#çarpışma testleri
Explore tagged Tumblr posts
Text
En İyi Bebek Oto Koltuğu Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz?
Bebekler için güvenli bir seyahat, seçilen oto koltuğunun kalitesi ve doğru kullanımıyla yakından ilişkilidir. Pek çok ebeveyn için en iyi bebek oto koltuğunu seçmek, doğru tercihi yapmak kadar önemlidir. Bu süreçte, en iyi bebek oto koltuğu, en iyi bebek oto koltuğu tavsiye ve en iyi bebek oto koltuğu öneri gibi aramalar sıkça yapılan kelimelerdir ve doğru ürünü bulmak için yol gösterici olabilir.
Öncelikle, bebek oto koltuğu seçerken dikkate almanız gereken birkaç önemli faktör bulunmaktadır. Güvenlik, kuşkusuz listenin en üst sırasında yer almalıdır. Koltuğunuzun, uluslararası standartlara uygun olduğundan emin olmalısınız. Bu standartlar, koltuğun çarpışma durumunda güvenliği sağlaması için belirli testleri geçtiğini gösterir.
Ayrıca, bebeğinizin yaşına ve kilosuna uygun bir koltuk seçmek de oldukça önemlidir. Doğru boyutta bir koltuk, bebeğinizin doğru şekilde desteklenmesini sağlar ve olası bir kazada en iyi korumayı sunar. Montaj kolaylığı ve koltuğun aracınıza uygunluğu da göz önünde bulundurulması gereken diğer faktörler arasındadır. Bu, koltuğun istikrarını ve güvenliğini artırabilir.
En iyi bebek oto koltuğu tavsiye araması yaparken, farklı kullanıcıların deneyimlerini ve yorumlarını göz önünde bulundurmak da faydalı olabilir. Ancak, her bebeğin farklı ihtiyaçları olduğunu unutmamak önemlidir. Bir koltuğun popüler olması, sizin için en uygun olanı olmayabilir. Bebeğinizin rahatlığı ve güvenliği için, kişisel ihtiyaçlarınıza ve bebeğinizin gereksinimlerine uygun olan koltuğu seçmek önemlidir.
En iyi bebek oto koltuğu seçimi kişisel tercihlere, güvenlik standartlarına ve bebeğinizin ihtiyaçlarına dayalı olarak değişiklik gösterebilir. Araştırma yapmak, farklı modelleri karşılaştırmak ve güvenilir kaynaklardan bilgi edinmek, en uygun oto koltuğunu bulmanıza yardımcı olabilir. Her durumda, bebeğinizin güvenliği için doğru seçimi yapmak önemlidir.
0 notes
Photo
Sitemize "Çektikleri Yük Miktarlarıyla Vinçlere Meydan Okuyan 20 Güçlü Pick-Up" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz. https://doctortekno.com/cektikleri-yuk-miktarlariyla-vinclere-meydan-okuyan-20-guclu-pick-up/
0 notes
Video
youtube
Ödüllü 2022 Volkswagen Caddy çarpışma testlerinden kaç yıldız aldı?
Beşinci nesil Caddy, tamamen elden geçirilmiş bir kabine sahiptir.
Gösterge paneli ve kontroller tamamen yeniden tasarlandı ve yeni bir Dijital Kokpit artık bir seçenek olarak mevcut
Dokunmatik ekranlı bilgi-eğlence sistemlerinin boyutları 6,5 ile 10 inç arasında değişiyor. En iyi özelliklere sahip modeller artık daha büyük 10 inç Discover Media uydu navigasyon sistemine sahip
Yeni Caddy ilk kez entegre bir eSIM ile donatılmıştır. Bilgi-eğlence sistemleri, mobil çevrimiçi hizmetlere ve 'We Connect' işlevlerine erişebilir, bu da yeni Caddy'nin 'her zaman bağlı' olduğu anlamına gelir.
