#ölü gibi
Explore tagged Tumblr posts
Text
Dünya'nın en anlamlı şarkılarından biri bana göre
#frxzbie#gece#sessiz ve yalnız#sevdiğim#sevgilim#romeo and juliet#şeytanlar#aşk#depresif#hayal#yalnızlık#ölü gibi#ağlayamamak#geceyesarki#hissizlik#ruhsuzluk
3 notes
·
View notes
Text
Herkesin yeri dolar teselli bulamadığın acıya yeri gelir tebessüm edersin ama bazı mevzular mahşerde bile yüksek sesle konuşulacak.
1 note
·
View note
Text
bastırmayı düşündüğüm ayraçları size de atiyim mi? Olmuş olmamış gibi fikir yürütürüz belki
54 notes
·
View notes
Text
Henüz ölmemiş bir bedenden ruhun çekilmekte olduğunu hayal ettiğiniz mi hiç ?
#acı#efillavin#gece ve hüzün#karanlık#geceyebirsozbirak#ölümün kıyısı#sessiz ve yalnız#clouds#yabancı#ruhumunizleri#ölü ruh#ruhum yoruldu#kayıp ruhlar#ruhumdakiyaralar#canım yanıyor#endişe#pislik#kitap alintisi#alıntı#kitap alintilari#keşke böyle olmasaydı#biraz hüzün#böyle hissediyorum ama#sanki hevesim hiç kırılmamış gibi#yapma nolursun
27 notes
·
View notes
Text
"Aynaya bak harabe gibisin,oysa sen çok güzel bir çocuktun"
#gece#geceye not#geceye dair#geceyemuhtacbirisi#gece kadar özgür#ay da benim gece de#gece kadar karanlık#içimdeki karanlık#gecenin hüznü#gececiler#uykusuz geceler#çocukluğun soğuk geceleri#geceyedair#siyahkadın#siyah kadar yalniz#şiir#şiirsokakta#kitap alıntıları#kitaplar#şiir alıntıları#tumblr şiir#alıntılarım#güzel alıntılar#ölü gibi hissiz#ölümle yaşam arasında#ölüme fısıldayan adam#ölümün kıyısı#yaşarken ölmek#ölmüş hisler ve geriye kalan bir mezar#ölüm
19 notes
·
View notes
Text
tüm uyku serverlari dolu da ondan mı uyanigim acaba..
2 notes
·
View notes
Text
ay bi de akrabaların çenesi var felaket
#babannem sürekli beni evlendirmeye çalışıyo babannemi nasıl durdururum enter#g*tümün tutuşmasına şahitlik ediyosunuz şu an arkadaşlar#babanne beni evlendiremezsin sakinleş daha onlu yaşlarımı yeni bitirdim sakin ol evde kalmadım#gelmiş bana dünür bulup bulup özelliklerini sayıyo#esra erol bir babannem iki kadın çöpçatanlığın zirvesi falan#şimdiden gerildim bildiğiniz gibi değil sınavdan sonra mezarlığa gidip ölü taklidi falan mı yapsam diye düşünüyorum şu an#23
2 notes
·
View notes
Text
hiç hissetmedin ne kadar kırgın olduğumu. cenaze taşımak gibi ölü bir ruh taşıyorum içimde. köşeye geçmiş, yüzü duvara dönük bir çocuk gibi ağlayasım geliyor, bilmiyorsun.
743 notes
·
View notes
Text
Bazen insanın kendini mutlu hissettiği bir anda intihar edebileceğini düşünürüm. Bazen ne mutlu ne mutsuz, ne huzurlu ne huzursuz yani yaşamın doğal akışı içinde sıradan sayılabilecek bir anda da intihar edebileceğimi düşünürüm. Bütün nedenselliklerin bağlanabileceği bir travma belkide...
Elimde rengarenk haplar yok
Ama yine de umutsuzluk beynimde...
Bedenim ölmeden ölü gibi duruyor yanımda....
Ne düşünürüm bilmiyorum halsizlik hali hakim olduğunda...
