atatürk -40457172 Tokat 000 Uşak -7-57-15 Van Ferit Melen -44-57-44 Zafer(*) -6211-39 Zonguldak Çaycuma(*) 4950495DHMİ TOPLAMI-56,1-53,5-54,1TÜRKİYE GENELİ-47,6-33,8-36,7

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2V7hcqR via IFTTT

[baknedio]

Uzman psikologdan koronavirüsle başa çıkma terapisi

20 Mayıs 2020, Çarşamba 10:31

İstanbul

Çalışmalarını uzun yıllar Amerika’da sürdüren ve Reconnect Bütünleyici Travma Tedavi Modeli’ni (RITTM) geliştiren Psikolog Dr. Karol Darsa, koronavirüsle birlikte yeniden ortaya çıkan belirsizlik, kaygı, yas ve kayıp duygularının neden olduğu travma tedavisine ışık tutuyor. Bireyin iç dünyası ile bağlantının bozulmasına neden olan travmayı geliştirdiği yöntemle tedavi eden Dr. Darsa, bu tedavi modelini online eğitimle terapist ve psikologlara anlatacak.

Reconnect Bütünleyici Travma Tedavi Modeli (RITTM), Maltepe Üniversitesi Sokakta Yaşayan ve Çalışan Çocuklar için Uygulama ve Araştırma Merkezi (SOYAÇ) ve Reconnect Center iş birliğiyle düzenliyor.  

Travma tedavisinde zihin-beden için bütüncül yaklaşımını benimseyen RITTM uygulayıcı eğitimi, travma alanında çalışan profesyonellerin tükenmişlik yaşamadan çalışmalarını amaçlıyor. Yaklaşık 28 yıldır Amerika’da çalışmalarını gerçekleştiren ve Reconnect Bütünleyici Travma Tedavi Modeli’ni (RITTM) geliştiren Psikolog Dr. Karol Darsa, travma tedavisini psikologlar ve terapistler için anlatacak. Online verilecek eğitimlerde, 3 aşamadan oluşacak. Türkçe verilecek eğitim sonunda katılımcılara, RITTM uygulayıcı sertifikası verilecek.

“HER ÇEŞİT TRAVMADA FAYDALI OLACAK”

Geliştirdiği terapi modeli ve travma tedavisine yönelik bilgi veren Psikolog Dr. Karol Darsa, “Bütüncül bir eğitim, farklı terapi tekniklerinin hepsinin ortaya alınmış bir modeli. Amerika’da okuduğum değişik modeller var. Bunlar, travmada kullanılan modeller. Hepsini bir araya getirerek ortak bir model yarattım. Bu her çeşit travmada faydalı bir yöntem. Çocukluk travması, cinsel taciz, bugünlerde yaşanan koronavirüs travmasında kullanılabilecek bir yöntem. Her çeşit travmada faydalı olacak bir teknik. Vereceğimiz bu eğitim terapist, psikolog ve terapistlerin eğitimlerini geliştirmek için uygulanacak bir teknik” dedi.

“TEDAVİ ORTALAMA 2 AY SÜRÜYOR”

Yöntemin bilinen terapi yöntemlerinden farkını anlatan Psikolog Dr. Darsa, “Terapilerde genellikle konuşma yöntemi vardır. İnsanlar travmayı aşmak için başına gelenleri anlatmak gerektiğini düşünürler. İçin rahatlayacak ve bunu içinden çıkaracaksın gibi bir inanç vardır. Aslında o çok eski bir inanç. Günümüzde tamamen beden ve zihin arasındaki birleşimin karışımı. Zihin ve beden ile ilgili nasıl travma atlatılır diye çalışılıyor. Bu yöntemde danışanlar terapiye başlamadan önce onlardan bir veri alıyoruz, sorularımızı cevaplandırıyorlar. Terapi bittikten sonra tekrar aynı sorular cevaplandırılıyor. Böylece onlara bir skor veriyoruz. Danışanın gelişimini görebiliyoruz. En az yüzde 80 ila 85 oranında büyük bir gelişme görüyoruz. Bu terapiyi alan kişi haftada 3 ila 5 kere terapiye geliyor. Tedavi ortalama en az 2 ay sürüyor” diye konuştu.