Otomatik tutma işlevli elektronik el freni, aydınlatma ve ses kontrolleri içeren yeni şalt sistemi. Yeni çok fonksiyonlu direksiyon da tüm modellerde standart olarak sunuluyor. #2022VolkswagenCaddy #2022VWCaddyTest
0 notes
Text
Hyundai Elantra ve Santa Fe Güvenlikten Tam Not Aldı
Hyundai Elantra ve Santa Fe Güvenlikten Tam Not Aldı
Hyundai’nin yakın zamanda piyasaya sunduğu yeni modelleri Elantra ve Santa Fe, üst düzey aydınlatma sağlayan LED farlarıyla Amerikan Otoyol Güvenliği ve Sigorta Enstitüsü (IIHS) tarafından en güvenlikli otomobiller kategorisinde ödüllendirildi. Bağımsız bir kuruluş olan dünyaca ünlü IIHS, Avrupa’daki Euro NCAP ile benzer değerlerde çarpışma testleri ve otoyol güvenliğini sağlayacak araştırmalar…
View On WordPress
0 notes
Text
SMS – Diyelim Salgın Bitti! Hazır mıyız? Yazı:55 https://ift.tt/2Oqg94X
Tüm dünya normalleşme veya kapanma tartışmaları yapıyorken birçok ülkede covid vakaları artmaya devam etmekte. Bunun yanı sıra bazı bilim adamları, mayıs-haziran sonrası normal sürece geçileceğini söylüyorlar. Bu arada Dünyada havacılık sektöründe her ne kadar işlerin devam ettiği söylenilse de aslında duraklamaya geçildi. Ancak uçakların büyük kısmı havalimanlarında uzun süreli bekletildi ve buna bağlı olarak ekipmanlar kullanılmadı. Gerek Landside gerek Airside taraflarındaki hizmet sağlayan personelin bekletilme sebebiyle salgın hastalık bitimi sonrası neler olabilir? Sonrasında ne tür tehlike ve risklerle karşı karşıya kalacağız? Gerçi ara ara gerek personel gerek ekipman faaliyete başlamış olsa da, normal sürece geçildiğinde operasyona hazır mıyız? Tüm prosesler tam randımanlı olacak mı?
Dünyada birçok hava şirketleri ekipmanlarını ve tesislerini elden geçirmeye hazırlanıyorlar bir kısmı da test halindeler. Peki çalışanlar için ne düşünülüyor? Yeni baştan eğitimler mi verilecek? Yoksa bizim personelimiz hazır mı diyecekler? Aslında süreçlere ara vermenin maddi ve manevi zararlarını gördük. İşin pozitif yönüne bakacak olursak, bu salgın sırasında havalimanında hava(pist, manevra, apron) ve kara taraflarının gerek tadilat gerekse emniyet ve güvenliğini artırma fırsatı olabilirdi. Bunun yanı sıra uçakların eskiye oranla yerde daha çok kalması sebebiyle diğer hareket halindeki uçaklar arasındaki fiziksel mesafelerinden dolayı çarpışma riskinin azalmasına neden oldu. Sadece emniyet ve güvenlik dışında çevresel etkisine de bakılabilir. Örneğin Uçaklara APU hizmeti yerine bugün Dünya Uçak Yer Enerji Sistemleri AGES, havalimanlarını bu tür alt yapı/ekipmana yatırım yapmak için bir iş senaryosu geliştirmek için destekleyen hem çevresel hem de ekonomik faydaları olacaktır.
Havaalanlarında park ettirilmiş olan uçaklar emniyet ve güvenlik konusunda nasıl bir etki oluşturacak? Uçakların uzun süreli park edilmesi sonucu nasıl bir altyapı ve emniyet risklerine yol açabilir? Şöyle bir bakalım;
*Havaalanı operasyonları, salgın sırasında devamlı park halindeki uçakların kullanmadığı konumların tüm yüzeylerin görsel kontrolü tamamlanmalı. Uçakların hareket sonrası hava sahasının fotoğrafları çekilmelidir. Hatta havaalanı operasyon ekipleri normal operasyona dönünce yaklaşık bir ay sonra bu alanlarda gözlem yapmalı,
*Uçuşların yetersiz uçuşlarından dolayı konum üzerinde bazı periyodik kontroller yapılamadığından tehlike arz edebilir,
*Sahada çöküntüler, tümsekler veya dalgalanmalar veya sıvı sızıntı olabilir,
*Uzun park etme neticesinde havaalanın birçok yerinde FOD meydana gelmiş olabilir,
*Covid-19 salgını sırasında altyapı, erişim, inceleme bakım prosedürleri değiştirilmiş olabileceğinden Havalimanı işletmecileri mutlaka ilgili tüm prosedürleri tekrar gözden geçirmeli. Operasyonlar salgın öncesi haline dönmesi için planlama, tüm paydaşlarla gelişmiş bir koordinasyon gerektirir. Şöyle ki tüm eylemlerinin emniyet risk değerlendirme üzerinden sağlamalı ve
*Tüm acil durum müdahale prosedürleri gözden geçirilmeli. Yangın tatbikatların hızlanma ve hız testleri yapılmalıdır.