Var olduğumu hissedemeyen bir varlığım var....
Uzaklaşıyorum onunla anlaşamadığımdan...
Aşamıyorum yaşamı şuan yaşamadığımdan....
Geçmek istemiyorum hiç zorlu yollardan....
230 notes
·
View notes
Text
unutmuş gibi yaptığım her şeyi hatırlıyorum. biliyorum, her gece zihnimin içerisinde ki harlanan ateşin kaç eve düştüğünü. biliyorum, dağınık saçlarımla aynaya bakarken gözlerimi gözlerimdem kaçırdığımı. sık sık beni çoktan yakalamış olan bir boşluktan kaçıyormuşum gibi hissediyorum. ciğerlerim kanasa da ara sıra sonsuz dalışlar yapabileceğim uçsuz bucaksız bir okyanusun ortasındayım. hakkında konuşamadığım, yer veremediğim ya da elimi kaldıramadığım bir acı var. koşmak. çığlık atmak. parçalanmak istiyorum. umutsuzca kendimi yeniden keşfetmenin yararlı yollarını ararken, olduğum her şeyi bırakmak istiyorum. nefes alışım bana rahatlama getirmese bile, dünyaya uhrevi bir özgürlük tonunda bağırmak istiyorum. sürdürülemez olsalar bile kesinliklerimle el ele çok uzaklara gitmek istiyorum. kaosumla inşa ettiğim uçurum gibi omurgalarımdan aşağı yuvarlanmak istiyorum. ruhumda kötülük var. ellerimde yalnızlığın nasırlarını taşıyorum. bir bayrak gibi etrafa savurduğum bu yarı ölü beden ile dünyayla olan bu sürtüşmeden ve içimdeki benden geriye kalan parçalardan kaçamıyorum. hiç terk etmediğim hiçliğe geri dönüyorum. başarısızlığa mahkum. savaşmaya aşina bi’ hâlde.
375 notes
·
View notes
Text
#yağlıboya #reprodüksiyon 🎨🖌🖌
En eski hikâyedir Kadın
Saçından iktidar, makyajından medeniyet devşirilen.
“Erkek” ve “Erken” kelimelerinin arasında nefes
almaya çalışırken Kadın;
Boynunda cinsiyet künyesi,
alnında namus fünyesi,
dünya'nın orta yerinde, ortasından taşır kederi…
Aşık olunası, hatta aşktan öldürülesidir nazarda.
Bu yüzden yaşayan her kadına ölü bir çiçek,
ölen her kadına canlı bir çam ağacı hak görülür
başucuna.
Herkes yaşamı boyunca bir kadını öldürür hattı
zatında.
Kimi doğururken,
kimi doğurduğu tarafından,
Kimi alın terinde boğar,
kimi şehvetine adak tutar.
Bazıları çok severek,
bazıları hiç sevmeyerek öldürür.
Bazen de yok sayarak dizlerinin üzerine düştüğü
caddelerde,
Kim vurduya sarılarak gönüllü linç'in ellerinde
Ahir hakkı töredir, gelenektir, günahtır.
Altından da örse huzuru,
Kuyumcuda bozdurulur gülüşü…
Kendi yuvası açık cezaevi,
sokakta namusu saman alevi…
Yürüse suç,
ağlasa ayıp,
koşsa edepsiz
ve
ölse kadersiz…
Kadın olmak yağmuru doğurup,
Yıldırımda alev almak gibi bir zûl mevsimidir.
Bayrak diken,
zehir biçen,
ırmak ören kadınlar…
Torna yürekli,
keman saçlı,
bağlama kaşlı
köy bakışlı,
kent yorgunu
evlat vurgunu,
koca şehidi kadınlar…
Acısı sendikasız,
sözü pankartsız
düşü yasak,
yolu tutsak,
Kadınsa haykıran,
sesi uzak…
Şimdi bir bulut al kendi payına,
Bir kadının kaderini kuşan hayat namına,
Bir dakika katlanabilirsen onun yerinde
Yerinde; Onsuz huzur olmadığını anlayacaksın..