KORONAVİRÜSLE BİRLİKTE PSİKOLOJİK PROBLEMLER DE ARTI

Danışanlarını gözlemlediğini özellikle Amerika’da koronavirüsle birlikte psikolojik problemlerin de arttığını anlatan Psikolog Dr. Darsa, şunları söyledi:

“Uzun zamandır çalıştığım danışanlarımın koronavirüsle birlikte psikolojik problemleri de arttı. Anksiyete ve depresyonlarında artış oldu. Travmalarda eski kötü anılarda bir çoğalma oldu. Bu süreçte evde kalmak zorundayız, sokağa çıkma yasakları var. Çocukluğunda tacize uğrayan bir kişi sokağa çıkamamış ve mecburi bir şekilde odaya eve kapanmak durumunda kaldıysa şu süreçte eve kapanmak onu geçmişine götürebiliyor. Yoğun bir şekilde eski travmalar ortaya çıkıyor. İzole olmanın verdiği bir depresyon artışı da görülüyor. Travma geçiren bir insanın bunu atlatabilmesi için en önemli şey başkasından gördüğü destektir. Destek sadece terapiden görülen destek olmaz. Anne, baba, kardeş, arkadaş gibi ilişkinin verdiği ruhsal sağlık onların desteği de önemli. Evde kalan insan o desteği alamadığında travması artabiliyor.”

AMAÇ İNSANI TEKRAR KOPTUĞU DUYGULAR İLE BAĞLAYABİLMEK

Koronavirüsle birlikte Amerika’da terapi alan insan sayısının arttığını ifade eden Darsa, Türkiye’deki profesyonellere vereceği bu eğitim hakkında son olarak şu değerlendirmede bulundu:

“Amerika’da terapiye gelen insan sayısı arttı. Ben de bunun üzerine Türkiye’de de durumun böyle olacağını düşündüm. Eğitimini online hazırladık. Online eğitim temmuz ve eylül ayında olacak. Mart ayında Türkiye’ye gelerek son nodülü geliştireceğim. Travma insanın zihnini vücudundan ayıran bir şok yaratır. Benim kurduğum metodun asıl amacı beden ve zihni tekrar birleştirmek. İnsanı kendine tekrar bağlayıcı bir teknik olduğu için önemli. 5 çeşit ayrılık var; insan kendi zihninden çıkabiliyor, kendi hislerinden kopabiliyor, bunun tedavisi yıllarca bile sürebiliyor. Zihinden kopukluk ile dikkat sorunları yaşanabiliyor. Amaç insanı tekrar koptuğu duygular ile bağlayabilmek.”

SOYAÇ HAKKINDA

SOYAÇ hakkında şu bilgiler verildi:

“SOYAÇ, 2010 yılından bu yana travma alanında ulusal ve uluslararası iş birlikleriyle uygulama ve araştırma projeleri gerçekleştirmekte, eğitimler düzenlemektedir. 2019-2020 Akademik yılında East London NHS Foundation Trust iş birliğiyle Türkiye’de ilk kez beden-odaklı klinik psikoloji yüksek lisans programının hayata geçirilmesine öncülük eden SOYAÇ’ın çalışma modeli, 2019 yılında UNESCO Öğretmenler için Çalışma Gücü tarafından düzenlenen Politika Diyaloğu Forumu’nda yenilikçi uygulamalar arasında gösterilmiştir.”

3 modülden oluşan RITTM programına kayıt için son tarih ise 15 Haziran 2020 olarak belirlendi.

Kaynak: DHA

Bu Yazı Uzman psikologdan koronavirüsle başa çıkma terapisi adresinde ilk olarak yayınlanmıştır. BakNeDio.Com.

source https://baknedio.com/uzman-psikologdan-koronavirusle-basa-cikma-terapisi/

[donanimurunleri]