Geldik gene hava-kuruluş çalışanlarına! Yeniden eğitim mi yoksa tazeleme bir eğitim mi almalılar? Şirketlerde mutlaka ‘İnsan Faktörleri’ ile ilgili eğitim ve seminerler veriliyordur. Bununla beraber yöneticiler analiz ederken ‘Fiziksel İnsan, Bilişsel İnsan ve Organizasyonel İnsan Faktörleri’ üzerinde değerlendirilmeler yapmış veya yapıyorlardır. Değil mi?
Kısa veya daha uzun süreler için ayrılmış olan personel önceki niteliklerine rağmen işe döndüğünde becerileri hususunda hatırlamada zorlanabilir ya da unutabilir? Örneğin 1-2 yıl tecrübesi olan bir çalışanın 1 yıl sonra döndüğünde, randımanlı olabilecek mi? Hayır olmaz..
Bence işten uzak kalan personelin yeniden eğitilmesinin veya yeniden sertifika hususunda değerlendirilmesi gerekir! Peki eğitimler nasıl olmalı? Eğitim sürecinin ilk aşamalarında sanal sınıfların kullanımı mümkün olduğunca yer verilmeli. Daha sonra sınıflara geçilmeli ve vasıflı olan yöneticilerimiz tarafından bir süre iş eğitimine (On the job training) yer verilmeli. Özellikle sahada yöneticiler tarafından kontrol mekanizması çok iyi çalışması gerekir. Burada en önemli husus şudur; eğitim verilmiş denmesi için eğitim verilmemeli! Özellikle havalimanı kritik bölgelerinde çalışan personele eğitim ve beraberinde yöneticiler tarafından çok iyi denetim-gözetim yapılmalı.
Havalimanları işletmecileri ve diğer hava şirketleri, sivil havacılık otoriteleriyle bazı konularda polemiğe girecek kadar olması durumunda, konulara hafifletici koşulları sağlayarak işe koyulabilirler. Bunları diğer hava şirketlerini de dahil edebiliriz. Yalnız bunların sonra getirisine ve götürüsüne bakmak lazım! çünkü geçmiş yıllarda bu otoritelerin iyi niyetlerini suistimal ederek çeşitli olay ve kazalar sonucunda yaralanma ve ölümler meydan gelmiştir. Özellikle konu ile ilgili otoriteler öncelikle apronda yüksek riskli ve tehlike yaratacak proses ve ekipmanları tekrar gözden geçirmeli ve tabii ki hava araçları!
Unutmayalım, ‘First Safety on the Ground then Flight Safety’.
Öncelikle zaman dilimleri içerisinde ilgili kurumların Emniyet Risk Değerlendirilmesinin sonuçları ile başlamalı! İnsan performansının mevcut durum değerlendirilmesi ve gerekli aksiyonları alarak, süreç emniyet ve güvenliğini korumaya gidilir. Burada şirketlerin salgın sırasında ve sonrası İnsan Faktörlerine ne kadar önem verdiğini göreceğiz! Burada yöneticilere çok iş düşüyor; salgın bitimi sonrası zihinsel uygunluk ve zihinsel dikkat dağıtıcı unsurların yani davranışları emniyet konusunda nasıl etkilenebileceği ve ne tür riskler yaratabileceği konusunda farkındalık yaratan bir azaltmaya gitmeliler.
Havalimanlarındaki operasyonlar önemli ölçüde azaldı ve hatta bazı havalimanlarında nerdeyse hiç uçak gelmedi. Bu havalimanlarında ve çevresinde yabani hayatının varlığının artmasına ve yaban hayatı ile ilgili olayların riskinin artmasına neden olmuş olabilir. Çünkü yerel koşullarına yani coğrafya, ilkim, yerel türlerinin varlığına göre değişebilir.
Salgın döneminin maske mesafe ve hijyen kuralları bittikten sonra belki devam edeceğiz. Bunun yanı sıra hemen bitti deyip operasyon vardiya ekipleri karıştırılmamalı. Belki çalışma ve dinlenme odaları farklı bir dizayn olabilecek. Bu konuda yurt dışında çalışmalar var.
