Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
güneşli bir günün akşamı oturduğu bankta elindeki dergiyi okuyarak kız arkadaşının gelmesini bekliyordu genç adam. etraftan gelen çocuk sesleri, gülüşmeler mutlu olması için yeterliydi. içinde olduğu an belki de beklemenin en güzel haliydi. hafif esen rüzgar, ufukta süzülen güneş ve mutlu insanlar. uzaktan kız arkadaşını görünce elindeki dergiyi kıvırarak ayağa kalktı ve ona doğru yürüdü. 'selam' dedi ince bir ses. öperek karşılık verdi genç adam 'hoşgeldin'. birlikte bir müddet uzun ağaçların altında yürüdükten sonra kenardaki çay bahçesine oturdular..
işletme sahibi necdet abi onları görünce yüzünde beliren tebessümü gizleyemedi, severdi genç adamı. 'hoşgeldiniz' dedi, her zamanki köşelerine yönlendirdi gençleri. ne istediklerini bile sormadan direk mutfağa yöneldi, buraya sadece kahve içmek için geldiklerini bilirdi, bir kaç kere daha gelmişlerdi genç adamın bu kıza karşı boş olmadığını biliyordu necdet abi, ama hala arkadaş gibi durduklarının da farkındaydı, hayırlısı olsun dedi içinden. çok sevecen biriydi necdet abi. ellili yaşlarına gelmiş olmasına rağmen hala çok enerjikti. küçük sayılmayacak çay bahçesini tek başına çekip çevirirdi. hiç çocuğu yoktu necdet abinin, karısı doğum sırasında ölmüş, çocuğu da ölü doğmuştu. suratındaki çizgiler bu acıların yükleriyle derinleşmiş gibi net ve keskindi. uzunca bir süre karısı ve çocuğunun yasını tuttuktan sonra kendini işine vermiş, varı yoğu bu çay bahçesi olmuştu. civardaki en güzel türk kahvesini yapardı necdet abi..
genç adam kız arkadaşından önceleri de gelirdi buraya. necdet abiyi babası gibi görürdü. pek çokları oturup uzun uzadıya sohbet eder, gönül işlerinden bahsedip necdet abiden akıl isterdi. bu kıza karşı hissettiklerinden bahsetmemişti ama necdet abinin anladığının farkındaydı. bu sefer farklı duygular içerisindeydi. çalkantılı hayatına bir son vermek istiyordu. hiçbir başarı elde edemediği bu hayata yeniden başlamak istiyordu. bu güne kadar tutsak kaldığı duvarları içeriden yıkmayı başaramamıştı ama bu sefer dışarıdan da yıkmak için uğraşan birileri vardı, bu sefer yıkılacaktı. sonunda kendi elleriyle döşediği bu duvarlardan kurtulacaktı ve uzun zamandır görmediği güneş ışıkları gözlerini yakacaktı..
5 notes
·
View notes
Photo
12K notes
·
View notes
Photo
149K notes
·
View notes
Photo
28 notes
·
View notes
Photo
754 notes
·
View notes
Photo
2K notes
·
View notes
Photo
4K notes
·
View notes
Photo
76K notes
·
View notes
Photo
19K notes
·
View notes
Photo
350K notes
·
View notes
Photo
453K notes
·
View notes
Photo
9K notes
·
View notes
Photo
55K notes
·
View notes
Photo
16K notes
·
View notes
Photo
43 notes
·
View notes
Photo
63K notes
·
View notes