Intel Yönetim Kurulu Yeni Başkan ve Yeni Müdür Seçti

22 Ocak 2020 Çarşamba Intel Yönetim Kurulu Yeni Başkan ve Yeni Müdür Seçti Intel Corporation bugün şirketin 15 Ocak'taki yönetim kurulu toplantısında Andy D. Bryant'ın başkanlık görevine istifa ettiğini ve yönetim kurulunun bağımsız direktör Dr. Intel ayrıca Alyssa Henry'nin Intel yönetim kuruluna seçildiğini duyurdu. Seçimi, 2016'nın başından bu yana Intel'in yönetim kuruluna eklenen yedinci yeni bağımsız yönetmen oldu. Bryant, Intel'in 2020 yıllık hissedarlar toplantısının sonunda kurulda kalacak. Daha önce Mart 2019'da yönetim kuruluna, bu yılki toplantıda yeniden seçilmek istemediğini bildirmişti. Bryant etkili bir geçişi kolaylaştırmak için rolünü şimdi bırakma kararı aldı. Intel CEO'su Bob Swan, "Andy'ye yedi yılı aşkın bir süredir yönetim kurulu başkanı olarak teşekkür etmek ve tebrik etmek istiyorum." Dedi. "Andy, değişim ve dönüşüm sırasında Intel'in dümeniydi. Kurulu bütünlük içinde ve her zaman Intel'in en iyi ilgisi ile yönetti." Bryant, "Intel başkanı olarak görev yapmak benim için büyük bir onurdu ve Mayıs ayında Intel'in geleceği konusunda büyük bir iyimserlikle yönetim kurulundan emekli olmayı planlıyorum." Dedi. "Yenilikçi, küresel bir şirkete liderlik etme konusunda uzman olduğu için yönetim kuruluna liderlik eden Ömer'e tam bir güven duyuyorum. Buna ek olarak, Alyssa'nın kıdemli liderlik, bulut bilişim ve gelişen teknolojiler zenginliği Intel yönetim kurulunu daha da güçlendiriyor." 49 yaşındaki Henry, 2014 yılından bu yana küçük işletmeler ve bireyler için yazılım, donanım ve finansal hizmetler sağlayıcısı olan Square Inc.'in satışında lider konumdadır. Küresel mühendislik, ürün yönetimi, tasarım, satış, pazarlama, ortaklıklar ve Square'in satıcıya yönelik yazılım ve finansal hizmetler ürünleri. Square'den önce, Amazon S3, Amazon EBS ve Amazon Lambda gibi hizmetleri yönettiği Amazon Web Hizmetleri Depolama Hizmetleri başkan yardımcısı olarak 2006-2014 yılları arasında Amazon.com Inc. ile çeşitli pozisyonlarda görev yaptı; ve Amazon'un sipariş iş akışı yazılımı ve veritabanlarından sorumlu olarak sipariş vermek için yazılım geliştirme direktörü olarak. Amazon'dan önce Henry, çeşitli mühendislik, program yönetimi ve ürün birimi yönetimi rollerinde veritabanları ve veri erişim teknolojileri üzerinde çalışan Microsoft Corp.'da 12 yıl geçirdi. Henry kariyerine finansal hizmetler sektöründe geliştirici olarak başladı. Aralık 2018'den beri özel bir şirket olan Unity Technologies'in yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmaktadır.

[gezginnerede]

Haftaya bugün yeni yıla giriş heyecanı olacak 🎄 2019 da tatil sayısı iyi idi bakalım 2020'de tatiller hangi günlere geliyor. 🎊Yılbaşı 1 Ocak Çarşamba 🎀Ulusal Egemenlik ve çocuk bayramı 23 Nisan Perşembe 🖥️Emek ve Dayanışma günü 1 Mayıs Cuma 🇹🇷Atatürkü Anma Gençlik ve Spor Bayramı 19 Mayıs Salı 🚪Ramazan Bayramı Arefesi Yarım gün 23 Mayıs Cumartesi Ramazan Bayramı 24-25-26 Mayıs (Pazar-Pazartesi-Salı) 🇹🇷Demokrasi ve Milli birlik günü 15 Temmuz Çarşamba 🐑Kurban Bayram Arefesi Yarım Gün 30 Temmuz Perşembe Kurban Bayramı 1. gün 31 Temmuz Cuma 2. gün 1 Ağustos Cumartesi 3. gün 2 Ağustos Pazar 4. gün 3 Ağustos Pazartesi 🇹🇷Zafer Bayramı 30 Ağustos Pazar 🇹🇷Cumhuriyet Bayramı 1,5 GÜN - 28 Ekim Çarşamba 29 Ekim Perşembe #tatil #holiday #2020 #gezginnerede (Osmanbey, Istanbul, Turkey) https://www.instagram.com/p/B6dtZQpHC0_/?igshid=1nnb6nc0cx8yi

[kredifinansrehberi-blog]

Turkish Bank saat kaçta açılıyor kaçta kapanıyor?