Salgın bittiği an itibarıyla her şey unutulacak! Bu rekabet ortamında öncelikle şirketler bir araya gelip, bazı süreçleri beraber kademeli olarak başlatmalı. Başlangıçta personele bile bazı özel haklar tanınmalı. Örneğin, belli bir süre havalimanlarında çalışan personele çok düşük ücretle otoparklar sağlanabilir.
Sanırım hijyen kuralları kalkmamacasına devam edilmeli. Fakat öncelikle;
*Pistleri, apronları, tesisleri ve ekipmanları yeniden değerlendirilmeli,
*Havaalanı işletmecileri yeniden hizmetin normale yönelik planlamalar yaparken hava taşıyıcı ve hizmet sağlayıcılar birlikte planlamalı,
*Tüm kurumlar buna otoritelerde dahil eğitim ve sertifika gereksinim planlaması ve
*Kurtarma ve yangınla mücadele hizmetler ile ilgili yeniden planlama yapılması gerekir.
Belki de bundan sonra artık maske-mesafe kullanarak seyahat edeceğiz hatta yaşantımızın parçası olabilir! Peki Hijyen? Biz var olduğumuz sürece o olacak!
Kendi ve sevdiklerinizin sağlığı için kurallara uymaya devam edelim.
Mehmet Ali Ataman
12.Mart.2021
The post SMS - Diyelim Salgın Bitti! Hazır mıyız? Yazı:55 first appeared on Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/38P3v6T via IFTTT
0 notes
Text
Kia Picanto, Latin NCAP Çarpışma Testlerinde 0 Yıldız Aldı
Kia Picanto, Latin NCAP Çarpışma Testlerinde 0 Yıldız Aldı
NCAP (New Car Assessment Program) 1979 yılından bu yana araba bölümünde yer alıyor. Birinci olarak ABD Ulusal Otoban Trafik Güvenlik Yönetimi tarafından oluşturulan tertip o vakitten bu yana dünyanın dört bir yanında faaliyet göstermeye başladı.
Tertibin Latin kolu, Latin Amerika ülkelerinde satışa sürülen arabalar için güvenlik testleri yapıyor. Bu testlerde arabalar çok sık 5 yıldızalamıyor…
View On WordPress
0 notes
Photo
CES 2020 ezber bozdu
7-10 Ocak tarihleri arasında ABD’nin Los Angeles kentinde düzenlenen CES 2020 - Tüketici Elektroniği Fuarı, bu yıl da akıllı teknolojiler, ulaşım ve mobilite çözümleri ile küresel otomotiv gündemine damgasını vurdu
Otomobil üreticileri ve paydaşlarının, karbondioksit emisyonlarını azaltmak ve küresel normlara uyum sağlamak için başlattıkları dijital dönüşüm ve elektrikli otomobil üretim hamleleri, CES fuarını otomotiv ve yan sektörlerinin ana mecralarından biri olarak konumlandırdı.
CES 2020’de konsept araçlarını sahneleyen çoğu otomobil üreticisi, otomobillerin Amazon Alexa entegrasyonu gibi teknik özelliklerini konuşmaya hevesli olsa da, bu yılın programında sürdürülebilirlik ve çevre dostu olma üzerine yeni bir odak gördük. Mercedes-Benz'in kombine edilebilir bir bataryaya sahip garip Avatar esintili konsept otomobilinden Toyota'nın çevre dostu araçları ve gerçek boyutlu bir şehir inşa etme planları otomobil endüstrisinin çevre ile barışmaya istekli göründüğünü düşündürüyor.
Yakın geçmişte, konsept ürün ve hizmetlerin ve markaların inovasyon becerilerini sergiledikleri CES, bugün duyurulan yeniliklerin kısa zamanda ürünlerde uygulanabildiği bir ‘önizleme’ platformuna dönüştü. Küresel otomobil geleneğinde ‘Büyük Beş’ olarak anılan Cenevre, Paris, Frankfurt, Detroit ve Tokyo fuarlarının yanı sıra CES, günceli izleyerek yüksek teknoloji ve inovasyon alanlarında yeni bir kulvar yarattı.