Herkes bir şeyler söyledi kendine göre;
bir kadın döktüre döktüre susuyordu.
“İnsan esasen ne erkektir ne de dişi.
Cinsiyetin farklı olmasının amacı, cinse özgü biçim farkını oluşturmak olmayıp
yalnızca üremeye yarar…”
“Kadınlarla Erkeklerin Eşitliği Üzerine.”
Marie Le Jars de GOURNAY
91 notes
·
View notes
Text
Çok tuhaf hissediyorum şu an, bir ölü gibi.
72 notes
·
View notes
Text
Beni affet anne
Çok yoruldum artık. Kaç zamandır hiç iyi değildim. Hiçbir şeyi başaramadım. Ne okuyup iyi yerlere gelebildim, ne çalışıp sizi bu cehennemden kurtarabildim. Ben kendimi bile kurtaramadım anne. Hep ağladım hep bir şeyler için çabaladım. Birini sevdim ona da kavuşamadım. Hep sevdim, hiç sevilmedim ben anne. Kimse sevmedi beni. Gelen hep yara açtı da gitti. Sevilmeyecek kadar çirkin miydim ben anne ? Çok mu kötü biriydim ? Niye sevilmedim ben ? Babam da hiç sevmedi. İyi bir evlat değil miydim ben ? Benim bu öfkem, bu hırsım, bu huysuzluğum sevilmediğim içindi. Ben hep seni üzdüm. Hep senden çıkardım bu öfkemi. Ama en çok da kendime haksızlık ettim. Birileri beni sevsin, yanımda olsunlar, mutlu olsunlar diye çabalarken kendimi unuttum ben. Herkese koştum da bi kendime yetişemedim, bi kendime yetemedim. Mutlu olamadım. Mutlu olmayı bile beceremedim. Çok kırgın gideceğim bu dünyadan. Herkese kırgın, her şeye öfkeli. Herkes diyecek arkamdan, daha çok gençti ne derdi vardı diye. Bilmiyorlar ki anne. Şu dört duvarın içinde nelere göğüs gerdiğimi, nelere ağladığımı, nelere yanıp kül olduğumu. Hayallerim, umutlarım vardı. Çok bişey istemedim ki anne. Şu dünya bana o kadar kötü davrandı ki sanki çok şey istemişim gibi. Her defasında olmayacağını yüzüme vurdu. Neyim var neyim yoksa elimden aldı. Çok acı çekiyorum, çok canım yanıyor artık anne. Biliyorum sen de çare olamazsın artık bana. Küçük kız çocuğu değilim ki öpüp geçsin. Büyüdüm anne. Yaralarım öpüp geçmeyecek kadar çok artık. Merhem olmuyor hiçbir şey. Uyuyunca da geçmiyor artık. Uzun zamandır bekliyorum Rabbimin merhamet etmesini. Karanlıktan aydınlığa çıkmayı bekliyorum. Çıkamıyorum anne. Kaldım kör kuyularda. Mezarıma gelip sor dindi mi acıların kızım diye. Dinecek acılarım anne. O da mutlu olsun. Beni hep ağlattı, canımı yaktı. Tutamadığı sözler gelsin aklına. Bana yaşattıkları gelsin. Yüzüm gözünün önünden hiç gitmesin. Bana sarılmadığı her gün için toprağıma sarılsın. Almadığı her çiçek için mezarıma çiçek getirsin. Beni ağlattığı her gün her an yapışsın yakasına. Keşkelerin içinde boğulsun. Herkese kırgınım ama en çok ona kırgınım bunu bilsin. Hiçbir şeye değmediğini anlasın. Beni bu kadar üzmenin, kırmanın ona ne gibi bir faydası olduğunu düşünsün. Bir kuru topraktan başka bir şey gelmesin eline. Biliyorum anne cehennem bile nasip olmayacak bana. Ama bu dünya da cehennemden farklı değildi benim için. Hep dinlenmek, uyuyup bir daha uyanmamak istiyordum. Geçecek acılarım anne. Geçmeli, geçmek zorunda. Kaldıramıyorum artık omuzlarımdaki yükleri. Çok ağır geliyor. Ölü bir ruh taşır gibiyim her gün. Ölüp ölüp diriliyorum. İstemiyorum yaşamayı anne. Hakkını helal et bana..