Turkish Bank Grubu Türkiye’deki faaliyetlerine 1982 yılında Kıbrıs’ta kurulu olan Türk Bankası Ltd.’nin İstanbul Şubesini açarak başlamıştır.  TurkishBank Grubu’nun Türkiye operasyonları, 27 Aralık 1991’de yabancı banka statüsünden çıkarak TurkishBank A.Ş. olarak ayrı bir tüzel kişilik kazanmıştır. Turkish Bank ülkemizde 40’ı aşkın şubesi ve 500’ü aşkın çalışanı ile faaliyetlerine aralıksız olarak devam etmektedir. Peki Turkish Bank şubeleri sabah saat kaçta açılıyor, akşam saat kaçta kapanıyor, kaça kadar açık? Yazımız devamında Turkish Bank çalışma saatleri, mesai saatleri ve çalışma günleri yer almaktadır. Turkish Bank Çalışma Saatleri 2019 Turkish Bank şubeleri hafta içi her gün sabah saat 09:00‘da açılmakta ve akşam saat 17:00‘de kapanmaktadır. Turkish Bank ayrıca saat 12:30 ile 13:30 arasında da öğle tatili sebebi ile kapalıdır. Turkish Bank çalışma saatleri hakkında sık sorulan sorular ve yanıtları ise yazımız devamında yer almaktadır. . Turkish Bank Saat Kaçta Açılıyor : Bankanın şubeleri saat 09:00’da hizmet vermeye başlamaktadır. Turkish Bank Saat Kaçta Kapanıyor : Turkish Bank şubeleri hafta içi ( Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma ) saat 17:00’de kapanmaktadır. Turkish Bank Öğle Arası Tatili Ne Zaman : Turkish Bank saat 12:30 ile 13:30 saatleri arasında 1 saat süre zarfında öğle tatili sebebi ile kapalıdır. Turkish Bank Hafta Sonu Açık Mı : Bazı bankalar, bazı şubelerini müşterilerinin acil finansal ihtiyaçlarını karşılayabilmek adına açık tutsalar da Turkisk Bank hafta sonu çalışmamayı tercih etmiştir. Yani Turkish Bank şubeleri Cumartesi ve Pazar günleri kapalı durumdadır. Müşteriler işlemlerini sadece hafta içi ve mesai saatleri içinde halletmelidirler. Turkish Bank Bayramda Açık Mı, Kapalı Mı : Bankanın şubeleri sadece Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı gibi dini bayramlarda değil aynı zamanda 1 Ocak, 15 Temmuz, 1 Mayıs, 19 Mayıs, 23 Nisan, 29 Ekim, 30 Ağustos gibi resmi tatil günlerinde de çalışmamaktadır. Ayrıca EFT, Havale, kart şifresi değiştirme, kredi başvurusu, kredi kartı başvurusu, borç sorgulama, bakiye görüntüleme gibi çeşitli bankacılık işlemlerinizi şubelere gitmeye gerek kalmadan İnternet bankacılığı, telefon bankacılığı veya 7 gün 24 saat boyunca açık olan “0212 373 73 73” müşteri hizmetleri telefon numarası üzerinden de halledebilirsiniz. Bu yazımızda Turkish Bank çalışma saatleri yani açılış saatleri ve kapanış saatleri hakkında detaylı bilgiler sunduk. Konu hakkında soru, sorun ya da görüşlerinizi yorum bölümümüzden dile getirebilirsiniz. Read the full article

[yaziyorsonhavadis]

Milli Piyango Sayısal Loto çekilişi sorgulama ekranı | 25 Mayıs Sayısal Loto çekiliş sonuçları

Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü’nce (MPİ) düzenlenen Sayısal Loto oyununun, bin 221'inci hafta çekilişi noter huzurunda yapıldı. Sayısal Loto'da büyük ikramiye geçtiğimiz hafta devretmişti. Çekiliş sonucu, MPİ'nin bu haftaki ikinci Sayısal Loto çekilişi sonucu kazanan numaralar belli oldu. Peki, Sayısal Loto'da haftanın kazanan şanslı numaraları hangileri oldu?

Sayısal Loto'nun geçtiğimiz 22 Mayıs tarihli çekilişinde, 6 bilen çıkmayınca, büyük ikramiye bu çekilişe devretmişti. Sayısal Loto'da heyecanla beklenen haftanın ikinci çekilişi tamamlandı. Sayısal Loto'nun bin 221'inci hafta çekilişi sonrası kazanan talihli numaralar açıklandı. İşte, 25 Mayıs 2019 tarihli bin 221'inci Sayısal Loto çekilişinin sonuçları... Sayısal Loto oyununun 1221'inci hafta çekilişinde 6 bilen çıkmayınca, 2 milyon 819 bin 260 lira 13 kuruş devretti. Milli Piyango İdaresinden yapılan açıklamaya göre, çekilişte 5 bilen 122 kişi 5 bin 939'ar lira, 4 bilen 7 bin 9 kişi 77 lira 95'er kuruş ve 3 bilen 122 bin 968 kişi 11 lira 75'er kuruş ikramiye kazandı. Çekilişte, toplam 2 milyon 715 bin 783 lira 55 kuruş ikramiye dağıtıldı. Hasılattan KDV olarak 1 milyon 500 bin 982 lira 40 kuruş, Şans Oyunları Vergisi olarak da 838 bin 205 lira 26 kuruş kamuya aktarılacak. 25 MAYIS SAYISAL LOTO ÇEKİLİŞİ Vatandaşların en fazla ilgi gösterdiği şans oyunlarından olan ve her hafta çarşamba ile cumartesi akşamı çekilişi gerçekleşen Sayısal Loto'da bu haftanın ikinci çekilişi tamamlandı. İşte, Sayısal Loto'da bin 221'inci haftanın sonuçları... 21:15'te başlayan çekiliş sonucu kazanan numaralar şunlar oldu; 6 – 11 – 16 – 21 -  38 - 39