Endüstrinin yönü değişti
Elektrikli otomobil modellerinin ‘niş’ bir pazar oluşturduğu günlere kıyasla bugün otomobil üreticileri, yeni rekabet koşullarına hızla uyum sağlayarak sıfır emisyonlu otomobilleri ardı sıra pazara vermeye başladılar. Geçmişte, fuar standlarının baş köşesine oturtulan, yıllar sonra üretici müzelerinde karşılaştığımız otomobil konseptleri, bugün hızla seri üretime dönüştürülüyor. Çünkü otomotivin yeni nesil tüketicisi, markalardan şeffaflık, ekolojiye saygı ve hız bekliyor.
İklim Haber’de yayınlanan makalede yer verildiği üzere; veri şirketi IHS Markit, 2020’nin sonunda elektrikli araç modellerinin sayısının 100’den 175’e ulaşacağını belirtiyor. Bu sayının 2025’te 330’u aşacağı öngörülüyor.
Bloomberg Yeni Enerji Finansı’nın öngörülerine göre İngiltere’de 2019’da yüzde 3.4 olan elektrikli araç satışları 2020 sonunda yüzde 5.5 oranına çıkacak. 2026’da ise, elektrikli araçlar İngiltere’deki toplam otomobil satışlarının beşte birini oluşturacak. LMC Otomotiv’in de benzer tahminleri bulunuyor: 2020’de Avrupa Birliği’ndeki elektrikli araç satışının, 2019’daki 319 binden, 540 bine yükseleceği tahmin ediliyor. Sektör analistleri, içten yanmalı motorlara olan talebin azalmasıyla elektrikli araç piyasasının anlamlı olarak büyüyeceğini ifade ediyor.
AB yaptırımları artıracak
AB’nin 1 Ocak 2020’de yürürlüğe giren kararı, üretilen her aracın karbon emisyon değerinin kilometre başına 95 gramı geçmesi durumunda üreticilerine sıkı yaptırımlar uygulanmasını içeriyor. Bu sınırın aşılması durumunda, üreticiler sattıkları toplam araç sayısıyla, sınırın aşıldığı her gram başına 95 avro ile çarpılan maliyeti ödemekle yükümlü olacaklar.
Küresel denetim ve danışmanlık şirketi Deloitte’nin danışmanları, elektrikli otomobillerin satın alma maliyetinin içten yanmalı motorlu otomobillerle aynı düzeye geldiğinde elektrikli araç piyasasının tepe noktasına ulaşacağını öngörüyor. Uluslararası Temiz Ulaşım Konseyi’nin yürüttüğü diğer bir araştırma ise, bu durumun geçen Şubat ayında İngiltere de dahil beş Avrupa ülkesinde yaşandığını belirtiyor. Batarya fiyatlarının geçen 10 yılda yüzde 87 oranında ucuzlaması ise elektrikli araçların önündeki en büyük engellerden birini kaldıracak gibi görünüyor.
Yeni ulaşım perspektifi
Konsept otomobillere, yeni nesil ürün ve hizmetlere ek olarak, CES'te sergilenen çok sayıda araç teknolojileri de vardı.
En sürdürülebilir SUV
Otomobil tasarımcısı Henrik Fisker, 30.000 dolar başlangıç fiyatı ile satışa sunulacağını açıkladığı SUV modeli Fisker Ocean’ı fuarda tanıttı. Fisker, tamamen elektrikli lüks bir SUV olan aracın üretiminde geri dönüştürülmüş materyaller kullanılacağını ve en sürdürülebilir otomobil olacağını belirtti. Araç Fisker’in mobil uygulaması üzerinden 250 dolar depozito ile sipariş edilebilecek ve 2022’de teslim edilmeye başlayacak.
Mercedes-Benz Vision Avtr
Mercedes-Benz'in 2009'un gişe rekorları kıran filmi Avatar'dan esinlenerek ürettiği yeni konsept aracı, Mercedes ve Daimler ana şirketinin sürdürülebilirlik çabalarını yansıtmayı amaçlıyor. Konsept otomobilde içten yanmalı motor yerine, grafen bazlı bir batarya kullanılıyor. Konsept otomobilin ah��ap zemini elle hasat edilen Endonezya kerestesinden üretilirken batarya kompostlanabilir bileşenlerden oluşturulmuş.
