Text
Pahalı istekleri olmuştu derdiniz ardımdan, mesela sevilmek isterdi diye söylersiniz.
20 notes
·
View notes
Text
Yok. Ben sen gibi adamları iyi bilirim. Aşkı yaratmışcasına türkülerde, arka sokağında şehrin, gözünün içinde eriyen kadına kaş çatmanızdan bilirim. Delikanlılığınıza toz kondurmazsınız ama kirpikleri küf tutmu��, camda yolunuzu gözleyene eve girene kadar bakmayışınızdan, kapıyı kapatınca daha bedeniniz koltuğa oturmadan içinize oturan tatminsizlikten bilirim. Adamlığı sizden öğrenir memleket, değil mi? Her masada paranın kemiğini kırarsınız da o dilinizin kemiğini kırdırtmayışınızdan bilirim sizi, yeri gelince sakınıp ceplerinizi kaçırışınızdan bilirim. Göğüs kabartarak ortalıkta gezersiniz ama daha elini tuttuğunuzun çayına kaç şeker attığını bilmezsiniz siz. Duvarlara gamzesini dokuyup, yanında kahkahasını susturduğunuz kadınların dudak büküşüne elinizin tersiyle boşluğa süpürüşünüzden bilirim. Siz çok sevilirsiniz de sevmeyi bilmezsiniz, iki yüzünüze gülene, kuyruğunu sallayarak önünüze düşene aşk demenizden bilirim ben sizi. Siz hiçbir şeyi haketmeyin. Ben sen gibi adamları iyi bilirim. Ben, seni çok iyi bilirim. En çokta o piç kurusu babandan bilirim.
22 notes
·
View notes
Text
Belki de kaçacak bir yerim kalmadığından kaçmıyorumdur.
101 notes
·
View notes
Note
Yok olmak mı isterdin yoksa yeniden doğup farklı bir hayat yaşamak mı
Yok olmak.
7 notes
·
View notes
Text
Benim pencerem sokağa bakmıyor ama sen yine de anlat güzelim.
60 notes
·
View notes
Text
Suskunum biraz ve kelimelerim dağınık. toparlasam toparlarım kendimi aslında, bi düşününce toparlayamam da. Bu bana neyi kazandırır çok şey kaybettirdikten sonra? Saksılarda sigara söndürmezsem ne olur ya da bileğimi mi küllük ederim on dokuzlarımın başındaki gibi. Sahi, büktüğü boynunu kaldırır mı saksıdaki çiçekler? O kapıyı bir daha çalmazsam ne olur mesela söylesene. Yüzüme kırk defa kapanmışken kırk birincisinde asar mıyım kendimi merdiven boşluğuna? Yürüyüp gitmek isterken sokakta babasının zorla ekmek dilendirdiği çocuğa ağlar mıyım, ağlarsam üzülür müsün bana? Ben kaburgalarım batarken sırtıma, nasıl ağlamadan uzanabileceğimi öğrendim ha birde ellerim bulamasın seni diye beşinci bardakta devrilmeyi öğrendim mesela. Söyle bana, dağ gibi beni şu satırların altında bırakmaya hiç mi utanmadın.
53 notes
·
View notes
Text
Kıvranıyorum şu soğuk mermerde, geberip gitsem bana mı yazık toprağa mı?
53 notes
·
View notes
Text
Ben her hikayenin sonunda babam gibi vicdansız olurum.
83 notes
·
View notes
Text
Toprağını avuçlarının arasına almış sıka sıka ağlıyorsun, bak bu dağılmanın toparlanışı olmaz abi.
29 notes
·
View notes
Text
Ben o gece haddimi bir bildim, bir daha da hiç şımarmadım.
611 notes
·
View notes
Text
“Kalpazan.”
Dört köşeli masayı çevrelemiş yüzlere, rutubet kaplı betonlarda yankılanan yabancı boğazdan çıkmış kelimeye odaklanıyorum. Nihayetinde de otuz iki dakikadır aralamadığım dudaklarımı aralıyorum.
“Benim.”
22 notes
·
View notes