66 notes
·
View notes
Text
gassal’ın kalitesi bir yana…
ahmet kural’ın yine en iyi işlerinden biri; abartmadan, gayet ölçülü ve iyi canlandırdığı baki karakterinin bu meseleyi kafaya takması hikâyenin çıkış noktası ve hafızalara kazınan bir replik "ölünce beni kim yıkayacak?" hiç düşünmüşmüydünüz? amaan ölmüşsün kim yıkarsa yıkasın düşüncesini sizi temin ederim sorgulayacaksınız? neden mi? izledikten sonra anlayacaksınız.
şu kesin bir gerçek ki ölümün gözümüze sokulmadığı tek bir günün olmadığı bozuk bir çağın tam ortasında yaşam ne kadar gerçekse ölüm de o kadar gerçek. fazla yakınımızda nasıl ve nereden gelir bilemeyecek kadar yakın. şanslı olanın temiz bir veda yaşadığı bir ömür.
gassala diğer açıdan baktığımızda asıl anlatılan ölüme dair bir hikâye gibi görünse de derin bir yalnızlığı anlatıyor. içerisinde komedi unsurları bulunmasına, karikatür tiplemelerine, bölümleri otuz dakikayı geçmemesine rağmen izleyicisinin göğsünü sıkıştırması bu yüzden. çünkü inanıyorum ki insanın en büyük korkusu ölüm değil, yalnızlıktır. çoğu kişi bunu kendine itiraf etmekten sakınır sadece. edenlerden olmayalım. yalnızlık ruhun en büyük düşmanı.
biraz da eleştiri ama tatlı bir eleştiri çünkü zayıf tarafları da olan iyi bir dizi gassal. yan karakterler o kadar da karikatür olmayabilirdi mesela, sırtını arabeske çok dayamasa aslında fena olmazdı finalin drama dozajının ölçüsü de biraz kaçırılmış. şu da bir gerçek ki bunlar hep hayatın içinden. bunlara rağmen baş karakteri üzerinden yalnızlık duygusunu o kadar iyi geçiriyor ki seyirciye.
aleyhinde yapılan karalama kampanyası insanların uyanış yaşamasını istemeyen ve kaliteli işi kaldıramayan bir topluluğun çamur at izi kalsından başka bir şey değildir, izleyen biri olarak yorumluyorum. son zamanlarda izlediğim en iyi, en temiz yapımlardan biri olmuş dram sevmem fakat kaliteli işi ayakta alkışlarım.
dipnot; en önemlisi: aile ile oturup izlenebilecek nadir kaliteli işlerden biri olduğu için özellikle sahip çıkılmalı bu yapıma.
hepimiz birer ölü adayıyız belki yarın belki yarından yakın.
#gassal#ölüm#ölümle yaşam arasında#dizi#yalnızlık#edit#fyp#film photography#yaşamak#sağlık#sakin#elde var hüzün
83 notes
·
View notes
Text
su sıralar herkesi engelleyesim var özellikle en son malum kisiyi engelledikten sonra derin bi rahatlama geldi
#yalan yok iki gün ölü gibi gezdik#ama o da yapilan haksizliklar ve atilan iftiralarin agirligindandi#simdi zerre umrumda degil💅💅#bunu her deyisimde baska bi sey oluyo ama caktirmayin aoxnağdjwşxka
3 notes
·
View notes
Text
Hiç hissetmedin ne kadar kırgın olduğumu. Cenaze taşımak gibi ölü bir ruh taşıyorum içimde. Köşeye geçmiş, yüzü duvara dönük bir çocuk gibi ağlayasım geliyor, bilmiyorsun.
257 notes
·
View notes