Sony Vision-S
Sony, Vision-S konsept otomobili ile fuarın sürpriz yapan markalarından biri olarak öne çıktı. Japon teknoloji devinin fuardaki varlığı da şirketin sürdürülebilirlik değerlerine göndermelerde bulunuyor. Otomobilde otonom sürüş ve çarpışma koruma özellikleri sağlamak için, aracı çevreleyen 33 sensör bulunuyor ve bir ‘Güvenlik Kozası’ oluşturuyor. Kabin içinde, tüm paneli kaplayan panoramik bir ekran ve çok sayıda eğlence özelliği de bulunuyor.
Byton M-Byte ile
CES 2018'de ilk kez tanıtılmasından iki yıl sonra, Byton M-Byte elektrikli otomobilin üretime hazır olduğunu duyurdu. Münih merkezli Çinli otomotiv şirketi, otomobilin 48 inçlik bilgi ekranında kullanılmak üzere kendi seyahat planlama yazılımını da üreteceğini duyurdu.
Olmazsa olmaz: Uçan taksi
Uber son yıllarda uçan taksi üzerinde çalışıyor ve bu alanda büyük yatırımlar yapıyordu. Koreli otomobil üreticisi Hyundai, Uber için saatte 290 km hıza ulaşabilen ve 100 km menzile sahip dev bir dron benzeri uçak üretmeyi planladıklarını açıkladı. SA-1 adı verilen hava aracı gövdesi etrafındaki birden fazla rotor ve pervaneye bağlanacak bir elektrik motoru ile güçlendirilecek.
Audi AI: ME
Audi, AI: ME konsept otomobilini geçen yıl Şanghay Otomobil Fuarı'nda duyurmuştu. Alman üretici CES'e, sanal bir uçuş simülasyonu sağlayan artırılmış gerçeklik gözlükleri ve bir dizi yüksek teknoloji özellik listesini sergilemek için geldi.
Toyota geleceğin şehrini kuracak
Toyota, CES 2020’de, geleceğin şehrinin prototipini inşa etmeyi planladığını açıkladı. 175 dönümlük alana kurulacak geleceğin şehri, Japonya’da Fuji Dağı’nın eteklerine konumlandırılacak. Woven City isimli şehir, “0” emisyonlu hidrojen yakıt hücrelerinden güç alan tamamen bağlantılı bir ekosisteme sahip olacak. ‘Canlı bir laboratuvar’ olarak değerlendirilen Woven City, burada kalan sakinlerin yanı sıra otonomi, robot, kişisel mobilite, akıllı evler ve yapay zeka gibi teknolojiler geliştiren ve test eden araştırmacılara hizmet verecek.
Toyota, Woven City’nin tasarımı için Bjarke Ingels Group CEO’su Danimarkalı mimar Bjarke Ingels ile çalışacak. Mimar ve ekibinin, Google’ın yeni merkez binasından, New York’daki Dünya Ticaret Merkezi ile San Francisco ile Vancouver’daki gökdelenlere kadar birçok yüksek profilli çok sayıda projede imzası bulunuyor. Geleceğin şehrinin ana planında cadde kullanımları üç farklı tipe ayrıldı. Burada; sadece daha hızlı araçlar, farklı hızlara sahip araçlar, kişisel mobilite araçları ve sadece park benzeri yayalar için ayrılan yollar bulunacak. Bu üç cadde tipi, otonom testleri hızlandıracak şekilde tasarlandı.
Tamamen sürdürülebilir olarak planlanan şehirdeki binalarda ise karbon ayak izini en aza indirmek adına çoğunlukla ahşap malzeme kullanılacak. Geleneksel Japon ahşap doğrama teknikleri, robotik üretim metotlarıyla kombine edilecek. Çatılar ise, hidrojen yakıt hücrelerinin ürettiği güce ek olarak, güneş enerjisinden yararlanmak adına da fotovoltaik panellerle kaplanacak. Toyota ayrıca, doğal bitki örtüsü ve hidroponiklerle şehrin dış mekanını korumayı da planlıyor.
0 notes
Video
2019 Mercedes-Benz G-Class - Çarpışma Testleri ve sonuçları *****
0 notes
Video
youtube
3 KOLDAN TOGG
Fabrika inşaatının 16'ıncı ayında kuruluma başladı
TOGG SUV'un fonksiyon testleri sürüyor, çarpışma ve kış testlerine geçilecek
SUV’dan sonra Sedan otomobilin çalışmalarına başlandı
0 notes
Text
Çarpışma testlerinden en çok puan alan otomobiller! - Aralık 2019
Çarpışma testlerinden en çok puan alan otomobiller! – Aralık 2019
Piyasaya sürülmek üzere olan araçlar, Euro NCAP testi için merkeze geldiğinde 4 farklı kategori üzerinden test ediliyorlar.