SORGULAMA İÇİN TIKLAYINIZ Kaynak: Hürriyet Read the full article

[ibrahimozkan]

. Bu akşamki programımız... . 15 Mayıs 2019 Çarşamba günü CLARION HOTEL - Golden Horn Hotelde İHSİAD (İmam Hatipli Sanayici ve İşadamları Derneği) Hazırladığı iftar programında Türk Tasavvuf Müziğinin en güzel eserlerini seslendireceğiz. #ibrahimözkan #tasavvuf #müzik #ramazan #iftar #ramadan #mübarek (Istanbul Province) https://www.instagram.com/p/Bxe1a_GhKxg/?igshid=kkdmjh7sekfb

[yeniyeniseyler]

Oyna Kazan – İpucu ve Joker Kodu (15 Mayıs 2019)

Oyna Kazan – İpucu ve Joker Kodu (15 Mayıs 2019)

İbrahim Selim, Mert Efe Günaydın ve Ali Biçim’in dönüşümlü olarak sunduğu para ödüllü canlı bilgi yarışması “Oyna Kazan” bugün 19:00 ve 21:30’da. Ödüller saat 19:00’da 30.000 TL ve 21:30’da 50.000 TL.

Joker Kodu (Joker Paketi):  

  15 Mayıs 2019 – 19:00 Yarışmasının İpucu:

EDİTÖR KIYAĞI: 

Plaka kodu 44 olan ilimizin şehir merkezi hangi bölgededir?

CEVAP: 

Plaka kodu 44 olan ilimiz Malatya’dır.…

[burdur-haberleri]

15 Mayıs 2019 - Çarşamba - Burdur Gazetesi: 15 Mayıs 2019 - Çarşamba - Burdur Gazetesi https://www.burdurgazetesi.com.tr/arsiv/26949-15-mayis-2019-carsamba-burdur-gazetesi.html

[mehmetkali]

Türk Hava Yolları, Strazburg’u Fransa’da uçtuğu şehirler arasına ekledi http://bit.ly/2WgA2OF

Türk Hava Yolları, Strazburg’u Fransa’da uçtuğu şehirler arasına ekledi.

Bayrak taşıyıcı, Strazburg’u dünyanın 124 ülkesini kapsayan uçuş ağına yeniden dâhil etti.

            Dünyanın en çok ülkesine uçan havayolu Türk Hava Yolları Strazburg uçuşlarına 31 Mayıs 2019 tarihi itibarıyla başladı. İstanbul Havalimanı ve Strazburg Entzheim Havalimanı arasında gerçekleştirilecek uçuşlar haftada dört frekans icra edilecek.

Türk Hava Yolları’nın Fransa’da uçtuğu yedi şehirden biri olan Strazburg, bayrak taşıyıcının bu yıl içerisinde Şarjah ve Marakeş’ten sonra uçuş başlattığı üçüncü yurtdışı uçuş noktası oldu. Strazburg’ta gerçekleştirilen hat açılış etkinliğine Türk Hava Yolları Güney Avrupa Satış Başkan Yardımcısı Ömer Faruk Sönmez katıldı.

  İstanbul – Strazburg – İstanbul uçuş detayları;

  Uçuş No Başlangıç      Bitiş Günler Kalkış Varış TK 1455 31/05/2019

  25/10/2019 Pazartesi, Cuma IST 08:35 SXB 10:45 TK 1456 31/05/2019 25/10/2019 Pazartesi, Cuma SXB 11:40 IST 15:30 TK 1457 02/06/2019 23/10/2019 Çarşamba, Pazar IST 15:30 SXB 17:40 TK 1458 02/06/2019 23/10/2019 Çarşamba, Pazar SXB 18:35 IST 22:25

*Tüm saatler lokaldir

              Türk Hava Yolları ve uçuş tarifesi ile ilgili daha ayrıntılı bilgilere www.turkishairlines.com web sitesinden, 444 0 849 numaralı Çağrı Merkezi’nden veya satış ofislerinden ulaşılabilir.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2IbHuRl via IFTTT