1- Yetişkin yolcu
2- Çocuk yolcu
3- Yaya güvenliği
4- Güvenlik asistanları
Bu testler üzerinden yapılan incelemede otomobiller, 1- 5 yıldız arasında puanlar üzerinden değerlendiriliyor.
Euro NCAPtestleri, farklı hızlarda farklı platformlarda geçekleşen…
View On WordPress
0 notes
Text
Ford Puma, Euro NCAP Çarpışma Testinde (Video)
Yaptığı çarpışma testleri ile beş üzerinden puanlamalar verip, otomobillerin güvenliğini test eden Euro NCAP, bu sefer de Ford Puma aracını gündeme getiriyor.
Devamı: http://www.teknobeyin.com/ford-puma-euro-ncap-carpisma-testinde-video.html
0 notes
Text
Airbus, geleceğin teknolojilerini Flightlab ile test ediyor https://ift.tt/39ef1sO
Airbus Helicopters, sadece yeni teknolojilerin olgunlaşmasına adanmış bir platform olan Flightlab’de uçuş testlerine başladı. Airbus Helicopters Flightlab, Airbus’ın mevcut helikopter menzilini ve hatta gelecekteki sabit kanatlı uçaklar veya (e) VTOL platformları gibi daha da zorlu olanlar için bile teknolojileri hızlı ve verimli bir şekilde test etmek için özel bir ortam sağlıyor.
Airbus Helicopters, Flightlab ile hibrit ve elektrikli tahrik teknolojilerinin test edilmesinin yanı sıra, helikopter ses seviyelerini azaltmayı veya bakım ve uçuş güvenliğini artırma odaklı otonomi ve diğer teknolojileri takip etmeyi amaçlıyor.
Airbus Helicopters CEO Bruno Even, “Geleceğe yatırım yapmak, özellikle kriz zamanlarında büyük önem taşıyor: Müşterilerimize daha fazla güvenlik, daha az pilot iş yükü ve daha az ses seviyesi hedefi ile birlikte katma değer sağlıyor. Bu yeni teknolojileri test etmek için özel bir platforma sahip olmak, uçuşun geleceğini bir adım daha yaklaştırıyor ve bu, Airbus Helicopters’ta önceliklerimizin net bir yansımasıdır” dedi.
Uçuş testleri geçen Nisan ayında başladı ve platform, kentsel alanlarda helikopter ses seviyelerini ölçmek ve binaların özellikle insan algısı üzerindeki etkilerine dair inceleme yapmak için kullanıldı. İlk sonuçlar, binaların ses seviyelerini maskelemede veya yükseltmede önemli bir rol oynadığı ve bu çalışmaların, özellikle de kentsel hava hareketliliği (Urban Air Mobility – UAM) girişimleri için ses modelleme ve düzenleme ayarı zamanı geldiğinde önemli bir rol oynayacağını göstermektedir. Aralık ayında, mürettebatı, ana ve kuyruk rotorlarıyla yakın çarpışma riski konusunda uyarmayı amaçlayan Rotor Strike Alerting System (RSAS)’ı değerlendirmek için testler yapıldı.
Bu yılki testler, alçak irtifada seyrüsefer imkanı sağlamak için kameralı bir görüntü algılama çözümü, hafif helikopterler için özel bir ‘sağlık ve kullanım izleme sistemi’nin (HUMS) uygulanabilirliği ve bir türbin arızası durumunda acil elektrik sağlayacak bir ‘motor yedekleme sistemi’ni kapsayacak. Pilot iş yükünü daha da azaltmayı amaçlayan sezgisel pilot uçuş kontrollerinin yeni bir ergonomik tasarımını değerlendirmek için Flightlab üzerinden testler, 2022’de devam edecek ve bu, geleneksel helikopterlerin yanı sıra UAM gibi diğer VTOL formülleri için de uygulanabilir.
Flightlab, şirketin müşterilere değer sunmaya odaklanan inovasyon yaklaşımını yansıtan bir Airbus girişimdir. Airbus, büyük bir uçakta laminer akış kanadı teknolojisinin uygulanabilirliğini incelemek için kullanılan A340 MSN1 ve bağlantılı kabin teknolojilerini değerlendirmek için kullanılan A350 Airspace Explorer gibi pek çok iyi bilinen Flightlab örneklerine sahiptir.
The post Airbus, geleceğin teknolojilerini Flightlab ile test ediyor first appeared on Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2YbxkZB via IFTTT
0 notes
Text
2 milyon dolarlık süper otomobil çarpışma testinde!
Dünyanın en hızlı otomobili denildiğinde yıllardır akıllara Bugatti Veyron gibi modeller geliyordu. Bu ünvan şu anda 1994 yılında İsveç’te kurulan ve yüksek performanslı araçlar üretmeye odaklanan Koenigsegg’in elinde. İşveçli üretici Agera RS ile Veyron’u geride bırakmayı başarırken yüksek hızın yanı sıra yolcu güvenliği en üst düzeyde olmalı. Çarpışma testleri ile kontrol sağlanırken, Koenigsegg gibi süper araba üreticilerine farklı bir yol gerekiyor. 2 milyon dolarlık süper otomobile özel çarpışma testi Zira BMW, Audi ve Volkwagen gibi markalar için araçların çarpışma testlerine sokularak paramparça edilmesi problem değil. Ancak, bu testi 2 milyon dolarlık bir süper otomobil üzerinde yaptığınızda Koenigsegg gibi üreticiler zorlanıyor. Apex One’ın YouTube kanalında 2 milyon dolar değerindeki süper otomobilin test sürecini anlatan bir video yayınlandı. Dünya standartlarına uygun bir şekilde gerçekleştirilen test sürecinde, yapılan özelleştirmeler sayesinde testlerden taviz verilmezken araçların onarılarak tekrar tekrar test edilmesi sağlanıyor. Karbon fiberden yapılan monofok gövde sayesinde araç çarpmalara karşı maksimum direnci sergileyebilirken, emsallerine kıyasla daha hafif bir yapıda. Şimdi sözü daha fazla uzatmadan sizleri video ile baş başa bırakalım. https://youtu.be/EC1P6LBeTEw Read the full article
1 note
·
View note
Video
instagram
Lamborghini Murcielago çarpışma testi. Bu çarpışmada hız 56 km/s (çarpışma testleri için normal hız). Güvenli yeni bir araba tasarlamak, sürücüyü normal bir ön motorlu araç gibi korumak Lamborghini için büyük bir endişe kaynağıdır. Genellikle orta-motorlu araçlar çarpışmalarda pek iyi bir sonuç elde etmez. #mühendis #murcielago #lamborghini #crashtest #car #cars #araba #design #cool #engineer #engineering #nice #great #awesome #success #instagood #project #repost #mechatronica #amazing #good #goodday #kaza #test
#kaza#instagood#mühendis#cool#mechatronica#good#goodday#great#crashtest#cars#car#project#test#design#nice#repost#success#araba#engineer#engineering#murcielago#awesome#lamborghini#amazing
3 notes
·
View notes
Link
Skoda Elektrikli Araçlar İçin Çarpışma Testi Laboratuvarı AçtıŠKODA AUTO, ileri teknolojiye sahip çarpışma testi laboratuvarını devreye aldı. Mladá Boleslav yakınlarındaki tesis, bilinen tüm çarpışma senaryolarını uygulayabilecek şekilde tasarlandı. Ayrıca 2020’nin başından itibaren zorunlu hale gelen Euro NCAP testleri de simüle edilebiliyor.
0 notes
Photo
Yakıt hücreli Nexo, güvenlik ödülü aldı
Hyundai’nin hidrojen yakıt hücreli elektrikli SUV modeli Nexo, Amerika Karayolu Güvenliği Sigorta Enstitüsü tarafından (IIHS) güvenlik ödülüne layık görüldü. Markanın ilk yakıt hücreli modeli olan ve yalnızca Kaliforniya'da bulunan model, normal olarak IIHS’nin rutin test programında yer almamasına karşın, şirketin erken test için başvurması üzerine programa dahil edildi.
Araca, test süresince sürücü tarafı, yolcu tarafı, orta, yan, tavan ve baş dayanağı çarpışma testleri uygulandı. Orta ölçekli bir premium SUV olan model, altı çarpışma testinde de iyi dereceler aldı. Araç, en yüksek puanı standart önden çarpma önleme sistemi ile aldı. Otomobil, 20 km/s - 40 km/s palet testinde çarpışmaları önledi ve kriterleri karşıladı.
0 notes